My Quest to End the Horror of Gun Violence in the US | Lucy McBath | TED

25,777 views ・ 2023-10-27

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Janset Neris Met Gözden geçirme: esra kurul
00:04
In the blink of an eye, life can change forever.
0
4209
4504
Göz açıp kapayıncaya kadar hayat sonsuza dek değişebilir.
00:10
One single moment can redefine everything that we know and believe.
1
10131
4880
Tek bir an bildiğimiz ve inandığımız her şeyi yeniden tanımlayabilir.
00:16
In 2012,
2
16721
2002
2012'de,
00:18
I would face the most devastating moments of my life
3
18765
3837
Hayatımın en yıkıcı anıyla karşılaşacağım an
00:22
when my son, Jordan, was shot and killed in a hate-driven shooting.
4
22644
6673
Oğlum Jordan’ın nefret odaklı bir silahlı saldırıda, vurulup ve öldürüldüğü an
00:30
My story, Jordan’s story, had began as one of loss.
5
30443
5214
Benim hikayem, Jordan’ın hikayesi, kayıp hikayesi olarak başlamıştı.
00:36
But I refused to let it in there.
6
36825
3253
Ama oraya girmesine izin vermeyi reddettim.
00:41
A life of loss, a story of loss, became one of transformation,
7
41788
4379
Bir kaybın hayatı, bir kayıp hikayesi, dönüşüm haline geldi,
00:46
of finding my voice
8
46209
2503
sesimi bulma
00:48
and turning my pain into purpose.
9
48753
3379
ve acımı amaca dönüştürme hikayesi oldu.
00:53
My story would become my most important tool
10
53675
3879
Hikayem, benim en güçlü silahım olacaktı
00:57
in fighting this nation's gun laws.
11
57596
3712
Bu ülkenin silah yasalarına karşı mücadelede
01:02
Our personal stories have such power to be able to bridge the deepest divisions
12
62809
6799
Kişisel hikayelerimizin öyle bir gücü var ki en derin ayrılıkları aşabilmek
01:09
and to inspire change and to bring people together.
13
69608
3795
ve değişime ilham verip ve insanları bir araya getirebilir
01:15
After losing my son, I left my 30-year career at Delta Airlines,
14
75322
5755
Oğlumu kaybettikten sonra Delta Havayolları’ndaki işime son verdim.
01:21
and I began a new career as an activist
15
81077
2711
ve aktivist olarak yeni bir kariyere başladım
01:23
fighting to change our nation's gun laws.
16
83788
2878
ulusumuzun silah yasalarını değiştirmek için.
01:26
And that trajectory led me to winning a seat in Congress,
17
86708
4630
Ve bu durum, beni Kongre’de bir sandalye kazanma yönünde yönlendirdi.
01:31
which was once held by Newt Gingrich.
18
91379
2086
bir zamanlar Newt Gingrich’in elindeydi.
01:39
I just have to say, though, that everything that I have done,
19
99638
4671
Yine de şunu söylemeliyim ki, yaptığım her şey
01:44
there was nothing more important to me than being a mother.
20
104351
5005
benim için anne olmaktan daha önemli değildi.
01:49
It all began with me just wanting to simply be a mother.
21
109356
4629
Her şey sadece anne olmak istememle başladı.
01:55
As a flight attendant,
22
115362
1334
Bir uçuş görevlisi olarak
01:56
I had the ability to be able to manipulate my schedule in such a way
23
116696
4338
programımı her gece oğlumun yanında evde olabileceğim şekilde
02:01
that I could be home for my son every single night.
24
121034
3754
ayarlama yeteneğine sahiptim.
02:04
And I have to be honest
25
124788
2794
Dürüst olmak gerekirse
02:07
that dealing with all those drunk passengers on the aircraft
26
127624
4004
uçaktaki tüm o sarhoş yolcularla uğraşmak
02:11
prepared me far better for a career in Congress
27
131670
3461
beni Kongre’de bir kariyer için olması gerekenden
02:15
than it ever should have.
28
135173
1460
çok daha iyi hazırladı.
02:18
But during the Great Recession, you know,
29
138176
2920
Ama Büyük Durgunluk sırasında
02:21
Jordan and I had to find fun activities that we could do
30
141137
3921
Jordan ve ben bütçemi bozmayacak
02:25
that would not break my budget.
31
145100
2669
eğlenceli aktiviteler bulmak zorunda kaldık.
02:27
So we spent a lot of time in our local skating rink
32
147811
3003
Bu yüzden yerel buz pateni pistinde
02:30
where you could get pizza for a dollar a slice.
