Only 15 Minutes A Day To Learn English? Do this.

see if we get this working

bakalım bu işi halledebilirsek,

it always takes a minute for YouTube to start  letting people know these are going so hopefully  

YouTube'un insanlara bunların işe yaradığını bildirmeye başlaması her zaman bir dakika sürer, bu yüzden umarım

we are working now I apologize there's  probably going to be some kind of noise

şu anda çalışıyoruz, özür dilerim muhtemelen bir tür gürültü olacak, peki

all right let me know if we're working  

çalışıyorsak bana haber verin

if we got uh sounding in we should have some  other probably like outside noises coming in but  

çalışıyorsak uh sesi geldi muhtemelen dışarıdan gelen başka sesler de olmalı ama   beni

let me know if you can hear me uh put something  in the chat I think the chat should be active uh  

duyuyorsanız bana haber verin uh sohbete  bir şey koyun Bence sohbet aktif olmalı uh

post something let me know I think the chat is  active let me see uh actually I don't know if

bir şey gönderin bana haber verin sohbetin aktif olduğunu düşünüyorum izin verin aslında evet mi bilmiyorum bence

yeah I think the chat should be active anyway  let me know uh but it's good to see you  

sohbet yine de aktif olmalı

today I want to try to take 15 minutes oh okay  all right it looks like we are working uh so this  

bu

video will probably be longer than 15 minutes  but I want to just spend the first 15 minutes  

video muhtemelen 15 dakikadan uzun olacak ancak ilk 15 dakikayı

really giving you a good lesson explaining  what fluency is how it works and why you  

size gerçekten iyi bir ders vererek akıcılığın ne olduğunu  ve neden

should be learning a certain way Arturo nice  to see you there uh it's good to see everybody  

belirli bir şekilde öğrenmeniz gerektiğini açıklayarak geçirmek istiyorum Arturo sizi orada görmek güzel herkesi

back here again I'm Drew Badger the founder of  englishanyone.com and the English fluency guide  

tekrar burada görmek için, ben englishanyone.com'un ve İngilizce akıcılık rehberinin   kurucusu Drew Badger

and in this video we are going to talk about  really fluency and what you should be doing if  

ve bu videoda gerçekten akıcılık hakkında konuşacağız ve

you only have a few minutes today or any  day to be learning English so I will try  

bugün   sadece birkaç dakikanız varsa ne yapmanız gerektiği hakkında konuşacağız. Bu yüzden

not to be distracted by the chat and then  I'll come back after I'm done I want to get  

sohbetle dikkatimi dağıtmamaya çalışacağım ve sonra  işim bittikten sonra geri geleceğim.

through a bunch of these so we make sure we can  cover everything in about 15 minutes and then  

Bunların bir çoğunu   halletmek istiyorum, böylece her şeyi yaklaşık 15 dakika içinde halledebileceğimizden emin olacağız ve o zaman

I'll be able to answer questions after that so  I'm not ignoring anybody but go ahead and post  

bundan sonra soruları cevaplayabileceğim, yani kimseyi görmezden gelmiyorum, ancak devam edin ve

your questions if you have them and then after  I finish this we'll go back and take a look all  

sorularınız varsa   gönderin ve ardından  ben bunu bitirdikten sonra geri dönüp bir göz atacağız  pekala

right uh so I want to talk about just like a few  very simple facts about fluency and how this uh  

uh yani istiyorum akıcılıkla ilgili birkaç çok basit gerçek hakkında konuşmak ve

understanding this about fluency changes the way  we learn or what we should be doing with our time  

akıcılıkla ilgili bunu anlamanın öğrenme biçimimizi veya zamanımızda ne yapmamız gerektiğini nasıl değiştirdiği hakkında konuşmak için

because your time is the most important thing that  you have and if you're not using it effectively or  

çünkü zamanınız sahip olduğunuz en önemli şeydir ve eğer onu etkili veya

efficiently so efficiently meaning you're getting  the result you want without wasting a lot of time  

verimli bir şekilde kullanmamak çok verimli bir şekilde çok fazla zaman kaybetmeden

or wasting a lot of resources so just uh some very  simple facts about fluency so fact number one is  

veya çok fazla kaynak israf etmeden istediğiniz sonucu elde ettiğiniz anlamına gelir, yani akıcılıkla ilgili bazı çok basit gerçekler yani bir numaralı gerçek

that fluency is uh is like a unique skill uh just  communicating in a different language so fluency

şu ki akıcılık bir şey gibidir benzersiz beceri uh sadece farklı bir dilde iletişim kurmak yani akıcılık

so fluency is a unique skill or a very specific  kind of skill so you might think about when people  

yani akıcılık benzersiz bir beceri veya çok özel bir beceridir, bu nedenle insanların

think about developing fluency they think about  practice and practice is a little bit different  

akıcılığı geliştirmeyi düşündüklerinde pratik yapmayı düşündüklerini ve pratik yapmanın

from something like learning an instrument so if  I'm going to practice an instrument an interest  

öğrenme gibi bir şeyden biraz farklı   olduğunu düşünebilirsiniz. bir enstrüman yani eğer bir enstrüman çalacaksam bir ilgi alanım

like if I want to learn to play the guitar  or the piano or something like that number  

gitar veya piyano çalmayı veya o bir numaralı gibi bir şeyi öğrenmek istersem

one I can usually do this by myself uh and  number two I'm taking something uh and like  

bunu genellikle kendi başıma yapabilirim uh ve iki numara bir şey alıyorum uh ve

learning a kind of you know learning to play a  song or something like that but it's basically  

bir şarkıyı çalmayı veya bunun gibi bir şeyi çalmayı öğrenmeniz gibi, ama temelde

one thing and I can get better at doing that as  I repeat that process over and over all right so  

tek bir şey var ve bu işlemi tekrar tekrar yaptığım için bunu yapmakta daha iyi olabilirim, böylece

everybody understands how this works if I want  to learn the guitar then I would get a guitar  

istersem herkes bunun nasıl çalıştığını anlar gitar öğren, sonra bir gitar alır

and practice playing with the guitar and as I  practice over time I will get better at that  

ve gitarla çalma alıştırması yaparım ve zamanla  pratik yaptıkça o  şeyde daha iyi olacağım

thing and even if I'm just doing it by myself  I'm sitting in my room I'm learning to play the  

ve bunu tek başıma yapıyor olsam bile odamda oturuyorum öğreniyorum

guitar so this is what people usually think of  about practicing something like that but fluency  

gitar çalmak yani insanların böyle bir şeyi pratik etmek hakkında genellikle düşündükleri şey budur ama akıcılık

is different than this and the reason it's the  reason it's different is because it involves  

bundan farklıdır ve farklı olmasının nedeni

other people it's a real communication  in everyday life involves other people

diğer insanları da içermesidir bu gerçek bir iletişimdir günlük yaşamda diğer yabancı insanları da içerir bu

foreign

so we have something where we need to develop  a skill like learning to play the piano or  

yüzden biz piyano çalmayı veya gitar çalmayı öğrenmek gibi bir beceri geliştirmemiz gereken bir şeye sahibiz,

playing the guitar but it's not something where  we're doing it by ourselves and our ability to  

ancak bu kendi başımıza yaptığımız bir şey değildir ve iletişim kurma becerimiz,

communicate depends on how well we can understand  and react to other people in a conversation so  

bir ortamda diğer insanları ne kadar iyi anlayıp onlara tepki gösterebileceğimize bağlıdır. konuşma yani

this is why you can't you can't really practice  a language the same way you would practice an  

bu yüzden yapamazsınız bir dili bir enstrümanla aynı şekilde pratik yapamazsınız, bu

instrument all right so I can't learn like kind  of one song and then I can maybe play that or sing  

yüzden tek tür bir şarkı öğrenemem ve sonra belki onu çalabilirim veya

that well or something but in a conversation  it's Dynamic so we need to be spontaneous and  

o kadar iyi söyleyebilirim veya bir şey ama bir konuşmada Dinamiktir, bu nedenle spontane olmamız gerekir ve

we need to understand people and respond quickly  all right so this is why communication it doesn't  

insanları anlamamız ve hızlı yanıt vermemiz gerekir  bu nedenle iletişim

matter what the language is but but communication  is a unique skill all right so it's a unique kind  

dilin ne olduğu önemli değildir, ancak iletişim benzersiz bir beceridir, bu yüzden bu bir benzersiz türden bir

of skill there could be other things that are  similar I just want to focus on fluency here  

beceri benzer  başka şeyler olabilir burada sadece akıcılığa odaklanmak istiyorum

but the point is it's not something where you  just take something in practice like you learn  

ancak asıl mesele şu ki bu, bir cümleyi öğrenip tekrar tekrar pratik yapmak gibi  bir şeyi pratik yaparak yaptığınız bir şey

one phrase and practice that again and again that  doesn't make you fluent in conversations does  

değildir. konuşmalarda akıcısın

everybody understand that so far so I can learn  a phrase in English and then in a conversation  

herkes bunu anlıyor, böylece İngilizce bir cümle öğrenebilirim ve sonra bir konuşmada

I could be talking about something in natives  use something completely different okay so this  

anadili olan bir şeyden bahsediyor olabilirim tamamen farklı bir şey kullan tamam, bu nedenle   bu

is why like in a classroom you might think about  learning English like this where you get a phrase  

nedenle bir sınıfta İngilizce öğrenmeyi düşünebilirsiniz bunun gibi, bir ifade

some word or phrase and you practice it like  the word hello and then you practice saying that  

bir kelime veya deyim elde edersiniz ve bunu  merhaba kelimesi gibi  alıştırma yaparsınız ve ardından bunu

again and again but in a conversation somebody  might use something different like what's up

tekrar tekrar söyleyerek alıştırma yaparsınız, ancak bir konuşmada birisi naber naber pekala gibi farklı bir şey kullanabilir,

what's up all right so this is just one  example and this is only a difference in  

bu yalnızca bir örnektir ve bu sadece  kelime dağarcığındaki bir farktır

vocabulary maybe natives will also use you  know they will not pronounce things clearly  

belki yerliler de sizi kullanır bir şeyleri net bir şekilde telaffuz etmeyeceklerini bilirsiniz

they will speak quickly you might not understand  their accent if they're from a different place  

hızlı konuşurlar eğer farklı bir yerden geliyorlarsa aksanlarını anlamayabilirsiniz  bu

that's unfamiliar to you so there are lots of  different things that involve other people and  

size yabancıdır bu nedenle pek çok farklı şey vardır diğer insanları içeren ve

that change the conversation so you can't you  can't practice a language like this you can't  

sohbeti değiştiren, böylece böyle  bir dil üzerinde pratik yapamazsınız

try to learn a bunch of phrases and then  expect to be prepared for a conversation  

bir sürü kelime öbeği öğrenemez ve ardından bir sohbete hazırlanmayı bekleyemezsiniz

hopefully everybody gets that point and  the final thing here as is mostly mental

umarım herkes bu noktayı anlar ve buradaki son şey çoğunlukla zihinseldir

so a sport like baseball or basketball or  something like that you're actually people  

yani beyzbol veya basketbol gibi bir spor veya buna benzer bir şey aslında siz insanlar

are developing what you call muscle memory so  you're learning to move in a certain way you  

kas hafızası dediğiniz şeyi geliştiriyorsunuz, bu nedenle belirli bir şekilde hareket etmeyi öğreniyorsunuz

practice a basketball shot or kicking a soccer  ball or whatever uh in in this with fluency you  

bir basketbol şutu veya bir futbol tekmeleme pratiği yapıyorsunuz top ya da her neyse bu işte akıcı bir

do have like a you know there's a little bit  of moving your mouth and learning how to make  

şekilde varsın biliyorsun biraz ağzını oynatmak ve nasıl ses çıkarılacağını öğrenmek

a sound something like that but typically or most  of the the actual uh the process of communication  

bunun gibi bir şey ama tipik olarak veya çoğu gerçek uh iletişim süreci

and speaking fluently it's all mental so it's  it's how much you know it's how you feel about  

ve akıcı konuşma tamamen zihinsel yani ne kadar bildiğin hakkında nasıl hissettiğinle ilgili kendine

uh like your confidence or your ability to  understand other people there are lots of  

güvenin veya diğer insanları anlama yeteneğin gibi pek çok

different things but it's mostly mental so when  we think about all these things this affects the  

farklı şey vardır ama çoğunlukla zihinseldir bu yüzden tüm bunları düşündüğümüzde bu

way we learn in a unique way all right so I'll  go back and answer questions about this later  

öğrenme şeklimizi etkiler benzersiz bir şekilde tamam o yüzden geri dönüp bununla ilgili soruları daha sonra yanıtlayacağım

if anybody is asking but I want to make sure this  is important uh where you understand how important  

eğer birileri soruyorsa ama bunun önemli olduğundan emin olmak istiyorum uh ne kadar önemli olduğunu anladığınız yer  bunun

this is because if you learn individual words  and phrases that's not going to make you fluent  

nedeni, tek tek kelimeleri ve deyimleri öğrenirseniz işe yaramayacağıdır seni akıcı hale getirmek için   peki ne

okay so what does so what do we do if we only have  a little bit of time and this is the important  

yapıyor yani ne yapacağız biraz  zamanımız varsa ve önemli

thing the real difference between the people who  get fluent and the people who do not all right  

şey  akıcı  olan insanlarla olmayanlar arasındaki gerçek fark  pekala   bu

so let's erase this see how much time we've got  oh we've already got about seven minutes we're  

yüzden hadi bunu silelim ne kadar zamanımız var oh şimdiden yaklaşık yedi dakikamız var

like halfway done with this very quick lesson all  right so what do we do with our time if we've only  

bu çok hızlı dersin yarısını bitirdik pekala  peki

got 15 minutes a day what we should be doing  is focusing on a specific uh like a situation

günde yalnızca   15 dakikamız varsa zamanımızda ne yapmalıyız ne yapmalıyız Yaptığım  belirli bir uh'a odaklanmak, örneğin bir durum

or a topic or voice or maybe some kind of  grammar but I don't really like to think  

veya konu veya ses veya belki bir tür gramer ama bunun hakkında düşünmeyi gerçekten sevmiyorum

about it like here's a grammar point it's  it's usually just the the situation so I  

işte bir dilbilgisi noktası bu  bu genellikle sadece durumdur bu yüzden

want to give you a few examples just to give you  something very quickly so you can understand how  

vermek istiyorum size birkaç örnek, sadece bir şeyi  çok hızlı bir şekilde vermek için

this works let's imagine I'm in a situation  and someone tells me something surprising

bunun nasıl çalıştığını anlayabilirsiniz   bir durumda olduğumu hayal edelim ve birisi bana şaşırtıcı bir şey söylüyor

or I might think that's unbelievable so surprising  unbelievable a friend of mine says he went fishing  

veya bunun inanılmaz olduğunu düşünebilirim çok şaşırtıcı inanılmaz bir arkadaşım balığa gittiğini söylüyor

and he caught a fish this big or like really big  bigger than I can fit on the screen right here  

ve bu kadar büyük ya da benim ekrana sığdıramayacağım kadar büyük bir balık yakaladı ve

so he tells me something what are the different  ways I might respond to that so I might say uh  

bana buna farklı şekillerde yanıt verebileceğim bir şey söyledi, böylece uh

let's see

bakalım

r you serious

ciddi

are you serious are you serious or even  something just shorter like seriously seriously

misin ciddi misin diyebilirdim ciddi veya hatta  daha kısa bir şey gibi cidden ciddi veya gerçekten

or I might say really

diyebilirim veya

or if I really don't believe him  Isaiah like uh let's see you're

ona gerçekten inanmıyorsam Isaiah mesela görelim bakalım

you're pulling my leg now I'm just giving you a  bunch of these things just to show what it's like  

bacağımı çekiyorsun şimdi sana bunlardan bir sürü  veriyorum sadece bunun nasıl bir şey olduğunu

in a real conversation because often English  Learners get into a conversation and then when  

gerçek bir sohbette göstermek için, çünkü İngilizce Öğrenenler genellikle bir sohbete girerler ve sonra

they can't respond when they don't understand  what other people are saying that's when they  

diğer insanların ne dediğini anlamadıklarında yanıt veremediklerinde, işte o zaman

freeze and they lose their words and they lose  their confidence all right so the point is to be  

donup kalırlar ve sözlerini kaybederler ve güvenlerini  kaybederler pekala, mesele

prepared for different situations by learning the  different ways that natives communicate all right  

yerlilerin  farklı iletişim kurma biçimlerini  öğrenerek farklı durumlara hazırlıklı olmaktır

so if you only have a few minutes a day  to learn don't spend your time trying to  

pekala   bu yüzden öğrenmek için günde yalnızca birkaç dakikanız varsa zamanınızı

remember one or two individual phrases what you  want to do is try to get as much input as you  

bir veya iki ayrı ifadeyi hatırlamaya çalışarak harcamayın. yapmak istediğim

can about a particular topic okay so this  topic is specifically about surprising or  

belirli bir konu hakkında olabildiğince çok girdi almaya çalışmaktır tamam yani bu konu özellikle şaşırtıcı veya

something unbelievable uh and the more you hear  different natives talking about things that are  

inanılmaz bir şey hakkında uh ve farklı yerlilerin bu durumda olan şeyler hakkında konuştuğunu ne kadar çok duyarsanız o

in this situation so what does a native say when  they're surprised now there was a a TV show called  

yerli ne der şaşırdıklarında şimdi Seinfeld adında bir TV programı vardı,

Seinfeld maybe you have heard of it or you've  seen that show before but one character on that  

belki duymuşsunuzdur veya o programı daha önce görmüşsünüzdür, ancak o programdaki bir karakterin

show her name is Elaine whenever she heard  something unbelievable she would say get out  

adı Elaine'dir, ne zaman inanılmaz bir şey duysa, defol git

get get out you also hear this as like get  out of here get out of here get out of here  

defol derdi bunu aynı zamanda defol buradan defol buradan defol gibi de duyuyorsunuz

but you can just say get out all right so when  young kids like young Native English-speaking  

ama sadece defol diyebilirsiniz yani küçük çocuklar anadili İngilizce konuşan küçük

kids are watching that show or when they were  watching it uh they would see that and think oh  

