Express REGRET - English Addict - Sunday 23rd May 2021 - LIVE from England with Mr Duncan

Oh hello fancy seeing you here  here we go again yes it is sunday

Ah merhaba sizi burada görmek güzel yine başlıyoruz evet bugün pazar ve

and we are back together again and  it's really nice to see you here today

tekrar birlikteyiz ve sizi burada görmek gerçekten çok güzel bugün

here we go again yes it's english addict  

yine başlıyoruz evet bu ingilizce bağımlısı

coming to you live from the  birthplace of the english language

size ingilizcenin doğum yerinden canlı olarak geliyor

which just happens to be oh my goodness

aman aman allahım

england

ingiltere

i am hiding my sadness today with my lovely  big smile do you know why i'm feeling sad today  

bugün hüznümü sevimli kocaman gülümsememle saklıyorum bugün neden üzgün hissediyorum biliyor musunuz

well there might be a few reasons  in fact anyway we are here and  

bir kaç sebebi olabilir aslında neyse biz buradayız ve

i hope you are as well hi everybody this is mr  duncan in england how are you today are you okay i  

umarım siz de iyisinizdir selam millet ben ingiltere'den bay duncan bugün nasılsın iyi misin

hope so are you happy i hope so we've got that out  of the way that is done and dusted when something  

umarım mutlusundur umarım bu yüzden bunu ortadan kaldırmışızdır bir şey

is done and dusted it means it has been taken care  of it has been done it has been done and dusted

yapıldığında ve tozunu aldığında bunun icabına bakıldığı anlamına gelir yapıldı yapıldı ve tozu alındı ​​mı diyeyim mi

shall i say it shall i mention it

bahsetmeli miyim

did you see the eurovision  song contest last night?

dün gece eurovision şarkı yarışmasını izlediniz mi?

you can say what you want you are free  

ne istersen söyleyebilirsin eurovision şarkı yarışması

to say anything you want about the  eurovision song contest because i've  

hakkında istediğin her şeyi söylemekte özgürsün çünkü ben

heard it already since getting up this morning  and everyone talking about it on the internet

bu sabah kalktığımdan beri bunu duydum ve internette herkes bunun hakkında konuşuyor

but if you want to mention it you can don't worry  i won't be offended i won't be upset if you want  

ama eğer bahsetmek istersen söyleyemezsin' merak etmeyin alınmayacağım

to talk about eurovision the song contest and  how well the united kingdom did last night

eurovision şarkı yarışması ve birleşik krallığın dün gece ne kadar başarılı olduğu hakkında konuşmak isterseniz üzülmem

you are more than welcome to  mention it it's it's not a problem  

i've got very thick skin you have to you see  because if you want to come on the internet and  

çok kalın tenli görmelisin çünkü eğer internete girip

do this you have to have very thick skin anyway  for those wondering what the hell is this my name  

bunu yapmak istiyorsan çok kalın bir tene sahip olmalısın zaten bu da ne halt diye merak edenler için benim adım

is duncan i talk about the english language  i've been doing this forever such a long time  

duncan ingilizce hakkında konuşuyorum gördüğüm bunu sonsuza dek çok uzun bir süre yapmak

this year will be my 15th year on youtube i was  on youtube when youtube was giving away ipods  

bu yıl youtube'daki 15. yılım olacak  youtube ipod'ları dağıtırken   youtube'daydım   youtube'un

did you know that in the early days of youtube  when youtube was just a little tiny baby on the  

ilk günlerinde youtube'un internette küçücük bir bebekken

internet they actually used to give away ipods  to get people to actually come on to youtube and  

aslında kullandıklarını biliyor muydunuz? ipod'ları dağıtmak insanların gerçekten youtube'a gelmelerini sağlamak ve

set up an account it's true i'm not joking  they used to actually give them away  

bir hesap oluşturmak için şaka yapmıyorum doğru onları gerçekten veriyorlardı

that was a long time ago that was during youtube's  

bu uzun zaman önceydi, youtube'un

first year of existence so i started doing this  in 2006. unfortunately i did not get a free ipod  

varlığının ilk yılındaydı, ben de yapmaya başladım bu 2006'da. ne yazık ki bedava bir ipod alamadım

sadly so my name is duncan i talk about  english i love the english language you  

ne yazık ki benim adım duncan ingilizce hakkında konuşuyorum ingilizceyi seviyorum siz   benim

might say that i am an english addict a  lot of people say that mr duncan is crazy

bir ingilizce bağımlısı olduğumu söyleyebilirsiniz birçok  kişi bay duncan'ın

about english or some people just say mr duncan  is crazy as you can see behind me it is a dull  

ingilizce veya bazı şeyler için deli olduğunu söylüyor insanlar Bay Duncan'ın deli olduğunu söylüyor, arkamda görebileceğiniz gibi, sıkıcı bir

day we've had a lot of rain today it's been  raining but at the moment i think the rain  

gün, bugün çok yağmur yağdı, yağmur yağıyor ama sanırım şu anda yağmur

has actually i think the rain  is starting to fall again  

yağdı, bence yağmur dün yeniden yağmaya başlıyor

yesterday we had a lovely day a lovely evening  as well did you see my live stream last night i  

güzel bir gün geçirdik güzel bir akşam ayrıca dün gece canlı yayınımı gördünüz mü

decided to do a surprise live stream last night in  the garden with the sheep i hope you enjoyed that  

dün gece bahçede koyunlarla sürpriz bir canlı yayın yapmaya karar verdim umarım beğenmişsinizdir

last night i was waiting for mr steve to come  back he went to see his mother yesterday and  

dün gece bay steve'in geri gelmesini bekliyordum dün annesini görmeye gitti ve

they had a lovely day together imagine that now  i don't think steve has seen his mother in person  

birlikte güzel bir gün geçirdiler, şimdi düşünün ki steve annesini

since last october so it's been a very long time  since steve saw his mum and as for my mother  

geçen ekimden beri bizzat görmedi, bu yüzden steve annesini görmeyeli çok uzun zaman oldu ve anneme gelince...

i haven't seen my mother for for over a year  in person fortunately in a couple of weeks from  

annemi bir yılı aşkın süredir görmemiştim neyse ki birkaç hafta sonra

now i will be seeing my mother in person because  now we can go to visit our friends and relatives  

annemi bizzat göreceğim çünkü artık bakım evlerindeki arkadaşlarımızı ve akrabalarımızı ziyarete gidebiliriz,

in care homes so that is very good news  for me here we go again yes we've made  

bu bizim için çok iyi bir haber ben yine başlıyoruz evet

it all the way to the end of another week and  almost to the end of another weekend yes it's

başka bir haftanın sonuna kadar geldik ve neredeyse başka bir hafta sonunun sonuna geldik evet bugün

sunday

here we go again yes it is  another english addict on sunday  

pazar yine başlıyoruz evet  pazar günü başka bir İngiliz bağımlısı

and i hope your weekend has been okay mine  was all right even though i was feeling a  

ve umarım hafta sonunuz tamam benimki iyiydi dün kendimi biraz yalnız hissetmiş olmama rağmen

little bit lonely yesterday you know what it's  like when you spend a lot of time with someone  

birisiyle çok fazla zaman geçirmenin nasıl bir şey olduğunu bilirsin

you you kind of get used to them being there  because they are always nearby but then suddenly  

onların orada olmasına bir nevi alışırsın çünkü onlar her zaman yakınlardadır ama sonra aniden ortadan

when they vanish when they are not there nearby  you you feel a little lonely you feel alone  

kaybolduklarında yakınınızda olmadıklarında biraz yalnız hissedersiniz yalnız hissedersiniz

unfortunately that's what happened  yesterday steve went to see his mum  

ne yazık ki olan buydu dün steve annesini görmeye gitti

but don't worry because you kept me company last  night in the garden thank you very much once again  

ama merak etmeyin çünkü dün gece bahçede bana eşlik ettiniz, bir kez daha çok teşekkür ederim

for your lovely messages concerning last night's  unusual live stream and of course at the end of  

güzelliğiniz için dün geceki olağandışı canlı yayınla ilgili mesajlar ve tabii ki

the live stream last night we did actually see mr  steve arrive back home after visiting his mum so  

dün geceki canlı yayının sonunda, Bay Steve'in annesini ziyaret ettikten sonra eve döndüğünü gördük, bu yüzden o

he had a great day a wonderful time and i hope you  are having a good day as well it is english addict  

harika bir gün geçirdi ve harika zaman geçirdi ve umarım siz de iyi bir gün geçiriyorsunuzdur. ayrıca ingilizce bağımlısı

episode 150 i can't believe we have done 150  of these it's incredible hello to the live chat  

150. bölüm bunlardan 150  yaptığımıza inanamıyorum canlı sohbete inanılmaz bir merhaba   size

can i say hello to you as well i wonder who was  first on today's live chat oh i see now this year

de merhaba diyebilir miyim bugünün canlı sohbetinde ilk kimin olduğunu merak ediyorum oh şimdi görüyorum bu yıl

we are supposed to have the olympic games  even though at the moment in japan there  

biz olimpiyat oyunlarının olması gerekiyor şu anda japonya'da olimpiyatların gerçekten yapılıp yapılmayacağına

is a lot of doubt there about whether or not  the olympics should actually be held of course  

dair pek çok şüphe olmasına rağmen, elbette

this is all concerning coronavirus and it  would appear that it's not the government  

bunların hepsi koronavirüsle ilgili ve görünen o ki, bunu yapmayan hükümet değil

who doesn't want to hold the olympic games  it's actually the people so there have been  

olimpiyat oyunlarını düzenlemek istemiyoruz aslında insanlar  bu yüzden

many protests in japan people saying we don't  really think we should be having the olympic  

japonya'da pek çok protesto oldu insanlar şu anda olimpiyat oyunlarını düzenlememiz gerektiğini gerçekten düşünmediğimizi

games at the moment we don't think it's a good  idea however maybe we should have an olympic sport  

bunun iyi bir fikir olduğunu düşünmüyoruz ancak belki de yapmalıyız tıklamak için bir olimpik spora sahip olmak

for clicking i think so i think maybe  when whenever the next olympic games are

bence bu yüzden belki bir sonraki olimpiyat oyunları olmadığında

we not we might not be seeing  one for a while after this year  

bu yıldan sonra

if there is an olympic sport that should  be added to the games i think finger  

bir olimpiyat sporu görmeyebiliriz oyunlara eklenmesi gereken bir olimpik spor varsa bence parmakla

clicking clicking on your mouse should be  an olympic sport and i think the recipient  

tıklama farenize tıklamak olimpik bir spor olmalı ve bence

the recipient that doesn't sound right the  recipient of the first ever gold medal for  

alıcı   kulağa doğru gelmeyen alıcı  parmak tıklaması için ilk altın madalyanın sahibi

finger clicking will be vitas congratulations  vitas you are first on today's live chat

vitas tebrikler vitas bugünün canlı sohbetinde birincisiniz

has anyone mentioned our very poor performance  last night in eurovision i'm going to be honest  

kimse bizden bahsetti mi? dün gece eurovision'da kötü performans size karşı dürüst olacağım

with you i did not like the song that the united  kingdom put forward i did not like it i didn't  

Birleşik Krallık'ın öne sürdüğü şarkıyı beğenmedim beğenmedim

think it was a good song however i did think some  of the other songs were very good very nice and  

iyi bir şarkı olduğunu düşünmedim ancak diğerlerinin bir kısmını düşündüm şarkılar çok iyiydi çok güzeldi ve

that is one of the things i always notice with  eurovision whenever the the songs are are shown  

eurovision'da her zaman fark ettiğim şeylerden biri de bu, şarkılar gösterildiğinde

they always seem to have a certain feel  or a certain sound but i think the british  

her zaman belirli bir duyguya veya belirli bir sese sahip görünüyorlar ama bence ingiliz

or should i say the uk entry was not very good  i don't think it sounded like a eurovision song  

yoksa İngiltere girişi mi demeliyim? pek iyi değil  dürüst olmak gerekirse kulağa bir eurovision şarkısı gibi gelmiyordu

to be honest however congratulations to italy  you won and i thought your song was very good  

ancak İtalya'yı tebrik ederim kazandınız ve şarkınızın çok iyi olduğunu düşündüm

i thought it was amazing very unusual but  somehow it still sounded like a eurovision  

harika olduğunu düşündüm çok sıra dışı ama bir şekilde kulağa hala bir eurovision   şarkısı gibi geliyordu, bu

song so even though it was a rock song it  still sounded like a eurovision song it's  

yüzden yine de bir rock şarkısıydı hala bir eurovision şarkısı gibi geliyordu

interesting that isn't it yeah i enjoyed it anyway  i enjoyed it very much maybe we will be looking  

ilginç değil mi evet yine de çok eğlendim çok keyif aldım belki

at that a little bit later on because mr steve  will be here a little bit later on we have steve  

buna biraz sonra bakacağız çünkü Bay Steve biraz burada olacak daha sonra steve

on his way to everyone else on the live chat  as well lots of people are here at the moment  

canlı sohbetteki diğer herkese doğru yola çıkıyor ve şu anda birçok kişi burada

can i say hello to oh hello victoria nice to  see you back here today hello also valentin

merhaba diyebilir miyim oh merhaba victoria bugün seni tekrar burada görmek güzel merhaba ayrıca valentin

valentin says i have a big regret oh well that's  interesting because today we are talking about  

valentin büyük bir pişmanlığım olduğunu söylüyor oh pekala bu ilginç çünkü bugün

that very subject we are talking about regrets  having regrets so one of the questions i'm going  

tam da bu konudan bahsediyoruz   pişmanlık pişmanlık yapmaktan bahsediyoruz bu yüzden

to ask today is do you ever regret anything do you  ever have a regret so today's question one of many  

bugün soracağım sorulardan biri şu: hiç pişmanlık duydunuz mu hiç pişman oldunuz mu bu yüzden bugünün sorusu pek çok sorudan biri

have you ever regretted something so maybe you  regret something maybe something that you feel  

hiç bir şeyden pişman oldun mu yani belki  bir şeyden pişmanlık duyuyorsun belki de yapman gerektiğini hissettiğin bir şeyden

that you should have done have you ever regretted  something you have done is today's question  

hiç pişman oldun mu yaptığın bir şeyden bugünün sorusu

it's the big question because we are looking  at regret now i think i don't want to give  

bu büyük soru çünkü şu anda pişmanlık konusuna bakıyoruz sanırım bunu yapmak istemiyorum

too much of this subject away at the moment  because we are talking about it later on but  

şu anda bu konudan çok fazla bahset çünkü bunun hakkında daha sonra konuşacağız ama

i think as we get older we do tend to carry more  regret as we get older so i sometimes feel that as  

yaşlandıkça daha fazla pişmanlık taşıma eğiliminde olduğumuzu düşünüyorum, bu yüzden bazen

we go through life we might find that we collect  regret and i suppose one of the big secrets of  

hayatın içinden geçerken bunu bulabileceğimizi hissediyorum pişmanlıkları topluyoruz ve sanırım

dealing with regret is is really how you handle  it so some people like to keep their regret  

pişmanlıkla başa çıkmanın en büyük sırlarından biri, onu gerçekten nasıl ele aldığınızdır, bu nedenle bazı insanlar pişmanlıklarını

nearby they see it as a way of motivating  themselves through life however some people  

yanlarında tutmayı severler, bunu hayatları boyunca kendilerini motive etmenin bir yolu olarak görürler, ancak bazı insanlar

like to push their regrets away they like to  try and forget about them because they see them  

pişmanlıklarını zorlamayı sever uzaktayken onları unutmayı denemekten hoşlanırlar çünkü onları

as an obstacle something that gets in the way so  regret can be something that can push you forward  

bir engel olarak görürler yollarına çıkan bir şey yani pişmanlık sizi ileriye,

to improve yourself or regret can be something  that holds you back and drags you down so i  

kendinizi geliştirmeye iten bir şey olabilir veya pişmanlık sizi geride tutan ve aşağı çeken bir şey olabilir, bu yüzden ben

suppose it depends on how you deal with it how you  deal with something that you wish you had done or  

keşke yapsaydım dediğiniz bir şeyle veya keşke

maybe something you wish you had not done have  you ever regretted something please let me know  

yapmasaydım dediğiniz bir şeyle nasıl başa çıkacağınıza bağlı varsayalım bir şeyden pişman oldunuz mu lütfen bana bildirin

hello we have alessandra we have paolo we have  mirella nice to see you here today we also have  

merhaba bizde alessandra var paolo bizde mirella var hoşçakalın bugün burada görüşürüz ayrıca

louis mendes he's here today hello lewis  nice to see you back palmyra is here again  

louis mendes var o bugün burada merhaba lewis sizi tekrar görmek güzel palmyra tekrar burada

also we have maria siri nice to see you here  as well marshmallow hello marshmallow i haven't  

seen you for a long time where have you been  i haven't seen you for ages it's like it's  

seni uzun zamandır görmüyorum sanki

like two friends reuniting after a long period  apart that's what it feels like anyway to me  

uzun bir aradan sonra iki arkadaşın yeniden bir araya gelmesi gibi bana da öyle geliyor

hello victoria hello to oh rosa is here as  well i hope everything is all right with you  

merhaba victoria merhaba oh rosa da burada  umarım orada her şey yolundadır

out there in the world so what about you have you  ever regretted something you have done i suppose

peki ya yaptığın bir şeyden hiç pişman oldun mu, sanırım

when you're young you do tend to make mistakes  so perhaps there are things from your childhood  

gençken hata yapma eğilimindesin yani belki çocukluğundan bazı şeyler vardır   belki

maybe things from your early years maybe from  your teenage years or maybe when you you first  

ilk yıllarından belki gençlik yıllarından veya belki ne zaman sen

ventured out into the real world by the way can  i just tell you something if you are very young  

gerçek dünyaya ilk kez girdin bu arada sana bir şey söyleyebilir miyim, eğer çok gençsen

and you think your life is hard now  trust me the real world is a harsh place  

ve şimdi hayatının zor olduğunu düşünüyorsun güven bana gerçek dünya zorlu bir yer

so sometimes you might have to expect things to  go a little wrong so what about you have you ever  

bu yüzden bazen her şeyin yolunda gitmesini beklemen gerekebilir biraz yanlış yani peki hiç bir

regretted something i suppose yes hello reza no  one is infallible hence i think it is natural  

şeyden pişmanlık duydun mu sanırım evet merhaba reza kimse yanılmaz değildir bu yüzden bence

to regret sometimes thank you reza yes i suppose  i always think that regret is something that is  

bazen pişmanlık duymak doğaldır reza teşekkür ederim evet sanırım her zaman pişmanlığın öznel bir şey olduğunu düşünürüm

subjective so everyone sees their own regret in a  different way so it is really how you deal with it  

bu yüzden herkes kendi payını görür kendi pişmanlığını farklı bir şekilde bu yüzden onunla gerçekten nasıl başa çıktığındır

i suppose you could also say it's a little bit  like failure so the way in which you deal with  

sanırım bunun biraz  başarısızlık gibi olduğunu da söyleyebilirsin, bu nedenle

your failures in life so quite often we we might  say that failure and regret might sometimes be  

hayattaki başarısızlıklarınla ​​başa çıkma şeklin   o kadar sık ​​ki başarısızlık ve pişmanlık diyebiliriz  bazen

the same thing vittoria says it is not like me  to regret well i suppose you have a good attitude  

aynı şey olabilir vittoria'nın söylediği gibi pek pişman olmak bana göre değil sanırım iyi bir tavrınız var   konu

when it comes to your regrets hello intelligent  nice to see you back as well on this sunday  

pişmanlıklarınıza gelince   merhaba zeki sizi bu pazar günü de tekrar görmek

it's nice to see you here giving up your time  watching me thank you very much for joining me  

güzel   sizi burada görmek güzel beni izlediğin zaman bana katıldığın için çok teşekkür ederim

belarusia says i have no good memory so i don't  remember what i have done so i have no regrets  

belarusya benim iyi bir hafızam olmadığını söylüyor bu yüzden ne yaptığımı hatırlamıyorum bu yüzden pişmanlık duymuyorum

and no rancor oh nice word so yes your regret  you don't feel any anger towards your your  

ve kin duymuyorum oh güzel söz bu yüzden evet pişmanlığın  sana karşı herhangi bir öfke hissetmiyorsun senin

your past mistakes maybe perhaps  i think so here's a good one

geçmiş hataların belki belki  bence işte iyi bir tanesi

zenek says i regret that i sold my bitcoins well  maybe perhaps you won't regret it you see because  

zenek bitcoinlerimi iyi sattığım için pişmanım diyor belki belki pişman olmayacaksın çünkü

the value of bitcoin always goes up and  down and up and down it always fluctuates  

bitcoin'in değeri her zaman yükselir ve aşağı ve her zaman yükselir ve düşer dalgalanıyor

so as i understand at the moment the value of  bitcoin has actually fallen quite quite harshly  

yani anladığım kadarıyla şu anda bitcoin'in değeri oldukça sert bir şekilde düştü

and i think that is partly because of the attitude  of china towards bitcoin apparently china does not  

ve bence bu kısmen Çin'in bitcoin'e karşı tutumundan kaynaklanıyor, görünüşe göre Çin

like bitcoin um maybe they see it as some sort of  threat to their their own currency which is the  

bitcoin'i sevmiyor ve belki de onu kendi varlıkları için bir tür  tehdit olarak görüyorlar yuan olan kendi para birimi

yuan yes i usually regret believing the  wrong people says hyundai and a new aden  

evet genellikle yanlış  insanlara inandığıma pişmanım hyundai ve yeni bir aden der

yes you can sometimes follow the advice  of a person who might give you the wrong  

evet bazen size yanlış  tavsiye verebilecek bir kişinin tavsiyesine uyabilirsiniz

advice and so you follow their advice but  unfortunately their advice is awful it's rubbish

ve bu nedenle onların tavsiyelerine uyun ama ne yazık ki tavsiyeleri berbat bu saçmalık,

so you end up making it making a mistake  because of it so yes maybe sometimes  

bu yüzden hata yapmaya başlıyorsunuz  bu yüzden  bu yüzden evet belki bazen

you can follow the wrong advice maybe a person  gives you some advice my mother a couple of  

yanlış tavsiyeye uyabilirsiniz belki bir kişi  size bir tavsiye verir anneme birkaç

years ago was offered a brand new bungalow  but one of her friends told her not to do it  

yıl önce yepyeni bir bungalov teklif edildi ancak arkadaşlarından biri söyledi yapmaması gerektiğini

and i think that was a mistake you see so my  mother took the advice of her friend who said  

ve bence bu bir hataydı, bu yüzden annem

no no don't go into that new house no  you must not move stay where you are  

hayır hayır o yeni eve girme hayır taşınmamalısın olduğun yerde kal  diyen arkadaşının tavsiyesini aldı

but i think the advice was actually bad advice so  i think my mother would have been much better off  

ama bence tavsiye şuydu aslında kötü bir tavsiye bu yüzden bence annem teklifi kabul etseydi çok daha iyi durumda olurdu bu

if she had taken the offer so so there is a  good example of that giving a little bit of  

yüzden özel hayatımdan biraz vermenin iyi bir örneği var

my personal life away there i love doing that  have you ever regretted something you have done  

bunu yapmayı seviyorum sahip olduğun bir şeyden hiç pişman oldun mu bitti

marshmallow says i regretted that i once took  a cake i took a cake prepared by my sister  

marshmallow bir keresinde pasta aldığım için pişman olduğumu söylüyor ablam tarafından hazırlanan pastayı aldım

oh i see well of course sometimes regret comes  with guilt perhaps you've done something that  

oh iyi görüyorum tabii bazen pişmanlık suçluluk duygusuyla gelir belki

you shouldn't maybe you've been caught doing  something you should not you see and sometimes  

yapmamanız gereken bir şey yaptınız belki de yapmamanız gereken bir şey yaparken yakalandınız görmemeli misin ve bazen

regret can come with guilt you feel guilty  about something you feel regret because you were  

pişmanlık suçluluk duygusuyla gelebilir bir şey için suçlu hissediyorsun  çünkü

caught doing something wrong maybe that's the  reason why hello sunshine sunshine is here  

yanlış bir şey yaparken yakalandın  için pişmanlık duyuyorsun belki  bu yüzden merhaba gün ışığı güneş ışığı burada

nice to see you back as well victoria ah this is  an interesting point victoria says but mr duncan  

seni de tekrar görmek güzel victoria ah bu ilginç bir nokta diyor victoria ama Bay Duncan

we don't know what would have happened if she  had moved so who knows well one of the things  

taşınmış olsaydı ne olurdu bilmiyoruz, bu yüzden kim bilir

about regret sometimes is you don't actually know  what the alternative would have been because you  

bazen pişmanlıkla ilgili bir şey   aslında alternatifin ne olacağını bilmemenizdir çünkü

can't so quite often when you look back in time  or you look at the things you've done in the past  

