English Conversation: Are YOU Using Contractions and Reductions Correctly?

Today we’re breaking down everything you need  to know to sound natural speaking English. This  

Bugün kulağa doğal gelen İngilizce konuşmak için bilmeniz gereken her şeyi ayrıntılı olarak açıklıyoruz. Bu

is conversational English, but Americans use  an English that’s pretty conversational even  

konuşma İngilizcesidir, ancak Amerikalılar

in business settings and more formal  settings, with reductions and idioms.

iş ortamlarında ve daha resmi ortamlarda bile kısaltmalar ve deyimlerle oldukça sohbete uygun bir İngilizce kullanırlar.

To help you hear what to do,  we’re going to show you what  

Ne yapmanız gerektiğini duymanıza yardımcı olmak için size neleri

NOT to do. Click here or in the video  description to get a free cheat sheet,  

YAPMAMANIZ gerektiğini göstereceğiz. Ücretsiz kopya kağıdı almak için burayı veya video açıklamasını tıklayın,

the sounds of American English, it’s a great  reference tool and even I use it quite a bit.

Amerikan İngilizcesinin sesleri, harika bir referans aracı ve ben bile onu epey kullanıyorum.

We’re going to jump in with conversation  one of four today, going line by line. The  

Bugün dört satırdan biri olan sohbete satır satır devam edeceğiz.

basic thing you’re going to learn is, you do  not want to pronounce everything slowly and  

Öğreneceğiniz temel şey, her şeyi yavaş ve net bir şekilde telaffuz etmek istemeyeceğinizdir

clearly. That is not natural American  English. It sounds a little robotic  

. Bu, doğal Amerikan İngilizcesi değildir. Kulağa biraz robotik

and overly formal. And when we do that, we’ll  dress up for you. We want you to hear how  

ve fazla resmi geliyor. Ve bunu yaptığımızda, sizin için giyineceğiz. Bunun, biz giyinmediğimizde duyacağınız

different that is from the natural, conversational  English you’ll hear when we’re not dressed up.

doğal, konuşma İngilizcesinden ne kadar farklı olduğunu duymanızı istiyoruz.

Ok, here’s the first conversation, then we’ll  talk more about this exercise. Line by line,  

Tamam, işte ilk sohbet, ardından bu alıştırma hakkında daha fazla konuşacağız. Satır satır,

we’ll compare fully and clearly  pronounced with a more natural English.

tam ve net bir şekilde telaffuz edilenleri daha doğal bir İngilizce ile karşılaştıracağız.

Hi Rachel, I am going to Starbucks.

Merhaba Rachel, Starbucks'a gidiyorum.

Hey Rach, I’m going to Starbucks.

Hey Rach, Starbucks'a gidiyorum.

Hi becomes hey. Not a reduction but maybe a more  casual greeting. Tom uses Rach instead of Rachel,  

Merhaba hey olur. Bir azalma değil, belki daha rahat bir selamlama. Tom,

a reduction of my name, a common nickname.  I am becomes I’m. The word two is reduced.  

yaygın bir takma ad olan ismimin kısaltması olan Rachel yerine Rach'ı kullanıyor. ben, ben oluyorum. İki kelimesi azaltılır.

We have the flap T and the schwa,  going to, going to. Going to Starbucks.

Elimizde flep T ve schwa, gidiyor, gidiyor. Starbucks'a gitmek.

Hi Rachel, I am going to Starbucks.

Merhaba Rachel, Starbucks'a gidiyorum.

Hey Rach, I’m going to Starbucks.

Hey Rach, Starbucks'a gidiyorum.

Hi Rachel, I am going to Starbucks.

Merhaba Rachel, Starbucks'a gidiyorum.

Hey Rach, I’m going to Starbucks.

Hey Rach, Starbucks'a gidiyorum.

Do you want to come along?

Gelmek ister misin?

Do you wanna come along?

Gelmek ister misin?

Do you. Do is reduced so much that we almost don’t  hear it. Just a light D sound. The vowel in you  

Yapıyor musun. Do o kadar azaltılır ki neredeyse duymayız. Sadece hafif bir D sesi. İçinizdeki sesli harf

isn’t quite a pure ooh either, it’s a little more  relaxed heading towards the schwa, djə, djə, djə.  

de pek saf bir ooh değil, schwa, djə, djə, djə'ye doğru biraz daha rahat ilerliyor.

Do you wanna. ‘Want to’ reduces to  ‘wanna’. Do you wanna, do wanna.

İstiyor musun. "Want to", "wanna" anlamına gelir. İstiyor musun, istiyor musun?

Do you want to come along?

Gelmek ister misin?

Do you wanna come along?

Gelmek ister misin?

Do you want to come along?

Gelmek ister misin?

Do you wanna come along?

Gelmek ister misin?

No. Thank you, Tom.

Hayýr. Teţekkürler, Tom.

No thanks.

Thank you becomes thanks. One less syllable.

Hayır, teşekkürler.

Teşekkür teşekküre dönüşür. Bir hece eksik.

No. Thank you, Tom.

Hayýr. Teţekkürler, Tom.

No thanks.

Hayır, teşekkürler.

No. Thank you, Tom.

Hayýr. Teţekkürler, Tom.

No thanks.

Hayır, teşekkürler.

I have got too much I want to get done here.

Burada yapmak istediğim çok şey var.

I’ve got too much I wanna get done here.

Burada bitirmek istediğim çok şey var.

I have becomes I’ve.

Ben oldum.

Got to, just one t between  those two words. Got to, got to.

Zorundayım, bu iki kelime arasında sadece bir t . zorundayım, zorundayım.

Want to becomes wanna,  

İstemek, istemek olur,

Wanna. Get. We use a stop T sound here because  the next sound is a consonant. Get done. Get done.

Wanna. Elde etmek. Bir sonraki ses bir ünsüz olduğu için burada bir stop T sesi kullanıyoruz . Bitirmek Bitirmek

I have got too much I want to get done here.

Burada yapmak istediğim çok şey var.

I’ve got too much I wanna get done here.

Burada bitirmek istediğim çok şey var.

I have got too much I want to get done here.

Burada yapmak istediğim çok şey var.

I’ve got too much I wanna get done here.

Burada bitirmek istediğim çok şey var.

Okay. I will be back soon.

Tamam aşkım. Yakında geri geleceğim.

Okay. I’ll be back soon.

Tamam aşkım. Yakında döneceğim.

I will becomes I’ll reduced to [ɔl].

I will [ɔl]'ye indirgenecek hale gelirim.

Okay. I will be back soon.

Tamam aşkım. Yakında geri geleceğim.

Okay. I’ll be back soon.

Tamam aşkım. Yakında döneceğim.

Okay. I will be back soon.

Tamam aşkım. Yakında geri geleceğim.

Okay. I’ll be back soon.

Tamam aşkım. Yakında döneceğim.

Oh, I would love a coffee though.

Oh, yine de bir kahve isterim.

Oh, I’d love a coffee though.

Oh, yine de bir kahve isterim.

I would becomes I’d.

Ben olurdum.

Oh, I would love a coffee though.

Oh, yine de bir kahve isterim.

Oh, I’d love a coffee though.

