Stop saying "I Don't Know!"

(pinging)

(tınlama sesi)

(gentle piano music)

(hafif piyano müziği)

- Am I a douche?

- Ben ahmak mıyım?

I don't know.

Bilmiyorum.

Am I a douche?

Ben salak mıyım?

I don't know.

Bilmiyorum. Ben

Who am I?

kimim?

I don't know.

Bilmiyorum.

Am I a douche, am I a douche?

Ben salak mıyım, salak mıyım?

I don't know.

Bilmiyorum.

Am I a douche?

Ben salak mıyım?

I don't know.

Bilmiyorum. Bilmiyorum diyebileceğiniz

Here are some other ways that you can say, I don't know.

başka yollar da var .

(mellow music)

(yumuşak müzik)

I have a new eBook now.

Artık yeni bir e-Kitabım var.

You can find worksheets for this lesson

Bu ders için çalışma sayfalarını

and all of my favorite lessons on Patreon.

ve en sevdiğim derslerin tümünü Patreon'da bulabilirsiniz.

You can find the link in the description.

Linki açıklamada bulabilirsiniz.

(hip hop music)

(hip hop müzik)

Let's imagine that you are with your friend

Arkadaşınızla birlikte olduğunuzu

and you see someone, you're like,

ve birini gördüğünüzü hayal edelim, (

(fingers snapping) that guy,

parmaklarınızı şıklatarak) o adam,

who's that guy?

o adam kim?

She doesn't know.

Bilmiyor.

But I mean, completely doesn't know.

Ama demek istediğim, tamamen bilmiyor.

These are the full expressions,

Bunlar tam ifadeler,

so we'll practice the pronunciation.

bu yüzden telaffuz alıştırması yapacağız. En

I haven't got the foggiest.

sisli halim yok. En

I haven't got the foggiest.

sisli halim yok.

I haven't got the faintest idea.

En ufak bir fikrim yok.

I haven't got the faintest idea who that is.

Kim olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok.

I haven't got any idea who he is.

Kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.

Mate, I haven't got any clue who he is.

Dostum, onun kim olduğu hakkında hiçbir fikrim yok.

Now, in my opinion, these are the most common ways

Şimdi, bence, tamamen bilmiyorum diyebileceğiniz en yaygın yollar bunlar

that you can say, I completely don't know.

.

So, if you stopped watching the video now,

Yani, videoyu şimdi izlemeyi bırakırsan,

you'd probably be fine, honestly.

dürüst olmak gerekirse, muhtemelen iyi olursun.

So the full expressions are this.

Yani tam ifadeler bu.

I haven't got blah, blah, blah, blah, blah.

Bende blah, blah, blah, blah, blah yok.

But, big but, we shorten everything.

Ama, büyük ama, her şeyi kısaltıyoruz.

So, the short answer for these is like this.

Yani bunların kısa cevabı şu şekildedir.

Not the foggiest.

En sisli değil.

Not the faintest.

En zayıf değil.

This one, you can say not the faintest

Bu, en zayıf değil

or not the faintest idea.

ya da en zayıf fikir diyebilirsiniz.

That word's an option, again options.

Bu kelime bir seçenek, yine seçenekler.

That guy? No idea.

O adam? Fikrim yok.

That guy?

O adam?

No clue.

İpucu yok.

So, in summary, yeah, these are the most common way

Özetle, evet,

to say, I completely don't know.

tamamen bilmiyorum demenin en yaygın yolu bunlar.

And the short versions are these with the purple.

Ve kısa versiyonları mor olanlardır.

They're fun, they're lazy,

Eğlenceliler, tembeller,

they're natural sounding, great choices.

kulağa doğal geliyorlar, harika seçimler.

So, say them with me, practice your pronunciation.

Öyleyse, benimle birlikte söyle, telaffuzun için pratik yap.

Not the foggiest.

En sisli değil.

Not the faintest idea.

En ufak bir fikir değil.

No idea, mate, no idea.

Hiçbir fikrim yok dostum, hiçbir fikrim yok.

No clue, no clue.

İpucu yok, ipucu yok.

Of those, which was your favorite to say?

Bunlardan hangisini söylemeyi en çok seviyordun?

Because all you need to boost your vocabulary for today,

Çünkü bugün için kelime dağarcığınızı geliştirmek için ihtiyacınız olan tek şey,

is to learn one expression completely.

bir ifadeyi tamamen öğrenmek.

So, let's practice in a real situation.

Öyleyse, gerçek bir durumda pratik yapalım.

I will ask you one question,

Size bir soru soracağım

and you use your favorite response from this.

ve siz bundan en sevdiğiniz yanıtı kullanacaksınız.

