REAL LIFE ENGLISH | Speak English Like A Native Speaker Episode 7

Hey, welcome to episode seven of our real life English series.

Hey, gerçek hayat İngilizce dizimizin yedinci bölümüne hoş geldiniz.

Now, remember in this series, I teach you real English used by

Şimdi, unutmayın, bu seride size anadili

native English speakers in real.

İngilizce olanların kullandığı gerçek İngilizceyi öğretiyorum.

So are you ready?

Hazır mısın?

Well, then I'm teacher, Tiffani let's jump right in.

Pekala, o zaman ben öğretmenim, Tiffani hemen konuya girelim.

So we're going to start off by taking a look at a picture.

O halde bir resme bakarak başlayacağız.

Now this picture includes three individuals, but when I see the

Şimdi bu resimde üç kişi var ama

picture, I immediately focused on the middle gentlemen and I think

resmi görünce hemen ortadaki beylere odaklandım ve

of the word thrilled after me.

benden sonra heyecanlanan kelime aklıma geldi.

Thrilled.

heyecanlandım

Excellent.

Pay, close attention.

Harika.

Öde, yakın ilgi.

Thrilled.

heyecanlandım

Very good.

Çok güzel.

Now what does this word thrilled actually mean?

Şimdi bu heyecanlı kelime aslında ne anlama geliyor?

So the word thrilled just means extremely happy about something again,

Yani heyecanlanmak kelimesi bir şey için tekrar aşırı derecede mutlu olmak, bir

extremely happy about something.

şey hakkında son derece mutlu olmak anlamına gelir.

I remember my niece when she was two years old, she used to love beans.

Hatırlıyorum da yeğenim iki yaşındayken fasulyeye bayılırdı.

So whenever my mom made beans for her, she wouldn't be.

Yani annem ne zaman onun için fasulye yapsa, yapmazdı.

Extremely happy.

Son derece mutlu.

Now, maybe you also like beads.

Şimdi, belki siz de boncukları seviyorsunuzdur.

Well, here's an example sentence.

İşte örnek bir cümle. Bu

I was thrilled that so many people turned up to the party again, extremely happy.

kadar çok insanın partiye tekrar gelmesi beni çok heyecanlandırdı, son derece mutluydu.

Now, if you want to use this word in real life, here's a pattern for you.

Şimdi, bu kelimeyi gerçek hayatta kullanmak istiyorsanız , işte size bir kalıp.

I was thrilled when.dot.

Ne zaman heyecanlandım.dot.

So the examples and it could be, I was thrilled when I heard that

Örnekler ve olabilir,

they were finally getting married.

sonunda evlendiklerini duyduğumda çok heyecanlandım. Arkadaşlarınızın evlenmesi

Imagine waiting so long for your friends to get married.

için bu kadar uzun süre beklediğinizi hayal edin .

And then one day they say, Hey, it's time.

Sonra bir gün derler ki, Hey, zamanı geldi.

You would be extremely happy for them, or you would be thrilled, make sense.

Onlar için son derece mutlu olursun ya da heyecanlanırsın, mantıklı.

Right.

Sağ.

Okay.

So as we look at the picture again, we see that this young man is through.

Tamam aşkım.

Yani resme tekrar baktığımızda bu gencin işinin bittiğini görüyoruz.

And when we go down a little bit to the bottom, we see all this

Ve biraz aşağıya indiğimizde, tüm bu

snow and the first word that pops in my head is nippy after me.

karı görüyoruz ve aklıma gelen ilk kelime peşimden geliyor.

Nippy.

Nippy.

Excellent.

Pay close attention, nippy.

Harika.

Çok dikkat et, ufaklık.

Great pronunciation.

Harika telaffuz.

Now what does this word nippy actually mean?

Şimdi bu nippy kelimesi aslında ne anlama geliyor?

So the word nippy just means, speaking of the word.

Yani nippy kelimesi sadece kelimeden bahsetmek anlamına gelir.

Rather cold or chilly cold.

Oldukça soğuk veya soğuk soğuk.

Ooh, it's really nippy outside.

Ooh, dışarısı gerçekten çok soğuk.

The sentence could be it's a bit nippy today.

Cümle bugün biraz gergin olabilir.

You know, it's funny.

Biliyor musun, bu komik.

My sister and I, we have this ongoing joke about my parents.

Ablam ve ben, ailem hakkında devam eden bir şakamız var.

They have, um, started to really enjoy watching the news.

