Understand FAST English Conversations [Advanced Listening Lesson]

Vanessa: Hi, I'm Vanessa from SpeakEnglishWithVanessa.com.

Vanessa: Merhaba, ben SpeakEnglishWithVanessa.com'dan Vanessa.

Are you ready to understand fast English conversations?

Hızlı İngilizce konuşmaları anlamaya hazır mısın?

Let's talk about it.

Bunun hakkında konuşalım.

Speaking naturally and fluently in English is a great skill, but when you're having a

İngilizce'yi doğal ve akıcı bir şekilde konuşmak büyük bir beceridir, ancak sohbet ederken

conversation, if you can't understand what the other person is saying, you're going to

karşınızdaki kişinin ne dediğini anlayamazsanız

have a big problem.

büyük bir sorun yaşarsınız.

So today, I want to share with you my top tip that will help you to understand fast

Bu yüzden bugün, hızlı İngilizce konuşmaları anlamanıza yardımcı olacak en iyi ipucumu sizinle paylaşmak istiyorum

English conversations.

.

Today you're going to learn how to understand fast English conversations, we're going to

Bugün hızlı İngilizce konuşmaları nasıl anlayacağınızı öğreneceksiniz,

practice this method together right now today, and then I'm going to help you know how to

bugün bu yöntemi birlikte uygulayacağız ve ardından

continue practicing this method so that it doesn't just stop today so that you can continue

bu yöntemi uygulamaya nasıl devam edeceğinizi öğrenmenize yardımcı olacağım, böylece sadece devam edebilmek

and build your listening skills.

ve dinleme becerilerinizi geliştirmek için bugün durun.

So how can you understand fast conversations?

Peki hızlı konuşmaları nasıl anlayabilirsiniz?

Can you learn like a child, just taking in a lot of information for two, three, four,

Bir çocuk gibi iki, üç, dört,

five years, 24/7?

beş yıl boyunca 7/24 çok fazla bilgi alarak öğrenebilir misiniz?

Or maybe you just think, "Oh, I can watch English TV shows 500 times and eventually

Ya da belki sadece "Oh, 500 kez İngilizce TV şovları izleyebilirim ve sonunda

I'll just understand what they're saying"?

ne dediklerini anlayacağım" diye düşünürsünüz?

Well, if you listen to these conversations and you only understand 10%, 20%, we need

Peki, bu konuşmaları dinliyorsanız ve sadece %10, %20 anlıyorsanız,

to take it back a little bit.

biraz geriye almamız gerekiyor.

The best way to understand fast English speakers is to study and analyze native real conversations.

Hızlı İngilizce konuşanları anlamanın en iyi yolu, yerel gerçek konuşmaları incelemek ve analiz etmektir.

Make sure that you understand each word and then you can also imitate that same sentence

Her kelimeyi anladığınızdan emin olun ve ardından konuşurken aynı cümle yapısını kendiniz de taklit edebilirsiniz

structure yourself when you speak.

.

Today, we're going to be doing this together.

Bugün, bunu birlikte yapacağız.

We're going to be analyzing a short English conversation, including some idioms, expressions,

Kısa bir İngilizce sohbeti analiz edeceğiz ve o sohbette geçen bazı deyimler, deyimler,

phrasal verbs that are included in that conversation.

fiil fiilleri de dahil olmak üzere.

So what I want you to do is I want you to get a pen and pencil ready because I want

O halde yapmanı istediğim şey, bir tükenmez kalem almanı istiyorum çünkü

you to be active during today's lesson.

bugünkü derste aktif olmanı istiyorum.

We're going to be following four steps.

Dört adım izleyeceğiz.

The first step is to listen to a fast, original conversation clip.

İlk adım, hızlı, orijinal bir konuşma klibi dinlemektir.

We're going to be listening to a clip from a guy named Nathan, who is a native English

Anadili İngilizce olan Nathan adlı birinden bir klip dinleyeceğiz

speaker, and he's going to be talking a little bit about his experience with an international

ve o biraz da

public speaking organization called Toastmasters.

Toastmasters adlı uluslararası bir topluluk önünde konuşma organizasyonundaki deneyiminden bahsedecek.

