With AI, Anyone Can Be a Coder Now | Thomas Dohmke | TED

Çeviri: Mert Turan Gözden geçirme: Elif Usta

You know, I'm one of these adults

Ne kadar büyüse de Lego’lardan sıkılmayan

that actually still loves playing with LEGO.

yetişkinlerden biri de benim.

I loved them way back in the '80s in Berlin when I grew up,

Lego aşkım ta 80′li yıllarda, daha Berlin’de bir çocukken başladı

and I still love them.

ve hala da devam ediyor.

And these days, I build LEGO with my kids on Saturday afternoons.

Hatta, Cumartesi akşamları çocuklarımla oturur Lego oynarım.

And the reason that my love for LEGO

Bu aşkın, günümüze kadar nasıl devam etmiş olduğunu açıklamak,

has remained evergreen is, quite simply,

aslında oldukça basit:

that LEGO is a system for realizing creativity

Lego, neredeyse hiçbir engel olmadan,

with almost no barrier to entry.

yaratıcılığınızı konuşturmaya olanak sağlıyor.

And I’m not only a LEGO dad,

Sadece Lego’cu bir baba değil,

I'm also the CEO of GitHub.

aynı zamanda GitHub’ın CEO’suyum.

And if you don't know GitHub,

GitHub nedir bilmiyosanız,

you can think of it as the home of coding.

kodlamanın merkezi gibi düşünebilirsiniz.

It's where all the software developers,

Tüm yazılım geliştiricilerinin

the chief nerds of our society,

ve aramızdaki ineklerin

collaborate together.

işbirliği yaptığı platformdur.

And it's part of our mission to make it as easy as possible

Geliştiricilerin, büyüklük farketmeksizin, proje yürütmesini

for every developer to build small and big ideas with code.

en kolay seviyeye indirmek de bizim görevlerimizden biridir.

But in contrast to LEGO,

Ancak Lego’ların aksine,

the process of building software feels daunting to most people.

yazılım geliştirme süreci çoğu insanın gözünü korkutuyor.

This all started to change

Tüm bunlar, 2022′nin sonlarına doğru

when ChatGPT came along in late 2022.

ChatGPT’nin çıkmasıyla değişmeye başladı.

Now we live in a world where intelligent machines understand us

Akıllı makinelerin bizleri, onları anladığımız kadar anlayabildiği

as much as we understand them.

bir dünyaya adım atmış bulunmaktayız.

All because of language.

Bunu dile borçluyuz.

And this will forever change the way we create software.

Yazılım oluşturma yöntemlerimiz, bu sayede, sonsuza dek değişecek.

Up until now, in order to create software,

Daha düne kadar, yazılım oluşturmak için

you had to be a professional software developer.

yazılım geliştirimede profesyonel olmanız gerekiyordu.

You had to understand, speak and interpret the highly complex,

Kod denilen, bir makinenin son derece karmaşık, bazen de saçma dilini

sometimes nonsensical language of a machine that we call code.

anlamak, konuşmak ve yorumlamak zorundaydınız.

Modern code still looks like hieroglyphics to most people.

Modern kodlar birçok insana hâlâ hiyeroglif yazısı gibi geliyor.

Here's an example.

Size bir örnek:

This, from the early 1940s,

Bu görmüş olduğunuz şey,

is the world's first computer programming language,

1940′ların başında icat edilmiş olan, dünyanın ilk programlama dili

called Plankalkül.

Plankalkül’dür

It set the foundation for the modern code that we use today.

Günümüzde kullanılan modern kodların temelini atmıştır.

And as you can see, it's a few numbers,

Gördüğünüz gibi; orada burada sayılar,

some bubbles and some big-ass brackets.

birkaç baloncuk ve dana gibi braketler var.

Not much humanity here, right?

Korkunç duruyor, değil mi?

Flash forward about 20 years

20 yıl öteye gidelim,

to the programming language called COBOL.

COBOL adı verilen programlama diline.

COBOL was invented during the Eisenhower years,

COBOL, Eisenhower yıllarında icat edilmesine rağmen

but it remains an important language

büyük finans kurumlarımızın çoğu için önemli bir dil olmaya

for many of our largest financial institutions.

hâlâ devam ediyor.

