THE TOP 10 ENGLISH FRUSTRATIONS | For English Learners

Hey today, I wanna talk about 10 frustrations that English

Hey bugün,

learners, including you experience on a regular basis.

sizin de dahil olmak üzere İngilizce öğrenenlerin düzenli olarak yaşadığı 10 hayal kırıklığından bahsetmek istiyorum.

Are you ready?

Hazır mısın?

Well, then let's jump right in the very first frustration deals with vocabulary.

Pekala, o zaman kelime dağarcığıyla ilgili ilk hayal kırıklığı anlaşmalarına geçelim.

Now you feel overwhelmed because there are still so many words

Şimdi bunalmış hissediyorsunuz çünkü hala ihtiyacınız olan çok fazla kelime

and expressions that you need to.

ve ifade var.

Here's the truth.

İşte gerçek. Akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak için

You do need to learn lots of words and expressions in order to speak

pek çok kelime ve ifade öğrenmen gerekiyor

English fluently, but you don't need to learn every word nor do

ama her kelimeyi öğrenmen ya da

you need to learn every expression.

her ifadeyi öğrenmen gerekmiyor.

Instead, you need to focus on using what you know.

Bunun yerine, bildiklerinizi kullanmaya odaklanmanız gerekir.

Putting into practice, applying the words and expressions to your real life.

Uygulamaya koymak, kelimeleri ve ifadeleri gerçek yaşamınıza uygulamak.

When you start focusing on using the words and expressions,

Kelimeleri ve ifadeleri kullanmaya odaklanmaya başladığınızda,

this frustration will go away.

bu hayal kırıklığı ortadan kalkacaktır.

Why because you'll suddenly start feeling confident in your ability

Neden çünkü birdenbire

to express yourself, to talk about a situation using what, you know, once

kendinizi ifade etme, bir durum hakkında ne kullanarak konuşma becerinize güvenmeye başlayacaksınız, bilirsiniz, bir kez

you focus on the words, you know, the expressions, you know, you won't worry

kelimelere, bilirsiniz, ifadelere odaklandığınızda , bilirsiniz,

about the things you don't know, so that when the things you don't know, come.

hakkında endişelenmeyeceksiniz. bilmediğin şeyler, böylece bilmediğin şeyler geldiğinde gelsin.

You'll learn them and you won't feel frustrated.

Onları öğreneceksin ve hüsrana uğramayacaksın.

You'll just feel, ah, wow, amazing.

Sadece hissedeceksin, ah, vay, harika.

I have a new word to apply to my life.

Hayatıma uygulayacağım yeni bir sözüm var.

So instead of worrying about the words you don't know, focus on

Bu nedenle, bilmediğiniz kelimeler için endişelenmek yerine , bildiğiniz

applying the words and expressions that you do know, this is how your

kelime ve ifadeleri uygulamaya odaklanın , böylece

English will go to the next level.

İngilizceniz bir sonraki seviyeye geçecektir.

Now, the second frustration is also a real frustra.

Şimdi, ikinci hüsran da gerçek bir hüsran.

It deals with sentences.

Cümlelerle ilgilenir.

You feel frustrated because you feel like your sentences are still basic.

Hüsrana uğramış hissediyorsun çünkü cümlelerin hala basitmiş gibi hissediyorsun.

You know, the feeling right when you are a beginner English learner, you learned

Bilirsin, başlangıç ​​seviyesinde İngilizce öğrenen biriyken doğru olan duygu,

the basic sentence structure, but now you're an intermediate English learner.

temel cümle yapısını öğrendin ama şimdi orta seviyede İngilizce öğreniyorsun.

And you still feel like your sentences are following the basic sentence.

Ve hala cümlelerinizin temel cümleyi takip ettiğini hissediyorsunuz.

S.

S.

This is very frustrating.

Bu çok sinir bozucu.

And I know I've spoken to so many students experiencing this frustration,

Ve İngilizce yolculukları boyunca bu hayal kırıklığını yaşayan,

having this frustration right now, along their English journey.

şu anda bu hayal kırıklığını yaşayan pek çok öğrenciyle konuştuğumu biliyorum .

But let me tell you this.

Ama sana şunu söyleyeyim.

Instead of being frustrated, all you need to do is find a simple method

Hayal kırıklığına uğramak yerine tek yapman gereken

for expanding your English sentence.

İngilizce cümleni genişletmek için basit bir yöntem bulmak. Cümlelerinizi genişletmek için beş W yöntemini nasıl kullanabileceğinizi

I have so many lessons where I explain how you can use the five

açıkladığım pek çok dersim var

W's method to expand your sentences.

.

Who, what, when, where, and why following this simple method, you

Kim, ne, ne zaman, nerede ve neden bu basit yöntemi izleyerek

can start expanding your sentences and no longer will you be frustrated.

cümlelerinizi genişletmeye başlayabilir ve artık hüsrana uğramazsınız.

So instead of being frustrated, getting upset because you don't think your

Bu yüzden hüsrana uğramak, cümlelerinizin uzayamayacağını düşündüğünüz için üzülmek yerine, size

sentences can get longer, use the simple methods that I'm teaching you and use

öğrettiğim basit yöntemleri kullanın ve

those methods to expand your sentences and you won't be frustrated anymore.

bu yöntemleri kullanarak cümlelerinizi genişletin ve artık hüsrana uğramayacaksınız.

Listen.

Dinlemek.

I've used these methods with thousands upon thousands of students.

Bu yöntemleri binlerce ve binlerce öğrencide kullandım.