Oh, yine de bir kahve isterim.

Oh, I would love a coffee though.

Oh, yine de bir kahve isterim.

Oh, I’d love a coffee though.

Oh, yine de bir kahve isterim.

Medium?

That will be fine.

Orta?

Bu iyi olacaktır.

Medium?

That’ll be fine.

Orta?

Bu iyi olacak.

That will becomes That’ll. A two-syllable  word with stress on the first syllable. The  

Bu, Şu olacak olur. Vurgu ilk hecede olan iki heceli bir kelime.

t at the end of that is a flap t because it  comes between two vowels. That’ll, that’ll.

Bunun sonundaki t, iki sesli harfin arasına geldiği için bir flep t'dir. Bu olacak, bu olacak.

Medium?

That will be fine.

Orta?

Bu iyi olacaktır.

Medium?

Orta?

That’ll be fine.

Bu iyi olacak.

Medium?

Orta?

That will be fine.

Bu iyi olacaktır.

Medium?

Orta?

That’ll be fine.

Bu iyi olacak.

Great. See you in a bit.

Harika. Biraz sonra görüşürüz.

Great. See you in a bit.

Harika. Biraz sonra görüşürüz.

Great. With a stop T. This is  because it’s the end of the sentence.  

Harika. Durak T ile. Bunun nedeni cümlenin sonu olmasıdır.

You is more relaxed here. Not an ooh vowel but  more of a schwa. Seeya, seeya and finally bit  

Burada daha rahatsın. Bir ooh sesli harfi değil, daha çok bir schwa. Seeya, seeya ve nihayet bit

with a stop T. Bit, bit, again because  it’s coming at the end of the sentence.

bir durak T ile. Bit, bit, çünkü yine cümlenin sonunda geliyor.

Great. See you in a bit.

Harika. Biraz sonra görüşürüz.

Great. See you in a bit.

Harika. Biraz sonra görüşürüz.

These four conversations focus on three major  

Bu dört sohbet,

points that make American  English sound more natural.

Amerikan İngilizcesinin kulağa daha doğal gelmesini sağlayan üç ana noktaya odaklanıyor.

1 - Using contractions. In general,  using contractions in spoken English  

1 - Kasılmaları kullanmak. Genel olarak, konuşma İngilizcesinde kısaltma kullanmak,

is more natural than not doing a contraction.  If you find in conversation you’re saying I AM,  

kısaltma yapmamaktan daha doğaldır. Bir sohbette BENİM,

I WILL, I WOULD, and so on,  try to shift that to I’m, I’ll,  

YAPARIM, YAPARIM vb. dediğinizi fark ederseniz, bunu Ben, yapacağım,   şeklinde değiştirmeye çalışın

Notice that one sounds like the word ALL. All,  I’ll be there soon. I’d, I’d, I’d like that.

. Tümü, yakında orada olacağım. Yapardım, yapardım, isterim.

2 - Using Reductions. Many of the most  common words in American English are not  

2 - İndirimleri Kullanma. Amerikan İngilizcesindeki en yaygın kelimelerin çoğu

fully pronounced. The word THE is usually not  pronounced. “the”, it’s pronounced the. It’s the  

tam olarak telaffuz edilmez. THE kelimesi genellikle telaffuz edilmez. "the", the olarak telaffuz edilir. En  en

best, the. The word FOR is usually pronounced  fr. This is for work. This is probably THE  

iyisi, the. FOR kelimesi genellikle fr olarak telaffuz edilir . Bu iş için. Bu, konuşurken

most important thing for sounding natural and  having easy-to-understand rhythm when speaking.  

kulağa doğal gelmek ve anlaşılması kolay bir ritme sahip olmak için muhtemelen EN  en önemli şeydir.

If the concept is totally new to you, don’t worry,  you’ll see us break down lots of examples here.

Konsept sizin için tamamen yeniyse merak etmeyin, burada pek çok örneği incelediğimizi göreceksiniz.

And finally,3 - T pronunciations. It’s usually  not ttt, a True T. We drop it, flap it,  

Ve son olarak,3 - T telaffuzları. Genellikle ttt, True T değildir. Onu düşürürüz, çırparız

and make it a stop of air a lot, and  you'll see examples of that here.

ve sık sık havayı durdururuz ve burada bunun örneklerini görürsünüz.

15-second shout-out to my  channel members here on YouTube,  

YouTube'daki kanal üyelerime,

to my subscribers on Facebook, your support means  a lot, funds these videos, and gets you perks like  

Facebook'taki abonelerime 15 saniyelik sesleniş, desteğiniz çok anlamlı, bu videoları finanse ediyor ve size

exclusive audio lessons. Click join, click  join to learn more. Thank you so much.

özel sesli dersler gibi avantajlar sağlıyor. Katıl'ı tıklayın, daha fazla bilgi edinmek için  katıl'ı tıklayın. Çok teşekkür ederim.

Let’s look now at the second conversation.  

Şimdi ikinci sohbete bakalım.

All of these are with my friend and  colleague Tom, discussing everyday things.

Bunların hepsi arkadaşım ve meslektaşım Tom'la birlikte, günlük meseleleri tartışıyor.

Rachel, I have not seen you in weeks. Rach, I haven’t seen you in weeks.

Rachel, seni haftalardır görmedim. Rach, seni haftalardır görmedim.

Here, Tom said Rach instead of Rachel. Just  shortening my name, a nickname that people  

Burada Tom, Rachel yerine Rach dedi. İnsanların bazen kullandığı bir takma ad olan adımı kısaltıyorum

sometimes use. Have not becomes haven’t  when we have an n apostrophe t contraction,  

. Have not have not olur n kesme işareti t kısaltmamız olduğunda,

we don’t release the t. haven’t instead  of haven’t. Haven’t. I haven’t seen.

t'yi serbest bırakmayız. yok yerine yok. yok görmedim

Rachel, I have not seen you in weeks. Rach, I haven’t seen you in weeks.

Rachel, seni haftalardır görmedim. Rach, seni haftalardır görmedim.

Rachel, I have not seen you in weeks. Rach, I haven’t seen you in weeks.

Rachel, seni haftalardır görmedim. Rach, seni haftalardır görmedim.

Where have you been?

Nerelerdeydin?

Where've you been?

Neredeydin?

Where have becomes where’ve. Where’ve.

Nerede, nerede olur. nerede

Where have you been?

Nerelerdeydin?

Where've you been?

Where have you been?

Neredeydin?

Nerelerdeydin?

Where've you been?

Neredeydin?

Florida. Did not I tell you that I would be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

Florida. Didn’t I tell you that I’d be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

Did not becomes didn’t. Didn’t I. Again with an n  apostrophe t contraction, we don’t release the t.  

Olmadı olmadı. Değil mi? Yine kesme işareti olmayan bir t kısaltmasıyla t'yi bırakmıyoruz.

Didn’t. That. The vowel is reduced to the  schwa. The final T is a flap t because the  

olmadı O. Sesli harf schwa'ya indirgenir . Son T bir flep t'dir çünkü

next word begins with a diphthong. That  I’d, that I’d. I would contracts to I’d.

sonraki kelime bir ünlü ile başlar. Yapardım, yapardım. I'd ile sözleşme yapardım.

