Test Your Knowledge of American & British Words

Aww yeah so we have a brand new type of lesson for you guys today andrea and I

Aaa evet, bugün sizler için yepyeni bir tür dersimiz var çocuklar, andrea ve ben

are actually together here In person and It's the

aslında burada birlikteyiz ve bu fiziksel olarak

first video that we're doing together physically so what um

birlikte yaptığımız ilk video, yani ne

so we thought this would actually be the perfect opportunity

yani bunun aslında mükemmel bir fırsat olacağını düşündük.

to talk about some differences In our accents because

aksanlarımızdaki bazı farklılıklar hakkında konuşun çünkü

where are you from andrea so I'm from london I was born In the uk

siz nerelisiniz andrea bu yüzden ben londralıyım İngiltere'de doğdum

and I'm from colorado In the united states as many of you may already know

ve çoğunuzun zaten bildiği gibi colorado amerika birleşik devletleri'ndenim

and so we wanted to talk about some words that are different

ve bu yüzden bazı şeyler hakkında konuşmak istedik

in american and british english so this will help you a lot If you are

amerikan ve ingiliz ingilizcesinde farklı kelimeler bu yüzden bu size çok yardımcı olacaktır

learning one accent and you want to transition to another

maybe you want to travel and you want to know what words

people from that other country might not understand yeah It's just really useful

Bu gerçekten yararlıdır

because also If you watch lots of different tv

çünkü aynı zamanda birçok farklı

series and movies some of our words are different

dizi ve film izlerseniz bazı kelimelerimiz farklıdır

and you might not know which one Is british english

ve hangisinin İngiliz İngilizcesi

or american english so It's really useful to know exactly

veya Amerikan İngilizcesi olduğunu bilemeyebilirsiniz, bu yüzden tam olarak

and before we get In to start talking about these different words and stuff

ve konuşmaya başlamadan önce bilmek gerçekten yararlıdır. Bu farklı kelimeler ve şeyler hakkında şunu

i wanted to let you know that If you're new here every week we make fun new

bilmenizi isterim ki, eğer burada her hafta yeniyseniz,

lessons like this one so that you can understand fast speaking

natives like andrea and I without getting lost without missing the

andrea ve ben gibi hızlı konuşan yerlileri şakaları kaçırmadan

jokes and without subtitles so If that sounds like something that

ve kaybolmadan anlayabilmeniz için bunun gibi eğlenceli yeni dersler yapıyoruz. altyazılar yani eğer bu, yapmak isteyebileceğiniz bir şeye benziyorsa,

you would like to be able to do It's really simple just hit that subscribe

gerçekten çok basit, sadece abone ol

button and the bell below so you don't miss any of our new lessons

düğmesine ve aşağıdaki zile basın, böylece yeni derslerimizi kaçırmazsınız, bu yüzden

so our first word these are chips of course no ethan I'm really

ilk sözümüz bunlar çipler, tabii ki no ethan Gerçekten

sorry those are not chips so what are chips for you so chips are

üzgünüm, bunlar cips değil, yani sizin için cips nedir, bu yüzden cipsler,

something that's hot that you would have like with a burger

bir burger veya başka bir şeyin yanında isteyeceğiniz sıcak bir şeydir,

or something so these In british english

bu yüzden bunlar İngiliz İngilizcesinde

are crisps because they are crunchy and they come In a packet

cipslerdir çünkü çıtır çıtırdırlar ve bir pakette gelirler

but the hot things they're called french fries well

ama sıcak şeylere patates kızartması deniyor,

yeah I guess they are and I guess they are for us as well

evet sanırım öyleler ve sanırım bizim için de öyleler

like If you're going to certain fast food restaurants

gibi Bazı fast food restoranlarına gidecekseniz onlar

they are french fries but we still call them chips

patates kızartmasıdır ama biz İngiltere'de onlara hala cips diyoruz, tamam

in the uk all right so you better not get confused If you want them cold

mı? kafan karışmasa iyi olur

in the usa chips If you want them hot In the uk

ABD cipslerinde soğuk istiyorsan sıcak istiyorsan İngiltere'de

say chips exactly uh chips please a few more

cips deyin tam uh cips lütfen birkaç tane daha

just a few more okay girls we are ready for scrabble

sadece birkaç tane daha tamam kızlar scrabble için hazırız

i'll grab some snacks oh potato chips please

biraz abur cubur alacağım oh patates cips lütfen

oh so I can hear about how much you hate yourself all night

oh böylece bütün gece kendinden ne kadar nefret ettiğini duyabiliyorum

and how about what would you call these so these are biscuits but biscuits are

ve bunlara ne isim verirdin yani bunlar bisküvi ama bisküviler

not sweet yes they are why what are you talking about those are

tatlı değil evet onlar neden neden bahsediyorsun onlar

cookies of course see cookies for us we have cookies as

kurabiye tabii ki bizim için kurabiyelere bak kurabiyelerimiz de var

well but cookies are like a chocolate chip cookie or

ama kurabiyeler çikolata parçacıklı kurabiyeye benziyor

something but there's lots of different types of biscuits

ama pek çok farklı bisküvi türü var, bu nedenle

so generally In the uk you would say that these types of sweet hard what

genel olarak İngiltere'de bu tür tatlıların sert olduğunu söylersiniz,

you'd say cookies or biscuits as you said we would call

kurabiye veya bisküvi diyeceğiniz şey bizim söylediğiniz gibi

those cookies biscuits are actually something

Bu kurabiyeleri bisküvi olarak adlandırın aslında

different In the u.s and I think they probably

ABD'de farklı bir şey ve bence muhtemelen

don't exist In the uk but It's actually something savory

İngiltere'de yoklar ama aslında kahvaltıda yiyebileceğimiz lezzetli bir şey ve üzerinde

we might have It at breakfast with gravy on top of It

sos var ki

which I think Is another thing that can be different It's like a white sauce

bence farklı olabilecek başka bir şey. Pastırmalı beyaz bir sos gibi

with bacon and It's a really delicious breakfast If

ve gerçekten çok lezzetli bir kahvaltı.