And I've watched them suddenly realized, oh my goodness, Tiffani, I, I can expand

Ve birdenbire fark etmelerini izledim, aman tanrım, Tiffani, ben, ben

my sentences and they get the confidence.

cümlelerimi genişletebiliyorum ve özgüven kazanıyorlar.

They need to speak English fluently and you can experience the same thing.

Akıcı bir şekilde İngilizce konuşmaları gerekiyor ve siz de aynı şeyi yaşayabilirsiniz.

Now the third frustration is something that many English

Şimdi üçüncü hüsran, birçok İngilizce

learners also experience.

öğrenen kişinin de deneyimlediği bir şeydir.

And it deals with speaking.

Ve konuşma ile ilgilenir.

You are not able to speak for longer than 30 to 60 seconds in English

İngilizcede 30 ila 60 saniyeden daha uzun süre

without pausing or feeling stuck.

duraksamadan veya takılıp kalmış hissetmeden konuşamazsınız.

I remember when I was in Korea, I'd have to interview students to

Hatırlıyorum, Kore'deyken, bir sonrakine geçip geçemeyeceklerini görmek için öğrencilerle röportaj yapmak zorunda kalırdım

see if they could go to the next.

.

And the students spoke quite well, but I would ask them a question and sometimes

Ve öğrenciler oldukça iyi konuştular ama onlara bir soru sorardım ve bazen

they would listen to the question, pause, and they'd start to answer.

soruyu dinler, duraklar ve cevaplamaya başlarlardı.

But then after about 20 seconds, they would stop.

Ancak yaklaşık 20 saniye sonra dururlardı.

Look around and say, I'm done teacher.

Etrafına bak ve ben bittim öğretmenim de.

And at that moment I would realize, ah, they haven't learned the tips and

Ve o anda, daha uzun bir süre İngilizce

the, and the skills they need to speak English for a longer period of time.

konuşmak için ihtiyaç duydukları ipuçlarını, becerileri ve becerileri öğrenmediklerini fark ederdim .

They haven't learned how to speak English fluently just yet.

Henüz akıcı bir şekilde İngilizce konuşmayı öğrenmediler.

They're understanding.

Good.

Anlıyorlar.

İyi.

They're able to answer questions at the beginner or intermediate

Başlangıç ​​veya orta

level, but they're not an advanced English speaker just yet.

seviyedeki soruları cevaplayabilirler, ancak henüz ileri düzeyde bir İngilizce konuşmuyorlar.

So for you not being able to speak for longer than 30 to 60 seconds, all you

Yani 30 ila 60 saniyeden fazla konuşamamanız için

need to do, you have to learn the tips that will help you speak English fluently.

yapmanız gereken tek şey, akıcı bir şekilde İngilizce konuşmanıza yardımcı olacak ipuçlarını öğrenmek.

I mentioned to, in order for you to overcome the previous frustration,

Bahsettiğim, önceki hayal kırıklığını yenmek için

you need to use the five W's.

beş W'yi kullanmanız gerekiyor. Daha uzun süre

Well, in order for you to speak for a longer period of time, you have to

konuşabilmeniz için size

follow the tips I've been giving you.

verdiğim ipuçlarını uygulamanız gerekiyor.

Give three details, three reasons, three examples.

Üç ayrıntı, üç neden, üç örnek verin.

Talk about your personal experience.

Kişisel deneyiminiz hakkında konuşun.

So there are ways to overcome these frustrations.

Yani bu hayal kırıklıklarının üstesinden gelmenin yolları var.

You can speak English fluently, like a native English speaker.

Anadili İngilizce olan biri gibi akıcı bir şekilde İngilizce konuşabilirsiniz.

All you have to do though, is learn the tips and skills that

Yine de yapmanız gereken tek şey,

native English speakers use in order to speak English fluent.

anadili İngilizce olanların akıcı İngilizce konuşmak için kullandıkları ipuçlarını ve becerileri öğrenmek. Kelimenin

That literally is all it is.

tam anlamıyla hepsi bu.

You are intelligent, you're smart.

Zekisin, akıllısın.

You're learning another language.

Başka bir dil öğreniyorsun.

So your brain, no problem with your brain at.

Yani beyninizde, beyninizde sorun yok .

You simply need to learn what native English speakers learn

Anadili İngilizce olanların ne öğrendiğini öğrenmeniz

and follow the patterns that we use when we speak in English.

ve İngilizce konuşurken kullandığımız kalıpları takip etmeniz yeterlidir.

So you wanna improve your speaking follow the patterns used by native

Yani konuşmanızı geliştirmek istiyorsanız, anadili İngilizce olan kişiler tarafından kullanılan kalıpları

English speakers, three details, three examples, three reasons, and talking.

, üç ayrıntıyı, üç örneği, üç nedeni ve konuşmayı takip edin.

Your personal experiences.

Kişisel deneyimleriniz.

Now the fourth frustration is another one that maybe you have experienced,

Şimdi dördüncü hüsran, belki deneyimlemiş olduğunuz

or maybe you're experiencing right now.

ya da şu anda yaşamakta olduğunuz başka bir hayal kırıklığıdır.

It deals with pronunciation.

Telaffuzla ilgilenir.

Now you still struggle with certain aspects of your English pronunciation.

Şimdi hala İngilizce telaffuzunun belirli yönleriyle mücadele ediyorsun .

Listen, English is a tricky language and pronouncing certain sounds

Dinleyin, İngilizce zor bir dildir ve ana diliniz nedeniyle bazı sesleri telaffuz etmek

might be more difficult for you because of your native language.

sizin için daha zor olabilir .

For example, if your native language is French, there might be some sounds

Örneğin, ana diliniz Fransızca ise,

in English that are a little trickier for you to pronounce properly.

