How to THINK in English | Stop Translating in Your Head!

When I was living in Germany, I had such a hard  time thinking of what to say, figuring out how  

Almanya'da yaşarken, ne söyleyeceğimi düşünmek,

to say it German, what words would I had  to change because my vocabulary was limited,  

Almancayı nasıl söyleyeceğimi bulmak, kelime dağarcığım sınırlı olduğu için hangi kelimeleri değiştirmek zorunda kalacağımı bulmak

and then finally saying it. Needless to say,  

ve sonunda onu söylemek konusunda çok zorlandım. Söylemeye gerek yok,

I struggled with conversation. And I know this is  true of my students who are learning English too.  

sohbette zorlandım. Bunun İngilizce öğrenen öğrencilerim için de geçerli olduğunu biliyorum.

Even my intermediate and advanced students.  So let’s work on that. What if you could  

Orta ve ileri düzey öğrencilerim bile. Bunun üzerinde çalışalım. Ya

start thinking more in English and less in  your native language when you wanted to?  

istediğiniz zaman kendi ana dilinizde daha az, daha çok İngilizce düşünmeye başlasaydınız?

That’s possible. There are real techniques to make  that happen, and today we’ll practice just that.

Bu mümkün. Bunu gerçekleştirmek için gerçek teknikler var ve bugün tam da bunu uygulayacağız.

This is part of a series of videos  where I outline different techniques,  

Bu, farklı teknikleri özetlediğim,

training your mind to think in English and today  we’re using a more advanced technique, and if  

zihninizi İngilizce düşünmesi için eğittiğim bir video serisinin parçasıdır ve bugün daha gelişmiş bir teknik kullanıyoruz ve

you’re not ready for that, I’ll put a link to a  more basic training video in the description.

buna hazır değilseniz, bir bağlantı koyacağım Açıklamada daha temel eğitim videosu.

Today we’re hitting you with conversational  questions. You’re going to see a timer,  

Bugün size sohbete dayalı sorularla vuracağız . Bir zamanlayıcı göreceksiniz

and it might make you nervous. If you  can’t think of a sentence in English,  

ve bu sizi endişelendirebilir. İngilizce bir cümle bulamıyorsanız,

just think of words that you would use in your answer.

cevabınızda kullanacağınız kelimeleri düşünün.

For example, if the question is “how did you  celebrate New Year’s?” you could come up with:  

Örneğin, " Yeni Yılı nasıl kutladınız?" Şunları bulabilirsin:

Nothing. Covid-19. Home. No champagne. Video call.

Hiçbir şey. COVID-19. Ev. Şampanya yok. Görüntülü arama.

Or, if you can put together a  full sentence, you might think:

Veya tam bir cümle kurabilirseniz şöyle düşünebilirsiniz:

Because of covid-19, we all stayed in this year.  It was just a regular evening at home. We didn’t  

Covid-19 nedeniyle hepimiz bu yılda kaldık. Evde sıradan bir akşamdı.

drink champagne, we didn’t stay up until midnight,  but we did do a video call with some friends.

Şampanya içmedik, gece yarısına kadar ayakta kalmadık, ancak bazı arkadaşlarımızla görüntülü görüşme yaptık.

Now, often, I’m trying to get my students  to practice speaking. Out loud, everything,  

Şimdi, sık sık öğrencilerime konuşma pratiği yaptırmaya çalışıyorum. Her şey yüksek sesle,

but this is a little different. We want to work  on the habit of the brain thinking in English.  

ama bu biraz farklı. Beynin İngilizce düşünme alışkanlığı üzerinde çalışmak istiyoruz.

So just think it in your head. You are not coming  up with your sentence in your native language and  

O yüzden sadece kafanda düşün. Cümlenizi ana dilinizde bulup

then translating; we don’t want to practice that.  We want to avoid that. So think in English only,  

sonra çevirmiyorsunuz; bunu uygulamak istemiyoruz. Bundan kaçınmak istiyoruz. Bu nedenle yalnızca İngilizce düşünün

and if you have to simplify what you’re doing  to do that, then stay away from full sentences.  

ve bunu yapmak için yaptığınız şeyi basitleştirmeniz gerekiyorsa tam cümlelerden uzak durun.

If a word in your native language, no big deal,  let it go. Guide your mind back to English.

Ana dilinizde bir kelime varsa, önemli değil, bırakın gitsin. Zihninizi tekrar İngilizceye yönlendirin.

