Important & Advanced Clothes Vocabulary (with pictures) - Learn 200+ words! (+ Free PDF & Quiz)

(bright pop music)

(parlak pop müzik)

- Hello everyone and welcome back to "English with Lucy."

- Herkese merhaba ve "English with Lucy"ye tekrar hoş geldiniz.

Today, I have a vocabulary lesson.

Bugün kelime dersim var.

We are going to talk about clothes vocabulary,

Kıyafet sözlüğünden bahsedeceğiz

but not just the basic clothes vocabulary,

ama sadece temel kıyafet sözlüğünden değil,

we're going to go into detail.

ayrıntılara da gireceğiz.

When you start learning English,

İngilizce öğrenmeye başladığınızda,

one of the first things that you learn

öğrendiğiniz ilk şeylerden biri

is "socks," "t-shirt," "shoes," "hat..."

"çorap", "tişört", "ayakkabı", "şapka..."

But there is so much more than that.

Ama bundan çok daha fazlası var.

There's so much more advanced vocabulary.

Çok daha gelişmiş kelime dağarcığı var.

What's the difference between a t-shirt bra

T-shirt sütyen

and a pushup bra?

ile push-up sütyen arasındaki fark nedir?

Or boxers and briefs?

Yoksa boxer ve slip mi?

What would you call this neck line style on a t-shirt?

Bir tişört üzerindeki bu boyun çizgisi stiline ne dersiniz?

I am going to tell you all of this.

Bunların hepsini size anlatacağım.

As always, I have created a free PDF

Her zaman olduğu gibi, bu derse uygun ücretsiz bir PDF oluşturdum

that goes with this lesson.

.

If you would like to download that PDF,

Bu PDF'yi indirmek isterseniz,

it's got all of the vocabulary,

tüm kelimeleri içerir

and it has a quiz for you to test your understanding.

ve anlayışınızı test etmeniz için bir test içerir .

Go to the link in my description box.

Açıklama kutumdaki bağlantıya git.

You click on that.

Buna tıklayın.

You enter your name and your email address.

Adınızı ve e-posta adresinizi giriyorsunuz.

You sign up to my mailing list,

Posta listeme kaydolursunuz,

and I send that PDF directly to your inbox,

ben de o PDF'yi doğrudan gelen kutunuza gönderirim

and then, every week afterwards,

ve sonrasında her hafta

you will automatically receive the free lesson PDF.

ücretsiz ders PDF'sini otomatik olarak alırsınız.

You don't have to put your name in every time.

Her seferinde adını yazmak zorunda değilsin.

As well as that, you'll receive my updates and offers.

Bunun yanı sıra güncellemelerimi ve tekliflerimi alacaksınız.

Let's get started with the video.

Videomuza başlayalım.

I think we should start with "underwear"

Bence "iç çamaşırı" ile başlamalıyız

because, hopefully, that's what you put on first.

çünkü umarım ilk önce onu giyersin.

Now, I am going to be talking

Şimdi erkek

about menswear and womenswear,

giyiminden ve kadın giyiminden bahsedeceğim

but I completely understand that you can wear

ama

whatever you want, regardless of gender.

cinsiyet fark etmeksizin istediğinizi giyebileceğinizi çok iyi anlıyorum. Burada

We're just going from a vocabulary standpoint here.

sadece bir kelime dağarcığı açısından gidiyoruz.

Let's start with men's underwear.

Erkek iç giyim ile başlayalım.

In British English, we call men's underwear "pants."

İngiliz İngilizcesinde erkek iç çamaşırlarına "pantolon" deriz.

Now, in American English "pants" is what we call "trousers."

Şimdi, Amerikan İngilizcesinde "pantolon", "pantolon" dediğimiz şeydir.

So if someone from the US says, "Take off your pants,"

Yani ABD'den biri "Pantolonunu çıkar" derse,

it means, "Take off your trousers."

bu "Pantolonunu çıkar" anlamına gelir.

But if a British girl says, "Take off your pants,"

Ama bir İngiliz kız "Pantolonunu çıkar" derse,

she might be flirting with you.

seninle flört ediyor olabilir.

Now, "pants" is a very general term,

Şimdi, "pantolon" çok genel bir terim

but we can be more specific.

ama daha spesifik olabiliriz.

We have boxer shorts, or boxers,

Boxer şortlarımız veya boxer'larımız var

and these tend to have an elastic waist and baggy legs.

ve bunların genellikle elastik bir beli ve bol bacakları var.

"Baggy" means loose or not tight.

"Baggy" gevşek veya sıkı olmayan anlamına gelir.

Briefs, which are also known as y-fronts,

Y-ön olarak da bilinen külotlar

are shorter and tighter.

daha kısa ve daha sıkıdır.

They're often referred to as "snug,"

Genellikle

which means tight and close fitting.

sıkı ve yakın oturma anlamına gelen "rahat" olarak adlandırılırlar.

We also have boxer briefs,

Ayrıca

which have that same elasticated waist,

aynı elastik bele sahip olan

and they have long legs which are tight fitting.

ve sıkı oturan uzun bacakları olan boxer külotlarımız da var .

Now, let's talk about the womenswear equivalent.

Şimdi, kadın giyim eşdeğeri hakkında konuşalım.

In American English, they call women's underwear "panties."

Amerikan İngilizcesinde kadın iç çamaşırlarına "külot" diyorlar.

Now, we don't tend to say this in British English.

Şimdi, bunu İngiliz İngilizcesinde söyleme eğiliminde değiliz.

"Panties" almost sounds like something you'd say to a child.