İngilizce'de düzgün telaffuz etmeniz için biraz daha zor olan bazı sesler olabilir.

If your native language is Korean, you may struggle with the F sound or the T sound

Ana diliniz Korece ise, dilinizi dişlerinizin arasından geçirirken F sesi veya T sesi ile mücadele edebilirsiniz

th putting your tongue through your teeth.

. Bu

So sometimes there are certain aspects of English pronunciation

yüzden bazen İngilizce telaffuzun

that really frustrate you.

seni gerçekten sinirlendiren bazı yönleri olabilir. Size

Let me tell you this, in order for you to improve your pronunciation

şunu söyleyeyim, telaffuzunuzu geliştirmek

and overcome this frustration, you simply need to listen to more native

ve bu hayal kırıklığını aşmak için, anadili İngilizce olan daha fazla

English speakers as they speak English.

kişi İngilizce konuşurken onları dinlemeniz yeterlidir.

You heard me, right?

Beni duydun, değil mi?

Your brain is amazing.

Beyniniz harika.

Just like when you were a.

Tıpkı senin bir olduğun zamanki gibi. Anne

You listen to your parents, you listen to your siblings, you listen to

babanı dinlersin, kardeşlerini dinlersin,

people around you, and you started to pronounce words based on what you heard.

çevrendeki insanları dinlersin ve duyduklarından yola çıkarak kelimeleri telaffuz etmeye başlarsın.

So the more you listen to native English speakers, the more you

Bu yüzden, anadili İngilizce olan kişileri ne kadar çok dinlerseniz,

observe, the way they speak, watching their mouth and looking at how their

konuşma şekillerini, ağızlarını ve dillerinin nasıl

tongue is positioned, the better.

konumlandığını o kadar çok gözlemlersiniz.

And excuse me, the more your pronunciation will improve.

Ve affedersiniz, telaffuzunuz ne kadar gelişirse.

I'm gonna leave that in there.

Bunu orada bırakacağım.

so.

Bu yüzden.

The more you watch native English speakers, the more your

Anadili İngilizce olan kişileri ne kadar çok izlerseniz , telaffuzunuz o kadar

pronunciation will improve.

iyileşir.

So you have to watch native English speakers.

Bu yüzden anadili İngilizce olan kişileri izlemelisiniz.

You have to listen to real English conversations, and then your

Gerçek İngilizce konuşmaları dinlemelisiniz ve ardından

pronunciation will improve just by mimicking them and copying them.

onları taklit ederek ve kopyalayarak telaffuzunuz gelişecektir.

And you will eventually speak English with more fluency.

Ve sonunda daha akıcı bir şekilde İngilizce konuşacaksınız.

Now this fifth frustration deals with comprehen.

Şimdi bu beşinci hüsran, kavrama ile ilgilidir.

You feel discouraged when you watch movies or dramas and you don't

Film veya dizi izlerken cesaretiniz kırılır ve

understand simple words or scenes.

basit kelimeleri veya sahneleri anlamazsınız.

This happens all the time.

Bu her zaman olur.

I have students and their English is really good, but they'll watch

Öğrencilerim var ve İngilizceleri gerçekten iyi ama onlar

an American movie or they'll watch an American TV show or a sitcom.

bir Amerikan filmi ya da bir Amerikan TV şovu ya da sitcom seyredecekler.

And

they'll say, Tiffani.

Ve

Tiffani diyecekler.

I don't

understand what they're saying.

Ne dediklerini anlamıyorum.

I don't think the words they're using are difficult, but why can't I

Kullandıkları kelimelerin zor olduğunu düşünmüyorum ama neden

understand what they're saying, TIFF, I don't comprehend what they're saying.

dediklerini anlamıyorum, TIFF, ne dediklerini anlamıyorum.

And the students get frustrated.

Ve öğrenciler hayal kırıklığına uğrar.

You see, as you're progressing from an intermediate English learner to

Görüyorsunuz, orta düzeyde İngilizce öğrenen bir kişiden

an advanced English learner, you want to speak English fluently.

ileri düzey bir İngilizce öğrenen kişiye doğru ilerlerken, akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak istiyorsunuz. Anadili İngilizce olan biri

You want to sound like a native English speaker.

gibi konuşmak istiyorsun . Anadili İngilizce olan biri

Well, in order to sound like a native English speaker, once again,

gibi konuşmak için , bir kez daha,

you have to pay attention to the way native English speakers speak.

anadili İngilizce olanların konuşma şekline dikkat etmelisiniz.

That's not done with the book that's not done with a book

you can buy from the store.

Mağazadan satın alabileceğiniz bir kitapla yapılmayan kitapla bu yapılmaz.

No, you actually have to watch more conversations.

Hayır, aslında daha fazla konuşma izlemelisiniz.

The more you observe, the better your comprehension will.

Ne kadar çok gözlemlerseniz, anlayışınız o kadar iyi olacaktır.

You'll understand more about what's going on.

Neler olup bittiğini daha iyi anlayacaksın.

You'll watch body language and you'll stop being so frustrated because you are

Beden dilini izleyeceksin ve aslında doğru şeylere odaklandığın için bu kadar hüsrana uğramayı bırakacaksın

actually focusing on the right things.

.

You're understanding how native English speakers actually speak and you're

Anadili İngilizce olanların aslında nasıl konuştuklarını anlıyorsunuz ve

learning what they use in real life.

gerçek hayatta ne kullandıklarını öğreniyorsunuz.

Now, let me explain something to you.

Şimdi size bir şey açıklayayım.

What's happening right now is I'm teaching you how to get over these frustrations

Şu anda olan şey şu ki, size bu hayal kırıklıklarının nasıl üstesinden geleceğinizi

and finally sound like a native English.

ve sonunda anadili İngilizce gibi konuşacağınızı öğretiyorum.