Florida. Did not I tell you that I would be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

Florida. Didn’t I tell you that I’d be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

Florida. Did not I tell you that I would be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

Florida. Didn’t I tell you that I’d be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

Yes, but you have been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

Yeah, but you’ve been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

Yes becomes yeah. Not really a  reduction, just a more casual word, yeah.

Evet, evet olur. Gerçekten bir azalma değil, sadece daha gündelik bir kelime, evet.

But has a stop t. So when we don’t do a full  release of the true t, it’s a smoother line.  

Ama bir durağı var t. Dolayısıyla, true t'yi tam olarak yayınlamadığımızda, bu daha yumuşak bir çizgidir.

You have becomes you’ve.

Sen oldun.

Yes, but you have been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

Yeah, but you’ve been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

Yes, but you have been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

Yeah, but you’ve been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

Well, I have had a bunch of weddings to go to.

Şey, gitmem gereken bir sürü düğün vardı. Daha

Well, we had a bunch of weddings to go to.

gitmemiz gereken bir sürü düğün vardı.

Oops. I messed this one up by saying  I have had in the first dialogue  

Hata. İlk diyalogda yaşadım

and we had in the second. Can you guess  what I would reduce I have had to?

ve ikinci diyalogda yaşadık diyerek bunu alt üst ettim. Neyi azaltmak zorunda kaldığımı tahmin edebilir misiniz? Sen ona

You’ve got it. I’ve had, I’ve had.

sahipsin. Sahiptim, sahiptim.

Well, I have had a bunch of weddings to go to.

Şey, gitmem gereken bir sürü düğün vardı. Daha

Well, we had a bunch of weddings to go to.

gitmemiz gereken bir sürü düğün vardı.

Well, I have had a bunch of weddings to go to.

Şey, gitmem gereken bir sürü düğün vardı. Daha

Well, we had a bunch of weddings to go to.

gitmemiz gereken bir sürü düğün vardı.

They have all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

They’ve all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

They have becomes they’ve.

Onlar oldular.

They have all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

They’ve all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

They have all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

They’ve all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

I would swear that we have  had this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

I’d swear that we’ve had  this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

I would becomes I’d. I’d swear. The d is  light. That. The vowel changes to the schwa  

Ben olurdum. yemin ederim. d hafiftir. O. Sesli harf schwa'ya dönüşür

and we end with a stop t because the  next word begins with a consonant.  

ve bir sonraki kelime ünsüzle başladığı için bir durak t ile bitiririz .

That, that. That we. We have becomes we’ve.

Bu, bu. Böylece biz. Biz, biz olduk.

I would swear that we have  had this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

I’d swear that we’ve had  this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

I would swear that we have  had this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

I’d swear that we’ve had  this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

I guess it is possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

I guess it’s possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

It is becomes it’s.

O olur.

I guess it is possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

I guess it’s possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

I guess it is possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

I guess it’s possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

Or I am having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum.

Or I’m having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum.

I am contracts to I’m.

Ben sözleşmeliyim.

Or I am having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum.

Or I’m having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum.

Or I am having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum.

Or I’m having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum.

No. You are right. We have talked about this.

Hayır. Haklısın. Bunun hakkında konuştuk.

No. You’re right. We’ve talked about this.

Hayır. Haklısın. Bunun hakkında konuştuk.

You are becomes you’re. Right. We  use a stop t here, you’re right,  

sen olursun. Sağ. Burada bir durak kullanıyoruz, haklısınız,

you’re right. We have becomes we’ve.

haklısınız. Biz, biz olduk.

No. You are right. We have talked about this.

Hayır. Haklısın. Bunun hakkında konuştuk.

No. You’re right. We’ve talked about this.

Hayır. Haklısın. Bunun hakkında konuştuk.

No. You are right. We have talked about this.

Hayır. Haklısın. Bunun hakkında konuştuk.

No. You’re right. We’ve talked about this.

Hayır. Haklısın. Bunun hakkında konuştuk.

It’s actually so unnatural to pronounce all T’s  as True T’s that Tom missed one, even though we  

Aslında tüm T'leri Gerçek T olarak telaffuz etmek o kadar doğal değil ki ,

were trying so hard to make each T a true T. But  even when trying, he couldn’t say ABOUTTTTT this.  

her bir T'yi gerçek bir T yapmak için çok uğraşmamıza rağmen Tom birini kaçırdı. Ancak denerken bile buna HAKKINDATTTT diyemedi. Doğal konuşmada yaptığımız

He accidentally did the Stop T, which is what  we do in natural conversation. About̚ this.

gibi, yanlışlıkla T Durdur'u yaptı . Bunun hakkında.

Welcome home anyway.

Yine de evine hoş geldin.

Thanks.

Teşekkürler.

Welcome home anyway.

Yine de evine hoş geldin.

Thanks.

Teşekkürler.

Welcome home anyway. No reductions,  contractions or t pronunciations.

Yine de evine hoş geldin. Küçültme, kısaltma veya t telaffuz yok.

Welcome home anyway.

Yine de evine hoş geldin.

Thanks.

Teşekkürler.

Welcome home anyway.

Yine de evine hoş geldin.

Thanks.

Teşekkürler.

Welcome home anyway.

Yine de evine hoş geldin.

Thanks.

Teşekkürler.

Welcome home anyway.

Yine de evine hoş geldin.

Thanks.

Teşekkürler.

We’ve done two conversations so far, let’s  recap our contractions. These conversations  

Şimdiye kadar iki konuşma yaptık, hadi kasılmalarımızı özetleyelim. Bu konuşmalar

weren’t long, and yet I count  17 instances of contractions.

uzun değildi ve yine de 17 kasılma örneği saydım.

I AM becomes I’m.

BEN, BEN olur.

Hey Rach, I’m going to Starbucks.

Hey Rach, Starbucks'a gidiyorum.

I HAVE becomes I’ve.

BEN, BEN oldum.

I’ve got too much I want to get done here.

Burada yapmak istediğim çok şey var.

I WILL becomes I’ll.

I WILL, I will olur.

Okay. I’ll be back soon.

Tamam aşkım. Yakında döneceğim.

I WOULD becomes I’d

YAPARDIM

Oh, I’d love a coffee though.

Ah, yine de bir kahve isterdim.

THAT WILL becomes that’ll, with a Flap T.

Flap T. Medium ile BU OLACAK mı

Medium? That’ll be fine.

? Bu iyi olacak.

HAVE NOT becomes haven’t.

HAVE NOT, sahip değil haline gelir.

Rach, I haven’t seen you in weeks.

Rach, seni haftalardır görmedim.

WHERE HAVE becomes where’ve.

WHERE HAVE, where' olur.

Where’ve you been?

Neredeydin?

DID NOT becomes didn’t.

YAPMAYIN, olmadı olur.

Florida. Didn't I tell you that I’d be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

I WOULD becomes I’d, again.

I WULD yine I'd olur.

Florida. Didn't I tell you that I’d be gone?

Florida. Sana gideceğimi söylemedim mi?

YOU HAVE becomes you’ve.

SEN HAVE, sen olursun.

Yeah, but you’ve been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

I HAVE becomes I’ve, again.

