Free English Class! Topic: Math! ➗➕➖ (Lesson Only)

Well hello and welcome to this english lesson about math. I'm

Pekala merhaba ve matematikle ilgili bu İngilizce dersine hoş geldiniz.

not sure which subjects in school were your favourite.

Okulda hangi derslerin favorin olduğundan emin değilim .

Maybe math class was an enjoyable place for you to be.

Belki de matematik dersi senin için keyifli bir yerdi.

Maybe math class was really really boring. But either way

Belki de matematik dersi gerçekten çok sıkıcıydı. Ama

whether you like math or don't like math. I think this will be

matematiği sevseniz de sevmeseniz de her iki durumda da. Bunun

a good English lesson for you. We all use math everyday

senin için iyi bir İngilizce dersi olacağını düşünüyorum. Hepimiz her gün

somewhere. Whether it's figuring out how much money we

bir yerlerde matematiği kullanıyoruz. İster bir şey için ne kadar para

need to pay for something and how much change we get or just

ödememiz gerektiğini ve ne kadar bozuk para aldığımızı bulmak olsun, ister bir şey inşa ediyorsak

trying to calculate how much we have to buy if we're building

ne kadar satın almamız gerektiğini hesaplamaya çalışmak olsun

something. We sometimes need to use math. And so in this

. Bazen matematiği kullanmamız gerekir. Ve bu

English lesson I'll talk a little bit about math. Um I

İngilizce dersinde biraz matematik hakkında konuşacağım.

have to admit some of the slides. There's a lot less

Bazı slaytları kabul etmeliyim . Slaytlarda çok daha az

pictures in the slides and a lot more numbers in the slides.

resim ve slaytlarda çok daha fazla sayı var. Matematikle ilgili

So once again welcome to this English lesson about math. So

bu İngilizce dersine bir kez daha hoş geldiniz .

you'll notice I have the word math and I have the word maths

Fark edeceksiniz ki bende matematik kelimesi var ve burada da matematik kelimesi var

here. And that's because is a difference between North

. Bunun nedeni, bizim

American English where we use the short form math and British

kısa biçimli matematiği kullandığımız Kuzey Amerika İngilizcesi ile

English where they often say math. So for me I just say

onların sıklıkla matematik dedikleri İngiliz İngilizcesi arasındaki farktır . Bu yüzden benim için sadece

math. When I talk about numbers and adding and subtracting when

matematik diyorum. Sayılardan ve toplama ve çıkarmadan bahsettiğimde matematik öğreneceğim

I talk about going to a class where I'm going to learn about

bir sınıfa gitmekten bahsettiğimde

mathematics I would say math. I would just call it math class.

matematik derdim. Ben buna sadece matematik dersi derdim.

So again if you are on the other side of the Atlantic if

Yani yine Atlantik'in diğer tarafındaysanız,

you are learning British English you would Most likely

İngiliz İngilizcesi öğreniyorsanız, büyük olasılıkla

say maths and both are more common than the word

matematik diyeceksiniz ve her ikisi de matematik kelimesinden daha yaygın

mathematics. We don't often say I'm going to take a class on

. Matematik dersi alacağımı pek sık söylemiyoruz

mathematics. We would instead say I'm going to take a math

. Bunun yerine matematik dersi alacağım derdik

class. So mathematics the study of numbers and equations and

. Matematik, sayıların ve denklemlerin incelenmesi ve birazdan

all of that fun stuff which I will explain in a bit. Uh math

açıklayacağım tüm bu eğlenceli şeyler . Uh matematik

the short form that I use and maths the short form people

benim kullandığım kısa biçim ve matematik insanların

would use if they are over there in Britain across the

orada, İngiltere'de

way. We also have what's called basic arithmetic. So

yolun karşısındaysa kullanacakları kısa biçim. Ayrıca temel aritmetik denilen şeye sahibiz . Yani

mathematics is a general term for everything to do with math.

matematik, matematikle ilgili her şey için genel bir terimdir.

But when we talk about basic arithmetic. We're talking about

Ama temel aritmetik hakkında konuştuğumuzda .

adding, subtracting, multiplying and dividing. Kids

Toplama, çıkarma, çarpma ve bölme işlemlerinden bahsediyoruz. Çocuklar

when they go to school one of the first things they learn is

okula gittiklerinde öğrendikleri ilk şeylerden biri

basic arithmetic. They learn to read. They learn to write. And

temel aritmetiktir. Okumayı öğrenirler . Yazmayı öğrenirler. Ve

they learn how to do basic arithmetic. So that's things

temel aritmetiği nasıl yapacaklarını öğreniyorlar .

like this where you see two plus three which equals five by

Bu arada, iki artı üçün beşe eşit olduğunu gördüğünüz şeyler böyle

the way. So you're hearing me already start to use some of

.

the English language we would use when talking about math. So

Matematik hakkında konuşurken kullanacağımız İngilizcenin bir kısmını şimdiden kullanmaya başladığımı duyuyorsunuz. Öyleyse

let's get to the four most common. So you'll notice I've

en yaygın dördüne geçelim .

