A New National Park to Reclaim Indigenous Land | Tracie Revis | TED

26,060 views ・ 2024-04-10

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eren Gokce Gözden geçirme: Naz Gursel
00:04
In February of 2021, I landed in Atlanta, Georgia.
0
4376
4880
Şubat 2021'de Atlanta, Georgia'ya indim.
00:09
To be back in Georgia, the ancestral homelands of my people,
1
9297
4338
Halkımın atalarının ana vatanları olan Georgia’ya geri dönmek
00:13
gave me very mixed emotions.
2
13677
2711
bana çok karışık duygular verdi.
00:16
At that time, I was living in Tulsa, Oklahoma,
3
16429
3003
O zamanlar Tulsa, Oklahoma’da yaşıyordum ve
00:19
where I was serving as chief of staff
4
19474
2419
burada bu bölgenin Kızılderili kabilesi olan
00:21
to the Principal Chief of the Muscogee (Creek) Nation,
5
21935
2586
Muscogee (Creek) Ulusu’nun Baş Şefi’nin
00:24
the tribe who’s Indigenous to this area.
6
24563
3169
personel şefi olarak görev yapıyordum.
00:27
And we were in Georgia that day
7
27732
2086
Ve o gün Macon’da Ocmulgee Höyükleri’nde
00:29
for a meeting in Macon at the Ocmulgee Mounds.
8
29818
3086
bir toplantı için Georgia’daydık.
00:32
This area of Macon grew up along the beautiful Ocmulgee River.
9
32904
4963
Macon'un bu bölgesi güzel Ocmulgee Nehri boyunca büyüdü.
00:37
This area has over 17,000 years of human history
10
37867
5464
Bu bölge 17.000 yılı aşkın insanlık tarihine sahipti,
00:43
and was the former capital city of our tribal towns,
11
43373
4213
ve kabile kasabalarımızın eski başkenti,
00:47
the Atlanta of its day.
12
47627
1961
zamanının Atlanta’sı idi.
00:50
Now, you would think that to be back in the homelands
13
50839
3462
Şimdi, ana vatanlara geri dönmenin huzur ve neşe duyguları
00:54
would bring feelings of peace and joy.
14
54342
2586
getireceğini düşünürdünüz.
00:56
But for many of us, there is still a deep-rooted hurt connected to this land,
15
56970
4713
Ama çoğumuz için, hâlâ bu toprakla bağlantılı köklü bir acı var,
01:01
a hurt that comes from knowing
16
61725
1501
ailenizin zorla evlerini
01:03
that your family were forcibly required to leave their homes.
17
63268
5088
terk etmeleri gerektirildiğini bilmekten kaynaklanan bir acı.
01:08
Yet everywhere you go in this state, you see our words, our language
18
68356
5214
Yine de bu eyalette nereye giderseniz gidin, sözlerimizi, bu devletin planı
01:13
that serve as a blueprint to this state, etched on this landscape.
19
73570
5130
olarak hizmet eden dilimizi, bu manzaraya kazınmış olarak görürsünüz.
01:18
Words like Towaliga or Dalwa-leg-it’s,
20
78700
4254
Towaliga veya Dalwa-leg-it's,
01:22
Tybee or Dabe, Coweta, Muscogee, Ocmulgee.
21
82954
6465
Tybee veya Dabe, Coweta, Muscogee, Ocmulgee gibi kelimeler.
01:29
They serve as a whisper from our ancestors who were once here.
22
89461
4421
Bir zamanlar burada olan atalarımızın fısıltısı olarak hizmet ediyorlar.
01:34
(Speaks Yuchi)
23
94966
6548
(Yuchi konuşuyor)
01:41
Good morning. My name is Tracie Revis.
24
101556
2878
Günaydın. Benim adım Tracie Revis.
01:44
I am a Yuchi woman and of the Muscogee (Creek) Nation.
25
104476
3336
Ben bir Yuchi kadınıyım ve Muscogee (Creek) Ulusu’ndanım.
01:47
My Yuchi name is sahAsAfanE.