But before I continue with the next one, I wanna explain something.

Ama bir sonrakine geçmeden önce bir şeyi açıklamak istiyorum.

I wanna help you sound like.

gibi konuşmana yardım etmek istiyorum. Anadili İngilizce olan biri gibi

I want you to speak English fluently, like a native English speaker.

akıcı bir şekilde İngilizce konuşmanı istiyorum .

So if that is your goal, if you wanna follow my simple plan, I have a simple

Amacınız buysa, benim basit planımı takip etmek istiyorsanız,

five step plan that will help you sound like a native English speaker.

anadili İngilizce olan biri gibi konuşmanıza yardımcı olacak beş adımlık basit bir planım var. Tek

All you have to do is go to www.englishfluencyplanenglishfluencyplan.com.

yapmanız gereken www.englishfluencyplanenglishfluencyplan.com adresine gitmek.

Simple five steps.

Basit beş adım.

These five steps will help you start sounding like me.

Bu beş adım, benim gibi konuşmaya başlamanıza yardımcı olacak.

You'll comprehend what native English speakers are saying.

Anadili İngilizce olanların ne dediğini anlayacaksın. Kelime

You'll be able to improve your vocabulary.

dağarcığınızı geliştirebileceksiniz. İngilizceyi anadili İngilizce olan biri gibi konuşmanıza yardımcı olacak ve geliştirecek

There will be so many things that will improve and help you speak

pek çok şey olacak

English like a native English speaker.

.

By following this plan, go to www.englishfluencyplan.com or

Bu planı takip ederek www.englishfluencyplan.com adresine gidin veya

hit the link in the description.

açıklamadaki bağlantıya tıklayın.

Now let's go back to the sixth frustration.

Şimdi altıncı hüsrana geri dönelim.

This deals with thinking.

Bu düşünme ile ilgilidir.

Now you still have a hard time organizing your thoughts in English.

Şimdi hala düşüncelerinizi İngilizce organize etmekte zorlanıyorsunuz.

You have a tendency.

eğilimin var.

Think in your own language, this happens.

Kendi dilinizde düşünün, bu olur.

And I know it's frustrating.

Ve sinir bozucu olduğunu biliyorum.

You're probably looking at the screen right now

Muhtemelen şu anda ekrana bakıp evet

saying yes, Tiffani, this happens

diyorsun Tiffani, bu

all the time.

her zaman olur.

Well, the only reason this happens is because you have

Bunun olmasının tek nedeni,

not given yourself the tools.

kendinize aletleri vermemiş olmanızdır.

Your brain needs to start thinking in English.

Beyninizin İngilizce düşünmeye başlaması gerekiyor.

You need to organize, you have thoughts already in your mind, but

Düzenlemeniz gerekiyor, zaten aklınızda olan düşünceleriniz var ama

they're in your native language.

bunlar ana dilinizde.

Now you need to change those thoughts to English thoughts.

Şimdi bu düşünceleri İngilizce düşüncelere çevirmelisiniz.

And the only way that can happen is when you're thinking about a certain

Ve bunun gerçekleşmesinin tek yolu, belirli bir konu hakkında düşünürken

topic, you have different compartments.

farklı bölmelere sahip olmanızdır.

You have the five W's compartment, the details compartment.

Beş W bölmesine, ayrıntılar bölmesine sahipsiniz.

The reasons, the experiences, the examples you have to organize these

Sebepler, yaşanmışlıklar, örnekler bunları

things in your brain based on a topic.

bir konu bazında beyninizde organize etmeniz gerekiyor.

Again, this is how native English speaker.

Yine, bu nasıl ana dili İngilizce olan konuşmacıdır. Her konu için beynimizde

Think we literally have compartments in our brain for each topic.

tam anlamıyla bölmeler olduğunu düşünün . Size

I can tell you a story about food.

yemekle ilgili bir hikaye anlatabilirim. Bana

I can tell you details, reasons, examples related to any topic you bring

getirdiğiniz herhangi bir konu ile ilgili detayları, sebepleri, örnekleri anlatabilirim

to me because I've practiced this so long and you can do the same thing.

çünkü ben bunu çok uzun süredir uyguluyorum ve siz de aynı şeyi yapabilirsiniz.

So instead of being frustrated about how to think in English, all you

Bu yüzden, İngilizce nasıl düşüneceğiniz konusunda hayal kırıklığına uğramak yerine , tek

have to do is learn how to put these compartments in your brain about any.

yapmanız gereken bu bölmeleri herhangi biri hakkında beyninize nasıl yerleştireceğinizi öğrenmek.

These are the things I want to help you with.

Bunlar sana yardımcı olmak istediğim şeyler.

I want you to speak English fluently now.

Şimdi akıcı bir şekilde İngilizce konuşmanı istiyorum.

Challenge number seven.

Yedi numaralı meydan okuma.

This frustra.

Bu hayal kırıklığı.

Comprehension versus speaking, you can understand me others better, but you still

Anlamaya karşı konuşmaya karşı, beni başkalarını daha iyi anlayabilirsin ama yine de

don't know how to speak better English.

nasıl daha iyi İngilizce konuşacağını bilmiyorsun.

You can understand better, but you're not able to express yourself.

Daha iyi anlıyorsun ama kendini ifade edemiyorsun.

You're not able to speak in the way that the people are

İnsanların

speaking, that you're listening.

konuştuğu, dinlediğiniz şekilde konuşamazsınız.

This comes with practice and it goes back to frustration.

Bu pratikle birlikte gelir ve hayal kırıklığına geri döner.

