If You Know English But Can't Speak, You're Stuck HERE - The 3 Stages Of Fluency

all right let's see if we get this working I  don't have my uh my usual clip over here for  

pekala, bakalım bunu çalıştırabilecek miyiz, kayıt için burada her zamanki klibim yok, bu yüzden

recording for so hopefully I get this straight  anything on me all right let's see if I can  

umarım bunu doğru anlarım, üzerimdeki herhangi bir şey, bakalım

organize this a little bit all right let me know  how everybody is doing out there where you're from  

bunu biraz organize edebilir miyim, tamam haber ver nereli olduğun yerde herkes ne durumda

if we have any questions we'll see if we can get  this make sure that it doesn't fall down over here  

herhangi bir sorumuz olursa bakarız bunu alabilir miyiz  buraya düşmemesine dikkat et   pekala

all right that looks okay okay  

iyi görünüyor tamam   ne yazık ki

it's not going to be baked unfortunately  but that's that's part of part of life  

pişmeyecek ama bu hayatın bir parçası   neyse pekala,

anyway all right let's see if that works it's a  little bit crooked but yeah all right well I am  

işe yarayıp yaramadığını görelim biraz çarpık ama evet pekala pekala ben

Drew Badger the founder of englishany1.com and uh  in this video we're going to talk about the three  

englishany1.com'un kurucusu Drew Badger ve uh bu videoda üç

stages of fluency and why most people get stuck  and where most people get stuck so I'll try to  

aşamadan bahsedeceğiz akıcılık ve çoğu insanın neden takıldığı ve çoğu insanın takıldığı yer bu yüzden

keep this video short as usual I've been doing  these lately where I have maybe the first 15  

bu videoyu her zamanki gibi kısa tutmaya çalışacağım.

minutes or so of the video I'm talking about the  kind of lesson or topic and then if you have any  

dersin veya konunun türü hakkında ve daha sonra herhangi bir

questions we can cover those as well so let's get  right into it uh well Dan says Happy Chinese New  

sorunuz varsa bunları da ele alabiliriz, bu yüzden hemen konuya girelim, uh pekala Dan Mutlu Çin Yeni

Year yes I think we have uh so here in Nagasaki  where I live we will be having the uh Lantern  

Yılı diyor evet evet sanırım burada, yani burada, Nagasaki'de yaşayacağız uh Lantern

Festival very soon see if I can move this over  actually yeah it's pretty good this isn't going  

Festivali çok yakında olacak, bakalım bunu aşabilir miyim aslında evet oldukça iyi bu

to be perfect but it should be okay all right  uh so we're going to talk about the three stages

mükemmel olmayacak ama sorun olmayacak pekala uh, bu yüzden akıcılığın üç aşaması hakkında konuşacağız

of fluency

so if you're at my channel if you're watching  my videos it's because you want to improve your  

yani eğer kanalımdasınız, videolarımı izliyorsanız, bunun nedeni İngilizcenizi geliştirmek istemenizdir,

English you already know a lot of English but you  want to speak fluently so that's what we're going  

zaten çok fazla İngilizce biliyorsunuzdur ancak akıcı bir şekilde konuşmak istiyorsunuz, bu nedenle

to talk about we usually talk about this but I  want to get I thought this was a really great  

bu konuda konuşacağız  genelde bunun hakkında konuşuruz ama Bunun gerçekten harika bir açıklama olduğunu düşündüm

explanation of it I did this video on Instagram  uh last week I think and people really enjoyed  

bu videoyu geçen hafta Instagram'da çektim uh sanırım ve insanlar gerçekten çok eğlendi bu

it so I thought I would do it here as well  all right so we're going to start very simply  

yüzden burada da yapacağımı düşündüm  pekala bu yüzden çok başlayacağız basitçe

I'm going to cover at first the three  stages of fluency and then I'll talk  

İlk önce akıcılığın üç  aşamasını ele alacağım ve sonra

about what this means and how it kind of uh  really changes the way people think about  

bunun ne anlama geldiğinden ve bunun insanların öğrenme hakkındaki düşüncelerini nasıl gerçekten değiştirdiğinden bahsedeceğim bu yüzden

learning so number one uh it's going to be  very simple we're just talking about exposure

ilk olarak uh çok  çok basit olacak' şimdi sadece maruz kalmaktan bahsediyoruz

now to expose to be exposed to something means  like if I'm outside and I'm getting exposed to  

bir şeye maruz kalmak demek, örneğin, eğer dışarıdaysam ve güneşe maruz kalıyorsam, üzerim

the sun I'm not covered there's nothing  blocking me something like that so if I  

örtülü değilim hiçbir şey beni engellemiyor öyle bir şey yani eğer

have a little person here uh and here's the Sun  so the sun is hitting me I'm exposed to the Sun  

burada küçük biri varsa uh ve işte Güneş yani güneş bana vuruyor Güneşe maruz kalıyorum

but if I put some some sunscreen on my face or  I'm I have a wall or something like that that's  

ama yüzüme biraz güneş kremi sürersem veya   bunu engelleyen bir duvarım veya benzeri bir şeyim var

blocking this now I am not exposed so the basic  idea of exposure means that you're hearing the  

şu anda güneşe maruz kalmıyorum yani temel teşhir etme fikri,   dili duyduğunuz anlamına gelir,

language you're understanding something maybe  read it but at a very a very low simple level  

anladığınız bir şey belki okuyun ama çok çok düşük basit bir seviyede

maybe you don't even understand it's not  even conscious um someone asked me what is  

belki anlamıyorsunuz bile bilinçli bile değil um biri bana Instagram hesabımın ne olduğunu sordu bu

my Instagram account it's the same name English  anyone so being again exposed means that you're  

aynı isim İngilizce herhangi birinin tekrar açığa çıkması,

getting access or some kind of information  is coming to you you could be talking with a  

erişim elde ettiğiniz veya size bir tür bilginin geldiği anlamına gelir bir  arkadaşınızla konuşuyor olabilirsiniz

friend and maybe you hear something else but it's  not even conscious so the very basic level really  

ve belki başka bir şey duyarsınız ancak bu bilinçli bile değildir, yani en temel düzey gerçekten

going from zero to one over here is just hearing  that information getting it somehow you could be  

burada sıfıra bir sadece bu bilgiyi duymak bir şekilde

reading it or hearing it in some way alright so  that's exposure so the second level is awareness

onu elde etmek      okuyor veya bir şekilde duyuyor olabilirsiniz, yani  bu maruz kalmadır, yani ikinci seviye farkındalıktır

and to be aware of something means you're  now conscious of it and you understand  

ve bir şeyin farkında olmak, artık onun bilincinde olduğunuz anlamına gelir ve siz anla

okay I'm hearing something I can recognize that  information you can recognize that information

tamam bir şey duyuyorum o bilgiyi tanıyabilirim  o bilgiyi tanıyabilirsin

and this is actually uh it's very very simple  I'll talk about the third step in just a moment  

ve bu aslında uh bu çok çok basit Birazdan üçüncü adımdan bahsedeceğim

uh but awareness is where most people get  stuck so they understand a lot of English  

uh ama farkındalık çoğu insanın takılıp kaldığı yerdir bu yüzden anlarlar çok fazla İngilizce

certainly the people I help they understand  a lot of English they know a lot of English  

kesinlikle yardım ettiğim insanlar anlıyorlar çok fazla İngilizce biliyorlar

they can watch these videos of me talking uh  it's nice and clear you can understand you  

bu videolarımı konuşurken izleyebilirler uh güzel ve net anlayabilirsin

can follow what I'm saying but trying to get  to the third level up here which is ownership

söylediklerimi takip edebilirsin ama anlamaya çalışıyorsun buradaki üçüncü düzey,

ownership now I call it ownership uh because you  really feel in control of the language this is  

sahipliktir, şimdi buna sahiplik diyorum çünkü gerçekten dilin kontrolünün sizde olduğunu hissediyorsunuz, bu

not about uh like only only recognizing it or  understanding the language this is really where  

sadece dili tanımak veya dili anlamakla ilgili değil, bu gerçekten   olduğunuz

you're at the level where you feel very confident  because you know the language so well now I'll  

düzeyde olduğunuz yerdir kendinize çok güvenin çünkü artık dili çok iyi biliyorsunuz

cover these a bit more in detail if people would  like to know more but I think it will be easier  

insanlar  daha fazla bilgi edinmek  isterlerse  bunları biraz daha ayrıntılı olarak ele alacağım ancak

if I compare two different Learners and explain a  few different things about this so if you have any  

iki farklı Öğrenciyi karşılaştırırsam ve bununla ilgili  birkaç farklı şey  açıklarsam daha kolay olacağını düşünüyorum  herhangi bir

questions let me know I'll keep my eye on the chat  so if we can imagine two different Learners over  

sorunuz varsa bana bildirin, gözüm sohbette olsun yani burada   iki farklı Öğrenici düşünebilirsek,

here uh we'll call this the ESL student so that's  English as a second language this is how most  

buna ESL öğrencisi diyeceğiz, yani bu ikinci dil olarak İngilizce, çoğu   kişi bu şekilde

people are learning English and that just means  they're learning English through their native  

öğreniyor İngilizce ve bu sadece kendi ana dilleri aracılığıyla İngilizce öğrendikleri anlamına gelir

language okay so English as a second language and  then we have a native speaker or someone who the  

tamam yani ikinci dil olarak İngilizce ve sonra anadili İngilizce olan veya

way I teach I teach English as a first language so  e f l meaning English as a first language now what  

öğretme yöntemimle İngilizceyi birinci dil olarak öğretiyorum yani birinci dil olarak İngilizce anlamına gelen biri var şimdi

does that mean it means you're learning everything  all in English you understand everything in  

bu ne anlama geliyor  her şeyi İngilizce öğreniyorsunuz  her şeyi

English and we're not trying to teach you through  your your first language or your native language  

İngilizce olarak anlıyorsunuz ve biz size ana diliniz veya ana diliniz aracılığıyla öğretmeye çalışmıyoruz

so you want to understand everything directly  and yes this is possible to do it's very easy  

yani her şeyi doğrudan anlamak istiyorsunuz ve evet bu mümkün bunu yapmak

to do when you stop trying to translate and and  really it's just basically bad lessons that stop  

tercüme etmeyi bıraktığınızda yapmak çok kolaydır ve  ve gerçekten de temelde kötü dersler

people from understanding like a native so if we  look at exposure for the ESL student usually this  

insanların ana dili gibi anlamasını engeller, bu nedenle ESL öğrencisi için maruz kalmaya bakarsak, genellikle bu

means you're getting some kind of translation or  a definition or a word list or we will explain a  

bir tür çeviri aldığınız anlamına gelir veya bir tanım veya kelime listesi veya   bir

grammar rule something like that the traditional  typical kind of lessons you would get in an  

gramer kuralını, bir   İngilizce sınıfında alacağınız geleneksel tipik türden derslere benzer bir şey açıklayacağız,

English classroom but an efl student is really  just trying to get very basic simple information  

ancak bir efl öğrencisi gerçekten  sadece kendi seviyeleri için çok temel basit bilgiler   almaya çalışır.

for their level so as long as they can understand  something all in English then they're learning it  

bir şeyi tamamıyla İngilizce olarak anlayabildikleri için, o zaman onu

all in English and it's understandable but again  exposure if we're just going to start from from  

tamamen İngilizce olarak öğreniyorlar ve bu anlaşılabilir bir durum ama yine de, eğer

absolute zero so you don't know anything at all  we imagine some new word or phrase that you're  

mutlak sıfırdan başlayacaksak, yani hiçbir şey bilmiyorsanız, yeni bir kelime hayal ederiz veya

learning you've not heard this at all and then as  soon as you hear it for the first time this is the  

bunu hiç duymadığınızı öğrendiğiniz ifade ve sonra ilk kez duyar duymaz bu

exposure level so you've just you've come into  contact you've heard that thing somewhere you're  

maruz kalma düzeyidir, yani henüz temasa geçtiniz  o şeyi bir yerde duydunuz

being exposed to the language now as you hear that  a few times you'll learn something maybe you'll  

Şimdi   dile maruz kalıyorsunuz, birkaç kez bir şey öğreneceğinizi belki

hear it again from different people or you're  trying to study it more in an ESL classroom  

tekrar  farklı kişilerden duyacaksınız veya bir ESL sınıfında

or that kind of studying environment you develop  awareness awareness and I think this is a little  

veya bu tür bir çalışma ortamında daha fazla çalışmaya çalışıyorsunuz. farkındalık farkındalığı geliştirin ve bence

bit easier if I give you an example this is my  bottle of water over here and I want you to take  

size bir örnek verirsem bu biraz daha kolay olur, bu benim su şişem ve

a look up here so these are uh kanji so these are  the borrowed Chinese characters that make up this  

buraya bir göz atmanızı istiyorum, yani bunlar uh kanji yani bunlar ödünç alınan Çince karakterler yukarı bu

is a one-third actually of the of the written  language of Japanese so it's kind of a you know  

aslında Japonca'nın yazı dilinin üçte biri, bu yüzden bir tür biliyorsunuz   İngilizce

it's a little bit trickier than something like  English for the written part English is a little  

gibi bir şeyden biraz daha aldatıcıdır yazılı kısım için İngilizce biraz   biraz daha

bit trickier for the for for different reasons  but just looking at like this character right here  

aldatıcıdır, çünkü farklı nedenlerle ama sadece tam burada bu karaktere benziyor

now if you look at that you've just been exposed  to some Japanese if you've never seen that or you  

şimdi bakarsanız, bazı Japoncalara maruz kalmışsınızdır, eğer bunu hiç görmediyseniz veya   Japonca

don't know Japanese you've probably seen some  Chinese characters or Japanese or Korean or  

bilmiyorsanız, muhtemelen bazı Çince karakterler veya Japonca veya Korece veya

anything like even even characters in a different  language you've probably seen them before but  

herhangi bir şey görmüşsünüzdür hatta farklı bir  dildeki karakterler bile muhtemelen onları daha önce görmüşsünüzdür ancak

this doesn't mean it's it's like clear and easy  for you to understand all right so usually what  

bu, anlamanızın sizin için açık ve kolay  olduğu anlamına gelmez, bu nedenle genellikle

happens is because the language is not is not  easy to understand for people they're learning  

olan şey, dilin insanlar için anlaşılması  kolay olmamasıdır

it as a second language and it really makes it  just easier if they use translations and we're  

onu ikinci bir dil olarak öğreniyorlar ve çevirileri kullanmaları işi gerçekten kolaylaştırıyor ve biz

trying to understand something but looking at this  character just this one right here if I asked you  

bir şeyi anlamaya çalışıyoruz ama bu karaktere baktığımız zaman sizden

to draw that character you probably wouldn't be  able to do it very well this is a very stylized  

o karakteri çizmenizi isteseydim muhtemelen yapmazdınız' bunu çok iyi yapamamak, buna çok stilize edilmiş bir   bakış

way of looking at this and it's just like okay  like what is that what does that character even  

açısı ve tıpkı tamam  bu ne demek bu karakter ne anlama geliyor   bu

mean what is that supposed to look like I'll draw  it for you up here just so you can compare the  

ne gibi görünmeli bunu sizin için buraya çizeceğim yani

difference between these two things but usually  when when young children are learning Japanese  

bu iki şey arasındaki farkı karşılaştırabilirsiniz, ancak genellikle küçük çocuklar Japonca öğrenirken

they're not beginning with something like this  they get exposed to something like this because  

böyle bir şeyle başlamadıklarında böyle bir şeye maruz kalırlar çünkü

they might see this bottle somewhere or you know  their parents might have something like that but  

bu şişeyi bir yerde görebilirler veya ebeveynlerinde bir şey olabileceğini bilirsiniz. böyle ama

the actual character is this now it looks pretty  simple and when you look at it like this it's a  

gerçek karakter şu ki, şimdi oldukça basit görünüyor ve ona bu şekilde baktığınızda   bunun

lot more clear than looking at something like  that so you can compare like this one over here  

gibi bir şeye bakmaktan çok daha net bu nedenle buradaki gibi

with this one over here and again that's a  stylized version of the character uh but when  

buradakiyle karşılaştırabilirsiniz   ve yine bu bir karakterin stilize versiyonu uh ama   maruziyetten

you're going from exposure to awareness like  ah okay now we we have a better idea of what  

ah tamam, şimdi  bu karakterin ne anlama geldiğine dair daha iyi bir fikrimiz var,

that character means all right so at each stage  of learning we're learning a little bit more  

tamam yani öğrenmenin her aşamasında biraz daha fazla öğreniyoruz

but where we get the this this step right here  moving from awareness to ownership this is where  

ama nerede bunu anlayın bu adım tam burada farkındalıktan sahiplenmeye geçmek burası

most people get stuck uh and and most people it's  because they don't really understand something  

çoğu insanın takılıp kaldığı yer ve çoğu insan bunun nedeni bir şeyi

well enough to use it fluently all right this  is it's a little bit tricky to explain but it's  

onu akıcı bir şekilde kullanacak kadar iyi anlamadıklarıdır, pekala bu açıklaması biraz zor ancak

easier if I if I just give you another example so  let's say you're a like a native English-speaking  

size başka bir örnek verirsem daha kolay olur yani diyelim ki anadili İngilizce olan   bir

child and you're learning you're learning English  for the first time and you hear the word run so  

çocuk gibisiniz ve öğreniyorsunuz ilk kez İngilizce öğreniyorsunuz ve run kelimesini duyuyorsunuz, yani

we begin with uh from zero to one we we learn  the word one I'll put this in the efl because  

ile başlıyoruz uh sıfırdan bire bir kelimesini öğreniyoruz bunu efl'e koyacağım çünkü

we're learning English as a first language this is  just a simple example for you so we begin with the  

İngilizce'yi birinci dil olarak öğreniyoruz bu sadece sizin için basit bir örnek bu nedenle

word run and when we go from zero to exposure  maybe you hear it somewhere or you you see it  

kelime koşusu ile başlıyoruz ve sıfırdan gittiğimizde maruz kalma belki bir yerde duyarsınız veya

written somewhere it doesn't matter but you've  you've been exposed to the language so that's the  

bir yerde yazılı olarak görürsünüz   farketmez ama dile  maruz kaldınız, bu nedenle

first thing uh and so you've learned the word run  you've heard it maybe you don't quite understand  

ilk şey bu ve bu nedenle run  kelimesini öğrendiniz duyduğunuz belki tam olarak anlamamış olabilirsiniz

it but as soon as you you have that level of  awareness where you think ah okay I made the  

ama o farkındalık düzeyine sahip olduğunuz anda ah tamam diye düşündüğünüz yerde koş

connection between the word run so the sound and  the the physical action of somebody running okay  

kelimesi ile ses ve koşan birinin fiziksel hareketi arasında bağlantı kurdum tamam

so we begin with somebody running we have the  awareness level where we we get recognition we  

yani birisiyle başlayalım koşarken farkındalık düzeyine sahibiz burada tanınma elde ederiz bir

understand something ah okay when when someone  says run I understand what they're talking about  

şeyi anlarız ah tamam biri koş dediğinde ne hakkında konuştuklarını anlıyorum

but you really get to the ownership level run is  a is a simple example but you get to the ownership  

ama gerçekten sahiplik düzeyine ulaşırsın koş basit bir örnektir ama sahipliğe ulaşırsın bunun

level of that when you start getting more examples  of run so you might have water that's running so  

seviyesi, daha fazla koşma örneği almaya başladığınızda akan suyunuz olabilir, bu nedenle

if I turn on the faucet in my room and I have  water coming through that and the child hears  

odamdaki musluğu açarsam ve oradan su geliyorsa ve çocuk

oh the water is running or they hear the toilet  is running the toilet is running so the toilet  

su akıyorsa veya tuvaletin çaldığını duyarsa tuvalet akıyor yani tuvalet

maybe like it's it's not stopping properly you  flush the toilet and the water continues to flow  

düzgün durmuyormuş gibi olabilir  tuvaleti sifonu çekersiniz ve su akmaya devam eder   tuvalet

through it we say the toilet is running the toilet  is running and so the child thinks wait a minute  

akıyor diyoruz tuvalet akıyor ve bu nedenle çocuk bir dakika bekleyin

the toilet isn't like it's not running anywhere  it's not physically going and so they've they've  

tuvaletin olmadığını düşünüyor sanki hiçbir yere gitmiyormuş gibi fiziksel olarak gitmiyor ve bu yüzden koşmak kelimesine ilişkin

broadened and deepened their understanding of  the word run all right and so as they hear this  

anlayışlarını  genişlettiler ve derinleştirdiler ve böylece bunu  gittikçe

more and more it's it's at first down here just  something they hear some words maybe they don't  

daha fazla duydukça, ilk başta burada sadece bir şey belki bazı kelimeler duyarlar bunun

understand exactly what it means then we move  to awareness where they have out okay they  

tam olarak ne anlama geldiğini anlamıyorlar o zaman fark ettikleri yerde farkındalığa geçiyoruz tamam onlar

understand it's it's kind of like motion maybe I'm  running with my legs or something like that that  

bunun bir tür hareket olduğunu anlıyorlar belki ben bacaklarımla koşuyorum veya bunun gibi bir şey

and then we go to the ownership level where  they start hearing more and more examples of  

ve sonra sahiplik düzeyine gidiyoruz burada  o şeyin   daha fazla örneğini duymaya başlayın

that thing and that's where they really feel  confident and comfortable using the word okay  

ve işte o zaman, tamam   kelimesini kullanırken kendilerini gerçekten  güvenli ve rahat hissederler,

so I hear like the toilet is running or the water  is running the river is running or I might hear  

yani tuvaletin aktığını veya suyun aktığını  nehir  aktığını veya

a machine like an engine is running so  something like a fan is running so all  

bir makinenin motor çalıştığını duyabilirim. Yani fan gibi bir şey çalışıyor, yani

those examples we get ah it's it's a much deeper  understanding of the word run rather than just uh  

aldığımız tüm bu örnekler, ah   tek

hearing one word and trying to get a translation  of it from a different of a different language  

bir kelimeyi duyup bunun farklı bir dilden farklı bir dilden çevirisini almaya çalışmaktansa run kelimesinin çok daha derin bir şekilde anlaşılmasıdır

all right so it's much different like if I were  to translate this into Japanese as like a basic  

pekala yani çok farklı, eğer bunu basit bir örnek olarak Japonca'ya çevirseydim,

example it would just be like kashiru to run  all right but that's only like you know if I'm  

sadece kashiru'nun koşması gibi olurdu, tamam ama bu sadece,

thinking okay let me run with my feet and I want  to understand that but I'm not really going deeper  

tamam, ayaklarımla koşayım ve bunu anlamak istiyorum, diye düşünürsem bilirsin ama

into the Japanese language of understanding  like that particular verb uh or if there are  

Japon anlama dilinde o belirli fiil gibi gerçekten derine inmiyorum uh veya

other connections with other words or other  deeper meanings so usually what happens with  

başka kelimelerle veya daha derin anlamlarla başka bağlantılar varsa, bu nedenle genellikle Öğrenenlerle olan şey, bir

Learners is they will hear something one time  or they will hear it maybe like a few times but  

şeyi bir kez duyacakları veya duyacaklarıdır belki birkaç kez ama

they never really get to that ownership level  because they never really feel confident about  

o sahiplik düzeyine asla ulaşamazlar çünkü

the definition or the understanding of a word  all right so looking at this basic example I'll  

bir kelimenin   tanımı veya anlaşılması  konusunda hiçbir zaman gerçekten kendilerine güvenmezler pekala bu temel örneğe bakarak