33
150814
3253
dilim başına bir dolara pizza alabileceğiniz yerde zaman geçirdik
02:34
And as Jordan got older and he began to recognize girls,
34
154067
3962
Jordan büyüdükçe ve kızları tanımaya başladıkça
02:38
he would say, "Mama, go over there and skate with the adults.
35
158029
3003
derdi ki, “Anne, oraya git ve yetişkinlerle paten yap.
02:41
You go skate with them, and let me skate by myself.”
36
161032
3253
Onlarla kaymaya git ve tek başıma kaymama izin ver.”
02:44
So off he would go, trying to be so cool and so suave,
37
164285
4839
Böylece gider, havalı ve nazik olmaya çalışırdı
02:49
and I would run up to him and I'm like,
38
169165
1877
ve ben ona koşardım ve derdim ki,
02:51
"Oh, Jordan, my baby, I love you, oh, my baby!"
39
171084
4796
“Oh, Jordan, bebeğim, seni seviyorum, oh bebeğim!”
02:55
And he would do everything that he could to get away from his crazy mama.
40
175922
3462
Ve çılgın annesinden uzaklaşmak için elinden geleni yapardı.
03:00
You know, Jordan and I had just such a special bond,
41
180593
4797
Biliyorsunuz, Jordan ve benim çok özel bir bağımız vardı
03:05
and it would be these intimate moments
42
185432
2711
ve bu samimi anlar olurdu
03:08
of our former life
43
188184
2503
eski hayatımızdan
03:10
that would fuel my new journey to Congress.
44
190729
2168
Kongre’ye yeni yolculuğumu körükleyecekti.
03:14
A decade ago.
45
194983
1251
On yıl önce
03:17
Jordan was with his father in Jacksonville, Florida,
46
197610
3587
Jordan, Jacksonville Florida’da babasıyla birlikteydi
03:21
for Thanksgiving.
47
201197
1252
Şükran Günü için.
03:23
And it was Black Friday, the day after Thanksgiving,
48
203908
3003
Ve Kara Cuma’ydı, Şükran Günü’nden sonraki gün,
03:26
and Jordan was so excited because he was going to go shopping with his boys.
49
206911
5631
ve Jordan çok heyecanlıydı çünkü arkadaşlarıyla alışverişe gidecekti.
03:32
He was going to go shopping at the mall,
50
212584
2419
Alışveriş merkezinde alışverişe gidecekti,
03:35
and they were going to buy clothes and pick up girls
51
215044
3129
ve kıyafetler alacak, kızları alacaklardı
03:38
and just do all the things that these teenagers would do
52
218214
5798
ve gençlerin yapacağı şeyleri yapacaklardı
03:44
when they're finding their newfound independence.
53
224053
2878
yeni keşif ettikleri bağımsızlıklarıyla
03:48
They stopped at a convenience store gas station just to get some chewing gum.
54
228892
3920
Sadece sakız almak için bir market benzin istasyonunda durdular.
03:54
And Jordan was in the back seat of the car,
55
234105
4213
Jordan arabanın arka koltuğundaydı
03:58
and a man pulls up next to them on the passenger side.
56
238318
4254
ve yanlarında yolcu tarafında bir adam durdu
04:03
He starts complaining about their loud music.
57
243740
4171
Yüksek sesli müziklerinden şikayet etmeye başladı.
04:08
And he starts a verbal altercation with them,
58
248912
4045
Ve onlarla sözel bir tartışmaya girdi
04:12
claiming that he couldn't hear himself thinking.
59
252999
4129
kendi düşündüklerini duyamadığına dair iddialarda bulundu
04:17
They needed to turn down their “thug” music.
60
257170
2252
“Haydut” müziklerini kapatmaları gerekiyormuş.
04:19
He called them “gang bangers and thugs.”
61
259464
3170
Onlara “çete avcıları ve haydutlar” dedi.
04:22
And in those three and a half minutes
62
262675
2169
Ve o üç buçuk dakika içinde
04:26
that man pulled a gun out of his glove box
63
266095
3087
adam eldiven kutusundan bir silah çıkardı
04:30
and he shot ten rounds
64
270892
1627
ve 10 tur vurdu
04:33
into that car.
65
273645
1209
arabanın içine doğru
04:36
Three of those rounds hitting and killing my only son.
66
276856
3587
Bu mermilerden üçü tek oğlumu vurup öldürdü.
04:43
And that's when I got the phone call.
67
283947
2419
Ve işte o zaman telefon aldım.
04:48
The phone call that is the worst nightmare of every parent.
68
288701
5214
Her ebeveynin en kötü kabusu olan o telefon görüşmesi.
