SPEAK vs TALK - What’s the Difference? Learn English Grammar

Wanna speak real English from your first lesson?

İlk dersinizden itibaren gerçek İngilizce konuşmak ister misiniz? EnglishClass101.com'da

Sign up for your free lifetime account at EnglishClass101.com.

ömür boyu ücretsiz hesabınız için kaydolun .

Hi everybody, my name is Alisha.

Herkese merhaba, benim adım Alisha.

Welcome back to EnglishClass101.com's Youtube channel.

EnglishClass101.com'un Youtube kanalına tekrar hoş geldiniz .

Today I'm going to talk about the difference between “speak” and “talk,” two commonly

Bugün, yaygın olarak karıştırılan iki fiil olan "speak" ve "talk" arasındaki farktan bahsedeceğim

confused verbs.

.

So, let's get started!

Öyleyse başlayalım!

Okay, the first verb I want to talk about is the verb “talk.”

Tamam, hakkında konuşmak istediğim ilk fiil "konuşmak" fiili.

we use "talk" in casual speech in everyday conversations, if you want to talk about a

"talk" kelimesini gündelik konuşmalarda günlük konuşmalarda kullanırız , basit bir konu hakkında konuşmak

simple topic or a casual discussion with friends, or you just want to report a conversation

veya arkadaşlarınızla sıradan bir tartışma yapmak istiyorsanız veya sadece gerçekleşen bir konuşmayı

that happened, or a discussion that happened, you can use "talk" to explain this simply

veya gerçekleşen bir tartışmayı bildirmek istiyorsanız "talk" kullanabilirsiniz. " bunu basit

and casually.

ve gelişigüzel bir şekilde açıklamak için.

In most everyday conversations, I use "talk,” you'll hear "talk" a lot when you are listening

Günlük konuşmaların çoğunda "talk" kullanırım, telefonda tartışmalarla ilgili konuşmaları dinlerken "konuş" kelimesini çok duyarsınız

to conversations about discussions on the phone, we use it to explain phone conversations

, telefon konuşmalarını açıklamak için

a lot ,we use it to explain simple meetings with people, friendly interactions over coffee,

çok kullanırız, basit toplantıları açıklamak için kullanırız. insanlar, örneğin kahve eşliğinde dostça etkileşimler

for example.

.

“Talk" is used in most everyday situation.

"Konuşma" çoğu günlük durumda kullanılır.

So if you're reporting on something that's pretty casual, you should use the word "talk"

Bu nedenle, oldukça sıradan bir şey hakkında haber yapıyorsanız , bunu açıklamak için "konuşmak" kelimesini kullanmalısınız

to explain that.

.

Also, if the person you are talking to is not someone who you have a professional relationship

Ayrıca, konuştuğunuz kişi profesyonel bir ilişkiniz olan biri değilse

with, it's pretty good to use "talk" in that case; if you use "speak,” you might sound

, bu durumda "talk" kullanmak oldukça iyidir ; "konuş" kelimesini kullanırsan

a little too formal, we're going to talk about this in just a moment, though.

biraz fazla resmi gelebilir ama birazdan bunun hakkında konuşacağız.

So please try to keep in mind that "talk" should be used in everyday conversations to

Bu nedenle, "konuşma"nın günlük konuşmalarda her günü bildirmek için kullanılması gerektiğini lütfen unutma.

report everyday conversations, and in more casual situations.

Okay we can also use "talk,” the verb "talk" with “to” or “with.”

Tamam, "konuşmak" fiilini "to" veya "with" ile de kullanabiliriz.

By this I mean we can say, I want to "talk" to someone, or I want to "talk" with someone.

Bununla demek istediğim, biriyle "konuşmak" istiyorum veya biriyle "konuşmak" istiyorum diyebiliriz.

These are, for me, very very similar, we use them in very similar ways.

Bunlar benim için çok çok benzer, onları çok benzer şekillerde kullanıyoruz.

If you want to be extremely specific, I would say that perhaps there is a small nuance of

Son derece spesifik olmak istiyorsanız,

a difference between "talk to” and "talk with.”

"konuşmak" ve "konuşmak" arasında belki de küçük bir fark olduğunu söyleyebilirim .

