Let's Learn English! Topic: Fixing and Repairing Part 2 🧵🔧🧰 (Lesson Only)

Well hello and welcome to this English lesson about fixing and

Pekala merhaba, tamir etme ve tamir etmeyle ilgili bu İngilizce dersine hoş geldiniz

repairing. Part two. I almost exactly a year ago I did a

. Bölüm iki. Neredeyse tam bir yıl önce

lesson on fixing and repairing and because I had a little

tamir ve tamir üzerine bir ders yaptım ve

mishap this week with my printer. Uh it reminded me of

bu hafta yazıcımla ilgili küçük bir aksilik yaşadım . Ah bu bana

that lesson. I looked it over and I quickly thought of a lot

o dersi hatırlattı. Şöyle bir göz gezdirdim ve hemen aklıma tamir ve tamir

of other things I could describe for you in English on

konusunda İngilizce olarak anlatabileceğim birçok şey geldi

the subject of fixing and repairing. For those of you

.

that don't know my my printer broke. I let's see if we can

Bilmeyenler için yazıcım bozuldu. Bakalım görebilecek miyiz

see it. It's actually sitting here. This is the broken

. Aslında burada oturuyor. Bu bozuk

printer. Uh you can't see the new and it's actually sitting

yazıcı. Uh, yeniyi göremiyorsunuz ve aslında

over there. Um but I do actually have a new printer and

orada duruyor. Um ama aslında yeni bir yazıcım var ve

it works great. I printed a test page yesterday. But let's

harika çalışıyor. Dün bir test sayfası yazdırdım. Ama biraz İngilizce öğrenebilmen için

do a lesson on fixing and repairing so that you can learn

tamirat ve tamir üzerine bir ders yapalım

some English. Here's how this lesson will work. I will

. İşte bu ders nasıl işleyecek.

identify a problem. I will identify something that we're

Bir sorun belirleyeceğim. Hepimizin aşina olduğu bir şeyi tanımlayacağım

all familiar with. That needs to be fixed or repaired or even

. Bunun düzeltilmesi, onarılması ve hatta

cleaned up a little bit. And then I will talk about how we

biraz temizlenmesi gerekiyor. Sonra

would do that in English. So you'll need to not only read

bunu İngilizce olarak nasıl yapacağımızdan bahsedeceğim. Yani sadece

what I put on the screen. You'll need to listen to how I

ekrana yazdıklarımı okumanız gerekmeyecek. Nasıl tarif ettiğimi dinlemen gerekecek

describe it. So In this lesson I'll talk a lot about fixing

. O yüzden bu derste evdeki küçük şeyleri onarmak ve onarmak hakkında çok konuşacağım

and repairing little things around the house. This isn't

. Bu,

about you know fixing your car necessarily. But more fixing

arabanızı mutlaka tamir etmeyi bilmenizle ilgili değil . Ama

things like if there's a stain on your rug or something like

halınızın üzerinde bir leke olup olmadığı veya bunun gibi bir şey gibi daha çok tamir edici şeyler

that. But you'll get you'll get the hint or you'll get the gist

. Ama ipucunu anlayacaksın ya da ben

of the lesson once I get started. So once again welcome

başladıktan sonra dersin ana fikrini anlayacaksın . Tamir etme ve tamir etme konusundaki bu derse bir kez daha hoş geldiniz

to this lesson on fixing and repairing. Part two. So again

. Bölüm iki. Tekrar

I'm going to identify a problem and the problem here is a

bir problem belirleyeceğim ve buradaki problem

wobbly table. When a table is wobbly when you sit at it it

sallanan bir masa. Bir masa sallandığında, üzerine oturduğunuzda

moves. My desk is not wobbly. It's firmly standing on the

hareket eder. Masam sallanmıyor. Halının üzerinde sağlam duruyor

carpet and it doesn't wobble. But you might have a table

ve sallanmıyor. Ancak sallanan bir masanız olabilir

that's wobbly. The table might wobble. I'm saying the word

. Masa sallanabilir.

wobbly a lot because it's a fun word to say. Um if you have a

Titrek kelimesini çok söylüyorum çünkü söylemesi eğlenceli bir kelime. Um, eğer

wobbly table you might do this. You might put a piece of

sallanan bir masanız varsa, bunu yapabilirsiniz. Altına bir parça

cardboard or folded paper underneath it. Um sometimes

karton veya katlanmış kağıt koyabilirsiniz . Bazen

when we're at a restaurant if the table's wobbly we might

bir restoranda masa sallanırsa onu durdurmak

stick something underneath to stop it. But our kitchen table

için altına bir şey yapıştırabiliriz . Ama mutfak masamızın

actually has adjustable feet on the bottom. So you can turn

aslında alt kısmında ayarlanabilir ayaklar var . Böylece

them in and out and then you can adjust the table so it

onları içeri ve dışarı çevirebilir ve ardından masayı sallanmayacak şekilde ayarlayabilirsiniz

doesn't wobble. Um and in an extreme circumstance you could

. Um ve aşırı bir durumda, masanın sallanmaması için

always cut three legs shorter so the table doesn't wobble.

her zaman üç bacağı daha kısa kesebilirsiniz .

But as you can see in this lesson I'm going to identify

Ama bu derste görebileceğiniz gibi,

something that needs to be fixed or repaired. And then I'm

düzeltilmesi veya onarılması gereken bir şeyi belirleyeceğim. Sonra

going to talk about the ways I would fix or repair it. So

onu nasıl tamir edeceğimi veya tamir edeceğimi anlatacağım.

hopefully You can follow along and learn a bit of English. A

Umarım siz de onu takip edebilir ve biraz İngilizce öğrenebilirsiniz.

squeaky hinge. So sometimes when you open a door and close

Gıcırdayan bir menteşe. Yani bazen bir kapıyı açıp

a door it goes creek creek. You get you get sound effects in

bir kapıyı kapattığınızda dere dere gider. Bugün bu derste ses efektleri elde edeceksiniz

this lesson today. So creek creek. Um and if this happens

. Yani dere dere . Um ve bu

usually what you'll do is you'll put a little bit of oil

genellikle olursa, yapacağınız şey menteşeye biraz yağ sürmektir

on the hinge. So when you have a squeaky hinge you will

. Yani gıcırdayan bir menteşeniz olduğunda,

usually get a little bit of oil and you'll put that on the

genellikle biraz yağ alırsınız ve bunu menteşeye koyarsınız,

hinge so that instead of going creek creek when you open and

böylece

close the door it's completely silent. So if you have a

kapıyı açıp kapattığınızda dere deresi yerine tamamen sessiz olur. Yani gıcırdayan bir menteşeniz varsa,

squeaky hinge you put a little bit of oil on it. Sometimes

üzerine biraz yağ sürün. Bazen

your printer doesn't work. Now my printer completely died. We

yazıcınız çalışmıyor. Şimdi yazıcım tamamen öldü.

had a power outage. The power flickered one morning and I

Elektrik kesintisi yaşadık. Güç bir sabah titredi ve

think that kind of burnt out the electronics inside of it.

bence bu, içindeki elektronik aksamları yaktı.