Haberleri izlemekten gerçekten zevk almaya başladılar.

So whenever the weather is going to be a little.

Yani hava ne zaman biraz olacaksa.

Uh, colder than usual.

Normalden daha soğuk.

My dad will call baby girl.

Babam kız bebek arayacak.

Yes, daddy.

Evet babacığım.

It's gonna be a little bit nippy outside.

Dışarısı biraz havalı olacak.

So make sure you take your coat.

Bu yüzden ceketinizi aldığınızdan emin olun.

I know that when my dad lets me know, Hey, it's going to be cold or nippy.

Biliyorum, babam bana haber verdiğinde, Hey, hava soğuk ya da sert olacak.

I need to take a coat.

Bir ceket almam gerekiyor.

When I go outside, this is something my parents loved doing.

Dışarı çıktığımda, bu ailemin yapmayı sevdiği bir şeydi.

So they let my sister and I.

Böylece kız kardeşimle bana izin verdiler. Dışarısı

When it's going to be nippy outside, but what about you?

ne zaman hava serin olacak , peki ya sen?

If you want to use this word, here's the pattern you can use.

Bu kelimeyi kullanmak istiyorsanız, işte kullanabileceğiniz kalıp.

It will be nippy.dot dot.

Nippy.dot nokta olacaktır.

For example, it will be nippy in New York tomorrow.

Örneğin, yarın New York'ta hava çok güzel olacak.

So you let the individual know the time period when it's going to be new.

Böylece kişiye, yeni olacağı zaman dilimini bildirirsiniz.

Or a little bit cold or chilly outside.

Veya dışarısı biraz soğuk veya soğuk.

Makes sense.

Right.

Mantıklı.

Sağ.

Well, I think it's time for a quick quiz.

Sanırım hızlı bir sınav yapmanın zamanı geldi.

Let me see how much you really understood.

Bakalım gerçekten ne kadar anlayacaksın.

Here we go.

İşte başlıyoruz.

Question number one, we have more words coming, but question number

Bir numaralı soru, daha çok sözümüz var ama bir numaralı soru

one, I was.dot.to be chosen.

, ben.dot.seçilecektim.

Five seconds starts now.

Şimdi beş saniye başlıyor.

time.

zaman.

All right.

Time.

Elbette.

Zaman.

Oh.

Ah.

What's the answer.

Cevap nedir.

Excellent.

Harika.

Yes.

I was thrilled.

Evet.

Heyecanlıydım.

Excited to be chosen.

Seçilmek için heyecanlı.

Excellent.

Harika.

All right, now let's look at question number two.

Pekala, şimdi ikinci soruya bakalım.

Remember to take your coat.

Montunu almayı unutma.

It's going to be.

Olacak.

Today.

Think about my dad.

Bugün.

Babamı düşün.

Time starts now to what?

Zaman şimdi ne için başlıyor?

What's the answer?

Cevap nedir?

Yes.

Evet.

It's going to be nippy today.

Bugün cıvıl cıvıl olacak.

Excellent job.

Mükemmel iş.

So now we understand nippy and we also understand the other word thrilled.

Yani şimdi nippy'yi anlıyoruz ve diğer kelimeyi de heyecanlandırmayı anlıyoruz.

So when we're looking at this image again, again, we saw the part

Yani bu görüntüye tekrar baktığımızda

where the young man was excited.

gencin heyecanlandığı kısmı gördük.

We saw the snow, but what about when we go to the other part of the.

Karı gördük ama ya diğer tarafa gittiğimizde.

We see this beautiful young lady and the first word that comes to

Bu güzeller güzeli genç bayanı görüyoruz ve

my mind is Pepe after me Pepe.

benden sonra aklıma gelen ilk kelime Pepe oluyor.

Excellent again, peppy.

Yine harika, şevkli.

Great job.

İyi iş.

So what does Pepe actually mean now?

Peki Pepe şimdi aslında ne demek istiyor?

The word Pepe just means having a lot of energy or activity.

Pepe kelimesi sadece çok fazla enerjiye veya aktiviteye sahip olmak anlamına gelir.

I am a very peppy person.

Ben çok neşeli bir insanım. Size

I love teaching you English and helping you achieve your goals.

İngilizce öğretmeyi ve hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olmayı seviyorum.

I am very peppy.

çok şevkim

You can see that, right.

Bunu görebilirsin, doğru.

So an example of.

Yani bir örnek.

He's been sleeping well for the last few days.

Son birkaç gündür iyi uyuyor.

