✈️ English Conversation Practice | Travel Plans

Let’s practice English conversation.

İngilizce konuşma pratiği yapalım.

So, when do you leave for London?

Peki, Londra'ya ne zaman gidiyorsunuz?

Tomorrow night.

Yarın akşam.

So,  you're taking the red eye? A  red eye is an overnight flight.  

Yani,  kırmızı gözü mü alıyorsunuz? Kırmızı göz, bir gecelik uçuştur.

Brutal, I cannot sleep on planes.

Brutal, uçaklarda uyuyamam.

I can, so I'm not worried about that, but the jet lag will be tough.

Yapabilirim, bu yüzden bu konuda endişelenmiyorum, ancak jet gecikmesi zor olacak.

Jet lag is when your body has a  hard time adjusting to a new time zone.   

Jet gecikmesi, vücudunuzun yeni bir saat dilimine uyum sağlamakta zorlandığı zamandır.

Well, just douse yourself in lattes your first day. 

Pekala, ilk gününde kendini latte ile ıslat.

To douse something means to pour liquid over it, to soak it.

Bir şeyi ıslatmak, üzerine sıvı dökmek, ıslatmak anlamına gelir.

Of course, this is a joke. I don't actually mean to pour lattes on your head. I just mean drink a lot of coffee.

Tabii ki, bu bir şaka. Aslında kafana latte dökmek niyetinde değilim. Sadece çok fazla kahve içmekten bahsediyorum.

I do love a good latte.

İyi bir latteye bayılırım.

Then knock yourself out with sleeping pills the first night.

Ardından, ilk gece uyku hapları ile kendinizi bayıltın.

To be knocked out means to be made unconscious, like if you got hit in the head with something.

Nakavt edilmek, kafanıza bir şeyle vurulmuş gibi bilinçsiz hale gelmek anlamına gelir.

But we also use it to describe sleeping very deeply.  

Ancak aynı zamanda çok derin uykuyu tarif etmek için de kullanırız.

Yeah, I'll do that. I do want to get on that new  time zone quickly since it's such a short trip.

Evet, bunu yapacağım. Çok kısa bir yolculuk olduğu için bu yeni saat dilimine hızla geçmek istiyorum.