BEN yine BEN oldum.

THEY HAVE becomes they’ve.

ONLAR, onlar oldular.

They’ve all been in Florida?

Hepsi Florida'da mıydı?

We have a third I WOULD becoming I’d.

Ben olmak İSTEDİĞİM üçüncü kişi var.

I’d swear that we’ve had  this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

WE HAVE becomes we’ve.

WE HAVE, biz olur.

I’d swear that we’ve had  this conversation already.

Bu konuşmayı zaten yaptığımıza yemin edebilirim.

IT IS becomes it’s.

O, o olur.

I guess it’s possible I forgot.

Sanırım unutmuş olmam mümkün.

Another I am contraction, I’m.

Başka bir ben kasılmayım, ben.

Or I’m having déjà vu.

Ya da deja vu yaşıyorum. SEN sen

YOU ARE becomes you’re.

olursun.

No. You’re right we’ve talked about this.

Hayır. Haklısın, bunun hakkında konuşmuştuk.

WE HAVE again becomes we’ve.

WE HAVE yine biz olur.

No. You’re right we’ve talked about this.

Hayır. Haklısın, bunun hakkında konuşmuştuk. Bir

There were lots of reductions, too.

sürü indirim de oldu.

TO becomes “de” - going duh.

TO "de" olur - duh olur.

Hey Rach, I’m going to Starbucks.

Hey Rach, Starbucks'a gidiyorum.

DO YOU becomes [djə].

DO SİZ [djə] olur.

Do you wanna come along?

Gelmek ister misin?

WANT TO becomes ‘wanna’

WANT TO 'wanna' olur.

You wanna come along?

Gelmek ister misin? SEN

YOU becomes [jə]

[jə]

Great. See you in a bit.

Harika olursun. Biraz sonra görüşürüz.

THAT becomes ðət̚.

BU ðət̚ olur. Sana

Didn’t I tell you that I’d be gone?

gideceğimi söylemedim mi?

And Stop T’s

Ve Stop T'nin

GOT TOO becomes Got̚ too

GOT TOO'su Got̚ too olur,

I’ve got too much I want to get done here.

burada yapmak istediğim çok şey var.

GET DONE becomes Get̚ done

GET DONE, Bitti olur

I’ve got too much I want to get done here.

Burada yapmak istediğim çok fazla şey var.

GREAT becomes great̚

HARİKA harika oluyor̚

That’ll be fine.

Bu iyi olacak.

Great. See you in a bit.

Harika. Biraz sonra görüşürüz.

BIT becomes bit̚

BIT olur bit̚

That’ll be fine.

Bu iyi olacak.

Great. See you in a bit.

Harika. Biraz sonra görüşürüz.

BUT becomes ‘but’.

AMA 'ama' olur.

Yeah, but you’ve been there all this time?

Evet, ama bunca zamandır orada mıydın?

RIGHT becomes right̚

SAĞ doğru olur̚

No. You’re right we’ve talked about this.

Hayır. Haklısın, bundan bahsetmiştik.

And Flap T’s

Ve Flap T, O

THAT I become that I.

Didn’t I --

I haline geldim. Değil mi --

Two short conversations, but so many instances,  in natural spoken English, of using contractions,  

İki kısa konuşma, ancak doğal konuşma İngilizcesinde, kısaltmalar,

reductions, and changing out the  True T ttt sound for something else.

kısaltmalar kullanma ve True T ttt sesini başka bir şeyle değiştirmeyle ilgili pek çok örnek. Bir

Let’s look at the next conversation.

sonraki sohbete bakalım.

We are out of bananas and milk.

Muz ve sütümüz bitti.

We’re out of bananas and milk.

Muz ve sütümüz bitti.

We are was contracted to we’re.

Biz sözleşmeliydik.

Out of. The t here became a  flap T connecting the two words.  

Dışında. Buradaki t, iki kelimeyi birbirine bağlayan bir kanat T haline geldi.

A t will be a flap t when it comes between two  vowels. Out of, out of. That helps to make that  

A t, iki sesli harf arasına geldiğinde bir flep t olacaktır . dışında, dışında. Bu, bunu   daha sorunsuz hale getirmeye yardımcı olur

smoother. I reduced the word and to just the schwa  n sound nn, nn.Bananas and. Bananas and milk.

. ve kelimesini sadece schwa n sesine indirgedim nn, nn.Bananas and. Muz ve süt.

We are out of bananas and milk.

Muz ve sütümüz bitti.

We’re out of bananas and milk.

Muz ve sütümüz bitti.

We are out of bananas and milk.

Muz ve sütümüz bitti.

We’re out of bananas and milk.

Muz ve sütümüz bitti.

I will run to the store.

Mağazaya koşacağım.

I’ll run to the store.

Mağazaya koşacağım.

I will contracted to I’ll reduced to I’ll.

Sözleşme yapacağım, azaltacağım için azaltacağım.

To the. To was reduced. To the store. To the  store. So that it just has the schwa sound.

için. için azaltıldı. Mağazaya. Mağazaya. Böylece sadece schwa sesi var.

I will run to the store.

Mağazaya koşacağım.

I’ll run to the store.

Mağazaya koşacağım.

I will run to the store.

Mağazaya koşacağım.

I’ll run to the store.

Mağazaya koşacağım.

I do not think it will be open.

açılacağını sanmıyorum.

I don’t think it’ll be open.

açılacağını zannetmiyorum

Do not becomes don’t. As with all n apostrophe t  contractions, we don’t generally release that t.  

Yapma, yapma haline gelir. Tüm kesme işareti t kasılmalarında olduğu gibi , genellikle bu t'yi serbest bırakmayız.

So it’s no don’t but don’t.  Don’t with more of a stop sound.

Yani hayır, yapma ama yapma. Daha fazla dur sesi ile yapmayın.

It will contracted to it’ll, it’ll. So now  this is a two-syllable word and the t becomes  

Ona sözleşme yapacak, olacak. Yani şimdi bu iki heceli bir kelimedir ve t

a flap because it comes between two vowels.  It’ll, it’ll. Stress on the first syllable.

iki sesli harfin arasına geldiği için bir flep haline gelir. Olacak, olacak. İlk hecede vurgu.

I do not think it will be open.

açılacağını sanmıyorum.

I don’t think it’ll be open.

açılacağını zannetmiyorum

I do not think it will be open.

açılacağını sanmıyorum.

I don’t think it’ll be open.

açılacağını zannetmiyorum

Why not?

Neden?

Why not?

Neden?

Why not? A stop T on the word  not. No release. Not, not.

Neden? Bir durak T değil. Serbest bırakmama. Hayır, hayır.

Why not?

Neden?

Why not?

Neden?

Why not?

Neden?

Why not?

Neden?

Because it is Sunday.

Çünkü bugün Pazar.

Cause it’s Sunday.

Çünkü bugün Pazar.

Because was reduced to cause. It is contracted it  it’s. Cause it’s, cause it’s. Cause it’s Sunday.

Çünkü nedene indirgenmiştir. Sözleşmeli o kadar. Çünkü öyle, çünkü öyle. Çünkü bugün Pazar.

Because it is Sunday.

Çünkü bugün Pazar.