Number six, thinking in English, I'm glad you're comprehending, but

Altı numara, İngilizce düşünüyorum, anladığına sevindim ama

now you wanna express yourself.

şimdi kendini ifade etmek istiyorsun.

You simply need to learn how to take your thoughts and bring them out.

Sadece düşüncelerinizi nasıl alacağınızı ve onları nasıl ortaya çıkaracağınızı öğrenmeniz gerekiyor.

Following a simple plan.

Basit bir planın ardından. Negatif İngilizce konuşanların düşüncelerimizi organize ettiği şekilde düşüncelerinizi düzenlemenize yardımcı olan

Following a simple step by step guide that helps you organize your thoughts

basit bir adım adım kılavuzu izleyerek

in the way that negative English speakers organize our thoughts and

ve

then causing those thoughts to come out in the same way that we actually

ardından bu düşüncelerin,

express ourselves experiences, details, reasons, personal opinions.

kendimizi deneyimlerimizi, ayrıntıları, nedenleri, kişisel görüşleri gerçekten ifade ettiğimiz şekilde ortaya çıkmasına neden oluyoruz.

These are different pillars of English fluency.

Bunlar İngilizce akıcılığının farklı sütunlarıdır.

And once you understand them, you'll no longer be frustrated

Ve onları bir kez anladığınızda, artık hüsrana uğramayacaksınız

because you'll understand.

çünkü anlayacaksınız.

And you'll also speak well.

Ayrıca güzel konuşacaksın.

No longer being frustrated, frustration, number eight deals with memorizing.

Artık hüsrana uğramamak, hüsrana uğramak, sekiz numara ezberlemekle ilgilenir.

Now you don't want to memorize words every day, but you still want

Artık her gün kelime ezberlemek istemiyorsunuz ama yine de

to learn more important or some important and natural English words.

daha önemli veya bazı önemli ve doğal İngilizce kelimeler öğrenmek istiyorsunuz.

This is true.

Bu doğru.

You have to learn new words.

Yeni kelimeler öğrenmelisin.

You have to learn new expressions, but there's gonna come a time,

Yeni ifadeler öğrenmelisin, ama bir zaman gelecek,

which is right now, you can no longer just memorize words.

o da şu an, artık sadece kelimeleri ezberleyemezsin.

You have to learn them in real situations, from real conversations

Bunları gerçek durumlarda,

between native English speakers, because this is how little children learn.

anadili İngilizce olan kişiler arasındaki gerçek konuşmalardan öğrenmelisiniz, çünkü küçük çocuklar böyle öğrenir.

They don't have books, they can't read yet, but they learn by

Kitapları yok, henüz okuyamıyorlar ama

observing what people are saying.

insanların söylediklerini gözlemleyerek öğreniyorlar.

Observing body language.

Vücut dilini gözlemlemek.

Oh, when I'm happy, I use this word when I'm sad, I use this word.

Ah, mutluyken, üzgünken bu kelimeyi kullanırım, bu kelimeyi kullanırım. Akıcı bir şekilde

You have to learn the exact same way in order for you to speak English

İngilizce konuşabilmek

fluently and stop being frustrated.

ve hüsrana uğramamak için tamamen aynı şekilde öğrenmeniz gerekir.

Don't worry about the books.

Kitaplar için endişelenme.

You have to learn new words and expressions, but learn

Yeni kelimeler ve ifadeler öğrenmelisiniz, ancak

them from real conversations.

bunları gerçek konuşmalardan öğrenmelisiniz.

This is all a part of the five steps I use for my students, the English

Bunların hepsi öğrencilerim için kullandığım beş adımın, İngilizce

fluency plan.com, where I teach students how to observe real conversations

akıcılık planı.com'un bir parçası, burada öğrencilere

between native English speakers.

anadili İngilizce olan kişiler arasındaki gerçek konuşmaları nasıl gözlemleyeceklerini öğretiyorum.

Hear the words that are used and the expressions that are used,

Kullanılan kelimeleri ve kullanılan ifadeleri duyun

and then start using them in real.

ve ardından bunları gerçek anlamda kullanmaya başlayın.

Practice using them and then start using them.

Bunları kullanarak pratik yapın ve sonra kullanmaya başlayın. Şu anda seviyenizde

This is how you learn at your level right now.

bu şekilde öğreniyorsunuz .

Stop memorizing the frustration that comes from just sitting down and

Sadece oturmaktan ve

memorizing over and over and over again, without using the words or

kelimeleri veya

expressions, that frustration is real.

ifadeleri kullanmadan tekrar tekrar ezberlemekten kaynaklanan hayal kırıklığını ezberlemeyi bırakın, bu hayal kırıklığı gerçektir. Anadili İngilizce olan kişiler arasındaki gerçek konuşmaları gözlemleyerek akıcı bir şekilde Korece konuşmaya başlamama yardımcı olan

And I felt the same frustration when I was studying Korean until I

developed this five step plan for fluency that helped me start speaking

bu beş aşamalı akıcılık planını geliştirene kadar Korece çalışırken aynı hayal kırıklığını hissettim

Korean fluently by observing real conversations between native speaker.

.

Now this next frustration is also one that I'm sure you've experienced before study

Şimdi bu sıradaki hayal kırıklığı da eminim ki çalışma saatinden önce yaşamışsındır

time, you feel like quitting because you have been studying English for so long.

, çok uzun süredir İngilizce çalıştığın için bırakmak istiyorsun.

Maybe you've been studying English for.

Belki de bir süredir İngilizce çalışıyorsundur.

Years or decades.

Yıllar veya on yıllar.

And you just feel like you're not getting to the next level.

