Are We Alone in the Universe? We’re Close to Finding Out | Lisa Kaltenegger | TED

166,958 views ・ 2025-02-13

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ozay Ozaydin Gözden geçirme: Eren Gokce
00:03
We live in an incredible time of exploration,
0
3959
5088
İnanılmaz bir keşif döneminde yaşıyoruz,
00:09
on the verge of finding out whether we are alone in the cosmos or not.
1
9047
6715
evrende yalnız olup olmadığımızı öğrenmenin eşiğindeyiz.
00:16
This is one of the biggest questions humankind has ever asked.
2
16346
5422
Bu, insanoğlunun bugüne kadar sorduğu en büyük sorulardan biri.
00:21
And now, for the first time,
3
21810
3545
Şimdi, ilk kez,
00:25
we have a tool that could find out.
4
25397
3712
bunu öğrenebilecek bir araca sahibiz.
00:29
Because the James Webb Space Telescope is a telescope large enough
5
29150
6173
Çünkü James Webb Uzay Teleskobu, bizimki gibi küçük ama
00:35
to be able to catch light from planets like ours,
6
35323
5256
ışık yılı uzaklıktaki diğer yıldızların etrafında dönen gezegenlerden gelen
00:40
as small as ours, but circling other stars light-years away.
7
40620
5965
ışığı yakalayabilecek kadar büyük bir teleskop.
00:47
Because this search is a search over vast cosmic distances,
8
47669
6340
Bu araştırma çok büyük kozmik mesafeleri kapsayan bir araştırma olduğundan,
00:54
even light needs years
9
54050
3254
ışığın bile yıldızlar arasındaki
00:57
to travel these trillions of miles between stars.
10
57304
4379
bu trilyonlarca mili kat etmesi için yıllar gerekiyor.
01:02
So when you look up at the sky at night, you look back in time.
11
62183
5881
Yani geceleri gökyüzüne baktığınızda, zamanda geriye bakarsınız.
01:08
Let's imagine you were on a planet circling our neighboring star,
12
68815
4463
Yaklaşık dört ışık yılı uzaklıktaki
komşu yıldızımızın etrafında dönen bir gezegende olduğunuzu düşünelim.
01:13
about four light-years away.
13
73278
2627
01:15
Then you would see the Earth tonight, like it was four years ago.
14
75947
5047
O zaman Dünya’yı bu gece, dört yıl önce olduğu gibi görürdünüz.
01:22
On a planet 70 million light-years away,
15
82162
3753
70 milyon ışık yılı uzaktaki bir gezegende,
01:25
you could still see the dinosaurs roam here.
16
85957
2836
dinozorların hâlâ burada dolaştığını görebilirsiniz.
01:29
And it also means that out in the sky,
17
89461
4504
Bu aynı zamanda gökyüzünde,
ışığı bu gece gelen ve siz doğduğunuzda gönderilmiş olan
01:34
there is a star whose light arrives tonight,
18
94007
5172
01:39
that was sent out when you were born.
19
99220
3212
bir yıldız olduğu anlamına da gelir.
01:42
Your personal connection to the cosmos.
20
102932
3546
Kozmosla olan kişisel bağlantınız.
01:47
So these distances are vast,
21
107729
2294
Dolayısıyla bu mesafeler çok büyüktür,
01:50
but astronomers, throughout time,
22
110065
3795
ancak astronomlar zaman içinde kozmosun gizemlerini çözmeyi
01:53
have managed to unravel and reveal mysteries of the cosmos,
23
113902
5756
ve ortaya çıkarmayı başarmışlardır,
01:59
because light and matter interact.
24
119658
3003
çünkü ışık ve madde etkileşim hâlindedir.
02:03
So light carries energy,
25
123078
1835
Yani ışık enerji taşır
02:04
and if it hits a molecule with just the right energy,
26
124913
4337
ve eğer doğru enerjiye sahip bir moleküle çarparsa,
02:09
that molecule will start to swing and rotate.
27
129250
3629
o molekül sallanmaya ve dönmeye başlayacaktır.
02:13
So it's really the missing light,
28
133672
2419
Yani aslında kayıp ışık,
02:16
the light that doesn't make it to my telescope,
29
136132
3003
teleskobuma ulaşmayan ışık,
02:19
that tells me which molecules the light encountered before it got to me.
30
139177
6340
ışığın bana ulaşmadan önce hangi moleküllerle karşılaştığını söyler.
02:26
It's a little bit like a passport stamp
31
146351
2377
Bu biraz da bir yolcunun buraya gelmeden önce
02:28
that tells you where a traveler was before arriving here.
32
148770
5172
nerede olduğunu gösteren bir pasaport damgasına benziyor.
