5 Speaking Mistakes to AVOID in English

Hi, I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.  

Merhaba, ben SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Do you make these five common speaking  mistakes? Let's talk about it.  

Bu beş yaygın konuşma hatasını yapıyor musunuz ? Bunun hakkında konuşalım.

Learning English is hard. There's so much  to remember. But if you remind yourself  

İngilizce öğrenmek zordur. Hatırlanacak çok şey var . Ancak kendinize,

that as long as you're practicing, you are  learning, you're going in the right direction.  

pratik yaptığınız sürece öğrendiğinizi, doğru yönde ilerlediğinizi hatırlatırsanız.

Before we get started, I have a little  disclaimer, making mistakes is a completely  

Başlamadan önce, küçük bir sorumluluk reddi beyanım var, hata yapmak

normal part of learning anything new. It could  be a language. It could be any other skill.  

yeni bir şey öğrenmenin tamamen normal bir parçasıdır. Bu bir dil olabilir. Başka herhangi bir yetenek olabilir.

I want you to overall be nice to yourself. When  you make a mistake, if you can't remember a word,  

Genel olarak kendine iyi davranmanı istiyorum. Bir hata yaptığınızda, bir kelimeyi hatırlayamadığınızda,

if you say something incorrectly and people  can't understand you, you take a deep breath. 

yanlış bir şey söylediğinizde ve insanlar sizi anlamadığında derin bir nefes alırsınız.

Because you know what? You are getting out  of your comfort zone. You are taking a risk  

Çünkü biliyor musun? Konfor alanınızın dışına çıkıyorsunuz. Bir risk alıyorsunuz

and you are learning something new.  Congratulations! That is a wonderful thing  

ve yeni bir şeyler öğreniyorsunuz. Tebrikler! Bu harika bir   şey

to do. At the same time, I understand that you  want to improve your English and you want to avoid  

. Aynı zamanda İngilizcenizi geliştirmek istediğinizi ve

common mistakes. Today, we're going to go over  five common speaking mistakes. But be careful,  

sık yapılan hatalardan kaçınmak istediğinizi anlıyorum. Bugün, yaygın olarak yapılan beş konuşma hatasının üzerinden geçeceğiz. Ancak dikkatli olun,

one of them is a little a bit of a trick.  Well, like always, I have created a free  

bunlardan biri biraz hileli. Her zaman olduğu gibi, bu hataları yapmamanız ve konuşurken kendinize güvenmeniz için

PDF worksheet with all of today's common  mistakes and the solutions so that you don't  

bugünün tüm yaygın hatalarını ve çözümlerini içeren ücretsiz bir PDF çalışma sayfası oluşturdum

make these mistakes and you can feel confident  when you speak. You can click on the link in the  

.

description to download that free PDF today. Are you ready to get started? Let's follow  

Bu ücretsiz PDF'yi bugün indirmek için   açıklamadaki bağlantıya tıklayabilirsiniz. Başlamaya hazır mısın?

this lovely Maya Angelou quote that says, "Do  the best that you can until you know better.  

Maya Angelou'nun şu güzel sözünü takip edelim: " Daha iyisini bilene kadar elinden gelenin en iyisini yap.

Then, when you know better, do better."  Well, let's get started. Mistake number one,  

Sonra, daha iyisini bildiğinde daha iyisini yap." Pekala, başlayalım. Bir numaralı hata,

lose or loose. And believe it or not, even  native English speakers make this mistake. Loose.  

kaybet ya da kaybet. İster inanın ister inanmayın, anadili İngilizce olan kişiler bile bu hatayı yapar. Gevşetmek.

Loose. That shirt is too loose. It doesn't  fit. Lose. Lose. Don't lose your phone when  

Gevşetmek. O gömlek çok bol. Uymuyor. Kaybetmek. Kaybetmek.

you're at the baseball game. Can you say these  two challenge sentences with me? My son has a  

Beyzbol maçındayken telefonunuzu kaybetmeyin. Bu iki meydan okuma cümlesini benimle söyler misin? Oğlumun

loose tooth. I hope he doesn't lose it while he's  eating. If your shoe is loose, you might lose it.  

sallanan dişi var. Umarım yemek yerken aklını kaybetmez . Ayakkabın gevşekse, onu kaybedebilirsin.

Now, I have a little quiz before  we go to common mistake number two. 

Şimdi, iki numaralı yaygın hataya geçmeden önce küçük bir sınavım var.