put a number of words at the top because some of these are

En üste birkaç kelime koyduğumu fark edeceksiniz çünkü bunlardan bazıları

used to describe the equation and some are used to refer to

denklemi açıklamak için kullanılırken bazıları da denklemi ifade etmek için kullanılıyor

the equation. So when you add two numbers you use the plus

. Yani iki sayıyı topladığınızda artı

sign and you end up with an equation like this. So if I

işaretini kullanırsınız ve bunun gibi bir denklem elde edersiniz. Yani

wanted to add three and four I would say three plus four

üç ve dörtü toplamak isteseydim, üç artı dört

equals seven. So notice I'm Throwing words in there and I'm

eşittir yedi derdim. Dikkat edin, oraya kelimeler atıyorum ve bazı

using things differently. I'm saying if I want to add two

şeyleri farklı kullanıyorum. Diyorum ki, eğer iki sayı toplamak isteseydim

numbers I would write an equation like this. If I wanted

böyle bir denklem yazardım.

to add the number three and the number four I would say three

Üç ve dört sayısını toplamak isteseydim, üç artı

plus four equals seven. So we would refer to all of this as

dört eşittir yedi derdim. Yani tüm bunlara toplama olarak atıfta bulunacağız

addition. When you're learning about addition in school you're

. Okulda toplamayı öğrenirken

learning how to add numbers together and you would do that

sayıları nasıl toplayacağınızı da öğreniyorsunuz ve bunu

by writing equations like this. Three plus four equals seven.

bunun gibi denklemler yazarak yapacaksınız. Üç artı dört eşittir yedi.

Hopefully that made some said. It's the add and the plus are

Umarım bu bazılarının söylemesine neden olmuştur. Fark ettiyseniz, toplama ve artı

used slightly differently if you've noticed. And then when

biraz farklı kullanılıyor . Ve sonra

you add two numbers together you get the sum. So the answer

iki sayıyı topladığınızda toplamı elde edersiniz. Yani

when you have addition when you add two numbers together the

toplama işlemi yaptığınızda, iki sayıyı topladığınızda elde ettiğiniz cevaba

answer is called the sum. And then we have subtraction. So

toplam denir. Ve sonra çıkarma işlemimiz var. Yani,

when you subtract or when you take away or when you use minus

çıkarma yaptığınızda veya çıkardığınızda veya eksi kullandığınızda,

it's when you have one number and then you take a number away

bu, bir sayıya sahip olduğunuz ve daha sonra daha

from it to get a smaller number. So in this equation I

küçük bir sayı elde etmek için ondan bir sayı çıkardığınız zamandır . Yani bu denklemde

would say this. Nine minus three equals six. I could also

şunu söyleyebilirim. Dokuz eksi üç eşittir altı. Ayrıca

say nine takeaway three is six or nine takeaway three equals

dokuz paket üç eşittir altı veya dokuz paket üç eşittir

six. Notice I use equals and is interchangeably when I talk

altı diyebilirim. Denklemlerden bahsederken eşittir ve is'i birbirinin yerine kullandığıma dikkat edin

about equations. Um and I would the minus sign. We could also

. Um ve ben eksi işareti yapardık.

say nine minus three equals six that works as well. Uh and

Dokuz eksi üç eşittir altı da diyebiliriz. Uh ve

again we would refer to this as subtraction. When you're

yine buna çıkarma deriz.

getting paid at work there's a lot of subtraction. You get a

İş yerinde maaş alırken çok fazla eksiltme oluyor.

certain amount of money but then they take money away for

Belirli bir miktar para alırsınız, ancak daha sonra

certain things like benefits and taxes. They subtract a lot

yardımlar ve vergiler gibi belirli şeyler için paranızı alırlar.

of money from your paycheck. And the difference or sorry and

Maaşınızdan çok para kesiyorlar. Ve fark veya pardon ve çıkarma kullandığınız

the answer to an equation where you're using subtraction. Uh

bir denklemin cevabı .

the answer is call the difference. So nine minus three

Cevap, farkı aramaktır. Yani dokuz eksi üç

equals six. The answer six is called the difference. I hope

eşittir altı. Cevap altıya fark denir. Umarım

you're not getting too bored with this math lesson yet. Um I

bu matematik dersinden henüz çok sıkılmamışsındır. Um

by the way I shouldn't say that should I? I think there are a

bu arada bunu söylememeliyim değil mi ? Bence

lot of people who love math. I myself do like math. So I'm I'm

matematiği seven birçok insan var. Ben kendim matematiği severim.

assuming for most of you you're like me and enjoying this

Çoğunuzun benim gibi olduğunu ve bu dersten zevk aldığını varsayıyorum

lesson. Uh then we have another basic function sorry I

. O zaman başka bir temel fonksiyonumuz var, üzgünüm

shouldn't use the word function. That's a higher level

fonksiyon kelimesini kullanmamalıyım . Bu daha yüksek bir

math. Another form of basic arithmetic is to multiply or to

matematik. Temel aritmetiğin başka bir biçimi çarpmak veya

use the times sign. So this is called multiplication. That's a

çarpı işaretini kullanmaktır. Buna çarpma denir.

hard word to say. I almost said it wrong. Multiplication is

Söylemesi zor bir kelime. Neredeyse yanlış söyledim. Çarpma,

when you take numbers like two and you say two times three

iki gibi sayıları alıp iki kere üç

equals six. So when you multiply two by three you get

eşittir altı demenizdir. Yani iki ile üçü çarptığınızda altı elde edersiniz

six. Two times three equals six. Notice how just like add

. İki kere üç eşittir altı. Toplama gibi

and when I was talking about add and plus multiply in times

ve ben toplama ve artı çarpma işlemlerinden bahsederken nasıl da

kind of work a little different as well. Two times three equals

biraz farklı işlere dikkat edin . İki kere üç eşittir

six. This is a multiplication question and in this question I

altı. Bu bir çarpma sorusu ve bu soruda

will multiply two by three. I hope I'm not confusing you. But

iki ile üçü çarpacağım. Umarım kafanı karıştırmıyorumdur. Ancak, bu denklem hakkında konuşurken

do note again that multiply and times are used a little

çarpma ve zamanın biraz farklı kullanıldığını unutmayın

differently when you talk about this equation. Let me say it

.