I'll check back uh comments in just a moment  but I wanted to explain three quick things  

yorumları birazdan kontrol edeceğim an ama bununla ilgili  üç hızlı şeyi   açıklamak istedim

about this all right so very simply you'll  notice that this is all about understanding  

çok  basit bir şekilde bunun tamamen anlayış

and confidence all right so this whole process  here as we move up we're increasing in confidence

ve güvenle ilgili olduğunu fark edeceksiniz, bu nedenle tüm bu süreç burada ilerledikçe güvenimiz ve anlayışımız artıyor,

and understanding

pardon my sloppy writing here but the point here  is that we as we go from zero to three and it's  

özür dilerim özensizim buraya yazıyorum ama buradaki nokta biz sıfırdan üçe gidiyoruz ve bu

really that simple so we can go from zero to  exposure to awareness to ownership actually very  

gerçekten bu kadar basit, yani bir şeyi ne kadar iyi öğrendiğinize bağlı olarak sıfırdan farkındalığa, sahipliğe maruz kalmaya, aslında çok

quickly depending on how well you learn something  so if you learn something and you understand it  

hızlı bir şekilde gidebiliriz bu nedenle, bir şey öğrenirseniz ve siz bunu

very well you can move to ownership that's  where you get that what I call the AHA moment

çok iyi anlayın   çok iyi bir şekilde sahipliğe geçebilirsiniz  orası  bir şeyi

where you feel like you really know  something very well aha I got it okay  

gerçekten çok iyi bildiğinizi hissettiğiniz, benim AHA anı dediğim şeyi elde ettiğiniz yer aha anladım

and so as you as you work through these what  we're really trying to do is improve your  

tamam   ve siz bunları çalışırken gerçekten denediğimiz şey yapmanız gereken   anlayışınızı geliştirmek

understanding and build your confidence  and there's nothing here about speech  

ve kendinize güveninizi oluşturmak ve burada konuşmayla ilgili hiçbir şey yok

okay isn't that interesting so we're not talking  about speaking at all there's nothing where you're  

tamam o kadar ilginç değil mi yani  konuşmaktan bahsetmiyoruz

trying to repeat uh phrases or or say something  or be in a conversation where you need to Shadow  

uh cümleleri tekrar etmeye veya veya veya bir şey söylemeye veya içinde olmaya çalıştığınız hiçbir şey yok Gölgelemeniz

or repeat back or anything like that the whole  point is that you become a good speaker as you're  

veya tekrarlamanız veya bunun gibi herhangi bir şey yapmanız gereken bir sohbetin tüm amacı, anladıkça   iyi bir konuşmacı olmanızdır.

understanding improves and if you don't get to  the ownership level this is where you you get  

stuck just listening to people you can probably  watch me or some Ted Talk videos or or even some  

insanlara muhtemelen beni veya bazı Ted Talk videolarını veya hatta bazı

movies but you'll struggle in a conversation  because you never really feel 100 confident  

filmleri izleyebilirsiniz, ancak bir sohbette zorlanacaksınız çünkü

about the vocabulary that you know and this could  be vocabulary or grammar or pronunciation all of  

bildiğiniz kelime dağarcığı konusunda hiçbir zaman tam anlamıyla kendinize güvenmiyorsunuz ve bu  kelime bilgisi veya dilbilgisi veya bunların telaffuzu olabilir   tüm

these different things are connected so the  point is not to try to repeat something again  

farklı şeyler birbiriyle bağlantılıdır, bu nedenle amaç, bir şeyi tekrar etmeye çalışmak değildir

and again until you understand it you don't  develop further understanding just by repeating  

ve anlayana kadar tekrar daha fazla anlayış geliştirmezsiniz  bir

something you need to get further uh examples  of something and different examples until you  

şeyi  bir şeyi   tekrarlayarak daha fazla örnek   elde etmeniz gerekir ve

really get a strong understanding of something  so this is where you need naturally varied review

gerçekten güçlü bir anlayış elde edene kadar farklı örnekler bir şeyi anlamak yani burası doğal olarak çeşitli incelemelere ihtiyaç duyduğunuz yerdir

again pardon my writing I'm trying to go through  this very quickly here so we're about 15 minutes  

tekrar yazım için özür dilerim bunu çok hızlı bir şekilde yapmaya çalışıyorum bu yüzden yaklaşık 15 dakika   bu yüzden

in so again we go from zero to one exposure one  to two is awareness where we can recognize things  

tekrar sıfırdan bire gidiyoruz bire iki farkındalık nerede bazı şeyleri tanıyabiliriz   bir

it's not like we just heard something we can  actually recognize that like oh yeah I know that  

şeyi daha yeni duymuş gibi değiliz aslında bunu tanıyabiliriz gibi oh evet bunu biliyorum

but can you write it so if I cover it up and  I say hey can you write that kanji again you  

ama yazabilir misin, böylece örtbas edersem ve hey, o kanjiyi tekrar yazabilir misin

would probably not be able to do that so you're  not at the level of ownership yet all right  

muhtemelen yapamazsın bunu yapın ki henüz sahiplik düzeyinde değilsiniz  pekala   bu nedenle

so naturally varied review is where we're getting  lots of different examples and we're really trying  

doğal olarak çeşitli incelemeler, pek çok farklı örnek elde ettiğimiz yerdir ve

to understand something like this okay so we  really want to get you to the ownership level and  

bunun gibi   bir şeyi gerçekten anlamaya çalışıyoruz, tamam, bu nedenle sizi gerçekten başlangıç ​​noktasına götürmek istiyoruz sahiplik düzeyi ve

I really want to make this point very clear that  this is not about speaking practice fluency is not  

Bu noktayı gerçekten açıkça belirtmek istiyorum ki bu  konuşma pratiği ile ilgili değildir akıcılık

about speaking practice it's about how well you  understand the language and when you get to the  

konuşma pratiği ile ilgili değildir, dili ne kadar iyi anladığınızla ilgilidir ve

ownership level that's where you really understand  okay so the first thing is about confidence and  

sahiplik düzeyine geldiğinizde, bu gerçekten anladığınız yerdir tamam öyleyse ilk şey özgüvenle ve

understanding the second thing next thing that's  very very important about this is that this is a a  

ikinci şey anlamakla ilgili   ikinci şey bununla ilgili  çok çok önemli olan şey, bunun

thing that develops word by word so as you improve  your understanding uh or your confidence by by  

kelime kelime gelişen bir şey olmasıdır, böylece

going through these three steps these are things  that you do word by word so you don't get fluent  

bu üç adımdan geçerek anlayışınızı  veya güveninizi   geliştirirken, bunlar  kelime kelime yapın, böylece

in the whole language you get fluent in individual  words and phrases uh as your as you're learning  

tüm dilde akıcı olmaz   tek tek kelime ve deyimlerde akıcı olursunuz, uh, öğrendiğiniz gibi

okay so you're going through uh and improving your  understanding of words and phrases so I I want I  

tamam, uh, uh ve kelime ve deyimler konusundaki anlayışınızı geliştiriyorsunuz, bu yüzden istiyorum

want to make clear that when people think about  getting fluent in English what they really mean is  

Açıkça belirtmek isterim ki, insanlar İngilizcede akıcı olmayı düşündüklerinde aslında demek istedikleri

that they're they're getting fluent in uh in some  words and phrases all right so you might be let's  

bazı kelimelerde ve deyimlerde akıcı hale geldikleridir, bu yüzden

say you have like 10 10 words in your vocabulary  like a very simple vocabulary you have 10 words  

diyelim ki 10 10 kelimeniz var. kelime dağarcığınız çok basit bir kelime dağarcığı gibi 10 kelimeniz var

and you might have a different level of fluency  for each one of those words so some things that  

ve bu kelimelerin her biri için farklı bir akıcılık düzeyine sahip olabilirsiniz  bu nedenle

you talk about often maybe you have ownership of  that so you've got ownership of this and this word  

sık sık konuştuğunuz bazı şeyler belki ona sahipsiniz yani buna ve buna sahipsiniz kelime

and this word but maybe you've only heard this one  one time you only have like exposure level to this  

ve bu kelime ama belki bunu yalnızca bir kez duydunuz, yalnızca buna ve buna maruz kalma düzeyiniz var

one and this one and maybe just like awareness  level like you could recognize some words but you  

ve belki de farkındalık düzeyiniz gibi, bazı kelimeleri tanıyabiliyorsunuz ama

can't use them you don't feel confident about  their pronunciation uh or something like that  

kullanamıyorsunuz onları kullanamıyorsunuz. telaffuzları veya buna benzer bir şey konusunda kendinize güvenin

all right but the point is you don't get fluent  in the language you get fluent in individual words  

tamam ama asıl mesele şu ki, dilde akıcı değilsiniz tek tek kelimeler

and phrases as you learn them and the the goal  here is not to hear something or to translate it  

ve deyimleri öğrenirken akıcı hale geliyorsunuz ve buradaki amaç  bir şey duymak veya tercüme etmek değil

as a second language really the point is to get  as a first language going through these steps  

ikinci bir dil olarak asıl mesele, bir birinci dil olarak bu adımlardan geçmektir

all right so we've got the first thing confidence  and understanding the second thing is that you're  

tamam, yani ilk şeyde kendimize güveniyoruz ve ikinci şeyi anlamak,

going through each one of these about particular  words and phrases so it's not about learning uh  

belirli  kelimeler hakkında bunların her birini gözden geçirmeniz ve ifadeler yani mesele akıcı hale getirmek istediğiniz tüm dili öğrenmekle ilgili değil

the whole language you want to get fluent in  particular words and phrases and grammar and  

belirli kelimeler ve deyimler ve

pronunciation like that and hopefully this is this  is making sense I I it sounds like a complicated  

dilbilgisi ve   bunun gibi telaffuz ve umarım bu mantıklıdır I ben karmaşık bir

idea but really the the main point is that this  is about understanding the language really well  

fikir gibi geliyor ama gerçekten asıl mesele şu ki bu dili gerçekten iyi anlamakla ilgili

so people who know the language really well can  speak the language really well all right so if  

yani dili gerçekten iyi bilen kişiler dili gerçekten iyi konuşabilir, bu yüzden

you go through these different steps uh this is  how you will actually become a fluent speaker very  

bu farklı adımlardan geçerseniz uh bu  bu şekilde  çok  hızlı bir şekilde akıcı bir konuşmacı olursunuz,

quickly all right let me take a moment here go  back and see if I missed anything uh uh let's see

pekala an geri dönün ve bir şey kaçırıp kaçırmadığıma bakın uh uh hadi bakalım

okay all right I'll go go back through the  the comments in a second uh the last thing  

tamam pekala bir saniye sonra yorumları gözden geçireceğim uh son şey

I'll mention about this uh is that you can  actually go through these steps very quickly  

bundan bahsedeceğim uh, bu adımları gerçekten uygulayabileceğiniz çok hızlı bir şekilde

so you could potentially get fluent in some words  or phrases as you learn them in like one minute  

böylece potansiyel olarak bazı kelimeleri veya tümceleri bir dakika içinde öğrenirken akıcı hale getirebilirsiniz

so you could go from zero so not hearing  something ever before going from zero to  

böylece sıfırdan başlayıp hiçbir şeyi duymamak için sıfırdan

ownership of the language in one minute if you  heard something and understood it very quickly  

bir dakika içinde bir şey duyduysanız ve anladıysanız dilin sahibi olun çok hızlı   tamam,

all right so the reason most people get stuck  is they're they're getting exposure at the kind  

bu yüzden çoğu insanın takılıp kalmasının nedeni , bir

of ESL level where they're learning something  and they're not really understanding it very  

şeyi öğrendikleri  ESL düzeyinde maruz kalmalarıdır ve bunu gerçekten çok

well because they're learning it through their  native language they're getting translations  

iyi anlamazlar çünkü bunu yoluyla öğreniyorlar kendi ana dillerinde çeviriler

and definitions and even if they are learning it  in English they don't really understand it like  

ve tanımlar alıyorlar ve İngilizce öğreniyor olsalar bile,

a native understands the language so the point is  to move up through these different phases or these  

bir yerlinin dili anladığı gibi gerçekten anlamıyorlar, bu nedenle amaç bu farklı aşamalardan veya bu

steps and that's how we get to fluency all right  now I want to make sure everybody understands  

adımlardan geçmek ve biz de bu şekilde akıcılığa kavuşun şimdi herkesin bunu anladığından emin olmak istiyorum   bu

this so let me go back I can check comments  looks like we got quite a few of them here  

yüzden geri döneyim yorumları kontrol edebilirim burada epeyce var gibi görünüyor

all right so let's see what about uh what's  about a similar method I don't know what that  

pekala o zaman bakalım benzer bir yöntem hakkında ne var görelim bunun ne olduğunu

is what is your okay I answered that already  hi from Brazil my level of understanding drops  

senin için sorun değil diye yanıtladım zaten Brezilya'dan merhaba,

down when the sound is too low however when  it's louder I can understand much better do  

ses çok alçak olduğunda anlama seviyem düşüyor   ancak  daha yüksek olduğunda çok daha iyi anlayabiliyorum

you think this is an issue well that's just a  hearing issue Roger that's not about I mean I  

bunun bir sorun olduğunu düşünüyorsunuz, bu sadece bir işitme sorunu Roger bununla ilgili değil demek istediğim   sanırım bu

I'm guessing it's it's a hearing issue I mean  even if I uh if I can't hear somebody clearly  

bir işitme sorunu demek istediğim  ben birini net bir şekilde duyamıyorsam bile

then in the same way if I'm learning Japanese  and I don't hear something clearly then I'm not  

aynı şekilde Japonca öğreniyorsam ve net bir şey duymuyorsam o zaman ben

going to understand it so that's where we go like  this process can take a long time for individual  

anlamayacağım bu yüzden gideceğimiz yer orasıdır bu süreç tek tek kelimeler ve ifadeler için uzun zaman alabilir,

words and phrases if you don't really understand  something so an example I think I gave in the uh  

eğer bir şeyi gerçekten anlamadıysanız, bir örnek verdim sanırım uh

that Instagram video is there is a a toilet near  my house at the train station so there's a train  

Instagram videosu var mı bir tren istasyonunda evimin yanında tuvalet yani

station near my house and when I go in there I  hear an announcement for the toilet I understand  

evimin yakınında bir tren istasyonu var ve oraya girdiğimde tuvalet için bir anons duyuyorum

what the what the announcement is saying it's like  hey here's a tool toilet anybody can use it but  

duyurunun ne dediğini anlıyorum hey işte alet tuvaleti herkes kullanabilir ama

I couldn't quite hear some of the language so I  was stuck at like exposure but I didn't I didn't  

Dilin bir kısmını tam olarak duyamadım, bu yüzden benzer teşhirde takılıp kaldım ama

get to the understanding part of of that where  it's like I actually understand and hear what  

bunun anlama kısmına ulaşamadım, yani aslında ne

they're saying uh and so I just asked my wife I  said hey like what what are they saying and she  

dediklerini anlıyor ve duyuyorum. Sadece karıma sordum ne diyorlar gibi hey dedim ve o

said oh they're saying this and then I could hear  it clearly and now ah okay I can I can move up to  

dedi ki ah bunu söylüyorlar ve sonra bunu net bir şekilde duyabiliyorum ve şimdi ah tamam yapabilirim

the ownership level where I'm getting that like  hearing that phrase or that word again and again  

bunu aldığım sahiplik düzeyine geçebilirim o cümleyi veya kelimeyi

in different ways and now I feel confident using  it but again I could be stuck at this level here  

farklı şekillerde tekrar tekrar duymak gibi ve şimdi onu kullanırken kendime güveniyorum ama yine burada bu seviyede sıkışıp kalabilirim

like I'm getting exposed to something for like  five months or two years but I don't actually  

sanki beş ay veya iki yıl gibi bir şeye maruz kalıyorum ama yapmıyorum aslında

understand what what it's saying like well enough  to get kind of awareness of it and I certainly  

ne dediğini yeterince iyi anlıyorum ve bir nevi farkındalık elde edebiliyorum ve kesinlikle

don't have ownership of that where I could use it  myself but again the point here is that you could  

buna sahip değilim, bunu kendim kullanabilirim ama yine buradaki nokta şu ki,

go from zero to exposure to awareness to uh to  ownership in in a few minutes or less depending  

sıfırdan farkındalığa maruz kalmaya gidebilirsin uh ne kadar iyi öğrendiğinize bağlı olarak birkaç dakika veya daha kısa sürede sahip olmak tamamdır

on how well you learn all right but you move  through this process much faster if you're  

ancak

learning English as a first language rather than  learning English as a second language all right  

İngilizceyi ikinci dil olarak öğrenmek yerine birinci dil olarak İngilizce öğreniyorsanız bu süreçte çok daha hızlı ilerlersiniz tamam

but yeah you have to make sure you can hear  and understand what uh what people are saying

ama evet yapmalısınız insanların ne dediğini duyabildiğinizden ve anladığınızdan emin olun

uh right next question I live in Canada and my  accent is an issue for me I am from Mexico I  

uh bir sonraki soru Kanada'da yaşıyorum ve aksanım benim için bir sorun Meksikalıyım

learned the most when I got the native Canadian  friend yeah so again when you get someone who is  

En çok öğrendiğim şeyi yerli Kanadalı bir arkadaşım olduğunda evet yani tekrar size

able to give you lots of input you're going to  improve a lot more when you understand something  

çok giriş sağlayabilen biri bir şeyi anladığınızda   çok daha fazla gelişeceksiniz

and you're again you're getting naturally varied  review from people so you're not hearing something  

ve yine insanlardan doğal olarak çeşitli incelemeler alıyorsunuz, dolayısıyla bir şeyi

just one time you're hearing something again and  again and usually in different ways from different  

bir kez duymuyorsunuz   bir şeyi tekrar tekrar ve genellikle farklı       başka    şekilde duymak,

people so that's the same way native learning this  is how again you should be learning English as a  

yani bu, ana dili öğrenmekle aynı  şekilde , İngilizceyi

first language rather than a second language all  right looks like people just uh talking with each  

ikinci bir dil yerine   birinci dil olarak öğrenmenin yolu bu şekilde olmalıdır, tamam insanlar sadece birbirleriyle konuşuyor gibi görünüyor

other good to see that just keep practicing on  your accent okay all right make sure that man I  

iyi bunu görmek için aksanınız üzerinde pratik yapmaya devam edin tamam pekala o adam ben

just love English but I spent more time practicing  listening than speaking I'm going to change that  

İngilizceyi seviyorum ama konuşmaktan çok dinlemek için  pratik yaptım bunu değiştireceğim   hayır hayır asıl mesele

no no no the point is to actually understand  so I I don't practice I don't spend time like  

gerçekten anlamak  bu yüzden anlamıyorum pratik Japonca konuşarak pratik yapmak gibi zaman harcamıyorum

practicing my Japanese by speaking it I practice  my Japanese by getting many many more examples  

Japoncamı daha fazla örnek alarak pratik yapıyorum

okay this is a big difference in how people learn  the reason people think that they need to have  

tamam bu insanların nasıl öğrendikleri konusunda büyük bir farktır insanların ihtiyaç

lots of speaking practice when they're when  they're learning is because they don't really  

duyduklarında   çok fazla konuşma pratiği yapmaları gerektiğini düşünmelerinin nedeni budur. ne dediklerini gerçekten anlamadıkları için öğrenirler. Kulağa

understand what they're saying I know it sounds  weird but if you don't really understand something  

garip geldiğini biliyorum ama bir şeyi gerçekten anlamazsanız, bunu tekrar tekrar

you you feel like you have to just keep repeating  it again and again uh until until you you somehow  

tekrarlamak zorunda hissedersiniz ta ki ta ki sen bir şekilde

get fluent but that's not really how fluency  works it's just it's just repeating something  

akıcı oluyorsun ama akıcılık gerçekten böyle çalışmıyor  sadece bir şeyi tekrar ediyor

and and continuing to get awareness but you get  fluency you get ownership so ownership is just  

ve farkındalık kazanmaya devam ediyor ama akıcılık elde ediyorsun sahiplik alıyorsun yani sahiplik sadece

my word for fluency because it's a it's an easier  way to understand that you really feel confident  

benim akıcılık için kullandığım kelime çünkü bu senin ne olduğunu anlamanın daha kolay bir yolu

using something all right so there's nothing about  this process that that means you need to speak in  

bir şeyi kullanırken gerçekten kendinize güvenin tamam yani bu süreçte

order to get fluent all right I know that this  it's like the opposite of everything you hear  

akıcı olmak için konuşmanız gerektiği anlamına gelen hiçbir şey yok pekala bunun  hemen hemen her öğretmenden duyduğunuz her şeyin tam tersi olduğunu biliyorum

from from pretty much every teacher they will say  well you got to speak to get fluent but if you if  

size  aferin diyecekler akıcı olmak için konuşmanız gerekir ama eğer

you're at these stages if you get exposure but  you don't really understand what you're saying  

bu aşamalardaysanız, maruz kalırsanız, ancak ne söylediğinizi gerçekten anlamazsanız   örneğin

like sometimes even in your native language  maybe you will hear a song on the radio and  

bazen ana dilinizde bile belki radyoda bir şarkı duyarsınız ve

you think the song is saying one thing but it's  actually not saying that and so you might repeat  

şarkının bir şey söylediğini sanıyorsun ama aslında bunu söylemiyor ve bu yüzden bunu tekrarlayabilirsin ama

that but you're saying the wrong thing and this  happens to English speakers as well so some new  

yanlış bir şey söylüyorsun ve bu İngilizce konuşanların başına da geliyor bu yüzden yeni bir

English song like even some you know something  you know some common songs that people don't  

İngilizce şarkı gibi hatta bazıları bir şey biliyorsun  bazı ortak şeyler biliyorsun insanların

know the actual lyrics to those songs but once you  understand what it is you move to ownership when  

bu şarkıların asıl sözlerini bilmedikleri ama ne olduğunu anladığınızda,

you really feel confident about using that all  right please could you say that again thanks all  

onu kullanmak konusunda kendinize gerçekten güvendiğiniz zaman sahipliğe geçersiniz, pekala, lütfen bunu tekrar söyleyebilir misiniz, teşekkürler, pekala,

right hopefully let me let me go back uh let me  go back and make sure these are under these are  

umarım geri dönmeme izin verin uh geri döneyim ve bunların altında olduğundan emin olun  bunlar   bunlar

these are clear but again I want I want to make  it clear for everybody that if you just try to  

ama yine herkes için  netleştirmek istiyorum ki,

expose yourself to more English that's not going  to get you fluent all right just being exposed to  

kendinizi   daha fazla  İngilizce'ye maruz bırakmaya çalışırsanız, bu sizi  akıcı hale getirmeyecek, pekala sadece olmak dile   maruz kalmak

the language is not going to make you a fluent  speaker you need to be exposed to it enough to  

sizi akıcı bir konuşan yapmayacak   akıcılığın sahiplik düzeyine ulaşmak için ona yeterince maruz kalmanız gerekiyor

get to the ownership level of fluency that's where  you really feel confident about using the language  

dili kullanma konusunda gerçekten kendinize güvendiğiniz  tamam burada

all right lots of good questions coming up  here let's see let's see let's see let's see  

pek çok güzel soru geliyor bakalım bakalım görelim görelim   um

um uh all right I see now let's see the chat and  the chat like Scrolls back on me okay here we go  

uh pekala anladım şimdi sohbeti görelim ve bana dön gibi sohbetler tamam işte başlıyoruz   pekala

all right let's see here so I'm gonna I'm  gonna try to hold the chat here make sure  

burada görelim o yüzden ben sohbeti burada tutmayı deneyeceğim tabii

it doesn't scroll past me I think I am speaking  too fast people told me to speak slowly ah well  

yanımdan geçmiyor sanırım çok hızlı konuşuyorum  insanlar bana yavaş konuşmamı söyledi ah peki

if you're again if you can understand people and  they can understand you maybe some people might  

yine eğer öyleysen eğer insanları anlayabilirsen ve  onlar seni anlayabilirler belki bazı insanlar

think you're speaking quickly but that's probably  a good thing if you can use the language correctly  

hızlı konuştuğunu düşünebilir ama bu muhtemelen dili doğru kullanabiliyorsanız iyi bir şeydir

and you're speaking well but uh often you know  some people speak quickly especially in in bigger  

ve iyi konuşuyorsunuz, ancak çoğu zaman bilirsiniz özellikle büyük   şehirlerde bazı insanlar hızlı konuşur,

cities people will speak faster I worry more about  my pronunciation than my accent my accent is my ID  

insanlar daha hızlı konuşacaktır aksanımdan  daha çok  telaffuzumla ilgilenirim aksanım kimliğimdir

but pronunciation is absolutely important uh Roger  real yes that's correct so you will have lots of  

ancak Telaffuz kesinlikle önemlidir uh Roger gerçekten evet bu doğru, bu nedenle birçok   farklı aksana sahip olacaksınız   Amerika

different accents in the same way that people  even in the United States have different accents  

