Free English Class! Topic: Unexpected Things! 🌩️🦨💵 (Lesson Only)

Well, hello and welcome to this English lesson where we're

Pekala, merhaba ve beklenmedik şeyler hakkında konuşacağımız bu İngilizce dersine hoş geldiniz

going to talk about unexpected things. We're going to talk

.

about things that happen in life that you weren't planning

Hayatta olmasını planlamadığınız şeyler hakkında konuşacağız

to have happened. We're going to talk about things that

.

happen out of the blue. I'm not sure if you're aware of the

Aniden gelişen olaylardan bahsedeceğiz.

English phrase out of the blue but when something happens out

Birdenbire İngilizce ifadenin farkında olup olmadığından emin değilim ama bir şey

of the blue or all of a sudden, it means that you weren't

birdenbire veya birdenbire olduğunda, bu

expecting it to happen. When you thought about what your day

onun olmasını beklemiyor olduğun anlamına gelir. Gününün nasıl

was going to be like, that was not one of the things you

geçeceğini düşündüğünde, olacağını düşündüğün şeylerden biri bu değildi

thought was going to happen. So today, we're going to do a

. Bugün,

little English class, a free English class about unexpected

küçük bir İngilizce dersi yapacağız, beklenmedik şeyler hakkında ücretsiz bir İngilizce dersi

things. A freak storm. So, one of the things in life that can

. Acayip bir fırtına. Yani, hayatta beklenmedik olabilecek şeylerden biri de

be unexpected is a freak storm. Now, you might know the word

bir ucube fırtınasıdır. Ucube kelimesinin

freak to mean someone who's a little bit strange. Uh it's a

biraz tuhaf biri anlamına geldiğini biliyor olabilirsiniz . Uh,

little bit of an insult to call someone a freak but we do use

birine ucube demek biraz hakaret ama biz

this word to talk about a storm that appears suddenly. Let's

bu kelimeyi aniden beliren bir fırtınadan bahsederken kullanırız .

say the weather forecast said, beautiful day, all day today

Diyelim ki hava tahmini bugün güzel bir gün dedi

and then all of a sudden in the afternoon, there there's a

ve sonra öğleden sonra aniden bir

storm. It just shows up out of the blue. Um we would say that

fırtına çıktı. Birdenbire ortaya çıkıyor . Um,

that's a freak storm. By the way, notice, I use the phrase

bunun ucube bir fırtına olduğunu söylerdik. Bu arada, dikkat edin, ifadeyi

all of a sudden, as well as all of the sudden, I believe both

birdenbire kullanıyorum ve birdenbire

are correct in informal English. I'll have to look up

resmi olmayan İngilizcede her ikisinin de doğru olduğuna inanıyorum .

which one is the most correct. Maybe I'll post that in the

Hangisinin en doğru olduğuna bakmam gerekecek. Belki bunu

comments below but a freak storm can certainly be

aşağıdaki yorumlarda yayınlarım ama bir ucube fırtınası kesinlikle

unexpected. We had a freak storm a few days ago, it all of

beklenmedik olabilir. Birkaç gün önce acayip bir fırtına yaşadık,

the sudden got windy and rain started coming down. We were

birdenbire rüzgar çıktı ve yağmur yağmaya başladı. Dolu

afraid it might hail but it didn't. An inheritance. So this

gelir diye korktuk ama gelmedi. Bir miras. Yani bu

might be an unexpected thing. An inheritance is when you get

beklenmedik bir şey olabilir. Miras,

money from uh your parents or an older relative when they

ebeveynlerinizden veya daha yaşlı bir akrabanız

pass away when they die. Sometimes though you might get

öldüklerinde vefat ettiklerinde onlardan para almanızdır. Bazen

an unexpected inheritance. I had a friend who had a great

beklenmedik bir miras alabilirsiniz. Hollanda'da büyük bir amcası olan bir arkadaşım vardı

uncle passed away in Holland and he got an he got an

ve ona

unexpected inheritance. All of a sudden he got money from this

beklenmedik bir miras kaldı. Birdenbire bu büyük amcadan para aldı

great uncle. So that was something that he was not

. Yani bu beklemediği bir şeydi

expecting. So he um was sad that his great uncle passed

. Bu yüzden büyük amcasının

away but also surprised at the unexpected money that he

vefatına üzüldü ama kendisine

received as an inheritance. Black ice. So this is something

miras olarak gelen beklenmedik paraya da şaşırdı. Kara buz. Yani bu, kar yağdığı

specific to those of us that drive in northern countries or

kuzey veya

southern countries where you get snow. Um all of my Russian

güney ülkelerinde araba kullanan bizler için özel bir şey . Tüm Rus

viewers will be aware what black ice is. It's when the

izleyicilerim kara buzun ne olduğunun farkında olacaklar.

road looks normal. But there's actually a tiny layer of ice on

Yol normal göründüğünde. Ama aslında üstünde küçük bir buz tabakası var

top. It's very very dangerous. In the winter here, sometimes

. Bu çok çok tehlikeli. Kışın burada, bazen

on the radio, they'll say, be careful on your drive-in to

radyoda, işe gelirken dikkatli olun,

work because there's black ice this morning. So, again, what

çünkü bu sabah kara buz var, derler . Yani,

makes black ice dangerous is that if the road is already

kara buzu tehlikeli yapan şey, yol zaten

black, and there's a small layer of ice on top, you can't

siyahsa ve üstünde küçük bir buz tabakası varsa,

see it. So, all of a sudden, your car might start going like

onu göremezsiniz. Yani,

this because you are on black ice. Certainly, something that

kara buz üzerinde olduğunuz için arabanız aniden böyle gitmeye başlayabilir . Elbette,

can be unexpected. Old age. So, this is something that uh

beklenmedik olabilecek bir şey. İhtiyarlık. Yani, bu,

people say things like this, old age creeps up on you. So, 1

insanların böyle şeyler söylediği bir şey, yaşlılık seni ürkütüyor. Yani, 1

day you're young and then all of a sudden you're old uh and

gün gençsin ve sonra birdenbire yaşlanıyorsun ve

believe me that is how it works. For me, it was around

inan bana bu böyle oluyor . Benim için yaşlı hissetmeye başladığım

age forty-four or forty-five where I started to feel old.

kırk dört ya da kırk beş yaşlarıydı .