Wall Street, your savings account, your credit cards,

Wall Street, mevduat hesabınız, kredi kartlarınız...

all run on this today.

Hepsi bununla çalışıyor.

And we see some familiar words here.

Bazı tanıdık kelimeler olsa da

But structurally, I think this doesn't make much sense to most of you.

yapısal olarak çoğunuza bir anlam ifade etmiyor olsa gerek.

Flash forward another 30 years to 1991,

1991′e, 30 yıl ileriye gidelim:

and we saw the birth of Python,

Python’u görüyoruz,

one of the most popular programming languages in this era of AI.

yapay zeka çağının en popüler programlama dillerinden birini.

In 80 years, we went from bubbles to brackets,

80 yıl içersinde,

baloncuklardan braketlere, braketlerden kelimelere geçtik.

to blips of English,

and yet, we got nowhere near as close as the intuitiveness of human language.

Gelgelelim, insan dilinin sezgisel gücüne bir türlü yaklaşamadık.

But then came June 2020,

Derken Haziran 2020′de

and we got early access to OpenAI's large language model,

OpenAI’ın GPT-3 denilen geniş dil modeline

then called GPT-3.

erken erişim şansına sahip olduk.

It was COVID, we were all on lockdown,

COVID vardı, kapanma dönemindeydik.

I remember we were on a video call together.

Görüntülü görüşmedeydik, hatırlıyorum.

We fed random programming exercises into this raw model,

Bu yeni modele rastgele yazılım testleri veriyorduk.

and like magic,

Sihir gösterisi gibiydi:

it solved 93 percent of them during the first few takes.

Testlerin yüzde 93′ünü sadece birkaç denemede çözdü geçti.

We at GitHub recognized we had something remarkable in our hands,

GitHub ekibi olarak bunun kayda değer bir model olduğunu fark ettik ve

and we quickly turned around a novel developer tool

Github Copilot adında, yepyeneni bir geliştirici aracı yaptık.

called GitHub Copilot:

an AI assistant that predicts and completes code

Yazılım geliştiricileri için,

nasıl kodladığınızı anlayan ve kod öneren bir yapay zeka asistanı.

for software developers.

Copilot is now the most adopted AI developer tool on the planet.

Şu an Copilot, kullanımı en yaygın olan yapay zeka destekli geliştirici aracı.

The age of programming has been reborn.

Yazılım dünyasında yeni bir döneme girdik.

But the possibilities of the breakthrough

Bu çığır açan buluşun potansiyel değeri

went further than just these business results.

sadece bunlarla sınırlı da değil.

Because the large language models that power ChatGPT and Copilot

Çünkü ChatGPT ve Copilot’ın kullandığı geniş dil modelleri,

are trained on a vast library of human information,

engin bilgi kaynakları ile eğitildiğinden ötürü

they understand and interpret nearly every human language,

neredeyse bütün dilleri anlayıp yorumlayabiliyor.

every major human language.

Bütün büyük dilleri.

They seem to get us.

Bizi anlıyorlar gibiler.

We have struck a new fusion

İnsan dili ile makine dili arasında

between the language of a human and a machine.

yeni bir bağ kurduk.

With Copilot, any person can now build software in any human language

Copilot ile artık herkes tek bir komut ile kendi dilini kullanarak

with a single written prompt.

yazılım oluşturabilecek.

Goodbye to the bubbles and the big-ass bracket.

Baloncuklara ve kocaman braketlere elveda.

This is the most profound breakthrough to technology

Bu, yazılım geliştirmenin doğuşundan bu yana teknolojinin,

since the genesis of software development itself.

gelmiş geçmiş en çığır açıcı yeniliği.

Today, there are over 100 million developers on GitHub.

Günümüzde, GitHub’da 100 milyondan fazla geliştirici bulunmakta.

That's about one percent of the world's population,

Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde biri eder.

you know, plus-minus.

Yani, hemen hemen.

I think that number is about to explode.

Bence, bu sayı patlamak üzere.

And I want to show you why, here on my MacBook.

Nedenini de sizlere açıklamak istiyorum.