So now woo.

Yani şimdi woo.

He's feeling peppy now.

Şimdi çok neşeli hissediyor.

It's funny yesterday.

Dün komikti.

I actually had a conversation with my best friend.

Aslında en iyi arkadaşımla bir konuşma yaptım.

We went out to eat at this amazing Indian recipe.

Bu harika Hint tarifinde yemek yemeye gittik .

But after eating, we got a little bit tired.

Ama yedikten sonra biraz yorulduk.

So she went and she took a 30 minute nap.

Böylece gitti ve 30 dakikalık bir şekerleme yaptı.

And when I called her, she said, Hey, I said, whew, you're

Ve onu aradığımda, " Hey, vay canına, sesin

sounding a little bit peppier.

biraz daha neşeli geliyor" dedim.

Now.

Şimdi. Evet

He said, yes, I took a nap.

uyudum dedi.

She had more energy after the.

Maçtan sonra daha fazla enerjisi vardı.

So again, Pepe means having a lot of energy or activity.

Yani yine Pepe, çok fazla enerjiye veya aktiviteye sahip olmak demektir.

So what about the pattern you can use?

Peki kullanabileceğiniz desen ne olacak?

Here's the pattern that.dot is always very peppy.

İşte that.dot'un her zaman çok şevkli olduğu kalıp.

So think about someone in your life that is very peppy happy,

Hayatınızda çok şevkli, mutlu

and they have a lot of energy.

ve çok fazla enerjisi olan birini düşünün.

For example, using the.

Örneğin, kullanarak.

My college professor is always very peppy.

Üniversite hocam her zaman çok neşelidir.

Always shows a lot of energy when he speaks or when he teaches a class.

Konuşurken veya ders verirken her zaman çok fazla enerji gösterir .

Very happy, make sense.

Çok mutlu, mantıklı.

Right.

Sağ.

Okay.

I want you to try to use this at least once today.

Tamam aşkım.

Bunu bugün en az bir kez kullanmayı denemeni istiyorum.

Now, if we go back to the picture, we understand Pepe.

Şimdi resme dönersek Pepe'yi anlıyoruz.

What about this young man right here?

Peki ya buradaki genç adam?

Well, when I see this young man, I immediately think of the expression or.

Peki ya bu genci görünce aklıma hemen ya da deyimi geliyor.

Good natured after me.

Benden sonra iyi huylu.

Good natured.

İyi huylu

Excellent.

One more time.

Harika.

Bir kez daha.

Good natured.

İyi huylu

Very good.

Çok güzel.

So what does good natured actually mean?

Peki iyi huylu aslında ne anlama geliyor?

Well, good nature just means.

Eh, iyi doğa sadece demektir.

Lessened or friendly, friendly, and welcoming toward other people.

Azaltılmış veya arkadaş canlısı, arkadaş canlısı ve diğer insanlara karşı misafirperver.

This person just seems so kind take a look at his face.

Bu kişi çok nazik görünüyor, yüzüne bir bakın.

One more time.

Bir kez daha.

He looks like a nice person.

İyi bir insana benziyor.

He seems to be a good natured young man.

İyi huylu bir genç adama benziyor.

So here's the sentence.

İşte cümle.

The people I met were very good natured again.

Tanıştığım insanlar yine çok iyi huyluydu.

Good natured.

İyi huylu Üniversitedeyken

I remember a guy I used to date when I was in college.

çıktığım bir adamı hatırlıyorum .

He was a very good natured guy.

Çok iyi huylu bir adamdı.

He always tried to be nice to people.

İnsanlara hep iyi davranmaya çalıştı.

We didn't stay together, but he was still a great person.

Birlikte kalamadık ama yine de harika bir insandı.

Could.

Abilir.

So what is the pattern that you can use?

Peki kullanabileceğiniz desen nedir?

Here's the pattern.

İşte model.

I heard that that.dot is a very good natured person.

that.dot'un çok iyi huylu biri olduğunu duydum.

Think about somebody in your life right now.

Şu an hayatında birisini düşün.

Maybe it's your mom, your dad, your sibling, your coworker, maybe even

Belki annen, baban, kardeşin, iş arkadaşın, hatta belki

your boss, that individual, if they are good natured, you can use this pattern.

patronun, o kişi iyi huyluysa bu kalıbı kullanabilirsin.

I heard that my new boss is a very good natured.

Yeni patronumun çok iyi huylu olduğunu duydum.

Here's another example, sentence.