What should be the best word for this sentence?  I'll let you borrow my favorite shirt, but don't  

Bu cümle için en iyi kelime ne olmalı? En sevdiğim gömleğimi ödünç almana izin vereceğim ama alma

it. Don't. Which one's correct? Three, two, one.  I'll let you borrow my favorite shirt, but don't  

. yapma Hangisi doğru? Üç iki bir. En sevdiğim gömleğimi ödünç almana izin vereceğim ama

lose it. Don't lose it. Common speaking mistake  number two, yesterday night, last night.  

onu kaybetme. Onu kaybetme. İki numaralı yaygın konuşma hatası , dün gece, dün gece.

Only one of these is correct. Can you guess which  one it is? I stayed up too late last night and now  

Bunlardan sadece biri doğrudur. Hangisi olduğunu tahmin edebilir misiniz ? Dün gece çok geç kaldım ve şimdi   çok

I'm exhausted. Yes, people will understand you if  you say, "I stayed up too late yesterday night,"  

yorgunum. Evet, "Dün gece çok geç kaldım" derseniz insanlar sizi anlayacaktır,

but it's not correct. And if you want to level up  your speaking skills, you should say last night.  

ancak bu doğru değildir. Ve konuşma becerilerinizi geliştirmek istiyorsanız dün gece demelisiniz.

Can you fill in the end of this question? What did you do?  

Bu sorunun sonunu yazar mısınız? Ne yaptın?

Three, two, one. Well, as you know, there's only  one correct answer. What did you do last night?  

Üç iki bir. Bildiğiniz gibi tek bir doğru cevap var. Dün gece ne yaptın?

Let me know in the comments. Remember, remind.  Ugh, these words are so similar, but there is one  

Yorumlarda bana bildirin. Hatırla, hatırlat. Ah, bu kelimeler çok benzer, ancak

grammatical difference between these words  that you need to know so that you can use  

bu kelimeler arasında bir gramer farkı vardır ve onları doğru kullanabilmeniz için bilmeniz gerekir

them correctly. Remember Vanessa's English lesson  last week? Ah, no, will you remind me what it was?  

. Vanessa'nın geçen haftaki İngilizce dersini hatırlıyor musunuz ? Ah, hayır, bana ne olduğunu hatırlatır mısın?

Let's take a look at both of these sentences. The  first one is, remember Vanessa's lesson last week?  

Bu iki cümleye bir göz atalım. Birincisi, Vanessa'nın geçen haftaki dersini hatırlıyor musunuz?

We just have the word remember, and it's  not attached to anything. But take a look  

Sadece hatırla kelimemiz var ve hiçbir şeye bağlı değil. Ama ikincisine bir bakın

at the second one, remind me what it was. When we use the word remind, we always  

, bana onun ne olduğunu hatırlatın. Hatırlatmak kelimesini kullandığımızda, sonrasında her zaman

use a pronoun afterwards. Remind me. Will you  remind him about his homework? Will you remind  

bir zamir kullanırız. Bana hatırlat. Ona ödevini hatırlatır mısınız?

them not to be late? Oh, can you please remind  me what the homework is? We almost always use  

Onlara geç kalmamalarını hatırlatır mısınız? Oh, lütfen bana ödevin ne olduğunu hatırlatır mısın?

the word remind when we're trying to help someone  out. It is incorrect to say, can you remember me  

Birine yardım etmeye çalışırken  hatırlatma kelimesini neredeyse her zaman kullanırız . Ev ödevinin ne olduğunu   beni hatırlayabilir misin? demek yanlış olur.

what the homework is? That is not correct. Let's  do a little test. Can you choose the correct words  

Bu doğru değil. Küçük bir test yapalım. Bu cümlelerde doğru kelimeleri   seçebilir misiniz

in these sentences? Do you when the project is  due? Think about it for three seconds. Three, two,  

? Projenin bitiş tarihi geldiğinde mi ? Üç saniye boyunca düşünün. Üç iki

one. Do you remember when the project is  due? Do you see any other word after that? 

bir. Projenin ne zaman biteceğini hatırlıyor musunuz ? Bundan sonra başka bir kelime görüyor musun?

There's no pronoun after that. Instead, it's  just the project. Do you remember when the  

Ondan sonra zamir yok. Bunun yerine, yalnızca projedir. Projenin ne zaman biteceğini hatırlıyor musunuz

project is due? What about this sentence,  me to buy milk when I go to the store later.  

? Peki ya bu cümle daha sonra markete gittiğimde süt almam.