02:33
So when you look at this incredible image of the Pillars of Creation
33
153983
6924
James Webb Uzay Teleskobu tarafından çekilen
02:40
taken by the James Webb Space Telescope,
34
160907
4338
Yaratılış Sütunları’nın bu inanılmaz görüntüsüne baktığınızda
02:45
it is gorgeous.
35
165286
1836
muhteşem olduğunu görürsünüz.
02:47
But if you analyze the light,
36
167122
2836
Ancak ışığı analiz ederseniz,
02:49
you realize that we are watching a stellar nursery,
37
169999
4630
yıldızların ortaya çıktığını ve tutuştuğunu gördüğümüz
02:54
where we see stars emerge and ignite.
38
174629
3587
bir yıldız fidanlığını izlediğimizi fark edersiniz.
02:58
And when you look at stars in our night sky,
39
178591
4547
Gece gökyüzümüzdeki yıldızlara baktığınızda,
03:03
you reveal another astonishing truth --
40
183179
4380
başka bir şaşırtıcı gerçeği ortaya çıkarırsınız -
03:07
that you and me, all of us, are made of ancient stardust.
41
187600
6382
sizin ve benim, hepimizin, eski yıldız tozundan yapıldığımızı.
03:14
Because it took the heat in the core of a star
42
194649
3796
Çünkü sizi ve beni oluşturan atomları meydana getirmek için
03:18
and the violent explosion at the end of its lifetime
43
198486
4004
bir yıldızın çekirdeğindeki ısı ve ömrünün sonundaki
03:22
to make the atoms that made you and me.
44
202532
4129
şiddetli patlama gerekmiştir.
03:27
So on a fundamental level,
45
207579
2711
Yani temel bir düzeyde,
03:30
we are connected to each other and to the cosmos around us.
46
210331
5548
birbirimize ve etrafımızdaki kozmosa bağlıyız.
03:35
And now, for the first time,
47
215879
3044
Şimdi, ilk kez,
03:38
we get to search for other organisms somewhere else
48
218965
5172
başka yerlerde de eski yıldız tozundan yapılmış olabilecek
03:44
that might be made of ancient stardust, too.
49
224137
2961
başka organizmalar arayabiliyoruz.
03:48
But when you try to find life in the universe,
50
228308
6173
Ancak evrende yaşam bulmaya çalıştığınızda,
bu inanılmaz derecede zordur,
03:54
it is incredibly hard,
51
234481
2544
çünkü gezegenler çok daha küçüktür
03:57
because planets are so much smaller,
52
237066
2753
03:59
and they are close to their bright and big stars.
53
239861
4087
ve parlak ve büyük yıldızlarına yakındırlar.
04:03
And we don’t only want to find planets like ours,
54
243948
3879
Biz sadece bizimki gibi gezegenler bulmak istemiyoruz,
04:07
we want to look in their air and on their surface for signs of life.
55
247827
5130
havalarında ve yüzeylerinde yaşam belirtileri aramak istiyoruz.
04:12
So what we do is we wait
56
252957
4088
Yani yaptığımız şey,
gezegen bizim görüş hattımızdan yıldızına geçene kadar beklemek
04:17
until the planet crosses our line of sight to its star,
57
257086
5131
ve yıldızından gelen ışık
04:22
and the light from its star hits,
58
262258
2711
04:25
smashes into the atmosphere of the planet before it gets to my telescope.
59
265011
5506
teleskobuma ulaşmadan önce gezegenin atmosferine çarpıp parçalanıyor.
04:31
So I can look for these passport stamps
60
271434
3670
Böylece çok uzaktaki gezegenlerin havasında
04:35
to figure out what's in the air of planets very far away,
61
275146
4922
ne olduğunu anlamak için bu pasaport damgalarına
04:40
and the light fingerprint.
62
280068
3462
ve ışık parmak izine bakabilirim.
04:43
The best light fingerprint we have for life on the Earth
63
283571
3712
Dünya’daki yaşam için elimizdeki en iyi ışık parmak izi,
04:47
is the combination of oxygen and methane for carbon-based life,
64
287325
6089
yıldızının etrafındaki ılıman bölgede bulunan bir gezegende
04:53
with a water solvent,
65
293456
1835
karbon bazlı yaşam için
04:55
on a planet in the temperate zone around its star.
66
295333
4713
oksijen ve metan kombinasyonu ile su çözücüsüdür.
05:01
But I was really curious:
67
301172
2544
Ama gerçekten merak ediyordum:
05:03
How long could this light fingerprint tell you that there’s life on our planet?
68
303716
6924
Bu ışık parmak izi gezegenimizde yaşam olduğunu ne kadar süreyle söyleyebilirdi?
05:11
And so I figured out that, for about two billion years,
69
311558
5755
Böylece yaklaşık iki milyar yıldır biyosferin
05:17
the biosphere has painted signs of life into our atmosphere.