And that's a pretty bad problem I couldn't fix it. But

Ve bu çözemediğim oldukça kötü bir sorun . Ancak

sometimes you just have a paper jam. The paper goes in the

bazen sadece bir kağıt sıkışması yaşarsınız. Kağıt yazıcıya giriyor

printer and then it gets all crumpled up inside like this

ve bu kağıt parçası gibi içeride buruşuyor

piece of paper. In order to fix paper jam you usually open the

. Kağıt sıkışmasını gidermek için genellikle yazıcının önünü açarsınız,

front of the printer you find the paper inside and you

içindeki kağıdı bulursunuz ve kağıdı

carefully at slowly pull the paper out and then you close

dikkatlice yavaşça dışarı çekersiniz ve ardından

the lid and you cross your fingers and hope the printer

kapağı kapatırsınız ve parmaklarınızı çarpıp yazıcının

works again. Um at work when the photocopier has a paper

tekrar çalışmasını umarsınız. İş yerinde fotokopi makinesinde kağıt

jam. It actually tells you how to fix it on the screen. It

sıkışması olduğunda. Aslında ekranda nasıl düzelteceğinizi anlatıyor. Kağıt sıkışmasını gidermek

tells you what doors to open in order to fix the paper jam.

için hangi kapıların açılacağını size söyler . Aceleniz varken

Never nice to have a paper jam when you're in a hurry. Uh

kağıt sıkışması hiç hoş değil .

drafty door or window. So this is a bigger problem probably in

Rüzgarlı kapı veya pencere. Yani bu muhtemelen kışın çok soğuk olan yerlerde daha büyük bir sorundur

places where it's very cold in the winter. We sometimes have a

. Bazen

little draft that comes in by a window or door. A draft is cold

bir pencereden veya kapıdan gelen küçük bir hava akımımız olur. Taslak,

air from the outside in the winter that gets into your

kışın dışarıdan evinize giren soğuk havadır

house. So you might say oh my front entrance is very cold. I

. Yani ah benim önüm çok soğuk diyebilirsiniz.

have a drafty door. Or there's a drafty window in the kitchen.

Rüzgarlı bir kapım var. Ya da mutfakta cereyan eden bir pencere var.

The way you fix this is you buy something called weather seal

Bunu düzeltmenin yolu, hava sızdırmazlığı

or weather stripping. So this man is putting some new weather

veya hava sıyırma denen bir şey satın almaktır. Yani bu adam kapısına yeni bir hava

stripping on his door. This is kind of like a soft material so

sıyırıcı koyuyor. Bu biraz yumuşak bir malzemedir, bu yüzden

when the door closes it blocks where the draft is coming in.

kapı kapandığında hava akımının geldiği yeri engeller.

So again maybe not a problem if you live in a warmer part of

Yani yine dünyanın daha sıcak bir bölgesinde yaşıyorsanız sorun olmayabilir

the world but in this part of the world sometimes you have a

ama dünyanın bu bölgesinde bazen bir hava

draft and you need to fix it. Stained rug. So a stained rug

cereyanı olur. ve düzeltmeniz gerekiyor. Lekeli halı. Bu nedenle, lekeli bir halı

is not very nice if you drop your mug of tea or your cup of

çok hoş değil, eğer çayınızı veya fincan

tea on the floor or your coffee which is probably worse. It

çayınızı yere veya kahvenizi düşürürseniz, ki bu muhtemelen daha kötüdür.

might stain the rug if it's a very light coloured rug. Now if

Çok açık renkli bir halı ise halıyı lekeleyebilir. Şimdi

you want to clean a stained rug you have a couple of choices.

lekeli bir halıyı temizlemek istiyorsanız birkaç seçeneğiniz var. Temizlik

If you remember from the lesson on cleaning you might get a

dersinden hatırlarsanız,

scrub brush or a brush and you might scrub the floor with soap

sert bir fırça veya fırça alabilir ve yeri sabun

and water. But if you can't get the stain out you might rent a

ve suyla ovabilirsiniz. Ancak lekeyi çıkaramıyorsanız, bir

carpet cleaner. A that you can use to clean your carpet. So

halı temizleyicisi kiralayabilirsiniz. Halınızın temizliğinde kullanabileceğiniz bir aparat. Bu nedenle,

certainly if you spill coffee or tea you should immediately

kesinlikle kahve veya çay dökerseniz, lekeyi kiliminizden çıkarmaya çalışmak için hemen

scrub the floor with soap and water to try and get the stain

yeri sabun ve suyla ovmalısınız

out of your rug. A clogged sink. So we haven't had this

. Tıkanmış bir lavabo. Yani bunu

very often but sometimes when you have a sink in your kitchen

çok sık yaşamadık ama bazen mutfağınızda

or bathroom the water doesn't drain. You take the plug out or

veya banyonuzda lavabo olduğunda su tahliye olmuyor. Suyun akması için fişi çekersiniz veya

you pull the little thing to let the water drain and the

küçük şeyi çekersiniz ve

just stays because the sink is clogged and we sometimes in

sadece lavabo tıkandığı için kalır ve bazen

English say the sink is plugged. Um in that case you

İngilizce olarak lavabonun tıkalı olduğunu söyleriz. Um, bu durumda

might want to use a plunger this is called a plunger and

bir piston kullanmak isteyebilirsiniz, buna piston denir ve

when you use a plunger it kind of puts pressure air pressure

bir piston kullandığınızda, lavaboya bir tür basınçlı hava basıncı uygular

into the sink and pushes the clog through. Uh or you might

ve tıkanıklığı iter. Uh ya da drenaj temizleyici

want to use something called drain cleaner or draino is the

denen bir şey kullanmak isteyebilirsiniz ya da

name we usually call it in English. It's also a brand

İngilizce'de buna genellikle dediğimiz drenajo adıdır . Aynı zamanda bir marka

name. You might pour that in your sink and that might remove

adıdır. Bunu lavabonuza dökebilir ve bu

the clog for you. You might also have a clogged toilet. We

sizin için tıkanıklığı giderebilir. Tıkanmış bir tuvaletiniz de olabilir.

also say a plug to toilet. Sometimes when you flush the

Ayrıca tuvalete bir fiş diyoruz. Bazen sifonu çektiğinizde

toilet the water doesn't go down and that's not good. In

su akmıyor ve bu iyi değil.