Ve bir sonraki seviyeye geçemiyormuşsun gibi hissediyorsun.

You feel like you've hit this ceiling, right?

Bu tavana çarpmış gibi hissediyorsun, değil mi?

Well, I'll be honest with you.

Pekala, sana karşı dürüst olacağım.

You have, again, I experienced the same thing.

Yine aynı şeyi yaşadım.

I hit a ceiling when I was studying Korean.

Korece çalışırken tavana vurdum.

I couldn't seem to go above the ceiling until I started following and

developing this five step fluency plan.

Bu beş aşamalı akıcılık planını takip etmeye ve geliştirmeye başlayana kadar tavanın ötesine geçemedim.

You see, I realized in order for me to go to the next.

Görüyorsunuz, bir sonrakine geçmem için farkettim.

Again, I couldn't study the same way I had been studying you can't study

Yine, çalıştığım şekilde çalışamadım, bir

the same way you've been studying in order to get to the next step in

sonraki aşamaya geçmek için çalıştığınız şekilde çalışamazsınız, bir

order to get to the next level, you have to study in a different way.

sonraki seviyeye geçmek için, farklı yol.

This studying requires you to observe real conversations

Bu çalışma,

between native English speakers.

anadili İngilizce olan kişiler arasındaki gerçek konuşmaları gözlemlemenizi gerektirir.

So no longer will you be frustrated and wanna quit because every time you

Artık hüsrana uğramayacaksınız ve bırakmak istemeyeceksiniz çünkü

start studying, You'll be interested in the conversation topic, you'll learn

çalışmaya her başladığınızda, sohbet konusuyla ilgileneceksiniz,

new words and expressions naturally you'll understand how to express

doğal olarak yeni kelimeler ve ifadeler öğreneceksiniz,

yourself like a native English speaker.

kendinizi anadili İngilizce olan biri gibi nasıl ifade edeceğinizi anlayacaksınız.

So this frustration will go away because instead of feeling like

Böylece bu hüsran ortadan kalkacak çünkü orada oturmuş ders çalışıyormuşsunuz gibi hissetmek yerine ve

you're sitting there studying and it's boring, there'll be an excitement.

bu çok sıkıcı, bir heyecan olacak.

Again, I experienced the same thing when I started studying Korean in this way.

Yine bu şekilde Korece çalışmaya başladığımda aynı şeyi yaşadım.

So this frustration will go away.

Böylece bu hayal kırıklığı ortadan kalkacaktır.

Now, this last frustra.

Şimdi, bu son hayal kırıklığı.

Number 10 study partner.

10 numaralı çalışma ortağı.

You don't have anyone else around you to practice what you are learning.

Çevrenizde öğrendiklerinizi uygulayacak başka kimse yok .

That is frustrating.

Bu sinir bozucu.

It really is.

Gerçekten öyle.

Trust me.

Güven bana.

I know I'm here in America and there aren't too many Koreans around me, so I

Burada Amerika'da olduğumu ve çevremde çok fazla Koreli olmadığını biliyorum, bu yüzden

can't practice as often as I'd like to.

istediğim sıklıkta pratik yapamıyorum.

And because I'm in this situation, I realize that you as an English learner

Ve ben bu durumda olduğum için, İngilizce öğrenen biri olarak senin de

are probably in the exact same situ.

muhtemelen aynı durumda olduğunun farkındayım.

Well, in order for you to improve, you have to study with someone, but

Kendini geliştirmen için biriyle çalışman gerekiyor ama

that doesn't mean that person has to physically be in your country.

bu, o kişinin fiziksel olarak senin ülkende olması gerektiği anlamına gelmez.

You see the beauty of online, lets you study with other

Çevrimiçi olmanın güzelliğini görüyorsunuz, dünyadaki diğer kişilerle çalışmanıza izin veriyor

individuals around the world.

.

So this is what I developed.

Yani bu benim geliştirdiğim şey. İngilizceyi

I realized that I wanted you to really speak English fluently, but you needed a.

gerçekten akıcı bir şekilde konuşmanı istediğimi fark ettim , ama ihtiyacın vardı. Bir araya

So this plan that I have put together, this five step plan

getirdiğim bu plan , bu beş aşamalı plan

also includes study partners.

aynı zamanda çalışma ortaklarını da içeriyor.

There are people from all around the world.

Dünyanın her yerinden insanlar var.

I have students that have followed this plan and no longer are they frustrated.

Bu planı uygulayan ve artık hüsrana uğramayan öğrencilerim var.

Why?

Because every week they're able to practice with students from around

Neden?

Çünkü her hafta dünyanın dört bir yanından gelen öğrencilerle pratik yapabilir

the world and improve their English.

ve İngilizcelerini geliştirebilirler.

One guy he's been with me and he's followed this five step plan.

Bir adam benimleydi ve bu beş adımlı planı takip etti.

Now he is able, and I'm not even kidding.

Şimdi yapabiliyor ve şaka bile yapmıyorum.

You.

Sen.

He is able to speak for an hour by himself, in English, with minimal

mistakes and with confidence because he followed this five step plan.

Bu beş aşamalı planı takip ettiği için en az hatayla ve güvenle bir saat boyunca kendi kendine İngilizce konuşabiliyor.

He's confident in his abilities, he's able to express himself so

Yeteneklerine güveniyor, kendini o kadar çok ifade edebiliyor

much so that he's shocked himself.

ki şok geçiriyor.

This is a real situation.

Bu gerçek bir durum.

I was so proud of him.

Onunla çok gurur duyuyordum.

I watched him, we had a class together and something happened to where my camera went

Onu izledim, birlikte bir dersimiz vardı ve bir şey oldu ve kameram

off and it was just him on the screen.

kapandı ve ekranda sadece o vardı.

