Love, sorrow and the emotions that power climate action | Knut Ivar Bjørlykhaug

42,616 views ・ 2021-04-01

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Transcriber:
0
0
7000
Çeviri: Emre Incel Gözden geçirme: Nihal Aksakal
00:13
Picture one of your favorite spots in nature, a place you love.
1
13156
4040
Doğada en hoşunuza giden yerlerden birini, sevdiğiniz bir yeri hayal edin.
00:17
Maybe you're heading for this spot after a stressful day at work,
2
17876
3600
Belki stresli bir iş gününden sonra buraya gidiyorsunuz,
00:21
maybe you're worrying about your economy,
3
21516
2280
belki ekonomik durumunuz için endişeleniyorsunuz,
00:23
maybe you had an argument or fight with your friend or worse --
4
23796
3800
belki arkadaşınızla tartıştınız veya kavga ettiniz ya da daha kötüsü --
00:27
you lost somebody you loved.
5
27596
1640
sevdiğiniz birini kaybettiniz.
00:29
You are heading to this specific space, maybe close to home,
6
29996
3080
Biraz rahatlık bulmak için bu özel alana,
belki de eviniz gibi yakın hissettiğiniz bir yere gidiyorsunuz.
00:33
to find some comfort.
7
33116
1480
00:35
Whatever and wherever it is, most of us tend to search nature
8
35236
5080
Her ne olursa ve nerede olursa olsun, çoğumuz oynamak veya biraz rahatlamak,
00:40
to play or to get some relief, purpose and perspective.
9
40316
4160
amaç ve bakış açısı elde etmek için doğayı arama eğilimindeyiz.
00:45
These spaces for potential peace are now proving to be more important than ever
10
45396
5160
Taşıdıkları huzur potansiyeli açısından bu alanlar pandemi sırasında
her zamankinden daha önemli olduğunu kanıtlıyor.
00:50
during the pandemic.
11
50596
1360
00:53
Often we are surprised by some kind of natural phenomenon and magic
12
53996
4600
Doğadayken çoğu zaman kendimizi bir doğa olayı
00:58
when we're in nature.
13
58636
1360
veya sihirle şaşırmış olarak buluruz.
01:00
Maybe an eagle suddenly flies over your head,
14
60556
3280
Belki bir kartal aniden başınızın üstünde uçar,
01:03
a fish nips at your toes,
15
63876
2480
bir balık parmaklarınızı ısırır
01:06
or a sparrow approaches your bench with a tilted head
16
66396
4000
ya da bir serçe eğilmiş bir kafayla
01:10
and a look that says, "Please share some of your bread with us."
17
70396
3920
“Lütfen ekmeğinizin birazını bizimle paylaşın” bakışıyla bankınıza yaklaşır.
01:14
This is me, my dad and grandmother, Signe.
18
74356
3320
Resimdekiler ben, babam ve büyükannem Signe.
01:17
And this is where I come from, the west coast of Norway.
19
77676
3240
Burası benim doğduğum yer, Norveç’in batı kıyısı.
01:21
Most of the time in my childhood,
20
81916
1720
Çocukluğumda zamanımın çoğunu
01:23
I spent in this yellow boat, with my dad.
21
83676
2640
babamla bu sarı kayıkta geçirdim.
01:28
He was a wildling in many ways, my dad,
22
88356
2800
Babam birçok yönden doğanın içindeydi
01:31
and he gave me the possibility to learn from nature
23
91156
2480
ve bana doğadan bir şeyler öğrenme ve onunla,
01:33
and connect with it,
24
93676
1480
özellikle okyanus ve deniz kuşlarıyla
01:35
especially the ocean and the seabirds.
25
95196
2520
bağlantı kurma fırsatı tanıdı.
01:38
So when I'm close to these elements, I really feel like home-home;
26
98516
3800
Bu esaslara yakın olduğumda, gerçekten evimde gibi hissediyorum;
01:42
I feel connected.
27
102356
1400
bağlı hissediyorum.
01:44
Now, picture that the place you love,
28
104996
2840
Şimdi, sevdiğiniz yerin,
01:47
that sacred place where you can feel more at ease
29
107876
3200
kendinizi daha rahat hissedebileceğiniz ve belki de bazen huzuru bulabileceğiniz
01:51
and sometimes maybe find peace
30
111076
2800
o kutsal yerin bir şekilde bozulduğunu,
01:53
is in some way broken
31
113876
2000
hatta daha da kötüsünü
01:55
or even worse -- gone.