this case your only solution is to get a plunger. So again this

Bu durumda tek çözümünüz bir piston almaktır. Yani yine bu

is a plunger and you would use the plunger. You would plunge

bir pistondur ve pistonu kullanırsınız.

the toilet. You would use the plunger in the toilet to try

Tuvalete dalacaktın. Tıkanmayı borulardan geçirmeye çalışmak için tuvaletteki pistonu kullanırsınız

and push the clog through the pipes. So that you can use the

. Böylece

toilet again as normal. Now here's a very common one. A

tuvaleti tekrar normal şekilde kullanabilirsiniz. Şimdi burada çok yaygın bir tane var.

flat tire. I think there's only two car related fixes and

Patlak teker. Sanırım konuşacağım araba ile ilgili sadece iki düzeltme ve

repairs that I'm going to talk about because they're the only

onarım var çünkü kendim

two that I know how to do myself. If you have a flat tire

nasıl yapacağımı bildiğim tek ikisi onlar . Lastiğiniz patlarsa,

the first thing you can try is to put air in the tire. You can

deneyebileceğiniz ilk şey lastiğe hava basmaktır.

pump up the tire. That's how we would talk about it in English.

Lastiği şişirebilirsin. İngilizce olarak bu şekilde konuşurduk.

You would if you can still drive if the tire's not too

Lastik çok inik değilse hala sürebilirsen yaparsın

flat. You would find an air pump at a gas station and try

. Bir benzin istasyonunda bir hava pompası bulur ve

to pump up the tire. Maybe you have a pump at home and you can

lastiği şişirmeye çalışırsınız. Belki evde bir pompanız vardır ve

try and pump up the tire. If that works that's awesome. If

lastiği şişirmeyi deneyebilirsiniz. Bu işe yararsa, bu harika. Aksi takdirde,

it doesn't you will need to take the car to a garage. Or a

arabayı bir garaja götürmeniz gerekecektir. Veya bir

tire repair shop and they will fix the tire for you. So you

lastik tamircisi, lastiği sizin için onarırlar. Böylece

can always put air in yourself. But you usually if it goes flat

her zaman içinize hava koyabilirsiniz. Ancak, genellikle

again after you pump it up you need to take your car to a

pompaladıktan sonra tekrar patlarsa, arabanızı bir garaja götürmeniz gerekir

garage. And dead battery sorry there might be three car

. Ve akü bitmiş üzgünüm araba ile

related things. If you have a dead battery if it's because

ilgili üç şey olabilir. Piliniz bitmişse, bunun nedeni

you left your lights on or for another reason that you know

farlarınızı açık bırakmanız veya buna sizin neden olduğunuzu bildiğiniz başka bir nedenden kaynaklanıyorsa,

you caused it you can get someone to give you a boost.

birinin size destek vermesini sağlayabilirsiniz.

You can see if someone has booster cables and they can

Birisinin takviye kablosu olup olmadığını görebilir ve

hook the cables up to their battery and hook the other end

kabloların aküsüne diğer ucunu da

up to your battery and then you can try and start your car. In

sizin akünüze bağlayabilir ve ardından arabanızı çalıştırmayı deneyebilirsiniz.

English we say this is getting a boost from someone or giving

İngilizcede bunun birinden destek almak veya

someone a boost. Sometimes at work every year usually at

birine destek vermek olduğunu söyleriz. Bazen her yıl işte genellikle

least once. A teacher will walk into the staff room and say

en az bir kez. Öğretmenler odasına bir öğretmen girecek ve

does anyone have booster cables? Um my car won't start.

güçlendirici kabloları olan var mı ? Arabam çalışmıyor.

Can you give me a boost? And then someone might say yes I

Bana destek verebilir misin? Ve sonra birisi evet,

have cables. I'll help you. I'll give you a boost. Um but

kablolarım var diyebilir. Sana yardım edeceğim. Sana bir destek vereceğim. Ama

sometimes you just need a new battery. That happens as well.

bazen sadece yeni bir pile ihtiyacın olur. Bu da olur.

That happened to my sister earlier this summer. She came

Bu yazın başlarında kız kardeşimin başına gelen buydu.

here for a campfire and her wouldn't start and she needed a

Buraya kamp ateşi için geldi ve ateşlenmiyordu ve

new battery. Her battery was eight years old. It was shot.

yeni bir pile ihtiyacı vardı. Bataryası sekiz yaşındaydı. Vuruldu.

If you follow my other channel you'll know that when you say

Diğer kanalımı da takip ederseniz

something is shot it means it doesn't work anymore. A loose

bir şeye vuruldu dediğinizde artık çalışmıyor demektir. Gevşek bir

wire. So sometimes in your house you flip the light

tel. Yani bazen evinizde ışık

switch. You go to flip the lights on or flick the lights

anahtarını çevirirsiniz. Işıkları yakmaya veya ışıkları yakmaya gidersiniz

on. You can use both words. And when you flip the switch

. Her iki kelimeyi de kullanabilirsiniz. Ve anahtarı çevirdiğinizde

nothing happens. What might be worse is you flip the switch

hiçbir şey olmuyor. Daha da kötüsü, düğmeyi çevirdiğinizde anahtarın arkasından çıkan

and you hear and you see sparks coming out from behind the

kıvılcımları duymanız ve görmenizdir

switch. That's bad. You should call an electrician. Unless you

. Bu kötü. Bir elektrikçi çağırmalısın.

are an expert at fixing electrical things or electrical

Elektrikli şeyleri veya elektrik

wiring. In that case if you know what you're doing you

kablolarını tamir etmede uzman değilseniz. Bu durumda, ne yaptığınızı biliyorsanız,

should turn the power off in your house and maybe you need

evinizdeki gücü kapatmanız ve belki de

to fix a loose wire. Bob the Canadian is non-electrician.

gevşek bir kabloyu düzeltmeniz gerekir. Kanadalı Bob elektrikçi değildir.

This is not advice for fixing things yourself. If this

Bu, işleri kendi başınıza düzeltmeniz için bir tavsiye değildir . Eğer bu

happens to you if you have a loose wire you should call an

başınıza gelirse, gevşek bir kablonuz varsa, bir

electrician and the electrician will and fix the loose wire.

elektrikçi çağırmalısınız ve elektrikçi gevşek kabloyu onaracaktır. Tehlikeli olduğu için bunu yapmakta uzman değilseniz

That is my recommendation unless you are an expert at

benim tavsiyem bu

doing that because it's dangerous. You can get

.

electrocuted and that would be bad. You might have a lost

Elektrik çarpabilir ve bu kötü olur. Kayıp bir

button. This is a pretty simple one, right? Like a button from

düğmeniz olabilir. Bu oldukça basit bir şey, değil mi? Gömleğinizdeki bir düğme

your shirt or the button on your pants, a button might fall

veya pantolonunuzdaki düğme gibi, gün

off at some point during the day. Maybe the button from the

içinde bir noktada bir düğme düşebilir . Belki de

sleeve of your shirt if you wear long sleeve shirts and

uzun kollu gömlek giyiyorsanız gömleğinizin kolundaki düğme ve bunu

then your only option to fix that is to sew on a new button.

düzeltmek için tek seçeneğiniz yeni bir düğme dikmektir.

