Meaning of TAKE THE BULL BY THE HORNS and JUMP IN WITH BOTH FEET - An English Lesson with Subtitles

So, when I was a kid, we had cows in this barn behind me.

Yani ben çocukken arkamda bu ahırda ineklerimiz vardı.

We milked cows, but we also had a bull.

İnek sağdık ama boğamız da oldu.

So, cows are female and bulls are male,

Yani inekler dişi, boğalar erkektir

and the bull had really big horns.

ve boğanın gerçekten büyük boynuzları vardır.

We have an English phrase though,

Yine de

to take the bull by the horns

boğayı boynuzlarından tutmak

or to grab the bull by the horns.

veya boğayı boynuzlarından tutmak için İngilizce bir deyimimiz var.

And that means when you have a job to do

Ve bu, yapacak bir işiniz olduğunda

and you just get started on it right away.

ve hemen ona başlamanız anlamına gelir.

You don't wait around.

Etrafta beklemiyorsun.

You don't sit around

thinking about whether you want to do it or not.

Bunu yapmak isteyip istemediğinizi düşünerek oturmazsınız.

When you take the bull by the horns,

Boğayı boynuzlarından tuttuğunuzda

it means that you get started on that job right away.

hemen o işe başlıyorsunuz demektir.

You just decide to yourself that you know what you're doing,

Ne yaptığınızı bildiğinize,

you know how to do it.

nasıl yapacağınızı bildiğinize kendiniz karar verirsiniz.

You're just gonna take the bull by the horns

Boğayı boynuzlarından tutacaksın

or grab the bull by the horns

ya da boğayı boynuzlarından yakalayıp

and get started on it right away.

hemen işe koyulacaksın.

By the way, when I was a kid

Bu arada, ben çocukken

and we had cows and we had one bull,

ineklerimiz ve bir boğamız olduğunda

I was really afraid of the bull.

boğadan gerçekten korkardım.

He was really, really big and he was quite scary.

O gerçekten çok büyüktü ve oldukça korkutucuydu.

I would never have grabbed that bull by the horns literally.

O boğayı gerçek anlamda asla boynuzlarından tutmazdım.

We have another phrase here, to jump in with both feet

Burada iki ayakla atlamak

or to jump in with two feet.

veya iki ayakla atlamak için başka bir deyimimiz var. Bir

When you jump in with both feet on something,

şeye iki ayağınızla atladığınızda,

it means almost the same thing.

bu neredeyse aynı anlama gelir.

It means you're excited to do it, you want to get started,

Bu, yapmaktan heyecan duyduğun , başlamak istediğin

and so you just jump in with both feet

ve bu yüzden iki ayağınla atladığın

and you get started right away.

ve hemen başladığın anlamına gelir.

When spring starts on the farm, Jen jumps in with both feet.

Çiftlikte bahar başladığında Jen iki ayağıyla dalar.

She gets outside right away,

even if the weather isn't very nice,

Hava çok güzel olmasa da hemen dışarı çıkar

and she starts doing all of her jobs on the farm.

ve çiftlikteki bütün işlerini yapmaya başlar . Şakayıkların büyüyeceği

You can actually see behind me a little bit

where she's cleaned up some of the area

alanın bir kısmını temizlediği yeri arkamda biraz görebilirsiniz

where peonies will be growing.

.

When spring starts to get beautiful--

Bahar güzelleşmeye başladığında--

When spring starts, Jen jumps in with both feet.

Bahar başladığında, Jen iki ayağıyla atlar.

So, again, when you take the bull by the horns,

Yani, yine, boğayı boynuzlarından tuttuğunuzda, bir şeye hemen

it means you get started on something right away.

başlamanız anlamına gelir .

And when you jump in with both feet,

Ve iki ayağınızla zıpladığınızda, bir

it means you get started on something

şeye

with a lot of excitement.

büyük bir heyecanla başladığınız anlamına gelir.

Anyways, Bob the Canadian here.

Her neyse, Kanadalı Bob burada.

I hope that made sense today

Umarım bugün bu mantıklı olmuştur

and I hope you're having a good day.

ve umarım iyi bir gün geçiriyorsundur.

I'll see you tomorrow in the next video.

Yarın bir sonraki videoda görüşmek üzere.