Learn the English Phrases TO GET SOME SHUT-EYE and TO HAVE A HUNCH

In this English lesson,

Bu İngilizce dersinde, biraz uyuman için

I wanted to help you learn the English phrase

İngilizce ifadeyi öğrenmene yardım etmek istedim

to get some shut-eye.

.

Now this is your eye, and this is your eyes shut.

Şimdi bu senin gözün ve bu da senin gözlerin kapalı.

And when we say that you need to get some shut-eye,

Ve biraz uyumanız gerektiğini söylediğimizde,

all we really mean is that you need some sleep.

gerçekten demek istediğimiz biraz uyumaya ihtiyacınız olduğudur.

Let's say that it's been a long day,

Diyelim ki uzun bir gün oldu

and it's 9:30 or 10 o'clock at night.

ve gece 9:30 veya 10.

I might say to Jen,

Jen'e,

ah, you know what, I'm really tired.

ah, biliyor musun, gerçekten yorgunum diyebilirim.

I need to get some shut-eye.

Biraz uyumaya ihtiyacım var.

Basically, all I'm saying is that I need to get some sleep.

Temel olarak, tek söylediğim biraz uyumam gerektiği.

This happens a lot more often in the summer

Bu,

when I'm doing physical labor on the farm.

çiftlikte fiziksel iş yaptığım yaz aylarında çok daha sık oluyor.

A lot of times I'll work really hard all day,

Çoğu zaman kaslarımı kullanarak bütün gün gerçekten çok çalışacağım

using my muscles,

and then at the end of the day,

ve günün sonunda kendimi

I really feel worn out, and I need some shut-eye.

gerçekten bitkin hissediyorum ve biraz uyumaya ihtiyacım var.

So it basically just means that you need some sleep.

Yani temelde sadece biraz uykuya ihtiyacın olduğu anlamına gelir.

The other phrase I wanted to teach you today

Bugün size öğretmek istediğim diğer bir deyim de

is the phrase to have a hunch.

önseziye sahip olmak deyimidir.

Now I have a hunch

Şimdi

I might have done this phrase already in the past.

bu cümleyi geçmişte çoktan yapmış olabileceğime dair bir önsezim var.

When you have a hunch,

Bir önseziye sahip olduğunuzda,

it means that you think something is true,

bu, bir şeyin doğru olduğunu düşündüğünüz,

but you don't really have a lot of facts,

ancak bunu kanıtlayacak çok fazla gerçek

or details to prove it.

veya ayrıntıya sahip olmadığınız anlamına gelir.

Sometimes when police are investigating a crime,

Bazen polis bir suçu soruştururken

they'll have a hunch.

bir önseziye kapılır.

You'll hear this a lot on police TV shows,

Bunu polis televizyon programlarında çok duyacaksınız,

they'll have a hunch.

önsezileri olacak.

That means they don't necessarily have clues or facts

Bu, suçu nasıl çözeceklerine dair mutlaka ipuçlarına veya gerçeklere sahip olmadıkları anlamına gelir

about how to solve the crime,

,

but their brain is just kind of telling them

ancak beyinleri onlara

what they should do.

ne yapmaları gerektiğini söyler.

I have a hunch that Jen will be home soon actually,

Jen'in yakında evde olacağına dair bir önsezim var,

because she left about an hour ago,

çünkü yaklaşık bir saat önce ayrıldı

and she just went to do a few errands.

ve birkaç ayak işi için gitti.

So I have a hunch that she'll be home soon.

Bu yüzden yakında evde olacağına dair bir önsezim var.

I don't actually know if she'll be home soon.

Aslında yakında evde olur mu bilmiyorum.

I just think she will be

Sadece

based on a few feelings that I have,

sahip olduğum birkaç duyguya

and a couple things that I know.

ve bildiğim birkaç şeye dayanacağını düşünüyorum.

So I, she hasn't texted me,

Bu yüzden bana mesaj atmadı

and said I'll be home in 10 minutes,

ve 10 dakika içinde evde olacağımı söyledi,

but I have a hunch she'll be home soon.

ama yakında evde olacağına dair bir önsezim var.

So to review,

Yani gözden geçirmek,

to get some shut-eye means to simply get some sleep.

biraz uyumak, sadece biraz uyumak demektir.

And it's kind of funny, isn't it?

Ve biraz komik, değil mi?

To get some shut-eye, you shut your eyes,

Biraz uyumak için gözlerini kapatıyorsun

and then you sleep.

ve sonra uyuyorsun.