Then number two, we're going to listen to a slow version of this clip.

Sonra iki numara, bu klibin yavaş versiyonunu dinleyeceğiz.

This means that hopefully in the slow version, you're going to catch each word, you're going

Bu, umarım yavaş versiyonda her kelimeyi yakalayacaksınız,

to hear words that you didn't hear the first time because with Nathan it was pretty fast,

ilk seferde duymadığınız kelimeleri duyacaksınız çünkü Nathan ile oldukça hızlıydı,

but in the slowed down version it's going to be a little bit clearer for you to hear

ancak yavaş versiyonda gidiyor her kelimeyi duymanız için biraz daha net olması için

each word.

.

Step number three is to write everything that you hear.

Üçüncü adım, duyduğunuz her şeyi yazmaktır .

Whatever you hear Nathan say, whatever you hear me say, try to write exactly what you

Nathan'ın ne dediğini duyarsan duy, benden ne duyarsan duy, tam olarak duyduklarını yazmaya çalış

hear.

.

And in the fourth step, we're going to check your writing with the original transcript.

Ve dördüncü adımda, yazınızı orijinal transkript ile kontrol edeceğiz.

You'll probably see, "Oh, I got that word correct.

Muhtemelen, "Ah, bu kelimeyi doğru anladım.

I didn't know that that's what they said, but I wrote it correctly."

Öyle dediklerini bilmiyordum ama doğru yazdım."

And you'll probably also see, "Oh wow, I didn't hear that at all," maybe there are some linkings

Ve muhtemelen "Oh vay, bunu hiç duymadım" da göreceksiniz, belki daha

and reductions that you didn't know before.

önce bilmediğiniz bazı bağlantılar ve indirgemeler vardır.

So this is a good way to test what you know and also test what's difficult for you so

Bu, bildiklerinizi test etmenin ve aynı zamanda sizin için zor olanı test etmenin iyi bir yoludur,

that you can improve that.

böylece onu geliştirebilirsiniz.

Maybe you don't write the correct word because you simply don't know it, maybe it's a new

Belki bilmediğin için doğru kelimeyi yazmıyorsun , belki de bu

vocabulary word for you.

senin için yeni bir kelimedir.

This is a good way to expand your vocabulary.

Bu, kelime dağarcığınızı genişletmenin iyi bir yoludur.

Today, we're going to be talking about three words that you're going to hear in the conversation

Bugün, Nathan'la konuşurken duyacağınız üç kelimeden bahsedeceğiz

with Nathan, so hopefully those will just add to your vocabulary.

, bu yüzden umarız bunlar kelime dağarcığınıza katkıda bulunur.

Today's YouTube lesson is a free sample of my course, the 30 Day Listening Challenge,

Bugünün YouTube dersi, kursumun ücretsiz bir örneği ,

which opens today, December 20th.

20 Aralık'ta bugün başlayacak olan 30 Günlük Dinleme Yarışması.

In the course, you'll study one lesson exactly like what we're going to do today.

Kursta, tıpkı bugün yapacağımız gibi bir ders çalışacaksınız.

You're going to build your listening skills day by day.

Dinleme becerilerinizi günden güne geliştireceksiniz.

Students who have joined past Listening Challenges have said that the first few days in the course

Geçmişte Dinleme Yarışmalarına katılan öğrenciler, kurstaki ilk birkaç günün

are generally pretty tough.

genellikle oldukça zor olduğunu söylediler.

This is a difficult technique because you're trying to listen for every single word, but

Bu zor bir teknik çünkü her kelimeyi tek tek dinlemeye çalışıyorsunuz, ancak

after a few days it gets easier and easier, and you really are building your listening

birkaç gün sonra giderek daha kolay hale geliyor ve gerçekten dinleme

skills.

becerilerinizi geliştiriyorsunuz.

So if it's challenging for you, push on.

Bu yüzden, sizin için zorlayıcıysa, devam edin.

You can do it.

Bunu yapabilirsin.

Remember that I said you'll need a pen and a piece of paper?

