The Secret to Understand ALL English Speakers

Oh great! I can practice my English  with a native speaker from South Africa!

Ah harika! İngilizcemi güney Afrika'dan anadili İngilizce olan biriyle pratik yapabilirim!

Hi I’m Andrea! Howzit Andrea! I'm Cassé! 

Merhaba ben Andrea! Nasılsın Andrea! Ben Cassé'yim!

Erm… I’m doing great, thanks. How about you? I can't complain. 

Erm... Harikayım, teşekkürler. Peki ya sen? şikayet edemem

Did she say “I- con- com-plane?” Erm… I’m sorry, but I didn’t quite  

"I-con-com-plane" mi dedi? Şey... Üzgünüm ama tam olarak

get that? Could you say it again, please?

anlayamadım? Tekrar söyler misin, lütfen?

If you can in any way relate to this experience,  today’s lesson was created just for you! When we  

Bu deneyimle herhangi bir şekilde bağlantı kurabiliyorsanız bugünün dersi tam size göre oluşturuldu!

hear someone speak, we already have an idea of  how we think their English is supposed to sound. 

Birinin konuştuğunu duyduğumuzda, İngilizcelerinin kulağa nasıl gelmesi gerektiğine dair bir fikrimiz olur.

Today, we’ll take a look  at some of the main reasons  

Bugün,

you may struggle to understand certain native  speakers and what you can do to improve this.

anadili İngilizce olan belirli kişileri anlamakta zorlanabileceğiniz bazı temel nedenlere ve bunu geliştirmek için neler yapabileceğinize bir göz atacağız.

Before we get started, I’d like to remind you  that each week we create lessons like this,  

Başlamadan önce, sizin gibi

to help learners like you get comfortable using  English with confidence, anywhere and anytime!  

öğrencilerin İngilizceyi her yerde ve her zaman güvenle kullanmalarına yardımcı olmak için her hafta buna benzer dersler oluşturduğumuzu hatırlatmak isterim!

So join our global community of over 300k  learners now, just like Yogesh who says he’s  

so glad that he’s learning from us and that's  why he’s following us on every platform. Simply  

Bizden bir şeyler öğrendiği için çok mutlu olduğunu ve bu nedenle bizi her platformda takip ettiğini söyleyen Yogesh gibi, 300.000'den fazla öğrenciden oluşan küresel topluluğumuza hemen katılın. Yeni derslerimizi asla kaçırmamak için

hit the subscribe button and the bell down below,  so you never miss out on any of our new lessons.

abone ol düğmesine ve aşağıdaki zile basmanız yeterlidir .

English is spoken by approximately  1.4 billion people around the world  

İngilizce, dünya çapında yaklaşık  1,4 milyar kişi tarafından konuşulmaktadır

and most of these are non-native speakers.

ve bunların çoğunun ana dili İngilizce değildir. Şu

Let’s start with the question: What  even is a native English speaker? 

soruyla başlayalım: Anadili İngilizce olan biri bile nedir?

Well, defining this is complicated, but  usually a ‘native English speaker’ is  

Bunu tanımlamak karmaşıktır, ancak genellikle "anadili İngilizce olan" kişi

anyone who speaks English from early  childhood, as their first language.

erken çocukluk döneminden itibaren anadili olarak İngilizce konuşan herkestir .

Even English natives from one particular country  find it hard to understand other English natives,  

Belirli bir ülkeden gelen İngilizler bile, ikinci dil olarak İngilizce konuşan yabancılar şöyle dursun, diğer yerli İngilizleri anlamakta bile zorlanırlar

let alone foreigners speaking  English as a second language.

.

In various countries, the accent  of native English speakers  

Çeşitli ülkelerde ana dili İngilizce olanların aksanı,

might sound different to what you might hear in  Hollywood movies or even your favourite YouTubers.

Hollywood filmlerinde ve hatta en sevdiğiniz YouTuber'larda duyabileceğinizden farklı olabilir.

For example, let’s listen to Richard from  Ghana, where English is the official language:

Örneğin, İngilizce'nin resmi dil olduğu Gana'dan Richard'ı dinleyelim:

But how, like I mean, like with  your-- with your family things,  

Ama nasıl yani, yani senin... senin aile meselelerinle,

like this is... How many people  there actually speak English?  

bunun gibi... Orada gerçekten İngilizce konuşan kaç kişi var?

So um... Pretty much everybody that  went to school can speak English um... 

Yani um... Okula giden hemen hemen herkes İngilizce konuşabilir um...

