Learn the English phrases SWEPT AWAY and SWEPT OFF YOUR FEET - An English Lesson with Subtitles

So in this English lesson

Bu yüzden, bu İngilizce dersinde İngilizce ifadeyi

I want to help you learn the English phrase, swept away.

öğrenmenize yardım etmek istiyorum , süpürüldü.

You can be swept away by something like a river.

Nehir gibi bir şey tarafından süpürülebilirsin.

Yesterday I showed you the river that was in the background.

Dün size arka planda olan nehri gösterdim.

You can be physically swept away.

Fiziksel olarak süpürülebilirsin.

If the current in a river is really, really strong.

Bir nehirdeki akıntı gerçekten çok güçlüyse.

But you can also be swept away emotionally.

Ancak duygusal olarak da sürüklenebilirsiniz. Ne zaman güzel çiçeklerle dolu

You could say that whenever you see a field

bir tarla görsen

of beautiful flowers, you're just swept away.

, öylece sürüklendiğini söyleyebilirsin.

Maybe you have visited a place in your country,

Belki ülkenizde bir yeri ziyaret ettiniz,

that's just really beautiful.

bu gerçekten çok güzel.

Maybe there's a mountain,

Belki bir dağ vardır,

or maybe there's a large beach or ocean.

belki de büyük bir kumsal veya okyanus vardır.

And whenever you see it, you're just swept away.

Ve onu ne zaman görsen, sadece süpürülüyorsun.

So in English you can be physically swept away.

Yani İngilizce'de fiziksel olarak sürüklenebilirsiniz.

I'm actually sitting here huddled against the barn

Aslında burada ahıra yaslanmış oturuyorum

because it's extremely windy today.

çünkü bugün hava aşırı rüzgarlı.

And I didn't want to be swept away by the wind.

Ve rüzgar tarafından sürüklenmek istemedim.

But you can also be swept away emotionally.

Ancak duygusal olarak da sürüklenebilirsiniz.

The other phrase I wanted to look at today

Bugün bakmak istediğim bir diğer cümle ise

is the phrase to be swept off your feet.

ayaklarınızdan süpürülecek ifadesi.

Now, this has to do with the emotion of love.

Şimdi, bunun aşk duygusuyla ilgisi var .

When you meet a person in life

Hayatta gerçekten gerçekten hoşlandığın biriyle tanıştığında

that you just really really like.

.

And after spending some time with them,

Ve onlarla biraz zaman geçirdikten sonra

you fall in love with them.

onlara aşık oluyorsunuz.

We could say that you have been swept off your feet.

Ayaklarınız yerden kesildi diyebiliriz.

So this often happens in older movies.

Yani bu genellikle eski filmlerde olur.

You'll see a scene where the girl or the guy meets someone

Kızın ya da erkeğin biriyle tanıştığı

and very quickly they enjoy each other's company.

ve çok hızlı bir şekilde birbirlerinin arkadaşlığından zevk aldıkları bir sahne göreceksiniz.

And then they fall in love

Sonra aşık olurlar

and they are swept off their feet.

ve ayakları yerden kesilir.

So when you are swept away by something,

Yani bir şey tarafından sürüklendiğinizde,

you can be physically swept away by the current

fiziksel olarak okyanustaki akıntı tarafından da sürüklenebilirsiniz

in the ocean.

.

You could be emotionally swept away by something

that you see that is beautiful.

Güzel olduğunu gördüğünüz bir şey sizi duygusal olarak alıp götürebilir.

When you are swept off your feet,

Ayaklarınız yerden kesildiğinde,

it simply means that you have fallen in love with someone.

bu sadece birine aşık olduğunuz anlamına gelir.

So I hope that at some point in your life,

Bu yüzden umarım hayatınızın bir noktasında güzel bir

you can see something beautiful and be swept away.

şey görebilir ve kendinizi kaptırabilirsiniz.

And I hope that all of you,

Ve umarım hepiniz,

at some point have been swept off your feet by someone

bir noktada birileri tarafından ayaklarınız yerden kesilmiştir. Birinin sizi gerçekten sevdiğini bilmek

It's always a really cool experience

her zaman gerçekten harika bir deneyimdir

to know that someone really loves you.

.

Hey, let's look at a comment from yesterday's video.

Hey, dünkü videodan bir yoruma bakalım .

