Pets Word Association with English speakers

Want more English videos like this?

Bunun gibi daha fazla İngilizce video ister misin?

Subscribe to our channel.

Kanalımıza abone olun.

I'm actually a reptile person.

Ben aslında sürüngen bir insanım.

- Whoa. - I've a pet snake, so.

- Vay canına. - Evcil bir yılanım var yani.

You have a pet snake?

Evcil bir yılanınız mı var?

I do, a boa python.

Ben, bir boa pitonu.

Is it cheating if I use an echo?

Bir yankı kullanırsam hile yapar mıyım?

Felines, dogs, mice.

Kediler, köpekler, fareler.

I guess another word for a cat is a feline or a cat is a type of feline.

Sanırım bir kedi için başka bir kelime kedigil ya da kedi bir kedi türüdür.

Opposite of cats, dogs.

Kedilerin karşısında, köpekler.

And cats usually chase mice.

Ve kediler genellikle fareleri kovalar.

I don't know.

I have never actually seen it before, but that's –

Bilmiyorum.

Aslında onu daha önce hiç görmedim, ama bu –

- That’s what they say? - Yeah. That’s what they say.

- Öyle mi diyorlar? - Evet. Dedikleri bu.

Falling,

Düşmek,

purring, if that's a word “purr”?

mırıldanmak, eğer bu bir "mırıltı" ise?

Yeah.

Evet.

And whiskers.

Ve bıyık.

And the reason why I thought of falling was because cats are notoriously known

Ve düşmeyi düşünmemin nedeni, kedilerin

for always landing on their four feet every time they fall from something.

bir şeyden düştüklerinde her zaman dört ayaklarının üzerine düşmeleriyle ünlü olmalarıydı.

Purring is because that's the sound that cats make when they purr.

Mırlama, çünkü kedilerin mırıldandıklarında çıkardığı ses budur.

I can't really make the noise, but purr.

Gerçekten ses çıkaramıyorum ama mırıldanıyorum.

And whiskers because cats have whiskers.

Ve bıyık çünkü kedilerin bıyığı vardır. Kedileri sever misin

Do you like cats?

?

Its starting to grow on me actually.

Aslında üzerimde büyümeye başladı.

I wasn't originally a cat person, but a lot of my friends have cats

Aslında bir kedi insanı değildim, ama birçok arkadaşımın kedileri var

and every time I go over to their house to, like,

ve ne zaman evlerine

not even to play with their cats, but usually just to hang out,

kedileriyle oynamak için bile değil, genellikle sadece takılmak için gitsem,

the cat's always come up to me and it's like hard to push them away

kedi her zaman gelir. bana göre ve onları uzaklaştırmak çok zor

and, like, I just forced to accept it.

ve ben de bunu kabul etmeye zorlandım.

And then I started growing on me eventually,

Ve sonunda üzerimde büyümeye başladım ,

so I guess I could say I like cats now.

bu yüzden sanırım artık kedileri sevdiğimi söyleyebilirim.

I think of tabby cats and I think of pumpkin

Tekir kedileri düşünüyorum, balkabağını düşünüyorum

and I think of cats hiding under the bed.

ve yatağın altına saklanan kedileri düşünüyorum .

Okay. I have a feeling you have a cat.

Tamam aşkım. Senin bir kedin olduğunu hissediyorum.

My grandparents have a lot of cats

Dedemin bir sürü kedisi var

and my ex-boyfriend had a cat named Pumpkins.

ve eski erkek arkadaşımın da Pumpkins adında bir kedisi vardı .

So, that’s why Pumpkin. Yeah.

İşte bu yüzden Balkabağı. Evet.

So, yeah, my grandparents had tabby cats

Evet, büyükbabamın yatağın altına saklanan tekir kedileri vardı,

that hid under the bed so that is why.

bu yüzden.

- Okay. - Tabby and under the bed.

- Tamam aşkım. - Tekir ve yatağın altında.

Golden retrievers, Shiba Inus, Pomeranians.

Golden retriever, Shiba Inus, Pomeranyalılar.