English, English, English.

İngilizce, İngilizce, İngilizce.

Let’s do one question, then we’ll talk a bit  more about strategies. So I’m going to ask  

Bir soru yapalım, ardından stratejiler hakkında biraz daha konuşalım. Bu yüzden

you a question, and you’ll have 10 seconds  to think of your answer. My question is:  

size bir soru soracağım ve yanıtınızı düşünmek için 10 saniyeniz olacak. Sorum şu:

Tell me something about your  hometown I might not know.

Memleketiniz hakkında bilmeyebileceğim bir şey söyleyin .

How did you do? Did you feel nervous? On  the spot? Since you’re watching this video  

Nasıl yaptın? Gergin hissettin mi? Yerinde? Bu videoyu

in English, I know you know enough about  English, you have enough English skills  

İngilizce olarak izlediğiniz için, İngilizce hakkında yeterince bilginiz olduğunu biliyorum ,

to think of at least think of a few  words associated with the question  

en azından soruyla ilgili

in English. And if you were able to answer that  question in a conversational sentence and maybe  

İngilizce birkaç kelimeyi düşünecek kadar İngilizce beceriniz olduğunu biliyorum. Ve bu soruyu bir konuşma cümlesiyle cevaplayabildiyseniz ve belki de

you were still going when the timer was over,  awesome! You’re pretty advanced in this skill.  

zamanlayıcı bittiğinde hala devam ediyor olsaydınız, harika! Bu beceride oldukça ileri seviyedesin.

But no matter where you’re starting,  if you’re not yet at your goal,  

Ancak nereden başlarsanız başlayın, henüz hedefinize ulaşmadıysanız  bugün yapacağımız

intentional practice thinking in English, like  we’ll do today, we’ll move you towards your goal.

gibi, kasıtlı olarak İngilizce düşünme alıştırması yapın, sizi hedefinize doğru yönlendireceğiz. Ne

If you have no idea what to say, then  think that in your head, in English.

söyleyeceğiniz konusunda hiçbir fikriniz yoksa bunu kafanızda İngilizce olarak düşünün.

Hmm, I don’t know how to answer that  question. I don’t know what to say

Hmm, bu soruyu nasıl yanıtlayacağımı bilmiyorum . Ne diyeceğimi bilmiyorum

Just think it in English.

Sadece İngilizce düşün.

Ok, here’s another question: What’s one  thing you hope to achieve this year?”

Tamam, işte başka bir soru: Bu yıl başarmayı umduğunuz bir şey nedir?"

You may have started your answer with “I hope to”,  

Cevabınıza "umarım",

“I want to”, “I plan to”, or “I will”. Or  maybe, “One of my goals is.” Here’s my answer:

"istiyorum", "planlıyorum" veya "yapacağım" şeklinde başlamış olabilirsiniz. Veya "Hedeflerimden biri" olabilir. İşte cevabım:

One of my goals this year is to  get to know some of my YouTube  

Bu yılki hedeflerimden biri, YouTube üyeliğim aracılığıyla YouTube kitlemin bir kısmını

audience a little more personally  through my YouTube membership. Hmmm,  

biraz daha kişisel olarak tanımak . Hmmm,

they might not know about it, I should tell them to click the join video below this video.

bilmiyor olabilirler, onlara bu videonun altındaki katıl videosuna tıklamalarını söylemeliyim.

Remember: some of you can put together  endless sentences in English, and some can’t.  

Unutmayın: bazılarınız İngilizce sonsuz cümleler kurabilirken bazılarınız bunu yapamaz.

Wherever you are, build on that. If  you can only come up with a few words,  

Nerede olursanız olun, bunun üzerine inşa edin. Yalnızca birkaç kelime bulabilirseniz

that’s okay. At the end of this video,  I’ll tell you how to build on that.

sorun değil. Bu videonun sonunda size bunu nasıl geliştireceğinizi anlatacağım.

Now I’m going to give you three minutes of  questions in a row. This is a good place to  

Şimdi size art arda üç dakikalık sorular vereceğim. Burası,

figure out your stamina for this kind of exercise.  The questions will just keep coming at you.  

bu tür bir egzersiz için dayanıklılığınızı öğrenmek için iyi bir yerdir. Sorular sadece size gelmeye devam edecek.

Can you stick with it? If you get frustrated,  just wait for the next question. Each question is  

Buna sadık kalabilir misin? Canınız sıkılırsa bir sonraki soruyu bekleyin. Her soru,

a chance to start new, bringing up a few words in  English in your mind that relate to that question.

yeni bir başlangıç ​​yapmak için bir şanstır ve o soruyla ilgili olarak zihninizde birkaç İngilizce kelimeyi canlandırır.

Ok, ready? Take a deep breath, let’s do this.

Tamam hazır? Derin bir nefes alın, bunu yapalım.

What were you doing this time last year?

Geçen yıl bu zamanlar ne yapıyordun?

Describe one of your best friends.

En iyi arkadaşlarından birini tarif et.

Name five things you’ve done today.

Bugün yaptığın beş şeyi söyle.

Why do you want to work on your English skills?

Neden İngilizce becerileriniz üzerinde çalışmak istiyorsunuz?

Tell me about one thing that  you love about your job.

Bana işinizle ilgili sevdiğiniz bir şeyden bahsedin.

Tell me one thing you hate about your job.

Bana işinle ilgili nefret ettiğin bir şey söyle.

What do you think is the greatest  TV show of all time, and why?

Sizce tüm zamanların en iyi TV programı hangisi ve neden? En

Who are some of your favorite  YouTubers and why do you watch them?

sevdiğiniz YouTuber'lardan bazıları kimler ve onları neden izliyorsunuz?

Are you satisfied with your financial  situation, and, yes or no, why?

Mali durumunuzdan memnun musunuz ve evet veya hayır, neden? 1 yıl

You’re going to be trapped on a desert island for  1 year and you can take one person with you. Who,  

boyunca ıssız bir adada mahsur kalacaksın ve yanına bir kişi alabilirsin.

and why did you choose that person?

O kişiyi kim,   ve neden seçtiniz?

What’s your favorite season of the year, and why?

Yılın en sevdiğiniz mevsimi hangisi ve neden?

Tell me about one of your  most frustrating experiences.

Bana en sinir bozucu deneyimlerinizden birini anlatın.

If you could be any animal,  which would you be and why?

Herhangi bir hayvan olabilseydin hangisi olurdun ve neden?

Ok, that part is over, it’s done, and you did it.  Let’s talk about a couple of strategies to improve  

Tamam, o kısım bitti, bitti ve sen yaptın.

your English based on this exercise. Actually,  really quickly, first, I want to let you know  

Bu alıştırmaya dayalı olarak İngilizcenizi geliştirmek için birkaç stratejiden bahsedelim. Aslında, çok hızlı bir şekilde, önce

that just two months ago, we launched a Think  in English course as part of my online school,  

sadece iki ay önce, çevrimiçi okulum Rachel's English Academy'nin bir parçası olarak bir Think in English kursu başlattığımızı bildirmek istiyorum

Rachel’s English Academy. My school focuses  heavily on accent training, listening  

. Okulum ağırlıklı olarak aksan eğitimi, dinlediğini

comprehension and spoken English skills. But we  recognize that being able to think in English  

anlama ve İngilizce konuşma becerilerine odaklanıyor. Ancak İngilizce düşünebilmenin

is an important part of that so we’ve added a  course to help you train your mind with exercises  

bunun önemli bir parçası olduğunun farkındayız, bu nedenle zihninizi düzenli olarak İngilizce düşünmek için bunun gibi egzersizlerle   eğitmenize yardımcı olacak bir kurs ekledik

like this one here to think in English on a  regular basis. If you might be interested in this,  

. Bununla ilgileniyorsanız,

please check out rachelsenglishacademy.com and  sign up, I would love to have you as a student.

lütfen rachelsenglishacademy.com'a göz atın ve kaydolun, sizi öğrencim olarak görmeyi çok isterim.

Okay, let’s talk about some strategies. First,  

Tamam, bazı stratejiler hakkında konuşalım. Öncelikle   İngilizce'de

let’s start with people who found it  very hard to think in full sentences  

tam cümlelerle   düşünmeyi çok zor bulan kişilerle başlayalım

in English. You should probably spend some time  going back a step, to a more simple exercise of  

. Bir adım geri giderek, nesneleri adlandırmak gibi daha basit bir alıştırma yapmak için muhtemelen biraz zaman harcamalısınız

naming objects. You can move on to verbs  too. For example, if you see someone:

. Fiillere de geçebilirsiniz. Örneğin birini gördüğünüzde:

You can think arm and scratch. Then you’ll have  the building blocks for "She’s scratching her arm."  