çok sık yapamazsınız zamanda geriye baktığınızda veya geçmişte yaptığınız şeylere baktığınızda

sometimes you might wish that you had done  something differently however it might  

bazen bir şeyi daha farklı yapmış olmayı dilersiniz ancak bu

actually have the opposite effect but you  don't know you see you don't know because  

aslında tam tersi bir etki yaratabilir ama bilmiyorsunuz  görüyorsunuz görüyorsunuz bilmiyorsunuz çünkü

you didn't do it you didn't do it it's a little  bit like something called the butterfly effect  

yapmadınız, yapmadınız bu biraz  kelebek etkisi olarak adlandırılan bir şeye benzer

the butterfly effect is a belief that even  the smallest instance or moment or action  

kelebek etkisi, en küçük örneğin, anın veya eylemin   etraftaki her şey

can have a long lasting or a big effect on  everything around it so even a small moment of  

üzerinde uzun süreli veya büyük bir etkiye sahip olabileceği inancıdır. yani küçük bir

time or a decision can change your life completely  so sometimes regret is a waste of time because

an   veya bir karar bile hayatınızı tamamen değiştirebilir  bu nedenle bazen pişmanlık bir zaman kaybıdır çünkü

the alternative thing may have also been a bad  choice sometimes there are only bad choices  

alternatif olan şey de kötü  bir  seçim olmuş olabilir bazen yapabileceğiniz   yalnızca kötü seçimler olabilir bu

that you can make so we don't always make good  choices and we don't always make bad choices but  

yüzden biz yapmayalım her zaman iyi seçimler yaparız ve her zaman kötü seçimler yapmayız ama

sometimes all of the choices that we have might  actually be bad choices it's very interesting  

bazen sahip olduğumuz tüm seçimler aslında kötü seçimler olabilir, bu çok ilginç

this is a very deep conversation we are having  here talking of things that are deep we have mr  

bu çok derin bir sohbet burada derin şeyler hakkında konuşuyoruz Bay

steve coming a little bit later on we are going to  talk about regret again because well i think maybe  

Steve biraz sonra tekrar pişmanlık hakkında konuşacağız çünkü bence

the united kingdom at the moment  is regretting their choice of entry  

şu anda birleşik krallık

for the eurovision song contest last night did you  see it unfortunately the uk did not do very well  

dün gece eurovision şarkı yarışmasına katılma seçiminden pişmanlık duyuyor, izlediniz mi ne yazık ki İngiltere pek iyi yapmadı

it did not mr steve is coming soon we are going  to take a look in the garden because guess what  

Bay Steve yakında gelmiyor bahçeye bir göz atacağız çünkü tahmin edin ne

guess what is back it has returned once more i  am so happy to see it once again yes look at that  

bilin bakalım ne döndü bir kez daha geri geldi onu bir kez daha gördüğüme çok sevindim evet şuna bakın

so there is something that i filmed last night in  the garden just before i went live and you can see  

yani filme aldığım bir şey var dün gece bahçede canlı yayına girmeden hemen önce ve

the rhododendron rhododendron that is what that  particular flower is called it is a beautiful  

ormangülü orman gülünü görebilirsiniz, o çiçeğin adı bu, güzel bir

plant and this particular one has lovely pink  flowers look at those flowers aren't they lovely  

bitki ve bu özel bitki çok güzel pembe çiçeklere sahip, şu çiçeklere bakın, çok güzel değiller mi,

very nice so i was quite excited last night  to see not only the sheep and the lambs but  

çok güzel yani dün gece sadece koyun ve kuzuların değil,

also the rhododendron is starting to come into  bloom and this year there are many flowers coming  

aynı zamanda orman gülünün de çiçek açmaya başladığını görmek beni oldukça heyecanlandırdı ve bu yıl

on this particular plant look at that it is the  most magnificent i really do like the rhododendron

bu özel bitkide birçok çiçek geliyor   bakın bu en muhteşemi gerçekten beğendim ormangülü

it really just brighten up the garden i think what  about you are there any plants coming out in your  

gerçekten sadece bahçeyi aydınlatıyor bence ya siz bahçenizde çıkan bitkiler var mı şu

garden any flowers coming into bloom at the moment  maybe i notice at the back of the house also the

anda açan çiçekler var

i can't remember what it's called i'll remember  in a minute there is a lovely yellow tree that has  

bir dakika sonra her yıl açan güzel çiçekleri olan güzel sarı bir ağaç olduğunu hatırlayacağım

beautiful flowers that comes out every year and  i'm sure i will remember what it is in a moment  

ve eminim ki bunun ne olduğunu bir an sonra hatırlayacağım

how strange my mind just went  blank mr duncan you get no points

zihnimin ne kadar tuhaf bir şekilde boşaldığını Bay Duncan

for your memory no points just like last night  in eurovision would you like to have a look at  

sizin için hiç puan alamadınız hafızam dün geceki gibi puan yok eurovision'da

one of my full english lessons we are going to  take a little break whilst we have a look at one  

tam ingilizce derslerimden birine bakmak ister misin youtube kanalımda bulunan birçok ingilizce dersimden birine bakarken küçük bir ara vereceğiz

of my many english lessons that are available on  my youtube channel and then he is here he is back  

ve sonra burada o geri

by popular demand from his mother mr steve is back  in a few moments and also we will be chatting live  

annesinin yoğun talebi üzerine birkaç dakika sonra geri döndü ve ayrıca

to mr steve and also you as well please don't  go away stick around who knows you might like it

bay steve ile canlı sohbet edeceğiz ve ayrıca siz de lütfen gitme ortalıkta dolaşmayın, kimbilir hoşunuza gidebilir

what's it all about as i lie here in solitude on  this giant rock hurtling through space on such  

Böylesine güzel bir günde uzayda savrulan bu dev kayanın üzerinde yapayalnız yatarken, bu küçük mavi çakıl taşının üzerinde

a beautiful day as i look up at that glowing  ball of gas that keeps us all alive and well  

hepimizi canlı ve iyi tutan o parlayan gaz topuna bakarken her şey ne anlama geliyor?

on this little blue pebble i can't help but  wonder what's it all about why are we here  

ama tüm bunların neyle ilgili olduğunu merak ediyorum, neden buradayız

these existential thoughts rattle in my head again  and again keeping me from my nocturnal slumber  

bu varoluşsal düşünceler kafamın içinde tekrar çıngırdadı ve yine beni gece uykumdan alıkoyuyor

as one by one my brain cells glow white  hot with the wonders that i behold

beyin hücrelerim birer birer yeterince gördüğüm harikalarla bembeyaz parlıyor.

anyway enough of that hi everybody and  welcome to another full english video lesson  

başka bir tam ingilizce video dersine

here we are at lesson number 33 which also happens  to be my imaginary age yes for today only i am 33.

işte 33 numaralı dersteyiz ki bu da benim hayali yaşım oluyor evet sadece bugün 33 yaşındayım. her

anyway i can't lie here all  day whispering about nothing  

neyse, burada bütün gün hiçbir şey hakkında fısıldayarak yatamam

as we have a very busy full english lesson  to get on with which will start around about

çünkü çok yoğun bir tam ingilizce dersimiz var

now

i love talking about british traditions and  customs so today i would like to tell you about  

İngiliz gelenek ve göreneklerinden bahsetmeye bayılıyorum bu yüzden bugün size

one that has been very popular for many years  over time we often buy things that seem useful  

uzun yıllardır çok popüler olan bir gelenekten bahsetmek istiyorum.

at the time but eventually they become unused and  unwanted however there is a way of selling your  

kullanılmaz ve istenmez hale gelirler ancak eski eşyalarınızı elden satmanın bir yolu vardır

old items in person and sometimes you might make  a little bit of money as well you can sell your  

ve bazen biraz para da kazanabilirsiniz

second hand items to someone who needs them if  something is second hand it means that it has been  

ikinci el eşyalarınızı ihtiyacı olan birine satabilirsiniz eğer bir şey ikinci el ise bunun anlamı

used it is pre-owned it is not new  you can sell your unwanted items at a  

kullanılmış   kullanılmış ikinci eldir yeni değildir istenmeyen eşyalarınızı bir

car boot sale this is a place where people turn  up and sell items from the boots of their cars  

araba bagajı satışında satabilirsiniz burası, insanların gelip arabalarının bagajından çıkan ürünleri sattığı bir yerdir   burada gerçekleşen

there are many car boot sales that take place  here in the uk they often happen at the weekend  

birçok araba bagajı satışı vardır  Birleşik Krallık'ta genellikle hafta sonları olur

then there is a jumble sale things that are  unwanted or secondhand are sold at a jumble sale  

o zaman bir karma satış vardır istenmeyen veya ikinci el şeyler bir karma satışta satılır

a jumble sale is often held to raise money for  charity the word jumble means old and unwanted  

bir karma satış genellikle hayır kurumlarına para toplamak için yapılır karma kelimesi eski ve istenmeyen anlamına gelir

as well as mixed up and messy old unwanted items  can be described as knickknacks odds and ends  

ayrıca karışık ve dağınık, eski, istenmeyen eşyalar  biblolar gibi tanımlanabilir.

bric-a-brac jumble and even junk there are  shops that specialize in second-hand items  

you might buy a second-hand car a car that  has been pre-owned and not new is second hand

yeni, ikinci el,

it's now time for another buzz word a  buzz word is a word or phrase that is  

şimdi başka bir popüler kelime zamanı. bir vızıltı kelimesi,

used during a certain period of time or  is generally popular today's buzzword is  

belirli bir süre boyunca   kullanılan veya genellikle popüler olan bir kelime veya deyimdir;

shaming this particular word is not new but  it is often used in phrases that have become  

prominent the word shame means to feel upset or  distraught over some negative aspect of your life  

Utanç kelimesi, hayatınızın bazı olumsuz yönlerinden dolayı üzgün veya endişeli hissetmek anlamına gelir

or because of the way you feel about yourself you  feel self-conscious about something we often use  

veya kendiniz hakkında hissettikleriniz nedeniyle sıklıkla kullandığımız bir şey hakkında utangaç hissedersiniz

shaming with the state of being a certain way one  group of people might accuse another of shaming  

belirli bir şekilde bir grup olma durumuyla utanmak insanlar başkalarını

them by the things they say or do overweight  people might feel fat shamed because of their size  

söyledikleri veya yaptıkları şeylerle onları utandırmakla suçlayabilirler insanlar cüsselerinden dolayı utanmış hissedebilirler

they are made to feel uncomfortable about being  fat so fat shaming is the action of ridiculing  

şişman oldukları için kendilerini rahatsız hissettirilirler, bu nedenle şişman utandırma,

or placing guilt on the overweight another one is  poverty shaming which is the action of ridiculing  

aşırı kiloluyla alay etme veya suçu başka birinin üzerine yükleme eylemidir. alay etme

or using a person's poverty for entertainment or  exploitation a poor person might be berated or  

veya bir kişinin yoksulluğunu eğlence veya sömürü için kullanma eylemi olan yoksulluk utandırma, fakir bir kişi

shamed for being poor this form of shaming is  seen by some as embarrassing and exploitative  

yoksul olduğu için azarlanabilir veya utandırılabilir.

the suffix shaming can be added to any state that  is held up as a way not to live poverty shaming  

yoksulluğu yaşamamanın bir yolu olarak öne sürülüyor utandırma

fat shaming body shaming parental shaming  or internet shaming are all seen as types  

şişman utandırma vücudu utandırma ebeveyni utandırma veya internetten utandırma buraya getirdikleri olumsuz ilgiden

of social humiliation by those affected  by the negative attention they bring

etkilenenler tarafından sosyal aşağılama türleri olarak görülüyor.

here are two english words that both have positive  meanings and can shape a person's life forever  

bir insanın hayatı sonsuza dek

the words are inspire and aspire firstly the word  inspire means to fill someone with the urge or  

kelimeler ilham verir ve özenir öncelikle ilham kelimesi birini bir şeyi yapma dürtüsü veya   yeteneği ile doldurmak anlamına gelir

ability to do something quite often the thing in  question is creative something you see or hear  

çoğu zaman söz konusu şey yaratıcıdır gördüğünüz veya duyduğunuz bir şey   bir

inspires you to do something yourself you feel  inspired by the thing you saw you feel the urge  

şeyi kendiniz yapmanız için size ilham verir gördüğün şey

to do something similar or to go off on your own  course and create something unique and individual  

benzer bir şey yapma veya kendi rotana gidip benzersiz ve bireysel bir şey yaratma dürtüsü hissettiğin

the action of another person might inspire  you to do the same thing you feel emboldened  

başka bir kişinin eylemi, cesaretlendiğini hissettiğin şeyi yapman için sana ilham verebilir

i like that word to embolden is to give confidence  and encouragement through action you might  

cesaretlendirmek kelimesinin vermek olduğunu seviyorum güven ve eylem yoluyla teşvik ilhamı

describe inspiration as a type of enlightenment  you feel inspired which encourages you to take  

bir tür aydınlanma olarak tanımlayabilirsiniz ilham aldığınızı hissediyorsunuz bu sizi harekete geçmeye teşvik ediyor

action i attended a business seminar last weekend  and now i feel inspired to start my own company  

geçen hafta sonu bir iş seminerine katıldım ve şimdi kendi şirketimi kurmak için ilham alıyorum

that beautiful sunset has inspired me to start  painting again then there is the word aspire  

bu güzel gün batımı bana yeniden resim yapmaya başlamam için ilham verdi daha sonra

which describes the feeling of bettering yourself  you see a place where you would like to be in  

kendinizi daha iyi hale getirme hissini tanımlayan özlem kelimesi vardır

the future with a better job a better house or  perhaps a more comfortable lifestyle these are  

gelecekte daha iyi bir işle, daha iyi bir evle veya belki daha rahat bir yaşam tarzıyla olmak isteyeceğiniz bir yer görürsünüz; bunlar

the things a person might aspire to you might say  that the urge which comes from feeling aspiration  

bir kişinin sizden isteyebileceği şeylerdir istek hissetmekten gelen dürtü

is what pushes us forward to better ourselves  you aspire towards a goal or an objective  

kendimizi daha iyi hale getirmek için bizi ileriye iten şeydir bir hedefe veya hedefe yönelik    hırs

ambition and hope can be the driving forces  that help you realize your dreams for the future  

ve umut gelecek için hayallerinizi gerçekleştirmenize yardımcı olan itici güçler olabilir   talip

you can be inspired to aspire i saw a lovely  village on tv last night which is the place  

olmak için ilham alabilirsiniz gördüm dün gece televizyonda güzel bir köy ki bu

i'd like to live one day to dream and aspire is  what we all do sometimes those hopes and dreams  

hayal etmek ve arzulamak için bir gün yaşamak istediğim yerdir bazen bu umutlar ve hayaller

are big and appear out of reach but if you can  imagine something then there is no reason why  

büyüktür ve ulaşılmaz görünür, ancak bir şeyi hayal edebiliyorsanız o zaman hiçbir şey yoktur neden   elde edilememesinin nedeni

it can't be achieved it all depends on you to  inspire is to give someone a spark of creativity  

ilham  vermek  birine yaratıcılık kıvılcımı vermek   arzulamak,

to aspire is to think positive dream big  and most importantly of all never give up

olumlu hayali büyük düşünmek ve en önemlisi asla pes etmemek

and there it was one of my full english lessons  

ve işte tam İngilizce derslerimden biriydi

they are available on my youtube  channel if you want to watch  

youtube  kanalımda mevcuttur

any of my video lessons then yes you can go to  my youtube channel which is where they all live

herhangi bir video dersimi izlemek isterseniz hepsinin yaşadığı youtube kanalıma gidebilirsiniz

hello hello everyone would you like to know  mr duncan do you want some applause go on

merhaba merhaba herkese bilmek ister misiniz  bay duncan biraz alkış ister misiniz devam edin

they call him mr steve well you do anyway and  lots of other people do as well how are you  

çağırıyorlar o bay steve yine de siz öyle yapın ve diğer birçok insan da aynı şekilde

today mr duncan i would be much better i would  be much better if you didn't shout in my ear  

bugün nasılsınız bay duncan çok daha iyi olurdum kulağıma bağırmasaydınız çok daha iyi olurdum

i'm not shouting mr duncan i'm just alive and uh  and very glad to be here today i must say because  

bağırmıyorum bay duncan ben sadece hayatta ve uh ve bugün burada olduğum için çok mutluyum söylemeliyim çünkü

you have saved me coming on here today i was in  the garden and i needed a break i'm always in the  

beni buraya gelmekten kurtardınız bugün bahçedeydim ve bir molaya ihtiyacım vardı her zaman

garden uh but i feel a bit tired today why tired  was it was it because you went to see your mother  

bahçedeyim uh ama bugün biraz yorgun hissediyorum neden yorgun anneni görmeye gittiğin için miydi

that might have been something to do with it but  no i can imagine that being very tiring i think  

bununla ilgili bir şey olabilirdi ama hayır, çok yorucu olduğumu tahmin edebiliyorum, sanırım

it's when i came back which i i got a big surprise  last night i drove back took me about hour and 50  

döndüğümde büyük bir sürprizle karşılaştım dün gece arabayla geri döndüm ve beni etkisi altına aldı.

minutes to drive back from my mother's okay lovely  to see her it was after more than six months  

annemin evinden arabayla dönmeye saat 50  dakika tamam güzel onu görmek için altı aydan fazla zaman geçti

yeah because of all the lockdowns um so finally  able to go and see her uh but when i came back  

evet tüm karantinalar yüzünden um sonunda gidip onu görebildim uh ama geri döndüğümde   geri geri geri

i was just reversing back up into the driveway  okay and there i was confronted with mr duncan  

gidiyordum garaj yolu tamam ve orada bana kamera doğrultmuş bay duncan ile karşılaştım kabul

pointing a camera at me i must admit i was not  expecting that no i was live last night i did  

etmeliyim ki hayır bunu beklemiyordum dün gece canlı yayındaydım

a special live stream for for around one hour  whilst the sheep and the lambs were out at the  

yaklaşık bir saat boyunca özel bir canlı yayın yaptım koyunlar ve kuzular dışarıdayken

back of the house and i was waiting patiently for  steve to return from his mother's and then just  

evin arka tarafında sabırla Steve'in annesinden dönmesini bekliyordum ve sonra

before the live stream ended mr steve came back  and you were filming me i've never been filmed  

canlı yayın bitmeden hemen önce Steve geri geldi ve siz beni çekiyordunuz hiç filme alınmadım

it was like it was like being on some kind of  reality tv show it was a bit like being famous  

sanki bir tür filmdeymiş gibiydi realite tv şovu biraz ünlü olmak gibiydi

is that big brother yeah i was like the paparazzi  swarming around mr steve's car trying to get a  

o ağabey evet ben paparazziler gibiydim  Bay Steve'in arabasının etrafında dolaşıp onun bir  fotoğrafını çekmeye çalışıyordum,

photograph of him so how many how many millions  of people were watching at the time mr duncan  

yani o sırada kaç milyon insan izliyordu Bay Duncan

so there weren't millions unfortunately  i think we had about at the peak maybe

yani orada milyonlar değildi ne yazık ki sanırım zirvede belki

35. well just it just goes to show i'm not famous  yet no well the thing is it isn't about fame you  