you're ever In the us and you want to try something really typical

you can get biscuits and gravy that sounds like a really heavy

breakfast It Is american breakfasts are very heavy but british breakfasts are

ingiliz kahvaltısı

too right If you have like a full english

çok doğru tam bir ingiliz kahvaltısını seviyorsanız

breakfast and just let you guys know If you want a

ve size haber verin amerikalıların gerçekten kullandığı kelimeleri öğrenmenin

really natural and fun way to learn the vocabulary that

gerçekten doğal ve eğlenceli bir yolunu istiyorsanız

americans really use In our speech that I would highly recommend to you our

konuşmamızda akıcı arkadaşlarla konuşmamızı şiddetle tavsiye ederim Arkadaşların

fluent with friends course where you will learn

over 48 weeks with the first two seasons of friends the tv series

ilk iki sezonuyla 48 hafta boyunca öğreneceğin kurs

yeah and this Is a great way to learn even If you want to learn british

evet ve bu, öğrenmenin harika bir yolu.

english i mean throughout the series there are

lots of british characters which Is great good and bad exactly and

ve tam olarak kötü ve

yeah we've taken a look at that actually in some other lessons

evet, aslında diğer bazı derslerde buna bir göz attık

but even as someone who Is from britain like I've learned so much from watching

ama Britanyalı biri olarak bile şovu izleyerek çok şey öğrendim,

the show as well i think that's probably where I have

sanırım muhtemelen

more of my knowledge of american english words and pronunciation and everything

bilgimin daha fazla olduğu yer burası amerikan ingilizcesi kelimelerin ve telaffuzun ve her şey

is from watching friends and they even have done some studies

arkadaşları izlemekten geliyor ve hatta

that show how It kind of like has affected and transformed some words In

bunun ingiliz ingilizcesindeki bazı kelimeleri nasıl etkilediğini ve dönüştürdüğünü gösteren bazı çalışmalar bile yaptılar

british english yeah because we were talking well we

evet çünkü iyi konuşuyorduk

talk all the time about the way that we pronounce

her zaman nasıl olduğu hakkında konuşuyoruz kelimeleri telaffuz ediyoruz

words but I've even sometimes sometimes i use

ama hatta bazen bazen kulağa

the american t which sounds more like a d

daha çok d gibi gelen amerikan t'yi kullanıyorum

and I never used to do that before so It really has made an Impact on my own

ve bunu daha önce hiç yapmadım, bu yüzden kendi konuşmamı da gerçekten etkiledi

speech as well that's true and If you want to try that course out

bu doğru ve eğer bunu denemek istersen ücretsiz kurs,

for free we have a three-part masterclass so you'll have a

üç bölümlük bir ustalık sınıfımız var, böylece

lot of fun learning with that and you can learn more and sign up by

bununla öğrenirken çok eğleneceksiniz ve daha fazlasını öğrenebilir ve aşağıdaki açıklamada

clicking up at the top or down In the description below

yukarı veya aşağı tıklayarak kaydolabilirsiniz,

so we have some different vegetables as well what would you call

böylece bazı farklı sebzelerimiz var. Pekala,

that kind of like long green one that you

not a cucumber but It's one that you would cook up yeah we would call this a

salatalık olmadığınız ama pişireceğiniz bir tür uzun yeşil olana ne dersiniz, evet buna

courgette courgette It sounds very french we would

kabak kabağı derdik Kulağa çok fransızca geliyor, biz

call It a zucchini yeah so yeah I guess we

ona kabak derdik evet yani evet sanırım biz

some of these types of vegetables we kind of take the

biraz Bu tür sebzelerin

french word for It because It does sound very french all right

Fransızca kelimesini alıyoruz çünkü kulağa çok fransızca geliyor

and zucchini would you say that's more italian that sounds more Italian doesn't

ve kabak kulağa daha italyanca geliyorsa kulağa daha

it i wonder why we got the Italian and you

italyanca geliyor değil mi merak ediyorum neden bizde italyanca varken sizde

got the french yeah it's really Interesting we need to look

fransızca var evet bu gerçekten ilginç,

into that and find out why if we have any Italian or french fans

bunu araştırmamız ve neden burada bazı açıklamalar yapmak isteyen İtalyan veya Fransız hayranlarımız varsa

out there that want to offer some clarification here and

ve

there's another one that I think the american name Is

Amerikan adının

actually really weird because who knows what It has to do with this

gerçekten garip olduğunu düşündüğüm bir tane daha olduğunu öğrenmemiz gerekiyor çünkü kim bilir ne bununla bir ilgisi var buna

it's called an eggplant It looks nothing like an egg maybe someone thought It did