Old age is something that can be unexpected. You think you're

Yaşlılık beklenmedik olabilen bir şeydir.

young and uh in good shape, you're twenty, you're

Genç ve iyi durumda olduğunu düşünüyorsun, yirmi yaşındasın, yirmi

twenty-five, you're thirty, you're thirty-five, you're

beş yaşındasın, otuz yaşındasın, otuz beş yaşındasın, kırk yaşındasın

forty, you're forty-five and then all of a sudden you feel

, kırk beş yaşındasın ve sonra hepsi birdenbire kendinizi

quite old. It's like old age has snuck up on you or it has

oldukça yaşlı hissedersiniz. Sanki yaşlılık sana sızmış ya da

crept up on you. It's something that can be unexpected. Even

sızmış gibi. Beklenmedik olabilecek bir şey.

though we all expect to get old, it can certainly feel um

Hepimiz yaşlanmayı beklesek de , kesinlikle

like it's something that happens um in an unexpected

beklenmedik bir

way. A smile. Sometimes when you are out in public and you

şekilde olan bir şeymiş gibi hissedebiliriz. Bir gülücük. Bazen toplum içindeyken ve

walk by people, they might look really grouchy or crabby. Like

insanların yanından geçerken gerçekten huysuz veya huysuz görünebilirler. Sanki

they might be walking like staring at the ground and they

yere bakıyormuş gibi yürüyorlar ve

just have a somber look on their face. But if you're

yüzlerinde kasvetli bir ifade var . Ama eğer bir

walking along maybe at the shopping mall or along a

alışveriş merkezinde ya da bir

sidewalk and someone smiles, all of a sudden smiles as they

kaldırımda yürüyorsanız ve birisi gülümserse, onlar

walk by. It can be unexpected and it can be a nice feeling.

geçerken aniden gülümser. Beklenmedik olabilir ve güzel bir duygu olabilir.

Um I wish people smiled more in the world. I think that uh

Keşke dünyada insanlar daha çok gülümsese . Bence

people who uh have kind of a grouchy look on their face. I

suratlarında huysuz bir ifade olan insanlar. Bence gülümseyebilmek

think it's you need to find something to be happy about so

için mutlu olacak bir şey bulmalısın

you can smile. Because I think an unexpected smile from

. Çünkü bence birinden beklenmedik bir gülümseme

someone can be uh kind of nice. An old song on the radio. So I

biraz hoş olabilir. Radyoda eski bir şarkı. Bu yüzden gençken dinlediğim

find That there's a lot of music that I listen to when I

çok fazla müzik olduğunu fark ettim

was a teenager. There's a different sort of music I

. Yirmili yaşlarımdayken dinlediğim farklı türde bir müzik var

listen to when I was in my twenties. And if I listen to

. Ve eğer

the radio, especially when I'm driving, sometimes uh

radyo dinlersem, özellikle araba kullanırken, bazen ah,

unexpectedly, a song will come on the radio that I knew when I

beklenmedik bir şekilde, radyoda

was sixteen or seventeen. And even though I wasn't planning

on altı ya da on yedi yaşlarındayken bildiğim bir şarkı çalacak. Ve beklenmedik olmasına

to listen to that song, even though it's unexpected. It's a

rağmen o şarkıyı dinlemeyi planlamıyordum .

very cool surprise during the day. Um I actually spend quite

Gün boyunca çok güzel bir sürpriz . Aslında, özellikle o gün erken saatlerde radyoda beklenmedik bir şekilde bir

a bit of time on YouTube listening to songs from

şarkı duyduysam, hayatımın farklı alanlarından şarkılar dinleyerek YouTube'da oldukça fazla zaman harcıyorum

different areas of my life especially if I've unexpectedly

heard one on the radio earlier that day. So, an old song on

. Yani, radyodaki eski bir şarkı

the radio can be uh certainly something cool uh and

kesinlikle harika ve beklenmedik bir şey olabilir

unexpected. A delayed or cancelled flight. So I have a

. Gecikmeli veya iptal edilmiş bir uçuş.

friend who I was supposed to talk to on Zoom this week. Uh

Bu hafta Zoom'da konuşmam gereken bir arkadaşım var. Uh

and they weren't able to make it because they needed to pick

ve başaramadılar çünkü

a friend up at the airport uh and that friend's flight had

bir arkadaşını havaalanından almaları gerekiyordu ve o arkadaşın uçağı

been delayed. So I got an email from my friend that morning

rötar yapmıştı. O sabah arkadaşımdan

saying sorry can't chat. Um my uh my I have to pick my friend

özür dilerim sohbet edemem diyen bir e-posta aldım. Arkadaşımı havaalanından almam gerekiyor

up at the airport and their flight is delayed. So that can

ve uçuşları erteleniyor. Yani bu

be something that's unexpected. Something that you weren't

beklenmedik bir şey olabilir. O gün olmasını beklemediğin bir şey oldu

expecting to have happen that day. What's worse as if the

. Daha da kötüsü,

flight is cancelled. There was I think a friend of mine went

uçuş iptal edilmiş gibi. Sanırım bir arkadaşım

to the air. How did this work? My memory is fading. I brought

havaya gitti. Bu nasıl çalıştı? Hafızam siliniyor. Ben 20-21 yaşlarındayken

a friend of mine to the airport once when I was about twenty,

bir arkadaşımı hava alanına getirmiştim

21 years old and when we got there, his flight had been

ve oraya vardığımızda uçuşu

cancelled. That was unexpected and not a good not like it

iptal edilmişti. Bu beklenmedik bir şeydi ve

wasn't a happy thing like hearing an old song on the

radyoda eski bir şarkıyı duymak kadar iyi bir şey değildi

radio. It was definitely something that uh he was a

. Bu kesinlikle biraz sinirlendiği bir şeydi

little bit annoyed about. So, a delayed or flight can be

. Yani, bir gecikme veya uçuş

something that's unexpected. A surprise visit. Now, this can

beklenmedik bir şey olabilir. Sürpriz bir ziyaret. Şimdi, bu

go one way or the other. A surprise visit can be something

öyle ya da böyle gidebilir. Sürpriz bir ziyaret havalı bir şey olabilir

cool. A surprise visit can also be a little bit awkward. So, a

. Sürpriz bir ziyaret de biraz garip olabilir.

surprise visit is when someone shows up at your house and

Sürpriz bir ziyaret, birisinin evinize gelip

knocks on your door and they didn't tell you that they were

kapınızı çalması ve size geleceğini söylememesidir

coming. I remember as a kid, my dad's cousin and his whole

. Çocukken hatırlıyorum, babamın kuzeni ve tüm

family showed up 1 day in the summer and it was a surprise

ailesi yazın 1 gün geldi ve sürpriz bir

visit and my dad wasn't very happy about it because we had a

ziyaretti ve babam bundan pek memnun değildi çünkü

lot of work to do on the farm. Luckily, he put them all to

çiftlikte yapacak çok işimiz vardı. Neyse ki, hepsini işe koydu

work and they helped us do all the hay but a surprise visit

ve tüm samanlığı yapmamıza yardım ettiler ama

from a relative or a friend can be super cool but it can also

bir akrabanın veya bir arkadaşın sürpriz ziyareti çok havalı olabilir ama aynı zamanda o gün için başka planlarınız varsa

be something that might be a bit annoying if you had other

biraz sinir bozucu olabilecek bir şey olabilir.