çocuklar gibi o programı izlerken veya onlar izlerken uh onlar bunu görür ve ah

in this situation that's what you could say all  right but there's not just one way to do it so  

bu durumda söyleyebileceğin şey bu tamam  ama bunu yapmanın tek bir yolu yoktur

rather than trying to get a translation or uh  like look at a grammar point and try to focus  

bir çeviri bulmaya çalışmaktan veya bir gramer noktasına bakıp ne demek

on specific vocabulary what you should be doing is  picking a situation or a topic and again these are  

istediğin belirli bir kelime dağarcığına odaklanmaya çalışmaktansa düşünürdüm yapılması gereken bir durumu veya konuyu seçmektir ve yine bunlar

it's basically the same thing it's just like what  happens in a particular situation so what happens  

temelde aynı şey belirli bir durumda olan şey gibi yani

or what do I say when I drop something on my head  or if I I fall over or if I'm surprised by doing  

kafama bir şey düşürdüğümde veya düşersem veya düşersem ne olur veya ne diyeceğim

something or you can also get in this same in the  same way you can focus on one person's voice so I  

Bir şey yaptığımda şaşırdım veya siz de aynı şekilde bir kişinin sesine odaklanabilirsiniz, böylece

might listen to one person speaking like you're  listening to me you watch a few of my videos or  

bir kişinin konuşmasını beni dinliyormuşsunuz gibi dinleyebilirim, birkaç videomu izlerseniz veya

if you have a favorite actor or somebody you like  watching listen to their voice again and again  

favori bir aktörünüz veya izlemeyi sevdiğiniz biri var sesini tekrar tekrar dinleyin

uh and each time you hear something new from them  it will it will kind of build your understanding  

uh ve onlardan her yeni bir şey duyduğunuzda bu,

for their voice all right and so again I  don't really want to call it like focusing  

onların sesine ilişkin anlayışınızı geliştirecek  tamam ve bu yüzden yine gerçekten istemiyorum

on different grammar points specifically  but the grammar comes from the situation  

özellikle farklı gramer noktalarına odaklanmak gibi ama dilbilgisi duruma göre gelir...

okay so the grammar if you're trying to understand  like a native and you don't have much time to do  

it so even now this video we're at like 12  minutes into the video already and I just  

videonun yaklaşık 12. dakikasında zaten ve öğrenmek için

want to show you what to do if you only have 15  minutes to learn but you should be focusing on a  

yalnızca 15 dakikanız varsa ancak belirli bir şeye odaklanmanız gerekiyorsa ne yapmanız gerektiğini size göstermek istiyorum

particular thing and we're not going to remember  a lot of the phrases just one time and so the  

ve birçok ifadeyi yalnızca bir tanesini hatırlamayacağız zaman ve dolayısıyla

important thing to do is that you're doing this  every day and you're going back and reviewing  

yapılacak önemli şey, bunu her gün yapıyor olmanız ve geri dönüp

this same vocabulary but in different ways so for  a week you might spend time watching what natives  

aynı kelime dağarcığını   farklı şekillerde gözden geçirmenizdir, bu nedenle bir hafta boyunca yerlilerin

do when they're responding like this so what did  natives do when they're surprised what do they do  

gibi yanıt verdiklerinde ne yaptıklarını izleyerek zaman geçirebilirsiniz. bu yüzden yerliler şaşırdıklarında ne yaparlar kızdıklarında ne yaparlar

when they're angry what do they do when they're  giving a present to somebody else what do they  

başkasına hediye verirken ne yaparlar

say when they go to the hospital so remember this  is a really important point about learning it's  

hastaneye gittiklerinde ne derler bu yüzden unutmayın bu gerçekten öğrenmeyle ilgili önemli nokta

not just one phrase that people would use in a  situation there are many different phrases so in  

insanların bir  durumda kullanacağı tek bir ifade değil, pek çok farklı ifade vardır, bu nedenle

order to be prepared for conversations in order to  be prepared so you can communicate fluently this  

konuşmalara hazırlanmak için  hazırlıklı  olarak akıcı bir şekilde iletişim kurabilmeniz  için bu

is how you have to learn all right so it's much  better it's a much better use of your time even  

şekilde öğrenmeniz gerekir, tamam yani bu çok daha iyi

if you only have 15 minutes to get lots of input  about a particular topic or a particular situation  

belirli bir konu veya belirli bir durum hakkında çok sayıda girdi almak için yalnızca 15 dakikanız olsa bile, zamanınızı çok daha iyi kullanın   pekala,

all right hopefully that makes sense now I  actually got some notes Here let me see if I  

umarım bu şimdi mantıklıdır aslında bazı notlar aldım. buraya

put if there was anything else I wanted to put in  here I guess the last thing I will add to this is  

eklemek istediğim başka bir şey daha vardı, sanırım buna ekleyeceğim son şey şu ki,

that because it is such a mental process what you  can also do is imagine not only yourself speaking  

bu çok zihinsel bir süreç olduğu için, sadece kendinizin konuştuğunu hayal etmekle kalmayıp

but you can imagine other people saying things so  I might in my in my voice like let's say I hear  

diğer insanların da bir şeyler söylediğini hayal edebilirsiniz. sesimde şöyle diyelim diyelim ki duydum

um I learn a word like like are you serious so I  might imagine like a famous actor or somebody in  

um ciddi misin gibi bir kelime öğreniyorum bu yüzden ünlü bir aktör veya kafamın içinde   birisi

my head actually saying that to me so I'm getting  even if I can't get actual other people to respond  

bunu gerçekten bana söylüyormuş gibi hayal edebilirim, bu yüzden ben yapamasam bile alıyorum  gerçek başka insanların yanıt vermesini

or to speak with I can imagine other people saying  those same things to me uh to get this so I might  

veya onlarla konuşmasını sağlayın   diğer insanların aynı şeyleri bana  bunu anlamak için söylediğini hayal edebiliyorum, bu yüzden

if I'm if I'm going to say it if like let's say  I'm uh uh like I'm Morgan Freeman like the actor  

yapabilirim   eğer söyleyeceksem, diyelim ki ben uh uh like Ben Morgan Freeman'ım aktör gibi

Morgan Freeman I'm going to imagine him saying  something to me and like in my voice I might say  

Morgan Freeman Onun bana  bir şey söylediğini  hayal edeceğim ve sesimde

you're pulling my leg you're pulling my leg but  Morgan Freeman is like you're you're pulling my  

bacağımı çekiyorsun diyebilirdim ama Morgan Freeman sanki sen sensin Bacağımı çekiyorum,

leg you know he might he might speak and he's  going to sound in a different way and I can do  

biliyorsun konuşabilir ve sesi farklı bir şekilde çıkacaktır ve ben onun

his voice perfectly in my head even if I can't do  it you know perfectly while I'm speaking so the  

sesini kafamın içinde mükemmel bir şekilde yapabilirim, bunu yapamasam bile, ben konuşurken mükemmel bir şekilde bilirsiniz, bu yüzden

the mental aspect of the learning this is the kind  of thing you should be spending your time doing if  

öğrenmenin zihinsel yönü bu, zamanınızı                                         yapmanız gereken türden bir şeydir.

you only have you know 15 minutes a day so don't  spend your time uh trying to trying to repeat like  

one phrase again and again because remember  in a conversation if someone doesn't use that  

bir konuşma, eğer birisi bu

expression then you're not going to be prepared  for that all right now what I call this I'll just  

ifadeyi kullanmıyorsa, o zaman buna hazırlıklı olmayacaksınız, pekala şimdi ben buna ne diyorum,

put this up here make sure everybody can see this  this is just naturally thank you very reviewed

bunu buraya koyacağım, herkesin bunu görmesini sağlayın bu doğal olarak teşekkür ederim çok incelendiniz

so naturally varied review means that you're  picking a situation and this is the same way  

doğal olarak çeşitli inceleme, bir durum seçtiğiniz anlamına gelir ve bu,

natives get fluent but remember it's not just  something you get for one day so right now we've  

yerlilerin akıcı konuşması ile aynı yoldur, ancak bunun yalnızca bir günde elde edebileceğiniz bir şey olmadığını unutmayın, bu nedenle şu anda

spent about 15 minutes this is about the span  of 15 minutes right here and if you're getting  

yaklaşık 15 dakika harcadık, bu yaklaşık 15 dakikalık bir süre  tam burada ve

information and focusing on phrases or vocabulary  uh or pronunciation or whatever those things are  

bilgi alıyorsanız ve kelime öbeklerine veya kelime dağarcığına veya telaffuza odaklanıyorsanız veya bu şeyler

you're getting them all at the same time but you  might want to just focus on one kind of voice  

her ne ise   hepsini aynı anda alıyorsunuz, ancak yalnızca bir tür sese   odaklanmak isteyebilirsiniz.

like speaker from the United Kingdom or a speaker  from the United States all right but the point is  

Krallık veya Amerika Birleşik Devletleri'nden bir konuşmacı tamam ama önemli olan   buna

a focus on that and do it not just for one day but  you got the next day and the next day and the next  

odaklanmak ve bunu yalnızca bir gün için yapmak değil, sonraki gün ve sonraki gün ve sonraki

day and it's that varied repetition that gets you  fluent all right so not you repeating one phrase  

gün var ve sizi akıcı hale getiren bu çeşitli tekrarlardır. tamam yani kendi kendine bir cümleyi tekrarlamıyorsun kendi

to yourself you speaking to yourself but you can  spend time kind of communicating mentally in your  

kendine konuşuyorsun ama kafanın içinde zihinsel olarak iletişim kurmak için biraz zaman harcayabilirsin sevmen gereken

head there's very little of the language that you  need to like practice moving your mouth that kind  

dilin çok az kısmı var ağzını hareket ettirme bu tür

of thing uh just I'll add a little bit here for  that specifically some people worry about their  

şeyler uh sadece ekleyeceğim biraz burada özellikle bazı insanlar   telaffuzları hakkında endişeleniyor

pronunciation I call this sound transitioning so  it's much easier for you if you're trying to learn  

ben buna ses geçişi diyorum, bu nedenle  yeni bir ses öğrenmeye çalışıyorsanız   sizin için çok daha kolay

a new sound let's say there's some language that  has like a click in it like a sound kind of like  

diyelim ki bir ses türünde tıklama gibi bir dil var bunun gibi   yani

that so there's nothing like that in English but  let's say I'm trying to learn some language that  

İngilizce'de buna benzer bir şey yok ama diyelim ki buna   sahip olan bir dili öğrenmeye çalışıyorum

does have that and I can't quite make that sound  I can't jump directly to that sound but I might

ve o sesi tam olarak çıkaramıyorum  Doğrudan o sese atlayamam ama gidebilirim

I'm going to transition from one sound to the  next until I can find that particular sound but  

o belirli sesi bulana kadar bir sesten diğerine geçiş yapmak ama

even that it's much better for me to listen  and also to watch lots of different people  

buna rağmen dinlemek ve aynı zamanda birçok farklı insanın

saying something similar or even saying the  same thing but around a particular topic all  

benzer bir şey söylemesini veya aynı şeyi söylemesini izlemek benim için çok daha iyi ama belirli bir konu etrafında pekala kendi başınıza öğrendiğinizde

right so this is what you should be doing when  you get uh when you're learning by yourself if  

yapmanız gereken şey bu, eğer

you only have about 15 minutes or less uh if  you have more time you know I would actually  

yalnızca 15 dakikanız veya daha azınız varsa uh daha fazla zamanınız varsa, aslında

do more of this most of your learning should  be doing this and that way when you get into a  

bundan daha fazlasını yapacağımı biliyorsunuz, öğrenmenizin çoğu bunu yapmalıdır ve bu şekilde bir  sohbet içine girdiğinizde

conversation you're already prepared all right so  that's it for the lesson part of this if you have  

zaten pekala hazırlanmışsınızdır bu nedenle bunun ders kısmı için bu kadar eğer

questions about what I've explained or if you'd  like to just answer or ask different unrelated  

sorularınız sorularınız varsa veya sadece yanıtlamak veya ilgisiz farklı sorular sormak isterseniz

questions let me know I'll go back and take  a look at the chat now all right so I want to  

izin verin Biliyorum, şimdi geri dönüp sohbete bir bakacağım, bu yüzden

make sure everybody understands what I'm talking  about for this so this is all very very important  

herkesin neyden bahsettiğimi  anladığından emin olmak istiyorum bu nedenle bunların hepsi çok çok önemli

stuff especially if you don't want to waste  your time all right all right let's see here  

şeyler, özellikle de boşa harcamak istemiyorsanız zamanınız tamam pekala buraya bir bakalım

so hey bro hey guys hello from Brazil hello  from Brazil from Nicaragua Guatemala got lots  

hey kardeşim hey çocuklar Brezilya'dan merhaba Brezilya'dan Nikaragua'dan Guatemala

of people on the other side of the plant I  am from Brazil nice to see you they're from  

fabrikanın diğer tarafında çok   kişi var

India that's weird looks like the chat got  cut off I've been following you for a while  

sohbet kesildi gibi sizi bir süredir takip ediyorum

and for a while I appreciate what  you're doing from Nicaragua oh okay

ve bir süredir Nikaragua'dan yaptıklarınızı  takdir ediyorum oh tamam pekala

well thank you very much now is okay we can hear  you well all right let's go back and make sure  

çok teşekkür ederim şimdi tamam sizi  iyi duyabiliyoruz pekala geri dönelim tabii

if I got everybody so thanks you're one of the  best teachers glad to hear it and thank you for  

herkesi topladıysam çok teşekkürler en en         bunu duyduğunuza sevinen birisiniz ve  15 dakika için teşekkür ederim

15 minutes because sometimes it you did this one  hour and I can listen to you in the car but not  

çünkü bazen bunu bir saat yapardınız ve sizi arabada dinleyebiliyorum ama   çok     çok

so often I drive so one uh long one hour we can  hear you well yeah so I I'm happy to spend more  

sık kullanmıyorum uh uzun bir saat sizi  iyi duyabiliyoruz evet bu nedenle, bununla ilgili sorularınız varsa bunu açıklamak için daha fazla   zaman ayırmaktan memnuniyet duyarım,

time explaining this if you have questions  about it but I wanted to just make a quick  

ancak

video about what you should be doing with your  time so the most important thing to understand  

zamanınızla ne yapmanız gerektiği hakkında hızlı bir video çekmek istedim, bu yüzden en önemlisi

about this is that fluency is a specific kind of  skill all right it's not like playing the piano  

bununla ilgili anlaşılması gereken   şey, akıcılığın belirli bir beceri  olduğudur, pekâlâ piyano çalmak

or playing an instrument where you're where  there's one thing and you're trying to do it  

veya bir enstrüman çalmak gibi değildir  bir yerde bir şey vardır ve onu yapmaya çalışıyorsunuz

perfectly okay what you need to do is be prepared  for spontaneous communication and the only way to  

tamam yapmanız gereken şey spontane iletişime hazırlıklı olun ve

do that is to get lots and lots of input so you  don't spend your time trying to repeat one thing  

bunu yapmanın tek yolu, çok fazla girdi almaktır, böylece zamanınızı bir şeyi tekrar etmeye çalışarak harcamazsınız.

it's the repetition of different things over time  that builds it's basically a network in your mind  

allows you to communicate fluently alright so  when you're learning phrases like this this  

akıcı bir şekilde iletişim kurmanıza olanak tanır, bu nedenle bunun gibi ifadeleri öğrenirken   bu

is naturally varied review we're just focusing  on a particular situation and we want to talk  

doğal olarak değişken bir incelemedir, yalnızca belirli bir duruma odaklanıyoruz ve

about what do you do in this situation so what do  you say well hello from Chicago my hometown nice  

bu durumda ne yapacağınız  hakkında konuşmak istiyoruz, peki nereden merhaba dersiniz? Memleketim Chicago

to see you there all right hello from Jersey on  New Jersey I'm from Indonesia and the Dominican  

sizi orada görmek güzel New Jersey'deki Jersey'den merhaba Ben Endonezya'dan ve

Republic from Colombia okay nice to see you  guys there does anybody have any questions  

Kolombiya'dan Dominik   Cumhuriyeti'ndenim tamam sizi görmek güzel beyler

about this or anything that I can help you about  again I just wanted to focus on what to do in 15  

bu konuda veya size tekrar yardımcı olabileceğim herhangi bir konuda sorusu olan var mı Sadece 15   dakikada ne yapacağıma odaklanmak istedim, bu

minutes so I wanted to make a quick video and  again the rest of this video is just answering  

yüzden hızlı bir video yapmak istedim ve bu videonun geri kalanı sadece

questions if you have any but the main idea  fluency is a specific kind of skill and so you  

sorularınızı yanıtlıyor ancak ana fikir akıcılık belirli bir beceridir ve bu nedenle

don't want to just practice one phrase again  and again it's much better to spend your time  

sadece bir cümleyi tekrar uygulamak istiyorum ve tekrar zamanınızı

getting that same phrase from different people  or you're learning different phrases for that  

aynı cümleyi farklı insanlardan almak için harcamak çok daha iyidir veya aynı konu için farklı ifadeler öğreniyorsunuz

same topic you're getting naturally varied  review all right get the likes up friends  

doğal olarak çeşitleniyorsunuz gözden geçirin tamam mı beğenileri artırın arkadaşlar

is feel free to like and uh share the video  now uh my my videos are not very popular I  

videoyu beğenip paylaşmakta özgürsünüz şimdi uh videolarım pek popüler değil

think number one because I don't I don't put  a lot of like production quality into them  

bence bir numara çünkü onlara  prodüksiyon kalitesi  gibi pek bir şey katmıyorum

I know I I talk to people the same way I would  I would teach somebody on the street you know  

biliyorum insanlarla aynı şekilde konuşuyorum Biliyorsun sokaktaki birine öğretirdim

I'm just talking with people or the same way  I I teach my own kids at home so I might Draw  

Sadece insanlarla konuşuyorum veya aynı şekilde  Tahtaya bir şeyler çizebilmek için evde kendi çocuklarıma öğretiyorum

Something on the board but it's it's just about  the the varied review that I can give you and  

Tahtaya bir şeyler çizebilirim ama bu, verebileceğim çeşitli incelemelerle ilgili siz ve

the the more entertaining thing on YouTube is to  give you a whole bunch of new vocabulary but if  

YouTube'daki en eğlenceli şey size  bir sürü yeni kelime dağarcığı vermektir, ancak   bir

you only review something and see it one time  you will most likely forget that information  