patlıcan deniyor Yumurtaya hiç benzemiyor belki birisi düşündü Evet

yeah and It doesn't really taste like an egg

öyle oldu ve Gerçekten yumurta gibi tadı yok

what would you call that we call that aubergine

o patlıcana ne diyeceğiz ki

which again Is french Isn't It yeah so if you're In the u.s and maybe you know

yine Fransız öyle değil mi ABD'deyseniz ve

the word aubergine sounds like a lot of latin languages uh

patlıcan kelimesinin kulağa pek çok latin diline benzediğini biliyorsanız ve

and you want that kind of vegetable and or

bu tür bir sebze istiyorsanız ve veya

you see It on the menu an eggplant you can know that that's not actually

menüde patlıcan görüyorsanız bunun aslında

anything to do with eggs so If you actually If I went to america

bununla ilgisi olmadığını bilebilirsiniz. yumurta yani Eğer gerçekten Amerika'ya gidip

and I asked for aubergine do you think people would

patlıcan isteseydim insanların ne

understand what I was saying no I don't think so I think I just learned that

dediğimi anlayacağını düşünüyor musun hayır sanmıyorum bu yüzden sanırım bunu

from being around british people so definitely If you're In

İngilizlerin yanında olmaktan öğrendim yani kesinlikle Eğer

the us and you're saying aubergine I don't think or a courgette I think

biz ve sen patlıcan diyorsun sanmıyorum ya da kabak

they're going to think that you're not a native english speaker yeah

senin anadilin ingilizce olmadığını düşünecekler evet

they'll be really confused wouldn't they so we have one more thing having to do

gerçekten kafaları karışacak öyle değil mi bu yüzden bir şeyimiz daha var

with food kind of with food If you go to a

yemekle bir nevi yiyecekle ilgili olmak Bir

candy shop does this exist In the In the uk a candy

şekerci dükkanına giderseniz bu var mı İngiltere'de bir şekerci

shop It does but we call It a sweet shop so what do

dükkanı Var ama biz buna tatlı dükkanı diyoruz yani bir

you buy at a sweet shop so at a sweet shop you buy all those

şekerciden yani bir tatlıcıdan ne alırsınız

kind of sugary sweets the ones that can be

like fizzy cola bottles milk bottles uh you know gummies yeah you would call

gazlı kola şişeleri süt şişeleri gibi olabilen tüm bu şekerli tatlıları alıyorsunuz sakızlıları bilirsiniz evet onlara sakızlı derdiniz

them gummies we don't really say gummies oh really

biz gerçekten sakızlı demiyoruz oh gerçekten

yeah i said It earlier to you because when I

evet bunu sana daha önce söyledim çünkü

was thinking about It I wanted to make sure like we were clear on what

düşünürken Bu konuda Ne hakkında konuştuğumuz konusunda net olduğumuzdan emin olmak istedim

we were talking about but we call gummy bears gummy bears

ama biz sakızlı ayılara sakızlı ayılar diyoruz

um but yeah we just call them sweets it's like haribo and things of the story

ama evet onlara sadece tatlılar diyoruz, bu haribo gibi ve hikayedeki şeyler

right exactly so we call that candy

tam olarak doğru, o yüzden gidersen ona şeker diyoruz

if you go to a candy shop that's also the kind of things that you would find

bir şekerci dükkanına, bu aynı zamanda sakızlı ayıcıkları bulabileceğiniz türden şeyler

the gummy bears and anything that's kind of like uh hard or

ve sert veya

chewy or different things like that usually with a lot of different colors

çiğnenebilir veya bunun gibi farklı şeyler genellikle birçok farklı renkte

uh but for us sweets I would generally think of like

uh ama bizim için genellikle tatlılar düşünürdüm

anything that's sweet so I could also think like cakes

tatlı olan herhangi bir şey bu yüzden kek hamur işleri gibi de düşünebilirim

pastries so If you say a sweet shop I might even think It's like a bakery

yani tatlı dükkanı dersen fırın gibi bile düşünebilirim

maybe ah no It wouldn't be but I kind of find

belki ah hayır Olmazdı ama

that a little bit confusing because what would you then call chocolate you

bunu biraz kafa karıştırıcı buluyorum çünkü o zaman ne derdin çikolata sen

call chocolate candy as well don't you not really I think It could definitely

de çikolata şeker diyorsun değil mi gerçekten değil mi Bence kesinlikle şu şekilde

be associated like In a candy store you'll find chocolate

ilişkilendirilebilir

and the pronunciation there Is quite different as well because we say

chocolate and you say chocolate so It's like a bit

of a shorter eye sound there right yeah and

orada biraz daha kısa bir göz sesi var doğru evet ve

yeah so chocolate you might think about that though because we have

evet çok çikolata bunu düşünebilirsiniz çünkü

candy bars right that's what I'm thinking of yeah

şeker çubuklarımız var doğru benim düşündüğüm şey bu evet

because I would say I want some chocolate or a chocolate bar

çünkü biraz çikolata veya çikolata istiyorum derdim

but you would call It a candy cane candy bar but a candy bar because we have

ama sen arardın Bu bir çubuk şeker ama bir çubuk şeker çünkü bizde

chocolate bars as well but chocolate bars

de çikolatalar var ama çikolatalar şöyle

would be like If It's just pure chocolate a candy bar

olurdu: Eğer sadece saf çikolataysa, bir çubuk şeker, içinde

is when It has like different candy bits inside of It like

farklı şeker parçaları olduğu zamandır.