plans for that day. And then, of course, a surprise party. I

. Ve tabii ki sürpriz bir parti.

have to admit, I don't think ever, anyone has ever thrown a

İtiraf etmeliyim ki, kimsenin

surprise party for me. If you watch TV, a surprise party is

benim için sürpriz parti verdiğini hiç sanmıyorum. TV izliyorsanız, sürpriz parti,

when someone walks into their house or apartment and everyone

birisinin evine veya apartman dairesine girmesi ve herkesin sürpriz

yells, surprise and there's all kinds of people there for a

, sürpriz diye bağırması ve orada

surprise birthday party or a surprise party of some kind. I

sürpriz doğum günü partisi veya bir tür sürpriz parti için her türden insanın bulunmasıdır.

stand, I need to correct myself though. I think some friends

Duruyorum, yine de kendimi düzeltmem gerekiyor . Sanırım ilk çocuğumuzu beklerken iş yerinden bazı arkadaşlar

from work through a surprise party for me and Jen when we

bana ve Jen'e sürpriz bir parti verdiler

were expect our first child. They yes, that did happen. A

. Onlar evet, bu oldu. Bir

friend invited us to a restaurant for a meal and when

arkadaşımız bizi bir restorana yemek yemeye davet etti ve oraya

we got there, about fifteen people from work were there and

vardığımızda işten yaklaşık on beş kişi oradaydı ve

they said, surprise, this is a surprise party. You would call

sürpriz, bu bir sürpriz parti dediler.

it a baby shower but it was a surprise party where they gave

Baby shower diyebilirsiniz ama birkaç ay sonra bebek

us gifts because we were expecting a baby in a few

beklediğimiz için bize hediyeler verdikleri sürpriz bir partiydi

months. So, that was a lot of fun. And then this can be

. Yani bu çok eğlenceliydi. Ve sonra bu

something that's really cool. When your boss says that you

gerçekten harika bir şey olabilir. Patronun

can go home early. Being done work early. I have had a number

eve erken gidebileceğini söylediğinde. İş erken bitiyor.

of jobs in my life. I've only had two bosses out of the five

Hayatımda birkaç işim oldu. Bazen eve erken gitmemize izin verdikleri beş altı işten sadece iki patronum oldu

or six jobs I had where they would sometimes let us go home

early. With pay. I had a job once where I found this clock

. Ücretli. Bir zamanlar

that said four thirty. I had a job where we normally worked

dört buçuk yazan bu saati bulduğum bir işim vardı. Normalde

till five. And about once every 2 weeks my boss would say you

beşe kadar çalıştığımız bir işim vardı. Ve yaklaşık 2 haftada bir patronum

know what? Let's knock off early today. Or let's just go

ne biliyor musun derdi? Bugünü erken kapatalım. Ya da

home early today. We're all done. They were summer jobs

bugün eve erken gidelim. Hepimiz bitirdik.

that I did as a student but certainly being done work

Öğrenciyken yaptığım ama kesinlikle

early. Uh hearing your boss say, um hey, let's just go home

erken bitirilen yaz işleriydi. Patronunuzun, hey,

an hour early today or half an hour early can be unexpected

bugün eve bir saat erken ya da yarım saat erken gidelim dediğini duymak beklenmedik olabilir

and it can be a super exciting thing. A thank you note.

ve bu çok heyecan verici bir şey olabilir. Bir teşekkür notu.

Sometimes, you do something nice for someone and you do it

Bazen birisi için güzel bir şey yaparsın ve bunu

because you just want to help them. You're not doing it for

sadece onlara yardım etmek istediğin için yaparsın . Bunu para için yapmıyorsun

money. You're not doing it because you want them to thank

. Bunu size teşekkür etmelerini istediğiniz için yapmıyorsunuz

you um but a few days later, maybe in the mail, you'll get a

ama birkaç gün sonra, belki postada

little thank you card and it's really nice. I've had this

küçük bir teşekkür kartı alacaksınız ve bu gerçekten çok güzel. Kaldığımı sandığım

happen a few times in my life where I think I stayed and I

hayatımda birkaç kez bu oldu ve

helped clean up all the chairs and tables at an event. Uh

bir etkinlikte tüm sandalyeleri ve masaları temizlemeye yardım ettim. Birinin ellinci yıl dönümü

there was a family party for someone's fiftieth anniversary

için bir aile partisi vardı

and I stayed and I helped clean up all the chairs and tables at

ve ben kaldım ve gecenin sonunda tüm sandalyeleri ve masaları toplamaya yardım ettim

the end of the evening and then a week later, they sent me a

ve bir hafta sonra bana

little thank you card. I didn't expect it. I wasn't expecting a

küçük bir teşekkür kartı gönderdiler. Bunu beklemiyordum.

thank you card but it was a nice feeling. It's really nice

Teşekkür kartı beklemiyordum ama güzel bir duyguydu. Birinin bir şey yapmasına yardım ettikten sonra postayla

to get a little thank you card in the mail after you help

küçük bir teşekkür kartı almak gerçekten çok güzel

someone do something. Briesen samples. So, sometimes you go

. Briesen örnekleri. Yani, bazen

to the grocery store and they are giving away free samples of

markete gidersiniz ve onlar size ücretsiz yiyecek örnekleri verirler

food. They're giving away free samples because they want you

. Yiyecekleri denemenizi istedikleri için ücretsiz örnekler veriyorlar

to try the food. Uh in this picture, they're giving away

. Bu resimde,

free samples of crackers but for me, I don't expect this.

bedava kraker örnekleri veriyorlar ama benim için bunu beklemiyorum.

Sometimes, it's unexpected. You go to a grocery store and

Bazen beklenmediktir. Bir bakkala gidiyorsun ve

they're giving away little chocolates for you to try or

sana denemen için küçük çikolatalar veriyorlar ya da

they're giving away little um little bowls of cereal or some

küçük kaseler dolusu mısır gevreği ya da

other kind of food. It's a lot of fun when you go to the

başka tür yiyecekler veriyorlar. Markete gittiğinizde çok eğlenceli oluyor

grocery store and they give away free samples. I love free

ve ücretsiz numune veriyorlar. Ücretsiz

samples. Sometimes, we go to one type of store called Costco

örnekleri seviyorum. Bazen burada, Kuzey Amerika'da Costco adlı bir tür mağazaya gideriz

here in North America. They almost always have samples

. Elbette neredeyse her zaman

before covid, of course, but I kind of expect them so I don't

covid'den önce numuneleri var, ama onları bekliyorum, bu yüzden

eat lunch when I go there 'cuz there's little samples to try.

oraya gittiğimde öğle yemeği yemiyorum çünkü denenecek çok az numune var.