35 yaşındaydık. peki bu sadece ünlü olmadığımı gösteriyor yine de mesele şöhretle ilgili değil

see if you want to be well known on youtube you  have to annoy people you have to annoy certain  

iyi bilinmek isteyip istemediğinizi görün youtube'da insanları kızdırmak zorundasınız belirli           kızdırmak zorundasınız

people and then other people will come and  defend you or maybe if you mention something  

ve ardından diğer insanlar gelip sizi savunacak veya belki de fikirleri bölecek bir şeyden bahsederseniz

that will divide opinion and then everyone will  keep coming back to find out what the other  

ve o zaman herkes tartışmanın diğer tarafının ne dediğini öğrenmek için geri gelmeye devam edecektir.

side of the argument are saying so that's one  of the ways i i have been doing something very  

yani bu, son birkaç gündür çok  ilginç bir şey yapmamın yollarından biri

interesting over the past few days i've been  watching a lot of content from people on youtube  

youtube'da insanlardan normalde izlemediğim  çok sayıda içerik izliyorum

that i don't normally watch and it is  interesting to see how often the viewers  

ve izleyicilerin   gerçekte ne sıklıkla

are actually manipulated by the creators on  youtube they stage things arguments situations  

YouTube'da içerik oluşturucular tarafından manipüle edilerek,

just to get attention from the viewers and then  more and more people will become interested  

yalnızca izleyicilerin dikkatini çekmek için bazı şeyleri tartışmaya açarlar ve ardından giderek daha fazla insan ilgilenmeye başlar. Bu

so i think one of the problems with with us is  sometimes we we just we we don't really divide  

nedenle, bizimle ilgili sorunlardan biri, bazen biz sadece biz gerçekten hiçbir

any opinions right okay mr duncan we're going to  talk about we're going to get right into religion  

şeyi bölmüyoruz   görüşler doğru tamam bay duncan hakkında konuşacağız doğrudan dine gireceğiz

that's what we're going to do politics religion  everything well if you remember a few weeks ago  

yapacağımız şey bu siyaset din her şey yolunda, birkaç hafta önce hatırlarsanız

we were talking about the royal family yes  and i did say something that i i do regret  

kraliyet ailesinden bahsediyorduk evet ve ben pişman olduğum bir şey söyledim

because we are talking about regret regret today i  noticed and there have been some very interesting  

çünkü bugün pişmanlıktan bahsediyoruz fark ettim ve bazı çok ilginç

comments and a few weeks ago i did make a  comment about people who are keen or are fans  

yorumlar oldu ve birkaç hafta önce burada kraliyet ailesine meraklı veya hayranı   olan kişiler hakkında bir yorum yaptım.

of the royal family here in the uk and i did say  that they they are stupid and i must admit i did  

uk ve ben onların aptal olduğunu söyledik ve itiraf etmeliyim

regret saying that because not all of them  are stupid i mean some of them are idiots  

ki, hepsi aptal olmadığı için, yani bazıları aptal,

you see so some are stupid and some are idiots  so i'm very sorry about i really do regret saying  

yani bazıları aptal ve bazıları aptal, bu yüzden çok üzgünüm aptal olduklarını söylediğim için gerçekten pişmanım

that they're stupid because of course some are not  they are just idiots ah mr duncan that does not  

çünkü bazıları aptal değil tabii ki aptallar ah bay duncan bu kulağa bir özür

sound like an apology doesn't it no it sounds like  you are trying to court a controversy controversy  

gibi gelmiyor değil mi hayır kulağa bir tartışma tartışması çıkarmaya çalışıyorsunuz gibi geliyor

there's a good phrase mr duncan yes get angry  court controversy it means you're you're you're  

güzel bir ifade var bay duncan evet kızmak mahkeme tartışması bu, sizsiniz siz tartışma aramak için soruyorsunuz anlamına gelir

asking trying to trying to look for uh controversy  if you caught something it means that you're sort  

bir şey yakaladıysanız, bu, onu bir şekilde

of embracing it doesn't it yes you are well you  you are trying to encourage yes you are you are  

kucakladığınız anlamına gelir, değil mi evet, iyisiniz siz cesaretlendirmeye çalışıyorsun evet sensin

creating that that situation by doing something  that then creates another situation so you you  

bu durumu  bir şey yaparak   bu durumu  yaratıyorsunuz   daha sonra başka bir durum yaratır, yani

are trying to manipulate and but can you believe  it and this is something i've never said before

manipüle etmeye çalışıyorsunuz ve buna inanabiliyor musunuz ve bu birkaç yıl önce hiç söylemediğim bir şey

a few years ago i actually had someone  from youtube who got in touch with me  

ben aslında youtube'dan benimle iletişime geçen biri vardı

and they they wanted to give me some advice about  how to get more people watching can you believe  

ve bana  daha fazla insanın nasıl izleyeceği konusunda bazı tavsiyeler vermek istediler

and this this might get me taken off  by the way can you believe they told me  

ve bu beni benden alabilir  bu arada bana anlattılar

youtube advised me and this was advice that they  gave to me they said you've got to get people  

youtube bana tavsiye etti ve bu bana verdikleri bir tavsiyeydi insanları

fighting and disagreeing with each other they did  say that yes you've got to say things that divide  

birbirleriyle kavga ettirip aynı fikirde olmamaları gerektiğini söylediler evet dediler ki kanalınızda fikirleri bölen şeyler söylemelisiniz

opinion on your channel and then what will happen  is that will then create more interest in your  

ve sonra ne olacak bu olacak o zaman kanalınıza daha fazla ilgi yaratın

channel because some people will be for the thing  you say and some people will be against it we  

çünkü bazı insanlar söylediğiniz şeyi destekleyecek ve bazı insanlar buna karşı çıkacak bunu

don't have to do that we've got tomic to do that  for us yes but that's not the point i'm making  

yapmak zorunda değiliz bunu bizim yerimize yapmak zorundayız evet ama mesele bu değil' Yapıyorum   gerçi demek istediğim

though what i'm saying is that was advice from  youtube that was someone from youtube telling me  

bu, youtube'dan birinin bana

to make you annoyed and angry and to get you  fighting with each other so you would all  

sizi sinirlendirmemi ve kızdırmamı ve birbirinizle kavga etmenizi, böylece hepiniz

come back to my channel and watch my videos  and this is very apparent if you watch many  

kanalıma  geri gelip videolarımı izlemenizi söyleyen bir tavsiyeydi ve bu Bu çok açıktır, eğer birçok

youtube stars you will often see that they do  divide opinion between the people who subscribe  

youtube yıldızını izlerseniz, genellikle  onlara abone olan kişiler  arasında görüş bölüşümüne   maruz kaldıklarını görürsünüz

to them and the more fighting the more divided the  audience becomes the more people will come back  

ve ne kadar çok kavga olursa, kitle  o kadar  bölünür   daha fazla kişi

not only to watch the videos but also to read  the comments underneath so we've got to ramp  

yalnızca videoları izlemek için değil, aynı zamanda video izlemek için de geri gelir. alttaki yorumları okuyun bu yüzden

ramp things up a bit ramp things up a bit mr  duncan create controversy around the world of  

işleri biraz hızlandırmalıyız işleri biraz artırmalıyız bay duncan ingilizce dünyasında tartışma yaratabilir

english yes but the thing is i don't want  to do that because then i i wouldn't feel  

evet ama mesele şu ki bunu yapmak istemiyorum çünkü o zaman kendimi hissetmezdim

good about myself i wouldn't not if you did  it deliberately no well that's manipulate  

kendim hakkında iyiyim, kasten yapsaydınız yapmazdım  bu,

your viewers yes but that's the point i'm  just making no i know people are doing that  

izleyicilerinizi manipüle etmek evet ama amacım bu  hayır, insanların bunu yaptığını biliyorum

and that's what youtube have actually told me to  do in the past can you believe youtube told me  

ve youtube'un geçmişte yapmamı söylediği şey bu olabilir youtube'un bana dışarıdaki herkesi kızdıracak

to to say things and do things that would make  everyone out there angry that was their advice

şeyler söylememi ve yapmamı söylediğine inanıyorsun, onların tavsiyesi buydu

but anyway mr duncan we we don't want to we don't  want to youtube to come down on you with a ton  

ama yine de bay duncan bunu yapmak istemiyoruz youtube'un üzerinize bir sürü şeyle gelmesini istemiyoruz

of bricks well i think they already have true  true regret regret you might regret saying that  

tuğlalar bence zaten gerçek gerçek pişmanlıkları var bunu söylediğiniz için pişman olabilirsiniz   evet

yes about youtube now i don't want i don't want  to make things too negative today but we are going  

şimdi youtube hakkında bugün işleri çok olumsuz yapmak istemiyorum ama

to have a look at my mum's empty house soon as  well because last weekend we had to say goodbye  

yakında   annemin boş evine bir göz atacağız aynı zamanda geçen hafta sonu aileme veda etmek zorunda kaldık    53 yıldır

to my family home it's been my family home for for  53 years even though i moved out many years ago  

ailemin eviydi,

to to share my life with this  person that's something that  

hayatımı bu kişiyle paylaşmak için yıllar önce taşınmış olmama rağmen bu

one of us may regret yes having done i think both  of us regret it from time to time that's not true  

birimiz   yaptığımıza pişman olabiliriz evet bence ikimiz de zaman zaman pişman oluyoruz bu doğru değil

oh well let's just hope your mother isn't  actually watching no she isn't today because  

umalım ki annen aslında izlemiyorsa hayır bugün izlemiyor çünkü

well she doesn't know does she that she no longer  has no wants to go well i wish he hadn't said that  

artık gitmek istemediğini bilmiyor mu keşke bunu söylemeseydi

because i wasn't going to say that why did he why  did you actually say that because now because now  

çünkü ben bunu söylemeyecektim neden o neden bunu gerçekten söyledin çünkü şimdi çünkü şimdi

you might be giving ammunition for someone  to actually try and get my mum to know that  

birisinin gerçekten denemesi ve annemin bunu bilmesini   sağlaması için cephane veriyor olabilirsin

you see instead of just saying nothing they'd  struggle they'd struggle because they can't uh get  

görüyorsun hiçbir şey söylememek yerine mücadele ederler çünkü

in to see her can they no okay anyway that's where  she is at the moment we are sailing further and  

onu görmek için içeri giremezler, hayır tamam değiller zaten şu anda o burada, daha da uzağa yelken açıyoruz ve

further away from the point that i'm making which  is we will be having a look at the empty house  

daha da uzağa yelken açıyoruz. ne yapmak boş eve bir bakacağız

the house that we stripped bare everything is  gone now but the curtains the furniture the  

çırılçıplak soyduğumuz ev şimdi her şey gitti ama perdeler mobilya halı

carpet we had to take it away ourselves last week  didn't we we had a great time last week cutting up  

geçen hafta kendimiz götürmek zorunda kaldık geçen hafta harika vakit geçirmedik değil mi

some of the carpets and taking them to the local  rubbish dump oh we didn't really enjoy it um  

halılardan bazılarını kesmek ve onları yerel çöplüğe götürmek oh gerçekten zevk almadık um   arabama

i was amazed how much i could actually get in  my car that we got virtually every carpet in the  

gerçekten ne kadar alabildiğime şaşırdım, evdeki hemen hemen her halıyı aldık,

house it's quite strange because they were very  good quality carpets and um the people that uh are  

oldukça garip çünkü onlar çok kaliteli halılar ve um

taking over your mum's house insisted well they  own the house that's right uh insisted that um  

annenizin evini devralan insanlar evin kendilerine ait olduğu konusunda ısrar ettiler ve um

we take out the carpet but anyway that's another  subject one of the interesting things is we went  

halıyı çıkarmamız konusunda ısrar ettiler ama yine de bu başka bir konu ilginç şeylerden biri de

along to the local rubbish dump in stafford and  we were amazed at how many people were there  

mahalleye gittik Stafford'da bir çöplük vardı ve orada kaç kişinin bir

throwing stuff away have you ever watched people  throwing things away throwing stuff and they they  

şeyleri fırlattığına şaşırdık   insanların bir şeyleri çöpe attığını ve ellerindeki ıvır zıvırla

were coming in huge vans full of junk stuff that  they had and they were just throwing all this  

dolu devasa minibüslerle gelip tüm bunları fırlattıklarını hiç izlediniz mi?

stuff away and one of the interesting things  afterwards we spoke to my sister and she says  

sonra ilginç şeylerden biri daha sonra kız kardeşimle konuştuk ve

that sometimes she will she will see things that  people are throwing away and she will take them  

bazen insanların çöpe attığı şeyleri göreceğini ve onları

and and make them new she'll paint them or do  things with them so so i think that's quite  

yeni yapacağını ve onları boyayacağını veya onlarla bir şeyler yapacağını söyledi. bu yüzden bence bu oldukça

interesting so there is a big actually a big  trade now in things that have been restored  

ilginç, bu yüzden şu anda restore edilmiş şeylerde büyük bir ticaret var

things that were junk oh yes and now they've been  restored well that's another subject all together  

hurda olan şeyler oh evet ve şimdi iyi bir şekilde restore edilmişler, bu başka bir konu

but i think the throwaway society which  is one of the planets in such a bad  

ama bence kullanılıp atılan toplum bir tanesidir gezegenlerin çoğu bu kadar kötü

state but i thought it was quite interesting  just watching all this stuff being thrown away  

durumdaydı ama tüm bu şeylerin atılmasını izlemenin oldukça ilginç olduğunu düşündüm

but we were doing the same thing we were throwing  away some perfectly good carpet from my mother's  

ama biz de aynı şeyi yapıyorduk annemin evinden bazı mükemmel iyi halıları atıyorduk

house some of them were perfectly good most of  them weren't yes anyway you had to do that that  

bazıları tamamen iyiydi çoğu onlar evet değildi zaten bunu yapmak zorundaydın o

wasn't a choice no that's it but it's interesting  it's interesting it's interesting anyway we will  

bir seçim değildi hayır bu kadar ama ilginç  ilginç ilginç zaten

be taking a look at my mother's empty house a  little bit later maybe i will shed a little tear  

annemin boş evine bakacağız biraz sonra belki biraz gözyaşı dökerim

so what's happening on the live chat mister lots  of people have made comments about things they  

peki canlı sohbette neler oluyor bayım birçok kişi pişmanlık duydukları şeyler hakkında yorum yaptı ben

regret i was quite interested bearing in mind a  certain asset class has plummeted uh last week  

oldukça ilgiliydim, çünkü geçen hafta belirli bir varlık sınıfının düştüğünü

if anyone is interested in investing and follows  investing uh the world of crypto currencies  

yatırım yapmakla ilgilenen ve kripto para birimleri dünyasında yatırım yapmayı takip eden varsa

has undergone a bit of a shock last week um if you  follow it i mean i follow it i don't you know i'm  

geçen hafta biraz şok geçirdim um eğer takip ederseniz yani takip ederim yani

not we're not going to talk about investments  but you know about what we invested or don't  

yatırımlardan bahsetmeyeceğimizi bilmiyorsunuz ama neye yatırım yapıp yapmadığımızı biliyorsunuz

invest in anything no okay then so what's the  point you're making point i'm making is that uh  

hiçbir şey hayır tamam o zaman ne demek istiyorsun, yani demek istediğim şey şu ki uh

i can't pronounce your name i'm sorry z-d-e-n-e-k  regret selling bitcoin yes uh because there is  

adını telaffuz edemiyorum üzgünüm z-d-e-n-e-k bitcoin sattığım için pişmanım evet uh çünkü

something that has plummeted in value i mean it's  one of those areas of investment that you know you  

değeri düşen bir şey var, yani bu bir

don't get involved in if you're only only the  brave and people who are quite willing to take  

sadece cesursanız ve

the ups and downs of of a new asset class if you  want to call it that okay uh would get involved in  

yeni bir varlık sınıfının iniş ve çıkışlarını üstlenmeye oldukça istekliyseniz, dahil olmayacağınızı bildiğiniz yatırım alanlarının, eğer buna öyle demek istiyorsanız, tamamdır. dahil olurdu

so i mean it's going it was i think it was forty  thousand dollars now it's going back down to 30.  

yani gidiyordu yani gidiyordu sanırım kırk bin dolardı şimdi 30'a düşüyor.   ama

but yes regretting selling bitcoin but you  probably won't regret selling it i mean you could  

evet bitcoin sattığına pişman oluyorsun ama sattığına muhtemelen pişman olmayacaksın yani

i mean if you were adventurous you could buy back  in now buy the dip as they say you know who knows  

yapabilirdin yani maceraperest olsaydın şimdi geri alabilirsin dip hisseyi al dedikleri gibi kim bilir

that everyone's forecasting that it'll be worth a  million dollars in ten years time i wouldn't take  

herkesin on yıl içinde bir milyon dolar değerinde olacağını tahmin ettiğini ben kabul etmem

it i wouldn't take any notice of anyone because  as i always this is always the point i make  

kimseyi dikkate almazdım çünkü ben her zaman söylediğim nokta budur

all of the experts all of the people that say that  they are knowledgeable none of them saw the crash  

tüm uzmanlar  bilgili olduğunu söyleyen tüm insanlar hiçbiri

of 2008 coming none of them not one no no wait  there i'm trying to get to the end of my sentence  

2008'in çöküşünün geldiğini görmedi hiçbiri değil kimse hayır bekleyin orada sonuna gelmeye çalışıyorum benim cümlem

not one of them said oh oh hello yeah the people  are being sold the mortgages and debt and they're  

hiçbiri dedi ki oh oh merhaba evet insanlar ipotekler ve borçlar satılıyor ve   geri

getting into debt that they can't repay there's  going to be a big crash no one said that some  

ödeyemeyecekleri şekilde borca ​​giriyorlar büyük bir çöküş olacak kimse bazı

people did because yes but not some people some  people did but not not the people that we all  

insanların yaptığını söylemedi çünkü evet ama bazı insanlar değil bazı insanlar yaptı ama hepimizin

listen to when the tv is on when these people  are telling us what to think and say and buy  

televizyon açıkken dinlediğimiz insanlar değil, bu insanlar bize ne düşünmemiz, söylememiz ve satın almamız gerektiğini söylerken 2008'de

they didn't say oh everything's going to go  a little bit crappy in 2008 they kept it to  

her şey biraz boktan gidecek demediler Kendilerine sakladılar,

themselves well i think it's going to go a little  bit crappy as you say uh over the next few years  

sanırım önümüzdeki birkaç yıl içinde dediğin gibi biraz boktan olacak.

anyway we are not financial experts i am no you're  not no i'm not watching six youtube videos if i  

was a financial expert mr duncan yes i would  be i would be driving a forward mustang well  

bir finans uzmanı bay duncan evet olurdu  şu anda iyi bir mustang kullanıyor olurdum

right now is that all well that's that's  all i want actually that doesn't seem like  

şu anda pekala  tek istediğim bu  aslında bu  görünüşe göre

that's not going to show off your wealth that's  just going to say but that's all i want all i  

bu sizin zenginliğinizi göstermeyecek sadece söylenecek ama bu tek istediğim,

can afford is a forward mustang but they're very  expensive mr duncan anyway and we're drifting away  

karşılayabileceğim tek şey ileri bir mustang ama onlar çok pahalı Bay Duncan zaten ve biz uzaklaşıyoruz

steve i can't even see the land anymore i know  we're going off in a tangent we're so far out  

steve artık karayı göremiyorum bile biliyorum bir teğet halinde gidiyoruz biz çok uzakta   orası deniz ve

it's sea i the land has actually vanished off  at a tangent if you go off at a tangent horizon  

kara aslında bir teğette kaybolmuştur  teğet bir ufukta uzaklaşırsanız   alacağınız  konunun

don't stay on the course of the  subject you were going to take  

rotasında kalmayın

and you go off at a tangent to divert to divert  well it's english i thought i would explain  

ve saptırmak için bir teğet ile uzaklaşırsınız peki bu ingilizce

that phrase that's great i enjoyed that's  one of the best it's one of the best words

bu ifadeyi açıklayacağımı düşündüm   bu harika keyif aldım bu en iyilerinden biri bu en iyi kelimelerden biri bu

so today we're talking about regret is  there anything you regret mr steve besides  

yüzden bugün pişmanlıktan bahsediyoruz  pişmanlık duyduğunuz herhangi bir şey var mı bay steve ayrıca

well hooking up with me i don't really regret that  mr duncan at all i've had i've had many many many  

benimle takılmak gerçekten pişman değilim o Bay Duncan,

uh hours of happiness over the last 30 years no no  no well the thing is i am the sort of person that  

son 30 yılda pek çok pek çok saatlerce mutluluk yaşadım hayır hayır hayır mesele şu ki ben

does get bogged down with regret yes you do you do  tend to hold on to things and this is what i said  

pişmanlıkla batağa saplanan türden bir insanım evet yaparsın yaparsın bazı şeylere tutunma eğilimindedir ve bu

earlier there are two ways of looking at regret  it can push you forward because you learn from  

daha önce de söylediğim gibi   pişmanlığa bakmanın iki yolu vardır bu hatalardan ders aldığınız için sizi ileriye itebilir

those mistakes or it can drag you down because you  keep thinking about them an intelligence said it  

veya  onları düşünmeye devam ettiğiniz için sizi aşağı çekebilir;

made a good point earlier that that regret if you  regret something it's probably a good opportunity  

daha önce iyi bir nokta, bu pişmanlık  bir şeyden pişmansanız, muhtemelen bir

to learn something because the problem with regret  is you think oh i wish i'd done that but that's  

