I'm taking a short break. English lessons will resume on September 3!

Hi. Bob the Canadian here.

MERHABA. Kanadalı Bob burada.

I hope this video isn't too boring for some of you.

Umarım bu video bazılarınız için çok sıkıcı değildir .

I'm basically going to spend about five minutes talking about myself.

Temelde kendimden bahsetmek için yaklaşık beş dakika harcayacağım .

I know some of you are interested in my life, but hopefully you don't mind just listening

Bazılarınızın benim hayatımla ilgilendiğini biliyorum ama umarım biraz dinlemekten rahatsız olmazsınız

for a little bit.

.

I looked at my calendar this morning, and it is full.

Bu sabah takvimime baktım ve dolu.

There are a lot of things on my calendar for the next week and a half, almost two weeks.

Önümüzdeki bir buçuk hafta, neredeyse iki hafta için takvimimde çok şey var.

And the reason the calendar is so full is because it is almost time for school to start

Takvimin bu kadar dolu olmasının nedeni ise Kanada'nın Ontario şehrinde okulların başlamasına az bir zaman kalmış olmasıdır

in Ontario, Canada.

.

In Ontario, Canada, school starts at the beginning of September, and as most of you know, I am

Kanada, Ontario'da okul eylül başında başlar ve çoğunuzun bildiği gibi ben

a high school teacher.

bir lise öğretmeniyim.

I have a full-time job, and that job is teaching at a high school.

Tam zamanlı bir işim var ve bu iş bir lisede öğretmenlik yapmak.

And so my life gets busy, because I need to go back to work next week.

Ve böylece hayatım meşgul oluyor çünkü haftaya işe geri dönmem gerekiyor.

I have meetings all next week with other teachers where we plan the school year.

Önümüzdeki hafta, okul yılını planladığımız diğer öğretmenlerle toplantılarım var .

I have to get my classroom ready.

Sınıfımı hazırlamalıyım.

I like to make sure the classroom is nice and tidy, and that there's some stuff on the

Sınıfın güzel ve düzenli olduğundan ve duvarlarda bazı şeyler olduğundan emin olmak isterim,

walls, so that when students are bored with me, they can look at the stuff in the background.

böylece öğrenciler benden sıkıldıklarında arka plandaki şeylere bakabilirler.

That's kind of what happens in my videos as well.

Benim videolarımda da böyle oluyor .

Have you ever noticed that?

Hiç onu farkettin mi?

If I get boring, you can always look at the stuff in the background.

Sıkılırsam, her zaman arka plandaki şeylere bakabilirsin.

So I need to get my classroom ready.

Bu yüzden sınıfımı hazırlamam gerekiyor.

I need to get my lessons ready for the fall semester.

Derslerimi güz dönemi için hazırlamam gerekiyor .

And I just need to be ready to go for the first day of school.

Ve sadece okulun ilk günü için gitmeye hazır olmam gerekiyor .

So what that means is I need to take a short break from YouTube.

Bu, YouTube'a kısa bir ara vermem gerektiği anlamına geliyor .

Not a complete break though.

Yine de tam bir mola değil.

My plan is to not do live lessons for the next couple of weeks, so there'll be no live

Planım önümüzdeki birkaç hafta canlı ders yapmamak , yani

lesson on the Friday and Saturday of this weekend, or the Friday and Saturday of next

bu hafta sonunun Cuma ve Cumartesi günleri veya gelecek hafta sonunun Cuma ve Cumartesi günleri canlı ders olmayacak

weekend.

.

But what I plan to do is, when I have a little bit of time, I will still make a video.

Ama yapmayı planladığım şey, biraz zamanım olduğunda yine de bir video çekeceğim.

It might not come out on a Tuesday.

Salı günü çıkmayabilir.

It might come out on a Wednesday.

Çarşamba günü çıkabilir.

