Live English - Hello from Church Stretton in England

oh hello there and welcome to our spontaneous and unrehearsed and

oh merhabalar ve spontane, provasız ve

unplanned live stream it is mr. Duncan here in England I'm hoping that you are

plansız canlı yayınımıza hoş geldiniz ben Mr. Duncan burada, İngiltere'de Umarım

well on this Wednesday afternoon well it it it is a Wednesday afternoon here in

bu Çarşamba öğleden sonra iyisinizdir, burada, İngiltere'de bir Çarşamba öğleden sonra ve

England and we are out walking yes not only myself but also mr. Steve as well

yürüyüşe çıkıyoruz, evet sadece ben değil, Bay Duncan da. Steve de

so first of all let's have a look at where we are this is a lovely place and

öyle, her şeyden önce nerede olduğumuza bir bakalım, burası çok güzel bir yer ve aman

oh my goodness who's that walking by through the gate who is that going away

tanrım, kapıdan geçen kim, benden uzaklaşan kim,

from me oh it looks like mr. Steve where Steve where are you going come come this

oh, görünüşe göre bay. Steve nereye Steve nereye gidiyorsun gel bu

way come on Steve that's it there he is

taraftan gel hadi Steve işte orada o

hello everybody yes welcome to this spontaneous unplanned livestream with

herkese merhaba evet

mr. Duncan and his sidekick mr. Steve and we decided today after a disastrous

Mr. Duncan ve yardımcısı Mr. Steve ve biz dün feci bir günün ardından

day yesterday that we would do what we'd planned to do yesterday today and come

bugün dün yapmayı planladığımız şeyi yapmaya ve

on a nice walk to church Stretton see the lovely scenery go for something

kiliseye güzel bir yürüyüş yapmaya karar verdik Stretton güzel manzarayı görmeye gittik bir şeyler

to eat and what we weren't planning to do a live stream but now we've ended up

yemeye ve ne yapmayı planlamadık bir canlı yayın ama şimdi

doing one so here we are now doing a livestream there is something I want to

bir tane yapmayı bitirdik, bu yüzden şimdi bir canlı yayın yapıyoruz, dikkatinizi çekmek istediğim bir şey var bayım

draw your attention to take a look at mr. Steve's eye

. Steve'in gözü

take a very close look at mr. Steve's eye close your eyes Steve there is

Mr. Steve'in gözü gözlerini kapat Steve

something very wrong with Steve's I closed it again look at that Steve has

Steve'inkinde çok yanlış bir şey var tekrar kapattım bak Steve'in

something wrong with his eye now yesterday it it looked as if it looked

gözünde bir sorun var şimdi dün sanki

as if I I had punched Steve in the eye but can I just say now that it wasn't me

Steve'in gözüne yumruk atmışım gibi görünüyordu ama şunu söyleyebilir miyim? şimdi ben olmadığıma göre

it would appear that Steve has a little bit of an eye infection at the moment so

Steve'in şu anda biraz göz enfeksiyonu var gibi görünüyor, bu

but you have been getting some very strange looks haven't you well

yüzden çok garip bakışlar alıyorsunuz, değil mi

particularly yesterday my eye was the size of a golf ball and I went to the

özellikle dün gözüm bir golf topu büyüklüğündeydi ve Doktora gittim

doctor's because it was getting worse and worse it actually started on Sunday

çünkü daha da kötüye gidiyordu ve daha da kötüye gidiyordu, aslında Pazar günü başladı ve

and I went to the doctor and she took one look at it and said oh I don't like

doktora gittim ve bir baktı ve oh

the look of that I'm going to put you on some antibiotics come back tomorrow if

bunun görünüşünü beğenmedim seni giyeceğim dedi. bazı antibiyotikler yarın geri geliyor, eğer

it's not any better well it is better because we're out and about so despite

daha iyi değilse, daha iyi çünkü bazılarının düşündüğüne rağmen dışarıdayız ve

what some people think because in our neighbourhood people tend to think mr.

mahallemizde insanlar bay.

