🌞 SUNDAY English Addict - 73 / 17th May 2020 / Listen, Laugh + Learn / Broken Things / Mr Duncan

hello there fancy seeing you here on youtube i can't believe it hello

merhaba sizi burada youtube'da gördüğüme inanamıyorum merhaba

how is your afternoon or morning or maybe evening

öğleden sonranız veya sabahınız veya belki akşamınız

how is it going at the moment i hope it is going super duper here we are then

nasıl şu anda nasıl gidiyor umarım süper kandırıcı gidiyor buradayız o zaman

it is another english addict live stream from the birthplace of the

başka bir ingilizce bağımlısı canlı yayından ingilizcenin doğum yeri olan ingiltere evet biliyorum ne

english language which just happens to be england

yes i know i know what you are going to say you are going to say mr duncan

söyleyeceğinizi biliyorum bay duncan diyeceksiniz

mr duncan you are you are late again why are you late i hope you have a good

bay duncan yine geç kaldınız neden geç kaldınız umarım iyi bir nedeniniz vardır

reason why you are late okay i have a very good

geç kaldın tamam çok iyi bir sebebim var

reason i was running around preparing today's

bugünün canlı yayınını hazırlamak için etrafta koşuşturuyordum

live stream that is my reason and i am sticking to

ve buna bağlı kalıyorum

it here we go then yes look

işte başlıyoruz o zaman evet bak saat

it is 13 minutes past 2 o'clock and i'm here once again

2'yi 13 geçiyor ve bir kez daha buradayım

as i always say hi everybody this is mr duncan in england

her zaman dediğim gibi herkese merhaba ben ingiltere'den bay duncan

how are you today are you okay i hope so are you happy well i hope you are

bugün nasılsınız iyi misiniz umarım öyle mutlusunuzdur umarım

feeling happy because i'm feeling all right today

mutlu hissediyorsunuzdur çünkü bugün iyi hissediyorum

not too bad i can't complain even though i want to i want to complain

çok kötü değilim buna rağmen şikayet edemem şikayet etmek istiyorum

but i can't because i don't think you want to hear me

ama yapamıyorum çünkü

complain to be honest here we are then once again

dürüst olmak gerekirse şikayetimi duymak istemediğini düşünüyorum o zaman bir kez daha

live as live can be lots of things going on in the garden at

canlı olarak yaşıyoruz dün şu anda bahçede birçok şey oluyor olabilir

the moment yesterday some of the blackbirds

that are being taken care of they fledged

bakılan bazı karatavuklar kanatlandılar

they flew from their nests yesterday so there is a lot

dün yuvalarından uçtular yani şu anda

of things going on here in the garden right now

burada bahçede bir çok şey oluyor şu anda

many things happening all around me at the moment in fact

etrafımda birçok şey oluyor

so a very busy period of time here in the garden i hope you are feeling good

aslında çok yoğun bir dönem burada bahçede geçirdiğim zaman umarım kendini iyi hissediyorsundur

and for those who don't know who i am maybe you are thinking we don't know who

ve kim olduğumu bilmeyenler belki de bizim kim olduğunu bilmediğimizi düşünüyorsun kimsin sen

you are who are you you strange man

garip adam

my name is mr duncan i teach english on youtube

benim adım Bay Duncan youtube'da ingilizce öğretiyorum

and i've been doing this forever such a long time

ve bunu sonsuza kadar çok uzun bir süredir yapıyorum

many many years in fact and here i am today doing it

aslında çok uzun yıllar ve bugün burada

again so my name's duncan i teach english and i talk all about

tekrar yapıyorum bu yüzden benim adım Duncan ingilizce öğretiyorum ve ingilizce hakkında her şeyi konuşuyorum

the english language however i am a little different from other

ancak diğer ingilizce öğretmenlerinden biraz farklıyım

english teachers as i always say i am the person

her zaman söylediğim gibi youtube'daki

who all of the popular english teachers on youtube

tüm popüler ingilizce öğretmenlerinin

come to get their ideas that's what i like to say

fikirlerini almaya geldikleri kişiyim doğru olup olmadığını söylemekten hoşlanırım

whether it's true or not it's up to you really if you believe it

gerçekten inanıp inanmamak size kalmış

hello to the live chat oh lots of people are here today

canlı sohbete merhaba oh çokça insanlar bugün buradalar

thank you very much for joining me for those who want to join in

bana katıldığınız için çok teşekkür ederim katılmak isteyenler için

i am with you every week don't forget you can catch me

her hafta yanınızdayım unutmayın beni

live on youtube every week from 2pm uk time on sunday

youtube'da canlı yakalayabilirsiniz her hafta İngiltere saatiyle 14:00 pazar günü

that's this particular day also wednesday and friday as well

bu özel gün aynı zamanda çarşamba ve cuma da

live three times mr duncan we can't believe it

üç kere canlı yayın bay duncan inanamıyoruz

you are on three times a week it's true it's true so that is when you can catch

haftada üç kere yayındasın bu doğru bu doğru yani

me here on youtube we are outside you can see we are in the

beni burada youtube'da yakalayınca dışarıdayız

garden once again i i'm feeling very confident

bir kere daha bahçedeyiz görebilirsin ben yağmur yağmadığından eminim,

that there is no rain there was a lot of sunshine earlier

daha önce çok güneş vardı

but unfortunately the sun has decided to go in

ama ne yazık ki güneş içeri girmeye karar verdi ki bu

which isn't very nice hello to the live chat as i said nice to see you here

pek hoş değil canlı sohbete merhaba dediğim gibi bugün sizi burada görmek güzel pazar

today which just happens to be

olmak

sunday

yes we are all here together again nice to see you

evet hepimiz burada tekrar birlikteyiz seni görmek güzel

to see you very nice today he's lovely oh

bugün seni görmek çok güzel o çok güzel oh çok

such a busy morning i can't begin to tell you how busy i've been

yoğun bir sabah sana

this morning doing all sorts of things i got up early

bu sabah sahip olduğum her türlü şeyi yapmakla ne kadar meşgul olduğumu anlatamam erken kalktım

i did i got up very early this morning however it would appear that

bu sabah çok erken kalktım ancak görünen o ki

the day as usual went by very quickly and suddenly

gün her zamanki gibi çok hızlı geçti ve daha ne

before i knew what was happening i was standing here in front of you

olduğunu anlamadan birdenbire karşınızda dikilip

talking on the internet like now for example so that is what we are doing

şimdi olduğu gibi internette konuşuyordum örneğin öyle ki bugün yaptığımız şey

today we are of course looking at the english language lots of

tabii ki ingilizceye bakıyoruz

things to look at also

bakılacak çok şey

oh i have something nice to show you later on

var ayrıca size daha sonra gösterecek güzel bir şeyim var

we have some cows at the back of the house some very young

evin arkasında ineklerimiz var çok genç

cows and they came into the field at the back of the house

inekler geldiler

about 10 days ago however yesterday they decided to come over they came over

10 gün kadar önce evin arka tarafındaki tarlada ama dün gelmeye karar verdiler

to say hello for real so yesterday we had our formal

gerçekten merhaba demek için geldiler bu yüzden dün evin arkasındaki sığırlarla resmi tanışmamızı yaptık

introduction to the cattle at the back of the house

and of course we recorded it on video as well

ve tabii ki kaydettik video da buna

and we will be having a look at that a little bit later on

bir göz atacağız ve bugün biraz sonra buna bir göz atacağız, bozulan

today we are talking about things that are

şeylerden bahsediyoruz artık çalışmayan

broken things that no longer work maybe things that used to work but now

şeylerden belki eskiden çalışan ama şimdi

they don't maybe something that is broken or has

çalışmayan şeylerden bahsediyoruz belki kırılmış veya eskimiş şeylerden

been

smashed words that we can use to describe

paramparça oldu bu olayları anlatmak için kullanabileceğimiz kelimeler

those events when something has been broken

bir şeyler kırıldı

something has been destroyed because behind me you might not be able to see

bir şeyler yıkıldı çünkü arkamda

properly but behind me there is mr steve's

doğru düzgün göremeyebilirsin ama arkamda bay steve'in

wheelbarrow can you see steve's wheelbarrow

el arabası var steve'in el arabasını görebiliyor musun

unfortunately at the moment steve's wheelbarrow

ne yazık ki şu anda steve'in el arabası kendini

is not feeling very well it's broken steve will be here later on

pek iyi hissetmiyor kırık steve daha sonra burada olacak ve

to tell us all about that

bize bunu

another thing as well

başka bir şey daha anlatacak

i'm enjoying the wind today for some reason it's very windy

nedense bugün rüzgarın tadını çıkarıyorum hava çok rüzgarlı bu

i wasn't expecting it to be quite as windy as this but

kadar rüzgarlı olmasını beklemiyordum ama

it is another thing today how is mr steve's grass growing

bugün başka bir şey, bay steve'in çimleri nasıl büyüyor

is it still growing or have the black birds

hala büyüyor mu yoksa hepsini kara kuşlar mı

eaten it all so for the past couple of weeks steve has

yedi yani son birkaç haftadır steve bahçede

been growing some new grass in the garden last week we looked at it

yeni çimler yetiştiriyor geçen hafta ona baktık

today we are going to look at it again and mr steve will be here

bugün gidiyoruz tekrar bakayım ve Bay Steve burada,

in the garden for those wondering where he is well he's in the house at the

nerede olduğunu merak edenler için bahçede olacak, şu

moment however very soon he will be actually there

anda evde ama çok yakında aslında orada,

in that chair so that is where mr steve will be

o sandalyede olacak, yani Bay Steve

in a little while no and did you see i gave you a little

biraz burada olacak. oysa hayır ve gördünüz mü, ben de size çimlere küçük bir bakış attım,

glimpse of the grass as well did you see that

gördünüz mü,

for a moment there we all saw mr steve's new grass

bir an için hepimiz Bay Steve'in yeni çimlerini gördük,

we went into town yesterday and i was slightly i was a little

dün şehre gittik ve biraz korkmuştum, biraz korkmuştum,

horrified just slightly i was a little horrified

sadece biraz korkmuştum.

at what i saw

the town was very busy there were many people

Kasabanın çok meşgul olduğunu gördüğümde biraz dehşete kapıldım,

all over the place which to be honest with you i was a little

her yerde birçok insan vardı, size karşı dürüst olmak gerekirse,

nervous about when i arrived in town because we went into town yesterday to

şehre geldiğimde biraz gergindim çünkü dün biraz almak için şehre gittik.

pick some a little bit of shopping nothing too big

alışveriş çok büyük bir şey değil

just a little bit of shopping also i bought a little treat for me

sadece biraz alışveriş ayrıca kendim için de küçük bir ödül aldım

as well can you guess what it is what treat

tahmin edebilir misin ne olduğunu dün

did i buy for myself yesterday i'm sure you can guess

kendime ne aldım dün eminim tahmin edebilirsin

i'm pretty sure you will know what my treat

eminim ne olduğunu bileceksin muamelem

is so i was very surprised very shocked to see just how busy

şu ki, kasabanın ne kadar meşgul olduğunu görünce çok şaşırdım çok şok oldum,

the town was it would appear that everyone has just

görünüşe göre herkes

suddenly decided to go out

birdenbire dışarı çıkmaya karar vermiş

whether it's right or wrong remains to be seen we will find out in the near

doğru mu yanlış mı göreceğiz yakın gelecekte öğreneceğiz

future oh i shouldn't forget the live chat

oh almalıyım canlı sohbeti unut

hello to the live chat thank you very much for joining me

canlı sohbete merhaba bugün bana katıldığınız için çok teşekkür ederim

today oh hello to luis mendez guess what you

oh luis mendez'e merhaba tahmin edin

are first on today's live chat and

bugünkü canlı sohbette ilk sizsiniz ve

yes you are first it's been a long time since lewis has been first on the live

evet siz birincisiniz lewis ilk olalı uzun zaman oldu canlı

chat so an extra special

sohbet yani

extra loud round of applause for you

sizin için ekstra özel ekstra yüksek bir alkış

mr steve was a bit worried today normally before we start our live

Bay Steve bugün biraz endişeliydi normalde canlı yayınlarımıza başlamadan önce geçen gün olmasına rağmen

streams we have to do a camera test just to make sure all of

tüm ekipmanların düzgün çalıştığından emin olmak için bir kamera testi yapmalıyız.

the equipment is working properly even though the

other day did you see what happened the other day

geçen gün ne olduğunu gördünüz mü

something very strange happened to my camera

kamerama çok garip bir şey oldu

this is what happened the other day very strange

geçen gün olan buydu çok garip

i don't know what was going on so that was the beginning

neler olduğunu bilmiyorum bu yüzden

of friday's live stream and something very strange happened

cuma günkü canlı yayının başlangıcıydı ve kamerama çok garip bir şey oldu

to my camera on friday however i am pleased to report

cuma günü ancak memnuniyetle

that all of my equipment is working well today it is working all right thank

tüm ekipmanlarımın iyi çalıştığını bildirmekten memnuniyet duyuyorum bugün iyi çalışıyor çok şükür

goodness i don't know what was happening on

friday one of my cameras decided not to work properly

cuma günü ne olduğunu bilmiyorum kameralarımdan biri düzgün çalışmamaya karar verdi

anyway we decided to do a little camera test

zaten biz biraz yapmaya karar verdik kamera testi

mr steve and myself and then steve says what happened to my face i

bay steve ve ben ve sonra steve yüzüme ne olduğunu söylüyor i

my face looks awful on the camera and i reassured steve

yüzüm kamerada berbat görünüyor ve steve'e

that it is only the camera that is making it look strange

sadece kameranın onu garip göstermesine dair güvence verdim

when it comes out of the computer it will look

bilgisayardan çıktığında

all lovely so we will see what happens there

her şey gibi görünecek çok güzel o yüzden orada ne olacağını göreceğiz bu yüzden

so steve will be with us and he he is feeling much better

steve bizimle olacak ve o çok daha iyi hissediyor

thank you very much v tess is here you are second on today's live chat

çok teşekkür ederim v tess burada bugünün canlı sohbetinde ikincisiniz

it would appear that that lewis today luis mendez has

görünüşe göre bugün lewis luis mendez'in

very fast fingers i think so hello francesca

çok hızlı parmakları var ben öyle düşünüyorum merhaba francesca

hi guys martha is here today it is a sad

merhaba çocuklar martha bugün burada çok

sad time because mr steve's wheelbarrow is broken

üzücü bir zaman çünkü bay steve'in el arabası bozuldu

we will find out all about that later on also grace is here hello grace nice to

bunu daha sonra öğreneceğiz ayrıca grace burada merhaba grace

see you here as well on the live stream mustafa

sizi canlı yayında burada da görmek güzel mustafa

i'm okay not too bad i had a lovely sleep

i iyiyim fena değil dün gece güzel bir uyku

another like another nice sleep last night

daha uyudum

lovely i slept like a baby

güzel bir bebek gibi uyudum

hello francesca can i have my applause please well of course you can maybe next

merhaba francesca alkışlarımı alabilir miyim lütfen peki tabii ki

week if you are first on the live chat

canlı sohbet

shaker hello mr duncan how's it going it is going okay

çalkalayıcıda ilksen belki gelecek hafta alabilirsin merhaba bay duncan nasıl gidiyor iyi gidiyor

it is not too bad everything is hanging quite nicely there is a woodpecker

çok kötü değil her şey çok güzel sallanıyor bu arada bir ağaçkakan var bahçeye durmadan gelen

by the way there is a woodpecker that keeps coming into the garden

bir ağaçkakan var

and you might hear it from time to time it makes a little ch

ve ara sıra duyabilirsiniz biraz çınlıyor

noise a little squeaking noise squeak i like that word a very unusual

gürültü biraz gıcırtı ses squeak bu kelimeyi çok beğendim alışılmadık bir

english word squeak squeak very strange

ingilizce kelime squeak squeak çok garip

of course we will be looking at some strange words a little bit later on as

elbette biraz sonra bazı garip kelimelere de bakacağız

well we are looking at strange english words today

bugün garip ingilizce kelimelere bakıyoruz

and we will be will we be there forever we will be playing the sentence

ve olacak mı her zaman orada ol

game again today however once more

bugün yine cümle oyunu oynayacağız ama yine önceki

it will be slightly different from the previous games so i have

oyunlardan biraz farklı olacak bu yüzden

changed it again the sentence game is coming a little bit later on we will

tekrar değiştirdim cümle oyunu biraz sonra geliyor

be doing it later for those who like

sevenler için daha sonra yapacağız

learning english and practicing their skill of

ingilizce öğrenmek ve ingilizce becerilerini pratik yapmak

english

i don't know why it's so windy suddenly this morning it was beautiful

neden bu sabah aniden çok rüzgarlı olduğunu bilmiyorum

it was very calm this morning and then suddenly

bu sabah çok sakindi ve sonra aniden

the wind has started blowing very strongly hello flower hello i'm so

rüzgar çok sert esmeye başladı merhaba çiçek merhaba

happy to see you all here florence hello florence nice to see you today

seni gördüğüme çok sevindim hepsi burada floransa merhaba florence bugün sizi gördüğüme sevindim

hello also to sunshine also tamika mika ode hello to you

güneş ışığına da merhaba tamika mika ode

watching in japan i believe recently it's been very

japonya'da izleyenlere merhaba sanırım son zamanlarda japonya'da hava çok

humid in japan i was watching someone

nemliydi

the other day on periscope there is this wonderful

geçen gün periscope'ta birini izliyordum

guy who walks around tokyo however he goes into some of the parks

etrafta dolaşan harika bir adam var tokyo ancak bazı parklara giriyor

apparently there are there are lots of lovely places to walk around

görünüşe göre tokyo'da dolaşmak için pek çok güzel yer var

in tokyo and there was a beautiful tokyo park and he was walking around however

ve güzel bir tokyo parkı vardı ve o etrafta dolaşıyordu ancak şu

he was saying at the moment it's very humid

anda çok nemli

very hot and humid sticky at the moment so i think maybe

çok sıcak ve nemli yapışkan olduğunu söylüyordu şu anda bence

there is a very dry season perhaps coming up

çok kurak bir mevsim var belki

of course when things are hot and humid sometimes you can have a lot of rain

yakında hava sıcak ve nemliyken bazen çok yağmur da yağabilir bu yüzden

as well so maybe it won't be dry maybe you will get a lot of rain hello maria

belki kuru olmaz belki çok yağmur yağar merhaba maria

vitas hello also mr bruno hello mr bruno i haven't seen you on the live stream

vitas merhaba ayrıca bay bruno merhaba bay bruno sizi bir süredir canlı yayında görmedim