We started it all with the original Copilot or how we say the OG Copilot,

Çalışmamıza eklentisiz Copilot ile başladık.

and it literally just predicted and completed code in the editor.

Abartmıyorum, tahminde bulundu ve editörde yazılan kodun devamını getirdi.

You can think of the editor as, you know, the Google Docs for developers.

Editör dediğimizi, geliştiriciler için Google Dokümanlar gibi düşünebilirsiniz.

And when you have a doc open, you know how it is, empty page,

Hani bir döküman açarsınız da o boş sayfaya bakarken dersiniz ya:

what do I actually want to do?

″Ne yazsam acaba?″.

And I mentioned LEGO.

Lego’lara değinmiştim ya,

So let’s build a 3D LEGO brick on a web page.

gelin sizinle bir web sayfasında 3D Lego çizelim.

So what developers do, you know, they start typing.

Yazılım geliştirmenin ilk adımı kod yazmaktır.

And so I typed in the JavaScript file,

Ben de JavaScript dosyasına

create a function to create a LEGO brick.

Lego çizmesi için bir fonksiyon oluşturmasını yazdım.

And you can see here this gray text, we call this ghost text.

Şu gördüğünüz gri metin var ya, biz ona Ghost Text diyoruz.

This is coming from the large language model.

Ghost Text’ler büyük dil modelinden geliyor.

Önce TAB, sonra ENTER’a basıyorum ve

So now I can just press the tab key and press enter.

And I get another suggestion, you know, to create a LEGO tower.

Lego kulesi için bir öneri alıyorum. Belki onu da yaparız.

Maybe we do that later.

Şimdilik, fonksiyona Lego tuğlası çizmesini söylüyorum.

Or I can just do: function draw LEGO brick.

And here again you see ghost text from Copilot right away available for me.

Karşımıza yine Copilot’tan bir Ghost Text çıkıyor.

And if I like what I'm seeing here,

İşe yarar bir şeyler varsa,

so I get into a mode of writing and understanding,

içimdeki yazılım ruhumu canlandırıyorsa

I can just accept this.

alıp geçebilirim.

Developers love that, right?

Her şeyi kolaylaştırıyor.

Because instead of writing ten lines of code themselves

On satır kod yazmak yerine

or copy and pasting them from the internet,

veya internetten kopyala yapıştır yapmak yerine

they get them right in their editor.

direkt editörden halledebiliyoruz.

They can stay in the flow.

Duraksama olmuyor.

Now what the OG Copilot didn’t offer me is a way to interact with this.

Copilot’ın eklentisiz beceremediği şey, kullanıcıyla etkileşimdi.

I cannot ask questions,

Soru soramıyordunuz,

I cannot, you know, instruct it to do different things.

farklı şeyler yapması için talimat veremiyordunuz.

Last year we launched a new feature, Copilot chat,

Geçen yıl ise Copilot Chat diye bir özellik getirdik.

and you can think about it as ChatGPT in your editor.

Editörünüzün ChatGPT’si gibi düşünün.

So I can open this up here in the sidebar.

Kenar çubuğundan Chat’i açıyorum ve

And now I can tell it to create a whole web page

3D Lego tuğlalı bir web sayfası oluşturmasını söylüyorum.

with a 3D LEGO brick for me.

Now you know, similar to ChatGPT, it streams the response,

ChatGPT gibi, bunda da bir cevap alıyorsunuz.

and it gives me not only some code

Sadece kod önermekle de kalmıyor,

but it actually gives me an explanation.

aynı zamanda açıklamasını da yapıyor.

You know, it starts writing code,

Kodu yazmaya başlıyor.

Yazdığının açıklamasını da görüyorsunuz.

you can see the comments that explain what that code does.

It uses an open-source library called Three.js.

Three.js adlı açık kaynaklı bir kütüphaneden yararlanıyor.

And so you can kind of see here the idea of this empowering developers

Geliştiriciler ve yazılım öğrenmek isteyenler için her şeyi

and people that want to learn development.

nasıl kolaylaştırdığını anlamışsınızdır.

And it ends, you know, with another explanation.

En son bir açıklama daha yapıp bitiriyor.

