LEARN ENGLISH in 2025 - Great advice for improving your English learning with Mr Duncan

Recently I have received many messages asking if I can give some clear ways of learning English whilst having a busy life.

Son zamanlarda yoğun bir hayat sürerken İngilizce öğrenmenin bazı net yollarını anlatıp anlatamayacağımı soran birçok mesaj aldım.

It is true that many of us these days have a lot on our plate.

Bugünlerde çoğumuzun tabağında çok şey olduğu doğru.

We all seem to have things to do which can affect our plans for the future.

Hepimizin gelecekle ilgili planlarımızı etkileyebilecek yapacak işleri var gibi görünüyor.

Learning takes time and patience.

Öğrenme zaman ve sabır gerektirir.

Something that might be hard to achieve if you lead a hectic life.

Telaşlı bir hayat sürerseniz başarılması zor olabilecek bir şey.

I suppose the most important thing to remember when learning anything is to find the time to do it.

Sanırım bir şey öğrenirken hatırlanması gereken en önemli şey, onu yapacak zamanı bulmaktır.

You must give yourself the opportunity to learn new things.

Kendinize yeni şeyler öğrenme fırsatı vermelisiniz.

I suppose the most important word I want to use right now is time.

Sanırım şu anda kullanmak istediğim en önemli kelime zaman.

Time is everything.

Zaman her şeydir.

Giving yourself the time to do things is important.

Kendinize bir şeyler yapmak için zaman vermek önemlidir.

This might sound like a very obvious thing to say, but you'll be surprised just how often we forget how important it is to make time to do things

Bu söylenecek çok açık bir şey gibi görünebilir, ancak bazı şeyleri yapmaya , özellikle de yeni bir dil öğrenmek gibi önemli şeyleri

Especially those important things such as learning a new language.

yapmaya zaman ayırmanın ne kadar önemli olduğunu ne kadar sıklıkla unuttuğumuza şaşıracaksınız .

Before you begin doing anything.

Herhangi bir şey yapmaya başlamadan önce.

You must have a good idea of what you want to achieve.

Neyi başarmak istediğinize dair iyi bir fikriniz olmalı.

What is your goal? What are you aiming to do?

Amacınız nedir? Ne yapmayı hedefliyorsunuz?

Make a basic plan of what you wish to achieve from the thing you are going to pursue.

Takip edeceğiniz şeyden neyi başarmak istediğinize dair temel bir plan yapın.

For example, if you are going to learn English, then you must start at the beginning.

Örneğin İngilizce öğrenecekseniz en baştan başlamalısınız.

I would imagine many of you watching already have a basic understanding of the English language.

İzleyen çoğunuzun zaten İngilizce konusunda temel bir anlayışa sahip olduğunu hayal ediyorum.

However, this does not mean you shouldn't have some sort of plan in place.

Ancak bu, bir çeşit planınızın olmaması gerektiği anlamına gelmez.

Take time to discover the things you are good at...

İyi olduğunuz şeyleri

your strengths, the things you understand well.

, güçlü yönlerinizi, iyi anladığınız şeyleri keşfetmeye zaman ayırın.

And of course, you must also work out what your weaknesses are.

Ve elbette, zayıf yönlerinizin neler olduğunu da bulmalısınız.

The things you need to improve.

Geliştirmeniz gereken şeyler.

Perhaps you are good at reading English, but you have difficulty listening and remembering new words.

Belki İngilizce okumada iyisinizdir ancak yeni kelimeleri dinlemekte ve hatırlamakta zorluk çekiyorsunuzdur.

This is a very common problem for those learning any language.

Bu, herhangi bir dil öğrenenler için çok yaygın bir sorundur.

Always give yourself a chance to listen to English being spoken.

Kendinize her zaman konuşulan İngilizceyi dinleme şansı verin.

Listen to what the person is saying.

Kişinin ne dediğini dinleyin.

If you have to repeat the thing you are listening to, then do it.

Dinlediğiniz şeyi tekrarlamanız gerekiyorsa yapın.

Don't be afraid of repeating things, whether it is listening to the same video lesson again and again,

İster aynı video dersini tekrar tekrar dinlemek,

or writing the same words on a piece of paper, and then doing it again.

ister aynı kelimeleri bir kağıda yazıp sonra tekrar yapmak olsun,

This is a very good exercise for putting those important pieces of information in your brain.

şeyleri tekrarlamaktan korkmayın . Bu önemli bilgi parçalarını beyninize yerleştirmek için çok iyi bir egzersizdir.

Never be afraid to repeat things.

Bir şeyleri tekrarlamaktan asla korkmayın.

Listen again and again.

Tekrar tekrar dinleyin.

Write things down.

Bir şeyleri yazın.

Listen to what is being said.

Söylenenleri dinleyin.

Already you will notice that there is a certain rhythm or pattern forming in the way you are learning.

Zaten öğrenme şeklinizde belirli bir ritim veya modelin oluştuğunu fark edeceksiniz.

Listen. Read. Write. Repeat.

Dinlemek. Okumak. Yazmak. Tekrarlamak.

These four phrases should be the most important things to remember and put into practice.

Bu dört cümle hatırlanması ve uygulamaya konulması gereken en önemli şeyler olmalıdır.

A few moments ago, I mentioned time as being an important part of learning a subject.

Birkaç dakika önce zamanın bir konuyu öğrenmenin önemli bir parçası olduğundan bahsetmiştim.