Birleşik Devletleri'ndeki insanların bile farklı aksanları   olduğu gibi

and you might hear people with a different dialect  from Georgia or Chicago where I'm from or New York  

ve benim geldiğim yer olan Georgia veya Chicago'dan farklı bir lehçeye sahip  insanları duyabilirsiniz. ya da New York

or Boston but the accent and the pronunciation  you're correct are two different things and so  

ya da Boston ama aksan ve telaffuz haklı olduğunuz iki farklı şeydir ve bu nedenle

if you want to be again getting to this uh this  highest level up here uh this is where you you've  

tekrar buna ulaşmak istiyorsanız uh bu en yüksek seviyeye uh burası

heard something from so many different people  that you really feel confident about how to  

birçok farklı kişiden   bir şeyler duymuş olduğunuz yerdir bunu nasıl doğru bir şekilde telaffuz edeceğiniz konusunda kendinize gerçekten güvendiğiniz insanlar,

pronounce it all right so your pronunciation in  your native language is really the it's just the  

bu nedenle ana dilinizdeki telaffuzunuz gerçekten

influence of all the different people in your life  so your parents or friends or other people in your  

hayatınızdaki tüm farklı insanların etkisidir, bu nedenle ebeveynleriniz veya arkadaşlarınız veya topluluğunuzdaki diğer insanlar

community uh and as you hear all those examples  that's where you develop your own unique way of  

uh ve sizin gibi tüm bu örnekleri duyun orası kendi benzersiz konuşma tarzınızı   geliştirdiğiniz yerdir,

speaking so you have an accent that's similar to  those other people but it's because you've heard  

böylece diğer  insanlara benzer  bir aksana sahip olursunuz, ancak bunun nedeni

all those different examples all right uh let's  see so I recommend an app called Duolingo yeah I  

tüm bu farklı örnekleri   duymuş olmanızdır, tamam uh, bakalım  bu yüzden Duolingo adlı bir uygulama öneriyorum evet ben

I'm actually not a fan of Duolingo um the reason  I'm not is like the basic idea of trying to trying  

Aslında Duolingo hayranı değilim ve olmamamın nedeni, ana dil olarak

to learn through uh anything other than learning  as a first language I think is a waste of time for  

öğrenmekten başka herhangi bir şey yoluyla öğrenmeye çalışmanın temel fikri gibi. Bence

people who want to speak there are lots of ways  to learn English but if you actually want to speak  

konuşmak isteyen insanlar için zaman kaybı İngilizce öğrenmenin pek çok yolu vardır, ancak gerçekten

English as a first language is a way to do it so  I used to speak very fast too yeah so if you if  

İngilizce'yi birinci dil olarak konuşmak istiyorsanız, bunu yapmanın bir yolu vardır, bu yüzden  ben de çok hızlı konuşurdum evet, öyleyse eğer

if you find you're making mistakes because you  speak quickly then you should slow down I can't  

konuştuğunuz için hatalar yaptığınızı fark ederseniz çabuk o zaman yavaşlamalısın

understand uh local British is Russell people here  in the UK though I completely understand you even  

anlayamıyorum ah yerel İngilizler Russell mı burada Birleşik Krallık'ta gerçi seni tamamen anlıyorum

you have an American accent strange I always  listen to them but it's very difficult to catch  

tuhaf bir Amerikan aksanına sahip olsan bile onları her zaman dinlerim ama onları yakalamak çok zor

them uh so I'm I'm being intentionally easier to  understand so I really want to make it clear I  

uh bu yüzden ben Kasıtlı olarak daha kolay anlıyorum, bu yüzden gerçekten açıklığa kavuşturmak istiyorum

want to get people like from exposure to awareness  very quickly so I'm always trying to speak more  

insanları farkındalıkla çok hızlı bir şekilde tanıştırmak istiyorum, bu nedenle her zaman daha

quickly or not necessarily quickly but I want to  speak clearly to make sure people can follow me  

hızlı veya ille de hızlı konuşmaya çalışıyorum ama bunu yapmak için anlaşılır konuşmak istiyorum Elbette insanlar beni takip edebilir

pardon me as we get another siren coming this  way but when you move through these different  

bu  şekilde başka bir siren  geldiği için kusura bakmayın, ancak bu farklı

steps the point is to understand as easily  as possible and so usually what I do like for  

adımlardan geçtiğinizde amaç, olabildiğince  kolay  ve bu nedenle genellikle dersler için neyi sevdiğimi

the lessons especially in fluent for life if you  only listen to me you will not get to the fluent  

özellikle yaşam için akıcı olarak anlamaktır. beni dinle akıcı

level because you need really exposure to lots of  different native speakers you can't only listen  

seviyeye gelemeyeceksin çünkü gerçekten çok farklı ana dili konuşanlara maruz kalman gerekiyor   yalnızca dinleyemezsin

to One easy to understand teacher you need to get  to the level where the the real speakers are at so  

Anlaşılması kolay bir öğretmen gerçek konuşmacıların çok   Düzenli olduğu düzeye gelmen gerekiyor Birleşik

Regular People speaking in the UK they're going  to be speaking faster they've got conversational  

Krallık'ta konuşan insanlar daha hızlı konuşacaklar konuşkan

speech they're going to have accents that are  different or difficult to understand so that's  

konuşmaları var farklı veya anlaşılması zor aksanları olacak bu

why it's easier to understand me in these kinds  of lessons but what I do is I help people work  

yüzden bu tür derslerde beni anlamak daha kolay ama ben ne yapıyorum insanların

through these stages in fluent for life so we  want to get people to understand but not just  

bu aşamalardan ömür boyu akıcı bir şekilde geçmesine yardımcı oluyorum, bu yüzden insanların anlamasını sağlamak istiyoruz, sadece

understand teachers we want you to understand  natives as well it's just a matter of time  

öğretmenleri anlamakla kalmıyoruz, sizin de yerlileri anlamanızı istiyoruz, bu sadece an meselesi

when you put effort into it like I said just  keep practicing and listen as much as you can  

dediğim gibi çaba sarf ettiğinizde sadece devam edin pratik yap ve elinden geldiğince dinle

uh uh okay so Jonathan says that yes  again like there I wanna I wanna be very  

uh uh tamam, bu yüzden Jonathan, evet tekrar orada olduğu gibi,

be very clear for people that the the point is not  just to like do something a lot if you're if it's  

insanlar için çok   çok net olmak istiyorum, amacın  bir şeyi  çok yapmaktan hoşlanmak olmadığı, eğer öyleyse

not working for you don't do more of it and don't  don't think like well we gotta just continue doing  

değilse  diyor sizin için çalışmak daha fazlasını yapmayın ve iyi düşünmeyin,

more of this thing that's not really working  the point is actually to be very efficient  

gerçekten işe yaramayan bu şeyden daha fazlasını yapmaya devam etmeliyiz  asıl mesele aslında dil öğreniminizde çok verimli olmaktır

with your language learning uh and this means  you're going through something without wasting  

uh ve bu, siz  çok fazla zaman kaybetmeden bir şeyden geçiyorsunuz,

a lot of time so me with that toilet example  I gave before uh when you're you're learning  

bu yüzden ben daha önce verdiğim tuvalet örneğiyle uh,

something and you don't understand it very well  or you're trying to repeat something but you're  

bir şey öğreniyorsunuz ve bunu çok iyi anlamıyorsunuz veya bir şeyi tekrar etmeye çalışıyorsunuz ama siz'

not pronouncing it uh quickly or correctly then  there's no point in in trying to go through that  

hızlı ya da doğru bir şekilde telaffuz etmiyorsanız, o zaman bunu yapmaya çalışmanın bir anlamı yoktur,

um go through that go through that process so  don't just repeat doing something because like  

bu süreçten geçin, bu yüzden bir şeyi yapmayı tekrarlamayın çünkü anlamanız gerektiğinde

practice makes perfect or whatever it's it's  when you you have to understand something and  

pratik yapmak mükemmelleştirir ya da her neyse. bir şey ve

the understanding is much faster uh if you  have like you know good teaching and you can  

anlama çok daha hızlı uh eğer varsa iyi öğretimi bildiğiniz gibi ve bir

go through something and really understand  the process uh let's see all right so did I

şeyden geçip süreci gerçekten anlayabilirseniz uh hadi bakalım öyleyse yaptım mı

I don't know all right so someone so molode  

bilmiyorum pekala o yüzden biri çok molode

what about the SML I don't I don't know what that  what that is you keep posting that comment though

SML I ne olacak bilmiyorum o ne demek o yorumu atıp duruyorsun ama

basically for for learning any language there  is only learning as a first language that's it  

temel olarak herhangi bir dili öğrenmek için sadece ana dil olarak öğrenmek vardır

I mean that's that's if you want to speak that's  it that's the that's the only thing you have to do  

yapmanız gereken tek şey

and what's great about it is it's really just  about understanding it's not about you trying  

ve bununla ilgili harika olan şey, gerçekten anlamakla ilgili

to repeat anything or speak after people it's  just how well you understand the language and  

herhangi bir şeyi   tekrar etmeye veya insanların arkasından konuşmaya çalışmanız değil  önemli olan dili ne kadar iyi anladığınızdır ve

as you work up through these different phases  once you get to ownership speaking comes out  

bu farklı aşamalardan geçerken  sahiplik konuşması

automatically so you don't have to sit and try to  repeat phrases in your car or anything like that  

otomatik olarak ortaya çıkar, böylece arabanızda oturup cümleleri veya buna benzer bir şeyi tekrarlamak zorunda kalmazsınız

uh yeah so if you're if you're trying to learn  languages with the book you're you're probably  

uh evet, yani kitapla dil öğrenmeye çalışıyorsanız muhtemelen öylesinizdir

wasting your time uh you need to hear it's  just like you don't give a book to young  

zamanını boşa harcıyorsun bunu duymaya ihtiyacın var tıpkı küçük

children to learn the language you help them  understand the language that's how it works  

çocuklara dili öğrenmeleri için kitap vermediğin gibi anlamalarına yardım ettiğin dili anlamaları bu böyle işliyor bakalım

uh let's see nice to have you live again yeah I've  been doing these lives lately I think people don't  

tekrar yaşaman güzel evet yapıyorum Son zamanlarda bu hayatlar insanların

get notified though I don't know why YouTube  isn't telling people I have no idea but the  

bildirim almadığını düşünüyorum, ancak YouTube insanlara neden hiçbir fikrim yok

usually about weekly so if you check my YouTube  channel look at the live videos you will see more  

genellikle haftalık olarak anlatmıyor, bu nedenle YouTube  kanalımı kontrol ederseniz canlı videolara bakın, daha fazlasını göreceksiniz

of those recently Adrian says I got a job three  months ago in a call center in English and after  

Adrian, üç ay önce bir çağrı merkezinde İngilizce olarak bir iş bulduğumu ve

one month I quit and I am feeling that I am losing  some skills and now I'm afraid to apply again to  

bir ay sonra işi bıraktığımı ve bazı becerilerimi  kaybettiğimi hissettiğimi ve şimdi

the same place or other places so Adrian I would  focus on understanding and again you can you  

aynı yere veya başka yerlere tekrar başvurmaktan korktuğumu söylüyor. Adrian, anlamaya odaklanırdım ve yine  herhangi bir kelime veya kelime öbeği için

can tell exactly where you where you are on this  scale for for any particular words or phrases and  

bu ölçekte tam olarak nerede olduğunuzu söyleyebilirsiniz ve

if you don't understand what people are saying  it's very difficult to just join a call center  

insanların ne dediğini anlamıyorsanız bir çağrı merkezine katılmak çok zordur

and and be really good at communicating so  it takes a it takes a while unless you have  

ve ve iletişim kurmada gerçekten iyi olun, bu nedenle

really good teaching to make sure you understand  the vocabulary and you can use it fluently but  

kelime dağarcığını anladığınızdan ve onu akıcı bir şekilde kullanabildiğinizden emin olmak için gerçekten iyi bir öğretime sahip değilseniz bu biraz zaman alır, ancak

the goal is uh remember that individual words and  phrases you might be good at some things you might  

amaç tek tek kelimelerin ve deyimlerin bazılarında iyi olabileceğinizi hatırlamaktır.

have ownership of some words and phrases like you  can use them very well but others you cannot all  

bazı kelimelere ve deyimlere sahip olabileceğiniz, sizin gibi bazı kelimeleri ve deyimleri çok iyi kullanabilirsiniz, ancak diğerlerini kullanamazsınız, tamam Rogero rica ederiz, tamam

right Rogero says you're welcome all right let's  see here and something happens to me something I  

burada bakalım ve bana bir şey oluyor bir şey

have to use headphones to understand better movies  or short videos when I don't use headphones I tend  

daha iyi filmler anlamak için kulaklık kullanmam gerekiyor veya kulaklık kullanmadığım kısa videolar

to fail in listening a little bit yeah it just  means it's easier for you to easier for you to  

dinlemekte biraz başarısız olma eğilimindeyim evet bu sadece sizin için daha kolay olduğu anlamına geliyor daha kolay

hear and understand so we're going from exposure  to awareness there uh please can you say again  

duyup anlamanız için bu yüzden maruz kalmaktan farkındalığa gidiyoruz uh lütfen tekrar söyleyebilir misiniz

one is two is three is thanks I'll go I'll go  over a review after I go through these I can  

bir iki üç teşekkür ederim gideceğim bunları inceledikten sonra tekrar gözden geçireceğim

understand very well but I get stuck when I speak  why it's like forget vocabularies and stress how  

çok iyi anlayabiliyorum ama konuşurken takılıp kalıyorum neden kelimeleri unutup

to overcome it that's this so you're you're stuck  at this level this is where most people get stuck  

bunun nasıl üstesinden gelineceğini vurgulamak gibi bir şey işte bu yüzden sen bu seviyede takılıp kaldınız çoğu insanın takıldığı yer burasıdır   insanları anlayabilmeleri için

they get stuck at the awareness level of speaking  so they can understand people but they haven't had  

konuşmanın farkındalık düzeyinde takılıp kalırlar ancak   doğal olarak

enough naturally varied review I want to highlight  this because it's so important naturally varied  

yeterince çeşitli inceleme yapmamışlardır. Bunu vurgulamak istiyorum çünkü doğal olarak çok önemli çeşitli   bir dil

review the point when you're when you're learning  a language is not to learn a word or phrase and  

öğrenirken noktayı gözden geçirin bir kelime veya deyim öğrenmek değildir ve

repeat it a bunch of times that's not how you get  fluent you get fluent by learning a situation like  

bunu birkaç kez tekrarlamak bu şekilde akıcı olmazsınız   insanların bir durumda ne söylediği gibi  bir durumu öğrenerek akıcılık kazanırsınız

what people say in a situation and then you  hear lots of different examples of that thing  

ve sonra o şeyin pek çok farklı örneğini duyarsınız

so you want to hear not just me say something  you want to hear other natives say the same  

yani sadece benim bir şey söylememi değil diğer yerlilerin de aynı şeyi   söylediğini duymak istersiniz

thing and and hear other things that people  might say so if I'm if I'm really hot I could  

ve insanların söyleyebileceği diğer şeyleri  duymak istersiniz yani eğer öyleysem, eğer gerçekten sıcak

say man it's crazy hot over here it's crazy  hot or I can say oh it's hotter than hell  

diyebilirim dostum burası çılgınca sıcak burası çılgınca sıcak ya da oh cehennemden daha sıcak diyebilirim

or I could say oh it's like uh it's just  like extremely hot so there are different  

ya da oh bu uh sanki aşırı derecede sıcak bu yüzden

ways I can say that and if you're only trying to  learn one way of saying something then you will  

bunu söylememin farklı   yolları var ve eğer sadece sizseniz bir şeyi söylemenin bir yolunu öğrenmeye çalışırsanız, o zaman

not understand when natives are communicating in  real conversations all right so it's a completely  

yerlilerin gerçek konuşmalarda iletişim kurduğunu anlamazsınız, bu yüzden bu tamamen

different way the ESL way will help you learn  some things but it will get you stuck at the  

farklı bir yoldur, ESL yöntemi bazı şeyleri öğrenmenize yardımcı olur, ancak sizi

awareness level you really need to have the uh the  English as a first language approach that's where  

gerçekten ihtiyacınız olan farkındalık düzeyinde takılıp bırakır ilk dil olarak İngilizce yaklaşımına sahip olmak, işte tam da bu noktada

you're really starting to understand and that's  where you get to the ownership level all right

gerçekten anlamaya başlıyorsunuz ve işte tam da bu noktada mülkiyet düzeyine geliyorsunuz pekala tamam o zaman

uh okay so thank you uh but do you still need  your wife to go to ownership but you still need  

teşekkür ederim ama yine de eşinizin mülkiyete geçmesine ihtiyacınız var ama siz hala

your wife to go to ownership no that's not true my  wife actually is like she's a pretty bad teacher  

karınızın mülkiyete geçmesine ihtiyacım var hayır bu doğru değil karım aslında oldukça kötü bir öğretmen gibi

so she's not very good at explaining you know  some things to me even in Japanese if I need  

bu yüzden bana bazı şeyleri bildiğinizi Japonca bile açıklamakta pek iyi değil eğer

an explanation uh and like occasionally I will  ask her but she will usually say I'm busy like  

bir açıklamaya ihtiyacım olursa uh ve mesela ara sıra sorarım ona ama genellikle meşgul olduğumu söyler,

you know she's she's got two kids to take care of  and so this is not about like me like the secret  

onun ilgilenmesi gereken iki çocuğu olduğunu bildiğiniz gibi ve bu yüzden bu benimle ilgili değil, gizli

ingredient is my wife or anything I got fluent  uh even before I met my wife so I was learning  

bileşen karım veya karımla tanışmadan önce bile akıcı olduğum herhangi bir şey yani Bazı

things again getting fluent in individual words  and phrases uh even before I met her uh and so  

şeyleri yeniden öğreniyordum, tek tek kelimelerde ve deyimlerde akıcı hale geliyordum hatta onunla tanışmadan önce uh ve bu yüzden

it's nice if you can have someone to teach but a  lot of people can be married I know plenty of uh  

öğretecek birinin olması güzel ama birçok  kişi evli olabilir

foreign men out here who are married to Japanese  women and they still can't speak so even after  

Burada evli pek çok yabancı erkek tanıyorum Japon kadınlara ve hala konuşamıyorlar   yıllar sonra bile mesele

many years it's not about having a Japanese  boyfriend or girlfriend or in your case like  

Japon bir erkek veya kız arkadaşa sahip olmak veya sizin durumunuzda

an English-speaking girlfriend or boyfriend  or whatever the point is can you understand  

İngilizce konuşan bir kız veya erkek arkadaş veya mesele her ne ise,

the language or not that's really it all right uh  let's see so awesome class uh let my leg glad to  

dili anlayabiliyor musunuz veya anlamıyor musunuz? pekala uh  hadi bakalım çok harika sınıf uh bacağım

hear it thank you Rogero don't forget to hit  the like button yes yeah I don't know why uh  

bunu duymaktan memnun teşekkür ederim Rogero beğen düğmesine basmayı unutmayın evet evet neden bilmiyorum uh   uh

uh yeah YouTube doesn't doesn't like send my  videos out so very few people see them I guess  

evet YouTube benim göndermeyi sevmiyor videoları çok az kişi görüyor sanırım

I'm not that for for learning English on YouTube  this is like a very I don't know it's like a a  

YouTube'da İngilizce öğrenmek için uygun değilim  bu,

smaller number of people who are interested  in this kind of information most people just  

çoğu insanın sadece   istediği bu tür bilgilerle ilgilenen   daha az sayıda insan  gibi bir şey gibi. farkındalık düzeyinde

want to hear more words and phrases at the  awareness level but then they they get stuck  

daha fazla kelime ve deyim duymak, ancak daha sonra takılıp kalıyorlar   bu

so my video uh is for people who have already  tried to learn like a bunch of words and phrases  

nedenle videom, YouTube'da bir grup kelime ve deyim   gibi hâlihazırda öğrenmeye çalışmış

on YouTube but they still can't speak that's  because they're at the awareness level usually  

ancak yine de konuşamayan kişiler içindir, çünkü onlar  farkındalık düzeyinde genellikle   bazı

they forget things and they can kind of hear them  they can recognize them in uh in a conversation or  

şeyleri unuturlar ve bir şekilde onları duyabilirler bir konuşmada veya

a movie but they don't feel comfortable like  really understanding that uh so isila says  

bir filmde onları tanıyabilirler ancak bunu  gerçekten anlamak gibi  rahat hissetmezler yani isila diyor ki

at the beginning it was very hard for me to read  books now after four books I lost the I mean you  

başlangıçta bu onlar için çok zordu şimdi dört kitaptan sonra kitap okumamı kaybettim yani sen

lost the fear I can read faster and put my ideas  yes so again like you're still getting naturally  

korkunu kaybettin daha hızlı okuyabilirim ve fikirlerimi ortaya koyabilirim evet yani yine farklı kitaplar

varied review as you continue to go through  different books uh Hazel says good evening  

okumaya devam ettikçe doğal olarak çeşitli incelemeler alıyorsun uh Hazel iyi akşamlar diyor

teacher rogerio good for I don't know if that's  somebody who is if rogerio is a teacher also  

öğretmen rogerio iyi biri olup olmadığını bilmiyorum eğer rogerio da bir öğretmense

I'm from Brazil and I really like your classes  thank you so much for teaching us uh let's see