Now I can go here, inspect that code,

Şimdi, buradan o kodu inceleyebiliyorum ve

and I can actually push that button to copy it into my file.

şu düğmeye basarsam dosyama da kopyalayabilirim.

But I want to show you something else here.

Dahası, şu küçük mikrofon simgesi dikkatinizi çekmiş olabilir.

And you might have already seen this little mic icon.

Simgeye basıp Copilot ile konuşabiliyorum.

I can use that to speak to Copilot.

And I want to ask it, in German, what that code does

Editörün sol tarafındaki kodu açıklamasını söyleyeceğim, hem de Almanca.

that is on the left side in the editor.

(Speaking German) Can you explain to me what that code does?

(Almanca konuşuyor) Kodun ne yaptığını açıklar mısın?

And now Copilot responds again,

Copilot da cevap veriyor.

but it responds in German to me, right?

Ama bu sefer Almanca, değil mi?

So it says, if I loosely translate,

Yani, aşağı yukarı çevirmek gerekirse:

"Yes, of course, this JavaScript code defines a function

“Tabii ki. Bu JavaScript kodu, ‘DrawLegoBrick’ fonksiyonunu tanımlar.”

named ‘drawLEGOBrick.’”

So you get the idea here.

Anlayacağınız üzere,

A six-year-old in Berlin, in Mumbai and Rio,

Berlin'de, Mumbai ve Rio'da altı yaşındaki bir çocuk,

can now explore coding without their parents being around

ebeveyninin yardımı gerekmeksizin veya teknik bilgiye sahip olmaksızın

or even having a technical background.

kodlama öğrenmeye başlayabilir.

(Laughter)

(Kahkaha)

I mean, you know.

Yani...

(Applause)

(Alkışlar)

Nasıl kullanıldığını biraz da olsa anlamanız gerektiğini

Now what you also see is you still need to kind of figure out

how you put that all together, right?

fark etmişsinizdir, değil mi?

There’s a lot of technical stuff here.

Teknik bir sürü şey var:

Kodlar var, iterasyon kullanımı var,

I have code. I have to iterate on my machine.

I have to figure out how to deploy this to the cloud

kodu arkadaşlarla paylaşabilmek için bulut tabanına aktarmak var

so I can share with my friends.

But here is my LEGO brick now.

ama alın size Lego tuğlam.

This is what it looks like

Tüm işi kendim yaparsam ortaya böyle bir sonuç çıkıyor.

if I've done all these steps as a developer,

you can see now it’s a nicely rotating brick.

Tuğlanın güzel güzel dönüşünü izliyoruz.

Fare ile kendim de döndürebiliyorum.

I can actually use my mouse to turn it around.

These are the anti-studs here, the studs,

Ters plakalar, düz plakalar,

güzel bir ışıklandırma...

There's nice lighting effects.

I can even zoom into this and zoom out of this.

Hatta, yakınlaştırıp uzaklaştırabiliyorum

Now I don't want to do all this developer stuff anymore.

ama bunu kendim kodlayasım gelmiyor.

I just want to channel my creativity straight into reality.

Fikirlerim direkt somutlaşsın istiyorum.

And so for the first time ever on stage,

Bu yüzden sizlere,

I'm going to show you a new product that we call Copilot Workspace

Copilot Workspace adını verdiğimiz ve bu isteğimi yerine getiren aracı

that does exactly that.

takdim etmek isterim.

So here is my workspace.

İşte benim çalışma alanım.

And you can already see there's not an editor anymore.

Editör olmadığını da fark etmişsinizdir.

I can just see a task, and I can enter a task.

Sadece, komut girmemi bekleyen bir komut barı görüyorum.

And so now I have my LEGO brick,

Zaten bir Lego tuğlamız vardı, gelin bir de Lego evi yapalım.

I want to now expand the LEGO brick into a LEGO house.

Stack the bricks in the shape of a LEGO house.

(Sesli komut veriyor) Tuğlalardan bir Lego evi inşa et.

And I can do that also in German and in other languages.

Almanca veya başka bir dilde söylesem de olurdu.

But for now, let's stick with English.

Ama şimdilik İngilizce devam edelim.