for a while it seems it seems like ages it seems like a very

sanki asırlar gibi geliyor çok

long time korankarime hello to you sunshine

uzun bir zaman gibi görünüyor korankarime merhaba size gün ışığı

switzerland oh switzerland i think sunshine

isviçre ah isviçre sanırım gün ışığı

is in switzerland or maybe karan kareem is in switzerland however

isviçre'de ya da belki karan kareem isviçre'de ama

wherever you are i hope you are having a good day

nerede olursan ol umarım iyi bir gün geçiriyorsundur

beatriz is here also we have oh hello to irene hello irene i like

beatriz burada ayrıca ah irene'ye merhaba merhaba irene

the fact that when i start my live streams

canlı yayınlarıma başladığımda

everyone says hello to each other in a very friendly way

herkesin birbirine merhaba demesi hoşuma gidiyor çok arkadaşça bir şekilde bunu

i like that i really do i think it's great

gerçekten seviyorum bence bu harika

hello belarusia is here as well nice to see you back

merhaba belarusya burada da seni tekrar görmek güzel

also i hope everything is all right with you

ayrıca umarım senin için her şey yolundadır

irene also we have oh who's not husna husna 2020

irene bizde de var oh kim değil hüsna husna 2020

nice to see you as well a lot of people already on the live chat

de seni görmek güzel zaten canlı sohbette çok sayıda insan var,

so we were in town yesterday we went into town

bu yüzden dün kasabadaydık şehre gittik

we only planned to go in get a couple of things and then go back

sadece birkaç şey alıp

home however would you like to see here is the scene

eve dönmeyi planladık ancak burada görmek ister misiniz

yesterday in much wenlock so this is what greeted us

dün wenlock'taki sahne bu yüzden bu bizi karşılayan

this is what we saw yesterday when we arrived

bu dün gördüğümüz şey wenlock'a vardığımızda bak

in much wenlock

look now it looks quiet it looks deserted

şimdi sessiz görünüyor ıssız görünüyor

but watch what happens as the camera moves you will see that there are people

ama ne olduğunu izleyin kamera hareket ettikçe her yerde insan olduğunu göreceksiniz bir

everywhere there are lots of cars lots of people

sürü araba var bir sürü insan

queuing up outside the shops you might even be able

kuyruğa girmiş Dükkanların dışında

to see mr steve standing in the distance mr steve is

Bay Steve'in uzakta durduğunu bile görebilirsiniz Bay Steve

also waiting in the queue very patiently

de çok sabırla sırada bekliyor

but you can see there there were a lot of people a lot of cars

ama orada dün bir sürü insan ve bir sürü arabanın

yesterday driving around and there were many people

dolaştığını ve birçok insanın

gathering in the town center and i'm going to be honest with you i

toplandığını görebilirsiniz. şehir merkezinde ve size karşı dürüst olacağım,

felt a little nervous i did feel slightly

biraz

nervous that there were so many people walking

gergin hissettim, ana caddede dolaşan o kadar çok insan vardı ki,

around in the high street there were many

people everywhere and yes i must admit it felt

her yerde birçok insan vardı ve evet, itiraf etmeliyim ki

rather strange indeed being surrounded by so many people

oldukça garip hissettirdi gerçekten de

after such a long time of having very few people around

bu kadar uzun bir süre etrafta çok az insan olduktan sonra bu kadar çok insanla çevrili olmak bu yüzden

so it did feel rather strange hello to anna pika mr duncan

oldukça tuhaf hissettirdi anna pika'ya merhaba bay duncan kanalınızı

i have advised your channel i have suggested i have suggested

tavsiye ettim önerdim

your channel to my friends to improve oh to improve his english so you have

iyileştirmeleri için arkadaşlarıma kanalınızı önerdim oh to ingilizcesini geliştirmek için

suggested my channel or recommended my channel to your friend so he

kanalımı önerdin veya kanalımı arkadaşına tavsiye ettin ki o da

can improve his english he needs to create a google account

ingilizcesini geliştirebilsin canlı sohbete katılabilmek için bir google hesabı oluşturması gerekiyor

to be able to participate in the live chat

and i hope that he pops up here today oh i see so maybe your friend anna

ve umarım bugün burada açılır oh anlıyorum yani belki arkadaşın anna

anna pika your friend is going to be actually on the live chat

anna pika arkadaşın aslında canlı sohbette olacak, bu

that is one of the things sometimes i receive messages

bazen

asking why can't i join in on the live stream and that is because

neden canlı yayına katılamadığımı soran mesajlar aldığım şeylerden biri ve bunun nedeni

maybe you are just watching on youtube so you have to have

belki de sadece izliyor olmandır. youtube, yani

a youtube channel you have to have your own account

bir youtube kanalına sahip olmalısın,

to join in on the live stream so anna i hope your friend

canlı yayına katılmak için kendi hesabına sahip olmalısın, yani anna umarım arkadaşın

joins in if he does i will give him a special hello

katılırsa, ona özel bir merhaba

and maybe a round of applause as well hello to robin hello robin hakeem

ve belki de bir alkış selamı vereceğim robin'e merhaba robin hakeem

asking are you in london i am not in london i am very far away from london

londra'da mısın diye soruyor londra'da değilim londra'dan çok uzaktayım

i'm in the countryside a place called much wenlock

kırsal kesimdeyim çok wenlock denen bir yer

a very quiet very relaxing place normally

çok sessiz çok dinlendirici bir yer normalde

unless people are going crazy sometimes they go a bit crazy in the streets

insanlar çıldırmıyorsa bazen biraz delirirler sokaklarda çılgınlar

especially if they've been living in lockdown

özellikle

for nearly two months hello also if muhammad hello how is the situation

yaklaşık iki aydır tecrit altında yaşıyorlarsa merhaba muhammed de merhaba londra'da durum nasıl

in london well i don't know what the situation in

peki şu anda londra'da durum nedir bilmiyorum

london is at the moment however many people are starting to go

ama birçok insan gitmeye başlıyor

back to work we are now having a situation where it

işe döndüğümüzde şu anda

is almost normal for some people however

bazı insanlar için neredeyse normal olduğu bir durum yaşıyoruz, ancak

for other people it is not normal so it depends really it really does

diğer insanlar için normal değil, bu yüzden gerçekten bağlı

depend

rajat says it seems that your countrymen are not following the lockdown rules

well one of the things that's happening here is

burada olan şeyler,

some of the rules have been relaxed so i think many people are now just going

kuralların bir kısmı gevşetildi, bu yüzden bence birçok insan şimdi

outside anyway some people seem to assume that

dışarı çıkıyor, zaten bazı insanlar her şeyin yolunda olduğunu varsayıyor gibi görünüyor, öyle

everything is all right when it isn't it isn't all right

değilken her şey yolunda değil

very interesting period of time at the moment

çok ilginç bir zaman dilimi şu an

malia hello mr duncan please can i have a live one day from the city to show

malia merhaba bay duncan lütfen bir gün şehirden canlı yayın yapabilir miyim bazı dükkanları göstermek için bu

some shops that is a good idea that is a very good

iyi bir fikir bu çok iyi bir

idea i have in the past done live streams

fikir geçmişte canlı yayınlar yaptım yaşadığım

i have done live streams from the place i live

yerden canlı yayınlar yaptım

hello fly away why are there all those flags

merhaba uçup git neden bütün o bayraklar var peki

well last week we had the commemoration of victory in europe so that is the

geçen hafta avrupa'da zaferi anma töreni yaptık bu yüzden

reason why the flags are in the window so many of the

bayrakların vitrinlerde olmasının nedeni

shops here in much wenlock put flags

bu wenlock'taki dükkanların çoğu

and things in the window or on the front of their buildings because last week we

pencereye veya üzerine bayraklar ve şeyler koydu binalarının önü çünkü geçen hafta 2.

were commemorating the 75th anniversary of the

end of world war ii hello to anna oh sorry should i say andy

dünya savaşının sona ermesinin 75. yıl dönümünü anıyorduk anna'ya merhaba ah özür dilerim andy bunun için

sorry about that i i changed your gender then

özür dilerim cinsiyetini değiştirdim o zaman

i'm very sorry

çok özür dilerim

i promise not to cut anything off hello ander

hiçbir şeyi kesmeyeceğime söz veriyorum merhaba ander

andy mr duncan i think you remember it is there anyone going to listen to my

andy bay duncan sanırım hatırlıyorsunuz hikayemi dinleyecek birileri var mı

story i don't know i don't know what you mean

bilmiyorum ne demek istediğinizi anlamadım

by that what story are you talking about i

hangi hikayeden bahsediyorsunuz

wonder hello to mika may is a beautiful season

merak ediyorum mikaya merhaba güzel bir mevsim

in japan it is a nice day today but it will be

japonya'da bugün güzel bir gün ama yakında

the rainy season soon ah so i was right so when you get a

yağmur mevsimi olacak ah bu yüzden haklıydım bu yüzden

lot of humidity when the air becomes very damp and wet

çok fazla nem aldığınızda hava çok nemli ve ıslak olduğunda

and when you get a lot of heat you might find also you will get

ve çok fazla ısı aldığınızda siz de kendinizi bulabilirsiniz

a lot of rain i see here in the uk by the way we are going

çok yağmur yağacak bu arada burada İngiltere'de görüyorum ki önümüzdeki birkaç gün içinde

to have a period of dry warm weather

kuru ve ılık bir hava dönemi yaşayacağız ki

over the next few days which is good news

bu iyi bir haber merhaba

hello lil

lil

hello also to valeria mr duncan what about masks do you have

ayrıca valeria bay duncan'a merhaba maskelere ne dersiniz?

to use the masks you don't have to use masks

maskeleri kullan maske kullanmak zorunda değilsin

however some people are and some people are not

ama bazı insanlar öyle ve bazı insanlar

personally i'm not using a mask when i go into town

kişisel olarak değil şehre indiğimde maske kullanmıyorum

but i do stay very far away very far away from other people trust me

ama çok uzak duruyorum diğer insanlardan çok uzak inanın bana

i do hello to

noemi'ye merhaba

noemi also we have robin here again mr duncan in the last video you

ayrıca burada yine robin var bay duncan son videoda

showed us the wild garlic so we like to eat it in germany and it's

bize yabani sarımsağı gösterdiniz bu yüzden almanya'da yemeyi seviyoruz ve

quite expensive really oh maybe

oldukça pahalı gerçekten oh belki

during may perhaps during this season i i could gather some of the wild garlic

mayısta belki bu sezonda biraz yabani sarımsak toplayabilirim

and sell it the only problem is you are not allowed

ve satarsan tek sorun bunu

to do that did you know that if you damage

yapmana izin verilmiyor, biliyor muydun

the wild garlic if you pull it up if you pick

yabani sarımsağa zarar verirsen onu çekersen koparırsan

the wild garlic you can actually get into trouble

aslında başın belaya girebilir

because the area where i live is protected

çünkü benim yaşadığım bölge

it is classified around here as an area of natural outstanding

onu koruyor. Buralar olağanüstü güzellikteki bir alan olarak sınıflandırılmıştır

beauty and because of that there are many rules that you have to follow

ve bu nedenle, bu alandaki bitkilere zarar vermemek de dahil olmak üzere uymanız gereken birçok kural vardır,

including not damaging the plants in this area

so you could get into trouble if i went to the top of the hill and started

böylece tepenin zirvesine çıkıp toplamaya başlarsam başınız belaya girebilir.

picking all of the wild garlic i could get into

Yabani sarımsakların hepsi

trouble for doing it hmm so a lot of the nature around here is

bunu yaptığım için başımı belaya sokabilir hmm, bu yüzden buradaki doğanın çoğu

actually protected protected by law wow

aslında kanunla korunuyor vay

mr duncan rajat says i suggest that you stay at home and stay safe if

Bay Duncan Rajat mümkünse evde kalmanızı ve güvende kalmanızı öneriyorum diyor Her gün

possible can you please make a live stream video

canlı yayın videosu

daily

i know i've had a few requests to make live streams every day the only problem

biliyorum, her gün canlı yayın yapmak için birkaç isteğim olduğunu biliyorum, tek sorun şu

is at the moment my time is being divided

anda zamanım

between other things as well and of course i have to have a little

başka şeyler arasında da bölünüyor ve tabii ki bazen biraz ara vermem gerekiyor.

break as well sometimes as well hello mr duncan i'm glad to see you

merhaba bay duncan sizi tekrar gördüğüme sevindim kendinize iyi bakın

again take care and enjoy the fresh air thank you oh excellent

ve temiz havanın tadını çıkarın teşekkür ederim oh mükemmel

i haven't seen you for a long time i am having a lot of reunions today it

sizi uzun zamandır görmüyorum bugün çok fazla toplantı yapıyorum sanki

feels as if i am having some lovely wonderful

güzel bir gün geçiriyormuşum gibi hissediyorum uzun süredir

reunions with some of my students who haven't been on

gelmeyen öğrencilerimden bazılarıyla harika buluşmalar

for a long time nice to see you back hello sylvia

sizi tekrar görmek güzel merhaba sylvia

hello valentina mr duncan how about the schools in the uk

merhaba valentina bay duncan İngiltere'deki okullar ne durumda?

are they closed or are they going to continue with

online lessons this at the moment is a big very big hot

şu an çok büyük bir sıcak

topic it is a very controversial thing at the moment

konu çok tartışmalı bir şey şu anda

the government wants the schools to reopen

hükümet okulların yeniden açılmasını istiyor

i think it's june the 1st so in just a couple of weeks a couple of weeks from

bence tarih 1 haziran bu yüzden sadece birkaç hafta sonra bundan birkaç hafta sonra

now they want the schools to reopen however

okulların yeniden açılmasını istiyorlar ancak

there are many teachers who are concerned with well

of course not only their own health but also the health of the

tabii ki sadece kendi sağlığıyla değil, çocukların sağlığıyla da ilgilenen birçok öğretmen var,

children as well so we will again wait and see what happens there

bu yüzden yine bekleyip orada neler olacağını göreceğiz,

so many things happening in the world it is a very

dünyada o kadar çok şey oluyor ki, çok

busy period of time for the human race don't you think

yoğun bir zaman dilimi. insan ırkı için öyle düşünmüyor musun yine de

i think so anyway hello to carly mr duncan i'm happy to be with

carly'ye merhaba bay duncan sizinle birlikte olmaktan mutluyum

you this is my first time on your live video

bu benim canlı videonuza ilk kez katılıyorum

and i would like to be here as i can get the benefit and i am very grateful for

ve fayda sağlayabildiğim için burada olmak isterim ve ben bize verdiğiniz her şey için çok minnettarım çok teşekkür ederim

all that you give us thank you very much khali or khalil

khali veya khalil merhaba

hello carlill it is your first time here is it i see okay would you like a

carlill buraya ilk gelişiniz anlıyorum tamam bir

round of applause welcome to the world of english with mr

alkış ister misiniz bay duncan ile ingilizce dünyasına hoşgeldiniz bu

duncan that's me by the way

arada bu benim birazdan

we are going to have a look at the cows in a moment

ineklere bakacağız

yesterday we met the cows at the back of the house they came right

dün ineklerle evin arka tarafında karşılaştık

up to the fence at the back of the garden and of course

bahçenin arkasındaki çite kadar geldiler ve tabi ki

i had my my camera nearby so i did do a little

kameram yanımdaydı o yüzden yaptım

bit of filming and in a moment we're going to have a

birazdan çekim ve birazdan

look at the lovely cows and they're lovely and sweet and quite

sevimli ineklere bir göz atacağız ve sevimliler, tatlılar ve

cute as well because they're very young so

aynı zamanda oldukça sevimliler çünkü çok genç

they they're quite shy and quite timid as you will see

oldukları için oldukça utangaç ve oldukça ürkekler.

hello to robin again hello also to noemi says

tekrar robin'e merhaba göreceksin noemi'ye de merhaba

i've never eaten wild garlic well you can use the leaves

ben hiç yabani sarımsak yemedim diyor yaprakları kullanabilirsiniz

so you can use the leaves in soup you can use it hello mr duncan do you

böylece çorbada kullanabilirsiniz onu kullanabilirsiniz merhaba bay duncan

know how does paul mccartney live now

paul mccartney şimdi nasıl yaşıyor biliyor musunuz

is he healthy as far as i know paul mccartney

Bildiğim kadarıyla sağlıklı, Paul McCartney'nin

is in very good health he was doing a live stream

sağlığı çok iyi,

a few days ago so as far as i can tell he was all right

birkaç gün önce canlı yayın yapıyordu, bu yüzden söyleyebileceğim kadarıyla o iyiydi, eğer

if i was honest i would say that his singing

dürüst olsaydım, şarkı söylemesinin onun

is not as good as it used to be he he doesn't sing as well as he used to

kadar iyi olmadığını söylerdim. eskiden olduğu kadar iyi şarkı söylemiyordu

many years ago i know i know mr duncan how why did you say that

yıllar önce biliyorum biliyorum bay duncan bunu neden söyledin

but sometimes you have to know when to stop

ama bazen ne zaman duracağını bilmen gerekir devam eden

there's nothing worse than seeing a performer who carries on doing something

bir sanatçıyı görmekten daha kötü bir şey yoktur

when they should stop doing it

hello from karichi karichi kader nice to see you as well on the

karichi'den merhaba karichi kader seni de

live stream would you like to see the cattle

canlı yayında görmek güzel dün sığırları görmek ister misin

yesterday oh so nice

oh çok güzel

yesterday we officially met the cattle at the back of the house they

dün geldikleri evin arka tarafında sığırlarla resmen

came over to the fence and we spent a little bit

buluştuk çit ve birlikte biraz zaman geçirdik

of time together and now you

ve şimdi

are going to do the same thing

aynı şeyi yapacaksın

foreign

yabancı yap

do

bye

güle güle

hmm oh so lovely so beautiful

hmm oh çok güzel çok güzel

did you like that the cows have now officially been

beğendin mi inekler şimdi resmen tanıtıldı

introduced they suddenly appeared yesterday at the back of the garden

dün aniden arkalarında belirdiler bahçe

and then they came over and so we couldn't resist

ve sonra geldiler ve

spending a little time with the cows they are all cows by the way so i

ineklerle biraz zaman geçirmeye karşı koyamadık, bu arada hepsi inek, bu yüzden

thought maybe some of them were bulls but in fact they're not they are all

bazılarının boğa olduğunu düşündüm ama aslında değiller, hepsi

young cows and they seem very excited

genç inekler ve onlar

to see us even though their breath is a little smelly it smells like a

bizi gördükleri için çok heyecanlı görünüyorlar nefesleri biraz kokmuş olsa da kompost yığını gibi kokuyor

compost heap i always think i'm going to say two

her zaman Bay Steve'e iki şey söyleyeceğimi düşünüyorum

things to mr steve one of them is phone

bunlardan biri telefon

i love doing live streams one of the things about doing live streams

canlı yayın yapmayı seviyorum yapmakla ilgili şeylerden biri canlı yayınlar,

is that what now and again you don't know what's going to happen next

ara sıra bundan sonra ne olacağını bilmiyorsunuz, bu

so i just said to mr steve phone and that's because mr steve will need

yüzden Bay Steve Phone'a söyledim ve bunun nedeni, Bay Steve'in gördüğünüz telefona ihtiyacı olacak

his phone you see and now all i have to do now is stand

ve şimdi tek yapmam gereken burada durmak,

here stand here and just fold my arms like

burada durmak ve kollarımı böyle kavuştur

this

hmm yes

hmm evet biraz sonra

we're going to have the sentence game a little bit later on also i suppose

cümle oyunu oynayacağız ayrıca sanırım

whilst we're waiting for steve we can have a look at one of the unusual

steve'i beklerken ingilizcede var olan alışılmadık kelimelerden birine bir göz atabiliriz

words that exists in the english language

would you like to have a look okay okay

bir bakmak ister misin tamam tamam

oh what a way not to make a living

oh nasıl geçimimi sağlamamanın bir yolu

here we go then

işte başlıyoruz o zaman

some english words that are very unusual an unusual english word

bazı ingilizce kelimeler çok sıradışı bir ingilizce kelime

here's an interesting word have you ever seen this word before

işte ilginç bir kelime bu kelimeyi daha önce gördünüz mü

infantile infantile something infantile

çocuksu çocuksu bir şey çocuksu

an infantile person have you ever heard of this word

bir çocuksu kişi bu kelimeyi hiç duydunuz mu

would you like a hand mr steve

el ister misiniz bay steve

would you like a hand how are you talking to me mr steve

el ister misiniz benimle nasıl konuşuyorsunuz bay steve

would you like a hand uh i can help you yes i can do it no don't come this way

el ister misiniz uh size yardımcı olabilirim evet yapabilirim hayır bu yoldan gelme