one more time. Two times three is six or two times three

Bir kez daha söyleyeyim. İki kere üç altı ya da iki kere üç

equals six. And that is of course called a product. So the

altı eder. Ve buna elbette ürün denir. Yani sorunun

answer when you multiply the answer to the question is

cevabını çarptığınızda elde edilen cevaba çarpım

called the product. Two times three equals six six is the

denir. İki kere üç eşittir altı altı

product. And then we have division or when you divide. So

çarpımıdır. Ve sonra bölünmemiz var ya da böldüğünüzde. Yani otuz beş

when you have a number like thirty-five and you divide

gibi bir sayınız varsa ve

thirty-five by seven you get the answer of five. So I would

otuz beşi yediye bölerseniz, cevap beş olur. Yani

say this. This equation is an example of division. In this

şunu söyleyebilirim. Bu denklem bir bölme örneğidir. Bu

question I'm saying thirty-five divides seven equals five. Or

soruda otuz beş bölü yedi eşittir beş diyorum. Ya da

thirty-5 divides seven is five. So again we refer to it as

otuz beş bölü yedi beş eder. Bu yüzden yine bölme olarak adlandırıyoruz

division. But when we talk about the action that's taking

. Ancak gerçekleşen eylemden bahsettiğimizde

place we use the verb divide. So 3-5 divide seven equals

bölmek fiilini kullanırız. Yani 3-5 bölü yedi eşittir

five. And the answer when you're doing division is called

beş. Ve bölme işlemi yaparken elde edilen cevaba

a quotient. So 3-5 divides seven equals five. Five is the

bölüm denir. Yani 3-5 bölü yedi eşittir beş.

quotient. So that was your basic arithmetic. Uh should I

Bölüm beştir. Demek temel aritmetiğiniz buydu. Uh,

go over it real quick one more time? No. Let's just move on.

hızlıca bir kez daha üzerinden geçeyim mi ? Hayır. Devam edelim.

No let me go back. So you have addition subtraction.

Hayır, geri dönmeme izin ver. Yani toplama çıkarma var.

Multiplication. And division. I'm not sure why I didn't put

Çarpma işlemi. Ve bölme. Bölmeyi neden parantez içine almadığımdan emin değilim

division in brackets. There were supposed to be like a

.

visual reminder for you. But anyways those are the four

Sizin için görsel bir hatırlatıcı gibi olması gerekiyordu. Ama her neyse bunlar

parts of basic arithmetic. We also have long division. When

temel aritmetiğin dört kısmı. Ayrıca uzun bir bölümümüz var.

you're talking about division there are a couple of ways to

Bölme hakkında konuşurken, bunu yapmanın birkaç yolu vardır

do it. This is what we refer to as long division. Where we put

. Uzun bölme olarak adlandırdığımız şey budur.

the number in the middle. The dividend and then we put this

Sayıyı ortasına koyduğumuz yer. Temettü ve sonra bu

little bracket with a line kind of. And we have the divisor and

küçük parantezi bir çizgi ile koyarız . Ve bölenimiz var ve en

then on the top you'll eventually get the answer or

üstte sonunda cevabı veya

quotient. I'm not sure if you like doing long division. It

bölümü alacaksınız. Uzun bölme yapmayı sever misin emin değilim. Yapmayı en

was one of my favourite things to do. When I was in elementary

sevdiğim şeylerden biriydi . Ben

school. Um and so you've heard me use this word a few times.

ilkokuldayken. Um ve bu kelimeyi birkaç kez kullandığımı duydun. Bunun gibi semboller içeren

When you have numbers on a page with symbols like this for

bir sayfada sayıların olduğu zaman çarpı

times four equals 16. This is called an equation. Okay? So

dört eşittir 16. Buna denklem denir. Tamam aşkım? Yani

when you go to school and when you learn math you will have a

okula gittiğinde ve matematik öğrendiğinde bir

lot of equations and there will be no answer. And you will in

sürü denklemin olacak ve cevap olmayacak. Ve zihninizde

your mind need to figure out what the answer is. So luckily

cevabın ne olduğunu bulmanız gerekecek. Neyse ki

I can still remember that four times four equals sixteen. And

dört kere dördün on altı ettiğini hâlâ hatırlayabiliyorum. Ve

that's an equation. Uh and you'll notice that there is an

bu bir denklem. Bir

equal sign or an equal sign in an equation. So the reason I

denklemde eşittir işareti veya eşittir işareti olduğunu fark edeceksiniz .