So hopefully you have shirts like mine where all of my

Umarım benimki gibi tüm

shirts have one or two extra buttons on the inside on the

gömleklerimin iç tarafında gömleğin yan tarafında bir veya iki ekstra düğme bulunan gömlekleriniz vardır

side of the shirt. So if you lose a button there's an extra

. Yani bir düğmeyi kaybederseniz fazladan bir

button. That's kind of handy isn't it? I think this shirt

düğme var. Bu biraz kullanışlı değil mi? Bence bu gömlekte

has that. Yep there's an extra button right on the side here.

bu var. Evet, burada yan tarafta fazladan bir düğme var.

Um so if you have a lost button you will need to get a needle

Um, yani kayıp bir düğmeniz varsa, bir iğne

and some thread. And you will need to sew a new button onto

ve biraz iplik almanız gerekecek. Ve giysinize yeni bir düğme dikmeniz gerekecek

your clothing. A tear or rip. So apparently it was cool to

. Bir yırtık veya yırtık. Görünüşe göre

wear ripped jeans recently. I think it still is. So you

son zamanlarda yırtık kot pantolon giymek havalıydı. Bence hala öyle. Yani

wouldn't want to fix the tear or rip because it's cool. It's

yırtığı veya yırtığı tamir etmek istemezsin çünkü havalı. Bu

fashionable. But for me if my pants or my shirt have a tear

moda. Ama benim için pantolonumda veya gömleğimde yırtık

or rip. Usually I'll stop wearing it. Because I wear my

veya yırtık varsa. Genellikle giymeyi bırakırım. Çünkü

shirts for a very long time. And by the time they get a tear

gömleklerimi çok uzun süre giyiyorum. Ve bir yırtık

or rip I won't fix it. But if it was something simple like if

ya da yırtık aldıklarında tamir etmeyeceğim. Ama basit bir şey olsaydı,

on the sleeve here I had a little tear or rip or maybe the

buradaki kolda biraz yırtık veya yırtık vardı ya da belki

thread came out. Um I would Get a needle in thread again and I

iplik çıktı. Um, tekrar ipliğe iğne alırdım ve

would fix. I would mend it. Burnt out light bulbs. So this

düzeltirdim. tamir ederdim Yanmış ampuller. Yani bu

is probably the most common problem. Um I think most of you

muhtemelen en yaygın sorundur. Um, çoğunuzun

probably have some experience fixing this type of problem.

muhtemelen bu tür bir sorunu çözme konusunda biraz deneyimi olduğunu düşünüyorum.

You flip the light switch and nothing happens. And so you go

Işık anahtarını çeviriyorsunuz ve hiçbir şey olmuyor. Ve böylece gidersiniz

and you get a new light bulb and you get you climb on a

ve yeni bir ampul alırsınız ve bir

chair or ladder. Don't do don't do this unsafely and you would

sandalyeye veya merdivene tırmanırsınız. Bunu güvensiz bir şekilde yapmayın ve

unscrew the burnt out bulb and you would screw in a new light

yanmış ampulü söker ve yeni bir

bulb. You would change the light bulb. That is the most

ampulü vidalarsınız. Ampulü değiştireceksin .

common way to refer to it. That light is burnt out. I need to

Ona atıfta bulunmanın en yaygın yolu budur. O ışık yandı.

change the bulb. I need to change the light bulb. I need

Ampulü değiştirmem gerekiyor. Ampulü değiştirmem gerekiyor.

to put in a new bulb. Low oil. When you drive a vehicle like a

Yeni ampul takmam gerekiyor. Düşük yağ. Araba, kamyonet, kamyon gibi bir aracı kullanırken

car or van or truck you should check the oil regularly and

yağı düzenli olarak kontrol etmelisiniz ve

when you check the oil you pull out the dipstick and then you

yağı kontrol ettiğinizde yağ çubuğunu çekip

look and you decide if it has enough oil or not. If it

bakarsınız ve yeterli yağ olup olmadığına karar verirsiniz. Olmazsa

doesn't you might top up the oil. So you might decide oh it

yağı tamamlayabilirsiniz.

needs a half a litre of oil. So you would put in half a litre.

Yarım litre yağa ihtiyacı olduğuna karar verebilirsiniz. Yani yarım litre koyacaksınız.

And we would describe that as topping up the oil. You might

Ve bunu yağın doldurulması olarak tanımlardık.

in your vehicle have an engine light or an oil light that

Aracınızda yanan motor lambası veya yağ lambası olabilir

comes on. And then you should check the oil with the dipstick

. Ardından, yağ çubuğu ile yağı kontrol etmelisiniz

and you might have Put in more than half a litre and you might

ve yarım litreden fazla doldurmuş olabilirsiniz ve

need to take your car to a garage to have a mechanic look

arabanızı bir tamirciye bakmak için bir tamirciye götürmeniz gerekebilir

at it. But if your car is just a little bit low on oil you

. Ancak arabanızın yağı biraz düşükse,

might need to top it up. With just a little bit. That's a fun

tamamlamanız gerekebilir. Sadece birazcık. Bu eğlenceli

little phrasal verb isn't it? Top it up. You might have

küçük bir deyimsel fiil değil mi? Tamamla.

something that's bent. You might have a fork like this

Bükülmüş bir şeyiniz olabilir. Bükülmüş bu çatal gibi bir çatalınız olabilir

fork that's bent. When you have something that's bent you need

. Eğilmiş bir şeyiniz olduğunda

to straighten it. So something can be bent. If it's bent you

onu düzeltmeniz gerekir. Yani bir şey bükülebilir. Eğilmişse,

would maybe with this you would just use your hand to try and

belki bununla sadece elinizi denemek ve düzeltmek için kullanırsınız

straighten it. But certainly when something is bent the fix

. Ama kesinlikle bir şey büküldüğünde düzeltme

is to straighten it. A leaky pipe. So this is every person's

onu düzeltmektir. Sızdıran bir boru. Yani bu,

worst nightmare if they own a home is to have a pipe that

bir evi varsa, herkesin en kötü kabusu, bir

leaks overnight and ruins the of your bathroom. But if you

gecede sızan ve banyonuzu mahveden bir boruya sahip olmaktır . Ancak

have a leaky pipe you might need to simply tighten the

sızdıran bir borunuz varsa,

connections with a wrench. This is called a pipe wrench by the

bağlantıları bir anahtarla sıkmanız gerekebilir. Bu arada buna boru anahtarı denir

