Do NOT Say CAN’T with a T! ⎢BETTER PRONUNCIATION

Sometimes, Americans pronounce can't without  the T so it sounds like can, like this:  

Bazen, Amerikalılar can't'ı T olmadan telaffuz ederler, bu yüzden kulağa can gibi gelir, şöyle:

People can't even believe it. People can't even  believe it. Can even-- can't even-- How are you  

İnsanlar buna inanamıyor bile. İnsanlar buna inanamıyor bile. Can bile-- can't bile--

supposed to tell the difference between  can't and can if there's no T? You will  

T harfi yoksa can't  ile can't arasındaki farkı nasıl anlayacaksınız? Söz veriyorum, bu videonun

absolutely know the difference between these  two words and all their pronunciations by the  

sonunda bu iki kelime arasındaki farkı ve tüm telaffuzlarını kesinlikle öğreneceksiniz

end of this video, I promise. And you know what?  There's even going to be a quiz and I'm pretty  

. Ve biliyor musun? Hatta bir sınav olacak ve

sure you're going to ace it. You're going to  be able to use these two words confidently  

eminim ki başarılı olacaksınız.

and correctly for effective communication in  English. Don't forget, if you like this video,  

İngilizce'de etkili iletişim için bu iki kelimeyi güvenle   ve doğru şekilde kullanabileceksiniz . Unutmayın, bu videoyu beğendiyseniz

or you learn something new, please like and  subscribe with notifications. It helps a lot.  

veya yeni bir şey öğrenirseniz lütfen beğenin ve bildirimlerle abone olun. Çok yardımcı olur.

A couple of weeks ago, we went over N  apostrophe T contractions, and we talked  

Birkaç hafta önce, N kesme işareti T kasılmalarını inceledik ve

about all the different pronunciations.  Can't is an N apostrophe T contraction,  

tüm farklı telaffuzlar hakkında konuştuk. Can't, N kesme işareti T kısaltmasıdır,

so all those pronunciations apply. The way you  probably learned to pronounce this word is: can't,  

dolayısıyla tüm bu telaffuzlar geçerlidir. Muhtemelen bu kelimeyi telaffuz etmeyi öğrenme şekliniz şu şekildedir: can't,

can't, with the full true T pronunciation, tt--  but if you study conversational English, you'll  

can't, tam doğru T telaffuzuyla, tt-- ancak konuşma İngilizcesi çalışırsanız,

find that's not a very common pronunciation. I  just listened to the first 20 examples on Youglish  

bunun çok yaygın bir telaffuz olmadığını göreceksiniz. Az önce Youglish'teki ilk 20 örneği dinledim

and only two of them had the true T pronunciation.  So the pronunciation you learned is only true  

ve bunlardan sadece ikisi doğru T telaffuzuna sahipti. Yani öğrendiğiniz telaffuz, yalnızca

when you put the word in a sentence about ten  percent of the time. What are we going to do  

kelimeyi yaklaşık yüzde on bir cümleye yerleştirdiğinizde doğrudur .

the rest of the time if not a true T? The  most common is the stop T. Can't think, can't  

Gerçek bir T değilse geri kalan zamanlarda ne yapacağız? En yaygın olanı T durağıdır. Düşünemiyorum,

think. There I exaggerated the stop, but  in regular conversation, there will just  

düşünemiyorum. Oradaki durağı abarttım, ancak normal konuşmada sadece

be a quick lift so that we feel the T sound. I  can't think, I can't think, I can't think. The  

hızlı bir kaldırma olacak, böylece T sesini hissedeceğiz. Düşünemiyorum, düşünemiyorum, düşünemiyorum.

T is a stop consonant, so by stopping the air,  our American ears identify that stop as the T  

T bir sessiz harftir, bu nedenle havayı durdurarak, Amerikan kulaklarımız T

sound even though there is no T sound. Let's look  at this phrase together. So here's the phrase,  

sesi olmasa bile bu durağı T   sesi olarak tanımlar. Gelin bu ifadeye birlikte bakalım. İşte deyim,

let's take a look at it and play it: I can't  think. Do you see this big gap here? This is  

ona bir göz atalım ve çalalım: Düşünemiyorum. Buradaki büyük boşluğu görüyor musunuz? Bu

after the word can't and before the word think.  This is the stop, the stop T. Let's listen again:  

yapamam kelimesinden sonra ve düşün kelimesinden önce gelir. Bu durak, durak T. Tekrar dinleyelim:

I can't think. So what is that sound at the end of  the word? Here's just the word can't slowed down.  

Aklıma gelmiyor. Peki, kelimenin sonundaki ses nedir ? İşte sadece kelime yavaşlayamaz.

