Meaning of THE SQUEAKY WHEEL GETS THE GREASE and I CAN'T COMPLAIN - A Short English Lesson

We have a saying in English,

İngilizce'de bir sözümüz vardır,

the squeaky wheel gets the grease.

gıcırdayan tekerlek yağı alır.

And we use this when we are talking about

Ve bunu,

a person who complains a lot

çok şikayet eden

and then usually gets their way.

ve sonra genellikle istediğini alan bir kişiden bahsederken kullanırız.

We would say, "Well, the squeaky wheel gets the grease."

" Gıcırdayan tekerlek yağı alır" derdik.

It originally comes from

Başlangıçta,

talking about wheels on vehicles

araçlardaki tekerleklerden

and when they go squeak, squeak, squeak.

ve gıcırdamaya, gıcırdamaya, gıcırdamaya başladıklarından bahsetmekten geliyor.

We usually put some grease or oil on them.

Genellikle üzerlerine biraz gres veya yağ sürüyoruz.

Grease and oil are two types of lubricants

Gres ve yağ,

that will stop a wheel from squeaking.

tekerleğin gıcırdamasını durduracak iki tür yağlayıcıdır.

But we use this sentence mostly

Ama biz bu cümleyi

to describe a person who complains a lot.

daha çok şikayet eden bir insanı anlatmak için kullanırız.

Maybe there's someone at your work

Belki iş yerinizde

who complains a lot

çok şikayet eden biri vardır

and then they always get their way.

ve sonra her zaman istediğini yapar.

The boss is always letting them get what they want

Patron,

because they complain so much.

çok şikayet ettikleri için her zaman istediklerini almalarına izin veriyor.

You would say, "Well, you know what they say.

"Ne derler bilirsin. "

"The squeaky wheel gets the grease."

Gıcırdayan tekerlek yağı alır"

Maybe you have a brother or sister in your family

who complains a lot and they always get their way.

You could say, "Well, you know what they say.

diyebilirsin. Onların ne dediğini biliyorsun.

"The squeaky wheel gets the grease."

"Gıcırdayan teker yağlanır."

Talking about complaining,

Şikayet etmekten bahsetmişken,

here is another way to use the word complain

to answer the question how is it going.

nasıl gidiyor sorusunu yanıtlamak için şikayet kelimesini kullanmanın başka bir yolu.

If someone says to you, "How's it going?"

Birisi size "Nasıl gidiyor?"

You can answer by saying,

"Well, you know, I can't complain.

"Şey, biliyorsun, şikayet edemem.

"Life's going pretty good."

"Hayat oldukça iyi gidiyor" diyerek cevap verebilirsin.

It means that you're not super happy.

You're not super sad.

You don't really have anything that you're annoyed about,

sinirleniyorsun

but there's nothing that you're really excited about.

ama gerçekten heyecanlandığın bir şey yok.

You could just say, "I can't complain."

"Şikayet edemem" diyebilirsin, bu

So sometimes at work, someone will say to me,

yüzden bazen işte biri bana

"Hey, Bob, how's it going?"

"Hey Bob, nasıl gidiyor? "

And I will answer by saying,

Ben de

"Oh, you know, I can't complain.

"Oh, biliyorsun, şikayet edemem" diyerek cevap vereceğim.

"I slept good.

"İyi uyudum.

"I have a good lunch to eat later today,

"Bugün daha sonra yemek için iyi bir öğle yemeğim var

"and in general, life is going okay,

" ve genel olarak hayat iyi gidiyor, "

"so I can't complain."

bu yüzden şikayet edemem."

So there's two phrases for you.

Yani sizin için iki cümle var.

The squeaky wheel gets the grease

Gıcırdayan tekerlek yağ alır

means that the person who complains

anlamına gelir şikayet eden kişi

always gets their way.

her zaman istediğini alır.

And when you say I can't complain,

ve şikayet edemem dediğinde,

it's just another way to answer the question how's it going.

bu nasıl gidiyor sorusuna cevap vermenin başka bir yolu.

Anyways, Bob the Canadian here

her neyse, kanadalı bob burada

and you're learning English with me

ve benimle ingilizce öğreniyorsun

and I hope you're having a great day.

ve umarım' harika bir gün geçiriyoruz.