04:55
And I remember Jordan's father telling me that Jordan had been shot
69
295917
5255
Jordan’ın babasının bana Jordan’ın vurulduğunu söylediğini
05:01
and my whole world went black.
70
301214
4087
ve tüm dünyamın karardığını hatırlıyorum.
05:08
I had ...
71
308930
1251
Ben...
05:11
defined my whole life as being Jordan’s mom.
72
311558
5088
Tüm hayatımı Jordan'ın annesi olarak tanımladım.
05:16
And in that single moment,
73
316646
1668
Ve tam o anda
05:19
being Jordan’s mom would take on entirely new meaning for me.
74
319399
5172
Jordan’ın annesi olmak benim için tamamen yeni bir anlam kazanacaktı.
05:26
Grief, it traps you in the prison of your own despair.
75
326948
6590
Keder, seni kendi umutsuzluğunun hapishanesine hapseder.
05:33
And if we let grief take control,
76
333538
2502
Ve eğer kederin kontrolü ele geçirmesine izin verirsek
05:36
we risk losing not only our present but our future as well.
77
336082
4630
sadece bugünümüzü değil, geleceğimizi de kaybetme riskiyle karşı karşıyayız.
05:42
If I had succumbed to that loss,
78
342171
3421
Bu kayba yenik düşseydim,
05:45
I would be enduring not only one tragedy, but two.
79
345633
3712
sadece bir trajediye değil, iki trajediye de katlanırdım.
05:50
So I made a decision.
80
350805
1376
Bu yüzden bir karar verdim.
05:54
I made the decision that Jordan's legacy would not be one of loss,
81
354267
5422
Jordan’ın mirasının bir kayıp olmayacağı
05:59
but one of hope.
82
359689
1543
umut mirası olacağına karar verdim.
06:02
I chose to channel my pain into purpose.
83
362901
4838
Acımı amaca yönlendirmeyi seçtim.
06:09
So I began my second career as an activist
84
369073
3712
Böylelikle aktivit olarak ikinci kariyerime başladım
06:12
for Moms Demand Action,
85
372785
1585
“Anneler Eylem Talep ediyor” için
06:14
for Gun Sense in America and Everytown for Gun Safety.
86
374370
3504
Amerika’da Gun Sense için ve Silah Güvenliği için
06:18
While learning the unmistakable truth that every single one of us is at risk
87
378833
5506
Her birimizin risk altında olduğu gerçeğini öğrendim
06:24
to falling victim to gun violence.
88
384380
2461
silahlı şiddetin kurbanı olmanın gerçeğini
06:28
We all remember.
89
388426
1251
Hepimiz hatırlıyoruz.
06:30
Just a little over five months ago.
90
390887
1752
Sadece beş aydan biraz daha önce.
06:35
A woman was killed and four others were injured,
91
395767
3670
Bir kadının öldürüldüğü ve 4 yaralının
06:39
just visiting the doctor's office,
92
399437
3587
sadece doktor ziyaretine gittiği
06:43
only about three and a half blocks from here in midtown Atlanta.
93
403024
3462
ve buraya Atlanta’ya üç buçuk blok ötesinde olan bir olay.
06:47
And a year ago,
94
407987
1251
Ve bir yıl önce,
06:50
two were killed and three were injured just down the street.
95
410406
4505
Sokağın hemen aşağısında iki kişi öldü ve üç kişi yaralandı.
06:57
Statistically, today, 120 Americans will be shot and killed
96
417830
6632
İstatistiksel olarak, bugün 120 Amerikalı vurularak öldürülecek
07:04
and 200 more will be wounded.
97
424504
3503
ve 200 kişi daha yaralanacak.
07:09
Per capita, the United States has more gun violence
98
429425
5381
Kişi başına düşen, Amerika Birleşik Devletleri dünyadaki diğer
07:14
than any other developed nation in the world.
99
434847
4880
gelişmiş ülkelerden daha fazla silah şiddetine sahiptir.
07:19
And polling shows it.
100
439769
1251
Ve anketler gösteriyor ki
07:21
Over 80 percent of Americans agree
101
441062
3420
Amerikalıların yüzde 80′inden fazlası
07:24
that there needs to be some kind of common-sense gun safety legislation,
102
444482
4880
tüm silah satışları için evrensel geçmiş kontrolleri gibi bir tür
07:29
like universal background checks for all gun sales.
103
449362
4004
sağduyulu silah güvenliği mevzuatı olması gerektiği konusunda hemfikirdir.