Remember, if you practice this, it becomes part

Unutmayın, bunu pratik yaparsanız , günlük İngilizcenizin bir parçası haline gelir

of your daily English.

.

Just practice.

Sadece pratik.

So, I'll ask you a question,

Peki, sana bir soru soracağım,

you say one of these back to me.

sen de bana bunlardan birini söyle.

Ready?

Hazır?

Oh, hi, glad I got you.

Merhaba, seni yakaladığıma sevindim. İsveç'in

Do you know the capital of Sweden? Do you know?

başkentini biliyor musunuz ? Biliyor musunuz?

Oh, hey, listen, oh that song is in my head.

Oh, hey, dinle, ah o şarkı aklımda.

Who sings that song? You know the one that goes,

O şarkıyı kim söylüyor? Gideni biliyorsun,

♪ Du du du, dudurutu ♪

♪ Du du du, dudurutu ♪

♪ Du du du, dudurutu ♪

♪ Du du du, dudurutu ♪

Who sings that, do you know?

Bunu kim söylüyor, biliyor musun?

No?

HAYIR?

Oh, Third Eye Blind, duh.

Ah, Üçüncü Göz Körlüğü, hah.

Oh, hi, quick question.

Merhaba, hızlı soru.

Is it possible to drive my car from here, in London,

Arabamı buradan, Londra'dan

to South Korea, do you know?

Güney Kore'ye götürmem mümkün mü, biliyor musun?

'Kay fine, I'll Google it, shall I?

"Pekala, Google'da arayacağım, olur mu?"

So, again, this is all, if you don't know anything at all.

Yani, yine, hepsi bu, eğer hiçbir şey bilmiyorsanız.

Zero things, nothing, but what if you are just not sure

Sıfır şey, hiçbir şey, ama ya bir şeyden emin değilseniz

about something, then what should you say?

, o zaman ne söylemelisiniz?

If your friend asks you, "Is it gonna rain today?"

Arkadaşınız size "Bugün yağmur yağacak mı?"

how would you know? How would you know?

nasıl bilebilirsin? Nasıl bilebilirsin? Tek

All you can do is look at the clouds, you know?

yapabildiğin bulutlara bakmak, biliyor musun?

(blowing) Not sure.

(üfleme) Emin değilim.

I'm not sure, that's the full expression,

Emin değilim, tam ifade bu,

but very commonly, we remove, I'm, we just say, not sure.

ama çok yaygın olarak, kaldırırız, ben, sadece emin değilim deriz.

The next one, I'm not 100%.

Sıradaki, %100 değilim.

You could shorten it to, not 100%,

%100 değil, kısaltabilirsin,

that's fine too.

bu da iyi.

Honestly, I'm not the best person to ask.

Dürüst olmak gerekirse, sorulacak en iyi kişi ben değilim.

Of course, you're not a professional,

Tabii ki profesyonel değilsin,

so that's a good expression when you want to say,

bu yüzden

what do you think I am? A weather person?

benim ne olduğumu düşünüyorsun demek istediğinde bu iyi bir ifade. Bir hava durumu insanı mı?

No. Or a great one, your guess is as good as mine.

Hayır. Ya da harika, senin tahminin benimki kadar iyi. Senden

I don't know any more information than you, so.

daha fazla bilgi bilmiyorum, yani.

Okay now, the stronger ways to say I don't know.

Tamam şimdi, bilmiyorum demenin daha güçlü yolları.

There will be bad words.

Kötü sözler olacak.

So if you don't like swear words, just skip forward a minute

Bu yüzden küfürlerden hoşlanmıyorsanız , bir dakika ileri atlayın

and you'll be fine.

ve iyi olacaksınız. Bilmiyorum demenin

Three of the most common strong ways to say I don't know.

en yaygın güçlü yollarından üçü.

I'm so bored, when can we go on holiday again?

Çok sıkıldım, bir daha ne zaman tatile gidebiliriz?

Medium strength.

Orta güç.

Mate, who knows? Who knows?

Dostum, kim bilir? Kim bilir?

Second option, a bit stronger,

İkinci seçenek, biraz daha güçlü,

religious people don't like this one.

dindarlar bundan hoşlanmaz.

God knows!

Tanrı bilir!

The third and strongest option is very informal and vulgar.

Üçüncü ve en güçlü seçenek çok gayri resmi ve kaba.

Be careful who you say it to.

Kime söylediğine dikkat et.

Fuck knows!

Kahretsin biliyor!

So again, choose your favorite response

Bu yüzden tekrar favori yanıtınızı seçin

and practice with me.

ve benimle pratik yapın.

Add it to your daily English.

Günlük İngilizcenize ekleyin.

Oh, hi, what time are you gonna finish work today?

Merhaba, bugün işini kaçta bitireceksin?