All types of dog breeds, I also have a Pomeranian,

Her tür köpek ırkı, ayrıca Japonya'ya özgü bir Pomeranian,

Shiba Inu native to Japan.

Shiba Inu'ya sahibim.

What was the first? Oh, golden retriever.

İlki neydi? Ah, golden köpeği.

And an iconic dog, classic.

Ve ikonik bir köpek, klasik.

Yeah.

Evet.

Dog. Wag, let's see, fetch.

Köpek. Wag, bakalım, getir.

Yeah, wag, because that's like what dogs do

Evet, şaka, çünkü köpekler

when they're excited, they wag their tail

heyecanlandıklarında böyle yaparlar, kuyruklarını sallarlar

and fetch because dogs are known

ve getirirler çünkü köpekler

for fetching objects if you throw it, so yeah.

fırlatırsanız nesneleri getirmeleriyle tanınırlar, yani evet.

Okay.

Tamam aşkım.

Yeah, I'm definitely a dog person.

Evet, kesinlikle bir köpek insanıyım.

I'm more of a dog person. I always wanted a dog.

Ben daha çok köpek insanıyım. Hep bir köpek istemişimdir.

Actually, I had a dog when I was a little kid.

Aslında küçükken bir köpeğim vardı .

Dog.

Köpek.

I think of Sadie, poodle and toys.

Aklıma Sadie, kaniş ve oyuncaklar geliyor.

Sadie?

Sadie?

Sadie, my dog. She's a toy poodle.

Sadie, köpeğim. O bir oyuncak kaniş.

She has a lot of toys?

Çok oyuncağı mı var?

She does have a lot of toys about the same sizes of her.

Onunla aynı boyutlarda bir sürü oyuncağı var .

Like she has toys that are the same size that she is.

Sanki kendisiyle aynı boyutta oyuncakları varmış gibi. Daha

Does she have any bigger?

büyüğü var mı?

It's funny to see a little toy poodle with like huge stuffed animals.

Küçük bir oyuncak kanişi devasa doldurulmuş hayvanlarla görmek komik.

When she was a puppy, she had ones that were bigger

Yavruyken daha büyükleri vardı

and they were like this big and so.

ve şu kadar büyüktüler.

Dog. Food and squirrel.

Köpek. Yemek ve sincap.

Food, because my dog will literally eat

Yiyecek, çünkü köpeğim kelimenin tam anlamıyla

anything you drop in like less than a second, it's crazy.

düşürdüğünüz her şeyi bir saniyeden daha kısa bir sürede yiyecek, bu çılgınca.

And squirrel because he loves to chase squirrels too.

Ve sincap çünkü o da sincapları kovalamayı seviyor.

What kind of dog is he?

O ne tür bir köpek?

A Pembroke Welsh Corgi.

Bir Pembroke Welsh Corgi.

Oh, wow.

Vay canına.

Yeah.

Evet.

Bark.

Havlamak.

Bark, because dogs make barking noises.

Havlayın, çünkü köpekler havlama sesi çıkarır.

Carnivals, orange, short lifespan.

Karnavallar, turuncu, kısa ömür.

Back by my home town we used to have a carnival

Memleketimde bir karnaval düzenlerdik,

where you could always scoop up goldfish

her zaman süs balığı toplarsın

and you win the little bags and take them home.

ve küçük çantaları kazanıp eve götürürsün. Ne yazık ki

Never lasted that long, unfortunately,

hiç bu kadar uzun sürmedi

but all of them were a beautiful bright orange color.

ama hepsi güzel, parlak turuncu renkteydi.

Goldfish.

Akvaryum balığı.

A small fish tank, even though it's like two words, but so –

Küçük bir akvaryum, iki kelime gibi olsa da, ama çok –

- That works. - Yeah.

- İşe yarıyor. - Evet.

It works, right? Like small fish tank and a tiny castle.

Çalışıyor, değil mi? Küçük akvaryum ve küçük bir kale gibi.

But, you know, that's another--

Ama, bilirsin, bu başka--

It's another two words.

Bu başka iki kelime.