Brezilya'lıyım ve derslerinizi gerçekten seviyorum bize öğrettiğiniz için çok teşekkürler

all right all right you're pretty close to fluency  then just keep practicing and get involved with  

akıcılık için o zaman pratik yapmaya devam edin ve

native speakers as much as possible yeah I  like to be very specific and give like really  

anadili  olan kişilerle mümkün olduğunca ilgilenin, evet çok spesifik olmayı ve

specific advice to people about how to learn  because if you just say like keep practicing  

insanlara nasıl öğrenecekleri konusunda gerçekten   özel tavsiyeler vermeyi seviyorum çünkü pratik yapmaya devam edin

or like spend time with natives it's like it's  not it's not really a specific enough you know  

veya anadili İngilizce olan kişilerle zaman geçirmek gibi dersen, bu sanki yeterince spesifik değilmiş gibi   gerçekten iyi bir

really good point that someone could learn  like okay what's a specific thing I can do  

nokta, birisinin tamam, bunu yapmak için yapabileceğim belirli bir şey   gibi öğrenebilmesi için gerçekten iyi bir nokta

to do this and so the specific thing is really  moving up through these and getting many more  

ve bu nedenle asıl olan, bunlar üzerinde ilerlemek ve kelime dağarcığına ilişkin daha birçok   örnek almaktır.

examples of the vocabulary that you're  not feeling very confident about foreign

yabancı konusunda kendinize pek güvenmiyorsunuz haydi bakalım

let's see malude all right I think I answered that  already you're spamming the comments though stop  

malude tamam sanırım yanıtladım ki zaten yorumları spam gönderiyorsunuz yine de dur

just answer your spam it post your comment  one time so I understand native properly and  

spam'inizi yanıtlayın, yorumunuzu bir kez yayınlayın, böylece yerel dili düzgün ve

accurately but I don't feel like speaking with  them because I'm afraid of being stuck what can  

doğru anlıyorum ama anlamıyorum onlarla konuşmak istiyorum çünkü takılıp kalmaktan korkuyorum

I do to figure this issue out so John uh your  problem is exactly this so you understand but  

bu sorunu çözmek için ne yapabilirim yani John uh sorununuz tam olarak bu yani anlıyorsunuz ama   sadece

you're just you're just not getting enough  naturally varied review and that's why  

yeterince doğal olarak çeşitli inceleme alamıyorsunuz ve bu neden

you're getting stuck so you don't feel confident  enough about the language and that could be the  

takılıp kalıyorsun, bu yüzden dil konusunda kendine yeterince güvenmiyorsun ve bu   kelime

vocabulary or the grammar pronunciation anything  else uh you're just like you're you're learning  

dağarcığı veya gramer telaffuz herhangi bir şey  olabilir başka bir şey  uh tıpkı öğreniyor gibisin   ne olabilir

what maybe one phrase or one word and you're only  hearing it a few times but if you really spend a  

bir kelime öbeği veya bir kelime ve sadece birkaç kez duyuyorsunuz, ancak

lot of time uh learning a particular word or  phrase that's where you get to that level so  

belirli bir kelimeyi veya deyimi öğrenmek için gerçekten çok fazla zaman harcarsanız, o seviyeye ulaştığınız yer burasıdır, yani   bir dili kullanma

you will feel much more confident uh about about  using a language you will get to that ownership  

konusunda kendinize çok daha fazla güvenirsiniz, o seviyeye gelirsiniz sahiplik

level and you you know how that works like you can  feel it when it happens all right so I started to  

düzeyi ve bunun nasıl çalıştığını bilirsiniz, öyle olduğunda  hissedebilirsiniz  pekala  bu yüzden

learn a connected speech with music of Madonna and  Frozen yeah so I can't understand native speakers  

Madonna ve  Frozen'ın müziğiyle bağlantılı bir konuşma öğrenmeye başladım evet evet bu yüzden anadili İngilizce olan kişileri anlayamıyorum

yes so again I'm trying to give you like exposure  and awareness and then take you to the ownership  

evet yani tekrar deniyorum size görünürlük ve farkındalık sağlar ve ardından

level just by giving you simple explanations  of things and lots of naturally varied review  

size yalnızca şeylerin basit açıklamalarını ve doğal olarak çeşitli birçok inceleme sunarak sizi sahiplik  düzeyine taşır

but in if you go try to go directly to the native  level it's going to be much more difficult for you  

ancak doğrudan yerel düzeye geçmeye çalışırsanız, bu sizin için çok daha zor olacaktır

all right let's see at what stage can we come  to thinking in English well that's really like  

pekala bakalım hangi aşamada İngilizce düşünmeye başlayabiliriz ki bu gerçekten şuna benziyor uh bu bunu

uh this this is you can think of it as like a  Continuum so it's a scale so you go from zero  

bir Süreklilik gibi düşünebilirsiniz yani bu bir ölçek yani

to one and then one to two and and then uh two to  three and that's how we're improving our ability  

sıfırdan bire, sonra birden ikiye ve sonra uh ikiden üçe ve işte bu şekilde

to think in English as well but the point is  to understand the language like a native rather  

İngilizce düşünme yeteneğimizi   geliştiriyoruz, ancak asıl mesele dili,

than trying to think about it um like you know in  the ESL way where you're translating or thinking  

çeviri yaptığınız ESL yönteminde bildiğiniz gibi düşünmeye çalışmak yerine ana diliniz gibi anlamaktır. veya

about rules when you speak uh so I'm not a fan of  Duolingo yeah so again you should be getting like  

konuşurken kurallar hakkında düşünmek uh, bu yüzden  Duolingo hayranı değilim evet, yani yine

real uh like actual examples of stuff and so the  more real examples you can get of the language  

gerçek gibi, gerçek örnekler almalısınız ve bu nedenle dilden ne kadar  gerçek örnek alabilir

and naturally varied review and again it's really  important that you learn like a native so natives  

ve doğal olarak çeşitli incelemeler ve tekrar bir yerli gibi öğrenmeniz gerçekten önemlidir, böylece yerliler

get more than one example so you might learn if  you remember how you learned your native language  

birden fazla örnek alabilir, böylece ana dilinizi nasıl öğrendiğinizi                                                                                                                                                                               ]

you heard your mother and your father and your  friends and your teachers and all these different  

people often saying the same thing and so because  you're getting all of that input it's a naturally  

aynı şey ve dolayısıyla tüm bu girdiyi alıyorsunuz, bu

varied review that gets you fluent and so once  you feel very confident about using something  

sizi akıcı hale getiren doğal olarak çeşitli bir incelemedir ve bu nedenle bir şeyi kullanma konusunda kendinize çok güvendiğiniz zaman   o zaman

then you use it okay and what often you try to do  in a like in an English as a second language class  

onu tamam kullanırsınız ve ne sıklıkta bir İngilizce benzer şekilde yapmaya çalışırsınız ikinci dil sınıfı olarak   bir

is you're trying to trying to just repeat things  before you really understand what they are and  

şeyleri gerçekten ne olduklarını anlamadan  tekrar etmeye çalışıyorsunuz ve

so people that's why they struggle and the teacher  says like okay repeat after me like and I want you  

bu yüzden insanlar bu yüzden mücadele ediyorlar ve öğretmen  tamam benden sonra tekrar et beğen diyor ve ben senin

to say something but I noticed this even you know  when I'm teaching my own kids if they don't really  

bir şey söylemeni istiyorum ama fark ettim bunu sen bile biliyorsun, kendi çocuklarıma öğretirken ne

understand what I'm saying then they can they  cannot yet feel confident about using something  

dediğimi gerçekten anlamazlarsa, o zaman bir şeyi kullanma konusunda kendilerine güvenemezler,

they can try to repeat what I'm saying but it's  really my fault for not having to understand that  

söylediklerimi tekrar etmeye çalışabilirler ama bu gerçekten benim hatam bunu anlamak zorunda olmadığım için

so what is your recommendation to get more  vocabulary okay uh so geovong if I'm pronouncing  

daha fazla  kelime edinmek için tavsiyeniz nedir?

that correctly uh the point here number one is  not to try to just learn more vocabulary the  

point is to increase the ownership level of the  vocabulary you already have and then you can start  

zaten sahip olduğunuz kelime dağarcığı ve ardından

learning more so it's about spending more time and  really understanding the particular vocabulary you  

daha fazla öğrenmeye başlayabilirsiniz, bu nedenle daha fazla kelime ve deyim öğrenmeye çalışmak yerine daha fazla zaman harcamak ve zaten bildiğiniz belirli kelime dağarcığını gerçekten anlamakla ilgilidir,

already know rather than just trying to learn more  words and phrases but whatever you're learning you  

ancak her ne öğrenirseniz öğrenin

really should be going through these steps for all  of that information so you understand something  

gerçekten bunlardan geçmelisiniz. tüm bu bilgiler için gerekli adımlar, böylece bir şeyi

very well and that's how you're able to use it  fluently hopefully that makes sense so the goal  

çok iyi anlarsınız   ve bu şekilde onu akıcı bir şekilde kullanabilirsiniz  umarım bu mantıklıdır, böylece amaç

you don't become fluent by learning more all right  if you and I just sent out an email to subscribers  

daha fazlasını öğrenerek akıcı hale gelmeyebilirsiniz, tamam eğer siz ve ben bir e-posta gönderdiysek abonelere

yesterday or two days ago talking about this but  a lot of students they mistakenly believe that  

dün veya iki gün önce bunun hakkında konuşuyorlar, ancak birçok öğrenci yanlışlıkla

you get fluent by learning more but you don't  get fluent by learning more you get fluent by  

daha fazla öğrenerek akıcı hale geldiğinize inanıyor, ancak daha fazla öğrenerek akıcılaşamazsınız   zaten

understanding the information you you already have  and this is why children can speak fluently even  

sahip olduğunuz bilgileri anlayarak akıcılaşabilirsiniz ve bu yüzden çocuklar

though they don't know a lot of words okay so it's  really important to remember remember that if you  

çok fazla kelime bilmeseler bile akıcı bir şekilde konuşabilirler, tamam, bu nedenle

look at little kids they have a smaller vocabulary  than adults but they can often speak better than  

küçük çocuklara bakarsanız onların yetişkinlere göre daha az kelime dağarcığına sahip olduklarını, ancak genellikle yetişkinlerden daha iyi konuşabildiklerini,

adults because they know that vocabulary so well  they're at their that the the ownership level of  

çünkü bu kelime dağarcığını bildiklerini hatırlamak gerçekten önemlidir. o kadar iyi  o kadar iyiler ki

that vocabulary uh let's see uh let's see uh  usmanov says why are you teaching on YouTube  

o kelime dağarcığının sahiplik düzeyi uh bakalım uh  uh usmanov neden YouTube'da ders veriyorsunuz diyor

rarely if you look at the YouTube channel you'll  see videos up here like almost every week lately  

nadiren YouTube kanalına bakarsanız son zamanlarda neredeyse her hafta olduğu gibi burada videolar görürsünüz

again you're just not seeing them maybe you're  not getting notified by YouTube about the the  

yine onları görmüyorsunuz belki YouTube tarafından yayınlanan videolar hakkında bildirim almıyorsunuz

videos being released but if you go to the YouTube  channel you can go back and watch the recent live  

ama YouTube kanalına giderseniz geri dönüp

videos like this I remember all the phrasal verbs  I learned with your videos any topic to create new  

bunun gibi son canlı videoları izleyebilirsiniz. Tüm deyimsel fiilleri hatırlıyorum I o konuyla ilgili yeni videolar oluşturmak için herhangi bir konuyu videolarınızla öğrendim

videos on that topic uh uh Rainier says yeah well  I'm glad you enjoyed those so if you've already  

uh uh Rainier, evet, peki diyor Bunları beğendiğinize sevindim.

gone through the uh the visual guide to phrasal  verbs then I would go up to fluent for life so  

hayat o kadar

fluent for life has like hundreds and hundreds of  phrasal verbs in it and so you learn all of those  

akıcıdır ki, içinde yüzlerce ve yüzlerce fiil öbeği vardır ve böylece bunların hepsini öğrenirsiniz   sadece

not just phrasal verbs but the whole language I  take you to the ownership level of that if you'd  

öbek fiilleri değil, tüm dili öğrenirsiniz.

like to learn more about that you can click on  the link in the description below this video  

bu videonun altındaki açıklamada bulunan bağlantıya tıklayabilir

hello from Venezuela says Tulio like what is your  okay I think I passed that array the point is that  

Venezuela'dan merhaba diyor Tulio senin neyin var?

I can understand more and easily than I can speak  uh also sometimes it's difficult to understand  

some accents especially from the south yes so this  is again this is why like you you move up through  

özellikle güneyden evet yani yine bu yüzden bu süreçte sizin gibi ilerliyorsunuz

this process and you always get recognition before  you get ownership so that's why you can understand  

ve her zaman mülkiyeti almadan önce tanınırsınız bu yüzden

more than you can speak so if you spend you have  to they have to move up to that level and you move  

konuşabildiğinizden daha fazlasını anlayabilirsiniz yani harcarsanız mecbur onlar da yapmak zorunda o seviyeye yükselirsiniz ve

up to that level by getting many more examples  of that thing uh is it wrong is it wrong way  

o seviyeye daha fazla örnek alarak o seviyeye yükselirsiniz uh bu yanlış mı yanlış yol mu

learning a language with a book and a waste of  time no I I didn't mean that like books are a  

bir dili kitapla öğrenmek ve zaman kaybı hayır ben öyle demek istemedim kitapların bir

bad thing for learning languages I meant like if  you're trying to learn a language with only a book  

dil öğrenmek için kötü bir şey mesela sadece bir kitapla bir dil öğrenmeye çalışıyorsanız

all right again you need lots of different  examples you will get language so right now I'm  

pekala yine birçok farklı örneğe ihtiyacınız var, dili öğreneceksiniz yani şu anda

reading uh like a Japanese cartoon or a manga it's  like a Japanese comic book uh and so in that I'm  

bir Japon çizgi filmi veya manga gibi okuyorum bu Japon çizgi romanları gibi,

getting lots of naturally varied review but I'm  also hearing those same things from TV shows or  

doğal olarak çok çeşitli eleştiriler alıyorum ama aynı şeyleri TV şovlarından veya

other people speaking that kind of thing so it's  not about like reading one book is going to get me  

diğer insanlardan da duyuyorum bu tür şeyler yani bu bir kitap okumakla ilgili değil beni

fluent because I need to hear examples of that  and the spoken language is much different many  

akıcı hale getirin çünkü bunun örneklerini duymaya ihtiyacım var ve konuşulan dil,

times than the way people are in conversations  uh in a book even I remember that at call center  

insanların konuşma biçiminden birçok   çok  farklı uh bir kitapta bile çağrı merkezinde

they told me that I have some issues organizing  my ideas yeah so that's another thing you get  

bana fikirlerimi düzenleme konusunda bazı sorunlarım olduğunu söylediklerini hatırlıyorum evet yani bu süreçten geçerken

much faster at organizing ideas and thinking  like a native as you go through this process  

fikirleri organize etmede ve bir yerli gibi düşünmede çok daha hızlı hale geldiğiniz başka bir şey

uh let's see so I've been working in a call center  for more than three years and I'm still having  

uh, bakalım üç yıldan fazla bir süredir bir çağrı merkezinde çalışıyorum ve hala

issues to communicate and pronounce a bunch of  words how can I improve it it's about spending  

iletişim kurmam gereken sorunlar yaşıyorum ve bir grup  kelimeyi telaffuz edin, bunu nasıl geliştirebilirim

more time with the vocabulary you need to use now  I imagine at a call center there is probably some  

şu anda kullanmanız gereken  kelime dağarcığıyla   daha fazla zaman geçirmekle ilgili . Bir çağrı merkezinde muhtemelen

vocabulary that you use more than others so  I would spend more time really listening to  

diğerlerinden daha fazla kullandığınız bazı kelime dağarcığı olduğunu hayal ediyorum, bu yüzden gerçekten dinlemek   için daha fazla zaman harcardım

that vocabulary getting examples of that whatever  that vocabulary is I don't you know I don't know  

kelime dağarcığı bunun örneklerini almak o kelime dağarcığı her ne ise, bilmiyorum,

what that is maybe you have specific things for  products or company or whatever you have to speak  

bunun ne olduğunu bilmiyorum, belki ürünler veya şirket için belirli şeyler veya bunun için konuşmanız gereken her neyse,

for that but if you if you watch like let's say  a bunch of YouTube videos about customer service  

ancak izlerseniz beğenelim diyelim müşteri hizmetleriyle ilgili bir sürü YouTube videosu   bu belirli amaç için

you will get lots of naturally varied review  for that specific purpose so you'll see lots  

çok sayıda doğal olarak çeşitli inceleme alacaksınız, böylece

of people like how they how they check in at a  hotel or how they order food at a restaurant that  

birçok      bir otelde nasıl check-in yaptıkları veya bir restoranda nasıl yemek sipariş ettikleri  gibi şeyler göreceksiniz.

kind of thing so the point is really to get more  naturally varied review that's how you move from  

mesele gerçekten daha doğal olarak çeşitli incelemeler elde etmektir                  bu şekilde

awareness to ownership have the same problem of  my dog uh we both can understand but don't speak  

köpeğimin  aynı sorunu  var uh ikimiz de anlıyoruz ama konuşmuyoruz

very good tulillah Yes actually dogs are dogs  are pretty sharp you know they can they can  

çok iyi tulillah Evet aslında köpekler çok keskindir biliyorsunuz yapabilirler onlar

understand quite well really uh so let's see all  right so people people still saying like I need  

oldukça iyi anlayabilirler gerçekten uh o yüzden hadi bakalım pekala bu yüzden insanlar hala pratik yapmaya ihtiyacım var diyorlar Açıkça belirtmek istiyorum pratik akıcılık

to practice I want to make it clear practice is  not getting you fluent I didn't write anything  

kazandırmıyor buraya pratikle ilgili hiçbir şey yazmadım

up here about practice there's nothing here about  about practice this is about understanding like  

burada pratikle ilgili hiçbir şey yok bu,   bir yerli gibi anlamakla ilgili,

a native okay and this should be exciting I don't  know who who out there wants to try to spend time  

tamam ve bu heyecan verici olmalı, dışarıda kim

practicing the language I mean wouldn't you rather  just understand like a native and start using the  

dili pratik yapmak için zaman harcamak ister bilmiyorum demek istediğim bir yerli gibi anlayıp benim

language I would when I'm thinking about you  know learning Japanese I don't I don't want  

istediğim dili kullanmaya başlamayı tercih etmez miydiniz? seni düşündüğümde Japonca öğrenmeyi bilmiyorum Sevmek istemiyorum

to like okay I'm going to practice the language  try to repeat phrases to myself I'm not doing any  

tamam dil pratiği yapacağım kendi kendime cümleleri tekrar etmeye çalış Bunların hiçbirini yapmayacağım

of that I'm going to get more examples until  I really understand something and then I get  

Alacağım daha fazla örnek ta ki bir şeyi gerçekten anlayana kadar  ve sonra   o

that aha moment it's like ah something Clicks in  my mind I really feel confident about something  

an  aha bir şey gibi oluyor aklımda  bir şey hakkında gerçekten kendime güveniyorum

and now I can use it fluently uh yes yes friends  uh don't forget to like the video there's a quick  

ve şimdi onu akıcı bir şekilde kullanabiliyorum uh evet evet arkadaşlar uh videoyu beğenmeyi unutmayın bir

psychology thing you should tell people remember  to like the video If you say don't forget to do  

insanlara söylemeniz gereken hızlı psikolojik şey videoyu beğenmeyi unutmayın yapmayı unutmayın dersen

something people will think about forgetting  uh hello there Drew could I ask something what  

insanlar unutmayı düşünürler uh merhaba Drew bir şey sorabilir miyim sence

do you think about listening and speaking are  like brother and sister well yeah I mean it's  

dinleme ve konuşma erkek ve kız kardeş gibi şeyler hakkında ne düşünüyorsun peki evet Demek istediğim   bu

it's two it's two parts of the same system  but the the listening is really what builds  

iki, aynı sistemin iki parçası ama dinleme gerçekten

the speaking ability so you don't get fluent by  speaking speaking is the result of how you learn  

konuşma becerisini oluşturan şeydir bu nedenle konuşarak akıcı olmazsınız konuşma, nasıl öğrendiğinizin sonucudur

okay so you it's it's not like I wouldn't even  say they're like brother and sister it's more like  

tamam yani siz, benim yapamayacağım gibi değil' Kardeş gibi olduklarını bile söylemezseniz, bu daha çok   daha çok

like speaking is the child of listening if that  makes sense so speaking is the child of listening  

gibi  konuşmanın dinlemenin çocuğu olduğu gibi  eğer bu mantıklıysa, yani konuşmak dinlemenin çocuğu

brother and sister kind of implies you do both  of them at the same time when really it's just  

erkek ve kız kardeşin ikisini de aynı anda yaptığınızı ima eder, oysa gerçekten sadece

like until you understand something you will not  feel confident using it all right so you really  

mesela bir şeyi anlayana kadar onu kullanma konusunda kendinize güvenmeyeceksiniz, bu yüzden gerçekten

should focus on understanding and then the the  speech just comes automatically uh let's see on  

anlamaya odaklanmalısınız ve ardından konuşma otomatik olarak gelir uh, bakalım

Anonymous okay so sometimes my concentration  going out when I remain in listening after  

Anonim tamam, yani bazen  konsantrasyonum , dinlemeye devam ettiğimde  sonra

that automatically come back does it working  or not my increase I think I understand what  

otomatik olarak gelir   işe yarıyor mu artışım artmıyor sanırım ne

you're saying all right usually what people are  doing let me let me clear this up a little bit

dediğinizi anlıyorum  pekala genellikle insanlar bunu biraz açıklığa kavuşturmama izin verin bu yüzden

so hopefully you remember these I can  put them up later if you need them

umarım bunları hatırlarsınız ihtiyacınız olursa daha sonra koyabilirim Farkındalık düzeyinden sahiplik düzeyine

so why why is it so difficult to go from the  awareness level to uh to the to the ownership  

geçmek neden bu kadar zor?

level all right so why do so many people get  stuck I've tried to explain it but I really  

want to make this clear all right so here's the  ESL so English has a second language English as  

ESL yani İngilizce'nin ikinci bir dili var

a second language approach and we'll put efl what  I do this is English as a first language over here  

ikinci dil olarak İngilizce yaklaşımı ve efl'i koyacağız  ne yapıyorum  bu burada birinci dil olarak İngilizce   pekala

all right I want to make this very clear English  as a second language usually you begin by learning  

bunu çok net bir şekilde belirtmek istiyorum İkinci dil olarak İngilizce  genellikle öğrenerek başlarsınız

a word or phrase so imagine I don't know like how  are you all right so you hear a phrase like how  

bir kelime veya cümle yani hayal et bilmiyorum nasılsın nasılsın iyi misin nasılsın gibi bir cümle duyarsın

are you and then you try to hear that over and  over and over and over and over again all right  

ve sonra bunu tekrar tekrar duymaya çalışırsın pekala

now there are two big problems with this approach  number one it's boring to your mind each time you  

şimdi iki büyük bu yaklaşımla ilgili problemler bir numaralı bu, zihniniz için sıkıcı,

hear this your mind is less interested so you  hear it again your mind is like ah like again  

bunu her duyduğunuzda   zihniniz daha az ilgileniyor, bu nedenle tekrar duyuyorsunuz, zihniniz ah, tekrar gibi, tekrar tekrar

I don't want to listen to this again and again  and again and again so you think like listening  

dinlemek istemiyorum  ve tekrar tekrar yani Dinleme   alıştırması gibi düşünürsünüz,

practice this is what people normally think of as  listening practice where it's like just repeating  

bu, insanların normalde  dinleme alıştırması olarak düşündükleri şeydir   bir

something again and again is listening practice  all right so that's the first big problem the  