İşte başka bir örnek, cümle.

I heard that your manager is a very good natured person.

Yöneticinizin çok iyi huylu biri olduğunu duydum.

Makes sense.

Mantıklı.

Right.

Kind and friendly.

Sağ.

Nazik ve arkadaş canlısı.

So we have good nature.

Yani iyi bir doğamız var.

But if we go back to this image and we zoom in to another area, we see

Ama bu görüntüye geri dönersek ve başka bir alanı yakınlaştırırsak,

this tree and the first word that comes to my mind is bear after me.

bu ağacı görürüz ve aklıma gelen ilk kelime benden sonra ayı olur.

Bear great pitches.

Harika atışlar yapın.

Bear.

Ayı.

Excellent.

Harika.

Now what does the word bear actually mean?

Şimdi ayı kelimesi aslında ne anlama geliyor?

So the word bear just means without covering or clothing or

Yani ayı kelimesi sadece örtüsüz veya giysisiz veya

naked or nude, or when speaking about a tree, having no leaves.

çıplak veya çıplak veya ağaçtan bahsederken yaprağı olmayan anlamına gelir.

So again, check out the picture.

Bu yüzden tekrar resme bakın.

The tree has no leaves, which is why I immediately thought of the word.

Ağacın yaprağı yok, bu yüzden hemen kelimeyi düşündüm.

So we understand the meaning and here's an example sentence.

Yani anlamını anlıyoruz ve işte bir örnek cümle.

The trees in our neighborhood are all bare, make sense, right?

Mahallemizdeki ağaçların hepsi çıplak, mantıklı değil mi?

It's funny.

I remember this story when I was maybe about 12, 11 or 12 years

Komik.

Bu hikayeyi hatırlıyorum, belki 12, 11 veya 12

old, I had no fear as a child.

yaşlarındaydım, çocukken hiç korkum yoktu.

And I remember playing at the playground with my friends and one of our balls

Ve arkadaşlarımla oyun alanında oynadığımı hatırlıyorum ve toplarımızdan biri

went into this little swamp area and all the trees in the swamp area were bare.

bu küçük bataklık alana gitti ve bataklık alandaki tüm ağaçlar çıplaktı.

They didn't have any leaves.

Yaprakları yoktu.

And I was going to get the ball.

Ve topu alacaktım.

And all of a sudden my friends screamed because on the bear tree,

Ve birdenbire arkadaşlarım çığlık attı çünkü ayı ağacının üzerinde

they saw a snake wrapped around.

sarılı bir yılan gördüler.

They said, TIFF, come out, come out.

TIFF, çık çık çık dediler.

There's a snake on the bare tree.

Çıplak ağaçta bir yılan var.

Now, as you can see, I lived, but they were able to see the snake because

Şimdi gördüğünüz gibi ben yaşadım ama ağaçların hepsi ayı olduğu için yılanı görebildiler

the trees were all bear make sense.

.

Right.

Sağ.

All right.

So what is a sentence pattern that you can use to actually use this word?

Elbette.

Peki bu kelimeyi gerçekten kullanmak için kullanabileceğiniz bir cümle kalıbı nedir?

Like a native English speaker?

Anadili İngilizce olan biri gibi mi?

Here's the pattern?

İşte model?

All the trees dot, dot, dot we're bear.

Bütün ağaçlar nokta, nokta, nokta ayıyız.

Let me show you how you can use it.

Sana onu nasıl kullanabileceğini göstereyim.

All the trees in her backyard were bare, or remember the story I just told

Arka bahçesindeki tüm ağaçlar çıplaktı ya da biraz önce anlattığım hikayeyi hatırlayın,

all the trees in the swamp were bare.

bataklıktaki tüm ağaçlar çıplaktı.

So you can use this pattern as.

Yani bu deseni olarak kullanabilirsiniz.

Bear make sense.

Ayı mantıklı.

Alright.

Now it's time for you to take another quiz.

Peki.

Şimdi başka bir sınava girmenin zamanı geldi.

Here's the quiz.

İşte sınav.

It's going to be a little bit harder this time.

Bu sefer biraz daha zor olacak.

All right.

Here's the first question again?

Elbette.

İşte yine ilk soru?

The trees in our neighborhood are all.

Mahallemizdeki ağaçların hepsi.

To one time.

Bir defaya mahsus.

What's the answer?

Cevap nedir?

Yes, they're all bare.

Evet, hepsi çıplak.

Excellent.

Very good.

Harika.

Çok güzel.