07:33
But why didn't I know about any of this
104
453366
5547
Peki ben bunların hiçbirinden neden oğlum ölmeden önce
07:38
before losing my son?
105
458913
2002
haberdar değildim?
07:40
Why was this country not screaming at the top of its lungs
106
460957
4379
Bu ülke neden çiğerlerinin tepesinden
07:45
for gun safety legislation?
107
465378
1835
silah güvenliği mevzuatı için çığlık atmıyordu?
07:48
So I traveled this country advocating for common sense laws,
108
468506
4838
Bu yüzden bu ülkeyi gezdim, sağduyuyla yasaları savunarak,
07:53
such as “red flag” laws
109
473386
1877
“Kırmızı bayrak” yasaları gibi
07:55
that enable law enforcement, along with our loved ones,
110
475304
3879
sevdiklerimizle kolluk kuvvetlerinin uygulanmasını sağlayan,
07:59
to be able to take the guns out of hands of people
111
479225
2836
İnsanların elinden silahları almak için
Kendilerine veya başkalarına risk oluşturanlardan.
08:02
that are posing a risk to themselves or to others.
112
482103
3545
08:05
I've advocated for universal background checks
113
485648
4463
Evrensel öz geçmiş kontrollerini savundum
08:10
to keep firearms out of the hands of convicted abusers.
114
490111
5839
hüküm giymiş tacizcilerin ellerinden ateşli silahları uzak tutmak için
08:15
But by telling my story,
115
495950
1960
Ama hikayemi anlatarak,
08:17
I’ve been able to do something that so many people talk about
116
497910
3796
Bir şeyler yapmayı başardım pek çok insanın konuştuğu,
08:21
but they’re never able to achieve in our politics:
117
501748
3420
ama siyasetimizde asla başaramadıkları bir şeyi yapabildim:
08:26
bridge the political divide.
118
506210
2586
Siyasi uçurumun açtığı bölünmeyi kapatmak.
08:30
I'll never forget meeting a man by the name of Reverend Rob Schenck.
119
510840
5714
Rahip Rob Schenck adında bir adamla tanışmayı asla unutmayacağım.
08:37
As an evangelical minister,
120
517638
2545
Evanjelik bir bakan olarak,
08:40
he was the most prolific and leading voice
121
520224
3045
o en üretken ve lider bir sesti;
08:43
in the fight against abortion rights
122
523311
3962
kürtaj haklarına karşı mücadelede
08:47
through the 1990s.
123
527273
2377
1990′lar boyunca.
08:50
And as we begin building our friendship,
124
530777
3044
Ve dostluğumuzu kurmaya başladığımızda
08:53
I spoke with him at length about my need
125
533821
3671
Kendisiyle ihtiyaçlarım hakkında uzun uzun konuştum.
08:57
to save as many people's lives as possible.
126
537492
3211
Mümkün olduğun kadar insanın hayatını kurtarmak için
09:00
We began to challenge one another,
127
540703
2503
Birbirimize meydan okumaya başladık
09:03
and slowly but surely,
128
543247
2628
yavaş ama emin adımlarla
09:05
at great risk, personally and professionally.
129
545917
3587
kişisel ve profesyonel olarak büyük risk altında,
09:09
he began to stand up.
130
549545
1961
yanımda durmaya başladı.
09:12
He began to stand up as an activist for gun safety
131
552882
3712
Silah güvenliği için bir aktivist olarak savunmalara başladı
09:16
and, as importantly, also speaking out
132
556636
5130
ve daha da önemlisi,
09:21
on pro choice policy.
133
561808
1918
“Seçim hakkı” hakkında konuşmaya başladı.
09:25
Our stories are bigger than our politics.
134
565853
2836
Hikayelerimiz politikalardan daha büyüktür.
09:31
And then in 2018,
135
571109
2627
Ardından 2018′de
09:33
we all watched the horror at a Parkland, Florida high school.
136
573736
5297
Hepimiz Parkland, Florida lisesinin dehşetini izledik.
09:39
And I heard all of our elected officials
137
579033
2211
Ve seçilmiş yetkililerimizin şunu dediklerini duydum;
09:41
talk about, "Oh, we need to make sure that we change our dangerous gun laws.
138
581244
5171
“Oh, Tehlikeli silah yasalarını değiştirdiğimizden emin olmalıyız.
09:46
We need to make sure that we prevent these mass shootings."
139
586457
2920
Bu kitlesel saldırıları önlediğimizden emin olmalıyız.”
09:49
But they did absolutely nothing.
140
589418
2920
Ama kesinlikle hiçbir şey yapmadılar.
09:53
And so I made the decision
141
593798
2294
Böylece bir karar aldım.
