Learn English | The IMPOSSIBLE 😳consonant cluster: THR | How to Speak English | Rachel’s English

Recently, my son Stoney turned 3.

Geçenlerde oğlum Stoney 3 yaşına girdi.

And it got me thinking about the THR consonant cluster.

Bu da beni THR ünsüz kümesi hakkında düşündürdü.

The THR cluster combines two of the hardest sounds in American English.

THR kümesi, Amerikan İngilizcesindeki en zor seslerden ikisini birleştirir.

So in today's video, we're going to break it down into easy and efficient steps.

Bugünün videosunda, bunu kolay ve verimli adımlara ayıracağız.

I'll show you how to practice to help make the words with these sounds more comfortable.

Bu seslere sahip kelimeleri daha rahat hale getirmek için nasıl pratik yapacağınızı size göstereceğim.

You'll also learn powerful new vocabulary words that have this THR cluster like,

Ayrıca, bu THR kümesine sahip olan,

throng, throwback, and threadbare.

kalabalık, gerileme ve eski püskü gibi güçlü yeni sözcükler öğreneceksiniz.

Stoney still can't do a TH. He says free instead of three.

Stoney hala TH yapamıyor. Üç yerine bedava diyor.

This became especially clear when he turned three recently.

Bu, son zamanlarda üç yaşına geldiğinde özellikle netleşti.

Three.

Üç.

Can you say three?

Üç diyebilir misin?

The TH is unvoiced.

TH sessizdir. Bu

I can't think of any words where the TH in this cluster is voiced.

kümedeki TH'nin seslendirildiği herhangi bir kelime düşünemiyorum .

So if you can think of any words put them in the comments.

O yüzden aklınıza gelen kelimeler varsa yorumlara yazın.

For the unvoiced th, the tongue tip must come through the teeth. Thh--

Sessiz th için dil ucu dişlerin arasından gelmelidir. Thh--

It's just the very tip.

Bu sadece bahşiş. TH hakkında

I've made a couple of videos that go more in depth on the TH.

daha derine inen birkaç video yaptım .

And if you haven't seen them yet check out this playlist.

Ve onları henüz görmediyseniz, bu oynatma listesine göz atın.

And please note it's just the tip.

Ve lütfen bunun sadece ipucu olduğunu unutmayın.

I've seen lots of students put way too much of the tongue out incorrect.

Pek çok öğrencinin dilini çok fazla yanlış kullandığını gördüm.

Just the tip.

Sadece ipucu.

There's no pressure, just a light free flow of air.

Basınç yok, sadece hafif ve serbest bir hava akışı var.

The tongue tip is the most forward for TH out of all of the sounds.

Dil ucu, tüm sesler arasında TH için en ileri olanıdır .

And out of all of the sounds, the tongue tip is the furthest back for the R. Let's look at two photos.

Ve tüm seslerden, dil ucu R için en geride olanıdır. İki fotoğrafa bakalım.

We have the TH on the left and the R on the right.

Solda TH ve sağda R var.

Tongue tip through the teeth for the TH then pulled slightly back for the R.

TH için dil ucu dişlerin arasından sonra R için biraz geriye çekildi.

I'm going to put the photos one on top of the other now.

Şimdi fotoğrafları üst üste koyacağım.

I want you to see that even though they are the two extremes for tongue position in English.

İngilizce'de dil konumu için iki uç nokta olsalar da bunu görmenizi istiyorum.

The difference isn't huge.

Fark çok büyük değil.

The tip is slightly through the front teeth and then pulled slightly back.

Ucu hafifçe ön dişlerin arasından geçer ve sonra hafifçe geriye çekilir.

Thir-- Thir-- Thir--

Thir-- Thir-- Thir--

Look at the positions side-by-side again.

Pozisyonlara tekrar yan yana bakın.

What else is different?

Başka ne farklı?

The lips.

Dudaklar.

They're totally relaxed for the TH but flared for the R.

TH için tamamen rahatlar ama R için alevlendiler.

Let's look at some closed slow-motion footage.

Biraz kapalı ağır çekim çekime bakalım.

This is from an older video where I'm going over the pronunciation of the word thrifty,

Bu,

which is used to describe someone who spends money carefully,

parayı dikkatli harcayan, israf etmeyen ve olabildiğince az harcamaya çalışan birini tanımlamak için kullanılan tutumlu kelimesinin telaffuzunun üzerinden geçtiğim eski bir videodan

does not waste money tries to spend as little as possible.

. Dil

The tongue tip comes through the teeth.

ucu dişlerin arasından gelir.

Not too much of the tongue, just the tip.

Dilin çok fazla değil, sadece ucu.

Now, the lips come in a bit, a little flair.

Şimdi, dudaklar biraz içeri giriyor, biraz yetenek.

Do you see that tension in the corners of the lips?

Dudakların kenarlarındaki gerilimi görüyor musun? O küçük parlama için

That's what we do to make the lips come in for that small flare.

dudakların içeri girmesini sağlamak için yaptığımız şey bu .