And then to have a hunch means

Ve sonra bir önseziye sahip olmak,

that you think something is true.

bir şeyin doğru olduğunu düşündüğünüz anlamına gelir.

Not because you have a lot of facts,

Pek çok gerçeğe sahip olduğunuz için değil, sadece bu duyguya

but simply because you have this feeling, you have a hunch.

sahip olduğunuz için , bir önseziniz var.

Anyways, let's look at a comment from a previous video.

Her neyse, bir önceki videodan bir yoruma bakalım.

This comment is from Bharadwaj.

Bu yorum Bharadwaj'dan.

Hello, Mr. Bob,

Merhaba Bay Bob,

really appreciate your hard work in preparing these videos.

bu videoları hazırlarken gösterdiğiniz sıkı çalışma için gerçekten teşekkür ederiz.

It has helped me gain confidence,

Güven kazanmama

and improve my fluency in English.

ve İngilizce akıcılığımı geliştirmeme yardımcı oldu.

And my response,

Ve cevabım,

I'm happy that I can help, Bharadwaj.

yardım edebildiğim için mutluyum, Bharadwaj.

So I appreciate the thank you,

Bu yüzden teşekkür için minnettarım

and I do think these lessons are kind of,

ve bu derslerin bir nevi,

I would say they're an acquired taste.

kazanılmış bir tat olduğunu söyleyebilirim.

In English, when we say something is an acquired taste,

İngilizce'de bir şeyin edinilmiş bir tat olduğunu söylediğimizde,

it usually means that it's not for everybody.

bu genellikle bunun herkes için olmadığı anlamına gelir.

And you have to kind of find a way

Ve

to use that thing in a way that helps you.

o şeyi sana yardımcı olacak şekilde kullanmanın bir yolunu bulmalısın.

So these videos aren't necessarily for everybody,

Yani bu videolar,

these short English lessons,

bu kısa İngilizce dersleri herkese göre değil

because I do talk a little quicker for the last two minutes,

çünkü son iki dakikadır biraz daha hızlı konuşuyorum

because I do teach two phrases really, really quickly.

çünkü iki cümleyi gerçekten çok hızlı öğretiyorum.

And for some people, that's not enough phrases.

Ve bazı insanlar için bu yeterli ifade değil.

They wanna learn like 20 phrases at once,

Aynı anda 20 kelime öbeği falan öğrenmek istiyorlar

but they are fun for me to do.

ama benim için yapması eğlenceli.

And I'm glad that people do appreciate them.

Ve insanların onları takdir etmesinden memnunum.

I've never expected this channel

Bu kanalın gerçekten çok büyüyeceğini hiç beklemiyordum

to become really, really big,

but it is fun for me to do these lessons.

ama bu dersleri yapmak benim için eğlenceli.

I wanted to show you, let me get this spun around,

Size göstermek istedim, bunu döndürmeme izin verin

and let's take a little look down here.

ve buraya biraz göz atalım.

I hope it focuses.

umarım odaklanır.

You'll see that the daffodils

Nergislerin

are just starting to poke out of the ground.

yerden yeni çıkmaya başladığını göreceksiniz.

So that's kind of cool.

Yani bu çok havalı.

Spring is on its way.

Bahar yolda. Bahardan çok

I know I've been talking about spring a lot.

söz ettiğimin farkındayım .

I wasn't gonna talk about the weather in this video,

Bu videoda hava durumundan bahsetmeyecektim

but as I walked out here,

ama buradan çıkarken yerden

I noticed that the daffodils were coming out of the ground.

nergislerin çıktığını fark ettim .

So I thought I should mention them.

Bu yüzden onlardan bahsetmem gerektiğini düşündüm.

A sign of spring,

Baharın bir işareti

and what I always think is a bit of a sign of hope,

ve her zaman biraz umut olduğunu düşündüğüm şey ,

which I think might be something that's good

bence bu

for the world right now.

şu anda dünya için iyi bir şey olabilir.

Anyways, Bob the Canadian here,

Her neyse, Kanadalı Bob, burada

I'm glad that you're here enjoying these lessons,

olduğun ve bu derslerden zevk aldığın için mutluyum

and I know they're an acquired taste,

ve onların edinilmiş bir zevk olduğunu biliyorum,

but I'll see you in a few days with another one, bye.

ama birkaç gün sonra başka bir dersle görüşürüz, hoşçakal.