If I say I want to "talk to” someone, maybe, it could be a more one-sided conversation,

Biriyle "konuşmak" istiyorum dersem, belki daha tek taraflı bir konuşma olabilir,

like, I want to talk to my friend; I expect my friend is going to talk to me as well.

mesela ben arkadaşımla konuşmak istiyorum, arkadaşımın da benimle konuşacağını umuyorum.

But I feel like that has a little more of a one-sided conversation feel than using "talk

Bunun gibi, "konuş" kelimesini kullanmaktan biraz daha tek taraflı bir konuşma hissine sahip,

with,” if I say, I want to talk with my friend, I want to talk with you, about it,

eğer arkadaşımla konuşmak istiyorum, seninle konuşmak istiyorum, bunun hakkında, "

“with,” to me, sounds a little bit more like doing something together with someone

ile" dersem, bana öyle geliyor ki biraz daha başka biriyle birlikte bir şeyler yapmak gibi

else.

.

So again, this is a very very small difference and perhaps this is just my style and how

Yani yine, bu çok çok küçük bir fark ve belki de bu sadece benim tarzım ve

I like to use these words, but for the most part we can use them interchangeably, we can

bu kelimeleri nasıl kullanmayı seviyorum, ama çoğunlukla onları birbirinin yerine kullanabiliriz,

use them in the same way and you're not going to really have any communication problems

aynı şekilde kullanabiliriz ve siz değilsiniz. seçtiğiniz kelimelere bağlı olarak gerçekten herhangi bir iletişim sorunu yaşayacaksınız

depending on the words you choose.

.

But just for your information, this is how I sometimes use “to” and “with” with

Ama bilgin olsun diye söylüyorum, daha sonra açıklayacağım gibi bazen "to" ve "with"i "

the verb "talk,” and with "speak,” too, as I'll explain later.

talk" fiiliyle ve "speak" ile de böyle kullanıyorum .

Okay, finally, about conjugations for the verb "talk.”

Tamam, son olarak, "konuşmak" fiilinin çekimleri hakkında.

To make the past tense of the verb "talk,” talk is…

"Konuşmak" fiilinin geçmiş zamanını yapmak için konuşmak...

I'm sorry, start again.

Üzgünüm, baştan başla.

Okay, finally, about conjugations with the verb "talk.”

Tamam, son olarak, "konuşmak" fiiliyle yapılan çekimler hakkında.

To conjugate the verb "talk" into the past tense and the past participle, we simply add

"Konuşma" fiilini geçmiş zaman ve geçmiş ortacıyla birleştirmek için,

ED to the end of the verb.

fiilin sonuna basitçe ED ekleriz.

So "talk" becomes “talked;” this makes past tense and past participle.

Böylece "konuşma", "konuşma" olur; bu geçmiş zaman ve geçmiş ortacı yapar.Yani

So a very easy conjugation for the verb "talk.”

"konuşmak" fiili için çok kolay bir çekim.

So we're going to use this in some example sentences later, let's take a look, though,

Bunu daha sonra bazı örnek cümlelerde kullanacağız, yine de

at the verb "speak.”

"speak" fiiline bir göz atalım.

Okay, so we talked about how the verb "talk" is used in more casual situations, everyday

Pekala, "konuşmak" fiilinin daha gündelik durumlarda, günlük

conversations, everyday discussions.

konuşmalarda, günlük tartışmalarda nasıl kullanıldığını konuştuk.

“Speak,” however, is used in more formal situations.

Ancak "Speak" daha resmi durumlarda kullanılır.

If you want to create a more formal nuance or to have a more formal tone when you speak

Daha resmi bir nüans yaratmak istiyorsanız veya Biriyle konuşurken daha resmi bir ton kullanmak için

with someone, use the verb "speak.”

"speak" fiilini kullanın.

So I just used the verb "speak" to sound a little bit more formal in this explanation,

Bu yüzden, örneğin bu açıklamada biraz daha resmi görünmesi için "konuşmak" fiilini kullandım

for example.

.