şeyi tekrar tekrar   tekrarlamak gibi bir şey  dinleme alıştırmasıdır pekala bu ilk büyük sorundur

second big problem is that in a real conversation  you might hear lots of different things and might  

ikinci büyük sorun, gerçek bir sohbette çok fazla şey duyabilmenizdir farklı şeyler olabilir ve

not hear this thing at all okay so I might  learn in an English classroom how are you  

bu şeyi hiç duymayabilir tamam bu yüzden bir İngilizce sınıfında öğrenebilirim nasılsın   yani bu

so that's my my target vocabulary how are you  and my teacher tells me okay Drew I want you to  

benim hedef kelime dağarcığım nasılsın ve öğretmenim bana tamam diyor Drew

listen to this audio and it will repeat how are  you how are you how are you and then my teacher  

bu sesi dinlemeni istiyorum ve tekrar edecek nasılsın nasılsın nasılsın ve sonra öğretmenim nasılsın nasılsın

wants me to repeat that how are you how are you  how are you and each time I'm repeating that my  

tekrar etmemi istiyor

brain is getting a little bit more uh more bored  less interested because your mind is naturally  

zihin doğal olarak

interested in new information okay it always  wants something new and each time you hear the  

yeni bilgilerle ilgilenir, tamam, her zaman  yeni bir şey ister ve

same thing again you think oh I know this already  I already know how are you okay so you get to the  

aynı şeyi tekrar   her duyduğunuzda, ah bunu zaten biliyorum nasıl olduğunuzu zaten biliyorum, bu nedenle

level of exposure and you get to the level of  awareness but you don't get to the level of  

maruz kalma   düzeyine ulaşırsınız ve bu düzeye gelirsiniz farkındalık ama sahiplenme düzeyine ulaşamıyorsunuz

ownership because you're not really understanding  this like the this this this phrase here like how  

çünkü gerçekten anlamıyorsunuz bu gibi bu bu bu ifade

are you because in a real conversation you're  going to hear lots of different things for a  

nasılsınız çünkü gerçek bir sohbette bir selamlama için pek çok farklı şey duyacaksınız

greeting like this you might hear what's up hey  how's it going how you been what have you been  

bunun gibi naber olduğunu duyabilirsin hey nasıl gidiyor nasılsın ne oldun

up to lots of different examples like that okay  and so that's the ESL approach and this is why  

bunun gibi birçok farklı örneğe kadar tamam  ve bu ESL yaklaşımı ve bu yüzden

people get stuck so they get exposed to something  the teacher tells them some information some word  

insanlar takılıp kalıyor ve öğretmenin onlara söylediği bir şeye maruz kalıyorlar bazı bilgiler, bir kelime

or phrase or something uh very clearly and then  they go up through these different levels here  

veya kelime öbeği veya başka bir şey çok net bir şekilde ve sonra buradaki farklı seviyelerden geçerler

and uh but it's really is really not getting them  anywhere so they they think they think they're  

ve uh, ama bu gerçekten onları hiçbir yere götürmüyor, bu yüzden

like ah okay I'm I'm practicing by repeating that  same phrase again and again but actually they're  

ah tamam ben öyleyim diye düşündüklerini düşünüyorlar aynı cümleyi tekrar tekrar tekrarlayarak pratik yapıyorlar ama aslında onlar

just staying in the same place okay it looks like  you're you're doing something but you're not okay  

sadece aynı yerde kalıyorlar tamam görünüşe göre sen bir şey yapıyorsun ama iyi değilsin

it looks like it hey I'm spending time repeating  this I should be getting fluent but you're not  

öyle görünüyor hey ben bunu tekrarlamak için zaman harcıyorum Akıcı konuşmam gerekiyor ama sen

the real truth you know the actual thing that's  happening is that you're making your brain bored  

gerçek gerçek değilsin, olan gerçek şu ki, beynini sıkıyorsun

and you're not getting prepared for a bunch of  different situations or a bunch of different  

ve bir sürü farklı duruma veya bir sürü farklı

phrases in a real conversation so what's the  difference here so this is why you get stuck  

ifadeye hazırlanmıyorsun. gerçek sohbet yani buradaki fark nedir yani bu yüzden takılıp kalıyorsun   beğendiğin pozda olduğun

like you get to like exposure we'll put an  X here for exposure and you got awareness  

gibi poz için buraya bir X koyacağız ve sen farkındalık kazandın

awareness means like if someone else says how are  you you can really understand that but you might  

farkındalık demek, başka biri nasılsın derse, bunu gerçekten anlayabilirsin ama sen

not feel confident using it maybe you don't know  about how or you you confuse like basic grammar  

bunu kullanırken kendinize güvenmeyebilirsiniz belki nasıl olduğunu bilmiyorsunuz veya temel dilbilgisi kuralları gibi şeyleri karıştırıyorsunuz

rules something like that where you're worried  about pronunciation so there are lots of reasons  

telaffuz konusunda endişeleniyorsanız bu nedenle sahiplik düzeyine ulaşmamanızın birçok nedeni vardır

why you would not get to the ownership level  of that so you get stuck here okay now going  

yani burada sıkışıp kaldınız tamam şimdi

to the efl approach what do we do here we're  looking first at situations like a greeting

efl yaklaşımına gidiyoruz burada ne yapıyoruz ilk olarak selamlaşma gibi durumlara bakıyoruz

and so what I want to do as a teacher as a guide  I want to help you just the same way I help my own  

ve bu yüzden bir öğretmen olarak bir rehber olarak yapmak istediğim şey size yardım ettiğim gibi size de yardımcı olmak istiyorum kendi

children learn is I'm going to begin with like  right now we're learning different greetings so  

çocuklarım şunu öğrenecek ki, şununla başlayacağım şu anda farklı selamlaşmaları öğreniyoruz yani

ways that people say hello how do they greet  each other so I'm going to teach you lots of  

insanların merhaba deme şekilleri birbirlerini nasıl selamlıyorlar bu yüzden size birçok

different phrases and you're not only going  to hear different phrases you're going to  

farklı ifade öğreteceğim ve siz değilsiniz sadece farklı cümleleri duyacaksınız

hear like different speakers you're going to  hear different accents different speeds and  

farklı konuşmacılar gibi duyacaksınız farklı aksanları farklı hızlarda duyacaksınız ve

because you get all of this you automatically  move from exposure to awareness to ownership  

tüm bunları aldığınız için otomatik olarak farkındalığa maruz kalmaktan sahiplenmeye geçersiniz

okay so the point here is like you're you you  want to be prepared for real situations because  

tamam yani buradaki mesele şu ki ' sizsiniz gerçek durumlara hazırlıklı olmak istersiniz, çünkü

that's how conversations work in uh in like  a regular conversation you don't know what  

normal bir sohbette olduğu gibi konuşmalar böyle işler insanların ne söyleyeceğini   bilemezsiniz bu nedenle

people are going to say so there is a general  idea people will probably say that but you will  

insanların muhtemelen bunu söyleyeceğine dair genel bir fikir vardır ama siz

usually not be prepared uh for the different  accents or the different speeds or the slightly  

genellikle olmayacaksınız insanların kullanıyor olabileceği farklı aksanlar veya farklı hızlar veya biraz

different vocabulary that people might be using  so it's a completely different approach all right

farklı kelime dağarcığı için hazırlanmış yani bu tamamen farklı bir yaklaşım,

what's cracking yep so another thing  like someone someone might you know  

pekala evet, bu yüzden başka bir şey birisinin tanıyor olabileceği gibi

that's not really a business term so you  probably would not hear that you know in  

bu gerçekten bir iş terimi değildir, bu yüzden muhtemelen

an office or something but casually  someone might say hey what's cracking  

bir ofiste veya başka bir şeyde bildiğinizi duymuyorum ama gelişigüzel bir şekilde birisi hey ne var ne var ne var ne var ne

what's cracking what's new what's going on what's  Happening and so they'll say it quickly you  

oluyor diyebilir ve bu yüzden hızlı bir şekilde söylerler

might have an accent or a different dialect there  pronunciation might even be a little bit different  

aksanınız veya farklı bir lehçeniz olabilir orada telaffuz bile olabilir biraz farklı

uh and the vocabulary will be different as well  so it's a completely different way of learning  

uh ve kelime dağarcığı da farklı olacaktır yani bu tamamen farklı bir öğrenme yöntemidir

but with this way you very quickly move from  exposure to awareness to ownership but for  

ancak bu yolla farkındalıktan sahiplenmeye çok hızlı bir şekilde geçersiniz, ancak

this way over here you get stuck at this level  and that's why so many people who are learning  

bu yol için   bu seviyede takılıp kalırsınız ve bu yüzden böyle

English as a second language they get to ownership  or they get they get to awareness and so they can  

İngilizce'yi ikinci dil olarak öğrenen pek çok kişi sahip oluyor veya farkındalık kazanıyor ve beni

understand me they can understand movies or you  know talking about like Ted Talks or whatever  

anlayabilmeleri için filmleri anlıyorlar veya Ted Talks veya her neyse hakkında konuşmayı bilirsiniz

but they struggle in real conversations  because they're just not prepared for that  

ancak gerçek konuşmalarda mücadele ediyorlar çünkü onlar' buna hazırlıklı değilsin

all right you have to be prepared for real life  you have to learn for real life in that way  

tamam gerçek hayata hazırlıklı olmalısın gerçek hayatı bu şekilde öğrenmelisin

all right let me go back make sure uh we  got all that but hopefully this makes sense

um

yeah so that so that idea about how to overcome  like uh uh like getting more concentration or  

üstesinden nasıl gelineceğine dair fikir daha fazla konsantrasyon elde etmek gibi veya

whatever like this is you you don't have  to worry about concentration your mind  

bu her neyse, siz konsantrasyon konusunda endişelenmenize gerek yok

will naturally be interested in this because  it's a bunch of new information all the time  

doğal olarak bununla ilgilenecektir çünkü her zaman bir sürü yeni bilgi

okay so this way it's the same thing which makes  you naturally bored your mind is bored by that  

tamam öyleyse bu şekilde sizi doğal olarak sıkan aynı şey, zihniniz bu

information that's why people hate studying  because studying means repeating the same stuff  

bilgiden sıkılır, bu yüzden insanlar ders çalışmaktan nefret eder, çünkü ders çalışmak aynı şeyleri tekrar tekrar yapmak anlamına gelir,

over and over again but you don't really get tired  of studying you know like learning you don't get  

ancak çalışmaktan gerçekten yorulmazsınız, bilirsiniz, anlamadığınız öğrenmek gibi

tired of learning in your native language because  you're getting new information all the time  

ana dilinizde öğrenmekten bıktınız çünkü sürekli yeni bilgiler alıyorsunuz

it's like a different speaker saying something  or a different accent or different like slightly  

bu farklı bir konuşmacının bir şeyler söylemesi gibi veya farklı bir aksan veya farklı, örneğin biraz

different vocabulary okay so you don't have to  worry about about like feeling bored feeling bored  

farklı kelime dağarcığı tamam, bu yüzden  endişelenmenize gerek yok sıkılmış hissetmek gibi sıkılmış hissetmek gibi

is the whole point of the ESL approach it's just  like trying to make you practice things that you  

ESL yaklaşımının tüm amacı bu, tıpkı  gerçekten anlamadığınız  şeyleri size alıştırmaya çalışmak gibidir, bu yüzden başkalarını dinlerken

don't really understand so should I keep thinking  about uh the rules and try to learn new things  

kurallar  hakkında düşünmeye devam etmeli ve yeni şeyler öğrenmeye   çalışmalı mıyım

when listening to others or should I just focus on  the content I don't quite understand what that's  

yoksa sadece kurallara mı odaklanmalıyım? içerik Bunun ne istediğini   tam olarak anlamıyorum,

asking for but the basic idea is that until  you really understand something whatever that  

ancak temel fikir şu ki bir şeyi  gerçekten anlayana kadar  bu

is it could be pronunciation grammar vocabulary  until you really understand something you will  

telaffuz dilbilgisi sözlüğü olabilir  bir şeyi gerçekten anlayana kadar

not feel confident using it all right so you don't  build confidence by by repetition you don't build  

onu kullanırken kendinize güvenmezsiniz, yani anlamazsınız tekrar ederek güven inşa et konuşarak güven inşa edemezsin bir

confidence through uh through speaking you build  confidence through really understanding something  

şeyi gerçekten çok

very well so when you understand something very  well like the the way natives do then you can use  

iyi anlayarak güven inşa edersin yani bir şeyi yerlilerin anladığı gibi çok iyi anladığınızda

it like a native do you agree John asks uh with  the nurture mature exposure some teachers tend  

onu bir yerli gibi kullanabilirsiniz, katılıyor musunuz John sorar uh olgun teşhiri beslemekle bazı öğretmenler   olgun teşhiri besleme eğilimindedir. Bunun

to nurture mature exposure I don't know what that  means specifically but this is this is basically  

tam olarak ne anlama geldiğini bilmiyorum ama temelde

what I'm what I'm describing here is how natives  learn languages this is how you learned your  

burada anlatmak istediğim şey, yerlilerin dilleri nasıl öğrendikleri, siz de ana dilinizi bu şekilde öğrendiniz

native language and and the great news is that you  can do the same thing for learning English that's  

dil ve ve harika haber şu ki İngilizce öğrenmek için aynı şeyi yapabilirsiniz,

it so instead of trying to do the boring way you  get the actual native input and the naturally  

bu kadar sıkıcı bir şekilde yapmaya çalışmak yerine gerçek yerel girdiyi ve

varied review that gets you fluent automatically  uh let's see thanks so much for your advice it  

sizi otomatik olarak akıcı hale getiren doğal olarak çeşitli incelemeleri elde edersiniz bakalım çok teşekkürler tavsiyen için

gave me a different point of view and now I know  what to do glad to hear it says Adrian uh hello  

bana farklı bir bakış açısı kazandırdı ve şimdi ne yapacağımı biliyorum  Kanada'dan Adrian uh merhaba   dediğini duyduğuma sevindim ah

from Canada oh poor dog let's see hi from India  hello from Argentina said yes it changed my habit  

zavallı köpek Hindistan'dan merhaba Arjantin'den merhaba dedi evet

of just translating what I wanted to say because  it's not a natural common way to say it uh as it  

sadece çevirme alışkanlığımı değiştirdi   söylemek istedim çünkü  normal bir sohbette olduğu için  bunu söylemenin doğal ve yaygın bir yolu değil.

is in a regular conversation I'm guessing what's  up how you been let's see hello everyone how are  

naber, nasılsınız, bakalım herkese merhaba nasılsınız, her

things was okay that thing went through all this I  thought about asking you shouldn't you be actually  

şey yolundaydı, o şey geçti tüm bunları size sormayı düşündüm aslında çalışıyor olman gerekmez mi

working and then I remember that your dad was  a great philosopher are you talking about me

ve sonra babanın harika bir filozof olduğunu hatırlıyorum benden mi bahsediyorsun

I don't know if that's talking about me my  I wouldn't say my dad is a great philosopher  

bilmiyorum bu benim hakkımda mı konuşuyor babamın harika bir filozof olduğunu söylemezdim

but uh I came now and I'm very confused I don't  understand any of those Scribbles the teacher did  

ama uh şimdi geldim ve kafam çok karıştı öğretmenin tahtada yaptığı Karalamaların hiçbirini anlamıyorum

on the board l-o-l-l-o-l all right so the basic  idea is it if you understand something you can  

l-o-l-l-o-l pekala yani temel fikir şu ki, bir şeyi anlıyorsanız

speak that's That's the basis of everything I  teach so if you understand something you can  

konuşabilirsiniz  bu öğrettiğim her şeyin temelidir yani bir şey anlarsanız

teach very well if you don't understand then you  can't speak all right so you don't get fluent by  

çok iyi öğretebilirsin, eğer anlamazsan o zaman düzgün konuşamazsın, bu yüzden bilgiyi tekrar tekrar tekrarlayarak akıcı olmazsın,

repeating information again and again you get  fluent by really understanding what you learn  

ne öğrendiğini gerçekten anlayarak akıcı olursun

and the only way to do that is to get lots of  different examples until you really feel that  

ve bunu yapmanın tek yolu pek çok farklı örnek alın, ta ki   bir

you're you're understanding something very well  all right uh thanks a lot I understand now how  

şeyi çok iyi anladığınızı gerçekten hissedene kadar  pekala çok teşekkürler,

to learn a language as a question how to always  be motivated well this this the ESL way requires  

bir dili soru olarak nasıl öğreneceğimi şimdi anlıyorum nasıl her zaman iyi motive olunur bu ESL yöntemi

motivation this way does not do you feel you need  to be motivated to learn your native language  

motivasyon gerektirir   bu şekilde ana dilinizi öğrenmek için motive olmanız gerektiğini düşünmüyor musunuz   bunun

do you need motivation for that it's like  every day you just do it automatically you  

için motivasyona ihtiyacınız var mı  sanki her gün bunu otomatik olarak yapıyorsunuz

do it naturally and so this way requires  motivation because you don't want to do it  

doğal olarak yapıyorsunuz ve bu nedenle motivasyon gerektiriyor çünkü yapmak istemiyorsunuz o   bu

that's why people ask like ah like how do I  stay motivated to learn it's like if you need  

yüzden insanlar ah gibi öğrenmek için nasıl motive olurum gibi soruyorlar eğer öğrenmek için motive olmaya ihtiyacınız varsa

to be motivated to learn you're learning the  wrong way okay you don't need to be motivated  

yanlış yoldan öğreniyorsunuz tamam motive olmanıza gerek yok

when you're learning this way because it's just  interesting and you're improving all the time  

bu şekilde öğrenirken çünkü bu sadece ilginç ve sürekli gelişiyorsun

okay so that's that's the difference I mean there  are many big differences here but uh this idea  

tamam yani fark bu demek istediğim burada birçok büyük fark var ama uh bu fikir

about motivation I I talk about that with students  and like how to stay motivated is like keep the  

motivasyon hakkında öğrencilerle bunun hakkında konuşuyorum ve nasıl motive kalınacağı gibi,

information new and keep the information fresh  and this means learning about a situation like a  

bilgileri yeni tutmak ve tutmak bilgiler taze ve bu, bir   selamlama veya benzeri bir durum hakkında bilgi edinmek anlamına gelir

greeting or something and then you're getting lots  of different examples and then you're hearing them  

ve ardından birçok  farklı örnek alırsınız ve ardından   bunları

from different people and at different speeds all  right so as you're getting all of these different  

farklı kişilerden  ve farklı hızlarda duyarsınız; farklı

examples it's improving your understanding until  you get to the ownership level of understanding  

örnekler

the vocabulary or the grammar or the pronunciation  and that's when you can use it fluently  

kelime dağarcığını veya dilbilgisini veya telaffuzu  anlama sahiplik düzeyine gelene kadar anlayışınızı geliştiriyor ve işte o zaman onu akıcı bir şekilde kullanabilirsiniz   pekala,

all right so hopefully let's see thanks so  much sir for our need to keep up new things  

umarım görelim, çok çok  teşekkürler efendim, yeni şeylere ayak uydurma ihtiyacımız   için

from my listening there are some schools teach  English the way you're there are some schools  

dinliyorum bazı okullar var İngilizceyi sizin gibi öğretiyor bazı okullar var bazı okullar

teach English the way you were talking about yeah  there I'm sure there are uh I don't I've never  

İngilizceyi sizin bahsettiğiniz gibi öğretiyor evet orada eminim vardır uh ben hiç

heard of any but I'm sure somebody must be doing  it this way and I've been teaching this way for  

duymadım ama eminim biri bunu bu şekilde yapıyor olmalı ve ben 20 yıldır bu şekilde öğretiyorum bu

20 years so I'm sure I'm sure somebody else has  to be teaching this way now remember the point  

yüzden eminim ki başka biri de bu şekilde öğretiyor olmalı Bunu

is to get to the level of understanding  where you don't have to speak to do that  

yapmak için konuşmak zorundayım

the point is to understand the language very well  so if you want to get lots of good input whatever  

mesele dili çok iyi anlamaktır bu nedenle çok sayıda iyi girdi almak istiyorsanız

your thing is as an example if you want to learn  more about I don't know talking about Gardens so  

işiniz ne olursa olsun  örnek olarak daha fazla  öğrenmek istiyorsanız  Bahçeler hakkında konuşmayı bilmiyorum yani

I have to speak about Gardens I learned gardening  that's why I came to Japan and so I got lots of  

Bahçeler hakkında konuşmalıyım Bahçıvanlığı öğrendim bu yüzden Japonya'ya geldim ve bu yüzden

information from different places about gardening  and I would listen to different people talk about  

farklı yerlerden bahçecilik hakkında birçok  bilgi aldım ve farklı insanların bu konu hakkında                     bu konuşmalarını yaptım

that all in Japanese and because I did that I  got got fluent in talking about that kind of  

ve bunu yaptığım için akıcı hale geldim bu tür bir

vocabulary okay so I I'm not fluent talking about  nuclear physics in Japanese or English really so  

kelime dağarcığı hakkında konuşmak tamam bu yüzden nükleer fizik hakkında Japonca veya İngilizce konuşacak kadar akıcı

I couldn't explain how Nuclear Physics Works  in English and it's not because I'm stupid or  

değilim bu yüzden Nükleer Fiziğin nasıl çalıştığını İngilizce açıklayamadım ve bu aptal olduğum veya

because I can't learn the vocabulary I just don't  know it I don't have that even the basic uh level  

öğrenemediğim için değil kelime dağarcığını bilmiyorum, bunun için temel anlama düzeyine bile sahip değilim, bu

of understanding for that so I'm not familiar with  like the vocabulary that you need or the processes  

yüzden ihtiyacınız olan kelime dağarcığı veya süreçler gibi aşina değilim

I could probably learn them but this shows you  that you can be fluent in some things and not  

muhtemelen öğrenebilirim ama bu size şunu gösteriyor bazı şeylerde akıcı olabilir,

fluent in others so there's some things you can  speak about because you know them really well  

bazılarında akıcı olmayabilirsiniz, yani bazı şeyler hakkında konuşabilirsiniz çünkü onları gerçekten iyi bilirsiniz

and other things that you can't but you don't get  fluent by just trying to repeat various vocabulary  

ve diğer şeyler hakkında konuşamazsınız, ancak çeşitli kelimeleri defalarca tekrar etmeye çalışarak akıcı hale gelemezsiniz. tekrar tekrar

over and over again okay that's going to make you  bored demotivated and then you will be frustrated  

tamam, bu seni motivasyonunu sıkacak ve sonra

when you were in a conversation and you hear  other people saying stuff that you didn't you  

bir konuşma sırasında   hüsrana uğrayacaksın ve diğer insanların senin hoşlanmadığın  hoşuna

like weren't prepared for okay so if you want  to become a fluent speaker stop trying to speak  

hazır olmadığın şeyler söylediğini işiteceksin, tamam o yüzden akıcı konuşmak istiyorsan konuşmacı konuşmaya çalışmayı bırakın

and just get lots of great input so if I want  to learn about uh uh like learning let's say  

ve çok fazla harika girdi alın, bu yüzden uh uh öğrenme hakkında bilgi edinmek istersem, diyelim ki

like like the like fixing cars or something that's  another example I'll give so I could go right here  

mesela araba tamir etmek gibi veya başka bir örnek vereceğim, böylece YouTube'da buraya   gidip

on YouTube and watch 10 different videos about  people fixing a like a car engine and I'm going  

izleyebilirim Bir araba motorunu tamir eden insanlarla ilgili 10 farklı video ve

to hear lots of different people talk about some  of the same vocabulary and there will also be some  

birçok farklı insanın aynı kelimelerden bazılarından bahsettiğini duyacağım ve ayrıca bazı

different vocabulary as well but I'll hear their  different accents and soon it's like I'm really  

farklı kelimeler de olacak ama onların farklı aksanlarını duyacağım ve yakında bu sanki

starting to understand this I'm really getting to  the ownership level and it will click for you in  

bunu gerçekten   anlamaya başlıyorum, gerçekten sahiplik düzeyine ulaşıyorum ve

your mind when you really understand something and  that's where you will feel very confident using it  

bir şeyi gerçekten anladığınızda zihninizde sizin için tıklayacak ve onu kullanırken kendinizi çok güvende hissedeceğiniz yer

so if you hear 10 different native speakers say  something one way then you should probably say it  

yani 10 farklı anadili duyarsanız bir şeyi  bir şekilde söyleyin, o zaman muhtemelen onu

that same way that's how you get the pronunciation  all right but if you only listen to one person  

aynı şekilde söylemelisiniz  telaffuzu bu şekilde elde edersiniz tamam ama yalnızca bir kişiyi dinlerseniz

like you know if here I am in Japan and lots of  my or not even my personal students just lots  

burada Japonya'da olup olmadığımı ve birçok benim veya kişisel öğrencilerimin bile çok fazla olduğunu bilirsiniz Japon

of like young kids that are learning English in  Japanese school it'll be a Japanese teacher who  

okulunda İngilizce öğrenen küçük çocuklar gibi,

doesn't have like a perfect natural accent and so  they're teaching kids and that that's like their  

mükemmel bir doğal aksanı olmayan bir Japon öğretmen olacak ve bu nedenle çocuklara öğretiyorlar ve bu onların

only source of learning English maybe they watch  some movies or something on TV but they're not  