or maybe different things like pretzels toffee things like that that makes sense

bunun gibi mantıklı şeyler

you've kind of made It a bit clearer for me now because that's kind of one that

sen bir şekilde yaptın Şimdi benim için biraz daha net çünkü bu tür şeyler bazen

i've even found confusing as well sometimes so we are covering a

kafa karıştırıcı bile buluyorum bu yüzden

ton of vocabulary In this lesson already uh so If you are like me and It's kind

bu derste zaten bir ton kelimeyi işliyoruz. benim gibiler ve

of difficult for you to remember a bunch of words

bir sürü kelimeyi hatırlamanız biraz zor, size çok yardımcı olabilecek

there's a lot of great tools out there and techniques

birçok harika araç ve teknik var

that can help you a lot and actually on our other channel on our real life

ve aslında gerçek hayattaki diğer kanalımızda

english channel i just recently taught a lesson all

ingilizce kanalımızda kısa süre önce bir ders verdim her şey

about how you can better memorize vocabulary and

kelimeleri nasıl daha iyi ezberleyebileceğin hakkında ve

these things have helped me a lot In learning six different languages

bunlar bana çok yardımcı oldu Altı farklı dil öğrenirken

it's a really great lesson and there's so many tips there on how you can

bu gerçekten harika bir ders ve orada kelimeleri nasıl ezberleyebileceğine dair o kadar çok ipucu var ki

memorize vocabulary so It's really It goes really well with today's

bu gerçekten bugünkü dersle de gerçekten iyi gidiyor

lesson as well because we've taught you a lot of new vocabulary

çünkü size pek çok yeni kelime öğrettik, bu

exactly so be sure to head over there after you finish this lesson and

yüzden bu dersi bitirdikten sonra oraya gittiğinizden emin olun ve

now we'll continue with a few more words next we're going to move on from food

şimdi birkaç kelimeyle devam edeceğiz, sonra konuşacağımız yiyeceklerden geçeceğiz.

we'll talk about clothing I think we have a lot of different a lot of uh

giyim bence çok farklı bir çok uh

differences with clothing as well there are loads so

farkımız var giyim konusunda da bir sürü şey var yani

for example If I go to the uk and I want to buy some green pants

örneğin ben ingiltereye gidersem ve yeşil pantolon almak istersem

where are they going to take me you want underwear no I want pants of

beni nereye götürecekler sen iç çamaşırı istiyorsun hayır ben pantolon istiyorum tabi ki

course long pants but those are called trousers

uzun pantolon ama bunlara pantolon

trousers that's that's like one of the words that definitely I think americans

pantolon deniyor bu kesinlikle amerikalıların bilmediğini düşündüğüm kelimelerden biri gibi

didn't know but It just sounds like very it sounds very british or like very old

ama kulağa çok gibi geliyor kulağa çok ingilizce geliyor veya çok eski

english or something like that to us yeah this Is actually quite funny

ingilizce gibi ya da bizim için onun gibi bir şey evet Bu aslında oldukça komik

because I was speaking to my sister the other day and she was living

çünkü geçen gün kız kardeşimle konuşuyordum ve o

in colorado actually for like six years and my nephew because he was born there

aslında altı yıldır Colorado'da yaşıyordu ve yeğenim orada doğup

and grew up there a lot of the words that he speaks are american english

orada büyüdüğü için konuştuğu kelimelerin çoğu Amerikan

words so he still says pants as In trousers that we would say

İngilizcesi. bu yüzden hala pantolon diyor, Britanya'da söylerdik

in britain and my sister was saying oh I'm going to

ve kız kardeşim ah,

start teaching him some of the british words now so that he understands

ona şimdi bazı İngiliz kelimeleri öğretmeye başlayacağım, böylece

when I'm saying certain words as well so yeah

benim belirli kelimeleri söylediğimde de anlasın, bu yüzden evet

for us we say trousers you don't say this at all do you no

için biz pantolon diyoruz bunu hiç söylemiyorsunuz değil mi hayır

we don't say that at all we just say pants and the other thing would be

hiç demiyoruz sadece pantolon diyoruz ve diğer şey

underwear or underpants yeah we still say underwear but pants

iç çamaşırı veya külot olabilir evet hala iç çamaşırı diyoruz ama pantolon

generally means um your underwear and usually more men's underwear because

genellikle um iç çamaşırınız anlamına gelir ve genellikle daha fazla erkek iç çamaşırı çünkü