Cause it’s Sunday.

Çünkü bugün Pazar.

Because it is Sunday.

Çünkü bugün Pazar.

Cause it’s Sunday.

Çünkü bugün Pazar.

I am pretty sure they are open today.

Bugün açık olduklarından eminim.

I’m pretty sure they’re open today.

Bugün açık olduklarından oldukça eminim. ben,

I am becomes I’m. Pretty. That has  a flap t sound because the double t  

ben oluyorum. Tatlı. Çift t

comes between two vowel sounds. Pretty.

iki ünlü sesin arasına geldiği için bunun bir flep t sesi vardır. Tatlı.

They are becomes they’re. Today. The beginning  t here was a flap t instead of a true t.  

Onlar onlar olurlar. Bugün. Başlangıç t burada gerçek bir t yerine bir flap t idi.

This can happen on the words today, tomorrow  and too open today. Open today. So when we have  

Bu, bugün, yarın ve bugün çok açık olan kelimelerde gerçekleşebilir. Bugün açık. Dolayısıyla,

a flap t instead of a true t, there’s no stop  of air and the line is more smooth. Open today.

gerçek bir t yerine bir flap t'ye sahip olduğumuzda, havanın durması söz konusu olmaz ve hat daha düzgün olur. Bugün açık.

I am pretty sure they are open today.

Bugün açık olduklarından eminim.

I’m pretty sure they’re open today.

Bugün açık olduklarından oldukça eminim.

I am pretty sure they are open today.

Bugün açık olduklarından eminim.

I’m pretty sure they’re open today.

Bugün açık olduklarından oldukça eminim.

It was not open last Sunday.

Geçen Pazar açık değildi.

It wasn’t open last Sunday.

Geçen pazar açık değildi.

It has a stop t, it wasn’t. It  wasn’t. That’s because the next  

Bir durağı var, değildi. Değildi. Bunun nedeni, sonraki

word begins with a consonant sound. And  was not of course contracted to wasn’t,  

kelimenin ünsüz bir sesle başlamasıdır. Ve tabii ki sözleşmeli değildi, değildi,

wasn’t. And again with that n apostrophe t,  there’s no release of the t sound. Wasn’t.

değildi. Ve yine bu kesme işareti t ile, t sesinin çıkışı olmaz. değildi.

It was not open last Sunday.

Geçen Pazar açık değildi.

It wasn’t open last Sunday.

Geçen pazar açık değildi.

It was not open last Sunday.

Geçen Pazar açık değildi.

It wasn’t open last Sunday.

Geçen pazar açık değildi.

So I am guessing it will not be open today.

Bu yüzden bugün açılmayacağını tahmin ediyorum.

So I’m guessing it won’t be open today.

Bu yüzden bugün açık olmayacağını tahmin ediyorum. ben,

I am becomes I’m. It will not. We have a stop t in  it. And will not is contracted. Won’t, it won’t.

ben oluyorum. O olmaz. İçinde bir stop t var . Ve sözleşmeli olmayacak. Olmayacak, olmayacak.

The t at the end of won’t does not release. I  actually made a true t at the beginning of today  

Sonundaki t bırakmaz. Aslında bugünün başında gerçek bir t yaptım   ki bu

which is opposite of what Tom  did, Tom made it a flap t.  

Tom'un yaptığının tam tersi, Tom onu ​​bir flap t yaptı.

Both are right. Just make sure that the first  syllable is much shorter that the second syllable.

İkisi de haklı. İlk hecenin ikinci heceden çok daha kısa olduğundan emin olun.

So I am guessing it will not be open today.

Bu yüzden bugün açılmayacağını tahmin ediyorum.

So I’m guessing it won’t be open today.

Bu yüzden bugün açık olmayacağını tahmin ediyorum.

So I am guessing it will not be open today.

Bu yüzden bugün açılmayacağını tahmin ediyorum.

So I’m guessing it won’t be open today.

Bu yüzden bugün açık olmayacağını tahmin ediyorum.

But today is not a holiday.

Ama bugün tatil değil.

But today isn’t a holiday.

Ama bugün tatil değil.

But today. Just one t sound there. But today  is not becomes isn’t. Isn’t. No t release.

Ama bugün. Orada sadece bir t sesi var. Ancak bugün olmayan oluyor. değil Serbest bırakma yok.

But today is not a holiday.

Ama bugün tatil değil.

But today isn’t a holiday.

Ama bugün tatil değil.

But today is not a holiday.

Ama bugün tatil değil.

But today isn’t a holiday.

Ama bugün tatil değil.

Was not last Sunday Easter?

Geçen Pazar Paskalya değil miydi?

Wasn’t last Sunday Easter?

Geçen Pazar Paskalya değil miydi?

Was not becomes wasn’t. Wasn’t. Again, we don’t  release the t in this n apostrophe t contraction.

Olmadı, olmadı. değildi. Yine, bu kesme işareti olmayan t kısaltmasında t'yi serbest bırakmayız.

Last Sunday. Here we drop the t.  

Geçen pazar. Burada t'yi bırakıyoruz. Diğer iki ünsüz sesin arasına

It’s common to drop the t when it comes  between two other consonant sounds.  

geldiğinde t'yi bırakmak yaygın bir uygulamadır .

Here, it comes between two s sounds. Last  Sunday, last Sunday. So you can drop the T.

Burada iki s sesi arasına gelir. Geçen Pazar, geçen Pazar. Böylece T'yi bırakabilirsiniz.

Was not last Sunday Easter?

Geçen Pazar Paskalya değil miydi?

Wasn’t last Sunday Easter?

Geçen Pazar Paskalya değil miydi?

Was not last Sunday Easter?

Geçen Pazar Paskalya değil miydi?

Wasn’t last Sunday Easter?

Geçen Pazar Paskalya değil miydi?

Oh, that is right.

Bu doğru.

Oh, that’s right.

Evet bu doğru.

That is becomes that’s. That’s.

Bu şu olur. bu

Oh, that is right.

Bu doğru.

Oh, that’s right.

Evet bu doğru.

Oh, that is right.

Bu doğru.

Oh, that’s right.

Evet bu doğru.

So, bananas, milk...

Yani, muz, süt...

So, bananas, milk...

Yani, muz, süt...

So, bananas, milk... Nothing reduces or contracts  here and we have no t’s to make flaps or stops.

Yani, muz, süt... Burada hiçbir şey azalmaz veya büzülmez  ve kanat çırpacak veya duracak hiçbir t'miz yok.

Were not there other things we had wanted?

İstediğimiz başka şeyler yok muydu?

Weren’t there other things we’d wanted?

İstediğimiz başka şeyler yok muydu?

Were not, weren’t. Weren’t.

Değildi, değildi. değildi.

We had becomes we’d.

Biz, biz olurduk.

Wanted. The d almost disappears  here. We'd, we’d, we’d wanted.

Aranan. d burada neredeyse kayboluyor . Yapardık, yapardık, isterdik.

Were not there other things we had wanted?

İstediğimiz başka şeyler yok muydu?

Weren’t there other things we’d wanted?

İstediğimiz başka şeyler yok muydu?

Were not there other things we had wanted?

İstediğimiz başka şeyler yok muydu?