have two spellings here is because depending on where you

Burada iki hecelememin olmasının nedeni, nerede olduğunuza bağlı olarak

are you might say one or the other. I use both. So I would

birini veya diğerini söyleyebilmenizdir. ikisini de kullanıyorum

call this an equal sign or an equal sign. But if you're in

Buna eşittir işareti veya eşittir işareti diyeceğim. Ama

America you might say one and if you're in Britain you might

Amerika'daysanız birini söyleyebilirsiniz ve Britanya'daysanız

say the other. But Canada's kind of a mixture. Uh Canadian

diğerini söyleyebilirsiniz. Ama Kanada bir çeşit karışım. Uh Kanada

English is kind of a mixture of the two. And so I use both of

İngilizcesi ikisinin bir karışımıdır . Ve böylece

them equally. So we have are called fractions. And a lot of

ikisini de eşit şekilde kullanıyorum. Bu yüzden kesirlere denir. Ve çoğu

times when kids learn fractions in school we usually show them

zaman çocuklar okulda kesirleri öğrendiğinde onlara genellikle

pie graphs or we we talk about pie for some reason. As you can

pasta grafikleri gösteririz veya bir nedenden dolayı pastadan bahsederiz. Gördüğünüz gibi

see this pie or pizza has eight slices. And three out of the

bu turta veya pizza sekiz dilimden oluşuyor. Ve

eight slices are yellow. So we would say three eighths of the

sekiz dilimden üçü sarı. Yani pastanın sekizde üçünün

pie is yellow. Or three eighths of the pizza is yellow. I'm

sarı olduğunu söyleyebiliriz. Veya pizzanın sekizde üçü sarıdır.

pretty sure this isn't a pizza or a pie. Cuz I don't sure if

Bunun bir pizza ya da turta olmadığına oldukça eminim. Çünkü

any pizza or pie is purple with yellow pieces and white pieces.

herhangi bir pizza veya turtanın sarı parçaları ve beyaz parçaları olan mor olup olmadığından emin değilim.

But a fraction is when you Have one number on top of another

Ancak kesir, bir sayının üzerinde başka bir sayının olması durumudur

number. A numerator on top of a denominator. Um fractions are

. Bir paydanın üstünde bir pay . Um kesirler

still used because we use we don't use metric for

hala kullanılıyor çünkü her şey için metrik kullanmıyoruz

everything. We still use what we call the imperial system. So

. Hala emperyal sistem dediğimiz şeyi kullanıyoruz. Bu yüzden, Amerikalı komşularımız yüzünden

we measure things in Canada in feet and inches because of our

Kanada'daki şeyleri fit ve inç cinsinden ölçüyoruz

American neighbours. So we still use things like you need

. Bu yüzden hala

to cut this board six foot and one quarter inches. Or this

bu tahtayı altı fit ve bir çeyrek inç kesmeniz gerekiyor gibi şeyler kullanıyoruz. Veya bunun

needs to be 12 and an eighth. So fractions are still used

12 ve sekizde biri olması gerekiyor. Yani bilimde ondalık sayılarla değiştirmiş olsak da kesirler hala kullanılıyor

even though we've replaced them I think with decimals in

science and things like that. We also have the term percent.

ve bunun gibi şeyler. Bir de yüzde terimimiz var.

So when you have anything out of a 00 which actually if you

Yani 00 üzerinden herhangi bir şeye sahip olduğunuzda, aslında

look at percent it has the French word scent salt. So 100

yüzde olarak bakarsanız, Fransızca koku tuzu kelimesine sahiptir. Yani

in it. So if you have a test and the test is out of a

içinde 100. Yani bir testiniz varsa ve test yüz üzerinden çıkarsa

hundred and you get ninety-three right you would

ve doksan üçü doğru yaparsanız,

have 93% on that test. So percent simply refers to a

o testte %93'ünüz olur. Yani yüzde, sadece yüz üzerinden bir sayıyı ifade eder

number that is out of a hundred. So it's basically a

. Yani temelde

fraction out of a hundred but instead of writing it over a

yüzden bir kesir ama yüzden fazla yazmak yerine

hundred we just put the percent sign after it. Then we have

arkasına yüzde işaretini koyuyoruz. O zaman

what's called a ratio. So when I think about ratios I think

oran denen şeye sahibiz. Bu yüzden oranları düşündüğümde, en küçük çim biçme makinem

when I mix oil and gas for my smallest lawn mower I need to

için petrol ve gazı karıştırdığımda,

mix oil and gas in a ratio of one to four. So I put one part

petrol ve gazı bire dört oranında karıştırmam gerektiğini düşünüyorum. Bu yüzden

oil for every four parts gas and I mix that together and

her dört parça gaza bir parça yağ koyuyorum ve bunu karıştırıyorum ve

that's how the engine runs. So when you have a ratio you're

motor böyle çalışıyor. Yani iyi bahsettiğiniz bir oranınız olduğunda,

talking about well you could say things like this. How many

bunun gibi şeyler söyleyebilirsiniz.

men and women are at your workplace? And you could say oh

İşyerinizde kaç erkek ve kadın var ? Ve

we have a ratio of one to one. For every man there's a woman

bire bir oranımız var diyebilirsiniz. İş yerimizde çalışan her erkeğe karşılık bir kadın vardır

working at our workplace. Or you could say oh what's the

. Ya da

ratio of students to teachers? You could say well it's about

öğrencilerin öğretmenlere oranı nedir diyebilirsiniz.