Do you learn English at school? Yeah you learn English. English is the main,  

Okulda İngilizce öğreniyor musunuz? Evet İngilizce öğreniyorsun. İngilizce esastır,

you know, it's used in teaching in Ghana. Okay, so all of your school  

bilirsiniz, Gana'da öğretimde kullanılır. Tamam, yani tüm okul

life you were always learning in English? Yeah, it was everything in English. 

hayatın boyunca hep İngilizce mi öğrendin? Evet, her şey İngilizceydi.

Okay, cool. And so when do you  speak the... what's it called, Ga? 

Peki tamam. Ve ne zaman konuşacaksın... adı ne, Ga?

Yeah, so I speak Ga with, you  know, when I come home. Okay. 

Evet, bu yüzden eve geldiğimde Ga ile konuşuyorum . Tamam aşkım.

At home, it's... We grew up in with speaking Ga. Okay.

Evde, bu... Ga konuşarak büyüdük .

Did you understand everything Richard said?

Richard'ın söylediği her şeyi anladın mı?

Well, Here’s why you might have  found it a little challenging:

Pekala, işte bu yüzden bunu biraz zorlamış olabilirsiniz:

When a person lives in a country where there is  more than one dominant language, it is common  

Bir kişi birden fazla  hakim dilin olduğu bir ülkede yaşıyorsa  , İngilizce konuşurken diğer dilin

for them to use some of the rules or sounds  of the other language when speaking English.  

bazı kurallarını veya seslerini kullanması yaygındır .

For example, if they have trouble pronouncing some  of the sounds, they may replace them with similar  

Örneğin, bazı sesleri telaffuz etmekte sorun yaşarlarsa , bunları

sounds that occur in their first language. So  when you’re listening to this person speak,  

ilk dillerinde geçen benzer seslerle değiştirebilirler. Dolayısıyla bu kişinin konuşmasını dinlerken,   İngilizce'nin tek baskın dil olduğu ülkelerdeki İngilizce konuşanlara kıyasla

you may have a difficult time understanding  them because it sounds wrong, or 'foreign'  

kulağa yanlış veya "yabancı" geldiği için  onu anlamakta zorlanabilirsiniz

compared to English speakers from countries  where English is the only dominant language.

. Farklı aksanları

If you’d like to practice listening to  different accents, you’ll definitely  

dinleme pratiği yapmak istiyorsanız , tek

love our RealLife English App, where you can  listen and talk with English speakers from  

all over the world at the touch of a button.  The best part is that it’s absolutely free! 

bir düğmeye dokunarak dünyanın her yerinden İngilizce konuşan kişilerle konuşabileceğiniz ve dinleyebileceğiniz RealLife English Uygulamamızı kesinlikle seveceksiniz. En iyi yanı, tamamen ücretsiz olmasıdır! Şimdi indirmek için

So just click up here or the link  down in the description box below  

burayı veya aşağıdaki açıklama kutusundaki bağlantıyı tıklamanız yeterlidir

to download it now. Or visit the  Google play or Apple App Store.

. Veya Google play'i veya Apple App Store'u ziyaret edin.

You might be asking, “But what about people from  countries where English is the dominant language?”

"Peki İngilizce'nin baskın dil olduğu ülkelerdeki insanlar ne olacak?" diye soruyor olabilirsiniz.

Well, let’s take a quick listen to the  accents of a few of our Beyond Borders  

Pekala, Beyond Borders

guests who are native speakers. See if  you can guess where they’re all from:

konuklarımızdan birkaçının anadili olan aksanlarına hızlıca bir göz atalım. Hepsinin nereden geldiğini tahmin edip edemeyeceğinize bakın:

Where by exposing yourself to a much richer, a  diverse range of accents and and English speakers,  

Kendinizi çok daha zengin, çok çeşitli aksanlara ve İngilizce konuşanlara maruz bırakarak,   dünyanın her yerinden tanıdığınız insanlarla

your opportunity to interact, engage with, connect  with people you know all around the world is so  

etkileşim, bağlantı kurma, bağlantı kurma fırsatınız o kadar artar ki

much greater than-- than by restricting  yourself to just one, prioritizing one.

kendinizi yalnızca bir tanesiyle sınırlayıp birine öncelik vermekten çok daha fazlası.