If you would like to sound a little more formal, try using the verb "speak" instead of the

Biraz daha resmi konuşmak istiyorsanız, "konuşmak"

verb "talk.”

fiili yerine "konuşmak" fiilini kullanmayı deneyin.

This is really useful in business situations, at work, you can use this in business emails,

Bu, iş durumlarında, işte gerçekten kullanışlıdır, bunu iş e-postalarında

as well, or in any kind of writing where you would like to sound a little more formal.

veya biraz daha resmi görünmek istediğiniz herhangi bir yazı türünde de kullanabilirsiniz.

This is more polite than, as you might have guessed so, ”talk" has a more casual nuance,

bu nedenle, "konuşmak" daha gelişigüzel bir nüansa sahiptir,

"speak" has a more formal nuance about it.

"konuşmak" ise bu konuda daha resmi bir nüansa sahiptir.

As with "talk,” we can use this with “to” or “with,” so "speak to” someone or

"Konuş"ta olduğu gibi, bunu "to" veya "with" ile kullanabiliriz, bu nedenle biriyle "konuş" veya

"speak with” someone.

biriyle "konuş".

I want to speak to my boss.

Patronumla konuşmak istiyorum.

I want to speak with my boss.

Patronumla konuşmak istiyorum.

Like I talked about, with "talk,” we can use the two pretty much in the same way, very

Benim gibi hakkında konuştuk, "konuşmak" ile ikisini hemen hemen aynı şekilde kullanabiliriz, çok

very similarly, I would say there's a very small nuance again.

çok benzer şekilde, yine çok küçük bir nüans olduğunu söyleyebilirim.

“Talk to” might sound a little bit more one-sided, one person is reporting information,

"Konuşmak" kulağa biraz daha tek taraflı gelebilir, belki bir kişi bilgi aktarıyor

perhaps, and “with” perhaps sounds more like an exchange of information.

ve "ile" belki daha çok bilgi alışverişi gibi geliyor.

But again, this is a very small difference in perhaps just a way that I think about how

Ama yine, bu çok küçük bir fark, belki de

to use “to” and “with” with these verbs, but you can use them essentially in

bu fiillerle "to" ve "with"in nasıl kullanılacağını düşündüğüm bir şekilde , ama onları temelde

the same way.

aynı şekilde kullanabilirsiniz.

“Speak to” or "speak with” someone.

Biriyle "konuşmak" veya "biriyle konuşmak".

Finally, there's one other key difference between "speak" and "talk,” and that is

Son olarak, "konuşmak" ile "konuşmak" arasında önemli bir fark daha vardır ve bu da

about languages.

dillerle ilgilidir.

When you are explaining your language ability, for example, I speak English, I speak Japanese,

Dil becerinizi anlatırken mesela ben İngilizce konuşuyorum, Japonca konuşuyorum,

I don't speak Chinese.

Çince bilmiyorum.

We should always use the verb "speak,” please don't use the verb "talk" to explain your

Her zaman "konuş" fiilini kullanmalıyız, lütfen dil becerilerinizi açıklamak için "konuş" fiilini kullanmayın

language abilities.

.

So a sentence like, I talk French is not correct, please use I speak French.

Yani, Fransızca konuşuyorum gibi bir cümle doğru değil, lütfen Fransızca konuşuyorum kullanın.

“Speak" is the correct verb to talk about your language abilities or to talk about your

"Speak" doğru fiil, dil becerileriniz hakkında konuşmak veya yetersizliğiniz hakkında

inability, as well, so please be careful there.

da konuşmak için, bu yüzden lütfen orada dikkatli olun.

Lastly, a couple conjugation points about this verb then.

Son olarak, bu fiil hakkında birkaç çekim noktası .

So "speak" in the past tense, "speak" is an irregular verb, "speak" becomes “spoke”

Yani geçmiş zamanda "speak", "speak" düzensiz bir fiildir, "speak" geçmiş zamanda "spoke" olur

in the past tense, spoke.

, konuştu. Bu

So please be careful here, also, to make the past participle form, "speak" becomes “spoken.”

yüzden lütfen burada da dikkatli olun, geçmiş ortacın "speak" ifadesinin "speak" haline gelmesine dikkat edin.

Have you spoken to someone?