26
107812
2419
Yuchi adım sahAsAfanE.
01:50
I’m D@th@, or wolf clan,
27
110231
1836
Ben D@th@ veya kurt klanıyım
01:52
and come from the Polecat Ceremonial Ground.
28
112067
2544
ve Polecat Tören Alanı’ndan geliyorum.
01:54
And you're all on my family's ancestral lands.
29
114611
3128
Ve hepiniz ailemin atalarının topraklarındasınız.
01:57
Lands that I and others are working to reclaim.
30
117739
3003
Benim ve diğerlerinin geri almak için çalıştığı topraklar.
02:02
Now all too often,
31
122285
1668
Şimdi çok sık,
02:03
Indigenous stories often have stories of colonization
32
123953
4130
Kızılderili hikâyelerde genellikle sömürgeleştirme ve
02:08
and forced removal.
33
128124
1252
zorla kaldırma hikâyeleri var.
02:10
(Video) (Singing)
34
130585
2252
(Video) (Şarkı Söyleme)
02:17
The Trail of Tears, or The Road of Misery
35
137550
3379
Gözyaşlarının Yolu, veya Sefalet Yolu
02:20
removed tens of thousands of Indigenous people
36
140970
3671
on binlerce Kızılderili halkını
02:24
from their ancestral lands.
37
144683
2252
atalarının topraklarından uzaklaştırdı.
02:26
The violence of the 1830s Indian Removal Act
38
146976
3337
1830′ların Kızılderili Kaldırma Yasası’nın şiddeti,
02:30
did not end when we made it into Oklahoma,
39
150313
3003
Oklahoma’ya girdiğimizde sona ermedi
02:33
and for many of us, removal is not that far removed.
40
153316
4171
ve çoğumuz için kaldırma o kadar da kaldırılmış değil.
02:37
Its impact has stretched throughout generations.
41
157487
4671
Etkisi nesiller boyunca uzadı.
02:42
My grandmother, my father,
42
162158
1794
Büyükannem, babamın, teyzelerimin ve
02:43
my aunts and uncles were all sent
43
163952
2169
amcalarımın hepsi devlet tarafından işletilen
02:46
to the government-run Indian boarding schools.
44
166121
2335
Kızılderili yatılı okullarına gönderildi.
02:48
My grandmother, whose first language was Yuchi,
45
168498
2878
Ana dili Yuchi olan büyükannemin bu okullarda
02:51
was only allowed to speak English in these schools
46
171418
2460
sadece İngilizce konuşmasına izin verildi
02:53
and had to relearn her native tongue as an adult.
47
173920
3462
ve bir yetişkin olarak ana dilini yeniden öğrenmek zorunda kaldı.
02:57
Now to be clear, we call these buildings “schools,”
48
177424
3044
Şimdi açık olmak gerekirse, bu binalara “okullar” diyoruz,
03:00
but they really served as a place to silence the community
49
180510
5380
ama gerçekten toplumu susturmak ve geleceğin kültürünü
03:05
and to steal the future culture from generations.
50
185932
3170
nesillerden çalmak için bir yer olarak hizmet ettiler.
03:10
And as the first generation of my family
51
190270
1918
Ve ailemin devlet tarafından yönetilen
03:12
to not have been sent to these government-run schools,
52
192188
2628
bu okullara gönderilmeyen ilk nesli olarak,
03:14
I still did not escape the impacts of this trauma.
53
194816
4004
bu travmanın etkilerinden yine de kaçamadım.
03:18
But back to Georgia.
54
198820
2210
Ama Georgia’ya geri dönelim.
03:21
So that day, we're at the Ocmulgee Mounds National Historical Park.
55
201030
4505
O gün, Ocmulgee Höyükleri Ulusal Tarih Parkı’ndayız.
03:25
And we began to walk out to one of the mound sites.
56
205535
3378
Ve höyük alanlarından birine yürümeye başladık.