But free samples are always cool. Getting sprayed by a

Ancak ücretsiz numuneler her zaman harikadır. Bir kokarca tarafından püskürtülmek

skunk. So if you're wondering how I come up with lesson

. Ders fikirlerini nasıl bulduğumu merak ediyorsanız

ideas. Usually the seed of the idea comes from something that

. Genellikle fikrin tohumu, hayatımda olan bir şeyden gelir

happened in my life. So this week I had a friend who uh had

. Bu hafta havaalanında birini alması gereken bir arkadaşım vardı

to pick someone up at the airport and their flight was

ve uçuşları

delayed. And this week Oscar our dog got sprayed by a skunk.

rötar yaptı. Ve bu hafta Oscar, köpeğimize bir kokarca püskürttü.

Jen came in late in the evening after working in the flower

Jen, çiçek tarlasında çalıştıktan sonra akşam geç saatlerde geldi

field. And she said don't let Oscar in don't touch Oscar. He

. Ve Oscar'ı içeri alma Oscar'a dokunma dedi. O

smells. He got sprayed by his kung. So this was a few days

kokar. Kung'u tarafından püskürtüldü . Yani bu birkaç gün

ago, obviously, we did not expect this. It was an

önceydi, açıkçası bunu beklemiyorduk.

unexpected thing and Oscar has been a little bit smelly for a

Beklenmedik bir şeydi ve Oscar birkaç gündür biraz kötü kokuyordu

few days. He, it's almost gone now, I think so. Um, but it

. O, neredeyse gitti , sanırım öyle. Ama

takes a few days. For those of you that don't know, a skunk is

birkaç gün sürer. Bilmeyenler için, kokarca

an animal that when it feels threatened, it will spray a

bir hayvandır ve tehdit altında olduğunu hissettiğinde

very smelly um I guess cloud of of, yeah, I don't even know

çok pis kokulu bir um sanırım bulutu püskürtür , evet,

what it is. It just smells and it attaches itself to whoever

ne olduğunu bile bilmiyorum. Sadece kokuyor ve püskürttükleri kişiye yapışıyor

they spray. So, Oscar smells really bad right now. A large

. Yani, Oscar şu anda çok kötü kokuyor. Büyük bir

bill. Sometimes, you get work done on your car or you have

fatura. Bazen, arabanızın işini yaptırırsınız veya

someone do some renovations on your house and then, when it's

birisine evinizde bazı tadilatlar yaptırırsınız ve sonra, her şey

all done, maybe you think it's going to cost a $1,000 and you

bittiğinde, belki de 1000 dolara mal olacağını düşünürsünüz ve

get unexpectedly. You get a large bill for two or 3,000

beklenmedik bir şekilde alırsınız. İki veya 3.000 dolarlık büyük bir fatura alırsınız

dollars. That is never fun. It's never fun to unexpectedly

. Bu asla eğlenceli değil.

get a large bill for something. I'm sure this has happened to

Bir şey için beklenmedik bir şekilde büyük bir fatura almak asla eğlenceli değildir. Eminim bu,

too many of you where you've paid someone to do something

birine bir şey yapması için para ödediğiniz

and you thought it was going to cost $100 and it ended up

ve bunun 100$'a mal olacağını düşündüğünüz ve sonunda

costing two or $300 or even more. Never fun to get a large

iki, 300$ veya daha fazlasına mal olan birçok kişinin başına gelmiştir. Büyük bir fatura almak hiç eğlenceli değil

bill. This has happened to me a few times in my life. I usually

. Bu hayatımda birkaç kez başıma geldi. Genelde

um do not appreciate when that happens. I like to know ahead

bunun ne zaman olduğunu takdir etmem .

of time how much something will cost. And that leads us to

Bir şeyin ne kadara mal olacağını önceden bilmek isterim . Bu da bizi

things like a breakdown. Um when you get in your car if you

arıza gibi şeylere götürüyor. Um, arabanıza bindiğinizde, eğer

are someone who has a car you do not expect your car to break

arabası olan biriyseniz, arabanızın yoldayken kırılmasını beklemiyorsunuz,

while you're driving you do not expect to have a flat tire you

lastiğin patlamasını beklemiyorsunuz,

don't expect it to suddenly stop working you don't want to

aniden çalışmasını beklemiyorsunuz, yapmıyorsunuz'

have a breakdown as some of you know my big tractor had a

Bazılarınız bilir, büyük traktörüm

breakdown a few weeks ago and so I couldn't use it for a few

birkaç hafta önce arızalandı ve bu yüzden onu birkaç

days um it magically started working again though so I'm not

gün kullanamadım ve sihirli bir şekilde tekrar çalışmaya başladı, bu yüzden

sure how that happened that was unexpected I thought I was

bunun nasıl olduğundan emin değilim. Beklenmedik bir anda

going to end up with a bill to repair my tractor after it had

traktörüm arızalandıktan sonra tamiri için fatura keseceğimi sandım

a breakdown but it just started working by itself. So, and

ama traktör kendi kendine çalışmaya başladı. Ve

then, as I mentioned, a flat tire is another thing that can

sonra, bahsettiğim gibi, patlak bir lastik

be quite unexpected. You get in your car, you start driving,

oldukça beklenmedik olabilecek başka bir şeydir. Arabanıza biniyorsunuz, sürmeye başlıyorsunuz

and all of a sudden, you hear or some other weird noise and

ve birdenbire garip bir ses duyuyorsunuz ve

you get out and you see this. Never fun to have to change

iniyorsunuz ve bunu görüyorsunuz. Yolun kenarında lastiğinizi değiştirmek zorunda kalmak hiç eğlenceli değil

your tire uh on the side of the road. A kind word, sometimes

. Bazen insanlarla birlikteyken kullanılan nazik bir söz

when you are with people. They are grumpy but sometimes

. Huysuzlar ama bazen

they're happy and nice and they say something nice about you.

mutlu ve iyiler ve senin hakkında güzel şeyler söylüyorlar.