the female underwear are called knickers actually I don't

kadın iç çamaşırlarına külot deniyor aslında

know If you knew that's a very british word as well

bilmiyorum Bunun da çok İngiliz bir kelime olduğunu bilseydiniz

yeah I woke up wearing somebody else's trousers

evet başka birinin pantolonuyla uyandım

no pants I've got normal memories i don't believe this son of a pitch well

pantolon yok Normal anılarım var bu adamın oğluna inanmıyorum bir adım iyi

i call 9-1-1 what oh no my phone Is In my other fence

9-1-1'i ararım ne oh hayır telefonum diğer çitimde

okay so talking about pants so If you call

tamam öyleyse pantolondan bahsediyoruz yani pantolona iç

pants underwear then what would sweatpants be

çamaşırı dersen eşofman ne olur yani

so these In the uk we would call tracksuit bottoms

bunlara İngiltere'de eşofman altları derdik

so It's quite long so not everyone says tracksuit bottoms

yani oldukça uzun yani herkes eşofman altlarını söylemiyor

we would shorten It to say trackies trackies yeah

biz kısaltırız onu trackies trackies demek için evet

so you have uh sweatpants and then you might have like a sweatshirt In the u.s

yani eşofmanlarınız var ve sonra bir sweatshirt gibi olabilirsiniz ABD'de

yeah we call a sweatshirt a jumper a jumper

evet biz bir sweatshirt'e jumper bir jumper diyoruz

and why do you know what that comes from i

ve bunun ne olduğunu neden biliyorsunuz i

don't actually no I'm not sure but I know that

aslında hayır emin değilim ama bunu

quite a european way of saying It would be pull over have you heard that as well

söylemenin oldukça avrupai bir yolu olduğunu biliyorum.

i have heard that yeah but I'm not sure a sweatshirt

so a sweatshirt Is a jumper right but then you also have

doğru ama o zaman senin de bir

sweater yeah we have a sweater a sweatshirt Is more like the one that

süveterin var evet bizim bir süveterimiz var bir sweatshirt Daha çok

doesn't have any hood or anything like around It

kapşonlu ya da benzeri bir şey olmayana benziyor

and then like a sweater Is more like what your grandmother might knit for you

ve sonra bir süveter gibi Daha çok büyükannenin senin için

for christmas yeah so that's a jumper that's a jumper

Noel için örebileceği bir süveter gibi evet yani bu bir süveter bu bir süveter

so sweatshirt would that be like a track shirt or something like that the

yani sweatshirt bu bir eşofman ya da buna benzer bir şey olur mu

whole thing we call It a track suit okay but people don't tend to use this

eşofman dediğimiz her şey tamam ama insanlar artık bu

word that much anymore this was more like the 90s kind of

kelimeyi o kadar fazla kullanma eğiliminde değiller bu daha çok 90'lar gibiydi

shell tracksuits I don't know If you remember those but the ones with the

deniz kabuklu eşofmanlar bilemem eğer kapüşonlu olanlar dışında bunları hatırlarsanız

hood we just call them hoodies a hoodie yeah that's for us as well

onlara sadece kapşonlu kapşonlu deriz evet bu bizim için de

but If It's without a hood that might be a sweatshirt

ama kapşonsuzsa sweatshirt olabilir

[Music] what are you jumping back

[Müzik] neye atlıyorsunuz

uh chandler was just saying how beautiful your sweater Is oh thank you

uh chandler kazağının ne kadar güzel olduğunu söylüyordu oh teşekkür ederim

chandler I just bought It oh yes well It's very beautiful and It's

chandler yeni aldım oh evet çok güzel ve

cream-colored and tight and i don't mean ty I mean It's not too

krem ​​rengi ve dar

tight not that I was looking at what's the matter with him so the next

Onunla ilgili sorun, yani bir sonraki

one we have Is what would you call

elimizdeki,

shoes basically the time that you might wear because they're quite comfortable

temelde her gün oldukça rahat oldukları için

every day or maybe for sports yeah we would call these trainers so we

veya belki spor için giyebileceğiniz ayakkabılara ne dersiniz?

actually have several names In the u.s but

ama

sneakers or maybe tennis shoes so our tennis shoes those like white

spor ayakkabı ya da belki tenis ayakkabıları yani tenis ayakkabılarımız beyaz

kind of lace-up ones yeah I think we kind of like use them as

gibi bağcıklı olanlar evet sanırım onları

a general term for all of them but I think like the most traditional ones

hepsi için genel bir terim olarak kullanmayı seviyoruz ama bence en geleneksel olanlar gibi

and we even shorten It to like tennies oh okay

ve hatta kısaltıyoruz tennies gibi oh tamam bu

that's Interesting yeah we don't have these words In britain

İlginç evet İngiltere'de bu kelimeler bizde yok bence

i think people will understand you If you say them but we just say trainers

insanlar seni anlayacak Eğer onları söylersen ama biz sadece spor için

for all these kinds of shoes that you use for sports

kullandığın tüm bu tür ayakkabılar için spor ayakkabı diyoruz

okay like people might take tennis shoes too literally In the uk

tamam insanlar tenis ayakkabısı da alabilir gibi Kelimenin tam anlamıyla Birleşik Krallık'ta

right yeah like shoes for actual tennis they might send you to like a tennis

doğru evet, gerçek tenis ayakkabıları gibi, sizi bir tenis mağazasına gönderebilirler, bu

shop exactly that's a bit confusing yeah so

tam olarak biraz kafa karıştırıcıdır, evet bu yüzden

be sure maybe don't use that one maybe use

emin olun, belki onu kullanmayın, belki

sneakers If you're in the uk and you forget the word for

spor ayakkabı kullanın, Birleşik Krallık'taysanız ve unutursanız

the british word trainers yeah definitely If you say sneakers

ingiliz spor ayakkabılarının karşılığı evet kesinlikle spor ayakkabı derseniz

people will understand what you mean of course I had no Idea

insanlar ne demek istediğinizi anlayacaktır tabii ki

how he'd actually get Into a club but I wasn't taking any chances

onun bir kulübe nasıl girebileceği hakkında hiçbir fikrim yoktu ama işi şansa bırakmıyordum

and wore my smartest shoes something simon didn't do

ve simon'un yapmadığı bir şeyi en şık ayakkabılarımı giyiyordum.