Oh hey, what do you think the Queen is doing right now?

Oh hey, Kraliçe şu anda ne yapıyor sanıyorsun?

Okay now, when you have no understanding of this thing,

Tamam, şimdi, bu konuda hiçbir fikrin olmadığında

and that's why you don't know,

ve bu yüzden bilmiyorsan,

say these things.

bunları söyle.

Fathom, that's the word which means understand.

Fathom, anlamak anlamına gelen kelime bu.

So you can say, I can't even fathom, and it's like,

Yani, anlayamıyorum bile diyebilirsiniz ve bu sanki,

it's kind of like imagine

and understand together, kinda thing.

birlikte hayal edip anlamak gibi bir şey, bir tür şey.

So you can use this before a sentence

Yani bunu anlamadığınız bir cümleden önce kullanabilirsiniz

which you don't understand,

,

like, I just, I can't even fathom why people voted for him.

örneğin, insanların neden ona oy verdiğini anlayamıyorum.

I know, I know, it's beyond me how people still support him.

Biliyorum, biliyorum, insanların onu hâlâ nasıl desteklediği beni aşıyor.

You can simply use them as exclamations.

Bunları sadece ünlem olarak kullanabilirsiniz.

Like, Mate, can you explain to me

Dostum, bana

why so many people like coriander in their food?

neden bu kadar çok insanın yemeklerinde kişnişi sevdiğini açıklayabilir misin?

It's disgusting.

İğrenç.

I know, it's beyond me.

Biliyorum, beni aşıyor. Yine yine

Again, again, when you learn these expressions

from my videos, don't just make notes,

videolarımdan bu ifadeleri öğrendiğinizde sadece not almayın,

make examples using those expressions,

o ifadeleri kullanarak örnekler yapmayın,

but make them relevant to your life.

hayatınıza uygun hale getirin.

If you're never gonna use them again,

Bunları bir daha asla kullanmayacaksan

you're gonna forget them,

unutacaksın

but if you can make examples, using these expressions,

ama bu ifadeleri kullanarak

relevant to your life, then maybe you'll use it

kendi hayatına uygun örnekler yapabilirsen, o zaman belki

in natural conversation.

doğal konuşmanda kullanırsın.

And then it becomes part of your vocabulary.

Ve sonra kelime haznenizin bir parçası olur.

Then you are awesome.

O zaman harikasın.

Okay, I you don't know your decision about something.

Tamam, bir şey hakkında kararını bilmiyorsun.

For example, if someone asks you a question,

Örneğin, biri size bir soru sorarsa, zorunlu askerlik gibi

asks for your opinion about something,

bir şey hakkında fikrinizi sorarsa

like mandatory military service,

,

we don't have this in the UK.

İngiltere'de buna sahip değiliz.

I know that some countries do, like Korea,

Kore gibi bazı ülkelerde olduğunu biliyorum,

you guys have it for like two years, right? I think?

siz iki yıldır buna sahipsiniz, değil mi? Bence?

Anyhoo, what's your opinion about this?

Her neyse, bu konuda senin görüşün nedir?

Do you think that you should have it or not have it

Sizce olmalı mı olmamalı mı veya

or what do you think?

ne düşünüyorsunuz?

If you're like, I don't know,

Bilmiyorum diyorsan

say these things.

bunları söyle.

I'm on the fence about it.

Bu konuda kararsızım.

For example, you're on the fence,

Örneğin, ikilemdesiniz,

you haven't made a decision yet.

henüz bir karar vermediniz.

The same with, I haven't decided one way or the other,

Aynı şekilde, şu ya da bu şekilde karar vermedim,

that's also good.

bu da iyi.

And if you want to say, well, there are good points for

Ve şunu söylemek isterseniz, lehte ve aleyhte iyi noktalar var

and good points against, you can say,

, diyebilirsiniz ki,

I'm in two minds, or I'm of two minds,

kararsızım ya da kararsızım,

both are fine, doesn't matter, nothing matters.

ikisi de iyi, önemli değil , hiçbir şeyin önemi yok.

Another really good one that you can use,

Kullanabileceğiniz başka bir gerçekten iyi,

you could use it in this situation,

onu bu durumda kullanabilirsiniz,

but you could also use it for other situations.

ancak başka durumlar için de kullanabilirsiniz. Sana

Let me show you.

göstereyim.

Mandatory military service,

Zorunlu askerlik,

I might have to get back to you on that one.

o konuda sana geri dönmem gerekebilir.

I might have to get back to you on blah, blah, blah.

Sana blah, blah, blah'da geri dönmem gerekebilir.

You want a little more time to make your decision.

Kararını vermek için biraz daha zaman istiyorsun.

You might hear this at work,

Bunu işte,

in the office for example.

örneğin ofiste duyabilirsiniz.