So a compliment or a kind word is always really nice. If

Yani bir iltifat ya da kibar bir söz her zaman çok güzeldir.

someone says um for me when people say I really like your

İnsanlar YouTube videolarınızı gerçekten beğendiğimi söylediğinde benim için um derse,

YouTube videos it's it makes me happy to hear someone say

birinin

something kind about something that I have done or about me.

yaptığım bir şey veya benim hakkımda nazik bir şey söylemesi beni mutlu eder. Bunu

So thank you when you guys do that. Finding money in your

yaptığınızda teşekkür ederim . Cebinde para bulmak

pocket. This doesn't happen to me very much anymore but

. Bu artık pek başıma gelmiyor ama kışın yaz olduğu

because we live in a country where we have summer and

bir ülkede yaşadığımız için

winter, I generally wear shorts in the summer and pants in the

genelde yazın şort,

winter, I generally wear short-sleeve shirts in the

kışın pantolon giyerim, yazın genelde kısa kollu

summer and sometimes long-sleeve shirts in the

bazen de uzun giyerim. -kışın kollu gömlekler

winter. Um but sometimes, you're wearing pants and maybe

. Ama bazen, pantolon giyiyorsun ve belki

there's $10 in the pocket and you're it's getting too warm

cebinde 10 dolar var ve hava

for pants and so you don't wear them for a whole season. And

pantolon için fazla ısınıyor ve bu yüzden bütün bir sezon giymiyorsun.

then in the fall, you to put them on or you go to wash them

Sonra sonbaharda onları giyersin ya da yıkamaya gidersin

and you find that money. So, when you find money in your

ve o parayı bulursun. Yani cebinizde para bulduğunuzda

pocket, that's an unexpected thing and this is a very, this

, bu beklenmedik bir şey ve bu çok, bu

is one of my, this was one of my favorite things. It doesn't

benim, bu benim en sevdiğim şeylerden biri. Artık

happen very often anymore because we use bank cards to

çok sık olmuyor çünkü

pay for so many things. A cliffhanger. A cliffhanger is

pek çok şeyin ödemesini yapmak için banka kartlarını kullanıyoruz. Bir uçurum. Bir

when you're reading a book and the book ends but nothing has

kitap okurken kitap biter ama hiçbir şey

been resolved or you're watching a TV show or a movie

çözülmezse ya da bir TV programı ya da film izlerseniz

and so, A typical ending would be they lived happily ever

ve bu nedenle, tipik bir son, sonsuza dek mutlu yaşamaları

after or the police catch the criminal. That would be a

ya da polisin suçluyu yakalamasıdır . Bu

normal ending. With a cliffhanger, the ending would

normal bir son olurdu. Bir uçurumda, son

be um you know, two people are interested in each other

um olur, iki kişi birbiriyle

romantically and one moves to another city and you don't know

romantik bir şekilde ilgilenir ve biri başka bir şehre taşınır ve

what happens next. Or the police don't catch the

sonra ne olacağını bilemezsiniz. Ya da polis suçluyu yakalamıyor

criminal. Um the show ends or the book ends and the criminal

. Um, dizi biter ya da kitap biter ve suçlu

has not been caught. That would be a cliffhanger because the

yakalanmamıştır. Bu bir uçurum olurdu çünkü

story hasn't been resolved. It hasn't been um yeah there's

hikaye çözülmedi. Hikayenin

there was not a good conclusion to the story. I don't like

iyi bir sonu yoktu .

cliffhangers. I like it when things end and I know all the

Cliffhanger'ları sevmiyorum. İşlerin bitmesi hoşuma gidiyor ve tüm detayları biliyorum

details. So this is a sadder one. We have a phrase in

. Yani bu daha üzücü .

English uh to take a turn for the worse. When someone's in

İngilizcede uh bir dönüş yapmak için bir ifademiz var . Birisi

the hospital or in this picture when a pet is being you know

hastanedeyken veya bu resimde bir evcil hayvanın

checked over by the veterinarian. When someone is

veteriner tarafından kontrol edildiğini bilirsiniz . Birisi

sick sometimes they get better. Sometimes it's stays the same

hasta olduğunda bazen iyileşir. Bazen aynı kalır

and sometimes unexpectedly they can take a turn for the worse.

ve bazen beklenmedik bir şekilde daha kötüye gidebilirler.

This means usually they're already in the hospital and

Bu, genellikle zaten hastanede oldukları ve

things get worse. I'm sure all of us know someone who has had

işlerin daha da kötüye gittiği anlamına gelir. Eminim hepimiz

a serious illness and they weren't feeling well and they

ciddi bir hastalığı olan ve kendini iyi hissetmeyen birini tanıyoruz ve

went to the hospital and instead of getting better they

hastaneye gittiler ve iyileşmek yerine daha da

took a turn for the worse. Maybe for a little bit um but

kötüye gittiler. Belki birazcık ama

maybe that eventually ended up in them passing away. Which is

belki de bu onların vefatıyla sonuçlandı. Bu

very very sad. But it can be unexpected when a person we

çok çok üzücü. Ancak tanıdığımız bir kişinin,

know or even a pet who is sick takes a turn for the worse. Now

hatta hasta bir evcil hayvanın kötüleşmesi beklenmedik olabilir. Şimdi,

enjoyable to get a phone call saying, someone you know is in

tanıdığınız birinin hastanede olduğunu

the hospital and they're not doing well, they've taken a

ve durumu iyi olmadığını, daha da

turn for the worse. Never, never good news to hear. On the

kötüye gittiğini söyleyen bir telefon almak keyifli. Asla, asla iyi haber duymak.

flip side, we have what's called a miracle. So, we use

Kapak tarafında, mucize denen şey var. Bu nedenle,

the word miracle in English to talk about anything that

İngilizce'de mucize kelimesini, olması gerekmeyen herhangi bir şey hakkında konuşmak için kullanırız

happens that shouldn't necessarily have been possible.

.

Sometimes, um people will have, they'll have a baby and the

Bazen, um insanlar, bir bebekleri olacak ve

baby isn't very healthy when it's born, but within a week,

bebek doğduğunda çok sağlıklı değil , ama bir hafta içinde

it's it's healthy and thriving and it's doing well. We would

sağlıklı, gelişiyor ve iyi gidiyor.

