A Medical Mythbuster’s Mission to Improve Health Care | Joel Bervell | TED

Çeviri: Ozay Ozaydin Gözden geçirme: Suat Utku Merter

I think in the face of any adversity,

Bence her türlü zorluk karşısında

communities of color have always found solutions.

beyaz olmayan topluluklar her zaman çözümler bulmuşlardır.

I think for me, social media is one of those places and safe havens.

Benim için sosyal medya, bu yerlerden ve güvenli sığınaklardan biri.

Social media can be a positive change.

Sosyal medya olumlu bir değişim yaratabilir.

It can inform masses about really crucial issues

Medyada genellikle göz ardı edilen

gerçekten önemli konular hakkında kitleleri bilgilendirebilir.

that are often overlooked in the media.

My followers often are commenting on my videos saying,

Takipçilerim videolarıma sık sık yorum yapıyor

ve bunu başka hiçbir yerde görmediklerini söylüyorlar.

"I haven't seen this anywhere else."

I think that social media can save lives when used in the right way.

Doğru şekilde kullanıldığında sosyal medya hayat kurtarabilir.

My name is Joel Bervell,

Adım Joel Bervell,

I'm a fourth-year medical student,

dördüncü sınıf tıp öğrencisiyim

ama internette daha çok sağlıkta eşitlik, tıbbın gizli tarihi

but I'm better known online as a medical mythbuster

for creating content about health equity, the hidden history of medicine

ve beyaz olmayan topluluklar için sağlık hizmetlerinin nasıl değişmesi gerektiği

and the ways that healthcare needs to change for communities of color.

konularında içerik üreten bir tıbbi mit avcısı olarak tanınıyorum.

When I first started medical school, it was a really interesting time.

Tıp fakültesine başladığım zaman gerçekten ilginç bir dönemdi.

I was thinking a lot about Ahmaud Arbery and Breonna Taylor and George Floyd.

Ahmaud Arbery, Breonna Taylor ve George Floyd hakkında çok düşünüyordum.

All these moments were happening at the same time

Tüm bu olaylar tıp fakültesindeki ilk yılımda gerçekleşiyordu;

that I entered my first year of medical school,

ben ve bir başka tıp öğrencisi, 200 öğrencili okulumuzda

where myself and one other medical student were the only two Black medical students

in our school of 200 students.

sadece iki Siyahi tıp öğrencisiydik.

It made me think a lot

Bu durum beni

about how we were talking about race in the United States

ABD’de ırk hakkında nasıl konuştuğumuz ve tıp öğrencisi olmak bağlamında

and what race meant in the context of being a medical student.

ırkın ne anlama geldiği konusunda çok düşündürdü.

I kept hearing in my classes

Derslerimde sürekli olarak

that Black people were more likely to have asthma,

Siyahilerin; astım olma olasılığının,

more likely to get COVID,

COVID’e yakalanma olasılığının,

diyabet olma olasılığının daha yüksek olduğunu duyuyordum.

Black people were more likely to have diabetes.

We never dived into the social or other political ramifications of why that was

Bunun böyle olmasına neden olan sosyal veya diğer siyasi sonuçlara

and the history behind what led to those health disparities to exist.

ya da bu sağlık eşitsizliklerine yol açan geçmişe hiç girmedik.

Seeing the lack of diverse medical education in my curriculum

Müfredatımda çeşitlilik içeren tıp eğitiminin eksikliğini görmek,

made me want to actually take to TikTok and Instagram

okulda görmediğim şeyler hakkında konuşmak için

to talk about the things that I wasn't seeing in school.

TikTok ve Instagram’a yönelme isteği uyandırdı.

(Video) My name is Joel, the medical mythbuster.

(Video) Adım Joel, tıbbi mit avcısı.

And let's talk about racial bias with the alpha-fetoprotein test.

Alfa-fetoprotein testindeki ırksal önyargılar hakkında konuşalım.

Let's talk about racial biases in lung function tests.

Akciğer fonksiyon testlerindeki ırksal önyargılardan bahsedelim.

Let’s talk about the racialization of X-ray radiation.

X-ışını radyasyonunun ırksallaştırılmasını konuşalım.

Bu cihaza, spirometreye, eklenen yanlış yönlendirilmiş ırksal düzeltme,

The misguided racial correction built into this device, spirometer,

it assumes that all Black and Asian patients

tüm Siyahi ve Asyalı hastaların diğer ırklara kıyasla

have a lower lung functioning compared to any other race.

daha düşük akciğer fonksiyonuna sahip olduğunu varsayar.

Up to 93 percent of cervical cancers are preventable.

