10 Things You NEED to Get Advanced English

Look. See. Watch. Stare. Glimpse.  Glance. Glare. Peak. Gaze. 

Bakmak. Görmek. Kol saati. bak. Bir bakış. Bakış atmak. Parlama Doruğa ulaşmak. Bakış.

All right, so there's no doubt that getting  to a more advanced level in a language can  

Pekala, hiç şüphe yok ki bir dilde daha ileri bir düzeye geçmek, o dili

help you to communicate more confidently when you  speak it. Over the last 10 years that I've been  

konuşurken daha güvenli iletişim kurmanıza yardımcı olabilir .

teaching English and learning languages myself,  there's a lot of things that I've noticed that  

İngilizce öğrettiğim ve kendi kendime dil öğrendiğim son 10 yılda, fark ettiğim birçok şey var ki,

advanced learners do or speakers do that make them  successful that unfortunately other learners don't  

ileri düzeydeki öğrenicilerin veya konuşmacıların yaptığı, onları başarılı kılan, ancak ne yazık ki diğer öğrenicilerin

do and they stay stuck at intermediate. So we're  going to be looking at 10 of these insights today.  

yapmadığı ve takılıp kaldığı pek çok şey var orta seviyede. Dolayısıyla, bugün bu içgörülerden 10 tanesine bakacağız.

These points include mindset, attitude and  more technical aspects of the language.  

Bu noktalar, zihniyeti, tutumu ve dilin diğer teknik yönlerini içerir.

So if you want to take your English to the  next level, then this video is for you.  

İngilizcenizi bir sonraki seviyeye taşımak istiyorsanız bu video tam size göre.

And if you're new here, every single week we  make new lessons like this one that help you go  

Ve burada yeniyseniz, her hafta bunun gibi,

from being a lost and insecure English learner, to  being a confident and successful english speaker.  

kaybolmuş ve güvensiz bir İngilizce öğrencisinden kendine güvenen ve başarılı bir İngilizce konuşmacısı olmanıza yardımcı olacak yeni dersler yapıyoruz. İngilizce öğrenmeniz

If that sounds like what you want for your  English learning, then be sure to hit that  

için istediğiniz buysa ,

subscribe button and the bell below and  join over 300 000 RealLifers. Aw yeah!

abone ol düğmesine ve aşağıdaki zile bastığınızdan ve 300.000'den fazla RealLifers'a katıldığınızdan emin olun. Ah evet!

So let's get right into it. Advanced speakers are  always pushing the limits. They always challenge  

Öyleyse hemen konuya girelim. Gelişmiş hoparlörler her zaman sınırları zorluyor.

themselves by using a new word that they learned  or a new expression.Even at the risk of maybe  

Öğrendikleri yeni bir kelimeyi veya yeni bir ifadeyi kullanarak her zaman kendilerine meydan okurlar.

using a bit incorrectly the first time they  might experiment with using different grammar  

İlk seferde biraz yanlış kullanma riskine rağmen, farklı gramer

structures or saying a word that they don't know  how to pronounce yet. So this is definitely a big  

yapıları kullanmayı veya nasıl yapılacağını bilmedikleri bir kelimeyi söylemeyi deneyebilirler. henüz telaffuz Yani bu kesinlikle

difference of advanced speakers. They know and  actually use different or similar ways to say  

ileri düzey konuşmacılar arasındaki büyük bir farktır. Aynı şeyi söylemek için farklı veya benzer yolları biliyorlar ve aslında kullanıyorlar

the same thing. You won't find an advanced speaker  always using the same words over and over again.

. Her zaman aynı kelimeleri tekrar tekrar kullanan gelişmiş bir konuşmacı bulamazsınız.

Advanced speakers also know and use multiple  idioms and they certainly don't shy away  

İleri düzey konuşmacılar ayrıca birden fazla deyimi bilir ve kullanırlar ve

from using phrasal verbs and when they speak.

deyimsel fiilleri ve konuştukları zaman kullanmaktan kesinlikle çekinmezler.

So when advanced speakers don't understand  something, they don't panic or freeze up  

Bu nedenle, ileri düzey konuşmacılar bir şeyi anlamadıklarında paniğe kapılmaz veya donup kalmazlar

and really break the conversation.  They try to understand. First of all,  

ve konuşmayı gerçekten bölmezler. Anlamaya çalışırlar. Her şeyden önce,

from the context when the can. If not, they might  depend on some survival phrases like asking What  

bağlamdan ne zaman yapabilirsiniz. Değilse, bu ne anlama geliyor? gibi bazı hayatta kalma ifadelerine güvenebilirler.

does that mean? Or Could you say it again? A  bit slower? Or can you spell that out for me? 