Usually, I thought of tiny castle because like usually

Genellikle küçük kaleyi düşünürdüm çünkü genellikle akvaryum balıklı

my image of fish tanks with goldfish,

balık tankları resmimde olduğu gibi ,

they usually have like a small little tiny castle inside of it.

genellikle içinde küçük, küçük bir kale gibi olurlar .

And the small fish tank is usually because that's like the most famous home

Ve küçük akvaryum genellikle,

for a goldfish, in my opinion.

bence bir akvaryum balığı için en ünlü ev gibi olduğu için.

Goldfish.

Akvaryum balığı.

I think of Lipstick. I think of death.

Lipstick'i düşünüyorum. Ölümü düşünüyorum.

Whoa.

Vay canına.

And I think of my sister, Kristen.

Ve kız kardeşim Kristen'ı düşünüyorum.

Okay. So, let’s unpack those three.

Tamam aşkım. Öyleyse, bu üçünü paketten çıkaralım.

Okay. So, my first goldfish was named “Lipstick”.

Tamam aşkım. Böylece ilk japon balığımın adı “Lipstick” oldu. Kız

And my sister also had a goldfish and her goldfish killed my goldfish.

kardeşimin de bir japon balığı vardı ve onun japon balığı benim japon balığımı öldürdü.

How? It's intense.

Nasıl? Yoğun.

Why Lipstick, first of all?

Öncelikle neden Ruj?

Okay, so its name was Lipstick because it had these really red lips

Tamam, adı Lipstick'ti çünkü gerçekten kırmızı dudakları vardı

and they were really big so Lipstick.

ve gerçekten büyüktüler, yani Lipstick.

You know, five-year-olds, lipstick.

Bilirsin, beş yaşındakiler, ruj.

Yeah.

Evet.

So, and then it died and I think of my sister

Sonra öldü ve kız kardeşimi düşünüyorum

because my sister's goldfish killed my goldfish.

çünkü kız kardeşimin akvaryum balığı benim japon balığımı öldürdü.

Goldfish.

Akvaryum balığı.

Tank and water.

Tank ve su.

Tank because just like the association of fish in a fish tank,

Tank çünkü tıpkı bir akvaryumdaki balıkların birlikteliği gibi,

I guess goldfish are usually more of a bowl, but still.

sanırım japon balığı genellikle daha çok bir kasedir, ama yine de.

Water because that's where goldfish dwell.

Su çünkü orası japon balıklarının yaşadığı yerdir.

Yeah. They need it for life.

Evet. Ömür boyu buna ihtiyaçları var.

Swimming.

Yüzme.

Swimming because goldfish love to swim.

Yüzme çünkü Japon balıkları yüzmeyi sever.

Because that's what fishes do.

Çünkü balıklar böyle yapar.

Easter and--oh, boy.

Paskalya ve--oh, evlat.

Albino.

Albino.

One of my friends actually used to have an albino rabbit

Arkadaşlarımdan birinin aslında sonsuza kadar yaşadığı “Marshmallow” adında bir albino tavşanı vardı

named “Marshmallow” they live forever.

.

Easter, the Easter Bunny.

Paskalya, Paskalya Tavşanı.

Bugs Bunny, if I can use that.

Bugs Bunny, eğer kullanabilirsem.

That's a good word.

Bu iyi bir kelime.

Well, I'm kind of cheating using two words, but “hopping”.

Şey, iki kelime kullanarak bir nevi kopya çekiyorum ama "zıplamak".

Bugs Bunny, we all know Bugs Bunny,

Bugs Bunny, hepimiz Bugs Bunny'yi tanıyoruz, aklınıza gelebilecek

he's a the most famous rabbit you could think of.

en ünlü tavşan o .

And hopping, that's what rabbits do, they’re always hopping everywhere to go.

Ve zıplamak, tavşanların yaptığı budur, her zaman gitmek için her yere zıplarlar.

Rabbit.

Tavşan.

Okay. So, I think of fire alarms,

Tamam aşkım. Yani, yangın alarmlarını düşünüyorum,

I think of Mickey and I think of breaking my arm.