"Külot" neredeyse bir çocuğa söyleyeceğiniz bir şey gibi geliyor. Kulağa

It sounds quite childish.

oldukça çocukça geliyor.

Which obviously, when you're talking about underwear,

Açıkçası, iç çamaşırı hakkında konuşurken

doesn't sit well with me.

bana pek uymuyor.

In British English, we say "pants" or "knickers."

İngiliz İngilizcesinde "pantolon" veya "pantolon" deriz.

So that "pants" word is a really general unisex term.

Yani bu "pantolon" kelimesi gerçekten genel bir üniseks terimdir.

"Knickers" is generally referring to women's wear.

"Knickers" genellikle kadın giyimine atıfta bulunur.

Now, we also have lots and lots

Artık çok ama çok

of different types of knickers.

farklı türde külotlarımız da var.

We have briefs.

Külotumuz var.

Now, these are often rudely referred to as "granny pants"

Şimdi, bunlara kabaca "büyükanne pantolonu" denir

'cause they're bigger,

çünkü daha büyükler

and they're not deemed to be attractive,

ve çekici sayılmazlar,

but I can think of many occasions

ama

where having attractive underwear

çekici iç çamaşırlarına sahip olmanın bir

is not your number one priority.

numaralı önceliğiniz olmadığı pek çok durum aklıma geliyor.

So briefs can be very, very comfortable and convenient.

Yani külotlar çok ama çok rahat ve kullanışlı olabilir.

These cover you well, they are triangular,

Bunlar sizi iyi örter, üçgen şeklindedirler

and they come up high, and they finish low.

ve yukarı çıkarlar ve aşağıda bitirirler.

If you want underwear that holds you in

Sizi tutan, ince gösteren

and slims you and smooths your silhouette,

ve silüetinizi yumuşatan iç çamaşırı istiyorsanız,

then you have the option of control pants, or Spanx,

o zaman kontrol pantolonu veya

which is actually a brand name,

aslında bir marka olan Spanx seçeneğiniz var,

but because they were sort of the pioneers,

ancak

like the Hoover...

Hoover gibi bir nevi öncü oldukları için...

Spanx, they were the first in the market,

Spanx, pazarda ilk onlardı,

so their brand name has actually become something

bu yüzden marka adları aslında

that we use for any brand.

her marka için kullandığımız bir şey haline geldi.

We also have boyshorts.

Erkek şortlarımız da var.

These are basically the womenswear version of boxer shorts.

Bunlar temel olarak boxer şortların kadın giyim versiyonudur.

We also have knickers with just a thin strip at the back.

Arkası ince şeritli külotlarımız da var.

These have many names.

Bunların birçok adı var.

You can call them a g-string.

Onlara g-string diyebilirsiniz.

I grew up playing the violin,

Keman çalarak büyüdüm

and I always found it so funny when my G string broke.

ve G telim kırıldığında bunu her zaman çok komik bulmuşumdur.

I'd tell everyone, "Oh no, I've broken my G string!"

Herkese "Oh hayır, G dizimi kırdım!" derdim.

You can also call them "thongs" or "Brazilians."

Onlara "kayış" veya "Brezilyalılar" da diyebilirsiniz.

Thongs seems to be a really thin strip at the back,

Tangalar arkada gerçekten ince bir şerit gibi görünüyor

and Brazilians are slightly thicker at the back.

ve Brezilyalılar arkada biraz daha kalın.

Now, some important vocabulary: VPL

Şimdi, bazı önemli kelimeler: VPL

Lots of women choose to wear thongs

Pek çok kadın,

and Brazilians and g-strings

to avoid the VPL, which means "visible panty line."

"görünür külot hattı" anlamına gelen VPL'den kaçınmak için sırım, Brezilyalılar ve g-string giymeyi tercih ediyor.

This is where the edge of your underwear

Bu, iç çamaşırınızın kenarının

can dig into your skin and be visible through clothes.

cildinize girebileceği ve kıyafetlerin arasından görülebileceği yerdir.

I know I much prefer a seamless look.

Kusursuz bir görünümü daha çok tercih ettiğimi biliyorum.

"Seamless" means smooth without any joins.

"Dikişsiz", herhangi bir birleştirme olmaksızın pürüzsüz anlamına gelir.

A seam in clothing is where two pieces of fabric

Giysilerde dikiş, iki parça kumaşın

have been sewn together.

birbirine dikildiği yerdir.

That's the seam there.

İşte dikiş orada.

Let's also talk about bras.

Sütyen hakkında da konuşalım.

These are very, very important,

Bunlar günümüzde çok, çok önemli

or not so important nowadays.

ya da çok önemli değil.

It seems to be quite in fashion to not wear a bra.

Sütyen takmamak oldukça moda gibi görünüyor.

"Bra" is short for brassiere.

"Bra" sutyenin kısaltmasıdır.

but hardly anyone says that anymore.

ama artık neredeyse kimse bunu söylemiyor.

We just say "bra."

Sadece "sütyen" diyoruz.

There are lots of different styles.

Birçok farklı stil var.

We have a triangle bra,

which is, of course, in a triangle.

Elbette bir üçgen olan üçgen bir sütyenimiz var.

Sort of more of a bikini shape.

Daha çok bir bikini şekli. Tişörtünüzün altında görünmemesi amaçlanan bir sutyen olan

We have a t-shirt bra, which is a bra that's intended

bir tişört sutyenimiz var

to be invisible under your t-shirt.

.

A sports bra.

Bir spor sutyeni.