Veya tekrar söyleyebilir misiniz? Biraz daha yavaş mı? Ya da bunu benim için heceleyebilir misin?

The important thing here is that  advanced speakers keep the conversation  

Burada önemli olan, ileri düzeydeki konuşmacıların

flowing even when they don't understand. So  without a doubt, there are different levels  

anlamadıklarında bile sohbetin akışını sürdürmeleridir. Dolayısıyla şüphesiz,

of fluency that one can achieve. A beginner  can be fluent in some situations. For example,  

kişinin ulaşabileceği farklı akıcılık  düzeyleri vardır. Yeni başlayan biri bazı durumlarda akıcı olabilir. Örneğin

when they have to introduce themselves, they can  do that in a very fluent way. An intermediate  

kendilerini tanıtmaları gerektiğinde bunu çok akıcı bir şekilde yapabilirler. Orta düzeyde bir

learner can also be fluent in certain situations. Maybe when they're traveling at the airport,  

öğrenci de belirli durumlarda akıcı olabilir. Belki havaalanında seyahat ederken

or maybe when they need to order something in  a restaurant. They can do that effortlessly.  

veya belki bir restoranda bir şeyler sipariş etmeleri gerektiğinde . Bunu zahmetsizce yapabilirler.

Now, the really cool thing is that  the more advanced that you become,  

Şimdi, gerçekten harika olan şey, ne kadar gelişmiş olursanız,

the more situations that you will  feel comfortable communicating in.  

iletişimde o kadar rahat hissedeceğiniz durumlardır.

Now, the main difference about advance speakers  is that they feel confident in most situations, if  

Şimdi, ileri düzeydeki konuşmacılarla ilgili temel fark çoğu durumda, hatta   hemen

not virtually all situations, speaking in English. And another big difference is that advanced  

hemen tüm durumlarda kendilerine güvenmeleridir. İngilizce. Bir başka büyük fark da, ileri düzey

speakers communicate smoothly They don't put a  strain on their speaking partner, which means that  

konuşanların sorunsuz iletişim kurmalarıdır. Konuşan partnerlerini zorlamazlar, yani

their speaking partner doesn't have to try really  hard to understand what they're saying. They have  

konuşan partnerlerinin ne dediklerini anlamak için gerçekten çok çaba sarf etmesi gerekmez . Bunu söylemenin farklı

the tools available to be able to figure out a  different way to say it. And I think this really  

bir yolunu bulabilmek için mevcut araçlara sahipler . Ve bence bu gerçekten

is the upper edges of fluency is when you are  able to describe anything that you need to say. 

akıcılığın üst sınırı, söylemeniz gereken herhangi bir şeyi tanımlayabildiğiniz zamandır. Farklı bir şekilde

Even if you don't have the exact word by saying  it in a different way. And I know what you're  

söyleyerek tam olarak kelimeye sahip olmasanız bile . Ve ne düşündüğünüzü biliyorum

thinking. You're probably saying in your head,  But Ethan, how can I become an advanced speaker  

. Muhtemelen kafanızda, Ama Ethan, konuşacak kimsem yoksa   nasıl ileri düzey bir konuşmacı olabilirim

if I don't have anyone to speak to? Well,  so many learners feel exactly how you do,  

? Pek çok öğrenci tam olarak sizin gibi hissediyor

and that's exactly why we thought we would  go ahead and create a solution for you. 

ve tam da bu nedenle devam edip sizin için bir çözüm oluşturacağımızı düşündük.

So we developed the real life app where you can  actually, for free, go and press a button and  

Bu nedenle , eğlenceli ve dinamik bir konuşma için ücretsiz olarak gidip bir düğmeye basabileceğiniz ve dünyanın

connect to another English speaker in another part  of the world for a fun and dynamic conversation.  

başka bir yerindeki İngilizce konuşan başka bir kişiyle bağlantı kurabileceğiniz gerçek hayat uygulamasını geliştirdik .

In English. So one of the things that advanced  learners definitely know that other learners don't  

İngilizce. Bu nedenle, ileri seviyedeki öğrencilerin diğer öğrencilerin bilmediğini kesinlikle bildiği şeylerden biri, konuşmada

is that the only way to get better  at speaking is by actually speaking. 

daha iyi olmanın tek yolunun fiilen konuşmak olduğudur.

