Learn the Top 10 Must-Know Expressions for Agreeing and Disagreeing in English

Want to speak real English from your

İlk dersinizden itibaren gerçek İngilizce konuşmak ister misiniz

first lesson? Sign up for your free

?

lifetime account at EnglishClass101.com.

EnglishClass101.com'da ömür boyu ücretsiz hesabınız için kaydolun.

Vamos a la piscina, that means "we're

Vamos a la piscina, "

going to the movie theater", right?

sinemaya gidiyoruz" demek değil mi?

Alright! Hi everybody, my name is Alisha.

Peki! Herkese merhaba, benim adım Alisha.

Welcome back to Top Words. Today we're

Top Words'e tekrar hoş geldiniz. Bugün,

going to be talking about must know

expressions for agreeing and disagreeing,

hemfikir olmak ve aynı fikirde olmamak için bilinmesi gereken ifadelerden bahsedeceğiz,

very useful, so let's go!

çok faydalı, o yüzden gidelim!

Exactly. When you agree 100% with something someone

Kesinlikle. Başka birinin söylediği bir şeye %100 katıldığınızda

else has said, you can say exactly.

, aynen söyleyebilirsiniz.

For example, ramen is one of the best

Örneğin, ramen

food in the world. Exactly.

dünyadaki en iyi yiyeceklerden biridir. Kesinlikle.

I don't agree.

aynı fikirde değilim

You have a different opinion from the other

Karşınızdakinden farklı bir fikriniz var

person, they tell you, I think that soccer

, size diyorlar ki, bence futbol

is the best sport, you can say, I

en iyi spor, katılmıyorum diyebilirsiniz

don't agree. But be prepared to provide

. Ancak

your own opinion after this. I think

bundan sonra kendi görüşünüzü sunmaya hazır olun. Bence

soccer is the best sport I don't agree, I

futbol en iyi spor, katılmıyorum,

think that football is. Oh! that could

bence futbol öyle. Ah! bu

cause some problems! Soccer/football.

bazı sorunlara neden olabilir! Futbol/futbol.

Americans say football when we mean

Amerikalılar Amerikan futbolu derken futbol diyorlar

American football, but the rest of the

ama

world says football when they mean

dünyanın geri kalanı futbol demek istediğinde futbol diyor

soccer. Maybe. Maybe is when you don't

. Belki. Belki de

know, when you can't make a decision, or

bilmediğin, karar veremediğin ya da bir

when you're not sure about something.

şeyden emin olmadığın zamandır.

Okay so someone tosses you an opinion,

Tamam, biri size bir fikir veriyor,

someone says they're their idea to you, I

biri bunun sizin için kendi fikri olduğunu söylüyor,

think it's gonna rain tomorrow, you can

sanırım yarın yağmur yağacak,

say, yeah maybe. You don't know for sure,

diyebilirsiniz, evet belki.

yes or no, but it's possible, it's a good

Evet ya da hayır, kesin olarak bilmiyorsunuz, ama bu mümkün, bu iyi bir

sort of in-between expression, but if you

tür arada ifade, ama

use maybe all the time, it's going to sound

belki her zaman kullanırsanız, kulağa

really strange, and it's going to sound

gerçekten tuhaf gelecek ve kulağa,

like you can't make a decision. So use

yapabilirmişsiniz gibi gelecek. Bir karar verme. Bu yüzden

maybe very sparingly, don't use it so

belki çok idareli kullanın, çok

often. Maybe is very commonly used as a

sık kullanmayın. Belki çok yaygın olarak yumuşak bir hayır olarak kullanılır

soft no, it's up to you to figure that

, o zaman konuştuğunuz insanlar arasında bunu çözmek size kalmıştır

out among the people that you're talking

to then. You want to stay over my house

. Bu hafta sonu benim evimde kalmak ister misin

this weekend? Maybe.

? Belki.

I couldn't agree with you more.

Sana daha fazla katılamazdım.