İngilizce öğrenmenin tek kaynağı gibi, belki bazı filmler izliyorlar veya televizyonda bir şey ama

really getting very much of the uh the naturally  varied review that they need to become fluent or  

akıcı olmaları gerektiği veya doğal

that they need to develop a natural accent but  you don't need to speak to do this this process  

bir aksan geliştirmeleri gerektiği ancak bunu yapmak için konuşmanıza gerek olmadığı şeklindeki doğal olarak çeşitli eleştirileri pek fazla almıyorlar, bu süreç

is not about developing fluency through speech you  develop fluency through understanding all right  

değil konuşma yoluyla akıcılık geliştirme hakkında anlayarak akıcılık geliştirirsiniz pekala

now hopefully this is exciting is this exciting  for people hopefully it is so for me personally  

şimdi umarım bu heyecan vericidir insanlar için bu kadar heyecan vericidir umarım kişisel olarak benim için öyledir   dışarı çıkıp insanlarla tanışmaya

I don't want to spend time uh you know trying  to go out and like and meet people to practice  

çalışarak zaman harcamak istemiyorum

speaking with or try to go online or do that I  don't care about doing that I don't have time  

konuşma alıştırması yap veya çevrimiçi olmaya çalış veya şunu yap umrumda değil bunu yapmak için zamanım yok

for doing that I just want to to spend some time  being very efficient with my learning so I want  

sadece öğrenmemde çok verimli olmak için biraz zaman harcamak istiyorum bu yüzden

to learn some new phrases or whatever and just  spend time until I really understand those and  

bazı yeni ifadeler öğrenmek istiyorum veya her neyse ve bunları gerçekten anlayana kadar zaman geçirin ve

then I can use them so again fluency and speech  that's the result of understanding you don't  

sonra onları tekrar kullanabilirim  böylece anlamanın bir sonucu olan akıcılık ve konuşma   Sözcükleri otomatik olarak kullanarak

Begin by repeating phrases you you end by being  able to just use the vocabulary automatically  

bitirdiğiniz cümleleri tekrarlayarak başlayın

all right and let's see if I missed anybody oh  my God I'm late for this wonderful teaching I  

tamam ve bakalım birilerini kaçırmış mıyım aman tanrım bu harika öğretime geç kaldım

miss a lot I guess well you can easily go  back and watch the video again after it's  

çok özledim sanırım video bittikten sonra kolayca geri dönüp videoyu tekrar izleyebilirsiniz

finished does easy English teach your way I  don't know what that is yes these are very  

evet bunlar

technical words in every field yes let me sleep  please almost 3 A.M yes go ahead and go to sleep  

her alanda çok   teknik kelimeler evet uyumama izin verin lütfen neredeyse sabah 3'te evet devam edin ve uyuyun   pekala

all right you're the best Professor teaching  online now remember I am not a professor I don't  

siz en iyisisiniz Profesör çevrimiçi öğretim yapıyor şimdi unutmayın ben profesör değilim

have an advanced degree in I don't have a masters  in any particular teaching you know like teaching  

ileri derecem yok

teaching English as a second  language or whatever all I know  

İngilizceyi ikinci bir dil olarak öğretmek gibi bildiğiniz belirli bir öğretimde ustam yok veya tüm bildiğim her neyse,

is what I've done personally as a learner  and as a teacher and now as a parent also  

kişisel olarak bir öğrenci olarak ve bir öğretmen olarak ve şimdi de bir ebeveyn olarak yaptığım şey

teaching two different languages to my own  kids all right so that's enough for me I  

iki farklı öğretim kendi çocuklarıma dil öğretiyorum tamam yani bu benim için yeterli benim için

don't need like a fancy degree and most of the  people who have fancy degrees are doing this  

süslü bir dereceye ihtiyacım yok ve havalı dereceleri olan insanların çoğu bunu yapıyor

so they're trying to teach you a bunch of rules  and not really help you understand the rule like  

yani size bir sürü kural öğretmeye çalışıyorlar ve size gerçekten yardımcı olmuyorlar kuralı yerli biri gibi anlayın

a native okay so I think I gave um some examples  before you probably seen my basic Japanese example  

tamam bu yüzden sanırım bazı örnekler verdim muhtemelen benim temel Japonca örneğimi görmeden önce   uh

here just uh I think I don't know if anybody  speaks Japanese on this particular chat but uh  

sanırım bu özel sohbette Japonca konuşan var mı bilmiyorum ama uh

if I can give you a very simple explanation in  Japanese I can teach you Japanese all right so the  

size çok şey verebilirsem Japonca basit açıklama Size Japonca öğretebilirim, yani

point is to make the language understandable for  you maca Maca Maca AO AWI maca kudo kudoimaka oh

amaç dili sizin için  anlaşılır kılmaktır maca Maca Maca AO AWI maca kudo kudoimaka oh

hakka Kudo AO now you understood what I'm talking  about there even if you don't quite remember it  

hakka Kudo AO şimdi orada neden bahsettiğimi anladınız  anlamasanız bile  oldukça hatırlayın

I'm just exposing you to the language and I want  to get you to awareness where you really start to  

Sizi sadece dile maruz bırakıyorum ve gerçekten tanımaya   başladığınız

recognize and you understand what I'm talking  about and then I can get you to the ownership  

ve neden bahsettiğimi anladığınız  farkındalığınızı  elde etmek istiyorum ve sonra sizi

where you really feel confident because you've  heard so many examples okay all right let's see  

gerçekten güvende hissedeceğiniz   sahipliğe götürebilirim   çünkü pek çok örnek duydunuz tamam tamam bakalım

here you are not a professor you are a philosopher  [Laughter] he has a good professor without degree  

burada profesör değilsiniz filozofsunuz [Gülüşmeler] diploması olmayan iyi bir profesörü var

all right is it bad uh when I always compare  English expressions with the words in my native  

pekala İngilizce ifadeleri her zaman ana dilimdeki kelimelerle karşılaştırdığımda bu kötü mü

language yes so if you're if you're still trying  to translate in your head it means you just don't  

dil evet yani eğer hala kafanızın içinde tercüme etmeye çalışıyorsanız bu, kendinize yeterince güvenmiyorsunuz demektir

feel confident enough you don't understand  the vocabulary now it's some people are just  

kelime dağarcığını anlamıyorsunuz  şu anda bazı insanlar sadece

interested in that like I will I will notice  similarities or differences between English  

bununla ilgileniyor gibi ben yapacağım fark edeceğim İngilizce   ve Japonca arasındaki benzerlikler veya farklılıklar

and Japanese and so I might notice something  like oh like that's interesting like aoimaka  

ve dolayısıyla aoimaka gibi ilginç bir şey gibi bir şey fark edebilirim

blue marker so the the adjective comes before  the noun in English but I I recognize that but  

mavi işaretleyici yani sıfat İngilizce'de isimden önce gelir ama bunu anlıyorum ama

I'm not trying to think about the language I just  notice it's similar okay so this is not about uh  

dil hakkında düşünmeye çalışmıyorum sadece fark ediyorum bu benzer tamam yani bu uh

trying to translate the point is to understand  something very well all in English when you do  

meseleyi tercüme etmeye çalışmakla ilgili değil İngilizce'de  bir şeyi çok iyi anlamaktır   o zaman

that that's when you speak so people everybody  watching this uh hopefully your goal is speech  

konuşursunuz yani insanlar bunu izliyor  uh umarım amacınız konuşmadır

that's what I focus on so it's not about uh just  like teaching you a bunch of words and then you  

odaklandığım şey bu yani öyle değil tıpkı sana bir sürü kelime öğretmek gibi ve sonra

can't use them that would be kind of sad for me  there is uh there are lots of videos like that  

onları kullanamıyorsun, bu benim için üzücü olur uh bunun gibi birçok video var

on YouTube though and I certainly do teach lots  of vocabulary I think fluent for life has like 13  

gerçi YouTube'da ve ben kesinlikle çok akıcı olduğunu düşündüğüm çok sayıda kelime öğretiyorum çünkü hayatın içinde 13

000 expressions and phrases and things in it it's  like a crazy amount of information influent for  

000 kadar ifade, kelime öbeği ve şey var, bu  hayatı etkileyen çılgınca miktarda bilgi gibi

life but how I help you learn it is the important  thing because I want to take you through these  

ama önemli olan bunu öğrenmenize nasıl yardım ettiğim çünkü

steps to get you to ownership where you feel very  confident about using the vocabulary that's why  

sahip olduğunuz yeri sahiplenmenizi sağlamak için size bu  adımları anlatmak istiyorum kelime dağarcığını kullanma konusunda kendinize çok güvenin, bu yüzden

you're going to hear it from different people  in different ways at different speeds Etc uh off  

bunu farklı insanlardan farklı şekillerde  farklı hızlarda duyacaksınız Vb uh

topic but have you heard of subliminals before  like subliminal learning or subliminal messages  

konu dışı  ancak bilinçaltı öğrenme veya bilinçaltı mesajlar

especially the ones that help you  pick up a language while you sleep  

özellikle anlamanıza yardımcı olanlar  gibi bilinçaltını daha önce duydunuz mu sen uyurken bir dil

Sam Walton is back nice to see you uh yes of  course I've heard of you know sleep learning  

Sam Walton geri döndü seni görmek güzel o

or whatever I don't I don't have any experience  of that I think people do it's because the ESL  

way is so bad it's so frustrating and it takes  so long and so few people actually go through  

kadar kötü ki o kadar sinir bozucu ve o kadar uzun sürüyor ve o kadar az insan

this process and become fluent that you have all  this other like tricky stuff about how to learn  

bu süreçten geçiyor ve akıcı hale geliyor ki, dilleri nasıl öğreneceğinizle ilgili diğer tüm diğer zor şeylere sahipsiniz

languages okay like just learn while you sleep  it's like okay like let me let me see if I can  

tamam mı sadece uyurken öğrenin gibi tamam tamam gibi bakalım uyuyup uyanabilecek miyim, sen

go to sleep and wake up whatever it's like I can  teach you while you're awake I mean maybe maybe  

uyanıkken sana öğretebileceğim her neyse, yani belki

you don't have any time to do that but like think  about how you are learning your native language  

bunu yapacak vaktin yok ama her gün anadilini nasıl öğrendiğini düşün

every day you are learning new words and  phrases or new ways of expressing things  

her gün ana dilinizde yeni kelimeler ve deyimler veya bir şeyleri ifade etmenin yeni yollarını  öğreniyorsunuz

in your native language and you're learning them  from newspapers or movies or books or TV shows  

ve bunları gazetelerden, filmlerden veya kitaplardan veya TV şovlarından

or podcasts or whatever and it's just you getting  naturally varied review you're interested in the  

veya podcast'lerden veya her neyse öğreniyorsunuz ve doğal olarak ilgilendiğiniz çeşitli incelemeler alıyorsunuz

information because it's new you're hearing it  from different people in different ways and you  

bilgi yeni çünkü onu farklı insanlardan farklı şekillerde duyuyorsunuz ve

get to learn something that just do the same thing  for English that's it all right see if I have any  

aynı şeyi İngilizce için yapan bir şey öğreniyorsunuz sorun yok

more before I lose my voice over here well I  think we've been going for what over an hour  

burada sesimi kaybetmeden önce daha fazla bilgim var mı bakın bence burada bir saatten fazladır gidiyoruz   aman

oh my goodness I'm learning a lot watching your  videos glad to hear it is it possible to learn  

tanrım videolarınızı izleyerek çok şey öğreniyorum    İngilizce öğrenmenin mümkün olup olmadığını duyduğuma sevindim

English as you are explaining watching movies or  listening music yes so it's like you can you can  

film izleyerek veya müzik dinleyerek açıklarken evet, yani

learn English from lots of different ways you know  you could listen to music or watch movies or TV  

öğrenebilirsiniz. Bildiğiniz birçok farklı yoldan İngilizce müzik dinleyebileceğiniz veya film veya TV

shows the point is how well do you understand that  if you only get to the exposure or awareness level  

şovları izleyebileceğiniz mesele, yalnızca maruz kalma veya farkındalık düzeyine gelirseniz

then you will hear things you will recognize  them when people say them but you will have  

o zaman bir şeyler duyacağınızı ve insanlar söylediğinde onları tanıyacağınızı ne kadar iyi anladığınızdır. ancak

trouble using that information so the point is  to understand it well enough that you can use it  

bu bilgiyi kullanmakta zorluk çekeceksiniz, bu yüzden önemli olan onu kullanabilecek kadar iyi anlamaktır, işte

that's where we get to the fluent level that's why  I call it ownership because you own the language  

burada akıcı seviyeye geliyoruz, bu yüzden ona sahiplik diyorum çünkü dilin sahibi sizsiniz

it's yours it's not like a second language it's  your language so Japanese is my language now and  

o sizin, ikinci bir dil gibi değil bu sizin diliniz yani Japonca artık benim dilim ve

I don't know all the words it's not necessary to  know them but like the the things that I use I own  

tüm kelimeleri bilmiyorum, onları  bilmek gerekli değil ama kullandığım şeyler gibi

that vocabulary it's like my first language that's  why it's just learning English as a first language  

bu kelime dağarcığına sahibim   bu benim ana dilim gibi, bu yüzden  ilk olarak İngilizce öğreniyorum dil

I hope to download your app next month yes Dustin  uh so we have two different apps if you are not  

Uygulamanızı gelecek ay indirmeyi umuyorum evet Dustin uh yani zaten aşina değilseniz iki farklı uygulamamız var

familiar already so there's the regular app that  we have for the video courses uh and so you can  

yani video kursları için sahip olduğumuz normal uygulama var ve böylece

get that whenever you join so fluent for life or  the native fluency blueprint uh but also Frederick

hayat için çok akıcı bir şekilde katıldığınızda onu alabilirsiniz veya yerel akıcılık planı uh, aynı zamanda

foreign so Frederick is free to download and  try and this is our ultimate pronunciation and  

yabancı Frederick yani Frederick'i indirmek ve denemek ücretsizdir ve bu bizim nihai telaffuz ve

listening app and so it gives you all of this  so we're going to give you lots of different  

dinleme uygulamamızdır ve bu nedenle size tüm bunları verir  bu nedenle size birçok farklı

input we're going to teach it to you in different  ways and then you actually get to play the game  

girdi vereceğiz bunu size farklı şekillerde öğreteceğim ve sonra oyunu gerçekten oynayacak

and discover the rules for yourself so rather  than someone teaching you pronunciation rules  

ve kuralları kendiniz keşfedeceksiniz, böylece birinin size telaffuz kurallarını öğretmesi yerine

I actually just take you through the app what  basically you take yourself through it so it's  

Ben aslında sizi uygulama üzerinden yönlendiriyorum  temelde  temelde kendinizin içinden geçiriyorsunuz yani bu

the world's first way for anyone like if you  have young kids that want to play through the  

uygulama üzerinden oynamak isteyen küçük çocuklarınız varsa

app as well so you want to teach them the basics  of pronunciation vocabulary listening and grammar  

ve onlara telaffuz, kelime dinleme ve gramerin temellerini öğretmek istiyorsanız,

all of that is it's all one thing in that system  in Frederick so you can join that whenever you  

bunların hepsi Frederick'teki sistemdeki tek bir şeydir, böylece buna ne zaman istersen katıl o zaman

like so how can we speak English with how how  we can speak so how can we speak English using  

nasıl İngilizce konuşabiliriz nasıl ile nasıl konuşabiliriz öyleyse nasıl İngilizce konuşabiliriz

linking sounds leaking sounds you mean like the  way like the way sounds blend together Frederick  

bağlantı sesleri kullanarak sızdıran sesler demek istediğin gibi seslerin birbirine karıştığı yol Frederick

will teach you how to do that it will teach you  the individual sound rules of the language and  

size nasıl yapılacağını öğretecek bunu öğretecek siz dilin bireysel ses kurallarını öğrenin ve bu

it will show you how to blend them together  automatically all right you are a philosopher  

size bunları nasıl bir araya getireceğinizi otomatik olarak gösterecektir  pekala siz bir filozofsunuz

because your wife keeps asking you to get a job  and then you think about your answer it was why

çünkü karınız sizden sürekli bir iş bulmanızı istiyor ve sonra cevabınızı düşünüyorsunuz bu neden

now this is this is somebody either who knows  me very well or or or knows that reference from  

şimdi bu idi ya beni çok iyi tanıyan biri ya da veya veya veya

uh what is that Family Guy I I I'll I'll tell  that quick story because I I there's something  

o Family Guy'dan gelen o referansı bilen biri ben ben o kısa hikayeyi anlatacağım çünkü ben ben bir şey var

actually I like to tell people a lot I don't  know if I've mentioned that on the chat before  

aslında insanlara çok şey anlatmayı seviyorum bilmiyorum yapıp yapmadığımı Bundan daha önce sohbette bahsetmiştim   um

um any time in my videos but so this is uh Peter  Griffin he is the the main kind of Homer Simpson  

videolarımda herhangi bir zamanda ama yani bu Peter Griffin o Family Guy'ın ana Homer Simpson

character uh of Family Guy it's just a like a  cartoon about his family but you can find this  

karakteridir uh bu onun ailesiyle ilgili bir çizgi film gibi ama bu

clip on YouTube about if you look up like  Peter Griffin philosopher you will see it  

klibi bulabilirsiniz YouTube'da Peter Griffin filozofu gibi bakarsanız bunu görürsünüz

and so this any Peter Griffin's like my  great-grandfather was a great philosopher  

ve yani tüm Peter Griffin'ler gibi büyük büyükbabam büyük bir filozoftu

and I can't do the Peter Griffin voice perfectly  but that's basically what he's saying and uh and  

ve Peter Griffin'in sesini mükemmel yapamam ama temelde onun söylediği şey bu ve uh ve

his wife they show him like many years ago  he's sitting back relaxing in a chair and  

karısı ona yıllar önce olduğu gibi gösteriyorlar bir sandalyede oturuyor ve

his wife is like you know she's holding a  baby and trying to clean up the house or  

karısı bildiğiniz gibi bir bebeği kucağında tutuyor ve evi temizlemeye çalışıyor veya

whatever and she said why don't you get a job  and he looks up and he says why this is my my  

her neyse ve neden bir iş bulmuyorsun dedi ve bakıyor yukarı ve bunun neden benim

philosopher joke but yes that's exactly that  Family Mart or family Family Guy Family Mart  

filozof şakam olduğunu söylüyor ama evet bu tam olarak öyle Family Mart veya Family Guy Family Mart

uh is a convenience store in Japan all right did  you rock uh thank you very good I'm glad to hear  

Japonya'da bir market tamam mı salladın mı uh teşekkür ederim çok güzel Bunu duyduğuma sevindim

it so please recommend us some English learning or  listening YouTube channel not without you not with  

bu yüzden lütfen bize biraz İngilizce öğrenmeyi veya YouTube kanalını dinlemeyi öner sensiz değil

you mean with like not without me you mean  with me if you want like what what I do  

seninle değil   demek istediğin bensiz değil demek istiyorsun benimle demek istiyorsun benim yaptığım gibi

in uh all this stuff I've explained uh this  is in fluent for Life I'll put this up here

tüm bu anlattığım şeylerde uh bu hayat için akıcı I Bunu buraya koyacağım

and you can learn more about that by clicking on  the link in the description but you can go through  

ve açıklamadaki bağlantıya tıklayarak bununla ilgili daha fazla bilgi edinebilirsiniz, ancak

this process by yourself as I just explained so  if I'm trying to learn more about whatever the  

az önce açıkladığım gibi bu süreci kendiniz de yapabilirsiniz, bu nedenle  konu hakkında daha fazla bilgi edinmek istersem

topic if I want to learn more about Family Guy  as an example or philosophers or gardening or  

istersem Örnek olarak Family Guy  veya filozoflar veya bahçıvanlık veya   pasta

baking cakes or roller skating or planting trees  or anything I would look that up in English on  

pişirmek veya tekerlekli paten yapmak veya ağaç dikmek veya herhangi bir şey hakkında daha fazla bilgi edinmek için   YouTube'da bunları İngilizce olarak arardım

YouTube and I would watch a bunch of videos about  that same topic and like if I'm trying to learn a  

ve aynı konuyla ilgili bir sürü video izlerdim ve beğenseydim' farklı bir dil öğrenmeye çalışıyorum

different language I would learn a lot about how  to do that thing in that language it'd be very  

o dilde o şeyin nasıl yapılacağına dair çok şey öğrenirdim bunu

easy to do that's what this is so you're hearing  about a topic hearing lots of different examples  

yapmak çok   kolay olurdu işte bu yüzden bir konu hakkında farklı insanlardan birçok farklı örnek işiterek duyuyorsunuz

from different people okay all I've done in fluent  for life is make this like a very simple standard  

tamam mı ömür boyu akıcı olarak yaptığım tek şey, bunu geçebileceğiniz çok basit bir standart

process that you can go through and the topics  are already done so this is for people who want  

süreç haline getirmek ve konular zaten hazır olduğundan bu,

to get fluent as fast as possible so if you go  through this you get fluent in that vocabulary  

mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde akıcılık kazanmak isteyen insanlar içindir, bu yüzden bunu geçerseniz

for each lesson set in 30 days or less I prefer  watching your videos not without you ah okay well  

30 gün veya daha kısa sürede geçen her ders için bu kelime dağarcığında akıcı olun videolarınızı izlemeyi tercih ederim, sensiz olmaz ah tamam

I mean I've got a bunch of videos on YouTube that  you can watch those or again you can join fluent  

pekala   YouTube'da bir sürü videom var onları izleyebilir veya tekrar katılabilirsiniz akıcı

for life or any of my other programs uh and you  will see that Jonathan Paz you skip my comment  

ömür boyu veya diğer programlarımdan herhangi biri ve Jonathan Paz'ın yorumumu atladığını göreceksiniz

I probably skipped a bunch of comments here I  don't know if I'm going through all of them you  