say, oh, it's a miracle. Maybe someone has cancer and the

Ah, bu bir mucize, derdik. Belki birisi kanserdir ve

doctor says, it's terminal. When you have terminal cancer,

doktor ölümcül olduğunu söyler. Ölümcül kanser olduğunuzda,

it means you're going to die from the cancer and then all of

bu, kanserden öleceğiniz anlamına gelir ve sonra

the sudden you recover, we would say that that is a

aniden iyileşirsiniz, bunun bir mucize olduğunu söylerdik

miracle. It's always cool to hear about a miracle. Now, the

. Bir mucizeyi duymak her zaman harikadır . Şimdi,

word miracle has religious connotations but in everyday

mucize kelimesinin dini çağrışımları var ama günlük

English, we, it doesn't necessarily mean a religious

İngilizcede, biz, um gibi bir dini mucize anlamına gelmeyebiliriz,

miracle like um you can definitely use this word to

bu kelimeyi

describe anything that happens and there's no good explanation

olan herhangi bir şeyi tanımlamak için kesinlikle kullanabilirsiniz ve

of why it was better and we use the word miraculous quite often

bunun neden daha iyi olduğuna dair iyi bir açıklama yok ve biz kullanıyoruz Mucizevi kelimesini çok sık

like and then miraculously, my tractor just started working

beğendim ve mucizevi bir şekilde traktörüm yeniden çalışmaya başladı

again. I wouldn't say it was a miracle but I might use the

. Mucize diyemem ama

word miraculously. Um something that happened in some way. Uh

mucize kelimesini kullanabilirim. Bir şekilde olan bir şey. Uh,

this is similar to a large bill but you might get an income tax

bu büyük bir faturaya benzer, ancak bir gelir vergisi

bill. In Canada, a certain amount of the money you make

faturası alabilirsiniz. Kanada'da her yıl kazandığınız paranın belli bir miktarının

each year needs to be sent to the government. We have to pay

devlete gönderilmesi gerekiyor . Vergilerimizi ödemek zorundayız

our taxes. And sometimes um maybe you make too much money

. Ve bazen, belki çok fazla para kazanıyorsunuz

and the government says you owe a lot. It's never enjoyable to

ve hükümet çok şey borçlu olduğunuzu söylüyor . Daha önce hiç böyle

get a large income tax bill I've never had this happen

bir şey yaşamadım

before. I think because I have five kids who are all

. Sanırım hepsi bağımlı beş çocuğum olduğu için eskisi

dependent, I don't end up paying as much taxes but

kadar vergi ödemiyorum ama

someday, I'll probably get a large income tax bill when no

bir gün evde hiçbir çocuk yaşamazken büyük bir gelir vergisi faturası alacağım

kids are living at home. A speeding ticket, sorry, I've

. Bir hız cezası, üzgünüm,

lost my trade of thought for a sec. Let me think about this

bir saniyeliğine düşünce ticaretimi kaybettim . Bunu düşünmeme izin ver

one. How many speeding tickets have I gotten in life? Not very

. Hayatta kaç tane hız cezası aldım? Çok

many. A speeding ticket can certainly be an unexpected

fazla değil. Bir hız cezası kesinlikle beklenmedik bir

thing. Maybe you're late for work or you're trying to get

şey olabilir. Belki işe geç kaldınız veya

somewhere quickly and you have a heavy that means you push the

hızlı bir şekilde bir yere yetişmeye çalışıyorsunuz ve

gas pedal too much and all of a sudden you hear the sound of a

gaz pedalına çok fazla bastığınız anlamına gelen bir ağırlığınız var ve aniden bir siren sesi duyuyorsunuz

siren and you see lights in your rear view mirror. I've

ve arka görüşünüzde ışıklar görüyorsunuz. ayna.

gotten one or two tickets. I know I've gotten one for sure,

Bir veya iki bilet aldım. Kesin olarak bir tane aldığımı biliyorum,

maybe two. I know I was pulled over once and he just told me

belki iki tane. Bir kez kenara çekildiğimi biliyorum ve bana

to slow down and didn't give me a ticket. I was like, thank

yavaşlamamı söyledi ve bana bir ceza vermedi. Teşekkür ederim gibiydim

you. But a speeding ticket is certainly an unexpected thing

. Ancak bir hız cezası kesinlikle olması beklenmeyen bir şeydir

to have happen. no1 leaves for work or goes to uh drive

. no1 işe gitmek için yola çıkar veya bilet

somewhere expecting to get a ticket. So, it can be quite

almayı umarak bir yere arabayla gider . Yani, oldukça

unexpected. Missing the train or missing the bus or missing

beklenmedik olabilir. Treni kaçırmak veya otobüsü kaçırmak veya

anything can be unexpected. Um luckily for my kids, if they

herhangi bir şeyi kaçırmak beklenmedik olabilir. Çocuklarımın şansına, eğer

miss the school bus, I can still give them a ride to

okul otobüsünü kaçırırlarsa, onları okula bırakabilirim

school because I leave slightly later and it's not really that

çünkü biraz daha geç çıkıyorum ve

far out of my way to bring them to school. But certainly, if

onları okula götürmek benim yolumdan o kadar da uzak değil . Ama kesinlikle,

you're going somewhere and you miss the train or you miss the

bir yere gidiyorsanız ve treni kaçırırsanız veya otobüsü kaçırırsanız

bus, um it's unexpected and it can certainly be something in

, bu beklenmedik bir durumdur ve kesinlikle gününüzde eğlenceli olmayan bir şey olabilir

your day that is not enjoyable. One of the bad things that can

. Olabilecek kötü şeylerden biri

happen. One of the unexpected things that is bad. Hidden

. Kötü olan beklenmedik şeylerden biri. Gizli

fees. So let me explain this one. Sometimes you get you pay

ücretler. Öyleyse bunu açıklayayım . Bazen

someone to do something and they say it's going to be fifty

birine bir şey yapması için para ödersin ve onlar bunun elli dolar olacağını söylerler

dollars. But you didn't read the fine print or the small

. Ancak sayfanın altındaki ince yazıları veya küçük

print at the bottom of the page. And even though they said

yazıları okumadınız . Ve

$50 in the fine print there were hidden fees. This happens

ince yazıda 50 dolar demelerine rağmen gizli ücretler vardı. Bu

sometimes in Canada with uh when you do banking. Banks are

bazen Kanada'da bankacılık yaptığınızda olur. Bankalar,

notorious in Canada for having hidden fees. You think that

Kanada'da gizli ücretlere sahip olmakla ünlüdür .

something's going to cost a certain amount of money but

Bir şeyin belli bir miktar paraya mal olacağını düşünüyorsunuz, ancak

because you didn't read the fine print or the small print,

ince yazıları veya küçük yazıları okumadığınız için, gizli ücretlerin

you didn't realize there were hidden fees. Um I've had this

olduğunu fark etmediniz . Um,

happen a few times in my life where I thought something was

hayatımda birkaç kez bir şeyin

going to cost a certain amount of money and it ended up

belirli bir miktar paraya mal olacağını düşündüm ve sonunda

costing more because I didn't read the fine prints and there

daha pahalıya mal oldu çünkü ince baskıları okumadım ve

were hidden fees. Never an enjoyable experience to find

gizli ücretler vardı.

out later that you owe more money than you thought you were

Daha sonra, düşündüğünüzden daha fazla borcunuz olduğunu öğrenmek asla keyifli bir deneyim değil

going to. A lightning strike. So, sometimes there are storms.

. Yıldırım çarpması. Bu nedenle, bazen fırtınalar vardır.