I was just thinking also the the flip side of  that is, you know, talking so much and not really  

Ben sadece diğer tarafını da düşünüyordum , bilirsiniz, çok fazla konuşmak ve

realizing your mistakes. And people  sometimes go that extra distance  

hatalarınızı gerçekten fark etmemek. Ve insanlar bazen o kadar fazla mesafe kat ederler ki

of not even appreciating their  mistakes and therefore never really  

hatalarının değerini bile bilmezler ve bu nedenle asla

progress with it. So I feel like, yeah  there's definitely a balance between  

bu konuda gerçekten ilerleyemezler. Bu yüzden, evet  kendimizin farkında olmak arasında kesinlikle bir denge olduğunu düşünüyorum

being self-aware, like we might be a bit shy,  but we also probably learn from our mistakes.

, sanki biraz utangaç olabiliriz ama muhtemelen hatalarımızdan da ders alıyoruz.

If you put yourself in a vulnerable spot and you  are resigned to the understanding that you will  

Kendinizi savunmasız bir noktaya koyarsanız ve başarısız olacağınız anlayışına boyun eğerseniz

fail. You will fail! If you are  resigned to that understanding,  

. Başarısız olacaksın! Bu anlayışa teslim olduysanız   mükemmel

then you don't have to worry about sounding  perfect. All you have to worry about is  

görünme konusunda endişelenmenize gerek yoktur . Endişelenmeniz gereken tek şey

"Did i try today?" That's  it. That's your only worry.

"Bugün denedim mi?" Bu kadar. Tek endişen bu.

Did you guess them all correctly?  But more importantly, were you able  

Hepsini doğru tahmin ettin mi? Ama daha da önemlisi,

to understand all of them clearly? If you  did, great! If not, the reasons could be:

hepsini net bir şekilde anlayabildiniz mi? Yaptıysanız harika! Değilse, nedenleri şunlar olabilir:

Certain native speakers are more difficult to  understand simply because of where they live or  

Bazı anadili İngilizce olan kişilerin, yalnızca nerede yaşadıkları veya

the historical background of the region,  and what social groups they belong to.  

bölgenin tarihi geçmişi ve hangi sosyal gruplara ait oldukları nedeniyle anlaşılması daha zordur.

People who live in close contact  often share a way of speaking,  

Yakın temas halinde yaşayan insanlar genellikle

or accent, which will differ from  the way groups in other places speak.

başka yerlerdeki grupların konuşma şeklinden farklı olacak şekilde bir konuşma biçimini veya aksanı paylaşır.

For example, you may notice  that someone has a Texas accent,  

Örneğin,

particularly if you don’t spend much  time with people from that region.  

özellikle o bölgeden insanlarla fazla vakit geçirmiyorsanız, birinin Teksas aksanı olduğunu fark edebilirsiniz. Duymaya alışık olduğunuz İngiliz

You notice it because it's different from the  English accent that you’re used to hearing.

aksanından farklı olduğu için bunu fark edersiniz .

This third reason you might not  understand a native speaker is:

Ana dili İngilizce olan birini anlamayabilmenizin üçüncü nedeni şudur:

Native English speakers sound different depending  on factors such as their age and life experiences.  

Anadili İngilizce olan kişiler, yaşları ve yaşam deneyimleri gibi faktörlere bağlı olarak farklı ses çıkarır.

For example, you might have noticed that  older generations speak very differently  

Örneğin, eski nesillerin

compared with younger people in terms of the pitch  of their voice and the speed at which they speak.  

seslerinin perdesi ve konuşma hızları açısından gençlere kıyasla çok farklı konuştuklarını fark etmiş olabilirsiniz.

Also, the way someone sounds can  also be influenced by whether or not  

Ayrıca, birinin konuşma şekli, o

that person travels a lot,  the industry they work in  

kişinin çok seyahat edip etmediğinden, çalıştığı sektörden

and whether they spend large amounts of time  speaking to people from other countries.

ve diğer ülkelerden insanlarla konuşarak çok fazla zaman geçirip geçirmediğinden de etkilenebilir.

As you can see there are many reasons why certain  accents are harder to understand than others.

Gördüğünüz gibi, belirli aksanların anlaşılmasının diğerlerinden daha zor olmasının birçok nedeni vardır. Dünyadaki farklı İngilizce aksanları

Are you interested in learning more about  different English accents around the world?  

hakkında daha fazla bilgi edinmek ister misiniz ?

Please let us know down in the comments and  we might just create a lesson on it soon.

Lütfen yorumlarda bize bildirin, yakında bununla ilgili bir ders oluşturabiliriz.

Now, let’s look at some of the things you can  do to better understand different accents.