And for almost an hour, he spoke in English, encouraging and

Ve neredeyse bir saat boyunca İngilizce konuşarak

inspiring other English students.

diğer İngiliz öğrencileri cesaretlendirdi ve onlara ilham verdi.

Now, my camera never came back on.

Şimdi, kameram bir daha hiç açılmadı.

So all I could do was watch him.

Bu yüzden tek yapabildiğim onu ​​izlemekti.

He's been with me for how long, two and a half years.

Ne kadar zamandır benimle , iki buçuk yıldır.

And to see his growth made me smile.

Ve büyümesini görmek beni gülümsetti.

Like I was a mother.

Sanki bir anneydim.

I was so proud of him.

Onunla çok gurur duyuyordum.

And I want you to experience the same thing because he's

Ve senin de aynı şeyi deneyimlemeni istiyorum çünkü o

no longer frustrated at all.

artık hiç hüsrana uğramamış.

He has to be, to study with.

O olmak zorunda, birlikte çalışmak için. Onunla

He has to be to practice with, and his English.

ve İngilizcesiyle pratik yapmak zorunda. Aman

Oh, my goodness.

tanrım.

Now he does business with other native English speakers.

Şimdi diğer anadili İngilizce olanlarla iş yapıyor.

Now his business is growing because his English has improved and I want

Şimdi İngilizcesi geliştiği için işi büyüyor ve

you to experience the same thing.

aynı şeyi sizin de yaşamanızı istiyorum.

So instead of being frustrated, all you have to do is follow a simple five step

Bu yüzden hüsrana uğramak yerine tek yapmanız gereken,

plan that will take you to English fluency and remove all of these frustrations.

sizi İngilizce akıcılığına götürecek ve tüm bu hayal kırıklıklarını ortadan kaldıracak beş adımlık basit bir planı takip etmek.

So again, I hope this lesson helped to you understand that these

Yine, umarım bu ders, bu

frustrations are real, but you don't have to experience them anymore.

hayal kırıklıklarının gerçek olduğunu anlamanıza yardımcı olmuştur, ancak artık onları yaşamak zorunda değilsiniz.

If you are tired of experiencing these frustrations, I would

Bu hayal kırıklıklarını yaşamaktan sıkıldıysanız,

love for you to join our family.

ailemize katılmanızı çok isterim. Tek

All you have to do is go to www.englishfluencyplan.com.

yapmanız gereken www.englishfluencyplan.com adresine gitmek .

I created a five step plan.

Beş adımlık bir plan oluşturdum.

That includes everything I spoke about in this.

Bu, burada bahsettiğim her şeyi içerir .

Watching real English conversations between native English, speakers,

Anadili İngilizce olan kişiler,

learning, expressions and words, naturally practicing with partners and so much more.

öğrenme, ifadeler ve kelimeler arasındaki gerçek İngilizce konuşmaları izlemek, ortaklarla doğal olarak pratik yapmak ve çok daha fazlası.

So join us, go to www.englishfluencyplan.com.

Bize katılın, www.englishfluencyplan.com adresine gidin .

We'll be excited to see you there.

Sizi orada görmekten heyecan duyacağız.

You still there.

Hala oradasın.

now look, normally at this time, I tell you a story, but today,

şimdi bakın normalde bu zamanlarda size hikaye anlatırım ama bugün

instead of a story time, I actually want to read something to you.

hikaye zamanı yerine aslında size bir şeyler okumak istiyorum.

It's um, something that's very touching, something that really touched my heart.

Bu çok dokunaklı bir şey, gerçekten kalbime dokunan bir şey.

So I guess it is a little bit of a story time.

Bu yüzden sanırım biraz hikaye zamanı.

So I'll give you the.

Bu yüzden sana vereceğim.

Story time.

Hikaye zamanı.

Hey, I said it story time.

Hey, hikaye zamanı dedim. Bu YouTube kanalını

So just very quickly when I started this YouTube channel, I literally asked

başlattığımda çok hızlı bir şekilde

God what he wanted me to do in my life.

Tanrı'ya hayatımda ne yapmamı istediğini tam anlamıyla sordum.

You all know that I'm a Christian and that I love God.

Hepiniz benim bir Hıristiyan olduğumu ve Tanrı'yı ​​sevdiğimi biliyorsunuz.

And I literally enjoy and am passionate about being your

Ve Tanrı'ya olan sevgim nedeniyle öğretmeniniz olmaktan tam anlamıyla zevk alıyorum ve tutkuluyum

teacher because of my love for God.

.

I was put on this earth to.

Ben bu dünyaya bunun için kondum. Kelimenin

I am here to serve you literally.

tam anlamıyla size hizmet etmek için buradayım.

And I want you to accomplish all of your goals and achieve all of your goals,

Ve tüm hedeflerinizi gerçekleştirmenizi ve tüm hedeflerinize ulaşmanızı istiyorum,

but I asked God, I said, God, how is English being an English teacher, gonna

ama Tanrı'ya sordum, Tanrı'ya, İngilizcenin İngilizce öğretmeni olmanın

really help people around the world.

dünyadaki insanlara gerçekten nasıl yardımcı olacağını sordum.

And now fast forward to today yesterday, I received a message from one of my

Ve şimdi düne hızlıca ilerleyelim, öğrencilerimden birinden bir mesaj aldım

students and she's actually a part of our family at English fluency plan dot.

ve o aslında İngilizce akıcılık planında ailemizin bir parçası.

And I want to read you this message.

Ve sana bu mesajı okumak istiyorum.