oh are you okay yes have you done it am i on

oh sen iyi misin evet yaptın mı

not yet okay have you done it no oh do you want me to help you

henüz yapmadım tamam yaptın mı hayır oh sana yardım etmemi ister misin bu arada

we are live by the way we're actually on

yaşıyoruz aslında yayındayız sana

do you want me to help you yes i i i can't see the live chat

yardım etmemi ister misin evet i i yapabilirim' canlı sohbeti görmüyorum

ladies and gentlemen boys and girls here he is it's

bayanlar ve baylar erkekler ve kızlar işte o ben

mr mr steve

bay bay steve

hello everyone and

herkese merhaba ve

hello everyone as usual i'm grappling with technology

herkese merhaba her zamanki gibi teknolojiyle boğuşuyorum bay

mr duncan gives me this uh iphone this phone rather for me to to look at

duncan canlı yayına bakmam yerine bana bunu iphone bu telefonu verdi

the live stream but i can't see any live stream so mr

ama herhangi bir canlı yayın göremiyorum bu yüzden Bay

duncan's gonna have to come along and sort it out for me

Duncan gelip benim için halletmesi gerekecek

uh because it never works you see when it's not your phone you

uh çünkü asla işe yaramıyor bu senin telefonun olmadığında

don't know how to use it do you no oh there we go that's good

onu nasıl kullanacağını bilmiyorsun değil mi hayır oh işte buradayız git bu iyi tamam bay

okay mr duncan's got it working you see what he should do

duncan çalıştırıyor görüyorsun ne yapması gerektiğini

is get it working before i come on and then i don't have to

ben gelmeden önce çalıştırıyor ve sonra

grapple with i hate push button let's see who i can block today

nefret düğmesiyle boğuşmak zorunda kalmıyorum bakalım bugün kimi engelleyebileceğimi

accidentally mr duncan can i just say steve

kazara bay duncan yapabilir miyim Steve'i söyle,

you do have the habit you have a habit of

blocking people by accident we've had a lot of

insanları kazara engelleme alışkanlığın var, birçok durumla karşılaştık,

situations occur i do yes because i think what happens is

evet, çünkü bence olan şu, çünkü

that because uh this is quite small and i'm trying to

bu oldukça küçük ve

read the live chat if i and of course touch screens you

canlı okumaya çalışıyorum. sohbet eğer ben ve tabii ki dokunmatik ekranlar,

only have to sort of go anywhere near them and some

sadece onların yanına gitmeniz yeterli ve yeni bir

new system opens up uh i accidentally click

sistem açılıyor uh yanlışlıkla

on people's names and then block them yes so if you get blocked

insanların isimlerine tıklıyorum ve sonra onları engelliyorum evet yani bugün bloklanırsanız

today or if you're a moderator and you have

veya bir moderatörseniz ve

your moderator status taken away it's my fault yes and it's an accident

moderatör statünüzü aldınız bu benim hatam evet ve bu bir kaza

so if you suddenly get kicked out of today's live chat and you've done

yani eğer aniden bugünün canlı sohbetinden atılırsanız ve yanlış bir şey yapmadıysanız

nothing wrong i'm in the bright sunlight mr duncan i

parlak gün ışığındayım Bay Duncan

just promised shade oh i just i just really

sadece gölge sözü verdim oh ben sadece ben sadece gerçekten

you've got your hat on i know but my hands i don't want my hands to age

şapkanı taktığını biliyorum ama ellerim ellerimin yaşlanmasını istemiyorum

do you want some gloves no i'll be all right i'll show you

eldiven ister misin hayır iyi olacağım sana gösterebilirim

i can you can wear your glock your gardening gloves it's quite

glock'unu giyebilirsin bahçıvan eldivenlerini hava oldukça

it's quite cloudy so uv exposure will be kept to a minimum yes

bulutlu bu yüzden uv maruziyeti minimumda tutulacak evet

oh and as you can hear someone started their lawnmower of course behind me

oh ve duyabileceğiniz gibi arkamdan biri çim biçme makinesini çalıştırdı tabii ki

of course that's our neighbor having her lawn mowed yes yes well

bu komşumuz çimlerini biçtiriyor evet evet

i think i i gave that away slightly how is your grass says uh

sanırım onu ​​biraz verdim nasıl çimenin uh

quaran thank you very much my grass as you can see behind

quaran diyor çok teşekkür ederim çimim arkadan gördüğünüz gibi

yes it's looking quite good actually coming on quite well thank you very much

evet oldukça iyi görünüyor aslında oldukça iyi geliyor çok teşekkür ederim çok

it's looking quite good shall we have a close look so i've done

iyi görünüyor yakından bakalımmı bu yüzden

a little video clip i've made a little video clip of

küçük bir video klip çektim ben Bay Steve'in çimlerinin küçük bir video klibini yaptım,

mr steve's lawn here it is close up so as you can see the grass is really

burada yakın plan, böylece çimlerin gerçekten çıktığını görebileceğiniz gibi,

coming up now lots of little blades

şimdi bir sürü küçük çim yaprağı var,

of grass so we always say blade a little piece of grass that is coming

bu yüzden her zaman bıçaktan çıkan küçük bir çim parçası diyoruz.

up out of the ground we describe as a blade

bıçak olarak tanımladığımız zemin,

so as you can see the the grass is really looking good you've done a good

böylece çimlerin gerçekten iyi göründüğünü görebilirsiniz, o steve iyi bir iş çıkardınız,

job of that steve it's looking quite nice at the moment

şu anda oldukça güzel görünüyor,

thank you yes well it's not that difficult

teşekkür ederim evet, o kadar da zor değil,

you've just got to keep it watered once you put the seed in yes

sadece yapmanız gereken tohumu koyduktan sonra sulu tut evet

and i've got to make sure i i don't neglect it now over the next few weeks

ve önümüzdeki birkaç hafta boyunca bunu ihmal etmeyeceğimden emin olmalıyım

i when it's about that high i can give it its first cut

o kadar yükseğe geldiğinde ilk kesimini yapabilirim

that's it and and then from there by the end of the year we should see a

o kadar ve sonra oradan yıl sonuna kadar

lovely lawn yeah so i'm still showing the video at the

güzel bir çimenlik görmeliyiz, evet, bu yüzden şu anda videoyu göstermeye devam ediyorum,

moment so you can see that there are lots and lots of

böylece yerden bir sürü

little little shoots coming up out of the ground and that

küçük filiz çıktığını ve

that is grass that is mr steve's new lawn they are the

bunların çim olduğunu görebilirsiniz. bay steve'in yeni çimi onlar

seedlings yes seedlings it looks good

fideler evet fidanlar güzel görünüyor

i'm impressed i think i think mr steve's lawn

etkilendim bence bay steve'in çimi

deserves a round of applause

bir alkışı hak ediyor

i might even get an award in a gardening magazine

hatta bir bahçıvanlık dergisinde ödül alabilirim

i'm not sure if there are awards should i phone up the royal

ödül olup olmadığından emin değilim Kraliyet

uh horticultural society oh yes uh which is uh sort of our sort of

Bahçıvanlık Derneği'ni aradım oh evet uh,

go-to place if you want to know anything about plants in the uk

Birleşik Krallık'taki bitkiler hakkında herhangi bir şey öğrenmek istiyorsanız,

uh royal horticultural society i'm sure you've all got equivalents in your

uh kraliyet Bahçecilik Derneği'ndeki bitkiler hakkında herhangi bir şey öğrenmek istiyorsanız, eminim ki hepinizin içinde eşdeğerleri vardır.

own country well what they do they kind of oversee all the standards

kendi ülkelerine ne yaparlarsa yapsınlar bahçelerin tüm standartlarını bir nevi denetliyorlar

of of the gardens so there are many gardens that you can

bu yüzden halka açık bir şekilde ziyaret edebileceğiniz birçok bahçe var

visit publicly well maybe not at the moment for various

belki çeşitli nedenlerle şu anda değil

reasons but yes i was just showing a word here is the

ama evet sadece bir kelime gösteriyordum burada

word infantile oh yes i think this is a good word

çocukça kelime var oh evet bence bu iyi bir kelime

actually because sometimes i think maybe mr steve

aslında çünkü bazen düşünüyorum belki bay steve

you are a little dare i say infantile well i was thinking about accusing you

biraz çocuksu demeye cüret ediyorsunuz peki sizi

of being infantile mr duncan really so infantile means to behave

çocuksu olmakla suçlamayı düşünüyordum bay duncan gerçekten o kadar çocuksu demek ki

like a child normally we we might call an adult who is behaving

çocuk gibi davranmak normal diyebiliriz

in a very immature way maybe they are getting upset over

Son derece olgunlaşmamış bir şekilde davranan bir yetişkin, belki

nothing or maybe that they're not able to have something

hiçbir şeye üzülmüyordur veya belki de istedikleri bir şeye sahip olamadıkları için

that they want and they start complaining maybe they

şikayet etmeye başlarlar, belki

start making a lot of fuss and they have a tantrum

çok yaygara koparmaya başlarlar ve öfke nöbetleri geçirirler.

like a child so yes we can say infantile an infantile person

çocuk yani evet çocukça diyebiliriz çocuksu bir insan

is behaving unreasonably yes and childishly yes and uh

mantıksızca davranıyor evet ve çocukça evet ve uh evet bu

yes that's what you it's a negative phrase isn't it mr duncan i don't know

sizsiniz olumsuz bir ifade değil mi bay duncan

why when i when i set your camera up earlier

neden kameranızı kurduğumda sizden önce kurduğumu bilmiyorum

you you were right at the top and now i think you're

tam tepedeydi ve şimdi bence öylesin

because you're you're slumped slightly is that better better yeah is it more

çünkü biraz çökmüşsün, öylesi daha iyi, evet daha

upright you're more erect now by the way before

dik mi, bu arada şimdi daha diksin,

anyone asks this isn't red wine although it's very close although at the

kimse sormadan önce bu kırmızı şarap değil ama kırmızı şarap çok yakın olmasına rağmen şu

moment i feel as if i could do with some actually red grape juice yes

anda sanki biraz kırmızı üzüm suyuyla idare edebilirmişim gibi hissediyorum evet

so you could make wine from it but you say i like to drink this because it's

bundan şarap yapabilirsin ama bunu içmeyi sevdiğimi söylüyorsun çünkü bu şarap

like having wine so you've got all the benefits of

içmek gibi yani şarabın tüm faydalarına sahipsin

wine without the potential negative effects of the

alkolün potansiyel olumsuz etkileri olmadan,

alcohol although some people would say that that is the uh

bazı insanlar bunun

is the positive aspect of mine yes isn't that the whole

benim olumlu yönüm olduğunu söylese de, evet,

isn't the point of drinking alcohol to to feel a little drunk

alkol almanın amacı biraz sarhoş hissetmek değil mi, belki de

maybe you don't want to be drinking it during a live stream well we could drink

yapmıyorsunuz onu canlı yayın sırasında içmek istiyorum pekala

it during the livestream would certainly make your

canlı yayın sırasında içebiliriz kesinlikle

your um english lessons uh very different yes i think so because

senin um ingilizce derslerini uh çok farklı yapar evet öyle düşünüyorum çünkü her şeyden

well first of all i would be unconscious because i always get very sleepy

önce bilinçsiz olurdum çünkü her zaman çok uykum olur

i've even got a table here i have to lean down onto the grass

burada bir masam bile var çimenlere eğilmek zorundayım

you poor see now now who's behaving in an infantile way that's what i was on

zavallı görüyorsun şimdi kim çocukça davranıyor ben de öyleydim

about

he's complaining about the sun he's complaining about having no

güneşten şikayet ediyor masası olmamasından şikayet ediyor

table and this morning guess what steve did this morning he

ve bu sabah tahmin et steve bu sabah ne yaptı

broke something that i treasure he broke

değer verdiğim bir şeyi kırdı

something that is in my kitchen or it's in our kitchen

benim mutfağımda olan bir şeyi kırdı ya da bizim mutfağınızda,

your kitchen mr duncan just walks through the kitchen it's just a room for

sizin mutfağınızda Bay Duncan mutfakta dolaşıyor, bu sadece

mr duncan to to get from one room to another mr

Bay Duncan'ın bir odadan diğerine geçmek için kullandığı bir oda Bay

duncan walks through the kitchen he never stops there to do anything no i i

Duncan mutfakta yürüyor o orada hiçbir şey yapmak için asla durmam hayır ben

always see the kitchen as a conduit it's like the garden it's just a place

mutfağı her zaman bir kanal olarak görüyorum bahçe gibi sadece bir

to walk through to get somewhere usually to set up a

yere varmak için içinden geçilen bir yer genellikle canlı bir yayın kurmak için

live stream and all this lovely neat moan grass that

ve

the neatly cut bushes they just sort of magically appear as mr duncan

düzgünce kesilmiş çalıların sadece Bay Duncan gibi sihirli bir şekilde göründüklerini

i thought they did and i thought they did so this morning steve broke

düşündüm ve öyle yaptıklarını düşündüm bu sabah steve

something and it's something i love it's something

bir şeyi kırdı ve bu sevdiğim bir şeydi bu

i bought a long time ago but steve being sometimes a little clumsy let's

uzun zaman önce aldığım bir şeydi ama steve bazen biraz beceriksizdi diyelim ki

just say he broke my cockerel

horozumu kırdı

mr steve broke my cockerel look there it is now on the screen my little

bay bay steve horozumu kırdı bak işte şimdi ekranda küçük

cockerel with all of its little bits broken so uh steve this morning he

horozum tüm küçük parçalarıyla kırılmış yani ah steve bu sabah özür diledi

apologized i did hear it happen steve doesn't realize but i actually

bunun olduğunu duydum steve farkında değil ama aslında

heard it happen i heard a sort of and then i heard

olduğunu duydum bir çeşit duydum ve sonra duydum

oh and i thought oh what's what's steve broken this time

ve düşündüm ki bu sefer steve ne kırdı peki

well mr duncan uh i was working cleaning the kitchen

bay duncan uh mutfağı temizlemeye çalışıyordum

okay you know i know that's a concept you find hard to understand

tamam biliyorsun bu bazen anlamakta zorlandığınız bir kavram bu

sometimes so when you're sort of doing things

yüzden bir şeyler yaptığınızda o zaman

then sometimes accidents happen you've got to actually do something mr duncan

bazen kazalar olur Bay Duncan bir kaza olması için gerçekten bir şeyler yapmanız gerekir,

for some for an accident to happen uh so i was cleaning the kitchen and

ben de mutfağı temizliyordum ve

unfortunately a bottle of cleaner fell over and hit this cockroach

ne yazık ki bir şişe temizleyici düştü ve pencere pervazında tuttuğumuz bir süs olan bu hamamböceğine çarptı.

which is a ornament we keep on the ma on the windowsill in the kitchen

mutfakta

it's very fragile i mean who who wants a glass

çok kırılgan yani kim evyenin önünde cam

ornament in front of their sink on the kitchen

süs ister mutfakta

near the kitchen window it's bound to get damaged but it's pleasant

mutfak penceresinin yanında mutlaka zarar görür ama hoş bulaşıkları

it's something nice to look at when i'm washing the dishes

yıkarken bakması güzel bir şey

should be kept away from harm's way away from harm's way yes it shouldn't be

saklamalı zarardan uzak zarardan uzak evet

in an area with lots of traffic as we say bruh

dediğimiz gibi çok fazla trafiğin olduğu bir alanda olmamalı bruh bir

lots of things are going on cleaning cloths are flying around

sürü şey oluyor temizlik bezleri

bottles of bottles of fluid cleaning

sıvı şişelerinin etrafında uçuşuyor temizlik

there's knives and forks and plates it's an

bıçaklar, çatallar ve tabaklar var bu bir

accident waiting to happen i suppose so yes

kaza olmasını bekliyorum sanırım yani evet bu

that is a busy part of the kitchen i suppose

mutfağın meşgul bir kısmı sanırım

talking of busy steve yes what the bloody hell

meşgul steve'den bahsediyoruz evet

was going on yesterday in town all those people

dün kasabada bütün o insanlar neler dönüyordu

well mr duncan you would think that the uk is back to normal suddenly wow

bay duncan İngiltere'nin aniden normale döndüğünü düşünürsünüz vay canına,

uh we went into town yesterday it was just like a normal saturday

dün şehre indik, sokağa çıkma yasağına girmeden önce normal bir cumartesi gibiydi, bu kadar

before we went into lockdown it's incredible i've never seen so many

çok insanı hiç görmemiştim, gruplar

people they were all out and about in groups

halinde

chatting away uh lots of cars because we've had some new direction

sohbet ediyorlardı, uh bir sürü araba çünkü yeni arabalarımız vardı Birleşik Krallık'taki

from the government in the uk some people have interpreted as being

hükümetin talimatlarını bazı insanlar

very confusing uh and i think most people have sort of

çok kafa karıştırıcı olarak yorumladılar ve bence çoğu insan

interpreted the new instructions to mean just go out

yeni talimatları dışarı çıkıp

and do what you like yes i think i think really i mean i

istediğini yap şeklinde yorumladı evet sanırım gerçekten düşünüyorum demek

don't blame people for getting confused however

istemiyorum insanları kafası karıştığı için suçluyorum ancak

i think i think there seems to be no no sort of middle area where people are

bence insanların yavaş yavaş alıştığı bir orta alan yok gibi görünüyor

adjusting slowly they've gone from being in the house to

onlar evde olmaktan

just going outside and doing their normal

dışarı çıkıp normal

things can i have a moan mr duncan oh oh no i have a

işlerini yapmaya geçtiler inleyebilir miyim Bay Duncan oh oh hayır,

this is about how some people and hopefully some of you will relate to

bu bazı insanların nasıl olduğuyla ilgili ve umarım bazılarınız bununla ilgili olacak inlemek

this you want to have a moan that's all you do

istiyorsunuz tüm yaptığınız bu

a very i know i do a lot of moaning as i get older i'm turning into a grumpy old

çok biliyorum yaşlandıkça çok inliyorum huysuz yaşlı bir

man yes but one thing that is particularly

adam evet ama

annoying at the moment during lockdown because there are

şu anda kilitlenme sırasında özellikle can sıkıcı olan bir şey var çünkü

restrictions on how many people can go into the shops

kaç kişinin dükkanlara girebileceği konusunda kısıtlamalar var

and you have to queue outside because only one person is allowed in at a time

ve aynı anda yalnızca bir kişinin girmesine izin verildiği için dışarıda sıraya girmeniz gerekiyor

so uh but what people are doing when they're going into the shops instead of

yani uh ama ne insanlar sadece istediklerini alıp gitmek yerine dükkanlara girerken