I can save my task.

Kaydet’e basıyorum.

ve Copilot Workspace, şu ana kadarki bütün girdileri analiz edip

And now what happens is that Copilot Workspace analyzes what I already have

and then describes what it proposes to me.

bana bir öneride bulunuyor.

Basically, it reframes my ask into a plan or a specification.

Yani, komutum doğrultusunda planlar, spesifikasyonlar belirliyor.

And so you can see here, you know, it's all in natural language in our user.

Gördüğünüz üzere, yazılan her şeyi kolaylıkla anlayabiliyoruz.

Dosya adları olsa dahi görünürde bir tek kod yok.

Some file names, of course, but there is no code here.

It's all describing it in English.

Ne yazdıysa hepsi İngilizce.

Şuna tıklayıp düzenleme yapabilir,

I can actually go into this and edit it

satırda değişiklik yapabilirim.

and can make changes to this line,

or I can go down here and add another item

Eğer plan işimi tam olarak görmüyorsa

if I feel like the plan is not exactly what I want.

şuna tıklayarak yeni öğe ekleyebilirim.

I can go a step further and generate a plan,

Dahası, yeni bir plan da isteyebilirim.

and now an agent runs through all my files I already have

İsteğim üzerine yazılım etmenleri; bütün dosyaları analiz eder,

and figures out how do I need to modify those files,

bu dosyalarda nasıl değişiklikler yapılmalı

or, you know, do I need to add files to my repository

veya depoya hangi dosya eklenmeli tespit eder.

so you know it wants to add a “createLEGOHouse” function

Mesela şu an, ″CreateLegoHouse″ fonksiyonunu eklemek ve

and call the “createLEGOHouse” afterwards.

bu fonksiyonu daha sonra çağırmak istiyor.

Looks good to me, so let's implement this.

Gayet mantıklı, hadi uygulayalım.

And now Copilot uses my task, my specification,

Bu aşamada Copilot; komutumu, spesifikasyonumu ve planımı kullanarak

my plan to write code for me.

benim için kod yazıyor.

You can see here two files are queued,

Gördüğünüz üzere, iki dosya sırada:

the public/legoBrick.js file

public/LegoBrick.js dosyası ve...

and boom, there's already my code written for me, right?

Bum! Kodum hazırlanmış bile, değil mi?

I didn't have to touch code,

Ne koda dokunmama

I didn't have to even know what code is.

ne de kod nedir bilmeme gerek vardı.

Yeni birkaç satır eklediğini görüyorum ve

Now I see here now it imports some new line into my file

and has written, you know, lots of code here that does those changes.

bahsettiğim değişiklikler için bir dünya kod yazmış bulunmakta.

So you want to see what that looks like, did we get a LEGO house?

Sonucu görmek ister misiniz?

Sizce bir Lego evimiz oldu mu?

So here's a button that lets me open a live preview,

Şurada bir canlı önizleme butonu var.

so I can do this.

Tıklıyorum ve...

And now the bricks fall from the sky and I have a LEGO house.

Tuğlalar gökten düşüyor. Artık bende bir Lego ev sahibiyim.

And you know, this is not a picture, right --

Resim falan da değil dikkatinizi çekerim.

(Applause)

(Alkışlar)

Yes, thank you.

Teşekkürler.

This is all live, this is the power of code,

Bu dinamikliği yazılımın gücüne,

this is the power of streaming my creativity into reality

fikirlerin doğal diller aracılığıyla somutlaşabilmesine borçluyuz.

with natural language.

Now one last thing.

Son bir şey daha:

Thank you, Copilot,

Teşekkür ederim Copilot.

you have always to be nice to the AI.

Ne olur ne olmaz, nazik davranalım.

(Laughter)

(Kahkaha)

(Applause)

(Alkışlar)

Now, what you just saw were three leaps in three years.

Az önce sizlere, üç yılda nasıl üç sıçrama yaşadığımızı gösterdim.

Three leaps that are more progress

Dijital erişilebilirliğe son yüz yıl içerisinde yapılan bütün katkılardan

to the accessibility of computer programming

than we have made in the last 100.

daha büyük üç sıçrayış.