30 to one. For every 30 students there's one teacher in

30'a bir olduğunu söyleyebilirsin. Okulda her 30 öğrenciye bir öğretmen düşmektedir

the school. So that's ratio. And then similar to fractions

. Yani bu oran. Ve sonra kesirlere benzer şekilde

we have decimals. So if you have a fraction one over two or

ondalık sayılarımız var. Yani bir bölü iki veya

a half we would call it. It is the same the decimal point five

bir buçuk kesiriniz varsa, buna kesir deriz. Ondalık virgülü beş

or 0. 5. So notice in my part of the world we use the. In.

veya 0 ile aynıdır. 5. Yani dikkat edin, dünyanın benim tarafımda kullandığımız kısmı. İçinde.

some parts of the world they use a comma as their decimal

dünyanın bazı bölgelerinde ondalık noktası olarak virgül kullanırlar

point. But for me if I am going to write a decimal I would

. Ama benim için bir ondalık sayı yazacaksam

write it this way. Um if you want to think of something like

bu şekilde yazarım. Üç nokta bir dört bir beş dokuz iki altı beş olan turta gibi bir şey düşünmek istersen

pie which is three point one four one five nine two six

five. Can't I can't go any further. I used to be able to

. Daha fazla gidemez miyim? Eskiden

go further. Uh there's a decimal point in pie. So three

daha ileri gidebilirdim. Pastada bir ondalık nokta var. Yani üç

one four one five nine two six five. Yeah there's something

bir dört bir beş dokuz iki altı beş. Evet, sekiz dokuz diye bir şey var

something eight nine. Anyway so you guys can figure that out.

. Her neyse, siz bunu anlayabilirsiniz.

Not going to try and figure out pie to more than five or six

Pastayı beş veya altı

decibel places. Um and then we have what's called an exponent

desibel basamağının üzerine çıkarmaya çalışmayacağım. Um ve sonra üs veya üs denilen şeye sahibiz

or exponents. So if you see something like this in math.

. Yani matematikte böyle bir şey görürseniz.

Four to the power of two. The answer to this would be

Dört üzeri iki. Bunun cevabı on

sixteen. It simply means that four needs to be multiplied by

altı olacaktır. Bu basitçe, dördün kendisiyle çarpılması gerektiği anlamına gelir

itself. So four to the four to the power of two when you have

. Yani üs iki olduğunda, dört üzeri dört üzeri iki

the exponent two. It means that you to multiply it by itself

. Bu, onu

two times. Well once really. Four times four. I think you

iki kez kendisiyle çarpmanız anlamına gelir. Gerçekten bir kez. Dört kere dört. Bence sen ne

know what I mean. We have something interesting in Canada

demek istediğimi biliyorsun. Artık beş kuruşumuz olmayan Kanada'da ilginç bir şeyimiz var

where we don't have pennies anymore. We don't have a one

.

cent coin in Canada. And so when you go to the store when

Kanada'da bir sentlik madeni paramız yok. Ve böylece, mağazaya gittiğinizde,

you pay it is always it's either they either need to

ödeme yaptığınızda, borcunuzu bulmak için her zaman ya

round up or they need to round down to figure out what you

yuvarlamaları gerekir ya da aşağı yuvarlamaları gerekir

owe. So if I go to the store and if I buy something and the

. Yani eğer dükkana gidersem ve bir şey alırsam ve

total is a dollar three. If she says that will be a dollar

toplam üç dolar olur. Eğer söylerse üç dolar olacak

three. Um the machine automatically charges me $1 5

. Um, makine benden otomatik olarak 15 dolar alıyor

because we need to round up because there's no pennies I

çünkü yuvarlamamız gerekiyor çünkü hiç kuruş yok

can't pay 3 cents I can't give her a $1 coin, and then three

3 sent ödeyemem Ona ​​bir 1 dolar ve sonra üç

pennies because we don't have pennies anymore so we round up

peni veremem çünkü artık beş kuruşumuz yok o yüzden yuvarlarız yukarı

round up is when you take a number and you bring it to the

yuvarlama, bir sayı alıp onu o durum için en iyi kuruş

next highest number that makes the best cents for that

yapan bir sonraki en yüksek sayıya getirdiğinizde,

situation for us it would be to the next 5 cent points so 13

sonraki 5 sent puan olur, yani burada

becomes $15 when you go to a store here and then a two this

bir mağazaya gittiğinizde 13 15 dolar olur ve sonra a iki Burası

is where I'm happy because I save a bit of money. A two

mutlu olduğum yer çünkü biraz para biriktiriyorum. İki,

becomes a dollar at the store. So if I go to the store and I

mağazada bir dolara dönüşür. Yani, markete gidip

buy some candy and the total is a dollar two I will be charged

biraz şeker alırsam ve toplam 2 dolar olursa benden

a dollar because they will round down to one dollar. Then

bir dolar alınır çünkü bunlar bir dolara yuvarlanır. O zaman

we have something like average. So average is when you have a

ortalama gibi bir şeyimiz var. Yani ortalama,

numbers a few numbers in a row and you want to know what the

arka arkaya birkaç sayıya sahip olduğunuz ve

common average is between them. So let's say this. Let's say

aralarındaki ortak ortalamanın ne olduğunu bilmek istediğiniz zamandır. Öyleyse şunu söyleyelim. Diyelim ki

one day I sold three bouquets. The next day I sold four

bir gün üç buket sattım. Ertesi gün dört

bouquets and the next day I sold two bouquets. If you

buket sattım ve ertesi gün iki buket sattım. Günde

wanted to know what's the average number of bouquets you

sattığınız ortalama buket sayısını bilmek isteseydiniz,

sell per day you would do this. You would add three plus four

bunu yapardınız. Üç artı dört artı

plus two and I put them in brackets so that I do the

iki eklersiniz ve ben bunları parantez içine alırım ki

addition first. And then I would divide that by the number

önce toplamayı yapayım. Ve sonra bunu gün sayısına bölerdim

of days. So divided by three. So it equals three. So three

. Yani üçe bölünmüş. Yani üçe eşittir. Yani üç

plus four plus two equals nine divided by three equals three.

artı dört artı iki eşittir dokuz bölü üç eşittir üç.