Very good.

Çok güzel.

All right.

Question number two.

Elbette.

İki numaralı soru.

It was dot, dot dot that so many people turned up to the party.

Bu kadar çok insanın partiye gelmesi nokta nokta noktaydı.

Three to one time, not it, but I, I said instead of I, I was thrilled that

Üçe bir, değil, ama ben, ben dedim,

so many people turned up to the party.

partiye bu kadar çok insan geldiği için heyecanlandım.

Excellent.

Harika.

All right.

Elbette.

Question number three, fill in the blank.

Üç numaralı soru, boşluğu doldurun.

He's been sleeping well for the last few days.

Son birkaç gündür iyi uyuyor.

So now he's feeling time has started.

Yani artık zamanın başladığını hissediyor.

To one.

Birine.

Yes.

He's feeling peppy.

Evet.

Kendini şevkli hissediyor.

Excellent job.

Mükemmel iş.

Very good.

Çok güzel.

All right.

Elbette.

Question number four.

Dördüncü soru.

Here we go.

İşte başlıyoruz.

Fill in the blank.

Boşluğu doldur.

The people I met were very five seconds.

Tanıştığım insanlar çok beş saniyeydi.

3, 2, 1 time.

3, 2, 1 kez.

We're very, yes.

Biz çok, evet.

Good natured.

İyi huylu

Excellent.

Harika.

All right, last question.

Pekala, son soru.

You can do it.

I believe in you here.

Bunu yapabilirsin.

Burada sana inanıyorum.

It's a bit today.

Bugün biraz.

I gave you a hint five seconds.

Sana beş saniye ipucu verdim.

Here we go.

İşte başlıyoruz.

It's a bit.

Biraz.

Time, nippy.

Zaman, ufaklık.

Excellent job.

Mükemmel iş.

It's a bit nippy today.

Bugün biraz gergin.

Excellent job.

Mükemmel iş.

So today you learn so many new words that native English speakers use in real life.

Yani bugün, anadili İngilizce olanların gerçek hayatta kullandığı pek çok yeni kelime öğreniyorsunuz.

I really hope you enjoy today's lesson.

Umarım bugünün dersinden zevk alırsınız.

Don't forget if you want to keep studying with.

Birlikte çalışmaya devam etmek istiyorsanız unutmayın. Tek

All you have to do is go to www dot let's.

yapmanız gereken www dot let's adresine gitmek.

Jump right in.com.

In.com'dan sağa atlayın. Dünyanın

Join tons of individuals from all over the world and learn how to

her yerinden tonlarca kişiye katılın ve

improve your English every single day.

İngilizcenizi her gün nasıl geliştireceğinizi öğrenin. Hemen

Go to let's jump right in.com.

in.com'a gidelim.

I'll see you there.

Seni orada göreceğim.

Buck as always remember to speak English.

Buck her zamanki gibi İngilizce konuşmayı unutma.

You still there, you know what time it is?

Hala oradasın, saatin kaç olduğunu biliyor musun?

It's story time.

Hikaye zamanı.

Hey, I said it's story time.

Hey, hikaye zamanı dedim.

All right.

So today's story is actually about one of my favorite teachers from high school.

Elbette.

Bugünün hikayesi aslında liseden en sevdiğim öğretmenlerimden biri hakkında.

He was a very good natured.

Çok iyi huylu biriydi.

Now his name was Mr.

Şimdi adı Bay

Orlando Mustapha.

Orlando Mustapha idi.

He was our Spanish teacher.

İspanyolca öğretmenimizdi.

Now he was a very handsome man.

Şimdi çok yakışıklı bir adamdı.

He loved his students and honestly we all loved him.

Öğrencilerini severdi ve dürüst olmak gerekirse hepimiz onu sevdik.

He was a good teacher and he really cared about us.

İyi bir öğretmendi ve bizimle gerçekten ilgileniyordu.

Now I knew him in high school.

Şimdi onu lisede tanıyordum.

I met him in high school because again, he was my teacher, my

Onunla lisede tanıştım çünkü yine o benim öğretmenimdi,

freshmen, and I think my sophomore year, he was my Spanish teacher.

birinci sınıf öğrencilerimdi ve sanırım ikinci sınıfta İspanyolca öğretmenimdi.

Now that was literally.

Şimdi tam anlamıyla buydu.

20 years ago, 20 something years ago.

20 yıl önce, 20 küsur yıl önce.

Ever since that time, I've always held a special place in my heart for Mr.