just going in getting what they want and leaving

they're chatting away to the people behind the counter and

tezgahın arkasındaki insanlarla sohbet ediyorlar ve

it's made me very angry yesterday mr duncan i

dün beni çok kızdırdı Bay Duncan

had to give someone a very stern look

birine çok sert davranmak zorunda kaldım bak

because i was waiting outside the bread shop at five minutes i was outside there

çünkü beş dakika sonra ekmek dükkanının önünde bekliyordum ve dışarıdaydım

and all i could hear was gabble gabble gabble and uh

ve tek duyabildiğim gevezelik gevezelikti ve

there was a lady in there she was chatting away

orada bir bayan vardı

to all the people working in there she went on and on and on

orada çalışan tüm insanlarla sohbet ediyordu, devam etti ve devam etti ve

in the end i stood by the entrance put my hands on my hips

Sonunda girişin yanında durdum, ellerimi kalçalarıma koydum

and gave a look that suggested very strongly that i wanted to leave

ve ayrılmak istediğimi çok güçlü bir şekilde ima eden bir bakış attım

because i mean it's it's it's not right is it mr

çünkü bu doğru değil mi Bay

duncan uh you i mean one she shouldn't have

Duncan uh siz yani onun yapmaması gereken biri

been chatting in the first place because every time you speak part particles are

ilk etapta sohbet ediyordum çünkü her konuştuğunuzda

coming out of your mouth which can be full of viruses

ağzınızdan virüslerle dolu olabilen parçacıklar çıkıyor

and it's very rude and disrespectful to all the other people

ve bu çok kaba ve dışarıda bekleyen diğer tüm insanlara karşı saygısız,

queuing up and waiting outside so i left her in no impression that i was

bu yüzden onda hiçbir izlenim bırakmadım. davranış şeklinden

very very disappointed with the way she behaved and uh she went

çok çok hayal kırıklığına uğradı ve

out sheepishly sheepishly out of the shop uh

utangaç bir şekilde dükkandan dışarı çıktı uh

but anyway that's my uncle petmone so has anybody else experienced this

ama her neyse bu benim amcam petmone yani

situation if they are in a lockdown situation

where they go to a shop and people are chatting and not

bir dükkana gittikleri ve insanların olduğu bir kilitlenme durumundaysa bu durumu yaşayan başka biri var mı? sohbet etmek ve bekleyen

being respectful for other people that are waiting uh

diğer insanlara saygı duymamak uh

i don't know maybe it's just me maybe i'm intolerant yes maybe maybe i'm

bilmiyorum belki sadece benim belki hoşgörüsüzüm evet belki

intolerant but you see i'm in and out in bread pay

hoşgörüsüzüm ama görüyorsunuz ekmek parasına girip

out no no how's the weather is it oh isn't it nice oh all these people around

çıkıyorum hayır hayır nasıl hava güzel değil mi ah etraftaki tüm bu insanlar

shut up and get out that's what i wanted to say

sus ve defol demek istediğim buydu

this is this is a happy happy feeling today we're having here

bu mutlu mutlu bir duygu bugün burada yaşıyoruz

yes isn't that lovely save your gossiping for social media okay let's do

evet o kadar güzel değil mi sosyalleşmek için yaptığınız dedikoduları sakla medya tamam hadi

it in the real world pandemic on okay steve

bunu gerçek dünya pandemisinde yapalım tamam steve sana kullanmamanı

what was that list of words i told you to avoid using

söylediğim o kelimelerin listesi neydi

that wasn't one of them okay if you say so

onlardan biri değildi tamam

so steve this morning he broke my cockerel he broke some little pieces

öyle diyorsan steve bu sabah horozumu kırdı o bazı küçük parçaları kırdı

off my lovely little cockerel however steve you are also having difficulty at

sevimli küçük horozum kapalı ama steve şu anda sen de zorluk çekiyorsun

the moment aren't you what with well we're not talking about

değil mi

your body this time certain things

bu sefer vücudundan bahsetmiyoruz bazı şeyler

becoming smaller something's getting larger and some things

küçülüyor bazı şeyler büyüyor ve bazı şeyler

are falling off however you have a little bit of

düşüyor ama sende biraz var

a problem at the moment with something in your garden

şu anda bahçenizdeki bir şeyle ilgili biraz sorun var

oh you mean you know about the hose no a problem in the garden just just

oh yani hortum hakkında bilginiz var mı demek istiyorsunuz bahçede sorun yok sadece

kind of just look on the ground next to you

yanınızdaki yere bakın

oh yes yes

oh evet evet

well apart from the fact that we have got certain trees dying off

bizim sahip olduğumuz gerçeğinin dışında iyi olduklarına inandığım bazı ağaçların ölmekte olduğunu

which i'm convinced are being well i won't say it because

söylemeyeceğim çünkü

anyway yes mr duncan bought me a wheelbarrow for christmas a number of

her neyse evet Bay Duncan bana birkaç yıl önce Noel için bir el arabası aldı

years ago and regular viewers will remember

ve düzenli izleyiciler hatırlayacak

because i'm sure we must you must have seen me several times

çünkü eminim görmüşsünüzdür birkaç kez

walking around the garden with a wheelbarrow a green

el arabasıyla bahçede dolaşıyorum yeşil bir el

wheelbarrow yes it's there oh right okay it's just behind me

arabasıyla evet orada oh doğru tamam hemen arkamda

let me just show you there it is so there is mr steve's wheelbarrow

size orada olduğunu göstereyim o yüzden steve bay'ın el arabası var

unfortunately it has a slight problem at the moment

ne yazık ki şu an ufak bir sorunu var

look it has no wheel it's lost its wheel unfortunately here

bak yok tekerlek tekerleğini kaybetti ne yazık ki burada

it is mr duncan here it is oh and i've taken it off

Bay Duncan burada oh ve onu çıkardım

because as you can see it's flat yes

çünkü gördüğünüz gibi düz evet

it's a pneumatic wheel so there's an inner tube just like a

havalı bir tekerlek bu yüzden tıpkı bir bisiklet gibi bir iç lastik var

bike uh and which i think is not a very good

uh ve bence değil el arabasıyla çok iyi bir

idea on a wheelbarrow because you're going over rough

fikir çünkü engebeli bir

ground and it keeps getting punctures and it's quite annoying because i go

zeminden geçiyorsunuz ve sürekli deliniyor ve bu oldukça sinir bozucu çünkü

into the garage to get the lawnmower out to do some gardening move

bahçe işleri yapmak için çim biçme makinesini çıkarmak için garaja gidiyorum ve bazı şeyleri hareket ettiriyorum

some things around and it's flat and i've got to take this

ve düz ve ben Bunu almalıyım

oh i'll tell you something if you've ever tried

oh, sana bir şey söyleyeceğim, eğer

taking the inner tube out from within a tire

on a wheelbarrow it's extremely difficult

bir el arabasıyla iç lastiği bir lastiğin içinden çıkarmayı denediyseniz, bu son derece zordur

and uh anyway it's now beyond repair and i need to get a new one i'm not

ve her neyse, artık onarılamayacak ve yeni bir tane almam gerekiyor.

going to get a new inner tube it only needs a new inner tube

yeni bir iç lastik almayacağım, sadece yeni bir iç lastik gerekiyor

but i can't be bothered because it keeps all the time getting bursting and

ama rahatsız olamam çünkü sürekli patlıyor ve

getting punctured so i'm going to get a solid wheel

deliniyor, bu yüzden sağlam bir tekerlek alacağım

i'm going to replace it with an upgrade i'm going to upgrade it to a solid

onu ​​değiştireceğim bir yükseltme ile onu sağlam bir

rubber wheel and i will never need to have it repaired again when when you

lastik tekerleğe yükselteceğim ve bir daha asla tamir ettirmeye ihtiyacım olmayacak,

said upgrade i thought you were going to say

yükseltme dediğinde

that you were going to get one of those hover wheelbarrows oh yes that floats

o uçan el arabalarından birini alacağını söyleyeceğini düşünmüştüm oh evet

well they're a bit expensive mr duncan and they don't exist

iyi yüzüyorlar biraz pahalı bay duncan ve yoklar ve

and they don't exist so yes i'm going to get a solid rubber wheel

yoklar bu yüzden evet el arabama sağlam bir lastik tekerlek alacağım

in my wheelbarrow that's quite a mouthful a solid

bu oldukça ağız dolusu el

rubber wheel for my wheelbarrow yes you could if that's if you want to practice

arabam için sağlam bir lastik tekerlek evet Yapabilirsin, eğer

english practice a difficult term try that one

İngilizce pratiği yapmak istiyorsan zor bir terim, onu dene,

so instead of having air in your tire you're going to get a solid one and then

böylece lastiğinde hava olması yerine sağlam bir tane alacaksın ve sonra

just said that yes you can't get damaged and then it will last forever yes

sadece evet, hasar alamazsın dedin ve sonra olacak sonsuza kadar sür evet

uh i think mr duncan got a price model when you got it because you know who

uh bence Bay Duncan sen onu aldığında bir fiyat modeli almış

wants who wants to have punctures in your wheelbarrow

so no more solid rubber and uh off we go i'll be able to do

gardening to my heart's content i tried to get one yesterday but um they

içerik dün bir tane almaya çalıştım ama

hadn't got the right size the sun is really coming down now pardon

doğru bedene sahip değillerdi güneş gerçekten batıyor şimdi pardon

the sun is really coming down i know i know i'm gonna have to get some factor

güneş gerçekten batıyor biliyorum biraz faktör

30 i think must protect my delicate skin mr duncan

30 almam gerekecek sanırım korumalıyım hassas cilt bay duncan

you must i don't want to age prematurely i will bring the umbrella out and then

yapmalısınız erken yaşlanmak istemiyorum şemsiyeyi çıkaracağım ve sonra onun altına

you can sit under that although i don't need the sun to age

oturabilirsiniz ama erken yaşlanmak için güneşe ihtiyacım yok

prematurely when i've got you around mr duncan

etrafımda siz varken bay duncan

have you noticed i'm full of energy this week yes you seem a lot better

fark ettiniz mi bu hafta enerji doluyum evet son iki hafta çok daha iyi görünüyorsun

well the last two weeks as you know the viewers will know i have not been

çünkü izleyicilerin bileceğini biliyorsun

100 healthy and and no as far as i'm concerned

100 sağlıklı olmadım ve hayır bana göre

it was not it wasn't i'm pretty sure it wasn't steve but i i

öyle değildi öyle değildi Steve olmadığından oldukça eminim ama bence

think steve wants to have it just so he can be all

Steve dramatik olabilmek için ona sahip olmak istiyor benim Steve'in dizisinden

dramatic well i had something steve likes

hoşlandığı bir şeyim vardı Steve'in

steve likes his drama i had some kind of uh

dizisini seviyor bir çeşit

viral infection yeah it's okay let's not speculate as to what it was

viral enfeksiyon geçirdim evet sorun değil spekülasyon yapmayalım ne değildi

no but according to the doctor that i called there's only one

ama aradığım doktora göre

virus around at the moment so uh

şu anda etrafta sadece bir virüs var, yani

draw of that what you may yes draw of it whatever whatever conclusion you decide

bundan ne çıkarabilirsin, ne sonuca varmaya karar verirsen ver,

to come to however the one thing i was going to say

ancak söyleyeceğim tek şey

is i don't think it was because because i'm alright i haven't

ben iyi olduğum için olduğunu sanmıyorum

been ill or felt unwell so i don't think steve

hasta olmadım ya da kendimi kötü hissetmedim bu yüzden steve'in

had it to be honest i think i think steve just likes to be dramatic

bunu dürüstçe yaptığını düşünmüyorum bence steve sadece dramatik olmayı seviyor

he's a bit of a drama queen well i had all the symptoms mr duncan

o biraz drama kraliçe peki ben tüm semptomlara sahiptim bay duncan peki

well i didn't have all of them but i had a lot of them

hepsine sahip değildim ama birçoğu bende vardı

and uh they were enough i can tell you i didn't want any more

ve uh onlar yeterliydi size söyleyebilirim artık daha fazlasını istemiyordum

i didn't have any breathing difficulties no uh but let's not go into it i'm

herhangi bir nefes alma güçlüğü yaşamadım hayır ah ama buna girmeyelim

better now and uh hopefully i'll get a certificate

şimdi daha iyiyim ve umarım bir sertifika alırım sevdiğim

i'll be able to go anywhere i like i don't understand

her yere gidebileceğim anlamıyorum

it's very interesting actually because i'm going to have to

aslında çok ilginç çünkü

shift slightly mr duncan okay

biraz değişmem gerekecek Bay Duncan tamam

because the new rules that we've got in the uk

çünkü Birleşik Krallık'ta bu tür bir tecrit durumunda

for how you can go about your business uh in this sort of the lockdown has been

işinize nasıl devam edebileceğinize dair getirdiğimiz yeni kurallar Birleşik Krallık'ta

gradually eased in the uk uh is that uh

kademeli olarak hafifletildi uh, uh, uh, uh, uh

certain countries like wales and scotland

bazı ülkeler

have basically told the prime minister we're going to ignore what you've told

temelde şunu söyledi: başbakan, İngiltere'deki insanlara yapmalarını söylediğiniz şeyi görmezden geleceğiz

people in england to do and because he originally said

ve başlangıçta

our prime minister well you can go anywhere now doesn't matter

başbakanımıza pekala, artık

travel anywhere you like for exercise and then wales and scotland immediately

istediğiniz yere gidebilirsiniz, egzersiz için istediğiniz yere seyahat edin ve ardından hemen Galler ve İskoçya

said well don't come here because we'll arrest you

dedi. Pekala buraya gelmeyin çünkü sizi tutuklayacağız

so mr duncan we can't uh he disappeared as usual

Bay Duncan her zamanki gibi ortadan kayboldu

we can't travel to wales to scenic wales at the moment because

Galler'e ve doğal Galler'e şu anda seyahat edemeyiz çünkü

uh it is a devolved part of the uk so they have their own rules and laws

burası Birleşik Krallık'ın devredilmiş bir parçası yani onlar bir dereceye kadar kendi kuralları ve kanunları, bu

to a certain extent uh so they've told us do not come into wales which is only

yüzden bize

about 30 miles from here 20 miles from here

buradan sadece 30 mil uzakta olan ve buradan 20 mil uzakta olan Galler'e gelmememizi

and we can't go there because we will be arrested

ve tutuklanacağımız için oraya gidemememizi söylediler

but we can go anywhere in england but we can't go to wales and we can't go to

ama her yere gidebiliriz ingiltere'de ama galler'e gidemiyoruz ve

scotland and many towns oh forgot to hold this

iskoçya'ya ve birçok kasabaya gidemiyoruz oh

first time how am i how can i look at the oh

ilk defa tutmayı unuttum nasılım

remark the live chat oh it's back again so

canlı sohbete oh yoruma nasıl bakabilirim oh tekrar döndü yani

uh he does look after me gotta give him that he is looking after me and i'm

uh o yapıyor bana bak ona onun bana baktığını vermeliyim ve ben de

looking after you uh so there we go so yes confusion

sana bakıyorum uh işte başlıyoruz yani evet

reigns in the uk at the moment as to what exactly you can do

şu anda Birleşik Krallık'ta tam olarak ne yapabileceğiniz konusunda kafa karışıklığı hüküm sürüyor

but we can't go to scott we can't go to scotland or wales mr duncan

ama Scott'a gidemeyiz biz İskoçya'ya ya da Galler'e gidemem Bay Duncan

and we could have gone to wales because i'm taking some holiday next week

ve Galler'e gidebilirdik çünkü önümüzdeki hafta biraz tatile çıkıyorum

yeah and i thought well we'll we'll go to wales for a nice little

evet ve iyi düşündüm Galler'e gidip

romp up a hill somewhere we're going going to go maybe to a

bir tepenin yukarısında biraz eğlenmek için gideceğiz. belki buralarda güzel bir yere gideceğiz

beauty spot around here we we of course we will be

biz tabii ki

careful not to get too close to other people

diğer insanlara çok yaklaşmamaya dikkat edeceğiz

if they are there as well we will be very careful

eğer onlar da oradalarsa çok dikkatli olacağız

so steve has his umbrella now because he was complaining about

o yüzden steve şemsiyesini şimdi aldı çünkü şikayet ediyordu

the sun shining on his face

yüzünde parlayan güneş hakkında

yeah so we can go somewhere next week mr duncan but we can't go to wales

evet, böylece haftaya bir yere gidebiliriz bay duncan ama galler'e gidemeyiz

because they've said don't come no uh which i don't understand it to us

çünkü gelme dediler hayır uh ki bunu bize

personally well have they told us not to come to

kişisel olarak anlamıyorum.

wales because i think that might be another reason

Galler'e gelmememiz gerekiyor çünkü bence bu başka bir neden olabilir

yes yeah so there you go we can't so yes shall i show you something else

evet evet öyleyse al bakalım yapamayız o yüzden evet sana geçen hafta kırdığım başka bir şey göstereyim mi

that i broke last week okay before

tamam ondan önce

i'll have to put that down of course do you remember the uh the story of me

onu yazmam gerekecek tabii ki yap uh benim hikayemi hatırlarsınız

uh destroying uh one of the baking trays

uh fırın tepsilerinden birini

with caustic soda yes steve decided to use caustic soda

kostik soda ile mahvettim evet steve mutfaktaki her şeye kostik soda kullanmaya karar verdi

on everything in the kitchen and some of it dissolved

ve bir kısmı eridi,

so what what else happened steve well i was

başka ne oldu steve peki

applying the caustic soda using a baking brush

kostik soda kullanarak uyguluyordum bir fırın fırçası,

so that's what a baking brush should look like

yani bir fırın fırçası,

nice bristles there for uh basting your meat

etinizi yağlamak için orada güzel kıllar gibi görünmelidir, evet, bu

yeah with fat so this is a new one which had to replace the one that went

yüzden bu, biraz yanlış gidenin yerini alması gereken yeni bir fırça, evet,

slightly wrong yes when i dipped it in caustic soda

onu kostik soda çözeltisine batırdığımda,

solution yes putting things in caustic soda

evet koyarak Kostik sodadaki şeyler işe

will do that it's basically gone all well look it's all it's all gone brittle

yarayacak, temelde gitti, her şey yolunda, hepsi kırılgan hale geldi,

it's just destroyed so we can't use that anymore on our

yok edildi, bu yüzden artık onu pastamızda kullanamayız,

pastry so i had to buy a new one so we forgot

bu yüzden yeni bir tane almak zorunda kaldım,

to show that the other week but yes caustic soda avoid at all costs

bu yüzden geçen hafta göstermeyi unuttuk. ama evet, kostik sodadan ne pahasına olursa olsun kaçının,

unless you've got a very badly blocked drain

eğer çok kötü bir şekilde tıkanmış bir gideriniz yoksa,

in which case i would say don't go above 10 percent

bu durumda yüzde 10'un üzerine çıkmayın derim,

don't use it on anything else i think that's the advice there isn't it

başka hiçbir şeyde kullanmayın bence tavsiye bu, değil mi

maria says are you both into conspiracy theories

maria diyor ki ikiniz de komplo teorilerine meraklı mısınız

no uh well i am a bit we have to be careful what we're talking about is true

hayır pekala ben biraz öyleyim dikkatli olmalıyız ne hakkında konuştuğumuz doğru evet

yes we do steve yes yes youtube at the moment

steve yapıyoruz evet evet youtube şu anda

is very very fussy about those sorts of things to be honest

bu tür şeyler konusunda çok çok titiz dürüst olmak gerekirse

very fussy so we have to be careful what we're saying

çok telaşlı bu yüzden ne söylediğimize dikkat etmeliyiz bu

that's very true okay we are teaching english here even though we haven't

çok doğru tamam tamam bir süredir ingilizceden

really mentioned much english for a while it seems like we're

pek bahsetmesek de

doing a completely different show here here we go here's another word oh that

burada ingilizce öğretiyoruz tamamen farklı bir şov yapıyoruz gibi görünüyor işte başlıyoruz başka bir kelime oh bu

that now this is nice i like this the here is another english word

güzel şimdi bunu beğendim işte başka bir ingilizce kelime,

you might hear this used if you are criticizing

someone or if you are being sarcastic about something so you might hear this

birini eleştirirken veya bir şey hakkında alaycı konuşuyorsanız, bunun kullanıldığını duyabilirsiniz, bu yüzden bunun kullanıldığını duyabilirsiniz

