Learn the English Phrases JUST SHY OF and TO SHY AWAY

In this English lesson, I wanted to help you

Bu İngilizce dersinde,

learn the English phrase, just shy of.

just shy of İngilizce ifadesini öğrenmenize yardımcı olmak istedim.

When you are just shy of something,

Bir şeyden utangaç olduğunuzda,

it means you're almost there, but not quite.

neredeyse oradasınız demektir, ama tam olarak değil.

I'm actually five foot, 10 and a half inches tall.

Aslında 1.80 boyundayım, 10 buçuk inç boyundayım.

I'm just shy of being six feet tall.

Sadece 1.80 boyunda olmaktan utanıyorum.

Maybe you watch sports, and there you have

Belki spor izliyorsunuz ve orada rekor kırabilecek

a favorite athlete who might break a record.

favori bir sporcunuz var .

Maybe the record is 100 goals scored in a season,

Rekor belki bir sezonda atılan 100 gol

but your favorite athlete scores 98 or 99 goals.

ama favori sporcunuz 98 veya 99 gol atıyor.

You would say that they were

just shy of breaking the record.

Rekoru kırmaktan çekindiklerini söyleyebilirsiniz.

So when you are just shy of something,

Yani bir şeyden utangaç olduğunuzda,

you're almost there but not quite.

neredeyse oradasınız ama tam olarak değil. Bugün size öğretmek

The second phrase I wanted to teach you today

istediğim ikinci cümle

is the phrase, to shy away from.

, çekinmek.

When you shy away from something,

Bir şeyden çekindiğiniz zaman,

it means that you avoid it.

ondan kaçındığınız anlamına gelir.

It's something you don't like doing.

Bu yapmaktan hoşlanmadığın bir şey.

Some people don't like speaking in public,

Bazı insanlar topluluk önünde konuşmayı sevmezler, bu

so they shy away from it.

yüzden çekinirler.

That means if someone asks them

Bu, eğer biri onlara

if they want to speak in public,

topluluk önünde konuşmak isteyip istemediğini sorarsa,

if they want to do some public speaking,

topluluk önünde konuşmak isteyip istemediğini sorarsa,

they usually say no, they shy away from public speaking.

genellikle hayır derler, topluluk önünde konuşmaktan çekinirler.

I try to shy away from bad foods.

Kötü yiyeceklerden uzak durmaya çalışıyorum.

I try to not eat them, but sometimes I fail at that.

Onları yememeye çalışıyorum ama bazen bunda başarısız oluyorum. Bazı şeylerden

I'm not that good at shying away from certain things.

çekinme konusunda o kadar iyi değilim .

So to repeat, when you are just shy of something,

Tekrar edecek olursak, bir şeyden çekindiğiniz zaman,

it means that you're almost there but not quite,

bu neredeyse başardığınız anlamına gelir ama tam olarak gelmemişsinizdir.

In a few months, I hope, on my bigger channel,

Umarım birkaç ay içinde, daha büyük kanalımda

I will be just shy of a million subscribers.

bir milyon aboneden utangaç olacağım.

Right now I'm around 820,000 or something like that.

Şu anda 820.000 civarındayım ya da onun gibi bir şey.

So I'm not close yet, but if I was at 999,000 subscribers,

Yani henüz yaklaşmadım ama 999.000 abone olsaydım,

I would be just shy of a million.

bir milyona yakın olurdum.

And of course, again, the phrase, to review.

Ve elbette, tekrar gözden geçirmek için ifade.

To shy away means to avoid something.

Utanmak, bir şeyden kaçınmak demektir.

I shy away from being outside in bad weather,

Kötü havalarda,

especially if there's lightning.

özellikle şimşek çaktığında, dışarıda olmaktan çekinirim.

If there's a freak storm, I don't like to be outside.

Korkunç bir fırtına varsa, dışarıda olmayı sevmiyorum.

But hey, let's look at a comment from a previous video.

Ama hey, önceki bir videodan bir yoruma bakalım.

I'm having trouble with my pockets today.

Bugün ceplerimle başım dertte.

Let me get this out.

Bunu çıkarmama izin ver.

I know it's from Ruslan and the comment is this.

Ruslan'dan olduğunu biliyorum ve yorum bu.

Ruslan says, "Thank you for the cool lesson, teacher Bob.