Muhtemelen burada bir sürü yorumu atladım bilmiyorum hepsini gözden geçiriyor muyum

can post it again if you like so I'm already  accumulate in enormous oh enormous English  

isterseniz tekrar gönderebilirsiniz, böylece ben Halihazırda muazzam muhteşem İngilizce  birikiyorum

influential but how can I flow them and where  yeah so I can I can tell by looking at the the  

ama onları nasıl aktarabilirim ve  nerede evet böylece

grammar errors and the spelling errors in your  English that you you went you went past like the  

İngilizcenizdeki gramer hatalarına ve yazım hatalarına bakarak söyleyebilirim ki siz gittiniz geçtiniz geçti .

basics of stuff that you're trying to learn and  you're trying to learn more difficult words but  

öğrenmeye çalıştığınız şeyler ve daha zor kelimeler öğrenmeye çalıştığınız halde

you can't use them correctly so this is a perfect  example of students trying to learn more but not  

bunları doğru şekilde kullanamıyorsunuz, bu nedenle bu, öğrencilerin daha fazla öğrenmeye çalıştığı ancak

be able to use any of that information correctly  okay so spend more time with the with like a  

bu bilgilerin hiçbirini doğru kullanamadığı  için mükemmel bir örnektir tamam bu yüzden daha az kelime dağarcığıyla daha fazla zaman geçirin

smaller amount of vocabulary learn those things  well and as you get fluent in that vocabulary it  

bu şeyleri iyi öğrenin ve bu kelime dağarcığında akıcı hale geldikçe bu

will help you understand lots of more things and  that will that's really how you become fluent like  

daha birçok şeyi anlamanıza yardımcı olacaktır ve  bu gerçekten böyle akıcı

a native this is how you got fluent in your  native language just do the same thing for  

bir yerli gibi olacaksınız kendi ana dilinizde akıcı hale geldi sadece aynı şeyi İngilizce için yapın pekala

English all right does anybody have a reason why  this would not work has anyone disagree with me  

bunun işe yaramayacağına dair bir nedeni olan var mı benimle aynı fikirde olmayan kimse varsa

I'm happy if anybody does if they have like a  reason like nah Drew this wouldn't work it's  

yaparsa sevinirim çalış

like okay you know let me know the best  way to flow is heavy flow that's right

tamam gibisin biliyorsun akışa geçmenin en iyi yolu ağır akış bu doğru

please show your appreciation by liking  the video yes thank you very much  

lütfen takdirinizi videoyu beğenerek gösterin evet çok teşekkür ederim

I prefer okay I think I got everybody

yes so we'll leave it on the heavy flow the  heavy flow Mark over there Anderson nice to  

yoğun akışı orada sürdürün Mark orada Anderson

see you there from Brazil I'd like to go down  to Brazil at some point but if anybody has any  

sizi Brezilya'dan orada görmek güzel Bir noktada Brezilya'ya gitmek isterim ama herhangi birinin

last questions let me know but I really want to  make it clear if you learn this way you will get  

son sorusu varsa bana bildirin ama bu şekilde öğrenirseniz gerçekten açıklığa kavuşturmak istiyorum

fluent if you continue to learn this way you will  continue to struggle all right I'm a big fan of  

bu şekilde öğrenmeye devam edersen akıcı olacaksın mücadele etmeye devam edeceksin pekala ben büyük bir hayranıyım bunu

you glad to hear it anybody have any questions any  arguments against learning like this who thinks  

duyduğuma sevindim bu şekilde öğrenmeye karşı herhangi bir argümanı olan ve

they should continue learning English as a second  language rather than learning as a first language  

ikinci olarak İngilizce öğrenmeye devam etmesi gerektiğini düşünen herkesin ilk dil olarak öğrenmek yerine dil

anyone agree my favorite album

herkes hemfikir benim favori albümüm

nice wait is that Florian Florian is that you  I think man I think that is your that is your  

güzel bekleyiş şu ki Florian Florian sensin  bence adamım bence bu senin bu senin

uh that's right that is you man give me a call  man you should be working right now what are you  

uh bu doğru sensin adamım beni ara dostum doğru çalışıyor olmalısın şimdi ne

doing you should be working right now yes I think  I remember that yeah it's like it's been a long  

yapıyorsun   şu anda çalışıyor olmalısın evet sanırım  bunu hatırlıyorum evet uzun    zaman geçmiş gibi

time I think since you posted anything on your on  your YouTube channel but make sure I'm correct it  

sanırım YouTube kanalınızda  herhangi bir şey yayınlamadınız ama düzelttiğimden emin olun   pekala

all right fantastic yeah let me know if you  have any questions so this is a probably a  

harika evet herhangi bir sorunuz varsa biliyorum yani bu muhtemelen bir

friend of mine he will sometimes ask  me questions about English [Laughter]  

arkadaşım bana İngilizce hakkında sorular soracaktır [Gülüşmeler]

but he's a native speaker also all right  let's see so someday which I speak this  

ama o da anadili İngilizce olan biri tamam bakalım bir gün hangisini konuşsam

sound like your accent yes if you watch enough  of my videos and also if you get Frederick you  

aksanınıza benziyor evet eğer videolarımı yeterince izleyin ve ayrıca Frederick'i alırsanız

will start sounding like me my dream is to have  the whole world sounding like me that would be  

benim gibi konuşmaya başlayacaksınız benim hayalim tüm dünyanın benim gibi ses çıkarması

very funny no I actually don't want that but I  think it would be interesting if a whole bunch  

çok komik olurdu hayır aslında bunu istemiyorum ama bence ilginç olurdu eğer bir sürü

of people started learning like my way and then  like all just started sounding exactly like me  

insan benim yöntemim gibi öğrenmeye başladı ve sonra hepsi tam olarak benim gibi konuşmaya başladı

please don't do that though remember the point  is to learn to get lots of different examples of  

lütfen bunu yapmayın, ancak asıl meselenin  farklı konuşmacılardan birçok farklı örnek almayı öğrenmek olduğunu   unutmayın,

different speakers the point is to have diversity  in your learning because you will experience  

amaç öğrenmenizde çeşitlilik  sağlamaktır çünkü

diversity in your conversations all right the  learning should be like the real life experience  

konuşmalarınızda   çeşitliliği deneyimleyeceksiniz, pekala öğrenme gerçek yaşam deneyimi gibi olmalı

okay all right people keep coming back with  more you guys won't let me leave why [Laughter]

tamam pekala insanlar daha fazla  ile geri gelmeye devam ediyor, neden gitmeme izin vermiyorsunuz [Gülüşmeler] pekala

all right English language I have just  difficulties with reading and writing  

İngilizce dili Okuma konusunda sadece güçlüğüm var ve yazıyorum   bu yüzden

so I use speech to text yes so if you want to  cheat that way it's okay if you don't need to  

konuşmayı metne çevirmeyi kullanıyorum evet, yani bu şekilde  kopya çekmek istiyorsanız sorun değil                                                              ///&&/&&/&&/&&&&&&&& k&&& k&&k-kül&

you know communicate or or have a conversation  with people or whatever then if you just need  

to get information then do you know speech to  text or you're just reading whatever but if you  

uuml; konuşmadan metne veya sadece okuyorsunuz ama

actually need to speak the important thing  is speaking this is how you can do it why

gerçekten konuşmanız gerekiyorsa, önemli olan konuşmaktır, bunu nasıl yapacağınızdır neden

where are you from Chicago or San Francisco  I'm from Chicago I've been in San Francisco  

Chicago veya San Francisco'lusunuz Ben Chicago'luyum San Francisco'da bulundum

a little bit though do you think by being  in my 40s will affect my learning and the  

biraz olsa da 40'lı yaşlarımda olmanın öğrenmemi ve

opportunity to get a job in English I would  say no to either of those so I am 42 years old  

İngilizce iş bulma fırsatımı etkileyeceğini düşünüyor musunuz? Bunlardan hiçbirine hayır derdim, bu yüzden 42 yaşındayım

and remember you are continuing to learn  things in your native language right now  

ve anadilinizde bir şeyler öğrenmeye devam ettiğinizi unutmayın şu anda dil

so it's it's not like you turn 40 and you stop  learning you just learn different stuff you know  

yani 40 yaşına gelip öğrenmeyi bırakmıyorsunuz sadece bildiğiniz farklı şeyler öğreniyorsunuz

you're not learning basic math anymore you learn  new things and so you're learning new things all  

artık temel matematik öğrenmiyorsunuz yeni şeyler öğreniyorsunuz ve bu nedenle ana dilinizde her zaman   yeni şeyler öğreniyorsunuz

the time in your native language and you can do  the same thing in English all right you helped  

ve aynı şeyi İngilizce yapabilirsin tamam sen

me a lot says Julio glad to hear it uh let's  see So I listened to a lot of video in English  

bana çok yardımcı oldun Julio bunu duyduğuma sevindim diyor haydi bakalım Şimdi çok fazla İngilizce video dinledim

now and I can understand without subtiting and  translate in my language very good so the more  

ve altyazı olmadan anlayabiliyorum ve kendi dilime çevirebiliyorum çok iyi yani daha fazla   yine

again you want to go from the awareness level to  the ownership level that's where you really start  

farkındalık düzeyinden sahiplik düzeyine geçmek istiyorsunuz, bu da gerçekten başladığınız yer

getting lots of varied examples and make sure  you focus on something to understand it very well  

çok çeşitli örnekler elde edin ve onu çok iyi anlamak için bir şeye odaklandığınızdan emin olun

do you prefer British or American English for me  I don't know if that's asking me or not I don't  

benim için İngiliz İngilizcesini mi yoksa Amerikan İngilizcesini mi tercih edersiniz Bilmiyorum Bu bana soruluyorsa veya sorulmuyorsa

have like a preference for one or the other I I  try to listen to both because again I will hear  

birini veya diğerini tercih etmiyorum İkisini de dinlemeye çalışıyorum çünkü yine

and meet people from all over the world so I will  speak with Australians new zealanders Canadians  

dünyanın her yerinden insanlarla tanışacağım ve Avustralyalılarla, Yeni Zelandalılarla, Kanadalılarla

or quite similar to American speakers but again  when I'm teaching people like influent for life  

veya benzerleriyle konuşacağım Amerikalı konuşmacılara ama yine insanlara hayat boyu nüfuz gibi şeyler öğretirken

we give you access to all these different speakers  so you're going to listen to examples of British  

tüm bu farklı konuşmacılara erişmenizi sağlıyoruz böylece  İngiliz

English American English even people who are like  just like we have like one one woman who grew up  

İngiliz Amerikan İngilizcesi örneklerini dinleyeceksiniz, tıpkı bizim gibi  bizim gibi olan insanlarda bile bir tane var

in Zimbabwe so she is a native English speaker  but she has a different accent as well because of  

Zimbabwe'de büyümüş, dolayısıyla anadili İngilizce olan, ancak büyüdüğü yer nedeniyle farklı bir aksanı var.

where she grew up I've scored band eight in IELTS  glad to hear it I guess that you uh the younger  

IELTS'te sekizinci grupta puan aldım bunu duyduğuma sevindim.

you are the less stuck you get learning English  now I wouldn't say that's true at all I mean  

unless you're like 90 years old and you just can't  think kind of like Joe Biden you know he's like  

90 yaşında olmadıkça ve Joe Biden gibi düşünemiyorsan, onun şöyle olduğunu biliyorsun

I don't know I don't know if Joe Biden is learning  learning anything right now you know he's getting  

Bilmiyorum, bilmiyorum Joe Biden şu anda herhangi bir şey öğreniyorsa, onun

pretty old uh but yes if you were 40 years old  you should be just fine for learning anything  

oldukça yaşlandığını biliyorsunuz, uh ama evet, eğer 40 yaşındaysanız, herhangi bir şey öğrenmek için gayet iyi durumda olmalısınız   bu nedenle, nasıl öğrendiğinizle ilgili

so learning new languages whatever it's just  about how you learn if you try to learn the  

her ne olursa olsun, öğrenmeye çalışırsanız yeni dilleri öğrenin.

the ESL approach gets more and more difficult as  you get older because it's so boring uh but you  

ESL yaklaşımı siz yaşlandıkça daha da zorlaşıyor çünkü çok sıkıcı uh ama siz

always are continuing to learn this way because  this is how your mind naturally likes to learn  

her zaman bu şekilde öğrenmeye devam ediyorsunuz çünkü zihniniz doğal olarak bu şekilde öğrenmeyi seviyor

all right well Brazil here kisses glad to hear  it thank you very much oh my God you helped me  

tamam pekala Brezilya burada öperim bunu duyduğuma sevindim çok teşekkür ederim aman Tanrım bana

a lot all right how to remember words I can't  practice naturally some words in X conversation  

çok yardımcı oldun pekala kelimeleri nasıl hatırlayacağımı X konuşmasında bazı kelimeleri doğal olarak uygulayamıyorum   evet

yes again it's not about practicing vocabulary  it's about understanding the vocabulary really  

yine mesele kelime pratiği yapmak değil  bu kelime dağarcığını gerçekten   iyi anlamakla ilgili

well so you don't you don't need to repeat things  uh and and hope that you get fluent by repeating  

yani senin yapmana gerek yok şeyleri tekrarla uh ve bir şeyleri tekrar tekrar   tekrarlayarak akıcı hale gelmeni umarız

things over and over again that's not how you  get fluent you get fluent by understanding the  

bu şekilde akıcı olmazsın  dili gerçekten iyi anlayarak akıcı olursun

language really well okay so as you as  you get more and more understanding you  

tamam yani sen  seni  gittikçe daha fazla  anladıkça   kendine daha

you feel more and more confident about  that that's where you start to speak  

çok güvenirsin bununla ilgili  orası konuşmaya başladığınız yer

so don't try to force yourself to speak  about things that you're not confident about  

bu yüzden kendinize güvenmediğiniz  şeyler hakkında   konuşmak için kendinizi zorlama

uh and that's how you and again this this same  process works for everything it's how you remember  

uh ve işte bu şekilde siz ve yine bu aynı süreç her şey için çalışır bu şekilde hatırlarsınız   kelime

vocabulary how you improve your grammar your  pronunciation you're listening all that stuff  

dağarcığınızı nasıl geliştirirsiniz gramer telaffuz dinliyorsun tüm bunlar   sen

develops automatically as you learn that way so  you don't have to force yourself to do anything  

bu şekilde öğrendikçe otomatik olarak gelişir, böylece  hiçbir şey yapmak için kendini zorlamana gerek kalmaz   17 yaşındayken

I managed to change my girlfriend when  I was 17 speaking of subliminal messages

kız arkadaşımı değiştirmeyi başardım, sübliminal mesajlardan bahsetmişken

let's go to brain let's go Brandon  look at that let's go Brandon  

hadi beyne gidelim hadi gidelim Brandon bak şuna gidelim Brandon

here we got some maybe not so not some big  big Biden fans in the uh in the audience here  

burada bazı belki o kadar değil büyük çok büyük Biden hayranlarımız var uh seyirciler arasında

are you still in Japan yes I'm in Japan  I mean Nagasaki right now come say hello  

hala Japonya'da mısınız evet ben Japonya'dayım  Yani şu anda Nagasaki gel merhaba de

uh could you give a couple more examples in real  life not only in class how to learn English as a  

uh verebilir misin gerçek hayattan birkaç örnek daha sadece sınıfta değil ilk bağlantı olarak İngilizce nasıl öğrenilir

first link so right now this video is an example  of how to learn English as a first language  

yani şu anda bu video İngilizce'nin ana dil olarak nasıl öğrenileceğine bir örnektir   pekala

all right I gave I gave this uh example a  little bit earlier in the chat or in the video  

verdim bu örneği biraz önce verdim sohbette veya videoda

but you you tell me if you have a particular word  or phrase that you don't understand I can help you  

ancak anlamadığınız belirli bir kelime  veya deyiminiz varsa bana söyleyin,

understand it like a native so why don't we do it  that way so if you have a question I'll give my  

onu ana diliniz gibi  anlamanıza yardımcı olabilirim, öyleyse neden bunu bu şekilde yapmıyoruz, yani bir sorunuz varsa ben

uh my memory example though because this is one  of my favorites about understanding something

yine de hafızamdan bir örnek vereceğim çünkü bu, bir şeyi anlamakla ilgili en sevdiğim şeylerden biri,

if you've seen this example before  you've probably been learning with  

bu örneği daha önce gördüyseniz, muhtemelen

me for a while but I think you will enjoy  this if you are new so just to give you  

bir süredir benimle öğreniyorsunuzdur, ancak yeniyseniz bundan hoşlanacağınızı düşünüyorum. sadece

an example of of like how understanding  works and the the aha moment aha moment

anlamanın nasıl çalıştığına dair bir örnek vermek için ve aha anı aha anı

the aha moment is something you feel you can  physically feel it happening when you understand  

aha anı hissettiğiniz bir şeydir anladığınızda fiziksel olarak hissedebileceğiniz bir şey ah anladım tamam

something you're like ah I got it okay so let me  give you an example I've done this before if you  

öyleyse size vereyim bir örnek Bunu daha önce yaptım, eğer

have seen this before already don't spoil it for  other people because this is always fun for new  

bunu daha önce gördüyseniz, başkaları için şimdiden bozma, çünkü bu yeni insanlar için her zaman eğlencelidir,

people uh when you know when they're when they're  learning learning something new so we'll begin  

uh onların yeni bir şey öğrenirken ne zaman öğrendiklerini bildiğiniz zaman, yani biz'

a normal English lesson well we won't even say  English so this is learning a different language  

normal bir İngilizce dersine başlayacağız, İngilizce bile demeyeceğiz, bu yüzden bu farklı bir dil öğreniyor

I'm going to teach you an alien language right now  so one two three four five six seven eight nine  

Size şu anda yabancı bir dil öğreteceğim yani bir iki üç dört beş altı yedi sekiz dokuz

so you already know these uh these are Arabic  numerals and we're going to teach you a new  

bunları zaten biliyorsunuz uh bunları Arap rakamlarıdır ve size yeni bir

language what usually happens in a language  learning classes people will give you a  

dil öğreteceğiz bir dil öğrenme sınıflarında genellikle olan şey insanlar size bir

translation so I'm going to give you a translation  right now and I want you to memorize these  

çeviri verir, bu yüzden size şu anda bir çeviri vereceğim ve bunları ezberlemenizi istiyorum   sizden

I want you to memorize these are the teachings  influent for Life the same as those posted on  

istiyorum ezberlemek için bunlar Hayata etkili öğretiler YouTube'da yayınlananlarla aynı.

YouTube I think there are like maybe 10  example videos but there are over 500  

Sanırım 10 kadar örnek video var ama 500'den fazla

video and audio lessons in fluent for life so  it's you get like less than one percent is on  

video ve ses dersi var.

YouTube so we do have some samples but you get  the complete system in fluent for Life nobody  

yani bazı örneklerimiz var ama tüm sistemi Yaşam için akıcı bir şekilde elde ediyorsunuz

has access to that on YouTube all right so let  me give you this very very quick lesson here

YouTube'da buna kimsenin erişimi yok, o halde size bu çok çok hızlı dersi burada vereyim,

all right I want you to take the next  minute and try to remember those I want  

pekala, bir sonraki dakikayı ayırmanızı ve hatırlamaya çalışmanızı istiyorum

you to memorize this now this is an  example of bad teaching but I think  

şimdi bunu ezberlemenizi istiyorum, bu kötü bir öğretim örneğidir, ancak bence

it's important so you can understand the  difference between learning uh as a first  

birinci

language and learning as a second  language but really this is about  

dil olarak öğrenmekle ikinci dil olarak öğrenmek arasındaki farkı anlayabilmeniz için önemlidir, ancak gerçekten bu

getting that aha moment when you learn all right  I've got a couple more seconds I'll check uh chat  

o aha anını yaşamakla ilgilidir. pekala öğren Birkaç saniyem daha var kontrol edeceğim uh chat

while people are looking at that uh let's see what  no no no from Japan I'm tired of studying English  

insanlar buna bakarken uh hadi bakalım ne  hayır hayır hayır Japonya'dan İngilizce çalışmaktan yoruldum   evet

yes that's because uh because of how you're  learning it you're probably not tired of learning  

çünkü uh  nasıl öğrendiğin yüzünden Muhtemelen

Japanese even though you've been learning it all  your life all right now I'm going to erase this

tüm hayatın boyunca Japonca öğrenmiş olmana rağmen   Japonca öğrenmekten bıkmadın, şimdi bunu sileceğim sana

now I'm going to give you some uh some  characters here I want you to translate this

burada bazı karakterler vereceğim bunu çevirmeni istiyorum

can you just write what that is in the chat so  we got one two three four five six characters  

sohbette ne olduğunu yazabilir misin, böylece elimizde bir iki üç dört beş altı karakter var

just write down the numbers of those in  the chat if you remember what they are

sadece sohbettekilerin numaralarını yazın, eğer bunların ne olduğunu hatırlıyorsanız,

all right so remember this is  an example of a bad lesson so  

bu kötü bir ders örneğidir,

if you can't do it it's okay that's  that's kind of the point of the lesson  

yani  yapamazsın sorun değil bu  bu dersin amacı bu   tamam bakalım

all right let's see here uh well I learned kick  the bucket from you let's grab some grub from you  

buraya bakalım uh iyi öğrendim kovayı tekmeyi senden alalım hadi senden biraz kurt alalım

actually yeah uh-huh that's right yeah so if it's  if it's entertaining for you uh it just means your  

aslında evet uh-huh bu doğru evet öyleyse eğer öyleyse  eğer öyleyse sizin için eğlenceli, bu sadece

your brain is active and it's trying to like solve  a puzzle kind of like what this is up here indeed  

beyninizin aktif olduğu ve buradaki gibi bir bulmacayı çözmeye çalıştığı anlamına geliyor  gerçekten

the method used in ESL is too boring yep could  you please make a video about how to master or use  

ESL'de kullanılan yöntem çok sıkıcı evet, lütfen  nasıl ustalaşılacağı veya kullanılacağı hakkında bir video çeker misiniz?

