Meaning of TAKE IT EASY and EASIER SAID THAN DONE - A Short English Lesson with Subtitles

So there's a few ways that we use

the phrase "take it easy" in English.

İngilizce'de "kolay gelsin" ifadesini kullanmamızın birkaç yolu var. Bunu

The first way that we use it would be to tell someone

kullanmamızın ilk yolu, birine

that we think they should calm down.

sakinleşmesi gerektiğini düşündüğümüzü söylemektir.

Maybe someone is really, really excited,

Belki birisi gerçekten çok heyecanlıdır,

like Oscar over there,

şuradaki Oscar gibi,

I think he found a mouse under the snow.

sanırım karın altında bir fare bulmuş.

If Oscar was acting crazy or going crazy

Oscar delirmiş gibi davranıyorsa veya çıldırıyorsa,

I could say, "Take it easy Oscar.

"Sakin ol Oscar.

"You're just acting crazy."

"Deli gibi davranıyorsun"

Maybe someone is getting angry

and you think that they should calm down,

you could say to them,

diyebilirim.

"Take it easy, you need to calm down."

Kolay, sakinleşmen lazım."

We also say this after someone hurts themselves.

Bunu birisi kendini incittiğinde de söylüyoruz.

You could have a situation where someone is playing a sport

Spor yapan birinin

and they twist their ankle, you could say to them,

ayak bileğini burktuğu bir durum olabilir, ona "

"Why don't you sit on this chair and take it easy

Neden bunun üzerine oturmuyorsun?" diyebilirsiniz. sandalye ve sakin ol

"and I will find someone who can take care of you?"

"ve seninle ilgilenebilecek birini bulacağım?"

So, when you ask someone to take it easy,

Yani, birinden sakinleşmesini istediğinde, ondan

you're asking them to calm down.

sakinleşmesini istiyorsun.

We also use this though to talk about relaxing.

Bunu rahatlamaktan bahsetmek için de kullanırız. Şöyle

I could say, "This weekend I'm not going to work,

diyebilirim, "Bu hafta sonu işe gitmeyeceğim,

"I'm just going to take it easy."

"Sadece sakin olacağım."

We have another phrase with the word easy in it, sort of,

İçinde kolay kelimesinin geçtiği başka bir cümlemiz var, bir bakıma

and that is "easier said than done."

ve bu "söylemesi yapmaktan daha kolay. "

And this sentence or phrase is a little bit like the phrase

Ve bu cümle ya da deyim biraz,

I did the other day that something can be harder

geçen gün yaptığım bir şeyin göründüğünden daha zor

than it looks, or harder than it seems.

ya da göründüğünden daha zor olabileceği ifadesine benziyor.

Sometimes it's easier to talk about something

Bazen bir şey hakkında konuşmak onu

than it is to do it.

yapmaktan daha kolaydır.

I think the best example for this would be raising children.

Buna en iyi örnek çocuk yetiştirmektir.Pek

A lot of people have different ideas about the best way

çok insanın en iyi çocuk yetiştirme yöntemi hakkında farklı fikirleri vardır

to raise children, but I would definitely say to you

, ancak size kesinlikle söyleyebilirim

that when it comes to raising children,

ki iş çocuk yetiştirmeye geldiğinde söylemesi yapmaktan daha

it's easier said than done.

That means it's easier to talk about ways that work

kolaydır.

when you are raising children than it is to actually do it.

çocuk yetiştirirken gerçekten işe yarayan yollardan bahsedin.

So, again, two phrases for you, "take it easy,"

Yani, yine sizin için iki ifade,

which can be used a whole bunch of different ways,

bir sürü farklı şekilde kullanılabilen "sakin ol"

and the phrase "easier said than done."

ve "söylemesi daha kolay" ifadesi

I think, I'm not sure you can see it,

Sanırım, görebildiğinden emin değilim,

but there is a crow flying by and it is crowing.

ama uçan bir karga var ve ötüyor.

I think that bird needs to take it easy.

Bence o kuşun sakin olması gerekiyor.

Anyways, Bob the Canadian here, and.

Her neyse, burada Kanadalı Bob ve.