Last night, we had a storm here. It didn't rain but there

Dün gece, burada bir fırtına yaşadık . Yağmur yağmadı ama

was a lot of lightning but you don't expect the lightning to

çok şimşek çaktı ama şimşeğin

hit close to you. You just like to see lightning in the

yakınınıza düşmesini beklemiyorsunuz. Ufukta şimşeği uzaktan görmek hoşunuza gidiyor

distance on the horizon but once when I was working as a

ama bir keresinde inşaat işçisi olarak çalışırken

construction worker, I was about 18 years old. Um

18 yaşlarındaydım.

lightning hit really close to me and another worker. We

Bana ve başka bir işçiye çok yakın bir yere yıldırım düştü. Bize

didn't get hit by lightning. We weren't struck by lightning but

yıldırım çarpmadı. Yıldırım çarpmadı ama

we certainly ran inside very very quickly because we were

kesinlikle çok hızlı bir şekilde içeri girdik çünkü

not expecting lightning to hit. By the way, for any of you that

yıldırım düşmesini beklemiyorduk. Bu arada,

have seen lightning like have seen a lightning strike, it is

şimşek çakması görmüş gibi şimşek görmüş olanlarınız için, bu

incredibly scary. When you see lightning hit, you know, fifty

inanılmaz derecede korkutucu. Yıldırım çarptığını gördüğünüzde, bilirsiniz, elli

meters away if you see it hit a tree or hit the ground. It's

metre ötedeki bir ağaca çarptığını veya yere çarptığını görürseniz. Bu

very, very scary. Free stuff. Um sometimes, you're driving

çok, çok korkutucu. Bedava şeyler. Um bazen, arabayla dolaşıyorsunuz

around and someone will have something by the road there

ve birisi yol kenarında bir şeyler yiyecek,

will be a sign that says free. Maybe it'll be an old couch or

bedava yazan bir tabela olacak. Belki de artık istemedikleri eski bir kanepe ya da masa olacaktır

a table that they don't want anymore. I don't know if this

.

happens in your country but where I live, sometimes people

Sizin ülkenizde oluyor mu bilmiyorum ama benim yaşadığım yerde bazen insanlar

have things they don't want and they will put it beside the

istemedikleri şeylere sahip oluyorlar ve

road with a sign that says free. I don't always pick it up

yol kenarına bedava yazan bir levhayla koyuyorlar . Her zaman kaldırmıyorum

but once in our lives, we got a table for free. We were driving

ama hayatımızda bir kez bedava masamız var.

around and we saw a table with a sign that said free. So, we

Etrafta dolaşıyorduk ve ücretsiz yazan bir tabela olan bir masa gördük.

put it in our car and I think Jen used it um in her uh

Arabamıza koyduk ve sanırım Jen onu

workshop where she puts bouquets together. So, free

buketleri bir araya getirdiği atölyesinde kullandı. Yani bedava

stuff, always fun. Everyone loves free stuff, right? A

şeyler, her zaman eğlenceli. Herkes bedava şeyleri sever, değil mi?

shout out. I don't know if Brent's still here but a shout

Bağırmak. Brent hala burada mı bilmiyorum ama bir ses

out can be unexpected. So, a shout out is when someone on a

beklenmedik olabilir. Dolayısıyla, YouTube

social media platform like YouTube mentions another

gibi bir sosyal medya platformunda birisinin başka bir

YouTuber. So, Brent is not expecting this this morning. I

YouTuber'dan bahsetmesidir. Yani, Brent bu sabah bunu beklemiyor.

really hope he's still here but Brent is um doing a live stream

Umarım hala buradadır ama Brent benim zamanımda canlı yayın yapıyor

at my time. So, in twenty minutes, Brent is doing a live

. Yani, yirmi dakika içinde Brent sonbahar

stream about fall versus summer. So, I thought it would

ve yaz hakkında canlı yayın yapacak . Bu yüzden,

be fun in this lesson to unexpectedly give Brent a shout

bu derste beklenmedik bir şekilde Brent'e

out. So, again, a shout out is when you mention another

seslenmenin eğlenceli olacağını düşündüm. Yani, sosyal medyada başka bir

YouTuber or another person on social media and you let people

YouTuber'dan veya başka bir kişiden bahsettiğinizde ve insanların yaptıkları

know something that they are doing. So, I'm giving Brent a

bir şeyi bilmelerini sağladığınızda, yine bir haykırış . Bu yüzden,

shout out right now. He's doing a quiz on fall versus summer

şu anda Brent'e sesleniyorum. Kanalında sonbahar ve yaz hakkında bir test yapıyor

over on his channel. It starts in about twenty minutes. Uh you

. Yaklaşık yirmi dakika içinde başlıyor.

should head over there. This live stream is done if you want

Oraya gitmelisin. Bu canlı yayın, katılmak isterseniz yapılır

to participate. There's your shout out Brent. Uh let's see

. İşte Brent'in haykırışı. Haydi bakalım

here. A compliment. So, I think I already did a kind word,

. İltifat. Sanırım zaten nazik bir söz söyledim,

didn't I? Yes. So, a kind word is when you say something nice

değil mi? Evet. Yani, nazik bir söz, birine güzel bir şey söylediğinde,

to someone like you are smart or um I really like your

akıllısın ya da um, saç kesimini gerçekten beğendim

haircut or um that shirt looks really good on you. When you

ya da um, o gömlek sana çok yakışmış gibi.

give someone a compliment, it can be unexpected, okay? It's

Birine iltifat ettiğinde beklenmedik olabilir, tamam mı?

nice when you go through your day especially like if you get

Gününüzü özellikle

a new haircut and if someone says, oh, you're, did you get a

yeni bir saç kesimi yaptırdığınızda ve birisinin , ah, sen,

new haircut? It looks great on you. That would be something

yeni bir saç kesimi mi yaptırdın? Üzerinde harika görünüyor . Bu, duyması gerçekten hoş olacak bir şey olurdu

that uh would be really nice uh to hear. So, here's one. It's

. İşte bir tane. Bu

kind of a specific situation but your wallet or purse

biraz özel bir durum ama cüzdanınız veya çantanız

returned with nothing missing. So, let's say you're walking

hiçbir şey eksik olmadan geri döndü. Yani, diyelim ki

around in the park and you lose your wallet and let's say you

parkta dolaşıyorsunuz ve cüzdanınızı kaybettiniz ve diyelim ki

have money in your wallet and your credit cards and you

cüzdanınızda paranız ve kredi kartlarınız var ve

realize when you get home, you've lost your wallet. What

eve geldiğinizde cüzdanınızı kaybettiğinizi fark ediyorsunuz.