Biriyle konuştun mu?

I've never spoken with someone.

Hiç kimseyle konuşmadım.

So there are two conjugations we need to consider for today's practice, spoke and spoken, past

Yani bugünkü pratik için dikkate almamız gereken iki çekim var , konuşma ve konuşma, geçmiş

tense and past participle tense.

zaman ve geçmiş zaman.

Okay, so now that we reviewed a couple points about the difference between "talk" and "speak,”

Tamam, şimdi "konuşmak" ve "konuşmak" arasındaki farkla ilgili birkaç noktayı gözden geçirdiğimize göre,

let's take a look at a few examples sentences, and maybe we can decide which verb is a better

birkaç örnek cümleye bakalım ve belki bunların her birinde hangi fiilin daha iyi bir seçim olduğuna karar verebiliriz

choice in each of these.

Okay, first one, he _______ to his manager.

. ilki, müdürüne _______.

Our hint word here is the word “manager,” this implies it's a work situation so it's

Buradaki ipucu kelimemiz "yönetici" kelimesidir, bu bir iş durumu anlamına gelir, bu yüzden

probably a good idea to sound a little more formal, let's use spoke, past tense.

biraz daha resmi konuşmak muhtemelen iyi bir fikirdir , hadi geçmiş zaman konuşalım.

He spoke to his manager.

Kendisiyle konuştu müdürü.

Of course, you could say he speaks to his manager, but we don't have much other information

Tabii ki, müdürüyle konuştuğunu söyleyebilirsin , ama burada fazla başka bilgimiz yok, bu yüzden

here so maybe a simple sentence, he spoke to his manager.

belki basit bir cümle, müdürüyle konuştu.

Nice.

Güzel.

Let's see, the next one, you should _______ to your parents.

Bakalım, bir sonrakinde, senin _______ yapmalısın ebeveynler.

So here, we have parents, and also “you should,” this kind of gives us the feeling

Yani burada, ebeveynlerimiz var ve ayrıca " yapmalısın", bu bize

that this sentence is maybe a casual advice situation, so how about "talk,” it sounds

bu cümlenin sıradan bir tavsiye durumu olduğu hissini veriyor, peki ya "konuşmak"

more casual, so "talk" sounds better.

daha gündelik geliyor, yani "konuşmak" geliyor daha iyi.

You should talk to your parents.

Ailenle konuşmalısın.

Again, "talk with” your parents is also okay here.

Yine, anne babanla "konuşmak" burada da sorun değil.

Alright, let's look at the next sentence.

Pekala, bir sonraki cümleye bakalım.

Haven't they _______ to you about this?

Bu konuda sana _______ gelmediler mi?

So here, we have “haven’t,” “have not.”

Yani burada, "yok", "yok" var .

a negative form here, haven't they _______ to you about this?

Burada olumsuz bir biçim, size bu konuda _______ değil mi?

In this sentence, there's no clear hint word, is it a casual situation, is it a formal situation?

Bu cümlede açık bir imalı söz yok, nedensel bir durum mu, formal bir durum mu?

So in a sentence like this, because we don't have enough information about the situation,

Yani böyle bir cümlede, çünkü bizde yok. durumla ilgili yeterli bilgi,

both "talk" and "speak" are actually okay, but we do need to conjugate the verb correctly,

hem "talk" hem de "speak" aslında sorun değil, ama fiili doğru bir şekilde konjuge etmemiz gerekiyor,

so that it matches this “haven’t” at the beginning of the sentence.

böylece cümlenin başındaki bu "haven't" ile eşleşiyor .

So we can say, haven't they talked to you?

Yani diyebiliriz ki, seninle konuşmadılar mı

Or, haven't they spoken to you about this?

yoksa seninle bu konuyu konuşmadılar mı

Both are correct in this case.

bu durumda ikisi de doğru

Haven't they talked to you?

seninle konuşmadılar mı

Haven't they spoken to you?

seninle konuşmadılar mı

It just changes the level of formality of the sentence.

sadece formaliteyi değiştiriyor cümlenin.Tamam

Okay, let's take a look at the next one.

bir sonrakine bakalım.Sana

I really wanted to _______ to you.

gerçekten _______ yapmak istedim.Yine

Again, it's a little bit difficult to determine, is this a formal situation or a casual situation?

karar vermek biraz zor bu resmi bir durum mu yoksa tesadüfi bir durum mu?