70
317355
5589
atmosferimize yaşam izleri çizdiğini anladım.
05:22
So for half of Earth's existence,
71
322986
2586
Yani Dünya’nın varlığının yarısı boyunca,
05:25
you could tell that there is life on our planet.
72
325613
3504
gezegenimizde yaşam olduğunu söyleyebilirsiniz.
05:30
And if life does this somewhere else too,
73
330535
3337
Eğer yaşam bunu başka bir yerde de yapıyorsa,
05:33
for the first time, we have now a chance to spot it.
74
333913
4630
ilk kez şimdi onu tespit etme şansımız var.
05:40
And so searching for life in the universe
75
340295
4462
Bu yüzden evrende yaşam aramak
05:44
actually made me see our planet completely differently.
76
344799
4004
aslında gezegenimizi tamamen farklı görmemi sağladı.
05:49
Here, for example, you see biota
77
349387
2294
Örneğin burada, Yeni Zelanda’daki
05:51
that colors these amazing hot sulphur springs in New Zealand
78
351681
4213
bu muhteşem sıcak sülfür kaynaklarını bu muhteşem turuncu renge boyayan
05:55
this gorgeous orange color,
79
355894
2585
biyotayı görüyorsunuz ve bu,
05:58
and it lets you start to think
80
358521
2169
diğer gezegenlerin ne kadar
06:00
about how different these other planets could be.
81
360732
2836
farklı olabileceğini düşünmeye başlamanızı sağlıyor.
06:04
There could be could be planets completely covered in oceans,
82
364068
4088
Tamamen okyanuslarla kaplı, dalgaları hiç kıyıya vurmayan
06:08
with waves that never break on a shore.
83
368197
2461
gezegenler olabilir.
06:11
Or planets half in eternal sunlight and half in perpetual night.
84
371200
6090
Ya da yarısı sonsuz güneş ışığı, yarısı da sonsuz gece olan gezegenler.
06:18
Or planets that are covered with a purple landscape.
85
378124
4046
Ya da mor bir manzarayla kaplı gezegenler.
06:22
Because purple bacteria is very sturdy, it can thrive under red sunlight.
86
382629
6715
Mor bakteri çok dayanıklı olduğu için kırmızı güneş ışığı altında gelişebilir.
06:29
So eight out of ten stars out there are actually small red stars.
87
389886
6965
Yani her on yıldızdan sekizi aslında küçük kırmızı yıldızlardır.
06:37
So purple might be the new green,
88
397560
4254
Yani mor, evrende yaşam ararken yeni yeşil olabilir.
06:41
when searching for life in the cosmos.
89
401856
2836
06:45
But we know that one out of five sun-like stars
90
405985
5673
Ancak beş güneş benzeri yıldızdan birinin potansiyel olarak
06:51
has a planet that could potentially be like ours.
91
411658
3837
bizimki gibi olabilecek bir gezegene sahip olduğunu biliyoruz.
06:55
So with 200 billion stars in our Milky Way alone,
92
415954
6840
Yani sadece Samanyolu’nda 200 milyar yıldız var,
07:02
that means we have billions and billions of possibilities.
93
422835
5339
bu da milyarlarca ve milyarlarca olasılığa sahip olduğumuz anlamına geliyor.
07:09
I founded the Carl Sagan Institute at Cornell
94
429592
3045
Cornell’de Carl Sagan Enstitüsü’nü, kozmosta yaşam bulmaya yönelik
07:12
to bring thinkers and creative minds from many different fields and backgrounds
95
432679
5964
bir araç seti oluşturmak üzere birçok farklı alandan, geçmişten
07:18
and ways of life together
96
438685
2377
ve yaşam biçiminden düşünürleri
07:21
to create the toolkit to find life in the cosmos.
97
441104
3879
ve yaratıcı zihinleri bir araya getirmek için kurdum.
07:25
And so we created a spectral database,
98
445858
3587
Böylece spektral bir veri tabanı,
07:29
a light-fingerprint database for habitable worlds.
99
449487
4087
yaşanabilir dünyalar için bir ışık-parmak izi veri tabanı oluşturduk.
07:34
And in case you're wondering, actually, Jurassic worlds,
100
454283
5548
Eğer merak ediyorsanız, aslında, uzay dinozorlarının
07:39
where space dinosaurs might roam somewhere else,
101
459872
5631
başka bir yerde dolaşabileceği Jurassic dünyalarını bulmak
07:45
are actually easier to find than a modern Earth,
102
465503
3629
modern Dünya’yı bulmaktan daha kolaydır,
07:49
because there was more oxygen when the dinosaurs lived here.
103
469132
4546
çünkü dinozorlar burada yaşarken daha fazla oksijen vardı.