Frederick uh Khalid yes if you go to uh go to our  Channel you can find videos on Frederick I think  

Frederick uh Khalid evet, uh  Kanalımıza giderseniz Frederick ile ilgili videolar bulabilirsiniz bence

uh yeah just search our channel in Frederick  and you should you should you should I think  

uh evet sadece Frederick'teki kanalımızda arama yapın ve yapmalısınız yapmalısınız bence   bu

it's like the ultimate uh pronunciation system  or something like that I forget the name of it  

nihai ah telaffuz sistemi gibi veya buna benzer bir şey ben adını unutun

all right let's see if we have any any  chat here uh is it bad for English learn  

tamam bakalım burada herhangi  sohbetimiz  var mı uh İngilizce öğrenmek

to learn British or American yeah it  doesn't matter it's fine to learn both  

İngiliz veya Amerikan öğrenmek kötü mü evet  farketmez ikisini de öğrenmek sorun değil   öğrendim

I've learned okay we got that are the teachings  of okay I got that on here how many languages do  

tamam anladık öğretiler bunlar tamam anladım bunu burada kaç dil biliyorum

I speak uh Japanese and English the aha moment  is when is when you take on me that's right  

uh japonca ve ingilizce konuşuyorum aha anı  beni üstlendiğin zaman bu doğru

heavy flow days baby all right let's see uh things  I will definitely take fluent for Life yes we hope  

yoğun akış günleri bebeğim pekala bakalım bir şeyler görelim  hayat için kesinlikle akıcı konuşacağım evet umarız

to welcome you to the program Americans like  to use ain't and even in your videos maybe  

sizi Amerikalıların kullanmayı sevdiği programa hoş geldiniz ve hatta videolarınızda belki

it's something you use without thinking uh but  nobody teaches that yes exactly so if you're  

düşünmeden kullandığınız bir şeydir uh ama kimse bunu öğretmiyor evet tam olarak yani

in a conversation you will hear if you'll hear  incorrect English all the time and so if you're  

bir konuşma içindeyseniz duyacaksınız yanlış İngilizce duyarsanız her zaman ve bu yüzden

not prepared for that because you didn't you  didn't spend time with real English then of course  

gerçek İngilizce ile zaman geçirmediğiniz için buna hazır değilseniz, o zaman tabii ki

you're not going to be uh uh you know you're going  to have trouble with that so I don't remember  

olmayacaksınız uh uh, bilirsiniz bu konuda sorun yaşayacaksınız bu yüzden

anything oh I don't get the symbols meanings  actually learned by exposure I've consumed so much  

hiçbir şey hatırlamıyorum oh sembollerin anlamlarını anlamıyorum aslında maruz kalarak öğrendim

English content yes so again you're learning it  by exposure how much uh does one need to have the  

İngilizce içeriği çok fazla tükettim evet yani tekrar maruz kalarak  öğreniyorsunuz  kişinin tüm araçlara sahip olması ne kadar gerekir?

whole tools for what uh first and last number is  one all right very good somebody got one of them  

ilk ve son sayı nedir tamam çok iyi birisi onlardan birini aldı

very good all right let's see if we can figure out  the rest of these let's see this is going to be  

çok iyi tamam bakalım geri kalanını bulabilecek miyiz bakalım bu olacak

if I remember is going to be that and uh six all  right now I gave you like a a bad lesson I call  

eğer hatırlarsam bu olacak ve uh altı pekala  şimdi size kötü bir dersmiş gibi verdim

this a bad language learning lesson because this  is what most people do this is the second language  

buna kötü bir dil öğrenme dersi diyorum çünkü çoğu insan bunu  yapar bu, birçok  şeyi

approach where we're going to try to translate a  bunch of things uh and and there's nothing where  

çevirmeye çalışacağımız ikinci dil   yaklaşımı uh ve ve hiçbir şey yok burada

you feel any kind of aha like you understood  anything all right so let me put these examples  

herhangi bir şey anlamışsınız gibi hissediyorsunuz pekala bu örnekleri

back up here one two three four five six seven  eight nine and I'll put my examples up here again  

buraya koyayım bir iki üç dört beş altı yedi sekiz dokuz ve örneklerimi buraya tekrar koyayım

to three four five six seven eight nine all  right now here's how this gets interesting  

üç dört beş altı yedi sekiz dokuz pekala işte bu ilginç bir hal alıyor

I really want you to have an aha moment and  uh this is just one example of this but you  

Gerçekten bir aha anı yaşamanızı istiyorum ve uh bu bunun sadece bir örneği ama

will notice this all the time when you learn  when you really understands them are you ready  

bunu her zaman fark edeceksiniz   öğrendiğinizde onları gerçekten anladığınızda  hazır mısınız

for this this is the aha moment especially  if you've not seen this before here we go

bunun için bu aha anı özellikle bunu daha önce görmediyseniz işte başlıyoruz

one two three

bir iki üç

you get it did you feel that this is brand  new to you you should be like ah I got my leg  

anlıyorsunuz bunun sizin için yepyeni olduğunu hissettiniz mi ah bacağımı aldım   tamam

okay this is the point of an aha moment  where you really understand something and now  

bu bir aha anının noktası gerçekten anladığınız yer bir şey ve şimdi

understanding this you could go on  and translate a bunch I could give  

bunu anladığınızda  devam edip bir demet çevirebilirsiniz

you a thousand of these characters and you could  understand them all right so the point of this is  

size bu karakterlerden bin tane verebilirim ve hepsini  doğru anlayabilirsiniz, yani bunun amacı   ne

the aha moment you should feel that when you're  uh when you're learning and until you feel this  

zaman uh ne zaman' olduğunuzu hissetmeniz gereken andır. öğreniyoruz ve siz bunu hissedene kadar

you have not really understood all right so now  it's like I get it now it makes more sense okay  

gerçekten anlamamışsınızdır, bu yüzden şimdi anladım gibi, daha mantıklı geliyor tamam

so this is just one way I'm helping you uh with  a visual mnemonic a visual memory aid for this  

yani bu size görsel bir anımsatıcı ve bunun için görsel bir hafıza yardımı ile yardımcı olmamın yalnızca bir yolu

uh but the the point of this is that when you  learn the right way you actually understand  

uh ancak bunun anlamı şu ki, doğru şekilde öğrendiğinizde

something so you really feel like ah it's it's  it's something you understand like a native so  

bir şeyi gerçekten anlıyorsunuz , yani gerçekten ah, bu bir yerli gibi anladığınız bir şey, yani

this is different from understanding something  intellectually or understanding like a translation  

bu bir şeyi entelektüel olarak anlamaktan veya bir çeviri gibi anlamaktan

you really know it it's like I know that now and  now you will never forget this example you had  

gerçekten biliyorsunuz gibi hissediyorsunuz biliyorum ki şimdi ve şimdi sahip olduğunuz bu örneği asla unutmayacaksınız

the aha moment you will not forget this exam try  it on your friends and they will have some fun  

bu sınavı unutmayacağınız an arkadaşlarınız üzerinde deneyin ve onlar biraz eğlenecekler   pekala

all right let's see here any any final questions  over here uh how much does one need oh I think  

son soruları  burada görelim uh ne kadar bence

I answer or maybe did not answer that uh it's  awesome okay people gotta buy tools I mean you're  

yanıtladım ya da belki yanıtlamadım uh harika tamam insanlar araçlar almalı yani   akıcı

learning materials like fluent for Life Frederick  um so fluent for Life works with Frederick fluent  

gibi Life için materyaller öğreniyorsunuz Frederick um çok akıcı for Life Frederick ile çalışır akıcı

for life gives you everything you need but we  recommend people get Frederick as well because  

için yaşam size ihtiyacınız olan her şeyi verir ancak insanlara Frederick'i de tavsiye ediyoruz çünkü

this is focusing specifically on the rules of  pronunciation and it takes you through all of  

bu özellikle telaffuz kurallarına odaklanıyor ve

those like a native again we want to give you  more naturally varied review so you're going to  

sizi bir anadil gibi tüm   yeniden ele alıyor.

get lots of that through fluent for life but we  when you when you play with Frederick if you've  

ömür boyu akıcı ama biz Frederick ile oynadığınızda

not played with it already you'll you'll have  a lot of fun with it as well it's a game that  

henüz oynamadıysanız çok eğleneceksiniz aynı zamanda

lets you discover The Language by yourself  all right the aha moment in later headache  

dili kendi başınıza keşfetmenizi sağlayan bir oyun aha an sonra baş ağrısı

all right I think that's it that's enough for  me I'm losing my voice I've been speaking for  

tamam sanırım bu kadar  benim için yeterli sesim gidiyor

an hour I think oh my goodness 90 90 minutes  90 minutes all right but remember I give a last  

bir saattir konuşuyorum aman allahım 90 90 dakika 90 dakika tamam ama unutma son

for the for the people coming at the very end and  they say drew what were you talking about what was  

için veriyorum insanlar en sondan geliyor ve ne hakkında konuştuğunu çiz diyorlar, bunun

the point of this so the point of this is if we  begin from zero so you've never heard a word or  

amacı neydi yani bunun amacı sıfırdan başlarsak

phrase you don't know anything about it we move up  to level one remember what this is exposure where  

hakkında hiçbir şey bilmediğiniz bir kelimeyi veya deyimi hiç duymamış olmanızdır birinci seviyeye çıkarız bunun ne olduğunu hatırlayın teşhir nerede

you're just hearing something maybe maybe this  is even subliminal like you didn't uh you didn't  

sadece bir şey duyuyorsunuz belki belki bu bilinçaltıdır sanki siz farkında değildiniz

recognize it you didn't hear it you don't not  consciously aware of it so we move up to awareness

bunu duymadınız bilinçli olarak farkında değilsiniz yani

when you really understand something very  well you can recognize it but until you get  

bir şeyi gerçekten çok iyi anladığınızda, onu tanıyabilirsiniz, ancak

to the ownership level so this is level three so  ownership meaning you can use something fluently

sahiplik düzeyine gelene kadar yani bu üçüncü düzeydir, yani sahiplik, bir şeyi akıcı bir şekilde kullanabileceğiniz

and to move from this level to this level you just  need to get lots of naturally varied review this  

ve bu düzeyden bu düzeye geçebileceğiniz anlamına gelir. sadece çok sayıda doğal olarak çeşitli inceleme almanız gerekiyor   bunu

is really the only way you do it it's the only  way you feel comfortable about the language so the  

gerçekten yapmanın tek yolu bu, dil konusunda kendinizi rahat hissetmenizin tek yolu bu yüzden   ne

more you learn the more you will feel confident  about using the language and none of this is about  

kadar çok öğrenirseniz dili kullanma konusunda o kadar kendinize güvenirsiniz ve bunların hiçbiri

speaking you don't get fluent by repeating phrases  or trying to say things or shadow people like that  

konuşmakla ilgili değildir cümleleri tekrarlayarak veya bir şeyler söylemeye çalışarak veya bu şekilde insanları gölgeleyerek akıcı

you can you can do that maybe to to get a little  bit of help for pronunciation or listening but the  

konuşamazsınız   bunu belki telaffuz veya dinleme konusunda biraz  yardım almak için yapabilirsiniz, ancak

basic idea is uh really the the biggest factor for  your learning is how well you understand something  

temel fikir, uh gerçekten sizin için en büyük faktördür. öğrenmeniz bir şeyi ne kadar iyi anladığınızdır

so you're understanding and your confidence  increase as you understand the language better  

yani anlıyorsunuz ve dili daha iyi anladıkça kendinize olan güveniniz artıyor

and that's how you develop speech so speech is the  result of getting to this level if you've already  

ve konuşmayı bu şekilde geliştiriyorsunuz, bu nedenle konuşma bu düzeye gelmenin sonucudur, eğer zaten

been trying to speak and you're not fluent now  then that's that's this it's just showing it's  

konuşmaya çalışıyorsanız ve siz şu anda akıcı değilsin  o zaman bu sadece gösteriyor

proving that this works is it important to learn  the phonetic characters yes uh so you learn the  

bunun işe yaradığını kanıtlıyor fonetik karakterleri öğrenmek önemli mi evet uh yani

the sounds of English and then you learn how the  words blend together those are the two things you  

İngilizce'nin seslerini   öğreniyorsunuz ve ardından kelimelerin nasıl bir araya geldiğini öğreniyorsunuz, bunlar öğreneceğiniz iki şey

need for pronunciation and listening so as an  example we begin with something simple like cat  

telaffuza ve dinlemeye ihtiyaç vardır, bu nedenle örnek olarak, cat'taki cat   gibi basit bir şeyle başlarız

at cat and then we put an e on the  end of this and now we have Kate  

ve sonra bunun  sonuna bir e koyarız ve şimdi Kate

Kate and so we learn ah okay if we have  an e at the end of a word like this  

Kate'e sahibiz ve böylece sonunda bir e varsa ah tamam öğreniriz bunun gibi bir kelime

then it changes the pronunciation of that  sound and Native children in uh in the  

o  sesin telaffuzunu değiştirir ve

United Kingdom in America Australia they're all  learning this way so if you can learn this way  

Birleşik Krallık'taki Amerika Avustralya'daki Yerli çocukların hepsi bu şekilde öğrenirler, bu nedenle   bu şekilde öğrenebilirseniz

too you will become a fluent speaker this is  what we teach in Frederick all right foreign

siz de akıcı bir konuşmacı olursunuz bizim öğrettiğimiz şey bu  Frederick'te pekala yabancı bakalım

let's see all right any final questions there  is it Monday in Japan yet yes so it is Monday  

son sorular var Japonya'da Pazartesi var mı ama evet yani bugün Pazartesi

uh there is no easier than this explanation  Glenn here tick toe is it okay are you let's see  

uh bu açıklamadan daha kolayı yok Glenn burada tik toe tamam mı görelim

are you telling students to stick around or  give up and get to the get to the chopper

öğrencilere etrafta kalmalarını mı söylüyorsunuz veya pes et ve helikoptere bin

Florian I'm telling you to get to  work you should be working right  

Florian sana işe gitmeni söylüyorum  şu anda çalışıyor olmalısın

now you already speak English what are  you doing over here give me a call later

şimdi zaten İngilizce konuşuyorsun burada ne yapıyorsun  beni sonra ara

get to the chopper yes so it is uh

helikoptere geç evet yani öyle uh evet saat

it is yes it is about 12 almost 11 30 here in  Japan Anonymous says sir every day I accumulate  

yaklaşık 12 neredeyse 11 30 burada Japonya'da Anonim efendim her gün

a lot of things in my brain but I can't  retain it long all right so this happens  

beynimde pek çok şey biriktiriyorum diyor ama uzun süre tutamıyorum tamam bu yüzden bu oluyor

let me erase this you'll notice I repeat myself  a lot I repeat myself a lot but I try to say it  

bunu sileyim fark edeceksiniz ben kendimi çok tekrar ediyorum kendimi çok tekrar ediyorum ama bunu

in a different way because people need to  you get you it's like it doesn't click in  

farklı bir şekilde söylemeye çalışıyorum çünkü insanların sizi anlamaları gerekiyor, sanki

your mind until you get enough examples so what  most people do when they're learning you can do  

yeterince örnek bulana kadar aklınızdan geçmiyor, bu yüzden çoğu  kişi olduklarında ne yapıyor? yapabileceğini öğrenmek

this in red is this red working yeah it's  pretty good all right so what most people  

bu kırmızı, bu kırmızı çalışıyor evet oldukça iyi pekala, bu yüzden çoğu insan

do when they're learning is they will  they will learn a new vocabulary word  

öğrenirken yaptığı şey şu: yeni bir kelime kelime öğrenecekler

uh and then they will learn another new vocabulary  word and then another and another and another but  

uh ve sonra başka bir yeni kelime  öğrenecekler ve sonra başka bir kelime ve başka ve başka ama

really all of these are kind of staying at  like this we'll just say this is like level  

gerçekten bunların hepsi bir şekilde  böyle kalıyor, bunun seviye

level one level two level three and so they get  maybe like level one level one oh maybe they got  

seviye bir seviye iki seviye üç gibi olduğunu söyleyeceğiz ve böylece belki bir seviye bir seviye gibi oluyorlar oh belki

like level two awareness for this one level  two awareness and so they never really reach  

ikinci seviye farkındalık elde ettiler bu bir iki seviye farkındalık ve bu yüzden asla gerçekten ulaşamazlar

instead of staying with one word and learning  it up here they just move on to the next word  

bir kelimeyle kalıp onu burada öğrenmek yerine sadece bir sonraki kelimeye geçerler

and that's because the reason people do this is  because it's boring to learn it the traditional  

ve bunun nedeni  insanların bunu  yapmasının nedeni  onu geleneksel   şekilde öğrenmenin sıkıcı olmasıdır,

way all right so it's boring to just repeat  that word or phrase again and again so if I  

tamam mı bu yüzden o kelimeyi veya kelime öbeğini tekrar tekrar tekrarlamak sıkıcı yani eğer

give you a listening exercise and it's just like  it's teaching you a new word like participate  

size bir dinleme alıştırması verirsem ve sanki bu size yeni bir kelime öğretiyormuş gibi, katılmak, katılmak, katılmak,

participate participate participate participate  if you just hear me and only me repeat the same  

katılmak, sadece beni duyarsanız ve sadece ben aynı

thing over and over like a mantra then of course  you will find that boring and you would rather  

şeyi tekrarlarsam ve bir mantra gibi, o zaman elbette bunu sıkıcı bulacaksınız ve

learn something new and so you never you never  reach this level of ownership over here you  

yeni bir şey öğrenmeyi tercih edersiniz ve böylece asla buradaki bu sahiplik düzeyine asla ulaşmazsınız

just okay let me get something new because it's  more interesting for for the brain to learn new  

tamam yeni bir şey almama izin verin çünkü bu beyin için daha ilginçtir yeni

information so the way I overcome this problem is  with naturally varied review the point is to get  

bilgi öğrenin, böylece bu sorunun üstesinden gelme yöntemim doğal olarak çeşitli gözden geçirme ile  amaç   bu kelime dağarcığı konusunda

lots of different varied examples until you feel  very confident about that vocabulary and remember  

kendinize çok güven duyana kadar birçok farklı ve çeşitli örnek elde etmektir ve

that this process can happen very quickly you can  learn something in in a minute or two you go from  

bu sürecin çok hızlı bir şekilde gerçekleşebileceğini ve bir dakika içinde bir şeyler öğrenebileceğinizi unutmayın ya da iki

zero to fluent in that vocabulary you know in a  minute if you learn it and understand it very well  

kelime dağarcığında sıfırdan akıcı hale gelirsiniz, eğer öğrenirseniz ve çok iyi anlarsanız, bir dakikada akıcı hale gelirsiniz

all right so if you understand or you know a lot  of vocabulary but you can't speak it's because  

pekala, eğer anlıyorsanız veya çok kelime bilginiz varsa ancak konuşamıyorsanız, bunun nedeni

you're continuing to learn more without actually  knowing that vocabulary very well so you're  

devam ediyor olmanızdır o kelime dağarcığını gerçekten çok iyi bilmeden daha fazlasını öğrenmek için

basically wasting your time you're building a a  passive vocabulary but not an active vocabulary

temelde zamanınızı boşa harcıyorsunuz pasif bir kelime dağarcığı oluşturuyorsunuz ama aktif bir kelime dağarcığı oluşturmuyorsunuz ah

oh

all right how many words in average a native  speaker uses uh I don't know they're they're  

tamam anadili İngilizce olan bir kişi ortalama olarak kaç kelime kullanır uh onları bilmiyorum' bunlar

different different uh estimates of this but I  will say this uh if you if you just look at the  

farklı farklı uh bunun tahminleri ama şunu söyleyeceğim uh eğer sadece bakarsanız

let's say the total number of words in the English  language in active use so somebody is using these  

İngilizce'de aktif kullanımda olan toplam kelime sayısı diyelim yani birileri bunları kullanıyor

let's say it's like a hundred and seventy thousand  words okay as an example uh so I think it's around  

diyelim ki yüz ve yetmiş bin kelime tamam örnek olarak uh yani bence yaklaşık

this number uh but only and this is even like  small but this is this is basically two percent  

bu sayı uh ama sadece ve bu bile küçük gibi ama bu temelde bu yüzde

two percent of the language is used in everyday  uh reading and writing and if you know this two  

iki   dilin yüzde ikisi günlük uh okuma ve yazmada kullanılıyor ve bunu biliyorsanız

percent then you can understand most books  TV shows movies that kind of thing so you you  

yüzde iki o zaman çoğu kitabı anlayabilirsiniz TV şovları filmleri bu tür şeyler yani siz

can not know all of this information out here and  young children know even less young children might  

buradaki tüm bu bilgileri bilemezsiniz ve küçük çocuklar daha da azını bilir küçük çocuklar

know like point you know as like point zero zero  two percent or something like that but they still  

bildiğiniz nokta gibi nokta sıfır sıfır gibi yüzde iki falan öyle ama yine de

speak fluently okay they still speak fluently so  fluency is not about how much you know it's not  

akıcı konuşuyorlar tamam hala akıcı konuşuyorlar yani akıcılık ne kadar bildiğinizle ilgili değil

about like knowing all this fluency is up here  like this it's how well you know the vocabulary  

tüm bu akıcılığın burada olduğunu bilmekle ilgili değil  böyle kelime dağarcığını ne kadar iyi bildiğinizle ilgili

okay hopefully this makes sense I'm happy  to explain it more but really the basic idea  

tamam umarım bu mantıklıdır ben mutluyum daha fazla açıklamak için ama gerçekten temel fikir

if you got e s l if you learn English as a  second language that's like this down here  

eğer e s l'ye sahipseniz, İngilizce'yi ikinci bir dil olarak öğrenirseniz, burada bunun gibi

efl is like this where we really  help you understand something and  

efl, bir şeyi anlamanıza gerçekten  yardımcı olduğumuz yerdeki gibidir ve

as you get fluent then like this your your  ability to speak goes way up very quickly  

akıcılaştıkça, konuşma beceriniz de böyledir çok hızlı artıyor

because it's not boring it's not frustrating  you're actually learning more and you you get  

çünkü sıkıcı değil sinir bozucu değil aslında daha fazla öğreniyorsunuz ve bunu

this the the aha moment that you have it makes  your brain feel very good that's what your brain  

elde ettiğiniz anda beyninizin çok iyi hissetmesini sağlıyor  beyninizin

really wants so when you can discover something  like I get it I get it that feeling well that's  

gerçekten istediği şey bu, yani böyle bir şeyi keşfedebildiğinizde Anlıyorum, iyi anlıyorum, bu   bu

that that's really the greatest motivation of all  but that's how you you learn your native language  

gerçekten en büyük motivasyon ama ana dilinizi bu şekilde öğreniyorsunuz

and you're still doing that every day as  you learn more words in your native language  

ve ana dilinizde daha fazla kelime öğrendikçe bunu her gün yapmaya devam ediyorsunuz   tamam gibi

all right it looks like we're getting down to the  end here and hopefully I've answered everybody  

görünüyor burada  sona yaklaşıyoruz ve umarım herkese yanıt vermişimdir

but if you have any more questions you can post  them in the comments below this video or to send  

ancak başka sorularınız varsa bu videonun altındaki yorumlara gönderebilir veya

us an email at info English anyone.com and again  if you'd like to learn more you can click on the  

info English birileri.com adresinden bize e-posta gönderebilirsiniz ve yine ' Daha fazlasını öğrenmek istiyorsanız,

link in the description uh and that will explain  a lot more about the fluent communication switch  

açıklamadaki   bağlantıya tıklayabilirsiniz uh ve bu,  zihninizdeki akıcı iletişim anahtarı   hakkında çok daha fazla şeyi açıklayacaktır

in your mind and if you trigger that switch  that's what you get the aha moment for that's  

ve bu anahtarı tetiklerseniz aha anını elde ettiğiniz şey budur, çünkü  böyle

how you speak so it's really a very simple  process you can do it anywhere you can do it  

nasıl konuşursunuz yani bu gerçekten çok basit bir işlem bunu her yerde yapabilirsin

by yourself because you don't need to be speaking  in order to do this it's how well you understand  

kendi başına yapabilirsin çünkü bunu yapmak için konuşmana gerek yok bu bilgiyi ne kadar iyi anladığındır tamamdır

the information all right and DK says thank you  and thank you for joining me all right I want to  

ve DK teşekkür ederim der ve bana katıldığın için teşekkür ederim pekala

have another aha moment talk to your wife maybe  she will give you an aha moment later at home  

karınla ​​bir aha anı daha konuşmak istiyorum belki  daha sonra evde sana bir aha anı verir

if you if you've been good today all right I'm  going to call you in a second you'd be good over  

eğer bugün iyiysen pekala seni birazdan arayacağım iyi olursun

there everyone else have a fantastic day thank  you for joining me remember don't learn as a  

oradaki diğer herkese harika bir gün geçirin bana katıldığınız için teşekkür ederim unutmayın

second language learn as a first language and you  will become the speaker you want to be bye bye

ikinci dil olarak öğrenmeyin birinci dil olarak öğrenin ve istediğiniz konuşmacı olacaksınız güle güle