PHRASAL VERB PRICE

This is the Rachel’s English 30-Day Challenge!

Bu, Rachel'ın 30 Günlük İngilizce Yarışması!

Learn 30 phrasal verbs in 30 days!

30 günde 30 öbek fiil öğrenin!

Jumpstart your vocabulary in 2017.

2017'de kelime haznenize hızlı bir başlangıç ​​yapın.

Today is Day 10 and we're studying "price" phrasal verbs.

Bugün 10. Gün ve "fiyat" deyimsel fiillerini çalışıyoruz.

I chose to include this verb in my 30-day challenge because it’s something I’ve been doing a lot of lately.

Bu fiili 30 günlük meydan okumama dahil etmeyi seçtim çünkü bu son zamanlarda çokça yaptığım bir şey.

My husband and I are looking to make a lot of large purchases for our home:

Kocam ve ben evimiz için bir sürü büyük satın alma yapmak istiyoruz:

a dining room table and chairs, a couch, chairs and tables for the living room, maybe a new bed.

yemek odası masası ve sandalyeler, bir kanepe, oturma odası için sandalyeler ve masalar, belki yeni bir yatak.

We might even buy a TV – we haven’t had one for as long as we’ve been living together.

Hatta bir televizyon bile alabiliriz - birlikte yaşadığımız sürece bir televizyonumuz olmadı.

So when you’re buying something that’s fairly expensive,

Bu nedenle, oldukça pahalı bir şey satın alırken,

you generally don’t just go to the store, pick one out, and buy it.

genellikle sadece mağazaya gidip bir tane seçip satın almazsınız.

You might go to several stores, look online, do some research.

Birkaç mağazaya gidebilir, internete bakabilir, biraz araştırma yapabilirsiniz.

When you’re researching the price of something, you’re pricing it out.

Bir şeyin fiyatını araştırırken, onu fiyatlandırıyorsunuz.

We have to price out the cost of a new roof.

Yeni bir çatının maliyetini fiyatlandırmalıyız.

Another way you could say this is with another phrasal verb, shop around.

Bunu söylemenin başka bir yolu, başka bir deyimsel fiille, alışveriş yapmaktır.

That is when you look at more than one place in order to choose what you’re going to buy.

Bu, ne alacağınızı seçmek için birden fazla yere baktığınız zamandır.

We shopped around all day to price out new TV’s and I think we got a great deal!

Yeni TV'lere fiyat biçmek için bütün gün alışveriş yaptık ve bence çok şey aldık!

You might also see the phrases price up or price down.

Fiyat yukarı veya fiyat aşağı ifadelerini de görebilirsiniz.

When you price something up, you increase the price.

Bir şeyin fiyatını yükselttiğinizde, fiyatı yükseltirsiniz.

They priced it up when they realized everyone wanted one.

Herkesin bir tane istediğini anlayınca fiyatlandırdılar.

When you price something down, you reduce the price.

Bir şeyin fiyatını düşürdüğünüzde, fiyatı düşürürsünüz.

Hopefully things will be priced down after the holidays.

Umarım bayramdan sonra fiyatlar düşer.

Price begins with the PR consonant cluster.

Fiyat, PR ünsüz kümesiyle başlar.

For the R, the front of the tongue should be pulled back and up.

R için dilin önü geriye ve yukarıya çekilmelidir.

Rr-- Rr--

Rr-- Rr--

Some language groups will instead make an L, ll, pllice, pllice.

Bazı dil grupları bunun yerine L, ll, pllice, pllice yapar.

But we want rr-- prrrrice, price.

Ama biz rr-- prrrrice, fiyat istiyoruz.

Then we have the AI as in BUY diphthong: pri--

Sonra SATIN AL diphthong'daki gibi yapay zekaya sahibiz: pri--

Pri--

Pri--

Jaw drop, then less jaw drop as the front of the tongue arches towards the front of the roof of the mouth.

Çene düşmesi, ardından dilin önü damağın önüne doğru kavis yaptığı için daha az çene düşmesi.

Pri-- Price.

Fiyat.

Then the S sound. The teeth come together. Tongue tip can either point down or up.

Ardından S sesi. Dişler bir araya gelir. Dil ucu aşağıyı veya yukarıyı gösterebilir.

Price.

Fiyat.

So, to review. To price out means to compare the prices of something.

Yani, gözden geçirmek için. Fiyatlandırmak, bir şeyin fiyatlarını karşılaştırmak anlamına gelir.

This table costs this much at one store,

Bu masa bir mağazada şu kadara mal oluyor

and this similar table costs this at this other store.

ve bu benzer masa bu diğer mağazada şuna mal oluyor.

Shop around also means to look at more than one place, more than one store, for any given item.

Alışveriş yapmak, herhangi bir ürün için birden fazla yere, birden fazla mağazaya bakmak anlamına da gelir.

Price up means to increase the price, and price down means to decrease the price.

Fiyat artırma, fiyatı artırma, fiyat düşürme ise fiyatı düşürme anlamına gelir.

To catch all of the videos in this 30-day challenge,

Bu 30 günlük yarışmadaki tüm videoları yakalamak için

be sure to subscribe to my YouTube channel and LIKE Rachel's English on Facebook.

YouTube kanalıma abone olmayı ve Facebook'ta Rachel's English'i BEĞENMEYİ unutmayın.

Click the links in the description.

Açıklamadaki bağlantıları tıklayın.

This 30-day challenge is leading up to a phrasal verbs course

Bu 30 günlük meydan okuma,

that will be available on my online school on February 1.

1 Şubat'ta çevrimiçi okulumda kullanıma sunulacak bir deyimsel fiiller kursuna yol açıyor.

Rachel’s English Academy is a collection of courses focusing on English conversation,

Rachel's English Academy, İngilizce konuşma, telaffuz ve dinlediğini anlama üzerine odaklanan kurslardan oluşan bir koleksiyon

pronunciation, and listening comprehension.

.

You will understand Americans better and speak better English with these courses.

Bu kurslarla Amerikalıları daha iyi anlayacak ve daha iyi İngilizce konuşacaksınız.

Visit rachelsenglishacademy.com to sign up and get started today.

Kaydolmak ve bugün başlamak için rachelsenglishacademy.com adresini ziyaret edin.