Kolunu tırmalayıp düşünebilirsiniz. Ardından, "Kolunu kaşıyor" için yapı taşlarına sahip olacaksınız.

And as you look around you, and you’re  naming nouns, verbs, adjectives, and adverbs,  

Ve etrafınıza bakıp isimleri, fiilleri, sıfatları ve zarfları adlandırırken,   bir şeyin

if you don’t know the English word for  something, look it up in the dictionary,  

İngilizce kelimesini bilmiyorsanız, sözlüğe bakın,

learn it, add it to your vocabulary list. In  this video I do that kind of exercise with you.

öğrenin, kelime listenize ekleyin. Bu videoda sizinle bu tür bir egzersiz yapıyorum.

If you can think in sentences, but  you want to get more sophisticated,  

Cümlelerle düşünebiliyorsanız, ancak daha sofistike olmak istiyorsanız,

then you’ll want to do some exercises where  you are speaking out loud, recording your  

yüksek sesle konuştuğunuz ve cevaplarınızı kaydettiğiniz bazı alıştırmalar yapmak isteyeceksiniz

answers. Then you can go back and listen or  watch your videos and find words that you use  

. Ardından geri dönüp videolarınızı dinleyebilir veya izleyebilir ve tekrar tekrar kullandığınız kelimeleri   bulabilir

over and over again, look up synonyms,  a different way to say something,

, eşanlamlı sözcüklere bakabilir,  bir şeyi söylemenin farklı bir yolu,

now that you’re taking the time to figure it out.  You can use an online random question generator  

artık anlamaya zaman ayırıyorsunuz.

to give you prompts as you record yourself.  Take the challenge a little bit further.  

Kendinizi kaydederken size istemler vermesi için çevrimiçi bir rastgele soru oluşturucu   kullanabilirsiniz. Meydan okumayı biraz daha ileri götürün.

Record a 10-second answer in a video, post it  to your Instagram stories, and tag me in it  

10 saniyelik bir yanıtı bir videoya kaydedin, Instagram hikayelerinize gönderin ve

so I can share it. Let’s all do the work, and  watch and support each other doing the work.

paylaşabilmem için beni etiketleyin . Hepimiz işi yapalım ve işi yaparken birbirimizi izleyip destekleyelim.

Make this a daily practice and I guarantee you’ll  get more comfortable thinking in English and in  

Bunu günlük bir pratik haline getirin ve İngilizce düşünmeyi ve İngilizce konuşmayı daha rahat öğreneceğinizi garanti ederim

English conversation. It’s all about practicing  spontaneously. When you don’t know what question  

. Her şey kendiliğinden pratik yapmakla ilgilidir . Hangi sorunun

is coming, you have to think on your feet. You can  only use what you know, there’s no time to look  

geleceğini bilmiyorsanız, hızlı düşünmeniz gerekir. Yalnızca bildiklerinizi kullanabilirsiniz, bir şeye bakmak için   zaman yoktur

something up. So you’ll get better at using what  you know, and finding the gaps in what you know.  

. Böylece bildiklerinizi kullanmakta ve bildiklerinizdeki boşlukları bulmakta daha iyi olacaksınız.

And I can’t wait to have you build your  confidence in English conversation.

İngilizce konuşma konusunda özgüveninizi geliştirmeniz için sabırsızlanıyorum.

Right now, keep your learning going with this  video, and don’t forget to subscribe with  

Hemen şimdi, bu video ile öğreniminize devam edin ve

notifications on so you never miss a lesson. Huge  thanks to all my YouTube membership supporters,  

hiçbir dersi kaçırmamak için bildirimleri açık olarak abone olmayı unutmayın. Tüm YouTube üyelik destekçilerime çok teşekkürler.

I hope you’re enjoying your perks. To learn more  about Rachel’s Circle and Rachel’s superstars,  

Umarım avantajlardan keyif alıyorsunuzdur. Özel sesli dersler içeren Rachel's Circle ve Rachel'ın süper yıldızları hakkında

which includes exclusive audio lessons,  click the join button to know more. Come  

daha fazla bilgi edinmek için  katıl düğmesini tıklayın.

back tomorrow and watch another lesson,  I have over 800 videos here on YouTube.  

Yarın tekrar gelin ve başka bir ders izleyin. YouTube'da 800'den fazla videom var.

I love being your English teacher. That’s it and  thanks so much for using Rachel’s English.

İngilizce öğretmenin olmayı seviyorum. Hepsi bu kadar ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.