You are in complete agreement with the

other person, and really want to

Diğer kişiyle tamamen aynı fikirdesiniz ve

communicate that to them. You think that

bunu onlara gerçekten iletmek istiyorsunuz.

what they have just said is really

Az önce söylediklerinin gerçekten çok

really correct, super correct, yes! You are

doğru olduğunu düşünüyorsun, süper doğru, evet!

completely on board with that idea, you

Bu fikre tamamen katılıyorsun,

can say "I couldn't agree with you more".

"Sana daha fazla katılamazdım" diyebilirsin.

I couldn't, the negative form, I could not

Yapamadım, olumsuz form,

agree with you more, meaning it's not

sana daha fazla katılamadım, yani söylediklerine daha

possible that I could agree more with

fazla katılmam mümkün değil

what you're saying.

.

Next week it's really important that we

Gelecek hafta mangal yapmamız çok önemli

have a barbecue because summer is ending.

çünkü yaz bitiyor.

And then your friend can say, I couldn't

Ve sonra arkadaşın,

agree more! That's a fantastic

daha fazla aynı fikirde olamazdım diyebilir! Bu harika bir

big idea, I'll buy steak.

fikir, biftek alacağım.

I think we're going to have to agree to disagree.

Sanırım aynı fikirde olmadığımız konusunda anlaşmamız gerekecek.

Agree to disagree, this is a kind of, it

Katılmamayı kabul et, bu bir tür,

seems like a simple phrase, agree to

basit bir ifade gibi görünüyor,

disagree.

katılmamayı kabul et.

So you're agreeing with the other person,

Yani diğer kişiyle aynı fikirde oluyorsunuz,

you agree that we have a different

farklı bir fikrimiz olduğu konusunda hemfikir oluyorsunuz

opinion,

,

agree to disagree. I would use this

katılmama konusunda hemfikir oluyorsunuz. Bu

expression at the end of a discussion, so

ifadeyi bir tartışmanın sonunda kullanırdım, yani

person A and person B have different

A kişisi ve B kişisi farklı

opinions and they've been discussing

görüşlere sahipler ve

those opinions for a long time, and

bu görüşleri uzun süredir tartışıyorlar ve

person A is not changing his or her

A kişisi

opinion, person B is not changing his or

fikrini değiştirmiyor, B kişisi değişmiyor

her opinion, so you can say at the end of

onun görüşü, böylece

the conversation, okay we have to agree

konuşmanın sonunda, tamam, aynı

to disagree.

fikirde olmadığımız konusunda hemfikir olmalıyız diyebilirsiniz.

Let's just accept our different opinions

Farklı görüşlerimizi kabul edelim

and move on in the conversation.

ve sohbete devam edelim.

You have a point there.

Orada haklısın.

This is not necessarily and an agreement

Bu mutlaka bir anlaşma

or disagreement phrase, it's a small

veya anlaşmazlık ifadesi değildir,

agreement within a larger discussion, so

daha büyük bir tartışma içindeki küçük bir anlaşmadır, bu nedenle

maybe you've been discussing a topic for

belki de bir konuyu

a long time, and you disagreed with the

uzun süredir tartışıyorsunuz ve

other person until this time.

bu zamana kadar diğer kişiyle fikir ayrılığına düştünüz.

This person says something and you agree

Bu kişi bir şey söylüyor ve siz

with that, ah, you have a point there. So

buna katılıyorsunuz, ah, burada haklısınız. Yani

there's one thing that this person has

bu kişinin söylediği, katılabileceğiniz bir şey var

said that you can agree with, you can say

,

you have a point there.

orada haklı olduğunuzu söyleyebilirsiniz.

I think that's correct, or I agree with

Bunun doğru olduğunu düşünüyorum veya

that point.

bu noktaya katılıyorum.

That's exactly how I feel.

Ben de tam olarak böyle hissediyorum.

Meaning, my feeling is the same as you're

Yani, benim hislerim senin

feeling, or my opinion is the same as

hissettiklerinle aynı, ya da benim fikrim

your opinion, that's exactly how I feel.

senin fikrinle aynı, ben de tam olarak böyle hissediyorum.