03:28
And as we cross a bridge,
57
208955
2377
Ve bir köprüyü geçerken,
03:31
immediately my heart skips a beat
58
211374
2419
hemen kalbim çarpıyor
03:33
and I smell a medicine, or a plant that we still use today
59
213835
4129
ve bir ilacın, ya da bugün yıllık törenlerimizde hâlâ kullandığımız
03:38
in our annual ceremonies, E’apane, or our Green Corn.
60
218006
4254
bir bitkinin, E’apane, veya Yeşil Mısır’ımızın kokusunu alıyorum.
03:42
And immediately I am transformed,
61
222302
2586
Ve hemen dönüşmüş oluyorum,
03:44
because I know in that moment that my ancestors are still here.
62
224929
5631
çünkü o anda atalarımın hâlâ burada olduğunu biliyorum.
03:50
And it was like taking a black and white photo
63
230602
3336
Ve siyah ve beyaz bir fotoğraf çekip
03:53
and turning it into color.
64
233938
2253
onu renkliye çevirmek gibiydi.
03:56
It was vibrant and real, and it was now.
65
236191
3336
Canlıydı, gerçekti ve şimdiydi.
04:00
And as we began to walk out to another mound site,
66
240487
3712
Ve başka bir höyük alanına yürümeye başladığımızda,
04:04
I hear a voice inside of me that says,
67
244199
3211
içimde, “Bu topraklarda yaşamak
04:07
"What would it feel like to ever live back in these lands?
68
247410
2836
nasıl bir his olurdu? Burada ana vatanda olmak?”
04:10
To be here in the homeland?"
69
250246
1377
diyen bir ses duyuyorum.
04:11
And as we walk a little farther into another mound site,
70
251664
2670
Ve başka bir höyük alanına biraz daha uzağa yürürken,
04:14
I hear another voice that says,
71
254375
1627
“Bu toplulukla bir ilişki
04:16
"We need to create a relationship with this community,
72
256044
2961
kurmamız gerekiyor ve birlikte iyileşmemiz gerekiyor.”
04:19
and we need to heal together."
73
259047
2794
diyen başka bir ses duyuyorum.
04:21
Fast-forward one year later,
74
261883
2002
Bir yıl sonraya ileriye sardığımızda,
04:23
I am now living in Macon, Georgia.
75
263927
2502
şimdi Macon, Georgia’da yaşıyorum.
04:26
(Applause)
76
266471
1918
(Alkış)
04:31
I proudly serve as the director of advocacy
77
271726
2461
Ocmulgee Ulusal Parkı ve Özel Alan Girişimi’nin
04:34
to the Ocmulgee National Park and Preserve Initiative.
78
274229
2752
savunuculuk direktörü olarak gururla görev yapıyorum.
04:36
I work every day to bring the tribal voice back to these lands,
79
276981
4463
Georgia’nın ilk millî parkı ve özel alanını yaratırken,
04:41
and to make my nation, my tribe, a co-manager,
80
281444
3504
her gün kabile sesini bu topraklara geri getirmek ve ulusumu,
04:44
all while creating Georgia's first national park and preserve.
81
284948
3587
kabilemi, ortak bir yönetici yapmak için çalışıyorum.
04:49
(Applause)
82
289452
1585
(Alkış)
04:55
In September of 2022, the Ocmulgee Mounds had its first visit ever
83
295333
4379
2022 yılının Eylül ayında, Ocmulgee Höyükleri, ilk kızılderili bakan olan
04:59
from a Secretary of the Interior, who happened to be Secretary Deb Haaland,
84
299754
3962
Bakan Deb Haaland tarafından, bir İçişleri Bakanı tarafından
05:03
the first Indigenous secretary.
85
303758
2377
şimdiye kadarki ilk kez ziyaret edildi.
05:06
(Applause)
86
306177
1960
(Alkış)
05:11
And that day, she’s in Georgia
87
311516
1668
Ve o gün, yeni edindiğimiz
05:13
to look at some land that we had just acquired
88
313226
2878
bir araziye bakmak için Georgia’daydı
05:16
and we were donating toward the expansion of the park.