used it is an interesting word any idea steve

ilginç bir kelime herhangi bir fikir steve

how to pronounce it i can't see it from here mr duncan you can't see it

nasıl telaffuz edilir buradan göremiyorum bay duncan siz göremiyorsunuz

ah there we go high falutin a highfalutin

ah işte oraya gidiyoruz yüksek falutin a yüksek falutin

high falutin something that is highfalutin

yüksek falutin bir şey yüksek falutin

it's an interesting word it looks like it might be unreal

bu ilginç bir kelime gerçek dışı gibi görünüyor

however it is a real english word something

ama gerçek İngilizce kelime,

that is maybe high brow or maybe something that is maybe a

belki yüksek kaşlı bir şey veya belki biraz gösterişli bir şey

little pretentious or maybe if you do something that is

veya belki zeki veya belki sofistike görünerek

there to impress another person by appearing

başka birini etkilemek için orada olan bir şey yaparsanız,

intelligent or maybe sophisticated you might describe something as being

bir şeyi yüksek falcılık olarak tanımlayabilirsiniz, bu

highfalutin so quite often we use this as a

yüzden bunu oldukça sık kullanırız. bir

criticism so this is often used as a negative or

eleştiri, bu yüzden bu genellikle olumsuz veya

sometimes a sarcastic word so we will say

bazen alaycı bir kelime olarak kullanılır, bu yüzden

oh last night we went to our friend's house it was a very

ah dün gece arkadaşımızın evine gittik çok

highfalutin affair we are saying that they were being very pretentious very

abartılı bir ilişkiydi diyoruz çok gösterişli davranıyorlardı çok

stuck up they were being well they were showing off

iyi durumdaydılar diyeceğiz gösteriş yapıyorlardı

yes maybe they had posh wine yes or they had some

evet belki lüks şarapları vardı evet ya da biraz

canapes maybe they did things that they wouldn't normally do

kanepeleri vardı belki normalde yapmayacakları şeyleri yaptılar

but they were trying to impress high falutin

ama yüksek falutin etkilemeye çalışıyorlardı

oh you're being a bit high for lutein aren't you with all this expensive wine

oh lutein için biraz yüksek oluyorsun, değil mi? tüm bu pahalı şaraplar

and these canapes oh china cups i thought you normally

ve bu kanepeler ah çin bardakları normalde

just drunk your tea out of a mug what's a bit high for lutein very yeah

çayınızı bir kupadan içtiğinizi sanıyordum, bu lutein için biraz yüksek çok evet

so yeah if you if you act in a way that's uh

yani evet, eğer

different than you normally do because you're maybe trying to

normalde yaptığınızdan farklı bir şekilde davranırsanız, çünkü siz' belki

progress socially or be something that you're not and

sosyal olarak ilerlemeye çalışıyorsun ya da olmadığın bir şey olmaya çalışıyorsun ve

try to climb the social classes then the friends that you

sosyal sınıfları tırmanmaya çalışıyorsun o zaman

have left behind might accuse you of being highfalutin hi falutin a little

geride bıraktığın arkadaşların seni ukala olmakla suçlayabilir hi falutin

bit pretentious maybe you start saying that you read

biraz gösterişçi belki de kitap okuduğunu söylemeye başlıyorsun

books by certain authors oh i read war and peace the other day

bazı yazarları geçen gün savaş ve barış okudum

and maybe you normally just read sort of health magazines and suddenly you're

ve belki normalde sadece sağlık dergileri okuyorsunuz ve birdenbire

reading war and peace or something like that

savaş ve barış ya da onun gibi bir şey okuyorsunuz,

somebody might well you're a bit high for lutein yes

birisi pekala lutein için biraz yüksek olabilir evet

high brow something high brow something you are doing because you are trying to

yüksek kaşlı bir şey Yaptığın bir şeye kaşlarını çat çünkü

impress people who do you think you are something that

insanları etkilemeye çalışıyorsun kim senin sofistike bir şey olduğunu düşünüyorsun

is sophisticated but normally it is done to to show off

ama normalde gösteriş yapmak için yapılır

very good very nice we're gonna have a little break steve would you like a

çok iyi çok güzel biraz ara vereceğiz steve biraz ara vermek ister misin

break for two reasons one we have a full

iki nedenden biri, bazı alıntılarımız olduğunu

english lesson to show we have some excerpts and also i'm going

göstermek için tam bir İngilizce dersimiz var ve ayrıca Bay

to arrange mr steve's shade

Steve'in gölgesini ayarlayacağım

oh you don't have to mr duncan well i will because it looks dreadful the fact

oh, yapmak zorunda değilsiniz Bay Duncan, yapacağım çünkü

that you have to use an umbrella it's not good is it it's annoying me you

kullanmak zorunda olmanız korkunç görünüyor. şemsiye iyi değil mi canımı sıkıyor

didn't predict the path of the sun very much no did you miss well it

güneşin yolunu pek tahmin etmedin hayır iyi kaçırdın

changes every day so at the moment that the sun is moving

her gün değişiyor yani şu anda güneş

slightly further up every day so as as the

her gün biraz daha yükseliyor yani

the days get longer and longer at the moment so that's what's happening here

günler gibi şu anda uzadıkça uzuyor, yani burada İngiltere'de olan şey bu

in the uk let's have a look at one of my full

tam İngilizce derslerimden birine bir göz atalım

english lessons steve can have a little drink

steve biraz içki içebilir ben

i might join you as well to be honest and then we will come back and we will

de dürüst olmak gerekirse sana katılabilirim ve sonra geri geleceğiz ve yapacağız

have more fun and games

with myself and also mr steve

kendimle ve ayrıca bay steve ile daha fazla eğlenin ve oyunlar oynayın,

um

it's funny how some english phrases have more than one use

here is a good example of this occurrence

burada bazı ingilizce ifadelerin birden fazla kullanımının olması komik, bu duruma iyi bir örnek,

the phrase take off can be used in many ways

kalkış ifadesi birçok şekilde kullanılabilir,

you can take off something as in removing it to peel off something

bir şeyi çıkarırken olduğu gibi kaldırabilirsiniz bir şeyi soymak

or to remove one thing from another is to take off

veya bir şeyi diğerinden çıkarmak çıkarmaktır

you can take off the paint from an object such as a door

kapı

or wall you can take off your clothes to remove something is to take off

veya duvar gibi bir nesnenin boyasını çıkarabilirsiniz bir şeyi çıkarmak için giysilerinizi çıkarabilirsiniz

to mimic or impersonate someone is to take off to copy the mannerisms of a

birini taklit etmek veya taklit etmek için çıkarmaktır kalkış, bir

person such as their movements and voice is to

kişinin hareketleri ve sesi gibi tavırlarını kopyalamaktır,

take off his take off of elvis presley was really convincing to delete

elvis presley'i çıkarmak gerçekten ikna ediciydi, bir

something from a list you will need to take off that item

şeyi listeden silmek için o öğeyi çıkarmanız gerekecek,

i had to take off the names of the absent students

adlarını çıkarmak zorunda kaldım yok öğrenciler

to lift off from the ground in an aircraft

bir uçakta yerden kalkmak için kalkış yapmaktır

is to take off you take off in an airplane

bir uçakta havalanacaksınız

the plane is ready to leave the ground can you please tell the passengers to

uçak yerden kalkmaya hazır lütfen yolculara

prepare for takeoff there is also take down

kalkışa hazırlanmalarını söyler misiniz ayrıca kalkış da var ki bu

which describes the action of making a written record of something

eylemini açıklıyor bir şeyin yazılı kaydını yapmak,

i will need to take down your name and address

kaldırmam gerekecek, adınızı ve adresinizi not edin,

take down can also mean dismantle to slowly break something apart with

aynı zamanda sökmek anlamına da gelebilir, bir şeyi yavaşça parçalamak,

care is to take down something we will have to take

dikkatli bir şekilde parçalamak, bir şeyi indirmektir,

down the tent tomorrow when the wind is not so strong

yarın rüzgar çok kuvvetli olmadığında çadırı yıkmak zorunda kalacağız

to destroy a person's reputation with criticism

eleştiriyle bir kişinin itibarını yok etmek alt etme

can be described as a takedown you defeat someone

olarak tanımlanabilir birini

by criticizing them a website that is removed from the internet

eleştirerek onu yenersin internetten kaldırılan bir web sitesi yayından kaldırmadır

is a takedown the owners of the website were given a takedown notice by the

web sitesinin sahiplerine hükümet tarafından bir yayından kaldırma bildirimi verildi

government even the word take can be used in many

al kelimesi bile kullanılabilir birçok

ways to steal something is take

yönden bir şeyi çalmak, bir

the way you view something is take what is your take on the situation in

şeye bakış açınızı ele almaktır,

syria to film a sequence that has been

Suriye'deki duruma bakış açınızı belirlemektir, önceden hazırlanmış bir sekansı filme almak

prepared in advance is a take you might have to do many

bir çekimdir, bir şeyi elde etmeden önce pek çok kez çekmeniz gerekebilir.

takes of something before you get it right

tamam

let's go again with another take i hope we get it right this time

başka bir çekimle tekrar gidelim umarım bu sefer doğru anlamışızdır bir

to transport something from one place to another is also

şeyi bir yerden başka bir yere taşımak da

take you can take a person to the airport in your car

bir kişiyi arabanla havaalanına götürebilirsin dolaptan bir

you can take some clothes out of the wardrobe

kaç kıyafet çıkarıp

to take in is to give a home to someone you might take in a homeless person

içeri alabilirsin birine yuva vermek kış aylarında evsiz bir insanı alıp

during the winter months to relax or consider something for a

rahatlamak veya bir süreliğine bir şeyler düşünmek

while or to process something is to take

veya bir şeyleri işlemek

time it will take time for you to recover from your injuries

zaman almaktır yaralarınızı sarmanız zaman alacaktır o kadar

there are so many uses of the word take it's true you can take

çok kullanım alanı var ki al bu doğru sözüme inanabilirsin

my word for it

çünkü

it's time now to take a look at another buzz word a buzz word is a phrase or

artık başka bir moda kelimeye bakma zamanı geldi vızıltı kelime belirli bir süre

sentence that is popular during a certain period of time

boyunca popüler olan

or is commonly used in general today's buzzword

veya genel olarak yaygın olarak kullanılan bir ifade veya cümledir günümüzün moda kelimesi

is controversy or controversy the word controversy

tartışmalıdır veya ihtilaf kelimesi,

is a noun which means a row in a response

bir tepkide bir sıra

or a negative reaction to something a strong reaction to something such as

veya bir şeye olumsuz tepki anlamına gelen bir isimdir;

someone's personal opinion or a provocative action his words caused

birinin kişisel görüşü veya kışkırtıcı bir eylem gibi bir şeye karşı güçlü bir tepki; sözleri,

controversy throughout the world you can create

tüm dünyada tartışmalara neden oldu; kışkırtıcı

controversy by saying something inflammatory

bir şey söyleyerek tartışma yaratabilirsiniz.

or provocative the words used cause anger and outrage

veya kışkırtıcı kullanılan kelimeler insanları gücendirecek şekilde konuşmak için öfke ve hiddet uyandırır

to speak in a way that offends people a controversy usually involves people with

bir tartışma genellikle

opposing views one group agrees or holds the same opinion

karşıt görüşlere sahip insanları içerir bir grup aynı görüşe katılır veya aynı fikirdeyken

whilst the other group disagrees thus creating

diğer grup aynı fikirde değildir ve bu nedenle

controversy the occurrence of the controversy

tartışma yaratır tartışmanın meydana gelmesi

is described as controversial a controversial plan a controversial

tartışmalı olarak tanımlanır tartışmalı bir plan tartışmalı bir

idea a controversial film a controversial speech controversial

fikir tartışmalı bir film tartışmalı bir konuşma tartışmalı bir

is the adjective form of controversy the president has announced

sıfat biçimidir cumhurbaşkanı

controversial reforms to the health care service

sağlık hizmetlerinde tartışmalı reformları duyurdu

the controversial thing creates controversy

tartışmalı bir şey

it is controversial because one group objects

tartışma yaratır çünkü bir grup itiraz ederken

while another accepts a person who causes controversy

diğeri tartışmaya neden olan bir kişiyi kabul eder

is controversial he or she is a controversial character the word

tartışmalıdır o tartışmalı bir karakterdir tartışma kelimesi,

controversy comes from the latin word for

turn around which refers to an opposing view

karşıt bir görüşe

or the actual disagreement synonyms of controversy

veya gerçek anlaşmazlığa atıfta bulunan latince dönüş anlamına gelen kelimeden gelir.

include altercation disagreement dispute opposition

quarrel wrangle the overall disagreement over something

in society can be described as controversy

tartışma olarak söz konusu

the subject in question is controversial

konu tartışmalıdır

life is full of surprises you never really know

hayat sürprizlerle doludur

what is around the corner life is unpredictable and quite often you can

köşede ne olduğunu asla bilemezsiniz hayat öngörülemezdir ve çoğu zaman

find yourself being caught on the hop i love that expression

kendinizi

to get caught on the harp means to be caught unawares

zıplarken yakalanmış bulabilirsiniz. gafil

and unprepared if you are distracted by something you are doing

ve hazırlıksız yakalanmak yaptığınız bir şey dikkatinizi dağıtırsa

then it is possible to suddenly be caught on the hup

aniden yakalanmanız mümkündür gafil

you were caught off guard and forced into a difficult situation

yakalandınız ve hazırlıksız kalarak zor bir duruma zorlandınız

by being unprepared this phrase is often used in british english

bu deyim ingiliz ingilizcesinde sıklıkla kullanılır

we can also say that a person who is busy doing something

biz de diyebiliriz bir şey yapmakla meşgul olan bir kişi

is on the hop they are bustling they are active they are actively doing

hoppadır onlar telaşlıdırlar aktiftirler aktif olarak bir şeyler yapıyorlar hoptalar bir

something they are on the hop another great phrase

for being unprepared is caught with your pants down

a person who has been put in a difficult position

by being unprepared for something has been caught with their pants down

şeye hazırlıksız yakalanmak bir şeye hazırlıksız yakalandı

the regional manager's visit caught us all with our pants down

bölge müdürünün ziyareti hepimizi pantolonumuz pabuçlu yakaladı

the inquiry caught many politicians with their pants down

soruşturmada birçok siyasetçiyi pantolonu açıkken yakaladım hop diye

to be caught on the hop to be caught with your

yakalanmak için

pants down you were not ready for what happened

hazır değildin

for most of us it's just another day in this crazy

çoğumuz için ne oldu hayat dediğimiz bu çılgın şeyde başka bir gün hiç

thing we call life

have you ever been caught with your trousers down

pantolonunla yakalandın mı

here we go yes we are back live and yes it is

işte başlıyoruz evet canlı yayına geri döndük ve evet bugün

sunday and this is english addict live from england

pazar ve bu ingilizce bağımlısı ingiltere'den canlı yayın

you will be pleased to hear that mr steve is now sitting

yapacaksın Bay Steve'in şu anda

in the shade he's in the shade he's feeling very comfortable

gölgede oturduğunu duyduğuma sevindim, o gölgede, kendini çok rahat hissediyor

and i've just gone to a lot of work to make sure it's a bit cold now mr

ve şu anda biraz soğuk olduğundan emin olmak için çok çalıştım Bay

duncan it's a bit i'm a bit cold now the sun's gone

Duncan, biraz üşüyorum. şimdi güneş gitti

i don't want to annoy mr duncan you can't complain about this

bay duncan'ı rahatsız etmek istemiyorum bundan şikayet edemezsiniz

no i'm in perfect shade it's delightful mr duncan delightful

hayır mükemmel bir gölgedeyim bu çok hoş bay duncan çok hoş bugün pek

a lot of people have been talking about wine

çok insan şaraptan bahsediyor

today there's quite a conversation going on on the live chat about various

çeşitli

uh types of wine and where people like to get it from

şarap türleri ve insanların onu nereden almayı sevdikleri hakkında canlı sohbet

and let me just mention that this i mentioned the the grape

ve bundan

juice that i was uh drinking

earlier it looks like wine in fact it's merlot

daha önce içtiğim üzüm suyundan bahsetmiştim, şarap gibi görünüyor aslında merlot

grape juice we can actually buy grape juice

üzüm suyu aslında üzüm satın alabiliriz meyve suyu

merlot obviously is another i think it's french isn't it merlot

merlot açıkçası başka bir şey bence fransız değil mi merlot

uh must be a region of france perhaps uh so and it's absolutely delicious

uh fransa'nın bir bölgesi olmalı belki uh yani ve kesinlikle lezzetli

real red wine i can't even say red wine mr duncan

gerçek kırmızı şarap kırmızı şarap bile diyemem mr duncan

would be preferable but uh obviously we're on a live stream we've got to be

tercih edilebilir ama uh açıkçası biz canlı bir yayında

responsible it is true and to a couple of other people who've

sorumlu olmalıyız bu doğru ve gömleğimin sandalyedeki kumaşla eşleştiğini söyleyen diğer birkaç kişiye

said that my shirt matches the cloth

on the chair the material on the chair oh yeah

oh evet hayır

no i haven't deliberately done that a couple of people at least one person

bunu kasten yapmadım birkaç kişi en az bir kişi

said have you deliberately matched your shirt with the pattern in

gömleğini koltuğun kumaşındaki desenle kasıtlı olarak mı eşleştirdin hayır ben

the cloth of the seat no i haven't

yapmadım

it was pure coincidence but it's not unl it's not unlikely to happen

tamamen tesadüftü ama olma ihtimali düşük değil

because i do like check patterns in my shirts yes

çünkü gömleklerimde kareli desenleri seviyorum evet

and but no pure accidents well if you notice we're both wearing very similar

ve ama saf kaza yok, fark ederseniz, ikimizin de çok benzer

styles of shirt so mine also is czech so yes

gömlek stilleri giyiyoruz, bu yüzden benimki de Çek, bu yüzden evet, her iki yöne giden

this type of pattern where you have lots of squares

çok sayıda karenin veya çizginin olduğu bu tür bir desen,

or lines going in both directions you get this sort of effect

bu tür bir etki kontrolü elde edersiniz.