you're expecting to happen is that you'll never get it back

Olmasını beklediğin şey, onu asla geri alamaman

or if you do get it back, all the money and credit cards will

veya geri alırsan tüm paranın ve kredi kartlarının

be gone, okay? Um but what would be unexpected is if you

gitmiş olması, tamam mı? Um ama beklenmedik olan şey,

got your wallet back and everything was still in it. So,

cüzdanını geri aldığında ve her şeyin hâlâ içinde olmasıydı. Yani,

one time in my life, I was working in a restaurant in

hayatımda bir kez, Quebec City'de bir restoranda çalışıyordum

Quebec City um and some patrons left and they forgot their, the

ve bazı müşteriler gitti ve cüzdanlarını unuttular,

lady forgot her purse and so I gave the purse to the manager

bayan çantasını unuttu ve ben de çantayı müdüre verdim

and said, someone forgot their purse and then, my next shift,

ve birisi çantasını unuttu ve sonra dedim. , bir sonraki vardiyamda

there was an envelope and there was a thank you note from the

bir zarf vardı ve bayandan çantamı geri verdiğiniz için teşekkür ederim diyen bir teşekkür notu vardı

lady saying, thank you for returning my purse. Thank you

.

for not taking anything out of it. Here's $100 because I just

Ondan hiçbir şey almadığınız için teşekkür ederim . İşte 100 dolar çünkü ben sadece

your honesty. So I was like super excited. It was a lot of

senin dürüstlüğün. Bu yüzden çok heyecanlıydım.

fun to um to have that happen. Finding something you thought

Bunun olması benim için çok eğlenceliydi. Tamamen kaybolduğunu düşündüğün bir şeyi bulmak

was lost for good. So sometimes in life you lose things. Okay.

. Yani bazen hayatta bir şeyleri kaybedersin. Tamam aşkım.

I actually lost my wedding ring once. I'm not sure if this will

Aslında alyansımı bir kez kaybettim. Bunun

focus on the wedding ring. It's not focusing. I'll just hold it

evlilik yüzüğüne odaklanacağından emin değilim. Odaklanmıyor. Onu

back here a little bit. I lost my wedding ring once. And uh it

biraz burada tutacağım. Alyansımı bir kez kaybettim. Ve sanırım

was I had lost it for almost I think half a year and then

neredeyse yarım yıl boyunca kaybetmiştim ve sonra o bahçeyle uğraşırken

found it outside in the lawn when she was doing some

dışarıda çimenlikte bulmuştum

gardening. So, we were super happy because she found

. Bu yüzden, çok mutluyduk çünkü tamamen

something that we thought was lost for good. When something

kaybolduğunu düşündüğümüz bir şeyi buldu . Bir şey

is lost for good, it means you don't ever expect to find it

temelli kaybolduğunda, onu geri bulmayı hiç beklemediğiniz

back but Jen found it back. So, I thought that was really cool

ama Jen'in onu geri bulduğu anlamına gelir. Yani, bunun gerçekten harika olduğunu düşündüm

but certainly, it can be unexpected when you find

ama kesinlikle,

something that you thought was lost and uh that you just

kaybettiğini düşündüğün bir şeyi bulduğunda ve uh az önce

thought, well, I'm gonna have to buy a new one uh with a

düşündüğün bir şey olduğunda beklenmedik olabilir, yeni bir tane almam

wedding ring that would be kinda sad because there's

gerekecek alyans ile biraz üzgün ol çünkü

sentimental value. In English, when you something has

manevi değeri var. İngilizce'de, bir şeyin

sentimental value. It means, you know, this ring is special

duygusal değeri olduğunda. Bu yüzük

to me because Jen gave it to me over 20 years ago. So, New

benim için özel çünkü Jen onu bana 20 yıl önce verdi. Yani,

shoes that are different sizes. This this has happened to me

farklı boyutlarda yeni ayakkabılar. Bu, hayatımda iki kez başıma geldi ve

twice in my life where I've bought new shoes and then when

yeni ayakkabılar aldım ve sonra

I get home, one is size ten and one is size nine or one is size

eve geldiğimde biri on numara, biri dokuz numara veya biri on bir numara

eleven and one is size nine. So, now, I almost always check

ve biri dokuz numara. Bu yüzden, şimdi, ayakkabıların aynı numara olduğundan emin olmak için mağazadan ayrılmadan önce neredeyse her zaman kontrol ediyorum

before I leave the store to make sure the shoes are the

same size. Um and this almost happened the other day. This is

. Um ve bu neredeyse geçen gün oluyordu. Bu,

the third thing that um happened that made me want to

do a lesson on unexpected things but the checkout person

beklenmedik şeyler üzerine bir ders vermek istememe neden olan üçüncü olaydı ama

in the store caught it. The checkout person checked to make

mağazadaki kasiyer bunu fark etti. Kasa görevlisi,

sure the shoes were the same size and then she said, this is

ayakkabıların aynı numara olduğundan emin olmak için kontrol etti ve sonra, bu

a nine and a half and this is a ten. Which size did you want?

dokuz buçuk ve bu da on dedi. Hangi boyutu istedin?

And I said, nine and a half. Now, you all know what shoe

Ben de dokuz buçuk dedim. Artık hepiniz hangi ayakkabı

size I wear. And then getting an upgrade to business class or

numarasını giydiğimi biliyorsunuz. Ve sonra business class'a veya

to first class, this has only happened to me once in my life.

first class'a yükseltme almak, bu hayatımda sadece bir kez başıma geldi. Uçakta

I bought a ticket for a normal seat on an airplane. When I was

normal bir koltuk için bilet aldım .

getting on the airplane, they said they they had oversold the

Uçağa binerken, uçuşu fazla sattıklarını söylediler

flight and so they asked if I wanted to be upgraded to

ve normal bölümden

business class which is a little bit bigger seat and

biraz daha büyük koltuk ve

better snacks than the normal section. So, when I fly, I

daha iyi atıştırmalıklar olan business class'a geçmek isteyip istemediğimi sordular . Bu yüzden uçarken

always buy the cheapest seat that I can find um but once in

hep bulabildiğim en ucuz koltuğu alırım ama hayatımda bir kez

my life, I was getting on a plane and they said, they had

uçağa biniyordum ve uçağın normal kısmı

sold too many tickets for the normal part of the plane and so

için çok fazla bilet sattıklarını söylediler ve

they we say too, they bumped me up to business class. They

biz de Beni işletme sınıfına yükselttiklerini de söyle .

upgraded me to business class. That was super cool. The the

Beni business class'a yükselttiler. Bu çok havalıydı.

the C on the plain was really big. Instead of just getting a

Ovadaki C gerçekten büyüktü.

little bag of nuts and uh a can of pop. Um I got like a whole

Küçük bir torba fındık ve bir kutu gazoz almak yerine. Tam bir

fancy meal. It was really really nice.

lüks yemek yedim. Gerçekten çok güzeldi.