Mickey'i düşünüyorum ve kolumu kırmayı düşünüyorum.

Okay.

Tamam aşkım.

Okay. So, my sister got a bunny

Tamam aşkım. Kız kardeşimin bir tavşanı oldu

and when I was in the first grade, his name was “Mickey”

ve ben birinci sınıftayken adı “Mickey” idi

and he died while our fire alarm was going off.

ve yangın alarmımız çalarken öldü.

And then like a few weeks later, I broke my arm.

Ve birkaç hafta sonra, kolumu kırdım.

Did he die in a fire or that was timing?

Yangında mı öldü yoksa zamanlama mıydı?

No. It was just timing.

Hayır. Sadece zamanlamaydı. Yemek

He died because he stopped eating.

yemeyi bıraktığı için öldü.

Whoa.

So, a boy pushed me down a hill and I landed on my arm.

Vay canına.

Bir çocuk beni tepeden aşağı itti ve kolumun üzerine düştüm.

- Wow. - Yeah.

- Vay. - Evet.

You had an fascinating childhood.

Büyüleyici bir çocukluk geçirdin.

But everything's okay now, right?

Ama şimdi her şey yolunda, değil mi?

Yeah, everything's fine now.

Evet, şimdi her şey yolunda.

- Ready for the next one? - Uh-hmm.

- Bir sonrakine hazır mısın? - Hmm.

Rabbit.

Tavşan.

Hat, magic and hopping.

Şapka, büyü ve zıplama.

A hat because magicians pull rabbits out of hats,

Sihirbazlar şapkadan tavşan çıkardığı için şapka,

magic because magicians pull rabbits out of hats,

sihirbazlar şapkadan tavşan çıkardığı için sihir

and hopping because bunny hop.

ve tavşan zıpladığı için zıplama.

Carrots.

Havuçlar.

They receive carrots.

havuç alırlar.

Cute, shells.

Sevimli, kabuklar.

I always think they're really cute with their little beaks

Her zaman küçük gagalarıyla çok sevimli olduklarını

and they've got lovely different sorts of shells.

ve çok hoş farklı türde kabukları olduğunu düşünmüşümdür.

Turtle.

Kaplumbağa.

Shell, I want to say Master Splinter.

Shell, Usta Splinter demek istiyorum.

Yeah.

Evet.

Yeah. Shell because, of course, all turtles have shells

Evet. Kabuk çünkü, elbette, tüm kaplumbağaların kabukları vardır

and that's like their home and their main protection at all times.

ve bu onların her zaman evleri ve ana korumaları gibidir.

Master Splinter because of the famous Teenage Mutant Ninja Turtles,

Usta Splinter, ünlü Ninja Kaplumbağalar sayesinde onların

he was their master and their sensei.

efendisi ve duyusuydu.

So, thank you Master Splinter for being there.

Bu yüzden Master Splinter'a orada olduğunuz için teşekkür ederim.

Turtle. I didn't have any turtles.

Kaplumbağa. Hiç kaplumbağam olmadı.

I think of snapper turtles.

Aklıma kaplumbağalar geliyor.

I think of orange and I think of roadsides.

Portakalı düşünüyorum ve yol kenarlarını düşünüyorum.

So, in South Carolina there are a lot of turtles

Yani, Güney Karolina'da yol kenarlarında gördüğünüz bir sürü kaplumbağa var

that you see on the side of the road

and they usually have orange streaks through their necks

ve bunların boyunlarında turuncu çizgiler var

and they're usually snapper turtles.

ve bunlar genellikle çıtçıtlı kaplumbağalardır.

That's the orange streak is just their natural color?

Turuncu çizgi onların doğal rengi mi?

Uh-hmm.

Uh-hmm.

Have you ever seen somebody stick like a stick on a snapper turtle?

Hiç kaplumbağaya sopa gibi yapışan birini gördünüz mü?

- No, I haven't. No. - Right in front?

- Hayır, yapmadım. Hayır. - Tam ön tarafta mı?

- They bite it and-- - Yeah.

- Onu ısırırlar ve-- - Evet.