This has lots of control,

Bunun çok fazla kontrolü var,

so there's minimal movement when doing exercise and running.

bu nedenle egzersiz yaparken ve koşarken minimum hareket var.

We have a strapless bra with no straps.

Askısız straplez sütyenimiz var.

Straps are the pieces of material

Askılar,

that go over your shoulder.

omzunuzun üzerinden geçen malzeme parçalarıdır. Bazen Wonderbra olarak anılan

We have a push-up bra,

bir push-up sütyenimiz var

sometimes referred to as a Wonderbra,

but again, Wonderbra is a brand.

ama yine Wonderbra bir marka.

But because they were one of the early ones on the market,

Ancak piyasaya ilk çıkanlardan biri oldukları için

lots of people got used to saying "Wonderbra"

birçok kişi her marka için "Wonderbra" demeye alıştı

for every brand.

.

The correct brandless term is a push-up bra,

Doğru markasız terim, push-up sütyendir

and this is where you have extra sponge or filling

ve bu,

to push up your cleavage and to create a bustier look.

göğüs dekoltenizi yukarı itmek ve daha büstiyer bir görünüm oluşturmak için ekstra sünger veya dolguya sahip olduğunuz yerdir.

One last one we have is a bandeau.

Elimizdeki son bir saç bandı.

This is a strapless piece of material,

Bu,

normally without too much structure.

normalde çok fazla yapısı olmayan, askısız bir malzeme parçasıdır. Sütyen söz konusu olduğunda bilmeniz gereken

There are two adjectives that you need to know

iki sıfat vardır

when it comes to bras: "padded" and "underwired."

: "vatkalı" ve "balenli".

If a bra is padded,

Bir sütyen yastıklıysa, fazladan

it means it has an extra layer of material.

bir malzeme katmanına sahip olduğu anlamına gelir .

This helps you have extra shape.

Bu, ekstra şekle sahip olmanıza yardımcı olur.

If a bra is underwired,

Bir sutyenin balenli olması, ekstra şekil vermek için yine

it means it has some wiring below the cup,

bardağın altında bir miktar kablo olduğu anlamına gelir

again, to give extra shape.

.

Lots of women avoid under wiring for comfort reasons.

Pek çok kadın rahatlık nedeniyle kablolamadan kaçınır.

Let's move on to another underwear section:

Gelelim bir diğer iç giyim bölümüne:

socks and tights,

çoraplar ve taytlar,

the things you wear on your feet and your legs.

ayaklarınıza ve bacaklarınıza giydikleriniz.

Let's start with socks.

Çoraplarla başlayalım.

We have "trainer socks,"

"Spor çoraplarımız" var

and these are socks that finish just below your ankle,

ve bunlar ayak bileğinizin hemen altında biten çoraplardır,

so technically they should be invisible

bu nedenle spor ayakkabı giydiğinizde teknik olarak görünmez olmaları gerekir

when you wear trainers.

. Bir

We also have "pop-socks,"

de "pop-çoraplarımız" var

and these just cover the outer part of your feet,

ve bunlar ayağınızın sadece dış kısmını kaplıyor,

so that they are invisible in most shoes.

böylece çoğu ayakkabıda görünmezler.

We also have ankle socks that come up to the ankles,

Ayrıca bileğe kadar gelen,

mid-calf, over-the-calf, knee-high,

baldır ortası, baldır üstü, diz üstü,

over-the-knee and thigh-high.

diz üstü ve diz üstü çoraplarımız da mevcuttur.

We also have what are called "tights" in British English,

İngiliz İngilizcesinde "tights"

or "pantyhose" in American English.

veya Amerikan İngilizcesinde "pantyhose" denen şeylere de sahibiz.

These are like long socks that come

Bunlar beline kadar gelen uzun çoraplar gibidir

all the way up to your waist.

.

So they are joined together at the top

Böylece

like a pair of leggings.

bir çift tozluk gibi üst kısımda birleştirilirler.

The thickness of these are determined by the denier,

Bunların kalınlığı,

which just describes the thickness of the yarn

sadece onları

or material used to make them.

yapmak için kullanılan ipliğin veya malzemenin kalınlığını tanımlayan denye tarafından belirlenir.

20 denier pair of tights would be very thin and transparent,

20 denye tayt çok ince ve şeffaf,

and 100 denier pair of tights would be very thick and warm.

100 denye tayt ise çok kalın ve sıcak tutar.

Stockings are a sort of cross

Çoraplar,

between a pair of tights and socks

bir çift tayt ile

that finish at your thigh,

uyluğunuzda biten çoraplar arasında bir tür geçiştir,

but they're normally in that tight nylon sort of material.

ancak normalde bu sıkı naylon türünden bir malzemeden yapılırlar.

Lastly, we have thermal underwear,

Son olarak,

which we wear under our clothes to keep us warm.

bizi sıcak tutmak için kıyafetlerimizin altına giydiğimiz termal iç çamaşırlarımız var.

We have longjohns, which are thermal trousers or leggings;

Termal pantolon veya tayt olan paçalı donlarımız var;

an undershirt, which is usually a long-sleeved shirt...

genellikle uzun kollu bir gömlek olan fanila...

Vests are sleeveless thermal tops with thin straps.

Yelekler, ince askılı, kolsuz termal üstlerdir.

In general, we would just refer

Genel olarak,

to any piece of clothing used to keep us warm

bizi sıcak tutmak için kullanılan herhangi bir giysiye

as our "thermals."

"termik" deriz.

"Oh, I've got my thermals on."

"Ah, termiklerimi giydim."