Rahim ağzı kanserlerinin %93′ü önlenebilir.

Yet in the United States, Latinos are more likely to be diagnosed with it,

Yine de ABD’de, Latinlere bu teşhisin konma olasılığı ve Siyahi kadınların

and Black women are more likely to die from it.

bundan ölme olasılığı daha yüksektir.

Looking back at this history teaches us is how racism becomes embedded

Bu geçmişe baktığımızda, ırkçılığın nasıl yerleşik hale geldiğini

and unnoticed until we raise the alarm to practices that make no sense.

ve bu anlamsızlıklara karşı gelene kadar fark edilmediğini görüyoruz.

["When you go to medical school to learn how to heal people]

[“Tıp fakültesine insanları

nasıl iyileştireceğinizi öğrenmek için gitmişsinizdir

[but also learn that racial biases still exist in medicine.]

ama tıpta ırksal önyargıların hâlâ var olduğunu da öğrenmişsinizdir

[So you start using social media to expose the racial biases and educate everyone]

ve ırksal önyargıları ifşa etmek için sosyal medyayı kullanıyorsunuzdur.“]

So many of my videos,

Videolarımın çoğuna gelen birçok yorum doktorlar, hemşireler ve asistanlardandı:

a lot of the comments were from healthcare professionals: doctors, nurses, PAs,

‘Bunu hiç duymamıştım.’ diyorlardı.

saying, "I've never heard about this."

A study in 2016 was done and actually showed

2016 yılında yapılan bir araştırma,

tıp öğrencilerinin ya da asistanların %50′sinin

that 50 percent of medical students or residents

Siyahi ve Siyahi olmayan hastalar arasındaki farklılıklara ilişkin

endorse at least one false biological belief about differences

en az bir yanlış biyolojik inancı desteklediğini gösterdi.

between Black and non-Black patients.

Bu da, bu önyargıların ve stereotiplerin

So goes to show how the history of these biases

geçmişten bugüne kadar nasıl devam ettiğini

and stereotypes continue till today

ve hastaların bakım alma şeklini nasıl etkileyebileceğini gösteriyor.

and can impact the way that patients get care.

Because everyone, especially most Black people,

Çünkü herkes, özellikle de çoğu Siyahi insan,

have had an experience in the hospital

hastanede dinlenmediklerini,

where they felt like they weren't listened to,

görmezden gelindiklerini hissettikleri bir deneyim yaşamıştır

they were ignored, and they want to understand why.

ve bunun nedenini anlamak isterler.

There's already legacies and histories

Beyaz olmayan toplulukların sağlık sistemine neden güvenmediğine dair

of why communities of color don't trust the medical system.

geçmişten gelen miraslar ve olaylar zaten var.

You can look at so many things that have been done.

Yapılan pek çok şeye bakabilirsiniz.

(Video) In 1961, Fannie Lou Hamer went to the hospital

 (Video) 1961 yılında Fannie Lou Hamer küçük bir rahim tümörünün alınması için

for the removal of a small uterine tumor.

hastaneye gitti.

While under anesthesia, she was given a hysterectomy without consent.

Anestezi altındayken, rızası alınmadan histerektomi yapıldı.

Bu kadının hücreleri; COVID, çocuk felci, kanser

This woman's cells were used for research on COVID, polio,

cancer and so much more, but they were taken without her consent.

ve daha pek çok araştırmada kullanıldı,

ancak hücreleri rızası olmadan alındı.

Dr. Sims practiced genital surgeries on enslaved Black women and children

Dr. Sims, esir Siyahi kadınlar ve çocuklarda anestezi uygulamadan

without any anesthesia.

genital ameliyatlar gerçekleştirdi.

Our job as physicians needs to be to be able to figure out

Hekimler olarak işimiz, geçmiştekilerden günümüzdekilere

what should and what shouldn’t stand

hangi inançlarımızın devam edip etmemesi gerektiğini

from past beliefs to present beliefs.

anlayabilmek olmalıdır.

I think diversity, equity, inclusion is one way that we're able

Çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılığın, özellikle tıp alanında,

çevremizdeki sistemleri eleştirel bir gözle değerlendirebilmemizi

to critically evaluate the systems around us,

especially in medicine.

sağladığını düşünüyorum.

Diversity, equity, inclusion one, is really important

Çeşitlilik, eşitlik, kapsayıcılık; ilk olarak çok önemli

because it goes beyond race.

çünkü ırkın ötesinde.