And let's break it down.

Ve onu parçalayalım.

Might, we know is maybe.

Olabilir, belki olduğunu biliyoruz.

Have to, it's an obligation.

Mecbur, bu bir zorunluluk.

To get back to someone.

Birine geri dönmek için.

To respond.

Yanıtlamak için.

So, we're just saying, maybe it's better

Yani, belki sonra cevap versem daha iyi olur diyoruz

if I respond later.

.

I can take more time, make a decision,

Daha fazla zaman ayırabilirim, bir karar verebilirim, bunu söylemek istediğinde

that's a really good expression when you want to say that.

bu gerçekten iyi bir ifade .

Also, like I mentioned, good for work environments.

Ayrıca bahsettiğim gibi çalışma ortamları için iyi.

If your boss asks you a difficult question,

Patronunuz size zor bir soru sorarsa

or a question you don't know,

veya bilmediğiniz bir soru sorarsa,

I've used this, if your boss wants to know, I don't know,

bunu kullandım, patronunuz şu anda bilmediğiniz

some information or numbers that you don't know right now,

bazı bilgileri veya sayıları bilmek istiyorsa, bilmiyorum ,

this is a really good response.

bu gerçekten iyi bir cevap.

I might have to get back to you on that one.

Bu konuda sana geri dönmem gerekebilir.

It's better than just saying, I don't know.

Bilmiyorum demekten iyidir.

You're giving yourself time to inform yourself.

Kendinizi bilgilendirmek için kendinize zaman veriyorsunuz.

Now of course, of course, you can say, I don't know,

Şimdi elbette, tabii ki, bilmiyorum,

that's fine, it's not wrong.

sorun değil, yanlış değil diyebilirsiniz.

Let's talk about pronunciation.

Telaffuz hakkında konuşalım.

If you pronounce it like, I don't know,

Böyle telaffuz edersen, bilmiyorum,

you sound like a robot.

robot gibi konuşuyorsun.

So try this.

Öyleyse şunu dene.

I deneu.

Deneu.

Think of the pronunciation.

Telaffuzu düşünün.

Schwa sound.

Schwa sesi.

De, it's another schwa sound there, neu.

De, orada başka bir schwa sesi var, neu.

Deneu.

Deneu.

Now, be careful of that sound.

Şimdi, o sese dikkat et.

Now, I know, for some languages,

Şimdi, biliyorum, bazı diller için

this sound, you might be saying it like, deneu, deneu.

bu sesi deneu, deneu gibi söylüyor olabilirsiniz.

Nah, hm-hm, not that.

Hayır, hm-hm, o değil.

Oh, be careful of your mouth shape.

Oh, ağız şekline dikkat et.

It should change from uh to ooh.

uh'dan ooh'a değişmelidir.

Oh,

Ah,

oh.

ah.

Now try it faster.

Şimdi daha hızlı deneyin.

Oh.

Ah.

Now say the whole word, deneu.

Şimdi tüm kelimeyi söyle deneu.

Deneu.

Deneu.

Again, you have options, I deneu,

Yine seçenekleriniz var, deneu,

schwa, deneu.

schwa, deneu.

You could pronounce this like, I, I deneu, I deneu.

Bunu ben, ben deneu, ben deneu gibi telaffuz edebilirsiniz.

That's fine too, these are all options.

Bu da iyi, bunların hepsi seçenekler.

With English, there are many ways to pronounce things,

İngilizce ile bir şeyleri telaffuz etmenin pek çok yolu vardır, İngilizce'de herhangi bir şeyi telaffuz etmenin

there's no one, perfect,

tek, mükemmel ve

beautiful way to pronounce anything in English.

güzel bir yolu yoktur .

Just know, you have options,

Sadece bilin, seçenekleriniz var,

choose your favorite, that's it.

favorinizi seçin, bu kadar.

Remember, you can get the new eBook by joining my Patreon,

Unutmayın, Patreon'uma katılarak yeni e-Kitabı alabilirsiniz,

the link is in the description.

bağlantı açıklama kısmındadır.

You'll find worksheets from my favorite lessons,

En sevdiğim derslerden çalışma sayfalarını

with a video link, with drawings,

video bağlantısıyla, çizimlerle bulacaksınız,

every month is gets updated, it's very exciting.

her ay güncelleniyor, çok heyecan verici.

Check the link in the description for all the details.

Tüm ayrıntılar için açıklamadaki bağlantıyı kontrol edin.

Or click, (mellow music)

Veya

something here that says, worksheets.

burada çalışma sayfaları yazan bir şeye (yumuşak müzik) tıklayın. Bir

See you in the next class.

sonraki derste görüşmek üzere.

(mellow music continues)

(yumuşak müzik devam eder)