So if you are frustrated at still being stuck  in an intermediate speaking level, then what  

Öyleyse, hala orta düzeyde bir konuşma düzeyinde takılıp kalmaktan bıktıysanız, o zaman neyi

are you waiting for? You really have to practice  and practice and practice. No excuses. And with a  

bekliyorsunuz? Gerçekten pratik yapmalısınız ve pratik yapmalısınız ve pratik yapmalısınız. Bahane yok. Ve

Real-Life app, it's really easy to do that every  single day. So you can download it now by calling  

Real-Life uygulamasıyla bunu her gün yapmak gerçekten çok kolay . Böylece,

up here or down description box below. Or you can  look for really an Apple app or Google Play store. 

burayı   yukarı veya aşağıdaki açıklama kutusunu arayarak şimdi indirebilirsiniz. Ya da gerçekten bir Apple uygulaması veya Google Play mağazası arayabilirsiniz.

So accuracy is the precision with which you  speak. So saying it, in other words, it's how  

Dolayısıyla doğruluk, konuşmanızdaki kesinliktir . Başka bir deyişle,

many mistakes you make when you speak. So advanced  speakers don't make as many mistakes when they  

konuşurken ne kadar   hata yaptığınızdır. Bu nedenle, ileri düzey konuşmacılar konuşurken çok fazla hata yapmazlar

speak. The reason for this is because along their  English learning life, they've made lots and lots  

. Bunun nedeni, İngilizce öğrenme hayatları boyunca pek çok

of mistakes and van speakers are really curious.  So they're always looking for different ways to  

hata yapmaları ve van konuşmacılarının gerçekten meraklı olmalarıdır. Bu nedenle,

try to use the language or do new things, which  inevitably is going to lead them to make mistakes. 

dili kullanmak veya yeni şeyler yapmak için her zaman farklı yollar ararlar ve bu da kaçınılmaz olarak hata yapmalarına yol açar.

But they don't just make those mistakes over and  over and over again. They figure out what mistakes  

Ancak bu hataları tekrar tekrar yapmazlar . Hangi hataları

they're making. Be it with a teacher, or maybe  by recording themselves, watching and seeing what  

yaptıklarını anlarlar. İster bir öğretmenle, ister kendilerini kaydederek, izleyerek ve ne

they can identify or with friend who maybe is  a bit better than they are in English, and they  

tanımlayabildiklerini görerek veya İngilizce'si kendilerinden biraz daha iyi olan ve

really work at correcting those. I'm actually not  trying to say that you should not make mistakes. 

bunları gerçekten düzeltmeye çalışan bir arkadaşla. Aslında hata yapmamanız gerektiğini söylemeye çalışmıyorum.

Mistakes are fantastic. They are your guides to  English fluency, but you do need to identify your  

Hatalar harika. Bunlar, akıcı İngilizce için rehberlerinizdir, ancak zayıf noktalarınızı belirlemeniz gerekir

weak points. So, for example, if there's something  that you're often confused about with grammar,  

. Bu nedenle, örneğin, dilbilgisi ile ilgili sık sık kafanızın karıştığı bir şey varsa,

then you need to identify those weak points and  work at correcting them, work at fixing them  

o zaman bu zayıf noktaları belirlemeniz ve bunları düzeltmeye çalışmanız, düzeltmeye çalışmanız

so they aren't recurring anymore. He go to  work every day I didn't went to the party  

böylece artık tekrarlanmamaları sağlanır. O işe gidiyor, ben partiye gitmedim,

it was development project  I work at their very basic. 

bu geliştirme projesiydi, ben onların temelinde çalışıyorum.

Mistakes should not happen anymore at an  advanced level at this level. Mistakes  

Bu düzeyde ileri düzeyde hatalar artık yapılmamalıdır.

should happen because you're pushing  your limits by trying new vocabulary or  

Yeni kelimeler veya yapılar deneyerek sınırlarınızı zorladığınız için hatalar yapılmalıdır

structures. Or maybe because of tiredness. And  this will be cause slips. I can't stress this  

. Ya da yorgunluktan olabilir. Bu da kaymalara neden olur.

enough learners who get to the advanced level do  not make excuses. So you won't hear them saying,  

İleri seviyeye ulaşan öğrencilerin mazeret üretmediğini ne kadar vurgulasam az. Böylece,

Oh, I can't study because I don't have time, or  I just can't become an advanced English learner  

Ah, zamanım olmadığı için çalışamıyorum veya İleri düzey bir İngilizce öğrencisi olamam

because I don't have the natural learning  skills or I'm not a good language learner. 