way. Or you might need to call a plumber and the plumber might

. Ya da bir tesisatçı çağırmanız gerekebilir ve tesisatçı

come and replace. There might be seals in the pipe that are

gelip değiştirebilir. Boruda sızdıran contalar olabilir

leaking. I'm not a plumber so I don't know all the details. But

. Ben bir tesisatçı değilim, bu yüzden tüm detayları bilmiyorum. Ancak

certainly you might just try to tighten the connections with a

kesinlikle bağlantıları bir

pipe wrench or a wrench. Or you might call a plumber and have

boru anahtarı veya İngiliz anahtarı ile sıkmayı deneyebilirsiniz. Veya bir tesisatçı çağırabilir ve

them come and fix it for you. Frozen pipes. So if you live

gelip sizin için tamir etmelerini sağlayabilirsiniz. Donmuş borular. Yani

somewhere warm this never happens to you. But in places

sıcak bir yerde yaşıyorsanız bu asla başınıza gelmez. Ancak

like Canada in the winter when it gets really really cold

kışın Kanada gibi yerlerde hava gerçekten çok soğuduğunda

sometimes pipes can freeze. If you have a newer house this

bazen borular donabilir. Daha yeni bir eviniz varsa, bu

probably will never happen. In our house there's one corner of

muhtemelen asla olmayacak. Bizim evde evimizin bir köşesi var

our house. If it's below minus twenty-five for multiple days

. Birkaç gün üst üste eksi yirmi beşin altındaysa

in a row and if it's windy we have to be careful that the

ve hava rüzgarlıysa, boruların donmamasına dikkat etmeliyiz

pipes don't freeze. If the pipes freeze sometimes people

. Borular donarsa bazen insanlar

will put a heater by the pipes. They'll wrap warm towels around

boruların yanına bir ısıtıcı koyarlar. Borunun etrafına sıcak havlu saracaklar

the pipe. They'll soak towels in hot water and wrap it around

. Havluları sıcak suya batırıp boruların etrafına saracaklar

the pipes or they might use a hair dryer to try and thaw the

veya boruları çözmek için saç kurutma makinesi kullanabilirler

pipes. Uh you want to avoid frozen pipes because frozen

. Ah, donmuş borulardan kaçınmak istersiniz çünkü donmuş

pipes can burst and then you might have a leaky pipe. So

borular patlayabilir ve bu durumda borunuzda sızıntı olabilir. Yani

first they freeze and if they water expands when it freezes.

önce donarlar ve eğer su donarsa genleşir.

If it's frozen for too long you might end up with a leaky pipe.

Çok uzun süre donmuşsa, sonunda sızdıran bir boruyla karşılaşabilirsiniz.

Draw tap. I actually fixed a dripping tap the other day.

Dokunma çizin. Aslında geçen gün damlayan bir musluğu tamir ettim.

What I did is I took the tap off and I put a new rubber seal

Yaptığım şey, musluğu çıkardım ve musluğun içine yeni bir lastik conta koydum

inside the tap and now the tap doesn't leak anymore. Um so if

ve artık musluk artık sızdırmıyor. Yani,

you have a dripping faucet or a dripping tap usually it just

damlayan bir musluğunuz veya damlayan bir musluğunuz varsa, bu genellikle iç kısma

means you need to put in a new little rubber seal on the

yeni bir küçük lastik conta takmanız gerektiği anlamına gelir

inside. Um and then you will have fixed the dripping tap and

. Um ve sonra damlayan musluğu tamir etmiş olacaksın ve

you won't hear the drip drip drip at night when you're

geceleri

trying to sleep coming from the bathroom which is what I was

uyumaya çalışırken banyodan gelen damla damla damla sesini duymayacaksın ki ben de bunu

hearing. A broken window. So we don't often have a broken

duyuyordum. Kırık bir pencere. Bu yüzden

window on our house. But on our barn sometimes a window will

evimizin camı çok sık kırılmaz. Ama bizim ahırda bazen bir cam

break. And the windows look like this. If a window breaks

kırılır. Ve pencereler böyle görünüyor. Bir pencere kırılırsa,

you need to remove the broken pane of glass. That's the word

kırık cam bölmesini çıkarmanız gerekir.

we use in English. And you need to put a new pane of glass in.

İngilizcede kullandığımız kelime bu. Ve yeni bir cam bölmesi yerleştirmeniz gerekiyor.

So a pane of glass is a piece of glass in a window. You

Yani bir cam bölmesi, penceredeki bir cam parçasıdır.

remove the window pane. You remove the pane of glass. And

Pencere bölmesini kaldırırsınız. Cam bölmeyi çıkarırsınız. Ve

you put in a new window pane or a new pane of glass. And then

yeni bir pencere bölmesi veya yeni bir cam bölmesi koyarsınız. Ve sonra

it's all fixed and You want to be very careful because broken

her şey düzelir ve çok dikkatli olmak istersiniz çünkü kırık

glass is very very dangerous. A busted handle. Um so sometimes

cam çok çok tehlikelidir. Kırık bir kol. Um, bazen

a door handle stops working. Uh we have one door handle in our

bir kapı kolu çalışmayı durdurur. Evimizde değiştirilmesi gereken bir kapı kolu var

house that needs to be replaced. It's very difficult

.

to fix a broken door handle or a busted handle or a busted

Kırık bir kapı kolunu veya kırılmış bir kolu veya kırılmış bir

door handle. Usually because it's very rare. If we have a

kapı kolunu tamir etmek çok zordur. Genellikle çok nadir olduğu için.

door handle that is busted I usually remove the door handle.

Kırık bir kapı kolumuz varsa, genellikle kapı kolunu çıkarırım.

I go to the hardware store and buy a new one and install a new

Hırdavatçıya gidip yenisini alıp yenisini takıyorum

one. Door handles last for years. Like 20 years or more.

. Kapı kolları yıllarca dayanır . 20 yıl veya daha fazla gibi.