why are you wearing trainers site because they look good I specifically

Neden spor ayakkabı giyiyorsun sitesi çünkü iyi görünüyorlar Spor

said no trainers not If you want to get into clubs

ayakkabı yok dedim özellikle kulüplere girmek istiyorsan

but I just don't want to run I didn't bring my sneakers or my clothes

ama ben koşmak istemiyorum Spor ayakkabılarımı veya

you're going to have to run or you're going to be In a lot of trouble

sahip olacağın kıyafetlerimi getirmedim koşmak yoksa başın çok belaya girecek pekala

all right so we talked about pants we talked about underwear women

o yüzden pantolon hakkında konuştuk iç çamaşırı hakkında konuştuk kadınlar

sometimes wear something as well that's kind of like

bazen

would go under their dress or whatever what would you call that so

elbiselerinin altına girecek bir şey de giyerler ya da her neyse buna ne diyorsun o yüzden

we call these tights so for me tights are kind of like In

diyoruz bu taytlar benim için bir nevi

shakespeare like what the men would wear okay I see what you mean yeah I guess

shakespeare'deki gibi erkeklerin giydiği gibi tamam ne demek istediğini anlıyorum evet sanırım

i don't know why they're called tights I guess because they are quite

neden tayt denildiğini bilmiyorum sanırım çünkü

tight-fitting when you're wearing them and they're

sen giydiğinde oldukça dar oluyorlar onları giyiyorum ve

very stretchy I suppose they're kind of like the ones that

çok esnekler, sanırım

men would have worn during during shakespeare's time

shakespeare'in zamanında erkeklerin giydiği gibiler,

they're probably a bit thicker right I imagine but women's tights obviously you

muhtemelen biraz daha kalınlar, doğru tahmin ediyorum ama kadın taytlarını tabii ki

can get them quite sheer you can get really thick

oldukça ince alabilirsiniz.

ones like for winter and they keep you warm and everything as well

kış için olduğu gibi gerçekten kalın olanları alın ve sizi sıcak tutarlar ve her şeyi de yaparlar

but you don't have this word for this particular

ama bu özel giysi türü için bu kelimeye sahip değilsiniz değil mi hayır

type of clothing do you no we would call this pantyhose

biz bu külotlu çoraba külotlu

pantyhose yeah so the pronunciation there Is even different because

çorap derdik evet yani oradaki telaffuz daha da farklı çünkü

i would say that In t I would drop the t so I say pantyhose

ben yapardım t'yi düşürürdüm, bu yüzden külotlu çorap derdim

but you say the t hose yeah or um would I say yeah just without

ama sen t hortumu evet mi yoksa um gırtlaksı olmadan evet mi derdim ben ne

with the glottal t I'm thinking what It would sound like pantyhose you'd still

düşünüyorum Külotlu çorap gibi gelirdi yine de

say that the h sound yeah we'd say pantyhose but

h derdin ses evet külotlu çorap derdik ama

yeah I think people might understand what you're saying but It Is not a

evet bence insanlar ne dediğinizi anlayabilir ama bu hiç de İngiliz bir kelime değil kulağa

british word at all it's a really silly sounding word In In

gerçekten aptalca gelen bir kelime

english In american english I mean pantyhose

İngilizcede Amerikan İngilizcesinde külotlu çorap demek istiyorum

i guess Is It because you wear It again like underneath some clothing

sanırım giydiğiniz için mi Yine bazı kıyafetlerin altına benziyor

and you also call uh we'll call like women's underwears you said knickers

ve siz de uh, kadın iç çamaşırları gibi diyeceğiz, külot dediniz,

we'll call them panties and then hose Is It I'm not sure what

onlara külot diyeceğiz ve sonra hortum mu Bunun ne olduğundan emin değilim, sanki

that comes from like I think of like a hose that you like garden with right

bir hortum gibi düşünüyorum sağdaki bahçe gibi

but maybe because that like tube shape right I guess

ama belki de bu tüp şekli doğru olduğu için sanırım

so do you call that a hose pipe no what's the hose pipe so a hose pipe

buna hortum borusu mu diyorsunuz hayır hortum borusu nedir yani hortum borusu

is this one that you have In the garden that you use to water your

bu sahip olduğunuzdur Bahçede bahçenizi ve çimlerinizi sulamak için kullandığınız

garden and your grass and everything you just call that a hose oh okay

ve buna sadece hortum dediğiniz her şey oh tamam evet

yeah we can call It a hose for short as well but the full word Is a hose pipe

ona kısaca hortum da diyebiliriz ama tam kelime bir hortum hortumu

hose pipe I've never heard that It's a new one for me

hortum borusu Bunu hiç duymadım Bu benim için yeni bir tane bu

so the last one we had actually It's not so much clothes but It's kind of like

yüzden sahip olduğumuz sonuncusu aslında Çok fazla kıyafet değil ama bu bir nevi moda gibi,