So it means on average I sell about three bouquets per day.

Bu, ortalama olarak günde yaklaşık üç buket sattığım anlamına geliyor.

Students are always interested in knowing what their average

Öğrenciler her zaman ortalamalarının ne

is. They get grades for all the work they do in class and then

olduğunu bilmekle ilgilenirler. Sınıfta yaptıkları tüm çalışmalar için not alıyorlar ve sonra

they like to add them together and then figure out the average

bunları toplamayı seviyorlar ve sonra ortalamayı buluyorlar

and that's their the grade they're getting for the whole

ve bu onların tüm sınıf için aldıkları not

class. So average. Uh you'll notice I just use brackets.

. Çok ortalama. Sadece parantez kullandığımı fark edeceksiniz.

Brackets are these little curved things that you put in

Parantezler,

an equation in order to tell the person what things they

kişiye

should do first. Now there is a strategy I think it's called

ilk olarak ne yapması gerektiğini söylemek için bir denklem içine koyduğunuz bu küçük kavisli şeylerdir. Şimdi bir strateji var sanırım buna

bedmass, brackets, exponents, division, multiplication,

yatak kütlesi, köşeli ayraçlar, üsler, bölme, çarpma,

addition, subtraction, there is an order that you're supposed

toplama, çıkarma, yapman gereken bir sıralama var

to do. But when you put brackets in you can indicate

. Ancak parantez içine aldığınızda, denklemin

what order you want the equation to be solved in

hangi sırayla çözülmesini istediğinizi belirtebilirsiniz

because if there were no brackets in this equation you

çünkü bu denklemde parantez yoksa, işleri hangi sırayla yapacağınızı

could solve it wrong if you didn't know what order to do

bilmiyorsanız yanlış çözebilirsiniz

things in. Um because the average wouldn't it wouldn't

. Um çünkü ortalama

come out correctly. I'm talking about math too much I think.

doğru çıkmaz mıydı? Matematikten çok fazla bahsediyorum sanırım. Şu anda

Getting a foggy math braid right now. Anyways let's talk a

sisli bir matematik örgüsü alıyorum . Neyse

little bit about algebra. Uh let me check where I am and

biraz cebirden bahsedelim. Uh, nerede olduğuma bir bakayım ve

then I'll pop into members only chat in a bit. Algebra. So at a

birazdan üyelere özel sohbete gireceğim. Cebir. Böylece

certain point in your math life you move beyond basic

matematik hayatınızın belirli bir noktasında temel aritmetiğin ötesine geçersiniz

arithmetic and you start to learn higher level math. In

ve daha yüksek düzeyde matematik öğrenmeye başlarsınız.

schools in Canada students start learning algebra in about

Kanada'daki okullarda öğrenciler cebir öğrenmeye yaklaşık

grade six or seven. They get a small introduction to it. Uh

altıncı veya yedinci sınıfta başlarlar. Küçük bir giriş yapıyorlar.

and they spend quite a bit of time in grade eight, nine and

Sekizinci, dokuzuncu ve

10 doing algebra and practicing algebra. So that's when you

10. sınıflarda cebir ve cebir çalışmak için oldukça fazla zaman harcıyorlar. İşte o zaman

have things like this. You're given an equation. Three X plus

böyle şeyler olur. Size bir denklem verildi. Üç X artı

one equals seven. And then you to solve the equation. Now I've

bir eşittir yedi. Ve sonra denklemi çözeceksin. Şimdi

left out a step here. I left out the step where I moved the

burada bir adımı atladım.

three to the other side and divide six by three. But you

Üçü diğer tarafa taşıdığım ve altıyı üçe böldüğüm adımı atladım. Ama

can see here three X plus one equals seven that means three X

burada üç X artı bir eşittir yedi olduğunu görebilirsiniz, bu da üç X

equals six because if I move the one across it becomes a

eşittir altı anlamına gelir, çünkü eğer birini karşıya kaydırırsam,

negative we get three X equals six and X equals 2. I might

negatif olur, üç X eşittir altı ve X eşittir 2 elde ederiz.

have left out two steps when I was solving this equation. But

Çözerken iki adımı atlamış olabilirim. bu denklem Ancak

algebra is the the study of math where you have variables

cebir,

like the letter X is a variable and Then you have equations

X harfi gibi değişkenlerin bir değişken olduğu ve ardından

where you either are solving for the variable or you're

değişken için çözdüğünüz veya çarpanlarına ayırdığınız

factoring or you're expanding. You're doing things with the

veya genişlettiğiniz denklemlere sahip olduğunuz matematik çalışmasıdır. Farklı şeyleri bulmak için denklemle bir şeyler yapıyorsun

equation in order to figure out different things. Algebra's a

. Cebir

lot of fun. Hard word to say. Maybe. Algebra. Maybe not. We

çok eğlencelidir. Söylemesi zor kelime. Belki. Cebir. Belki değil.

