Ramadan Vocabulary! - English Vocabulary lesson

Ramazan İfadeleri! - İngilizce Kelime dersi

334,941 views ・ 2017-06-01

Learn English with Papa Teach Me


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Have you ever tried to explain Ramadan to someone but you just don't have the words?
0
20
4700
Hiç birisine Ramazan'ı açıklamaya çalışıp da kelimeyi bulamadığınız oldu mu?
00:04
Well today I'm going to give you the vocabulary some expressions and
1
4960
3220
İşte bugün ben Ramazan'ı herkese açıklamanız için bazı ifadeler ve
00:08
the grammar you'll need to explain Ramadan to everyone!
2
8180
4060
grammer bilgisi öğreteceğim!
00:14
Let's start with some important times of the day
3
14120
2400
Günün önemli zaman dilimleriyle başlayalım.
00:17
In the morning when the sun goes up we call that:
4
17480
2900
Sabah güneşin doğuşunu şöyle adlandırıyoruz:
00:22
"Sunrise", or "Dawn"
5
22000
1900
"Sunrise" veya "Dawn"
00:25
When the sun goes down, we can call it "Sunset"
6
25520
3240
Güneşin batışınaysa "Sunset" diyebiliriz.
00:29
Not so commonly "Sundown", or "Dusk"
7
29100
3380
"Sundown" veya "Dusk" çok kullanılmaz.
00:32
So maybe in your explanation you need to explain at what times things happen
8
32740
5100
Yani belki açıklamanızda, eylemlerin hangi zamanlarda olduğunu açıklamanız gerekebilir.
00:38
The next important words that you might need is this:
9
38320
3160
Sıradaki ihtiyacınız olabilecek önemli kelime şu:
00:42
When you do this. When you talk to God or say something special to God
10
42000
3720
Bunu yaptığınızda. Allahla konuştuğunuzda veya Allah'a özel bir şey söylediğinizde
00:46
That is when you:
11
46040
1200
Ne yapmış oluyorsunuz:
00:48
Pray
12
48600
580
Pray (İbadet etmek)
00:49
"Pray" is a verb, and it's a regular verb
13
49660
2860
"Pray" bir fiildir, düzenli bir fiil.
00:52
So in the past, it's just "Prayed"
14
52700
2480
Yani geçmiş hali "Prayed"dir.
00:56
What's the noun of "Pray"?
15
56980
1760
Pray'in isim hali nedir?
01:00
The noun is: "Prayer"
16
60720
1600
İsim hali: "Prayer"
01:02
The pronunciation, be very careful "Prayer"
17
62560
2780
Telaffuzu, dikkat edin:
01:05
Repeat it with me if you want to: "Prayer"
18
65660
2560
İsterseniz benimle birlikte tekrar edin
01:08
You can use the verb "to say"
19
68800
2080
Fiili "to say" ile beraber kullanabilirsiniz.
01:11
"To say" a prayer
20
71240
1720
(Dua etmek)
01:14
Remembering of course that it is a countable noun
21
74200
2940
Tabi ki bunun sayılabilir isim olduğunu unutmuyoruz.
01:17
and you say one of them- one of them? many of them? I don't know
22
77160
3380
Bir tanesini söylediğinizde - bir tanesi? çoğu? Bilmiyorum.
01:20
"Say a prayer"
23
80860
1280
"Say a prayer"
01:22
That's the expression
24
82300
1480
İfade bu.
01:25
When you want to say that you don't eat any food for a length of time:
25
85100
4240
Belli bir müddet hiç yemek yemediğinizi söylemek için:
01:29
This is when you:
26
89540
1440
Bu şunu yaptığınızda söylenir:
01:31
"Fast". Again it's a regular verb
27
91720
3120
"Fast(oruç tutmak). Yine düzenli bir fiil.
01:34
So "Fast", "Fasted", "Fasted"
28
94960
2420
Yani "Fast", "Fasted", "Fasted"
01:37
So maybe you want to talk about how long you fast for
29
97680
3780
Belki ne kadar süre oruç tuttuğunuz hakkında konuşmak istiyorsunuz:
01:41
Or from when in the day until when in the day
30
101460
3660
Veya günün hangi zamanından hangi zamanına kadar olduğunu
01:48
One word which I guess is important to Ramadan is this one:
31
108860
3840
Ramazan için önemli olduğunu düşündüğüm kelimelerden biri de bu:
01:52
When you can follow rules then you have...