Bir kalem ve bir parça kağıda ihtiyacın olacağını söylediğimi hatırlıyor musun ?

Well, today is an active lesson, you need to participate.

Pekala, bugün aktif bir ders, katılmanız gerekiyor . Kâğıdına yazmanı istediğim şeyi tam olarak görebilmen

Let's take a look at the worksheet so that you can see exactly what I want you to be

için çalışma sayfasına bir göz atalım

writing down on your paper.

.

Here's the conversation outline, first you'll hear Nathan's voice, then you'll hear my voice,

İşte konuşmanın ana hatları, önce Nathan'ın sesini duyacaksınız, sonra benim sesimi,

then his, then mine.

sonra onun sesini, sonra benim sesimi duyacaksınız.

And if you have a piece of paper, I recommend writing at least N, V, N, V, N, V so that

Ve bir parça kağıdınız varsa, duyacaklarınıza kendinizi hazırlayabilmeniz için en az N, V, N, V, N, V ​​yazmanızı öneririm

you can prepare yourself for what you're going to hear.

.

This is actually day 25 of the 30-day Listening Challenge, but it's a free sample today.

Bu aslında 30 günlük Dinleme Yarışmasının 25. günü ama bugün ücretsiz bir örnek.

The course is open now December 20th to December 31st for only $30.

Kurs, 20 Aralık - 31 Aralık tarihleri ​​arasında yalnızca 30 ABD Doları karşılığında açıktır.

This means that on January 25th, you will study this lesson, but today it's a free sample.

Bu, 25 Ocak'ta bu dersi çalışacağınız anlamına gelir, ancak bugün ücretsiz bir örnek.

Now let's listen to the fast original version of this conversation.

Şimdi bu sohbetin hızlı orijinal halini dinleyelim .

The clip is only 30 seconds, so it's going to go pretty fast, but try to write what you

Klip sadece 30 saniye, bu yüzden oldukça hızlı olacak, ama duyduklarınızı yazmaya çalışın

hear.

.

Test your listening skills.

Dinleme becerilerinizi test edin.

Let's listen.

Hadi dinle.

Nathan: You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Nathan: Bir konu veya istem alacaksın- Vanessa: Tamam.

Nathan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech

Nathan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

off the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Nathan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Nathan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Nathan: Right.

Nathan: Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Bir konu veya istem alacaksınız- Vanessa: Tamam.

Nathan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech

Nathan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

off the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Nathan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Nathan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Nathan: Right.

Nathan: Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Bir konu veya istem alacaksınız- Vanessa: Tamam.

Nathan: And you have to get up in front of the group and do a one two minute speech off

Nathan: Ve grubun önüne çıkıp iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Nathan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Nathan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Nathan: Right.

Nathan: Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

Vanessa: Did you feel like that was definitely too fast?

Vanessa: Bunun kesinlikle çok hızlı olduğunu hissettin mi?

Well, Nathan was speaking pretty naturally, and I was too.

Nathan oldukça doğal konuşuyordu ve ben de öyleydim.

Native English speakers can definitely understand this conversation, so I want you to be able

Anadili İngilizce olanlar bu konuşmayı kesinlikle anlayabilir, bu yüzden sizin

to do that too.

de bunu yapabilmenizi istiyorum.

You'll hear this style of speaking when you travel to the US, when you have a business

ABD'ye seyahat ettiğinizde, bir iş

meeting, when you meet some international friends so this is a good way to test your

toplantınız olduğunda, bazı uluslararası arkadaşlarla tanıştığınızda bu konuşma tarzını duyacaksınız, bu yüzden bu, dinleme becerilerinizi test etmenin iyi bir yoludur

listening skills.

.

Now let's go to the slow version.

Şimdi yavaş versiyona geçelim.

Remember, this is step two.

Unutma, bu ikinci adım.

You're going to hear my husband, Dan, and I say the exact same words that you just heard

Kocam Dan'i duyacaksınız ve ben de Nathan'la yaptığınız konuşmadan duyduğunuz sözlerin aynısını söylüyorum

from the conversation with Nathan, but when my husband Dan and I say these words, it's

ama kocam Dan ve ben bu sözleri söylediğimizde, bu sözler

going to be reduced significantly.