"Oh, I wish I'd put my thermals on."

Ah, keşke termallerimi giyseydim.

Right, we're done with underwear.

Tamam, iç çamaşırıyla işimiz bitti.

Let's move on to what goes on the top half of your body.

Vücudunuzun üst yarısında neler olduğuna geçelim.

In British English, anything that goes

İngiliz İngilizcesinde, vücudunuzun üst yarısında yer alan her şeye

on the top half of your body is generally called a "top."

genellikle "üst" denir.

In American English, generally, it's a shirt,

Amerikan İngilizcesinde genellikle bir gömlektir,

But a shirt in British English would imply

ancak İngiliz İngilizcesinde gömlek

this has a collar, buttons, and maybe cuffs.

bunun bir yakası, düğmeleri ve belki de manşetleri olduğu anlamına gelir.

One word that you will hear a lot when talking about tops

Üstler hakkında konuşurken çokça duyacağınız bir kelime

is "sleeves" or "sleeved."

"kollu" veya "kollu" dur.

The sleeves are the parts of the garment

Kollar, giysinin

that cover your arms.

kollarınızı örten kısımlarıdır.

If something is short-sleeved,

Kısa kollu bir şey varsa, kolunuzda

then it has short pieces of material on your arm.

kısa malzeme parçaları vardır .

Long sleeves, the opposite.

Uzun kollu, tam tersi.

We also mentioned collars,

Ayrıca

which is the material that can cover your neck,

boynunuzu kapatabilen malzeme olan yakalardan

and the neckline,

ve

which is essentially a hole for your head.

esasen başınız için bir delik olan boyun çizgisinden de bahsetmiştik.

I think neckline vocabulary is very important

Boyun çizgisi kelime dağarcığının çok önemli olduğunu düşünüyorum

because different necklines suit different people.

çünkü farklı yakalar farklı insanlara yakışıyor.

We have the v-neck.

V yakamız var.

We have this; this is a boat neck.

Biz buna sahibiz; bu bir tekne boynu.

This has got a thin kind of crescent shape.

Bunun ince bir hilal şekli var.

A polo or turtle neck.

Bir polo veya balıkçı yaka. Ekstra malzeme içeren

We have a cowl neck, which has some extra material.

bir kaporta boynumuz var .

And we also have a crew neck,

Ayrıca

which would be considered

the most normal style of t-shirt neck.

en normal tişört yaka tarzı olarak kabul edilebilecek bir bisiklet yakamız da var.

A sweetheart neck forms the top shape of a love heart.

Bir sevgili boynu, bir aşk kalbinin üst şeklini oluşturur.

This is considered to be very feminine.

Bu çok kadınsı olarak kabul edilir.

Square neck, scoop neck, and a halter neck,

Kare yakalı, yuvarlak yakalı,

where the sleeves come up and go around your neck.

kolların yukarı çıkıp boynunuza dolandığı halter yakalı.

I love halter necks in the summer.

Yazın boyundan bağlamalıları seviyorum.

A top can be sleeveless or strapless.

Bir üst kolsuz veya askısız olabilir.

It can be strappy, or have straps.

Askılı veya askılı olabilir.

I know my mum would say, "Oh, I love your strappy dress,"

Annemin askılı elbiseni kastederek "Oh, askılı elbisene bayıldım"

meaning your dress with straps.

diyeceğini biliyorum.

Really thin straps can be called "spaghetti straps"

Gerçekten ince kayışlar, bir spagetti teli gibi göründükleri için "spagetti kayışları" olarak adlandırılabilir

because they looked like a strand of spaghetti.

.

We could have short sleeves, half-length sleeves,

Kısa kollu, yarım uzunlukta kollu,

three-quarter length sleeves, or long sleeves.

dörtte üçlük kollu veya uzun kollu olabiliriz.

Now, in British English, a top with straps

Şimdi, İngiliz İngilizcesinde askılı bir top

is usually called a "vest."

genellikle "yelek" olarak adlandırılır.

In American English, it's usually called a "tank."

Amerikan İngilizcesinde buna genellikle "tank" denir.

Although, because here in Britain

Her ne kadar burada Britanya'da

we consume a lot of American media,

çok fazla Amerikan medyası tükettiğimiz için,

we do now use the word "tank" as well.

artık "tank" kelimesini de kullanıyoruz.

But when I was younger, growing up,

Ama daha gençken, büyürken

I would always say "vest top."

hep "atlet" derdim.

But now I'm older, "tank top" seems to be just as common.

Ama şimdi daha yaşlıyım, "atlet" aynı derecede yaygın görünüyor.

This could be because brands are more international now,

Bunun nedeni, markaların artık daha uluslararası olmaları ve

so they choose to use the American terminology.

dolayısıyla Amerikan terminolojisini kullanmayı seçmeleri olabilir. Şu anda

Something that's very popular at the moment, crop tops.

çok popüler olan bir şey , kısa üstler.

These are short tops that finish under your torso,

Bunlar gövdenizin altında biten kısa üstler

and they show your midriff, or your stomach.

ve göbeğinizi veya karnınızı gösteriyorlar.

As I said before, "shirts" in British English

Daha önce de söylediğim gibi, İngiliz İngilizcesinde "gömlekler",

refer to tops with buttons down the front

önü düğmeli

and a collar and usually cuffs.

, yakalı ve genellikle manşetli üstleri ifade eder.

We also have blouses.

Bluzlarımız da var.

These are like feminine shirts.

Bunlar kadınsı gömlekler gibi.

They're normally more loose fitting.

Normalde daha gevşektirler.