also have geometry. Let me make this a bit bigger. Geometry is

Geometrimiz de var. Bunu biraz daha büyüteyim. Geometri, şekilleri incelediğiniz

an area of mathematics where you're studying shapes. So

bir matematik alanıdır . Yani

you're studying circles and triangles and squares in

daireleri, üçgenleri ve dikdörtgenlerdeki kareleri inceliyorsunuz

rectangles. You're learning about perimeter and area And

. Çevre ve alanı öğreniyorsunuz ve

you're learning about diameter and radius and those kinds of

çap , yarıçap ve bu tür

things. So geometry is the study of shapes. Um this was

şeyleri öğreniyorsunuz. Yani geometri şekillerin incelenmesidir. Bu

also one of my favourite types of math. Geometry was a lot of

aynı zamanda en sevdiğim matematik türlerinden biriydi . Geometri çok

fun. And then I just mentioned the word variable. So in math

eğlenceliydi. Ve sonra kelime değişkeninden bahsettim. Yani matematikte

at a certain point when you start studying algebra you will

belirli bir noktada cebir çalışmaya başladığınızda

start to see variables. You'll see equations like minus seven

değişkenleri görmeye başlayacaksınız. Eksi yedi

C equals 21. Then you'll have to solve that. Minus seven C

C eşittir 21 gibi denklemler göreceksiniz. O zaman bunu çözmeniz gerekecek. Eksi yedi C,

equals 21. That would mean C equals minus three I think.

21'e eşittir. Bu, C'nin eksi üçe eşit olduğu anlamına gelir sanırım.

Again don't quote me on this. I am not a math expert and I am

Bir daha bu konuda benden alıntı yapma. Ben matematik uzmanı değilim ve

not a math teacher. But I do remember some math from my

matematik öğretmeni değilim. Ama hayatımdan bazı matematik hatırlıyorum

life. So we saw some of this in the chat already. We have the

. Bunun bir kısmını zaten sohbette gördük.

greater than sign. When you see something like this you would

Büyüktür işaretine sahibiz. Böyle bir şey gördüğünüzde

say that this is true. Four is greater than three. The way

bunun doğru olduğunu söylersiniz. Dört, üçten büyüktür.

they taught me in elementary school the way to remember this

Bana ilkokulda öğrettikleri yol, bunu hatırlamanın yolu

is that if you picture the greater than sign as a mouth

şuydu: Eğer daha büyük işareti bir ağız olarak hayal edersen,

they always said to pretend it's an alligator the alligator

her zaman timsahmış gibi yapmanı söylerlerdi, timsah

always wants to eat the bigger number that's how you know

her zaman daha büyük sayıyı yemek ister, bu şekilde hangi yolu koyacağını biliyorsun.

which way to put the greater than sign and notice up here

işareti büyüktür ve burada dikkat edin,

it's than T H A N so that is a greater than sign four is

T H A N'den büyüktür, yani bu büyüktür işareti dört,

greater than three. I'm over pronouncing than right now.

üçten büyüktür. Şu an olduğundan daha fazla telaffuz ediyorum.

When we say than really quickly it does sound like then. So I

Gerçekten hızlı bir şekilde söylediğimizde kulağa o zamanki gibi geliyor. Bu yüzden,

would say Four is greater than three. If I say it fast I would

Dört'ün üçten büyük olduğunu söyleyebilirim . Hızlıca söylersem,

say four is greater than three. And it sounds a little bit like

dört, üçten büyüktür derdim. Ve biraz o zamanki gibi geliyor

then but it is then. And of course we have less than. So

ama o zaman. Ve tabii ki daha azına sahibiz. Yani

three is less than four. Notice the alligator is trying to eat

üç, dörtten küçüktür. Timsahın

the bigger number again. So again if you were to compare

yine büyük sayıyı yemeye çalıştığına dikkat edin. Yani yine sayıları karşılaştıracak olsaydınız

numbers and if you wanted to write that you would say four

ve bunu yazmak isteseydiniz, dört

is greater than three. And three is less than four. So I

büyüktür üçtür diyeceksiniz. Ve üç, dörtten azdır. Bu yüzden

talked about this earlier a bit. One of the cool things

biraz önce bundan bahsettim .

about the world and one of the negative things about the world

Dünyayla ilgili harika şeylerden ve dünyayla ilgili olumsuz şeylerden biri de

is that we have calculators. So calculators are handy little

hesap makinelerimizin olması. Yani hesap makineleri, matematik problemlerini

devices that we use to solve math problems. Or to figure out

çözmek için kullandığımız kullanışlı küçük cihazlardır . Veya

the answer to equations. I think maybe I'm old here but I

denklemlerin cevabını bulmak için. Sanırım burada yaşlıyım ama

think kids use calculators way too much. I think that kids

bence çocuklar çok fazla hesap makinesi kullanıyor . Bence çocuklar, hepsini olmasa da

should know how to do a lot of basic arithmetic in their heads

birçok temel aritmetiği kafalarında nasıl yapacaklarını bilmeliler

if not all of it. You should know your timestable up to 10

. 10 veya 12'ye kadar zaman çizelgenizi bilmelisiniz.