önemli ölçüde azalacak. Daha

It's going to be slower.

yavaş olacak. Daha

It's going to be clearer.

net olacak.

Hopefully, you'll pick up on other words that you didn't hear in the conversation with Nathan.

Umarız Nathan'la konuşmanda duymadığın başka kelimeler de kaparsın.

All right, let's listen.

Pekala, dinleyelim.

Dan: You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Dan: Bir konu veya istem alacaksın- Vanessa: Tamam.

Dan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech off

Dan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Dan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Dan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Dan: Right.

Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Bir konu veya istem alacaksınız- Vanessa: Tamam.

Dan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech off

Dan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Dan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Dan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Dan: Right.

Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Bir konu veya istem alacaksınız- Vanessa: Tamam.

Dan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech off

Dan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Dan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Dan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Dan: Right.

Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

Vanessa: Did you write down everything that you heard?

Vanessa: Duyduğun her şeyi yazdın mı ?

In the 30 Day Listening Challenge, you're going to be able to download or stream those

30 Günlük Dinleme Yarışmasında, bu ses dosyalarını indirebilecek veya yayınlayabileceksiniz,

audio files so you can listen to them as many times as you want.

böylece onları istediğiniz kadar dinleyebilirsiniz .

This is just a sample, this is just a practice, but you're welcome to pause the video and

Bu sadece bir örnek, bu sadece bir uygulama, ancak videoyu durdurup

go back and listen to them again.

geri dönüp tekrar dinleyebilirsiniz.

How was it?

Nasıl oldu?

Was it too slow?

Çok mu yavaştı?

Was it too fast?

Çok mu hızlıydı? İlk seferinde

Did you pick on some words that you didn't hear the first time?

duymadığınız bazı kelimeleri seçtiniz mi ?

I hope so.

Umarım.

Now we're going to take a look at the transcript.

Şimdi transkripte bir göz atacağız.

This is step number four.

Bu dördüncü adım.

And you're going to be able to compare what you wrote and what you heard to actually what

Ve yazdıklarınızı ve duyduklarınızı

was said in the conversation.

konuşmada gerçekte söylenenlerle karşılaştırabileceksiniz.

In the transcript as well, we're going to focus on three new vocabulary words that will

Metinde de, kelime

help to build your vocabulary and increase your understanding.

dağarcığınızı geliştirmenize ve anlayışınızı artırmanıza yardımcı olacak üç yeni kelimeye odaklanacağız .

You just heard Nathan say, "You will receive a topic or a prompt."

Az önce Nathan'ın " Bir konu veya istem alacaksınız" dediğini duydunuz.

"Okay."

"Tamam aşkım."

"And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech off the

"Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

cuff."

."

"Wow."

"Vay."

"With an introduction, you know, just like any normal speech."

"Bir girişle, bilirsiniz, her normal konuşma gibi."

"That's bound to terrify anybody."

"Bu herkesi korkutmaya mahkum."

"Right.

"Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer orası

most."

."

In this quick conversation, Nathan is explaining different parts of the Toastmasters meeting

Bu kısa sohbette Nathan, Toastmasters toplantısının farklı kısımlarında

that they have to improve public speaking each week.

topluluk önünde konuşmayı her hafta geliştirmeleri gerektiğini açıklıyor.

One of the parts is giving a spontaneous speech in front of the group and that's what he's

Bölümlerden biri, grubun önünde spontane bir konuşma yapmak ve

talking about in the beginning up here, let's talk about these specific expressions, and

burada başlangıçta bahsettiği şey bu, hadi bu belirli ifadeler hakkında konuşalım ve

he says, yeah, this is really uncomfortable, but you grow the most, you learn the most

diyor ki, evet, bu gerçekten rahatsız edici, ama en çok sen büyüyorsun. en çok kendini

because you are feeling uncomfortable.

rahatsız hissettiğin için öğrenirsin.