Um it's rare for I think I've replaced two door handles in

Nadiren, sanırım evimizin iki kapı kolunu değiştirdim

our house. Because they busted. Um but yeah sometimes you take

. Çünkü patladılar. Um ama evet, bazen

it apart and you can fix it. Sometimes you can just replace

parçalara ayırırsın ve düzeltebilirsin. Bazen

one piece inside and fix it. But usually when we have a

içindeki tek parçayı değiştirip tamir edebilirsiniz. Ama genellikle

busted handle I I usually just replace the whole handle. And

kırılmış bir kolumuz olduğunda, genellikle tüm kolu değiştiririm. Ve

then I don't throw the old one in the river. I bring it to the

sonra eskisini nehre atmıyorum. Geri dönüştürülebilmesi

metal recycling place so it could get recycled. A rusty

için metal geri dönüşüm yerine getiriyorum . Paslı bir

mailbox. Now some of you probably live in cities where

posta kutusu. Şimdi bazılarınız muhtemelen

you don't have a mailbox like this but this could be anything

böyle bir posta kutunuzun olmadığı şehirlerde yaşıyorsunuz ama bu paslı herhangi bir şey olabilir

that's rusty. Maybe your lawn mower is rusty. Maybe you have

. Çim biçme makineniz paslanmış olabilir. Belki

some tools that are rusty. When something is rusty one thing

paslanmış bazı aletleriniz vardır. Bir şey paslandığında yapabileceğiniz bir şey

you can do is you can sand it. You can take the rust off with

onu zımparalamaktır.

a wire brush. You can use different things like steel

Tel fırça ile pası çıkarabilirsiniz. Pası temizlemek için çelik yünü gibi farklı şeyler kullanabilir

wool to clean the rust and then you can paint it. Our mailbox

ve ardından boyayabilirsiniz. Posta kutumuz

isn't this bad but it has some rust on it. So I'll probably go

o kadar kötü değil ama üzerinde biraz pas var. Bu yüzden muhtemelen

remove the rust with a wire brush and some sandpaper and

bir tel fırça ve biraz zımpara kağıdı ile pası temizleyeceğim ve

then I will repaint the mailbox or I'll put on some touch up

sonra posta kutusunu yeniden boyayacağım veya biraz rötuş

paint. That means you paint using the same colour just in

boyası süreceğim. Bu, sadece pası çıkardığınız noktalarda aynı rengi kullanarak boyamanız anlamına gelir

the spots where you remove the rust. So if you have something

. Yani paslı bir şeyiniz varsa

rusty you remove the rust and you put on some touch up paint

pası çıkarın ve rötuş boyası sürün ve

clean it up. A bad or poor connection. The only thing you

temizleyin. Kötü veya zayıf bir bağlantı. Bu durumda yapabileceğiniz tek şey,

can do in this situation if your phone says bad connection

telefonunuz kötü bağlantı

poor connection the only thing you can really do is go

zayıf bağlantı diyorsa, gerçekten yapabileceğiniz tek şey

somewhere else. Um you might be able to hold your phone up and

başka bir yere gitmektir. Um, telefonunuzu yukarıda tutabilir ve

kind of move around and try to get a better connection but if

biraz hareket edebilir ve daha iyi bir bağlantı kurmaya çalışabilirsiniz, ancak

you have bad or poor connection that's your only real option is

bağlantınız kötü veya zayıfsa, bu tek gerçek seçeneğiniz,

to walk or drive until your phone Connects. So when

telefonunuz Bağlanana kadar yürümek veya araba kullanmaktır . Yani

something is on the fritz it means it isn't working properly

bir şey fritz olduğunda, düzgün çalışmıyor

or not working at all. So earlier we had someone in the

ya da hiç çalışmıyor demektir. Daha önce sohbette birisi vardı

chat Fred Moosterman I think and I said Fritz Fritz. Did I

Fred Moosterman sanırım ve ben Fritz Fritz dedim.

say Fred? Fritz Moosterman and I said Fritz your name is

Fred'i söyledim mi? Fritz Moosterman ve ben Fritz'e bugün senin adının

going to be in the lesson today. So when something's on

derste olacağını söyledik . Yani Fritz'de bir şey olması,

the Fritz it means it isn't working right. You could say ah

doğru çalışmadığı anlamına gelir. Ah,

my printer's on the fritz. That means your printer isn't

yazıcım fritz üzerinde diyebilirsiniz. Bu, yazıcınızın çalışmadığı anlamına gelir

working. Maybe it prints one page when you try to print

. Belki üç sayfa yazdırmaya çalıştığınızda bir sayfa yazdırıyor

three Maybe it doesn't print at all. You would say my printer

Belki de hiç yazdırmıyor . Yazıcımın

is on the fritz. If your computer isn't working you

fritzde olduğunu söyleyebilirsiniz. Bilgisayarınız çalışmıyorsa,

might say my computer is on the fritz. It isn't working

bilgisayarım fritz'de diyebilirsiniz .

properly. I need to get it fixed. I need to get it

Düzgün çalışmıyor. Düzeltmem gerekiyor .

repaired. Sometimes your phone will lock up. Like it won't do

Tamir ettirmem gerekiyor. Bazen telefonunuz kilitlenir.

anything. You try to unlock it. You try to do what you want to

Hiçbir şey yapmayacak gibi. Kilidini açmaya çalışırsın. Yapmak istediğinizi yapmaya çalışıyorsunuz

do and then nothing happens on the screen. It just stays

ve sonra ekranda hiçbir şey olmuyor . Sadece

black. You might say my phone is locked up. You might have

siyah kalır. Telefonum kilitli diyebilirsin.

your email app open and you can't do anything you can't

E-posta uygulamanız açık olabilir ve çıkamayacağınız hiçbir şeyi yapamazsınız

exit. You would say my phone's locked up or my phone is

. Telefonum kilitli ya da telefonum

frozen. If that is the situation you probably need to

dondu diyeceksiniz. Durum buysa, muhtemelen

reset your phone. I know I had an older phone and when it

telefonunuzu sıfırlamanız gerekir. Daha eski bir telefonum olduğunu biliyorum ve

locked up I had to take the battery out. My new phone I

kilitlendiğinde pili çıkarmak zorunda kaldım . Yeni telefonumun

can't take the battery out. So if it locks up or freezes I I

pilini çıkaramıyorum. Yani kilitlenirse veya donarsa,

think if I hold the power button for 30 seconds it turns

güç düğmesini 30 saniye basılı tutarsam kapanır diye düşünüyorum

off. But basically if this happens you need to figure out

. Ancak temelde bu olursa,

how to restart or reset your phone. Maybe your car has a

telefonunuzu nasıl yeniden başlatacağınızı veya sıfırlayacağınızı bulmanız gerekir . Belki arabanızda

small dent or ding. Now these this is a lot these are a lot

küçük bir göçük veya çınlama vardır. Şimdi bunlar çok fazla bunlar çok fazla

of dents. Remember a dent is a big a big I'm trying to

ezik. Unutmayın ki göçük büyüktür,

describe dent without using dent. It's when your car has

göçüğü diş kullanmadan anlatmaya çalışıyorum . Bu, arabanızın hasar gördüğü zamandır

damage and usually from an accident this is from hail. A

ve genellikle bir kazadan kaynaklanır, bu da doludan kaynaklanır. Bir

ding is a small dent by the way. Um if this is the case if

ding, bu arada küçük bir göçük . Um, eğer durum buysa, eğer

it's a small ding sometimes you can buy like a suction cup to

küçük bir göçükse, bazen göçüğü çıkarmak veya çukuru çıkarmak için bir vantuz gibi satın alabilirsiniz,

pull the dent or ding out but sometimes you will need to take

ancak bazen tamir ettirmek

your car to a body shop to get it fixed. In Canada when you

için arabanızı bir kaportacıya götürmeniz gerekir . Kanada'da

get your car the outside of your car fixed you take it to

arabanızın dışını tamir ettirdiğinizde onu

an auto body shop or a body shop So this is my body. If

bir oto kaportacıya veya bir kaportacıya götürürsünüz Yani bu benim bedenim.