But my hope is for next week to still make just a little video, a lesson for you guys,

Ama umarım önümüzdeki hafta

either to teach you a bit of English, or just to give you an update on how my life is going.

size biraz İngilizce öğretmek için ya da sadece hayatımın nasıl gittiğine dair bir güncelleme vermek için küçük bir video, sizin için bir ders yapmaktır.

If you don't know, I really like teaching people things, and so this is actually hard

Bilmiyorsanız, insanlara bir şeyler öğretmeyi gerçekten seviyorum ve bu yüzden bu

for me.

benim için gerçekten zor.

But I'm trying to create, what we call in English, some work-life balance.

Ama İngilizce'de bizim iş-yaşam dengesi dediğimiz şeyi yaratmaya çalışıyorum.

That's where you make sure that you don't do too many things, because we all know if

Burası çok fazla şey yapmadığınızdan emin olduğunuz yerdir, çünkü hepimiz biliyoruz ki

you do too many things, you can actually burn out.

çok fazla şey yaparsanız gerçekten tükenebilirsiniz.

And when you burn out, it means you don't feel like doing anything.

Ve tükendiğinde, canın hiçbir şey yapmak istemiyor demektir.

You have used up all your energy, and then you end up calling in sick, or you end up

Tüm enerjinizi tükettiniz ve sonra hastalanıyorsunuz ya da

not making videos for two or three weeks in a row.

iki veya üç hafta üst üste video çekmiyorsunuz .

So I don't want to burn out.

O yüzden yanmak istemiyorum.

I like to manage my time well.

Zamanımı iyi yönetmeyi severim.

So that's my plan.

Yani bu benim planım.

No live streams for a couple of weeks, but still a video here and there for you to listen

Birkaç haftadır canlı yayın yok ama yine de burada burada dinlemeniz için bir video var

to.

.

The other reason I'm busy is because the farm, as you can see behind me, the farm is in full

Meşgul olmamın bir diğer nedeni de, arkamda gördüğünüz gibi, çiftliğin tam

flower production mode.

çiçek üretim modunda olması. Size

If I show you over here, we have sunflowers, we have dahlias, we have zinnias over there,

burayı gösterirsem, ayçiçeklerimiz var, yıldız çiçeklerimiz var, şurada çinilerimiz var,

we have broomcorn.

süpürge mısırımız var.

The farm is also in its busiest time of year.

Çiftlik aynı zamanda yılın en yoğun zamanında.

So not only am I busy because I'm going back to school, but Jen and I are busy because

Yani sadece okula döneceğim için meşgul değilim , aynı zamanda Jen ve ben

there is a lot of work to do on the farm.

çiftlikte yapacak çok iş olduğu için meşgulüz.

And the flowers don't harvest themselves.

Ve çiçekler kendi kendilerine hasat etmezler.

It's a little bit of a joke in English, when you say something doesn't do something itself.

Bir şeyin kendi başına bir şey yapmadığını söylemeniz İngilizce'de biraz şaka gibi.

You have to go out, and you have to cut the flowers.

Dışarı çıkmanız ve çiçekleri kesmeniz gerekiyor .

They don't go and cut themselves.

Gidip kendilerini kesmiyorlar.

So the farm is busy.

Yani çiftlik meşgul.

I'm busy.

Meşgulüm.

Enough about me talking about being busy.

Meşgul olduğumdan bahsetmem yeterli. Hadi senden

Let's talk about you.

bahsedelim. Önümüzdeki iki hafta sonu

What should you do if I'm not doing live lessons for the next two weekends?

canlı ders yapmıyorsam ne yapmalısınız ?

Well, I always think you should read a book.

Her zaman bir kitap okuman gerektiğini düşünürüm.

So here's the plan for this video.

İşte bu videonun planı.

In the comments below, let me know what level English you think you are, beginner, intermediate,

Aşağıdaki yorumlarda, okumanız açısından hangi düzeyde İngilizce olduğunuzu düşündüğünüzü bana bildirin, başlangıç, orta,

advanced, in terms of your reading, and I will try to think of some books to recommend.

ileri, ben de önerebileceğim bazı kitaplar düşünmeye çalışacağım.

So ask in the comments for a book recommendation.

O yüzden yorumlarda kitap tavsiyesi isteyin.

I'll also try to create a list, in the next couple of days, of books that are really cool

Ayrıca önümüzdeki birkaç gün içinde gerçekten harika

and fun to read, and I will post them below.

ve okuması eğlenceli kitapların bir listesini oluşturmaya çalışacağım ve onları aşağıda yayınlayacağım.

But I think that if you normally come and watch one of my live lessons on a Friday morning

Ama normalde Cuma sabahı veya Cumartesi akşamı gelip canlı derslerimden birini izlerseniz

or a Saturday evening, maybe just take some time over the next two weekends to just sit

, belki önümüzdeki iki hafta sonu

somewhere comfortable and read a book.

rahat bir yerde oturup kitap okumak için biraz zaman ayırabilirsiniz.

There are so many good books to read.

Okunacak çok güzel kitaplar var.

And you can also listen to some podcasts or watch some other YouTubers.

Ayrıca bazı podcast'leri dinleyebilir veya diğer bazı YouTuber'ları izleyebilirsiniz.

I often recommend Pete from Aussie English, or Learn English with Vanessa.

Sıklıkla Aussie English'ten Pete'i veya Learn English with Vanessa'yı öneririm.

Those are two of my favorite English teachers on YouTube.

Bunlar, YouTube'daki en sevdiğim İngilizce öğretmenlerimden ikisi .

They are great.

Onlar büyük.

As well as you could listen to Mark from Mad English TV.

Mad English TV'den Mark'ı da dinleyebilirsiniz .

He is a fellow Canadian.

O bir Kanadalı kardeş.

He does a great job as well.

Aynı zamanda harika bir iş çıkarıyor. Aşağıdaki

I'll put links to those three people in the description below.

açıklamaya bu üç kişinin bağlantılarını koyacağım .

But anyways, I've talked for quite awhile about myself, and I think it's time for me

Ama her neyse, epeydir kendimden bahsetmiştim ve sanırım artık

to go and get some work done.

gidip bir şeyler yapmamın zamanı geldi.

It's time for me to go and plan out the next week and a half, so that I can work really

Gidip önümüzdeki bir buçuk haftayı planlama zamanım geldi, böylece gerçekten

hard, and that on September 3rd we will go back to our normal schedule.

sıkı çalışabilirim ve 3 Eylül'de normal programımıza geri döneriz.

So on Tuesday, September 3rd, there'll be a new video.

3 Eylül Salı günü yeni bir video gelecek.

And then if Tuesday's the 3rd, on Friday, September 6th, there will be a live lesson.

Ve ardından 3 Eylül Salı ise 6 Eylül Cuma günü canlı ders yapılacaktır.

And on Saturday, September 7th, in the evening, there will be a live question and answer session.

7 Eylül Cumartesi akşamı ise canlı soru cevap bölümü olacak. Bunların

All of that will start up again, and we will have a great time going through the fall and

hepsi yeniden başlayacak ve sonbahardan kışa geçerken

into the winter, learning some English together.

birlikte biraz İngilizce öğrenerek harika zaman geçireceğiz.

I hope you're having a good day.

Umarım iyi bir gün geçiriyorsundur.

I hope you listened to everything that I had to say, and I hope I didn't bore you.

Umarım söylemek zorunda olduğum her şeyi dinlemişsindir ve umarım seni sıkmamışımdır.

Bob the Canadian here.

Kanadalı Bob burada.

Hope you have a good week and a half ahead.

Umarım iyi bir buçuk hafta geçirirsiniz.

Look for a video next week sometime, and then we'll get back to our regular schedule the

Gelecek hafta bir video arayın ve ondan sonraki hafta normal programımıza geri döneriz

week after that.

.

Have a great day.

İyi günler.