I think this is a great idea for learning English because when you get outside your

Bence bu İngilizce öğrenmek için harika bir fikir çünkü konfor alanınızın dışına çıktığınızda

comfort zone, it's tough, it's uncomfortable, but you can grow a lot when you get outside

bu zor, rahatsız edici ama konfor alanınızın dışına çıktığınızda çok gelişebilirsiniz

your comfort zone.

. Bu konuşmada odaklanacağımız

So let's talk about these three specific vocabulary words that we're going to focus on in this

bu üç özel kelime hakkında konuşalım

conversation.

.

The first one is one to two.

Birincisi bire iki.

You probably know what one and two means, but when we put the preposition to between

Muhtemelen bir ve ikinin ne anlama geldiğini biliyorsunuzdur, ancak edatı

there, one to two, we're talking about a range.

bire iki arasına koyduğumuzda, bir aralıktan bahsediyoruz.

He says you need to do a one to two minute speech.

Bir ila iki dakikalık bir konuşma yapman gerektiğini söylüyor .

The speech could be one minute, it could be one and a half minutes, it could be two minutes,

Konuşma bir dakika olabilir, bir buçuk dakika olabilir, iki dakika olabilir

but it cannot be two and a half minutes.

ama iki buçuk dakika olamaz.

The range is one to two.

Aralık bir ila ikidir.

And our sample sentence here is plane tickets to Asia are usually one to $2,000.

Ve buradaki örnek cümlemiz, Asya'ya uçak biletlerinin genellikle birden 2.000$'a kadar olduğudur.

The range is $1,000 to $2,000.

Aralık 1.000 ila 2.000 ABD Doları arasındadır.

At the end of that sentence, he explains that this isn't an ordinary speech that you prepare

Cümlenin sonunda bunun hazırlanacak sıradan bir konuşma olmadığını açıklıyor

for.

.

It's a speech that you do off the cuff.

Bu, düşünmeden yaptığın bir konuşma.

Off the cuff.

Doğaçlama.

What is this expression?

Bu ifade nedir?

Well, a cuff is a part of a dress shirt, it goes around your wrist.

Manşet gömleğin bir parçasıdır, bileğinizi sarar.

We say that's your cuff around your wrist, but this is an idiom, so it's not really related

Bileğindeki manşetin bu diyoruz ama bu bir deyim, yani elbise gömlekleriyle pek alakalı değil

to dress shirts.

.

It just means that you're doing something without planning, so you have to give a spontaneous

Bu sadece bir şeyi planlamadan yaptığınız anlamına gelir , bu nedenle spontane bir

speech or you have to give a speech off the cuff.

konuşma yapmalısınız ya da gelişigüzel bir konuşma yapmalısınız .

Our sample sentence here is, he told me off the cuff that he is moving to Mexico.

Buradaki örnek cümlemiz, bana haber vermeden Meksika'ya taşınacağını söyledi.

He didn't plan to tell me, we weren't talking about his future plans, he just said, "Hey,

Bana söylemeyi planlamamıştı, gelecek planlarından bahsetmiyorduk, sadece "Hey,

I'm moving to Mexico week."

haftaya Meksika'ya taşınıyorum" dedi.

Whoa, this is really spontaneous and off the cuff.

Whoa, bu gerçekten spontane ve beklenmedik bir şey.

The final expression that we're going to talk about is one that I used, and it's to be bound

Bahsedeceğimiz son ifade, benim kullandığım bir ifadedir ve

to do something.

bir şeyler yapmak zorunda olmak.

The word bound has several different meanings, but specifically in this conversation I'm

Bağlı kelimesinin birkaç farklı anlamı vardır, ancak özellikle bu konuşmada

talking about something that's definite.

kesin olan bir şeyden bahsediyorum.

It's certain.

Bu kesin.

So I said that's bound to terrify anybody.

Ben de bunun herkesi korkutacağını söyledim.

We can substitute some words here and say, that is definitely going to terrify anybody.

Burada bazı kelimeleri değiştirebilir ve bu kesinlikle herkesi korkutacak diyebiliriz.

Giving a spontaneous speech for one to two minutes, I think anybody would be terrified,

Bir iki dakika boyunca spontane bir konuşma yapmak , bence herkes

fearful about doing that, so I use the wonderful verb that's bound to terrify anybody.

bunu yapmaktan korkar, korkar, bu yüzden herkesi korkutmak zorunda olan harika fiili kullanıyorum.