çünkü doğal öğrenme becerilerine sahip değilim veya değilim  dediklerini duymazsınız. iyi bir dil öğrencisi.

Advanced speakers got to where they are because  they actually made English a priority. They  

İleri düzey konuşmacılar bulundukları yere, aslında İngilizceyi bir öncelik haline getirdikleri için geldi.

looked at their time and they figured out how  they can fit English in, and some of that might  

Kendi zamanlarına baktılar ve İngilizceyi nasıl sığdırabileceklerini anladılar ve bunun bir kısmı, örneğin hâlâ rahat olmadıkları gramer yapılarını

be through deliberate practice by actually having  to study, for example, the grammar structures that  

gerçekten çalışmak zorunda kalarak kasıtlı pratik yoluyla olabilir

they're still not comfortable with. But also,  some of it's going to be fun and convenient.

. Ancak bir kısmı eğlenceli ve kullanışlı olacak.

They're probably, by the time  they get to an advanced level,  

Muhtemelen, ileri bir düzeye geldiklerinde    taşrada İngilizce yaşamıyor olsalar

consuming a lot of content in English even if  they're not living in English being country.  

bile   çok fazla İngilizce içerik tüketirler .

They're creating their own immersion experience.  And advanced speakers don't have any superpower  

Kendi daldırma deneyimlerini yaratıyorlar. Ve ileri düzey konuşmacıların, onları bulundukları yere getiren herhangi bir süper güçleri yoktur

that got them to where they are. They persist when  things get really difficult. They get to those  

. İşler gerçekten zorlaştığında ısrar ederler.

plateaus just like everyone else did, but they  don't give up. They keep pushing through it. And  

Herkes gibi o yaylalara ulaşırlar ama pes etmezler. Üzerinde baskı yapmaya devam ediyorlar. Ve

that's how they got to where they are today. Now,  let's be honest, most of us in our everyday lives  

bugün bulundukları yere bu şekilde geldiler. Şimdi dürüst olalım, çoğumuz günlük hayatımızda   iletişim kurarken

aren't using much sophisticated language when we  communicate. However, all of us know that there  

çok karmaşık bir dil kullanmıyoruz . Ancak hepimiz biliyoruz ki bazı

are situations that call for it maybe you have a  job interview or you have to give a presentation,  

durumlar vardır, belki bir iş görüşmeniz vardır veya bir sunum yapmanız gerekir,

or with your English, you might even have to take  a proficiency exam that's going to require you  

veya İngilizcenizle, harekete geçmenizi gerektirecek bir yeterlilik sınavına bile girmek zorunda kalabilirsiniz.

to act up some situations where you  have to use that type of language. 

bu tür bir dili kullanmak zorunda olduğunuz bazı durumlar.

So advanced learners, even though  they're not using it very much,  

Bu nedenle ileri düzeydeki öğrenciler, onu pek kullanmasalar da, gerekli olduğu bir

are comfortable with that type of language when  they're in a situation where it's necessary.

durumdayken bu tür bir dil konusunda rahattırlar .

So there's a quote I absolutely love from Picasso  that says, Learn the rules like a pro so you can  

Picasso'dan kesinlikle sevdiğim bir söz vardır : Kuralları bir profesyonel gibi öğrenin ki

break them like an artist. Now, if you're at the  beginner or intermediate level, you still haven't  

onları bir sanatçı gibi çiğneyin. Şimdi, başlangıç ​​veya orta seviyedeyseniz,

learned the rules like a pro. So you should not  be trying to break them. But advanced learners are  

kuralları hala bir profesyonel gibi öğrenmediniz. Bu yüzden onları kırmaya çalışmamalısınız. Ancak ileri düzeydeki öğrenciler

to this point, they can use the language flexibly. They can sometimes make a great mistake on purpose  

bu noktaya kadar dili esnek bir şekilde kullanabilirler. Bazen kasıtlı olarak büyük bir hata yapabilirler

because they want to create humor, or maybe  because they're in a really casual situation  

çünkü mizah yaratmak isterler veya belki gerçekten sıradan bir durumda oldukları   için

where we would use that kind of language. They  can also identify it when a native is speaking,  

bu tür bir dil kullanabiliriz. Ayrıca

if they're using grammatically  correct English or not. And finally,  

dilbilgisi açısından doğru İngilizce kullanıp kullanmadıklarına bakılmaksızın, ana dili İngilizce olan birinin ne zaman konuştuğunu da belirleyebilirler. Ve son olarak,

whether they're watching their favorite TV series  or maybe they're hanging out with some friends,  

ister en sevdikleri TV dizisini izliyor olsunlar, ister bazı arkadaşlarıyla takılıyor olsunlar,

they can usually understand the humor, be  that sarcasm or different types of jokes. 

alay veya farklı türde şakalar olsun, genellikle mizahı anlayabilirler.