şeyi yalnızca bir kez inceler ve onu bir kez görürseniz büyük olasılıkla bu bilgiyi unutursunuz

and then you're basically just wasting your  time very nice here from Germany all right  

ve o zaman temel olarak burada  çok güzel  zamanınızı boşa harcıyorsunuz Almanya'dan pekala

please tell me the exact way to prove my English  watching the videos watching the videos is enough  

lütfen bana İngilizcemi tam olarak kanıtlamanın yolunu söyleyin videoları izlemek videoları izlemek yeterli   peki

all right so following this and  here comes another another siren

bunu takip edin ve işte başka bir siren daha geliyor

well you can listen to some Japanese

peki şimdi biraz Japonca dinleyebilirsiniz

now this is a perfect example of of you know when  I'm coming to Japan and learning uh when I stopped  

bu sizin bildiğinizin mükemmel bir örneği Japonya'ya geldiğimde ve öğrendiğimde uh

learning the traditional way and by traditional  way I mean you're focusing on grammar textbooks  

geleneksel yolla ve geleneksel yolla öğrenmeyi bıraktığımda yani siz dil bilgisi ders kitaplarına odaklanıyorsunuz

and listening practice exercises that kind  of thing once I understood I need to focus  

ve dinleme pratiği alıştırmalarına bu tür şeyler anladığımda

on situations and connect vocabulary to that  then I'm I'm like okay what do I what do I  

durumlara odaklanmam ve kelime dağarcığıyla bağlantı kurmam gerekiyor buna  o zaman ben şöyleyim: tamam ne yapacağım ne yapacağım   ne için

what do I kind of listen for what what should I  be focusing on and so that that ambulance that  

dinliyorum neye odaklanmalıyım ve böylece

just drove by here you know it's making the  siren sound but it's also got an announcement

az önce buradan geçen ambulansın siren çaldığını biliyorsunuz ama bu ayrıca bir duyuru da var sence

what do you think that means now even if you  don't understand any Japanese what do you  

bu ne anlama geliyor hiç Japonca anlamasanız bile

think that that might be saying so again you're  thinking about the situation and what it what is  

bunun ne anlama geldiğini düşünüyorsunuz yani tekrar durum hakkında düşünüyorsunuz ve bunun ne olduğunu

it probably saying go Chewie kurasai gochui  kurasai now if I get off an elevator so the  

muhtemelen go Chewie kurasai gochui diyor kurasai şimdi bir asansörden inersem

elevator opens up the door is opening or closing  uh or I'm on the train I might hear the same thing  

asansör açılır ve kapı açılır veya kapanır ah yoksa trende aynı şeyi duyabilirim

hi from Okinawa yeah

Okinawa'dan merhaba evet

[Laughter]  

[Gülüşmeler]

so what what do we mean by that  what do you think that means

bununla ne demek istiyoruz ne yapalım bunun şu anlama geldiğini düşünüyorsun,

now if you're Japanese don't  answer that question go away please  

eğer Japonsan bu soruyu yanıtlama git başımdan lütfen   bu

it could mean go away please that's  one one way to think about it

git anlamına gelebilir lütfen bu bunu düşünmenin bir yolu

so again the you you hear something  I'll write it in English for you go to E

bu yüzden tekrar bir şey duyarsan senin için İngilizce yazacağım E'ye

[Music]  

[Müzik]

and I'm I know there are Japanese people who  do watch my videos but this should be helpful  

ve biliyorum videolarımı  izleyen Japonlar  var ancak bu

for a lot of people who do not speak Japanese  but if you hear something like gochui kurosa  

Japonca konuşmayan birçok kişi için   yardımcı olacaktır ancak gochui kurosa   gibi bir şey duyarsanız

and you're thinking what about the situation  that that's in so I'm hearing an ambulance

ve ne dersiniz? içinde bulunduğu durum yani bir ambulans duyuyorum

an ambulance says or at like the train doors

bir ambulans diyor ya da tren kapıları gibi

or like an elevator

ya da bir asansör gibi

what do you think that means

sizce bu ne anlama geliyor bu

it's a very good approach associating  situation of sentences yes this is  

çok iyi bir ilişki kurma yaklaşımı cümlelerin durumu evet bu

how you learned your native language this is  how you learn your native language all right  

bu   ana dilinizi bu şekilde öğrendiniz ana dilinizi nasıl öğrenirsiniz tamam

so all these things go true you  could aside just means be careful

yani tüm bunlar doğru gider  bir kenara bırakabilirsiniz sadece dikkatli olun

okay

tamam yani

so Chewie suru it's like to to be careful to pay  attention to notice all right but the point is  

Chewie suru dikkatli olmak gibi  fark etmeye  dikkat etmek gibi tamam ama asıl mesele   sen değilsin

you're not you're not learning like the grammar  I'm not trying to give you a grammar lesson in  

sen değilsin dilbilgisi gibi öğrenmiyorum  Size Japonca dilbilgisi dersi vermeye çalışmıyorum,

Japanese the whole point is to think like when  you hear this the first time you hear it you  

asıl mesele bunu  ilk duyduğunuzda

might hear it from an ambulance it's like oh  I wonder what they're saying it's probably be  

bir ambulanstan duyabileceğiniz  gibi düşünmektir. Muhtemelen

careful or please move out of the way or something  like that but each time you hear it again in a  

dikkatli olun diyorsunuz ya da lütfen yoldan çekilin ya da bunun gibi bir şey ama bunu

similar situation again we have the situation  here each time you hear in another situation the  

benzer bir durumda tekrar her duyduğunuzda burada durumumuz var başka bir durumda her duyduğunuzda

the meaning of that becomes clearer it becomes  more understandable to you and when you can  

bunun anlamı daha net hale geliyor sizin için daha anlaşılır ve

understand something in the language so if you're  understanding something in the target language you  

dildeki bir şeyi anladığınızda, yani hedef dilde bir şey anlıyorsanız,

feel much more confident about using something  you're like I really understand what that means  

bir şeyi kullanma konusunda kendinize çok daha fazla güvenirsiniz bunun ne anlama geldiğini gerçekten anlıyorum  gibi

there are actually words or expressions in  Japanese that I just know in Japanese and  

Japonca'da aslında kelimeler veya ifadeler var sadece Japonca biliyorum ve

it's it's a bit difficult to translate them in  English because I learned them in Japanese rather  

onları İngilizce'ye çevirmek biraz zor çünkü onları

than translating them through English all right  but the point is that you're taking a situation  

İngilizce'den çevirmek yerine Japonca öğrendim tamam ama asıl mesele şu ki bir durumu ele alıyorsunuz

and you're understanding the language the same way  natives do and if you don't have much time to do  

ve dili anlıyorsunuz aynı şekilde yerlilerin yaptığı gibi ve bunu yapmak için fazla zamanınız yoksa, insanlara dikkatli olmalarını söylediğimiz gibi

this it's much better to get like a situation  like when we're telling people to be careful  

bir duruma gelmek çok daha iyidir

and how can we get lots of examples of that from  different people so I think I explained a little  

ve farklı insanlardan bunun birçok örneğini nasıl alabiliriz, bu yüzden düşünüyorum

bit in the in last week's uh if I don't remember  if I did a video on YouTube last week maybe I did  

Geçen hafta biraz   açıkladım uh eğer hatırlamıyorsam geçen hafta YouTube'da bir video çektiysem belki yaptım

maybe I I don't remember actually but there are  basically two ways to do this there's by yourself

belki hatırlamıyorum aslında ama temelde bunu yapmanın iki yolu vardır: kendi başınıza

and the by yourself way to do this you can do  this right on YouTube is you would look for a  

ve bunu kendi başınıza yapmak için bunu doğrudan YouTube'da yapabilirsiniz,                             &                             /  >

specific situation or a specific thing  a specific topic and then watch a bunch  

of different videos about that very specific  thing all right so I talked about fixing cars  

or baking bread or whatever but if you watch  a bunch of different English videos about that  

ekmek pişirmek veya her neyse ama bununla ilgili bir sürü farklı İngilizce video izlerseniz

um and I I tell the story about when I came to  Japan and got different examples uh of going to a  

um ve ben Japonya'ya geldiğim ve bir    bir                               ..

coffee shop and listening to lots of people order  food so the first person says may I please have  

kişi alabilir miyim der

this may I please have a coffee maybe a next  person another person says can I have so one  

bunu alabilir miyim lütfen bir kahve içebilir miyim belki bir sonraki kişi başka bir kişi alabilir miyim der yani bir

person says may another person says can all right  and then maybe the third person also says may I  

kişi olabilir der başka bir kişi olabilir der ve sonra belki üçüncü kişi de alabilir miyim der

have and then you might hear something different  it's something different and then maybe the same  

ve sonra siz duyabilirsiniz farklı bir şey farklı bir şey ve sonra belki

thing again and you'll see a kind of curve we  call this a bell curve a bell curve of the the  

yine aynı şey ve bir çeşit eğri göreceksiniz biz buna çan eğrisi diyoruz

things that are most common and then you'll hear  some other things like this but the the amazing  

en yaygın olan şeylerin çan eğrisi ve sonra buna benzer başka şeyler duyacaksınız ama Bununla

thing about this is like I I don't get fluent  by trying to learn one of these and practice it  

ilgili şaşırtıcı şey şu ki, bunlardan birini öğrenip

a bunch of times I get fluent by understanding  this as the the kind of different phrases that  

birkaç kez pratik yaparak akıcı konuşamıyorum.

people might use in this situation and once I know  that I feel very confident in that situation all  

Biliyorum bu durumda kendime çok güveniyorum,

right the confidence comes from being prepared for  the situation and you understand the grammar from  

pekala  güven duruma hazır olmaktan gelir ve dilbilgisini durumdan anlarsınız, bu

the situation so the pronunciation the grammar  the vocabulary it's all connected as one thing  

nedenle telaffuz dilbilgisi kelime dağarcığı hepsi tek bir şeyle bağlantılıdır

so if you're getting uh even by yourself on  YouTube or if you live in an English-speaking  

yani eğer ödeşiyorsanız YouTube'da kendi kendinize veya İngilizce konuşulan bir

country or you can go somewhere where they're  native English speakers there are lots of ways  

ülkede yaşıyorsanız veya anadili İngilizce olan bir yere gidebilirsiniz

to do this you can do it right now online right  here on YouTube again find a specific topic that  

bunu yapmanın birçok yolu   bunu hemen şimdi çevrimiçi yapabilirsiniz burada YouTube'da tekrar belirli bir konu bulun

you're interested in it doesn't matter what it is  forget about learning English lessons on YouTube  

ilgilendiğiniz ne olduğu önemli değil YouTube'da İngilizce dersleri almayı unutun YouTube'da

I don't watch Japanese lessons on  on YouTube either I like to teach  

Japonca dersleri de izlemiyorum YouTube'da öğretmeyi seviyorum

on YouTube because there are a lot of people  who are trying to learn on YouTube but they're  

çünkü öğrenmeye çalışan birçok insan var YouTube'da ama

not really learning in a way that gets them  fluent that's what I focus on for my videos  

onları akıcı hale getirecek şekilde gerçekten öğrenmiyorlar ben videolarımda buna odaklanıyorum

uh but you can do this by yourself all right  and then the other uh the other way to do it is  

uh ama bunu kendi başına yapabilirsin ve sonra diğer uh diğer yolu,

if you have someone like me just give you all the  examples and that's what we do in fluent for life

eğer birisi varsa   benim gibi size tüm örnekleri veriyorum ve bunu yaşam için akıcı bir şekilde yapıyoruz,

so this is where I actually walk you through  lots of different examples and I don't just give  

yani burada size birçok farklı örnek üzerinden yol gösteriyorum ve size

you the vocabulary I'm actually teaching  you and explaining you why we do certain  

gerçekten   öğrettiğim kelime ve nedenini açıklamıyorum. bazı

things it's much more uh it's it's like if you  wanted to build a business and you didn't know  

şeyler yapıyoruz, uh daha çok bir iş kurmak istiyor ve bunu

how to do that you can go to YouTube and  learn get lots of information about that  

nasıl yapacağınızı bilmiyorsanız YouTube'a gidip bu konuda birçok bilgi edinebilirsiniz

but you'd probably rather have someone just  show you how to do it who can give you lots  

ama muhtemelen sadece birinin olmasını tercih edersiniz size nasıl yapılacağını gösterecek, size birçok

of good examples and explain from failures  and successes that kind of thing all right  

iyi örnek verebilecek ve bu tür şeyleri başarısızlıklardan ve başarılardan açıklayabilecektir   bu

so if you want to do uh do it by yourself you can  or I can show you how to do it in fluent for life  

nedenle, uh kendi başınıza yapmak istiyorsanız, yapabilirsiniz veya size nasıl akıcı bir şekilde yapılacağını gösterebilirim for life

and you can click on the link in the description  of this video if you'd like to learn more about  

ve o program hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz bu videonun açıklamasındaki bağlantıya tıklayabilirsiniz.

that program I can also answer questions if you  have that about fluent for life but let's go back  

to the chat and see if anybody had anything to  ask me yep uh jump on a very good warning yep  

bana soracak bir şey vardı evet uh çok iyi bir uyarıya atladı evet   tamam

all right let's see that is okay we got that  one already Raphael says uh hey Drew please talk  

bakalım sorun yok anladık zaten Raphael diyor ki uh hey Drew lütfen

about how natives build their ideas up through  phrasal verbs I do think it's the core of what  

yerlilerin fikirlerini öbek fiiller aracılığıyla nasıl oluşturduklarından bahsedin bence bu

you're trying to get across meaning that you have  full control of it fluently all right uh that's a  

anlamaya çalıştığınız şey, onun üzerinde akıcı bir şekilde tam kontrole sahip olduğunuz anlamına geliyor, tamam uh bu

an excellent topic so phrasal verbs that's one  of the things that I focus on because it's so  

mükemmel bir konu yani deyimsel fiiller üzerinde odaklandığım şeylerden biri çünkü çok

commonly used and this is one of the uh kind of  the foundational pieces of fluency especially  

yaygın olarak kullanılıyor ve bu türden biri akıcılığın temel parçalarından özellikle

for little kids they start learning individual  words and phrases and it's usually phrasal verbs  

küçük çocuklar için tek tek kelimeleri ve cümleleri öğrenmeye başlarlar ve

that they that they they move up to when they  start making more complex ideas but phrasal  

daha karmaşık fikirler üretmeye başladıklarında genellikle deyimsel fiillere geçerler, ancak deyimsel

verbs allow you to do this in a very simple way so  you just use the phrasal verb actually get across

fiiller bunu çok basit bir şekilde yapmanıza olanak tanır bu yüzden

so to to have a point to get something across to  other people we have a basic idea like a bridge  

diğer insanlara bir şeyi iletmek için bir noktaya sahip olmak için, bir köprü gibi temel bir fikrimiz var   görmek

see I want to get like from what you know where  where I am on this side of the bridge to the  

istiyorum.

other side so I want to get across to get meaning  to take a position from here to the other side  

diğer tarafa köprü yani karşıdan karşıya geçmek istiyorum anlamı buradan diğer tarafa bir pozisyon almak

so to get across but we have a more figurative  meaning of this it's like how do I get something  

yani karşıya geçmek ama bunun daha mecazi  bir anlamı var bu sanki size bir şeyi nasıl aktarabilirim

across to you so when I'm teaching I'm trying  to get information across to you as well all  

yani ben öğretiyorum size de bilgi aktarmaya çalışıyorum

right same kind of idea so natives uh Raphael  we're talking about learning in the same way uh  

tamam   aynı türden bir fikir yani yerliler uh Raphael aynı şekilde öğrenmekten bahsediyoruz uh

that you would be learning your native language  and it's again just getting situations and you  

sizin ana dilinizi öğreniyor olacaksınız ve yine sadece durumlar oluyor ve

learn very basic things like I would usually start  teaching my kids you know if I'm going to take off  

genellikle çocuklarıma öğretmeye başlayacağım gibi çok temel şeyler öğrenirsiniz, eğer

the cap of this marker and put on  now there are different like more  

bu keçeli kalemin başlığını çıkarıp takarsam, şimdi bunu açıklamanın farklı ve daha

advanced ways of explain of explaining  this I could remove the cap remove

gelişmiş yolları var başlığı kaldırabilirim kaldır,

to remove the cap or I could  place the cap like this to remove  

başlığı çıkarmak için kaldır veya başlığı bu şekilde yerleştirerek çıkartabilir

and replace the cap so replace could mean  to change with something else or it can also  

ve başlığı yerine koyabilirim, böylece değiştir başka bir şeyle değiştirmek anlamına gelebilir veya ayrıca   beğenmek anlamına da gelebilir.

mean to like put it back on there all right so  phrasal verbs allow you to make kind of more  

daha fazla

difficult ideas but in a simple way because you're  combining simple verbs all right or simple verbs  

zor fikir ama basit bir şekilde çünkü basit fiilleri tamam veya basit fiiller

and adjectives and it's usually two or three words  together so very simple but natives are building  

ve sıfatları birleştiriyorsunuz ve genellikle iki veya üç kelime birlikte çok basit ama yerliler

this up by focusing on a situation so it's the  same exact idea I was talking about earlier where  

bunu bir duruma odaklanarak inşa ediyorlar, bu yüzden tam olarak aynı daha önce bahsettiğim fikir   bir

we have something the situation is I have a marker  I want to remove the cap but a child would not say  

şeye sahip olduğumuz yerde durum şu: Bir işaretleyicim var Başlığı çıkarmak istiyorum ama bir çocuk   kaldır demez

remove a child would say take off all right  so that's the situation to remove something  

bir çocuk çıkar derse pekala yani bir şeyi çıkarmanın durumu bu

and in the same way a child would learn take off  your hat take off your shirt take off your shoes  

ve aynı şekilde bir çocuk şapkanı çıkar gömleğini çıkar ayakkabılarını çıkar

all right so this is how again you're getting  naturally varied review you're getting lots of  

tamam, bu yüzden yine doğal olarak çeşitli incelemeler alıyorsunuz, bir

different examples of something and that's how  you build your fluency automatically so fluency  

şeye ilişkin birçok  farklı örnek alıyorsunuz ve akıcılığınızı bu şekilde otomatik olarak geliştiriyorsunuz yani akıcılık

most people think most Learners believe that  you get fluent by continuing to repeat things  