Because again, when I prayed to God asking him what he wanted me

Çünkü yine, benden ne yapmamı istediğini sormak için Tanrı'ya dua ettiğimde

to do, I was gonna either be an art professor or teach English.

, ya sanat profesörü olacaktım ya da İngilizce öğretecektim.

And God said, TIF, I want you to teach English online.

Ve Tanrı dedi ki, TIF, senin çevrimiçi İngilizce öğretmeni istiyorum.

And here we are today.

Ve bugün buradayız.

So this student, again, she's a part of our program, our

Yani bu öğrenci, yine, o bizim programımızın, ailemizin bir parçası

family, she sent me a message.

, bana bir mesaj gönderdi.

I'll just, uh, say her name is cm.

Adının cm olduğunu söyleyeceğim.

It was a private message.

Özel bir mesajdı.

She

said, Hey, Tiffani, I just wanted

Hey, Tiffani,

to tell you something.

sana bir şey söylemek istiyorum, dedi.

I wanna fast forward down, skip down to the part.

Hızlı ileri sarmak, kısma atlamak istiyorum.

That's not about her personal life.

Bu onun özel hayatıyla ilgili değil.

She said a few weeks ago, I started a new job as an English teacher.

Birkaç hafta önce İngilizce öğretmeni olarak yeni bir işe başladığımı söyledi.

She said, I know it's the first step and I need to continue studying hard,

Bunun ilk adım olduğunu biliyorum ve çok çalışmaya devam etmem gerekiyor

but now I believe that I can do it.

ama şimdi bunu yapabileceğime inanıyorum dedi.

She's no longer frustrated.

Artık hüsrana uğramış değil.

She said, Tiffani, you need

Tiffani, buna ihtiyacın var dedi

to.

.

How your work is important to our progress.

İşinizin ilerlememiz için ne kadar önemli olduğu. Kelimenin

I'm literally reading her message.

tam anlamıyla onun mesajını okuyorum.

And again, it brought tears to my eyes.

Ve yine gözlerimden yaşlar getirdi.

When I read it yesterday, your methodology, your plan is great.

Dün okuduğumda, metodolojiniz, planınız harika.

The way you allow God to use you and the way God uses your life to

Tanrı'nın sizi kullanmasına izin verme şekliniz ve Tanrı'nın hayatınızı

change others' lives is awesome.

başkalarının hayatını değiştirmek için kullanması harika.

Your more than a

Sen bir

teacher, Tiffani, you motivate

öğretmenden daha fazlasısın Tiffani,

us all the time and you believe in us when we don't believe in ourselves, I consider.

bizi her zaman motive ediyorsun ve biz kendimize inanmadığımızda bize inanıyorsun, diye düşünüyorum.

That God links people for a purpose.

Allah insanları bir amaç için birbirine bağlar.

I pray that God continues to use your life to bless more lives around the world.

Tanrı'nın hayatınızı dünya çapında daha fazla hayatı kutsamak için kullanmaya devam etmesi için dua ediyorum.

She said Romans 8, 28 says, and we know that all things work together for

Romalılar 8, 28 diyor ve Tanrı'yı ​​\u200b\u200bsevenler için amacına göre çağrılanlar için her şeyin birlikte iyilik için çalıştığını biliyoruz

good to them that love God to them that are called according to his purpose.

. Çok

Thank you

teşekkür ederim

so much, Tiffani.

Tiffani.

I need you

to understand how much this message meant to me.

Bu mesajın benim için ne kadar önemli olduğunu anlamana ihtiyacım var.

Because I literally am only teaching English because I

Çünkü tam anlamıyla İngilizce öğretiyorum çünkü

want you to achieve your goals.

hedeflerinize ulaşmanızı istiyorum.

I want you to experience the confidence that now she does the confidence.

Artık o güveni yerine getirdiği güvenini yaşamanızı istiyorum. Benimle bu programda okuduğu için

She has a job now as an English teacher, because of her studying

artık İngilizce öğretmeni olarak bir işi var

with me in this program.

.

And my goal is just to help you achieve your goals as well.

Ve amacım sadece hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olmak.

So cm, you know who you are.

Yani cm, sen kim olduğunu biliyorsun.

Thank you so much for the message.

Mesaj için çok teşekkür ederim.

And to you watching this lesson right now, I honestly hope that

Ve şu anda bu dersi izleyen sizler için , dürüstçe

you achieve your English goals.

İngilizce hedeflerinize ulaşmanızı umuyorum.

Even if you don't choose to study with me, that's okay.

Benimle çalışmayı seçmesen bile sorun değil.

You can continue studying with me here on YouTube, but I need you to

Benimle burada YouTube'da çalışmaya devam edebilirsin ama benim

understand that you mean a lot to me, my entire purpose, my reason

için çok şey ifade ettiğini anlamanı istiyorum , tüm amacım,

for living is to serve other people.

yaşama sebebim diğer insanlara hizmet etmek.

And this is the venue.

Ve burası mekan.

This is the way God has chosen to use me to help individuals

Tanrı,

like you around the world.

dünyanın her yerindeki sizin gibi insanlara yardım etmem için beni bu şekilde kullanmayı seçti.

Learn how to speak English.

İngilizce konuşmayı öğrenin.

English can truly change your.

İngilizce sizi gerçekten değiştirebilir.

And I hope it changes your, your life as well.

Ve umarım senin hayatını da değiştirir.

Thanks again again for giving me the opportunity and the honor

Bana

of being your English teacher.

İngilizce öğretmeniniz olma fırsatını ve onurunu verdiğiniz için tekrar teşekkür ederim.

I hope you have a wonderful day and I'll talk to you in the next lesson.

Umarım harika bir gün geçirirsin ve seninle bir sonraki derste konuşacağım.