Our sample sentence here is if you win the lottery, old friends from high school are

Buradaki örnek cümlemiz, eğer piyangoyu kazanırsanız , liseden eski arkadaşlarınız

bound to contact you and ask for money.

mutlaka sizinle iletişime geçer ve para ister.

This is kind of the stereotypical situation that when you suddenly get a lot of money

Bu, birdenbire çok para kazandığınız

and it's a publicly known fact, people from your past start to call you and say, "Oh,

ve bu herkesin bildiği bir gerçek olduğu zaman, geçmişinizden insanların sizi arayıp, "Ah,

I've missed you.

sizi özledim.

How have you been?"

Nasılsınız?"

Because they just want some money.

Çünkü sadece biraz para istiyorlar.

So this is a definite, a certain situation.

Yani bu kesin, belirli bir durum.

Old friends from high school are definitely going to contact you and ask for money.

Liseden eski arkadaşlar mutlaka sizinle iletişime geçip para isteyeceklerdir.

Or we could say, they are bound to contact you and ask for money.

Ya da mutlaka sizinle iletişime geçip para isteyecekler diyebiliriz.

If you didn't understand those three vocabulary words when Nathan and I said them, it's probably

Nathan ve ben söylediğimizde bu üç kelimeyi anlamadıysanız, bunun nedeni muhtemelen

because you don't know them and hopefully now they feel a little bit more comfortable

onları bilmemenizdir ve umarım şimdi size biraz daha rahat geliyorlardır

to you.

.

So what we're going to do is we're going to listen to the original fast conversation again

Yani yapacağımız şey, orijinal hızlı sohbeti tekrar dinleyeceğiz

and I hope that this time you'll be able to hear some of those new expressions because

ve umarım bu sefer bu yeni ifadelerden bazılarını duyabileceksiniz çünkü

you know the general meaning of the conversation, you'll feel a little bit more comfortable,

sohbetin genel anlamını biliyorsunuz, siz Biraz daha rahat hissedeceksiniz

and you'll see that just in the last couple minutes, your listening skills group.

ve son birkaç dakika içinde dinleme becerileri grubunuzu göreceksiniz.

Are you ready to listen?

Dinlemeye hazır mısın? Konuşma

Let's listen to the original conversation a couple times while looking at the transcript

metnine bakarken birkaç kez orijinal konuşmayı dinleyelim

so that you can listen and see at the same time.

ki hem dinleyip hem de görebilelim .

Let's listen.

Hadi dinle.

Nathan: You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Nathan: Bir konu veya istem alacaksın- Vanessa: Tamam.

Nathan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech

Nathan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

off the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Nathan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Nathan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Nathan: Right.

Nathan: Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Bir konu veya istem alacaksınız- Vanessa: Tamam.

Nathan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech

Nathan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

off the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Nathan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Nathan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Nathan: Right.

Nathan: Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

You will receive a topic or a prompt- Vanessa: Okay.

Bir konu veya istem alacaksınız- Vanessa: Tamam.

Nathan: And you have to get up in front of the group and do a one to two minute speech

Nathan: Ve grubun önüne çıkıp bir iki dakikalık bir konuşma yapmalısın

off the cuff.

.

Vanessa: Wow.

Vanessa: Vay canına.

Nathan: With an introduction, you know, just like any normal speech.

Nathan: Herhangi bir normal konuşma gibi bir girişle.

Vanessa: That's bound to terrify anybody.

Vanessa: Bu herkesi korkutabilir.

Nathan: Right.

Nathan: Doğru.

And that's really the most uncomfortable part of the meeting, but it's where you grow the

Ve bu gerçekten toplantının en rahatsız edici kısmı , ama en çok büyüdüğün yer burası

most.

.

Vanessa: How did you do?

Vanessa: Nasıl yaptın?

Could you understand a little bit better than before?

Eskisinden biraz daha iyi anlayabilir misin ?