They don't necessarily have the collar,

Tasmaları mutlaka yoktur

and they're considered to be more smart and formal.

ve daha akıllı ve resmi oldukları düşünülür.

Cuffs are the end parts of shirts,

Manşetler gömleklerin uç kısımlarıdır

and to seal them, we...

ve onları mühürlemek için...

I don't know why I pinched myself just there.

Kendimi neden orada çimdiklediğimi bilmiyorum.

To close them, but we use cufflinks.

Onları kapatmak için ama biz kol düğmeleri kullanıyoruz.

"Cufflinks," that's the accessory that many men

"Kol düğmeleri" birçok erkeğin

receive on their birthdays.

doğum günlerinde aldığı bir aksesuardır.

Let's talk about the tops that keep you warm.

Sizi sıcacık tutan üstlerden bahsedelim.

In British English, we have "jumpers,"

İngiliz İngilizcesinde "jumpers" var

and in American English they call them "sweaters."

ve Amerikan İngilizcesinde onlara "sweaters" diyorlar.

If you said to a British person, "Can I borrow a sweater,"

Bir İngiliz'e "Bir süveter ödünç alabilir miyim" deseydiniz,

I think we would understand you,

sizi anlayacağımızı düşünüyorum

but we might think maybe you're looking for sportswear.

ama belki de spor giyim arıyorsunuz diye düşünebiliriz.

We do have sweatshirts,

which are like hoodies but with no hood

Kapşonlu gibi olan ancak kapüşonsuz

and generally no pocket on the front.

ve genellikle önü cepsiz olan sweatshirt'lerimiz var.

They're normally cotton with tight sleeves.

Normalde dar kollu pamukludurlar.

Hoodies have a hood on a pocket at the front.

Kapüşonluların önünde kapüşonlu bir cep bulunur.

We also have "jumpers" or "knitwear."

Ayrıca "kazaklarımız" veya "trikolarımız" da var.

There's lots of different styles.

Pek çok farklı stil var.

Cable knit or chunky knit.

Kablo örgüsü veya kalın örgü.

My fiance, Will, loves a cable knit jumper.

Nişanlım Will, kablo örgülü süveterlere bayılır.

We also have fair-isle print,

Ayrıca boynunda Noel tasarımı olan güzel ada baskımız da var

which have that Christmas-y design around the neck.

.

Striped or stripey.

Çizgili veya çizgili.

And also cardigans, which are divided down the middle

Ortadan ikiye ayrılan

and are closed with buttons.

ve düğmelerle kapatılan hırkalar da cabası.

Now let's talk about some casual jackets as well.

Şimdi biraz da gündelik ceketlerden bahsedelim. Deriden yapılmış

We have a biker, or leather jacket, made out of leather.

bir motorcu veya deri ceketimiz var.

Denim jackets.

Kot ceketler.

Bomber, or military jackets.

Bombacı veya askeri ceketler.

And baseball, or varsity jackets.

Ve beyzbol ya da kolej ceketleri.

And these are an American-style jacket,

Ve bunlar Amerikan tarzı bir ceket,

but they became very popular in the UK,

ama Birleşik Krallık'ta çok popüler oldular

and they're what college students tend to wear.

ve üniversite öğrencilerinin giyme eğiliminde oldukları şey.

We also have formal jackets.

Resmi ceketlerimiz de var.

A blazer is a more casual, less tailored, formal jacket.

Bir blazer daha gündelik, daha az özel, resmi bir cekettir. Çok sıkı oturan özel

We have a tailored jacket, which is very close fitting.

dikim bir ceketimiz var .

A dinner jacket, which has satin on the lapels.

Klapaları saten olan gece ceketi.

They are the parts that are folded back on a formal jacket.

Resmi bir ceket üzerinde geriye katlanan parçalardır.

We can have jackets and coats that are single breasted,

Tek sıra düğmeli,

with one row of buttons,

tek sıra düğmeli

or double-breasted, with two rows of buttons.

veya kruvaze, iki sıra düğmeli ceket ve kabanlarımız mevcuttur. Arkası uzun kuyruklu

We also have a morning coat jacket,

sabahlık kabanımız da var

which has long tails at the back.

.

Let's talk briefly about the different styles of coats.

Farklı kaban modellerinden kısaca bahsedelim.

We have a trench coat, often found in beige,

Genellikle bej renginde bulunan,

usually tied at the waist, very Burberry.

genellikle bele bağlanan, çok Burberry olan bir trençkotumuz var.

Duffel coats, which are closed using

those special wooden fasteners.

Bu özel ahşap çıtçıtlarla kapatılan spor kabanlar.

Parka jackets and rain jackets.

Parka ceketler ve yağmurluklar. Soğuk havalar için

A ski jacket, a very puffy one for cold weather.

oldukça kabarık bir kayak montu .

We also have a shooting coat,

which is used for British country sports.

İngiliz kır sporları için kullanılan bir atış ceketimiz de var.

And an overcoat as well.

Ve bir de palto.

On colder evenings, women in particular

Soğuk akşamlarda, özellikle kadınlar, etrafı saran bir battaniye gibi

may choose to wear a poncho,

panço giymeyi tercih edebilir

which is like a blanket that goes all the way around.

.

It has no sleeves.

Kolları yoktur.

A "shawl": a big scarf that you can wrap around.

Bir "şal": etrafına sarabileceğiniz büyük bir eşarp .

Or a wrap as well.

Ya da bir sargı.

Those are alternatives to coat.

Bunlar ceketin alternatifleridir.