You're asking someone to help you with  something. Three, two, one. Remind me  

Birinden size bir konuda yardım etmesini istiyorsunuz . Üç iki bir.

to buy milk when I go to the store later. I might  forget. Common speaking mistake number four,  

Daha sonra markete gittiğimde süt almamı hatırlat. Unutabilirim. Dört numaralı yaygın konuşma hatası,

tell and say. Oh, these are also two  very tricky words, but I have a little  

söyle ve söyle. Oh, bunlar da çok aldatıcı iki kelime, ama

key way that you can remember which one to use  at which time. Let's take a look at these two  

hangisini hangi zamanda kullanacağınızı hatırlamanız için küçük bir anahtar yolum var . Bu iki   cümleye bir göz atalım

sentences. What did he tell me? What did he  say to me? Oh, do you notice something here? 

. Bana ne dedi? Bana ne dedi? Oh, burada bir şey fark ettin mi?

After each of these words, we have a little  phrase. What did he tell me? Well, we only have  

Bu kelimelerin her birinin ardından küçük bir ifademiz var. Bana ne dedi? Elimizde sadece

that pronoun, me. What about the next question?  What did he say to me? Aha! Here we have it.  

bu zamir var, ben. Bir sonraki soru ne olacak? bana ne dedi Aha! İşte elimizde.

With the word say, we always need to if there is  a pronoun. What did he say to me? You cannot say,  

Say kelimesiyle, bir zamir varsa her zaman ihtiyacımız vardır . bana ne dedi Bana ne

what did he say me? This is incorrect. Instead,  you should say, what did he say to me? Or you  

dedi? Bu yanlış. Bunun yerine, bana ne dedi? Ya da o

can say, what did he tell me? Let's take  a little quiz. What did your boss to you  

bana ne dedi diyebilirsiniz. Küçük bir test yapalım. Zam istediğinde patronun sana ne yaptı

when you asked for a raise? I'll give you  three seconds to think. Is it say or tell?  

? Size düşünmeniz için üç saniye vereceğim. Söylemek mi söylemek mi? Zam

What did your boss to you when you  asked for a raise? Three, two, one. 

istediğinizde patronunuz size ne yaptı ? Üç iki bir. Zam

What did your boss say to you when you asked for  a raise? Did you see the word to after this? Yes,  

istediğinizde patronunuz size ne dedi ? Bundan sonra kelimesini gördün mü? Evet,

that's your key that it should be say.  All right, let's look at another one.  

söylenmesi gereken anahtarınızdır. Pekala, başka bir tanesine bakalım.

Me the truth, does this outfit look okay? It's  a trick question. Let's go over it one more time  

Bana gerçeği, bu kıyafet iyi görünüyor mu? Bu hileli bir sorudur. Bir kez daha üzerinden geçelim

and I'll give you three seconds to think of the  correct answer. Me the truth, does this outfit  

ve size doğru yanıtı düşünmeniz için üç saniye süre vereceğim . Doğrusunu isterseniz, bu kıyafet

look okay? Three, two, one. Tell me the truth,  does this outfit look okay? After the word tell,  

iyi görünüyor mu? Üç iki bir. Bana doğruyu söyle, bu kıyafet iyi görünüyor mu? Söyle kelimesinden sonra

there is not the word to, so you know we need to  use tell. Tell me the truth, does this outfit look  

to kelimesi yoktur, bu nedenle tell kullanmamız gerektiğini bilirsiniz. Bana doğruyu söyle, bu kıyafet iyi görünüyor mu

okay? All right, let's go to our final common  speaking mistake that might be a little trick. 

? Pekala, küçük bir numara olabilecek son ortak konuşma hatamıza geçelim.

There is. There are. There's three birds outside  my window right now. Oh, this is technically a  

Orada. Var. Şu anda penceremin dışında üç kuş var . Ah, bu teknik olarak bir

mistake. There is three birds. Birds is plural.  There is an S. There are three of them. Why  

hata. Üç kuş var. Kuşlar çoğuldur. Bir S var. Üç tane var. Neden

did I say there is three birds? Well, in common  spoken English, we often make this a contraction,  

üç kuş olduğunu söyledim? Pekala, günlük konuşma İngilizcesinde, bunu genellikle bir kısaltma yaparız,

there's, and it doesn't matter what comes next.  We could say, there's a bird outside my window,  

vardır ve sonrasında ne olduğu önemli değildir. Penceremin dışında bir kuş var

or there's three birds outside my window.  And even though the verb is singular,  

veya penceremin dışında üç kuş var diyebiliriz. Ve fiil tekil olmasına rağmen,

this is a mistake that really it doesn't  matter. Native English speakers make this  

bu gerçekten önemli olmayan bir hatadır . Anadili İngilizce olanlar bu

mistake all the time and no one cares. No  one even really knows that it's a mistake. 

hatayı her zaman yaparlar ve kimsenin umurunda değildir. Hiç kimse bunun bir hata olduğunu gerçekten bilmiyor.

