Meaning of FIRSTHAND and SECONDHAND - A Short English Lesson with Subtitles

So in English when you experience something firsthand

Yani İngilizce'de bir şeyi ilk elden tecrübe ettiğinizde,

it means that you are seeing it in real life

onu

and not just seeing it on the news

sadece haberlerde

or in the movies or in a video.

, filmlerde veya bir videoda değil, gerçek hayatta da görüyorsunuz demektir.

Some of you have mentioned before in the comments

Bazılarınız daha önce yorumlarda

that you would love to come to Canada to see snow.

Kanada'ya gelip kar görmek isteyeceğinizden bahsetmiştiniz.

In that situation you could say

Bu durumda

that you want to see snow firsthand.

karı ilk elden görmek istediğinizi söyleyebilirsiniz.

You don't want to just see snow in a video,

Bir videoda sadece karı görmek istemezsiniz,

you don't just want to see snow in a movie,

sadece bir filmde karı görmek istemezsiniz,

you would love to come and experience snow firsthand.

gelip karı ilk elden deneyimlemek istersiniz.

We also use this expression

when talking about things like war.

Savaş gibi şeylerden bahsederken de bu ifadeyi kullanırız.

My experience with war has been to see it on the news

Savaşla ilgili deneyimim, onu haberlerde görmek

or to see it in movies.

ya da filmlerde görmek oldu.

I have never experienced war firsthand.

Savaşı ilk elden hiç deneyimlemedim.

But if you are someone who is in a part of the world

Ancak dünyanın savaşın olduğu bir bölgesindeyseniz

where there is war, it is possible

,

that you have experienced war firsthand.

savaşı ilk elden deneyimlemiş olmanız mümkündür.

So when you experience something firsthand

Yani bir şeyi ilk elden tecrübe ettiğinizde,

it means that you are seeing it in real life.

onu gerçek hayatta görüyorsunuz demektir.

We have another word, secondhand,

Başka bir kelimemiz var, ikinci el

and this means something quite a bit different.

ve bu oldukça farklı bir anlama geliyor.

When you experience something firsthand

Bir şeyi ilk elden deneyimlediğinizde,

it means you see it, but when you buy something that is used

onu gördüğünüz anlamına gelir, ancak kullanılmış bir şey satın aldığınızda, ikinci el bir şey

you are buying something that is secondhand.

satın almış olursunuz .

Oftentimes when students go to university

Çoğu zaman öğrenciler üniversiteye gittiklerinde

they buy their textbooks secondhand.

ders kitaplarını ikinci el alırlar.

In fact, sometimes they buy their textbooks secondhand

Hatta bazen ders kitaplarını

at a secondhand bookstore.

ikinci el kitapçılardan ikinci el alıyorlar.

Some people buy computers brand new.

Bazı insanlar yepyeni bilgisayarlar satın alır.

Brand new means that it is totally new.

Yepyeni, tamamen yeni olduğu anlamına gelir.

But some people buy computers secondhand,

Ancak bazı insanlar ikinci el bilgisayar satın alırlar,

so they don't mind buying a computer

bu nedenle

that someone else has used for a year or two.

başka birinin bir veya iki yıldır kullandığı bir bilgisayarı satın almaktan çekinmezler.

Myself, I usually buy my books secondhand if I can

Kendim, mümkünse genellikle kitaplarımı ikinci el alırım

and I usually buy my computers brand new.

ve bilgisayarlarımı genellikle sıfır alırım.

Anyways, if you buy something secondhand

Her neyse, ikinci el bir şey satın alıyorsanız,

it means that you are buying it used.

kullanılmış satın alıyorsunuz demektir.

Bob the Canadian here, hope you're having a good day.

Kanadalı Bob, umarım iyi bir gün geçiriyorsundur.