07:53
I'm not saying there are space dinosaurs,
104
473720
2210
Uzay dinozorları var demiyorum,
07:55
but I'm just saying if you ever wanted there to be, I'm giving you options.
105
475930
4505
ama sadece eğer olmasını istiyorsanız, size seçenekler sunuyorum.
08:00
(Laughter)
106
480476
1961
(Gülüşmeler)
08:02
But when you search,
107
482478
1835
Ama araştırdığınızda,
08:04
then one of the questions that came was also if there's life in the cosmos.
108
484355
5589
gelen sorulardan biri de evrende yaşam olup olmadığıydı.
08:09
Of course, I don't know that yet.
109
489944
1585
Tabii ki bunu henüz bilmiyorum.
08:11
But if there's life in the cosmos,
110
491529
1960
Ama eğer evrende yaşam varsa,
08:13
could somebody be looking at us with just the same technology we have?
111
493531
4671
birileri bizim sahip olduğumuz teknolojinin aynısıyla
bize bakıyor olabilir mi?
08:18
And there's a space in the sky,
112
498244
1752
Gökyüzünde bir boşluk var,
08:20
a strip where you have just the right vantage point
113
500038
3378
Dünya’nın Güneş’in önünden geçişini görebileceğiniz
08:23
to see the Earth go in front of the Sun.
114
503416
2586
doğru bakış açısına sahip olduğunuz bir şerit.
08:26
And it encapsulates about 1,000 stars within 300 light-years,
115
506044
5213
300 ışık yılı içinde yaklaşık 1.000 yıldızı kapsar,
08:31
what's really our cosmic background.
116
511299
2169
bu da bizim kozmik arka planımızdır.
08:34
And so the question is, where could we be the aliens?
117
514135
5464
Asıl soru şu: Biz nerede uzaylı olabiliriz?
08:40
Is there life in the cosmos? I don't know.
118
520933
3045
Evrende yaşam var mı? Bilmiyorum.
08:44
We don't know yet, but I really want to find out,
119
524812
3671
Henüz bilmiyoruz, ama ben gerçekten öğrenmek istiyorum,
08:48
because the cosmos is 13.8 billion years old,
120
528524
4672
çünkü evren 13,8 milyar yaşında,
08:53
but we all get to live in the most exciting time,
121
533237
4171
ama hepimiz diğer gezegenlerde yaşam arayışının
08:57
where the search for life on other planets went from impossible to possible.
122
537450
6214
imkânsızdan mümkün hâle geldiği en heyecan verici zamanda yaşıyoruz.
09:04
And it's at the edge of technical capability,
123
544373
2712
Teknik imkânların sınırında olsak da,
09:07
but we're already designing larger telescopes
124
547126
3712
başka bir gezegende yaşam olup olmadığını anlamak için
09:10
that could catch more light of these planets
125
550880
2461
bu gezegenlerin daha fazla ışığını yakalayabilecek
09:13
to find out if there’s life out there
126
553341
2711
daha büyük teleskoplar tasarlamaya başladık bile.
09:16
calling another planet home.
127
556094
1751
09:18
From a tiny town in Austria,
128
558721
1627
Avusturya’da küçük bir kasabada
09:20
when I looked up at the stars
129
560389
2169
yıldızlara bakıp onların
09:22
and wondered if they could be suns to their planets,
130
562600
3462
gezegenlerine güneş olup olamayacaklarını merak ettiğim günlerden,
09:26
to now sitting in Carl Sagan's old office at Cornell,
131
566104
3712
Carl Sagan’ın Cornell’deki eski ofisinde oturduğum günlere uzanan
09:29
the journey has been challenging, inspiring
132
569857
4088
bu yolculuk zorlu, ilham verici
09:33
and full of wonder,
133
573945
1751
ve merak doluydu; çünkü
09:35
because those thousands of new stars,
134
575738
2669
gökyüzündeki binlerce yeni yıldız,
09:38
new suns [in] the sky,
135
578449
1960
yeni güneş,
09:40
hold a breathtaking promise
136
580409
2712
keşif maceramızın daha yeni başladığına dair
09:43
that our adventure of exploration has just begun.
137
583121
4754
nefes kesici bir vaatte bulunuyor.
09:48
So go out at night and find your favorite star,
138
588751
5506
Bu yüzden geceleri dışarı çıkın ve en sevdiğiniz yıldızı bulun
09:54
and allow yourself to wonder, what if we're not alone?
139
594298
5965
ve kendinize “ya yalnız değilsek?” diye merak etme izni verin.
10:01
Thank you.
140
601889
1126
Teşekkür ederim.
10:03
(Cheers and applause)
141
603057
3087
(Alkışlar ve tezahüratlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7