Let's move on to the bottom half of your body now.

Şimdi vücudunuzun alt yarısına geçelim.

We have jeans,

Kot pantolonlarımız var

and we have so many different types of jeans.

ve çok farklı kot pantolonlarımız var.

We can have high-rise, mid-rise, or low-rise.

Yüksek katlı, orta katlı veya alçak katlı olabiliriz.

They can also be called "high-waisted jeans,"

Bunlara "yüksek belli jean",

"low-waisted jeans..."

"düşük belli jean" de denilebilir...

We can have skinny jeans, straight leg jeans,

Skinny jean'ler, düz paça jean'ler,

bootleg jeans, which go out under the knee,

diz altından çıkan bootleg jean'ler,

flared jeans as well, and mom jeans,

bol paça jean'ler de olabilir, mom jean'ler de.

which are very popular now.

şu anda çok popüler olan. Kot pantolon ve tozluk karışımı olan

You can also have jeggings,

jegginglere de sahip olabilirsiniz

which are a cross between jeans and leggings.

.

They normally have fake pockets,

Normalde sahte cepleri var

and I'm really glad that they're not that popular anymore

ve artık o kadar popüler olmadıklarına gerçekten sevindim

because I didn't like them.

çünkü onlardan hoşlanmadım.

We have leggings, which can be high-waisted or regular.

Yüksek belli veya normal olabilen taytlarımız var.

We have "joggers" in British English,

İngiliz İngilizcesinde "joggers"

or "sweatpants" in American English.

veya Amerikan İngilizcesinde "sweatpants" var.

They are meant to be for athletic wear,

Atletik giyim için tasarlandılar,

but now athletic wear is everyday wear,

ancak şimdi atletik giyim günlük giyim

and sometimes formal wear.

ve bazen resmi giyimdir.

"Athleisure," I think they call it.

Sanırım buna "Athleisure" diyorlar.

Harem pants, which are very loose fitting.

Çok bol kesim olan harem pantolonlar. Bacaklarınızın arasındaki kumaş parçası olan

They've got very low crotch,

çok düşük kasıkları vardır

which is the piece of material between your legs.

.

Wide-leg trousers.

Geniş paça pantolon. Giderek

They're becoming more and more fashionable.

daha moda hale geliyorlar.

We also have corduroy trousers,

Ayrıca özel bir malzemeden, fitilli kadifeden yapılmış fitilli pantolonlarımız da mevcuttur

which are made of a specific material, corduroy.

.

Cargo pants, or cargo trousers.

Kargo pantolon veya kargo pantolon.

These are sort of military-inspired.

Bunlar bir nevi askeriyeden ilham alıyor.

They're baggier.

Onlar daha bol.

Chinos, these are cotton trousers, often found in beige.

Chinos, bunlar genellikle bej renginde bulunan pamuklu pantolonlardır.

Shorts, which, of course, are shorter trousers.

Elbette daha kısa pantolon olan şortlar.

Or if you want really tiny shorts,

Ya da gerçekten çok küçük şortlar istiyorsan,

you can have "short shorts" in British English

İngiliz İngilizcesinde "short shorts"

or "hot pants" in American English.

veya Amerikan İngilizcesinde "hot pants" olabilir.

We also have skirts.

Bizim de eteğimiz var.

There are lots of different styles.

Birçok farklı stil var.

Starting with length, we have mini, midi, maxi.

Uzunluktan başlayarak mini, midi, maksi var.

Mini's really short; midi's at your knee;

Mini gerçekten kısa; midi dizinde;

maxi is down to the ground.

maxi yere kadar.

Skirts can be pleated,

Etekler pileli olabilir,

meaning they have ironed folds of material.

yani ütülenmiş malzeme kıvrımları vardır.

They can be skater skirts,

Patenci etekleri olabilirler,

which mean they go out like an ice skater.

bu da bir buz patencisi gibi dışarı çıktıkları anlamına gelir.

We also have tulip skirts,

Ayrıca lale eteklerimiz var,

which means they come in like a tulip.

yani lale gibi geliyorlar.

Trumpet skirts go out at the bottom, like a trumpet.

Trompet etekleri trompet gibi alttan dışarı çıkıyor.

This is all very logical.

Bunların hepsi çok mantıklı.

We have tiered skirts, also called "rara skirts."

"Rara etek" olarak da adlandırılan katmanlı eteklerimiz var. Çıkan

They've got lots of different layers of material coming off.

birçok farklı malzeme katmanı var.

And my favourite, a pencil skirt,

Ve benim favorim,

which is just a figure-hugging skirt

that normally goes mid-thigh to the knee.

normalde kalçanın ortasından dize kadar uzanan vücudu saran bir kalem etek. Tüm vücudunuzu saran

We have lots of different types of dresses as well

birçok farklı elbise çeşidimiz de var

that go over your full body,

but one thing I want to mention before is a jumpsuit.

ama daha önce bahsetmek istediğim bir şey tulum.

So this is a full body outfit that has trousers

Yani bu, eteğin aksine pantolonu olan tam vücut bir kıyafet

as opposed to a skirt.

.

These are usually full length.

Bunlar genellikle tam uzunluktadır.

If you want your top attached to your shorts,

Üstünüzü şortunuza takmak istiyorsanız,

this is normally called a "playsuit" in British English,

buna normalde İngiliz İngilizcesinde "tulum"

or it's called a "romper" in American English.

veya Amerikan İngilizcesinde "romper" denir .