Can't-- can't--nnnnttt-- can't--  nnnnttt-- it's that nasally N sound,  

Yapamam-- yapamam--nnnnttt-- yapamam-- nnnnttt-- o genizden N sesi,

but stopped. It's not can nnn-- with it  falling down in pitch it's can't nnnnttt--  

ama durdu. Olamaz nnn-- perdede düşerken olamaz nnnnttt-- yapamam,

can'tI can't think. Stop T. Let's go to Youglish  where we're going to see a bunch of examples  

düşünemiyorum. Stop T. Haydi Youglish'e gidelim burada bu T durağıyla   bir dizi örnek göreceğiz.

with this stop T. We, as you mentioned, uh, 20  million Americans would like a full-time job and  

Bahsettiğiniz gibi biz, uh, 20 milyon Amerikalı tam zamanlı bir iş istiyoruz

and can't get one. Can't get-- can't get-- stop  T. We, as you mentioned, uh, 20 million Americans  

ve   bir iş bulamıyoruz. Alamıyorum-- alamıyorum-- T.'yi durdurun. Bahsettiğiniz gibi biz, uh, 20 milyon Amerikalı

would like a full-time job and and can't get  one. And you can't do both, like you can't be,  

tam zamanlı bir iş istiyoruz ve bulamıyoruz. Ve ikisini birden yapamazsınız, tıpkı olamayacağınız gibi,

you can't campaign against lung cancer and smoke  cigarettes, and you can't be an environmentalist  

akciğer kanserine karşı kampanya yapıp sigara içemezsiniz ve çevreci   olup

and eat meat. Wow, there were so  many stop Ts there with can't.  

et yiyemezsiniz. Vay, can't ile çok fazla stop T vardı.

Can't, can't, can't, we'll play  all of those two-word links now.  

Yapamam, yapamam, yapamam, tüm bu iki kelimelik bağlantıları şimdi oynayacağız.

You can't go back to sleep. Can't go-- can't  go-- Stop T. Sometimes, as you heard at the  

Uyumaya devam edemezsin. Can't go-- can't go-- T'yi durdurun. Bazen,

very beginning, we drop the T in can't. This  is more common when the next word begins with  

en başta duyduğunuz gibi, T'yi can't yerine bırakırız. Bu,

a vowel or diphthong, like in 'can't even'. So in  these cases, there's no break and sound, no stop,  

"can't even" örneğinde olduğu gibi, bir sonraki kelime bir sesli harf veya iki sesli harfle başladığında daha yaygındır. Dolayısıyla bu durumlarda, kesinti ve ses yoktur,

the T is completely dropped. I can't even  tell. Can't even. Smoothly connected.  

T tamamen düşer. Söyleyemem bile . bile olamaz. Sorunsuz bir şekilde bağlandı.

Let's take a look at that example.   

O örneğe bir göz atalım.

And now we'll  go to Youglish to look for several other examples where the T is completely dropped.

Şimdi, T'nin tamamen kaldırıldığı başka örnekler aramak için Youglish'e gideceğiz.

Dropped T in  can't.

Bırakılan T olamaz.

Can't always-- can't always-- dropped T.  

Her zaman olamaz-- her zaman olamaz-- düştü T.

They can't be transferred--  can't be-- can't be-- No T.

Aktarılamazlar-- olamaz-- olamaz-- Hayır T.

Can't  often-- can't often-- No T.  

Olamaz  sık sık-- sık sık-- T yok.

Can't even-- can't even-- No T.  

Olamaz-- bile-- T olamaz.

And finally, we have a case where the T can  be turned into a CH and this happens when  

Ve son olarak, T'nin  CH'ye dönüştürülebildiği bir durumumuz var ve bu durum,

the next word is you or your. Can't you, can't  you, can't you see? Ch. Ch. Ch. Can't you see?  

sonraki kelime siz veya sizin olduğunda gerçekleşir. Göremiyor musun, göremiyor musun? Ch. Ch. Ch. göremiyor musun

You don't have to do this CH, a stop T will also  work in this situation and you will hear that,  

Bu CH'yi yapmak zorunda değilsiniz, bu durumda bir T durağı da işe yarayacaktır ve bunu duyacaksınız,

but this CH pronunciation is certainly something  you'll hear a lot of when the next word is you or your

ancak bu CH telaffuzu kesinlikle bir sonraki kelime siz veya sizin olduğunda çokça duyacağınız bir şeydir.