or 12. Like you should be able to do like 12 times one is

12 kere bir

twelve. 12 times two is 2-four. Twelve times three is

on iki gibi yapabilmeniz gerektiği gibi. 12 kere iki 2-4 eder. On iki kere üç

thirty-six. 12 times four is 4-8. I gotta stop now. I think

otuz altı eder. 12 kere dört eşittir 4-8. Şimdi durmalıyım. Sanırım bir

the next answer is 60 though. But anyways a calculator is a

sonraki cevap 60 olsa da. Ama yine de bir hesap makinesi, matematik

handy device that will help you do math. And you even have a

yapmanıza yardımcı olacak kullanışlı bir cihazdır . Ve hatta

scientific calculator. I don't know all the details but we

bilimsel bir hesap makineniz bile var. Tüm detayları bilmiyorum ama

would just call this a calculator and when it has this

buna sadece bir hesap makinesi derdik ve bu

many buttons when it has sign and cosign and tangent when it

kadar çok düğmesi olduğunda, işaret , eşişaret ve teğet olduğunda,

lets you do exponents and square roots. We would call

üsleri ve karekökleri yapmanıza izin verdiğinde. Biz

this a scientific calculator. And then above that we would

buna bilimsel hesap makinesi derdik. Ve bunun üzerinde,

have what you would call a graphic calculator. Generally

sizin grafik hesap makinesi dediğiniz şeye sahip olurduk. Genellikle

students don't buy a normal calculator for school. When

öğrenciler okul için normal bir hesap makinesi almazlar.

they get to some of the upper level math they need a

Üst düzey matematiğin bir kısmına ulaştıklarında

scientific calculator and when they get into the maths where

bilimsel bir hesap makinesine ihtiyaç duyarlar ve

they need to do some graphing they will most likely get a

biraz grafik yapmaları gereken matematiğe girdiklerinde büyük olasılıkla bir

graphing calculator. So this is a cool calculator because not

grafik hesap makinesi alırlar. Yani bu harika bir hesap makinesi çünkü

only can you do math equations. You can actually have it graph

sadece matematik denklemleri yapmakla kalmıyorsunuz. Aslında

some of those equations for you. A long time ago there was

bu denklemlerden bazılarını sizin için grafik haline getirebilirsiniz. Uzun zaman önce

something called an abacus. When I was in grade one when I

abaküs denen bir şey vardı. Birinci sınıftayken

was like six or seven years old there was an abacus in my

altı yedi yaşlarındayken sınıfımda oynayabileceğimiz bir abaküs vardı

classroom that we could play with and our teacher taught us

ve öğretmenimiz bize

how to use it. We didn't use it in math class but we used it of

onu nasıl kullanacağımızı öğretti. Matematik dersinde kullanmadık ama tarih

as something we learned in history class. An abacus is a

dersinde öğrendiğimiz bir şey olarak kullandık . Abaküs, diğer hesaplamalarda sayma, toplama ve çıkarma

way to do mathemat to do counting adding and subtracting

yapmak için matematik yapmanın bir yoludur

in other calculations. Um but I don't actually know how to use

. Um, ama aslında birini nasıl kullanacağımı bilmiyorum

one. But pretty cool little device that was used for

. Ama yüzlerce yıldır kullanılan oldukça havalı küçük cihaz

hundreds of years. Um when people needed to I bet you they

. İnsanlar ihtiyaç duyduğunda, bahse girerim büyük rakamlar eklemek için bir şeyler

used it a lot when they were selling stuff to add big

satarken bunu çok kullandılar

numbers. Again I talked about a graph. A graph has an X and Y

. Yine bir grafikten bahsetmiştim. Grafiğin bir X ve Y

axis. Um and it is used in two dimensions to graph something

ekseni vardır. Um ve bunun gibi bir şeyin grafiğini çizmek için iki boyutta kullanılır

like this. You can graph quadratic equations. You can

. İkinci dereceden denklemlerin grafiğini çizebilirsiniz.

graph. Um if you have a line segment you can put it onto the

Grafik yapabilirsiniz. Eğer bir doğru parçanız varsa, onu grafiğe koyabilir

graph and you could kind of see the math. I won't go into too

ve matematiği görebilirsiniz.

many more details than that. But a graph is something that

Bundan daha fazla ayrıntıya girmeyeceğim. Ancak bir grafik,

when you get to higher level math you will start to do very

daha yüksek bir matematiğe ulaştığınızda çok çok

very complex graphs. And then I mentioned this earlier as well.

karmaşık grafikler yapmaya başlayacağınız bir şeydir. Ve sonra bundan daha önce de bahsetmiştim.

When you take a class I would simply call it a math class. I

Bir ders aldığınızda, buna basitçe matematik dersi derdim. Ben buna

wouldn't call it a mathematics class. That's that just sounds

matematik dersi demezdim. Kulağa

really really formal. I would say I'm taking a math class at

gerçekten çok resmi geliyor. Üniversitede matematik dersi alıyorum

university or I'm taking a math class at high school. Now you

ya da lisede matematik dersi alıyorum diyebilirim. Şimdi

might get specific and you might say I'm taking calculus

spesifikleşebilir ve kalkülüs alıyorum

or I'm taking trigonometry or I'm taking advanced geometry.

veya trigonometri alıyorum veya ileri geometri alıyorum diyebilirsiniz.

Or you might be even more specific and say you know I'm

Veya daha da spesifik olabilir ve ikinci sınıf olan ikinci matematik dersini aldığımı bildiğinizi söyleyebilirsiniz

taking calculus two which is the second class. So a math

. Yani bir matematik

class this would be a general term to describe a class where

dersi, matematik hakkında bilgi edindiğiniz bir sınıfı tanımlamak için kullanılan genel bir terim olacaktır

you learn about math. And then the teacher's called a math

. Ve sonra öğretmen matematik

teacher.

öğretmenini aradı.