Give yourself time to learn and absorb what it is you are studying.

Öğrenmek ve çalıştığınız şeyi özümsemek için kendinize zaman tanıyın.

Don't rush.

Acele etmeyin.

There is no need to push yourself.

Kendinizi zorlamanıza gerek yok.

Trying to do too much over a short period of time will only leave you feeling tired.

Kısa bir süre içinde çok fazla şey yapmaya çalışmak sizi yalnızca yorgun hissetmenize neden olur.

Give yourself enough space to learn in.

Öğrenmek için kendinize yeterli alan verin.

By this I mean time.

Bununla zamanı kastediyorum.

Perhaps you have some sort of area or part of your day where you have spare time.

Belki boş zamanınızın olduğu bir tür alanınız veya gününüzün bir kısmı vardır.

Maybe in the morning.

Belki sabah.

Use that time to watch a short lesson or listen to something being read.

Bu zamanı kısa bir dersi izlemek veya okunan bir şeyi dinlemek için kullanın.

Just a few minutes of practice in the morning, or maybe in the evening, or even both is all you need to build your knowledge and competence.

Bilginizi ve yetkinliğinizi geliştirmek için ihtiyacınız olan tek şey sabahları, belki akşamları, hatta her ikisinde de birkaç dakikalık pratik yapmaktır.

Yes, as you learn, you will become more confident.

Evet, öğrendikçe kendinize daha çok güveneceksiniz.

Practise English every day.

Her gün İngilizce pratik yapın.

Try to discover what you need to improve.

Neyi geliştirmeniz gerektiğini keşfetmeye çalışın.

The most common problem with most people learning anything is motivation.

Çoğu insanın herhangi bir şey öğrenirken karşılaştığı en yaygın sorun motivasyondur.

Having that sense of determination is rather like having an inner superpower that you can use at any time.

Bu kararlılık duygusuna sahip olmak, istediğiniz zaman kullanabileceğiniz bir iç süper güce sahip olmak gibidir.

I would say that motivation and self-determination are both key parts of learning anything.

Motivasyon ve kendi kaderini tayin etmenin her ikisinin de herhangi bir şeyi öğrenmenin önemli parçaları olduğunu söyleyebilirim.

Even when things seem difficult. Keep going.

Her şey zor görünse bile. Devam etmek.

Don't stop.

Durma.

Don't give up.

Vazgeçme.

I know I've said this before, but I will say it again.

Bunu daha önce söylediğimi biliyorum ama tekrar söyleyeceğim.

Self-belief is a very important part of doing anything in life.

Kendine inanmak, hayatta herhangi bir şey yapmanın çok önemli bir parçasıdır.

Tell yourself that you will succeed.

Kendinize başaracağınızı söyleyin.

Never be afraid to say “I can do it”

“Yapabilirim”,

“I can do it”

“Yapabilirim”,

“I can do it”.

“Yapabilirim” demekten asla korkmayın.

One of the most amazing things about modern technology is the ease in which someone can learn a new skill.

Modern teknolojiyle ilgili en şaşırtıcı şeylerden biri, birinin yeni bir beceriyi kolayca öğrenebilmesidir.

This is the reason why I do what I do.

Yaptığım şeyi yapmamın nedeni bu.

My video lessons are designed to be watched by everyone, no matter what their level of English is.

Video derslerim İngilizce seviyesi ne olursa olsun herkesin izleyebileceği şekilde tasarlanmıştır.

My English lessons are designed to create an environment in which an individual can listen and learn.

İngilizce derslerim bireyin dinleyip öğrenebileceği bir ortam yaratmak üzere tasarlanmıştır.

This leads me on to another important part of learning English.

Bu beni İngilizce öğrenmenin başka bir önemli kısmına götürüyor.

Try to create an environment in which English becomes part of your life.

İngilizcenin hayatınızın bir parçası olacağı bir ortam yaratmaya çalışın.

Make English part of your daily routine.

İngilizceyi günlük rutininizin bir parçası haline getirin.

Try to find other people who share your love of English.

İngilizce sevginizi paylaşan başka insanları bulmaya çalışın.

Of course, by that I mean right here on my YouTube channel.

Tabii bununla YouTube kanalımı kastediyorum.

My recorded lessons can be watched again and again for as many times as you wish.

Kaydedilen derslerimi dilediğiniz kadar tekrar tekrar izleyebilirsiniz.

Of course, let us not forget my live English lessons as well.

Tabii canlı İngilizce derslerimi de unutmayalım.

These live streams are designed to create an environment in which everyone can share their love of the English language.

Bu canlı yayınlar herkesin İngilizce sevgisini paylaşabileceği bir ortam yaratmak için tasarlandı.

This has always been my aim and it always will be.

Amacım her zaman bu oldu ve her zaman da öyle olacak.

I hope this lesson has been helpful and if you have any questions then you can leave them in the comments below this video.

Umarım bu ders faydalı olmuştur. Sorularınız varsa bu videonun altındaki yorumlara bırakabilirsiniz.

As I always say, the world of English is a fun and exciting place to be.

Her zaman söylediğim gibi, İngilizce dünyası eğlenceli ve heyecan verici bir yer.

I am always glad to know that you are joining me for another lesson.

Başka bir ders için bana katılacağınızı bilmek beni her zaman mutlu eder.

Good luck with your studies! And of course...

Çalışmalarınızda iyi şanslar! Ve elbette...

ta ta for now.

şimdilik böyle.