check so mr steve is wearing a czech shirt

yani bay steve bir

and i'm also wearing a check shirt as well

çek gömleği giyiyor ve ben de kareli bir gömlek giyiyorum,

even though mr steve's shirt looks a lot better than mine does

gerçi bay steve'in gömleği benimkinden çok daha iyi görünüyor, bu

so we were talking about things that don't work properly

yüzden düzgün çalışmayan şeylerden, eskiden

things that used to work but no longer for example mr steves

işe yarayan şeylerden bahsediyorduk ama hayır daha uzun örneğin bay steves bay steve'in

mr steve's poor little wheelbarrow so it needs repairing

zavallı küçük el arabası bu yüzden tamir edilmesi gerekiyor

however there are many words you can use steve

ancak steve'i

to talk about things that are not working something that used to work

çalışmayan şeyler hakkında konuşmak için kullanabileceğiniz birçok kelime var eskiden işe yarayan

but doesn't anymore for example we could say something is broken

ama artık çalışmayan bir şey örneğin

something is broken so it used to work or maybe the function

bir şeyin bozuk olduğunu söyleyebiliriz bozuldu, bu yüzden eskiden çalışıyordu veya belki işlevi

is no longer there however we can also talk about the structure

artık orada değil, ancak bir

of something how it looks or how it has been damaged physically

şeyin yapısından nasıl göründüğünden veya fiziksel olarak nasıl hasar gördüğünden de bahsedebiliriz, bu yüzden

so broken can be it doesn't work it stopped working for example my watch

kırılmış olabilir, çalışmıyor olabilir çalışmayı durdurdu örneğin benim saat

has broken my wheelbarrow has broken yes or maybe i

kırıldı el arabam kırıldı evet ya da belki

could say my my little my little

benim küçük

cockrell there it is look my little cockrule

horozum diyebilirim, bak benim küçük horoz kuralım

is broken because mr steve was very careless

bozuldu çünkü bu sabah bay steve çok dikkatsizdi

this morning in the kitchen accidents happen when you're a person

mutfakta çok çalışan biri olduğunuzda kazalar oluyor

who works hard yes something has been damaged something

evet bir şey zarar görmüş onarılamaz bir şey

that is not repairable so maybe something also that you can't

yani belki bir şey de

repair or put right we can say that it is broken it does

onarılamaz veya düzeltilemez kırık diyebiliriz

not work yes you can describe a person as broken

işe yaramıyor evet sadece cansız nesneler değil bir insanı da kırık olarak tanımlayabilirsiniz

as well not just inanimate objects not just

things that we use like cars my car is broken my watch is broken

araba gibi kullandığımız şeyler arabam bozuldu saatim bozuldu

if a person seems to be really damaged uh mentally

eğer bir insan gerçekten zihinsel olarak zarar görmüş görünüyorsa

then you say that you can say that they're broken yes they've had some

o zaman kırıldı diyebilirsiniz evet hayatında bir travma geçirdiler

trauma in their life and they're not the same as they were

ve onlar eskisi gibi değil

before you can describe that person as oh

o kişiyi oh

um i think they're broken they're never going to be the same again

um bence kırıldılar bir daha asla eskisi gibi olmayacaklar evet

yes my leg i mean physically you can have a broken leg but mentally you can

bacağım yani fiziksel olarak kırık bir bacağın olabilir ama zihinsel olarak

have you can be broken in spirit as well yes your spirit can be

sahip olabilirsin yapabilirsin diye tanımlayabilirsin ruhunuz da kırılabilir evet ruhunuz

broken but it's worth pointing out that if you if you break your leg

kırılabilir ama şunu belirtmekte fayda var, eğer bacağınızı kırarsanız

or something we don't you don't say that you are a broken person

ya da başka bir şey yaparsanız kırık bir insan olduğunuzu söylemeyin hayır hayır sadece

no no you only say yes you only you would say my leg is broken

evet deyin sadece siz bacağım kırıldı diyeceksiniz

but if you describe a person is it all they're broken

ama bir insanı tarif ederseniz hepsi kırıldı mı

it means that something's happened to them spiritually

başına bir şey gelmiş demektir ruhen

mentally they're not the same person maybe they've had

zihnen aynı kişi değillerdir belki

a tragedy or an illness that's changed them in some way and

bir trajedi ya da hastalık yaşamışlardır ki bu onları değiştirmiştir. bir şekilde ve bir

they're never going to be the same again maybe you've suffered some sort of

daha asla eskisi gibi olmayacaklar belki bir tür

defeat or some sort of humiliation yes you might say oh he's

yenilgiye uğradın veya bir tür aşağılanma yaşadın evet diyebilirsin o

not the same he is a broken man exactly a broken man it means he's had

aynı değil o kırık bir adam tam olarak kırık bir adam bu demek oluyor ki

some sort of disappointment or maybe some sort of trauma something

bazı şeyleri oldu bir tür hayal kırıklığı ya da belki bir tür travma

really bad has happened and now he can't cope with life

gerçekten kötü bir şey oldu ve şimdi hayatla baş edemiyor o

he is a broken man a broken person maybe a fall from grace maybe they had a

kırık bir adam kırık bir insan belki gözden düşmüş belki

a powerful job a well-respected job and then they

güçlü bir işleri vardı saygın bir işleri vardı ve sonra onlar

did something uh illegal or something that compromised

yasa dışı veya konumlarını tehlikeye atan bir şey yaptılar

their position and they're ashamed of it and uh

ve bundan utanıyorlar ve o zaman onların

that you would that you could then say that they're a broken person

kırık bir insan olduklarını söyleyebilseydin, başlarına gelenlerin

they don't recover from the trauma of whatever's happened to them

travmasını atlatamazlar

here's another one something that's broken we can say that it is

işte bir tane daha kırılan bir şey kırıldı diyebiliriz

bust yes bust quite often we use this in british

evet kırıldı bunu İngiliz İngilizcesinde oldukça sık kullanırız

english you might occasionally hear it in

american english but quite often in british english we will say something

Amerikan İngilizcesinde ara sıra duyabilirsiniz ama İngiliz İngilizcesinde oldukça sık olarak kırılan bir şey söyleriz artık

that is broken something that no longer works or

çalışmayan veya işlev görmeyen bir şey

functions we can say that it is bust i'm sorry

iflas olduğunu söyle, üzgünüm,

it's bust this mr mr steve's wheelbarrow

iflas etti bu bay bay steve'in el arabası bozuldu,

is bust it no longer works yes and i think sometimes when you use

artık çalışmıyor evet ve bence bazen bunu kullandığınızda,

so when would you use the word bust instead

of broken maybe bust is something that is

kırık yerine büstü kelimesini ne zaman kullanırsınız belki büstü

really is beyond repair i just gave you well that's it something

gerçekten de ötede olan bir şeydir onarım size az önce verdim, bu bir şey yani

that is i think it's just generally something

bence bu genel olarak artık

that isn't performing the function anymore it can't

işlevi yerine getirmeyen bir şey işlevi

perform the function so quite often a mechanical thing

yerine getiremiyor, bu nedenle çoğu zaman tanımlayabileceğimiz mekanik bir şey

we might describe is bust or maybe a part of your body

göğüs veya belki de vücudunuzun bir parçasıdır

even you might bust your ankle you might bust

hatta bileğinizi kırabilirsiniz

your your shoulder you you damage it and it needs repairing so maybe

omzunuzu kırabilirsiniz ona zarar verirsiniz ve onarılması gerekir yani belki

something that needs repairing or no longer does the thing that it's

tamir edilmesi gereken bir şey veya artık yapması gereken şeyi yapmıyor,

supposed to do such as mr steve's wheelbarrow

örneğin bay steve'in el arabası

and uh some yes is it just maybe a bit of a slang word bust uh

ve uh biraz evet, sadece belki mi biraz argo bir kelime büstü uh

it is it is it's it's it's actually it might even be a colloquialism because

bu öyle o bu aslında bu bir konuşma dili bile olabilir çünkü

i think even here in the uk people don't all say bust

bence burada Birleşik Krallık'ta bile insanlar büstü demiyor

no you don't hear it very often no uh well something can be going back to

hayır çok sık duymuyorsunuz hayır uh iyi bir şey

broken something if something is broken sometimes it can

kırılan bir şeye geri dönebilir, eğer bir şey kırılırsa bazen onarılabilir,

be repaired but if something can't be repaired

ancak kırılan bir şey onarılamazsa,

that's broken you would use the phrase broken beyond

repair broken beyond repair to indicate that

it's broken and it can't be fixed no my wheelbarrow is not broken beyond

kırıldığını ve tamir edilemeyeceğini belirtmek için kırık ötesinde tamirin ötesinde kırık ifadesini kullanırsınız hayır el arabam tamir edilemeyecek kadar bozuk değil

repair it can be repaired that's it so

tamir edilebilir o kadar bu yüzden

something can be done to mr steve's wheelbarrow to make it

Bay Steve'in el arabasına

work again and it will become unbroken so at the

tekrar çalışması için bir şeyler yapılabilir ve kırılmaz hale gelir yani

moment it is bust it doesn't work however

bozulduğu anda çalışmaz ama

mr steve is going to try and repair it he will get a new

Bay Steve gidecek dene ve tamir et, el arabası için yeni bir tekerlek alacak

wheel for his wheelbarrow my computer is bust yes

bilgisayarım bozuldu evet

it would normally if i were to use that phrase

normalde bu ifadeyi kullansaydım,

i it would almost indicate that it couldn't be repaired it's quite a

neredeyse tamir edilemeyeceğini gösterirdi, bu oldukça

it's a stronger tone that you're using when you say bust you know it's a

güçlü bir ton senin ' büstü derken kullanıyorsunuz bunun sadece bozuk olduğunu söylemekten daha güçlü bir ton olduğunu biliyorsunuz

stronger tone than just saying it's broken you're

really trying to emphasize the fact that it's

gerçekten artık düzgün çalışmadığı gerçeğini vurgulamaya çalışıyorsunuz

not working properly anymore of course you can use the word in

elbette kelimeyi

another way as well if a business goes goes out of business so maybe they

başka bir şekilde de kullanabilirsiniz bir iş giderse Yani belki

have no money you might find over the next few months

paraları yoktur, önümüzdeki birkaç ay içinde

many companies will be going bust which means to to go out of business you

birçok şirket iflas edecek, bu da iflas etmek anlamına gelir,

can't sustain the company you can't keep

şirketi sürdüremezsiniz,

running the company because you have no money

şirketi yönetmeye devam edemezsiniz çünkü hiç paranız yoktur.

or maybe you have a very big loss against your company

ya da belki şirketinize karşı çok büyük bir kaybınız var,

so you will go best to lose all of your money or maybe to lose your business you

bu yüzden tüm paranızı kaybetmek en iyisidir ya da belki işinizi kaybetmek için iflas

go bust you have no more money left to to run

edersiniz, işinizi yürütmek için daha fazla paranız kalmaz,

your business so you go bust another

bu yüzden iflas edersiniz.

interesting meaning of that business is broken

o iş bozuldu iflas etti

it's bust yes that that's a very common way of using that word in this country

evet bu, bu kelimeyi bu ülkede kullanmanın çok yaygın bir yolu

mr duncan is to describe a business that is is no longer trading uh gone out of

Bay Duncan artık ticaret yapmayan bir işi tanımlamak için kullanılır uh

business the business is bust

iflas etti iş iflas etti

uh yes sean says mr mr steve's wheelbarrow is not

uh evet sean diyor ki Bay Bay Steve'in el arabası

really bust well it is at the moment but it can be put right

gerçekten büstü pek iyi değil şu anda ama doğru konabilir

there is a another use of the word bust as well yes a woman's breasts

büstü kelimesinin başka bir kullanımı da var evet bir kadının göğüsleri bu nedenle bir kadını ölçerken bir

so a ladies can be called breasts quite often when you're measuring a

bayana göğüs denebilir,

woman so if a woman is being measured for maybe an item of

bu yüzden eğer bir kadın belki bir giysi için ölçülüyor,

clothing you will measure her bust her bust

göğüs

size so the size of a lady's bosom bosoms bosoms

ölçüsünü ölçeceksiniz yani bir bayanın göğüs ölçüsü göğüs göğüs göğüs

um hooters

yes what's your bust size is what you would

ölçüsü evet göğüs ölçünüz nedir

you would if if a lady a woman was going to buy a bra

bir bayan bir kadın alacak olsa ne yapardınız

uh in the uk or mr steve uh then the the shop assistant would say

Birleşik Krallık'ta bir sütyen veya Bay Steve uh, o zaman mağaza görevlisi

well what is your bust size madam and i don't know 38

göğüs ölçünüzün ne olduğunu söylerdi hanımefendi ve bilmiyorum 38

d is that something like that you would describe

d,

as i don't know what that is though is 38d is that big i think it's

bunun ne olduğunu bilmediğim için tanımlayacağınız böyle bir şey mi? 38d o kadar büyük bence

on the above average size okay yes i mean

ortalamanın üzerinde bir boyutta tamam evet demek istediğim bildiğimden

not that i know i i i i can i just say i know nothing i would not know where to

değil i i i yapabilirim sadece hiçbir şey bilmediğimi söyleyebilirim nereden başlayacağımı bilemezdim

begin

38 double d would be you know what on the large side well double say well

38 çift d büyük tarafta ne olduğunu biliyor musunuz peki çift ne demek istediğini iyi söyle

what you mean there are two of them i think if you go

iki tane var sanırım

double i don't know we're talking about something that

ikiye katlarsan bilmiyorum

neither of us knows anything about not our area of expertise

ikimizin de bilmediği bir konudan bahsediyoruz uzmanlık alanımız dışında itiraf etmeliyim

i must admit i it's been a while since i've been near anyone's breasts

ben uzun zaman oldu herhangi birinin göğüslerine yakın olmuştur

mr steve maybe not because his mother was still breastfeeding him when he was

Bay Steve belki de sekiz yaşındayken annesi onu hala emzirdiği için değil,

eight he was actually standing up and he would

aslında ayağa kalkıyordu ve

actually go to his mum and say come on get them out let's go

gerçekten annesine gidip hadi onları çıkaralım, hadi gidelim derdi,

i still do mr duncan i'm joking of course wow

hala yapıyorum Bay Duncan ben şaka tabi ki vay be

that is that is a horrible image that i'm now

bu şu an

having in my brain it won't go away it's the wine that's making me talk

beynimde oluşan korkunç bir görüntü gitmeyecek beni konuşturan şarap canım

dear i think so something is i'm a little hoarse today are you but

sanırım bir şey bugün biraz sesim kısıldı ya sen ama

then i spoke to my sister earlier and she said her voice was

sonra daha önce kız kardeşimle konuştum ve sesinin kısık olduğunu söyledi

hoarse i think okay you're a little horse would you

bence tamam siz küçük bir atsınız biraz saman ister misiniz Bay

like some hay

mr duncan from this angle that word looks very rude

Duncan bu açıdan bu kelime çok kaba görünüyor

oh i see what you mean it means sort of that

oh ne demek istediğinizi anlıyorum bunun bir nevi öyle bir anlamı var

yes because i because of mr duncan's got about eight

evet çünkü Bay Duncan'ın yaklaşık sekiz

tripods this is this is not interesting because no one can see it

tripodu olduğu için bu ilginç değil çünkü kimse göremiyor

i know but um well people can imagine okay

biliyorum ama pekala insanlar hayal edebiliyor tamam

imagine tripods between me and mr duncan there is a lot of equipment

Bay Duncan ile benim aramda tripodlar hayal edin çok fazla ekipman var

imagine a gazebo full of camera equipment

kamera ekipmanlarıyla dolu bir çardak hayal edin

microphones wires and also mr steve and mr duncan

mikrofonlar kablolar ve ayrıca bay steve ve bay duncan

there we go that what what a vivid image i've just painted for you there

işte, az önce sizin için ne kadar canlı bir resim çizdim, orada kabuklu amcık dışarı fırladı,

cocked out conch cunt conked out this also is uh used a lot in british

bu da ingiliz ingilizcesinde çok kullanılıyor,

english something that has conked out has

tükenen bir şey

stopped working maybe your car you might say that your

çalışmayı durdurdu belki araban söndü diyebilirsin araban

car has conked out it no longer works it it

artık çalışmıyor artık çalışmıyor

broke down one day and i can't get it to start

bir gün bozuldu ve ben çalıştıramadım ne

unfortunately my car has conked out

yazık ki benim arabam söndü harika

i love that it's a great work you would use that expression when you're trying

bir iş olmasına bayılıyorum ne zaman bu ifadeyi kullanırdın

to add more emotion into the into the phrase

Cümleye daha fazla duygu katmaya çalışıyorsunuz

so instead of just saying my car's broken

bu yüzden sadece arabam bozuldu demek yerine arabam

if you say my car's broken that's a fairly

bozuldu dersen bu oldukça

fairly ordinary expression to use it's not really conveying any emotion no

sıradan bir ifadedir gerçekten herhangi bir duygu ifade etmiyor hayır

when you say oh my car's broken unless you say it in a way that suggests

dediğinde hayır arabam bozuldu tabi Bunu

some emotion but if you say my car's conked out you're really saying

biraz duygu uyandıracak şekilde söylüyorsun ama arabamın stop ettiğini söylersen, gerçekten

that you're really annoyed about it when you use a phrase

bu konuda gerçekten rahatsız olduğunu söylüyorsun.

like conked out uh it's quite an emotional phrase yes

used to describe something that's broken it's very descriptive

bu kırık çok açıklayıcı

it's very descriptive so yes it's it's more of an emotion like

çok açıklayıcı bu yüzden evet bu daha çok arabamın patlaması gibi bir duygu bu

my car's bust that's quite emotional you're angry if you use that phrase

oldukça duygusal bu ifadeyi kullanırsan kızgınsın ah

uh if you say conked out you're just you're saying i'm really annoyed

bayıldım dersen sadece gerçekten öyleyim diyorsun

that that thing has broken so yeah a person might conk out when they die

o şeyin kırılmasına sinirlendi, bu yüzden evet, bir kişi öldüğünde kendini kaybedebilir, john le misuria

there was a famous comedian called john le misuria and

adında ünlü bir komedyen vardı ve

he wrote his own eulogy that was published in the

gazetelerde yayınlanan kendi methiyesini yazdı

newspapers and he s he put in his eulogy

ve methiyesine o koydu,

john the missouri would wish it to be known that he

john the missouri isterdi

conked out which i thought was brilliant what a wonderful thing to put in the

gazeteye kendi ölümünle ilgili koymak ne kadar harika bir şey olduğunu düşündüğüm şeyi söylediği biliniyor

newspaper about your own death you conked out saturino says

saturino diyor ki

uh very cleverly you're saying mr steve is is in vino veritas oh

çok zekice söylüyorsun bay steve in vino veritas oh bu uh

in wine the truth oh it's uh it's not actually wine no it

aslında şarap değil hayır öyle

looks like let's pretend it is so i think once you've had a bit of

görünüyor hadi öyleymiş gibi davranalım o yüzden bence biraz alkol aldıktan sonra

alcohol you you've you become very flee free-flowing

with what you say yes and your inner thoughts

evet dediklerinle ve öyle

although to be honest you don't need alcohol to do that

olmana rağmen içsel düşüncelerinle çok özgür-akan bir hale geldin dürüst olmak gerekirse bunu yapmak için alkole ihtiyacın yok

i just need a live stream yes it's like it's like you're on some some sort of

sadece canlı yayına ihtiyacım var evet sanki bir tür

truth serum you just can't hold it in francesca says

doğruluk serumu kullanıyormuşsun gibi francesca

i've never had a glass of wine maybe you've just had lots of half

hiç bir kadeh şarap içmediğimi söylüyor belki bir sürü yarım bardak içtin

glasses okay maybe you've never had a whole

tamam belki hiç tam bir

glass but you've just had lots and lots and lots of

bardak içmedin ama çok ama çok

half glasses maybe you just you just sniff the cork

yarım bardak içtin belki sadece mantarı kokluyorsun

or maybe she's saying i've never had a glass of wine i always drink the whole

ya da belki de diyor ki ben hiç içmedim bir kadeh şarap içtim her zaman şişenin tamamını içerim bence bunu demek

bottle i think that's what you're saying aren't

istiyorsun francesca değil mi

you francesca so you're not lying you're just

yani yalan söylemiyorsun sadece

distorting the truth we're joking of course oh something i

gerçeği çarpıtıyorsun şaka yapıyoruz tabii ki oh

wanted to show you one of mr steve's plants is coming up

sana göstermek istediğim bir şey Bay Steve'in bitkilerinden biri yeniden ortaya çıkıyor,

again who remembers a couple of years ago when

kim hatırlıyor birkaç yıl önce size

i was showing you mr steve's lovely dahlia well guess what

Bay Steve'in sevimli yıldız çiçeğini gösterirken, tahmin edin

guess what it is actually growing again and there it is

ne oldu, aslında yeniden büyüyor ve işte orada

you can see mr steve's little dahlia and i will put it on the screen so you

Bay Steve'in küçük yıldız çiçeğini görebilirsiniz ve ben koyacağım

can see the word there it is it is a strange word to spell but

kelimeyi ekranda görebilmeniz için orada hecelenmesi garip bir kelime ama

the word is dahlia and it's a plant that grows to quite a large height

kelime yıldız çiçeği ve oldukça uzun boylu bir bitki

and they produce some beautiful flowers would you like to see some dahlia

ve güzel çiçekler üretiyorlar yıldız çiçeği görmek ister misiniz işte

flowers here they are so that's what they look

buradalar,

like when they come out very beautiful so quite often you can

çok güzel olduklarında böyle görünüyorlar, bu yüzden sık sık

have white ones pink ones

beyaz olanlara pembe olanlara sahip olabilirsiniz, bence

i think also blue you can have blue dahlias

mavi olanlara da

lots and lots of different types of dahlia

çok sayıda ve birçok farklı yıldız çiçeği türüne sahip olabilirsiniz,

however at the moment steve his dahlia is looking a little

ancak şu anda steve onun yıldız çiçeği biraz

well it's only just started to come out again

iyi görünüyor kış döneminde kış uykusuna yattıktan sonra yeni çıkmaya başladı

after being in hibernation for the winter period

so there it is there is the dahlia that i took a photograph of this morning

yani işte bu sabah fotoğrafını çektiğim yıldız çiçeği var

and yes it is coming out it's looking rather nice in fact

ve evet çıkıyor oldukça güzel görünüyor aslında

very nice and of course mr steve likes doing things

çok güzel ve tabii ki Bay Steve bahçede bir şeyler yapmaktan hoşlanıyor, bu

in the garden isn't that true yes it is mr duncan so that dahlia will

doğru değil, evet, Bay Duncan, bu yüzden yıldız çiçeğinin çiçek açması ve yakınlarda güzel ve çekici görünmesi için

require a lot of watering and maintenance

çok fazla sulamaya,

and uh love and care in order to make it bloom

bakıma ve sevgiye ve ilgiye ihtiyacı olacak.

