Learn the English Phrases OUT COLD and COLD FEET

In this English lesson,

Bu İngilizce dersinde,

I wanted to help you learn the English phrase out cold.

İngilizce ifadeyi soğukkanlılıkla öğrenmenize yardımcı olmak istedim.

The driveway behind me is very icy right now.

Arkamdaki garaj yolu şu anda çok buzlu.

If I slipped on it and hit my head,

Üzerine kayıp kafamı çarparsam,

I would probably be knocked out cold.

muhtemelen bayılırdım.

When someone is out cold, it means they are unconscious.

Birisi üşüdüğünde, bilinçsiz olduğu anlamına gelir.

Sometimes when you're watching a boxing match

Bazen bir boks maçı izlerken

and people are fighting,

ve insanlar kavga ederken,

the one boxer might punch the other boxer

bir boksör diğer boksörü yumruklayabilir

and then the other boxer might be knocked out cold.

ve ardından diğer boksör bayılabilir.

So when you say that someone is out cold,

Yani birisinin üşüdüğünü söylediğinizde,

it means that they are unconscious.

bu onların bilinçsiz olduğu anlamına gelir.

It means they have been knocked out.

Demek ki elendiler.

That's another way that we say it.

Bunu söylememizin başka bir yolu da bu.

So again, the driveway behind me was all snow,

Yine, arkamdaki garaj yolu tamamen karla kaplıydı,

but things are melting now,

ama şimdi her şey eriyor, bu

so there's ice with a thin layer of water on top.

yüzden üzerinde ince bir su tabakası olan buz var.

It's very, very slippery.

Çok, çok kaygan.

If I slipped on it and hit my head,

Üzerine kayıp kafamı vurursam,

it would probably knock me out cold.

muhtemelen beni yere sererdi.

That wouldn't be very good.

Bu pek iyi olmaz.

The other phrase I wanted to teach you today

Bugün size öğretmek istediğim diğer deyim

also has the word cold,

de soğuk kelimesini içeriyor

and it's the phrase cold feet.

ve bu deyim soğuk ayaklar.

Now, you can use this phrase literally.

Şimdi, bu ifadeyi tam anlamıyla kullanabilirsiniz.

You can say, "I have cold feet

"

because the house is not warm enough,"

Ev yeterince sıcak olmadığı için ayaklarım üşüyor" diyebilirsiniz,

but we usually use this phrase to talk about

ancak bu ifadeyi genellikle

when someone is nervous about doing something,

birisi bir şey yapmaktan çekindiğinde,

maybe nervous to the point that they don't do it.

belki de bunu yapmayacak kadar gergin olduğunda konuşmak için kullanırız.

We could say this.

Bunu söyleyebiliriz.

Let's say a friend and I were planning to go skydiving.

Diyelim ki bir arkadaşım ve ben hava dalışı yapmayı planlıyorduk.

We were going to jump out of a plane with a parachute,

Uçaktan paraşütle atlayacaktık

and then the day of the event,

ve sonra olay günü,

the day when we were going to do it,

yapacağımız gün,

if I was at the airport and my friend never showed up,

ben havaalanında olsam ve arkadaşım hiç gelmemiş olsa, "

I could say, "Oh, he must have gotten cold feet."

Ah" diyebilirdim. , korkmuş olmalı."

So he must have gotten to the point

Yani

where he was just too afraid to do it.

bunu yapmaktan çok korktuğu bir noktaya gelmiş olmalı.

We sometimes use the phrase cold feet to talk about people

Bazen evlenmek üzere olan insanlar hakkında konuşmak için soğuk ayaklar ifadesini kullanırız

when they're about to get married.

.

Sometimes the bride or groom on the day of the wedding

Bazen düğün günü gelin veya damat çekinmeye

might start to get cold feet.

başlayabilir.

That means they might start to think about,

Bu,

"Do I really want to marry this guy?"

"Bu adamla gerçekten evlenmek istiyor muyum?" diye düşünmeye başlayabilecekleri anlamına gelir.

or, "Do I really want to marry this person?"

veya " Bu kişiyle gerçekten evlenmek istiyor muyum?"

Usually they do,

Genellikle yaparlar,

but sometimes on the morning of their wedding,

ama bazen düğünlerinin sabahında

they might start to get a little bit of cold feet.

biraz çekinmeye başlayabilirler.

So again, you can say that they have cold feet

Yani yine, onların üşüdüğünü söyleyebilirsin

or you can get cold feet.

ya da üşüyebilirsin.

You can say it either way.