I would guess, I've included the word “really” here, typically “really” is only used

"gerçekten" kelimesini buraya dahil etti , tipik olarak "gerçekten" sadece

in casual situations, or it's better to use a word like “really” in less formal situation,

sıradan durumlarda kullanılır veya daha az resmi durumlarda "gerçekten" gibi bir kelime kullanmak daha iyidir,

so I think that is a better choice here.

bu yüzden burada daha iyi bir seçim olduğunu düşünüyorum.

I really wanted to talk to you.

Seninle gerçekten konuşmak istiyordum.

Hmm, nice.

HM güzel.

Alright, next one.

Pekala, sıradaki.

She is _______ with clients at the moment.

Şu anda müşterileri ile _______.

So here the hint is “clients,” indicating it's a business situation or a more formal

Yani buradaki ipucu "müşteriler", bunun bir iş durumu veya daha resmi bir

situation, and here we have the grammar “she is,” this implies progressive or a continuous

durum olduğunu gösteriyor ve burada "o" dilbilgisi var , bu ilerici veya sürekli bir

grammar sentence, so she's _______ clients gives us the hint it's more formal, let's

gramer cümlesi anlamına geliyor, yani o _______ müşteriler bize bunun daha fazla olduğu ipucunu veriyor resmi, hadi

use "speak,” but again, to change it to the progressive form, she's speaking with

"konuş"u kullanalım, ama yine de, ilerici forma değiştirmek için,

clients at the moment.

şu anda müşterilerle konuşuyor. Kulağa

It sounds nice.

hoş geliyor.

Okay, let's look at the next sentence then.

Tamam, o zaman bir sonraki cümleye bakalım.

What were they _______ with that guy about?

O adamla _______ ne hakkındaydılar?

Okay, so here I've used “with,” again, we can use “to” or “with” but I've

Tamam, burada “with” kullandım, yine “to” veya “with” kullanabiliyoruz ama

included “guy” as a hint word here; “guy” sounds a little bit more casual, we use “guy”

burada “guy” kelimesini ipucu olarak ekledim; “guy” kulağa biraz daha rahat geliyor, biz "adam"

in, maybe, more casual discussion everyday discussions so we probably want to use "talk"

, belki günlük tartışmalarda daha gündelik tartışmalarda, bu yüzden muhtemelen bu durumda "konuşmayı" kullanmak istiyoruz

in this case, a more casual choice.

, daha rahat bir seçim.

Here, we see it's past, what “were” they _______ with that guy about?

Burada, geçmişte kaldığını görüyoruz, onlar o adamla _______ ne hakkındaydı?

But we know this should be a past progressive tense sentence, too.

Ama biz bunun da geçmiş zaman kipli bir cümle olması gerektiğini bilin .

What were they, just indicates something continuing, what were they talking with that guy about?

bunlar neydi, sadece bir şeyin devam ettiğini gösteriyor, o adamla ne hakkında konuşuyorlardı?

What were they talking with that guy about?

o adamla ne hakkında konuşuyorlardı?

Great.

Harika.

Alright, next one.

Pekala, sıradaki.

You guys should have _______ about it last week.

Sizler geçen hafta bununla ilgili _______ almış olmalısınız .

Again, we see this “you guys,” “you guys” implying something more casual.

Yine, "siz çocuklar", "sizler " ifadesinin daha gündelik bir şeyi ima ettiğini görüyoruz.

You guys should have, so again, this is probably a sentence where we need to use the verb "talk"

Tekrar söylemelisiniz, bu muhtemelen "konuşmak" fiilini kullanmamız gereken bir cümle

because it's a more casual situation.

çünkü bu daha gündelik bir durum.

We could use the verb "speak" if you like, but again it's going to sound a little more

İsterseniz "konuşmak" fiilini kullanabiliriz, ama yine biraz daha

formal.

resmi olacak.

Here we have “you guys” which sounds casual, so mixing casual and formal might sound a

Burada kulağa gündelik gelen "siz çocuklar" var, bu nedenle gündelik ve resmi karıştırmak

little strange, so therefore, to match our grammar, you guys should have talked about

biraz garip gelebilir, bu nedenle, dilbilgimize uyması için,

it last week, is the nice sentence here.

geçen hafta bunun hakkında konuşmalıydınız, buradaki güzel cümle.

Okay, let's look at the last one then.

Tamam, o zaman sonuncusuna bakalım.

She's never _______ to me.

O benim için asla _______ değil.

So “she’s,” this is an interesting contraction, be careful, it's not “she is never,” “never”

Yani "she's" bu ilginç bir kısaltma, dikkatli olun, "o asla" değil, "asla"

is a big hint here, yeah, we know that “never,” we use “never” a lot in present perfect

burada büyük bir ipucu, evet, biliyoruz ki "asla", şimdiki mükemmelde "asla"yı çok kullanırız

tense sentences, so “she’s” here does not mean “she is,” instead this is the

gergin cümleler, dolayısıyla buradaki "o", "o " anlamına gelmez, bunun yerine

contracted form of “she has.”

"sahip olduğu"nun kısaltılmış halidir.

So here, she has never _______ to me.

Yani burada, bana asla _______ olmadı.

In this sentence, we don't know if it's a casual or a formal expression so we can choose

Bu cümlede, gündelik mi yoksa resmi bir ifade mi olduğunu bilmiyoruz, bu nedenle

either verb, so she has never talked to me is correct, or she has never spoken to me,

fiillerden birini seçebiliriz, yani o benimle hiç konuşmadı doğrudur ya da benimle hiç konuşmadı, benimle

she's never talked to me, she's never spoken to me, both are correct, just depending on

hiç konuşmadı, o asla bana söylendi, ikisi de doğru, sadece

the situation and depending on the nuance you would like to communicate, you can choose

duruma ve iletmek istediğiniz nüansa bağlı olarak,

the better form or the better verb accordingly.

daha iyi formu veya daha iyi fiili buna göre seçebilirsiniz.

So these are a few cases where we use “speak" and "talk,” it might be a good idea to choose

Yani bunlar "konuş" ve "konuş" kullandığımız birkaç durum, birini veya diğerini seçmek iyi bir fikir olabilir,

one or the other but I would recommend just keep in mind, if you want to sound more formal,

ancak daha resmi konuşmak istiyorsanız,

please choose the verb "speak,” if you want to sound a little more casual, use the verb

lütfen fiili seçin. "konuş", biraz daha rahat görünmek istiyorsanız,

"talk.”

"konuş" fiilini kullanın.

In most cases, we will use the verb "talk,” but maybe at work, it's a good idea to use

Çoğu durumda "konuşmak" fiilini kullanacağız ama belki işte bunun yerine "konuşmak" kullanmak iyi bir fikir olabilir

"speak" instead.

.

Also, don't forget to use "speak" to talk about your language abilities, too.

Ayrıca, dil becerileriniz hakkında konuşmak için "konuşmak" fiilini kullanmayı da unutmayın.

Okay, so those are a few points about when to use "speak" and "talk.”

, yani bunlar "speak" ve "talk"ın ne zaman kullanılacağıyla ilgili birkaç nokta.

If you have any questions, or if you want to try to make an example sentence, give it

Herhangi bir sorunuz varsa veya örnek bir cümle kurmaya çalışmak istiyorsanız,

a try in the comment section below this video.

bu videonun altındaki yorum bölümünde deneyin.

If you liked the video, please give it a thumbs up and make sure to subscribe to our channel,

Videoyu beğendiyseniz, lütfen beğenin ve kanalımıza

if you haven't already.

hala abone değilseniz abone olmayı unutmayın. Bunun gibi daha fazla şey

And check us out at EnglishClass101.com for more stuff like this.

için EnglishClass101.com adresinde bize göz atın .

Thanks very much for watching this episode, and we will see you again soon.

Bu bölümü izlediğiniz için çok teşekkürler, yakında tekrar görüşürüz.

Bye!

Hoşçakal!