fashion right so If you you don't have them but

yani sizde yoksa ama

like If you maybe decide to change your look and you went to your

salon you might ask them to leave you some hair here what do you call that

beğenin. bunu

just very quickly I would go to the salon not the salon

çok hızlı bir şekilde adlandırın salona değil salona giderdim

yeah so there's a difference there as well we call It also like a beauty

evet yani orada da bir fark var biz de güzellik salonu gibi diyoruz evet evet

parlor yeah yeah we don't say beauty parlor so

güzellik salonu demiyoruz o

much we'd say the beautician the beautiful thing but

kadar çok güzellik uzmanına güzel şey deriz ama

that's like nails and such as well right yeah hairdresser to

bu çivi gibi ve pekala evet kuaföre

go to get what we would call a fringe a

gidip saçak dediğimiz şeyi almak için bir

friend so when you have this nice cut I would say I think that's like

arkadaş yani bu güzel kesime sahip olduğunuzda bunun

very strange because there's like It's like a block of hair I

çok garip olduğunu söyleyebilirim çünkü sanki bir saç bloğu gibi

guess but there's like all these individual hairs we call It bangs

sanırım ama pat diye adlandırdığımız tüm bu tek tek saçlar var,

because It's plural you know It's like all of the hairs that go In the front

çünkü bu çoğul, bilirsiniz Öne çıkan tüm saçlar gibi evet,

yeah so If If I were to say fringe what do you think of a fringe that

öyleyse eğer saçak dersem, saçak hakkında ne

i mean that Is a word but I think like you're on the fringe of something like

düşünürsünüz ki bu bir kelimedir. ama bence bir şeyin sınırındasın, sanki bir

it's kind of like the edge of something okay because there Is also

şeyin sınırında gibi tamam çünkü

like In in some clothing and with accessories

bazı giysilerde ve aksesuarlarda da var gibi

like with some bags for example handbags there's a type

bazı çantalarda olduğu gibi, örneğin el çantalarında da I gibi bir tür saçak var

of fringe as well like I guess It's a bit western you're

sanırım biraz batılı haklısın

right yeah or like those dresses that have

evet ya da

like the little yeah like beads and things like that and It

küçük evet gibi boncukları ve bunun gibi şeyleri olan elbiseler gibi ve

looks like a fringe and It's the same word bangs where does that word come

saçak gibi görünüyor ve aynı kelime patlıyor bu kelime nereden geliyor

from I don't know It sounds like a gun doesn't It like bang bang

bilmiyorum kulağa silah gibi gelmiyor bang bang

yeah I have no Idea and you know like In my mind a fringe

evet hiçbir fikrim yok ve biliyorsun aklımda bir saçak

because I've grown up with that word it's like one thing

çünkü ben bu kelimeyle büyüdüm bu tek bir şey gibi

because It's all In the same area of your

çünkü hepsi yüzünün aynı bölgesinde

face but bangs like you said It's plural yeah we think of like all the hairs but

ama gümbür gümbür dediğin gibi çoğul evet tüm kılları gibi düşünüyoruz ama

you can't just say like one well I guess you could say like one bang

sadece bir gibi diyemezsiniz sanırım bir patlama gibi diyebilirsiniz

it's not so common to hear that though you know like I had like a bang fall out

bunu duymak o kadar yaygın değil

or something like that oh really okay It's Interesting

bunun gibi bir şey oh gerçekten tamam İlginç, aynı şeyi

two completely different words that mean the same thing

ifade eden tamamen farklı iki kelime,

all right so we're transitioning out of fashion and we're going to talk about

pekala, bu yüzden modadan çıkıyoruz ve

babies of all things so what do you put on the baby

her şeyden bebekler hakkında konuşacağız, bu yüzden sevdiğiniz bebeğe ne giyersiniz?

you know like kind of when they haven't learned to use the the toilet or the

tuvaleti veya banyoyu kullanmayı henüz öğrenmedikleri zaman,

bathroom yet what Is the thing that you put on them

onlara koyduğunuz şey nedir,

so In the uk we would call this a nappy a nappy It's

bu yüzden İngiltere'de buna bebek bezi deriz Bu

like a really cute word In the in the us we call It a diaper which I

gerçekten sevimli bir kelime gibi Bizde biz Buna bir

think doesn't sound as much like a baby word

bebek bezi gibi gelmediğini düşündüğüm bir bebek bezi deyin

yeah It's so strange because again they're very different words aren't they

evet Çok garip çünkü yine çok farklı kelimeler değiller mi

there's like nothing similar about them at all I

hiç benzer bir şeyleri yokmuş gibi

don't know where it comes from but to kind of make It a

Nereden geldiğini bilmiyorum ama onu

bit cuter would you call It a diety we would yeah yeah If you're talking

biraz daha sevimli yapmak için ona diety diyebilir miydin, biz evet evet Eğer

with a kid maybe you might say daipy yeah obviously

bir çocukla konuşuyorsan belki daipy evet diyebilirsin, tabii ki

because of media and probably friends again as well

medya ve muhtemelen yine arkadaşlar yüzünden,

we would know what you're talking about if you said diaper In the uk would you

senin ne olduğunu anlarız İngiltere'de bebek bezi deseydin

know In america um If someone said I'm looking for some

Amerika'da bilir miydin um Biri

nappies do you think people would understand I

çocuk bezi arıyorum dese insanların anlayacağını düşünür müsün

don't think I might think of like a napkin or something because she's down

Peçete falan düşünebileceğimi sanmıyorum çünkü ona bağlı

to her last nap welcome to my world so I'll take take

son şekerleme benim dünyama hoşgeldin bu yüzden

taking them look I have another kid on the way

onları alıp götüreceğim bak yolda başka bir çocuğum var

do you know how much diapers cost yes so the next one Is I think It's another

bebek bezlerinin ne kadara mal olduğunu biliyor musun evet öyleyse bir sonraki bence bu başka