32
115916
2120
artık var olmadığını hayal edin.
01:58
What if this place -- for example, your favorite bay to swim in --
33
118796
3880
Ya bu yer -- örneğin, orada yüzmeyi çok sevdiğiniz bir koy --
02:02
which has always been there for you
34
122716
2280
her zaman sizin için orada olan,
02:05
now is polluted,
35
125036
1560
şimdi kirliyse,
02:06
full of oil,
36
126636
1200
petrolle doluysa
02:07
dead birds everywhere.
37
127876
1680
ve her yerde ölü kuşlar varsa.
02:10
Or the steady mountain, now hijacked by big machines and greedy industry.
38
130476
5400
Ya da büyük makineler ve açgözlü sanayi tarafından ele geçirilen heybetli dağ.
02:16
Well, it is not about imagination anymore.
39
136596
4520
Artık tüm bunlar hayal gücünün ürünü değil.
02:21
The destruction of nature and wildlife is real.
40
141156
3040
Doğanın ve vahşi yaşamın yok edilmesi gerçek.
02:24
It's been real for a good while.
41
144196
1840
Bir süredir de gerçekti.
02:26
And our homes that we share with other life forms
42
146076
3120
Diğer canlılarla paylaştığımız evlerimiz de
02:29
are getting destroyed in the name of progress.
43
149236
3040
ilerleme, büyüme adına yok ediliyor.
02:32
A couple of years ago, I met a Norwegian philosopher, Arne Johan Vetlesen,
44
152996
4240
Birkaç yıl önce, Norveçli bir filozof olan Arne Johan Vetlesen ile
kitaplarından biri olan “Doğanın İnkarı” adlı kitabını okuduktan sonra tanıştım.
02:37
after reading one of his books, called "The Denial of Nature."
45
157236
3320
02:41
We quickly found that we share this common love and fascination for nature,
46
161356
4360
Doğaya olan bu ortak sevgiyi ve hayranlığı paylaştığımızı çabucak keşfettik,
02:45
a love that we can call "ecological love."
47
165756
2360
“ekolojik aşk” diyebileceğimiz bir aşk.
02:49
We talked about our connection to our homes
48
169036
2880
Evlerimizle olan bağımızdan ve çevremize olan
02:51
and the love for our surrounding environments:
49
171916
2760
sevgimizden bahsettik:
02:54
for him, the forests in the southeastern parts of Norway,
50
174716
3840
onun için Norveç’in güneydoğu kesimlerindeki ormanlar,
02:58
with the beautiful and mysterious owls;
51
178596
2880
güzel ve gizemli baykuşlar;
03:01
and for me, the bird island and mountain Runde
52
181516
2840
benim için, Norveç’in batı kıyısındaki kuş adası
03:04
on the west coast of Norway.
53
184396
1680
ve Runde dağı.
03:08
I said to him that in some strange way,
54
188156
2200
Ona garip bir şekilde, bazen kendimi kutup martısı gibi hissettiğimi,
03:10
I sometimes feel like and identify with the puffin bird,
55
190396
4200
belki de hep uçabildiğimi hayal ettiğim için
03:14
maybe because I kind of always have been dreaming about having the ability to fly.
56
194636
5120
kutup martısı ile özdeşleştiğimi söyledim.
03:20
So it must be love,
57
200356
1640
Bu aşk olmalı,
03:21
most likely not mutual.
58
201996
1600
büyük olasılıkla karşılıklı olmayan bir aşk.
03:24
In the forest close to Arne Johan's house, the owls are now gone
59
204836
3480
Arne Johan’ın evinin yakınındaki ormanda,
ormansızlaşma nedeniyle baykuşlar artık yok.
03:28
because of deforestation.
60
208356
1600
03:30
The bird island that I love, the island of Runde,
61
210436
3080
Çok sevdiğim kuş adası, Runde adasında
03:33
now has bird nests full of plastic,
62
213556
3120
artık plastik dolu kuş yuvaları var
03:36
and climate change is confusing the wildlife.
63
216716
3080
ve iklim değişikliği vahşi yaşamı şaşırtıyor.
03:40
This has a devastating impact on the nearly 500,000 bird inhabitants --
64
220836
5920
Bunun yaklaşık orada yaşayan 500.000 kuş üzerinde yıkıcı etkisi var.
03:46
500,000.
65
226756
1600
500.000.
03:48
Their numbers are now decreasing.
66
228996
3000
Artık sayıları azalıyor.
03:53
Most of the birds there are listed as endangered.
67
233316
3600
Oradaki kuş türlerinin çoğu nesli tükenmekte olan kuşlar.
03:57
So we explored our own sorrow and pain, Arne Johan and me,
68
237956
5320
Arne Johan ve ben, kendi üzüntü ve acımızı araştırdık.
04:03
and discovered that many people in various cultural contexts
69
243316
4040
Çeşitli kültürel bağlamlarda ve farklı şekillerde birçok insanın
04:07
and in different ways
70
247396
1600
karmaşık bir kayıp ve yas,
04:09
feel a complicated form of loss and mourning,
71
249036
4040
ekolojik üzüntü,
04:13
ecological sorrow, love sorrow.
72
253076
3240
aşk kederi hissettiğini keşfettik.
04:17
We mourn and suffer with nature.
73
257516
2440
Doğayla birlikte yas tutuyor ve acı çekiyoruz.
04:21
Life forms that we in many ways have taken for granted and, as we know, exploited,
74
261276
5480
Birçok yönden doğanın parçası gördüğümüz ve bildiğimiz yaşam formları, sömürülüyor,
04:26
are now facing extinction at a rate that is insane.
75
266796
4440
günümüzde delice bir hızla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
04:32
Since the early 1970s until today, 2020,
76
272276
4520
1970′lerin başından bugüne, 2020′ye kadar,
04:36
the world’s wildlife has been reduced by 68 percent.
77
276836
3640
dünyanın vahşi yaşamı yüzde 68 oranında azaldı.
04:41
And the latest UN nature panel report warns
78
281116
3200
En son BM doğa paneli raporu bizi, insanları,
04:44
that we human beings are continuing to kill all nonhuman living beings
79
284316
5760
insan olmayan tüm canlıları sistematik olarak öldürmeye
devam ettiğimiz konusunda uyarıyor.
04:50
systematically.
80
290116
1280
04:52
We really need to start listening to what nature is trying to tell us
81
292196
4200
Doğanın bize ne anlatmaya çalıştığını ve bizim kendimize
04:56
and what we are doing to ourselves as well.
82
296436
2400
ne yaptığımızı gerçekten dinlemeye başlamalıyız.
04:59
We need to make a shift from natural-born killers
83
299556
2840
Doğuştan katiller olmaktan doğuştan sevenler olmaya geçiş yapmalıyız
05:02
to natural-born lovers,
84
302396
1880
ve gelecekteki Yeşil Anlaşmaların
05:05
and we need to critically challenge what future Green Deals should consist of.
85
305196
5520
neyi içermesi gerektiğine eleştirel olarak yaklaşmamız gerekiyor.
05:12
Because unfortunately,
86
312076
1240
Çünkü ne yazık ki,
05:13
some of the prospective solutions to the climate crisis
87
313356
2880
iklim krizine yönelik olası çözümlerden bazıları
05:16
also can destroy nature.
88
316276
1840
doğayı da yok edebilir.
05:20
Protecting and respecting nature
89
320436
1840
Doğayı korumak ve saygı duymak,
05:22
is one of the most radical and important climate actions we do.
90
322276
4200
yapabileceğimiz en radikal ve önemli iklim eylemleri.
05:28
Most of us have felt that love is both amazing
91
328316
3920
Çoğumuz aşkın hem şaşırtıcı hem de bazen
05:32
and sometimes a bit complicated.
92
332236
2680
biraz karmaşık olduğunu hissederiz.
05:36
We also know that sorrow is deeply connected to our ability to love
93
336356
4080
Ayrıca üzüntünün, diğer varlıkları sevme ve onlarla ilgilenme yeteneğimizle
05:40
and to care for other beings.
94
340436
2680
derinden bağlantılı olduğunu da biliyoruz.
05:44
So I argue, alongside others,
95
344036
2920
Bu yüzden, diğer yaşam formlarıyla ilişkimizde
05:46
that we should feel more actively in our relationship with other life forms.
96
346956
5120
daha aktif hissetmemiz gerektiğini diğerleriyle birlikte savunuyorum.