çoğu kişi, çoğu Öğrencinin bir şeyleri tekrar etmeye devam ederek akıcı hale geldiğinize

and you actually get fluent by developing  your understanding of the language so when  

ve aslında dili anlama geliştirerek akıcı hale geldiğinize inandığını düşünür; bu nedenle

you understand the language like a native you can  speak like one all right it's a very little amount  

dili ana diliniz gibi anladığınızda, ana diliniz gibi konuşabilirsiniz, tamam, bu çok az miktarda

of of the the muscle memory uh and that kind of  thing where I need to learn how to how to move my  

kas hafızası uh ve ağzımı belirli bir şekilde nasıl hareket ettireceğimi öğrenmem gereken bu tür şeyler,

mouth in a certain way the pronunciation becomes  much easier after I listen to lots of different  

birçok farklı

people pronounce something all right so I might  hear the word I've given this example before

insanın bir şeyi doğru telaffuz etmesini dinledikten sonra telaffuz çok daha kolay hale geliyor, böylece ben kelimesini duyabiliyorum. Bu örneği Pi'den önce verdim, bu

Pi so I am from Chicago in the United States and  I'm I'm speaking particularly clearly so you can  

yüzden Amerika Birleşik Devletleri'nde Chicago'luyum ve özellikle açık konuşuyorum, böylece   ne

understand what I'm saying uh and the word pie  like like a pie that you eat like a dessert pie  

dediğimi ve turta kelimesini bir tatlı gibi yediğiniz bir turta gibi anlayabilirsiniz turta

uh I went when I was younger I had a like another  family that I would visit with my family and the  

uh gençken gitmiştim ailemle ziyaret edeceğim başka bir ailem vardı ve

the wife of the the guy that was he would be  making or she she would make a pie for dessert  

yapacağı adamın karısı veya tatlı olarak turta yapacağı

but she was from the Southern United States maybe  from Georgia or something and she would say y'all  

ama o Güneyliydi Amerika Birleşik Devletleri, Georgia'lı falan olabilir ve size

want some pie y'all want some pie some pie and  this was like a thing in my family we talked  

turta istediğinizi söylerdi, hepiniz turta istersiniz, bu benim ailemde bir şeydi, hakkında konuştuğumuz bir şeydi, vay

about that we like we wow we really like her voice  her her accent her dialect so she was an American  

canına, sesini gerçekten seviyoruz, aksanını lehçesi yani o bir Amerikalıydı

you know fluent English speaker but she sounded  different all right so y'all y'all want some pie  

akıcı bir şekilde İngilizce konuşan birisiniz ama sesi farklı  pekala yani hepiniz biraz turta istiyorsunuz   hepiniz

y'all want some pie like do you all want some  pie so it's the same word but people pronounce  

biraz turta istiyorsunuz gibi hepiniz biraz turta istiyor musunuz yani bu aynı kelime ama insanlar

it differently so if you what most Learners do  again they're getting one example of pie from  

onu telaffuz ediyor   farklı bir şekilde, çoğu Öğrencinin yaptığı gibi yine

like a clear teacher like me but it's not enough  to prepare you for conversations because you need  

benim gibi açık sözlü bir öğretmenden  bir turta örneği alıyorlar, ancak bu sizi konuşmalara hazırlamak için yeterli değil çünkü

to hear that from lots of different speakers that  will improve your listening because you'll be  

bunu birçok farklı konuşmacıdan duymanız gerektiğinden  dinlemenizi geliştirecek çünkü gerçek hayatta karşılaşacağınız

again prepared for the different kinds of speech  that you'll encounter in real life all right so  

farklı türde konuşmalara yeniden hazır olacaksınız, pekâlâ, yani

you'll hear me say pie someone else might say Pat  pan y'all want some pan y'all want some Pine y'all  

benim turta dediğimi duyacaksınız, başka biri Pat pan y'ap pan y'all pan y'ples in pine y' diyebilir hepiniz

want some pie y'all want some pie all right so  they're different ways of saying this it's the  

biraz turta istiyorsunuz hepiniz biraz turta istiyorsunuz pekala bu yüzden bunu söylemenin farklı yolları var bu

same word but people pronounce it differently  so it's better don't just repeat after me say  

aynı kelime ama insanlar farklı telaffuz ediyor bu yüzden benden sonra tekrar etmeyin

Okay Drew said pie so I'm going to repeat after  him you don't need to try to repeat after me just  

Tamam Drew turta dedi ben gidiyorum ondan sonra tekrar etmek için benden sonra tekrar etmeye çalışmana gerek yok sadece dinle

listen to more people say the same word all right  I know this sounds weird it seems like you should  

daha fazla insanın aynı kelimeyi söylemesini dinle tamam mı bu kulağa tuhaf geliyor biliyorum

you should practice the language but the practice  is getting lots of examples that's the practice  

dili pratik yapmalısın ama pratik çok fazla örnek alıyor pratik

all right some Pat that's right left  by this right oh pan all right uh  

pekala biraz Pat bu sağın solunda  oh pan tamam uh

uh all right hopefully hopefully Rafael  answered that question for you all right  

uh pekala umarım Rafael bu soruyu sizin için yanıtlamıştır tamam

so Lewis and okay so your English is so clear  I like to hear you yes it's I'm I'm speaking  

yani Lewis ve tamam yani İngilizceniz çok net Sizi duymak hoşuma gidiyor evet bu benim

particularly clearly so people can understand what  I'm saying but that's part of the reason you need  

İnsanların ne dediğimi  anlayabilmesi için özellikle net konuşuyorum, ancak

to get lots of different examples of related  speech so listen to me say something and listen  

ilgili  konuşmanın birçok farklı örneğini elde etmeniz   için ihtiyaç duymanızın nedenlerinden biri de bu, bu yüzden bir şey söylerken beni dinleyin ve

to other people so this is what we do in fluent  for life so you will hear me say something you  

diğer insanları dinleyin. ömür boyu akıcı, bu yüzden benim bir şey söylediğimi duyacaksınız

will hear someone from Ireland say the same thing  you'll hear a different native speaker you will  

İrlanda'dan birinin aynı şeyi söylediğini duyacaksınız farklı bir anadili duyacaksınız

hear a person from England say the same thing all  right so that's how we train your listening which  

İngiltere'den bir kişinin aynı şeyi söylediğini duyacaksınız pekala bu yüzden dinlemenizi bu şekilde eğitiyoruz ve bu da

improves your pronunciation all right let's  see you are amazing oh thank you you're too  

geliştiriyor telaffuzun pekala bakalım harikasın oh teşekkürler sen de öylesin

kind of can you apply a discount for Christmas  a discount a discount for what I'm originally  

noel için bir indirim uygulayabilir misin aslen

from India living in Florida why do all natives  have a deep voice I don't think they do lots of  

hindistanlıyım florida'da yaşıyorum neden tüm yerlilerin derin bir sesi var bilmiyorum Pek çok

natives don't have a deep voice when I speak my  native language I speak with a deep voice but  

yerlinin ana dilimi konuştuğumda kalın bir sesi yok Derin bir sesle konuşuyorum ama

when I switch to English my voice suddenly becomes  squeaky and high pitch um I would have to hear you  

İngilizceye geçtiğimde sesim aniden gıcırtılı ve tiz oluyor um, konuşmanızı duymak zorundayım

speak but that's probably more about confidence  than the way you speak uh like it's not about  

ama bu muhtemelen  dilin kendisiyle ilgili değilmiş gibi konuşma şeklinizden daha çok özgüvenle ilgilidir, bu

the language itself so you might personally maybe  not feel completely comfortable with your English  

nedenle kişisel olarak İngilizceniz konusunda tamamen rahat hissetmeyebilirsiniz

and that would be probably a better reason or a  stronger reason why you would change the words uh  

ve bu muhtemelen kelimeleri değiştirmek için daha iyi veya  daha güçlü bir neden olacaktır uh

or why you would pronounce things differently  uh I've read the words early days of thought  

veya neden bazı şeyleri farklı telaffuz ediyorsunuz ah, düşüncenin ilk günleri kelimesini okudum

its meaning is last days but found out the true  meaning how can I avoid this kind of mistake all  

anlamı son günler ama gerçek anlamı buldum  bu tür bir hatayı nasıl önleyebilirim

right I'm gonna ask you guys how how to solve  that problem how can we solve that problem

pekala  size bunu nasıl çözeceğimizi soracağım sorun bu sorunu nasıl çözebiliriz bu

so we got an uh a question about some vocabulary  

yüzden bazı kelimelerle ilgili bir sorumuz var

so people will hear something a learner  will hear something in this case early  

böylece insanlar bir şey duyacak bir öğrenci bu durumda erken  günlerde bir şey duyacak

days and uh let's see what's the name of that  sorry uh durso let me know if I pronounce that  

ve uh bunun adı ne görelim pardon uh durso telaffuz edersem bana haber ver o

incorrectly I'm guessing that's French it sounds  like a French name they're so barket bar k  

yanlış bir şekilde bunun Fransızca olduğunu tahmin ediyorum bir Fransız adı gibi geliyorlar çok barket bar k

so if you you learn a word you hear this in a  conversation early days and my my daughters do  

yani bir kelime öğrenirseniz bunu ilk günlerde bir  konuşmada duyarsınız ve kızlarım

this all the time so they are okay thank you all  right so they uh my daughters will get some kind  

bunu   her zaman yaparlar, bu yüzden iyiler teşekkür ederim iyisin yani kızlarım senin bir tür

of you know the hero word or something and they  will say Daddy what does that mean or how do you  

kahraman kelimesini falan öğrenecekler ve baba bu ne anlama geliyor ya da

say this or something like that and I always ask  him the same thing I say where did you hear that  

bunu nasıl söylüyorsun ya da böyle bir şey diyecekler ve ben ona her zaman aynı şeyi soruyorum nerede söylüyorum bunu duydunuz mu

and I try to get them to really think about  what we've been talking about in this video

ve ben onların bu videoda konuştuğumuz şey  hakkında gerçekten düşünmelerini sağlamaya çalışıyorum.

what's the situation all right so the situation  leads to the vocabulary it's not the other  

way around so this is why natives understand  vocabulary from the situation rather than thinking  

like translating in one word to something else so  early days might be something you hear like in the  

bir kelimeyi başka bir şeye çevirmek gibi düşünmekten ziyade durum, yani ilk günler öğretmenlik kariyerimin ilk günlerinde duyduğunuz bir şey olabilir, bu

early days of my teaching career so in the early  days of my teaching career I was not a very good  

nedenle öğretmenlik kariyerimin ilk günlerinde ilk zamanlarda pek iyi bir

teacher in the early days of my teaching career I  was not a very good teacher or in the uh the early  

öğretmen değildim öğretmenlik kariyerim çok iyi bir öğretmen değildim veya

days of the war there was a lot of confusion in  the early days of the in the early days of the war  

savaşın ilk günlerinde çok fazla kafa karışıklığı vardı savaşın ilk günlerinde   bu

so you're hearing something like okay in the  early days of the early days of something and  

nedenle, tamam gibi bir şey duyuyorsunuz bir şeyin ilk günlerinin ilk günleri ve

someone might say well in the early days of my  like college life uh I didn't I didn't study  

birisi üniversite hayatımın ilk günlerinde iyi diyebilir, uh ben

very much but later so in the early days let's  say we imagine like someone's talking about  

pek çalışmadım   ama daha sonra yani ilk günlerde diyelim ki birisi kendi hakkında konuşuyormuş gibi hayal edelim

their college life so in the early days of  my college life I didn't study much but later  

üniversite hayatım yani üniversite hayatımın ilk günlerinde pek çalışmadım ama daha sonra

I was I became a more serious student and  so in that way you think like ah okay it's  

daha ciddi bir öğrenci oldum ve bu şekilde ah tamam bu

probably like you know a before or earlier part  of something uh because they talk about later so  

muhtemelen bir şeyin önceki veya önceki bölümünü biliyormuşsun gibi düşünüyorsun uh çünkü daha sonra konuşurlar yani  ondan

after that that's something else so we know early  days there's not going to be the end of something  

sonra bu başka bir şeydir, yani ilk günlerde bir şeyin sonu olmayacağını biliyoruz

and you can think about that also another example  again you're getting the naturally varied review  

ve bunu da başka bir örnek olarak düşünebilirsiniz  yine doğal olarak çeşitli incelemeler

that you get it's coming from different uses  around the same situation so different speakers  

alıyorsunuz   farklı kaynaklardan geliyor aynı durum etrafında kullanır yani farklı konuşmacılar

using it in different uh like different times  but it's usually about the situation so early  

bunu farklı zamanlarda farklı zamanlarda kullanırlar ama genellikle durum çok erkendir

I can talk about waking up early in the morning so  let's say this is like 7 00 a.m and this is 10 a.m  

Sabah erken kalkmaktan bahsedebilirim yani bu sabah 7 00 gibi ve bu sabah 10

it's in the morning so right now in Japan it is  a 10 10 40 in the morning so it's not very early  

sabah yani şu anda Japonya'da saat 10 10 40 sabah yani çok erken değil

most people are at work if they're going to work  already but five o'clock six o'clock seven o'clock  

çoğu insan zaten işe gidecekse iştedir ancak saat beş altı saat yedi

this is early I have to wake up early tomorrow and  as you hear all of these different uses of early  

bu erken Yarın erken kalkmak zorundayım ve  erken saatin tüm bu farklı kullanımlarını duydukça sorun

it becomes okay I understand what that means it  was like early and then you might also learn late  

yok.

so later so early in the morning or later in  the morning and so early days would mean talking  

yani erken günler

about like these instead of minutes or hours we're  talking about days in some kind of time period all  

dakikalar veya saatler yerine bunlar hakkında konuşmak anlamına gelir biz bir tür zaman dilimindeki günlerden bahsediyoruz

right so the early days of something so instead of  trying to get a translation or go to a dictionary  

pekala yani bir şeyin ilk günleri yani bir çeviri almaya veya bir sözlüğe gitmeye çalışmak yerine

try to use your understanding of the situation  and that will help you figure out things like this  

kullanmayı deneyin durumu anlamanız ve bu, bunun gibi şeyleri anlamanıza yardımcı olacaktır   bu

so when I talk to my daughters and they say Daddy  I heard this phrase can you can you tell me what  

nedenle, kızlarımla konuştuğumda ve onlar baba bu ifadeyi duydum, bana

that means I say okay what what was happening  when you heard that phrase so they watch a cartoon  

söyleyebilir misin  bunun ne anlama geldiğini söyler misiniz? ifade yani bir çizgi film izliyorlar

and they say oh this was happening I say okay so  what do you think that means and then they start  

ve ah bu oluyordu diyorlar, tamam diyorum, peki bunun ne anlama geldiğini düşünüyorsunuz ve sonra

thinking about it and like ah okay I understand  what it means so my job even as a like a teacher  

bunun hakkında düşünmeye başlıyorlar ve ah tamam, bunun ne anlama geldiğini anlıyorum, bu yüzden bir öğretmen gibi bile işim

is really it's not to teach I know it it sounds  funny my job is not to teach it's to help you  

gerçekten öğretmek değil biliyorum kulağa komik geliyor benim işim öğretmek değil bu sizin bir

understand something because if you when you think  of something yourself then you think ah like I got  

şeyi anlamanıza yardımcı olmak çünkü bir şeyi kendi başınıza düşündüğünüzde o zaman ah benim anladığımı düşünürsünüz

it now I feel very confident about that okay so  my job is that's why I call myself a fluency guide  

artık bu konuda kendime çok güveniyorum tamam yani işim bu yüzden kendime

rather than a teacher because my I'm not I'm  not really trying to just tell you information  

bir öğretmen yerine akıcı konuşma rehberi diyorum   çünkü ben size  sadece bilgi vermeye çalışmıyorum   tamam

all right but now you make me think  about my hair well you brought that up  

ama şimdi bana saçlarım hakkında  düşündürttünüz, bunu siz gündeme getirdiniz

so you you were you were curious about about  hearing about that but again it's not it's not  

yani siz bunu duymayı merak ettiniz ama yine de

a bad thing it just means you didn't understand  it from the situation and that's fine so when you  

kötü bir şey değil bu sadece durumdan anlamadığınız anlamına geliyor ve bunda bir sorun yok yani

when you first hear something usually you will  not understand that and understanding develops  

bir şeyi ilk duyduğunuzda genellikle bunu anlamazsınız ve anlayış gelişir

over time as you get more examples so you need  to get different varied examples to make your  

daha fazla örnek aldıkça zaman kazanırsınız, bu nedenle anlayışınızı güçlendirmek için farklı, çeşitli örnekler elde etmeniz gerekir,

understanding stronger you can't just hear the  same phrase if I keep repeating early days early  

aynı cümleyi tekrar tekrar tekrar edersem aynı cümleyi duyamazsınız, bu

days early days early days that's not going to  help you understand early days but if I give  

ilk günleri anlamanıza yardımcı olmayacak ama

you lots of different related examples again I'm  calling this naturally varied review as I give you  

Size tekrar   pek çok farklı ilgili örnek verirsem bu  doğal olarak çeşitli  inceleme olarak adlandırıyorum, çünkü size

more naturally varied review it becomes obvious  all right so it goes from unclear to clear in the  

daha doğal olarak çeşitli incelemeler sunuyorum  pekala  pekala bu nedenle

early days of you learning English maybe you had  trouble understanding some things but over time  

İngilizce öğrenmenin ilk günlerinde belirsizden netliğe doğru gidiyor, belki sorun yaşamışsınızdır bazı şeyleri anladınız ama zamanla

you learned more okay so this is why again I keep  telling you this we began the video talking about  

daha fazla şey öğrendiniz, tamam bu yüzden size  bunu

what to do if you only have uh 15 minutes a day  really even if you have an hour today you should  

günde yalnızca 15 dakikanız varsa ne yapmanız gerektiği hakkında konuşmaya başladık gerçekten bugün bir saatiniz olsa bile

be doing the same thing but this is especially  important for people who don't have much time you  

yapmalısınız   hakkında konuşmaya başladım. aynı şey ama bu özellikle fazla zamanı olmayan  bir

want to take something and focus on it and and get  that in lots of different ways but don't feel bad  

şeyi alıp ona odaklanmak ve bunu birçok farklı yoldan elde etmek isteyen ancak kötü hissetmeyen

really this is another important point for people  don't feel bad about not understanding something  

gerçekten bu da insanlar için başka bir önemli nokta 'bir şeyi anlamadığım için üzülüyorum

all right I saw some other comments but I want to  make this very clear because again fluency is such  

tamam başka yorumlar da gördüm ama bunu  çok  açıklığa kavuşturmak istiyorum çünkü yine  akıcılık çok         tamam bu

a mental issue okay it's a it's a mental process  it's not like like learning to throw a punch or  

zihinsel bir süreç yumruk atmayı veya   başka bir şeyi öğrenmek gibi değil

something it's a mental process so if you don't  feel confident about what you're learning [Music]  

zihinsel bir süreçtir, yani [Müzik]                                  çekeceğiniz  şey hakkında  kendinize güvenmiyorsanız

and you won't feel prepared to speak all right  let me give you another example of this again  

ve konuşmaya kendinizi hazır hissetmiyorsanız pekala size bununla ilgili başka bir örnek vereyim

this is very important you notice me using the  word again again because I like to not I don't  

bu kelimeyi kullandığımı fark etmeniz çok önemlidir   tekrar tekrar çünkü sevmiyorum

want to repeat myself exactly but I want to  give you related examples it's that naturally  

kendimi tam olarak tekrarlamak istemiyorum ama size ilgili örnekler vermek istiyorum bu doğal olarak

varied review all right most of you probably  learned English in school and your teacher  