one that It's much cuter In british english but we

bir tane bu İngiliz ingilizcesinde çok daha şirin ama biz

would say a pacifier that you can give a baby to suck on when they're

yapardık bir bebeğe

maybe crying and this comes from the word there's actually a verb to

belki ağlarken emmesi için verebileceğiniz bir emzik söyleyin ve bu aslında sakinleştirmek için bir fiil var kelimesinden geliyor,

pacify which means to like make peaceful so I guess It's kind of It makes sense

bu da sevmek barışçıl yapmak anlamına geliyor, bu yüzden sanırım bir nevi mantıklı geliyor,

it does so what would you say In the uk it does make sense It's just sounds a

öyleyse ne olur Birleşik Krallık'ta mantıklı diyorsunuz Kulağa

bit technical it doesn't yeah yeah um so this word In

biraz teknik geliyor öyle değil evet evet um yani bu kelime Birleşik

the uk Is a dummy a dummy now dummy we would think a dummy

Krallık'ta bir kukla mı şimdi bir kukla mı biz bir kuklanın

is like someone who's not very smart you might use that as like an Insult

çok akıllı olmayan biri gibi olduğunu düşünürüz kullanabilirsin bu senin gibi bir Hakaret mankeni gibi

like you dummy yeah yeah I've heard that so that's where It

evet evet bunu duydum yani orası

can be a bit dangerous yeah I guess but um I I don't know why It's called

biraz tehlikeli olabilir evet sanırım ama um ben neden manken deniyor bilmiyorum

a dummy I guess the Insult dummy comes from maybe

Hakaret mankeni belki

puppets as well because Is It kind of related to that

kuklalardan da geliyor çünkü bununla bir şekilde ilgili,

it's like a crash test dummy right like that they use In

bir çarpışma testi mankeni gibi, tıpkı

those car commercials to show how safe the car Is yeah

o araba reklamlarında arabanın ne kadar güvenli olduğunu göstermek için kullandıkları gibi

we I actually thought more maybe that It comes from like

you know If you're dumb Is another word to say that you're mute that you you

dilsiz olduğunu söylemek için başka bir kelime konuşamazsın

can't speak so It kind of like makes the baby dumb

yani bu bebeği aptal yapar gibi

like In the the sense that they can't speak that makes

sense shuts them up so we could also call It like a passy If

pasaklı Eğer

you want to make It a little bit cuter yeah I remember hearing my sister or

onu biraz daha sevimli yapmak istiyorsan evet, kız kardeşimi duyduğumu hatırlıyorum ya da Serçe parmağının

did you hear the other word for It pinky no I haven't heard that one stinky so

diğer kelimesini duydun mu hayır onu duymadım o kokuşmuş yani evet bu

yeah that's the other one you could use okay so

diğerini kullanabilirsin tamam yani

so the last one that we have for you here Is another thing for a baby a crib

son burada sizin için sahip olduğumuz bir bebek için başka bir şey

that they would sleep In so we don't call this a crib but I think

içinde yatacakları bir beşik mi, bu yüzden buna beşik demiyoruz ama sanırım

maybe It has become more of a term In britain as well but we would call It a

belki İngiltere'de daha çok bir terim haline geldi ama biz ona a diyebilirdik bebek

cot a cot okay a card for me Is like a

karyolası tamam benim için kart benim için

it's a bed that you sleep In maybe when you're camping okay

bir yatak gibidir belki kamp yaparken belki tamam bu

that's Interesting yeah I I haven't heard It

ilginç evet

in that term but It's definitely where a baby would sleep

o dönemde duymadım ama kampa gidersen kesinlikle bir bebeğin yatacağı yer

if you go camping or something would you sleep In a sleeping bag

bir şey uyku tulumunda uyur muydun

yeah that's the same word okay that's good tonight

evet bu aynı kelime tamam bu gece güzel

all right so we actually have a few more words

pekala o yüzden aslında tamamen arabalarla ilgili olan birkaç kelimemiz daha var,

that are all about automobiles all about cars

uh over on our Instagram so If you want to learn

uh bizim Instagram'da bu yüzden

more of this vocabulary that Is a great place to continue

daha fazla kelime öğrenmek istiyorsan orası sohbete devam etmek için harika bir yer

the conversation and while you're there be sure to follow us because

ve oradayken bizi takip ettiğinizden emin olun çünkü

we also give you daily lessons tips inspiration and so much more so we look

size günlük dersler, ipuçları, ilham ve çok daha fazlasını veriyoruz, bu nedenle

forward to seeing you over there our next word Is fancy now you might

sizi orada görmeyi dört gözle bekliyoruz.

have heard in american english the term I have a

Amerikan ingilizcesinde birine aşık oldum terimini duymuştum

crush on someone well In british english we would say I

İngiliz ingilizcesinde

fancy someone we can also use It to describe a desire

birinden hoşlandığımı söylerdik bu kelimeyi bir arzuyu tarif etmek için de kullanabiliriz

for example I might say I fancy a cup of tea

örneğin bir fincan çaydan hoşlandığımı

or I fancy some chocolate

veya biraz çikolatadan hoşlandığımı söyleyebilirim