So these are all the different ways can't  can be pronounced. What about can? After all  

Yani bunlar can't  tüm farklı şekillerde telaffuz edilebilir. Peki ya can? Ne de olsa

one of the pronunciations of can't was can with a  dropped T. So can has two pronunciations. First of  

can't'ın telaffuzlarından biri can'dı ve T harfi düşürüldü. Yani can'ın iki telaffuzu var. Her şeyden önce

all, it can be a noun like a can of tomatoes, and  there, it's pronounced can, with the full vowel.  

, domates konservesi gibi bir isim olabilir ve burada tam sesli harfle can olarak telaffuz edilir.

But as a verb, it's usually reduced. It's usually  a helping verb, this means it's not the main verb  

Ancak bir fiil olarak, genellikle azalır. Genellikle bir yardımcı fiildir, bu da onun cümledeki ana fiil olmadığı anlamına gelir

in the sentence. Back when we said: I can't  think, 'think' was the main verb if we instead  

. Eskiden "düşünemiyorum" dediğimizde, ana fiil "düşünmek" idi, bunun yerine

say 'can' in that sentence, the word becomes  can: I can think. I can think. Can can can can.  

o cümlede "can" dersek, kelime " can" olur: Düşünebilirim. Düşünebilirim. Can can can can can can can can can can can can can can can can can can can can can can can can)

Said so quickly, the 'can' reduction. I can  think. I can see you. I can be there by three.  

Çok çabuk söyledi, 'can' indirgeme. Düşünebilirim. Seni görebiliyorum. Üçte orada olabilirim.

Now, it actually sounds nothing like 'can',  which is the pronunciation of can't when the  

Şimdi, aslında kulağa 'can' gibi bir şey gelmiyor, bu can't'ın telaffuzu olan

T is dropped like in the phrase 'can't even'  that's can, this is: can can-- it's said very  

'can't even' ifadesindeki gibi   T bırakıldığında bu can'dır, bu: can can-- çok

quickly. Let's listen to a bunch of samples  of the 'can' reduction.

hızlı söylenir. "Can" indirgemesinden birkaç örnek dinleyelim.

Every once in a while,   we won't reduce can as a helping verb if we want  to stress it.

Arada bir,   can'ı vurgulamak istiyorsak yardımcı fiil olarak indirgeyemeyiz .

Usually this will happen when we're  

Genellikle bu,

contradicting someone who's just used can't.  For example, you can't go there after seven.  

kullanamayan biriyle çeliştiğimizde olur. Mesela yediden sonra oraya gidemezsin.

No, you can go there after seven. Can. But if it  was just a normal statement, one where we're not  

Hayır, oraya yediden sonra gidebilirsin. Olabilmek. Ama bu sadece normal bir ifade olsaydı, çelişmediğimiz bir ifade olsaydı

contradicting, we would just say: you can go there  after seven, can-- with the can reduction. Can--  

, şöyle derdik: oraya yediden sonra gidebilirsin, can-- kutu indirgeme ile. Can--

let's take the phrases 'can't go' and 'can  go' and put all the pronunciations together.  

'can't go' ve 'can go' ifadelerini alıp tüm telaffuzları bir araya getirelim.

Can't go, true T, a not a common pronunciation.  Can't go. Stop T, very common pronunciation.  

Can't go, true T, yaygın bir telaffuz değil. gidemem Dur T, çok yaygın telaffuz.

Can go. Dropped T, more common when followed by  a vowel, but still possible with a consonant.  

gidebilir Düşen T, ardından bir sesli harf geldiğinde daha sık görülür, ancak yine de bir ünsüzle mümkündür.

You can go there, for example. And the CH  pronunciation which works only before you or your,  

Örneğin oraya gidebilirsiniz. Ve yalnızca sizden veya sizden önce çalışan CH  telaffuzu,   yapamaz

can't you. Can go, with the can reduction. Can  go, really stressing can. So this pronunciation  

mısınız? Kutu azaltma ile gidebilir. Gidebilir, gerçekten stresli olabilir. Yani bu telaffuz

is just like this pronunciation. But remember,  here, you'll always be contradicting or adding  

tıpkı bu telaffuz gibidir. Ancak unutmayın, burada her zaman çelişecek veya

extra clarity so it likely won't be confusing.  Can't go, can't go, can go, can't you, can go,  

fazladan netlik ekleyeceksiniz, bu nedenle muhtemelen kafa karıştırıcı olmayacaktır. Gidemezsin, gidemezsin, gidebilirsin, gidemez misin, gidebilirsin,

can go. Now let's do a quiz. Since you know  for can, that you're probably looking for  

gidebilirsin. Şimdi bir bilgi yarışması yapalım. Can'ı bildiğinize göre, muhtemelen

reduction, can, if you don't hear a reduction,  then there's a really good chance that it's can't,  

azalma aradığınıza göre, can'da bir azalma duymuyorsanız, o zaman gerçekten iyi bir ihtimalle olamaz,

you should ace this quiz.

bu sınavda başarılı olmalısınız.