So advanced English speakers don't blame the other  person when they make mistakes. They realize that  

Bu nedenle ileri düzeyde İngilizce konuşanlar, hata yaptıklarında diğer kişiyi suçlamazlar.

they need to be proactive and take responsibility  for that other person, not understanding them.  

Proaktif olmaları ve diğer kişi için sorumluluk almaları gerektiğini anlarlar, onları anlamazlar.

Even though, you know, a conversation goes  two ways and both people should make an  

Yine de, bir konuşma iki yönlüdür ve her iki kişi de

effort. But a lot of times we just don't have that  luxury when we're speaking a foreign language. 

çaba göstermelidir. Ancak çoğu zaman yabancı bir dil konuşurken bu lükse sahip değiliz.

So an advanced speaker is going to see  this as an opportunity to figure out,  

Yani ileri düzey bir konuşmacı bunu anlamak için bir fırsat olarak görecek,

you know, what am I missing from my speaking? Did  I make a pronunciation error? Am I using a word  

bilirsiniz, konuşmamda neyi kaçırıyorum? Telaffuz hatası mı yaptım? Bir kelimeyi

incorrectly or maybe I'm using an expression in  a way that doesn't fit the context. It could even  

yanlış mı kullanıyorum veya belki de bağlama uymayan bir şekilde bir ifade kullanıyorum. Hatta bu

be a cultural misunderstanding, something that  you're bringing from your own background that  

kültürel bir yanlış anlama olabilir, kendi geçmişinizden getirdiğiniz ve

doesn't really make sense in the place where  you're currently at or with the person that  

şu anda bulunduğunuz yerde veya

you're currently talking to. So the main point  here is that advanced speakers of English have  

şu anda konuştuğunuz kişiyle pek bir anlam ifade etmeyen bir şey. Yani buradaki ana nokta, ileri düzey İngilizce konuşanların

a really high self-awareness, and they won't let  making a mistake again wreck their confidence they  

gerçekten yüksek bir öz farkındalığa sahip olmalarıdır ve tekrar hata yapmanın kendilerine olan güvenlerini sarsmasına izin vermezler,

can self-correct if necessary. So finally,  I have already mentioned this earlier, but  

gerekirse kendilerini düzeltebilirler. Son olarak bundan daha önce bahsetmiştim, ancak

advanced speakers aren't going to make the excuse  that, well, I can't get fluent English because I  

ileri düzey konuşmacılar,

don't live in an English speaking country. Of course, not nowadays. It is just so easy  

İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamadığım için akıcı İngilizce konuşamıyorum mazeretini kullanamazlar. Tabii günümüzde değil.

to create your own English immersion experience.  And this is especially easy in English because  

Kendi yoğun İngilizce deneyiminizi yaratmak   çok kolay. Ve bu özellikle İngilizce'de kolaydır çünkü   diğer dillerden

there's more media published in English than any  other language. So they probably will have their  

daha fazla İngilizce yayınlanan medya vardır . Bu nedenle, telefonlarını veya bilgisayarlarını

technology set to the English language just to  see little things all the time when they're using  

kullanırken her zaman küçük şeyleri görmek için muhtemelen teknolojilerini İngilizce diline ayarlayacaklardır

their phone or their computer. Beyond this,  they're probably going to be filling a lot of  

. Bunun ötesinde, muhtemelen

their time with different types of English media,  which might be watching TV series movies consuming  

zamanlarının çoğunu farklı türde İngilizce medyayla dolduracaklar; bu, podcast'leri tüketen TV dizisi filmleri izlemek

podcasts, listening to music. And they're  doing a lot of this in English all the time,  

, müzik dinlemek olabilir. Ve bunun çoğunu her zaman İngilizce olarak yapıyorlar,

filling all those little convenient moments. So  even if they don't live in the United States or  

tüm o küçük uygun anları dolduruyorlar. Bu nedenle Amerika Birleşik Devletleri'nde veya

the U.K., they are spending a huge amount of  their day surrounded by the English language. 