Weren’t there other things we’d wanted?

İstediğimiz başka şeyler yok muydu?

I will text you if I remember any.

Hatırlarsam sana mesaj atarım.

I’ll text you if I remember any.

Hatırlarsam sana mesaj atarım.

I will becomes I’ll. Reduced to I’ll, I’ll.

I will olur. I'll'e indirgendi, I'll.

I will text you if I remember any.

Hatırlarsam sana mesaj atarım.

I’ll text you if I remember any.

Hatırlarsam sana mesaj atarım.

I will text you if I remember any.

Hatırlarsam sana mesaj atarım.

I’ll text you if I remember any.

Hatırlarsam sana mesaj atarım.

Cool. I will be right back.

Serin. Hemen döneceğim.

Cool. I’ll be right back.

Serin. Hemen döneceğim.

I will again becomes I’ll.

I will yine I will olur.

Right. Here, it’s made with the stop t  because the next word begins with a consonant.  

Sağ. Burada t  ile yapılmıştır çünkü bir sonraki kelime ünsüzle başlar.

Right back. Right back.

Hemen geri. Hemen geri.

Cool. I will be right back.

Serin. Hemen döneceğim.

Cool. I’ll be right back.

Serin. Hemen döneceğim.

Cool. I will be right back.

Serin. Hemen döneceğim.

Cool. I’ll be right back.

Serin. Hemen döneceğim.

What do you think, are you comfortable with  all these changes we make in spoken English?  

Ne düşünüyorsun, konuşma İngilizcesinde yaptığımız tüm bu değişikliklerden memnun musun?

Sometimes my students report that they feel  really sloppy, lazy, even drunk when doing  

Bazen öğrencilerim bunu yaparken kendilerini gerçekten özensiz, tembel ve hatta sarhoş hissettiklerini bildiriyor

this. Like they’re slurring their speech. But all  of these characteristics are, to native speakers,  

. Sanki konuşmalarını geveliyorlar. Ancak bu özelliklerin tümü, anadili İngilizce olanlar için

clear English. So something that’s  NOT this becomes less clear.

net İngilizcedir. Böylece, bu  OLMAYAN bir şey daha az net hale gelir.

Let’s look at our last conversation.

Son konuşmamıza bakalım.

What movie do you want to watch? What movie do you wanna watch?

Hangi filmi izlemek istersin? Hangi filmi izlemek istersin?

The first time through, Tom made a true t at the  end of what. What movie, what movie. The second  

İlk geçişte, Tom what'ın sonunda gerçek bir t yaptı . Hangi film, hangi film. İkinci

time, he made that a stop t because the next sound  is a consonant. What movie, what movie. That makes  

kezinde, bir sonraki ses bir ünsüz olduğu için bunu t olarak durdurdu . Hangi film, hangi film. Bu

it a little more smooth. The first time Tom said  want to, making a full t at the end of want and  

onu   biraz daha pürüzsüz hale getirir. Tom ilk kez istiyorum' dediğinde, istek'in sonuna tam bir t koyarak ve

fully pronouncing to the second time he combined  these into wanna. Less choppy than want to.

ikinci kez tam olarak telaffuz ederek bunları istemek'te birleştirdi. İstediğinden daha az dalgalı.

What movie do you want to watch? What movie do you wanna watch?

Hangi filmi izlemek istersin? Hangi filmi izlemek istersin?

What movie do you want to watch? What movie do you wanna watch?

Hangi filmi izlemek istersin? Hangi filmi izlemek istersin?

I cannot watch a movie, I have got a date.

Film izleyemiyorum, randevum var.

I can’t watch a movie, I’ve got a date.

Film izleyemiyorum, bir randevum var.

The first time I said cannot. The second time  I contracted that. Can’t, can’t. Notice I’m  

İlk defa yapamam dedim. Bunu ikinci kez kaptığımda. Yapamam, yapamam. Dikkat edin

not releasing the t. Can’t but rather can’t. I  cut off the airflow to make it a stop ending.  

t'yi serbest bırakmıyorum. Yapamam ama daha doğrusu yapamam. Bitişi durdurmak için hava akışını kestim.

Can’t. To make it different from can where the  voice would continue. Can’t watch. Can’t watch.

Yapamamak. Sesin devam edeceği yerden farklı kılmak için . izleyemiyorum izleyemiyorum

I contracted I have to I’ve. Then I  made a flap t between got and uh. Gotta,  

Sözleşme yaptım, yapmak zorundayım. Sonra got ve uh arasında bir kanatçık yaptım.

gotta. That linked those two words together  and helped to smooth it out. Got a, gotta.

Zorundayım. Bu, bu iki kelimeyi birbirine bağladı ve durumu düzeltmeye yardımcı oldu. Bir tane var, lazım.

I cannot watch a movie, I have got a date.

Film izleyemiyorum, randevum var.

I can’t watch a movie, I’ve got a date.

Film izleyemiyorum, bir randevum var.

I cannot watch a movie, I have got a date.

Film izleyemiyorum, randevum var.

I can’t watch a movie, I’ve got a date.

Film izleyemiyorum, bir randevum var.

Who is the date with?

Randevu kiminle?

Who’s the date with?

Randevu kiminle?

Here, Tom made one simple adjustment  using the contraction who’s

Tom burada, kiminle randevu var? kısaltmasını kullanarak basit bir ayarlama yaptı.

Who is the date with?

Who’s the date with?

Randevu kiminle?

Who is the date with?

Randevu kiminle?

Who’s the date with?

Randevu kiminle?

You would like to know.

bilmek istersin

You’d like to know.

bilmek istersin

Here, I’m contacting you would  to you’d, you’d. Also the word  

Burada, seninle iletişime geçiyorum, istersin, istersin. Ayrıca kelime

to. I’m reducing that to t with  the schwa. This helps me make it  

. Bunu schwa ile t'ye indiriyorum . Bu, heceyi kısaltmama yardımcı oluyor,

shorter so I have more rhythmic contrast  between stressed and unstressed syllables.

böylece vurgulu ve vurgusuz heceler arasında daha ritmik bir kontrast elde edebiliyorum.

You would like to know.

bilmek istersin

You’d like to know.

bilmek istersin

You would like to know.

bilmek istersin

You’d like to know.

bilmek istersin

Are not you going to tell me?

bana söylemeyecek misin?

Aren’t you gonna tell me?

bana söylemeyecek misin

The first time Tom said are not. Basically  no one does that. We all use the contraction.  

Tom ilk kez olmadığını söyledi. Temel olarak kimse bunu yapmaz. Hepimiz kısaltmayı kullanırız.

Because the contraction is followed by the word  you, Tom made that a ch sound instead of a t.  

Büzülmenin ardından siz kelimesi geldiği için , Tom bu sesi t yerine ch sesi olarak kullandı.

Aren’t you, aren’t you. You don’t have to do this  but you will hear many native speakers to it,  

Sen değil misin, sen değil misin? Bunu yapmak zorunda değilsiniz, ancak birçok anadili duyacaksınız, öyle

aren’t you. Then Tom took going  to and reduced it to gonna.

değil mi? Sonra Tom gidişi aldı ve bunu gidişe indirdi.