Compare that with the corners of the lips totally relaxed.

Bunu tamamen gevşemiş dudakların köşeleriyle karşılaştırın.

This is for the EE as in she vowel at the end of the word.

Bu, kelimenin sonundaki sesli harfinde olduğu gibi EE içindir.

Let's look again. This time from the front.

Tekrar bakalım. Bu sefer önden.

Tongue tip through the teeth, then the lips flare slightly.

Dil dişlerin arasından geçer, ardından dudaklar hafifçe genişler.

Remember, the tongue tip is pulled back a bit for the sound.

Unutmayın, dil ucu ses için biraz geri çekilmiştir.

Practice this cluster with me.

Bu kümeyi benimle uygulayın.

Thr-- thr-- thr--

Thr-- thr-- thr--

I really recommend practicing holding out the R.

Gerçekten R'yi tutmayı öneriyorum.

Thrrr---

Thrrr---

it often helps my students find the correct position.

bu genellikle öğrencilerimin doğru pozisyonu bulmasına yardımcı olur.

Let's do some words. Say them out loud with me.

Birkaç kelime yapalım. Onları benimle yüksek sesle söyle.

Don't just watch.

Sadece izlemeyin.

We'll say the word once, then we'll say it holding out the R, then we'll say it again.

Kelimeyi bir kez söyleyeceğiz, sonra R'yi uzatarak söyleyeceğiz, sonra tekrar söyleyeceğiz.

I'll also do a sentence for each word, and for each word that I think you might not know, i'll give you the definition.

Ayrıca her kelime için bir cümle kuracağım ve bilmediğinizi düşündüğüm her kelime için size tanımını vereceğim.

These are all of the most common words with THR that you might find.

Bunların hepsi, bulabileceğiniz en yaygın THR sözcükleridir.

Three, thrrr-- three, three.

Üç, thrrr-- üç, üç.

My son just turned 3.

Oğlum 3 yaşına yeni girdi

Through, thrrr--  through.

.

It's a difficult time but we'll get through it.

Zor bir dönem ama üstesinden geleceğiz.

Throw, threw, thrown, throwing, throws, throwback.

Fırlat, fırlat, fırlat, fırlat, fırlat, geri çek.

Throw, thrrrow, throw.

Atın, atın, atın.

Notice this is an irregular verb. For the past tense, you don't add ED. Throw becomes threw.

Bunun düzensiz bir fiil olduğuna dikkat edin. Geçmiş zaman için ED eklemezsiniz. Fırlat, atılmış olur.

That's a homophone, meaning it sounds exactly the same as the word we just did: through.

Bu bir sesteş ses, yani biraz önce yaptığımız kelimeyle tamamen aynı geliyor: aracılığıyla.

Threw, through.

Attı, geçti.

But here the word is throw.

Ama burada kelime atmak.

Throw.

Fırlatmak.

Don't throw it away, I might need it later.

Atmayın, daha sonra ihtiyacım olabilir.

Threat, threaten, threatened, threatening, threats.

Tehdit, tehdit, tehdit, tehdit, tehdit.

Don't bully me. Don't threaten me.

Bana zorbalık yapma. Beni tehdit etme.

Threat, thrrrrreat, threat.

Tehdit, tehdit, tehdit.

Throat, thrrrrroat, throat.

Boğaz, boğaz, boğaz.

I have a sore throat.

Boğaz ağrım var.

Thrust, thrrrrrust, thrust.

İtme, itme, itme.

He thrusts the sword into his enemy.

Kılıcı düşmanına saplar.

Thread, thrrrrrread, thread.

Konu, thrrrrrread, iplik.

There's a loose thread on my shirt.

Gömleğimde gevşek bir iplik var.

Threadbare, thrrrreadbare.

Yıpranmış, bitmemiş.

This is when something made of fabric like clothing or furniture,

Bu, giysi veya mobilya gibi kumaştan yapılmış bir şeyin,

maybe a stuffed animal, gets very worn with age.

belki de doldurulmuş bir hayvanın yaşlandıkça çok yıprandığı zamandır.

The rugs in the hotel were threadbare.

Oteldeki halılar yıpranmıştı.

They need to be replaced.

Değiştirilmeleri gerekiyor.

Threshold.

Eşik.

This word is interesting because the letter H goes with S to make the SH sound, but then it also makes an H.

Bu kelime ilginçtir, çünkü H harfi S ile birlikte SH sesini verir, ama aynı zamanda H.

Threshold.

Eşik yapar.

This is the bottom part of a doorway. You cross over it to get into a room.

Bu, bir kapının alt kısmıdır. Bir odaya girmek için üzerinden geçiyorsunuz. Bir şeyin değiştiği

We also use it to mean the point at which something changes.

noktayı ifade etmek için de kullanırız .

You have to keep a GPA of 3.0 to keep your scholarship below that threshold and you lose it.

Bursunuzu bu eşiğin altında tutmak için genel not ortalamanızı 3.0 tutmalısınız ve kaybedersiniz.

