English Proverb: When in Rome do as the Romans do

Hello, my name is Sara.

Merhaba, benim adım Sara.

Today, I'm going to be teaching you about one of the most commonly used English proverbs.

Bugün size en sık kullanılan İngiliz atasözlerinden birini öğreteceğim.

You might have heard it before.

Daha önce duymuş olabilirsiniz.

Let's take a look at the board.

Tahtaya bir göz atalım.

When in Rome, do as the Romans do.

Roma'da romalılar gibi davran.

So what does this mean?

Peki bu ne anlama geliyor?

It's talking about when you go to other country.

Başka bir ülkeye gittiğinde bahsediyor.

You have to adapt to that culture so when in Rome.

Roma'dayken bu kültüre uyum sağlamanız gerekiyor .

It's taking about Italy.

İtalya'yı konu alıyor. Bu atasözlerini kullandığınızda

You don't really have to think about Italy when you use this proverbs.

gerçekten İtalya'yı düşünmenize gerek yok .

You can be in any country, any city.

Herhangi bir ülkede, herhangi bir şehirde olabilirsiniz.

Do as the Romans do.

Romalılar gibi yap.

Again it's talking about local people.

Yine yerel insanlardan bahsediyor.

You can use this for anything so when do you use this when can you make use of this proverbs.

Bunu herhangi bir şey için kullanabilirsiniz yani bunu ne zaman kullanırsınız bu atasözlerinden ne zaman yararlanabilirsiniz.

For example, if you go other country.

Örneğin, başka bir ülkeye giderseniz.

You go to the first time.

İlk defa gidiyorsun. Yeni bir şeyle

You find it quite hard to adapt you encounter something new.

karşılaştığınızda uyum sağlamakta oldukça zorlanıyorsunuz . Kendi

You might think to yourself and you might use this proverbs.

kendinize düşünebilir ve bu atasözlerini kullanabilirsiniz.

For example, when I first came to Korea.

Örneğin, Kore'ye ilk geldiğimde.

I felt quite confused.

Oldukça kafam karıştı.

I was staying with my friend for the first time and she was make me dinner.

İlk defa arkadaşımda kalıyordum ve o bana yemek hazırlıyordu.

I thought well that's strange.

Bunun garip olduğunu düşündüm.

She's not really getting up to the dishes.

Gerçekten bulaşıklara kalkmıyor.

Why it that?

Neden bu?

So I asked her.

Ben de ona sordum.

Oh!

Ah!

Maybe when I'm in Korea and I go to friend's house should I do the dished when they make

Belki Kore'deyken ve bir arkadaşımın evine gittiğimde bana yemek yaptıklarında bulaşıkları yıkamalı mıyım?

me dinner.

She said maybe it's a good idea and I thought okay let me go and do the dishes.

Belki iyi bir fikirdir dedi, ben de tamam, gidip bulaşıkları yıkayayım dedim.

I was doing them and I was thinking to myself.

Onları yapıyordum ve kendi kendime düşünüyordum.

Oh when in Rome, do as the Romans do.

Oh, Roma'dayken, Romalılar gibi yapın.

Now we've gone over the proverbs the full sentence.

Şimdi atasözlerinin tam cümlesini geçtik.

You might find them when you hear this in daily speech used by locals.

Yerel halk tarafından kullanılan günlük konuşmada bunu duyduğunuzda onları bulabilirsiniz.

They might not say the full proverbs.

Atasözlerinin tamamını söylemeyebilirler.

For example, when you have it.

Örneğin, sahip olduğunuzda.

You might hear only when in Rome.

Sadece Roma'dayken duyabilirsiniz.

The most people will know what the rest of it means and it sounds more natural so I have

Çoğu insan geri kalanının ne anlama geldiğini bilecek ve kulağa daha doğal geliyor, bu yüzden

another example when I went to Japan a few weeks ago.

birkaç hafta önce Japonya'ya gittiğimde başka bir örneğim var .

I was staying again with friend of mine.

Yine arkadaşımla kalıyordum.

It was evening time and we were about to have a bath.

Akşam olmuştu ve banyo yapacaktık.

She got in first.

İlk o girdi.

She finished and came back out.

Bitirdi ve geri çıktı.

She asked me do you want to have a bath now?

Bana şimdi banyo yapmak ister misin diye sordu. evet

I said yes sure.

tabi dedim İçeri girdim

I went in and I was about to empty the bathwater because I thought wow it's my turn right so

ve banyo suyunu boşaltmak üzereydim çünkü sıranın bende olduğunu düşündüm, bu yüzden

she stopped me and came in and said no Sara in Japan you're supposed to get in to save

beni durdurdu ve içeri girdi ve hayır Sara Japonya'da o anda su kurtarmak için girmen gerektiğini söyledi

water at that moment.

.

I thought okay that's a bit unusual.

Tamam, bu biraz sıra dışı diye düşündüm.

I'm not used to that, but when in Rome.

Buna alışık değilim ama Roma'dayken. Bu örneği

We're going to have a look at some example dialogues to help you to understand how to

use this proverbs better as you listen to this example.

dinlerken bu atasözlerini nasıl daha iyi kullanacağınızı anlamanıza yardımcı olması için bazı örnek diyaloglara göz atacağız . Atasözleri hakkında daha iyi bir fikir

Please try to practice using it so you get a better feel for the proverbs.

edinmek için lütfen onu kullanarak pratik yapmaya çalışın . Hadi

Let's begin.

başlayalım.

Should we eat this food with our hands?

Bu yemeği ellerimizle mi yemeliyiz?

Well, everyone eats with their hands here.

Burada herkes eliyle yemek yiyor.

When in Rome.

Roma'dayken.

In Japan should I bow when I meet people.

Japonya'da insanlarla tanıştığımda eğilmeli miyim?

Yes when in Korea, do as the Romans do.

Evet, Kore'deyken Romalılar gibi yapın.

Nobody here is waiting in line.

Burada kimse sıra beklemiyor.

Everyone's just pushing to the front.

Herkes öne doğru ilerliyor.

Well, when in Rome so as the Romans do and there you have it one the most commonly used

Pekala, Romalıların yaptığı gibi Roma'dayken ve orada en sık kullanılan

English proverbs.

İngiliz atasözlerinden birine sahipsiniz.

I hope you'll find really good use for this one.

Umarım bunun için gerçekten iyi bir kullanım bulursun .

Thank you so much for watching and I'll see you next time.

İzlediğiniz için çok teşekkür ederim ve bir dahaki sefere görüşürüz.

If you enjoyed this video please let us know by clicking, subscribe or share it to your

Bu videoyu beğendiyseniz, lütfen tıklayarak, abone olarak veya arkadaşlarınızla paylaşarak bize bildirin,

friends thank you.

teşekkürler.