çeşitli bir inceleme pekala çoğunuz muhtemelen İngilizce'yi okulda öğrendiniz ve öğretmeninizin

usually had some flash cards and the flash  card would have a word like let's just say uh

genellikle bazı bilgi kartları ve flaşı vardı kartta şöyle bir kelime olurdu, hadi

now if I give you a word I'm going to  teach you a word this is not a word in  

şimdi söyleyelim, eğer sana bir kelime verirsem sana bir kelime öğreteceğim bu herhangi bir dilde bir kelime değil

any language but let's say I'm teaching you  a language I show you this and I say uh sin

ama diyelim ki sana bir dil öğretiyorum sana bunu gösteriyorum ve ben günah deyin ne

let me know in the comments what you think  that means just tell me what what does sin  

düşündüğünüzü yorumlarda bana bildirin bunun ne anlama geldiğini bana söyleyin günah

mean what does sin mean so I'm teaching you  a word in a new language I show you a flash  

günahın ne anlama geldiğini söyleyin bu yüzden size yeni bir dilde bir kelime öğretiyorum size bir

card of something and I'm showing you okay  sin I'll show you this and I say sin I don't  

şeyin bilgi kartını gösteriyorum ve ben sana gösteriyorum tamam günah sana bunu göstereceğim ve günah diyorum

tell you anything else let me know what you  think that means what does sin mean this is  

sana başka bir şey söylemiyorum günahın ne anlama geldiğini düşündüğünü bana bildir bu

just a quick experiment to prove something  to you about language learning all right  

sadece sana dil öğrenimi hakkında bir şeyler kanıtlamak için hızlı bir deney tamam mı

any ideas post it in the chat right now  the name of owner the name of the owner

herhangi bir fikir hemen şimdi sohbete gönderin sahibinin adı sahibinin adı bunun sahibinin

the name of like the name of  the owner of this let's see pot

adı gibi bunun sahibinin adı bakalım saksı un pekala

vase

flour

all right let's see if we have  any more examples of this plant

bakalım bu bitki vazosunun başka örneği var mı

vase all right next I'm going to give you  another picture but notice notice something here  

bakalım sonra size başka bir resim vereceğim ama burada bir şeye dikkat edin

this even this picture and I give you one word  it's not clear what I'm talking about you don't  

bu resim bile ve size tek kelime söylüyorum  neden bahsettiğim net değil

understand okay so there's a whole like there are  many many different things that you could assume  

anlamadınız  tamam yani bir bütün var gibi birçok  birçok farklı şey var tahmin edebileceğiniz şeyler

I'm talking about so the teacher the teacher  knows what the picture is but the student does not  

Öğretmen resmin ne olduğunu bilmesi için bahsediyorum ama öğrenci

okay now make a sentence okay even  if I make a sentence I'd be making  

tamam şimdi bir cümle kur tamam tamam ben bir cümle kursam bile

a sentence in a different language  so I the sentence would be like

farklı bir dilde bir cümle kuruyor olacağım bu yüzden ben cümle şöyle olurdu

and like I'm just I just made that up it doesn't  

ve ben sadece ben uydurdum bunu hiçbir

doesn't mean anything but now  I'm going to give you another

şey ifade etmiyor ama şimdi size beni gönderecek başka bir cümle vereceğim

that would have send me

now what does sin mean this is the situation  see the situation itself from one situation  

şimdi günah ne anlama geliyor durum bu  bakın durumun kendisi bir durumdan

it's not always clear definitely pot definitely  pot yes okay now you guys get it so a good a good  

her zaman net değil kesinlikle pot kesinlikle pot evet tamam şimdi anladınız çok iyi bir

teacher makes the lesson understandable  all right this is not understandable  

öğretmen dersi anlaşılır hale getiriyor  pekala bu anlaşılmaz

this is more understandable okay we're definitely  talking about a pot all right but the the the main  

bu daha anlaşılır tamam kesinlikle bir pottan bahsediyoruz pekala ama ana

idea is that the the lesson is not one thing  you don't get a lesson from one flash car  

fikir, dersin tek bir şey olmadığıdır bir flash arabadan ders almazsınız  bu, akıcılığınızı ve anlayışınızı oluşturan

it's a series of things that come together  that builds your fluency and understanding  

bir dizi şeyin bir araya gelmesidir  tamam

okay does everybody get this idea  so I have an app called Frederick

herkes bu fikri anladı mı bu yüzden ben Frederick adında bir uygulamamız var

and what we did for Designing we had to design  over 8 000 icons so the images like a flash card  

ve Tasarım için yaptığımız şey, 8.000'den fazla simge tasarlamak zorundaydık, böylece resimler Frederick için bir flash kart gibi bir şeydi

kind of thing for Frederick all right and so one  of the things we did is instead of just having one  

ve bu yüzden yaptığımız şeylerden biri, sahip olduğunuz tek bir simgeye sahip olmak yerine

icon you have multiple icons that you look at and  each time you learn you look at a different icon  

baktığınız birden çok simge ve farklı bir simgeye baktığınızı her öğrendiğinizde

it becomes easier to understand what that is all  right and it's the same way in uh like just in  

bunun ne olduğunu  anlamak daha kolay hale gelir ve bu aynı şekilde uh tıpkı

in everyday life you will learn a word or phrase  and the first time you learn it it's not 100 clear  

günlük yaşamda bir kelime veya deyim  öğreneceğiniz ve ilk öğrendiğin zaman 100 net değil

it's like maybe you know 80 clear and you hear  it again it's like oh now you're up to 90 percent  

sanki 80'i net biliyormuşsun ve tekrar duyuyormuşsun gibi, oh şimdi yüzde 90'a ulaşmışsın

and then you hear something again as you get  enough examples then when you're 100 confident  

ve sonra  yeterince örnek aldıkça tekrar bir şeyler duyuyorsun ve sonra kendinden 100 emin olduğunda   konuşmak için

about something that's when you feel really  excited about speaking because you know you won't  

gerçekten heyecanlı hissettiğin bir şey çünkü

make a mistake all right now it looks like there  were a bunch of questions that popped up here let  

şu anda bir hata yapmayacağını biliyorsun görünüşe göre burada bir sürü soru belirdi.

me go back and make sure I get these all right all  right Muhammad says okay we'll make sure I go back  

tamam diyor, geri döndüğümden emin olacağız

and vikash says could you explain the grammar of  using wood would be you just have said it can be  

ve vikash diyor ki, ahşap kullanmanın gramerini açıklar mısınız, sadece

used in the present in a present sentence well  yeah you can say I I would you know it would  

şimdiki zamanda kullanılabileceğini söylemiş olabilir misiniz, peki evet diyebilirsiniz ki, ben bilseydim

be it would be good to to practice this way it  would be would be good if we do something right  

olurdu   bu şekilde pratik yapmak iyi olur bir şeyi doğru yaparsak iyi olur

now you can't say that but remember you should be  focusing on situations grammar grammar comes from  

şimdi bunu söyleyemezsiniz ancak unutmayın

situations so rather than thinking about grammar  and trying to remember a particular grammar point  

dilbilgisi hakkında düşünmek ve hatırlamaya çalışmak yerine  dilbilgisi dilbilgisinin     geldiği durumlara odaklanmanız gerekir belirli bir dilbilgisi noktası

you have to think about the situation itself uh  and and that will help you understand the grammar  

durumun kendisi hakkında düşünmeniz gerekir ve bu, dilbilgisini anlamanıza yardımcı olacaktır   pekala,

all right so hopefully people got I thought  it was recent days ah so recent yes recent  

umarım insanlar anladılar son günler olduğunu düşündüm ah çok yakın evet yakın   yeni,

recent would be would be closer to now so just  like the idea of recently like I recently did  

şimdiye daha yakın olurdu yani tıpkı gibi son zamanlarda yaptığım gibi fikir  peki peki ya camply kampını önerdin mi

all right what about uh camply did you did you  recommend camp Lee oh cambly oh that was yeah that  

Lee kampını önerdin oh cambly oh bu evet bu

was uh many years ago you mean cambly yeah if you  want to spend your time practicing with somebody  

yıllar önceydi cambly demek istiyorsun evet zamanını biriyle pratik yaparak geçirmek istiyorsan

you can but this is more efficient it's a more  efficient use of your time you want to see more  

yapabilirsin ama bu daha verimlidir, zamanınızın daha verimli bir şekilde kullanılmasıdır, diğer öğretmenlerle konuşmak yerine

examples of native speakers actually communicating  rather than speaking with other teachers because  

gerçekten iletişim kuran anadili İngilizce olanların daha fazla örneğini görmek istersiniz çünkü

other teachers or someone who's trained to to  help you speak they're not actually preparing you  

diğer öğretmenler veya konuşmanıza yardımcı olmak üzere eğitilmiş biri sizi aslında

for conversations so this is why uh in fluent for  life we actually give you real examples of native  

sohbetlere hazırlamıyordur. işte bu yüzden, uh akıcı yaşam için size gerçek örnekler veriyoruz

speakers native speakers uh communicating Julio  is a good explanation Glenn here yep very good  

anadili anadili olan uh Julio ile iletişim kurmak iyi bir açıklamadır Glenn burada evet çok iyi   pekala

explanation all right also I have done something  and I had done something he had done something  

ayrıca ben bir şey yaptım ve ben bir şey yapmıştım o bir şey

had differentiate between them again Watch the  video if you go back on my channel and watch the  

yapmıştı   onları tekrar ayırt edin Kanalıma geri dönerseniz videoyu izleyin ve

video about have I think I did that last month  and we talk about that that specific thing but  

geçen ay bunu yaptığımı düşünüyorum  hakkındaki videoyu izleyin ve bu belirli şey hakkında konuşuyoruz ama

again it's going from the situation uh on going  from the situation to the vocabulary or grammar  

yine bu, durumdan uh devam ediyor  durumdan duruma geçiş kelime bilgisi veya gramer

all right Raphael says what I meant is that how  natives can swap one words around a reason to  

pekala Raphael demek istediğim, yerlilerin bir neden etrafında bir kelimeyi değiş tokuş ederek haklı bir sonuca varırken,

reason their point whereas non-natives  learn like if they're memorizing chunks  

yerli olmayanlar parçaları ezberliyormuş gibi öğrendiklerini

without yeah so again Raphael this is  the this is the exact example I gave

evet olmadan  yani yine Raphael bu  bu  bu tam örnek

foreign if we're going to contrast we're going  to compare the way a learner learns and the  

Yabancı verdim, eğer karşılaştırma yapacaksak bir öğrencinin öğrenme

way a native learns so a learner they usually  begin with the word or phrase or grammar okay  

yoluyla  bir  birinin  öğrenme biçimini karşılaştıracağız, böylece bir öğrenci genellikle kelime veya deyim veya dilbilgisi ile başlar tamam

we're gonna I'm not going to write this quickly  because I want to be quick but they begin with a  

gitmeyeceğiz bunu hızlı yazmak için çünkü hızlı olmak istiyorum ama bir

word or phrase or grammar and then usually they  try to translate that or they're going to study  

kelime veya kelime öbeği veya dilbilgisi ile başlarlar ve sonra genellikle bunu  çevirmeye çalışırlar veya

some rules uh you know they're trying to memorize  something uh or they're going to use a word list

bazı kuralları incelerler  uh bilirsiniz bir şeyi ezberlemeye çalıştıklarını  uh veya onlar Bir kelime listesi kullanacaklar

or they might use uh let's see it's basically all  the traditional ways of learning a language they  

veya kullanabilirler, bakalım temelde tüm bir dili öğrenmenin geleneksel yolları

might use spaced repetition space repetition  means we're going to take a word you know and  

boşluklu tekrar boşluk tekrarı bildiğiniz bir kelimeyi alacağız anlamına gelir ve

we're going to show it to you and then we're  going to wait an hour and show it to you again  

göstereceğiz size ve sonra bir saat bekleyeceğiz ve size tekrar tekrar göstereceğiz   ve

and again and again I I'm not a big fan of  spaced repetition because it's much better  

tekrar tekrar aralıklı tekrarın büyük bir hayranı değilim çünkü öğrendiğiniz bir kelimeyi öğrenmek

to get naturally varied review instead of  learning one word you learn a bunch of them  

yerine doğal olarak çeşitli incelemeler almak çok daha iyidir bir grup

and the network builds your memory much faster  than space repetition does okay but Learners are  

ve ağ, hafızanızı alan tekrarından çok daha hızlı oluşturur ancak Öğrenciler

doing this and natives are going to get again  they begin with what the natives begin with

bunu yapıyor ve yerliler tekrar elde edecekler yerlilerin durumla başladıkları şeyle başlıyorlar,

the situation everything comes from the situation  because the point is not to translate it's to  

her şey durumdan geliyor çünkü mesele, tercüme etmek

understand in the language so if I'm learning  English I want to spend my time listening to  

dilde anlamak içindir, yani İngilizce öğreniyorsam

native English speakers talking or you know  explaining things about a particular situation  

anadili  İngilizce olan kişileri dinleyerek veya belirli bir durum hakkında bir şeyler açıklayarak   zamanımı harcamak istiyorum

so the situation then leads to the grammar  or the vocabulary and the pronunciation all  

böylece durum daha sonra dilbilgisine veya kelime dağarcığına ve telaffuza yol açar

these things are connected but you'll also  hear many different examples of something  

bunlar birbiriyle bağlantılıdır ancak bir şeyin birçok farklı örneğini de duyacaksınız

so I just gave earlier in this video an example  of being surprised or thinking something is  

bu nedenle bu videonun başlarında şaşırma veya bir şeyin   inanılmaz olduğunu düşünme  örneği verdim

unbelievable and gave a few different examples  of how a native might respond in that situation  

ve bir yerlinin bu durumda nasıl tepki verebileceğine dair birkaç farklı örnek verdim

so I hear something or I see something a  friend of mine is telling me a story I say  

bu yüzden ben bir şey duyuyorum veya bir şey görüyorum bir arkadaşım bana bir hikaye anlatıyor diyorum ki bu

well that's that's unbelievable or wow are you  serious seriously really you're pulling my leg  

inanılmaz

these are all different ways of responding to  that and the reason a native can communicate  

fluently is because they're prepared for all  these different kind of different ways of  

akıcı bir şekilde, çünkü aynı şeyi ifade etmenin tüm bu farklı türdeki farklı yollarına   hazırlıklı oldukları için

expressing the same thing so Learners  are learning like one word or phrase

Öğrenciler tek bir kelime veya kelime öbeği gibi öğreniyorlar, bu nedenle

so in Japanese as an example I might you might  learn the word like for surprise is like like

Japonca'da örnek olarak like kelimesini  öğrenebilirsiniz  sürpriz için like like

or I might learn like in a  real situation I watch what  

veya ben gerçek bir durumda öğrenebilirim izlesem ne

what happens what do Japanese people  do when they're surprised by somebody

olur Japonlar biri tarafından şaşırdıklarında ne yaparlar

usoyo so they're they're saying different  things about but in that same situation  

yani hakkında farklı şeyler söylüyorlar ama aynı durumda

and so as a child a child learns all these  different ways of saying something and they  

ve böylece bir çocuk her şeyi öğrenir bir şeyi söylemenin bu farklı yolları ve

might say you know one thing most of the time but  they're prepared for what other people are saying  

çoğu zaman sizin bir şeyi bildiğinizi söyleyebilirler, ancak diğer insanların söylediklerine hazırlıklıdırlar

and that's why it's so important to spend your  time getting input from lots of different people  

ve bu nedenle, aynı durum hakkında birçok farklı kişiden görüş almak için zaman ayırmanız çok önemlidir.

about the same situation so on Monday maybe  you're just learning about being surprised  

yani Pazartesi günü belki sadece şaşırmayı öğreniyorsunuz

and you get input from lots of different people  on Tuesday you're you're getting input from you  

ve birçok farklı insandan girdi alıyorsunuz Salı günü sizden girdi alıyorsunuz

know maybe some different people but it's still  talking about that same situation the point is  

belki bazı farklı insanları tanıyorsunuz ama yine de aynı durumdan bahsediyor, önemli olan

to feel uh 100 confident about something you  might not know every phrase but that's fine  

bir konuda kendinden %100 emin hissedebilirsin her cümleyi bilmeyebilirsin ama sorun değil

you'll you'll understand most of what people  are talking about but you'll be prepared in  

insanların hakkında konuştuklarının çoğunu anlayacaksın  ancak  konuşmalarda hazırlıklı olacaksın

conversations and that preparedness is what gives  you confidence all right let me see if I got uh

ve sana güven veren şey bu hazırlıklı olmandır tamam mı bir bakayım Eğer

all right so late in my case I'm a fluent  uh speaker of English I speak Advance you  

durumumda bu kadar geç kaldıysam, akıcı bir şekilde İngilizce konuşuyorum, İlerledim, yani

mean advance advance English however  because I'm in college and intend to  

İngilizceyi ilerletmeyi kastediyorum, ancak üniversitedeyim ve

continue to higher education I want to take  my English to the next level what should I do  

yüksek öğrenime devam etmek niyetindeyim, İngilizcemi yüksek öğrenime götürmek istiyorum. bir sonraki aşamada ne yapmalıyım

uh uh well if you're already fluent then just keep  keep learning like this keep learning like and  

zaten akıcıysanız, o zaman bu şekilde  öğrenmeye devam edin ve

keep learning like a native speaker so a native  speaker just continues to broaden their their  

ana dili İngilizce olan biri gibi öğrenmeye devam edin, böylece ana dili İngilizce olan biri

understanding with learning more topics but still  learning in this same way so the native is always  

daha fazla konu öğrenerek ancak yine de öğrenerek anlayışlarını genişletmeye devam eder aynı şekilde, yerli kişi her zaman

focusing on again situations and learning that  way all right so natives but thanks anyway you  

tekrar durumlara odaklanır ve bu şekilde öğrenir, pekala yerliler ama yine de teşekkürler

really changed the way I see language learning  and all started when I saw your visual guided  

dil öğrenimine bakış açımı gerçekten değiştirdiniz ve her şey görsel rehberli

phrasal verbs video Yeah glad to hear it yeah  so again the visual guide to phrasal verbs is  

deyimsel fiiller videonuzu gördüğümde başladı Evet, duyduğuma sevindim evet  yani yine görsel öbek fiil rehberi

showing you situations and then if we begin  with situations and then how do you how do  

size durumları gösteriyor ve sonra durumlarla başlarsak ve

you learn from that so the visual guide to  phrasal verbs if you do not know what that  

bundan nasıl öğrenirsiniz yani öbek fiiller için görsel rehber bunun ne

is this is another one of my programs this is  also included in fluent for life um but you can  

olduğunu bilmiyorsanız bu başka bir rehber programlarımdan bu da fluent for life'a dahil um ama   aşağıdaki

click on the link in the uh the video below this  in the description below this uh my G oh yeah

videodaki bağlantıya tıklayabilirsiniz bunun aşağıdaki açıklamada bu uh my God oh evet

oh so again Japanese people it's same  thing in every language is not just one  

oh yani yine Japonlar aynı her dilde sadece değil bir

way to say something there are many ways to  express something and you become comfortable  