Birleşik Krallık'ta yaşamasalar bile günlerinin büyük bir kısmını İngilizce ile çevrili olarak geçiriyorlar.

And again, they're probably pushing out of their  comfort zone by consuming harder and harder books,  

Ve yine, muhtemelen daha sert kitapları tüketerek rahatlık alanlarının dışına çıkıyorlar,

like books that natives would actually be reading  or reading the newspaper instead of reading it  

örneğin yerlilerin aslında okuyacakları kitaplar veya kendi anadillerinde okumak yerine ABD'den gelen gazeteleri

in their native language consuming paper  from the United States. Or from the U.K..  

tüketen gazeteleri okumak gibi . Veya Birleşik Krallık'tan.

And they won't just be consuming visual media  either, like TV series and movies. They're going  

Ayrıca diziler ve filmler gibi yalnızca görsel medyayı tüketmeyecekler.

to, again, try harder things like watching a TED  Talk or maybe even taking a course in English  

Yine, bir TED Konuşması izlemek veya hatta

instead of taking it in their native language.  They see this as a way to kill two birds with one  

ana dillerinde almak yerine İngilizce bir kursa katılmak gibi daha zor şeyleri deneyecekler. Bunu bir taşla iki kuş vurmanın bir yolu olarak görüyorlar

stone. That means that they're getting double the  benefit out of one activity because they're taking  

. Bu, kursu İngilizce aldıkları için bir etkinlikten iki kat fayda elde ettikleri anlamına gelir

the course in English. Not only are they learning  about whatever they want to learn in that course,  

. O kursta öğrenmek istedikleri her şeyi öğrenmekle kalmıyor, aynı zamanda

but they're also improving their English.  And another important difference would be  

İngilizcelerini de geliştiriyorlar. Ve diğer bir önemli fark da,

that they're not just going to watch these things  passively, because you do get to a point where you  

bu şeyleri sadece pasif bir şekilde izlemeyecek olmalarıdır, çünkü

can understand everything through the context. But the advanced speaker, when they notice a new  

bağlam yoluyla her şeyi anlayabileceğiniz bir noktaya gelirsiniz. Ancak ileri düzey konuşmacı, yeni bir ifade fark ettiklerinde

expression or they know some interesting use of  grammar, they're going to take note of that so  

veya gramerin ilginç bir kullanımını bildiklerinde , daha sonra çalışabilmek için bunu not edeceklerdir

they can study it later. So trust me, it is not  at all necessary that you spend a ton of money  

. Bu yüzden inanın bana, ekibimizde

to move abroad to become an advanced speaker  on our team. We have some incredible native  

ileri düzey bir konuşmacı olmak için yurtdışına taşınmak için bir ton para harcamanıza hiç gerek yok . Kendi ülkelerinin dışına hiç seyahat etmemiş inanılmaz derecede ana dili

English speakers who have never even  traveled outside of their native country. 

İngilizce olan kişiler var .

So you can do it to the tools are available. I  highly recommend that you subscribe to our channel  

Yani yapabileceğiniz araçlar mevcuttur. Kanalımıza abone olmanızı önemle tavsiye ederim,

because we create content like this to help you to  get there. And I'd love to hear from you. What do  

çünkü oraya ulaşmanıza yardımcı olmak için buna benzer içerikler oluşturuyoruz . Ve senden haber almayı çok isterim. Niçin

you need more help with? Which of these points  do you find the most interesting? And you would  

daha çok yardıma ihtiyacın var? Bu noktalardan hangisini en ilginç buluyorsunuz? Ve

like us to make an individual video on it. You can let me know by commenting down below  

bununla ilgili ayrı bir video yapmamızı istiyorsunuz. Aşağıya yorum yaparak bana haber verebilirsin

and maybe we'll just make that video that you  need. And now you're probably feeling pretty  

ve belki de ihtiyacın olan videoyu yaparız . Ve şimdi muhtemelen

motivated to sound more advanced, right? Well,  how about starting out by really increasing  

daha gelişmiş görünmek için oldukça motive hissediyorsunuzdur, değil mi? Pekala, kelime dağarcığınızı gerçekten zenginleştirerek başlamaya ne dersiniz

your and fancy vocabulary? You can do that  with this lesson. Let's check out a clip.

? Bunu bu dersle yapabilirsiniz. Bir klibe göz atalım.