someone says body shop in English it can be a place where

Birisi İngilizce'de kaportacı derse, cildiniz için

you buy creams and ointments for your skin. But you can also

krem ​​ve merhem aldığınız bir yer olabilir . Ancak,

take your car to a body shop to get dents and dings fixed. So

göçükleri ve girintileri onarmak için arabanızı bir kaportacıya da götürebilirsiniz. Yani

my uncle actually used to own a body shop in our local town and

amcam aslında kasabamızda bir kaportacı dükkanına sahipti ve emekli olana

he did this for a living until he retired. Uh you might have a

kadar geçimini sağlamak için bu işi yaptı .

dull knife. You might be trying to cut your loaf of bread in

Kör bir bıçağın olabilir. Mutfakta ekmeğinizi kesmeye çalışıyor olabilirsiniz

the kitchen. Or maybe you're trying to cut a steak and the

. Ya da belki bir biftek kesmeye çalışıyorsunuz ve

knife is dull. If you have a dull knife you can sharpen the

bıçak körelmiş. Kör bir bıçağınız varsa,

knife. Maybe you have a knife sharpener and you can go

bıçağı bileyleyebilirsiniz. Belki bir bıçak bileyiciniz vardır ve

sometimes you'll see on TV a chef in a restaurant will be

bazen TV'de bir şef görürsünüz, bir restorana gidersiniz,

like it's just all sound effects this morning isn't it?

bu sabah sadece ses efektleri gibi olur, değil mi?

And then they will use that to sharpen a dull knife. Maybe you

Ve sonra kör bir bıçağı bilemek için bunu kullanacaklar. Belki de

wear jewelry. I wear a wedding ring. My wedding ring is maybe

takı takıyorsun. Alyans takıyorum . Alyansım

a little bit tarnished. When jewelry is less shiny we use

biraz lekelenmiş olabilir. Mücevher daha az parlak olduğunda, onu

the word tarnished to describe it. Silver often tarnishes very

tanımlamak için kararmış kelimesini kullanırız . Gümüş genellikle çok

easily. It means it loses that shiny silvery look and starts

kolay kararır. Bu, o parlak gümüşi görünümü kaybettiği ve

to look dull. So when your jewelry is tarnished you need

mat görünmeye başladığı anlamına gelir. Bu yüzden mücevherleriniz karardığında

to clean it using jewelry cleaner. There's special

mücevher temizleyici kullanarak temizlemeniz gerekir .

cleaners if you have a gold ring or a silver ring. You

Altın veya gümüş yüzüğünüz varsa özel temizleyiciler var. O metale

would buy a cleaner specific for that metal. So gold cleaner

özel bir temizleyici alırdın . Yani altın temizleyici

silver cleaner. Um and then you would clean your jewelry with

gümüş temizleyici. Um ve sonra mücevherini bununla temizlersin

that so that it's not tarnished anymore. You might take your

ki artık lekelenmesin.

jewelry to a jeweler. You might have a jewelry shop actually do

Takılarınızı bir kuyumcuya götürebilirsiniz. Aslında temizliği sizin için yapan bir kuyumcu dükkanınız olabilir

the cleaning for you. If it's very very intricate or

. Çok çok karmaşık veya

difficult. Pothole. So sometimes people drive on the

zorsa. Çukur. Bu yüzden bazen insanlar yolda araba kullanırlar

road. And there's a little hole and people drive through the

. Ve küçük bir çukur var ve insanlar

little hole and it gets bigger and bigger and eventually you

küçük delikten geçiyor ve o gittikçe büyüyor ve sonunda

have a big pothole in the road. When you see a pothole you

yolda büyük bir çukur oluyor. Bir çukur gördüğünüzde,

can't really fix it yourself. You need to call the city or

onu kendiniz tamir edemezsiniz. Şehri aramanız gerekiyor veya yollardan sorumlu

you need to call the local government office responsible

yerel devlet dairesini aramanız gerekiyor

for roads. In my situation I would call the township office.

. Benim durumumda, ilçe ofisini arardım.

I live in a township. I would call the township office and

Ben bir ilçede yaşıyorum. Muhtarlığı arayıp evimin önünde

say hey there's a big pothole in front of my house. Can you

büyük bir çukur var derdim .

come and fix it? You can't fix this yourself. Although I know

Gelip düzeltebilir misin? Bunu kendi başına düzeltemezsin. Her ne kadar

sometimes people get really frustrated when the government

bazen hükümetin

doesn't fix the hole quickly. Or the town service doesn't fix

açığı hızla düzeltmediği zaman insanların gerçekten hüsrana uğradığını biliyorum. Ya da belediye servisi

it. Uh and so they might try and fix it themselves. Uh a

çözmüyor. Uh ve böylece kendileri düzeltmeye çalışabilirler. Eskimiş bir

worn out toothbrush. This toothbrush still works. But it

diş fırçası. Bu diş fırçası hala çalışıyor. Ama

is worn out. In English when we describe something as being

yıpranmış. İngilizce'de bir şeyi yıpranmış olarak tanımladığımızda

worn out. It means it's still sort of works but it not

. Bu, hala işe yaradığı anlamına geliyor ama

really. So this brush is worn out. It would be a good idea to

gerçekten değil. Yani bu fırça yıpranmış. Yeni bir fırça almak iyi bir fikir olabilir

get a new brush. Sometimes the tires on your car are worn out.

. Bazen arabanızın lastikleri aşınır.