Threshold, thrrrrresh-hold, threshold.

Eşik, thrrrrresh-hold, eşik.

Thrill, thrilling, thrills, thrilled.

Heyecan, heyecan, heyecan, heyecan.

I'm thrilled to have you as my student.

Öğrencim olduğun için çok heyecanlıyım.

Thrill, thrrrrill, thrill.

Heyecan, heyecan, heyecan.

Thrive, thrives, thriving.

Gelişmek, gelişmek, gelişmek.

To prosper, grow, or develop.

Gelişmek, büyümek veya gelişmek.

Stoney is thriving at his new daycare.

Stoney yeni kreşinde başarılı.

Thrive, thrrrive, thrive.

Gelişmek, gelişmek, gelişmek.

Thrash, thrashing.

Çırpınmak, kıvırmak.

To thrash something is to beat it, hit it.

Bir şeyi savurmak, onu yenmektir, vurmaktır.

We also use it in sports when a team wins by a large margin.

Bir takım büyük bir farkla kazandığında sporda da kullanırız .

The soccer team took a thrashing last night, they lost 0 to 5.

Futbol takımı dün gece bir dayak yedi , 0'a 5 kaybettiler.

Thrash, thrrrash.

Thrash, thrrrash.

Thrush.

Pamukçuk.

This is a kind of bird.

Bu bir tür kuş.

The thrush has a lovely song.

Pamukçukun çok güzel bir şarkısı var.

Thrrrush. Thrush.

pamukçuk. Pamukçuk.

Throng.

Kalabalık.

A throng is a crowd, many people, densely packed in.

Bir kalabalık, bir kalabalıktır, birçok insan, yoğun bir şekilde toplanmıştır.

There was a throng of people at the grocery store just before the snowstorm.

Kar fırtınasından hemen önce bakkalda bir insan kalabalığı vardı.

Throng, thrrrrrong, throng.

Kalabalık, kalabalık, kalabalık.

Throttle.

Kısma

A flap T, a dark L, this is a very tricky word.

Bir kanat T, koyu bir L, bu çok aldatıcı bir kelime.

This means to control the flow of something like fuel to an engine, or bad policies could throttle innovation,

Bu, motora giden yakıt gibi bir şeyin akışını kontrol etmek anlamına gelir, aksi takdirde kötü politikalar yeniliği kısabilir,

slow it down.

yavaşlatabilir. Aynı

It can also mean to choke someone.

zamanda birini boğmak anlamına da gelebilir.

Full throttle means at top speed.

Tam gaz, en yüksek hızda demektir.

Did you finish all your work last night?

Bütün işlerini dün gece bitirdin mi?

Yeah, I was going full throttle.

Evet, tam gaz gidiyordum.

Throttle, thrrrrottle, throttle.

Kısma, kısma, kısma.

Throb, throbbing.

zonklama, zonklama.

To beat, pulsate.

Atmak, nabzı atmak.

I was so nervous my heart was throbbing.

O kadar gergindim ki kalbim küt küt atıyordu.

Throb, thrrrob, throb.

zonkluyor, zonkluyor, zonkluyor.

Thrift, thrifty.

tutumlu, tutumlu.

We have to be really thrifty this month because we overspent last monTH.

Bu ay gerçekten tutumlu olmalıyız çünkü geçen ay fazla harcadık.

Thrifty, thrrrifty, thrifty.

Tutumlu, tutumlu, tutumlu.

Thrombosis.

Tromboz.

A medical term the formation of a blood clot in a blood vessel.

Bir kan damarında kan pıhtısı oluşumuna tıbbi bir terim.

Thrombosis, thrrrrombosis, thrombosis.

Tromboz, tromboz, tromboz.

There you have it.

İşte aldın.

We're through the throng of words with a THR cluster.

Bir THR kümesine sahip kelimelerin kalabalığından geçiyoruz.

Is your heart throbbing?

Kalbin zonkluyor mu?

Have you reached the threshold where you really understand how to make this cluster?

Bu kümeyi nasıl yapacağınızı gerçekten anladığınız eşiğe ulaştınız mı?

What a thrill!

Ne heyecan ama!

You are really thriving!

Gerçekten gelişiyorsun!

Why don't you keep going full throttle?

Neden tam gaz devam etmiyorsun?

Watch my video that goes over the idiom to pay through the nose, through, thr--, a THR cluster word.

Bir THR kümesi sözcüğü olan burundan, içinden, aracılığıyla, deyimin üzerinden geçen videomu izleyin.

What combinations are the hardest for you?

Hangi kombinasyonlar sizin için en zoru?

What's been the most helpful about this video?

Bu video hakkında en çok yardımcı olan şey nedir?

How can you take today's lesson and put it into action in your life?

Bugünün dersini nasıl alıp hayatında eyleme geçirebilirsin?

Let me know in the comments below.

Aşağıdaki yorumlarda bana bildirin. Hepsi

That's it and thanks so much for using Rachel's English.

bu kadar ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.