Duncan's a bit scary I think wait there what you mean some people no no one

Duncan biraz korkutucu bence orada bekle ne demek istiyorsun bazı insanlar kimse benim

thinks I'm scary okay maybe some people think I'm a bit scary but I don't know

korkutucu olduğumu düşünmüyor tamam belki bazı insanlar benim biraz korkutucu olduğumu düşünüyor ama

why one of the neighbours thinks that that

komşulardan birinin neden

you abused me physically in some way I'm sure so we've been avoiding the

beni fiziksel olarak taciz ettiğini düşündüğünü bilmiyorum bir şekilde eminim ki komşulardan kaçınıyoruz

neighbours because they will think that mr. Duncan has hit me in the face so we

çünkü onlar bay olduğunu düşünecekler. Duncan suratıma vurdu, bu yüzden

can't let the neighbours see that mr. Steve has a swollen eye because all of

komşular onu görmesine izin veremeyiz bay. Steve'in gözü şiş çünkü

the neighbours near to where we live might think that I've been beating Steve

yaşadığımız yerin yakınındaki tüm komşular benim Steve'i dövdüğümü düşünebilir ki

up which you definitely have not because it's the other way round I beat you up

sen kesinlikle düşünmedin çünkü tam tersi seni

don't touch just just for the record just for the record can I just say now

döverim dokunma sadece kayıt için kayıt için şimdi sadece şunu söyleyebilirim

that I don't beat Steve up and Steve does not beat me up ever ever nothing

ki ben Steve'i dövmedim ve Steve beni asla böyle bir şey için dövmedi bu

like that at all so yes it's just a simple eye infection

yüzden evet bu sadece zaman zaman kaptığım basit bir göz enfeksiyonu sanırım

which I get from time to time I think you know what it was mr. Duncan it was I

ne olduğunu biliyorsun Bay idi. Duncan,

was gardening last Wednesday using my hedge trimmer and I didn't have my

geçen Çarşamba çit düzelticimi kullanarak bahçeyle uğraşıyordum ve koruyucu gözlüğüm yoktu ve

protective goggles on and bits of the tree bark and dust got in this eye and I

bu göze ağaç kabuğu ve toz parçaları girdi ve

remember rubbing it and that's why I've got an eye infection so what do you do

onu ovuşturduğumu hatırlıyorum ve bu yüzden gözümde enfeksiyon var. ne yaparsınız

mr. Duncan I don't think people need to be horrified by the sight of my infected

bayım Duncan, insanların benim iltihaplı gözüm karşısında dehşete kapılmaları gerektiğini düşünmüyorum

eye mr. Steve has a fair infected eye I want to see how close I

Bay. Steve'in gözü oldukça iltihaplı. Durum korkunç hale gelmeden önce ne kadar yaklaşabileceğimi görmek istiyorum

can get before it becomes horrific close your eye look at that so there is mr.

.

Steeves mr. Steeves infected eye oh dear

Steve Bey Steeves'in gözü enfekte ah canım

there's the good one that's the good eye and there is the the bad eye shall we

işte iyi olan iyi göz ve kötü göz var

have a look at the sheep because there is some lovely sheep over here that have

koyunlara bir bakalım mı çünkü burada giden bazı sevimli koyunlar var

gone there were some lovely sheep here just but now they've they've disappeared

burada bazı sevimli koyunlar vardı ama şimdi onlar' ve kayboldular

but the big question is where am i where am i I'm not on camera so let's let's

ama asıl soru şu ki ben neredeyim neredeyim kamerada değilim o yüzden hadi

put me on camera shall we hi everybody its mr. Duncan and here we

beni kameraya alalım mı herkese selam verelim mi bayım? Duncan ve

are now we are now broadcasting live from a lovely place called Church

işte şimdi, yaşadığımız yerden yaklaşık 40 dakika uzaklıktaki Church Stretton adlı güzel bir yerden canlı yayın yapıyoruz