Are not you going to tell me?

bana söylemeyecek misin?

Aren’t you gonna tell me?

bana söylemeyecek misin

Are not you going to tell me?

bana söylemeyecek misin?

Aren’t you gonna tell me?

bana söylemeyecek misin

He is a social worker.

O bir sosyal hizmet uzmanıdır.

He’s a social worker.

O bir sosyal hizmet uzmanı.

Here, I simply contracted he is to he’s.

Burada, sadece onun için sözleşme yaptım.

He is a social worker.

O bir sosyal hizmet uzmanıdır.

He’s a social worker.

O bir sosyal hizmet uzmanı.

He is a social worker.

O bir sosyal hizmet uzmanıdır.

He’s a social worker.

O bir sosyal hizmet uzmanı.

Could not we all watch the movie together?

Filmi hep birlikte izleyemez miyiz?

Couldn’t we all watch the movie together?

Hep birlikte filmi izleyemez miyiz?

Here, Tom contracted could not to couldn’t.  Again, we’re not releasing the t in this  

Burada Tom, yapamayacağına sözleşme yaptı. Yine, bu   n kesme işareti t kısaltmasında t'yi serbest bırakmıyoruz

n apostrophe t contraction.  Couldn’t we, couldn’t we.

. Yapamaz mıydık, yapamaz mıydık?

Could not we all watch the movie together?

Filmi hep birlikte izleyemez miyiz?

Couldn’t we all watch the movie together?

Hep birlikte filmi izleyemez miyiz?

Could not we all watch the movie together?

Filmi hep birlikte izleyemez miyiz?

Couldn’t we all watch the movie together?

Hep birlikte filmi izleyemez miyiz?

I do not think he would want to.

İsteyeceğini sanmıyorum.

I don’t think he’d want to.

isteyeceğini sanmıyorum.

Do not contracted to don’t. Again,  no release of that t. Don’t think,  

Yapmamak için sözleşme yapmayın. Yine, bu t'nin serbest bırakılması yok. Düşünme,

don’t think. And he would contracted to he’d,  he’d. Also, the second time I did not say want to  

düşünme. Ve yapacağı sözleşmeyi yapacaktı . Ayrıca ikinci seferde

with two t sounds. Want to,  want to. Just one t sound.

iki t sesiyle istiyorum demedi. istiyorum, istiyorum. Sadece bir t sesi.

I do not think he would want to.

İsteyeceğini sanmıyorum.

I don’t think he’d want to.

isteyeceğini sanmıyorum.

I do not think he would want to.

İsteyeceğini sanmıyorum.

I don’t think he’d want to.

isteyeceğini sanmıyorum.

Does not he like movies?

Filmleri sevmiyor mu?

Doesn’t he like movies?

Filmleri sevmiyor mu?

Here we contract does not to doesn’t,  doesn’t. Again with that n apostrophe  

Burada sözleşme yapmıyoruz, yapmıyoruz, yapmıyoruz. Yine şu kesme işareti

t not making a t sound. Doesn’t,  doesn’t he. Does not he like movies?

t sesi çıkarmadan. Değil mi? Filmleri sevmiyor mu?

Does not he like movies? Doesn’t he like movies?

Filmleri sevmiyor mu? Filmleri sevmiyor mu?

Does not he like movies?

Filmleri sevmiyor mu?

Doesn’t he like movies?

Filmleri sevmiyor mu?

It is not that. He just would not want to.

Bu o değil. Sadece istemezdi. o

It isn’t that. He just wouldn’t want to.

değil. Sadece istemezdi. Değişen

Listen to all those true T’s that  changed. It isn’t that. Flap t,  

tüm o gerçek T'leri dinleyin . o değil. Flap t,

stop t, stop t. Is not is  contracted to isn’t. Isn’t.  

stop t, stop t. Sözleşmeli değil. değil Az

In just, I dropped the t. We often do that  between consonants and here, it’s between  

önce t'yi düşürdüm. Bunu genellikle ünsüzler arasında yaparız ve burada,

the s of just and the w of wouldn’t. Of course  I contracted would and not to wouldn’t. The t  

just'in s'si ile won't'un w'si arasındadır. Tabii ki sözleşme yaptım ve yapmayacağım.

in want and the t in two are blended together  and we get just one true t. Want to, want to.

İstekteki t ve ikideki t birlikte karıştırılır ve yalnızca bir gerçek t elde ederiz. İstiyorum, istiyorum.

It is not that. He just would not want to.

Bu o değil. Sadece istemezdi. o

It isn’t that. He just wouldn’t want to.

değil. Sadece istemezdi.

It is not that. He just would not want to.

Bu o değil. Sadece istemezdi. o

It isn’t that. He just wouldn’t want to.

değil. Sadece istemezdi.

We have got other plans.

Başka planlarımız var.

We’ve got other plans.

Başka planlarımız var.

We have is contracted to we’ve. The  t in got is turned into a flap t  

Biz sözleşmeliyiz. t ingot,

because it comes between two vowels and we use  it to link got and other. Got other, got other.

iki sesli harfin arasına geldiği ve onu got ile diğer arasında bağlantı kurmak için kullandığımız için flep t'ye dönüştürülür. Başka var, başka var.

We have got other plans.

Başka planlarımız var.

We’ve got other plans.

Başka planlarımız var.

We have got other plans.

Başka planlarımız var.

We’ve got other plans.

Başka planlarımız var.

But we would have a great time.

Ama harika zaman geçirebilirdik.

But we’d have a great time.

Ama harika zaman geçirirdik.

The t in but becomes a stop t because the next  word begins with a consonant. But we, but we. We  

Sonraki kelime bir ünsüzle başladığından, içindeki t bir t durağı olur . Ama biz, ama biz. We

would is contracted to we’d and notice how quick  and light the d in we’d and the h in have are.

we'ye kısaltılır ve d in we'nin ve h in'in ne kadar hızlı ve hafif olduğuna dikkat edin.

But we’d have a great time.

Ama harika zaman geçirirdik.

Great time. You only hear that t once.

Harika zaman. Bunu yalnızca bir kez duyarsınız.

But we would have a great time.

Ama harika zaman geçirebilirdik.

But we’d have a great time.

Ama harika zaman geçirirdik.

But we would have a great time.

Ama harika zaman geçirebilirdik.

But we’d have a great time.

Ama harika zaman geçirirdik.

I would not be the third wheel, Promise.

Üçüncü tekerlek olmayacağım, söz.

I wouldn’t be the third wheel, promise.

Üçüncü tekerlek olmayacağım, söz.

Would not is contracted to wouldn’t  and we don’t release that t.

Olmaz, olmazdı  ile sözleşme yapılır ve biz bu t'yi serbest bırakmayız.

I would not be the third wheel, Promise.

Üçüncü tekerlek olmayacağım, söz.

I wouldn’t be the third wheel, promise.

Üçüncü tekerlek olmayacağım, söz.

I would not be the third wheel, Promise.

Üçüncü tekerlek olmayacağım, söz.

I wouldn’t be the third wheel, promise.

Üçüncü tekerlek olmayacağım, söz.

Tom, should not you go have a  date tonight with your wife?

Tom, bu gece karınla ​​bir randevun olması gerekmez mi?