şey öğrenmek için iyi bir fırsattır  çünkü pişmanlıkla ilgili sorun  "keşke bunu yapsaydım" diye düşünmenizdir ama bu   ama

but that's hindsight is a wonderful thing ah isn't  it that's a good phrase that's a very different  

geriye dönüp bakıldığında bu harika bir şey ah, değil mi bu bir iyi bir ifade bu çok farklı bir

kettle of fish because hindsight is learning from  your past mistakes but you you hear this all the  

su ısıtıcısıdır çünkü geriye dönüp bakmak geçmişteki hatalarınızdan ders almaktır ancak bunu her

time when something bad happens and let's face  it over the past few years there have been many  

zaman kötü bir şey olduğunda duyarsınız ve bununla yüzleşelim son birkaç yılda

things that people have done in power that now  they regret but they say in in hindsight we would  

insanların iktidarda yaptığı birçok şey oldu. şimdi pişman oluyorlar ama geriye dönüp baktıklarında

do it completely differently for example yes for  example i mean they don't teach financial acumen  

bunu tamamen farklı şekilde yapacağımızı                                                  . .

acumen financial knowledge okay or  expertise at school had they done that  

and somebody if somebody had said to me  right in school if there had been a class on  

. Okulda

how to make sure that when you reach you know  after 30 or 40 years you'll have enough money to  

30 veya 40 yıl sonra emekli olmak için yeterli paraya sahip olacağınızı   bildiğinizden nasıl emin olacağınız konusunda bir ders olsaydı,

retire on i mean it's very easy all you actually  basically need to do is save about 20 of your  

yani bu çok kolay aslında  tek yapmanız gereken yaklaşık 20 yıl biriktirmek

wages yes do it for 30 or 40 years and you'll  have loads of money and nobody tells you that  

maaşınız evet bunu 30 veya 40 yıl yapın ve bir sürü paranız olacak ve kimse size

when you did actually talk about this i know what  i'm just saying but you asked me what i regret so  

gerçekten bunun hakkında konuştuğunuzda ne dediğimi biliyorum ama bana neye pişman olduğumu sordunuz bu yüzden

i regret not doing that but i don't really regret  it because i didn't have the knowledge at the time  

yapmadığım için pişmanım ama gerçekten pişman değilim çünkü o zamanlar bilgiye sahip değildim   bu yüzden geriye

so it's hindsight yes you can you know had i had  that knowledge 40 years ago and ignored it i could  

dönüp baktığımda evet, bu bilgiye 40 yıl önce sahip olsaydım ve onu görmezden gelseydim

say well it's my own fault i could still regret  it but i could say it's my own fault um so i don't  

diyebilirdim   bu benim kendi hatamdı, hala yapabilirdim pişmanım ama bunun benim kendi hatam olduğunu söyleyebilirim um bu yüzden

really regret it so what do you what do you regret  what do i regret don't tell me what you don't  

gerçekten pişman olmam yani ne sen ne pişmansın ne pişmanım bana neyi söylemediğini söyleme ne

regret what do i read well i don't know some of  the things i regret i'm not sure i want to repeat  

pişmanım ne okuyorum iyi yapmıyorum' pişman olduğum bazı şeyleri bilmiyorum tekrarlamak istediğimden emin değilim

uh what you mean in front of millions of people  really was it was it your your life of crime  

milyonlarca insanın önünde ne demek istediğini gerçekten bu senin suç hayatın mıydı pişman mısın

do you regret that well you know i mean 10 years  in prison that was enough to set me no i'm only  

peki biliyorsun demek istediğim 10 yıl hapis cezası bu beni sinirlendirmek için yeterliydi hayır sadece

joking can you imagine being mr steve's mother  and finding out that sometimes he is a naughty  

şaka yapıyorum siz bay steve'in annesi olduğunuzu ve bazen onun yaramaz bir

boy can you imagine what colour mr steve's bottom  would have been it would have been cherry red  

çocuk olduğunu öğrendiğinizde bay steve'in poposunun ne renk olacağını hayal edebiliyor musunuz

like a sports car do i regret anything yes i  do but uh there are there are certain things  

spor araba gibi kiraz kırmızısı olurdu herhangi bir şeyden pişmanlık duyuyor muyum evet, ama ah bazı şeyler var ki, arkadaşların olmalarına

that you don't want to share with people even  though they are your friends uh maybe one to one  

rağmen insanlarla paylaşmak istemiyorsun uh belki bire bir olabilir

i may but you know to do with my personal  life we have flags of the world coming soon  

ama özel hayatımla ilgili yapabileceğini biliyorsun bayraklarımız var dünyanın çok yakında   öyle olduğunu

don't say that it's i think i think flags of the  world is a good idea today because of course last  

söyleme bence bugün dünya bayraklarının iyi bir fikir olduğunu düşünüyorum çünkü tabii ki geçen

week's going he's cleaning out his oven okay so  that's obviously priority it's nice to see that  

hafta gidiyor fırınını temizliyor tamam yani bu kesinlikle öncelik bunu görmek güzel

okay tomic may well regret leaving yes later  we'll find out next week flags of the world  

tamam tomic pekala pişman olabilir ayrılıyoruz evet sonra gelecek hafta öğreneceğiz dünya bayrakları

is appropriate because last night it was  eurovision the eurovision song contest mr  

uygun çünkü dün gece eurovision şarkı yarışmasıydı bay

steve did you see it no because i was driving  well you no you weren't you were asleep  

gördünüz mü hayır çünkü ben  iyi araba kullanıyordum siz hayır siz

on the sofa it was on last night oh was it that  late you were already back i was back and asleep  

kanepede uyuyordunuz   dün geceydi oh o kadar geç miydin sen çoktan dönmüştün ben geri dönmüştüm ve uyuyordum

and i suppose we should mention that the  united kingdom did not do very well in fact  

ve sanırım Birleşik Krallık'ın pek iyi bir performans göstermediğinden bahsetmeliyiz aslında

our score in the eurovision  song contest of this year was

bu yılki eurovision  şarkı yarışmasındaki puanımız hiçbir

no points for the united kingdom  we came last because we got  

puan almadı. birleşik krallık sonuncu geldik çünkü

no points absolutely nothing zilch nada  

hiç puan almadık kesinlikle hiçbir şey sıfır nada

ling so why do you think that was mr duncan you  could get controversial here well i'm not going to  

ling bu yüzden neden bunun Bay Duncan olduğunu düşünüyorsunuz burada tartışmaya girebilirsiniz

say why because i might be mentioning that later  on you see yeah you see saving that for later  

nedenini söylemeyeceğim çünkü bundan daha sonra bahsetmiş olabilirim, görüyorsunuz evet bunu sonrası için sakladığınızı görüyorsunuz

so we have flags of the world coming up and and  there are lots of european and eurovision as well  

yani dünya bayrakları geliyor ve birçok Avrupa ve Eurovision bayrağı da var   bu nedenle

so there was a little bit of controversy because  england or should i say the united kingdom which  

biraz tartışma çıktı çünkü ingiltere mi yoksa birleşik krallık mı demeliydim ki bu

is the combination of england scotland wales and  northern ireland we came last we got nil point no  

İngiltere'nin İskoçya'nın birleşimidir galler ve kuzey irlanda en son geldik sıfır puan aldık

points for our song i didn't like the song by  the way i did mention this earlier on but you  

şarkımız için puan yok bu arada şarkıyı beğenmedim bundan daha önce bahsetmiştim ama eurovision'a

have to have a certain type of song when you enter  eurovision and we always seem to get it wrong here  

girdiğinizde belirli bir şarkı türünüz olması gerekir ve biz her zaman görünürüz yanlış anlamak için

even though we've won it five times maybe we don't  care anymore so we just put in whatever we want  

beş kez kazanmış olmamıza rağmen belki artık umursamıyoruz bu yüzden istediğimizi koyuyoruz

because we know even if we have the best song in  the world we probably wouldn't win because of the  

çünkü biliyoruz ki dünyanın en iyi şarkısına sahip olsak bile muhtemelen kazanamayacağız çünkü

political yes anyway things that go on hold on  to that thought put a pin in it because we will  

siyasi evet, her neyse, bu düşünceye bağlı kalan şeyler onu bir iğne haline getiriyor çünkü

be going back to that later on so we have all of  those lovely flags of the world coming up and then  

buna daha sonra geri döneceğiz, böylece dünyanın tüm o güzel bayrakları yükseliyor ve sonra

i can have a little sit down on the floor and  mr steve can massage my coccyx because we have  

biraz oturabilirim yerde ve Bay Steve kuyruk sokumuma masaj yapabilir çünkü

the flags of the world and then after that we're  having a look at my mother's house it's all empty  

dünya bayraklarımız var ve ondan sonra annemin evine bakıyoruz, her şey boş

and lonely now because we had to clear it out in  fact tomorrow tomorrow at i think it's 12 o'clock  

ve şimdi ıssız çünkü aslında yarın boşaltmamız gerekiyordu. sanırım saat 12

the keys will be handed back and  the house will no longer be ours  

anahtarlar geri teslim edilecek ve ev artık bizim olmayacak   hayat bu kadar

it's not fair that's life mr duncan it is  life that's life you see there is no point  

adil değil Bay Duncan, gördüğünüz gibi hayat bu,

regretting those things more from us in a few  moments but right now it is three o'clock in the  

birkaç dakika sonra bizden daha fazla pişmanlık duymanın bir anlamı yok ama şu anda   İngiltere'de saat üç, nerede

uk i don't know what time it is where you are it's  time to have a look at those flags of the world

olduğunuzu bilmiyorum, dünyanın bayraklarına bakmanın zamanı geldi,

has it finished are we back on mr  duncan have you turned the sound up  

bitti mi, tekrar mı Bay Duncan'a döndük, sesi açtınız mı?

i have turned the sound off good i'm not  i don't think tomic is going uh somebody  

sesi kapattım iyi değilim  tomic'in gideceğini sanmıyorum uh  biri

said he was going but i think he's still  here he wants to stay and make sarcastic  

gideceğini söyledi ama bence o hala burada kalmak ve

comments about my flags of the world uh  somebody said louis was going but i'm not  

dünya bayraklarım hakkında alaycı   yorumlar yapmak istiyor uh biri louis'in gittiğini söyledi gidiyorum ama

sure whether louis is going or not no i'm not  taking any notice of what people say anymore no  

louis'in gidip gitmediğinden emin değilim hayır artık insanların ne dediğine aldırmıyorum sen

i think they're joking you see because of flanks  of the world oh i see because they know that they  

know that you hate it but i love flags of  the world i love to see those lovely flags  

nefret ediyorsun ama ben dünyanın bayraklarını seviyorum o güzel bayrakları görmeyi seviyorum

all those lovely nations around the world  what you think that matters living in peace  

dünyadaki tüm o güzel ulusları ne düşünüyorsun önemli olan

and harmony all the time they're always living  in peace and harmony all those countries  

her zaman barış ve uyum içinde yaşamak onlar her zaman tüm bu ülkelerde barış ve uyum içinde yaşıyorlar

there are no real borders around  the world everyone is one we are all  

dünyada gerçek sınırlar yoktur herkes birdir biz hepimiz

human beings trying to make it through another  day the best way we can kindness humility

insanız başka bir günü atlatmaya çalışıyoruz elimizden gelenin en iyi yolu nezaket alçakgönüllülük

generosity all of these things flags of the  world brings everyone around the world together  

cömertlik tüm bunlar dünyanın bayrakları dünyadaki herkesi bir araya getirir   katılıyor

do you agree do you agree or not i went off  there by the way i actually went into a strange  

musunuz? katılıyorum ya da katılmıyorum bu arada aslında tuhaf

dreamlike state i noticed and so  did everybody else that's nice  

rüya gibi bir duruma girdim fark ettim ve diğer herkes de öyle yaptı bu iyi bu yüzden

so last weekend we did something that was a  little sad well some people might say doing this  

geçen hafta sonu biraz üzücü bir şey yaptık pekala bazı insanlar bunu yapmanın

is sad i hope we're not going to dwell too much mr  duncan no we're not going to dwell too much we're  

üzücü olduğunu söyleyebilir umarım çok fazla oturmayacağız bay duncan hayır çok fazla oturmayacağız

just going to have a quick look at my mum's  house now i must warn you now we have raised  

sadece annemin evine hızlıca bir göz atacağız şimdi sizi uyarmalıyım şimdi yükselttik  kilimiz var

we have clay we have cleared the house it's  empty so it will look a little bit untidy because  

temizledik ev boş bu yüzden biraz dağınık görünecek çünkü

we had to tear up the carpets we had to take  everything away so here it is i can now show  

halıları yırtmak zorunda kaldık her şeyi götürmek zorunda kaldık bu yüzden işte şimdi

the house because we don't live there anymore  so it's pretty good really if we were still  

evi gösterebilirim çünkü artık orada yaşamıyoruz  bu yüzden gerçekten oldukça iyi hala

living there then maybe i would be worried even  though your mother doesn't actually know oh for  

orada yaşıyor olsaydık, belki annen gerçekten bilmese de  endişelenirdim ah,

god's sake can you stop saying that can  you just stop saying that well yes but  

tanrı aşkına, şunu söylemeyi kesebilir misin, bunu söylemeyi bırakabilir misin, evet ama

the fact the fact is you've you've announced  it anyway so it's not like it's a secret well  

gerçek şu ki, sen bunu duyurdun  neyse sır değil yani bu

yeah but not today here it is then he's here's  the house that that we we said goodbye to that  

bugün değil işte o zaman işte vedalaştığımız ev

you grew up in this was the house that  was asked for 53 years but the landlord  

bu senin içinde büyüdüğün evdi 53 yıldır istenen ama ev sahibi

is going to take it back and that is happening  tomorrow and there it is there is the house  

alacak yarın oluyor ve işte orada büyüdüğüm ev var

where i grew up and no one has ever seen this  before i've never showed this before so this  

ve bunu daha önce kimse görmemişti bunu daha önce hiç göstermemiştim bu yüzden bu

was last weekend i thought i would save a little  memory for myself as we go into the house where i  

geçen hafta sonuydu kendime küçük bir anı biriktireyim diye düşündüm

spent a lot of my years as a little child running  in and out of the house and then into the living  

küçük bir çocuk olarak yıllarımın çoğunu evin içinde ve dışında koşarak geçirdiğim eve giriyoruz ve sonra oturma

room although sadly all of the furniture all  of the carpets everything has gone it's empty  

odasına giriyoruz ne yazık ki tüm mobilyalar tüm halılar gitmiş her şey boş

now i'm starting to worry that my mum is sitting  there watching this well this is what i'm talking  

şimdi başlıyorum annemin orada oturup bunları iyi izlediğinden endişe etmek, bahsettiğim şey bu ve

about and she's falling out of bed what if your  sister is there because sadly we know that your  

yataktan düşüyor ya kız kardeşin oradaysa çünkü ne yazık ki annenin

mother uh is not well enough to go no my my  mother is not watching the internet i i am 99.999  

gidecek kadar iyi olmadığını biliyoruz hayır annem iyi interneti izlemiyorum

percent sure so there it is there is the house  even though over the years it has changed a lot  

yüzde 99,999  eminim yani orada ev var yıllar içinde çok değişmiş olsa da   yani

so around about 15 years ago it was modernized  and here are the stairs the stairs that my my  

yaklaşık 15 yıl önce modernize edildi ve işte merdivenler

mum used to go up and down and also i  used to play on these stairs as a kid  

annemin   kullandığı merdivenler aşağı yukarı ve ayrıca çocukken bu merdivenlerde oynardım

i used to sit on these stairs and i would  make my own radio shows by recording them  

bu merdivenlerde otururdum ve bunları teybe kaydederek kendi radyo programlarımı yapardım

on tape and i would sit on those very stairs  as a child of course the carpets have now gone  

ve çocukken tam da o merdivenlerde otururdum tabii ki halılar şimdi gitti

everything has been stripped and it is now  completely bare so it does look strange seeing  

her şey soyuldu ve şimdi tamamen çıplak, bu yüzden

my house strange strangely enough your sister was  born in the house wasn't she hmm yes my my younger  

evimi görmek garip görünüyor   yeterince garip, kız kardeşin evde doğdu değil mi hmm evet benim küçük kız

sister unless alison was born here in in the room  that we're going to see in a moment this is my  

kardeşim, tabi Alison burada bu odada doğmadıysa birazdan göreceğimiz, burası benim

bedroom so this for many years was my bedroom  this is where i slept this is where i learned  

yatak odam, yani burası uzun yıllar benim yatak odamdı, burası benim yattığım yerdi, burası

all of the realities of life really this  is where i used to spend a lot of my time  

hayatın tüm gerçeklerini öğrendiğim yer gerçekten burası hayatımın çoğunu geçirdiğim yerdi

sleeping and my mother would come in and say are  you getting out of that bed you big lazy lump  

uyku zamanı ve annem içeri girip o yataktan kalkıyor musun seni koca tembel yumru

nothing's changed then mr duncan because that's  what i have to say to you these days so there it  

hiçbir şey değişmedi o zaman Bay Duncan çünkü bugünlerde sana söylemem gereken şey bu yüzden yatak

is that's me closing the door on my bedroom for  the last time and here is my my parents bedroom  

odamın kapısını kapatıyorum derdi. son kez ve işte annemle babamın yatak odası

but of course it's empty and this is the room  in which Alison my younger sister was born  

ama tabii ki boş ve burası küçük kız kardeşim Alison'ın doğduğu oda

fascinating she was actually pushed into the  world in this very room you might also notice the  

büyüleyici.

the lovely taste of colour purple do people still  have purple walls i'm not sure mister i'm not sure  

mor insanların hala mor duvarları var mı emin değilim bayım emin değilim o

so there it is there we go i  won't show any more because  

yüzden işte orada gidiyoruz artık göstermeyeceğim çünkü

i think steve doesn't want to watch anymore  i think well i don't want you to get upset  

steve artık izlemek istemiyor  bence iyi istemiyorum senin üzülmeni istiyorum

no i'm not upset and i don't want you know people  to think why are we watching this oh okay then  

hayır ben üzülmedim ve insanların bunu neden izlediğimizi düşünmesini istemiyorum oh tamam o zaman

it's gone now then come on then entertain us steve  well it's your show oh okay well it doesn't seem  

şimdi gitti o zaman hadi eğlendir bizi steve bu senin şovun oh tamam pekala öyle değil' Görünüşe göre

to be because you were telling me what to do yes  well it's of course it is sad but um you know  

bana ne yapacağımı söylediğin için evet tabii ki bu üzücü ama um biliyorsun bu

that's life as we say your your mother can't  go back because sadly she's not well enough  

hayat dediğimiz gibi annen geri dönemez çünkü ne yazık ki kendine bakacak kadar iyi değil bu

to look after herself so that's why that's had  to happen so do you regret showing that no good  

yüzden bu yüzden bunun olması gerekiyordu yani bunu gösterdiğin için pişman mısın iyi değil

oh i don't regret it i think the only regret is is  you know it's i i don't regret it because i didn't  

oh pişman değilim bence tek pişmanlık biliyorsun ben pişman değilim çünkü

show it oh okay then so what else are we talking  about today mr donald we are talking about regret  

göstermedim oh tamam o zaman başka neyiz bugünden bahsediyoruz bay donald

all the time for the whole two hours you're  talking about regret well we were talking  

iki saat boyunca her zaman pişmanlıktan bahsediyoruz siz pişmanlıktan bahsediyorsunuz

about it briefly and now and now we're going  to look at some words connected to it because  

kısaca bundan bahsediyorduk ve şimdi ve şimdi onunla bağlantılı bazı kelimelere bakacağız çünkü pişmanlık

we do have the sentence game coming up and we are  also going to take a look at mr steve's new grass  

duyuyoruz cümle oyunu geliyor ve ayrıca bay steve'in yeni çimlerine de bakacağız

fascinating well this show is  packed with excitement this week  

büyüleyici bu program bu hafta heyecanla dolu   şu

i've got to say we see we could be creating  arguments and fighting right now and there are  

anda tartışmalar  yaratıp kavga ediyor olabileceğimizi gördüğümüzü söylemeliyim ve var

many subjects we could talk about and you know  what they are out there you know what they are  

hakkında konuşabileceğimiz pek çok konu var ve siz bunların ne olduğunu biliyorsunuz ne olduklarını biliyorsunuz

we know what they are and we could talk about  them but we're not going to because we don't  

ne olduklarını biliyoruz ve onlar hakkında konuşabiliriz ama yapmayacağız çünkü

want to divide my lovely viewership we don't want  you arguing with each other you see sergio says  

güzel izleyiciliğimi bölmek istemiyoruz yapmıyoruz birbirinizle tartışmanızı istemiyorum sergio diyor ki

this is the epicentre where the big bang  happened it is yes literally everything started  

burası büyük patlamanın meydana geldiği merkez üssü burası, evet kelimenin tam anlamıyla her şey

in that house if it wasn't for that house you  wouldn't be doing this now well strangely enough  

o evde başladı, eğer o ev olmasaydı bunu şu anda iyi yapıyor olmayacaktınız, garip bir şekilde

the strange thing is what is very strange is i  actually i was born somewhere else i was born  

garip olan şu ki ben aslında başka bir yerde doğdum

in a hospital prematurely and the house that  we lived in before we actually shared with my  

erken bir hastanede doğdum ve daha önce yaşadığımız evi

great grandmother so she lived there as well  because at that time it was it was normal it  

büyük büyükannemle paylaştık yani o da orada yaşıyordu çünkü o zamanlar öyleydi normaldi

was quite normal for elderly relatives to  live with the extended family it was very  

yaşlı akrabaların geniş aileyle yaşaması oldukça normaldi

normal to do that and of course it is in lots of  other cultures still today but yes in the uk but  

bunu yapmak çok  normaldi ve elbette bugün hala birçok başka kültürde var ama İngiltere'de evet ama

the interesting things might the interesting thing  i want to mention is my great grandmother was  

ilginç şeyler ilginç olabilir bahsetmiştim, büyük büyükannem

psychic it's true well that's it rosa says did  you take something from the house mr duncan i  

psişikti, bu doğru, rosa diyor evden bir şey aldınız mı bay duncan, eve

have some lovely things that i took home with  me some things some one of them connected with  

yanımda götürdüğüm bazı güzel şeyler var, bazı şeyler

your psychic grandmother yes well we haven't got  that here but my grandmother had psychic powers  

psişik büyükannenizle bağlantılı, evet, alamadık' anladım ama büyükannemin psişik güçleri vardı   fal okurdu

she used to give readings fortune telling and  one of the things she had was was a crystal ball  

ve sahip olduğu şeylerden biri de kristal bir küreydi

and she used to make the crystal ball move around  her arm and it used to go around her shoulder  

ve kristal küreyi kolunun etrafında döndürürdü ve o da omzunun etrafında dolanırdı

and then down her other arm and people used to  come and she would sit for hours with all of these  

ve sonra diğer kolundan aşağı ve insanlar gelirdi ve tüm bu

people giving reading their cards and you getting  in touch with the spirit world and we have that  

insanlarla kartlarını okuyarak saatlerce otururdu ve siz ruhlar dünyasıyla temasa geçerdiniz ve o

crystal ball not here but it it has been in  our family home for many years so of course  

kristal küre bizde değil burada değil ama ailemizdeydi uzun yıllar evde elbette

when we cleared the house last week one  of the things that we had to move was this  

geçen hafta evi boşalttığımızda taşımak zorunda olduğumuz şeylerden biri bu

crystal ball and you were fascinated by it it  was a bit spooky yes so there is a crystal ball  

kristal küreydi ve siz ondan büyülenmiştiniz biraz ürkütücüydü evet bu yüzden büyük büyükannemin kullandığı bir kristal küre   var

that my great grandmother used to use during  her psychic moments you've often spoken about  

psişik anlarında kullanmak için, bundan sık sık söz ettiniz,

this yes and i i assume that the crystal ball  was going to be some giant ball about this big  

evet ve kristal kürenin bu büyüklükte dev bir top olacağını varsayıyorum

because when you see television enactments of sort  of gypsies and people sort of reading fortunes  