O zamandan beri Bay Bayan'ın beni bırakması için kalbimde her zaman özel bir yer tuttum

Miss drop-off.

.

Honestly, when I speak to all of my friends from high school,

Dürüst olmak gerekirse, liseden tüm arkadaşlarımla konuştuğumda,

we all have fond memories of Mr.

hepimizin Bay Bay ile ilgili güzel anıları var

because he was such a good nature individual.

çünkü o çok iyi huylu bir bireydi.

But you know, as time goes on, you don't see people that much.

Ama bilirsiniz, zaman geçtikçe insanları o kadar çok görmüyorsunuz.

I went to college, I got a job.

Üniversiteye gittim, iş buldum.

I went to Korea for 10 years.

10 yıl Kore'ye gittim.

So I had not seen Mr.

Bu yüzden,

Miss dropper, honestly, in over 15 years.

dürüst olmak gerekirse, 15 yıldan fazla bir süredir Bay Bayan'ın damladığını görmemiştim.

But one day, my mom, my dad, my sister, and I, we decided to go out to lunch.

Ama bir gün annem, babam, kız kardeşim ve ben öğle yemeğine çıkmaya karar verdik.

And so my parents went into the restaurant first and they were sitting down.

Ve böylece önce ailem restorana girdi ve oturuyorlardı.

And my sister and I, we walked into the restaurant and as we

Ablam ve ben restorana girdik ve

were walking in the restaurant, suddenly someone caught my eye.

restoranda yürürken birden gözüme biri takıldı.

It was Mr.

Miss dropper and his wife.

Damlalık yapan Bay Bayan ve karısıydı.

I said, Simona, my sister's name is Simona.

Simona dedim, ablamın adı Simona.

There's Mr.

Bay

Miss up.

Now my sister is five years older than me at the time when we saw Mr.

Miss yukarıda.

Şimdi ablam Strava Bey'i gördüğümüzde benden 5 yaş büyük

Ms.

Strava, I may have been 35 or 36 and my sister was about 40 or a little bit older.

, ben 35-36 yaşlarında olabilirim ve ablam 40 yaşlarında ya da biraz daha büyüktü.

We turned into little.

Küçük olduk. Damla Hanım'a

We ran to Mr.

koştuk

Ms.

Dropper, as he was sitting with his wife, we said, Mr.

, eşiyle otururken, Bay

Ms.

Strapa and we gave him the biggest hug.

Strapa Hanım dedik ve ona kocaman sarıldık.

He said, my babies, my babies.

Yavrularım yavrularım dedi.

And he gave us the biggest hug.

Ve bize en büyük sarılmayı verdi.

And for about 10 minutes, my sister and I just talked to him and his

Ve yaklaşık 10 dakika boyunca kız kardeşim ve ben onunla ve eşiyle konuştuk

wife, and we literally felt like we were back in high school again.

ve kelimenin tam anlamıyla yeniden liseye dönmüş gibi hissettik.

So it's amazing the effect your teachers can have on you to where,

Bu yüzden,

even though you're an adult, you go back in time and you feel just

yetişkin olsanız bile, zamanda geriye gittiğinizde ve

as happy as you did when you were.

kendinizi eskisi kadar mutlu hissettiğinizde, öğretmenlerinizin üzerinizde yaratabileceği etki inanılmaz.

Now, even to this day right now, if I were to see Mr.

Şimdi, bugün bile , Bay

Miss Joppa, the same thing would happen.

Bayan Joppa'yı görseydim, aynı şey olurdu.

He's just a wonderful man.

O sadece harika bir adam.

He was in the past and he still is today.

O geçmişteydi ve bugün hala öyle.

Maybe again, you've had an amazing teacher like that as well.

Belki yine senin de böyle harika bir öğretmenin olmuştur. Lisede veya

A good nature teacher from when you were in high school or elementary school.

ilkokuldayken iyi bir doğa öğretmeni .

Let us know about your teacher.

Bize öğretmeniniz hakkında bilgi verin.

I hope you enjoyed this story and I hope you enjoy the lesson.

Umarım bu hikayeyi beğenmişsinizdir ve umarım dersi beğenirsiniz.

Remember to keep studying with me.

Benimle çalışmaya devam etmeyi unutma. Tek

All you have to do is go to let's jump right in.com.

yapmanız gereken hemen in.com'a gidelim.

I'll talk to you next time.

Bir dahaki sefere seninle konuşacağım.

Have a good one.

iyi eğlenceler