Stretton Church Stretton which is about about 40

minutes away from where we live and it's still in Shropshire which is England and

ve hala Shropshire, İngiltere'de ve

as you can see we are in a very scenic place very beautiful very quiet very

gördüğünüz gibi çok güzel bir yerdeyiz. yer çok güzel çok sessiz çok

serene a great place to come and unwind oh by the way can I just remind you that

sakin gelip dinlenmek için harika bir yer bu arada size

we are on live tonight as well so don't forget we are live on YouTube tonight

bu gece de canlı yayında olduğumuzu hatırlatabilir miyim bu gece saat 22:00'den itibaren YouTube'da canlı yayında olduğumuzu unutmayın.

from 10:00 p.m. UK time and coming up we have lots of things tonight will be

İngiltere zamanı ve bu akşam

showing you something that we've never shown before mr. steve has something to

size daha önce hiç göstermediğimiz bir şey göstereceğiz . Steve'in sana gösterecek bir şeyi var

show you and I have something to show you as well so all of that coming later

ve benim de sana gösterecek bir şeyim var, bu yüzden bunların hepsi daha sonra gelecek

on but meanwhile back to mr. Steve's infected I

ama bu arada Mr. Steve enfekte oldu,

oh it looks very bad on here mr. Duncan have we got any live chat is there

burada çok kötü görünüyor bayım. Duncan herhangi bir canlı sohbetimiz var mı

anybody that we know Alessandro yes I recognize that name yes

Alessandro'yu tanıdığımız kimse var mı evet bu ismi tanıyorum evet

can we access the live chat mr. Duncan well you I will I will try to the

canlı sohbete erişebilir miyiz bay. Duncan peki seni deneyeceğim

problem is I have my hands full so just a moment if you if you hold the

sorunu çözmeye çalışacağım elim dolu o yüzden bir dakika mikrofonu tutarsan

microphone keep it very steady so no shaking and I will have a look at

çok sabit tut ki sallama ve canlı yayına bir göz atacağım

the live stream oh there's lots of people on I really should have brought

oh bir sürü insan var üzerinde gerçekten

my reading glasses the fuckin I can see that ah and as

okuma gözlüğümü getirmeliydim kahrolası bunu görebiliyorum ah ve

there there's a wasp mister don't don't worry about the wasp I am worrying about

orada bir yaban arısı var bayım yaban arısı için endişelenme yaban arısı için endişeleniyorum

the wasp yes lots of people that we recognize dunya Talib yes

evet dünyada tanıdığımız birçok insan Talib evet

Hong train I miss ferry yes very four hello ms' ferry I miss

Hong tren vapuru özledim evet çok dört merhaba ms' vapuru periyi özledim

fairy its mr. Duncan is is manhandling me because he thinks I'm going to put

mr. Duncan bana eziyet ediyor çünkü mikrofonu koyacağımı düşünüyor onu

the microphone on the I can hold him you just wait now you can control the live

tutabilirim siz sadece bekleyin şimdi canlı

chat oh my goodness oh yeah your arm so shaky I can't read it mr. Duncan should

sohbeti kontrol edebilirsiniz aman tanrım oh evet kolunuz çok titriyor okuyamıyorum bayım. Duncan

I show the viewers what I have in the rucksack we are going to eat later yes

izleyicilere sırt çantamda ne olduğunu göstermeli miyim daha sonra yiyeceğiz evet

we have some food we can't have a live stream without talking about food we

biraz yemeğimiz var yemek hakkında konuşmadan canlı yayın yapamayız

can't we just can't because that's what we do we eat all the time so we had

yapamayız yapamayız çünkü yaptığımız şey bu her zaman yemek yeriz, böylece

something to eat in a local cafe yeah before we came up this rather steep hill

yerel bir kafede yiyecek bir şeyler yerdik, evet, bu oldukça dik tepeye çıkmadan önce, pilavlı

I had chili con carne with rice and Steve had a rather nice vegetable

chili con carne yedim ve Steve oldukça güzel bir sebze

lasagna it was nice because last night we had a curry with chicken so today I

lazanyası yedi, güzeldi çünkü dün gece tavuklu köri yedik. bu yüzden bugün

wanted to go vegetarian mmm yes we we had a rather interesting curry

vejeteryan gitmek istedim mmm evet dün gece oldukça ilginç bir köri yedik,

last night will tell you more about that tonight on the livestream what's in my

bu akşam canlı yayında size bundan daha fazlasını anlatacağız

rucksack the place we are in at the moment is called Church Stretton it's

sırt çantamda ne var şu anda bulunduğumuz yerin adı Church Stretton

actually in the title of the livestream so if you take a look at the title of

aslında başlığında canlı yayın, yani

the livestream you will see the name of the place so look Oh what have we got

canlı yayının başlığına bakarsanız, yerin adını görürsünüz, bu yüzden bakın Oh, burada ne bulduk

here Steve later on look at the fat look at the fat on this mr. Duncan is going

Steve daha sonra şişmanlara bakın, bu baydaki şişmanlara bakın. Duncan

to eat this

bu

delicious-looking rocky-road cake which is biscuit with chocolate

nefis görünümlü kayalık yol pastasını yiyecek, çikolatalı bisküvi, bence

I think toffee and some hard bits like rock inside it oh I want to eat it now

şekerleme ve içinde kaya gibi bazı sert parçalar oh, şimdi onu yemek istiyorum,

let's have a close look yes this is more attractive than your

yakından bakalım evet, bu senin şişkinliğinden daha çekici

your swollen eye I wonder what those pink bits are I think they might be more I

göz o pembe parçaların ne olduğunu merak ediyorum daha fazla olabilirler bence

think they're marshmallow that looks amazing I cut I can't wait to

harika görünen lokumlar kestim yemek için sabırsızlanıyorum

eat that I like the way Steve keeps talking without the microphone being

Steve'in mikrofon yakında olmadan konuşmasını seviyorum

nearby okay now now Steve right this is called a Chelsea bun a Chelsea bun

tamam şimdi Steve doğru buna Chelsea çöreği deniyor Chelsea topuzu

why presumably they first made it in a town called Chelsea which is a town in

neden muhtemelen ilk olarak İngiltere'de bir kasaba olan Chelsea adlı bir kasabada yaptılar ve

England I would imagine they did and it's basically rolled up rolled up bread

yaptıklarını hayal ediyorum ve temelde

with their currents inside and it's falling I woke up dusted with icing

içinde akıntıları olan rulo haline getirilmiş ekmek ve düşüyor Tozlu uyandım pudra

sugar there's lots of sugar lots of also lots of fat no oh it's low fat low fat

şekeri ile çok fazla şeker var ayrıca çok fazla yağ var hayır oh az yağlı az yağlı

there's no fat in a Chelsea bun it's just bread rolled in currants or

Chelsea çöreğinde yağ yok sadece kuş üzümü veya kuru

sultanas and then baked in the oven and it's delicious now is there is there

üzümle sarılmış ve sonra fırında pişirilmiş ekmek ve çok lezzetli şimdi var mı var mı

any cinnamon there might be a small amount of cinnamon cinnamon a spice from

tarçın az miktarda tarçın olabilir tarçın doğudan gelen bir baharat

the east yes there is a small amount of spice in a chelsea bun I do

evet chelsea çöreğinde az miktarda baharat var öyle yapıyorum bu

so I get the feeling that Chelsea bun was originally made in a place called

yüzden chelsea çöreğinin aslen chelsea denen bir yerde yapıldığı hissine kapılıyorum az önce

Chelsea that's what I just said mr. Damon I don't know if that's true

söylediğim buydu Bay. Damon, bunun doğru olup olmadığını bilmiyorum

someone can look it up do you want me to move yes so I think it Chelsea bun is

biri bakabilir, taşınmamı ister misin evet, bu yüzden Chelsea topuzu

probably was first made in China or it could have been a man's name or a

muhtemelen ilk Çin'de yapıldı veya Chelsea adında bir erkek adı veya bir

woman's name called Chelsea and they invented this particular piece it's this

kadın adı olabilirdi ve onlar bu özel parçayı icat etti, bu

particular cake right like is that is that like Chelsea Clinton Chelsea

özel pasta tam olarak bu, Chelsea Clinton gibi, Chelsea

Clinton you see oh let's go over here let's have a wonder I feel like

Clinton gibi, oh, hadi buraya gidelim, bir merak edelim,

wandering into the bushes are you enjoying the conversation yes this is a

çalıların arasında dolaşmak gibi hissediyorum, sohbetten hoşlanıyor musunuz, evet bu bir

live stream you're watching at the moment and now we are going into the

canlı yayın sizsiniz' şu anda izliyoruz ve şimdi çalıların arasına gidiyoruz

bushes or anything could happen now anything so now we are near there was

ya da şimdi herhangi bir şey olabilir, yani şimdi yakındayız,

some lovely sheep here earlier but the only right there right there but the

daha önce burada bazı sevimli koyunlar vardı ama oradaki tek şey ama

only thing we have to look at now is some of the sheep poo that's all it's

şu anda bakmamız gereken tek şey biraz koyun kakasından bu kadar

left sheep poo mr. Duncan that's sheep poo

kaldı koyun kakası bayım. Duncan bu koyun kakası

that is definitely sheep poo go on pick it up Steve I dare you pick the sheep

bu kesinlikle koyun kakası devam et onu al Steve koyun kakasını almaya cesaret ediyorum

poo up sheep poo really I think it's sheep poo so what were you

gerçekten koyun kakası bu yüzden ne

saying that says do not cross this fence no access only use only the path through

diyordun bu çiti geçme erişim yok sadece yolu kullan

the woods so this must be private property yeah private prior to that

ormanın içinden bu yüzden bu özel mülk olmalı evet o

private property so do not cross this fence no access use only the path

özel mülkten önce özel bu yüzden bu çiti geçmeyin erişim yok sadece ormanın içinden geçen yolu kullanın

through the woods are we going to go into the woods because we could get lost

ormana mı gireceğiz çünkü

out here mr. Duncan okay we could get lost out here so I made

burada kaybolabiliriz bay. Duncan tamam, burada kaybolabiliriz, bu yüzden şu anda tırmandığımız çok büyük bir tepe olan Wenlock'tan çok daha fazla olan bu belirli bölge için

sure I brought with us a map Ordnance Survey map for this particular

yanımızda bir Ordnance Survey haritası getirdiğimden emin oldum ve

area which is much Wenlock the long wind which is a very big hill that we're

currently climbing up and when lock edge and it's an exhibition kick the bloody

kenar kilitlendiğinde ve bu bir sergi kanlı

things still and explore a map so look let me open this out and you can see I

şeyleri tekmeleyin ve bir haritayı keşfedin bu yüzden bak bunu açmama izin verin ve görebilirsiniz

can tell you where we are right now yes it's so clear well I can see exactly

size şu anda nerede olduğumuzu söyleyebilirim evet bu çok net tam olarak

where we are I must I must save Steve handles the map very well there's Church

nerede olduğumuzu görebiliyorum Steve'i kurtarmalıyım haritayı çok iyi idare ediyor Church

Stretton that's where we are and we're currently walking up here so what do you

Stretton bizim bulunduğumuz yer orası ve şu anda buraya doğru yürüyoruz,

think about that mr. Duncan so there's the church Stretton and we are walking

bu konuda ne düşünüyorsunuz bay. Duncan, Stretton kilisesi var ve biz

up here so Steve is now showing you where we are so there you go I'm sure

buraya doğru yürüyoruz, bu yüzden Steve şimdi size nerede olduğumuzu gösteriyor, işte bu, Steve'in haritayı çıkarmasından

that is no clearer than before Steve got the map out so we can't

öncekinden daha net olmadığından eminim, bu yüzden

possibly get lost because I have the map and I'm going to be look very smug

kaybolmamız mümkün değil çünkü ben haritaya sahip olursam çok kendini beğenmiş görüneceğim

because I have the map I'm in charge of where we go look Steve there's no way

çünkü harita bende var nereye gideceğimizden ben sorumluyum bak Steve o kokuşmuş kokuşmuşla

you can look smarmy or smart with that stinky rotten I am I getting is anybody

zeki ya da zeki görünmene imkan yok.

saying they feel sorry for me for you punching me in the eye actually I'm

gözüme yumruk attığınız için benim adıma üzülün aslında

gonna tell the truth now mr. Duncan you know full well that after the sundered

şimdi doğruyu söyleyeceğim bayım. Duncan çok iyi biliyorsun ki bölünmüş

livestream we were very angry with me and you punch me in the eye and that's

canlı yayından sonra bana çok kızmıştık ve sen benim gözüme yumruk atıyorsun ve bu

why I've got this and I can't believe I'm still here with you now Steve keeps

yüzden buna sahibim ve hala burada olduğuma inanamıyorum Steve

changing the story just a few moments ago he said that we we didn't have a

hikayeyi değiştirip duruyor sadece birkaç dakika önce kavga etmediğimizi söyledi

fight and now he's saying that I did punch him in the eye I didn't punch mr.

ve şimdi onun gözüne yumruk attığımı söylüyor, ben yumruklamadım bay.

Steve in the eye now you know Steve that I never leave any marks that's true look

Steve'in gözünde artık Steve'in hiçbir iz bırakmadığımı biliyorsunuz, bu doğru,

look at the back of this map here this shows us all this particular one map is

bu haritanın arkasına bakın, bu bize tüm bu belirli bir haritayı gösteriyor,

to 1/7 see the whole of the UK has been mapped out with every little path

1/7'ye bakın, Birleşik Krallık'ın tamamı her biri ile haritalandı

on every Hill everywhere where every square inch of England has been mapped

İngiltere'nin her santimetrekaresinin haritalandığı her tepede küçük patika o

I'm sure I know that woman I'm sure I recognize that woman I think that woman

kadını tanıdığıma eminim eminim o kadını tanıyorum sanırım o kadını

I've seen her hanging around in the town centre we saw on the way up here she's

şehir merkezinde dolaşırken görmüştüm burada,

got a dog with her I think this is I think this map is actually live I think

yanında bir köpek var sanırım bu bence bu harita aslında canlı Bence bu

this is a live picture this map this is map number two one seven yes as you said

canlı bir resim bu harita bu iki bir yedi numaralı harita evet dediğin gibi

and there we go that's just some of the all the different maps that you can buy

ve işte başlıyoruz bu hepsinden sadece birkaçı Satın alabileceğiniz farklı haritalar, kelimenin

we're literally every square foot or every square yard has been mapped out

tam anlamıyla her bir metrekarenin veya her bir yarda karenin haritasını çıkardık

and that there there's two one seven yes we noticed the orange box yes I think

ve orada iki bir yedi var evet turuncu kutuyu fark ettik evet, bence bu

that's amazing that somebody has gone throughout the whole of of the UK walked

harika, birisi tüm alanı dolaştı. Birleşik Krallık

every bit of it and constructed a map so that we know exactly where to go

her bir parçasını yürüdü ve bir harita yaptı, böylece tam olarak nereye gideceğimizi bileceğiz ve

so that we don't get lost did you realise we have satellites yes well

kaybolmayacağız, fark ettiniz mi, bizim uydularımız var, evet,

these were these were done before the age of satellites mr. Duncan maybe it

bunlar uydular çağından önce yapılmıştı bay. Duncan belki de

was just a very tall person the only thing we haven't got is a compass we

çok uzun bir insandı, sahip olmadığımız tek şey pusula,

really need a compass but I don't think we can get lost because we're on a set

gerçekten bir pusulaya ihtiyacımız var ama kaybolabileceğimizi sanmıyorum çünkü belirlenmiş bir

route we're on a color-coded route called the red route so all you got to

rotadayız, renkli bir yoldayız- kodlu rota kırmızı rota olarak adlandırılır, yani tek yapmanız gereken kırmızı renk açıkken

actually do is follow the marker posts with the red coloring on and you can't

işaret direklerini takip etmek ve

go get lost Mimi's going unfortunately I have to leave it was nice talking to you

kaybolamazsınız Mimi maalesef gidiyor, sizinle konuşmak güzeldi

I will be back later don't forget I'm live tonight from 10 o'clock UK time yes

daha sonra döneceğim don Unutma, bu gece Birleşik Krallık saatiyle 10'dan itibaren canlı yayındayım evet,

if I feel up to it I'll be there too Oh mr. Steve now Steve is being very

eğer kendimi iyi hissedersem ben de orada olacağım Oh bay. Steve şimdi

dramatic with his Paulie I where am I oh there I am

Paulie'siyle çok dramatik davranıyor Ben neredeyim oh oradayım

Steve is being very dramatic with his poorly eye that's what I think anyway

Steve zayıf gözüyle çok dramatik davranıyor bence zaten

he's being very dramatic so now we are going a little bit further down oh oh

çok dramatik davranıyor bu yüzden şimdi biraz daha aşağıya gidiyoruz oh oh

I've just realised the oh I think I think this tree has thorns Steve that

ben' sanırım bu ağacın dikenleri var Steve bu

was very painful whatever that

çok acı vericiydi her ne ise

something stuck in me I should be so lucky so just to give you another little

bana bir şey saplandı o kadar şanslı olmalıyım ki size

view of where we are the place we're in his church Stretton

nerede olduğumuza dair küçük bir fikir daha vereyim onun kilisesinde olduğumuz yer Stretton

it is a beautiful town by the way we've just had something very nice to eat and

güzel bir kasaba bu arada az önce çok güzel bir şeyler yedik ve bakın

look can you see the gate here look at this gate you can see the gate and can

buradaki kapıyı görüyor musunuz bu kapıya bakın kapıyı görebiliyor musunuz ve

you see on the gate it says In loving memory of Norman and Jill Goodwin and

kapıda Norman'ın sevgi dolu anısına yazıyor ve Jill Goodwin ve

this is something you will see a lot as you walk around places in the

bu,

countryside or near the countryside so there you can see a little plate or

kırsalda veya kırsala yakın yerlerde dolaşırken çokça göreceğiniz bir şey, yani orada küçük bir levha veya

plaque and this is put here in memory of Norman and Jill you will often see these

plaket görebilirsiniz ve bu buraya Norman ve Jill'in anısına konmuştur, bunları da sık sık göreceksiniz

also on on seats and benches as well in fact there might be one on this bench do

koltuklarda ve banklarda da aslında bu bankta bir tane olabilir,

you think Steve may well be one on this bench mr. Duncan let us have a look yes

sizce Steve bu bankta olabilir mi bay. Duncan bir göz atmamıza izin verdi evet var bak

there is look there is were right okay there so this is also another little

oradaydı tamam orada yani bu da birine küçük bir

tribute to someone I don't think we'll go

saygı duruşu Gideceğimizi sanmıyorum

are we back oh I don't know how that happened

geri döndük oh bunun nasıl olduğunu bilmiyorum

caught up on one of those twigs I see but back sorry about that

birine takıldım görüyorum ama geri bunun için üzgünüm

yes oh I don't know when that went off are we back on can you hear is now can

evet oh bilmiyorum ne zaman patladı tekrar başladık mı duyabiliyor musun şimdi

he hear is now good thank you for telling us thank you for telling him I

duyabiliyor mu şimdi iyi bize söylediğin için teşekkürler ona söylediğin için teşekkürler