And you should replace them. They're they still hold air and

Ve onları değiştirmelisin. Hala hava tutuyorlar ve

you can still dry but they're they're worn out. If it rained

hala kurutabiliyorsunuz ama yıpranmışlar. Yağmur yağdıysa

or if you had some snow it'd be very slippery if you're driving

veya biraz kar yağdıysa, aşınmış lastiklerle araç kullanıyorsanız çok kaygan olacaktır

on worn out tires. Um what I do is I go to the dentist. Every

. Um, yaptığım şey dişçiye gitmek.

time I go to the dentist the dentist gives me a toothbrush

Dişçiye her gittiğimde dişçi sonunda bana bir diş fırçası veriyor

at the end. So I don't buy toothbrushes. I get a

. Bu yüzden diş fırçası almıyorum. Diş hekiminden

toothbrush every nine months from the dentist. I get a new

dokuz ayda bir diş fırçası alıyorum . Yeni bir

toothbrush. Bad signal. So this is similar to bad connection

diş fırçası alıyorum. Kötü sinyal. Yani bu,

that we talked about earlier. Sometimes you're somewhere and

daha önce bahsettiğimiz kötü bağlantıya benzer. Bazen bir yerdesin ve

you you go to text or make a phone call and then it just

mesaj atıyorsun ya da telefon ediyorsun ve sonra sadece

says bad signal or bad connection or sometimes we say

kötü sinyal ya da kötü bağlantı diyor ya da bazen bende

I have no bars. So you know how there's the little graph. I

bar yok diyoruz. Böylece küçük grafiğin nasıl olduğunu bilirsiniz.

don't think I can get this to to focus. But there's a little

Buna odaklanabileceğimi sanmıyorum . Ama biraz var,

there's little bars. And you might say oh I have no bars

küçük çubuklar var. Ve diyebilirsiniz ki,

right now. I can't make a phone call. I can't use the internet.

şu anda parmaklığım yok. Telefon görüşmesi yapamıyorum. İnterneti kullanamıyorum.

And again the only thing you can do is maybe climb a hill or

Ve yine yapabileceğiniz tek şey, bir tepeye tırmanmak veya

drive until until you get a signal. And then we also call

bir sinyal alana kadar araba kullanmaktır . Ve sonra

this poor reception. So a bad signal. Poor reception. No

buna zayıf alım da diyoruz. Yani kötü bir sinyal. Kötü resepsiyon.

bars. All of those would be ways to describe not being able

Bar yok. Bunların hepsi, telefonunuzu kullanamamayı açıklamanın yolları olabilir

to use your phone. Or computer right? Like you might be in a

. Ya da bilgisayar değil mi? Sanki bir

library and the the the Wi-Fi is bad. And you could say oh I

kütüphanedesiniz ve Wi-Fi kötü. Ve burada

don't have a good connection here. I have a poor I have a

iyi bir bağlantım yok diyebilirsiniz . Zayıf bir

poor connection to the Wi-Fi A lost contact. So I don't wear

bağlantım var Wi-Fi ile zayıf bir bağlantım var. O yüzden

glasses. I don't wear contacts. But some people in my family do

gözlük kullanmıyorum. Kontak takmıyorum. Ama ailemdeki bazı insanlar yapar

and sometimes they'll lose one. Uh and then they'll have to

ve bazen birini kaybederler. Uh ve sonra

look for it. Maybe they'll take it out and they'll drop it on

onu aramak zorunda kalacaklar. Belki çıkarırlar ve

the floor. And then we would say they have a lost contact

yere düşürürler. Ve sonra kayıp bir kontakt lensleri olduğunu söylerdik

lens. So in English we say contact lenses. But we also

. Yani İngilizce'de kontakt lensler diyoruz. Ama aynı zamanda

just say contacts. So if someone says to you do you wear

sadece kişiler diyoruz. Yani biri size

glasses or contacts? They're talking about contact lenses.

gözlük mü lens mi takıyorsunuz dese? Kontakt lenslerden bahsediyorlar.

We're just lazy in English and we don't always use the whole

İngilizcede biraz tembeliz ve bir şeyden bahsederken her zaman tüm terimi kullanmayız

term when we're talking about something. Uh so if you lose a

. Uh, eğer bir

contact you I guess you get a flashlight and you look for it.

kişiyi kaybederseniz, sanırım bir el feneri alırsınız ve onu ararsınız.

I guess there's different ways to find a contact. One way that

Sanırım bir kişiyi bulmanın farklı yolları var. İşe

I think works yeah if you get really close to the floor

yaradığını düşündüğüm bir yol, evet, yere gerçekten yaklaşırsanız,

sometimes you can see it like if you lay on the floor and

bazen yere uzanıp

look but you kind of need your contacts in to be able to see

bakarsanız bunu görebilirsiniz, ancak kontağınızı bulmak için görebilmek için bağlantılarınıza ihtiyacınız var.

to find your contact is that part of the problem I don't

sorun

wear glasses so I don't know and then here we go a tripped

gözlük takmıyorum bu yüzden bilmiyorum ve sonra işte bir

trip so in our basement we have circuit breakers this is a

trip gezisine çıkıyoruz yani bodrumumuzda devre kesicilerimiz var bu bir

panel box and it has circuit breakers in it and sometimes

panel kutusu ve içinde devre kesiciler var ve bazen

one of the circuit breakers will trip in a English we also

devre kesicilerden biri İngilizce gezi de

call these trips. So let me rephrase. A circuit breaker is

bu geziler diyoruz. Öyleyse yeniden ifade edeyim. Bir devre kesici

also called a trip. If someone said the lights aren't working

aynı zamanda açma olarak da adlandırılır. Birisi bu odadaki ışıkların yanmadığını söylerse,

in this room you could say did you check the trip? Or did you

siz de geziyi kontrol ettiniz mi diyebilirsiniz? Veya

check the circuit breaker? So this allows us also to say

devre kesiciyi kontrol ettiniz mi? Bu da bizim kulak kepçemde

things like there was a tripped trip in my pinna box. So we can

bir takılma oldu gibi şeyler söylememizi sağlıyor . Yani

say that the circuit breaker tripped. It went ping set the

devre kesicinin attığını söyleyebiliriz.

sixth sound effect it went ping and it's in the off position

Altıncı ses efektini ayarlamak için ping gitti, ping gitti ve kapalı konumda

and you might have to flip it back to the on position. If it

ve onu tekrar açık konuma çevirmeniz gerekebilir. Eğer

immediately again. It means something's wrong. There's a

hemen tekrar. Bir şeylerin yanlış olduğu anlamına gelir.

short circuit. There's something wrong in that

Kısa devre var.

particular circuit in your house or apartment. So again

Evinizdeki veya dairenizdeki belirli devrede yanlış olan bir şeyler var. Yani yine

this is a panel box. There are circuit breakers in the panel

bu bir panel kutusu. Pano kutusunda devre kesiciler bulunmaktadır

box. We also call them trips. There are trips in the panel

. Biz bunlara gezi de diyoruz. Panel kutusunda geziler var

box. And sometimes the circuit breaker will trip. Because

. Ve bazen devre kesici açacaktır. Çünkü

there's something wrong. Sometimes the trip will trip.

ters giden bir şeyler var. Bazen yolculuk açılır.

Did you get that? So you have a trip trip. That just sounded

Bunu anladın mı? Yani bir gezi seyahatiniz var. Bunu

funny the more I said it. So

söyledikçe kulağa komik geliyordu. Bu yüzden