05:53
When nature is being destroyed --
97
353636
2480
Doğa yok edildiğinde --
05:56
the steady mountain, your favorite swimming spot,
98
356156
3160
heybetli bir dağ, yüzmeyi çok sevdiğimiz bir koy,
05:59
the forest and all its inhabitants --
99
359356
2120
orman ve tüm sakinleri --
06:01
it seems quite natural that we feel emotional pain.
100
361516
3800
duygusal acı hissetmemiz oldukça doğal görünüyor.
06:05
Doesn't it?
101
365356
1200
Öyle değil mi?
06:07
How does the destruction affect our mental health?
102
367396
3280
Peki bu yıkım ruh sağlığımızı nasıl etkiler?
06:14
Ecological sorrow is indeed a complicated form of mourning.
103
374956
4480
Ekolojik keder gerçekten de karmaşık bir yas biçimi.
06:20
Maybe it gets more complicated because we need to acknowledge
104
380076
3800
Belki daha karmaşık hale geliyor, çünkü bugün yaşadığımız gibi,
06:23
that we, as we live today, are the problem -- human beings,
105
383876
5240
sorunun biz olduğumuzu kabul etmemiz gerekiyor --
06:29
our constant craving for more, stimulated by a political system
106
389156
4160
insanlar, daha fazlası için sürekli arzumuz,
06:33
that does not act to protect our fundamental home,
107
393356
3120
doğal evimizi korumak için hareket etmeyen
06:37
a system that disconnects us from nature, the soil, the forest,
108
397636
4560
bir siyasi sistem tarafından teşvik edilen bir düzen, bizi doğadan, topraktan,
06:42
the ocean, the air.
109
402196
2040
ormandan, okyanustan, havadan koparır.
06:45
We fail to protect all other forms of wildlife
110
405556
4120
Bu muhteşem ve bazen de etkileyici gezegeni paylaştığımız
06:49
that we share this magnificent and sometimes awful planet with.
111
409676
3720
diğer tüm vahşi yaşam biçimlerini koruyamıyoruz.
06:55
So our lack of respect for the other-than-human
112
415116
3160
Dolayısıyla insan dışı varlıklara saygı duymamamız
06:58
is also a lack of respect for humankind.
113
418316
2920
aynı zamanda insanlığa saygısızlık.
07:05
Look at this.
114
425156
1280
Şuna bakın.
07:09
It's just ...
115
429796
1160
Bu çok...
07:12
heartbreaking.
116
432276
1160
çok üzücü.
07:14
It really breaks my heart that we cannot stop our destruction.
117
434276
4280
Yıkımımızı durduramamamız gerçekten kalbimi kırıyor.
07:21
So what's the point, talking about this?
118
441836
2640
Peki bunu konuşmanın ne anlamı var?
07:25
Why should we try even harder to explore and understand
119
445036
3640
Bu karmaşık aşk hikayesini ve doğayla olan ilişkiyi keşfetmek
07:28
this complicated love story and relationship with nature?
120
448676
4160
ve anlamak için neden daha fazla çabalamalıyız?
07:33
Why is this at least equally important as big tech solutions?
121
453596
4840
Bunu anlamak neden en az büyük teknoloji çözümleri kadar önemli?
07:39
Well, it does not help anybody to get stuck in the sorrow and sadness.
122
459476
4320
Kimsenin kedere ve üzüntüye saplanıp kalmasına yardımcı olmaz elbette.
07:44
But I believe we need to make room for this sorrow, this pain
123
464596
5960
Ama devam eden doğa ve iklim kriziyle ilgili tüm karmaşık duygulara
07:50
to make room for our vulnerability
124
470556
3880
yer açmak için bu üzüntüye,
07:54
to make room for all the complicated feelings
125
474476
2880
bu acının engellerini kaldırmamız gerektiğine inanıyorum,
07:57
related to the ongoing nature and climate crisis,
126
477396
3120
çünkü açtığımız bu yer potansiyel olarak
08:00
because this room potentially also creates an opportunity to act.
127
480556
4880
harekete geçme fırsatı da yaratıyor.
08:07
Because we can't ignore it.
128
487036
1920
Çünkü görmezden gelemeyiz.
08:09
We need to talk about it and share our stories.
129
489716
3640
Bu konuyu konuşmamız ve hikayelerimizi paylaşmamız gerekiyor.
08:15
Accepting and understanding my feelings
130
495356
3520
Duygularımı kabul etmek ve anlamak, duyduğum acının bir kısmının
08:18
helps me to overcome some of the pain and to not get stuck in depression.
131
498916
4440
üstesinden gelmeme ve depresyona girmememe yardımcı oluyor.
