Learn the English Phrases KEEP UP and KEEP OUT - A Short English Lesson with Subtitles

In this English lesson I wanted to help you

Bu İngilizce dersinde, İngilizce cümleyi öğrenmenize yardımcı olmak istedim

learn the English phrase, keep up.

, devam edin.

When you tell someone to keep up

Birine ayak uydurmasını söylediğinizde,

it means you want them to go the same speed as you.

bu onun sizinle aynı hızda gitmesini istediğiniz anlamına gelir.

Often times when I'm walking somewhere

Çoğu zaman ben bir yerde yürürken

my children walk a little bit more slowly

çocuklarım benden biraz daha yavaş yürüyor

than I do, and I'm often saying to them,

ve onlara sık sık ayak

try to keep up.

uydurmaya çalışın diyorum.

Try to walk the same speed as dad.

Babamla aynı hızda yürümeye çalış.

Most times I slow down a bit.

Çoğu zaman biraz yavaşlarım.

I'm not a mean dad, but sometimes

Kötü bir baba değilim ama bazen

they just walk a little too slowly.

biraz fazla yavaş yürüyorlar.

They dawdle a little bit.

Biraz oyalanırlar . Muhtemelen senin için

There's a new word for you probably.

yeni bir kelime var .

So, when you tell someone to keep up

Yani, birine ayak uydurmasını söylediğinizde,

it means you want them to go the same speed as you.

bu onun sizinle aynı hızda gitmesini istediğiniz anlamına gelir.

Maybe you're driving somewhere

Belki

in two separate cars and you might tell your friend

iki ayrı arabada bir yere gidiyorsunuz ve

who is driving in the other car,

diğer arabada giden arkadaşınıza

try to keep up with me.

bana ayak uydurmaya çalış diyebilirsiniz. Otoyoldayken

I don't want to get separated when we're on the highway.

ayrılmak istemiyorum .

So, when you try to keep up with someone

Yani, birine ayak uydurmaya çalıştığınızda,

it means that you're trying to go the same speed as them.

onunla aynı hızda gitmeye çalışıyorsunuz demektir.

The other phrase I wanted to teach you today

Bugün size öğretmek istediğim diğer ifade,

is the phrase, keep out.

uzak durun ifadesidir.

You will often see this phrase on signs

Bu ibareyi tabelalarda sıklıkla göreceksiniz

and it means that you should not enter

ve bu,

whatever has this sign on it.

üzerinde bu tabela olan hiçbir yere girmemeniz gerektiği anlamına geliyor.

If a building has a sign that says keep out

Bir binada uzak durun yazan bir işaret varsa,

don't go in that building.

o binaya girmeyin. Ziyaret

If a place that you are visiting

ettiğiniz bir yerde

has a sign that says keep out,

uzak durun yazan bir tabela varsa,

don't enter that property.

o mülke girmeyin.

It's just a place where you are not supposed to go.

Orası sadece gitmemen gereken bir yer.

Sometimes the sign will say, do not enter.

Bazen işaret, girmeyin diyecektir.

Sometimes the sign will say, keep out.

Bazen işaret, uzak dur diyecektir.

Sometimes the sign will say, no trespassing.

Bazen işaret , izinsiz girilemeyeceğini söyler.

But, they all mean the same thing.

Ancak, hepsi aynı şeyi ifade ediyor. Girmemeniz veya ziyaret

It's a place that you are not supposed

etmemeniz gereken bir yer

to go into or visit.

.

So, if you were to come to my farm,

Yani, eğer çiftliğime geleceksen,

if I had a sign that said keep out,

uzak dur diyen bir tabelam varsa,

it means that you shouldn't come on my property.

bu benim mülküme gelmemen gerektiği anlamına gelir.

I don't have a sign like that though.

Bende öyle bir işaret yok ama

Maybe I should get a sign like that someday.

Belki bir gün böyle bir işaret almalıyım. Ülkede

Not a lotta people visit way out here in the country,

çok fazla insan burayı ziyaret etmiyor ,

so it's not a problem right now.

bu yüzden şu anda sorun değil.

Anyways, to review.

Her neyse, gözden geçirmek için.

If you tell someone you want them to keep up

Birine ayak uydurmasını istediğinizi söylerseniz,

it means you want them to go the same speed

bu onun da sizin gittiğiniz hızda gitmesini istediğiniz anlamına gelir

that you are going.

.

And if you tell someone to keep out

Ve birisine uzak durmasını söylerseniz

or if you see a sign that says keep out,

veya uzak durun yazan bir işaret görürseniz,

it means that you should not enter.

bu, girmemeniz gerektiği anlamına gelir.

Let's look at a comment from a previous video.

Bir önceki videodan bir yoruma bakalım.