and and look beautiful and attractive near our back door apparently francesca

görünüşe göre francesca,

says dahlia is the name of my daughter

dahlia'nın kızımın adı olduğunu söylüyor,

well your daughter must be very beautiful yes

kızınız çok güzel olmalı evet

a pretty flower a pretty flower yes and and

güzel bir çiçek güzel bir çiçek evet ve

comes up every year does she die off in the winter does she go into hibernation

her yıl ortaya çıkıyor, kışın ölüyor mu, kışın kış uykusuna mı giriyor

in the winter like a dahlia plant and then comes back to life in the

? bir yıldız çiçeği bitkisi ve sonra baharda canlanıyor

spring i'm guessing not uh there's flies all over the place mr

sanırım hayır her yerde sinekler var bay

duncan yeah it's summer and we're in england shall i show you

duncan evet yaz ve biz ingiltere'deyiz size

something that i have purchased oh oh are you gonna show some something

satın aldığım bir şeyi göstereyim mi oh oh gösterecek misiniz

you've purchased something that i've bought recently i

senin satın aldığın bir şey, yakın zamanda satın aldığım bir şey,

always get worried from a farm shop which i hope

her zaman bir çiftlik dükkanından endişelenirim, umarım

because we get cattle and regular viewers will know that we've

çünkü sığır alırız ve düzenli izleyiciler

already had some cows yes some cattle in the field at the

zaten birkaç ineğimiz olduğunu bilirler, evet arkadaki tarlada biraz sığır

back of me here i showed a lovely video clip yesterday

ben burada dün çok güzel bir video klip gösterdim

we were fussing the cows they came over to the fence and

inekleri telaşlandırıyorduk onlar çitin üzerine geldiler

and yes i i showed a little video clip of us fussing the cows yesterday

ve evet dün inekleri telaşlandırdığımız küçük bir video klip gösterdim

and yes i showed that on today's live stream

ve evet bugün canlı yayında

they're very lovely of course but the cows bring with them

çok sevimli olduklarını gösterdim tabii ki ama inekler yanlarında

flies some unwanted visitors that in the summer you've got the windows

bazı istenmeyen ziyaretçileri getirirler, yazın pencereleri

open and they come into the house and land on your food

açarsınız ve eve gelirler ve yemeğinizin üzerine konarlar

and mr duncan has to go around killing them oh okay steve so

ve bay duncan onları öldürmek zorunda kalır oh tamam steve pekala

um i've brought something which i hope will control

ben' onları kontrol edeceğini umduğum bir şey getirdim

them uh so here we go do you want me to show you mr duncan yep

uh işte başlıyoruz size göstermemi ister misiniz bay duncan evet

i have bought a fly trap

bir sinek kapanı aldım

there we go can you see that there it's all on your

oraya gidiyoruz görüyor musunuz hepsi

screen yes we can see you perfectly it's a fly trap so it attracts the flies

ekranınızda evet sizi mükemmel bir şekilde görebiliyoruz bir sinek kapanı yani buraya giren

using a bait that goes in here okay and you hang it

bir yem kullanarak sinekleri çeker tamam ve onu bir

from a tree somewhere and uh all the flies fly in there and

yere bir ağaca asarsınız ve uh bütün sinekler oraya uçarlar ve kapana

they get trapped they can't get out and they they drown

kısılırlar, dışarı çıkamazlar ve

in the liquid and i just say so what you're trying to do there is

sıvının içinde boğulurlar ve sadece söylüyorum, orada yapmaya çalıştığınız şey

catch every fly that exists

var olan her sineği yakalamak,

this is designed actually for farm yards where they have a real

bu aslında gerçek bir

fly problem but we're effectively near a farmyard

sinek sorunu olan çiftlik bahçeleri için tasarlandı ama biz aslında bir çiftlik avlusunun yakınındayız, bu

so i'm going to put that hang it in a tree okay

yüzden onu asacağım bir ağaçta tamam,

i've got to put it together and i'm hoping it will control the fly

onu bir araya getirmeliyim ve arkamızdaki sığırlar nedeniyle sahip olduğumuz sinek problemini kontrol edeceğini umuyorum,

problem that we have because of the cattle

at the back of us sounds cruel apparently it will uh according

görünüşe göre ön taraftaki tanıtım yazısına göre olacak

to the uh their blurb on the front yeah their blurb uh it will catch

evet tanıtım yazıları

up to 20 000 flies well i hope we don't have that many

20.000 kadar sinek yakalayacak pekala umarım bizde o kadar çok sinek olmaz bu

it's a duncan so so instead of catching the flies in the house what

bir duncan yani evdeki sinekleri yakalamak yerine

you're doing is catching the flies in in the wild yeah so what i'm hoping

vahşi doğada sinekleri yakalıyorsunuz evet yani Umduğum şey, burayla ev arasına

is i'll put that i'll put the fly trap between here

sinek tuzağı koyacağım,

and the house it's just horrible in the hope that they're

bu sadece korkunç, umarım eve doğru

when they're flying towards the house they smell something in the air and they

uçarken havada bir şey kokusu alırlar ve

turn round and go back and into go into here

dönerler dön ve geri dön ve buraya gir

and then uh die okay and they don't come into the house

ve sonra öl tamam ve eve gelmiyorlar

yes i i'm so glad that you decided to show us this

evet bugün bize bunu sinekleri oldukça acımasızca öldüreceğini göstermeye karar verdiğin için çok memnunum

today the way that you're going to rather

cruelly kill flies on a on a very large scale

çok geniş bir ölçekte,

well shall i tell you till i tell the viewers how you

izleyicilere

kill the flies no going to our house no but sometimes i do have to kill them

evimize gitmeyen sinekleri nasıl öldürdüğünü anlatana kadar size anlatayım mı? hayır ama bazen onları öldürmek zorunda kalıyorum

because they won't go out but last night if you remember last night there was a

çünkü dışarı çıkmıyorlar ama dün gece hatırlarsanız gece

large fly in the bathroom and what did i do i opened the window

banyoda büyük bir sinek vardı ve ne yaptım ben pencereyi açtım

and i guided the fly out of the bathroom it flew out

ve sineği tuvaletten dışarı yönlendirdim o uçtu dışarı

it took me a long time but the first time i i got the fly to go out and then

benim uzun zamanımı aldı ama ilk defa sinek dışarı çıktım ve sonra

it flew straight back in it came straight back in again so i had

doğruca geri uçtu, hemen tekrar geri geldi, bu yüzden

to do the same thing for a second time to get this fly to to

bu sineği banyodan çıkarmak için aynı şeyi ikinci kez yapmak zorunda kaldım,

leave the bathroom so that's what i did and anna pika says

ben de öyle yaptım ve anna pika

it's cruel to trap the flies well it is a bit but it is just a fly

sinekleri tuzağa düşürmenin acımasız olduğunu söylüyor, bu bir biraz ama bu sadece bir sinek

uh and there are sort of billions of them out there there

uh ve dışarıda onlardan milyarlarca var

are uh and we don't really want them flying

uh ve onların eve uçarak girmesini gerçekten istemiyoruz

into the house yes uh landing on food and giving us food poisoning because

evet uh yiyeceklerin üzerine inip bize gıda zehirlenmesi yaşatıyorlar çünkü üzerine

they will have been landing on the heaps of dung yes

iniyor olacaklar gübre yığınları evet

uh that the cows leave all over the ground cow poop in

uh inekler yerin her yerine inek kakası bırakırlar

fact they'll be hatching out from the cow

aslında inek patlarından çıkacaklar öyle

pats weren't they yeah we're talking about cow poop

değil miydi

basically that we don't want them coming into the house and landing

ev ve

on uh bread or something like that because you can just turn

ekmeğe iniş veya bunun gibi bir şey çünkü

turn your head for a minute you're preparing food putting the food out onto

bir dakikalığına başınızı çevirebilirsiniz yemek hazırlıyorsunuz yemeği

a plate and you just turn around for a few seconds and a fly will land in

bir tabağa koyuyorsunuz ve sadece birkaç saniye dönüyorsunuz ve içine bir sinek konacak

it and i don't want to give mr duncan food

ve Bay Duncan'a bir daha gıda zehirlenmesi yaşatmak istemiyorum bu

poisoning not again so unfortunately we're going

yüzden ne yazık ki

to have to control the fly population i'm going to try try

sinek popülasyonunu kontrol etmemiz gerekecek deneyeceğim deneyeceğim

it i i hope it doesn't actually attract more flies towards us yeah i hope it

umarım bize daha fazla sinek çekmez evet umarım

doesn't actually attract flies from all over

aslında her yerden sinekleri çekmiyor

because it sounds to me like if it's something that will attract the flies

çünkü bana öyle geliyor ki eğer sinekleri çekecek bir şeyse

then more flies will come surely and some of them might not find their way

o zaman mutlaka daha fazla sinek gelir ve bazıları yemlere doğru yolunu bulamayabilir,

towards the the bait so we might end up with 20 million flies in the house

bu yüzden 20 sinek olabilir. evde milyonlarca sinek

maybe our walls will just be covered in flies tias says there's a fly catcher

olabilir belki duvarlarımız sineklerle kaplanacak tias bir sinek yakalayıcı olduğunu söylüyor

uh that's yes i know the one you mean um

uh evet bu demek istediğinizi biliyorum

it's it sort of has a blue light and you often see them in shops

in food shops and the flies are attracted to the blue light and then

sinekler mavi ışığa çekilir ve sonra

they die on the they crackle don't they um i was

ölürler çünkü çıtırdarlar değil mi mutfak

thinking of getting one of those for the kitchen

için bunlardan bir tane almayı düşünüyordum

uh um and i if this doesn't work i will do that because well i'm hoping

uh um ve eğer bu işe yaramazsa bunu yapacağım çünkü pekala ben umarım

as well it will attract the thrips as well those tiny little thrips or

aynı zamanda tripleri de çeker o minik küçük tripleri ya da

thunderbugs that we get plague in the summer normally august

şimşekleri yaz aylarında vebaya yakalanırız normalde ağustos evet yani

yes so yes it's cruel but i'm afraid it's humans first well you're

evet bu acımasız ama korkarım ki önce insanlar

not going to heaven steve remember sergio i remember the film the

cennete gitmiyorsun steve hatırla sergio i filmi hatırla

fly oh uh yes well yes i've just got to

sinek oh uh evet pekala evet sadece şunu

remember that when there are flies around not to get into a transporter

hatırlamalıyım ki etrafta sinekler varken bir taşıyıcı cihaza girmemek için

device at the same time that's true otherwise i

aynı anda bu doğru, aksi takdirde

might end up with a fly head and human body

sonunda bir sinek kafası ve insan vücudu olabilirim peki ya

what about it's strange that um that film i wonder why you don't have a

o film çok garip neden

human head but a fly body i would have thought that would have

insan kafan değil de sinek vücudun var merak ediyorum bunu

been an easier film to make probably you obviously didn't see the original

çekmesi daha kolay bir film olurdu diye düşünürdüm muhtemelen orijinali görmedin

what happened in the original the original he did have a fly head

orijinalde ne oldu orijinalde sinek kafası vardı

no i meant no i meant the other way around he has a human head but a fly

hayır hayır demek istedim tam tersini demek istedim onun bir insan kafası var ama sinek bir

body okay because i think in the films they

vücudu var tamam çünkü filmlerde

have a fly head and a human body yes well i think it's a bit of both

sinek kafası ve insan vücudu olduğunu düşünüyorum evet bence bu ikisinden de biraz var öyle

isn't it maybe it is maybe it is i can't i i i'm

değil mi belki öyle değil mi

guessing that you you're not very well researched on this

yapamam sanırım bu film hakkında çok iyi araştırmamışsın

film i have just have a feeling who was the

star

bella lugosi no no it was actually jeff goldblum but there you go oh i was

ama işte bak oh

thinking of the one that was made a long time ago oh i see i don't think

uzun zaman önce yapılmış olanı düşünüyordum oh görüyorum ki

it was bella lugosi somehow yes oh well yes

bunun bella lugosi olduğunu düşünmüyorum bir şekilde evet oh pekala evet evet evet uh

yes uh ts yes there is a fly catcher in the shape of a racket

ts evet raket şeklinde bir sinek yakalayıcı var

with electricity on it yes we've got one of those

üzerinde elektrik var evet bunlardan bir tane var

unfortunately i don't we don't find it that effective because well you have to

ne yazık ki o kadar etkili bulmuyoruz çünkü

catch them you've still got to get the fly to come

onları yakalamanız gerekiyor yine de sineği rakete temas ettirmelisiniz yani

into contact with the racket so it's like playing tennis in your

mutfağınızda tenis oynamak gibi,

kitchen you end up smashing everything around

sonunda etrafınızdaki her şeyi paramparça edersiniz,

you they're not very effective you're just swiping this this huge

çok etkili olmazlar, bu devasa

tennis racket this electr electrified tennis racket

tenis raketini bu elektrikli tenis raketini

around your kitchen and then most of the plates and most of

mutfağınızda savurursunuz ve sonra tabakların ve

the cups are broken because you keep swinging it around it's like

bardakların çoğu kırılır. çünkü onu sallamaya devam ediyorsun, sanki

it's like trying to play tennis in your kitchen

mutfağında tenis oynamaya çalışıyor gibisin

yeah so i'm going to try this flycatcher and then i'm going to

evet, bu yüzden bu sinekkapanı deneyeceğim ve sonra

have i think the next step is to get one of those uh

sanırım bir sonraki adım şu

ultraviolet those blue lights that

ultraviyole şu mavilerden birini almak olacak

electrocute the flies oh that's much better uh

sineklere elektrik veren ışıklar oh bu çok daha iyi uh evet yani öyle

yes so that's what i'm going to do apparently today there is a special

yapacağım görünüşe göre bugün özel bir yıldönümü var

anniversary i think mika i'm sure i saw something

sanırım mika daha önce bir şey gördüğüme eminim

earlier when we had a little break i was going

küçük bir mola verdiğimizde geri dönüyordum

back through the live chat and i noticed mika

canlı sohbet ve Mika'yı fark ettim,

you said there is an anniversary what is your anniversary

bir yıldönümü var

can you tell us what it is because i'm not sure i i saw something

dedin,

about an anniversary but what is it is it your birthday

yıldönümün ne?

yes i think i think somebody said earlier it's mika's birthday oh okay i

daha önce mika'nın doğum günü oh tamam bilmiyordum bu

didn't know is that true tell us make it is it your

doğru mu söyle bize yap senin

birthday is it your birthday or maybe some some sort of anniversary maybe

doğum günün mü senin doğum günün mü yoksa bir çeşit yıldönümü belki

we just have to wait for a minute now for the answer because of the

şimdi cevap için bir dakika beklememiz gerekiyor çünkü

the time delay on the stream

akışta zaman gecikmesi

have you any more words mr duncan i've got words galore

başka sözünüz var mı bay duncan çok sözüm var bir sürü

words galore if something doesn't work anymore we can say that it is out of

sözüm var artık bir şey çalışmıyorsa bozuk diyebiliriz

order something that is out of order is no longer working

bozuk olan bir şey artık çalışmıyordur

maybe it is waiting to be repaired so something that is out of order is not

belki de bekliyor Tamir edilmek üzere, şu anda çalışmayan bir şey şu

working at the moment quite often you might see

anda çalışmıyor oldukça sık olarak

a ticket machine in a railway station you might see that it's not working and

bir tren istasyonunda bir bilet makinesinin çalışmadığını görebilirsiniz ve

there might be a sign on the front like this that says out

ön tarafında bunun gibi bir işaret olabilir.