Her iki şekilde de söyleyebilirsin. Bir daha

To review, when you are knocked out cold,

gözden geçirmek gerekirse, bayıldığınızda

it means you are unconscious.

baygınsınız demektir.

Clunk, hit your head, out cold.

Clunk, kafanı vur, soğuktan.

I have actually been out cold once in my life.

Aslında hayatımda bir kez üşüdüm.

I'm not sure why that happened again.

Bunun neden tekrar olduğundan emin değilim.

I hit my head really hard

Kafamı çok sert vurdum

and I was out cold for a little bit.

ve biraz üşüdüm.

And when you get cold feet or when you have cold feet,

Ve üşüdüğünüzde veya üşüdüğünüzde,

it means you're nervous

bu gergin olduğunuz

or a little bit worried about doing something.

veya bir şey yapma konusunda biraz endişeli olduğunuz anlamına gelir.

But hey, let's look at a comment from a previous video.

Ama hey, önceki bir videodan bir yoruma bakalım.

This comment is from Maggie, and Maggie says this.

Bu yorum Maggie'den ve Maggie bunu söylüyor.

"When my junior high school daughter

"Ortaokul kızım

has finished her assignments for school

okul ödevlerini bitirip

and is doing nothing except browsing her phone,

telefonuna bakmaktan başka bir şey yapmadığında,

I ask her to earn her keep.

For example, doing the dishes.

Sometimes it's hard to keep it together, though,

when I lose my temper."

geçimini sağlamasını isterim. öfkem."

I think the comment got cut off a little bit there.

Sanırım yorum orada biraz kesildi.

I don't have the rest of it here,

Tamamı burada yok

but I'll put it on the screen anyways.

ama yine de ekrana aktarayım.

And my response was this to Maggie.

Ve cevabım Maggie'ye şu oldu.

It's good for kids to help around the house

Çocukların evin işlerine yardım etmesi

and to earn their keep.

ve geçimlerini sağlaması iyidir.

Someday they will be adults,

Bir gün yetişkin olacaklar

and if they don't learn how to cook and clean now,

ve şimdi yemek yapmayı ve temizlik yapmayı öğrenmezlerse

who will teach them?

onlara kim öğretecek?

So thanks Maggie for that comment.

Bu yorum için teşekkürler Maggie.

Sorry it got cut off a little bit,

Biraz kesintiye uğradığı için üzgünüm

but Maggie was talking about the two phrases

ama Maggie geçimini sağlamak için iki cümleden bahsediyordu

to earn your keep, which means to contribute to the house

, yani

by doing some chores and work,

bazı ev işleri ve iş yaparak eve katkıda bulunmak,

and then the second one was to keep it together.

ikincisi ise evi bir arada tutmaktı.

Sometimes it's hard to keep it together

Bazen çocuklarınıza biraz üzülürken bunu bir arada tutmak zordur

when you're getting a little bit upset

with your children.

So you're getting a little bit angry

.

Yani biraz sinirleniyorsun

but you're getting a little bit emotional at the same time.

ama aynı zamanda biraz da duygusallaşıyorsun.

That happens to me sometimes, too.

Bazen bende de oluyor bu.

Kids don't always do what you ask them to do. (laughs)

Çocuklar her zaman onlardan yapmalarını istediğiniz şeyi yapmazlar. (gülüyor)

Anyways, I just wanted to talk a little bit

Her neyse, biraz

about the weather.

hava durumundan bahsetmek istedim.

I'm wearing a jacket.

Bir ceket giyiyorum.

I don't have a sweater on.

Üzerimde süveter yok.

It is really warm out here.

Burası gerçekten sıcak.

It's nine degrees.

Dokuz derece.

All of the snow and ice behind me

Arkamdaki tüm kar ve buz

will be probably gone in a few days.

muhtemelen birkaç gün içinde gitmiş olacak.

It's almost the end of February.

Neredeyse Şubat ayının sonu.

It's almost the beginning of March.

Neredeyse Mart ayının başı.

Spring is just around the corner.

Bahar hemen köşede. Dünkü yorumlarda da

I know someone mentioned that

birisinin bundan bahsettiğini biliyorum

in the comments yesterday as well.

.

Yes, spring is just around the corner.

Evet, bahar hemen köşede.

Soon, it will be warm and everything will be green.

Yakında hava ısınacak ve her şey yeşil olacak.

Anyway, Bob the Canadian here.

Neyse, Kanadalı Bob burada.

I'll see you in a few days

Birkaç gün sonra

with another short English lesson.

başka bir kısa İngilizce dersi ile görüşürüz.