çünkü çingeneler gibi televizyon canlandırmaları ve fal okuyan insanlar gördüğünüzde,

you mean clairvoyance clairvoyance they've  always got these gena they've been peering  

kahinliği kastediyorsunuz basiret onlarda her zaman bu gena var onlar

into these giant crystal balls so i expected it  to be why did you go for gypsies i don't know  

bu dev kristal kürelerin içine bakıyorlardı bu yüzden çingeneleri neden tercih ettiğinizin bu olmasını bekliyordum bilmiyorum

sorry if i if i've offended any gypsies of  watching it's just a strange jump to make  

herhangi bir çingeneyi rahatsız ettiysem kusura bakmayın bu sadece bir Tamam basiret yapmak için garip atlama

okay clairvoyance then well i think  well i don't know if i'm incorrect and  

o zaman bence iyi yanlış mıyım bilmiyorum ve

i don't know i just associate readings and  crystal balls but gypsies i don't know why  

bilmiyorum sadece okumaları ve kristal küreleri ilişkilendiriyorum ama çingeneleri neden bilmiyorum

but maybe that's prejudice there we go  here's some controversy mr duncan you  

ama belki de bu önyargıdır işte başlıyoruz bazı tartışmalar bay duncan siz

wanted controversy well first of all my great  grandmother wasn't a gypsy but she wasn't now

tartışma istediniz ilk önce büyük büyükannem bir çingene değildi ama şimdi değildi

but that's just for television and movies  crystal balls are always large on tv  

ama bu sadece televizyon ve filmler için kristal küreler televizyonda ve filmlerde her zaman büyüktür

and in movies because they have to register on  on the screen but actually many crystal balls  

çünkü kayıt olmaları gerekir ekran ama aslında pek çok kristal küre

are very small they're actually quite tiny so  the one that my great grandmother had was only  

çok küçüktür, aslında oldukça küçüktürler, bu nedenle büyük büyükannemin sahip olduğu

about this large and it was just a small it was  probably i would say it was not much larger than  

bu kadar büyüktü ve sadece küçüktü muhtemelen küçük bir portakaldan çok daha büyük olmadığını söyleyebilirim

a small orange yes and yes it's very heavy though  and that it is actually the crystal ball that my  

evet ve evet yine de çok ağır ve aslında

great-grandmother used to use in her seances and i  suppose if it was a big crystal ball it would have  

büyük büyükannemin seanslarında kullandığı kristal küre ve sanırım büyük bir kristal küre olsaydı

been too heavy to i don't know how i wonder if  that is a trick or whether you you know there is  

çok ağır olurdu bilmiyorum nasıl merak ediyorum eğer bu bir numaraysa veya

something in this psychic psychic-ness what do you  think what do you think she was using blue tack  

bu psişik psişiklikte bir şey olduğunu bilip bilmediğinizi düşünüyorsanız ne düşünüyorsunuz onun mavi raptiye

or strings well i don't know i  i assume it that it is a trick  

veya ipleri iyi kullandığını düşünüyorsunuz bilmiyorum bunun bir hile olduğunu varsayıyorum

yes i think i don't know maybe your grandmother  had special powers did she ever predict anything  

evet sanırım bilmiyorum belki büyükannenizin özel güçleri vardı hiç doğru olan herhangi bir şey tahmin etti mi

that was correct well she said in around about  2020 there would be a big pandemic no not really  

peki dedi yaklaşık 2020'de büyük bir salgın olacağını hayır gerçekten değil

but that would be amazing wouldn't it if she'd  done that i've always noticed that fortune tellers  

ama tahmin etse harika olurdu değil mi falcıların

and clairvoyance never tell us anything that's  important i mean first of all i could name 911 for  

ve kehanetin bize önemli olan hiçbir şeyi söylemediğini her zaman fark etmişimdir, yani her şeyden önce 911'i söyleyebilirim, örneğin bu,

example that might have been handy for all those  people out there who were clairvoyant and can see  

kahin olan ve geleceği görebilen tüm insanlar için kullanışlı olabilir

into the future it would have been nice to  have had a heads up about that and also the  

bununla ve ayrıca

stock market crash in 2008 that would have been  nice as well all you clairvoyants out there  

2008'deki borsa çöküşüyle ​​ilgili bilgi sahibi olmak güzel olurdu, bu da güzel olurdu, siz oradaki tüm kahinler

or you psychic people because you could have  you could have you could have converted all your  

veya siz medyumlar çünkü yapabilirdiniz yapabilirdiniz tüm yatırımlarınızı dönüştürebilirdiniz

investments to cash at the peak and uh and then  put it back into cash when it was at the bottom  

zirvede bozdurmak ve sonra  en dipteyken tekrar nakde çevirmek   bir servet

you'd have made a fortune yes i'm sure lots  of people did but it's strange isn't it so  

kazanırdınız

and next week's lottery numbers come on if you  really can see the future and you are really  

eğer gerçekten geleceği görebiliyorsan ve gerçekten

clairvoyant and you have this power to see into  the mists of the future then please can you tell  

kahinsen ve geleceğin sislerini görme gücüne sahipsen o zaman lütfen

me what next week's lottery ticket numbers are i  mean come on give us some useful things not not  

bana önümüzdeki haftanın piyango bileti numaralarının ne olduğunu söyler misin yani hadi bize faydalı şeyler ver değil

do you know someone called mary and she had an  ingrowing toenail and she used to keep a dog  

mary adında birini tanıyor musun ve onun ayak tırnağı batıktı ve eskiden boris adında bir köpek besliyordu

called boris no this is not interesting  please give us real things that have an  

hayır bu ilginç değil lütfen bize dünya üzerinde gerçek bir etkisi olan gerçek şeyler ver

actual impact on the world as you can tell steve  i don't believe in all of this personally so i've  

tüm bunları kişisel olarak o zamanlar orada yaşıyor olmama rağmen

never seen my great grandmother do any of those  things even though i was living there at the time  

büyük büyükannemin bunlardan hiçbirini yaptığını hiç görmedim

so maybe you never saw it yourself i never because  i was only about three years old oh right so i was  

yani belki siz kendiniz hiç görmediniz çünkü ben sadece yaklaşık üç yaşındaydım oh doğru yani ben

a just a very small child so i wasn't sitting  there in the room watching it yeah i think  

bir   sadece çok küçük bir çocuk bu yüzden odada oturup izlemiyordum evet sanırım

she dropped her crystal ball on your head  maybe maybe you might explain maybe my head  

kristal küresini kafanın üstüne düşürdü belki sen açıklayabilirsin belki başım

was spinning around in the corner of the room  like like in the exorcist the thing is people

odanın köşesinde odanın köşesinde dönüyordu şeytan kovucudaki gibi mesele şu ki,

like that people are looking for answers in an  uncertain world yes aren't they and so quite  

insanlar belirsiz bir dünyada cevaplar arıyorlar, evet öyle değil mi ve

often if somebody can give them those answers  even if they seem convincing then you might want  

çoğu zaman birileri onlara bu cevapları verebilirse, ikna edici görünseler bile,

to believe them yes that's it anyway uh because  you know there are very few certainties in the  

onlara inanmak isteyebilirsiniz, evet, zaten bu kadar, çünkü siz dünyada çok az kesinlik olduğunu biliyorum

world no that's it but i'm talking too but i'm  talking about people who say they have the power  

hayır bu kadar ama ben de konuşuyorum ama şu anda

now in this current day and age but clearly they  don't because if they did they could have really  

bu gün ve yaşta güce sahip olduklarını söyleyen ama açıkça yapmıyorlar çünkü yapsalardı yapabilirlerdi gerçekten

hurricanes volcanoes earthquakes come on can you  please use your clairvoyant skills for something  

kasırgalar volkanlar depremler hadi büyük anneannenizin şapkasının rengini tahmin etmek yerine gerçekten yararlı olan bir şey için lütfen durugörü becerilerinizi kullanın

that's actually useful instead of guessing  the colour of your great grandmother's hat  

well i people just want comforting i think  sometimes yes uh and they want answers to  

pekala ben insanlar sadece rahatlamak istiyor bence bazen evet uh ve bizim yapamayacağımız  şeylere cevaplar istiyorlar

things which we can't give answers to sometimes  uncertainties of life someone just said victoria  

' hayatın bazen belirsizliklerine cevap vermek az önce birisi victoria dedi   diyen

says the typical story of lady diet anna  princess diana her fortune teller could not  

diyet anna  prenses diana'nın tipik hikayesini söylüyor falcı

see her untimely death that's it you see they said  oh uh by the way don't don't go into any tunnels  

onun zamansız ölümünü göremedi işte bu kadar dediler oh uh bu arada girmeyin dediler 31 Ağustos 1997'de herhangi bir tünel

on august the 31st 1997 don't  go anywhere near tunnels  

tünellerin yakınından geçmeyin

okay because that would that would be  useful see i i blame clairvoyance for that  

tamam çünkü bu yararlı olur, bunun için durugörüyü suçluyorum   bunun olması

it's your fault that that happened because  all of you with your psychic power none of you  

sizin hatanız çünkü psişik gücünüzle hiçbiriniz

stepped in you let it happen in fact they  should send all clairvoyance to prison  

müdahale etmediniz izin vermeyin aslında tüm kahinleri hapishaneye göndermeliler, çünkü olan

for never telling us all the bad stuff that  happened they should they should all be in jail  

tüm kötü şeyleri bize asla anlatmıyorlar, hepsi hapiste olsalardı, yapabileceğini söyleyebileceğin bir

in a way you could say you could i mean if you  were going to be generous in your in your comments  

şekilde, yorumlarında cömert olacaksan demek istiyorum.

about clairvoyance you could say that they are  performing a function no listen mr duncan if you  

durugörü hakkında bir işlevi yerine getirdiklerini söyleyebilirsiniz, hayır dinle bay duncan eğer bilseydiniz

if you could you know as long as you're  not ripping people off too much but  

insanları çok fazla soymadığınız sürece

but a lot of people go to clairvoyance  because they don't necessarily believe  

ancak   birçok insan durugörüye gider çünkü buna ille de inanmazlar

what the clairvoyant is telling them okay they're  going because they just want some comfort they  

kahin onlara ne söylüyor tamam gidiyorlar çünkü sadece biraz rahatlık istiyorlar

want somebody to say something and the the  person that is doing the reading the clairvoyant  

birinin bir şey söylemesini istiyorlar ve kahin'i okuyan kişi

is probably very good at assessing your character  they're also very good at getting money from from  

muhtemelen karakterinizi değerlendirmekte çok iyi  aynı zamanda anlamakta da çok iyiler

people who are gullible yes that's true but at  the same time almost maybe performing almost  

saf insanlardan gelen para evet bu doğru ama aynı zamanda neredeyse belki de neredeyse

like a religious dare i say a priest steve said  that you would go to would give you comfort  

dini bir cesaret gibi performans sergiliyor diyorum bir rahip steve,

for things which you are upset about things which  you can't explain maybe somebody's died in the  

üzüldüğün şeyler için yapamayacağın şeyler için seni rahatlatacağını söyledi ' Aileden birinin öldüğünü

family and you don't understand what's going  on and you know will you ever see them again  

ve neler olup bittiğini anlamadığınızı açıklayın ve onları bir daha görebilecek misiniz bilirsiniz

and you know clairvoyant like a priest may provide  some kind of comfort i mean the priest is going to  

ve bir rahip gibi kahinlik bir tür rahatlık sağlayabilir, yani rahip

be free well it might not be free because you'd  probably expect some kind of donation to the  

özgür olacak demektir. bedava olmayabilir çünkü ayrıldığında muhtemelen kiliseye bir tür bağış bekleyebilirsin

church when you left but yeah i don't think you  necessarily go and believe maybe some people do  

ama evet bence gitmen gerekmez ve belki bazı insanlar yapar buna inanırsın

but it's comfort that sometimes people want  i think but from my point of view the claim  

ama bazen insanların istediği rahatlıktır bence ama benim açımdan iddiaya bakın

is the important part not the people who go there  you are claiming something that's really big it's  

önemli olan oraya giden insanlar değil gerçekten büyük bir şey iddia ediyorsunuz

a big thing to say i can see everything that's  going to happen i get messages from the future  

söylemek büyük bir şey olacak  her şeyi görebiliyorum gelecekten mesajlar alıyorum

and things that i can i can see from the future  and also the past but but but obviously they  

ve görebileceğim şeyleri gelecekten gelecek ve ayrıca geçmiş ama ama tabii ki

can't they can't because they would be telling  us they would be warning us of all the terrible  

yapamazlar çünkü yapamazlar çünkü bize olmaya devam eden tüm korkunç şeyler konusunda bizi uyaracaklarını söylerler

things that keep happening well thomas makes a  point of a valley value valuable point that they  

thomas bir değer değeri verir aldıkları değerli nokta

take advantage of gullible lost people yes well  you know you could say the same about religion  

saf kayıp insanların avantajı evet pekala biliyorsunuz aynı şeyi din için de söyleyebilirsiniz

but controversial controversial um i  was going to say you've heard it here  

ama tartışmalı tartışmalı um ilk kez burada duyduğunuzu  söyleyecektim

first but it wouldn't be the  first time um but yes i mean

ama ilk  olmayacak um ama evet demek istediğim bu

it is a very uncertain world it's dangerous  there's lots of dangers lots of uncertainties  

çok belirsiz dünya tehlikeli birçok tehlike var birçok belirsizlik

and sometimes people want answers even though  there are no answers uh life isn't fair is it i  

ve bazen insanlar yanıtlar olmasa da cevaplar isterler ah hayat adil değil yani

mean i think life is not fair for some people  it appears to be fair and for some people it  

hayat bazı insanlar için adil değil  bazı insanlar için adil görünüyor ve bazı insanlar için

appears to be very unlucky but i think that  is all it's down to it's just probabilities  

çok şanssız görünüyor ama bence hepsi bu sadece olasılıklara bağlı

some people seem to have a charmed life maybe it's  because they make wise choices in life i don't  

bazı insanların büyülü bir hayatı var gibi görünüyor belki de hayatta akıllıca seçimler yaptıkları içindir

know it's just fate that's it it's it's a little  bit like spinning a wheel on a roulette table  

bilmiyorum sadece kader bu biraz öyle rulet masasında bir çarkı döndürmek gibi

you can't say oh i'm going to get that number  definitely you are just throwing the dice  

oh ben o sayıyı alacağım diyemezsiniz kesinlikle sadece zar atıyorsunuz   çarkı

spinning the wheel and that's it  that's all any of us can really do  

döndürmek ve bu kadar hepimizin yapabileceği tek şey bu

any of us that's all we can do that  all we can do is throw the dice  

herhangi birimiz yapabileceğimiz tek şey bu bunu yap, tek yapabileceğimiz zar atmak, çarkı döndürmek

spin the wheel and see what happens what you don't  when it comes to your health of course oh yeah you  

ve ne olacağını görmek, sağlığın söz konusu olduğunda yapmadığın şey tabii ki oh evet

have absolutely well you do have some control yes  i mean everybody knows what is healthy and what's  

kesinlikle iyisin biraz kontrolün var evet yani herkes neyin sağlıklı olduğunu biliyor ve

unhealthy we don't have to talk about that but in  terms of your genetics you have no control over  

sağlıksız olan bunun hakkında konuşmamıza gerek yok ama genetiğiniz açısından   annenizden veya babanızdan miras aldığınız için

whether you've got a faulty heart because you've  inherited that from your mother or your father  

hatalı bir kalbe sahip olup olmadığınızı kontrol edemezsiniz

you've got no control over that at all that's  it um so there are things you can control and  

bunun üzerinde hiçbir kontrolünüz yok hepsi bu kadar yani kontrol edebileceğiniz şeyler var ve

there are most things i think it would be fair to  say that most things you can't control but we do  

çoğu şey var bence çoğu şeyi kontrol edemediğinizi söylemenin adil olacağını düşünüyorum ama biz

like to think that we can control it and there is  some force moving us around like pieces on a on a  

bunu kontrol edebileceğimizi düşünmek isteriz ve hareket eden bazı kuvvetler vardır satranç tahtasındaki taşlar gibiyiz

chessboard but it's just as i said it's that wheel  of fate you spin the wheel you throw the dice  

ama dediğim gibi bu kader çarkı çarkı döndürüyorsun zarları atıyorsun ne

you don't know what's going to come up maybe you  will be lucky maybe you will be unlucky steve  

çıkacağını bilmiyorsun belki şanslısın belki şanssızsın steve

regret is a thing that i think is quite  interesting as a subject and we will we are  

pişmanlık konu olarak oldukça ilginç olduğunu düşündüğüm bir şey ve

going to look at that in a minute however a couple  of weeks ago in fact i think nearly four weeks ago  

buna birazdan bakacağız ancak birkaç hafta önce aslında sanırım yaklaşık dört hafta önce

remember planting some seeds in the garden oh yes  some grass seed well you might be surprised to see  

bahçeye biraz tohum ekmeyi unutmayın oh evet biraz çim peki   bay

what has happened with mr steve's grass seed so  here it is two weeks ago so this is two weeks  

steve'in çim tohumuna ne olduğunu görünce şaşırmış olabilirsiniz yani işte iki hafta önce yani bu iki hafta

ago steve okay yes don't panic no two weeks ago  so here it is two weeks ago would you like to  

önce   steve tamam evet panik yapmayın hayır iki hafta önce yani işte burada iki hafta önce ister misiniz

see it now you are not going to believe what  it looks like now here it comes are you ready  

şimdi görmek için neye benzediğine inanamayacaksınız şimdi geliyor geliyor hazır mısınız

the excitement is just look at that mr duncan  that is it that is now i've worked a miracle  

heyecan sadece şu bay duncan'a bakın yani o şimdi bir mucize yarattım  bu şu anda

that is mr steve's grass right now it has  grown we've had lots of rain haven't we  

bay steve'in otu o büyüdük çok yağmur yağdık değil mi

well it's been i i that you couldn't have had  more perfect weather for putting seed down  

tohum bırakmak için daha mükemmel bir havaya sahip olamazdınız   evet

yes growing grass yes or turf i could have put  turf down okay so in case people aren't sure what  

çim yetiştirmek evet veya çim ben çim koyabilirdim tamam yani insanlar olmasın diye çimin ne olduğundan emin değilim

turf is or i haven't heard of that word  before okay if you want to have a nice lawn  

veya bu kelimeyi daha önce duymadım tamam güzel bir çime sahip olmak istiyorsan

so you can clear the ground and put seed down  like like i've done which takes um you know  

böylece benim yaptığım gibi  yeri temizleyip tohum koyabilirsin  ki bu da bilirsin

maybe a year to establish itself properly or  you can buy something called turf which is where  

yerleşmesi belki bir yıl alır kendisi düzgün bir şekilde ya da çim adı verilen bir şey satın alabilirsiniz ki bu,

the grass has grown already okay and then it's cut  and then you just lay down this sort of it's about  