This comes from Vladimir and Vladimir says,

Bu Vladimir'den geliyor ve Vladimir diyor ki,

how is it going, Mr. Bob?

nasıl gidiyor, Bay Bob?

Tell me please what's your favorite exercise

Lütfen bana

for learning French and why.

Fransızca öğrenmek için en sevdiğin egzersizin ne olduğunu ve nedenini söyle.

Thanks.

Teşekkürler.

And my response was this.

Ve cevabım şu oldu. En

My favorite thing is to watch French TV.

sevdiğim şey Fransız TV izlemek.

I usually watch a good series every month.

Genelde her ay güzel bir dizi izlerim.

Right now I'm finishing up Dix Pour Cent

Şu anda

which is a French show, by the way,

bir Fransız dizisi olan Dix Pour Cent'i bitiriyorum bu arada,

which is really funny.

gerçekten komik.

After that I would say having a conversation

Ondan sonra

each week with my French friend.

her hafta Fransız arkadaşımla sohbet etmek derdim.

We talk for 30 minutes in French on Zoom

Zoom üzerinden 30 dakika Fransızca,

and then for 30 minutes in English.

ardından 30 dakika İngilizce konuşuyoruz.

So Vladimir, thank you so much for that comment.

Vladimir, bu yorum için çok teşekkür ederim.

I think this is actually a comment

Sanırım bu aslında

from a couple of days ago.

birkaç gün öncesine ait bir yorum.

But, thank you for that comment.

Ama bu yorum için teşekkür ederim.

It's a good one.

I think it's always good to know what people's

İyi bir tane.

İnsanların bir dil çalışırken

favorite thing to do is when they're studying a language.

yapmayı en sevdikleri şeyin ne olduğunu bilmek bence her zaman iyidir .

It was cool to see the results

of the survey that I did a little while ago

Biraz önce

on my other channel.

diğer kanalımda yaptığım anketin sonuçlarını görmek güzel oldu. Pek

It was cool to see that a lotta people

çok insanın

liked certain things and other people

belirli şeyleri sevdiğini ve diğer insanların

liked other things.

başka şeyleri sevdiğini görmek harikaydı.

And yeah, I think listening is my favorite thing to do.

Ve evet, sanırım dinlemek en sevdiğim şey.

Certainly watching French television shows

Kesinlikle Fransız televizyon programlarını izlemek

and listening to French music

ve Fransız müziği dinlemek en

are two of my favorite things.

sevdiğim şeylerden ikisi.

But, I really like talking

Ama

to my French friend every week.

her hafta Fransız arkadaşımla konuşmayı gerçekten seviyorum.

We've been talking since last spring.

Geçen bahardan beri konuşuyoruz.

It's a great exchange.

Bu harika bir değiş tokuş.

If any of you can find a language exchange partner,

Herhangi biriniz bir dil değişim partneri bulabilirse,

it's just a wonderful way to practice

bu, bir

your English while you're teaching

someone else your native language.

başkasına ana dilinizi öğretirken İngilizce pratik yapmanın harika bir yoludur.

So, it works really well.

Yani, gerçekten iyi çalışıyor.

I will admit I'm a little nervous each week.

Her hafta biraz gergin olduğumu kabul edeceğim.

It's kind of funny, if my French friend is watching,

Biraz komik, eğer Fransız arkadaşım izliyorsa,

I'm not sure if you knew that, but it is

bunu biliyor muydunuz emin değilim ama biriyle biraz farklı bir dil konuşmanız gerektiğini bildiğinizde bu

a little bit nerve racking we would say

biraz sinir bozucu derdik.

when you know that you have to speak

a different language with someone

for a little bit.

.

But, it is wonderful practice.

Ama bu harika bir uygulama.

Like I've mentioned so many times before,

Daha önce birçok kez bahsettiğim gibi, haftada bir gün

knowing that I'm going to be talking French

Fransızca konuşacağımı bilmek,

once a week makes me study French

a lot harder the rest of the week.

haftanın geri kalanında Fransızca çalışmamı çok daha zorlaştırıyor.

You'll have the same thing.

Aynı şeye sahip olacaksın.

If you know you're going to have

an English conversation with someone

Biriyle İngilizce sohbet edeceğini biliyorsan,

you'll just work a lot harder at it.

bunun için çok daha fazla çalışırsın. Her

So anyways, keep up the good work.

neyse, iyi çalışmaya devam edin.

I'm sure all of you are working hard

Eminim hepiniz İngilizce dediğimiz

as you continue to learn this fun language

bu eğlenceli dili öğrenmeye devam ederken çok çalışıyorsunuzdur

we call English.

.

I hope that you are enjoying it and I hope

Umarım bundan zevk alıyorsundur ve umarım çalışırken

you have a favorite thing that you do

yaptığın en sevdiğin bir şey vardır

when you're studying it.

.