dread to think how long that was going on for so just to recap this is the

düşünmekten korkuyorum bu ne kadar uzun sürdü, özetlemek gerekirse bu,

lovely little nameplate that people put on gates and chairs and benches to

insanların ölenleri anmak için kapılara, sandalyelere ve sıralara koyduğu sevimli küçük isim levhası, bu

remember those who have died so there we go in living memory of Norman and Jill

yüzden Norman ve Jill Goodwin'in yaşayan anısına

Goodwin and beyond the gate you can see there is another lovely walk that goes

ve kapının ötesine gidiyoruz. ağaçlara doğru giden başka bir güzel yürüyüş daha var

off into the trees how are you feeling Steve are you okay yeah she doing really

nasıl hissediyorsun Steve iyi misin evet o gerçekten öyle hissediyorum

I feel I feel in a slightly mad mood it's being out in the trees I'm turning

back into a feral animal it's probably the antibiotics they're probably messing

antibiyotikler muhtemelen

up my head you know and I think I think Steve actually switched the sound off I

kafamı karıştırıyorlar, biliyorsun ve sanırım Steve aslında sesi kapattı

think he did it to sabotage my live stream oh hello there there we go again

sanırım bunu canlı akışımı sabote etmek için yaptı oh merhaba işte yine başlıyoruz geri döndük geri

we're back we're back so are we going to go on our walk now mr. Duncan we should

döndük yani geri döndük şimdi yürüyüşümüze devam edeceğiz bayım. Duncan,

actually be taking a walk now that's the reason why we've come here because we're

aslında şimdi yürüyüşe çıkmalıyız, bu yüzden buraya geldik çünkü

going for a lovely walk so we will end the live stream I hope you've enjoyed

güzel bir yürüyüşe çıkıyoruz, bu yüzden canlı yayını sonlandıracağız umarım

this thank you very much for all of your lovely messages mr. Steve could you say

bundan keyif almışsınızdır tüm güzelliğiniz için çok teşekkür ederim mesajlar bay Steve

hi to thought a letter fortaleza I hope you pronounced that right I think

bir mektup fortaleza'ya merhaba diyebilir misin Umarım doğru telaffuz etmişsindir Sanırım

I did so hello - fortaleza Judy jeez here she's going Muhammad is here at

çok merhaba yaptım - Fortaleza Judy Tanrım işte gidiyor Muhammed burada

Muhammad Hameed Mahmoud Hameed vises two times - thank you very much thank you

Muhammed Hameed'de Mahmoud Hameed iki kez mengene - çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim

thank you all by Dulla Hong train is going because we're gay

hepinize teşekkür ederim Dulla Hong treni gidiyor çünkü biz eşcinseliz gideceğimizi

we said we were going so that's why everyone is going so we'll see you all

söyledik bu yüzden herkes gidiyor bu yüzden hepinizle

later yes we'll see you later Thank You Marie thank you David Thank

sonra görüşürüz evet sonra görüşürüz Teşekkürler Marie teşekkürler David Teşekkürler

You Fung and we will we will see you tonight at ten o'clock UK time we'll be

Fung ve gideceğiz bu gece İngiltere saatiyle onda görüşürüz

live in our lovely cozy studio we are now going to continue our walk and then

sevimli şirin stüdyomuzda canlı yayında olacağız şimdi yürüyüşümüze devam edeceğiz ve sonra

we will sit down and have our lovely lovely sweet snacks ah how about shall

oturup sevimli tatlı atıştırmalıklarımızı yiyeceğiz ah

we have them now or should we have them a bit later we'll have them later okay

şimdi onları yiyelim mi yoksa biraz sonra almalı mıyız, sonra alırız tamam,

so we'll see you later it's mr. Duncan and mr. Steve saying

sonra görüşürüz ben bay. Duncan ve Mr. Steve

catch you later and of course you know what's coming

sonra görüşürüz diyor ve tabii ki sırada ne olduğunu biliyorsun

next yes you do - ta ta for now...ta ta 8-)

evet yaparsın - şimdilik ta ta...ta ta 8-)