çimin zaten  büyüdüğü ve sonra kesildiği ve sonra bu tür bir şeyi serdiğiniz    şu kadar kalındır

that thick yes it's just pieces of earth with  grass growing on where the grass has already grown  

evet, çimlerin zaten büyüdüğü yerde çimlerin büyüdüğü toprak parçalarıdır büyümüş

somebody's done that for you and then it comes in  little squares and then you just lay it down on  

biri bunu sizin için yaptı ve sonra küçük kareler halinde gelir ve sonra onu

the ground yeah and then water it so that you've  got like an instant lawn so it's a bit like taking  

yere yatırırsınız evet ve sonra sularsınız, böylece anında bir çime sahip olursunuz, bu biraz zaten

grass that's already grown with also the soil and  then planting it somewhere it's not like having a  

birlikte büyümüş olan çimi almak gibi olur toprak ve sonra bir yere dikmek

hair transplant t-u-r-f turf um yes but that's  more expensive so grass foliage um and that's  

saç ekimi t-u-r-f çim evet ama bu daha pahalı yani çim yaprakları um ve bu

why we say surf and turf is it surf and turf  it's fish it's fish meals with normally garnish  

yüzden sörf ve çim sörf ve çim diyoruz  bu balık, yanında normalde garnitür bulunan balık yemekleri

on the side normally green things vegetables  or some sort of green garnish turf and surf

normalde yeşil şeyler sebzeler veya bir çeşit yeşil garnitür çim ve sörf sergio'dan

funny comment from sergio there yes okay  but yes it's not difficult to grow grass  

komik yorum var evet tamam  ama evet çim yetiştirmek zor değil   ama çimle bile

but you have to look after it even with turf  people put turf down and then ignore it but  

ona bakmanız

you you've got to water it for weeks and weeks and  weeks otherwise it dies off that sea that cost me  

onu haftalarca, haftalarca ve haftalarca sulamak zorundayım, aksi takdirde o denizde ölür ve bu bana

virtually nothing if i bought turf to cover that  area it would have probably cost me 200 pounds  

neredeyse hiçbir şeye mal olmaz, o alanı kaplamak için çim satın alsaydım, yaptığım o alanı kaplamak muhtemelen bana 200 pound'a mal olurdu,

to cover that area that i've done whereas  the seed has probably cost me about 50 pence  

halbuki tohum muhtemelen bana yaklaşık 50 peniye mal oldu

yes and we're not going to be walking all  over it no so it's down at the bottom end of  

evet ve her tarafı  yürüyerek geçmeyeceğiz hayır bu nedenle

the garden so it's going to take a year to  establish it'll be fine so congratulations  

bahçenin alt ucundadır, bu nedenle  kurması  bir yıl alacak sorun olmaz, bu nedenle tebrikler   teşekkür ederim

thank you yes congratulations  to mr steve for your amazing  

evet harika çimleriniz için bay steve'i tebrik ederim

grass i regret that i didn't do that five  years ago yes oh i see so words connected  

bunu beş yıl önce yapmadığım için pişmanım evet oh görüyorum ki pişmanlıkla bağlantılı kelimeler

to regret we are going to go through these quickly  and then we have the sentence game you have passed  

bunları hızlıca gözden geçireceğiz ve sonra geçtiğiniz cümle oyunumuz geliyor   geliyor

it's coming up to 3 30 on a sunday afternoon so  i thought it'd be interesting to have a look at  

Pazar öğleden sonra saat 3.30'a kadar  bu yüzden pişmanlıkla bağlantılı bazı kelimelere bir göz atmanın ilginç olacağını düşündüm

some words connected with regret regret i've had  a few but then again too few to mention i've lived  

birkaç tane yaşadım  ama sonra yine çok azı yaşadığım

a life that's full i've travelled each and every  highway and more much more than this i did it my  

dolu bir hayat yaşadım her otobanı dolaştım ve bundan çok daha fazlasını kendi

way did you enjoy that regret who sung  that mr duncan we need to say who sung that  

tarzımla yaptım o pişmanlığın tadını çıkardın mı o mr duncan'ı kimin söylediğini söylememiz lazım bunu kimin söylediğini söylememiz lazım

famously and lots of people have sung that  song of course i think shirley bassey did  

o şarkıyı pek çok kişi söyledi tabii ki bence shirley bassey yaptı

it shirley bassey did it of course but  i think the most famous version is who  

shirley bassey yaptı elbette ama bence en ünlü versiyon şu:

that old crooner from america why are you asking  me frank sinatra frank old blue eyes i think he  

amerika'dan gelen o yaşlı şarkıcı kim neden bana soruyorsun frank sinatra frank eski mavi gözler bence

is uh associated quite famously with that song  and the mafia well no i'm just talking about  

o şarkıyla ve mafyayla oldukça ünlü bir şekilde ilişkilendiriliyor, hayır ben değilim sadece

two things that let me rephrase my question  that song is is is closely associated with frank  

sorumu yeniden ifade etmeme izin veren iki şeyden bahsediyorum o şarkının Frank Sinatra ile yakından ilişkili olduğu

sinatra that version that's it and the mafia the  man i'm just talking about the song you may regret  

o versiyon ve mafia the man sadece şarkı hakkında konuşuyorum  pişman olabilirsiniz

talking about the mafia mr duncan because  they could be watching yes and they think  

mafya hakkında konuşurken Bay Duncan çünkü evet izliyorlar ve

that you're talking about them in a disparaging  way i don't want to end up disparaging yes okay  

onlar hakkında aşağılayıcı bir şekilde konuştuğunuzu düşünüyorlar, sonunda aşağılamak istemiyorum evet tamam

steve there's a word yes it is a word this  is an english you know it's one of the best  

steve bir kelime var evet bu bir kelime bu bir ingilizcedir, bilirsiniz onu en iyi

disparaging it means you say something  bad about somebody okay or an organization  

aşağılayanlardan biridir biri hakkında kötü bir şey söylediğin anlamına gelir tamam ya da bir organizasyon   peki sen

well you are you are running someone down running  them down talking badly disparaging could be  

birini eziyorsun onları aşağılayarak aşağılayıcı konuşarak

correct it could be incorrect so just to clarify  frank sinatra had nothing to do with the mafia  

doğru olabilir   yanlış olabilir bu yüzden açıklığa kavuşturmak için frank sinatra'nın mafyayla hiçbir ilgisi

it wasn't the reason why he became famous and  he didn't force people at gunpoint to give him  

yoktu   bu değildi ünlü olmasının nedeni ve insanları silah zoruyla

an opening into show business none  of those things happened at all okay  

şov dünyasına girmesi için zorlamaması bunların hiçbiri olmadı tamam o yüzden bu gece

so i would rather not be sleeping with the  fishes tonight if you don't mind mr mafiosa  

balıklarla yatmamayı tercih ederim bay mafiosa'nın sakıncası yoksa bu

so regret well i suppose you might regret  something i might regret saying that just  

yüzden iyi pişman olabilirsin bir şeyden pişman olabilirsin ben sadece   bir

you regret something i suppose also the feeling  of doing something you now wish you had not or  

şeyden pişman olduğunu söylediğime pişman olabilirim sanırım aynı zamanda şimdi keşke yapmasaydım dediğin bir şeyi yapma hissi veya

the feeling of not doing something you  now wish you had ah you see so regret  

şimdi keşke olsaydı dediğin bir şeyi yapmama hissi de

can work in two ways it can be something you  did but you wish you didn't do or hadn't done  

işe yarayabilir iki şekilde, yaptığınız ama keşke yapmasaydınız veya yapmasaydınız dediğiniz bir şey

or something that you didn't do  and you wish that you had done  

veya yapmamış olduğunuz bir şey olabilir ve keşke yapsaydım dediğiniz bir şey olabilir

so it can be some sort of decision some sort of  thing that happens some event or maybe something  

yani bu bir tür karar olabilir, bir tür şey olabilir bir olay ya da belki bir şey olur   bir

you did something you said to have a strong desire  to change an event from your past might come from  

şey yaptın dedin geçmişinden bir olayı değiştirmek için güçlü bir isteğin olabilir

regret you wish you could go back and do something  again can you hear the lambs in the sheep  

pişman olabilirsin keşke geri dönebilseydin ve tekrar bir şeyler yapabilseydin  koyunlardaki kuzuları duyabiliyor musun

i can they may regret making that sound because i  might go outside and shoo them away okay then uh  

pişman olabilirler o sesi çıkarıyor çünkü dışarı çıkıp onları kovalayabilirim tamam o zaman uh

i thought you're gonna say shoot them paulo says  i regret not having found out about this channel  

onları vur diyeceksin sandım paulo diyor ki bu kanalı

before oh but that's you know um you found out  now so you can go back and look at all mr duncan's  

daha önce öğrenmediğim için üzgünüm   oh ama bu sen bilirsin um şimdi öğrendin böylece gidebilirsin geri dönün ve mr duncan'ın

last videos yes like them all please please do  like like if you haven't liked this live stream  

son videolarına bakın, evet hepsini beğenin lütfen beğenin bu canlı yayını beğenmediyseniz

today it would be great help to mr duncan if you  could like it because then that will enable more  

bugün beğenirseniz bay duncan'a çok yardımcı olur, çünkü bu daha fazla

people to see it yes that's it we are the best  kept secret on youtube if there's one thing one  

kişinin görmesini sağlar evet bu, youtube'da en iyi saklanan sır biziz, eğer sizden isteyeceğimiz tek bir şey varsa, o da

thing that we would ask of you and that is to  click the like button smash the like button as  

beğen düğmesini tıklamak, beğen düğmesini parçala

uh who you somebody used to say that didn't they  every week i can't remember who oh that's good um  

uh, daha önce birisinin dediği gibi, her zaman öyle değil miydi? hafta kim olduğunu hatırlayamıyorum oh bu iyi um

i can't remember so we are talking about regret  mr steve regrets not remembering pedro's name  

hatırlayamıyorum bu yüzden pişmanlıktan bahsediyoruz bay steve pedro'nun adını hatırlamadığı için pişmanlık duyuyor

i always forget people how could i forget i could  see i could see the image yes of a ripped body  

insanları hep unuturum nasıl unutabilirim görebildim  görebiliyordum yırtık bir vücudun görüntüsünü görebiliyordum evet

okay then a thing that cannot be changed or undone  might bring about the feeling of regret something  

tamam o zaman değiştirilemeyen veya geri alınamayan bir şey pişmanlık duygusuna neden olabilir bir şey

you can't change something that can't be altered  might bring about the feeling of regret for  

değiştirilemez değiştirilemez bir şey pişmanlık duygusuna neden olabilir

example you might say i regret the things i said  to you i regret all of those things so you feel  

örneğin sana söylediğim şeylerden pişmanım diyebilirsin tüm bu şeylerden pişmanım bu yüzden

sad about something you did and now you  regret it so this says move ahead the past  

yaptığın bir şey için üzülüyorsun ve şimdi pişman oluyorsun yani bu devam et diyor geçmiş

is the past that's it you can you can regret but  then if you you there's nothing you can apologize  

geçmişte kaldı bu kadar pişman olabilirsin ama eğer öyleysen özür dileyebileceğin hiçbir şey yok  eğer

to you know if you do something you regret say  you would say something offensive to somebody  

biliyorsan pişman olacağın bir şey yaparsın söylersin birine kırıcı bir şey söylersin  birini

you punch somebody or or something i mean all you  can do because you can't change the past is to  

yumruklarsın veya bir şey yaparsın, yani yapabileceğin tek şey çünkü geçmişi değiştiremezsin

if it's appropriate apologize and then move on  you can't keep dwelling on the past no well even  

uygunsa özür dile ve sonra devam et üzerinde düşünmeye devam edemezsin geçmiş iyi değil   özür

if you apologize even if you clear the whole thing  up you still might regret it so it's a thing that  

dileseniz bile, her şeyi temizleseniz bile, yine de pişman olabilirsiniz, bu yüzden onu yaşayan bir şey,

lives it it's a bit like something eating  away it at the inside of your brain it's there  

sanki bir şey onu beyninizin içinde kemiriyor, orada

chewing into your memories and the regret  can take over it can be something that that  

anılarınızı çiğniyor ve pişmanlık sizi ele geçirebilir asla tam olarak üstesinden gelemeyeceğiniz bir şey olabilir bu,

you never quite get over it depends well it  depends what it is how serious that thing is  

o şeyin ne kadar ciddi olduğuna bağlı olarak değişir

i mean i would imagine most people in  prison probably regret the action that  

yani, hapishanedeki çoğu insanın muhtemelen yaptıkları ve

they did that led to them going to prison not  necessarily i i would say the majority would  

onları ölüme götüren eylemden pişman olduklarını düşünürüm hapishaneye gönderilmek zorunda değil, çoğunluğun yapacağını söyleyebilirim, aslında hapishaneye gönderilebilmek için kasten suç işleyen

i don't think there are many people who actually  commit crimes deliberately so that they can be  

pek çok insan olduğunu düşünmüyorum,

sent to prison but there probably are a few uh  because you know maybe they prefer being in prison  

ancak muhtemelen birkaç tane var, çünkü bilirsiniz belki onlar ömür boyu hapishanede olmayı tercih ederler

for life in prison yeah there's a lot of perks but  i would imagine generally most people would regret  

hapishane evet pek çok avantaj var ama genel olarak çoğu insanın

that prison prison can be good you know i'm sure  there are things that that you know can be good  

hapishanenin iyi olabileceğine pişman olacağını tahmin ediyorum   eminim  hapishanede iyi olabileceğini bildiğiniz şeyler vardır

in prison what i mean you never you never have  you never have to worry about not having a meal  

demek istediğim asla asla sahip olmadın asla yemek yememe konusunda endişelenmeniz gerek

true and and you will you always have a friend  there's always someone who is right behind you  

ve her zaman bir arkadaşınız olacak her zaman hemen arkanızda olan

and that they're willing to to stick up for you  at any moment that you need them you do have to  

ve ihtiyaç duyduğunuz her anda size destek olmaya istekli  bir arkadaşınız olacak

move on i mean if you know yes i suppose if you  committed a crime and you serving 20 years in  

hareket etmek zorundasınız yani eğer biliyorsan evet sanırım bir suç işlediysen ve

prison for that crime okay i would probably think  that most people would well they probably regret  

bu suçtan dolayı 20 yıl hapis yattıysan tamam muhtemelen düşünürdüm ki çoğu insan muhtemelen iyi

being caught well yes not not regretting the  crime probably i would imagine but if you're  

yakalandıkları için pişman olurlar evet suçtan pişman olmadıkları için muhtemelen düşünürdüm ama eğer siz

you're the prisoner that is you you're trying  to reform a prisoner then maybe eventually  

mahkumsanız, yani bir mahkumu ıslah etmeye çalışıyorsanız, o zaman belki sonunda

uh you probably would regret the crime but i would  imagine initially you just regret being caught  

uh muhtemelen suçtan pişmanlık duyarsınız, ancak başlangıçta yakalandığınıza pişman olduğunuzu hayal ediyorum

that you were you know you didn't do enough to to  uh not be detected in the fact that you committed  

öyleydiniz, yapmadığınızı biliyordunuz o suçu işlediğinin ortaya çıkmaması için yeterince çaba sarf et

that crime so anyway i don't know but i mean  i'm only mentioning prison because that is the  

yani her halükarda bilmiyorum ama yani sadece hapisten bahsediyorum çünkü

that's the most obvious thing a lot but i mean  a lot of people probably get away with crimes  

bu çoğu  en bariz şey ama birçok insanı kastediyorum muhtemelen suçlardan paçayı sıyırın

and don't don't regret it at all i don't know  no well that's the one thing i am sure here  

ve bundan hiç pişmanlık duymayın bilmiyorum  hayır pekala eminim ki burada

we go i'm very sure you don't know come on  yeah oh that's very good steve if you could  

gidiyoruz bilmediğinizden çok eminim hadi  evet oh bu çok iyi steve eğer yapabilirsen

actually yes well i've heard this before i've  heard this before intelligence says that uh  

aslında evet pekala bunu daha önce duymuştum bunu  duymadan önce  istihbarat şunu söylüyor ki uh   uh

uh well it's a bit like that that if when you're  in prison everything is predictable therefore safe  

bu biraz öyle, eğer hapishanedeyken her şey öngörülebilir, bu nedenle güvenli   evet

yes so it's a bit like you know some people like  that certainty i just said that everyday certainty  

yani bu biraz size benziyor bazı insanların bu kesinliği sevdiğini biliyorum az önce hayattaki her gün kesinliğin tam anlamıyla şunu

in life i've just literally said that well it's  like people who are in the army or in the forces  

söyledim ki bu orduda veya kuvvetlerde

in the army that is a very structured life or  voting for a dictator and when they leave the  

orduda   çok yapılandırılmış bir hayat olan veya bir diktatöre oy veren insanlar gibi ve ne zaman ordudan ayrılıyorlar

army they find life very difficult sometimes  because life is predictable steve as much as  

bazen hayatı çok zor buluyorlar çünkü hayat tahmin edilebilir bir şey

i'm enjoying your ted talk i i think we should i'm  going to start my own youtube channel mister keep  

saying that and i'm going to give worldly advice  here's a good one okay steve i don't want you to  

dünyevi tavsiye işte iyi bir tane tamam steve yapmanı istemiyorum   sana

i don't want to tell you to shut up but i may have  to so there are many ways of expressing a regret  

sus demek istemiyorum ama zorunda olabilirim bu yüzden pişmanlığımı ifade etmenin birçok yolu vardır

for example you might be waiting for that train  to take you to to work and then suddenly you hear

örneğin oraya giden o treni bekliyor olabilirsin sizi işe götürüyor ve sonra aniden

we regret to inform you that your train  service has been cancelled due to bad weather  

tren hizmetinizin kötü hava nedeniyle iptal edildiğini size bildirmekten üzüntü duyduğumuzu duyuyorsunuz

and they don't even apologize for it well  that's a kind of apology yeah but they regret it  

ve bunun için özür bile dilemiyorlar bu bir tür özür evet ama pişman oluyorlar   pişman oluyorlar

they regret so regretting something can be an  apology as well you regret something can also be  

çok pişman oluyorlar bir şey özür de olabilir pişman olursun bir şey pişmanlık

a form of apologizing to feel remorse and guilt  might lead to the feeling of regret so it's a  

duymanın bir biçimi de olabilir ve suçluluk pişmanlık duygusuna yol açabilir bu yüzden

bit like what you said earlier remorse ah you  feel remorse you regret the thing you did steve  

biraz daha önce söylediğin gibi pişmanlık ah pişmanlık duyarsın yaptığın şeyden pişmanlık duyarsın steve

uh paulo has mentioned the italian word for regret  remorso oh okay remorso i would imagine you would  

uh paulo pişmanlık için italyanca kelimeden bahsetmişti remorso oh tamam remorso

roll the rv yes go on you do it you're good at  rolling your eyes i would imagine that stems from  

rv'yi yuvarlayacağınızı düşünürdüm evet devam edin yapın gözlerinizi devirmekte iyisiniz bunun latinceden kaynaklandığını hayal ediyorum

latin in that case yes um and rempianto  oh i like the first syllable rim pianto

bu durumda evet um ve rempianto oh ilk heceli piyantoyu seviyorum

i've never do all italians roll their eyes or  is it just certain areas of italy where you  

tüm İtalyanların gözlerini devirmesini hiç yapmadım ya da İtalya'nın sadece belirli bölgelerinde mi

roll your eyes what if well because italian  language whenever there's an r you you you  

gözlerinizi deviriyorsunuz ya iyiyse çünkü italyanca ne zaman bir r siz varsa siz siz

but certainly when you're singing you're supposed  to roll the r i don't think everyone rolls their  

ama kesinlikle şarkı söylerken herkesin r'yi iyi çevirdiğini düşünmüyorum bu

r's well that's what why i'm asking i'm  asking well i can answer that question no  

yüzden soruyorum bu soruyu iyi cevaplayabilirim hayır

in italy do all italians roll their eyes well  it's a thing that you can either do or you  

İtalya'da tüm İtalyanlar gözlerini iyi yuvarlarlar bu senin yapabileceğin bir şey ya yaparsın ya da

can't do not everyone can do it for example  you can't roll your eyes i can a little bit

yapamazsın herkes yapamaz mesela gözlerini deviremezsin biraz öyle olabilir pişmanlık görürsün

like that you see remorse i can  do a little bit i can't i can't  

biraz yapabilirim yapamam yapamam

continue it over a long period do you regret  because when i was in the choir we have to  

uzun zamandır pişman mısın çünkü ben korodayken

a lot of popular choir okay stupid work just very  quickly uh our requiems and whenever you sing  

çok sayıda popüler koro yapmak zorundayız tamam aptalca çalışmak çok hızlı uh bizim ağıtlarımız ve ne zaman

requiem in a a requiem in a quite you're  supposed to roll the r when i never could so

bir ağıtta ağıt söylersen sessiz bir yerde r'yi çevirmen gerekir asla yapamam yani

that that's it that's the story that's the story  yes vittorio says no yours was a bit exaggerated  

hikaye bu hikaye bu evet vittorio hayır seninki biraz abartılı diyor   peki

well i have to exaggerate it because it's such an  effort for me to roll an r so that when i do it  

ben abartmak zorundayım çünkü r yuvarlamak benim için o kadar çaba gerektiriyor ki bunu yaptığımda   kulağa

it sounds exaggerated this is fascinating but  yes well yes we just want i just want to know  

abartılı geliyor bu büyüleyici ama evet pekala evet sadece bilmek istiyorum

you always have to roll it a bit says alexandra  thank you but i don't think it's compulsory  

her zaman biraz yuvarlamalısın diyor alexandra  teşekkür ederim ama bunun zorunlu olduğunu düşünmüyorum   pekala ben evet

well i yeah i would imagine all italians  genetically can roll their eyes okay  

tüm İtalyanların genetik olarak gözlerini devirebildiklerini hayal ediyorum tamam

these are pretty sweeping statements please  don't do what amanda holden did last night  

bunlar oldukça kapsamlı lütfen amanda holden'in dün gece yaptığı şeyi yapmayın

was that she she was the one giving all of the  scores for from the uk judges and the public  