of order it is not working so a piece of machinery something that is

sipariş çalışmıyor yani bir makine parçası

supposed to serve a purpose or have a function however at the moment

bir amaca hizmet etmesi veya bir işlevi olması gereken bir şey ancak şu anda

it's not working it is out of order out of order

çalışmıyor bozuk

yes you often see that maybe on a toilet a public toilet that's not working uh

evet sık sık görürsünüz ki belki bir tuvalette bir umumi tuvalet bu çalışmıyor uh uh

you would very often see that sign uh in the uk

işaretini çok sık görürsünüz İngiltere'de

out of order not working but will be working again

arızalı çalışmıyor ama

very soon it is not working correctly it is broken but it's it is waiting for

çok yakında tekrar çalışacak doğru çalışmıyor kırılmış ama

repair it is going to be fixed it is going to be

tamir edilmesini bekliyor tamir edilecek gidiyor gidiyor

repaired i like it but you can also use that expression mr duncan to describe

tamir edilmeyi seviyorum ama bu tabiri birisinin davranışını tarif etmek için de kullanabilirsiniz Bay Duncan

someone's behavior if someone is behaving in an

eğer birisi mantıksız bir şekilde davranıyorsa

unreasonable way uh maybe they're swearing maybe they're

uh belki küfür ediyordur belki onlar

they've done something that uh you don't like you could say to them

sizin sevmediğiniz bir şey yapmışlardır onlara üzgün olduğunu bildiğini söyleyebilirsin

that you know you're sorry you're out of order there

düzensizsin orada düzensizsin

you're out of order you're doing something that is unacceptable

kabul edilemez bir şey yapıyorsun

yes you've said something that's unacceptable or

evet kabul edilemez bir şey söyledin ya da

you've you're upsetting somebody you're upsetting people

birini üzdün

in present company maybe and uh and and and you're trying to stop them

Belki şu anki şirketteki insanları üzüyorsundur ve uh ve ve ve sen onların bahsettiği şey hakkında konuşmalarını engellemeye çalışıyorsun

from talking about whatever it is they're talking about

uh stop swearing you're out of order no stop

uh yemin etmeyi bırak bozuksun hayır dur böyle

stop talking like that you're out of order in other words

konuşmayı bırak sen bitmişsin başka bir deyişle,

what you're saying is really quite unacceptable it is unacceptable yes

söyledikleriniz gerçekten oldukça kabul edilemez kabul edilemez evet

the other day steve the other day we had a little treat didn't we remember

geçen gün steve geçen gün küçük bir ziyafetimiz vardı hatırlamıyor muyduk

a couple of weeks ago you made some scones

birkaç hafta önce bazı çörekler

scary remember you mean scones yes do you remember

korkutucu yapmıştınız hatırlayın çörekleri kastediyordunuz evet hatırlıyor musun

i do okay well the next day we actually went into the garden and we

ertesi gün gerçekten iyiyim bahçeye gittik ve

did actually try some of mr steve's scones however

aslında Bay Steve'in çöreklerinden biraz denedik ama

we didn't show the video so here it is very quickly this is

videoyu göstermedik bu yüzden burada çok hızlı bu

steve and myself enjoying our scones the other day and there you can see we

steve ve ben çöreklerimizin tadını çıkarıyoruz diğer gün ve orada

have our cups of tea mr steves is on the left and mine is on

çayımızı içtiğimizi görebilirsiniz bay steves solda ve benimki

the right and there oh look at that mr steve's

sağda ve işte oh şu bay steve'in

delicious scones covered with butter and

tereyağlı ve reçelli lezzetli çöreklerine bakın

jam and they were very nice actually steve weren't they

ve çok güzellerdi aslında steve değil mi

yes well finally i noticed yesterday for the first time

evet nihayet

in uh eight weeks i went into the local shop and they had some

sekiz hafta sonra ilk kez dün fark ettim, yerel dükkana gittim ve

flour for sale because uh one of the many items that has been

satılık biraz unları vardı çünkü uh, kilitlenmeden bu yana arz sıkıntısı çeken birçok üründen biri

uh in short supply uh since the

lock down and people have been panic buying now first of all it was toilet

ve insanlar panik satın alma şimdi her şeyden önce tuvalet

paper and then it was flower but flower is now

kağıdıydı ve sonra çiçekti ama çiçek artık yavaş

slowly returning to the shelves maybe you've had a shortage of of

yavaş raflara geri dönüyor

certain items in your country because people have been panicked buying

i think people haven't been panicked buying flour i think it's just because

un alırken paniğe kapıldım sanırım

they've been at home everyone's been doing a lot more baking

evde oldukları için herkes çok daha fazla ekmek yapıyor

and so you can't get very much flour at the moment in the shops but i managed to

ve bu nedenle şu anda dükkanlardan çok fazla un alamıyorsunuz ama

buy a new bag yesterday because i made those scones with flour

dün yeni bir çanta almayı başardım çünkü yaptım dolapta bulduğum son kullanma

that was two years out of date that i found in the cupboard and it did

tarihi iki yıl geçmiş unlu çörekler ve

taste a little um tasted like the flour had gone off a

tadı biraz um tadı sanki un biraz gitmiş gibi

bit but not too bad so i've got some new

ama çok da kötü değil bu yüzden yeni bir

flower and i shall make some new scones this week mr duncan oh i see

çiçeğim var ve biraz yapacağım bu hafta yeni çörekler bay duncan oh görüyorum

yes i i will do i will do and maybe we can show those as well whilst

evet yapacağım yapacağım yapacağım ve belki bunları da gösterebiliriz

we're talking about cooking steve made something last night and he

yemek pişirmekten bahsederken steve dün gece bir şeyler yaptı ve

got a little bit carried away with the ingredients steve made

steve'in biberli yaptığı malzemelere kendini biraz kaptırdı

chili con carne last night very nice you have lots of mints i think it's

Con carne dün gece çok güzel çok naneniz var sanırım

minced lamb and then vegetables you can put

kuzu kıyma ve sonra sebze et

stock cubes so it's it's all a mixture and also beans as well large beans

suyu koyabilirsiniz yani hepsi bir karışım ve ayrıca fasulye de iri fasulye

kidney beans kidney beans red kidney beans they look

barbunya barbunya barbunya kırmızı barbunya

like kidneys that's why we call them kidney beans

böbrek gibi görünüyorlar bu yüzden biz onlara barbunya

that's it and uh it's a spicy meal yes that's why it's called

diyoruz ve ah bu baharatlı bir yemek evet bu yüzden buna

chili con khan

chili con khan deniyor

however mr steve got a little bit carried away didn't you

ama Bay Steve biraz kendini kaptırdı değil mi?

with the chili powder

well the the recipe that i had said put a tablespoon of chili powder in

Biber tozunu

well instantly i thought that's too much

iyice ekleyin anında bunun çok fazla olduğunu düşündüm

i've never heard of a recipe saying a tablespoon of chili powder

bir yemek kaşığı biber tozu diyen bir tarif hiç duymadım

so i put in one little teaspoon but that was let's just say it blew mr

bu yüzden küçük bir çay kaşığı koydum ama bu sadece

duncan socks off

if you eat hot spicy food in this country

sıcak baharatlı yiyecekler yerseniz Bay Duncan'ın çoraplarını uçurduğunu söyleyelim. bu ülke

and it's too hot for you to eat uh people will often say

ve hava sizin için yemek için çok sıcak uh insanlar sık ​​sık

that that food will blow your socks off yeah

o yemeğin sizi havaya uçuracağını söyler evet

it's so hot and spicy uh mr duncan was choking a bit

çok sıcak ve baharatlı uh Bay Duncan biraz boğuluyordu

uh but he soon got used to it yeah but i think

uh ama kısa sürede buna alıştı evet ama bence

uh maybe the food has passed through you now mr duncan

uh belki yiyecekler sizden geçti artık bay duncan

oh oh it's it certainly is if if it was hot going in

oh oh kesinlikle öyle, eğer sıcaksa, bana

trust me it was it was unbearable going out it was really

güvenin, dışarı çıkmak dayanılmazdı, gerçekten

unpleasant well we don't really have very much spicy food in this

tatsızdı, bu ülkede gerçekten çok fazla baharatlı yiyecek yok. çok popüler olan

country unless you go out for a curry which is very popular

bir köri yemek için dışarı çıkıyorsunuz

but certainly when i was growing up spicy food

ama kesinlikle ben büyürken İngiltere'de baharatlı yiyecekler

is very rare in the uk in fact quite often

çok nadirdir, aslında çoğu zaman

people from european countries or uh other countries will describe british

Avrupa ülkelerinden veya diğer ülkelerden insanlar İngiliz

food as bland yes because it doesn't have much spice

yemeklerini yumuşak olarak tanımlarlar evet çünkü yoktur. içinde çok fazla baharat var

in it uh but uh well mr duncan certainly knew

ama uh pekala Bay Duncan

that i put chili in last night's meal you did you

dün geceki yemeğe acı biber koyduğumu kesinlikle biliyordu,

definitely put there was definitely chili because it

kesinlikle siz koydunuz, kesinlikle acı biber vardı çünkü

was burning my mouth out it was burning my throat it burnt my

ağzımı yakıyordu boğazımı yakıyordu midemi yakıyordu

stomach and then this morning this morning

ve sonra bu sabah bu sabah ah

ah well we won't give any more details we'll

peki daha fazla detay vermeyeceğiz bunu

leave that to your viewers imagination we're going soon by the way

izleyicilerinizin hayal gücüne bırakacağız yakında yolumuza devam edeceğiz evet

yes unfortunately we haven't got time it's so windy suddenly it's very windy

ne yazık ki zamanımız yok çok rüzgarlı aniden çok rüzgarlı

if you hear some strange noises it's just my gazebo

bazı garip sesler duyarsanız sadece çardağım

blowing away so we will be going however we don't have any time for the sentence

uçuyor yani gideceğiz ama cümle oyunu için vaktimiz yok ama unutma

game however don't forget i am of course back

on wednesday wednesday 2 p.m i will be with you from

çarşamba çarşamba 14:00 geri dönüyorum 14:00 14:00 den itibaren seninle olacağım dedim mi

2 p.m 2 p.m have i said 2 p.m too many times there 2 p.m uk time on

14:00 birçok kez orada Çarşamba günü 2:00 uk zamanı

wednesday and then we will we will have

ve sonra

the sentence game unfortunately we are almost

cümle oyunu oynayacağız ne yazık ki

out of time today that's my fault well it's not your fault it's just that

bugün neredeyse zamanımız tükendi bu benim hatam senin hatan değil sadece

i have a lot of things really to do today

benim gerçekten yapacak çok işim var bugün

a lot of stuff to do but mr steve oh yes we'll have another

yapacak çok şey var ama bay steve oh evet

look at mr steve's grass before we go look at that

gitmeden önce bay steve'in çimlerine bir kez daha bakacağız şuna bakın

the grass can you see it growing mr duncan

çimlerin büyüdüğünü görebiliyor musunuz bay duncan

some sometimes if if you are watching something very boring

biraz bazen eğer çok sıkıcı bir şey izliyorsanız

you might say oh it's so boring it's like

diyebilirsiniz oh bu çok sıkıcı sanki

it's like watching grass grow well here we are now literally

çimlerin iyi büyümesini izlemek gibi burada şimdi kelimenin tam anlamıyla

literally watching grass grow so if you've ever wondered why my

çimlerin büyümesini izliyoruz bu yüzden derslerimin neden bu kadar sıkıcı olduğunu merak ettiyseniz, o

lessons are so boring then now you know why because we are now

zaman şimdi nedenini biliyorsunuz çünkü artık

literally looking at grass ts makes a good point

tam anlamıyla çimlere bakıyoruz ts yapar iyi bir nokta

grass growing about uh the word flower okay getting mixed up with

çim büyümesi uh çiçek kelimesi hakkında tamam

the flour in the garden ah and the flour that you use for baking cakes with

bahçedeki unla karışmak ah ve kek pişirmek için kullandığınız un ile evet um un un

yes um one way around that i would suggest tea ass is that you you

pronounce the word flour for cooking as flour

olarak pişirirken un un un yerine

flour you can pronounce it like that instead of saying

böyle telaffuz edebilirsiniz

flour flour flour you add a flower in the garden flower but you don't

bahçe çiçeğine bir çiçek eklersiniz ama

pronounce it quite the same way it's flour

tam olarak un un olduğu gibi telaffuz etmezsiniz

flour for you don't pronounce the w so much

çünkü w'yi çok fazla telaffuz etmezsiniz.

when you're talking about baking cakes do you was that right mr duncan

kek pişirmekten bahsediyorsunuz, doğru muydu bay duncan,

you say it well to be honest with you if i if i if i was going to make some cakes

dürüst olmak gerekirse, eğer biraz kek yapacak olsaydım,

i would definitely need some flour so i i actually pronounce it

kesinlikle biraz una ihtiyacım olurdu, bu yüzden aslında

in exactly the same way as the plant but if you're posh

tamamen aynı şekilde telaffuz ediyorum bitki olarak ama havalıysanız,

you would say oh i'm going to bake some cakes with some flour

oh, biraz unla biraz kek yapacağım un

flour maybe drop the w a little i have a feeling they might be

belki w'yi biraz düşüreceğim diyeceksiniz, bunların sesteş sözcükler olabileceğine dair bir his var

homophones but they but they exactly they are essentially

ama onlar tam olarak

pronounced the same but you can subtly change the pronunciation

aynı şekilde telaffuz ediliyor ama unla pişirmekten bahsederken telaffuzu ince bir şekilde değiştirebilir

and take the emphasis off the w when you're talking about flour for baking

ve vurguyu w'den kaldırabilirsiniz,

the only real difference is the spelling flower in the garden f l o

tek gerçek fark bahçedeki heceleme çiçeğidir

w e r flower that you bake with f l o u r

çiçek unla pişirdiğiniz çiçek

flour basically i don't know why you keep saying

temelde neden sakladığınızı bilmiyorum

no one says flour flower flower that that's not even a word flower

kimse un çiçek çiçek demez ki bu bir kelime bile değil çiçek çiçek

flower flower a flower in the garden i'm going to bake some cakes with some

çiçek bahçede bir çiçek biraz unla kek yapacağım evet

flour yes maybe maybe your mother says that but

belki annen öyle diyor ama

you know people of high breeding such as myself may often

benim gibi soylu insanları bilirsiniz belki Kelimeyi sık sık

pronounce the word in that way i thought you're going to

bu şekilde telaffuz edin akraba evliliği diyeceğinizi düşündüm

say inbreeding

probably nearer the truth mr donald what a way to end the show what a way to end

muhtemelen gerçeğe daha yakın Bay donald gösteriyi bitirmek için nasıl bir yol gösteriyi bitirmek için nasıl bir yol sonra bir pazar günü

the show i'm going to do what i always do on a sunday after this show which is

her zaman yaptığım şeyi yapacağım

make a cup of tea and put a couple of tea cakes

Bir fincan çay yapıp tost makinesine birkaç çay keki koyan bu şov

in the toaster apparently it is mika's birthday

görünüşe göre bugün Mika'nın doğum günü ve

it is yes well you know what that means or can we say it or not can we

evet bunun ne anlama geldiğini biliyorsun ya da söyleyebilir miyiz söyleyemez miyiz

actually sing the song and we allow we can't sing the song unfortunately

şarkıyı gerçekten söyleyebilir miyiz ve izin veririz maalesef şarkıyı söyleyemem

however i do have my own song that is copyrighted to me

ancak telif hakkı bana ait olan kendi şarkım var

and it's mika it's your birthday yes today

ve bu mika bugün senin doğum günün evet bugün

it's your birthday hip hip hooray

senin doğum günün hip hip yaşasın

happy birthday mika 21 today yes we won't ask your age it's

doğum günün kutlu olsun mika 21 bugün evet yaşını sormayacağız

impolite to ask a lady her age i'm sorry for not noticing your

sormak kabalıktır onun yaşında bir bayan,

birthday earlier what a lovely way to end the show mr

doğum gününüzü daha erken fark edemediğim için üzgünüm, şovu bitirmek için ne güzel bir yol,

duncan yeah and something positive we've had a lot of things today we've had

evet ve olumlu bir şey, bugün pek çok şey yaşadık,

unusual words we've had things that are broken we've

alışılmadık sözlerimiz oldu, olan şeyler yaşadık. kırıldı

had mr steve talking about how he is going to slaughter

Bay Steve'in binlerce ev sineğini nasıl öldüreceği hakkında konuşmasını sağladık

thousands and thousands of house flies we've had

some lovely cows saying hello we've had our neighbor with

Merhaba diyen sevimli ineklerimiz oldu Gürültülü çim biçme makinesi olan komşumuz vardı

their noisy lawn mower we've had a look at mr steve's grass

Bay Steve'inkine bir göz attık çimen Bay Steve'in yıldız çiçeğine

we've we've had a look at mr steve's dahlia

bir göz attık

we've had a look at mr steve's scones and we've also had a look at mr steve's

Bay Steve'in çöreklerine bir göz attık ve ayrıca Bay Steve'in güzel yüzüne de bir göz attık

beautiful face that of course is the highlight of the

ki bu elbette şovun en önemli özelliği

show i think so we're going now thank you very much

bence bu yüzden biz şimdi gidiyoruz

steve for joining us should i go first you may well

steve bize katıldığınız için çok teşekkür ederim önce ben gideyim mi

uh goodbye to everybody have a lovely week

herkese hoşçakalın güzel bir hafta geçirin uh

uh learn english and see you all next week

ingilizce öğrenin ve haftaya görüşürüz hoşçakal bay

bye bye mr steve see you later he has left the building mr steve

steve sonra görüşürüz o binadan ayrıldı bay steve

has left the garden excuse me my throat is now playing up i'm sorry

bahçeden ayrıldı kusura bakmayın şimdi boğazım düğümleniyor bunun için üzgünüm neyse ki gitme

about that fortunately it is time to go

zamanı

mr steve is going into the kitchen to make a tea cake

bay steve çaylı kek yapmak için mutfağa gidiyor

he is going to toast the tea cake and make a delicious cup of tea i will

çaylı keki kızartacak ve lezzetli bir fincan kek yapacak çay

see you on

wednesday wednesday 2 p.m uk time i hope you've enjoyed today's

çarşamba çarşamba 14:00 uk saatinde görüşürüz umarım bugünün

live stream we've been in the garden i hope i will

canlı yayınını beğenmişsinizdir bahçedeydik umarım çarşamba da

be in the garden on wednesday as well we will be playing

bahçede olurum

the sentence game on wednesday i'm sorry about not having it today

çarşamba günü cümle oyunu oynayacağız ben Bugün alamadığımız için üzgünüm

but we are completely out of time it is time to say goodbye

ama zamanımız tamamen tükendi veda vakti geldi

thank you for your company thanks for your

Şirketin için teşekkür ederim katılımın için teşekkürler

participation i've enjoyed looking at your messages i've enjoyed

Mesajlarına bakmaktan zevk aldım

reading your messages today thank you very much don't forget if you

Bugün mesajlarını okumaktan zevk aldım çok teşekkür ederim unutma

want to give me a little like please give me a little thumbs up like

beni biraz beğenmek istersen lütfen bana biraz beğeni ver canlı yayınlarımı beğendiğini göstermek

that you see you can give me a thumbs up to

için bana bir başparmak kaldırabilirsin

show that you like my live streams and also you can

ve ayrıca abone de olabilirsin

subscribe as well that is almost it almost time to say

neredeyse bu kadar neredeyse veda

goodbye it is almost time to bid you farewell thank you very much

etme zamanı neredeyse veda etme zamanı geldi çok teşekkür ederim

anna belarusia lille

anna belarusia lille

thank you antonio mr duncan and mr steve i used to watch offline your live

teşekkür ederim antonio bay duncan ve bay steve eskiden canlı yayınlarınızı çevrimdışı izlerdim

streams because in this time i am working i'm

çünkü bu zamanlarda çalışıyorum

working at home now i am antonio robson from brazil say hello thank you antonio

artık evde çalışıyorum ben brezilya'dan antonio robson merhaba, teşekkürler antonio

and it's nice to see you back with us on the live

ve sizi tekrar canlı yayında aramızda görmek güzel

stream i hope you are doing well there in brazil that's it

umarım brezilya'da iyisinizdir

we have time for nothing else it is time to say goodbye thanks a lot

başka hiçbir şey için zamanımız yok hoşçakal deme zamanı çok teşekkürler

see you wednesday this is mr duncan in the birthplace of

çarşamba görüşürüz, bu bay duncan ingilizcenin doğum yerinde,

the english language saying thanks for watching see you on

izlediğiniz için teşekkürler diyor

wednesday there will be captions later on for this

çarşamba günü görüşürüz bu canlı yayın için daha sonra altyazılar olacak

live stream you might have to wait for maybe two

belki iki

or three hours but there will be captions coming

veya üç saat beklemeniz gerekebilir ama altyazılar

later on and i will be back with you on wednesday

daha sonra gelecek açık ve İngiltere saatiyle Çarşamba günü saat

2 p.m uk time and of course until the next time we

14:00'te sizinle döneceğim ve tabii ki bir dahaki sefere

meet here on youtube this is mr duncan in the birthplace of

youtube'da buluşana kadar bu, İngilizcenin doğum yerindeki Bay Duncan, izlediğiniz

english saying thanks for watching see you later

için teşekkürler, sonra görüşürüz, kendinize iyi bakın, kendinize iyi bakın,

take care stay safe and of course you know what's coming next yes you do...

güvende kalın ve tabii ki siz sırada ne olduğunu biliyorsun evet biliyorsun...

ta ta for now 8-)

şimdilik ta ta 8-)