09:56
that if Congress was not willing to change our gun laws,
142
596134
3628
Eğer kongrelerimiz silah yasalarını değiştirmeye istekli değilse,
09:59
I was going to work to change Congress.
143
599804
1960
Kongreyi değiştirmek üzere çalışacaktım
10:02
So I ran for a seat that nobody thought I was going to win.
144
602807
4379
Bu yüzden kimsenin kazanacağımı düşünmediği bir koltuk için koştum.
10:08
One of the incumbents in that seat voted against the Voting Rights Act.
145
608896
5464
O koltuktaki görevlerden biri Oy Hakları Yasasına karşı oy kullandı.
10:14
I ran for a seat that was once held by Newt Gingrich,
146
614360
3962
Bir zamanlar Newt Gingrich'in elinde tuttuğu bir koltuğa koştum
10:18
and I heard all the reasons why I could never win.
147
618322
3128
ve kazanamamamamın tüm nedenlerini duydum.
10:22
I heard all the reasons, such as, "Oh, it was too political,"
148
622285
5046
“Oh, çok politikti” gibi tüm nedenleri duydum
10:27
and that I would never win because it was unprecedented.
149
627373
3962
ve benzeri hiç görülmemiş olduğu için asla kazanamayacağımı duydum.
10:32
And I even heard that I couldn't win because I was a Black woman.
150
632295
3086
Siyahi bir kadın olduğum için kazanamayacağımı bile duydum.
10:36
So I took my story directly to the voters,
151
636382
4087
Bu yüzden hikayemi doğrudan seçmenlere götürdüm
10:40
and I told my story at their doorsteps,
152
640511
2544
ve hikayemi kapılarının önünde anlattım
10:43
I told my story at their mailboxes,
153
643097
3337
hikayemi posta kutularında anlattım
10:46
and I told my story by their telephones,
154
646475
3629
ve hikayemi telefonlarında anlattım
10:50
and I won that election by one percent of the vote.
155
650104
3462
ve bu seçimi oyların yüzde biri ile kazandım.
10:54
And in Congress I've heard all the stories of why we can't address gun safety.
156
654483
6132
Ve Kongre’de silah güvenliğini neden ele alamadığımıza dair tüm hikayeleri duydum.
11:00
They're pretty much the same reasons
157
660615
1835
Hemen hemen aynısıydı;
11:02
why people told me I would never win my election.
158
662450
3211
insanların bana neden seçimi kazanamayacağımı söyledikleriyle.
11:07
But I did what I've done time and time again since I lost my son.
159
667455
5297
Ama oğlumu kaybettiğimden beri yaptığım şeyi defalarca yaptım.
11:12
I told my story.
160
672793
2169
Hikayemi anlattım.
11:15
But in Congress, I told my story to my colleagues
161
675004
4213
Ama Kongre’de hikayemi
11:19
on both sides of the aisle.
162
679258
2753
her iki görüşteki meslektaşlarıma anlattım
11:23
To date, I have passed legislation such as “red flag” laws.
163
683221
6506
Bugüne kadar “kırmızı bayrak” yasaları gibi yasalar çıkardım.
11:29
I've supported legislation
164
689769
1668
Mevzuatı destekledim
11:31
such as background checks for all gun sales.
165
691437
2711
geçmiş kontrolleri gibi tüm silah satışları için.
11:34
And yes, I even had a hand
166
694148
2753
Ve evet, Bu yönetimi
11:36
in helping to encourage this administration
167
696901
2878
Silahlı Şiddeti Önleme Ofisi
11:39
to create an Office of Gun Violence Prevention.
168
699779
2878
kurmaya bile teşvik etmeye yardım ettim
11:45
Telling my story has helped me find meaning in my life again
169
705493
6214
Hikayemi anlatmak, hayatımda tekrardan anlam bulmama yardımcı oldu
11:51
after losing my son Jordan.
170
711749
2127
Oğlum Jordan’ı kaybettikten sonra
11:54
It's helped me find a way to Congress
171
714710
2002
Kongre'ye giden bir yol bulmama
11:57
and to pass meaningful gun safety legislation.
172
717880
4254
ve anlamlı silah güvenliği yasasını geçirmemi sağladı.
12:04
The power of our stories is universal.
173
724136
4088
Hikayelerimizin gücü evrenseldir.
12:09
And it lies within each and every one of us.
174
729475
3712
Ve her birimizin içinde yatıyor.
12:14
Never ever be afraid
175
734939
4004
Asla ama asla
12:18
to tell yours.
176
738943
2127
kendini anlatmaktan korkma.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7