İngiltere'deki jüri üyeleri ve halktan tüm puanları verenin kendisi olduğu

and and she really did show her ignorance of  other cultures live on tv and a lot of people  

ve diğer kültürlere karşı cehaletini canlı olarak televizyonda ve pek çok yerde gerçekten gösterdiğiydi. insanlar

were talking about it today that she did come  across as slightly slightly ignorant i wish  

bugün bunun hakkında konuşuyordu ki onun biraz cahil olduğu görüldü

i'd taken that job offer last year maybe something  you didn't do maybe you turned down that job offer  

geçen yıl o iş teklifini kabul etseydim belki senin yapmadığın bir şey olabilir belki o iş teklifini geri çevirdin

that that someone said oh you can come and work  here but maybe you you lost your nerve you became  

birisinin ah, gelip çalışabilirsin dediği burada ama belki sen cesaretini kaybettin

a little nervous or afraid to do it i'm i'm  wondering whether in the future i will regret  

biraz gergin oldun ya da bunu yapmaktan korktun merak ediyorum gelecekte

not buying cryptocurrencies okay i'm wondering  whether i will i'm not going to because  

kripto para satın almadığıma pişman olup olmayacağım tamam mı merak ediyorum almayacağım çünkü

i you know i don't you know i'm not going to but  will i regret it in the future could i have been  

biliyorum yapmayacağımı bilmiyorsun ama gelecekte pişman olur muyum

a millionaire yeah but you know but then maybe in  the future you you do invest and then you lose all  

milyoner olabilir miydim evet ama biliyorsun ama sonra belki gelecekte yatırım yaparsın ve sonra tüm

your money and then you will regret doing it you  see that's what i said earlier you don't know you  

paranı kaybedersin ve sonra bunu yaptığına pişman olacaksın görüyorsun daha önce söylediğim buydu bilmiyorsun

just spin the wheel so we can so we can do the  thing with risky thing with risky investments is  

sadece çarkı çevir böylece biz de riskli şeyi riskli yatırımlarla yapabiliriz

you're supposed to only do it if you with small  amounts of money that you can afford to lose  

bunu sadece eğer yapabilirsen yapman gerekir kaybetmeyi göze alabileceğiniz küçük miktarlarda parayla

you did tell us this so that's so if you do it you  shouldn't regret it if you thought well i knew at  

bunu bize söylediniz yani eğer yaparsanız pişman olmazsınız eğer o

the time i could afford to lose that money  therefore i don't regret it okay but i don't  

sırada o parayı kaybetmeyi göze alabileceğimi biliyordum bu nedenle yapmam pişman ol tamam ama

regret it because i'm a millionaire no yes but  you might you might be sleeping on a park bench  

pişman değilim çünkü ben bir milyonerim hayır evet ama bir bankta uyuyor olabilirsin   evet

yeah in in old tattered clothes yes  but you wouldn't put all your money  

eski yırtık pırtık giysiler içinde evet ama tüm paranı

into that washing your face you might be  washing your face in the birdbath you see  

yüzünü yıkamak için harcamazsın Gördüğünüz kuş banyosunda yüzünüzü yıkıyor olabilirsiniz,

so so there you see regret can take all shapes  and forms i think you've got to take you've got  

bu yüzden orada pişmanlığın her şekli ve biçimi alabileceğini görün, bence almanız gerekiyor

to take some risks in life because you don't take  risks you never really achieve very much in life  

hayatta bazı riskler almalısınız çünkü asla risk almazsınız. hayatta gerçekten çok şey başardınız

and as long as you you know you you have  a calculated risk you've looked at all  

ve bildiğiniz sürece hesaplanmış bir riske sahipsiniz tüm

the things that could go wrong you've you've  you know you've taken plenty of precautions  

ters gidebilecek şeylere baktınız biliyorsunuz pek çok önlem aldınız

okay really successful people in life take  risks if they don't then nothing is really  

tamam gerçekten başarılı insanlar hayatta risk al, eğer almazlarsa, o zaman gerçekten hiçbir şey

achieved i do believe that yes this is not the  best person to be giving this advice by the way  

başarılmış sayılmaz, bu arada bu tavsiyeyi verecek en iyi kişinin bu olmadığına inanıyorum

but there you go well you took a risk when you  started your english teaching channel yes well  

ama işte, İngilizce öğretim kanalınıza  başladığınızda bir risk aldınız evet pekala

it still is a risk 15 years later i still feel  as if i might be risking 15 years of money nobody  

15 yıl sonra hala bir risk, hala 15 yıllık parayı riske atıyormuşum gibi hissediyorum

else in england was doing it you did it you took  a you took a risk mr duncan and do you regret it

İngiltere'de başka kimse yapmıyordu siz yaptınız aldınız bir risk aldınız Bay Duncan ve pişman mısınız

the answer is no by the way i think

cevap hayır bu arada, arzu ettiğiniz  tüm izleyiciliği

well even though you're not getting  all the viewership that you may desire  

alamasanız da  iyi düşünüyorum

well we have recently created a wonderful  community here okay with all these wonderful  

yakın zamanda burada harika  bir topluluk oluşturduk, tüm bu harika

people because i see that every week okay steve  i don't know why you need to massage my ego but  

insanlarla tamam çünkü bunu her hafta görüyorum tamam steve neden sizi bilmiyorum egomu tatmin etmeliyim ama

there you go we've got a lot of people watching  us today and making lots of comments okay not for  

işte bugün bizi izleyen ve bir sürü yorum yapan birçok insan var tamam

much longer though because now guess what we're  going to do now steve we have 17 minutes left  

fazla uzun sürmez çünkü şimdi tahmin edin ne şimdi yapacağız steve 17 dakikamız kaldı    o

the time goes by so quickly i don't know where  it goes to but it does go it's a little bit like  

kadar hızlı geçiyor ki nereye gidiğini bilmiyorum ama gidiyor biraz   siz

when you're you pull the plug out of your bath and  the water goes down like that's that's that's time  

banyonun fişini çektiğinizde ve su akıyormuş gibi  işte tam zamanı

you see that's time going away it's all the water  going down the plug i noticed that you were you  

görüyorsunuz zamanın geçtiğini görüyorsunuz tüm su musluktan aşağı akıyor fark ettim siz sizsiniz

were letting the water go around clockwise but in  certain parts of the world it goes anti-clockwise  

suyun saat yönünde akmasına izin veriyordunuz ancak dünyanın belirli bölgelerinde saat yönünün tersine gidiyor

that's right yes it depends if you were in the  northern hemisphere or the southern hemisphere yes  

bu doğru evet kuzey yarımkürede veya güney yarımkürede olmanıza göre değişir evet

in australia it goes the other way around yes  so where we are and that it goes anti-clockwise  

avustralya'da tam tersi oluyor evet öyleyse neredeyiz ve saat yönünün tersine gidiyor

down the block i don't know why that is somebody  who can probably tell us but um it's probably  

neden bu bize  söyleyebilir biri bilmiyorum ama um, muhtemelen

something to do with the way the earth spins i  don't know i don't think anyone actually knows  

dünyanın dönme şekliyle ilgili bir şeydir bilmiyorum kimsenin gerçekten bildiğini sanmıyorum

interesting well the one thing we do know is  steve doesn't know so there's at least one  

ilginç bir şekilde bildiğimiz tek şey steve'in bilmediği yani

of seven billion people who doesn't know and  that's mr steve here we go then steve shall we  

yedi milyar insandan en az birinin bilmediği ve bu bay steve işte başlıyoruz o zaman steve

play the sentence game it's time to play the  sentence game let's play the sentence game

cümle oyunu oynayalım mı cümle oyunu oynama zamanı cümle oyunu oynayalım

and we're back

ve her

with the ever popular the ever popular sentence  game everyone loves the sentence game we have  

zaman popüler olan bu

some sentence games you will regret if you  do not take part in a sentence game today  

cümle oyunuyla geri döndük bugün bir cümle oyununda yer aldım

by the way i made a mistake last week because i  forgot to give the answer to the mystery idiom  

bu arada geçen hafta bir hata yaptım çünkü  geçen hafta gizemli deyimin cevabını vermeyi unuttum  bu yüzden

last week so here it is the mystery idiom was slow  coach last wednesday i forgot to give the answer  

işte gizemli deyim yavaştı  koç geçen çarşamba cevabı vermeyi unuttum

because i was so excited about everything that was  happening last week all of the excitement with the  

çünkü çok geçen hafta olan her şey için heyecanlı

lambs and the sheep so last week's mystery idiom  was slow coach which means well it is a phrase  

kuzular ve koyunlarla ilgili tüm heyecan  bu nedenle geçen haftanın gizemli deyimi yavaş koçtu, bu da bir şeyi yapmak için yeterince hızlı hareket

that is used to describe a person who is not  moving fast enough to do something in a lazy or  

etmeyen bir kişiyi tanımlamak için kullanılan bir deyim   anlamındadır. tembel veya

unproductive way might cause you to be described  as a slow coach so there it was last week's  

verimsiz bir yol, yavaş bir koç olarak tanımlanmanıza neden olabilir, bu yüzden geçen haftanın

last week's mystery idiom taki valor thank you  very much the the the way that the water goes  

geçen haftanın gizemli deyimi taki valor oradaydı çok teşekkür ederim suyun gittiği yol

that right around in your plughole is the Coriolis  effect coriolis or coriolis effect i remember but  

tam da tıkacınızdaki Coriolis etkisi coriolis'tir veya coriolis etkisi hatırlıyorum ama

i don't know what but what is that what is that  yeah it probably has something to do with gravity  

ne olduğunu bilmiyorum ama bu nedir evet muhtemelen yerçekimi ile bir ilgisi vardır

the way gravity pulls and and as you said i think  it might have something to do with the earth's  

yerçekiminin çekme şekli ve ve sizin de söylediğiniz gibi bence dünyanın dönüşü ile bir ilgisi olabilir

rotation as the force coriolis effect anyway thank  you for telling me about that but i can't remember  

force coriolis etkisi yine de bana bundan bahsettiğin için teşekkür ederim ama

what that actually is okay so maybe you you know  well a few moments ago you didn't think it existed  

bunun aslında ne olduğunu hatırlayamıyorum bu yüzden belki sen biliyorsundur birkaç dakika önce onun var olduğunu düşünmüyordun,

i did i i couldn't remember what it was that's why  i asked but you just said no one knows what it is  

düşündüm, ne olduğunu hatırlayamadım bu yüzden sordum ama az önce kimsenin ne olduğunu bilmediğini söylediniz

clearly they do well tacky does valor does yes yes  how do you anyway right sentence game is it to do  

açıkça iyi yapıyorlar pejmürde mi yiğitlik mi evet evet  nasılsınız yine de doğru cümle oyunu yapmak

with words connected with regret oh hello fernando  fernando is here hello fernando nice to see you  

pişmanlıkla bağlantılı kelimelerle oh merhaba fernando fernando burada merhaba fernando hoş görüşürüz

here thank you by the way for your lovely messages  on my youtube videos yes i read your messages i  

burada bu arada teşekkür ederim youtube videolarımdaki güzel mesajlarınız için  evet mesajlarınızı okudum i

do i look at them here we go then today's first  you're right sergio you're right i'm showing my  

onlara bir bakar mıyım işte başlıyoruz sonra bugünün ilki haklısın sergio haklısın gösteriyorum

i regret making comments about why the uh water  goes down the plughole in different directions in  

yaptığım için pişmanım suyun neden farklı yarıkürelerde farklı yönlere gittiğiyle ilgili yorumlar

the different hemispheres because i'm showing my  ignorance of the subject that's true today's first  

çünkü bu konudaki cehaletimi gösteriyorum bu doğru bugünün ilk

sentence game oh interesting all right this  might refer to a lot of people at the moment  

cümle oyunu oh ilginç tamam bu şu anda pek çok kişiye atıfta bulunabilir

a lot of people for various reasons  that they have no control over  

çok insanların çeşitli nedenlerle üzerinde kontrolleri olmadığı

yes the sentence game the first one i am  something getting something into something  

evet cümle oyunu ilk ben bir şeyim bir şeyi bir şeye dönüştürüyorum

we have six letters beginning with s six letters  beginning with d and four letters beginning with d  

s ile başlayan altı harfimiz d ile başlayan altı harf ve d ile başlayan dört harf

so there we go there is today's first sentence  game and yes apparently according to richard it  

yani işte bugünün ilk cümle oyunu ve evet görünüşe göre richard'a göre bu

is because of the magnetic pull so i suppose  in in the north the pull is going one way  

manyetik çekimden kaynaklanıyor, bu yüzden kuzeyde çekim tek yöne gidiyor

and in the south because you're upside  down that the whole thing will be flipped  

ve güneyde baş aşağı olduğunuz için her şey tersine dönecek

so it will be the other way so i think it does  have something to do with gravity and also  

yani öyle olacak diğer taraftan, bunun yerçekimi ile bir ilgisi olduğunu düşünüyorum ve ayrıca

the way the earth spins well we'll look that up  afterwards i i will because we won't well i will  

dünyanın nasıl iyi döndüğüne bakacağız, sonra bakacağım çünkü iyi olmayacağız

something yes yes it could be anyway write  sentence game let's not get bogged down with  

bir şey yapacağım evet evet her halükarda olabilir yaz cümle oyunu hadi

things that we don't understand and and sort  of just try and win and uh pretend that we know  

anlamadığımız  şeylere saplanıp kalmayın ve bir nevi sadece deneyin ve kazanın ve biliyormuş gibi davranın   ve

and fill in gaps stop saying we you're the one  you're the one coming out with all this stuff  

boşlukları doldurun biz siziz demekten vazgeçin tüm bu şeyleri ortaya çıkaran sizsiniz   o zaman

here we go then so we have some guesses coming  

bazı tahminler geliyor

some guesses are now coming through victoria has  made a guess also intelligent interesting so think  

bazı tahminler şimdi geliyor victoria bir tahminde bulundu  ayrıca zekice ilginç bu yüzden

of something that you might not have enough  of ah mr duncan that's a big clue intelligence

yeterince  sahip olmayabileceğiniz bir şey düşünün ah bay duncan bu büyük bir ipucu istihbarat

well there's there's no word beginning  with i so it is not that i am  

pekala i ile başlayan hiçbir kelime yok yani ben bir şeyim bir şeyi bir

i am something getting something  

into something and you say it's something that we  haven't got enough of yes or something you might  

şeye dönüştürüyorum ve siz bunun bizim yeterince sahip olmadığımız bir şey olduğunu söylüyorsunuz evet ya da

suddenly not have enough arm and it might happen  gradually so i'm giving you a really big clue here  

aniden yeterli kolunuz olmayabilir ve bu yavaş yavaş gerçekleşebilir, bu yüzden size gerçekten bir şans veriyorum burada büyük ipucu   size

i might as well give it to you because if i give  any more clues i might as well just say what it is

verebilirim çünkü daha fazla ipucu verirsem ne olduğunu söylesem iyi olur?

have we got has anybody got any  of the words right yet um oh yes  

one of them victoria victoria has one  of the words correct right fancy pants

kelimeler doğru doğru süslü pantolon

the coriolis force isn't it's a for its inertia  right right i'm feeling a bit of that now  

coriolis kuvveti ataletinden dolayı değil doğru doğru şimdi biraz bunu hissediyorum

i'm feeling some inertia i can't see  you spinning around though no right  

biraz atalet hissediyorum etrafta döndüğünü göremiyorum ama hayır doğru   bu

so we've got lots of people giving us  words that fit but they're not necessarily  

yüzden elimizde pek çok insan bize uygun kelimeler veriyor ama bunlar ille de

the words aren't necessarily forming a sentence  

kelimelerin bir cümle oluşturması gerekmiyor   Bay

that is the one that mr duncan has  in mind is this a well-known phrase  

Duncan'ın aklındaki  bu  iyi bilinen bir deyim mi   bu

it's not a phrase but it is it is a situation  that you might find yourself in especially if  

bir deyim değil ama bu bir kendinizi içinde bulabileceğiniz bir durum özellikle

you need to to take something from another person  they will they will allow you to have something  

başka bir kişiden bir şey almanız gerekiyorsa bir şeye sahip olmanıza izin verecekler

yes i think a certain thing that is very important  a lot of people think it's a very important thing  

evet bence çok önemli olan belirli bir şey birçok insan bunun çok önemli bir şey olduğunu düşünüyor

some people have lots of it some people don't have  enough of it and some people might have to take  

bazı insanlar çoğu, bazı insanlarda yeterli miktarda bulunmaz ve bazı insanlar

some of it from another person for a short  period of time i i can't make it any more clearer

kısa bir süre için bir kısmını başka bir kişiden almak zorunda kalabilir, daha net hale getiremiyorum evet evet

yes yeah just uh yeah interesting so

sadece uh evet ilginç çok

intelligent is living up to your  name you are living up to your name  

zekice yaşamaktır ismine kadar ismine yakışır bir şekilde yaşıyorsun

yes you see can you see that now see so  that's it you see that just shows you  

evet görüyorsun bunu şimdi görüyorsun yani işte bu kadar görüyorsun bu sadece sana

have another go even if you  get it wrong the first time  

ilk seferde yanlış yapsan bile bir kez daha denemen gerektiğini gösteriyor   devam et pes

keep going don't give up you know that's what  they say about failure people even the most  

etme biliyorsun başarısızlık hakkında söylenenler insanlar

successful people in life apparently yes fail  all the time it's just that they never give up  

hayattaki en   başarılı insanlar bile görünüşe göre evet başarısız oluyorlar her zaman sadece asla pes etmiyorlar

even if you fail the first time try try again  never give up never stop never surrender

ilk seferde başarısız olsanız bile tekrar deneyin  asla pes etmeyin asla durmayın asla teslim olun size

i will give you the answer because we are coming  towards the end of the show unfortunately we only  

cevabı vereceğim çünkü gösterinin sonuna doğru geliyoruz ne yazık ki sadece

have a few minutes left answer as you see it  is as i see it as you uh constructed earlier  

birkaç dakikamız kaldı cevap gördüğünüz gibi  bugün daha önce oluşturduğunuz gibi benim gördüğüm gibi

on today well this is the answer as i see it and  also as the oxford english dictionary sees it i am

bu benim gördüğüm şekliyle ve aynı zamanda Oxford İngilizcesi olarak sözlük görüyor ben

you know what i haven't seen you're going to  be rude now aren't you mr duncan i haven't seen  

siz neyi görmediğimi biliyorsunuz kabalık edeceksiniz değil mi bay duncan

that [ __ ] for a long time it's been  a long time since i've seen that [ __ ]

uzun zamandır [ __ ] görmedim uzun zamandır görmeyeli [ __ ]

it's it's strange isn't it how  sometimes you could miss things  

bu garip değil mi bazen bir şeyleri kaçırabiliyorsun   fark

not realize it i didn't realize how much  i missed i missed yes okay mr duncan can i  

etmemişsin ne kadar kaçırdığımı fark etmemiştim evet tamam bay Duncan

just put the answer up i really missed it you may  regret making some comments i really missed that

sadece cevabı yazabilir miyim gerçekten kaçırdım bunu yaptığına pişman olabilirsin bazı yorumları gerçekten özledim,

i'm so glad to see him back  popping up in front of me

onun tekrar önümde belirdiğini gördüğüme çok sevindim

what what's the answer mr duncan oh right so  intelligent got that right well done i am slowly  

cevap nedir bay duncan oh doğru yani zeki bunu doğru yaptı aferin yavaş yavaş

getting deeper into debt although earlier  intelligent was getting slowly dragged into  

borca ​​batıyorum, ancak daha önceki zeka yavaş yavaş sürükleniyordu

doom is that because of this live stream yes well  doom doom might be a good word to use to describe  

doom'a, bu canlı akış nedeniyle evet pekala doom doom bunu açıklamak için kullanmak için iyi bir kelime olabilir

this yes there are others yes so yeah so have we  got any other words that could have um fitted uh  

evet başkaları da var evet yani evet yani uyabilecek başka kelimelerimiz var mı uh

people have made suggestions but unfortunately  the words don't form a properly constructed

insanlar önerilerde bulundu ama ne yazık ki kelimeler düzgün kurulmuş bir

sentence there's something moving around on  the roof yes it's a pigeon running around  

cümle oluşturmuyor çatıda hareket eden bir şey var evet çatıda koşan bir güvercin

on the roof uh come on steve we're going we're  moving on because we only have six minutes it's  

uh hadi steve gidiyoruz çünkü sadece altı dakikamız var

going very quickly there we go the time is like  sand sand going through your fingers time keeps  

çok hızlı gidiyor orada biz git zaman kum parmaklarının arasından akıp gidiyor zaman dönmeye devam ediyor

on spinning spinning into the future going what's  the next one mr duncan i'm gonna fly like an eagle  

geleceğe doğru gidiyor sırada ne var bay duncan geleceğe bir kartal gibi uçacağım bir

into the future the next sentence came let's  have another one before we go here's another  

sonraki cümle geldi hadi bir tane daha alalım gitmeden önce işte bir tane daha

one i never something you had and something  something we have eight letters beginning with r  

bir i asla sahip olduğunuz bir şey ve bir şey  bir şey elimizde r ile başlayan sekiz harf var

five letters beginning with e  seven letters beginning with b b4

e ile başlayan beş harf  b b4 ile başlayan yedi harf

what b4 beef

belarusia is cooking a souffle souffles take  a long time she's been whipping eggs yes why  

the is it have they been naughty those eggs  being naughty maybe the eggs like being beaten  

yaramazlardı o yumurtalar yaramazdı belki yumurtalar dövülmek gibiydi

yes we know what whipping whipping in a bowl  with a fork as opposed to whipping with a whip  

evet biliyoruz kırbaçla kırbaçlamak yerine bir kasede çatalla kırbaçlamak

what was that that was the sound  of a whip oh it's whoosh that's it

neydi bu kırbaç sesiydi oh bu vızıltı işte bu

that's what it is that's it's a bit kinky whipping  eggs i think that's a bit kinky belarusia okay oh  

bu biraz müstehcen yumurta çırpmak bence bu biraz müstehcen belarusya tamam oh

i'm only joking right okay we have some miura  has given some answers to the sentence game  

sadece şaka yapıyorum doğru tamam biraz miuramız cümle oyununa bazı cevaplar verdi

very interesting one of them is correct that  one of the words is correct all right okay