This comment is from Brent,

Bu yorum,

who is American English with this guy on YouTube.

YouTube'da bu adamla Amerikan İngilizcesi bilen Brent'ten.

And he says,

Ve diyor ki,

"I think that's true about a body of water recharging us.

"Bir su kütlesinin bizi şarj etmesi konusunda bunun doğru olduğunu düşünüyorum.

Thankfully, I only live about 30 minutes

Neyse ki, Atlantik okyanusundan sadece 30 dakika uzakta yaşıyorum

from the Atlantic ocean,

but each time I visit, I have almost a renewed spirit.

ama her ziyaretimde ruhum neredeyse yenileniyor.

And my response was I have a similar experience

Ve yanıtım şu oldu: göldeyken benzer bir deneyim

when I'm at the lake.

.

I think the waves are what I like the best.

Sanırım en çok dalgaları seviyorum.

The sound of waves is one of my favorite sounds."

Dalgaların sesi en sevdiğim seslerden biri."

Well, thank you for that comment Brent,

Bu yorum için teşekkürler Brent,

this comes from a video a couple of days ago,

bu birkaç gün önce

where I'm sitting in front of the river.

nehrin önünde oturduğum bir videodan geliyor.

Might've been yesterday's video.

Dünkü video olabilir.

And I was mentioning how water just kind of soothes my soul.

Ve suyun ruhumu nasıl yatıştırdığından bahsediyordum.

And Brent is kind of mentioning the same thing here.

Brent de burada aynı şeyden bahsediyor. Büyük su kütleleri

There's something about large bodies of water.

hakkında bir şey var . Benim için okyanus veya nehir

There's something about the ocean or a river

hakkında bir şey var

for me, it's definitely the sound of waves.

, kesinlikle dalgaların sesi. Her

So anyways, thanks Brent for that comment.

neyse, bu yorum için teşekkürler Brent.

It is beautiful to just go

Sadece gidip

and to hear things like the ocean.

okyanus gibi şeyler duymak çok güzel.

Hey, I did wanna leave you with this though.

Hey, yine de seni bununla bırakmak istedim.

I got a haircut today.

Bugün saçımı kestirdim.

If you are watching this,

Bunu izliyorsanız,

I guess you're watching this on Tuesday.

sanırım bunu Salı günü izliyorsunuzdur.

It's actually Monday right now.

Aslında şu an pazartesi.

This is the first day of school.

Bu okulun ilk günü. Bu

So I have got my first day of school haircut.

yüzden okulun ilk günü saçımı kestirdim.

I'll tell you a little secret.

Sana küçük bir sır vereceğim.

I'm a little worried about school

Okul konusunda biraz endişeliyim

because when I wear a mask,

çünkü maske taktığımda

students will not be able to see my facial expressions.

öğrenciler mimiklerimi göremeyecekler.

I'll show you some of my facial expressions.

Size yüz ifadelerimden bazılarını göstereceğim.

This means good job.

Bu iyi iş demektir.

This means you're not doing

Bu,

what you're supposed to be doing.

yapman gereken şeyi yapmadığın anlamına gelir.

This means I'm getting a little bit tired of your behavior.

Bu, davranışlarından biraz sıkılmaya başladığım anlamına geliyor .

But students won't be able to see anything but my eyes.

Ama öğrenciler benim gözlerimden başka bir şey göremeyecekler.

And I think my eyes no matter what I do,

Ve bence ne yaparsam yapayım

I think my eyes always look happy,

gözlerim her zaman mutlu görünüyor

but maybe that's a good thing.

ama belki de bu iyi bir şey.

Anyways, I am starting school, I am looking forward to it.

Her neyse, okula başlıyorum, dört gözle bekliyorum.

I think it will be good.

Bence iyi olacak.

Again, I do have a little bit of nerves.

Yine, biraz sinirim var.

I'm feeling a little bit nervous

because there is still COVID around.

Etrafta hala COVID olduğu için biraz gerginim.

Cases in Ontario, Canada are relatively low,

Kanada, Ontario'daki vakalar nispeten düşük,

but I do have to say I am still a little bit worried,

ancak yine de biraz endişelendiğimi söylemeliyim,

but we'll see, I think it will go good.

ancak göreceğiz, bence iyi gidecek.

I'll practice my facial expressions while wearing my mask.

Maskemi takarken mimiklerimi çalışacağım.