32
112840
3480
Kurallara bağlı kalabiliyorsanız o zaman siz
01:58
"Discipline"
33
118340
960
"Sorumluluk" sahibisiniz.
01:59
That is a noun, it can be a verb but we'll use it as a noun in this case
34
119480
4520
Bu bir isimdir, fiil de olabilir ama bu durumda isim olarak kullanacağız.
02:05
"To have discipline", that's the expression
35
125280
2720
"To have dicipline", ifademiz bu.
02:08
Now be careful, "Discipline" is an uncountable noun
36
128000
3240
Şimdi dikkat edin, "Dicipline" sayılamayan bir isimdir.
02:11
So we don't say "Have A discipline"
37
131420
3000
Bu yüzden "Have A Dicipline" demeyiz
02:14
No
38
134680
600
Olmaz
02:15
You HAVE discipline - You can follow the rules
39
135720
2500
Sorumluluk sahibisin - Kurallara uyarsın
02:18
Or you DON'T HAVE discipline - you can't follow the rules and you're a bad child
40
138220
4460
Veya sorumluluk sahibi DEĞİLSİN- Kurallara uymazsın ve kötü çocuk olursun.
02:25
Now when you really really want food you can say:
41
145120
3040
Şİmdi gerçekten ama gerçekten yemek istediğinde:
02:29
That you are "hungry" now that's the ordinary adjective
42
149220
3000
"Aç" olduğunuzu söyersiniz, tipik sıfat budur.
02:32
But if you want to say you're very very hungry, you can say that you are...
43
152480
5020
Ama çok çok aç olduğunuzu söylemek isterseniz, diyebilirsiniz ki...
02:37
"Starving"
44
157640
680
"Starving"
02:38
This is the extreme version of "hungry"
45
158540
2420
Bu "Hungry"nin ekstrem versiyonudur.
02:41
Pronunciation:
46
161260
1120
Telaffuzu:
02:43
Now be careful:
47
163880
1040
Şimdi dikkat edin:
02:45
"To starve" literally means you're dying of hunger
48
165320
4200
"To starve" tam olarak açlıktan öldüğünüz manasına gelir.
02:49
Which is awful and it's terrible
49
169680
1860
Acayip ve korkunç!
02:51
But English people are a little bit ridiculous and we like to exaggerate everything
50
171540
4940
Ama İngilizler biraz tuhaftırlar ve her şeyi abartmayı severiz.
02:56
For example if it's raining, we will say "I'm dying!"
51
176620
3700
Mesela yağmur yağıyor, "Ölüyoruuum" deriz.
03:00
and if you're more than a little bit hungry we will say "I'm starving"
52
180320
4700
İşte eğer açtan biraz da fazlasıysanız, "I'm starving" diyeceğiz.
03:05
Yeah we're ridiculous, I know
53
185820
1140
Evet tuhafız, biliyorum.
03:07
So in english culture, it's perfectly acceptable to say "I am starving"
54
187240
4940
Sonuç olarak İngiliz kültüründe "I'm starving" demek kusursursuzca kabul edilebilir.
03:12
It doesn't mean it literally, but that's what we say
55
192520
3280
Gerçek anlamda değildir, ama böyle deriz.
03:16
The next expression is this:
56
196520
2240
Sıradaki ifade ise bu:
03:20
"To take something for granted"
57
200660
2260
"To take something for granted"
03:22
Now this has a few meanings
58
202920
1660
Bunun birkaç anlamı var.
03:24
But in this context, it means that you are not grateful for something
59
204700
4380
Ama bu durumda, bir şey için minnettar olmadığınız anlamına gelir.
03:29
Or you undervalue it, you don't appreciate the true value of something
60
209300
5320
Veya kıymetini bilmemek. Bir şeyin asıl değerine minnet duymamak.
03:35
Or you assume that it's always going to be there
61
215280
2460
Veya daima orada bulunacağını sanmak
03:37
Basically it just means that you're not showing your appreciation for something
62
217940
4740
Aslen bir şey karşısında minnetinizi göstermemeniz manasına gelir.