çok ilginç bir tanesi doğru o kelimelerden biri doğru pekala tamam evet

yes so we are talking about families  here maybe a person in your family  

ailelerden bahsediyoruz burada belki ailenizden biri

maybe someone that a friend of yours might  introduce another member of their family  

belki bir arkadaşınız ailenin başka bir üyesini  tanıştırabilir

and maybe it is a member of the family  that you didn't realize existed oh you see  

ve belki de var olduğunu fark etmediğiniz aileden biridir  ah anlarsınız

so more of that it does fit what you've said yes  um the words fit but it's not quite the sentence  

yani daha fazlası söylediklerinize uyuyor evet  um kelimeler uyuyor ama tam olarak bu cümle değil

that uh mr duncan had oh here we go valentin  and also intelligent very very yes between  

uh bay duncan'ın sahip olduğu ah işte başlıyoruz valentin ve ayrıca zeki çok çok evet aranızda

you two you've actually come up with the answer  right there we go and and virtually and victoria

ikiniz gerçekten buldunuz cevap işte başlıyoruz ve ve neredeyse ve victoria

all at the same time so it must be correct  yes must be correct can't be bad that was  

aynı anda yani doğru olmalı evet doğru olmalı kötü olamaz bu

very good very good going there so the answer  coming up now and then we can squeeze one more  

çok iyiydi çok iyiydi yani cevap şimdi geliyor ve sonra bir tane daha sıkıştırabiliriz içeri

in shall i try to squeeze it in i will try my  best i'm i'm making no reference to to that i'm  

sıkıştırmaya çalışayım elimden gelenin en iyisini yapacağım bundan bahsetmiyorum ben

getting hungry as well um tacky velour says that  they're getting hungry so am i yes okay that's  

de acıkıyorum um pejmürde kadife onların acıktığını söylüyor yani öyleyim evet tamam bu   bu

that's good i keep saying pronouncing your  word tacky but i'm sure that is not correct

iyi senin kelimeni telaffuz ederken yapışkan olduğunu söyleyip duruyorum ama bunun doğru olmadığından eminim, bu

so how do i pronounce your name correctly please  let me it might be correct that's the weird thing  

yüzden adını nasıl doğru telaffuz edebilirim lütfen doğru olmama izin ver garip olan bu   alabilir olabilir sanırım öyle sanırım

it could take it might be i think it is i think  it is like taki taki valor please let us know  

öyle taki taki yiğitlik lütfen bize bildirin

if that is correct here is the answer steve  right i never realized you had an elder brother  

bu doğruysa cevap burada steve doğru bir ağabeyiniz olduğunu hiç fark etmemiştim

i never realized i never realized you had an  elder brother elder you see you can't say older  

bir ağabeyiniz olduğunu hiç fark etmemiştim büyük görüyorsunuz daha yaşlı diyemezsiniz

so a person who is older than you in your  family can be your elder brother or your elder  

yani kim ailenizde sizden daha büyük olan ağabeyiniz veya ablanız olabilir,

sister so we often refer to a person who has  who's been alive longer than you and you are  

bu nedenle genellikle sizden daha uzun süredir hayatta olan bir kişiye atıfta bulunuruz ve siz büyük kardeşler

related as siblings elder so i never realized  you had an elder brother so maura got realized  

olarak akrabasınız, bu yüzden ağabeyiniz olduğunu hiç fark etmemiştim, bu yüzden Maura farkına vardı

correct is the first word i think maura was the  first person to get that correct um but maura  

doğru ilk kelime bence maura bunu doğru bulan ilk kişiydi um ama maura

said i never realized you had an empty bedroom  which is correct basically that is good but  

dedi ki boş bir yatak odanız olduğunu hiç fark etmemiştim  ki bu temelde doğru bu iyi ama

yeah well in my mother's house in my  mother's house every room yes is empty uh  

evet annemin evinde annemin evinde her oda evet boş uh

one more here's one more a lot of people got that  right one more then two minutes to go oh okay then  

bir tane daha işte bir tane daha birçok insan bunu anladı doğru bir daha sonra iki dakika kaldı oh tamam o zaman   oh evet

oh yes a positive one something positive to end on  but somebody we've not heard from at all okay um  

olumlu bir sonlanacak olumlu bir şey ama hiç haber almadığımız biri tamam um

are you gonna tell us somebody who normally gets  involved in the sentence game oh i see you mean  

anlatacak mısın biz normalde cümle oyununa dahil olan biriyiz oh, anlıyorum   demek

you mean probably well tomic is there  cleaning out uh too busy cleaning out his  

istediğinizi muhtemelen iyi tomic orada temizlik yapıyor uh fırınını temizlemekle çok meşgul evet

oven yes tomic with toxic chemicals tomic has  been very busy cleaning out his oven you see  

tomic zehirli kimyasallarla tomic fırını temizlemekle çok meşguldü görüyorsunuz

so i think that might be what is going on tacky  it's correct or taki is it taki or taki oh i see  

yani bence Bu yapışkan olabilir doğru veya taki taki mi taki mi oh anlıyorum   bu taki taki tamam aferin aferin  zeki

it is taki taki okay well done good  aren't we clever well let's not go too far  

değil miyiz çok ileri gitmeyelim

let's not get too carried away all this  good something feels like all my something  

fazla kapılmayalım tüm bunlar iyi bir şey hissettiriyor her şeyim gibi

coming at something we have six letters beginning  with m we have two letters oh mr duncan uh  

bir şeye geliyor m ile başlayan altı harfimiz var iki harfimiz var oh bay duncan uh

there are three gaps oh four words hang on a  second i think there might be a mistake here a  

üç boşluk var oh dört kelime bir saniye bekleyin burada bir hata olabilir bir

mistake wait there we're not doing that one are  you going to regret putting that one up mister  

hata bekleyin orada yapmıyoruz bunu koyduğuna pişman olacaksın bayım  onu

i regret putting that one you regret putting that  one up because there is something wrong there's  

koyduğuna pişmanım onu ​​koyduğuna pişman oluyorsun çünkü bir yanlışlık var

something wrong there yes thank you for pointing  that out here we go we will start again here we go  

orada bir terslik var evet işaret ettiğin için teşekkürler işte başlıyoruz yeniden başlayacağız işte başlıyoruz

this is better right this is very topical so  forget that one forget that because i hadn't  

bu daha iyi doğru bu çok güncel o yüzden unutun şunu

completed the puzzle i hadn't finished making it  well done we wondered how long it would take you  

unutun yapbozu tamamlamadığım için onu iyi yapmayı bitirmemiştim bu kasıtlı hatayı fark etmenin ne kadar süreceğini merak ettik

to notice that deliberate mistake thank you very  much for noticing that yes it's just a little test  

bunu fark ettiğiniz için çok teşekkür ederim evet bu sadece küçük bir test

just a test just a test just a test to see if  you were paying attention just a little test

sadece bir test sadece bir test sadece dikkat edip etmediğinizi görmek için bir test

i think we got away with that here we go then they  seemed something towards our something because of  

something so this is very topical so i think this  is a good one to end on as four o'clock arrives

güncel, yani bence bu bitirmek için iyi bir şey, çünkü saat dört geldiğinde çoktan geldi

it's already arrived yes

evet

so they seemed something towards  our something because of something  

yani bizim bir şeyimize doğru bir şey gibi göründüler çünkü bir

something is not one of the words by the  way one day it will be yes but not today

şey   bir şey kelimelerden biri değil bu arada bir gün evet olacak ama değil bugün yanlış

there's no excuse for putting up an  incorrect sentence games yes this is  

bir cümle oyunları koymak için hiçbir mazeret yok evet bu   bu

this i agree with you sergio it's terrible  yes i should be sacked you should be whipped  

size katılıyorum sergio bu korkunç  evet kovulmalıyım sen kırbaçlanmalı

i hope that you just like belarusia's  eggs yes in fact i'm counting on it

umarım tıpkı belarusya'nın yumurtalarını seviyorsundur evet aslında buna

as long as i don't get scrambled as well  it's a play on words isn't it that a play on  

sonuna kadar güveniyorum ben de karıştırılmadığım için  bu bir kelime oyunu değil mi?

you can you can crack me you can whip me but  please don't scramble me i feel very tired today  

oh we're stinking oh that was a genuine yawn i  wasn't acting don't worry you're not the only  

bu gerçek bir esnemeydi rol yapmıyordum merak etme tek

one you're not the only one yawning at the moment  i'm tired and hungry i think around the world at  

sen değilsin şu anda esneyen tek kişi sen değilsin yorgun ve açım sanırım şu anda dünyanın her yerinde

the moment there are many people with their hand  over their mouths yawning because they are tired

birçok insan var elleriyle ağızlarını kapatarak esniyorlar çünkü yorgunlar belki belki

maybe maybe we are the cause who knows  they seemed something towards our something  

sebebi biziz bizim bir şeyimize doğru bir şey gibi göründüler   bence

i think we need a clue mister  something that happened last night

bir ipucuna ihtiyacımız var bayım dün gece olan bir şey

are we talking about the uh what are you  looking at mister looking into your ear

hakkında mı konuşuyoruz uh neye bakıyorsunuz bay bakıyor kulağına

because you see right through to the  other side yeah there's daylight i  

çünkü diğer tarafı görüyorsun evet gün ışığı var

don't know how but if i look into mr steve's  ear there's actually light at the other side  

nasıl olduğunu bilmiyorum ama Bay Steve'in kulağına bakarsam aslında diğer tarafta ışık var

very strange so this is this is  something that happened last night  

çok garip yani bu dün gece bunun için olan bir şey

to do with the um well don't say don't  say anything okay you're not taking part  

um ile pekala bir şey söyleme tamam katılmıyorsun

ah oh well intelligent just put a word up there it  could be correct oh yes actually miura has got it  

ah ah çok zeki sadece yukarıya bir kelime koy doğru olabilir oh evet aslında miura anladı

right miura has got it right exactly exactly bye  palmyra bye palmyra palmyra is going see you later  

doğru miura doğru anladı tam olarak güle güle palmyra güle güle palmyra palmyra daha sonra görüşürüz   bu arada

i'm back on wednesday by the way if you love  this my first question is why if you love this  

çarşamba günü geri dönüyorum bunu seviyorsan  ilk sorum neden bunu seviyorsan

join me again on wednesday it will be it  will be me on my own because steve will be  

çarşamba günü tekrar bana katıl o olacak  tek başıma olacağım çünkü steve olacak

working i can't even say that with a straight  face i will be working working working  

Çalışıyorum düz bir yüzle Çalışıyor olacağımı bile söyleyemem Çalışıyorum Çalışacağım

working and i'm going to say nothing  about that or as i like to call it  

Çalışacağım ve bu konuda hiçbir şey söylemeyeceğim ya da sevdiğim gibi

moaning on the phone yes i do seem to be doing  a lot of that at the moment so we have yes we  

Telefonda inleyerek evet Görünen o ki çok şey yapıyor şu anda elimizde evet

have a correct answer coming through yes well  done well done to mura i think you were first  

doğru bir cevabımız var evet aferin mura'ya aferin bence ilk sendin

and for the final time today  say hello to my little friendly

ve bugün son kez benim küçük dostuma

go on say it and when you and we've got to say  that this is just an opinion well it's not even  

merhaba de devam et ve sen ve biz bunun sadece bir fikir olduğunu söylemeliyim ki

that it's just it's just a question  it's just a quiz on a a poorly viewed  

bu sadece bir soru değil sadece kötü izlenen bir internet şovunda bir test

internet show we've got carmen from brazil  right now can i say hello to rio de janeiro  

brezilya'dan carmen var şu anda rio de janeiro'ya merhaba diyebilir miyim

how lovely what what what a what a very um what's  the word i'm looking for mister there are many of  

ne güzel ne ne ne ne çok um aradığım kelime nedir bayım onlardan çok var

them there are many words that i could use there  are millions of words exciting place to live if  

kullanabileceğim birçok kelime var yaşanacak heyecan verici milyonlarca kelime var eğer

i could if i could guess the word that was in  your head i would come on answers i would be a  

yapabilseydim içindeki kelimeyi tahmin edebilseydim kafana gelirdim cevaplar kahin olurdum cevaplar

clairvoyant answers oh answers yes that's it i i  forgot what i was doing then here we go the answer  

oh cevaplar evet bu kadar ne yaptığımı unuttum o zaman işte cevap

this is not an opinion by the way of either myself  or mr steve or anyone at hat for rent productions  

prodüksiyonlar   brexit nedeniyle

they seem biased towards our  country because of brexit  

ülkemize karşı önyargılı görünüyorlar

or maybe the song was just very very bad it was  actually i didn't like it i i thought they made  

veya belki şarkı çok çok kötüydü aslında beğenmedim

two big mistakes first of all the song  that the uk entered it didn't sound like  

iki büyük hata yaptıklarını düşündüm   her şeyden önce İngiltere'nin girdiği şarkı kulağa pek hoş gelmiyordu

a eurovision song and also you you've  got to learn nowadays people want  

bir eurovision şarkısı ve ayrıca sen de öğrenmelisin bugünlerde insanlar

androgynous effeminate camp people they  want they don't want to see macho people  

androjen efemine kamp insanları istiyorlar onlar koca sakallı maço insanlar görmek istemiyorlar

with big beards unless of course it's a woman  but this is it you see it it's all it's all  

elbette kadın olmadıkça ama bu kadar görüyorsun hepsi bu hepsi bu

tipped over on its head so this is what people  want to see they want to see they want to see  

insanların  görmek istedikleri şey bu görmek istedikleri

androgynous human beings performing with with  catchy songs that everyone can join in with  

androjen insanların herkesin katılabileceği akılda kalıcı şarkılarla performans sergilediğini görmek istiyorlar

yes but it wasn't the winner the winning song  was like a rock song that's that wasn't very  

evet ama kazanan değildi kazanan şarkı bir rock gibiydi şarkı o pek   bu pek

that wasn't very um go on you know normal for that  that that contest was it well i i thought it was  

değildi um devam edin bunun için normalsiniz o yarışma iyiydi

interesting that the song sounds like a rock song  but in fact it still sounds like a eurovision song  

şarkının kulağa bir rock şarkısı gibi gelmesinin ilginç olduğunu düşünmüştüm ama aslında kulağa hala bir eurovision şarkısı gibi geliyor

and i don't know how they did that but of course  the group themselves very very androgynous i don't  

ve bunu nasıl yaptıklarını bilmiyorum ama tabii ki grubun kendileri çok androjen,

know why you keep referring to that mr turner well  it's it's kind of a mixture of male and female the  

neden o Bay Turner'dan söz edip durduğunuzu bilmiyorum  bu bir tür erkek ve dişi karışımı

the appearance and everything in between the  appearance might be appealing to both women  

görünüm ve aradaki her şey görünüm hem kadınlara

and men you see so so you know what i mean a very  politically correct group pop group would you say  

hem de erkeklere çekici gelebilir, bu yüzden ne demek istediğimi anlarsınız politik olarak çok doğru bir grup pop grubu diyebilir misiniz

well not really no i wouldn't say that well why  not well it's not politically correct but it is  

pek iyi değil hayır öyle demezdim neden  iyi değil bu politik olarak doğru değil ama bu

something that people are are interested in that's  why it is politically politically correct now to  

bir şey insanların ilgilendiği şey bu yüzden artık

describe not just male and female but everything  in between yes the many that's not the point i'm  

sadece erkek ve dişiyi değil aradaki her şeyi tanımlamak politik olarak politik olarak doğru evet birçok şey demek istediğim

making though i thought that was the point it  is not it is it is that would appeal because  

bu değil gerçi asıl meselenin bu olduğunu düşünmüştüm bu cazip gelir çünkü

i'm talking androgynous nature i'm talking about  the eurovision song contest being biased towards  

androjen doğadan bahsediyorum eurovision şarkı yarışmasının bize karşı önyargılı olmasından bahsediyorum

us because we are instigated brexit no and even  though that they didn't but so are you saying  

çünkü ayrılmaya teşvik edildik hayır ve onlar öyle yapmasa da siz

that i have no idea what you're talking about  now i thought you were talking about your phrase  

ne olduğu hakkında hiçbir fikrim olmadığını mı söylüyorsunuz? hakkında konuşuyorsun şu anda ifaden hakkında konuştuğunu sanıyordum

yes but what i i don't know i'm going to watch  this later and try to work out what steve was just  

evet ama bilmediğim şey bunu daha sonra izleyeceğim ve Steve'in az önce

addressing there because you seem to be addressing  three different things at the same time i shall go  

orada neyi ele aldığını anlamaya çalışacağım çünkü sen şu anda üç farklı şeye hitap ediyor gibisin aynı zamanda gidip

and make a cup of tea and a teak i can leave you  to finish the show mister can i have seven minutes  

bir fincan çay ve bir tik yapacağım gösteriyi bitirmeniz için sizi bırakabilirim bayım dördü yedi geçe alabilir miyim

past four can i have one cup of tea yes one tea  cake with with a little bit of butter and some  

bir fincan çay alabilir miyim evet bir çay keki ile biraz tereyağ ve biraz

some golden syrup yes demanding please can you  also make sure that you pick some of the sultanas  

biraz altın şurup evet talep ediyor lütfen ayrıca kuru üzümlerden bazılarını seçtiğinizden emin olabilir misiniz   o

he's so fussy so demanding i don't mind some but  they always put too many they put too many in  

çok titiz çok talepkar bazılarına aldırış etmem ama her zaman çok fazla koyarlar çok fazla koyarlar

right lovely to see you all  and i will be here again  

doğru hepinizi görmek güzel ve ​​ben olacağım yine burada

hopefully next week but you know what i mean  i know see you in a few minutes mr duncan  

umarım haftaya ama ne demek istediğimi anlıyorsunuz birkaç dakika içinde görüşürüz biliyorum bay duncan   beni

are you ready to fade me out in a professional  manner the sentence game is still on the screen  

profesyonel bir şekilde gözden kaçırmaya hazır mısınız cümle oyunu hala ekranda   orada

wait there let me just let me just make that  go away and then did you give the answer i did  

bekleyin, bırakın onu yapayım git ve sonra benim verdiğim cevabı verdin mi

oh okay that's fine then lovely see you all  next week and uh glad to be here i'm glad you've  

oh tamam sorun değil o zaman hepinizle görüşürüz ve uh burada olduğum için mutluyum

hopefully you've enjoyed it and learned  something from today's live stream yeah

umarım beğenmişsinizdir ve bugünkü canlı yayından bir şeyler öğrenmişsinizdir evet i ben

i i really don't know i really don't know what the  point was there but thank you anyway mr steve we  

gerçekten bilmiyorum amacının ne olduğunu gerçekten bilmiyorum ama yine de teşekkür ederim bay steve

will see you next sunday but i'm not sure what  i was saying you see is your vision tends to  

önümüzdeki pazar görüşürüz ama ne dediğimden emin değilim gördüğünüz gibi vizyonunuz

be a little bit fun and camp so everything  is a little frothy it's a bit like having  

biraz eğlenceli ve kamp yani her şey biraz köpüklü, bu biraz

something that that has lots and lots of cream on  top maybe like your coffee and and there's lots  

üzerinde çok fazla krema olan bir şeye sahip olmak gibi, belki kahveniz gibi ve bir

of little sprinkles it's all very colourful and  glamorous so i think that's what i mean by that  

sürü küçük serpinti var, hepsi çok renkli ve göz alıcı, bu yüzden sanırım bundan kastettiğim bu

so congratulations to italy and i suppose  i should say commiserations commiserations  

bu yüzden İtalya'yı tebrik ederim ve sanırım

i like that when you show your support for someone  who who came last or didn't do very well in a  

geçmiş olsun demeliyim   bir yarışmada sonuncu olan veya çok iyi performans göstermeyen birine desteğinizi gösterdiğinizde

contest you normally send your commiserations so  commiserations to the uk for getting zero points

normalde üzüntülerinizi göndermeniz, dolayısıyla sıfır puan aldığınız için İngiltere'ye tebrikler

and also a big congratulations to italy for  coming first very nice very lovely fancy pants  

ve ayrıca ilk geldiği için İtalya'ya büyük tebrikler çok güzel çok hoş süslü pantolonlar

what a way to end the show thank you very much  for your company today i will see you on wednesday  

gösteriyi bitirmek için nasıl bir yol şirketiniz için çok teşekkür ederim bugün sizinle çarşamba günü görüşürüz

2 p.m uk time and i hope you have a super duper  sunday enjoy the rest of your day whatever you are  

İngiltere saatiyle 14:00 ve umarım harika bir pazar geçirirsiniz günün geri kalanının tadını çıkar, her ne

doing wherever you are going have a super duper  time i really do hope so see you on wednesday i'm  

yapıyorsan, nereye gidiyorsan, süper bir zaman geçir, gerçekten umuyorum, çarşamba günü görüşürüz

back on wednesday please if you have any regrets  anything that you regret doing in your life  

çarşamba günü dönüyorum lütfen herhangi bir pişmanlık varsa hayatında yaptığından pişman olduğun herhangi bir şey

remember this you still have the future you  still have a chance to change everything  

bunu unutma hala geleceğiniz var her şeyi değiştirmek için hala bir şansınız var

this is mr duncan in the birthplace of english  saying thanks for watching see you soon in fact  

bu, ingilizcenin doğum yerindeki Bay Duncan'dır izlediğiniz için teşekkürler.

on wednesday 2 p.m uk time and of course until  the next time we meet here whenever that may be  

ol

whenever the fates decide to bring us all together  again you know what's coming next yes you do

kader hepimizi bir araya getirmeye karar verdiğinde yine sırada ne olduğunu biliyorsun evet yapıyorsun

oh i can smell i can smell tea cakes

oh kokusunu alabiliyorum çay keklerinin kokusunu

I can't wait to eat my tea cake and of course yes

alabiliyorum çay kekimi yemek için sabırsızlanıyorum ve tabii ki

ta ta for now.

şimdilik evet ta ta.