Ruslan, " Harika ders için teşekkürler Bob öğretmen.

Your phrase, fall is coming, reminded me

Sonbahar geliyor ifadeniz bana

of the 'Game of Thrones' motto, you know our words,

'Game of Thrones' mottosunu hatırlattı, sözlerimizi bilirsiniz,

winter is coming."

kış geliyor" diyor.

My response was, "ha ha, I never thought of that.

Cevabım, "ha ha, bunu hiç düşünmemiştim.

Yes, fall is coming."

Evet, sonbahar geliyor."

So "Game of Thrones," it's actually,

Yani "Game of Thrones" aslında

I read the books and then I watched the TV shows.

kitaplarını okudum ve ardından TV şovlarını izledim.

It's a really interesting fantasy series.

Gerçekten ilginç bir fantastik dizi.

It has knights, and it has big battles

Şövalyeleri var ve

with swords and horses and everything.

kılıçlar, atlar ve her şeyle büyük savaşları var.

And one of the phrases in that show is "winter is coming,"

Ve o şovdaki ifadelerden biri "kış geliyor",

because that's something that everyone,

çünkü bu herkesin,

I think in that land, winter only comes every few years.

bence o topraklarda kışın sadece birkaç yılda bir geldiği bir şey.

So every once in a while, they'll say "winter is coming."

Yani arada bir "kış geliyor" derler.

And yes, fall is coming here.

Ve evet, sonbahar buraya geliyor.

The trees are not quite turning color yet,

Ağaçlar henüz tam olarak renklenmiyor,

but that will actually be happening soon.

ama bu aslında çok yakında olacak. Hava

It's been very, very dry and that kind of speeds things up,

çok, çok kuruydu ve bu işleri biraz hızlandırdı,

but you can see behind me, we actually did get

ama arkamda görebilirsiniz , aslında

a little bit of rain.

biraz yağmur yağdı. Bu

So I'm glad that-

yüzden memnunum-- Şu

There's a little bit of thunder right now.

anda biraz gök gürültüsü var.

It just finished raining a few minutes ago,

Yağmur birkaç dakika önce bitti,

so maybe I should have waited a little bit to come outside.

bu yüzden belki de dışarı çıkmak için biraz beklemeliydim.

I usually shy away from making videos in the rain.

Genelde yağmurda video çekmekten kaçınırım.

I don't think it's gonna rain again,

Tekrar yağmur yağacağını sanmıyorum

but anyways, fall can come very quickly here.

ama her neyse, burada sonbahar çok çabuk gelebilir.

Even though it has been very warm lately

Son zamanlarda hava çok sıcak olmasına

and it feels like summer, it's been over 30 degrees

ve yaz gibi hissettirmesine rağmen, birçok gündür 30 derecenin üzerinde olmasına rağmen

for many days, it feels like in this part of Canada,

, Kanada'nın bu bölgesinde

in just, in a heartbeat, it can be fall.

sanki bir kalp atışında sonbahar olabilirmiş gibi geliyor.

In about two or three weeks,

Yaklaşık iki veya üç hafta sonra

the evenings will be very, very cool.

akşamlar çok ama çok serin olacak.

The leaves on all of the trees, including this one,

Bu ağaç da dahil olmak üzere tüm ağaçların yaprakları

will start to turn color and probably

renklenmeye başlayacak ve muhtemelen

in about four or five weeks, all of the trees around me

yaklaşık dört veya beş hafta içinde çevremdeki tüm ağaçlar

will be beautiful colors of orange and yellow and red.

güzel turuncu, sarı ve kırmızı renklere sahip olacak.

So it comes really quickly.

Bu yüzden gerçekten hızlı geliyor.

Like you kind of blink your eyes and fall is here.

Sanki gözlerini kırpıyorsun ve düşüş burada.

That's how quick it happens.

İşte bu kadar çabuk olur.

Anyway, it's Bob the Canadian here.

Her neyse, burada Kanadalı Bob var.

Thanks for watching this short English lesson.

Bu kısa İngilizce dersini izlediğiniz için teşekkürler.

I hope you enjoyed it.

Umarım eğlenmişsindir.

I'll see you in a couple of days with another one. Bye.

Birkaç gün sonra başka biriyle görüşürüz. Hoşçakal.