şeyi söylemenin bir yolu bir şeyi ifade etmenin birçok yolu vardır ve

with certain Expressions so when you see your  friends your you listen to your friends speak  

belirli İfadeler konusunda kendinizi rahat hissedersiniz, bu nedenle arkadaşlarınızı gördüğünüzde arkadaşlarınızın konuşmasını dinlersiniz

if you pay attention to them they will have  certain phrases that they that they use often  

onlara dikkat ederseniz sık sık kullandıkları belirli ifadelere sahip olurlar

so I might say uh like if you watch my videos  you'll hear me use I don't know like or whatever  

yani Şey gibi diyebilirim, videolarımı izlerseniz, kullandığımı duyacaksınız, bilmiyorum beğeniyorum ya da her neyse, bu

so I'm giving some examples I might say whether  you speak Spanish or French or whatever I say  

yüzden bazı örnekler veriyorum İspanyolca mı Fransızca mı konuşuyorsunuz ya da ne dersem

that like as and you're like oh okay that means  if I'm going to give a list of something but  

onu ​​diyeyim, beğenin ve siz' oh tamam bunun anlamı, eğer bir şeyin listesini vereceksem ama

I don't want to list every language so that's  the situation that's what Drew is talking about  

her dili listelemek istemiyorum yani Drew'un bahsettiği durum bu

magical all right I can understand you but  I can't speak so again the the reason people  

sihirli tamam seni anlayabiliyorum ama konuşamıyorum yani yine insanların

can understand me is I'm speaking slowly and  clearly number one uh but number two because  

beni anlayabilmesinin nedeni, yavaş ve net bir şekilde konuşuyor olmamdır, birincisi ama ikincisi,

they're only getting input from link from teachers  rather than getting input from The Real World

Gerçek Dünya'dan girdi almak yerine yalnızca öğretmenlerden gelen bağlantıdan girdi alıyorlar, bu yüzden

so again what we do in fluent for life for people  that can understand me we want to get you up here  

yine akıcı bir şekilde yaptığımız şey hayat beni anlayabilen insanlar için sizi buraya,

to where you can understand native speakers and  it's really difficult to try to jump up to this  

anadili İngilizce olan kişileri anlayabileceğiniz bir yere götürmek istiyoruz ve bu   seviyeye atlamaya çalışmak gerçekten zordur, bu

level so what we do is we give you some steps  to get there it's much easier to get to that  

nedenle yaptığımız şey, oraya gitmeniz için  size bazı adımlar vermektir  gerçek,

level where we take actual like regular speech  that's difficult it's got difficult vocabulary  

normal konuşma gibi gerçekleri aldığımız o seviyeye gelin, bu zor, zor bir kelime dağarcığı var,

the things that you don't usually hear in a real  or in a textbook or in a classroom it's faster  

gerçek bir , ders kitabında veya sınıfta genellikle duymadığınız şeyler, daha hızlı

English and the accents are much less clear  and so if we can take that English and make  

İngilizce ve aksanlar çok daha az net ve böylece o İngilizceyi alıp

it easier to understand and then have you listen  to that and get lots of different examples of that  

daha anlaşılır hale getirebiliriz ve ardından onu dinletebilir ve aynı bilginin aynı dilde birçok farklı örneğini alabilirsin,

same information that same language you will feel  very prepared when you get to real conversations  

gerçek konuşmalara geçtiğinde kendini çok hazırlıklı hissedeceksin

so if you understand me but you don't  understand natives this is how we get you there  

yani beni anlıyorsan ama anlamıyorsun yerlileri anlamıyoruz, sizi oraya bu şekilde ulaştırıyoruz

so this is fluent for life all right let's see  getting some more good questions over here your  

yani bu hayat için akıcı, tamam bakalım burada daha iyi sorular bulalım

English is clear but some people talks and it's  hard to understand yeah so I can also speak and  

İngilizceniz açık ama bazı insanlar konuşuyor ve anlamak  zor evet bu yüzden ben de konuşabiliyorum ve

and have it be difficult to understand I do some  examples of that sometime can you please tell me  

ve anlamak zor bunun bazı örneklerini bazen yapıyorum lütfen bana

exactly what we can do in 15 minutes to be fluent  English go back and watch the video again the the  

15 dakikada akıcı olmak için tam olarak ne yapabileceğimizi söyler misiniz   geri dönün ve videoyu tekrar izleyin

solution really is to get lots of input it's not  to speak so if you only have 15 minutes don't try  

çözüm   gerçekten çok fazla girdi almaktır konuşmak değil bu nedenle, yalnızca 15 dakikanız varsa,

to repeat after people don't try to spend your  time practicing speaking or something just get  

insanlar zamanınızı konuşma pratiği yapmaya veya başka bir şeye ayırmaya çalışmadıktan sonra tekrarlamayı denemeyin, yalnızca

lots of examples of people so you feel confident  about using the language when you do speak  

çok sayıda insandan örnek alın;

all right the language learning process  uh is is just about getting input  

öğrenme süreci uh  sadece girdi almakla ilgilidir

I have to imagine a situation and write down about  the situation is that an example to be fluent  

Bir durumu hayal etmem ve durum hakkında  yazmam gerekiyor akıcı olması için bir örnek

no you you watch this is it's a very concrete uh  a very like very regular example of something you  

hayır siz izliyorsunuz bu çok somut uh  yerel olarak izlediğiniz bir şeyin çok düzenli bir örneği

watch native speakers talking about something  or being in a certain situation and then what  

konuşmacılar bir şeyden veya belirli bir durumda olmaktan bahsediyorlar ve sonra ne

do they say what do I say when I'm baking a cake  what do I say when I'm uh before I go to sleep  

diyorlar  kek pişirirken ne diyeceğim uyumadan önce ne diyeceğim

like before I go to sleep but what do I say to  people I say good night or I say sleep well or  

uyumadan önce olduğu gibi ama ne yapacağım İnsanlara iyi geceler diyorum veya iyi uykular diyorum veya   iyi

I say sleep tight there are different ways I could  say that and so if you listen to different natives  

uykular diyorum bunu söyleyebileceğim farklı yollar var ve dolayısıyla

talking about that same situation you will  become fluent automatically just by listening  

aynı durum hakkında konuşan farklı yerlileri dinlerseniz, sadece onları dinleyerek otomatik olarak akıcı hale gelirsiniz.

to them your your pronunciation will improve  your vocabulary will improve your grammar will  

telaffuzunuz gelişecek kelime dağarcığınız gelişecek dil bilginiz gelişecek

improve this is how you got fluent in your native  language okay and it's the only way you will get  

ana dilinizde bu şekilde akıcı hale geleceksiniz tamam ve

fluent in English if you want to become a fluent  speaker some people don't care about actually uh  

akıcı bir şekilde İngilizce konuşmak istiyorsanız bu, İngilizcede akıcı olmanın tek yolu aslında bazı insanların umurunda değil uh   uh

uh you know communicating fluently maybe  they just want to have uh like understand  

bilirsiniz akıcı bir şekilde iletişim kurmak belki sadece anlamak

movies or something like that that's fine can  I define the word exaggeration exaggerating  

filmleri veya bunun gibi bir şey yapmak isterler, sorun değil abartı kelimesini tanımlayabilir miyim abartılı

is it is it nervousness well when when do you  hear that when do you hear that again natives

sinirlilik mi ne zaman bunu ne zaman duyuyorsunuz bunu tekrar ne zaman duyuyorsunuz yerliler

Learners learners so Learners  are looking for a definition

Öğrenenler öğrenenler yani Öğrenciler bir tanım arıyorlar

natives are thinking about situation

yerliler durum hakkında düşünüyorlar

so when do you hear that so  the word exaggerate exaggerate

yani bunu ne zaman duyuyorsunuz yani abartmak abartmak

or exaggeration pardon my my poor doctor  handwriting over here I should be a doctor  

veya abartmak kelimesini bağışlayın zavallı doktorum buradaki el yazısı ben doktor olmalıyım

uh so instead of giving a definition  of this when do you hear that word  

uh bunun bir tanımını vermek yerine ne zaman yapacaksınız o kelimeyi duy

when do you see that word when do you  like if you're reading it if you're in  

o kelimeyi ne zaman görüyorsun ne zaman seviyorsun eğer okuyorsan eğer

a story like if a friend of mine is telling  me hey I caught a fish this big in my bathtub

bir hikayenin içindeysen sanki bir arkadaşım bana hey küvette bu kadar büyük bir balık yakaladım

I caught a fish this big in my bathtub I mean  that's that's some that's some [ __ ] right  

bu kadar büyük bir balık yakaladım diyormuş gibi küvetimde büyük demek istediğim bu biraz bu biraz [ __ ] doğru   işte

there you're exaggerating now maybe he caught  like a maybe a fish this big there's probably  

şimdi abartıyorsunuz  belki bu kadar büyük bir balık gibi yakalamıştır muhtemelen

no fish at all in his bathtub but let's say  he went out fishing in uh in like a lake or  

küvetinde hiç balık yoktur ama diyelim balığa çıktı uh in göl gibi bir

something and I'm pretty sure like the fish  in that Lake are this big a big fish is that  

şey ve eminim ki o göldeki balıklar bu kadar büyük büyük bir balık şu kadar

big but he gets a fish this big wow he must be  exaggerating he must be he must be exaggerating  

büyük ama bu kadar büyük bir balık alıyor vay vay abartıyor olmalı abartıyor olmalı tamam o

all right so it's the situation that helps me  understand the vocabulary but I don't want to  

halde bu kelime dağarcığını anlamama yardımcı olan bir durum ama

hear just one example I want many examples of that  how else might somebody be exaggerating something  

tek bir örnek duymak istemiyorum buna dair birçok örnek istiyorum başka nasıl biri bir şeyi abartıyor olabilir

so if I'm in a job interview maybe I'm saying  like yeah I can do this and that and I've got  

yani bir iş görüşmesindeysem belki evet yapabilirim gibi söylüyorum bu ve bu ve ben

all these skills and lots of experience  but I don't really I'm just exaggerating  

tüm bu becerilere ve pek çok deneyime sahibim ama gerçekten abartmıyorum

I'm exaggerating so I'm taking something  at like some level and making it bigger  

Abartıyorum bu yüzden  bir şeyi bir düzeyde alıp büyütüyorum

I'm exaggerating something and the  more examples you get of that thing  

Bir şeyi abartıyorum ve bir kelime veya benzeri bir şey hakkında ne kadar çok örnek alırsanız

like a word or something the more situations  you get when you're using that something

o şeyi kullandığınızda o kadar çok durumla karşılaşırsınız

here is a face I'm going to  draw two eyes and a smile  

burada bir yüz iki göz ve bir gülümseme çizeceğim

here is another face I'm going to  draw two eyes and an exaggerated smile

işte başka bir yüz çizeceğim  iki göz ve abartılı bir gülümseme

you get it okay here's a smile here is  an exaggerated smile and as you learn  

anladınız tamam işte bir gülümseme burada abartılı bir gülümseme var ve

that as you get these different  examples your mind you can feel  

bu farklı örnekleri aldıkça zihninizin genişlediğini hissedebildiğinizi öğrendikçe

it expanding you should feel something  when you learn that you're like oh wow  

oh vay gibi olduğunuzu öğrendiğinizde bir şeyler hissetmelisiniz

like now I understand what that means all  right you don't get an understanding from  

şimdi bunun ne anlama geldiğini anlıyorum pekala pekala bir tanımdan bir şey anlamazsınız bir

a definition you get understanding from  lots and lots of examples of something  

şeyin pek çok örneğinden anladığınız bir şey

okay it got quite kind of kind of quiet in the  chat hopefully hopefully that makes sense to  

tamam sohbette oldukça sessiz bir ortam oluştu umarım umarım bu herkes için bir anlam ifade eder yani

everybody so this is an exaggeration I'm not like  telling a like a lie I'm exaggerating something  

bu bir abartı Yalan gibi bir şey söylemekten hoşlanmıyorum Bir şeyi abartıyorum

like when you if you've ever had a caricature  drawn of you so you sit down and they draw kind  

sizin için bir karikatür çizdirdiyseniz, böylece oturun ve onlar

of a cartoon picture of you so maybe  like you like in real life you have uh  

sizin bir tür   karikatür resminizi çizsinler yani belki gerçek hayatta seversin uh   dişlerinin arasında

there's like a small a small space or a small  gap between your teeth but a caricature artist  

küçük bir boşluk veya küçük bir boşluk var ama bir karikatürist

might draw you like this it's like wow like  we're gonna draw we're gonna exaggerate that

seni böyle çizebilir vay canına çizeceğiz bunu abartacağız tamam

okay so as you're learning these different  examples that's how you develop the fluency  

öyleyse senin gibi bu farklı örnekleri öğrenerek akıcılığı bu şekilde geliştiriyorsunuz

because you feel confident about the vocabulary  ah now I understand what exaggerate means so I  

çünkü kelime dağarcığı konusunda kendinize güveniyorsunuz ah şimdi abartmanın ne anlama geldiğini anlıyorum bu yüzden

feel confident using it okay you don't get  fluent by repeating the word exaggerate  

bunu kullanırken kendime güveniyorum tamam abartılı abartı

exaggerate exaggerate exaggerate so my teacher  said exaggerate but now someone pronounces it a  

abartı  abartı  abartı kelimesini tekrarlayarak akıcılık kazanmazsınız öğretmenim abartılı dedi ama şimdi birisi bunu

little bit differently and I'm not prepared for  that but if I hear different people use the word  

biraz farklı telaffuz ediyor ve buna hazır değilim ama farklı insanların abartı kelimesini kullandığını duyarsam bunun

exaggerate I hear different situations of that  that's when I feel confident about using something  

farklı durumlarını duyuyorum  işte o zaman bir şeyi kullanma konusunda kendime güveniyorum

does this make sense let me know in the chat if if  everybody gets what I'm saying here because this  

bu mantıklı mı bana bildirin sohbette eğer herkes burada söylediklerimi anlarsa, çünkü bu   bu

is this will get you fluent if you understand this  if you understand this idea all right all right  

sizi akıcı hale getirecektir, eğer bunu anlarsanız bu fikri anlarsanız pekala, pekala

vikash exaggeration is When someone tells you  that it was huge and really yeah so again you can  

vikash abartma Birisi size bunun çok büyük olduğunu ve gerçekten evet öyle olduğunu söylediğinde

give different examples of that like a definition  but if you just okay we're gonna get lots of wow  

buna   bir tanım gibi  farklı örnekler verebilirsiniz ancak tamamsa, çok fazla vay be elde edeceğiz    vay canına, bunun gibi

I'm going to show some examples of something like  wow we're really exaggerating something like that  

bir şeyi gerçekten abartıyoruz   pekala

all right sir I'm quite fluent in my mind but  when it comes to speaking words not come to mind  

efendim, ben sakinim gibi bazı örnekler göstereceğim Aklımda akıcı ama konuşma söz konusu olduğunda aklıma gelmeyen

how can I speak effortlessly uh so this is it the  the same thing I've been talking about all video  

zahmetsizce nasıl konuşabilirim?

if you want to be a fluent speaker you need  to get lots of input it's not about you if  

Bu sizinle ilgili değil eğer

you're if you're not feeling confident in  your mind or if you're feeling confident  

kendinize güvenmiyorsanız veya zihnen

in your mind but not when you're in real  conversations it's usually uh because you  

kendinize güvenmiyorsanız, ancak gerçek sohbetler içinde değilseniz bu genellikle

didn't get enough input you didn't get  enough examples uh of like other people  

yeterli girdi alamadığınız içindir diğer insanlar gibi yeterince örnek alamadınız,

all right uh their souls is for instance  practicing with other people online uh

tamam ah ruhları örneğin diğer insanlarla çevrimiçi pratik yapıyor uh aynı durum

how can I catch different speakings about  the same situation all right yeah I you  

hakkında farklı konuşmaları nasıl yakalayabilirim pekala evet ben

don't need to get it from practicing  from practicing with other people

bunu pratik yaparak almanıza gerek yok

like I mentioned earlier if you  go on YouTube fix car engine

Daha önce bahsettiğim gibi diğer insanlarla pratik yapmaktan, YouTube'a giderseniz araba motorunu düzeltin,

so if I search for fixed car engine or how to  fix car engine and I get specific how to fix uh  

bu nedenle sabit araba motorunu veya araba motorunun nasıl  tamir edileceğini ararsam ve

Toyota of a certain kind of car whatever how do  I fix a Mercedes-Benz xzq engine I don't think  

belirli bir tür arabanın Toyota'yı nasıl tamir edeceğimi öğrenirsem, nasıl olursa olsun Mercedes-Benz xzq motorunu tamir etmek Bunun

that's even a real car name but I don't know  anything about cars but if I'm looking for that  

gerçek bir araba adı olduğunu bile sanmıyorum ama arabalar hakkında hiçbir şey bilmiyorum ama bunu arıyorsam

I'm going to find a bunch of videos on YouTube  about how to fix that engine and I'm going to  

YouTube'da nasıl tamir edileceğiyle ilgili bir sürü video bulacağım şu motoru düzeltin ve

watch those and I'm going to hear like a lot of  the same vocabulary from these different people  

bunları izleyeceğim ve bu farklı insanlardan pek çok  aynı kelime dağarcığını duyacağım

I'm also going to hear some different vocabulary  I'm also going to hear some different accents  

Ayrıca bazı farklı kelimeler duyacağım Ayrıca bazı farklı aksanlar da duyacağım

okay but each time I watch a new video about  that topic I get stronger and stronger about  

tamam ancak bu konuyla ilgili her yeni video izlediğimde, anlayışımla ilgili daha da güçleniyorum,

my understanding it's my understanding that  allows me to speak because understanding leads  

konuşmamı sağlayan şey benim anlayışımdır çünkü anlamak

to confidence which leads to fluency so you  don't you don't try to spend your time like  

güvene yol açar ve bu da akıcılığa yol açar, bu yüzden siz  zamanınızı harcamaya çalışmayın

speaking with lots of different people that's  again it's a waste of time what would I do I  

pek çok farklı insanla konuşmak gibi yine  zaman kaybı ne yapardım

have 15 minutes I'm going to call my friend  and and try to like talk with him I don't have  

15 dakikam var arkadaşımı arayacağım ve onunla konuşmayı sevmeye çalışacağım

time for that so I do have time for this all  right so this is what we do in fluent for life

bunun için     zamanım yok bu yüzden var bunun zamanı pekala, bu yüzden hayat için akıcı bir şekilde yaptığımız şey bu Evcil

I want to talk about pets so I'm going to listen  to different people talking about pets I'm going  

hayvanlar hakkında konuşmak istiyorum bu yüzden farklı insanların evcil hayvanlar hakkında konuşmalarını dinleyeceğim Evcil

to listen to stories about pets I'm going to  see different like short examples about pets  

hayvanlar hakkında hikayeler dinleyeceğim Göreceğim farklı, evcil hayvanlar hakkında kısa örnekler

I'm really going to focus on that so this is a  very efficient way to get fluent it means like  

Gerçekten buna odaklanacağım, yani bu akıcı konuşmanın çok etkili bir yoludur, yani

you're going to learn something that you need  to learn but you can do it very quickly so in  

öğrenmeniz gereken bir şeyi öğreneceksiniz, ancak bunu çok hızlı bir şekilde   yapabilirsiniz

a short amount of time we're going to learn a  bunch of different examples again you can do  

kısa bir süre sonra bir bir değişken örneği yeniden öğreneceğiz

this by yourself if you want to but fluent for  life actually takes you through the process and  

isterseniz  bunu kendi başınıza  yapabilirsiniz ancak hayat için akıcılık aslında sizi sürecin içinden geçirir ve

shows you how to do it all right all right I watch  a lot about computer programming languages yeah so  

nasıl yapacağınızı gösterir pekala pekala izliyorum bir  bilgisayar programlama dilleri hakkında çok şey evet yani

if you're interested in that then keep watching  those videos so you will learn about computer  

bununla ilgileniyorsanız o videoları izlemeye devam edin böylece bilgisayar programlama hakkında bilgi edinirsiniz

programming and you will learn about English all  right uh greetings from Turkey 5 a.m but I'm here  

ve İngilizce öğrenirsiniz tamam uh Türkiye'den selamlar sabah 5 ama ben burada

to listen to you great glad to hear it Rafael so  you mentioned was that we get fluent word by word  

sizi dinlemek için   harika Bunu duyduğuma sevindim Rafael bu yüzden kelime kelime akıcı hale geldiğimizden bahsetmiştin

could you please talk about it again I'm confused  about fortunate unfortunate all right um yeah sure

lütfen bunun hakkında tekrar konuşabilir misin talihli talihsizlik konusunda kafam karıştı pekala um evet eminim

now one of the things I do as as I'm  trying to help you learn is I try to  

şimdi yardım etmeye çalıştığım gibi yaptığım şeylerden biri öğreniyorsunuz ki,

compare different things so it's much easier  for our brain to understand that way so what  

farklı şeyleri karşılaştırmaya çalışıyorum, bu yüzden beynimizin bu şekilde anlaması çok daha kolay, yani

most people think is happening when they they  think about fluency so we've got we've got uh  

çoğu insanın akıcılık hakkında düşündüklerinde ne olduğunu düşündükleri, yani

like fluency over here and then we got time  and over time Learners are trying to learn  

elimizde akıcılık gibi bir şey var ve sonra biz zaman ve zamanla Öğrenciler

more vocabulary so each day I'm going to try  to learn five new words or something like that  

daha fazla  kelime öğrenmeye çalışıyorlar, bu yüzden her gün beş  yeni kelime veya buna benzer bir şey   öğrenmeye çalışacağım

and so they continue to learn more and more new  words but they don't become more fluent over time  

ve bu nedenle onlar giderek daha fazla yeni kelime öğrenmeye devam ediyorlar, ancak daha akıcı hale gelmiyorlar zaman

most of the people who watch my videos they have  this problem all right so they've been learning  

videolarımı izleyen insanların çoğunda bu sorun var, bu yüzden öğreniyorlar

even if they are good students they're trying  to learn lots of vocabulary each day I'll learn  

iyi öğrenciler olsalar bile her gün pek çok kelime öğrenmeye çalışıyorlar

five new words or ten new words or something  like that all right but they they learn more  

beş yeni kelime veya on yeni kelime öğreneceğim veya tamam ama daha fazla öğreniyorlar

but they don't increase in fluency so they're  spending more time but fluency doesn't increase  

ama akıcılıkları artmıyor bu yüzden daha fazla zaman harcıyorlar ama akıcılığı artmıyor   pekala

all right and the reason this happens  is because fluency doesn't come from  

ve bunun olmasının nedeni akıcılığın

increasing your vocabulary fluency doesn't  come from increasing your vocabulary  

kelime dağarcığınızın akıcılığını artırmaktan gelmemesidir kelime dağarcığınızı artırmakla olmuyor

all right if you can't use this fluently then you  will definitely not be able to use this fluently  

pekala, bunu akıcı bir şekilde kullanamıyorsanız, o zaman kesinlikle akıcı bir şekilde kullanamayacaksınız   bu

so this is why I say you get fluent one word at a  time as you learn more so I might hear a word like  

nedenle, daha fazla öğrendikçe her seferinde bir kelimeyi akıcı hale getirmenizi söylüyorum, böylece ben de yapabilirim gibi bir kelime duyun size

like I just I taught you guys the word sin in in  a different language all right so just by giving  

az önce size farklı bir dilde günah kelimesini öğrettim beyler bu yüzden

you some more examples about that when you feel  confident about that one word that's when you can  

size bununla ilgili birkaç örnek daha vererek o tek kelime konusunda kendinize güvendiğiniz zaman

use it fluently so fluency your fluency in this  word is independent of this of this word over here  

onu akıcı bir şekilde kullanabilirsiniz yani akıcılığınızı artırabilirsiniz bu kelime şuradaki kelimeden bağımsızdır

and this is why you can use some words fluently  in other words you you just forget them because  

ve bu nedenle bazı kelimeleri akıcı bir şekilde kullanabilirsiniz diğer bir deyişle onları unutursunuz çünkü

you haven't you haven't learned them in well  enough you don't understand them well enough  

onları yeterince iyi öğrenmediniz anlamazsınız yeterince iyi

you can't use them well enough okay so you  don't get fluent by learning more words  

onları yeterince iyi kullanamazsınız tamam yani daha fazla kelime öğrenerek akıcı olmazsınız   sahip olduğunuz

you get fluent by really  understanding the vocabulary you have

kelime dağarcığını gerçekten  anlayarak akıcı hale gelirsiniz tamam bu

okay does that make sense so hopefully this  is the idea about getting fluent word by word  

mantıklı yani umarım  kelime kelime akıcı olma fikri budur

so if you if you don't if you don't understand  something then you keep reviewing it and seeing  

yani eğer anlamazsan bir şeyi anlamazsan o zaman onu gözden geçirmeye ve

it in different ways until you do understand  that but you don't move on to new words now the  

onu farklı şekillerde görmeye devam edersin ta ki anlayana kadar ama artık yeni kelimelere geçmiyorsun

reason most people learn this way is because of  basically how our brain works our brain is most  

çoğu insanın bu şekilde öğrenmesinin nedeni şudur: temel olarak beynimizin nasıl çalıştığı beynimizin en

excited by new information so we don't want to  review something again it's much more fun to to  

yeni bilgi tarafından heyecanlandırıldığı için bir şeyi tekrar  gözden geçirmek                                                                                                                                                                                                                                                                             ... yeni

learn new vocabulary so people want to watch a new  YouTube video about different vocabulary it's like  

complete no no connection at all to what like some  new thing that we learned all right so you on like  

öğrendiğimiz bazı yeni şeylerle hiç bağlantısı yok yani

most YouTube videos it's like here are 10 you know  phrasal verbs or whatever that like don't have  

çoğu YouTube videosunu beğeniyorsunuz işte burada 10 tane bilirsiniz deyimsel fiil ya da her neyse bunun

anything to to do with anything else and there's  a lot of good vocabulary but people don't learn it  

başka hiçbir şeyle ilgisi yok ve bir sürü şey var iyi bir kelime dağarcığı var ama insanlar bunu

effectively so they're not they learn one thing  and then jump to something completely different  

etkili bir şekilde öğrenmiyorlar, bu yüzden bir şey öğrenip sonra tamamen farklı bir şeye atlamıyorlar   bu

it's the review and the the thing that I that  I figured out was the naturally varied review

inceleme ve benim anladığım şey  doğal olarak çeşitli incelemeydi,

so the naturally varied review is the key to  fluency because your brain will be bored if  

dolayısıyla doğal olarak çeşitli inceleme akıcılığın anahtarıdır, çünkü

you just try to repeat something again and again  but if you can get slightly different versions of  

bir şeyi tekrar tekrar tekrar etmeye çalışırsanız beyniniz sıkılır, ancak bu kelime dağarcığının biraz farklı versiyonlarını elde ederseniz

that vocabulary your brain will be interested and  you will learn uh the actual fluency you need or  

beyniniz ilgilenecek ve ihtiyacınız olan asıl akıcılığı öğreneceksiniz veya

you will develop the actual fluency you need to  communicate so you don't get fluent by learning  

geliştireceksiniz daha fazla kelime öğrenerek akıcı olmamak için iletişim kurmanız gereken gerçek akıcılık

more vocabulary and most of this like you you will  probably learn it and then forget that vocabulary  

ve sizin gibi çoğu kişi muhtemelen onu öğrenecek ve sonra o kelime dağarcığını unutacaksınız

but if you focus on one thing like just this  month you're only going to focus on fixing cars  

ancak sadece bu  ay gibi bir şeye odaklanırsanız sadece gidiyorsunuz arabaları tamir etmeye odaklanın

or you're only going to focus on you know painting  your nails or something like that whatever that  

veya yalnızca tırnaklarınızı boyamaya veya bunun gibi bir şeye odaklanacaksınız o her neyse,

thing is it doesn't matter you can find videos on  YouTube for anything we have a hundred different  

farketmez YouTube'da herhangi bir şey için videolar bulabilirsiniz

topics in fluent for life and we take you through  the process of building fluency in each set  

yaşam için akıcı yüzlerce farklı konumuz var ve size her bir kelime  grubunda  akıcılık oluşturma sürecinden geçiyoruz,

of vocabulary so for each conversation that we  focus on you get fluent in that and then you can  

böylece odaklandığımız her konuşma için bu konuda akıcı hale geliyorsunuz ve ardından

use that vocabulary to talk about other things  so that's how your your fluency you basically  

bu kelime dağarcığını başka şeyler hakkında konuşmak için kullanabilirsiniz böylece akıcılığınızı temel olarak   bu şekilde

build it incredibly quickly so within the first 30  days of the program you're speaking more fluently  

oluşturuyorsunuz inanılmaz derecede hızlı yani programın ilk 30 günü içinde daha

rather than trying to learn more words and then  you forget them all right so that's what I mean  

fazla kelime öğrenmeye çalışmak yerine daha akıcı konuşuyorsunuz ve sonra onları tamamen unutuyorsunuz yani

by you get fluent word by word so either you get  fluent in that vocabulary either you understand  

kelime kelime akıcı hale geliyorsunuz demek istediğim bu kelime dağarcığını ya

it or you do not if you don't understand it don't  move to New vocabulary get more examples really  

anlarsın ya da anlamazsın, anlamadıysan Yeni kelime dağarcığına geçme daha fazla örnek al bir

understand something so you can use it fluently or  you will not feel confident speaking all right uh

şeyi gerçekten anla ki akıcı bir şekilde kullanabilesin yoksa konuşurken kendine güvenmezsin tamam uh bakalım

let's see hi this is uh uh disaraldo Jessica  Aldo from Brazil and I see you there I think Ted  

merhaba bu uh uh disaraldo Brezilya'dan Jessica  Aldo ve seni orada görüyorum Bence Ted

lectures are nice for this goal yep you can watch  different Ted lectures but again like Ted lectures  

bu amaç için dersler güzel evet farklı Ted dersleri izleyebilirsiniz ama yine Ted dersleri gibi

Ted lectures are good for like the situation of of  how do you deliver a lecture so it's the kind of  

Ted dersleri şu durumlar için iyidir bir dersi nasıl verirsiniz yani bu bir

like first we're going to do this and like here's  my my opening so how and we talked about that  

nevi   ilk başta bunu yapacağız ve işte benim açılışım bu yüzden nasıl ve bunun hakkında konuştuk   Yakın

I think on a recent Instagram video I did about  giving a presentation you know even just beginning  

zamanda yaptığım bir Instagram videosunda, bildiğiniz bir sunum yapmak hakkında, hatta daha yeni başlıyor

a presentation you focus on a particular thing and  uh and start teaching or explaining things from  

bir sunuma odaklandığınızı düşünüyorum. belirli bir şey ve uh ve  bir şeyleri   oradan öğretmeye veya açıklamaya başlayın

there uh so let's see a good point how to properly  pronounce the word instantly instantly instantly  

uh, bu yüzden kelimeyi anında  anında   anında doğru bir şekilde nasıl telaffuz edeceğimize dair iyi bir noktaya bakalım

instantly and you will hear like British speakers  might say instantly with the T the second instant  

ve İngiliz konuşmacıların ikinci anda T ile anında söyleyebileceği gibi duyacaksınız

but in regular American English  instantly instantly now if you want  

ancak normal Amerikan İngilizcesinde anında şimdi

to hear me pronounce a whole  bunch of words get Frederick

bir sürü kelimeyi telaffuz ettiğimi duymak istiyorsanız, Frederick

I pronounce over 2 000 words and sentences in  the app so you can listen to my beautiful voice  

I'i uygulamada 2.000'den fazla kelime ve cümle telaffuz edin, böylece tüm gün güzel sesimi   dinleyebilirsiniz

all day instantly instantly instantly instantly  but remember that your pronunciation and your  

anında anında anında anında anında ancak telaffuzunuzun ve   yeteneğinizin olduğunu unutmayın

ability to communicate comes from getting lots of  different examples it's not just hearing me speak  

iletişim kurmak birçok farklı örnek almaktan gelir, bu sadece benim konuşmamı duymak değildir   bu yüzden

so I'm speaking very clearly so you can  understand so other people in the real  

çok net konuşuyorum ki böylece gerçek    dünyadaki diğer insanlar

world will not be speaking so in fluent for life  we give you examples of people who are not clear  

yaşamları boyunca bu kadar akıcı konuşmasın size şu şekilde olan insanlardan örnekler veriyoruz: net değil   pekala pekala bakalım

all right all right let's see if we get  any more questions I think maybe that's  

başka soru alabilir miyiz  sanırım  belki

it though thanks English anyway  yeah it's my pleasure uh for PCO

bu   yine de teşekkürler İngilizce yine de  evet PCO için benim için bir zevk evet bence

yep I think we got everybody all right well so  this is it really uh if you want to be fluent  

herkesi iyi yakaladık yani bu gerçekten uh olmak istiyorsanız akıcı

then it's again a much better use of your  time to get lots more input so you really  

o zaman çok daha fazla girdi almak için zamanınızı kullanmak yine çok daha iyidir, böylece

understand language and then you get that from  uh focusing on situations rather than trying to  

dili gerçekten   anlarsınız ve bunu

get definitions or uh focusing on grammar rules  or other things like that that people typically  

tanımlar elde etmeye çalışmak veya dilbilgisi kurallarına odaklanmak yerine durumlara odaklanmak veya insanların anlayabileceği diğer şeyler gibi şeylerden elde edersiniz genellikle

use when they're trying to learn a language all  right so don't think like a learner think like a  

bir dili öğrenmeye çalışırken kullanın tamam bu nedenle bir öğrenen gibi düşünme ana bir

native focus on situations get lots of examples  of that and you can do that either by yourself  

yerel gibi düşünme durumlara odaklan bununla ilgili pek çok örnek alın ve bunu

on YouTube by focusing on a particular thing or  you can come and join me in fluent for Life by  

YouTube'da belirli bir şeye odaklanarak kendiniz   yapabilirsiniz ya da  programa katılmasanız bile   açıklamadaki bağlantıya tıklayarak gelip fluent for Life'ta bana katılabilirsiniz

clicking on the link in the description even if  you do not join the program I highly recommend  

you learn about how this process works because I  explain everything I'm I'm talking about you can  

bu sürecin nasıl işlediğini öğrenmenizi önemle tavsiye ederim çünkü her şeyi açıklıyorum sizin hakkınızda konuşuyorum

see me I've like written it down for you so you  can understand how the process works all right  

beni görebilir   sizin için yazdım beğendim böylece sürecin nasıl çalıştığını anlayabilirsiniz pekala

looks like uh [ __ ] or kiss a let me ask I have a  question thank you very much it's my pleasure yes  

uh [ __ ] gibi görünüyor veya öperek sorayım bir  sorum var çok teşekkür ederim benim için bir zevk evet

if you have question please go ahead just just  tell me the question no need to ask if you have  

sorunuz varsa lütfen devam edin sadece  sadece bana  soruyu söyleyin  bir sorunuz varsa sormanıza gerek  yok

a question but you got to be quick I'm getting  tired let me get my bottle of water over here

ama hızlı olmalısınız yoruluyorum  su şişemi buraya getireyim,

all right so how can I how can  I improve my past perfect tense  

nasıl yapabilirim geçmişimi nasıl iyileştirebilirim mükemmel zaman

remember think about when people are using the  past perfect think about when people are using  

hatırla, insanların past perfect'i kullandıklarını düşün, insanların

the Past Perfect all right think about when  people are using the present perfect or the  

Past Perfect'i kullandıklarını düşün, pekâlâ , insanların Present Perfect'i veya

present continuous or whatever that happens to be  you should go back and watch the uh the have video  

Present Continuous'i kullandıklarını veya her ne olursa olsun, geri dönüp uh'yu izlemelisin video

so I did I did kind of work with Learners a little  bit about that specific thing but remember you  

ben de yaptım Öğrenciler ile belirli  bir şey hakkında biraz  çalıştım ama unutmayın

don't you don't want to focus on a grammar point  you want to understand when are people using that  

bir dilbilgisi noktasına odaklanmak istemez misiniz insanlar bunu ne zaman kullanıyor

and then get examples of that kind of thing  that's also another thing we do fluent for life  

ve ardından örnekler alın bu tür şeyler bu aynı zamanda yaşam için akıcı şekilde yaptığımız başka bir şeydir

is organized by grammar point so you can actually  get lots of examples of a particular thing like  

dilbilgisi noktasına göre düzenlenir, böylece                      şu an                                                                          mumum 2020202020202020202020202020202020202020201> 201> 201]>]

the present continuous or the past perfect or  whatever but we don't teach it to you that way  

bu şekilde

you get lots of examples and then see native  speakers actually using that in different ways  

çok sayıda örnek alırsınız ve ardından ana dili konuşanların bunu farklı şekillerde kullandıklarını görürsünüz   tamam

all right but I think that's it if you have any  questions uh you can post them I will make this  

ama bence bu kadar  herhangi bir sorunuz varsa onları gönderebilirsiniz

video available after the live is done do click on  the link if you'd like to learn more about how to  

canlı yayın bittikten sonra bu videoyu kullanıma sunacağım tıklayın nasıl akıcı bir konuşmacı olunacağı hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız

become a fluent speaker and actually like if you  again have been learning for a long time but you  

ve gerçekten beğendiyseniz, yine  uzun bir süredir öğreniyorsanız ancak

still struggle to speak fluent for life is going  to get you fluent guaranteed why is it hard to  

hala akıcı konuşmakta zorlanıyorsanız, hayat sizi  akıcı bir şekilde konuşturacaktır garantili, bunu yapmak neden zor?

reach C1 from B do you have any advice about that  yes every the answer to every question is this

B'den C1'e ulaşmak bununla ilgili herhangi bir tavsiyen var mı evet her sorunun cevabı bu

women life freedom all right so the answer  to every question is this it's basically like  

kadınların yaşam özgürlüğüdür pekala yani her sorunun cevabı şudur temelde

you focus on situations get lots of different  examples so you feel confident about being  

durumlara odaklanırsınız pek çok farklı örnek alırsınız, böylece kendinize güvenirsiniz

in that situation and then you know the  vocabulary and the pronunciation all of that  

o durumda olmak ve sonra kelime dağarcığını ve telaffuzu bilirsiniz

so when people use the past perfect well you got  to think about that so first if it let's say let's  

yani insanlar past perfect'i iyi kullandıklarında bunu iyice düşünmelisiniz, bu yüzden önce diyelim

say you're like completely by yourself and you  don't know when to use past perfect go to Google  

tamamen kendi başınızasınız diyelim ve siz değilsiniz past perfect ne zaman kullanılacağını öğrenin   Google'a gidin

and type in past perfect like past perfect  English tense and then look at the examples  

ve past perfect İngilizce zamanı gibi past perfect yazın ve ardından bunun gibi

that you get from from different situations like  that all right so you want to look at different  

farklı durumlardan   aldığınız örneklere bakın, böylece farklı   örneklere bakmak istersiniz

examples and instead of focusing on the grammar  itself it's like what what is happening in what  

ve dilbilgisinin kendisi, hangi

time period when are when are people talking  about something are we talking about something  

zaman diliminde neler olup bittiği gibi, ne zaman insanlar bir şey hakkında konuşuyorlar, biz

that that people did and then they stopped  doing it like I used to do something or are  

insanların yaptığı bir şeyden mi bahsediyoruz ve sonra benim yaptığım gibi yapmayı bıraktılar mı yoksa

we talking about something that like we started  doing years ago and we continue to do it today  

bizim gibi bir şeyden mi bahsediyoruz yapmaya yıllar önce başladık ve bugün yapmaya devam ediyoruz

all right try to think like a native think  about how how a native would figure that out  

pekala bir yerli gibi düşünmeye çalışın bir yerlinin bunu nasıl anlayacağını düşünün   pekala

all right the more you you can think for yourself  uh the better you can become a fluent speaker the  

kendiniz için ne kadar çok düşünürseniz uh o kadar iyi akıcı bir konuşmacı o kadar

faster it will happen to all right so if you have  any questions you can also mail us at info English  

hızlı olabilirsiniz her şey yoluna girecek, yani herhangi bir sorunuz varsa info English  ones.com adresinden bize e-posta gönderebilirsiniz,

anyone.com but you will notice basically all  of my videos focus on this particular idea I've  

ancak temelde tüm videolarımın bu özel fikre odaklandığını fark edeceksiniz,

been teaching this for almost 20 years almost 20  years crazy all right Raphael people keep coming  

neredeyse 20 yıldır bunu öğretiyorum neredeyse 20 yıldır çılgın pekala Raphael insanları

in with last questions over here have you seen  the guy who filmed his baby developed language  

buraya son sorularla gelip duruyor... bebeğini filme alan adamı gördünüz mü, TED Talk'ta

comprehension up to its first word he lectured  on TED Talk uh I think that was like a couple of  

ders verdiği ilk kelimeye kadar gelişmiş dil anlayışı uh Sanırım bu birkaç

years ago I saw something where it was a guy he  mapped like the language and in in his house or  

yıl önce bir şey gördüm dili gibi eşlediği bir adamdı ve evinde veya   onun

something like that I don't know if we're talking  about the same thing um but the yeah it was like  

gibi bir şey  aynı şeyden mi bahsediyoruz bilmiyorum um ama evet

it was just talking about like the the developing  of the language but that I mean I what I'm telling  

sadece gelişmekten  bahsediyordu. dil ama demek istediğim, sana söylediğim şey bu, bunun nasıl çalıştığını bilmek için

you is what that is I don't I don't need like a  like a a crazy science experiment or a year-long  

çılgın bir bilim deneyi gibi bir şeye veya bir yıl boyunca

or many year-long thing to know how this works  and anybody can figure this out this is exactly  

veya yıllarca sürecek bir şeye ihtiyacım yok ve herhangi biri bunu tam olarak

the same way you would teach your own children  all right so again those things are always great  

kendi çocuklarınıza öğreteceğiniz yöntemle  aynı şekilde  tamam, bu yüzden yine bu şeyleri bilmek her zaman harikadır

to know but you can see like it's it's the the  variation of something that gets you fluent it's  

ancak sizi akıcı hale getiren bir şeyin varyasyonu olduğunu görebilirsiniz

not like a repeated example of the exact same  thing how can I improve my listening skill and  

tekrarlanan bir örnek gibi değil tamamen aynı dinleme becerimi ve

understanding fast talking yeah same thing go back  and watch this video that's what you need to do  

hızlı konuşmayı anlama becerimi nasıl geliştirebilirim  evet aynı şey geri dönün ve bu videoyu izleyin, yapmanız gereken bu  bu yüzden bunu

so when I release this I'll release this uh where  can I get words different situations quickly

yayınladığımda bunu yayınlayacağım uh kelimeleri nereden  alabilirim farklı durumlar hızlı bir şekilde

fluent

akıcı

so if you'd like to see this all prepared for  you just click on the link in the description  

yani tüm bunların sizin için hazırlanmış olduğunu görmek istiyorsanız, açıklamadaki bağlantıya tıklamanız yeterlidir

and you can go to that to learn more about fluent  for life or you can do it yourself and just look  

ve ömür boyu akıcılık hakkında daha fazla bilgi edinmek için oraya gidebilir veya bunu kendiniz yapabilir ve

for different situations like on YouTube when  people are talking about wrestling alligators  

YouTube'da ne zaman olduğu gibi farklı durumları arayabilirsiniz. insanlar timsahlarla güreşmekten

or fixing shoes or running  marathons or whatever that thing is  

veya ayakkabı tamir etmekten veya maraton  koşmaktan veya o şey her neyse

exaggerate things you've been watching for 10  years oh my goodness wow well thank you where  

10  yıldır izlediğiniz şeyleri abartıyor aman tanrım vay, teşekkür ederim nereden

can I get uh um Enders I hope to see you again  soon thanks so yep well it's been a pleasure  

alabilirim uh um Enders Umarım tekrar görüşürüz yakında teşekkürler evet size yardımcı olmak bir zevkti

helping you guys do you believe it is possible  to be fluent in more than 10 languages [Music]  

arkadaşlar 10'dan fazla dilde akıcı olmanın mümkün olduğuna inanıyor musunuz [Müzik]

depends on what you mean by fluent in those 10  languages I think you can if you learn this way  

bu 10 dilde akıcı olmakla neyi kastettiğinize bağlı bence bu şekilde öğrenirseniz yapabilirsiniz

I don't know of anybody who teaches this way for  other languages uh like that that has a system  

bilmiyorum başka diller için bu şekilde öğreten birini tanıyorum,

this efficient for learning languages and and  this also this is for higher level uh Learners  

dil öğrenmek için bu kadar etkili bir sistemi var ve bu aynı zamanda daha yüksek seviyeli Öğrenciler için yeni

it's not for beginners so if you had someone  who could theoretically it's possible I guess  

başlayanlar için değil bu yüzden teorik olarak yapabilecek biri varsa sanırım bu mümkün

I mean I would like to learn that way you know  if but nobody else can really teach me the way  

yani, bu şekilde öğrenmek isterim eğer başka kimse bana gerçekten bu şekilde öğretemezse   Ben öğretiyorum

I teach it's possible to do it but I don't know  of anybody else who does but it is if you could  

bunu yapmanın mümkün olduğunu ama öğrenen kimse bilmiyorum ama

learn a bunch of different languages this way I  think you would not um but I'm sure it's I'm sure  

bir sürü     öğrenebilseydiniz  olabilir. bu şekilde düşünmeyeceğinizi düşünüyorum ama eminim ki   bu

it's possible but learning the traditional way  it certainly would take a long time to do that  

mümkündür, ancak geleneksel şekilde bunu yapmak

to be really really conversationally fluent  uh and also understand different aspects of  

gerçekten gerçekten akıcı olmak ve ayrıca kültürün farklı yönlerini anlamak kesinlikle uzun zaman alır

culture uh so I've been learning Japanese for I  don't know like 20 years or something and there's  

uh yani 20 yıldır falan Japonca öğreniyorum ve

still lots that I don't know this is exactly the  way that you're telling you the baby only speaks  

hala bilmediğim çok şey var bu tam olarak size bebeğin sadece

after understanding through naturally varied  reveal yeah so nobody I I am like the first  

doğal olarak çeşitli şekillerde anladıktan sonra konuştuğunu söyleme şeklinizdir evet yani hiç kimse ben

person to explain naturally varied review but I'm  just giving a name to that thing it's it's it's  

doğal olarak çeşitli incelemeleri açıklayan ilk kişi gibiyim ama ben o şeye bir isim veriyorum bu  bu

what people do so it's I didn't like invent any  new way of learning I'm just trying to describe  

insanların yaptığı şeydir, bu yüzden yeni herhangi bir öğrenme yöntemi icat etmekten hoşlanmadım sadece açıklamaya çalışıyorum

what people do for language learning so if you're  and when you understand that it's helpful for for  

insanların dil öğrenmek için ne yaptığı, yani siz ve bunun

actually becoming fluid so if you think about  what you really need for fluency you can it's  

aslında akıcı hale gelmek için   yararlı olduğunu anladığınızda, yani akıcılık için gerçekten neye ihtiyacınız olduğunu düşünürseniz,

it's like a pretty easy like okay you need to  understand the real vocabulary that natives use  

bu   oldukça kolay gibi tamam, gerçeği anlamanız gerekiyor  yerlilerin kullandığı kelime dağarcığı

okay that makes sense like if you don't know  the words then you can't understand them or  

tamam bu mantıklı, kelimeleri bilmiyorsanız onları anlayamaz veya

use them but you also have to understand like  a native because if you're thinking about words  

kullanamazsınız ama aynı zamanda bir yerli gibi anlamanız gerekir çünkü

and translations when you speak uh or like you're  learning through words and translations you will  

konuşurken kelimeleri ve çevirileri düşünürseniz uh veya kelimeler ve çeviriler yoluyla öğreniyormuşsunuz gibi,

also think about words and translations when  you speak and then the third part is getting  

konuşurken kelimeleri ve çevirileri de düşünürsünüz ve ardından üçüncü bölüm

the naturally varied review because that's  what's actually building your fluency so  

doğal olarak çeşitli incelemeler alır, çünkü bu akıcılığınızı geliştiren şeydir, dolayısıyla

it's is building your your deeper understanding  of something rather than hearing something one  

bir şey hakkında daha derin anlayışınızı  oluşturur. bir şeyi bir

time so even if I help you understand something  like a native so I can teach you Japanese like a  

defa duymaktansa, bir şeyi ana diliniz gibi  anlamanıza yardımcı olsam bile, böylece size Japonca dersiyle ana diliniz gibi Japonca öğretebilirim,

native like with a with a lesson in Japanese all  in Japanese but you would probably forget that so  

ancak muhtemelen bunu unutursunuz, bu nedenle

you need the review the review is what builds  the understanding and gives you the memory so  

incelemeye ihtiyacınız var anlayışı oluşturan ve size hafızayı veren şey   bir

you can use something in an actual conversation  so you still you still have you have to do all  

şeyi gerçek bir sohbette kullanabilmeniz için yani hala bu

all three of those things but if you do those  three things or you get those three things then  

üç şeyi   yapmanız gerekir, ancak bu üç şeyi yaparsanız veya bu üç şeyi elde ederseniz o zaman

you will become a fluent speaker guaranteed but  you'll notice what you don't need you don't need  

akıcı bir konuşmacı olacağın kesin ama neye ihtiyacın olmadığını fark edeceksin

to live in an English-speaking country you don't  need to have a native English-speaking friend you  

İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamak için ihtiyacın yok anadili İngilizce olan bir arkadaşına ihtiyacın yok

don't need to go to I don't know like in most of  the things you don't need speaking practice all  

gitmene gerek yok Bilmiyorum çoğu şeyde ihtiyaç duymayacağınız gibi konuşma pratiği

the things that people think they need you don't  actually need it's it's really the understanding  

insanların ihtiyaç duyduklarını düşündükleri her şeye aslında ihtiyacınız yok bu gerçekten bir

of something when you feel really strong when you  feel like you understand something very well then  

şeyi anlamak    gerçekten güçlü hissettiğinizde anladığınızı hissettiğinizde  çok iyi bir şey o zaman

you can actually use it right all right now I'm  really gonna get out of here before I get any more  

onu gerçekten kullanabilirsiniz pekala şimdi gerçekten daha fazlasını almadan buradan gideceğim

but everybody okay God thank you thank you nice to  see you okay and hopefully go back and check hire  

ama herkes tamam Tanrıya şükür teşekkür ederim sizi  görmek güzel  iyisiniz ve umarım geri dönüp kiralama

comments make sure I didn't miss anything but this  is it I really want to distill really want to get  

yorumlarını kontrol edin emin olun Hiçbir şeyi kaçırmadım ama bu gerçekten damıtmak istiyorum

to the heart of what you need to become a fluent  speaker and that's really it all right thanks a  

akıcı bir konuşmacı olmak için ihtiyaç duyduğunuz şeyin özüne inmek istiyorum ve gerçekten bu kadar çok teşekkürler

lot Drew I love your work glad to hear it K I like  your you got the K in Brackets that's pretty cool

Drew çalışmalarınızı seviyorum bunu duyduğuma sevindim K I örneğin, parantez içinde K'ye sahipsiniz, bu oldukça havalı, peki harika

all right have a fantastic day if you'd like to  learn more about how to do this uh all the stuff  

bir gün geçirin, bunun nasıl yapılacağı hakkında daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız, uh tüm bu şeyler   Sayfada her şeyin

I've explained it's all written down nice easy to  understand on the page for fluent for life even  

anlaşılması kolay güzel bir şekilde yazıldığını açıkladım. ömür boyu akıcı

if you do not join the program it will help you  understand more about how you should be learning  

programa katılmasanız bile nasıl öğrenmeniz gerektiği hakkında daha fazla şey anlamanıza yardımcı olacaktır

how long can it take to reach a native level while  at B1 it depends on the I can't I couldn't answer  

B1'deyken anadili düzeyine ulaşmanın ne kadar sürebileceğini yapamam cevap veremedim   sorusuna bağlıdır

that for an individual person it depends like  on how you learn really everything depends on  

bireysel bir kişi için nasıl öğrendiğinize bağlı gerçekten her şey

how you learn um but in fluent for life we get  people like from this level like anybody who can  

nasıl öğrendiğinize bağlı um ama hayat için akıcı olan bu seviyedeki insanları

watch and understand this this video but you're  not speaking fluently we can get you fluent in  

bu videoyu izleyip anlayabilen herkes gibi alıyoruz ama akıcı konuşmuyorsunuz biz anlayabiliriz

30 days or less uh by following this system so  you're you're fluent in that vocabulary remember  

bu sistemi takip ederek   30 gün veya daha kısa sürede akıcı hale getirin, böylece o kelime dağarcığında akıcı olursunuz, unutmayın

you get fluent in particular vocabulary  you don't get fluent in the whole language  

belirli bir kelime dağarcığında akıcı olursunuz tüm dilde akıcı olamazsınız

all right I'm off for some pie Raphael  getting some pie over there some pie  

tamam ben biraz turta yemeye gidiyorum Raphael orada biraz turta alıyorum biraz turta   pekala

all right you all have a fantastic day  I will make this video uh available on  

hepiniz harika bir gün geçirin Bu videoyu   YouTube'da kullanıma sunacağım geri

YouTube go back and watch it again the first  15 minutes really covers everything uh but if  

dönün ve tekrar izleyin ilk 15 dakika gerçekten her şeyi kapsıyor uh ancak

you'd like to learn more click on the link in  the video and I'll see you next time bye bye

daha fazla bilgi edinmek istiyorsanız tıklayın videodaki bağlantı ve bir dahaki sefere görüşürüz bye bye