Remember how I said that one percent of the world's population is a developer?

Dünya nüfusunun yüzde birinin geliştirici olduğunu söylemiştim ya?

Now you can see how this will change.

Nasıl değişeceğini anlamışsınızdır şimdi.

Copilot Workspace may still be a developer tool right now,

Copilot Workspace şu an hâlâ bir geliştirici aracı olsa da

but soon enough these kind of developer tools will become mainstream.

bu tür geliştirici araçları çok geçmeden ana akım haline gelecek.

Because, going forward, every person, no matter what language they speak,

Çünkü yakında, ana dili ne olursa olsun her insan makine ile konuşma gücüne

will also have the power to speak machine.

sahip olabilecek.

Any human language is now the only skill

Günümüzde, programlamaya başlamanız için gereken tek şey

that you need to start computer programming.

herhangi bir dil bilmenizdir.

This will lead to a globalized groundswell of software developers,

Bu, yazılım geliştiricilerinin dünya çapında sayıca artmasına ve

and it will reshape the geography of our global economy.

küresel ekonomi coğrafyasının değişmesine sebep olacak.

And because of this,

Bu nedenle,

I think by 2030, maybe even sooner,

2030 yılında veya bundan önce

we will have more than one billion software developers on GitHub.

GitHub’da bir milyardan fazla geliştirici olacağını düşünüyorum.

Think about that:

Şöyle düşünün:

10 percent of the world’s population will not only control a computer

Dünyanın %10′u, hem bilgisayar kullanacak

but will also be able to create software

hem de bisiklete biner gibi yazılım oluşturacak.

just [as] if they were riding a bicycle.

This will generate a new renaissance of human creativity with software.

Bu, insan beyni ve makineler için yeni bir rönesans demek.

Now anyone here in this room could have a brilliant idea right now:

Hepinizin dahiyane fikirleri olabilir.

a website, an application,

Bir web sitesi, uygulama...

a cool computer game, an amazing song,

Güzel bir bilgisayar oyunu veya şarkı...

maybe even a cure for something.

Belki bir hastalığın tedavisi...

For example, last year, over a couple of weeks,

Örneğin, geçen yıl birkaç hafta içinde

I built an app that tracks all the flights I've ever taken in my life.

hayatımdaki tüm uçuşların çetelesini tutan bir uygulama yazdım.

Now I know what you're thinking.

Ne düşündüğünüzü biliyorum.

What a freaking nerd, right?

Ne kadar da ineğim, değil mi?

And yeah, it's true, I love building stuff like this.

Haklısınız da! Böyle şeylere bayılıyorum.

And with the help of AI,

Yapay zeka sayesinde, bu işleri artık ister İngilizce ister Almanca,

now I can do this in English or in German

before I even finish a glass of wine.

şarabım bile bitmeden halledebiliyorum.

And soon enough, this will be true for everyone here.

Bu dediğim yakında, buradaki herkes için geçerli olacak.

The floodgates of nerditude have swung wide open.

İnekya’ya giriş için artık pasaport gerekmiyor.

(Laughter)

(Kahkahalar)

(Applause)

(Alkışlar)

Now this doesn’t mean

Herkesin uzman yazılım geliştiricisi

that everyone will become a professional software developer

olabileceği anlamına gelmiyor bu tabii.

or even that they should.

Olması da gerekmiyor zaten.

The profession of a professional software developer

Uzman yazılım geliştiricilerinin

is not going anywhere.

bir yere gittiği yok.

There will always be demand for those that design and maintain

Dünyanın en büyük yazılım sistemlerini geliştirip bakımını yapan

the largest software systems in the world.

o insanlara her zaman ihtiyacımız olacak.

We are adding millions of lines of code every single day

Her gün, bundan daha komplike sistemlere

to ever more complex systems,

milyonlarca kod satırı giriyoruz ve

and we are barely keeping up with maintaining the existing ones.

halihazırda bulunan sistemlere de zar zor ayak uyduruyoruz.

Like any infrastructure in this world out there,

Diğer bütün altyapılar gibi

we need real experts to preserve and renew it.

bunların da gerçek uzmanlar tarafından korunması ve yenilenmesi gerekiyor.