Was that can or can't? 

Yapabilir miydi, yapamaz mıydı?

That was can reduced,  can, can treat.

Bu azaltılabilir, olabilir, tedavi edilebilir.

Was that can or can't?

Yapabilir miydi, yapamaz mıydı?

That was can't with a stop T. Can't see.

Dur T ile yapamazdım. Göremiyorum.

Was that  can or can't?

Yapabilir miydi, yapamaz mıydı?

That was can because we heard the 

Bu can'dı çünkü

reduction can. I can assure you-- can

indirgeme can'ı duyduk. Sizi temin ederim--

Can or can't?

Yapabilir mi, yapamaz mı?

Can't believe-- can't with a stop T.  

İnanamıyorum-- dur T ile olamaz.

Was that can or can't? That was can't with the T  turning into a CH followed by you. Can't you.

Yapabilir miydi, yapamaz mıydı? Bu, T'nin CH'ye dönüşmesi ve ardından sizin gelmeniz nedeniyle mümkün değildi. yapamaz mısın

Can  or can't? That was the can reduction: can--  

Yapabilir mi, yapamaz mı? Kutu azaltma şuydu: yapabilir--

Can or can't? That was can't with a dropped  T. Can ever-- linking into the next word.  

Yapabilir mi, yapamaz mı? Bu, bırakılan bir  T ile can'dı. Can hiç-- bir sonraki kelimeye bağlanıyor.

Can or can't? This one was easy, wasn't  it? He fully pronounced that T. Can't.

Yapabilir mi, yapamaz mı? Bu kolaydı, değil mi? T.'nin yapamayacağını tam olarak telaffuz etti.

Was that can or can't? That was the can  reduction. Can-- can try.

Yapabilir miydi, yapamaz mıydı? Kutu azaltımı buydu. Deneyebilir.

Was that can or can't?  

Yapabilir miydi, yapamaz mıydı?

That was can't with a stop T.  Can't, can't, can't remember. 

Bu, stop T ile can't idi. Yapamıyorum, hatırlayamıyorum, hatırlayamıyorum.

Now I'm going to have you practice all  the phrases we've learned so far.  

Şimdi, şimdiye kadar öğrendiğimiz tüm ifadeleri uygulamanızı sağlayacağım.

You'll see on screen what kind of pronunciation  it is. First, you'll hear the sentence,  

Ne tür bir telaffuz olduğunu ekranda görürsünüz . Önce cümleyi duyacaksınız,

then just the word can or can't, with the next  word slower three times, repeat the third time.  

ardından sadece kelime can veya can't, sonraki kelime üç kez daha yavaş olacak şekilde üçüncü kez tekrarlayın.

Then you'll hear the whole phrase again twice,  repeat the second time with the video. You really  

Ardından, tüm cümleyi iki kez tekrar duyacaksınız, ikinci kez video ile tekrarlayın.

should be doing this out loud. Learning about  it isn't enough to improve your speaking skills.  

Bunu gerçekten   yüksek sesle yapmalısın. Bunun hakkında bilgi edinmek, konuşma becerilerinizi geliştirmek için yeterli değildir.

You have to actually practice speaking. So  let's do this.

Aslında konuşma pratiği yapmalısın. O halde bunu yapalım.

Now you could go teach someone  exactly how to say can and can't and how to understand them in a sentence.  

Şimdi gidip birisine tam olarak nasıl yapılacağını ve yapılamayacağını ve onları bir cümlede nasıl anlayacağını öğretebilirsin.

That's awesome! Thank you so much for sticking  with me. Be sure to check out this video next.  

Bu harika! Benimle birlikte olduğunuz için çok teşekkür ederim . Bundan sonra bu videoyu izlediğinizden emin olun.

Also check out my online courses at Rachel's  English Academy, you'll become a more confident  

Ayrıca Rachel's  English Academy'deki çevrimiçi kurslarıma da göz atın , daha özgüvenli bir

English speaker. I make new videos every Tuesday,  be sure to come back next week to watch more,  

İngilizce konuşmacı olacaksınız. Her salı yeni videolar hazırlıyorum, daha fazlasını izlemek için haftaya tekrar gelmeyi unutmayın,

I love being your English teacher. That's it  and thanks so much for using Rachel's English.

İngilizce öğretmeniniz olmayı seviyorum. Hepsi bu kadar ve Rachel'ın İngilizcesini kullandığınız için çok teşekkürler.