Cute, short, very summery floral dresses

Sevimli, kısa, çok yazlık çiçekli elbiseler İngiliz İngilizcesinde

are called "tea dresses" in British English

"çay elbiseleri"

or "sundresses" in American English,

veya Amerikan İngilizcesinde "sundresses" olarak adlandırılır,

but there's a lot of crossover.

ancak çok fazla geçiş vardır.

We have fit and flare dresses,

which are tight at the top and then go out for the skirt.

Üst kısmı dar olan ve eteğe doğru çıkan dar kesim elbiselerimiz var.

Wrap dresses, which are wrapped around you

Etrafınıza dolanan

and tied with a bow.

ve bir fiyonkla bağlanan şal elbiseleri.

Maxi dresses, they go all the way down to the floor.

Maksi elbiseler, yere kadar inerler.

Ball gowns, these are very formal dresses,

Havai fişekler, bunlar

usually worn for evening events.

genellikle akşam etkinlikleri için giyilen çok resmi elbiselerdir.

Peplum dresses; they were a big fashion, weren't they?

Peplum elbiseler; onlar büyük bir modaydı, değil mi?

They are normally tight,

Normalde sıkıdırlar,

but have a bit at the waist that flares out.

ancak bellerinde genişleyen bir parça vardır .

Bodycon dresses and pencil dresses

Bodycon elbiseler ve kalem elbiseler

are usually very figure-hugging and tight.

genellikle vücudu çok saran ve dardır.

Let's move on to shoes.

Gelelim ayakkabılara.

We normally talk about our flats or our heels.

Normalde düz ayakkabılarımız veya topuklarımız hakkında konuşuruz.

So obviously, flat shoes have no heels,

Açıkçası, düz ayakkabıların topukları yoktur

and heels elevate your heel off the ground.

ve topuklu ayakkabılar topuğunuzu yerden kaldırır.

Ballet flats are of course inspired by ballet dancers.

Bale daireleri elbette bale dansçılarından ilham alıyor.

Kitten heels have a tiny little thin heel.

Kitten topuklu ayakkabıların küçük, ince bir topuğu vardır.

Tall version of that is called "stiletto heels."

Bunun uzun versiyonuna "stiletto topuklu ayakkabılar" denir.

That's with a really thin pointy heel

Bu, üzerinde yürümesi gerçekten zor olan gerçekten ince sivri bir topuk ile

that is really difficult to walk on.

.

Platform heels have a thick platform under the toes.

Platform topuklu ayakkabılar, ayak parmaklarının altında kalın bir platforma sahiptir.

Wedges have no individual heel.

Takozların bireysel topuğu yoktur.

It's just all one block at the bottom.

Altta sadece bir blok var.

And we also have court shoes and pumps,

Ayrıca kort ayakkabılarımız ve daha alçak topuklu olan pompalarımız da var

which are sort of lower heels.

.

When we talk about flatter shoes,

Düz ayakkabılar hakkında konuştuğumuzda,

we have "trainers" in the UK,

Birleşik Krallık'ta "spor ayakkabıları"

or "sneakers" in American English.

veya Amerikan İngilizcesinde "sneakers" var.

Again, there's lots of crossover now.

Yine, şimdi çok fazla geçiş var.

Boots: these cover your entire foot.

Çizmeler: bunlar tüm ayağınızı kaplar.

Sandals: these are strappy shoes that you wear in summer.

Sandalet: Bunlar yaz aylarında giydiğiniz askılı ayakkabılardır.

And flip-flops, these are also known as thongs.

Ve parmak arası terlikler, bunlar kayış olarak da bilinir.

These are very minimal rubber shoes

that you can wear in the summer

Yazın

and normally at the beach.

ve normalde plajda giyebileceğiniz çok minimal lastik ayakkabılardır.

We have loafers.

Loafer'larımız var.

We also have boat shoes, Chelsea boots, and brogues.

Ayrıca tekne ayakkabılarımız, Chelsea botlarımız ve broglarımız var.

Finally, let's touch on accessories.

Son olarak aksesuarlara değinelim.

Of course, we'd be nothing without our sunglasses.

Tabii ki, güneş gözlüklerimiz olmadan bir hiçiz.

We can also call them "sunnies" for short or "shades."

Onlara kısaca "sunnies" veya "gölgeler" de diyebiliriz.

We also wear watches, scarves, gloves,

Ayrıca saat, eşarp, eldiven,

a handbag, handbags, or just bags in general.

el çantası, el çantası veya genel olarak sadece çanta giyeriz.

I have heard people refer to male handbags as "manbags."

İnsanların erkek el çantalarına "manbag" dediğini duydum.

I'm not sure if that's really a thing.

Bunun gerçekten bir şey olup olmadığından emin değilim.

Why would they not just call it a bag?

Neden sadece bir çanta demiyorlar?

We can also carry an umbrella.

Şemsiye de taşıyabiliriz.

And one important thing to note is neckwear,

Ve dikkat edilmesi gereken önemli bir nokta da

especially in men's wear.

özellikle erkek giyiminde boyunluklardır.

We can have a tie or a cravat.

Kravatımız veya kravatımız olabilir.

That's a different...

That's like sort of a silk scarf

Bu farklı... Kravat yerine taktığın

ipek bir fular gibi

that you wear in place of a tie.

.

If you want a bow, it's a bow tie.

Bir fiyonk istiyorsan, bu bir papyon.

We also have loads and loads and loads

Ayrıca bir sürü

of different types of hats.

farklı şapka tipimiz var.

A hat with a peak is called a "cap."

Sivri uçlu bir şapkaya "şapka" denir. Burada dolaşan

You can have a visor, which just goes around here.

bir vizörünüz olabilir .

There's nothing at the top.

Üstte bir şey yok.

A beret is French inspired, of course.

Bir bere elbette Fransız esintilidir.

A Panama hat, very nice for holidays.

Tatil için çok güzel bir Panama şapkası. Bir

We also have fedoras.

de fötrlerimiz var. İnternet topluluğunda

I know there are very mixed views on fedoras

fedoralar hakkında çok karışık görüşler olduğunu biliyorum

in the internet community.

.

Top hats, which are very tall.

Çok uzun silindir şapkalar.

My fiance wears a top hat once a year at the races,

Nişanlım yılda bir kez yarışlarda silindir şapka takıyor

and I can never take him seriously when he's wearing it.

ve o şapkayı takarken onu asla ciddiye alamıyorum.

It looks too ridiculous because he's already six foot six,

Çok gülünç görünüyor çünkü zaten 1,80 boyunda, ki bu

which is nearly two metres, it's one-nine-eight,

neredeyse iki metre, yani bir-dokuz-sekiz ve

and so to have a top hat on as well, it's just too much.

silindir şapka takmak da çok fazla.

When we go to weddings, sometimes, especially women,

Düğünlere gittiğimizde bazen özellikle bayanlar

will wear a little decoration.

küçük bir süs takarlar.

It's not quite a hat,

Tam bir şapka sayılmaz

but it's an accessory on their head.

ama kafalarındaki bir aksesuar.

We call this a "fascinator"

Buna "büyüleyici" diyoruz

because it just fascinates everyone.

çünkü herkesi büyülüyor. Bir

We also have a beanie hat or a woolly hat, which is knitted.

de bere şapkamız ya da ördüğümüz yünlü şapkamız var.

And if it has a pompom on it, we call it a bobble hat.

Ve üzerinde bir ponpon varsa , ona bobble şapka diyoruz.

So cute.

Çok tatlı.

Right, that is it for today's lesson.

Evet, bugünün dersi bu kadar.

I hope you learned something.

Umarım bir şeyler öğrenmişsindir.

I have thrown a lot of vocabulary at you.

Size bir sürü kelime dağarcığı attım.

If you want to review that vocabulary in your own time,

Bu kelime dağarcığını uygun bir zamanınızda gözden geçirmek isterseniz,

please do download the PDF document.

lütfen PDF belgesini indirin. Bugün

It's got everything we've discussed today and a quiz.

tartıştığımız her şey ve bir sınav var.

Just click on the link in the description box,

Açıklama kutusundaki bağlantıya tıklayın,

enter your name and your email address,

adınızı ve e-posta adresinizi girin,

sign up for my mailing list,

posta listeme kaydolun

and you receive the PDF automatically,

ve PDF'yi otomatik olarak alın

and you receive each lesson PDF each week

ve her dersin PDF'sini her hafta

as it's released.

yayınlandıkça alırsınız.

You also receive all of my news, updates, and offers.

Ayrıca tüm haberlerimi, güncellemelerimi ve tekliflerimi alırsınız.

If you'd like to improve your listening skills

Dinleme becerilerinizi

and your vocabulary skills even further,

ve kelime dağarcığınızı daha da geliştirmek istiyorsanız,

then you can try looking at my vlogging channel,

where I vlog my life here in the English countryside.

burada, İngiltere kırsalında hayatımı vlog'ladığım vlog kanalıma bakmayı deneyebilirsiniz.

Every vlog is fully subtitled,

Her vlog tamamen altyazılıdır,

so you can use it as a language learning tool.

böylece onu bir dil öğrenme aracı olarak kullanabilirsiniz.

That is Lucy Bella on YouTube.

Bu, YouTube'daki Lucy Bella.

Don't forget to connect with me on my social media.

Benimle sosyal medya hesaplarımdan bağlantı kurmayı unutmayın.

I've got my Instagram, @Lucy,

Instagram'ım @Lucy

and my website, englishwithlucy.co.uk,

ve web sitem englishwithlucy.co.uk var,

where I have a handmade pronunciation tool,

burada

where you can click on any phoneme and hear me pronounce it.

herhangi bir ses birimine tıklayıp onu telaffuz ettiğimi duyabileceğiniz el yapımı bir telaffuz aracım var.

E, no, eh.

E, hayır, ha.

It's a lot of fun, and I had a lot of fun making it.

Çok eğlenceli ve ben bunu yaparken çok eğlendim.

I will see you soon for another lesson.

Yakında başka bir ders için görüşürüz.

(blowing kiss)

(öpücük üfleyerek)

Let's move to another underwire...

Başka bir balenliye geçelim...

Underwire.

Balenli.

We also have...

Bizde de var...

How the (bleep) do you pronounce" denier?"

(bip)'i "inkarcı" olarak nasıl telaffuz edersiniz?

I've never even thought of that.

Bunu hiç düşünmedim bile.

I've just gone through my life.

Hayatımdan yeni geçtim.

Denier?

İnkar mı?

Oh no, that's somebody who denies something.

Oh hayır, bu bir şeyi inkar eden biri.

Denier, denier, yeah, so I said it right, cool.

Denye, denye, evet, bu yüzden doğru söyledim, harika.

Good, good for me.

İyi, benim için iyi.

Chinos.

Chinos.

What are chinos?

Chino nedir?

Will always wears them; I have no idea how to describe them.

Will her zaman onları giyer; Onları nasıl tarif edeceğim konusunda hiçbir fikrim yok.

What are they?

Onlar neler?

(bright music)

(parlak müzik)