It's crazy, very powerful.

Bu çılgınca, çok güçlü.

Turtle.

Kaplumbağa.

Green and easy-going.

Yeşil ve uyumlu.

Green, because that's the color I associated with turtles

Yeşil, çünkü

even though they're not all green.

hepsi yeşil olmasa da kaplumbağalarla ilişkilendirdiğim renk bu.

And easy-going because if I had the opportunity

Ve uyumlu, çünkü

to talk to a talking turtle

konuşan bir kaplumbağayla konuşma fırsatım olsaydı,

then I would assume he’d be very easygoing.

onun çok uyumlu olacağını varsayardım.

Nice.

Güzel.

Slow.

Yavaş.

Turtles are typically not the fastest creatures.

Kaplumbağalar tipik olarak en hızlı yaratıklar değildir.

Slow because turtles move very slowly.

Yavaş çünkü kaplumbağalar çok yavaş hareket eder.

Turtles are always known for going slow

Kaplumbağalar her zaman yavaş gitmeleriyle tanınırlar

but that doesn't mean that they always lose the race.

ama bu her zaman yarışı kaybettikleri anlamına gelmez.

In the race between the turtle and the rabbit, the turtle won,

Kaplumbağa ve tavşan arasındaki yarışta kaplumbağa kazandı,

so being slow isn't always bad.

yani yavaş olmak her zaman kötü değildir.

Nice.

Güzel.

Drop in some wisdom, let’s fit it in.

Biraz bilgelik bırakın, hadi sığdıralım.

Yeah.

Evet.

Any last thoughts on pets?

Evcil hayvanlar hakkında son bir fikriniz var mı? Sürüngen evcil hayvan sahipliğinin

Do you want to sell the glories of reptile pet ownership?

ihtişamını satmak ister misiniz ?

Snakes are a lot friendlier than you think,

Yılanlar sandığınızdan çok daha arkadaş canlısıdır ,

I highly recommend it, low maintenance, good companions,

şiddetle tavsiye ederim, az bakım gerektirir, iyi arkadaştır,

take him out and pet him every once in a while.

onu arada bir dışarı çıkarın ve okşayın .

Better than a dog.

Bir köpekten daha iyi.

- Better than a dog? - You'd be surprised, yeah.

- Bir köpekten daha mı iyi? - Şaşıracaksın, evet.

Wow, because that's a strong stance.

Vay canına, çünkü bu güçlü bir duruş.

He's a good boy. He's name is Buddy.

O iyi bir çocuk. Adı Buddy'dir.

I've always been a Bugs Bunny fan, a Looney Tunes fan.

Her zaman bir Bugs Bunny hayranı oldum, bir Looney Tunes hayranı oldum.

As a kid I always watched Bugs Bunny and Daffy Duck cartoons growing up.

Çocukken büyürken hep Bugs Bunny ve Daffy Duck çizgi filmlerini izlerdim.

Goldfish?

Akvaryum balığı?

The goldfish kind of reminded me of the TV show, "Fairly OddParents"

Japon balığı bana "Fairly OddParents" adlı TV şovunu hatırlattı

because they was always in the form of a goldfish

çünkü onlar her zaman bir akvaryum balığı şeklindeydi

and Timmy turned his room, so that's kind of where also got

ve Timmy odasını çevirdi, yani

the little--the small castle idea from.

küçük şato fikri de buradan geldi.

I had a lot of pets, a lot of bad experiences with pets.

Bir sürü evcil hayvanım oldu, evcil hayvanlarla bir sürü kötü deneyimim oldu.

Where? In a lot of outliving, a lot them dying.

Nerede? Çoğu hayatta kalıyor, birçoğu ölüyor.

Yeah. A lot of outliving and lot about dying

Evet. Fazla yaşamak ve ölmek hakkında çok şey

and a lot of life lessons with pets.

ve evcil hayvanlarla ilgili birçok hayat dersi.

Alright, nice.

tamam güzel

No, I think I'm good.

Hayır, iyi olduğumu düşünüyorum.

Alright.

Peki.