Tom, shouldn’t you go have  a date night with your wife?

Tom, karınla ​​bir randevu gecesi yapman gerekmez mi?

Should not sounds much better as the contraction  

Kasılmanın   olmaması gerektiği kadar kulağa daha iyi gelmemesi gerekir

shouldn’t. T not released like all the other  nt contractions. The t in date and night  

. Diğer tüm kasılmalar gibi serbest bırakılmaz . Tarih ve gecedeki t'nin

both stops because the next sounds are  consonants. Your is reduced to yer, yer wife.

her ikisi de durur çünkü sonraki sesler ünsüzdür. Senin eşine indirgendi.

Tom, should not you go have a  date tonight with your wife?

Tom, bu gece karınla ​​bir randevun olması gerekmez mi?

Tom, shouldn’t you go have  a date night with your wife?

Tom, karınla ​​bir randevu gecesi yapman gerekmez mi?

Tom, should not you go have a  date tonight with your wife?

Tom, bu gece karınla ​​bir randevun olması gerekmez mi?

Tom, shouldn’t you go have  a date night with your wife?

Tom, karınla ​​bir randevu gecesi yapman gerekmez mi?

That would be better.

Bu daha iyi olurdu.

That’d be better.

Bu daha iyi olur.

That and would contract to become that’d so the  ending t in that is a flap t and we add the schwa  

That ve that olmak için büzülür, böylece biten t bir flep t'dir ve schwa

d, that’d. In better, I made those flap ts  because they come between two vowels. Better.

d'yi ekliyoruz, that'd. Daha doğrusu, iki sesli harfin arasına geldikleri için o flep t'leri yaptım. Daha iyi.

That would be better.

Bu daha iyi olurdu.

That’d be better.

Bu daha iyi olur.

That would be better.

Bu daha iyi olurdu.

That’d be better.

Bu daha iyi olur. Bu

She is at rehearsal tonight.

akşam provada. Bu

She’s at rehearsal tonight.

akşam provada.

She is is contracted to she’s. She’s at.  The word at reduces to the schwa and stop  

Onunla sözleşmeli. Oturdu. at kelimesi schwa'ya indirgenir ve

t, at, at, at. At rehearsal. She’s at rehearsal.

t, at, at, at şeklinde durur. provada. Provada. Bu

She is at rehearsal tonight.

akşam provada. Bu

She’s at rehearsal tonight.

akşam provada. Bu

She is at rehearsal tonight.

akşam provada. Bu

She’s at rehearsal tonight.

akşam provada.

Oh I get it.

Anladım.

Oh I get it.

Anladım.

Get it. We connect those two words with  a flap t at the end of get. Get it,  

Anla. Bu iki kelimeyi get'in sonundaki bir flep t ile bağlarız. Alın,

get it. It’s much more smooth. Also, notice the  final t in it is a stop t. Get it, get it. Get it.

alın. Çok daha pürüzsüz. Ayrıca, içindeki son t'nin bir stop t olduğuna dikkat edin. Alın, alın. Anla.

Oh I get it.

Anladım.

Oh I get it.

Anladım.

Oh I get it.

Anladım.

Oh I get it.

Anladım.

You should not invite yourself on dates though.

Yine de kendinizi randevulara davet etmemelisiniz.

You shouldn’t invite yourself on dates though.

Yine de kendinizi randevulara davet etmemelisiniz.

Should not becomes shouldn’t. No  released t. The ending t of invite  

Yapmamalı, yapmamalı haline gelir. Yayınlanmadı t. Davetiye   bitişi t olarak

was made a stop t. Invite. That’s because the  next word began with a consonant. Invite yourself.

durduruldu. Davet etmek. Bunun nedeni sonraki kelimenin sessiz harfle başlamasıdır. Kendinizi davet edin.

You should not invite yourself on dates though.

Yine de kendinizi randevulara davet etmemelisiniz.

You shouldn’t invite yourself on dates though.

Yine de kendinizi randevulara davet etmemelisiniz.

You should not invite yourself on dates though.

Yine de kendinizi randevulara davet etmemelisiniz.

You shouldn’t invite yourself on dates though.

Yine de kendinizi randevulara davet etmemelisiniz.

It is not polite.

Kibar değil.

It’s not polite.

Bu nazik değil.

It’s not polite. Contracting it and is and did  you notice the stop t at the end of polite?

Bu nazik değil. Sözleşmeli ve öyle ve kibar ifadesinin sonundaki t durağını fark ettiniz mi?

It is not polite.

Kibar değil.

It’s not polite.

Bu nazik değil.

It is not polite.

Kibar değil.

It’s not polite.

Bu nazik değil.

You are right, Sorry. I will see you later.

Haklısın Üzgünüm sonra görüşürüz

You’re right, Sorry. I’ll see you later.

Haklısın Üzgünüm Sonra görüşürüz.

You and are contract to you’re  which Tom reduced to yer.  

Sen ve sen, Tom'un sana indirgediği sensin.

You’re right. I and will become I’ll reduced  to I’ll. And the vowel in you is relaxed a bit  

Haklısın. Ben ve olacağım, ben'e indirgeneceğim. Ve içindeki sesli harf biraz gevşemiştir

so it’s closer to the schwa. I’ll see you,  I’ll see you later. Later with a flap t.

bu nedenle schwa'ya daha yakındır. Görüşürüz, sonra görüşürüz. Daha sonra bir flep ile t.

You are right, Sorry. I will see you later.

Haklısın Üzgünüm sonra görüşürüz

You’re right, Sorry. I’ll see you later.

Haklısın Üzgünüm Sonra görüşürüz.

You are right, Sorry. I will see you later.

Haklısın Üzgünüm sonra görüşürüz

You’re right, Sorry. I’ll see you later.

Haklısın Üzgünüm Sonra görüşürüz. İyi

Have fun.

eğlenceler. İyi

Have fun.

eğlenceler. İyi

Have fun. No options for  contractions or reductions here.  

eğlenceler. Burada kasılma veya küçültme seçeneği yoktur.

On my channel, I go deep on all of these topics:  T pronunciations, reductions, contractions,  

Kanalımda şu konuların tümüne derinlemesine iniyorum: T telaffuzları, kısaltmalar, kısaltmalar,

the rhythm that makes natural American English.  If you want to go beyond learning and move into  

doğal Amerikan İngilizcesi yapan ritim. Öğrenmenin ötesine geçip eğitime geçmek istiyorsanız

training, check out my online courses at  RachelsEnglishAcademy.com where I take you  

, konuşma İngilizcenizde

step by step, through the process of making these  habits in your spoken English. Keep your learning  

bu alışkanlıkları edinme sürecinde sizi adım adım yönlendirdiğim RachelsEnglishAcademy.com adresindeki çevrimiçi kurslarıma göz atın .

going now with this video, and don’t forget to  subscribe with notifications on here on YouTube,  

Bu videoyla  öğreniminizi şimdi devam ettirin ve buradaki YouTube'da bildirimlerle abone olmayı unutmayın.

I love being your English teacher. That’s it,  and thanks so much for using Rachel’s English.

İngilizce öğretmeniniz olmayı seviyorum. Hepsi bu kadar. Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.