Technically, it is. But if you hear this and  you think, wait, that's not right. Why did  

Teknik olarak öyle. Ancak bunu duyarsanız ve düşünürseniz, bekleyin, bu doğru değil.

they say that? You know what? Sometimes native  English speakers allow mistakes, and this is  

Bunu neden   söylediler? Biliyor musun? Bazen ana dili İngilizce olan kişiler hatalara izin verir ve bu

one of them. But just a little note. If you are  writing formally, if you're writing academically,  

onlardan biridir. Ama küçük bir not. Resmi olarak yazıyorsanız, akademik olarak yazıyorsanız,

you can say there are three birds outside my  window. You can use the correct version. If you're  

penceremin dışında üç kuş var diyebilirsiniz . Doğru sürümü kullanabilirsiniz.

taking an exam, don't put the conversational  incorrect phrase. Don't blame me for that.  

Bir   sınava giriyorsanız, konuşmaya uygun  yanlış ifadeler kullanmayın. Bunun için beni suçlama.

Instead, you should use the technical  grammatically correct expression. But just to  

Bunun yerine teknik dilbilgisi açısından doğru ifadeyi kullanmalısınız. Ancak

let you know, you can forget about this mistake.  In fact, you can even use it when you speak.  

size haber vermek için bu hatayı unutabilirsiniz. Hatta konuşurken bile kullanabilirsiniz.

Well, congratulations on leveling up your English. I hope now you can avoid these five common  

Pekala, İngilizce seviyeni yükselttiğin için tebrikler. Umarım artık bu beş yaygın

speaking mistakes and learned a little bit more  about English. Now, I have a question for you.  

konuşma hatasından kaçınabilir ve İngilizce hakkında biraz daha fazla bilgi edinebilirsiniz . Şimdi size bir sorum var.

I want to know in your country, what happens when  a child loses a loose tooth? Here in the US, it's  

Ülkenizde bir çocuğun sallanan dişi düştüğünde ne olduğunu bilmek istiyorum. ABD'de

pretty common that a child will put that tooth  under their pillow. And in the morning, magically,  

bir çocuğun o dişi  yastığının altına koyması oldukça yaygındır . Ve sabah

the tooth fairy will give them some money. It  might be a dollar. It might be a quarter. It might  

diş perisi sihirli bir şekilde onlara biraz para verir. Bir dolar olabilir. Çeyrek olabilir.

be more if you're really lucky, but this is a  common cultural practice. I want you to use these  

Gerçekten şanslıysanız daha fazla olabilir, ancak bu yaygın bir kültürel uygulamadır. Bu

two tricky words. What do you remember from your  childhood? Let me know in the comments, and don't  

iki aldatıcı kelimeyi kullanmanı istiyorum. Çocukluğunuzdan ne hatırlıyorsunuz ? Yorumlarda bana bildirin ve

forget to download the free PDF for this lesson. This is an important one, so that you don't make  

bu ders için ücretsiz PDF'yi indirmeyi unutmayın. Bu,

these mistakes when you're speaking. You can get  all of the mistakes, all of the sample sentences,  

konuşurken bu hataları yapmamanız için önemlidir. Tüm hataları, tüm örnek cümleleri,

how to correct it, and you can answer Vanessa's  challenge question so that you never forget  

nasıl düzelteceğinizi öğrenebilir ve öğrendiklerinizi asla unutmamak için Vanessa'nın meydan okuma sorusunu yanıtlayabilirsiniz

what you've learned. There's a link in the  description to download the free PDF today.  

. Açıklamada, ücretsiz PDF'yi bugün indirmek için bir bağlantı var.

Well, thanks so much for learning English with  me and I'll see you again next Friday for a new  

Benimle İngilizce öğrendiğin için çok teşekkürler. Gelecek Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için görüşmek üzere

lesson here on my YouTube channel. Bye! The next step is to download the free  

. Hoşçakal! Sonraki adım,

PDF worksheet for this lesson. With this  free PDF, you will master today's lesson  

bu ders için ücretsiz   PDF çalışma sayfasını indirmektir. Bu ücretsiz PDF ile bugünün dersinde ustalaşacak

and never forget what you have learned. You  can be a confident English speaker. Don't  

ve öğrendiklerinizi asla unutmayacaksınız. Kendine güvenen bir İngilizce konuşmacısı olabilirsiniz.

forget to subscribe to my YouTube channel  for a free English lesson every Friday. Bye!

Her cuma ücretsiz İngilizce dersi için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın. Hoşçakal!