It goes to thinking about all aspects of our social identities

Sosyal kimliklerimizin tüm yönlerini ve bunların sağlık alanıyla

and how that interacts with the healthcare field.

nasıl etkileşime girdiğini düşünmemizi sağlıyor.

And two, it's necessary

İkincisi, hizmet verdiğimiz hasta nüfusunun

just because the patient population we serve is diverse in itself.

kendi içinde çeşitlilik arz etmesi nedeniyle de gereklidir.

So often there are places in medicine where it doesn't make sense to use race.

Tıpta çoğu zaman ırkı kullanmanın mantıklı olmadığı yerler vardır.

Whether that's through an equation that's about kidney functioning

Bu ister böbrek fonksiyonları

ister akciğer fonksiyonlarıyla ilgili bir denklem olsun.

or about lung functioning.

So being able to talk about DEI in that lens

Dolayısıyla DEI hakkında bu mercekten konuşabilmek,

allows us to critically evaluate why we use race-specific issues.

ırka özgü konuları neden kullandığımızı eleştirel değerlendirmemizi sağlar.

If we're not able to accurately critique why race is included in systems,

Irkın sistemlere neden dahil olduğunu ve bunun hastalara zarar mı

and whether that's harming or helping patients,

yoksa fayda mı sağladığını doğru bir şekilde eleştiremezsek,

we're unable to do our job of do no harm.

zarar vermeme görevimizi yerine getiremeyiz.

But there's a concerted effort to try

Ancak çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılığı tıp alanından

and essentially root diversity, equity, inclusion out of medicine,

kökten çıkarmak için yoğun bir çaba var,

insanlar bunun tıp alanında olumsuz bir şey olduğunu düşünüyor.

people thinking that's negative in the medical field.

If these anti-DEI bills continue to get passed,

Eğer bu DEI karşıtı yasa tasarıları kabul edilmeye devam ederse,

I think we're going to see less diversity in medicine across the spectrum.

bence tıp alanında çeşitliliğin azaldığını göreceğiz.

I think we're going to see less access to research

Irkı neden kullandığımızı gerçekten eleştirel bir şekilde

that's really critically thinking about why we're using race

düşünen ve bunu bir nevi düzeltebilen araştırmalara

daha az erişimimiz olacağını düşünüyorum ki

and being able to kind of recorrect that,

which has already been difficult to get people to talk about in the first place.

zaten insanları bu konuda konuşturmak oldukça zor.

Burs programlarının sonlandığını göreceğiz.

We're going to see scholarship programs dry up.

Gelecek nesillere yatırım yapan programların ortadan kalktığını göreceğiz.

We're going to see programs that are investing in the next generation go away.

Öğrencilerin tıp alanına daha az ilgi duyduğunu göreceğiz;

We're going to see students less interested in going into medicine,

çünkü uzun süredir göz ardı edilen topluluklara yatırım yapılmıyor.

simply because there's not investments into communities

that have been overlooked for so long.

Tıbbı ileriye taşımadığımız

ve hastalara aktif olarak zarar verdiğimiz bir döneme geri döneceğiz.

We're going to be set back to a time

where we were not moving medicine forward

and actively harming patients.

I don't want to scare people away from the health care system,

İnsanları sağlık sisteminden korkutmak istemiyorum

ancak haklarının olduğunu ve doktora gittiklerinde

but I want them to know that they have the power

and there's information they can have when they get to the doctor

kendilerini daha güvende hissetmeleri için

kaynaklar olduğunu bilmelerini istiyorum.

so they feel a little bit more confident.

Farkındalık olduğunda sağlayıcılar, hastalar ve araştırmacılar

When there's awareness, providers, patients, researchers

belli bir sorunun üstesinden gelmeye başlayabilir.

can actually start tackling a problem.

Bence bunun bir sorun olduğunu bilmediğimizde,

I think when we don't know it's a problem, we don't do anything about it.

bu konuda hiçbir şey yapmıyoruz.

I think there's just so many opportunities to use social media

Bence sosyal medyayı topluluk oluşturmak,

savunuculuk yapmak ve umarım değişim yaratmak adına

as this ground for community to build and create advocacy

zemin olarak kullanmak için çok fazla fırsat var.

and hopefully create change.

I think especially when it comes to anti-DEI bills,

Özellikle DEI karşıtı yasa tasarıları söz konusu olduğunda,

I think that's the space we're going into.

bu alana girdiğimizi düşünüyorum.

It can be a space to continue to learn,

Öğrenmeye, eğitmeye ve genel olarak tıbbı

educate and hopefully talk about how we can improve medicine overall.

nasıl geliştirebileceğimizi konuşmaya devam edebileceğimiz bir alan olabilir.