89
316145
2837
ve parkın genişletilmesi için bağış yapıyorduk.
05:18
And as we go to look at this piece of land that is a very sacred piece of land ...
90
318982
4754
Ve çok kutsal bir toprak parçası olan bu toprak parçasına bakmaya giderken...
05:23
It was slated for industrialization.
91
323736
2878
sanayileşme için planlanmıştı.
05:26
This land that was very sacred,
92
326614
2461
Çok kutsal olan bu topraklar
05:29
had been raped, overmined,
93
329075
3796
tecavüze uğradı, alt üst edildi,
05:32
stripped all the way down to the silt.
94
332871
3294
tozuna kadar soyuldu.
05:36
And that day I watched the secretary bend down and place her hand on the ground
95
336207
4254
Ve o gün bakanın eğildiğini ve elini bir erozyon izinin
05:40
on an erosion scar.
96
340503
2002
üzerine yere koyduğunu izledim.
05:42
And it was in that moment that I knew
97
342547
1835
Ve o anda benim ne anlamaya
05:44
that she understood what I had come to understand.
98
344424
3128
başladığımı onun da anladığını biliyordum.
05:47
And as we began to walk back, she says,
99
347594
3753
Ve geri dönmeye başladığımızda, dedi ki,
05:51
"They are still here, your ancestors are still here,
100
351389
3921
“Onlar hâlâ buradalar, atalarınız hâlâ burada
05:55
and the land will bring back who and what it needs to heal it."
101
355351
4129
ve toprak onu iyileştirmek için kime ve neye ihtiyacı olduğunu geri getirecek.”
05:59
To which I can only reply, "Yes, ma'am."
102
359480
3087
Buna sadece “Evet, hanımefendi” cevabını verebilirim.
06:02
(Laughter)
103
362567
1543
(Kahkahalar)
06:05
If my journey has taught me anything, it's that if you take care of this land,
104
365945
4380
Yolculuğum bana bir şey öğrettiyse, o da bu toprakla ilgilenirsen,
06:10
it will take care of you.
105
370325
2669
o da seninle ilgilenecek.
06:12
This land that brought me home.
106
372994
2544
Beni eve götüren bu topraklar.
06:15
In the state of Georgia, we have zero federally recognized tribes,
107
375580
4004
Georgia eyaletinde, federal olarak tanınan sıfır kabilemiz var,
06:19
but in the city of Macon, where we have now created a relationship,
108
379626
3420
ancak şimdi bir ilişki kurduğumuz Macon şehrinde,
06:23
we are seeing ourselves beyond the landscape.
109
383087
3379
kendimizi tabiatın ötesinde görüyoruz.
06:26
As we reclaim our names and our words,
110
386507
3087
İsimlerimizi ve kelimelerimizi geri aldıkça,
06:29
we are seeing ourself in a part of the culture.
111
389636
3253
kendimizi kültürün bir parçası olarak görüyoruz.
06:32
Recently, we passed legislation in the city
112
392931
2794
Geçenlerde, şehirde kabile bayrağımızın
06:35
that requires that our tribal flag, our sovereign flag,
113
395767
3420
egemen bayrağımızın, Belediye Binası üzerinde kalıcı olarak
06:39
permanently fly over City Hall.
114
399228
2169
dalgalanmasını gerektiren yasa çıkardık.
06:41
(Applause)
115
401397
1043
(Alkış)
06:42
Thank you.
116
402440
1251
Teşekkür ederim.
06:46
In a land we were never meant to return, this is extremely powerful.
117
406444
4004
Asla geri dönmememiz gereken bir toprakta, bu son derece güçlü bir şey.
06:52
Today, as we continue to heal a community,
118
412241
3295
Bugün, bir topluluğu iyileştirmeye devam ederken,
06:55
this land is healing us.
119
415536
2002
bu topraklar bizi iyileştiriyor.
06:57
And with that, I say thank you, mvto.
120
417580
1919
Ve bununla, teşekkürler derim, mvto.
06:59
(Applause)
121
419540
3087
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7