Imagine if you studied like this for five to 10 minutes every day for 30 days.

30 gün boyunca her gün beş ila 10 dakika bu şekilde çalıştığınızı hayal edin.

If you did this and studied consistently, your listening skills are bound to increase.

Bunu yaptıysanız ve tutarlı bir şekilde çalıştıysanız, dinleme becerileriniz mutlaka artacaktır.

Thousands of English learners around the world have already joined the 30 Day Listening Challenge

Dünya çapında binlerce İngilizce öğrenen, 30 Günlük Dinleme Yarışmasına

pack one, pack two, and pack three, and now the pack four is open.

birinci, ikinci ve üçüncü paketlere katıldı ve şimdi dördüncü paket açıldı.

So I encourage you to check it out and to study like this every day for 30 days.

Bu yüzden, kontrol etmenizi ve 30 gün boyunca her gün bu şekilde çalışmanızı tavsiye ederim.

Students in the course said that some days were more challenging for them and some days

Kurstaki öğrenciler, bazı günlerin kendileri için daha zorlu ve bazı günlerin daha

were easier for them, but by the end of the month they had dedicated themselves to studying

kolay olduğunu söylediler, ancak ayın sonunda kendilerini

and analyzing real conversation clips with over 11 different native English speakers

anadili İngilizce olan 11'den fazla farklı kişiyle

for five to 10 minutes every day.

beş ila 10 saat boyunca gerçek konuşma kliplerini incelemeye ve analiz etmeye adadılar. her gün dakika.

And in the end, their listening fluency improved, but most importantly they could take those

Ve sonunda, dinleme akıcılıkları gelişti, ama en önemlisi

skills that they learned in the course and use them in the real world.

kursta öğrendikleri becerileri alıp gerçek dünyada kullanabildiler.

It's great to improve with the course material, but it's essential to be able to use that

Kurs materyallerini geliştirmek harika, ancak

when you travel to another country, when you have a business meeting, when you have a conversation

başka bir ülkeye seyahat ettiğinizde, bir iş toplantınız olduğunda, biriyle sohbet ettiğinizde,

with someone, when you're watching a TV show.

bir TV şovu izlerken bunu kullanabilmeniz çok önemlidir.

You want to be able to transfer those skills to the real world and that's something that's

Bu becerileri gerçek dünyaya aktarabilmek istiyorsunuz ve bu,

excellent about the Listening Challenge because this is real material, this is real conversations

Listening Challenge'ın mükemmel bir yanı çünkü bu gerçek bir materyal, bu

from native speakers.

anadili İngilizce olan kişilerle yapılan gerçek konuşmalar.

So you'll be able to use it in the real world.

Böylece onu gerçek dünyada kullanabileceksiniz.

Starting from today, December 20th to December 31st the 30-day English Listening Challenge

20 Aralık - 31 Aralık tarihleri ​​arasında bugünden itibaren 30 günlük İngilizce Dinleme Yarışması

pack four is open for $30.

dördüncü paketi 30$'a açılıyor.

If you haven't joined pack one, two or three, don't worry.

Birinci, ikinci veya üçüncü pakete katılmadıysanız endişelenmeyin.

It's okay.

Sorun değil.

Each pack is an individual course.

Her paket bireysel bir kurstur.

They all are the same level because they all feature real English conversations with real

Hepsi aynı seviyede çünkü hepsinde anadili gerçek kişilerle gerçek İngilizce sohbetleri var

native speakers, but you can study each course, each pack individually.

ama her kursu, her paketi ayrı ayrı çalışabilirsiniz.

The challenge will start on January 1st.

Mücadele 1 Ocak'ta başlayacak.

This means that I will send you the day one material on January 1st.

Bu, 1 Ocak'ta size ilk gün materyalini göndereceğim anlamına geliyor . Bugün

It includes all four things that we looked at today, the fast original clip, a slow version

incelediğimiz dört şeyi , hızlı orijinal klibi, klibin yavaş bir versiyonunu

of the clip, a worksheet so that you can write down exactly what you hear, and also a transcript

, tam olarak duyduklarınızı yazabilmeniz için bir çalışma sayfasını ve ayrıca genişletebilmeniz

with three new vocabulary expressions so that you can expand your vocabulary out as well

için üç yeni sözcük ifadesi içeren bir transkripti içerir. kelime dağarcığınız

as your listening skills.

ve dinleme becerileriniz.