03:43
For example:
63
223100
880
Örneğin:
03:46
Maybe she does all the cleaning in the house, and all day he just plays xbox
64
226360
4740
Kadın evin bütün temizliğini yapmış, ve adam da öylece xbox oynamış olsun
03:51
He never says thank you, NOTHING!
65
231240
2160
Adam hiç teşekkür etmemiş, hiçbir şey dememiş!
03:53
He's very ungrateful
66
233460
1820
O çok "nankör"dür.
03:55
In this case she can say
67
235480
1940
Bu durumda kadın diyebilir ki:
04:00
"He takes me for granted"
68
240440
4080
"He takes me for granted"
04:04
Now some grammar you might need to be careful with is "During" and "While"
69
244940
4720
Şimdi, "During" ve "While" ile ilgili dikkat etmeniz gereken birkaç grammer kuralı
04:09
Let me explain the difference
70
249760
1600
Farkı açıklayayım
04:12
What is the difference between "During" and "While"?
71
252480
2680
"During" ve "While" arasındaki fark nedir?
04:15
Well they both mean "in the middle of an event"
72
255360
2680
İkisinin de anlamı "bir olayın ortasında" demektir.
04:18
Or at the same time an event is happening
73
258180
2680
Veya "olay esnasında" demektir.
04:21
But this is how we use them:
74
261080
1760
Ama kullanım şeklimiz şöyle:
04:23
"During" has to have a noun afterwards
75
263080
3240
"During"ten sonra isim olmak zorudadır.
04:26
So for example: In this situation we could say during...
76
266440
4920
Yani mesela: Bu durumda "during" diyebiliriz.
04:31
"During dinner". 'Dinner' is a noun, we can say "during dinner"
77
271360
3700
"During dinner". 'Dinner' isimdir, "during dinner" diyebiliriz.
04:35
Can I say "while dinner"? Nope!
78
275420
2740
"While dinner" diyebilir miyim? Hayır!
04:38
I would have to use a situation with a subject, for example:
79
278300
4120
Nesne olan bir durumda kullanmalıydım, örneğin:
04:43
"While I was eating dinner"
80
283920
2760
"While I was eating dinner"
04:46
So we want to add some more information to this
81
286760
3040
Biraz daha bilgi eklemek istiyoruz
04:49
In the middle of dinner, something happened!
82
289900
2700
Yemeğin ortasında, bir şey oldu!
04:53
What happened?
83
293020
1040
N'oldu?
04:55
"In the middle of dinner, Aly arrived"
84
295160
2440
Yemeğin ortasında Aly geldi
04:59
Okay so we could say: "During dinner, Aly arrived"
85
299340
6100
Peki, yani "During dinner" (virgül) "Aly arrived" diyebilirdik.
05:05
It flows better to say "Aly arrived during dinner"
86
305980
3520
"Aly arrived during dinner" demek daha uygun düşer
05:09
But in writing, yeah you could say "During dinner, Aly arrived"
87
309640
4620
Ama yazarken, evet, "During dinner, Aly arrived" diyebilirsiniz.
05:15
With "While": "While I was eating dinner, Aly arrived"
88
315080
4440
"While" ile: "While I was eating dinner, Aly arrived"
05:19
or "Aly arrived while I was eating dinner"
89
319700
2640
Veya "Aly arrived while I was eating dinner"
05:22
So now you have the vocabulary the expressions
90
322840
2720
Artık deyimlerin kelimelerini
05:25
and the grammar that you need to explain how Ramadan works to all your non-muslim friends
91
325600
5140
ve Müslüman olmayan arkadaşlarınıza Ramazan'ın nasıl geçtiğini anlatmak için gereken grammeri biliyorsunuz.
05:30
So here's your challenge:
92
330740
1760
İşte düellonuz:
05:32
In the comments, explain to me:
93
332700
2080
Yorumda bana açıklayın
05:34
How does Ramadan work?
94
334920
1380
Ramazan nasıl geçer?
05:36
I'll try and correct your writing in the comments, and I'll see you in the next class
95
336600
4040
Yorumlara yazdıklarınızı düzeltmeye çalışacağım. Bir dahaki derste görüşürüz.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7