08:24
And it helps me to connect with others that feel sad and angry
132
504156
4240
Sevdikleri şey yok edildiği için üzgün ve kızgın hisseden başkalarıyla
08:28
because what they love is being destroyed.
133
508396
2440
bağ kurmama yardımcı oluyor.
08:32
Understanding our emotional and physical reactions better
134
512596
5000
Sir David Attenborough’dan alıntı yapacak olursak,
08:37
can create the opportunity to reclaim the fact that we are a part of nature,
135
517636
6000
“Duygusal ve fiziksel tepkilerimizi daha iyi anlamak, doğadan ayrı değil,
08:43
not apart from nature, to quote the famous Sir David Attenborough.
136
523676
4280
doğanın bir parçası olduğumuz gerçeğini geri kazanma fırsatı yaratabilir.”
08:49
And just look at what Greta Thunberg is doing.
137
529276
3440
Greta Thunberg’in ne yaptığına bir bakın.
08:52
She took her sorrow and depression and transformed it to powerful action,
138
532756
5120
Kederini ve depresyonunu alıp güçlü bir eyleme dönüştürdü,
08:57
actions that engage and resonate in people in an exceptional way.
139
537916
5280
insanların olağanüstü bir şekilde dikkatini çeken ve yankılanan eylemlere.
09:05
However, it is likely that we will experience more loss.
140
545556
4560
Ancak, muhtemelen daha fazla kayıp yaşayacağız.
09:10
I sometimes get this question:
141
550956
1800
Bazen bana şu soruyu soruyorlar:
09:13
What can we do with our ecological love and sorrow?
142
553476
3640
Ekolojik sevgimiz ve kederimizle ne yapabiliriz?
09:17
And why should we do anything?
143
557156
1760
Neden bir şey yapmalıyız?
09:18
Why should we care to continue at all if our land is lost and gone?
144
558916
4840
Topraklarımız kaybolup gitmişse neden özen göstermeye devam edelim ki?
09:25
This is a hard reality.
145
565756
1640
Bu zor bir gerçek.
09:27
Some people commit suicide because of climate change
146
567796
3520
Bazı insanlar iklim değişikliği ve evlerinin yıkılması
09:31
and destruction of their homes.
147
571316
2520
nedeniyle intihar ediyor.
09:33
Some get killed protecting their home and forests.
148
573836
3440
Bazıları evlerini ve ormanlarını korurken öldürülüyor.
09:38
Once again, the most vulnerable are being affected the most,
149
578036
4880
Bir kez daha, en savunmasız olanlar en fazla etkileniyor,
09:42
for example, First Nation people and climate refugees.
150
582956
3720
örneğin Kanada Kızılderilileri halkı ve iklim mültecileri gibi.
09:49
I believe there is still some hope that we can come together,
151
589756
3560
Gelecek nesillerin bir arada yaşayabilmesi ve bu gezegenin
09:53
that we preserve nature so that future generations can coexist with and enjoy
152
593356
6240
sunduklarından zevk alabilmesi için bir araya gelebileceğimize,
doğayı koruyabileceğimize dair hâlâ bir umut olduğuna inanıyorum.
09:59
what this planet has to offer.
153
599596
1680
10:02
We can use our feelings towards the natural world
154
602116
3640
Doğayı yeniden vahşileştirmemize yardımcı olan
10:05
in a more constructive way,
155
605756
1960
bilgi ve teknolojinin yanı sıra
10:07
alongside the knowledge and technology that helps us rewild nature.
156
607756
4640
doğal dünyaya yönelik duygularımızı daha yapıcı bir şekilde kullanabiliriz.
10:14
We can have a positive function in the ecosystem.
157
614716
3000
Ekosistemde olumlu bir işleve sahip olabiliriz.
10:20
I can only speak for myself,
158
620196
2000
Bu perspektifi ve duyguları birçok kişiyle paylaştığımı
10:22
even though I know I share this perspective and these feelings with many.
159
622196
3880
bilmeme rağmen, sadece kendim için konuşabilirim.
10:26
But the deepest meaning for me in this weird life
160
626076
2960
Fakat bu garip hayatta benim için en derin anlam,
10:29
is to feel connected with all human and nonhuman life
161
629076
3720
tüm insan ve insan olmayan yaşamlarla aramda bir bağ hissetmek
10:32
and to try to be supportive on behalf of life.