The point here is not a "will" or a "should."

Olay, ″bu olacak″ ya da ″şu olacak″ değil.

It's that anyone can.

Olay, herkesin yapabilecek olması.

All because the most powerful system that we have,

Zira insan dili dediğimiz muhteşem şey ve

any human language,

makine dili arasında artık bir bağ kurmuş bulunuyoruz.

is now fused to the language of a machine.

And very soon,

Çok yakında;

building software will be just as simple and joyful

yazılım oluşturmak, Lego oynamak kadar

as stacking a LEGO.

basit ve eğlenceli olacak.

(Speaking German) Thank you very much.

(Almanca konuşuyor) Çok teşekkürler.

(Alkışlar)

(Applause)

Bilawal Sidhu: Gosh, I've got to say, one billion developers

Bilawal Sidhu: Söylemeden edemeyeceğim, bir milyar geliştirici deyince

makes GitHub sound more like YouTube and TikTok than it is today.

Github kulağa YouTube veya TikTok gibi geliyor.

Just super exciting.

Gerçekten heyecan verici.

Got to ask you one question,

Sormak istediğim bir şey var.

perhaps the elephant in the room.

Tek merak eden ben değilimdir de.

Amazing talk.

Harika bir konuşmaydı.

So you said the developer is still in charge.

Kontrolün hala geliştiricide olduğuna ve

You also said, "We've had three leaps in three years."

″Üç yılda üç sıçrama″ yaşadığımıza değindiniz.

Fast forwarding a little bit,

Sadede geleyim:

do you think humans will still need to be in the loop,

Sizce, yazılım dünyasında insan eline ihtiyaç olacak mı

or will these AI systems be able to autonomously build

yoksa yapay zeka kendi başına yazılım oluşturup yazılım bakımı

and maintain software?

yapabilecek mi?

TD: You know, the way I always think and talk about it

TD: Bu konuda hep derim ki

is that we called it Copilot for a reason.

″Copilot″ dememizin bir sebebi var.

We need a pilot.

Bize bir pilot lazım,

We need a pilot that is creative, that can decide what to do.

yaratıcı ve yol çizebilecek bir pilot.

It’s kind of like a LEGO set.

Lego seti gibi aslında.

You need to take this big problem and break it down into smaller problems,

Büyük bir problem var diyelim, onu küçük parçalara,

into small building blocks.

küçük tuğlalara ayırmamız gerekir.

And for that, you need a systems thinker.

Yani, sistemik düşünebilen birileri,

You need a human that can figure out, am I building a point of sale system?

işi anlayabilecek birileri lazım.

POS sistemi mi yapıyorum?

Am I building an iPhone app?

Bir iPhone uygulaması mı?

Am I building a cool computer game?

Güzel bir bilgisayar oyunu mu?

Am I building the next Facebook?

Geleceğin Facebook’unu mu?

Those are very different systems.

Hepsinin sistemi farklı.

Şimdi, bu küçük tuğlaların boyutu artacak.

Now these building blocks, they will grow in size.

Today it's, you know, a couple of lines of code,

Şu an birkaç satır kod, belki birkaç dosyadan ibaret olsalar da

maybe a whole file,

in the future, it might be a whole subsystem.

yakında başlı başına bir alt sistem olabilirler.

So I get more work taken off my shoulders.

Bu da yüküm azalabilir demek ama

But I'm still there, you know, covering the large system.

büyük sistemlerin kontrolünü sağlayan yine ben olacağım ve

And as I mentioned, you know, we're still running COBOL systems from the '60s.

bahsettiğim gibi, 60′lardan kalma COBOL sistemlerini hâlâ kullanmaktayız.

So we have lots of work to do.

Yani, yapacak çok iş var.

BS: Absolutely.

BS: Kesinlikle.

So we will be in charge orchestrating these systems

Yani, bu sistemleri ileri bir seviyede

at a higher level of abstraction.

düzenlemekten sorumlu olacağız.

Thomas Dohmke, everybody, thank you.

Sayın Dohmke’ye teşekkürlerimizi sunarız.

TD: Thank you so much.

TD: Çok teşekkürler.