Şimdi, farklı aksanları daha iyi anlamak için yapabileceğiniz bazı şeylere bakalım. İlk

First, it is important to let go of the  false belief that accents from the US  

olarak, ABD

and UK are better than any other English accent.

ve Birleşik Krallık aksanlarının diğer tüm İngiliz aksanlarından daha iyi olduğu şeklindeki yanlış inancı bırakmak önemlidir.

Embrace the fact that English is a  global language and that people from  

İngilizcenin küresel bir dil olduğu ve

various countries use it for work,  study or building relationships.

çeşitli ülkelerden insanların onu iş, eğitim veya ilişki kurmak için kullandığı gerçeğini benimseyin.

Think about it like this: The more  accents you become familiar with,  

Şöyle düşünün: Ne kadar çok aksana aşina olursanız, gelecekte o

the more opportunities and connections  you will have in the future.

kadar çok fırsatınız ve bağlantınız olur .

This means watching and listening to as many  different English accents as possible, especially  

Bu, mümkün olduğunca çok farklı İngilizce aksanı, özellikle de

the ones that are harder to understand. There are  tons of free audio and video materials online.  

anlaşılması daha zor olanları izlemek ve dinlemek anlamına gelir. İnternette tonlarca ücretsiz ses ve video materyali bulunmaktadır.

Try listening to short audio tracks or videos and  focus on the rhythm and intonation of the speaker.

Kısa ses parçalarını veya videoları dinlemeyi deneyin ve konuşmacının ritmine ve tonlamasına odaklanın.

You could also do this while watching  films and series with diverse  

Bunu,

cast members who speak English with different  accents. There are plenty of them, such as: 

farklı aksanlarla İngilizce konuşan çeşitli oyuncu kadrosuna sahip film ve dizileri izlerken de yapabilirsiniz . Birçoğu var, örneğin:

Lost. Slumdog Millionaire.  Blood Diamond. Pitch Perfect.

Kayıp. Gecekondu Milyoneri. Kan elması. Bir sesi tam olarak söyleme ve duyma yeteneği.

The more you do this, the better you will  understand speakers with that accent.

Bunu ne kadar çok yaparsanız, o aksana sahip konuşmacıları o kadar iyi anlarsınız.

Try to remind yourself that there is  no need to rush your learning process.  

Öğrenme sürecinizi aceleye getirmenize gerek olmadığını kendinize hatırlatmaya çalışın. Birinin aksanını

Don’t feel embarrassed or impatient if  you can't understand someone’s accent.  

anlamıyorsanız utanmayın veya sabırsızlanmayın .

In fact, being impatient will only  cause you to feel more frustrated.  

Aslında, sabırsız olmak yalnızca daha fazla hüsrana uğramanıza neden olur.

So if you’re speaking with someone and you  struggle to understand them, politely ask  

Bu nedenle, biriyle konuşuyorsanız ve onu anlamakta zorlanıyorsanız,

the speaker to slow down or repeat themselves. Or  if you’re in a meeting, write things down so that  

konuşmacıdan kibarca yavaşlamasını veya söylediklerini tekrar etmesini isteyin. Veya bir toplantıdaysanız, söylenenleri takip edebilmeniz için bir şeyler yazın

you can follow what is being said. Be patient  with yourself as well as with the other person.

. Kendinize ve diğer kişiye karşı sabırlı olun.

Trust me, it will get easier  over time and you’ll be amazed  

İnanın bana, zamanla daha kolay hale gelecek ve

at how much more you’ll be able to understand.

ne kadar çok şeyi anlayabildiğinize şaşıracaksınız.

So today we looked at 3 of the main reasons  some native accents are harder to understand.  

Bugün, bazı yerel aksanların anlaşılmasının daha zor olmasının 3 ana nedenini inceledik.

We also shared 3 tips you can use  to improve your understanding.

Ayrıca, anlayışınızı geliştirmek için kullanabileceğiniz 3 ipucu paylaştık .

Do you remember what they were?

Ne olduklarını hatırlıyor musun?

Well, here’s a quick reminder :

İşte size küçük bir hatırlatma:

Thanks so much for joining our lesson  today. If you enjoyed it as much as I did,  

Bugünkü dersimize  katıldığınız için çok teşekkürler. Siz de benim kadar keyif aldıysanız,

please like and share this video with  anyone who might benefit from learning  

lütfen bu videoyu beğenin ve bizimle İngilizce öğrenmekten fayda sağlayabilecek herkesle paylaşın

English with us. But before you  go, check out this next video:

. Ancak gitmeden önce şu videoya göz atın: