English Addict - 140 / WE'RE BACK! - Sunday 7th March 2021 - Listen, Chat and Learn

we're

back baby hello and welcome it is sunday it is a fun day it is a beautiful day in fact

geri döndük bebeğim merhaba ve hoşgeldin bugün pazar eğlenceli bir gün aslında

here in england right now and oh i have to say it really does feel as if spring is in

şu anda burada ingiltere'de güzel bir gün ve gerçekten söylemeliyim ki gerçekten bahar geliyormuş gibi hissettiriyor

the air

what is it about the season of spring that makes me want to dance and sing is it the

Bahar mevsimi bende dans edip şarkı söyleme isteği uyandıran

colour bursting out with glee or the first buzz buzz of the bumblebee the daffodils waving

neşeyle parıldayan renk mi yoksa yaban arısının ilk vızıltısı mı sallanırken renklerini sallayan nergisler

their colours as they sway what a joy to be out on a springtime day the nights become

Bir bahar gününde dışarıda olmak ne güzeldir geceler

shorter and the days grow long the birds begin calling their mating song spring is to me

kısalır ve kısalır. günler uzar kuşlar çiftleşme şarkılarını söylemeye başlarlar benim için bahar

a time to give birth a time to replenish the air and the earth so take in a deep breath

doğum yapma zamanıdır havayı ve toprağı doldurma zamanıdır bu yüzden derin bir nefes alın

and i'm sure you'll agree that spring is a glorious season to see

ve eminim siz de baharın muhteşem bir mevsim olduğu konusunda hemfikir olacaksınız hmm'yi görmek için

hmm it is true and as a way of proving that look outside there is mr steve right now in

bu doğru ve dışarıya baktığınızı kanıtlamanın bir yolu olarak şu anda bahçede Bay Steve var,

the garden so that is that is actually steve outside right now and you can see he's working

yani bu aslında şu anda dışarıda Steve ve onun çok çalıştığını görebilirsiniz,

very hard he couldn't resist going outside because the weather is so nice today in fact

dışarı çıkmaya karşı koyamadı çünkü bugün hava çok güzel aslında

there he goes he is now wandering off bye bye mr steve oh no no he can't make up his

işte gidiyor şimdi ortalıkta dolaşıyor güle güle bay steve oh hayır hayır kararını veremiyor oh oh

mind oh oh i think i think steve has a runny nose that's what's going on there we will

sanırım steve'in burnu akıyor orada olan bu

be seeing steve a little bit later on go on steve that's it off you go here we go again

steve ile biraz sonra görüşürüz devam et steve bu kadar

yes we are back and we are live on youtube it is so nice to be back with you once again

hi everybody this is mr duncan in england how are you today are you okay i hope so are

bugün iyi misin umarım mutlusundur

you happy are you feeling happy today i really hope so it is a glorious day i can't quite

bugün mutlu hissediyor musun gerçekten umarım bu yüzden harika bir gün şu

believe how nice the weather is at the moment outside it is amazing it really does feel

anda havanın ne kadar güzel olduğuna inanamıyorum dışarıda inanılmaz gerçekten

as if spring is in the air and the daffodils are starting to open their beautiful yellow

bahar gibi hissettiriyor havada ve nergisler güzel sarı tomurcuklarını açmaya başlıyor

buds and soon they will all be in flower it really does feel as if spring is in the air

ve yakında hepsi çiçek açacak, gerçekten burada, İngiltere'de havada bahar varmış gibi hissettiriyor

here in england and i hope it's nice where you are it's a glorious day sunshine is all

ve umarım bulunduğunuz yer güzeldir, muhteşem bir gün güneş ışığı her

around and well there it is i think this particular view speaks for itself the sun is shining

yerde ve iyi işte bence bu manzara kendini anlatıyor güneş parlıyor

it is still cold i have to be honest with you it isn't warm it's not warm outside but

hala soğuk sana karşı dürüst olmalıyım sıcak değil dışarısı sıcak değil ama

it is nice anyway so i'm not going to complain i know what happens quite often with us english

yine de güzel o yüzden ben değilim şikayet edeceğim biz

people living in england we often like to complain about the weather but i'm not going

İngiltere'de yaşayan ingilizler sık ​​sık hava durumundan şikayet etmeyi severiz ama şikayet

to i am not going to say anything bad about the weather today it is absolutely lovely

etmeyeceğim bugün hava durumu hakkında kötü bir şey söylemeyeceğim kesinlikle çok

it's nice to have you here today yes we have made it all the way to the end of another

güzel bugün buradamısınız evet bir haftanın daha sonuna kadar geldik

week and we are back live right now on youtube

ve şimdi youtube canlı yayındayız bugün

it's sunday

pazar beni

have you missed me have you missed me at all have you i hope so i hope you've missed me

özlediniz mi hiç özlediniz mi var mı umarım kaçırmışsınızdır ben eh

well maybe just a little bit i have had a lovely week i've been arresting myself i've

belki birazcık güzel bir hafta geçirdim kendimi hapsediyorum izleyenler için

been trying my best to get my voice working again for those who have been watching and

sesimi tekrar çalışır hale getirmek için elimden gelenin en iyisini yapıyorum ve

certainly if you were watching last month you will know that i was struggling with my

kesinlikle geçen ay izliyorsanız bunu bileceksiniz

28 days of live streams last month i made it through although my voice did not so i

geçen ay 28 günlük canlı yayınımda zorlandım sesim çıkmasa da atlattım bu yüzden

have been resting my voice i've also been preparing some new lessons oh i'm not sure

sesimi dinlendiriyorum ayrıca yeni dersler de hazırlıyorum oh anlatacağımdan emin değilim

if i'm going to tell you about it today but there is something that i'm working on right

bugün bununla ilgili ama şu anda üzerinde çalıştığım bir şey var

now and it is keeping me very busy so new lessons coming up i have to film them i have

ve bu beni çok meşgul ediyor bu yüzden yeni dersler geliyor onları filme almam gerekiyor

to edit them and then i have to put them here on youtube so all of that takes time unfortunately

onları düzenlemem gerekiyor ve sonra onları youtube'a koymam gerekiyor yani hepsi bunun ne yazık ki zaman alıyor

because it's just me you see it's me by myself i am on my own steve has gone back into the

çünkü sadece ben benim tek başımayım tek başıma steve

house now because he will be with us a little bit later on in fact if i'm if i'm very careful

şimdi eve döndü çünkü biraz sonra bizimle olacak aslında eğer öyleysem eğer çoksam Dikkatli

i might be able to to to put my camera actually in a different position let me just see if

olabilirim aslında kameramı farklı bir pozisyona koyabilirim bir bakayım

i can do that because i want to share the beautiful nature today that we are enjoying

bunu yapabilir miyim çünkü bugün dışarıda keyfini çıkardığımız güzel doğayı paylaşmak istiyorum

outside let's see if i can do this live i don't normally reposition my camera when it's

bakalım bunu canlı yapabilir miyim? Normalde

when it's broadcasting live but i'm going to try and do it now so just a moment you

canlı yayın yaparken kameramı yeniden konumlandırmıyorum ama şimdi deneyeceğim ve yapacağım, bu yüzden bir an

will see what i'm about to do hmm oh very nice

ne yapmak üzere olduğumu göreceksiniz hmm oh çok güzel işte, buna değdi mi buna

there you go was it worth it was it worth the wait i'm not sure so out in the garden

değdi mi bekle emin değilim bu yüzden bahçede

you can see that the daffodils are slowly coming out it's still very cold but at least

nergislerin yavaş yavaş çıktığını görebilirsin hava hala çok soğuk ama en azından

the sun is shining and before anyone asks i'm not going to tell you what is wrong with

güneş parlıyor ve kimse sormadan sana benim sorunumun ne olduğunu söylemeyeceğim

my face

something very strange is happening to my face can you see i don't know what this is

yüzüme çok garip bir şey oluyor görüyor musun bu arada bunun ne olduğunu bilmiyorum

by the way i still think that this is something to do with my beard but i have all sorts of

hala bunun sakalımla ilgili olduğunu düşünüyorum ama

strange things on my face after i shaved this morning it was very painful and sensitive

bunu traş ettikten sonra yüzümde bir sürü tuhaf şey oluyor sabah çok acı verici ve hassastı

i don't know what's going on i've put some of mr steve's cream on my face to try and

ne olduğunu bilmiyorum acıyı dindirmek için yüzüme bay steve's krem ​​sürdüm

soothe the pain but it's still there so i don't know what it is anyway enough of my

ama hala orada o yüzden ne olduğunu bilmiyorum

face

here we go and yes for those wondering what this is my name is duncan i talk about english

işte başlıyoruz ve evet bu benim adım duncan ne diye merak edenler için ingilizce hakkında konuşuyorum

the english language is a very interesting thing it would appear that many people nowadays

ingilizce çok ilginç bir şey görünüşe göre günümüzde pek çok insan

have become very interested in the english language so that's one of the reasons why

ingilizceye çok ilgi duymaya başladı bu yüzden nedenlerinden biri de bu ingilizce dediğimiz bu güzel dile doyamayan

i do this english addict for all those who can't get enough of this beautiful language

herkes için bu ingilizce bağımlısı yapıyorum

that we call english it's very nice to see you here today i hope you are having a good

bugün sizi burada görmek çok güzel umarım iyi

time we have the live chat oh hello to the live chat can i say hello to the live chat

vakit geçiriyorsunuzdur canlı sohbetimiz var oh canlı sohbete merhaba canlar canlı sohbete merhaba diyorum

i wonder who was first on today's live chat oh very interesting hello mohsen guess what

bugünün canlı sohbetinde ilk kimin olduğunu merak ediyorum oh çok ilginç merhaba mohsen

most sid you are first on today's live stream and also the live chat congratulations to

bugünün canlı yayınında ve ayrıca canlı sohbette en çok ne sid olduğunu tahmin et seni tebrik ederim

you very nice very nice i think so also tomek

çok güzel çok güzel bence de tomek

in second place sadly in this world you get very little almost nothing for coming second

ikincilik ne yazık ki bu dünyada ikinci geldiğin için çok az neredeyse hiçbir şey almıyorsun

hello also all we have one of our regular viewers besides tomek and also mohsen we also

merhaba tomek ve mohsen'in yanı sıra düzenli izleyicilerimizden biri var ayrıca burada

have another regular viewer

başka bir düzenli izleyicimiz var

is here hello lewis and nice to see you here as well beatriz marietta also marcia hello

merhaba lewis ve seni de burada görmek güzel beatriz marietta ayrıca marcia merhaba

marcia nice to see you here today we also have oh hello to to beatrice ricardo hello

marcia bugün sizi burada görmek güzel ayrıca beatrice ricardo'ya merhaba merhaba

ricardo nice to see you as well anarchy hello to you as well it's been a very long week

ricardo da sizi görmek güzel anarchy size de merhaba çok uzun bir hafta oldu

i don't know why but last week seemed very long and slow i don't know why and i'm sure

neden bilmiyorum ama geçen hafta çok iyi geldi uzun ve yavaş nedenini bilmiyorum ve eminim ki

a lot of people are talking about one particular subject and by the way i have some big news

birçok insan belirli bir konu hakkında konuşuyor ve bu arada daha sonra büyük haberlerim var

coming later on i think actually mr steve will be telling us some big news concerning

sanırım aslında bay steve bize onunla ilgili bazı büyük haberler verecek

him a little bit later on oh i wonder what it could be stay tuned to find out hello also

biraz sonra oh merak ediyorum ne olabilir öğrenmek için bizi izlemeye devam edin nikki'ye de merhaba merhaba nikki

to nikki hello nikki nikki danks nice to see you here as well we also have palmyra and

nikki danks sizi burada görmek güzel ayrıca palmyra ve zeki de var

intelligent hello lillian nice to see you back as well and yes i will be with you once

merhaba lillian da sizi tekrar görmek güzel ve evet ben

a week every sunday from 2 p.m uk time there are some new lessons coming so what i'm doing

haftada bir kez her pazar saat 14:00'dan itibaren sizlerle olacağım bazı yeni dersler geliyor bu yüzden şu

at the moment during the week i'm actually preparing some new lessons and that means

anda hafta boyunca yaptığım şey aslında bazı yeni dersler hazırlıyorum ve bu da

i have to do a lot of writing which i hate it is the worst part of anything i i think

birçok şey yapmam gerektiği anlamına geliyor. Nefret ettiğim yazmak her şeyin en kötü yanı bence

most people even if you are a writer for movies or tv quite often people will say that writing

çoğu insan film veya televizyon yazarı olsanız bile çoğu zaman insanlar oturup

writing is the hardest thing to do if you are sitting down and quite often you have

yazmanın en zor şey olduğunu söyleyecektir ve çoğu zaman yapmak zorunda kalırsınız. sana

to have some sort of inspiration something to inspire you and sometimes it is very hard

ilham verecek bir şey var ve bazen

to find inspiration when you are going to create something in writing so yes i also

yazılı olarak bir şeyler yaratacağın zaman ilham bulmak çok zor bu yüzden evet bende de

have the same problem i i don't like sitting down and writing or typing i i find it sometimes

aynı problem var i oturup yazmayı veya yazmayı sevmiyorum i bazen buluyorum

very exhausting and maybe i'm very similar to other people when you have to do something

çok yorucu ve belki diğer insanlara çok benziyorum bir şeyi yapmam gerektiğinde

sometimes i will put it off i will put it off again and again i will do it tomorrow

bazen erteleyeceğim tekrar tekrar erteleyeceğim yarın yapacağım

i will do it next week i will do it next month and you put things off so that is something

gelecek hafta yapacağım gelecek ay yapacağım ve işleri ertelersin, bu

i often do especially when it comes to writing i don't like preparing scripts i find it's

özellikle iş yazmaya gelince sık sık yaptığım bir şeydir senaryo hazırlamayı sevmem

sometimes very frustrating but once i've done that i can do the fun stuff so the fun things

bazen çok sinir bozucu buluyorum ama bir kez yaptığımda eğlenceli şeyleri yapabiliyorum yani eğlenceli şeyler

include filming and editing and of course presenting so i love those things but the

arasında film çekme ve kurgu ve tabii ki sunum, bu yüzden bu tür şeyleri seviyorum ama

thing i really hate is writing preparing scripts i find sometimes my brain goes completely

gerçekten nefret ettiğim şey senaryo yazmak, bazen beynimin tamamen

dead and i have nothing there it's not the first time anyone said that about me by the

durduğunu ve orada hiçbir şeyim olmadığını görüyorum, bu ilk kez benim hakkımda böyle bir şey söylenmiyor bu

way it's not the first time hello oh can i say hello to victoria nice to see you back

arada bu ilk değil zaman merhaba oh victoria'ya merhaba diyebilir miyim seni tekrar görmek güzel bu arada beni

as well have you missed me by the way have you missed me did you miss me how much was

özledin mi beni özledin mi beni özledin mi

it this much or was it this much please tell me please please give me some sort of idea

bu kadar mı yoksa bu kadar mıydı lütfen söyle lütfen lütfen bana biraz ver bir nevi fikir

i want to know how much you have missed me was it this much or this much which one which

beni ne kadar özlediğini bilmek istiyorum bu mu bu mu bu mu hangisine

one is it hello to oh can i say ashish hello ashish nice to see you back as well i have

merhaba diyebilir miyim seni tekrar görmek güzel ben de

a feeling that i'm getting lots of regular viewers now who have started watching over

öyleyim

the past three or four weeks maybe during last month perhaps you started watching hello

son üç veya dört haftadır izlemeye başlayan çok sayıda düzenli izleyici elde ediyorum belki geçen ay belki de izlemeye başladınız merhaba

jayden jaden moore nice to see you as well sandra gonzalez i missed you last week says

jayden jaden moore ben de seni görmek güzel sandra gonzalez geçen hafta seni özledim

sandra thank you very much well you know what they say absence makes the heart grow fonder

sandra çok teşekkür ederim diyor iyi ki varsın ne derler bilirsin yokluk kalbi daha da güzelleştirir derler ki

that's what they say they say that when you miss someone your heart becomes swollen with

birisini özlediğin zaman kalbin şişer

maybe sadness perhaps but yes absence makes the heart grow fonder so when a person isn't

belki hüzünle belki ama evet yokluk kalbi daha da güzelleştirir yani

there when a person goes away maybe your lover or maybe a family member when they go away

bir insan yanında olmadığında bir insan gittiğinde belki sevgilin belki ailenden biri

for a while and then they come back then you often feel very glad very happy to see them

bir süreliğine uzaklaşıp sonra geri gelirler sonra çoğu zaman onları tekrar görmekten çok memnun olursun çok

again absence makes the heart grow fonder very nice of course it is march and march

mutlu olursun

is always an interesting month for me i always like to think back to my time in china because

benim için ilginç bir ay her zaman Çin'deki zamanımı düşünmeyi severim çünkü

that is when i went to china i went to china to teach english as a second language in march

Çin'e gittiğimde 18 yıl önce Mart 2003'te ikinci dil olarak İngilizce öğretmek için Çin'e gitmiştim, bu

2003 18 years ago so today we are going to take a little bit of time to look at some

yüzden bugün biraz alacağız bazı fotoğraflara bakma zamanı

photographs some memories of my time in china and that is coming up later on also we will

Çin'deki zamanımdan bazı anılar ve bu daha sonra gelecek ayrıca

have an excerpt from one of my full english lessons and maybe we will have another look

tam ingilizce derslerimin birinden bir alıntı yapacağız ve belki

at some more springtime views what about where you are how is the weather how is it is it

biraz daha bahar manzaralarına bir kez daha göz atacağız peki ya neredesin hava nasıl nasıl

changing is it becoming nicer is it becoming milder does it feel as if a new season is

değişiyor hava güzelleşiyor mu ılımanlaşıyor sanki yeni bir mevsim yaklaşıyormuş gibi hissettiriyor

approaching because it really does here i have to say it really just feel as if a new

çünkü burada gerçekten öyle gerçekten söylemeliyim ki gerçekten sadece yeni bir

season is just around the corner hello also to serena hello serena i like your name by

mevsim yaklaşıyormuş gibi hissediyorum köşe serena'ya da merhaba merhaba serena bu arada ismini seviyorum

the way the reason why i like your name is because it sounds like serene you see something

çünkü kulağa sakin gibi geliyor sakin bir şey görüyorsun

that is serene is relaxing it is calming serena is serene lovely i like that word very much

rahatlatıcı sakinleştirici serena sakin güzel bu kelimeyi çok beğendim

oh we have pedro belmont he's here today nice to see you as well watching in brazil i hope

oh bizde pedro belmont var o bugün burada seni de brezilya'da izlerken görmek güzel umarım

everything where you are is okay i hope so lolly lolly is here as well nessar is here

senin olduğun her şey yolundadır umarım lolly lolly de burada nessar da burada

and also we have oh can i say hello to aj military i like your name i have a feeling

ve bizde de var oh aj military'ye merhaba diyebilir miyim hoşuma gitti adınız içimde bir his var

am i right i think you used to watch my live streams a few months ago your name sounds

doğru mu sanırım birkaç ay önce canlı yayınlarımı izliyordunuz adınız

very familiar your name rings a bell an interesting expression when you say that a name rings

çok tanıdık geliyor adınız bir zil çalıyor dediğinizde ilginç bir ifade

a bell it means that that name sounds familiar i feel as if i've heard that name before maybe

tanıdık geliyor sanki bu ismi daha önce duymuştum belki

i know you from my past maybe we met many years ago your name ding rings a bell it seems

seni geçmişimden tanıyorum belki yıllar önce tanışmıştık adın ding çınlıyor

to be triggering a memory in my head very nice hello also now we this happens sometimes

kafamda bir anıyı tetikliyor gibi çok güzel merhaba şimdi biz de bu bazen oluyor

on the live chat sometimes i will see messages but i i can't pronounce the name of the person

canlı sohbette bazen mesajlar görüyorum ama mesajları bırakan kişinin adını telaffuz edemiyorum

leaving the messages because it is in a different type of text so if i do not say hello it's

çünkü farklı bir metin türünde olduğu için merhaba demiyorsam bu

not because i'm ignoring you okay i'll i like to get that straight between us neely fam

seni görmezden geldiğimden değil tamam mı? Bunu aramızda netleştirmek istiyorum neely fam

hello neely fam nice to see you here as well we also have tiego and reuben hello reuben

merhaba neely fam seni burada görmek güzel ayrıca tiego ve reuben de var merhaba reuben

nice to see you here as well don't forget if it is your first time please let me know

seni burada görmek güzel unutma ilk seferin ise lütfen bana haber ver

but how much have you missed me have you missed me this much or this much which one just a

ama beni ne kadar özledin beni bu kadar mı yoksa bu kadar mı özledin hangisi sadece

little or a lot please let me know steve will be talking to us today about many things he

biraz veya çok lütfen bana haber ver steve bugün bizimle pek çok şey hakkında konuşacak o

is still you might not believe this steve is still talking about his birthday from last

hala bu steve'in hala konuştuğuna inanmayabilirsin geçen ayki doğum günü hakkında

month he still can't believe it even last night he was talking to me last night about

dün gece bile hala inanamıyor dün gece benimle

his birthday and he said i still can't believe it i still can't believe how wonderful my

doğum günü hakkında konuşuyordu ve hala inanamadığımı söyledi doğum günümün ne kadar harika

birthday was and of course you helped mr steve to have a good birthday because you were here

olduğuna hala inanamıyorum ve tabii ki bay steve'in iyi bir doğum günü geçirmesine yardım ettin çünkü sen de buradaydın

as well joining in so yes i think so mohsen says i miss you a lot hmm yes yes you are

ve katıldın bu yüzden evet bence bu yüzden mohsen seni çok özlediğimi söylüyor hmm evet evet

saying the right words there i like that alessandra hello alessandra nice to see you here as well

orada doğru kelimeleri söylüyorsun bunu beğendim alessandra merhaba alessandra seni burada görmek güzel ayrıca

the weather is gorgeous here i know i don't want to talk about it too much but i have

burada hava çok güzel biliyorum fazla bahsetmek istemiyorum ama

to say the weather today is absolutely amazing in fact i feel like closing my eyes and drifting

söylemeliyim ki bugün hava kesinlikle harika aslında gözlerimi kapatıp o

off to one of those classic spring days that we often have in england

klasik bahar günlerinden birine sürüklenmek geliyor içimden İngiltere'de sık sık

very nice and there it is right now looking out of the window the daffodils have not come

çok güzel olur ve işte şu anda pencereden dışarı bakıyoruz nergisler henüz

out yet we are still waiting for the daffodils to open but you can see they are now coming

çıkmadı biz hala nergislerin açmasını bekliyoruz ama şimdi

up and they are preparing to open their beautiful yellow flowers and the view today is amazing

çıkıyorlar ve açmaya hazırlanıyorlar. güzel sarı çiçekler ve bugünün manzarası harika

i don't know what it is about springtime but it always makes my my heart sing it really

baharın ne olduğunu bilmiyorum ama her zaman kalbime şarkı söyletiyor gerçekten mi

does i'm not joking it really does can i say hello to the live chat oh can i say hello

şaka yapmıyorum gerçekten mi canlı sohbete merhaba diyebilir miyim oh diyebilir miyim merhaba

to

can i say hello to wilson also rock water is here and also i saw an interesting name

wilson'a merhaba diyebilir miyim ayrıca rock water burada ve ayrıca ilginç bir isim gördüm

oh can i say hello to junior tonga hello to you where are you watching at the moment in

oh junior tonga'ya merhaba diyebilir miyim size merhaba şu anda dünyanın neresinde izliyorsunuz

the world hi my name is junia and i hope you are doing good i want to improve my english

merhaba benim adım junia ve umarım sizsiniz İngilizcemi iyi bir şekilde geliştirmek istiyorum

well one of the reasons why i do this live is to give you a chance to write and type

Bunu canlı canlı yapmamın nedenlerinden biri de size yazma ve yazma

and also listen and share your love of english with everyone else around the world that is

ve aynı zamanda dinleme ve İngilizce sevginizi dünyadaki diğer herkesle paylaşma şansı vermek, işte bu

the reason why i do this in fact i have been teaching english here on youtube for nearly

yüzden ben aslında bunu yapın yaklaşık 15 yıldır burada youtube'da ingilizce öğretiyorum

15 years and 18 years ago i went to a very special place now 18 years ago it was very

ve 18 yıl önce çok özel bir yere gittim şimdi 18 yıl önce

unusual to travel to places like china so way back in 2003 not many people were going

çin gibi yerlere seyahat etmek çok sıra dışıydı 2003'te çok fazla insan yoktu

to china it was still a place that people were not willing or able to go to for various

Çin'e gitmek hala insanların çeşitli sebeplerle gitmek isteyip de gidemedikleri bir yerdi

reasons however i went to work in china in march of 2003 so i'm going to share a couple

ama ben 2003 yılının Mart ayında Çin'e çalışmaya gittim bu yüzden bir iki

of photographs and then we are going to have a look at one of my full english lessons then

fotoğraf paylaşacağım ve sonrasında tam ingilizce derslerimden birine bir göz atın, sonra

mr steve will arrive then we will look at some more photographs and then we will be

Bay steve gelecek, sonra birkaç fotoğrafa daha bakacağız ve sonra da

playing the sentence game as well so would you like to see the first ever photograph

cümle oyunu oynayacağız, bu yüzden şimdi ben çin'e geldiğimde çekilmiş ilk fotoğrafı görmek ister misiniz?

taken when i arrived in china now first of all the quality isn't very good but you get

her şeyden önce kalite çok iyi değil ama

the idea so there it is that is the first ever photograph taken on my mobile phone when

fikri anladınız, işte bu, Çin'e geldiğimde cep telefonumla çekilmiş ilk fotoğraf

i arrived in china and if you can see if you can look very closely you might notice that

ve eğer görebilirseniz, çok yakından bakabilirseniz, bunu fark edebilirsiniz.

i'm standing in a certain place i am in tiananmen square and i was talking to steve about this

belli bir yerde duruyorum tiananmen meydanındayım ve

last night when i first arrived in china when i first stepped into tiananmen square surrounded

dün gece çin'e ilk geldiğimde steve ile bundan bahsediyordum yüzlerce insanla çevrili tiananmen meydanına ilk adım attığımda

by hundreds of people it was the most amazing feeling i'm going to be honest with you whatever

bu hissettiğim en harika duyguydu Siyasi duyguların ne olursa olsun sana karşı dürüst olacağım,

your political feelings are whatever your attitude is i still remember that moment when

tavrın ne olursa olsun, okuldaki

i i stepped into a a place that i'd seen so many times

in my geography lessons and history lessons at school but i never dreamt that one day

coğrafya ve tarih derslerimde defalarca gördüğüm ama bir gün böyle bir günü hiç hayal etmediğim bir yere adım attığım o anı hala hatırlıyorum. 18 yıl önce Mart 2003'te Pekin'e geldiğimde

i would actually be standing in that place so there is the first photograph ever taken

çekilmiş ilk fotoğrafım orada olacaktı

of me when i arrived in beijing in march of 2003

18 years ago and i suppose it's worth mentioning that i also started my youtube channel whilst

ve sanırım youtube kanalımı da

i was still in china so i actually started doing this on youtube whilst i was still teaching

henüz Çin'deyken açtığımı belirtmekte fayda var. aslında bunu youtube'da yapmaya başladım, hala

in china hello to wilson yes my phone was a nokia phone you are right i can show you

çin'de wilson'a merhaba öğretirken evet telefonum bir nokia telefonuydu haklısın sana

the actual phone would you like to have a look you are right wilson yes it it is a nokia

asıl telefonu gösterebilirim bir bakmak ister misin haklısın wilson evet bu bir nokia

phone or it was i don't have it anymore but one thing you will notice i look very young

telefon ya da artık bende yok ama fark edeceksiniz ki çok genç görünüyorum ne diyeceğinizi

i know what you're going to say mr duncan you look so young well it was 18 years ago

biliyorum bay duncan çok genç görünüyorsunuz 18 yıl önceydi

we have all got a little bit older in 18 years but yes wilson you are right it it was a nokia

hepimizde biraz var 18 yaşında daha yaşlıyım ama evet wilson haklısın

phone that i took that photograph on i don't know how you knew that how did you know that

o fotoğrafı bir nokia telefonuyla çektim bunu nasıl bildiğini bilmiyorum

that was very well spotted now i do know that way back in 2003 i think nokia phones were

bunun çok iyi tespit edildiğini nasıl bildin şimdi 2003'te o yolu biliyorum nokia telefonlarının

the first phones to have high quality cameras am i right i think so i'm almost certain that

yüksek kaliteli kameralara sahip ilk telefonlar olduğunu düşünüyorum, haklı mıyım, bu yüzden

nokia phones were the first phones to have high quality cameras although they are nothing

nokia telefonlarının yüksek kaliteli kameralara sahip ilk telefonlar olduğundan neredeyse eminim, ancak

compared to the cameras we have nowadays to be honest with you the technology has come

bugünlerde sahip olduğumuz kameralarla karşılaştırıldığında hiçbir şey değiller dürüst olmak gerekirse sizinle teknoloji

on a very long way mr steve is going to be with us in a few moments but we are going

çok uzun bir yol kat etti Bay Steve birkaç dakika içinde bizimle olacak ama

to take a short break whilst i show you one of my full english lessons and yes can i say

size tam İngilizce derslerimden birini gösterirken kısa bir ara vereceğiz ve evet

something now i'm going to say it

şimdi bir şey söyleyebilir miyim? diyeceğim ki

this is the news this is the big news

bu haber bu büyük haber

i am going to make another series of full english lessons that's it that's the news

başka bir dizi tam ingilizce dersi yapacağım haber bu yani şu

so that's what i'm working on at the moment i have some scripts in development i am going

anda bunun üzerinde çalışıyorum geliştirme aşamasında olan bazı senaryolarım var

to do some filming hopefully if the weather stays nice i will be able to do it outside

biraz çekim yapacağım, umarım hava güzel kalırsa bunu dışarıda yapabileceğim

and there will be some new full english lessons i am going to make another 10 full english

ve bazı yeni tam İngilizce dersleri olacak, önümüzdeki birkaç hafta içinde gelecek olan 10 tam İngilizce dersi daha yapacağım

lessons so that is coming up over the next few weeks right now we are going to take a

look at a classic full english lesson these are some excerpts from full english number

klasik bir tam ingilizce dersine bir göz atacağız, bunlar altı numaralı tam ingilizce dersinden bazı alıntılar ve bileşik kelimeler de dahil olmak üzere

six and we will hear about many things including compound words what is a compound word and

pek çok şey duyacağız ve bundan

then after this it's mr steve

sonra Bay Steve,

there are words in english that have been formed by joining one or more separate words

İngilizce'de şu kelimeler var: bir veya daha fazla ayrı kelimenin birleştirilmesiyle oluşturulmuşlardır

together these are called compound words to compound is to push and mix more than one

bunlara bileşik kelimeler denir bileşik yapmak

thing together to form something new a compound word is the result of joining two or more

yeni bir şey oluşturmak için birden fazla şeyi bir araya getirmek ve karıştırmak demektir bileşik kelime iki veya daha fazla kelimenin birleştirilmesinin sonucudur ingilizce

words together many other languages besides english have compound words in them there

dışında birçok başka dil içlerinde bileşik kelimeler var

are many compound words in english commonly used compound words include inside upon into

ingilizce'de pek çok bileşik kelime var yaygın olarak kullanılan bileşik kelimeler "inside on into" içerir

because another cannot without a noun can perfectly describe the use of something as

çünkü başka bir isim olmadan bir şeyin kullanımını mükemmel bir şekilde

a compound word dog house bird cage fish bowl tow boat dishcloth worktop screwdriver a compound

bileşik kelime olarak tanımlayabilir köpek evi kuş kafesi balık kasesi çekici tekne bulaşık bezi tezgah tornavida bir bileşik

word can be formed by using more than two words examples include insomuch notwithstanding

kelime ikiden fazla kelime kullanılarak oluşturulabilir örnekler arasında o kadar çok şey var ki

counterclockwise plainclothesmen aforementioned henceforth nevertheless it would be fair to

saat yönünün tersine sivil giyimli bundan böyle söz edildi yine de

say that compound words are commonplace in english you might even say that they are everywhere

birleşik kelimelerin ingilizcede yaygın olduğunu söylemek doğru olur hatta her yerde olduklarını bile söyleyebilirsin

you may have noticed that many words in english have more than one meaning or use a good example

ingilizcede birçok kelimenin fark etmiş olabilirsin birden fazla anlam veya kullanım buna iyi bir örnek

of this is the word sense at first glance this seems like a simple basic word but in

anlam kelimesidir ilk bakışta basit bir temel kelime gibi görünse de

fact sense has many connotations we can make sense of something which means to understand

aslında anlamın birçok çağrışımı vardır bir şeyi anlamlandırabiliriz bu da

it we can sense that something is wrong which means to feel or perceive an approaching danger

onu anlamak anlamına gelir bir şeylerin yanlış olduğunu hissedebiliriz bu, yaklaşan bir tehlikeyi veya olayı hissetmek veya algılamak anlamına gelir,

or event we can be senseless or do something senseless this means that the action has no

anlamsız olabiliriz veya anlamsız bir şey yapabiliriz, bu, eylemin hiçbir

motive or justification a senseless act is an action that is irrational and unreasonable

nedeni veya gerekçesi olmadığı anlamına gelir, anlamsız bir eylem, mantıksız ve mantıksız bir eylemdir,

to say that something makes no sense is to express bewilderment and confusion none of

bir şeyin anlamsız olduğunu söylemek ifade etmektir. şaşkınlık ve kafa karışıklığı

this makes any sense to me then of course we can express the opposite and say that something

bunların hiçbiri benim için bir anlam ifade etmiyor o zaman tabii ki tam tersini ifade edebiliriz ve bir şeyin

makes perfect sense that action is justified it all makes perfect sense to me

çok mantıklı olduğunu söyleyebiliriz eylemin haklı olduğunu her şeyin benim için çok mantıklı olduğunu

can you see what i'm playing with here these are foxes well in fact they are just models

burada neyle oynadığımı görebiliyor musunuz bunlar tilkiler aslında onlar sadece model

but i really like the way they have been made the person who made them has really captured

ama yapılış biçimlerini gerçekten seviyorum onları yapan kişi karakterini gerçekten yakalamış

their character we can describe a person as being foxy this means that the person in question

bir kişiyi kurnaz olarak tanımlayabiliriz bu, söz konusu kişinin

can be sly and cunning just like a fox there is even the phrase as cunning as a fox which

tıpkı bir kurnaz ve kurnaz olabileceği anlamına gelir. tilki, bu tür insanları mükemmel bir şekilde tanımlayan tilki kadar kurnaz ifadesi bile vardır,

describes this type of person perfectly a sly and cunning person might also be described

kurnaz ve kurnaz bir kişi aynı zamanda

as sharp sneaky shrewd wily crafty and devious that person is as cunning as a fox by the

keskin, sinsi, kurnaz, kurnaz, kurnaz ve düzenbaz olarak da tanımlanabilir, bu kişi bir tilki kadar kurnazdır, bu

way a young fox is called a vixen and a group of foxes can be referred to as a skulk or

arada genç bir tilki vixen ve bir grup tilkiye kokarca veya

a leash

tasma denilebilir

can you see what i'm carrying here i have an arm full of logs these are for the wood

burada ne taşıyorum görüyor musunuz bir kolum dolusu kütük var bunlar

burner in my house i burn these logs in a log burner the word log can be used in many

evimdeki odun sobası için bu kütükleri bir kütükte yakıyorum brülör kelimesi birçok

ways as a verb it means to record the details of something normally in writing you write

şekilde fiil olarak kullanılabilir, normalde yazılı olarak bir şeyin ayrıntılarını kaydetmek anlamına gelir, bir

down the details of something you log it a journal can be described as a log to chop

şeyin ayrıntılarını yazarsınız, günlüğe kaydedersiniz, bir günlük, büyük ölçekte ağaçları kesmek için bir günlük olarak tanımlanabilir.

down trees on a large scale and then sell the wood is logging to sign in or enter your

ve sonra odun satmak oturum açmak için oturum açmaktır veya

password on a computer is to log in or log on then there is the noun that describes the

bir bilgisayarda şifrenizi girmek oturum açmak veya oturum açmaktır, ardından

pieces of wood that have been chopped up a single log a log pile or an arm full of logs

tek bir kütük bir kütük yığını veya bir kol dolusu doğranmış odun parçalarını tanımlayan isim vardır.

all ready to go on the log burner so as to keep me nice and warm during this cold spell

Bu soğuk dönemde beni sıcak ve sıcak tutmak için kütük ocağına gitmeye hazır kütüklerin

if you are a regular viewer then you will know that i love food can you guess what my

düzenli bir izleyicisiyseniz, o zaman yemeği sevdiğimi bileceksiniz.

most favourite snack is the thing i like to nibble on the most the one food i often get

canım sık sık canımın çektiği tek yiyeceği atıştır

a craving for okay i will tell you my most favourite snack is cheese yes it is true i

tamam sana en sevdiğim atıştırmalığın peynir olduğunu söyleyeceğim evet doğru peynir

love to nibble on cheese there are many reasons why i love cheese firstly there are so many

yemeyi seviyorum pek çok nedeni var peyniri sevmemin bir çok nedeni var öncelikle çok fazla çeşidi var

varieties so many flavours of cheese from mild to extra mature cheeses can vary in shape

hafif peynirden ekstra olgun peynire kadar peynir çeşitleri şekil

and colour too some are round and white while others can be square and red some cheeses

ve renk olarak değişebilir, bazıları yuvarlak ve beyazken diğerleri kare ve kırmızı olabilir, bazı peynirler

have a strong odour

keskin bir kokuya sahiptir peynir

cheese is made from the milk of a cow or goat each type of cheese has its own name this

inek veya keçi sütünden yapılır, her peynir türü vardır kendi adı bu

name normally relates to where it was originally produced for example cheddar cheese was first

ad normalde orijinal olarak üretildiği yerle ilgilidir, örneğin çedar peyniri ilk olarak İngiltere'de bulunan

made in cheddar somerset which is in the uk red leicester cheese was first made in leicestershire

cheddar Somerset'te yapılmıştır. kırmızı leicester peyniri ilk olarak Leicestershire'da yapılmıştır

and is red in color one of the smelliest cheeses must be the variety known as stinking bishop

ve rengi kırmızıdır. kokuşmuş piskopos olarak bilinen

this cheese is also produced here in the uk in the county of gloucestershire country has

bu peynir aynı zamanda burada İngiltere'de Gloucestershire ilçesinde üretiliyor ülkenin

its own famous cheese france has its camembert cheese greece has its feta cheese which is

kendi ünlü peyniri var fransa'nın camembert peyniri var

made from goat's milk italy has its parmesan cheese which is normally grated and sprinkled

yunanistan'ın keçi sütünden yapılan beyaz peyniri var italya'nın normalde rendelenmiş parmesan peyniri var ve

onto pasta or you could try some mozzarella cheese which is used to make pizza topping

makarnanın üzerine serpilir veya pizza tepesi yapmak için kullanılan mozzarella peynirini deneyebilirsiniz dünya çapında

there are many hundreds of varieties of cheese around the world all of which i would love

yüzlerce çeşit peynir var hepsini

to try but sadly i cannot as i would put on weight and get very very fat when people take

denemek isterim ama ne yazık ki yapamam çünkü kilo alıp çok fazla alırım şişman insanlar

photographs of their friends and family they normally ask the subjects to say cheese as

arkadaşlarının ve ailelerinin fotoğraflarını çektiklerinde normalde deneklerden peynir demelerini isterler çünkü bu

it encourages everyone being photographed to smile cheese i must say all this talk of

fotoğraflanan herkesi gülümsemeye teşvik eder peynir tüm bu peynir konuşması

cheese is making me feel quite hungry

beni oldukça acıktırdı

i hope you enjoyed that and yes it is official as i mentioned just before this video clip

umarım beğenmişsinizdir ve evet öyledir resmi olarak bu video klipten hemen önce bahsettiğim gibi

there will be some new full english lessons and right now as i speak well not as i speak

bazı yeni tam ingilizce dersleri olacak ve şu anda iyi konuştuğum için şimdi konuştuğum gibi değil

now but at this moment in time i am working on some new full english lessons and yes they

ama şu anda bazı yeni tam ingilizce dersleri üzerinde çalışıyorum ve evet bunlar

will be posted right here on my youtube channel hello hello hello all hello friends hello

yayınlanacak tam burada youtube kanalımda merhaba merhaba merhaba herkese merhaba arkadaşlar merhaba

mr duncan okay do you mind if i click on you mr steve uh you can do if you want what will

bay duncan tamam size tıklamamın sakıncası var mı bay steve uh yapabilirsiniz isterseniz ne yapacaksınız

that do mr steve is here everyone he has had a lovely week and we did did you know that

bay steve burada herkes güzel bir hafta geçirdi ve biz

we were spying on you earlier where in the garden in the garden we were actually secretly

seni daha önce gözetlediğimizi biliyor muydun bahçede bahçede aslında gizlice

watching you live we were we were spying on steve live weren't we i do you know i looked

seni canlı izliyorduk

i thought i wonder if mr duncan's got a camera trained on me yes i have a camera trained

bana doğrultulmuş bir kamera var evet kameram bir

on something or something trained on something it means you're following it uh but i looked

şeye göre eğitilmiş bundan

up and i couldn't see a camera so i assumed i could just carry on with gay abandon you

should know better than that if you carry on with gay abandon you see i'm teaching english

daha iyisini bilmelisin, eğer eşcinselliği terk etmeye devam edersen, İngilizce öğrettiğimi görürsün,

just means you carry on with no real care or worry you just do whatever you want what

sadece gerçek bir umursamadan ya da endişelenmeden devam et demektir, sadece ne istersen onu yap,

what's going on with my face look yes i noticed that mr duncan have you got the pox no i haven't

yüzüme ne oluyor bak, evet, bunu fark ettim bay duncan çiçek hastalığına yakalandın mı hayır bende yok

thanks though thank you very much steve for saying that but that's what they used to say

teşekkürler yine de bunu söylediğin için çok teşekkür ederim steve ama

yes yeah okay steve years ago yes please don't please don't referring to smallpox okay then

eskiden böyle derlerdi evet evet tamam steve yıllar önce evet lütfen yapma lütfen çiçek hastalığından bahsetme tamam o zaman

that's it okay steve when i tell you not to go any further but if i say a word i like

tamam steve sana daha fazla ileri gitme dediğimde ama bir kelime söylersem

to explain it you see i don't know what's happened i think this is all related yeah

açıklamayı seviyorum anlıyorsun ne olduğunu bilmiyorum bence bunların hepsi

to when i shave when i shaved after having a beard and something very weird has happened

tıraş olmamla ilgili cildime çok tuhaf bir şey oldu daha önce

to my skin we were looking at some old photographs earlier because this month i always i don't

bazı eski fotoğraflara bakıyorduk çünkü bu ay hep

know why whenever march comes i always think of

bilmiyorum neden ne zaman mart gelse hep

love no i think of my time in china because march was when i went to china i always remember

aşkı düşünüyorum hayır çin'de geçirdiğim zamanı düşünüyorum çünkü mart ayında gittiğim zamandı Çin hep hatırlıyorum

because it was the same day that the us invaded iraq that is true it's the same day so i was

çünkü ABD'nin Irak'ı işgal ettiği gündü, bu doğru, aynı gündü, ben de

i was going off to fly to china on the same day that the iraq war started in 2003 or should

2003'te Irak savaşının başladığı gün Çin'e uçmak için gidiyordum yoksa

i say part two of the iraq war because yes that was two things for me to worry about

ikinci bölüm mü demeliydim? çünkü evet bu benim için endişelenmem gereken iki şeydi

i didn't like the fact that you were in the air in an airplane yes uh flying well i presume

senin bir uçakta havada olman hoşuma gitmedi

the plane must have gone round that area of the world but it was a potential risk so you

potansiyel bir riskti, bu yüzden

were going and there was a war going on which was yes well a war had started it started

gidiyordunuz ve devam eden bir savaş vardı ki evet, bir savaş başlamıştı

on the same day i don't know what it is about me and aeroplanes whenever i go in an airplane

aynı gün başladı, benimle ve uçaklarla ilgili ne olduğunu bilmiyorum, ne zaman bir uçağa binsem,

there is always some drama some sort of drama or disaster and that's all i'm saying about

her zaman oradadır. bir drama bir tür drama ya da felaket ve bununla ilgili tek söylediğim bu

that but yes it'll be 18 years can you believe 18 years since i went to china it's a long

ama evet 18 yıl olacak inanabiliyor musun Çin'e gitmeyeli 18 yıl oldu

time mr duncan has a lot of water under the bridge okay since then yes a little idiom

Bay Duncan'ın köprünün altında çok su var tamam mı o zamandan beri evet küçük bir deyim

i thought i would throw that one in okay they're free good so on this a lot of life has passed

onu ​​atacağımı düşündüm tamam bedavalar iyi yani bu konuda çok fazla hayat geçti

that time it certainly has 18 years there are probably people i i think there must be

o zaman kesinlikle 18 yıl var muhtemelen insanlar var sanırım

people watching at the moment who are younger than 18 maybe and and so so it's it's for

şu anda izleyen insanlar olmalı kim 18 yaşından küçük olabilir ve bu yüzden bu

it's longer ago than your life well that's interesting uh because um at work okay as

senin hayatından daha uzun zaman önce olduğu için bu ilginç çünkü um işte tamam

we know yes okay steve just referring back to the fact that i have reached a significant

bildiğimiz gibi evet tamam steve sadece önemli bir yaşa ulaştığım gerçeğine atıfta bulunuyor

age okay um and i've been my job is sales which i've been doing for 33 years now 32

tamam um ve 33 yıldır 32

33 years now a long time and there are people at work who are younger than that so you know

33 yıldır yaptığım işim satış ve işte ondan daha genç insanlar var yani

their entire there are some people you know they weren't born when i started uh my sales

onların tamamını biliyorsunuz bazı insanlar olduğunu bildiğiniz insanlar var '

career 32 years ago so it gets a bit frightening when when people start to say how long have

32 yıl önce satış kariyerime başladığımda doğmadım, bu yüzden insanların ne kadar süredir doğmadığımı söylemeye başlaması biraz korkutucu oluyor

you been i wasn't born then and it's a bit of a shock to the system it is i still look

ve bu sistem için biraz şok oluyor, hala öyle görünüyorum

younger than them though well in your opinion

onlardan daha genç ama iyi size göre

very very modest but yes it is strange well it's always weird when we think of ourselves

çok çok mütevazı ama evet garip ama bizim yaşımızda kendimizi düşündüğümüzde

at our age that we could have children who are in their maybe in their late 20s or or

belki 20'li yaşlarının sonunda,

even in their 30s so i always find that quite amazing when you meet meet people of our age

hatta 30'lu yaşlarında çocuklarımızın olabilmesi hep garip geliyor yani ben Bizim yaşımızdaki insanlarla tanıştığında

and they've got like three or four children but they're around our age and suddenly you

ve üç ya da dört çocukları olduğunda ama bizim yaşlarımızda olduklarında ve aniden

think that's incredible so so i'm old enough to be maybe the father of two or three kids

bunun inanılmaz olduğunu düşünüyorsun, bu yüzden belki iki çocuk babası olacak kadar yaşlıyım. ya da üç çocuk

so that's the thing that always blows my mind a little bit to be honest although i have

yani bu her zaman biraz aklımı başımdan alan şey, dürüst olmak gerekirse

no kids come here as far as i know palmyra points out that uh interesting you should

buraya çocuğum gelmemesine rağmen bildiğim kadarıyla palmyra, uh ilginç,

mention iraq pope francis is currently in iraq i think it's the first time a pope has

bahsetmelisin Irak Papa Francis şu anda Irak'ta sanırım orası ilk kez bir papa

ever visited iraq yes so that's quite a significant event well i think all the wars will stop

ırak'ı ziyaret ediyor evet bu oldukça önemli bir olay bence tüm savaşlar duracak bence

i think everyone will join together in peace and happiness because the pope is there and

herkes barış ve mutluluk içinde birleşecek çünkü papa orada ve bence

i think all of the fighting all of the wars will stop because because he said come on

tüm savaşlar tüm savaşlar duracak dur çünkü o hadi dur dedi çünkü

stop it stop stop fighting so they will they will i think i think that's it all the pope

kavgayı bırak öyle yapacaklar öyle yapacaklar bence papanın tek

needs to do is to travel around the world everywhere and tell people stop it just just

yapması gereken bu dünyayı dolaşmak ve insanlara dur demek sadece

stop it and and within three or four weeks we will have world peace well religion's caused

dur ve üç veya üç içinde dört hafta dünya barışına sahip olacağız, din

enough wars over the uh over the centuries so it's about time they actually try to stop

yüzyıllar boyunca yeterince savaşa neden oldu, bu yüzden gerçekten bir savaşı durdurmanın zamanı geldi sence evet bence

one in your opinion yeah i think i think uh it's not just my opinion oh yes um interesting

uh bu sadece benim fikrim değil oh evet um ilginç

i like to read the comments that are on the live stream before i come on okay people are

okumayı severim ben gelmeden önce canlı yayında olan yorumlar tamam insanlar

talking about uh well santorina mentions daffodils daffodils yes we have some daffodils coming

hakkında konuşuyor uh santorina nergislerden bahsediyor nergisler evet

out in the garden would you like to see them so this is the live view of some actual daffodils

bahçede çıkan nergisler var onları görmek ister misiniz yani bu bazı gerçek nergislerin canlı görüntüsü

in the garden right now and this is the area where mr steve was working earlier but look

şu anda bahçe ve burası Bay Steve'in daha önce çalıştığı alandır ama bakın

at that isn't that lovely some lovely daffodils opening their little heads and yes there are

o kadar sevimli değil mi bazı sevimli nergisler küçük kafalarını açıyor ve evet

many different varieties many different types of daffodil i've got a comment okay from saturino

birçok farklı çeşit var birçok farklı nergis türü bir yorumum var tamam mı saturino'dan

about daffodils something i didn't know the the name of a daffodil is that narcisso we

nergisler hakkında bilmediğim bir şey nergisin adı şu nergis biz

call it narcissus here narcissus narcissus or narcisso and i didn't realize that that

ona nergis diyoruz nergis nergis veya nergis ve bunun

is the greek named after a greek god who fell in love with himself he was so beautiful that's

yunan adının kendisine aşık olan bir yunan tanrısından sonra geldiğini fark etmemiştim o kadar güzeldi ki

that's where narcissists can sit so a person who is a narcissist is a person who can't

narsistlerin oturduğu yer orası yani narsist insan

stop looking at themselves they are in love with their own reflection of of course there

kendine bakmaktan kendini alamayan insandır kendi yansımasına aşıktır tabi ki

was a greek god and i and he he he fell in love with his own reflection and it didn't

bir yunan tanrısı vardı ve ben ve o he he kendi yansımasına aşık oldu ve olmadı mı

it didn't end with it very well well those daffodils don't last long do they it didn't

çok iyi bitmedi onunla o nergisler uzun sürmez değil mi

last it didn't end well i don't know what it is about greek mythology but quite often

sürmedi iyi bitmedi ne olduğunu bilmiyorum yunan mitolojisi hakkında ama genellikle

if you think you're having a bad day you want to see what these greek gods had to go through

kötü bir gün geçirdiğinizi düşünüyorsanız, bu yunan tanrılarının neler yaşadığını görmek istersiniz,

they were always having some sort of problem or calamity or they were they were flying

her zaman bir tür sorun ya da felaket yaşıyorlardı ya da

up too close to the sun or they were they were falling into a river because they tried

güneşe çok yakın uçuyorlardı. ya da bir nehre düşüyorlardı çünkü

to to hug their own reflection well you know the times were tough back then thousands of

kendi yansımalarına sarılmaya çalıştılar, bilirsiniz binlerce

years ago but i mean you know a daffodil uh doesn't last for long does it no when it's

yıl önce zamanlar zordu ama yani bilirsiniz bir nergis uh uzun sürmez, hayır olduğunda olmaz

out they only last about a week and then they've gone but isn't that the same with all flowers

sadece bir hafta kadar dayanıyorlar ve sonra gidiyorlar ama bu tüm çiçekler için aynı değil mi bence

i i think flowers are are a very very interesting type of of organism oh i like that word organism

çiçekler çok çok ilginç bir organizma türü oh organizma kelimesini seviyorum

something that exists lives grows as an organism so i always think there's something slightly

var olan bir şey canlılar bir organizma olarak büyür bu yüzden her zaman biraz üzücü bir şey olduğunu düşünürüm

sad because you have all of that effort for the plant to push through the earth and open

çünkü bitkinin toprağı itip

slowly and then you can see it's beautiful flower but it doesn't last very long so quite

yavaşça açması için tüm o çabayı harcarsınız ve sonra onun güzel çiçeğini görebilirsiniz ama çok uzun sürmez, bu yüzden oldukça

often you will find that some flowers they will certain flowers will just open and then

sık olarak bazılarını görürsünüz. çiçekler olacak bazı çiçekler öylece açacaklar ve sonra

they will wither away quite quickly and daffodils is one of them if you try to cut daffodils

çok çabuk solacaklar ve nergisler de onlardan biri, eğer bahçeden nergisleri kesip evinizdeki

out of the garden and put them into a vase in your house they don't last for very long

bir vazoya koymaya çalışırsanız çok uzun süre dayanmazlar zekice kesilmiş

intelligent says is there a word for dry flowers that have been cut uh so yes you can you can

kuru çiçekler için bir kelime var mı diyor uh yani evet

cut dried flowers cut flowers and dry them and you can keep them they're preserved i

kurutulmuş çiçekleri kesebilirsin, çiçekleri kesip kurutabilirsin ve onları saklayabilirsin onlar korunmuş

suppose you would say just preserved you just call them dry flour there isn't a another

sanırım sadece korunmuş diyeceksin onlara sadece kuru un diyorsun bildiğim başka bir

word that i know of yes uh preserved just dried flowers there isn't really another word

kelime değil mi evet uh korunmuş sadece kuru çiçekler bunun için gerçekten başka bir kelime yok

for that not as far as i'm aware but yeah yes it is common to to take flowers and then

bildiğim kadarıyla ama evet evet çiçek almak yaygın bir şey ve sonra

you'll leave them in a place or or even heat them you can dry them out artificially and

onları bırakacaksın bir yerde veya hatta ısıtabilirsiniz, onları yapay olarak kurutabilirsiniz ve

then they stay preserved forever they don't look as nice i'll be honest with you they

sonra sonsuza kadar bozulmadan kalırlar, o kadar güzel görünmüyorlar, size karşı dürüst olacağım,

don't look as nice as fresh flowers my mother doesn't like dried flowers no reminds her

annemin sevmediği taze çiçekler kadar güzel görünmüyorlar. kuru çiçekler ona

of death your mother is very fussy about flowers she doesn't like lilies either or either but

ölümü hatırlatmıyor annen çiçekler konusunda çok titiz o zambakları da sevmiyor ama ama ama lily'ninki

but but lily's i have the same thought as your mum they're very strong pungent something

annenle aynı düşünceye sahibim onlar çok güçlü keskin kokulu

that's very strong is it gets up you know it's a pungent they've got a very strong smell

çok güçlü bir şey seni ayağa kaldırıyor mu keskin olduğunu biliyorum çok güçlü bir kokuları var

and they're often used at funerals here in the uk at least yes you often see people throwing

ve en azından burada İngiltere'de cenazelerde sıklıkla kullanılıyorlar evet sık sık insanların

them onto onto the funeral car i don't remember that yeah but just in churches and things

bunları cenaze arabasına attığını görüyorum hatırlamıyorum evet ama sadece kiliselerde ve

they often have lilies and uh so you know you don't want to be reminded of death then

genellikle zambakları olan şeyler ve uh, ölümün hatırlatılmasını istemediğinizi bilirsiniz, o zaman

don't put lilies in your house well you've done it three times so that's good plus also

evinize zambak koymayın, bunu üç kez yaptınız, bu iyi artı ayrıca erkek

that you can get the the the stamens in a lily okay uh can really cause problems because

organlarını da alabilirsiniz. bir zambakta tamam uh gerçekten sorunlara neden olabilir çünkü

the the pollen drops off and it has a strong dye in it okay like a color yes it's like

polen düşer ve içinde güçlü bir boya vardır tamam bir renk gibi evet

an orangey color so it can stain your clothes it can stain things it might look as if you

turuncumsu bir renk gibi yani kıyafetlerinizi lekeleyebilir şeyleri lekeleyebilir sizmişsiniz gibi görünebilir

you're a heavy smoker yes exactly we've got two people from mexico today hello to mexico

çok sigara tiryakisiyiz evet tam olarak bugün meksika'dan iki kişi var meksika'ya merhaba meksika'ya merhaba

hello to mexico we've got chicory stories who says hi from mexico high and of course

meksika'dan merhaba diyen hindiba hikayelerimiz var ve tabii ki bir

we also have sebastian as well can i can i say can i say hello to someone no can i say

de sebastian'ımız var söyleyebilir miyim diyebilir miyim? birine merhaba deyin hayır

hello to chen yao and i'm very intrigued by your your little icon is is that bruce lee

chen yao'ya merhaba diyebilir miyim ve küçük simgeniz çok ilgimi çekti bruce lee mi

can you please tell me is that bruce lee i'm not sure or is it you i'm not sure if that

lütfen bana o bruce lee mi emin değilim yoksa siz misiniz değilim eminim bu

is bruce lee in your in your little icon your little photograph or if it is bruce lee is

sizin küçük simgenizdeki bruce lee ise sizin küçük fotoğrafınız veya bruce lee ise

it you or bruce lee i'm very intrigued women's day in uzbekistan and also in pakistan yes

siz mi yoksa bruce lee mi özbekistan'da ve ayrıca pakistan'da kadınlar gününü çok merak ediyorum evet

i believe yes i think so i think i think international women's day is coming up so i thought it was

inanıyorum evet sanırım öyle düşünüyorum sanırım dünya kadınlar günü yaklaşıyor bu yüzden bugün olduğunu düşündüm biliyorum

today i know i know it's sometime this month so i'm sure this month it is also international

bu ayın bir zamanı bu yüzden eminim bu ay da dünya

women's day

kadınlar günü

so we won't say hello to the women today but we will save it for when it actually is women's

bu yüzden bugün kadınlara merhaba demeyeceğiz ama kurtaracağız çünkü

day going back to flowers in the uk next sunday it's mother's day uh so i know my mother isn't

önümüzdeki pazar İngiltere'de çiçeklere geri dönecek olan aslında kadınlar günü olduğunda, bu anneler günü, bu yüzden annemin izlemediğini biliyorum, bu yüzden onun için

watching so i can safely say without fear of her knowing that i've ordered some flowers

çiçek sipariş ettiğimi bilmesinden korkmadan güvenle söyleyebilirim.

for her through the internet and they will be delivered uh they won't deliver on sunday

internet ve teslim edilecekler uh pazar günü teslim etmeyecekler

so they will deliver them on saturday and there's some chocolates in there as well because

yani cumartesi teslim edecekler ve orada da biraz çikolata var çünkü

of course we still can't visit our families i'm not in the bubble of my mother so my sister

tabii ki hala ailelerimizi ziyaret edemiyoruz annemin balonunda değilim yani kız kardeşim

is because she lives nearby but i can't visit so i've ordered her some flowers online with

yakınlarda yaşadığı için ama ziyaret edemiyorum bu yüzden ona internetten

a box of italian chocolate now i don't know what those are like it didn't say but uh all

bir kutu İtalyan çikolatasıyla çiçek sipariş ettim şimdi bunların nasıl olduğunu bilmiyorum söylemedi ama tek

i do know is there's alcohol in some of them i'm jealous i know i can't wait i am a little

bildiğim bazılarında alkol var mı kıskandım biliyorum sabırsızlanıyorum

bit jealous i'm going to be honest with you i feel jealous i wish i was a mother i really

biraz kıskanıyorum sana karşı dürüst olacağım kıskanıyorum keşke anne olsaydım gerçekten

do well some people do do refer to me as a mother but i think that is a different context

iyiyim bazı insanlar yapar beni bir anne olarak adlandırın ama karıma göre bu farklı bir bağlam olduğunu düşünüyorum

according to my wife daffodils are different from narcissus uh oh i'm not sure about that

nergisler nergislerden farklıdır uh oh bundan emin değilim

i think it might be the same group yes similar flowers have to look that one up mr duncan

aynı grup olabilir evet benzer çiçekler buna bakmak zorunda bayım duncan

i did talk about this in my spring lesson and there are many varieties many different

bahar dersimde bundan bahsetmiştim ve birçok çeşidi var birçok farklı

types many different colours as well some there are white daffodils there are yellow

türü birçok farklı rengin yanı sıra bazı beyaz nergisler var sarı

daffodils there are even dark red daffodils and sometimes you can have them of different

nergisler var hatta koyu kırmızı nergisler var ve bazen onları farklı

colours so maybe part of the daffodil flower is one colour and then the other part is another

renklerde de alabilirsin yani belki bir parça nergis çiçeğinin bir rengi ve diğer kısmı başka bir

colour so so yes there are many different varieties of daffodil gustavo's in argentina

renktir yani evet arjantin'de pek çok farklı nergis gustavo çeşidi var bu yüzden

so hello to you too it's lovely it's lovely to know where you all are yes around the country

size de merhaba çok güzel hepinizin nerede olduğunuzu bilmek güzel evet evet ülkenin dört bir yanında

around the world well we are going to look at those flanks of the world soon we are coming

dünyanın dört bir yanında pekala dünyanın o kanatlarına bakacağız birazdan

up to three o'clock pedro belmont if you are watching we have flags of the world coming

saat üçe doğru geliyoruz pedro belmont eğer izliyorsanız dünyanın bayrakları geliyor geliyor

seen pedro today coming up in two minutes beatrice liked your lesson it reminded her

petro bugün iki dakika sonra geliyor beatrice dersinizi beğendi ona hatırlattı

that you both like cheese yes definitely and steve has some big news coming he misses big

ikinizin de peyniri sevdiğini evet kesinlikle ve steve'in büyük haberleri var büyük haberleri özlüyor

news mr steve has received a letter through the post he's not going to show that because

bay steve posta yoluyla bir mektup aldı bunu göstermeyecek çünkü bu

it's private you see but he has some news he received a notification yes that sounds

özel çünkü görüyorsunuz ama bazı haberleri var bir bildirim aldı evet öyle geliyor

very important steve you you've received a notification you have been notified about

çok önemli steve sana bir bildirim geldi bir şey hakkında bilgilendirildin acaba

something i wonder what it could be i have been asked no don't say yet don't say i wasn't

ne olabilir diye soruldu hayır söyleme henüz

going to say it yes i was going to give a clue mr duncan a clue okay a few people have

söyleme söylemeyecektim evet verecektim bir ipucu bay duncan bir ipucu tamam belarusya da

been talking about this on the live chat including belarusia is that the clue uh well people

dahil olmak üzere canlı sohbette birkaç kişi bundan bahsediyordu, ipucu şu ki insanlar

are talking about a lot of things so it might be difficult to guess santorino is talking

pek çok şeyden bahsediyor, bu yüzden santorino'nun mimoza keki hakkında konuştuğunu tahmin etmek zor olabilir

about mimosa cake i've heard of that mimosa mimosa what's that is it a plant i'm sure

i' o mimoza mimozayı duydum o bir bitki mi o bir

there's a plant called mimosa okay perhaps louis's wife could tell us that the botanical

bitki eminim mimoza diye bir bitki vardır tamam belki louis'in eşi bize söyleyebilir

expert you know paris can i just say as soon as lockdown is finished as soon as the aeroplanes

are flying around in the sky i am going to get a ticket not not first class i can't afford

gökyüzünde uçuyorlar birinci sınıf olmayan bir bilet alacağım buna gücüm yetmez

that but i'm going to maybe i will smuggle myself onto the plane inside a suitcase or

ama gideceğim belki uçağa kendimi bir bavulun içinde ya da

something like that but i am going to see you lewis and your wife because i have to

onun gibi bir şeyin içinde kaçırırım ama göreceğim siz lewis ve eşiniz çünkü

be honest i am intrigued very intrigued by your wife's cooking we saw we saw the pizza

dürüst olmam gerekirse karınızın yemeklerini çok merak ediyorum ilgimi çekti

the other week very nice and now we have another type of cake another another type of food

geçen hafta pizzayı gördük çok güzel ve şimdi başka bir pasta çeşidimiz daha var başka bir yemek türü

that i would love to try steve guess what can i just say one thing intelligent uh says

denemek isterim steve tahmin et ne söyleyebilirim sadece bir şey söyleyebilirim akıllı uh diyor

what do you call those little flowers i think you mean that strike through the snow in a

o küçük çiçeklere ne diyorsun sanırım bir ormandaki karın içinden geçenleri kastediyorsun

forest i think you're probably talking about snow drops are they white uh we might have

sanırım muhtemelen kar damlalarından bahsediyorsun onlar beyaz mı uh

a picture of snow drops yes we might we might not but now mr duncan now it's three o'clock

bir resmimiz olabilir kar damlaları evet olmayabiliriz ama şimdi bay duncan şimdi saat üç

and yes for all those who are fans of flags here are those lovely colourful flapping flags

ve evet bayrak hayranı olan herkes için işte dünyanın o güzel rengarenk dalgalanan bayrakları

of the world

i hope you enjoyed those flags of the world yes although zershid thinks there's one missing

Zershid, Özbekistan'dan bir kişinin kayıp olduğunu düşünüyor, bu

from uzbekistan so we'll have to look into that i'm going to have to you know you know

yüzden bunu araştırmamız gerekecek, bilmelisiniz ki

what it would be very difficult can i just say how difficult it would be to to find your

bunun çok zor olacağını biliyorsunuz, sadece bayrağınızı bulmanın ne kadar zor olacağını söyleyebilir miyim?

flag and also put it into the video but i might try i will have a look just to make

videoya giriyor ama deneyebilirim emin olmak için bir göz atacağım

sure i need to check and verify to make sure that i haven't missed uzbekistan out of the

Özbekistan'ı

flags of the world if i have i will try to put that right and if anybody else thinks

dünya bayraklarından kaçırmadığımdan emin olmak için kontrol etmem ve doğrulamam gerekiyor eğer varsa bunu düzeltmeye çalışacağım ve

their flag is missing please let us know because you know it's an ongoing work of art i would

bayrağının eksik olduğunu düşünen başka biri varsa lütfen bize bildirin çünkü bunun devam eden bir sanat eseri olduğunu biliyorsunuz

say i was mr duncan's flags of the world i think i tried i tried to include all of them

ben Mr Duncan'ın dünya bayraklarıydım sanırım hepsini dahil etmeye çalıştım

but but you know sometimes you just forget or you you don't actually recall every single

ama bilirsiniz bazen siz unut gitsin yoksa

flag that exists in the world but i tried at least i tried steve would you like to see

dünyada var olan her bir bayrağı hatırlamıyorsun ama en azından denedim steve ilk

a photograph of me in china on on one of my first days have i already seen it well you've

günlerimden birinde çin'de bir fotoğrafımı görmek ister misin zaten iyi görmüş müydüm

already seen it yes i think you've seen it well go on then here we go so there i am sitting

zaten gördünüz evet bence gayet iyi gördünüz devam edin o zaman işte başlıyoruz orada

in my in my little chair and this is this is just a couple of days after i arrived who

küçük sandalyemde oturuyorum ve bu ben geldikten sadece birkaç gün sonra kim bunu

is that did you say that it's me can you believe it 18 years ago your adam's apple is very

yaptın benim deyin inanabiliyor musunuz 18 yıl önce adem elmanız çok

prominent okay that's good uh that adam's apple that's that that's the that's the most

belirgin tamam bu iyi uh o adem elması işte bu kadar

you can actually take from that photograph is my adam's apple anyway so one of the things

o fotoğraftan en fazla bu kadar alabilirsin zaten benim adem elmam yani o şeylerden biri taşındığım

that is interesting about the area in which i moved to is well we often think of chinese

bölge hakkında ilginç olan şey, genellikle Çin

ghost towns as being something that came around in the late 2000s but in fact there were chinese

hayalet kasabalarının 2000'lerin sonunda ortaya çıkan bir şey olduğunu düşünüyoruz ama aslında

ghost towns before then in fact the place where i was living was one of them so you

ondan önce de Çin hayalet kasabaları vardı, aslında yaşadığım yer onlardan biriydi. yani

can see here lots of new buildings but these buildings were all empty there was a whole

burada bir sürü yeni bina görebilirsiniz ama bu binaların hepsi boştu orada

area of brand new buildings but they were all empty and they stood empty for around

yepyeni binaların olduğu koca bir alan vardı ama hepsi boştu ve

two years before anyone started moving into them so it is interesting to note that those

kimse onlara taşınmaya başlayana kadar yaklaşık iki yıl boş durdular, bu yüzden not etmek ilginç

ghost cities that people sometimes talk about and we often think of it as something that

insanların bazen hakkında konuştukları ve biz bunu genellikle

happened after china became more developed or more open and more prosperous but in fact

Çin'in daha gelişmiş veya daha açık ve daha müreffeh hale gelmesinden sonra olan bir şey olarak düşündüğümüz hayalet şehirler ama aslında

they did exist as far back as the early 2000s there were so-called ghost cities and there

2000'lerin başlarında sözde hayalet şehirler vardı ve

is another photograph so the area in which i lived there were lots of lovely new buildings

başka bir fotoğraf var, yani yaşadığım bölgede bir sürü güzel yeni bina vardı

however there was there was no one living in them and they were they were referred to

ama içlerinde yaşayan kimse yoktu ve

as ghost towns or ghost cities well uh we should have bought a load off of mr duncan

hayalet kasabalar veya hayalet şehirler olarak anılıyordu, ah, bir sürü satın almalıydık. Bay Duncan'dan

we'd have probably made a handsome profit i don't know by now well unfortunately we've

muhtemelen güzel bir kar elde ederdik, şimdiye kadar bilmiyorum maalesef

been allowed to no we can't foreigners are not allowed to buy property in china well

izin verildi hayır yapamayız yabancıların Çin'de mülk satın almasına izin verilmiyor peki

did you know that so you probably didn't but now you do maybe we should have found a proxy

bunu biliyor muydunuz, muhtemelen bilmiyordunuz 't ama şimdi yaparsın belki bir vekil bulmalıydık

yes well you normally do it to buy them for us yes you normally do it through a chinese

evet normalde bunu bizim için satın almak için yaparsın evet normalde bunu bir Çinli şirket aracılığıyla yaparsın Çinli bir

company you have to go to a chinese company say i want to buy the property they will manage

şirkete gitmelisin Çinli bir şirkete gitmelisin ben mülkü satın almak istiyorum derler onlar alacaklar

the property and take a load of money off you and that's how it works but you can't

mülkü yönetin ve üzerinizden bir sürü para alın ve bu böyle çalışır, ancak bir yabancıysanız

just privately buy property in china if you are a foreigner do you miss china says mosin

Çin'de özel olarak mülk satın alamazsınız, çin'i özlüyor musunuz mosin diyor, özlüyor muyum,

do i miss it yes i do of course yes it was a big part of my life and i suppose you might

özlüyor muyum, evet, tabii ki evet, öyleydi hayatımın büyük bir parçası ve sanırım

say that it led to what i'm doing now would you like to see a photograph of me in the

şu anda yaptığım şeye yol açtığını söyleyebilirsiniz sınıfta benim bir fotoğrafımı görmek ister misiniz

classroom mr steve go on look at that so there i am in front of the blackboard and for those

Bay Steve devam edin şuna bakın karatahtanın önündeyim ve

who don't know what that means on the board that is actually my name that is what my name

tahtada bunun ne anlama geldiğini bilmeyenler için aslında benim adım bu benim adımın

looks like in chinese deng ken denken so that is actually my name yes have you still that's

Çince deng ken denken'deki karşılığı yani aslında benim adım evet evet hala

a nice white top you're wearing mr duncan okay uh yes i bet you had all the girls after

giydiğiniz güzel beyaz bir üst var mı Bay Duncan tamam ah evet bahse girerim ki Çin'de tüm kızlar

you there in china mr duncan wearing that uh uh that tight white top not only the girls

peşinizdedir Bay Duncan o dar beyaz bluzu giyiyor sadece kızlar değil

not only the girls we won't go into that and here's another one this is my first ever lesson

sadece kızlar değil buna girmeyeceğiz ve işte bir tane daha bu benim ilkim hiç ders

here i am teaching my first ever lesson and can i just say i was so nervous i was petrified

burada ilk dersimi veriyorum ve şunu söyleyebilir miyim çok gergindim taşlaşmıştım

i was so scared in fact you can see how nervous i was because i've written everything in giant

çok korkmuştum aslında ne kadar gergin olduğumu görebilirsiniz çünkü tahtaya her şeyi dev büyük

capital letters on the board because i felt so nervous i was so scared that that maybe

harflerle yazdım çünkü ben O kadar gergin hissettim ki belki yazımı okuyamayacaklar diye çok korktum bu

that they wouldn't be able to read my writing so i made the writing on the board really

yüzden tahtadaki yazıyı gerçekten

big and one of the students put their hand up and they said mr duncan you don't have

büyük yaptım ve öğrencilerden biri elini kaldırdı ve Bay Duncan sizde yok dediler.

to make the writing so big we can read it and then everyone laughed and i did feel a

Yazıyı okuyabileceğimiz kadar büyük yapmak için ve sonra herkes güldü ve ben

little bit just a little bit embarrassed what does that say above the blackboard do you

biraz utandım, tahtanın üzerinde ne yazıyor biliyor musunuz, tam olarak

know what that says i'm not quite sure but quite often there are there are mottos or

emin değilim ama oldukça sık

things to encourage students with their studies or to give them some sort of motivation here's

öğrencileri derslerinde teşvik edecek veya onlara bir tür motivasyon verecek sloganlar veya şeyler var işte bir tane

another one and there i am talking to one of my students and and the young girl looks

daha ve işte öğrencilerimden biriyle konuşuyorum ve genç kız da

as embarrassed as me i think we were both a little bit awkward because this this was

benim kadar utanmış görünüyor sanırım ikimiz de biraz utanmıştık garip çünkü bu

my first ever class that i was giving wow way back in 2003 who took that photograph

benim ilk dersimdi vay vay 2003'te verdiğim ilk dersti o fotoğrafı kim çekti o

he was one of the teachers in fact it was my personal assistant okay i also had my own

öğretmenlerden biriydi aslında o benim kişisel asistanımdı tamam benim de kendi

driver isn't that nice so that you were safe i was safe even though i did not like living

şoförüm vardı o kadar iyi değil mi yani sen Güvendeydim Okulda ilk çalışmaya başladığımda okulda yaşamaktan hoşlanmasam da güvendeydim

in the school when i first started working at the school i did not like living in the

Okulda yaşamaktan hoşlanmıyordum

school because it was always very noisy so i eventually i did move out of the school

çünkü her zaman çok gürültülüydü bu yüzden sonunda okuldan

i i got my own little apartment and lived away from the school and that's where i visited

taşındım küçük bir dairem var ve okuldan uzakta yaşıyordum ve orası

you yes you actually came to see me eventually in 2006 steve actually came all the way to

seni ziyaret ettiğim yerdi evet aslında beni görmeye geldin sonunda 2006'da steve aslında ta ta

china to visit me there so so yes it's pretty good and and yes i did enjoy my time in china

Çin'e gelip beni orada ziyaret etti bu yüzden evet oldukça iyi ve evet eğlendim Çin'de geçirdiğim zaman

it was a great experience and you might say that it changed my life quite a lot here's

harika bir deneyimdi ve hayatımı oldukça değiştirdiğini söyleyebilirsin işte

another photograph a couple of more and there i am in beijing outside one of the many many

başka bir fotoğraf birkaç tane daha ve işte pekin'deyim birçok mcdonald's'tan birinin dışında

mcdonald's there are many american fast food chains there was kfc mcdonald's you would

birçok amerikan fast food zinciri var kfc vardı mcdonald's

often find them all over the place there was actually a mcdonald's in tiananmen square

onları genellikle her yerde bulurdunuz, aslında tiananmen meydanında da bir mcdonald's vardı, bu

as well so i did i did see one in tiananmen square talking of which there i am in tiananmen

yüzden tiananmen meydanında bir tane gördüm, bundan söz ederken

square in front of the famous forbidden city so behind those walls is a place called the

ünlü yasak şehrin önündeki tiananmen meydanındayım, yani o duvarların arkasında burası yasak şehir denen bir yer

forbidden city although it's not so forbidden nowadays because because the tourists can

ama günümüzde o kadar yasak değil çünkü turistler

go in there and walk around what was the average age of your students as uh alexandra the average

oraya girip gezebiliyor öğrencilerinizin yaş ortalaması ne kadardı, uh alexandra

age well i taught from around the age of 17 to 19. and 20. so they they normally started

17 ila 19 yaşları arasında öğrettiğim ortalama yaş . ve 20. yani normalde

around the age of 17. we also had some younger as well but that was the average age around

17 yaşında başladılar. Bizim de daha gençlerimiz vardı ama bu ortalama yaş

17. mostly girls as well so i would say 85 of the students in my school were actually

17 civarındaydı. Çoğu kızdı yani okulumdaki öğrencilerin 85'i aslında

girls and how long are you were you there so says jorday or silver just over four years

kızdı ve nasıl jorday veya silver diyor ki dört yıldan biraz fazla bir süre

i was in china i worked there and lived there as well and also i went on one or two trips

Çin'deydim orada çalıştım ve orada yaşadım ve ayrıca bir veya iki geziye gittim

the school would always take me somewhere and here i am with my two beautiful brides

okul beni her zaman bir yere götürürdü ve işte buradayım iki arkadaşımla güzel gelinler

look at that i bet you didn't know that steve i actually got married i went to the mongolian

bakın buna bahse girerim steve'in gerçekten evli olduğumu bilmiyordunuz moğol

grasslands and i actually got married to these beautiful young ladies so maybe you have got

otlaklarına gittim ve aslında bu güzel genç bayanlarla evlendim bu yüzden belki

children yes maybe i have you see what would they look like do you think i don't know they'd

çocuklarınız olur evet belki bende var bakarsınız nasıl görünürlerdi

be very tall okay then uh so they're you know very tall wouldn't they be yes they are probably

çok uzun olacaklarını bilmediğimi mi sanıyorsun, tamam o zaman uh, yani biliyorsun çok uzun olmazlar mıydı evet muhtemelen

basketball players now yes but there i am in the mongolian grasslands and i don't know

şimdi basketbolcular evet ama işte ben moğol otlaklarındayım ve yapmıyorum

why but whenever my school took me on any trips they would always make me wear clothing

Nedenini bilmiyorum ama okulum beni ne zaman bir geziye çıkarsa, bana her zaman

traditional clothing and quite often they would make me sit on a large animal for example

geleneksel kıyafetler giydirirlerdi ve çoğu zaman beni büyük bir hayvanın üzerine, örneğin

on a camel here i am dressed as as a chinese emperor and and also riding on the back of

bir devenin üzerine oturturlardı, burada bir Çin imparatoru gibi giyindim ve ve ayrıca

a camel and that that is the only photograph of me in existence sitting on the back of

bir devenin sırtına biniyordum ve bu benim

a camel that's very funny that hat it it almost looks sort of uh mexican or sort of spanish

bir devenin sırtında otururken çekilmiş tek fotoğrafım bu çok komik, şapka neredeyse bir tür meksika ya da bir tür ispanyolca görünüyor

yes it's a traditional chinese hat often wore by by emperors no emperors male that's male

evet genellikle geleneksel bir çin şapkası imparatorlar tarafından giyildi imparator yok erkek bu erkek

that's male clothing how dare you and i suppose we can't talk about china without mentioning

bu erkek kıyafeti nasıl cüret edersin ve sanırım yiyeceklerden bahsetmeden Çin hakkında konuşamayız bu yüzden

food

so i was in china when sars broke out okay so that's interesting i was actually there

sars patlak verdiğinde Çin'deydim tamam yani bu ilginç aslında

when when sars was detected and then suddenly everybody went into lockdown in china so what's

sars tespit edildiğinde oradaydım ve sonra aniden Çin'de herkes tecrit altına girdi, o zaman

that picture then who's that that is me with one of my students who later became a teacher

bu resim nedir, o zaman o kim ben daha sonra öğretmen olan öğrencilerimden biriyle yani o okuldan

so he actually became a teacher after he left the school and we were very good friends he

ayrıldıktan sonra aslında öğretmen oldu ve biz çok iyi arkadaştık o

was actually going out with the the the president of our school's daughter oh right at the time

aslında gidiyordu okulumuzun kızının rektörüyle çıktı oh tam o sırada

so that was interesting yes so he was actually dating the the president of our school's daughter

bu ilginçti evet bu yüzden aslında okulumuzun başkanıyla çıkıyordu kızının

did that help him in his career do you think not really but the interesting thing you can

ona kariyerinde yardımcı olduğunu düşünüyor musun gerçekten değil ama ilginç bir şey yapabilirsin

see we are wearing masks because this was when sars broke out in china many parts of

bakın maske takıyoruz çünkü bu, Çin'de sars patlak verdiği zamandı Çin'in birçok bölgesi

china went into lockdown sars kovid one i think it's called isn't it yes so this is

sars kovid bir olarak anıldı sanırım buna evet değil mi yani bu

the first coronavirus outbreak way back in 2003 and yes i was in china at the time in

2003'te ilk koronavirüs salgını çok önceydi ve evet ben Çin'deydim o zamanlar

fact i was virtually the only westerner left in the city where i was staying because everyone

aslında kaldığım şehirde neredeyse tek batılı ben kalmıştım çünkü herkes

left yes that i remember that i was quite frightened because you were there during that

gitti evet, hatırlıyorum ki oldukça korkmuştum çünkü o salgın sırasında oradaydınız

uh that that outbreak but thankfully uh that was quite well contained by the authorities

ama şükürler olsun ki bu oldukça iyi kontrol altına alındı. yetkililer

there wasn't it yes uh sars and it turned out that it was uh quite deadly but didn't

orada değildi evet uh sars ve oldukça ölümcül olduğu ortaya çıktı, ancak

really spread very well that's between people well the worst affected area was hong kong

gerçekten çok iyi yayılmadı, bu insanlar arasında en kötü etkilenen bölge Hong Kong'du,

which is where it originated so it did slowly spread but yes yes a lot of parts of china

ortaya çıktığı yer bu yüzden yavaş yayıldı ama evet evet Çin'in pek çok bölgesi

went into lockdown all of the foreign teachers and workers that they all evacuated china

tecrit altına alındı, tüm yabancı öğretmenler ve işçiler Çin'i tahliye ettiler,

they they all got on the first plane out of china and they all disappeared and and i was

hepsi Çin'den ilk uçağa bindiler ve hepsi ortadan kayboldu ve ve

virtually the only westerner left in the city where i was staying it's true i'm not joking

neredeyse şehirde kalan tek batılı bendim. nerede kaldığım doğru şaka yapmıyorum

i was very worried at the time because how long were you you had to stay in the school

o zamanlar çok endişelenmiştim çünkü ne kadar süre okulda kalmak zorundaydın

for how long in the school grounds i'm going to be honest we didn't have to stay in the

ne kadar süre okul bahçesinde kalmak zorunda değildin dürüst olacağım

school even though many people were supposed to stay in one place but yes you are right

birçok insanın bir yerde kalması gerekmesine rağmen okulda kal ama evet haklısın

steve the schools did close down so all the schools closed many of the restaurants closed

steve okullar kapandı bu yüzden bütün okullar kapandı restoranların çoğu kapandı

does this sound familiar by the way it sounds very familiar you've gone through one lockdown

bu kulağa tanıdık geliyor mu çok tanıdık geliyor zaten bir tecritten geçtim,

already i've lived through this already and what year was that mr duncan 2003 2003 sars

bunu zaten yaşadım ve o bay duncan 2003 2003 sars hangi yıldı,

covered one i think it was called wasn't it well it wasn't called one then just just but

sanırım buna iyi değil miydi, bir denilmemişti o zaman sadece ama

it was it was very closely related to the virus that's causing the current pandemic

çok yakındı şu anki pandemiye neden olan virüsle ilgili

it's amazing uh it was it was a corona virus um so very interesting and there have been

bu harika uh bu bir korona virüsüydü um çok ilginç ve

other outbreaks haven't that there's one there was another one was it mers was it called

başka salgınlar oldu değil mi bir tane daha vardı bir tane daha vardı mers miydi adı

covid mers i think not sure there's been another one since then uh but of course because a

covid mers miydi bence değil tabi ki o zamandan beri bir tane daha oldu ama tabii ki

lot of countries like china have had experience in dealing with these types of infections

Çin gibi birçok ülke bu tür enfeksiyonlarla başa çıkma konusunda deneyime sahip olduğundan

they've done very well it containing it this time listen this is interesting actually steve

bu sefer onu kontrol altına almakta çok başarılı oldular dinle bu ilginç aslında steve

because a lot of people aren't mentioning the fact that china has a lot of experience

çünkü birçok insan Çin'in geçmişte bu tür salgınlarla başa çıkma konusunda çok fazla deneyime sahip olduğu gerçeğinden bahsetmiyoruz ki

in the past with dealing with these sorts of outbreaks which is one of the reasons why

bu, bununla bu

they they dealt with it so well because that's what happened in 2003 the same thing happened

kadar iyi başa çıkmalarının nedenlerinden biri çünkü 2003'te olan buydu, aynı şey oldu,

exactly everything went into lockdown no one could travel the buses stopped running restaurants

her şey yolunda gitti. Karantinaya kimse seyahat edemezdi otobüsler çalışan restoranları

closed so the same thing happened in 2003 as what happened in 2020 because it wasn't

durdurdu bu yüzden 2020'de olanla aynı şey 2003'te de oldu çünkü o

as infectious it didn't spread very easily from person to person it was very easy to

kadar bulaşıcı değildi insandan insana çok kolay yayılmadı kontrol altına almak çok kolaydı

contain it and stop it yes whereas of course that's not what we've had this time i always

ve kes şunu evet, oysa tabii ki bu sefer yaşadığımız şey bu değil, her zaman bunun insanların bahsetmediği

think that's a little bit more of the story that people don't talk about though the fact

bir hikaye olduğunu düşünüyorum, ancak

that china has has experienced this already and many other um countries nearby as well

Çin'in bunu zaten deneyimlemiş olması ve yakınlardaki diğer birçok ülke pekala,

i think um taiwan's also experienced at singapore so they've all got experience at handling

tayvan'ın singapur'da da deneyimli olduğunu düşünüyorum, bu yüzden hepsinin geçmişte

these types of in infections that have happened in the past you might even say recent past

meydana gelen bu tür enfeksiyonlarla başa çıkma konusunda deneyimi var, hatta yakın geçmişte

you might even say because of the way china is actually ruled and governed that it's easier

diyebilirsiniz, hatta çin'in gerçekte yönetilme ve yönetilme şekli nedeniyle bile diyebilirsiniz.

to get people to do things like stay at home and not break the rules valeria says how long

insanlara evde kalmak ve kuralları çiğnememek gibi şeyler yaptırmak daha kolay valeria, kilitlenmenin ne kadar sürdüğünü söylüyor,

was the lockdown the lockdown lasted for over two months two months so i arrived in china

kilitlenme iki aydan fazla sürdü, bu yüzden Çin'e geldim,

i started working for about two weeks and then sars came along and then they said i'm

yaklaşık iki hafta çalışmaya başladım ve sonra sars geldi sonra

sorry we're going to have to close the school so the school stayed closed for two two months

özür dilerim okulu kapatmak zorunda kalacağız dediler ve okul iki iki ay kapalı kaldı

and they and so i stayed there i had nothing to do i had no work and my school carried

ve onlar ve ben orada kaldım yapacak hiçbir şeyim yoktu işim yoktu ve okulum

on paying me my full salary this is this is incredible so two months later i start back

bana ödeme yapmaya devam etti tam maaşım bu inanılmaz bu yüzden iki ay sonra işe geri dönüyorum

to work the school reopens and then about three weeks later we have our big holiday

okul açılıyor ve yaklaşık üç hafta sonra yaz boyunca büyük tatilimiz var bu

during the summer so we have two months off for summer so i during my first year in china

yüzden yaz için iki ay tatilimiz var yani çin'deki ilk yılım

i only worked about i don't know maybe a month two months in total in total so no wonder

sadece yaklaşık olarak çalıştım, bilmiyorum belki toplamda bir ay iki ay, bu yüzden

you've handled this lockdown very well because you've already been through one when you were

bu kilitlenmeyi çok iyi halletmiş olmana şaşmamalı çünkü Çin'deyken zaten bir tane atlattın,

in china it is it is amazing how little about that my first year in china i didn't do much

bu kadar az şey şaşırtıcı Çin'deki ilk yılım pek çalışmıyordum,

work i wasn't teaching much however when the school did reopen they made me work very hard

pek ders vermiyordum ama okul açılınca beni çok çalıştırdılar

i could tell you now what did you do says uh valentina well of course in those days

şimdi sana ne yaptığını söyleyebilirim ah valentina diyor tabii ki o günlerde

we didn't have sort of facetime or or being able to video call somebody on on the internet

biz Facetime yoktu ya da internette biriyle görüntülü arama

you couldn't do that then yes it's easy to forget how basic the internet was in 2003

yapamıyordunuz, o zaman evet, internetin 2003'te ne kadar basit olduğunu unutmak kolaydı

and i showed the picture earlier of my phone that i that i was taking pictures on when

ve daha önce telefonumun resmini gösterdim ki ben o

i first arrived so have a look so there it is my old nokia and that was the first phone

ilk geldiğimde fotoğraf çekiyordum, o yüzden bir bakın, bu benim eski nokia'm ve bu

to actually have a camera a high quality camera built in so that gives you an idea so in 2003

gerçekten bir kameraya sahip ilk telefondu, dahili yüksek kaliteli bir kamera, bu size bir fikir verir, yani 2003'te

that camera that is in my hand the phone in my hand in that photograph was actually the

o kamera elimde o fotoğraftaki elimdeki telefon aslında

highest quality photograph that you could take on a mobile phone in 2003. yes so we

2003 yılında bir cep telefonuyla çekilebilecek en kaliteli fotoğraftı.

could we couldn't communicate could we i think i've called you it was even difficult to phone

you because we did home lines weren't very relevant we had email emails we kept in touch

sizi aramak için ev hatlarımız pek alakalı değildi, e-postalarımız vardı,

with each other with email yeah and of course you could send photographs as well so that's

birbirimizle e-posta ile iletişim halindeydik evet ve tabii ki fotoğraf da gönderebilirsiniz, bu yüzden

that's fine but it's it's very easy to forget just how how basic the internet was even in

sorun değil ama nasıl olduğunu unutmak çok kolay temel internet

2003

2003'teydi

and it was it didn't it didn't spread uh it was easy to contain because it wasn't a virus

ve öyleydi değil miydi yayılmadı ah kontrol altına alınması kolaydı çünkü

that was particularly easy to spread from person to person it wasn't anywhere near as

insandan insana bulaşması özellikle kolay olan bir virüs değildi o kadar

infectious as the current uh version of it so uh if you get an infect if you get an outbreak

bulaşıcı değildi şu anki versiyonu gibi, yani bir enfeksiyon kaparsanız, bir salgın alırsanız,

it's very easy to uh to contain it and to trace the people that had it and then contain

onu kontrol altına almak ve buna sahip olan insanları izlemek ve sonra

it in that way whereas if it's spreading as rapidly as this one does it's very difficult

bu şekilde kontrol altına almak çok kolaydır, oysa bu kadar hızlı yayılıyorsa nezle veya gripte

to contain a virus like that just as it is with a cold or flu um i mean um what's that

olduğu gibi böyle bir virüsü kontrol altına almak çok mu zor?

that nasty virus ebola oh ebola ebola virus in a lot of african countries is another example

of a of a virus that is very deadly but is relatively difficult to spread from person

çok ölümcül ama insandan insana bulaşması görece zor bu

to person so it's not easy to spread it yes so when if you get it it's very deadly yes

yüzden yaymak kolay değil evet bu yüzden kaparsan çok ölümcül olur evet

but it doesn't spread you know like a cold or a fluid i must point out that ebola and

ama bulaşmaz bilirsin soğuk algınlığı veya sıvı gibi ebola olduğunu belirtmeliyim ve

coronavirus aren't related no well i didn't either i didn't say you did of course the

koronavirüsün birbiriyle pek alakası yok ben de yapmadım demedim tabii ki

biggest fear is that by by virologists okay and health experts around the world is that

en büyük korkumuz virologlar tarafından tamam ve dünyanın dört bir yanındaki sağlık uzmanları tarafından

one day we may get a virus that is very very deadly okay and spreads very easily yeah okay

bir gün çok çok tehlikeli bir virüs kapabiliriz. ölümcül tamam ve çok kolay yayılıyor evet tamam

steve get those two things combined and it's good night okay steve that's great that's

steve bu iki şeyi birleştirin ve iyi geceler tamam steve bu harika bu steve bir

that's steve making stuff up i'm not making anything up well it could happen yes it could

şeyler uyduruyor ben hiçbir şeyi iyi uydurmuyorum olabilir evet olabilir

happen but it doesn't exist so you are making it up yeah you don't want you don't want uh

ama yok yani uyduruyorsun evet istemiyorsun istemiyorsun

you don't want you don't want coronavirus and ebola to to mix up uh together and come

istemiyorsun koronavirüs ve ebola'nın birbirine karışmasını ve

out with a brand new version of themselves i think i think ebola kills why'd you laugh

kendilerinin yepyeni bir versiyonuyla çıkmasını istemiyorsun sanırım ebola öldürür neden

at the end of that sentence i think if you get a boner it's like a fifth one 50 50 chance

bu cümlenin sonuna güldün bence gaf yaparsan beşinci bir hayatta kalma şansı 50 50 o yüzden

of surviving so it if you get it i think it's it kills one in every two people okay whereas

eğer alırsan bence her iki kişiden birini öldürüyor tamam oysa

with coronavirus it's only about one in a hundred thousand or something but yeah happy

koronavirüs ile bu sadece yüz binde bir falan ama evet mutlu

sunday everyone talking of talking of wait there a second well i was going to say something

pazarlar hakkında konuşan herkes orada bir saniye bekleyin peki ben başka bir şey söyleyecektim

else we have the sentence game coming up don't worry we haven't forgotten i didn't mean that

yakında cümle oyunumuz var merak etmeyin unutmadık unutmadım' t iyi

we no well i i didn't say you did okay but i didn't say you'd is there anything else

olmadığımız anlamına gelmiyor tamam yaptın demedim ama başka bir şey var mı demedim söylemek

i haven't said that you want to say i didn't say surah says um do you want me to try drawing

istediğini söylemedim sûre demedim um diyor beni istiyor musun ikinizi de çizmeye çalışın

you both and send it to mr duncan yes please we've had drawings in the past haven't we

ve bay duncan'a gönderin evet lütfen geçmişte çizimlerimiz oldu değil mi

we have and uh some have been flattering others haven't yes you've got to keep if something

bizde de var ve uh bazıları pohpohluyor diğerleri değil evet pohpohlayıcı bir şey varsa saklamanız gerekir

is flattering st steve is blocking people again by the way i'm not you did you did you

st steve öyle bu arada insanları tekrar engelliyor ben sen değilim sen mi sen

oh it's mr mr steve's giant fingers on the screen he just sort of goes like that and

when he's doing that sometimes he blocks people by accident so you nearly block someone then

i stopped steve from blocking someone yes because what i'm trying to do of course is

steve'in birini engellemesini engelledim evet çünkü benim yapmaya çalıştığım şey, benim yaptığım gibi

is move the page up with my finger as i do that you know what it's like with touch pads

sayfayı parmağımla yukarı doğru hareket ettirmek, dokunmatik yüzeylerin nasıl bir şey olduğunu bilmenizi sağlamak

no you uh you you accidentally touch on somebody's name and then it brings up another menu and

başka bir menü açar ve

then if you're not careful you can accidentally block people yes steve has it done that before

sonra dikkatli olmazsanız yanlışlıkla insanları engelleyebilirsiniz evet steve bunu yaptı zaten steve daha önce bunu

steve does it a lot anyway talking of coronavirus yes you have some news it's not big news a

çok yaptı zaten koronavirüsten bahsederken evet bazı haberleriniz var bu büyük bir haber değil

lot of people did guess it well it's big news a lot of people guessed it i i'm going for

birçok insan bunu iyi tahmin etti bu büyük bir haber birçok insan bunu tahmin etti

my injection i have been called by the nhs to go and have my vaccine because i've reached

aşı olmaya gidiyorum nhs tarafından gidip aşı olmam için çağrıldım çünkü

a significant age okay and i'm now in the group so i went online today online what what's

önemli bir yaşa ulaştım tamam ve artık gruptayım bu yüzden gittim bugün çevrimiçi çevrimiçi bu nedir bu,

that is that is that the is that the sign language for online i went online online my

çevrimiçi için işaret dili çevrimiçi oldum çevrimiçi

appointment to book my appointment interesting rosa says of course there are many different

randevumu almak için randevum ilginç rosa elbette

synonyms for injection and rosa to use the word jab and she says what's a jab jab it

enjeksiyon için birçok farklı eşanlamlı olduğunu söylüyor ve rosa jab kelimesini kullanıyor ve diyor jab jab nedir bu

just means well if you jab someone it means you stick something in them rapidly i'm going

sadece şu anlama gelir, eğer birine vurursanız, bu, onlara hızla bir şey sapladığınız anlamına gelir, size

to jab you with a knife or jab you with a fork if i was to if i were to get this pen

bir bıçak saplayacağım veya bir çatal saplayacağım, eğer yapacaksam, eğer bu kalemi alırsam,

what and jab you in the arm like that that's a jab and of course an injection is a similar

ne ve yumruk koluna öyle giriyorsun ki bu bir iğne ve tabii ki enjeksiyon da benzer bir

thing isn't it it's like you're being jabbed with a needle i don't like that phrase because

şey değil mi sana iğne batıyor gibi İngiltere'deki

they use that a lot on the news here in the uk people going for their jabs well i think

insanlar iğnelerini iyi yapıyor, bence bu

that could put people off because it sounds like it doesn't sound like a nice procedure

insanları uzaklaştırabilir çünkü kulağa hoş bir prosedür gibi gelmiyor gibi görünüyor,

if you just say you're going for your injection or you're going for your vaccination or your

eğer sadece enjeksiyon için gidiyorsun ya da aşı için gidiyorsun ya da ya da

or your needle stab yes but you don't want to say i'm going you don't want to hear people

iğne batıyorsun evet ama gidiyorum demek istemiyorsun iğneden korkuyorsan insanların dediğini duymak istemiyorsun

say if you're frightened of needles which a lot of people are you don't want that word

ki çoğu insan bu

jab to be used because that's going to make you feel oh i don't want to go for that i

iğneleme kelimesinin kullanılmasını istemiyor çünkü bu sana şunu hissettirecek, bunun için gitmek istemiyorum,

think the bbc and other news agencies need to be careful about using that word and they

bence bbc ve diğer haber ajansları bu kelimeyi kullanırken dikkatli olmalı ve

keep showing we get we get the news have you noticed we do get we do get the news and they're

haberleri aldığımızı fark ettiğimizi göstermeye devam ediyorlar. haberleri alın ve

showing people being vaccinated aren't they they're showing people being vaccinated and

insanların aşı olduğunu gösteriyorlar, değil mi, insanların aşı olduğunu gösteriyorlar ve

you know i i don't i'm not needle phobic if you're phobic if you've got a phobia it means

biliyorsunuz, iğne fobisi değilim, eğer fobiniz varsa, fobiniz varsa, bu

you you don't like something yes you have an irrational fear of something that's it

sizsiniz demektir. bir şeyden hoşlanmıyorsun evet bir şeye karşı mantıksız bir korkun var o

too if you're needle-phobic it means you you have a fear of needles which i'm not but i

da iğne fobisiysen iğne korkun var demektir ki ben değilim ama

keep watching people on television having their injections okay and it's making me think

televizyonda iğne yaptıran insanları izlemeye devam ediyorum tamam mı ve Bu beni düşündürüyor, isteyip

oh i don't know if i want that i will have it but the way they do it that they just prolong

istemediğimi bilmiyorum ama bunu yapma biçimleri sadece uzatıyorlar,

it they just actually see the nurse sticking the needle right into the patient's arms where

aslında hemşirenin iğneyi hastanın kollarına sapladığını görüyorlar,

do you want them to put it no but they don't need to show that they don't need to show

onları nereye koymalarını istiyorsun? hayır ama birinin koluna

in great detail a needle going right into somebody's arm in close-up you know every

giren iğneyi çok detaylı göstermeleri gerekmediğini haberlerde yakın çekimde göstermelerine gerek yok, bilirsiniz her

five minutes on the news i don't think they should do that because that could put some

beş dakikada bir haberlerde bunu yapmaları gerektiğini düşünmüyorum çünkü bu,

people off who might benefit from having well you talking about it now might put people

iyi olmaktan fayda sağlayabilecek bazı insanları uzaklaştırabilir, şimdi bunun hakkında konuşman insanları

off

uzaklaştırabilir sen en az kötüsün steve haberler

you're just as bad steve's just as bad as the news but i think it does so yes you can

kadar kötü ama bence öyle evet aşı aşı

use jab vaccination inoculation vaccination yes injection vaccination is probably the

kullanabilirsiniz aşı evet enjeksiyon aşılama muhtemelen

best word i prefer needle i prefer needle stab i think n needle stab uh so mr steve

en iyi kelime iğneyi tercih ederim iğne saplamasını tercih ederim bence iğne saplamasını uh bu yüzden Bay Steve

is going for his needle stab tomorrow they're going to stab him in the arm with a giant

yarın iğneyi saplayacaklar dev

long piece of thin metal it's going to go into is it's going to hit the bone it's going

uzun ince bir metal parçasıyla kolundan bıçaklayacaklar

to they're going to inject it right into his eyeball belarusia says said a lot earlier

belarusya çok daha önce söyledi

and i wrote this down um that they haven't started giving them yet in argentina belarusia

ve bunu yazdım um, arjantin'de henüz vermeye başlamadıklarını yazdım belarusya

in argentina i don't know i'm not oh i see i oh well belarus here hello belarusia in

arjantin'de i bilmiyorum ben değilim oh anlıyorum ben oh pekala belarus burada merhaba belarusya

argentina yes that's what i was i'm not sure about whether they are giving it or not well

arjantin'de evet ben öyleydim bunu verip vermediklerinden emin değilim pek iyi

i'm belarusian says they're not yet she said i was going to say that okay but they've given

belarusluyum henüz vermediklerini söylüyor tamam diyeceğim dedim ama

that to the politicians apparently but not to people like herself who's a dentist yes

görünüşe göre bunu politikacılara vermişler ama kendisi gibi diş hekimi olan insanlara değil evet bu

so you would think that they would prioritize uh people you know in working in health care

yüzden sağlık hizmetlerinde çalışan tanıdığınız insanlara öncelik vereceklerini düşünebilirsiniz

uh so she was a bit annoyed about that i think you're a bit annoyed about that belarusian

uh yani o bir Bu konuda biraz sinirlendim senin o Belarusluya biraz sinirlendiğini düşünüyorum bu

a lot of people by the way are talking about their hatred of needles i don't like them

arada bir çok insan iğnelere olan nefretlerinden bahsediyor onları sevmiyorum

but all i do is just look away i so i i normally just sort of close my eyes and and do that

ama tek yaptığım başka yere bakmak i bu yüzden normalde sadece biraz gözlerimi kapatıyorum ve bunu yapıyorum başka tarafa

i look away and then it's over all i do is feel a very small prick oh mr duncan talking

bakıyorum ve sonra tek yaptığım çok küçük bir hıyar hissediyorum oh bay duncan

of which i'm not used to that talking of which mr steve is here today joining me live on

bahsetmeye alışkın olmadığım o gün bay steve burada canlı yayında bana katılıyor

the live stream talking of talking of little pricks talking of that uh tommy who seems

akış küçük ahmaklardan bahsetmekten bahsetmek

to know a great deal about british politics okay about uk politics not last week we were

İngiliz siyaseti hakkında çok şey biliyormuş gibi görünen tommy'den bahsetmek tamam İngiltere siyaseti hakkında geçen hafta değil

talking about what was going on in scotland right uh where are you tomic by the way we'd

İskoçya'da olup bitenlerden bahsediyorduk tam olarak uh neredesin bu arada biz'

love to know where you are okay we thought you were in russia but i i don't think you

nerede olduğunu bilmek isterim iyisin biz senin rusya'da olduğunu sanıyorduk ama bence değilsin bence bizim bulunduğumuz yere

are i think you're based much closer to where we are then then well tell us where you are

çok daha yakınsın o zaman bize nerede olduğunu söyle eğer

if you want to i'm fascinated uh what's your take on the pay rise for nhs employees well

istersen büyülendim uh nhs çalışanlarının maaş zammına ne diyorsunuz,

we probably better not comment on that well we're not here to talk about those things

muhtemelen bu konuda yorum yapmasak daha iyi olur, geçen hafta başımızı belaya soktuğumuz şeyler hakkında konuşmak için burada değiliz,

we got into trouble last week first for steve just saying stuff that came out of his face

çünkü Steve sadece suratından çıkan şeyleri

without any filter so no remember we can't get into these subjects sometimes i know sometimes

hiç olmadan söyledi. filtrele yani hatırlama bu konulara giremiyoruz bazen biliyorum bazen

sometimes we are led into talking about these things to try and get us into trouble but

bazen başımızı belaya sokmak için bu tür şeyler hakkında konuşmaya yönlendiriliyoruz ama

we're not going i don't think time is trying to get no i didn't i didn't say tomic was

gitmiyoruz zamanın almaya çalıştığını düşünmüyorum hayır i tomic evet demedim mi

yeah but anyway again i didn't say that are you hearing the same thing as i'm saying yeah

ama yine de demedim mi benim dediğimle aynı şeyi duyuyorsunuz evet

i know i didn't say tomic well in that case he said sometimes people if i remember and

biliyorum tomic de demedim o durumda o dedi bazen insanlar eğer ben hatırla ve

that was on the back of anyway are you going to watch the interview with herron harry and

bu arka plandaydı zaten herron harry ve megan ile röportajı izleyecek misin hayır

megan no i'm not i i could not now this is something i am going to talk about i couldn't

izleyemedim şimdi izleyemedim bu hakkında konuşacağım bir şey umrumda bile

care less i couldn't care less about harry and megan i'm going to be honest and if the

değildi Harry ve Megan hakkında daha az dürüst olacağım ve

truth were known here in england and even the uk most people couldn't care less either

gerçek burada İngiltere'de ve hatta Birleşik Krallık'ta bilinseydi, çoğu insan da umursamazdı,

the only people talking about this are the people in the media and the people trying

bundan bahseden tek insanlar medyadaki insanlar ve bunu yapmaya çalışan insanlar.

to sell the rights to this interview me me me nobody cares i don't care steve doesn't

bu röportajın haklarını sat bana ben ben kimsenin umurunda değil umurumda değil steve umrumda değil

care my neighbours don't care the squirrels don't care the birds in the trees don't care

komşularım umurunda değil sincaplar umrumda değil ağaçlardaki kuşlar umrumda değil

the the badger sleeping in the hedge he doesn't care no one cares really it's just there to

çalılarda uyuyan porsuk o umurunda değil kimsenin umurunda gerçekten sadece

make money yes i do for the tv network for oprah of goodness sake oh enough enough already

para kazanmak için var evet tv ağı için yapıyorum tanrı aşkına ah yeter artık

please no sounds like diana all over again it is it is it it's as if it's as if princess

lütfen yine diana gibi sesler yok yine öyle mi sanki prenses gibi

diana stepped out of that car under that paris bridge and she's here again doing exactly

diana o arabadan paris köprüsünün altından indi ve burada yine

the same stuff as she used to do that was very sad ex no but before that exploiting

eskiden yaptığı gibi çok üzücü olan aynı şeyleri yapıyor ama ondan önce

exploiting the media anyway you're giving you just said to me don't give your opinions

medyayı sömürerek zaten veriyorsun bana sadece yapma dedin fikirlerinizi söyleyin

and now you're you're getting very controversial rises for the nhs i think it's just it's controversial

ve şimdi nh'ler için çok tartışmalı artışlar alıyorsunuz bence bu sadece tartışmalı, tartışmalı

it isn't controversial no one really cares no one cares about the royal family no one

değil kimsenin gerçekten umurunda değil kimsenin kraliyet ailesini umursadığı kimsenin

cares they do they do some people do yes there's a big following here yes nutters okay you

umurunda değil onlar yapıyor onlar yapıyor bazı insanlar yapıyor evet burada büyük bir takipçi kitlesi var evet kaçıklar tamam

do see quite often have you ever seen a procession i'll leave you to dig a hole mr duncan have

çok sık görüyorsunuz hiç bir alay gördünüz mü sizi bir çukur kazmaya bırakacağım bay duncan hiç kraliçeyi görmeyi

you ever seen a procession of people waiting to see the queen quite often a lot of them

bekleyen bir insan alayı gördünüz mü oldukça sık bir sürü

i think you should be slightly slightly maybe slightly balmy but not not completely you're

Bence biraz biraz belki biraz sakin olmalısın ama tamamen değil değilsin buna tamamen

not it's called all royalistic

kralcı deniyor

i'm not a royalist of course i'm not well i don't know

ben kralcı değilim tabii ki iyi değilim bilmiyorum

a couple of years ago we had to spend millions and millions making her pal the queen of england

birkaç yıl önce milyonlar harcamak zorunda kaldık ve milyonlar onun dostunu İngiltere kraliçesi onun

her palace i'm not anti-royalist i just really don't care about it sounds like you are auntie

sarayı yapıyor ben kral karşıtı değilim sadece gerçekten umursamıyorum

to me mr duncan well again well i'm not gonna one thing i object to is people who marry

bana teyzenizmişsiniz gibi geldi bay duncan yine pekala itiraz edeceğim tek bir şey olmayacağım

into the royal family yeah and then complain about it afterwards as if they didn't know

kraliyet ailesinden evlenen insanlar evet ve daha sonra sanki neye bulaştıklarını bilmiyorlarmış gibi şikayet ediyorlar

what they were getting into yeah you know that's what i find uh objections as far as

i'm concerned yes i wish they'd vanish off the face of the earth and never come back

Dünyanın yüzü ve asla geri dönme,

it's like a cult so that's what i think it is it is a bit like a cult so just as people

bir tarikat gibi, bu yüzden bence bu biraz bir kült gibi, bu yüzden tıpkı

like their favourite football team or their favourite tv show the royal family are like

en sevdikleri futbol takımını ya da en sevdikleri televizyon şovunu kraliyet ailesini seven insanlar gibi, dikkatlerini dağıtıyorlar.

a distraction they're like a shiny thing that is hung in front of us to distract us but

dikkatimizi dağıtmak için önümüze asılan parlak bir şey gibiyiz ama o ama bu

it but it is it's it's most of it's pointless i mean for goodness sake we have we have a

çoğu anlamsız yani tanrı aşkına elimizde

possible child molester i think you're in the royal family i mean if i'd said that you'd

olası bir çocuk tacizcisi var sanırım kraliyet ailesindensin yani Eğer sana

ever been having a heart attack now you don't think mr steve shut up i'll be cut off i'll

kalp krizi geçirdiğini söyleseydim, şimdi Bay Steve'in susacağını düşünmüyorsun, sözüm kesilecek, sözüm

be cut off no you say things that possibly aren't true well you've just said something

kesilecek, hayır, muhtemelen doğru olmayan şeyler söylüyorsun, peki sen' az önce iftira niteliğinde olmayan inanılmaz derecede iftira niteliğinde bir şey söylediniz

incredibly libellous that's not libellous have you seen the news recently anyway right

son zamanlarda haberleri gördünüz mü yine de doğru bence

i think we should go move on to the sentence game i'm sorry sorry i i'm not able to sweat

cümle oyununa geçmeliyiz üzgünüm üzgünüm terleyemiyorum

and i do enjoy going to pizza express well uh you're on your own mr duncan i'm not on

ve pizza ekspresine gitmekten zevk alıyorum ah, tek başınasınız Bay Duncan, kendi başınıza değilim, bunun pek haber olmadığını

your own i'm not the only person saying that it's it's hardly news you just told me not

söyleyen tek kişi ben değilim, az önce başlattığınız

to give my views about pay rises for the nhs you've just launched into like a five minute

nh'ler için maaş artışları hakkındaki görüşlerimi söylemememi söylediniz. beş dakikalık bir

tirade because that's against the royal family no because most people don't care about the

tirad gibi çünkü bu kraliyet ailesine karşı

royal family i think i know i think you'll find that a lot of people don't care we do

we do a lot of people do mr duncan who who do you know just getting my mother my sister

yap bay duncan kimi tanıyorsun sadece annemi kız kardeşimi

lots of friends at work okay then they're all royalists and they they all believe in

işte bir sürü arkadaş ediniyorum tamam o zaman hepsi kralcı ve hepsi

the royal family a lot of people do so they believe in in in what is happening at the

kraliyet ailesine inanıyor pek çok insan inanıyor bu yüzden orada olanlara inanıyorlar o

moment so what's happening what about when prince andrew comes to visit are they going

an peki ne oluyor peki ya prens andrew ziyarete geldiğinde

to be there with their flag everybody you know prince andrew most people like the queen

bayraklarıyla orada olacaklar mı tanıdığınız herkes prens andrew'i tanıdığınız çoğu

most people like you know most people i would say in the uk most people royal family i would

insan kraliçeyi seviyor sizin gibi çoğu insan çoğu insanı tanıyor derdim İngiltere'de çoğu insan kraliyet ailesi ben

say yes okay steve to most i would say most people are i what what what 90 percent i don't

evet derdim pek çoğuna steve çoğu insanın ne olduğunu söylerdim ne yüzde 90

know what the percentage is 99.9 well even even in uh even in uh australia they recently

yüzde ne bilmiyorum yüzde 99.9 hatta avustralya'da bile son zamanlarda İngiliz

uh voted to remain in the commonwealth and that's a long way i know so you know but that's

Milletler Topluluğu'nda kalmak için oy kullandılar ve bu bir uzun yoldan biliyorum, yani biliyorsun ama bu

just ceremonial but i'm saying you're you're on about popularity people do care if you're

sadece törensel ama popülerlik peşinde olduğunu söylüyorum, insanlar

a country thousands of miles away and then they you have a vote and people say they want

binlerce kilometre uzakta bir ülke olmanı umursuyor ve sonra oylaman var ve insanlar istediklerini söylüyor İngiliz

to stay in the commonwealth that means that they are very quite royalist i think i think

Milletler Topluluğu'nda kalmak, onların oldukça kralcı olduğu anlamına gelir, bence

most people are quite royalists yes i think most people are in you know in favour in the

çoğu insan oldukça kralcıdır, evet bence çoğu insan İngiltere'den yana olduğunu biliyor,

uk i don't you know i think anyway we're having our own little argument here this is not this

bilmiyor musun, sanırım her halükarda bizim işimizi yapıyoruz. buradaki kendi küçük tartışmam bu

is not an argument what about an argument this i don't what you think this is an argument

bir tartışma değil bu bir tartışma değil peki ya bu senin düşündüğün bir tartışma değil

we're just talking to each other as an argument okay then it's very interesting hello everyone

biz sadece bir tartışma olarak birbirimizle konuşuyoruz tamam o zaman çok ilginç herkese merhaba

but i to answer your question i couldn't care less about harry and megan i couldn't i didn't

ama ben cevaplamalıyım Sorunuz Harry ve Megan'ı daha az umursayamazdım umursayamazdım daha önce umurumda

before i i didn't during and i certainly don't know so i hope that happens you have caused

değildim sırasında değildim ve kesinlikle bilmiyorum bu yüzden umarım bu olur

a little uh a storm here so i mentioned it it's not a storm it's nothing i don't think

burada küçük bir fırtınaya neden oldunuz bu yüzden bahsettim bu bir fırtına değil hiçbir şey bence

anyway but you're denying that there are people that like the royal family i'm denying it

zaten ama kraliyet ailesi gibi insanların olduğunu inkar ediyorsun ben de inkar ediyorum evet

yes you're saying nobody cares i think most people probably are people like the royals

kimsenin umurunda olmadığını söylüyorsun bence çoğu insan muhtemelen şu anda kraliyet ailesi gibi insanlardır

now are like celebrities aren't they so people like to read celebrity stories my hello magazines

ünlülere benziyorlar, öyle değil mi, insanlar ünlü hikayelerini merhaba dergilerimi okumayı seviyorlar

yes pictures most of it's nothing i'm not i'm not saying that i'm just on about that

evet resimlerin çoğu hiçbir şey değil ben değilim sadece

people are interested in it yes well i'm interested you're not i'm interested that people are

insanların bununla ilgilendiğini söylemiyorum evet pekala ben ilgilenmiyorsun ilgimi çekiyorum insanlarla ilgilendiğim

is the point i'm making yes right sentence game mr duncan before why are you shouting

nokta evet doğru cümle oyunu bay duncan daha önce neden bağırıyorsun biz

we fall out completely falling out this is just i am having a drink i'm having a drink

tamamen düşüyoruz bu sadece içki içiyorum içki içiyorum

this is just a conversation

bu sadece bir konuşma

do you know what a row actually is i'm not sure if i don't think steve has ever had a

aslında kavganın ne olduğunu biliyor musun steve'in

row in his life to be honest if you think this is a wrap i've had rows but this isn't

hayatında hiç tartışma yaşadığını sanmıyorum

a row it's just like this gary i'm just joking mr duncan it's just i'm just joking yes okay

kavga değil bu sadece bu gary gibi sadece şaka yapıyorum bay duncan sadece şaka yapıyorum evet tamam o zaman pekala

then well just well i was only just saying because anyway let's move on let's move on

ben sadece söylüyordum çünkü neyse devam edelim devam edelim

uh yes i agree with you saturina anyway to answer i don't care i i have no interest the

uh evet size katılıyorum saturina neyse cevap vereyim umrumda değil ilgim yok

only point i'm making is you know if you marry into an organization like the royal family

sadece demek istediğim şu ki eğer kraliyet ailesi gibi bir organizasyondan evlenirsen tamam o zaman evet

okay then yeah i shouldn't be surprised afterwards you know it's not like we don't know what

sonradan şaşırmamalıyım bizim öyle olmadığımızı biliyorsun'

the royal family are like i mean everyone knows what diana went through they used to

kraliyet ailesinin nasıl olduğunu bilmiyorum yani herkes diana'nın neler yaşadığını biliyor onu

chop it they used to chop people's heads off no but yes but i'm just talking about the

doğrarlardı insanların kafasını uçururlardı hayır ama evet ama

royal family generally but they don't chop people's heads off now i don't know what about

genel olarak kraliyet ailesinden bahsediyorum ama insanların kafasını kesmezler kapalı şimdi ne olduğunu bilmiyorum

now but i didn't now i didn't yes well the point is they make rules there are rules you

ama şimdi bilmiyordum şimdi yapmadım evet asıl mesele şu ki kurallar koyarlar uymanız gereken kurallar vardır

have to follow i mean sometimes they just have whims they have whims they just decide

yani bazen sadece kaprisleri olur kaprisleri olur öylece karar verirler

so they're going to go and stay at their palace one of their palaces wouldn't you well no

gidip onların sarayında kalayım saraylarından biri olmaz mı sence hayır ben

i'd be embarrassed i'd be ashamed he wouldn't be i'd be ashamed to take money from the pockets

utanırım o olmaz utanırım ben utanırım bu insanların cebinden para almaya zengin sarayımda yaşayabilmem

of people that have very little money so i can live in my opulent palace i really would

için çok az para gerçekten yapardım

i would feel embarrassed and ashamed by it well i think we know you're anti-royal mr

bundan utanır ve utanırdım pekala bence sizin kraliyet karşıtı olduğunuzu

duncan i think we know that let's move on see you can't this is the problem with living

biliyoruz Bay Duncan bence devam edelim bakalım yapamazsınız bu 2021'de yaşamanın sorunu,

in 2021 you can't say anything if you say something then immediately you must be anti

hiçbir şey söyleyemezsiniz, eğer bir şey söylerseniz, o zaman hemen anti olmalısınız

or you are you are i'm not anti yeah but yes they get money but the idea is that they bring

ya da sizsiniz, ben anti değilim evet ama evet para alıyorlar ama fikir şu ki,

far more back into the country that's the answer that's the old excuse yes but is it

çok daha fazlasını geri getiriyorlar. ülke bu cevap bu eski bahane evet ama

an old excuse do you remember when we used to go how many people visit london to visit

eski bir bahane mi biz gittiğimizde hatırlıyor musun kaç kişi kraliyet saraylarını ziyaret etmek için londra'yı ziyaret ediyor tamam o

royal palaces okay then yes but they also visit the post office tower as well in london

zaman evet ama londra'da postane kulesini de ziyaret ediyorlar

you know what does that mean shall we put a giant crown on top of the post office tower

biliyor musun Bu, postane kulesinin tepesine dev bir taç koyalım mı demek oluyor, peki ya

what about the national art museum i think a lot of countries that got rid of their families

ulusal sanat müzesi? Bence yıllar önce ailelerinden kurtulan birçok ülke

years ago are jealous it isn't because they'd still like to have a royal family now i do

kıskanıyor, bu hala sahip olmak istedikleri için değil. şimdi bir kraliyet ailesi

like the fact that steve is just ignoring everything i'm saying this is what it's like

Steve'in söylediğim her şeyi görmezden gelmesi hoşuma gidiyor gördüğünüz gibi bu

you see it's a bit like talking to his mum or his or her sister it's the same thing but

biraz annesiyle veya kız kardeşiyle konuşmak gibi aynı şey ama

tourism will return it's just a wall it will it's it's a wall and it's of not we don't

turizm geri dönecek bu sadece duvar olacak, bu bir duvar ve biz

give them that much money not in not in not in not compared to you know other things that

onlara o kadar para vermiyoruz ki, para verdiğimiz diğer şeyleri bildiğinize kıyasla, bu çok büyük bir

we give money to it's not a huge amount of money and they probably do bring in massive

para değil ve muhtemelen getiriyorlar

amounts of money in other ways yes i've i think i've just literally said other things

başka şekillerde büyük miktarlarda parayla evet, sanırım tam anlamıyla,

that exist right alton towers in staffordshire you know shall we shall we make that into

staffordshire'daki sağ alton kulelerinde var olan başka şeyler söyledim, bunu

uh a royal palace maybe why well because that brings thousands and thousands of people to

bir kraliyet sarayı haline getirelim mi, belki neden iyi çünkü bu binlerce ve binlerce insan

it yes i know but you just your point is anyway shall we move on to the sentence game we've

buna evet biliyorum ama amacın yine de cümle oyununa geçelim mi

got 20 minutes left if you use an argument to explain something you must be willing to

20 dakikamız kaldı eğer bir şeyi açıklamak için bir argüman kullanırsan

look at the other factors i don't understand anyway let's move on mr duncan the royal family

diğer faktörlere bakmaya istekli olmalısın yapmadığım anlamıyorum yine de devam edelim bay duncan kraliyet ailesi

bring people to this country but so do many other things that never get mentioned what

insanları bu ülkeye getiriyor ama hiç bahsedilmeyen başka birçok şey de var peki ya

about the rolling landscapes of derbyshire well yes you'd have to look at the proportion

derbyshire'ın inişli çıkışlı manzaraları peki evet bunun oranına bakmanız gerekir

of that wouldn't you yes i mean how many people i mean they must know how many people visit

değil sen evet demek istediğim kaç kişi yani kaç kişinin

royal pal they must know that they must have the figures okay i don't think we're going

kraliyet dostunu ziyaret ettiğini bilmeleri gerekir rakamlara sahip olmaları gerektiğini bilmeleri gerekir tamam gideceğimizi sanmıyorum

to i don't think we're going to come to agreement over this mr duncan so there's a little guy

geleceğimizi sanmıyorum Bu Bay Duncan ile ilgili anlaşma, bu yüzden sarayın dışında küçük bir adam var,

outside the palace with a clicking machine as people go in sentence game that's okay

insanlar cümle oyununa girerken tıklama makinesiyle bu sorun değil,

tomex ready but what i was going to say my original point was i just i just don't care

hazırım ama asıl söylemek istediğim şey, sadece umrumda değil, bu

so i won't be watching the royal into the road that's all you needed to have said well

yüzden kazanacağım' Royal'i yolda izlemiyor olman gereken tek şey bu, peki

that's what i'm saying now just to reiterate i i won't be watching the royal royal interview

söylemen gereken buydu şimdi sadece tekrar etmek için söylüyorum i Royal Royal Röportajını

at all well i won't either because i'm not interested but uh you must be right steve

hiç izlemeyeceğim ben de izlemeyeceğim çünkü ilgilenmiyorum ama haklı olmalısın steve

anti-royal i'm not you're you're an anti-royalist i'm not no but i don't like those two that's

anti-royal ben değilim sen kral karşıtısın ben hayır değilim ama bu ikisini sevmiyorum

the only conclusion the only conclusion i can come to anything yeah anyway anyway steve

tek sonuç bu her şeye varabileceğim tek sonuç evet neyse steve

people are telling us to calm down no you're calm i'm i'm completely i'm as calm as when

insanlar bize sakin olmamızı söylüyor hayır sen sakinsin ben tamamen sakinim

i started today's live stream this is just conversation i don't know why nowadays you

bugünkü canlı yayına başladığım zamanki kadar sakinim bu sadece sohbet neden bilmiyorum bugünlerde

see yeah sentence game hurry up mr duncan we've only got we've only got 15 minutes left

evet cümle oyunu görüyorsun acele edin bay duncan elimizde sadece 15 dakikamız kaldı

you don't have to shout there's a very sensitive expensive microphone picking everything up

bağırmanıza gerek yok çok hassas pahalı bir mikrofon her şeyi alıyor bu

so you don't have to shout yes okay mr duncan okay that's good here we go the sentence game

yüzden bağırmanıza gerek yok evet tamam bay duncan tamam bu iyi burada biz hadi cümle oyunu

is coming up right now would you like to play the sentence game we have some random words

şu anda geliyor cümle oyunu oynamak ister misin bazı rastgele kelimelerimiz var,

that is if anyone is still watching us 146. oh okay no don't don't give the figure never

eğer hala bizi izleyen varsa 146. oh tamam hayır rakamı verme asla

ever give the figure of you it's the first thousand and forty six thousand it's the first

asla rakamını verme sen ilk bin kırk altı bin

rule of live streaming never ever mention your viewing figures ever well you don't okay

canlı yayının ilk kuralı izlenme rakamlarından asla bahsetme iyi değilsin tamam değil öyle

you don't that's it that's too late now yourself but you've just drawn attention to it so yes

değil mi sen artık çok geç kendin için çok geç ama dikkatleri üzerine çektin evet

okay that's good steve well i've enjoyed doing these live streams

tamam bu iyi steve pekala bu canlı yayınları yapmaktan zevk aldım

sentence game where is it yeah steve you don't you really don't have to shout

cümle oyunu nerede o evet steve gerçekten dikta diye bağırmana gerek yok işte başlıyoruz o zaman

dicta here we go then the sentence game is now on and well i thought today we would do

cümle oyunu şimdi başladı ve iyi düşündüm ki bugün biz

random words again just random things

yine rasgele sözler yapardım

random here we are then right what's the first one mr duncan what you didn't see is steve

burada rasgele şeyler işte o zaman haklıyız ilki ne bay duncan Steve'in

just punched me really hard in the stomach i i've taken i've taken a really bad beating

mideme gerçekten sert bir yumruk attığını görmedim burada gerçekten kötü bir dayak yedim

here this is why my face looks like this says steve steve did this i've got a black eye

bu yüzden yüzüm bunu steve steve yaptı diyor gibi görünüyor benim de gözüm morardı

as well and scratches all down my back that wasn't from me we weren't arguing honestly

ve sırtımda benden olmayan çizikler vardı dürüstçe tartışmıyorduk

that wasn't from me it's what we call lively debate but i think it's interesting move on

bu benden değildi biz ona öyle derdik canlı tartışma ama bence bu ilginç bir hareket

next week we're talking about religion that'll be fun talk about religion shall we talk about

gelecek hafta din hakkında konuşuyoruz ki bu eğlenceli olacak

religion next week poor poor mr steve don't worry hurry up we've only got 15 minutes

people are going valeria's going yeah hilarious going okay posen's going vitas is going see

gidiyor valeria evet komik gidiyor tamam pozen gidiyor vitas gidiyor

you later rose is going we're back next sunday

sonra görüşürüz rose gidiyor gelecek pazar geri dönüyoruz

kate gan says can you talk about religion next week that would be fun yeah it would

kate gan haftaya din hakkında konuşabilir misin bu eğlenceli olurdu

it would i think maybe steve can do it on his own next week

haftaya kendi kendine

oh i didn't i didn't i didn't think that that would get so heated as it did but this is

oh yapmadım yapmadım bunun bu kadar hararetli olacağını düşünmemiştim ama

what happened how do we do this sentence game oh my god this is the wonderful thing about

olan bu cümle oyununu nasıl yaparız aman tanrım bu harika bir şey

the internet you just never know what's going to happen next the sentence game we have some

internette cümle oyunundan sonra ne olacağını asla bilemezsin bazı

missing words this this all seems so unimportant now

eksik kelimelerimiz var bunların hepsi şimdi çok önemsiz görünüyor

oh this is hilarious here's a good one here's a good one this might refer to mr steve

i can't tell you

what are you laughing at mr duncan oh he's still friends he is should we just get on

neye gülüyorsun bay duncan oh o hala arkadaş o öyle devam etsek mi

with this i thought steve's head was going to explode over the royal family rose is not

steve'in kafası patlayacak sandım kraliyet ailesi yüzünden gül

going well rose is not going i thought rosa was going with all of terror goodbye to people

iyi gitmiyor rose gitmiyor rosa dehşet içinde gidiyor sandım insanlara elveda

okay then that's good of all the terrible things happening in the world right now and

tamam o zaman bu şu anda dünyada olan tüm korkunç şeylerin iyi yanı ve

we're arguing over the royal family oh dear so we have some missing missing words and

biz kraliyet ailesi hakkında tartışıyoruz ah canım bu yüzden bazı eksik kelimelerimiz var ve

what you have to do is guess what the missing words are we have t with seven letters and

yapmanız gereken şey tahmin edin eksik kelimeler biz neyiz yedi harf ve h ile t var

h and sometimes you might find a person doing this you might say that i was doing it you

ve bazen bunu yapan birini bulabilirsin bunu benim yaptığımı söyleyebilirsin

see

is that the first word then or not

ilk kelimenin o zaman ya da değil

he is something out of his something i've just realized that

onun dışında bir şey olduğunu yeni fark ettiğim bir şey

i've just realised that could have been something rude don't don't hit me steve don't hit me

bunun kaba bir şey olabileceğini yeni fark ettim vurma bana steve vurma bana

look at the beatings look he was punching me all night beating me up you threw me into

dayaklara bak bak bütün gece bana yumruk attı beni dövdü beni

the garden made me sleep with next door's dog rock doesn't know anything about the sentence

bahçeye attın beni yan komşunun köpek kayasıyla uyuttun cümle hakkında hiçbir şey bilmiyor

canes what you've got to do is you've got to guess what the words are and in that sentence

canes yapmanız gereken kelimelerin ne olduğunu tahmin etmeniz gerekiyor ve o cümlede

there the first word is begins with t and it's seven letters and the second word is

ilk kelime t ile başlıyor ve yedi harf ve ikinci kelime

three letters beginning with h yes so everything i just said yes uh when i explained it a few

üç harf h ile başlayan evet yani her şey az önce evet dedim uh birkaç

moments ago but what are the missing words i think we are getting some coming oh i think

dakika önce açıkladığımda ama eksik kelimeler neler sanırım biraz geliyoruz oh bence

kate kate kate gann oh yes kate is that one of the words kate gan i yes very good kate

kate kate kate gann oh evet kate bu kate gan kelimelerinden biri evet çok iyi kate

i had had another guest earlier on as well uh what are you laughing at mr duncan it's

daha önce başka bir konuğum daha vardı uh neye gülüyorsunuz bay duncan

just so funny he is what do you think you're making vocal let's have a fight about it it's

çok komik o ne sanıyorsunuz vokal yapıyorsunuz hadi bunun hakkında kavga edelim

just so stupid there are a couple of bored millionaires oh it's so funny it just makes

çok aptalca bir çift canı sıkkın milyoner oh o kadar komik ki beni

me laugh it is funny though how we all get so so frothy around the mouth oh i'm so outraged

güldürüyor ama hepimizin ağzının bu kadar köpürmesi komik ama o kadar öfkeliyim ki

you think of all the death and destruction and killing and needless loss of life that

tüm bu ölümleri, yıkımı , öldürmeyi ve gereksiz can kayıplarını düşünüyorsunuz

is happening around the world at this moment and people are going oh what do you think

şu anda dünyanın her yerinde oluyor ve insanlar diyorlar ki

about the royal family they're multi-millionaires but if we didn't have a royal family and somebody

kraliyet ailesi hakkında ne düşünüyorsun onlar multi-milyonerler ama eğer bir kraliyet ailemiz olmasaydı ve

else would be paid a large sum of money to be a president uh and you would probably get

başka birine bir olması için büyük miktarda para ödenirdi. başkan uh ve muhtemelen

people that you hate uh in that position that's real fun we've already got they'll always

nefret ettiğiniz insanları bu konuma getirirsiniz uh bu gerçekten eğlenceli zaten sahip olduğumuz her zaman

have money that's true

paraları olacak bu doğru bence

i think we've got the answer have we kate gan i think kate did very very very well i

cevabı aldık kate gan var mı bence kate çok çok çok sanırım

think you've got it some people say that mr steve often i don't want to end the live stream

anladınız bazı insanlar sık ​​sık bay steve'in canlı yayını bitirmek istemediğimi söylüyor

because i think steve's going to beat me up i really do think he's going to give me such

çünkü steve'in beni döveceğini düşünüyorum gerçekten beni öyle

a kicking i'm going to send you to the tower of london i might have broken limbs i think

bir tekmeleyeceğini düşünüyorum ki gidiyorum seni londra kulesine göndermek için uzuvlarım kırılmış olabilir bence

if you hear a cracking sound it's steve breaking both of my arms i'm going to call the queen

bir çatırtı sesi duyarsan bu steve iki kolumu da kırıyor kraliçeyi arayacağım

and she's going to lock you up in the tower of london i'm scared

ve o seni londra kulesine kapatacak

big deal because of course i know lots of queens

Çok korktum çünkü tabii ki birçok kraliçe tanıyorum

i thought you were i thought you are one right we've got we've got the answer here's the

senin öyle olduğunu düşünmüştüm haklısın cevabı bulduk işte

answer shall we have mr steve having a poop or or my giant cockerel what should we do

cevap Bay Steve'in kakasını mı yaptıralım yoksa dev horozum mu ne yapmalı yapıyoruz

hmm i wonder i really feel like i want to have mr sieves

hmm merak ediyorum gerçekten Bay Sieves'e sahip olmak istiyormuşum gibi hissediyorum

oh that never fails to make me laugh here's the answer is category got that correct he

oh bu beni güldürmekten asla geri kalmıyor işte cevap kategorisi doğru anladı

is talking out of his hat he for example i don't know mr steve for example i've never

şapkasından konuşuyor o örneğin ben bilmiyorum bay steve örneğin

heard of that expression ever in my life is it new has it just been invented he is talking

bu ifadeyi hayatımda hiç duymadım yeni mi yeni mi icat edildi konuşuyor oh oh

oh oh i'm glad we're only doing this once a week because i i don't think i could stand

bunu sadece haftada bir yaptığımıza sevindim çünkü strese dayanabileceğimi sanmıyorum ben

the stress i know steve couldn't

Steve'in yapamayacağını biliyorum,

so what does that mean mr duncan move on he is talking out of his hat a person who talks

bu ne anlama geliyor Bay Duncan devam ediyor şapkasından konuşuyor saçma

nonsense a person who talks about things but they don't really know what they're talking

sapan konuşan bir kişi bir şeyler hakkında konuşan ama gerçekten ne hakkında konuştuklarını bilmeyenler saçma

about they're talking nonsense they're talking rubbish they are talking out of their hat

sapan konuşuyorlar saçma sapan konuşuyorlar kafalarına göre

they're talking out of their hat we could also say they are talking out the top of their

konuşuyorlar kafalarına göre konuşuyorlar biz de

head as well he's talking at the top of his head it means he's talking rubbish he's saying

abuk sabuk konuşuyorlar diyebiliriz

things and he knows nothing or nonsense yes it's complete nonsense

şeyler ve o hiçbir şey bilmiyor ya da saçmalık evet tamamen saçmalık bir

i was going to say something though rdd is wants to come and be a referee a referee in

şey söyleyecektim ama rdd gelip hakem olmak istiyor hakem

what uh to act as an arbiter an arbiter yes in what though in arguments and debates this

ne konuda hakem olarak hareket edecek hakem evet hangi konuda tartışmalarda ve münazaralarda bu

is not yes this is more a debate than an argument there is a difference there is a difference

değil evet bu bir tartışmadan çok bir tartışmadır

between argument and debate talking about the royal family should be nothing it really

tartışma ile tartışma arasında fark vardır kraliyet ailesinden bahsetmek hiçbir şey olmamalı gerçekten de

is it's what people talk about when they're having a cup of tea my objection was that

insanlar çay içerken bundan bahsediyor benim itirazım şuydu

you wouldn't let me discuss uh the decision to only give a one percent pay rise to oh

maaşına sadece yüzde bir zam verme kararını tartışmama izin vermiyorsun oh

i see nhs what do you think about then you suddenly went off into a whole anti-royal

anlıyorum nhs ne düşünüyorsun sonra aniden kraliyet karşıtı

speech steve whether tomek has written to us steve steve tomic has written what do you

konuşmaya başladın steve tomek bize yazıp yazmadı steve steve tomic nhs çalışanlarının

think about the one percent pay rise that the nhs workers we've moved on we've moved

yüzde birlik maaş artışı hakkında ne düşündüğünüzü yazdı,

on from that but i'm interested to know what your opinion is well do you think one percent

ancak fikrinizin ne olduğunu bilmekle ilgileniyorum, sizce yüzde bir

is high or low if you if your boss was to give you a one percent pay rise if he called

yüksek mi yoksa düşük mü? patronun sana yüzde bir maaş artışı verseydi

you into your office and said i've got some good news i'm going to give you uh you've

seni ofisine çağırsa ve sana bazı iyi haberlerim olduğunu söylese ah bir

nearly died treating lots of patients uh and put yourself at huge risk uh i'm going to

sürü hastayı tedavi ederken neredeyse ölüyordun büyük bir risk altında uh

reward you by giving you a one percent pay rise what would you say would you jump for

sana yüzde bir maaş artışı vererek seni ödüllendireceğim ne dersin sevinçten zıplayıp

joy and go and kiss him or her we can't kiss anyone at the moment because we're in lockdown

onu öper misin şu anda kimseyi öpemeyiz çünkü kilit altındayız

yes but you know what metaphorically okay that would you feel pleased about getting

evet ama mecazi olarak ne olduğunu biliyorsun tamam

a one percent pay rise

yüzde bir maaş artışı almaktan memnun olur musun buna

i don't think i need to answer that okay i don't think anyone would you may as well not

cevap vermeme gerek olduğunu düşünmüyorum tamam kimsenin

bother giving any pay rise this is all you wanted to say well that's what i was going

maaşına zam yapma zahmetine girmeyeceğini düşünmüyorum hepsi bu iyi söylemek istedin ben de öyle

to say okay yeah i wish i'd let you know if that if that was all the yeah that's what

diyecektim tamam evet keşke sana haber verseydim eğer hepsi buysa evet

i was going to say well but if you've got a one percent pay rise knowing that tax rises

diyeceğim de buydu ama yüzde bir maaş artışın varsa bilerek bu vergi artışları

are imminent yes oh next couple of years we are going to be taxed so much and guess what

yakında evet oh önümüzdeki birkaç yıl çok fazla vergi alacağız ve tahmin edin

do you know where some of that tax goes do you yes it goes to the royal family good good

bu verginin bir kısmı nereye gidiyor biliyor musunuz evet kraliyet ailesine gidiyor iyi iyi

they deserve it yeah more money more money for wealthy royalty please yes please take

hak ediyorlar evet daha fazla para daha fazla para zengin kraliyet ailesi için lütfen evet lütfen

it from my pocket please because i don't have much money please can you take the rest of

cebimden al lütfen çünkü fazla param yok lütfen paramın geri kalanını

my money from me thank you you're not looking at the whole picture mr duncan i am not i

benden alabilir misin teşekkürler resmin tamamına bakmıyorsun bay duncan ben değilim

am definitely not looking at the whole picture we don't pay all royals now it's only it's

kesinlikle öyleyim resmin tamamına bakmıyoruz şimdi tüm kraliyet ücretlerini ödemiyoruz,

only the ones at the top of the tree uh that still gets some uh i mean we used to pay a

sadece ağacın tepesindekiler uh hala biraz alıyor uh demek istediğim,

lot more 30 40 years ago um as a lot of people don't get any money anymore i think anyway

30 40 yıl önce çok daha fazla ödüyorduk um insanlar artık hiç para almıyorlar sanırım her neyse

i don't know who it is but right we've got that let's move on i think someone was just

kim olduğunu bilmiyorum ama doğru anladık devam edelim bence birileri

talking out of their hat no but they used to give it to everybody did they okay yes

şapkadan çıkmış konuşuyor hayır ama eskiden herkese verirlerdi değil mi tamam evet ama uh ama

but uh but they don't anymore but but you don't really know if they do enough it's the

artık vermiyorlar ama yeterince yapıp yapmadıklarını gerçekten bilmiyorsun bir

next one i am going to get so bad i know that they don't give it to everybody they used

sonrakinde o kadar kötü olacağım ki eskiden herkese vermiyorlar biliyor musun

to can i just stay on i think the queen gets it i think the uh princess get it but i don't

ben sadece devam et bence kraliçe anlıyor sanırım prenses anlıyor ama bundan

think it goes any further down than that if you hear any ambulances or fire engines or

daha aşağılara ineceğini sanmıyorum herhangi bir ambulansın, itfaiyenin ya da

police cars coming at my of my road it's probably steve he's probably on the roof like king

polis arabasının yoluma geldiğini duyarsan bu muhtemelen Steve'dir o muhtemelen çatıda king

kong hanging from the tv aerial oh dear anyway yes cat again you are right i'm not i'm not

kong gibi tv anteninden sarkıyor oh canım neyse evet kedi yine haklısın ben değilim

upset with mr steve i don't i don't know why everyone thinks that i i'm fine i'm all right

bay steve'e kızgın değilim hayır neden herkes benim iyi olduğumu düşünüyor bilmiyorum ben iyiyim çok

it's good fun the people i've spoken i love talking about these things they fascinate

eğlenceli konuştuğum insanlar bu tür şeyler hakkında konuşmayı seviyorum

me so next week we're talking about the political situation and also religion next week so steve

beni büyülüyorlar bu yüzden haftaya siyasi durum ve ayrıca din hakkında konuşacağız bu yüzden steve

have some things prepared

bazı şeyler hazırlasın hadi onu

let's do that show what's the next one we're only on one and it's two minutes to four okay

yapalım ne olduğunu gösterelim bir sonrakinde sadece birdeyiz ve saat dörde iki var tamam

what's your problem by the way you're getting your own cup of tea and tea cake today it's

senin sorunun ne bu arada kendi çayını ve çay kekini alıyorsun bugün iyi

well it's not a tea cake it's a hot cross bun so i don't want a tk you're not getting

çay keki değil sıcak çörek bu yüzden yapma Bir tk istemiyorsun,

one

bir tane almıyorsun,

i don't know why people think even steve thinks we're arguing and i'm not arguing it's just

insanların neden Steve'in bile tartıştığımızı düşündüğünü düşündüğünü bilmiyorum ve bunun sadece

a conversation god one woman got five jabs five let's let's use the word vaccination

bir konuşma olduğunu tartışmıyorum tanrı bir kadın beş iğne yaptı beş hadi aşılama kelimesini kullanalım 108'ine dart attıkları

shall we are you sure are you sure she wasn't just standing in front of a dart board they

bir dart tahtasının önünde durmadığından emin misiniz

were throwing darts at her 108

so this is the second sentence game that's three then three letters it is something to

yani bu ikinci cümle oyunu üç sonra üç harften bir şeye bir şey bir şeye bir şey

something you're something right good grief do you still like me i'm focused on the uh

sen bir şeysin doğru iyi keder benden hala hoşlanıyor musun, uh

sentence game do you still like me are you gonna make me a cup of tea well maura's got

cümle oyununa odaklandım, benden hala hoşlanıyor musun, bana bir fincan çay yapacak mısın, maura

it already are you gonna make me a cup of tea no and and a hot cross bun no we're still

çoktan anladı, bana bir fincan çay yapacak mısın, hayır ve sıcak çapraz çörek hayır biz hala

friends maura's gone mara's got it right are we still friends

arkadaşız maura gitti mara haklı biz hala arkadaşız

i'll think about it i'll think about it what do you think i feel like i feel like there's

bunu düşüneceğim bunun hakkında düşüneceğim sen ne düşünüyorsun burada

a bit of a charles and diana thing going on here right i think maura's got it by the way

biraz charles ve diana olayı varmış gibi hissediyorum değil mi Sanırım Maura anladı bu arada

i'm not sure which one of his is going to end up chased by the paparazzi i don't know

Hangisinin paparazziler tarafından kovalanacağından emin değilim Bilmiyorum

i think maura's got it by the way i'm hoping it's not me i've said three times i think

Maura anladı bu arada umarım ben değilim dedim üç kez

more has gone yes more is very good very good

daha fazlasının gittiğini düşünüyorum evet daha fazlası çok iyi çok iyi harika o

great so come on let's end this one because we can just sneak another one in

yüzden hadi bunu bitirelim çünkü gizlice bir tane daha ekleyebiliriz

i'm i'm going to watch every second of this live stream later with steve and see how long

bu canlı yayının her saniyesini daha sonra steve ile izleyeceğim ve göreceğim steve'in kırmızıya [ __ ] ne kadar sürer

it takes steve to to turn red i shan't be watching it you'll be fine it's not that bad

izlemeyeceğim onu ​​iyi olacaksın o kadar da kötü değil hiçbir şey değil

it's nothing can i just say that five minutes after this finishes no one will remember it

sadece şunu söyleyebilirim ki bu bittikten beş dakika sonra kimse onu hatırlamayacak

no one remembers last week and you were saying all sorts of things 20 people have gone really

kimse geçen haftayı hatırlamıyor ve sen de öyleydin her türlü şeyi söyleyerek 20 kişi gitti gerçekten

yes but that normally happens at around about four o'clock nothing is unusual about that

evet ama bu normalde saat dört civarında olur bunda olağandışı bir şey yok bu arada

at all it's the same the answer we've got the answer by the way yeah we we got the answer

cevap bizde cevabı bulduk bu arada evet cevabı aldık

it's all tomic's fault

hepsi tomic'in suçu

anyway i i'm slightly disturbed by my bruised who hasn't yet told us where he is brother

zaten bana nerede olduğunu henüz söylememiş olan morluğum beni biraz rahatsız etti kardeşim

i don't know what's happening to my skin i think i've i think i've got that same thing

cildime ne olduğunu bilmiyorum sanırım bende

that michael york has do you know that actor michael york did he dye his beard no but he's

michael ile aynı şey var york var biliyor musun aktör michael york sakalını boyadı mı hayır ama

got this horrible disease that makes all of his skin turn nylaris bright red i think i

tüm cildini nylaris kıpkırmızı yapan korkunç bir hastalığı var sanırım bende

might have that something weird is happening what is this i'm very disturbed latif is from

bir tuhaflık oluyor olabilir bu ne bu çok rahatsızım latif

the sultanate of omani atomic is in the netherlands really where did thomas say that you have

omani saltanatından atomik hollanda'da gerçekten thomas dibe gitmen gerektiğini nerede söyledi tamam evet

to go to the bottom okay yes but you know a lot about uh politics in the uk so i'm very

ama sen ingiltere'deki siyaset hakkında çok şey biliyorsun bu yüzden çok

impressed i don't know anything about the politics in the netherlands apparently apparently

etkilendim hakkında hiçbir şey bilmiyorum hollanda siyaseti görünüşe göre

they're making they're making the canals they're pedestrianizing the canals well your tubes

kanallar yapıyorlar kanalları yayalaştırıyorlar senin tüpler

are coming out soon they they're filling in the canals in holland in amsterdam they're

yakında çıkıyor hollanda'da kanalları dolduruyorlar amsterdam'da

going to fill all of the canals in with concrete to make a pedestrianized area so people can

hepsini dolduracaklar kanallar yayalaştırılmış bir alan yapmak için betonla dolduruldu, böylece insanlar

walk up and down where the canals used to be there okay we did we went to a wedding

eskiden kanalların olduğu yerde aşağı yukarı yürüyebilsinler tamam yaptık amsterdam'da bir düğüne gittik

in in amsterdam didn't we years ago we did uh it's a very interesting story amsterdam

değil mi yıllar önce yaptık uh bu çok ilginç bir hikaye amsterdam

was in the netherlands of course it is yes i know i was getting mixed up with the with

Hollanda'daydı tabii ki evet biliyorum

some of the countries around that area uh yes we did we were invited to a wedding because

o civardaki bazı ülkelerle karışıyordum uh evet bir düğüne davet edildik çünkü

a friend of a friend of ours a friend of mine from uh college days got married to a dutch

bir arkadaşımızın arkadaşı uh'dan bir arkadaşım üniversite günleri hollandalı bir

girl and we uh we uh we went to the wedding in amsterdam netherland that was an interesting

kızla evlendik ve amsterdam hollanda'daki düğüne gittik bu ilginç bir

trip i can tell you for many reasons so what do you normally get the netherlands confused

geziydi size birçok nedenden bahsedebilirim yani normalde hollanda'yı neyle karıştırırsınız

with i don't know but anyway uh well well some people call it holland of course most

bilmiyorum ama neyse ah pekala bazı insanlar buna hollanda diyor elbette çoğu

people think of holland the clogs and the wind you have time to think about that well

insan hollanda'yı düşünüyor takunyalar ve rüzgar bunu düşünmek için zamanınız var aferin tıkanmalar yel

done the clogs the windmills the canals we often walk along the canals

değirmenleri kanallar sık ​​sık kanallarda yürüyoruz

what nurse valentine is speechless for some reason really about something palmyra said

ne hemşire sevgililer günü bir nedenden dolayı suskun gerçekten palmyra'nın söylediği bir şey hakkında

oh i think but uh we can look back later by the way this is you know we got the answer

sanırım ama uh daha sonra geriye bakabiliriz bu arada bu cevabı

ages ago oh i got it right we've got the answer thank you very much miura congratulations

yıllar önce aldık oh doğru anladım cevabı aldık çok teşekkür ederim miura tebrikler

and here comes the answer now

ve işte cevap şimdi geliyor buradaki

you're not helping the situation very much here

duruma pek yardımcı olmuyorsunuz

the netherlands holland as opposed to the nether

hollanda hollanda hollanda

regions yes the nether regions that's a that's a completely oh it can get very chilly around

bölgelerinin aksine evet nether bölgeleri bu a bu tamamen oh baltıklar civarında hava çok soğuk olabilir

the baltics there's nothing worse than a cold wind around the baltics

you'd better explain that joke i'm not going to i've got enough time okay let's have the

yapmayacağım şakayı daha iyi açıkla yeterince zamanım var tamam hadi cevabı alalım

answer

it's important to get your priorities right it is important to get your priorities right

önceliklerini doğru belirlemen önemli önceliklerini doğru belirlemen önemli bu

so the important things the important things that exist in your life the important things

yüzden önemli şeyler hayatında var olan önemli şeyler önemli

that you should be concentrating on are your priorities the most important things that

odaklanman gereken şeyler önceliklerin düşünmen gereken en önemli şeyler

you should be thinking about are your your priorities my priority at the moment is having

önceliklerin

a lovely hot cross bun and a cup of tea made by this young handsome man i shall be making

flattery will get you nowhere nowhere young handsome intelligent rosen doesn't like the

dalkavukluk seni hiçbir yere götürmez genç yakışıklı akıllı rosen

poop poop clip uh are we gonna sneak another one in or is it too late we can squeeze another

kaka kaka klipsinden hoşlanmıyor uh bir tane daha gizlice mi gireceğiz yoksa çok mu geç bir tane daha sıkabiliriz

one out

right fingers at the ready one more my fingers are ready my legs are ready my legs are ready

sağ parmaklar hazırda bir tane daha benim parmaklarım hazır benim bacaklar hazır bacaklarım

to run as fast as i can away from steve you're right cat again i think steve is going to

steve'den olabildiğince hızlı koşmaya hazır kedi yine haklısın bence steve

kill me if you never see me again please check under the patio i'm seething because i think

beni öldürecek eğer beni bir daha görmezsen lütfen verandanın altına bak köpürüyorum çünkü

seething my body is under there if you're seething it means that you are getting very

köpürüyorum Vücudum orada, eğer köpürüyorsan, bu,

angry inside i can't believe it's seething i i refuse to believe that you're getting

içten içe çok kızdığın anlamına gelir, köpürdüğüne inanamıyorum, şımarık telif hakkı yüzünden öfkeden köpüren kızdığına inanmayı reddediyorum.

angry seething with rage over spoiled royalty i just well i'm not getting annoyed what do

sinirlendim

you think about the situation in uh i don't know afghanistan for example what about the

uh'daki durum hakkında ne düşünüyorsun ah ben afganistan'ı bilmiyorum örneğin

rioting that's taking place in myanmar what's your opinion comment at all on that i can

myanmar'da meydana gelen isyan hakkında ne düşünüyorsun

comment on things happening in this country but not in other countries wouldn't be my

bu ülkede olup bitenler hakkında yorum yapabilirim ama diğer ülkelerde yapamam Bunu

place to do that oh zutzika says maybe you deserve it what what i deserved to be it was

yapmak benim yerim ol, oh Zutzika diyor ki, belki sen bunu hak ediyorsun, benim hak ettiğim şeyi,

a joke tomic butchered and buried under the patio i deserve that i don't think anyone

bir şakaydı, katledildi ve avlunun altına gömüldü, bunu hak ediyorum,

has ever deserved that ever in the history of the planet we're not really going to talk

tarihte kimsenin bunu hak ettiğini düşünmüyorum. gezegen gerçekten

about religion mosin we are not going to go anywhere near that steve is going to go through

din hakkında konuşmayacağız ama o kadar yakınına gitmeyeceğiz steve

all the separate religions that exist and it's going to give his opinion about each

var olan tüm ayrı dinleri gözden geçirecek ve her biri hakkında kendi fikrini verecek

one yes and then and then and then after that we're going to talk about race and then yes

evet ve sonra ve sonra ve sonra ondan sonra ırk hakkında konuşacağız ve sonra evet

oh well let's just do race religion and politics next week we'll do all of them and they will

oh peki hadi sadece ırk din ve siyaset yapalım haftaya hepsini yapacağız ve

change our identities and go and live in mind you if we said we were going to talk about

kimliklerimizi değiştirecekler ve biz deseydik aklımızda yaşayacaklar

those subjects we might get a lot of people tuning in yes next week it will and we might

bu konular hakkında konuşacağız, birçok insanın katılmasını sağlayabiliriz, evet, gelecek hafta olacak ve

get a lot of people crowding around the front of the house as well throwing bricks at the

bir sürü insan evin önünde toplanıp pencerelere tuğla fırlatabilir,

windows

well we're used to that oh dear oh are we going to get one more sentence gaming i'm

buna alışkınız oh canım ah bir cümle daha alacak mıyız oynayarak

trying to squeeze it out there it is i've got another one right let's see who's who's

onu sıkıştırmaya çalışıyorum orada bir tane daha var bakalım kim

quickest on the draw he didn't he didn't something his something until it was something something

daha hızlı çekiliyor öyle değil mi o bir şey yapmadı onun bir şey olana kadar

well i've got the last two this might be steve's as well this might you know relate to steve

iyi bir şeydi son ikisine sahibim bu steve'in de olabilir bu steve ile ilgili biliyor olabilirsin ah, tomic'e yaptığımız gibi

uh we're gonna have to start saying tomorrow like we did to tomic to hold back uh before

yarın söylemeye başlamamız gerekecek uh çok

long i think well yes what that's maura have you got it already no not yet the last time

geçmeden geri çekilmek için sanırım iyi evet ne bu maura anladın mı zaten hayır daha son seferde değil

oh i see uh that's all right lewis said he was going but he's still here if you give

oh anlıyorum uh sorun değil lewis gideceğini söyledi ama hala burada eğer

his bye-bye if you give us the answer quickly we can clear off we can go well i'm going

güle güle eğer bize cevap verirsen çabuk gidebiliriz gidebiliriz peki ben

to stay here because i think steve is going to kill me i i'm now fearing for my life i

burada kalacağım çünkü steve'in beni öldüreceğini düşünüyorum şimdi hayatım için endişeleniyorum

hope you realize this so so please document this if you have a screenshot can you please

umarım bunun farkındasındır bu yüzden lütfen bunu belgele ekran görüntüsün varsa ekran

take the screenshot now ah look at that we have a new winner that's a so that that is

görüntüsünü şimdi alabilir misin lütfen ah bak o yüzden yeni bir kazananımız var o yüzden bu

me cowering in fear we have a move on that's we have a new winner

ben korkuyla siniyorum bir hareketimiz var bu yeni bir kazananımız var

intelligent oh i think has got it right because i don't know what these are that is of course

zeki oh bence doğru anladı çünkü bunların ne olduğunu bilmiyorum bu tabii ki

lillia hello lilia well done i'm glad to see you're still here even though steve i don't

lillia merhaba lilia aferin hala burada olduğunu gördüğüme sevindim steve

know what's wrong with him today i think maybe it's it's his age or maybe he's worried because

bugün onun nesi olduğunu bilmiyorum bence belki yaşıdır veya belki yarın

he's having his his virus jab or injection tomorrow maybe he's nervous i'm not nervous

virüs aşısı veya iğnesi olacağı için endişeleniyordur belki o gergin ben gergin değilim

uh yeah there we go so we've got we've got the answer it's time to go now bye

uh evet işte başlıyoruz yani aldık cevabı aldık şimdi gitme zamanı hoşça kal

wow that's a good one there's a good one yes

look at that i i do know it never fails to

amaze me when people come up with different words and they also fit

İnsanlar farklı kelimelerle geldiklerinde ve onlar da

so the ones that you wanted to put in there okay so the word mansion so he didn't something

oraya koymak istediklerinize uyduğunda, tamam yani malikane kelimesi yani o malikanesinden bir şey yapmadı

his mansion yes that's interesting valentin has come up with

evet bu ilginç valentin,

another suggestion which is maybe slightly humorous uh and it's something that the royal

belki biraz komik olan başka bir öneriyle geldi. uh ve bu, kraliyet

family would probably would never do no they would definitely never do it out of their

ailesinin muhtemelen asla yapmayacağı bir şey, hayır kesinlikle asla

own money well they do though they do they do are we really going to do this again so

kendi paralarından yapmazlar, yaparlarsa da yaparlar, gerçekten bunu tekrar yapacak mıyız,

there we go so we've got two possible answers actually i know what it is i think mr steve

işte başlıyoruz, yani elimizde iki olası cevap aslında ne olduğunu biliyorum bence bay steve

wants to get a knighthood so i think mr steve wants to become sir steve i am sir steve you

şövalyelik unvanı almak istiyor bu yüzden bence bay steve sir steve olmak istiyor ben bay steve

see they call me that at work yes they call you many things at work they actually that

görüyorsunuz işte bana öyle diyorlar evet işte size pek çok şey diyorlar aslında

is my nickname at work is sir steve i'm not joking most of the things they call you we

iş yerindeki lakabım bu efendim steve şaka yapmıyorum sana dedikleri çoğu şeyi söyleyemeyiz

can't say because i look like uh some actor they think i look like an actor uh so they

çünkü ben bir aktöre benziyorum onlar beni bir aktöre benzetiyorlar o yüzden

call me it's true anyway it's uh time for you time for me to go make myself a cup of

bana diyorlar bu doğru zaten bu uh senin vaktin benim de kendime bir fincan

tea and a hot cross bun and uh just me we haven't even got the answer yet we haven't

çay ve sıcak çörek yapmamın vakti geldi ve uh sadece ben cevabı bile alamadık daha

got the answers put the answer on the screen i was waiting for you to do that yes um so

cevapları alamadık cevabı ekrana koy seni bekliyordum bunu yapmak için evet

there we go you see we didn't have mr steve having a poop i wouldn't i wouldn't do that

işte başlıyoruz, görüyorsunuz Bay Steve'in kakası yoktu, bunu

to you again here we go then here's the answer to the final it might be the last ever sentence

size bir daha yapmazdım, işte başlıyoruz o zaman işte finalin cevabı bu şimdiye kadarki son olabilir cümle

game bing bong he didn't realize his mistake until it was too late when something is too

oyunu bing bong hatasını çok geç olana kadar fark etmedi bir şey çok geç olduysa geri

late it means you can't go back and change it it is too late you can't change that thing

dönüp değiştiremezsin demektir çok geç o şeyi değiştiremezsin

it is too late so he didn't realize his mistake

çok geç o yüzden yapmadı Hatasını

until it was too late are you thinking of anything in particular i'm not thinking of

çok geç olana kadar farkediyorsun özel bir şey düşünüyor musun Özellikle herhangi bir şey düşünmüyorum

anything in particular of any mistakes that you might have made you know say today on

Yapmış olabileceğin herhangi bir hata Biliyorsun bugün

the live stream i haven't made any mistakes and yes uh so yes but valentin came up with

canlı yayında hiç hata yapmadım ve evet uh yani evet ama valentin uyan

another suggestion which fits he didn't restore his mansion yeah until it was too late i think

başka bir öneriyle geldi malikanesini restore etmedi evet çok geç olana kadar bence bu

that's brilliant it fits yes that deserves a round of applause i think it does and it's

harika uyuyor evet bu bir alkışı hak ediyor bence öyle ve

it's also humorous yes that's good he didn't thank you for that he didn't restore his mansion

aynı zamanda komik evet bu iyi ki sana teşekkür etmemiş

until it was too late yes because uh maybe all the walls were falling down and there

çok geç olana kadar malikanesini restore etmemiş evet çünkü ah belki bütün duvarlar yıkılıyordu ve

was a big hole in the roof and it was then too expensive to repair it was too late so

çatıda büyük bir delik vardı ve o zaman onarmak çok pahalıydı çok geç o yüzden

it had to be bulldozed had had to be demolished belarussia said that she could understand

buldozerle yıkılması gerekiyordu yıkılması gerekiyordu belarussia

everything i was saying today am i speaking more slowly yes because i'm tired it might

bugün söylediğim her şeyi anladığını söyledi daha yavaş mı konuşuyorum evet çünkü yorgunum şimdiye kadar

be the first time ever probably because i'm tired anyway i'm talking more slowly it might

ilk kez olabilir muhtemelen çünkü zaten yorgunum ben Daha yavaş konuşuyorum, belki de

be the first time that anyone's ever understood what mr steve said thank you you really are

ilk kez birisi Bay Steve'in ne dediğini anlıyor, teşekkür ederim, gerçekten

skating on thin ice i don't know look i have nothing to lose that's the problem a person

ince bir buz üzerinde kayıyorsun, bilmiyorum bak, kaybedecek hiçbir şeyim yok, sorun bu,

with nothing to lose is a very dangerous person indeed that's what i always say palmeira says

kaybedecek hiçbir şeyi olmayan bir insanın gerçekten çok tehlikeli biri gerçekten her zaman söylediğim şey bu palmeira

i wish you a happy jab thank you yes steve will be having his soft teddy bear not not

sana mutlu bir aşı diliyorum diyor teşekkürler evet steve yumuşak oyuncak ayısına sahip olacak bu yüzden

not jab so so we're going to call it a soft cuddly teddy bear so steve will be having

ona yumuşak sevimli bir oyuncak ayı diyeceğiz bu yüzden steve olacak

his soft cuddly teddy bear tomorrow in his arm intelligent uh we have an electric kettle

yarın kolunda yumuşak oyuncak ayısı olması akıllı uh bizim elektrikli su ısıtıcımız var uh

uh a gas kettle i don't think we have gas kettles in the uk oh do you mean do i put

gazlı su ısıtıcımız İngiltere'de gazlı su ısıtıcılarımız olduğunu sanmıyorum oh

the the water into a container and then put it on the stove which is powered with gas

suyu bir kaba koyup sonra koysam mı demek istiyorsun? gazla çalışan ocakta demek

is that what you mean no i'm not going to do that we don't have a gas cooker um or i

istediğin şu ki hayır gazlı ocağımız olmadığını yapmayacağım yoksa

could put it on you know yes i could have like a gas powered something to heat the water

onu üstüne koyabilirim biliyorsun evet gazla çalışan bir şey ısıtmak gibi olabilir su

no it's electric and we've had it for about 20 years it's been a very uh robust uh electric

hayır, elektrikli ve yaklaşık 20 yıldır bizde bu çok uh sağlam bir elektrik

cable that we have welcome to the history of our electric kettle yes well i think it's

kablosu, elektrikli su ısıtıcımızın tarihine hoş geldiniz evet pekala bence

quite most people buy electric kettles every five years uh but we've had one for about

çoğu insan her beş yılda bir elektrikli su ısıtıcısı alıyor uh ama yaklaşık 25 yıldır bir tane yaşıyoruz, bu

25 years so don't forget to tune in next week we are with you next sunday steve will be

yüzden gelecek hafta gelmeyi unutmayın, önümüzdeki pazar sizinle birlikteyiz steve

talking about st well i will be here hopefully if i'm unless i'm dead under the patio outside

st hakkında konuşacak, umarım burada olacağım, eğer verandanın altında ölmediysem

the the door at the back of the house

kapının dışında, evin arkasında,

in which case but next week we have steve talking about some hot topics so steve will

bu durumda ama gelecek hafta Steve bazı sıcak konulardan bahsedecek, bu yüzden Steve

be just discussing all of the hot controversial topics next week and then he will be catching

önümüzdeki hafta tüm tartışmalı konuları tartışacak ve ardından

a plane to peru where he will go into hiding for the next 40 years yes i don't know race

Peru'ya giden bir uçağa binecek. önümüzdeki 40 yıl boyunca saklanacak evet ırk

or religion next week which do you think both uh one could get us killed the other one is

veya din bilmiyorum haftaya hangisi sizce ikisi de bizi öldürtebilir diğeri

there has never been a black pope there we go there that that that's it i've started

hiç kara papa olmadı oraya gidiyoruz o kadar ben başlattım

it off i guess dude that's what we're talking about next week why isn't why isn't there

sanırım ahbap önümüzdeki hafta bahsettiğimiz şey bu neden neden

a black pope why there we go there we go we've got religion and race in at the same time

siyah bir papa yok neden oraya gidiyoruz oraya gidiyoruz din ve ırk aynı anda var

they really are skating on thin ice mr dude i think it's a valid question

onlar gerçekten ince buz üzerinde kayıyorlar bay dostum bence bu geçerli bir soru

i think we know the answer but there you go right i'm off uh somewhere but it's not in

cevabı bildiğimizi düşünüyorum

the kitchen and it's not to make a cup of tea i think steve is going upstairs and he's

yukarı çıkıyor ve

going to punch a pillow for about an hour make a change for biting one

bir saat kadar bir yastığa yumruk atacak birini ısırmak için değişiklik yap

i'm only joking i'm only joking uh actually i think you know we've been watching a television

sadece şaka yapıyorum sadece şaka yapıyorum uh aslında bir televizyon programı izlediğimizi biliyorsun

program haven't we which is very depressing okay uh but anyway is it this next week is

değil mi ki bu çok iç karartıcı tamam ama neyse bu haftaya mı bu

it this is this the program that we've been watching that's depressing for later are you

izlediğimiz program bu mu sonrası için iç karartıcı bu mu

talking about the terror or should or should i say the terror it's a it's a great tv show

terörden mi bahsediyorsunuz yoksa terör demeli miyim yoksa söylemeli miyim harika bir tv programı

yes it's very cool we've only seen five episodes so far six five six okay steve says six episodes

evet bu çok havalı şimdiye kadar sadece beş bölüm gördük altı beş altı tamam steve altı bölüm diyor

we've only seen six episodes but it's quite good it's a bit it's a bit horrific in places

sadece altı bölüm gördük ama oldukça iyi bu biraz korkunç bazı yerlerde

if you like seeing people's rim limbs you like seeing people's limbs do you like being

insanların kenarlarını görmekten hoşlanıyorsanız insanlarınkini görmekten hoşlanıyorsunuz uzuvların kopartılmasını seviyor musun

ripped off yes uh people cut in half their brains exposed yes then you know maybe it's

evet uh insanlar beyinlerinin yarısını kesip açığa çıkıyor evet o zaman biliyorsun belki bu

the program for you you don't have to worry about that what having your brain exposed

senin için bir programdır bunun için endişelenmene gerek yok beyninin açığa çıkması

i don't know what you mean but uh yes marty see you later later meaning next sunday yes

ne demek istediğini anlamıyorum ama uh evet marty daha sonra görüşürüz yani gelecek pazar evet

next sunday we might be here or it might just be a blank screen a few people were getting

gelecek pazar burada olabiliriz veya boş bir ekran olabilir birkaç kişi

excited at the prospect of you making new lessons yes full english a few other people

senin yeni dersler verme ihtimalinle heyecanlanıyordu evet tam ingilizce birkaç kişi daha

said no forget it we don't want them that's it that's fine i'm used to that not interested

hayır dedi unut onu biz onları istemiyorum sorun değil alışkınım buna hiç ilgi duymuyorum

at all

i get that from youtube youtube write to me and say mr duncan can you please stop you're

bunu youtube'dan alıyorum youtube bana yaz ve sayın bay duncan lütfen durabilir misin

rubbish tomic says it's his last live stream oh why where are you going i'd like to thank

saçmalıksın tomic bunun son canlı yayını olduğunu söylüyor oh neden nerede gidiyor musun

you for all the years together this is my last livestream i don't believe it what have

birlikte geçirdiğimiz bunca yıl için sana teşekkür etmek istiyorum bu benim son canlı yayınım buna inanmıyorum ne

you done steve i don't know steve i told you told you can control yourself well you know

yaptın steve bilmiyorum steve sana söylemiştim kendini iyi kontrol edebileceğini söylemiştin

you can't he can't hold it in this rage that he has i've seen him punch punch a tree i've

yapabileceğini biliyorsun Bu öfke içinde kendini tutamıyor onu bir ağaca yumruk atarken gördüm

seen him punch a tree with his bare hands and the tree just falls to the ground yes

çıplak elleriyle bir ağaca yumruk atarken ağaç öylece yere düşüyor gördüm evet

i'm very strong right bye-bye she's going to pick a fight with the neighbour's cat see

çok güçlüyüm doğru mu güle güle komşunun kedisiyle kavga edecek

you later see you later and i'm staying here i just feel safer here in front of a live

sonra görüşürüz sonra görüşürüz ve ben burada kalıyorum sadece burada canlı bir kameranın önünde daha güvende hissediyorum

camera just keep going for another hour yes or just forever bye look look back at me steve

sadece bir saat daha devam et evet ya da sadece sonsuza kadar güle güle arkana bak bende steve

oh oh dear i've had it i really have all over the royal family can you believe it

oh oh canım bende yaşadım gerçekten kraliyet ailesinin her yerinde var buna

well i'm going now i hope you've enjoyed enjoyed whatever this was and i will see you next

iyi inanabiliyor musun şimdi gidiyorum umarım bu her neyse beğenmişsindir ve gelecek

sunday it's been very lively hasn't it so i was talking today about my time in china

pazar görüşürüz çok hareketliydi öyle değil mi bugün Çin'de geçirdiğim zamandan bahsediyordum

and i wanted to leave you with a couple of lovely photographs whenever i think of my

ve ne zaman Çin'de geçirdiğim zamanı düşünsem size birkaç güzel fotoğraf bırakmak istedim

time in china i always think of the nice things so today i'm going to leave you with something

hep güzel şeyler düşünüyorum bu yüzden bugün sizden ayrılıyorum Güzel bir şeyle, Çin'deki küçük evcil köpeğime sahip olduğum küçük köpeğimin

nice would you like to see a photograph of my little dog that i used to own my little

bir fotoğrafını görmek ister misiniz

pet dog in china oh that's so lovely there is my little doggie her name is potato i called

oh bu çok güzel işte benim küçük köpeğim onun adı patates ona

her potato because her head looked just like a potato my little doggie isn't that lovely

patates dedim çünkü kafası patatese benziyordu benim küçük köpeğim o kadar sevimli değil mi

oh oh isn't that nice isn't that lovely isn't that sweet very cute thank you very much for

oh oh o kadar güzel değil mi o kadar sevimli değil mi o kadar tatlı değil mi çok şirin değil mi bugün arkadaşlığınız için çok teşekkür ederim

your company today i've enjoyed my time here we've had some very interesting conversations

burada geçirdiğim zamandan keyif aldım çok ilginç sohbetler yaptık

i must be honest with you we have had some very interesting conversations some very interesting

sana karşı dürüst olmalıyım bazı çok ilginç konuşmalar yaptık bazı çok ilginç

things have been said some some things have been expressed i thought it was an interesting

şeyler söylendi bazı şeyler ifade edildi bugünün ilginç olduğunu düşündüm

one today maybe the best one ever i think so thank you very much for your company see

belki de şimdiye kadarkilerin en iyisi bence bu yüzden eşlik ettiğiniz için çok teşekkür ederim

you later have a good day enjoy your time wherever you are in the world and whatever

sonra iyi günler dünyanın neresinde olursanız olun zamanınızın tadını çıkarın ve ne

you are doing do it safe stay happy keep that smile upon your face wherever you go amongst

yapıyorsanız yapın güvenli kalın mutlu olun insan ırkının arasında nereye giderseniz gidin yüzünüzde o gülümsemeyi eksik etmeyin

the human race and i will see you next sunday 2 p.m uk time and during this week i'm going

gelecek pazar 14:00 uk saatinde görüşürüz ve bu hafta boyunca

to be very busy preparing my new full english lessons yeah and of course until the next

yeni tam ingilizce derslerimi hazırlamakla çok meşgul olacağım evet ve tabii ki bir dahaki sefere

time we meet here you know what's coming next yes you do

burada buluşana kadar sırada ne olduğunu biliyorsun evet yapıyorsun

did we have a super chat i think we did did we have a super chat today i'm sure there

süper sohbet ettik mi sanırım yaptık mı yaptık mı süper sohbet bugün

was a donation on my live stream but i can't see it i can't see it i really want to know

canlı yayınımda bir bağış olduğundan eminim ama göremiyorum göremiyorum süper sohbetimin ne olduğunu gerçekten bilmek istiyorum

what my super chat was thank you very much yes i've just noticed i did actually receive

çok teşekkür ederim evet şimdi farkettim yaptım aslında

a super chat donation and i was so distracted for which i apologize catch you later see

bir süper sohbet bağışı aldım ve dikkatim o kadar dağılmıştı ki bunun için özür dilerim sonra görüşürüz

you soon this is mr duncan for the final time saying catch you later and of course i don't

yakında bu Bay Duncan son kez sonra görüşürüz diyor ve tabii ki

want to go i think mr steve is going to hit me

gitmek istemiyorum sanırım Bay Steve gidecek şimdilik bana vur

ta ta for now