162
632796
3640
ve yaşam adına destek olmaya çalışmak.
10:37
Although it's difficult to see and feel any hope,
163
637796
3760
Herhangi bir umut görme ve hissetmenin zor olmasına rağmen,
10:41
I believe that it will be in our actions that we will find hope and meaning.
164
641556
5800
eylemlerimizde umut ve anlam bulacağımıza inanıyorum.
10:48
We have possibilities to plant seeds and start a garden
165
648236
4000
Yerel topluluklarımızda bulunduğumuz yerde küçük bir etki yaratmak için
tohum ekme ve bir bahçe kurma imkânlarımız var.
10:53
to create a small impact where we are in our local communities;
166
653076
3600
Beğensek de beğenmesek de bedenlerimizin bir gün toprak olacağı gibi,
10:57
possibilities to reclaim the soil
167
657316
2320
10:59
that our bodies someday, like it or not, are heading for;
168
659676
4120
toprağı geri kazanma olanakları,
11:03
possibilities to protest;
169
663836
2040
protesto etme olanakları;
11:05
possibilities to take our love, rage and sorrow on behalf of our homes
170
665916
6720
evlerimizin, gezegenin ve yaşadığımız yerlerin adına
sevgimizi, öfkemizi
11:12
and the planet
171
672676
1200
11:13
to local.
172
673876
1280
ve kederimizi üstlenme olanakları.
11:15
And although we feel the sadness and the sorrow in our bones,
173
675956
4120
Üzüntü ve kederi kemiklerimizde hissetmemize rağmen
11:20
we should remember that this feeling is in many ways collective,
174
680116
3960
bu duygunun birçok yönden müşterek olduğunu,
11:24
that this sorrow takes deep roots in our collective unconscious.
175
684116
4200
bu üzüntünün ortak bilinçdışımızda derin kökleri olduğunu hatırlamalıyız.
11:30
To prevent a public health disaster,
176
690636
3080
Bir halk sağlığı felaketini,
11:33
a continuing wave of collective loss and sorrow,
177
693716
3400
devam eden bir kolektif kayıp ve üzüntü dalgasını önlemek için,
11:37
we need to acknowledge our feelings to understand where they come from
178
697116
5280
duygularımızın neden kaynaklandığını anlamak ve ekolojik evimizi
korumaya başlamak için bu duygularımızı kabul etmemiz gerekiyor.
11:42
and start protecting our ecological home.
179
702436
2800
11:46
I argue that it's OK to be sad, angry, depressed.
180
706636
5160
Üzgün olmanın, kızgın, depresif olmanın kötü bir şey olmadığını savunuyorum.
11:52
Believe me, you're not alone.
181
712596
2200
İnanın bana, yalnız değilsiniz.
11:55
Ecological love, sorrow and rage can work as resistance.
182
715996
4720
Ekolojik sevgimizi, kederimizi ve öfkemizi direniş olarak kullanabiliriz.
12:01
Our stories can work as resistance.
183
721596
2880
Hikâyelerimizi direniş olarak kullanabiliriz.
12:05
And together, we can transform our love and sorrow to powerful actions
184
725556
4400
Birlikte, sevgimizi ve üzüntümüzü doğayı ve birbirimizi korumak adına,
12:09
in the name of protecting nature and each other,
185
729996
3320
yıkıcı bir sistemi değiştirmek için
12:13
in the name of changing a destructive system.
186
733356
2960
güçlü eylemlere dönüştürebiliriz.
12:18
My fellow political animals: engage and organize
187
738756
5120
Politik hayvan dostlarım: Etkileşime geçin, organize olun
12:23
and plant those seeds.
188
743876
1640
ve o tohumları ekin.
12:25
I mean, it's amazing to follow the will of life.
189
745516
3160
Hayatın iradesine uymak muhteşem.
12:30
So let's go out there and try to create communities of hope despite all odds,
190
750396
5960
Bu yüzden oraya gidelim ve tüm imkânsızlıklara rağmen umut toplulukları
12:36
like tender dandelions breaking through asphalt.
191
756356
3280
yaratmaya çalışalım, asfaltı delip geçen nazik karahindibaları gibi.
12:40
Let's be vulnerable and strong
192
760556
2600
Hassas ve güçlü olalım
12:43
and rebel for life.
193
763996
1680
ve yaşam için başkaldıralım.
12:46
That's all I have.
194
766716
1200
Hepsi bu.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7