Let's go on and take a quick sneak peak inside the course website so that you can see exactly

Devam edelim ve tam olarak

what you'd be studying.

ne çalışmakta olduğunuzu görebilmeniz için kurs web sitesine hızlı bir göz atalım.

When you join the 30-day Listening Challenge pack four, you'll get access to this page

30 günlük Listening Challenge dördüncü paketine katıldığınızda, bu sayfaya

immediately.

hemen erişebileceksiniz.

Today is day zero.

Bugün sıfır gün.

Any day before January 1st is day zero.

1 Ocak'tan önceki herhangi bir gün sıfırdır.

Let's see what you can access today.

Bakalım bugün nelere erişebileceksiniz.

You'll find a course guide with my recommended study plan for each day, as well as a calendar

Her gün için önerdiğim çalışma planını içeren bir kurs rehberi ve

that you can use to check off each day when you finish.

bitirdiğinizde her günü kontrol etmek için kullanabileceğiniz bir takvim bulacaksınız .

I recommend printing these two documents and looking them over before January 1st so that

Bu iki belgeyi yazdırıp 1 Ocak'tan önce gözden geçirmenizi tavsiye ederim, böylece kurs 1 Ocak'ta fiilen başlamadan önce çalışacağınız farklı materyalleri

you're comfortable with how you're going to study the different material that you're going

nasıl çalışacağınız konusunda rahat olursunuz

to study before the course actually begins on January 1st.

.

On day one, January 1st, you'll have access to the day one lesson, which you can download

Birinci gün olan 1 Ocak'ta, indirebileceğiniz

or stream on the website.

veya web sitesinde yayınlayabileceğiniz birinci gün dersine erişebileceksiniz.

Then on January 2nd, you'll have access to the day to lesson, and on January 3rd you'll

Ardından, 2 Ocak'ta, o günkü derse erişiminiz olacak ve 3 Ocak'ta ayın geri kalanında üçüncü

have access to the day three lesson, etc. throughout the rest of the month.

gün dersi vb. erişiminiz olacak .

If you enjoyed today's lesson but you'd like some more information, no problem, you can

Bugünkü dersi beğendiyseniz ama biraz daha bilgi istiyorsanız, hiç sorun değil, bugünden itibaren açık olan

click on the link up here or in the description to learn more about the 30-day Listening Challenge

30 günlük Dinleme Yarışması dördüncü paketi hakkında daha fazla bilgi edinmek için buradaki veya açıklamadaki bağlantıya tıklayabilirsiniz

pack four, which is open starting today.

.

And now I have a question for you, was today's lesson helpful for you?

Ve şimdi size bir sorum var, bugünkü ders sizin için faydalı oldu mu?

I hope so.

Umarım.

Thank you so much for learning English with me, and I hope to see you for five to 10 minutes

Benimle İngilizce öğrendiğin için çok teşekkür ederim ve 30 günlük Dinleme Yarışması için Ocak ayında her gün beş ila 10 dakika görüşmek dileğiyle

every day in the month of January for the 30-day Listening Challenge.

.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

I'll see you next Friday for a new lesson here on my YouTube channel.

Gelecek Cuma YouTube kanalımda yeni bir ders için görüşürüz .

Bye.

Hoşçakal. Bir

The next step is to join the 30 Day English Listening Challenge.

sonraki adım, 30 Günlük İngilizce Dinleme Yarışmasına katılmak.

You'll be on the right path to increasing your listening skills and understanding fast

Dinleme becerilerinizi geliştirmek ve hızlı

English speakers.

İngilizce konuşanları anlamak için doğru yolda olacaksınız.

Don't forget to subscribe to my YouTube channel for more free lessons.

Daha fazla ücretsiz ders için YouTube kanalıma abone olmayı unutmayın.

Thanks so much.

Çok teşekkürler.

Bye.

Hoşçakal.