How to Give an Estimate - English Grammar with JenniferESL

I like to bake sweet treats, especially at this time of the year.

Özellikle yılın bu zamanında tatlılar pişirmeyi seviyorum.

In fact, every year I host a cookie exchange for the ladies in my neighborhood.

Aslında, her yıl mahallemdeki bayanlar için bir kurabiye takasına ev sahipliği yapıyorum.

Certainly not every modern American woman likes to work in the kitchen, but I do think more of us like to bake around the holidays.

Elbette her modern Amerikalı kadın mutfakta çalışmayı sevmez, ama bence çoğumuz tatillerde yemek pişirmeyi severiz.

Baking is the kind of activity that requires a lot of measurements. Often you have to be precise.

Pişirme, çok fazla ölçüm gerektiren bir aktivite türüdür. Çoğu zaman kesin olmak zorundasın.

For example, there’s a big difference between a teaspoon of salt and a tablespoon of salt.

Örneğin, bir çay kaşığı tuz ile bir çorba kaşığı tuz arasında büyük bir fark vardır.

Other times you can just eyeball it. That means you can estimate how much is needed.

Diğer zamanlarda sadece göz küresi yapabilirsiniz. Bu, ne kadar ihtiyaç duyulduğunu tahmin edebileceğiniz anlamına gelir.

Measurements help us quantify things. I know that you know quantifiers like many, much, a few.

Ölçümler, şeyleri ölçmemize yardımcı olur. Çok, çok, birkaç gibi niceleyicileri bildiğinizi biliyorum.

These words go before a noun to express how many or how much.

Bu kelimeler kaç veya ne kadar olduğunu ifade etmek için bir isimden önce gelir.

In this lesson, we’ll go over some conversational words and phrases that help us express a number or an amount that’s not exact.

Bu derste, kesin olmayan bir sayıyı veya miktarı ifade etmemize yardımcı olan bazı konuşma sözcüklerini ve deyimlerini inceleyeceğiz.

We’ll call them quantifying expressions because we don’t always place them before a noun like a regular quantifier, but they still help us quantify things.

Bunları nicelik ifadeleri olarak adlandıracağız çünkü onları her zaman normal niceleyiciler gibi bir ismin önüne koymayız, ancak yine de bir şeyleri nicelememize yardımcı olurlar.

Do use a lot of salt? Some people season foods with a pinch of salt.

Çok tuz kullanıyor musunuz? Bazı insanlar yiyecekleri bir tutam tuzla tatlandırır.

And how much is a pinch? Well, it might be a quarter of a teaspoon, more or less.

Ve bir tutam ne kadar? Çeyrek çay kaşığı olabilir, aşağı yukarı.

We use “more or less” right after some kind of measurement to mean that we’re not being exact. Here are some more examples:

Kesin olmadığımızı belirtmek için bir tür ölçümün hemen ardından "az ya da çok" kullanırız. İşte birkaç örnek daha:

Her new apartment is 1,000 square feet, more or less. It's not that big.

Yeni dairesi aşağı yukarı 1.000 fit kare. O kadar büyük değil.

They lived in Florida for twenty years, more or less.

Aşağı yukarı yirmi yıl Florida'da yaşadılar.

A similar expression is give or take. It means “approximately." It implies I may be off by just a little.

Benzer bir ifade vermek veya almaktır. "Yaklaşık olarak" anlamına gelir. Biraz farkla yanılmış olabileceğimi ima eder.

We often add a number or an amount after this expression. Look at these examples.

Bu ifadeden sonra genellikle bir sayı veya miktar ekleriz. Şu örneklere bakın.

Sometimes you need to guess a number, but you’re certain it couldn’t be any less than your estimate.

Bazen bir sayıyı tahmin etmeniz gerekir ama tahmin edemeyeceğinizden eminsiniz. Tahmininizden daha az olmasın. İşte o

That’s when we use “good” + a quantity.

zaman "iyi" + bir nicelik kullanırız.

It may sound strange at first, but start listening and you’ll hear people say things like this:

İlk başta garip gelebilir ama dinlemeye başlayın ve insanların şöyle şeyler söylediğini duyacaksınız:

I must have waited there for a good twenty minutes! I listened to several songs.

Orada yirmi dakika kadar beklemiş olmalıyım !Birkaç şarkı dinledim.Eşi

Her husband is a good two inches taller than she is.

ondan beş santim daha uzun.Kulübeye

It took us a good hour to reach the cabin.

varmamız iyi bir saatimizi aldı.Tahmin

We can also use a single word before a quantity when we make an estimate.

yaparken bir nicelikten önce tek bir kelime de kullanabiliriz.Bu

Check out these examples with "about" and "around."

örneklere göz atın "yaklaşık" ve "etrafında" ile.

“Some” is a word people play around with when they estimate.

You may hear "some" directly before a number or even after it to make a hyphenated word.

You’ll see similar use of “something” when we talk about people’s ages or prices:

İnsanların yaşlarından veya fiyatlarından bahsederken “bir şey”:

Let’s end with a fun expression. This one makes use of an IF-clause.

Eğlenceli bir ifadeyle bitirelim

Perhaps you’ve also watched some my lessons on conditionals in English.

.

If you have, then you know there are plenty of conversational expressions with IF.

Eğer yaptıysanız, IF ile pek çok konuşma ifadesi olduğunu bilirsiniz.

Here’s one we use when we talk about people’s ages:

İşte insanların yaşları hakkında konuşurken kullandığımız bir tanesi:

If she's a day OR If he's a day. This means the person must be at least this old.

If o bir gün VEYA If o bir gün. Bu, kişinin en az bu yaşta olması gerektiği anlamına gelir.

Check out this example.

Bu örneği inceleyin.

Here’s a practice task you can do in the comments. I’ll try to offer corrections as time allows, but you can also help one another.

İşte yorumlarda yapabileceğiniz bir alıştırma görevi. Zaman elverdikçe düzeltmeler sunmaya çalışacağım, ancak birbirinize de yardımcı olabilirsiniz.

Choose one of the new quantifying expressions and create your own example.

Yeni niceleme ifadelerinden birini seçin ve kendi örneğinizi oluşturun.

Now some are more common than others. "Give or take"..."more or less" are very common.

Şimdi bazıları diğerlerinden daha yaygın. "Ver ya da al"..."az ya da çok" çok yaygındır.

"If she's a day"...a little less, but still worth knowing.

"Eğer o bir günse"... biraz daha az ama yine de bilmeye değer.

I look forward to reading your examples.

Örneklerinizi okumak için sabırsızlanıyorum.

That’s all for now. If you found these expressions useful, please give this video a thumbs-up.

Şimdilik bu kadar. Bu ifadeleri yararlı bulduysanız, lütfen bu videoyu beğenin.

I’d love to see at least 100-some likes on this video.

Bu videoda en az 100 beğeni görmek isterim.

As always, thanks for watching and happy studies!

Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler ve mutlu çalışmalar!