Maybe you can use this if someone

Belki birisi

describes your feeling very accurately,

duygularınızı çok doğru bir şekilde anlatıyorsa bunu kullanabilirsiniz,

for example, you can say, I feel like the

örneğin,

company is really heading in a nice new

Şirket gerçekten güzel ve yeni bir

direction, you can say, yeah, that's

yöne gidiyor gibi hissediyorum diyebilirsiniz, evet,

exactly how I feel. I really like the new boss.

tam olarak böyle hissediyorum diyebilirsiniz. Yeni patronu gerçekten çok seviyorum.

I don't think so.

Öyle düşünmüyorum.

It's soft, it's not so direct, it's not a

Yumuşak, çok doğrudan değil,

hard "I disagree", but just I don't think so.

zor bir "katılmıyorum" değil, ama ben öyle düşünmüyorum.

Of course you can use it to discuss

Elbette fikirleri tartışmak için kullanabilirsiniz

opinions but you can also use it when

ama

you're making plans. Are you going to

plan yaparken de kullanabilirsiniz.

that party this weekend? I don't think so.

Bu hafta sonu o partiye gidiyor musun? Öyle düşünmüyorum.

It's not a disagreement but it

Bu bir anlaşmazlık değil ama

can be used as a negation phrase, and a

bir olumsuzlama ifadesi ve

negative response to something. When used

bir şeye olumsuz bir yanıt olarak kullanılabilir.

as an opinion, I think Chinese is the

Fikir olarak kullanıldığında bence

hardest language to learn, you can say, I

öğrenmesi en zor dil Çince,

don't think so, I think that Arabic is

zannetmiyorum Arapça bence

the hardest language to learn.

öğrenmesi en zor dil diyebilirsiniz.

Ye,s you're right!

Evet haklısın!

means you're correct, yes, I agree with you, I

demek ki haklısın, evet sana katılıyorum,

think that's the right information, I

bence doğru bilgi bu,

think that's the correct opinion. Just a

bence doğru görüş bu. Sadece

very clear agreement phrase, you're right.

çok net bir anlaşma cümlesi, haklısın.

It also has the nuance of being correct,

Ayrıca doğru olma nüansı da var,

so maybe there was

bu yüzden belki

a possibility the other person could be

diğer kişinin yanlış olma olasılığı vardı

incorrect. Did you know that pepperoni

. Pepperoni

pizza is the most delicious pizza in the

pizzanın dünyanın en lezzetli pizzası olduğunu biliyor muydunuz

world?

?

Yes, you're right. You can change it to

Evet haklısın.

that's right for that opinion. You can

Bu görüş için doğru olanı değiştirebilirsiniz.

use you're to talk specifically about the

You're'i özellikle kişinin kendisi hakkında konuşmak için kullanabilirsiniz

person itself, but that's right, yes,

, ama bu doğru, evet,

that's right, that information is correct.

bu doğru, bu bilgi doğru.

I guess so. I guess so, it's an

Sanırım öyle. Sanırım öyle, bu bir

agreement but it's sort of a flaky

anlaşma ama biraz tuhaf bir

agreement, I guess so. It's like you don't

anlaşma, sanırım öyle. Sanki

really want to make a decision but you

gerçekten bir karar vermek istemiyorsunuz ama

don't feel strongly in one, like, in

birinde kendinizi güçlü bir şekilde hissetmiyorsunuz, örneğin,

agreement or disagreement, you can say I

hemfikir ya da anlaşmazlık içinde,

guess so.

sanırım öyle diyebilirsiniz.

It's usually said with this tone of

Genelde bu ses tonuyla söylenir

voice, I guess so. You know, we don't say I

, sanırım öyle. Biliyorsun,

guess so!

sanırım öyle olduğunu söylemiyoruz!

Generally it's like you can't quite make

Genelde tam

a decision or you don't want to make a

karar veremiyorsunuz ya da karar vermek istemiyorsunuz

decision, you can say I guess so.

, sanırım öyle diyebilirsiniz.

Hey, we're gonna go for Chinese food for

Hey, bu akşam Çin yemeği yemeye gideceğiz

dinner tonight, you wanna come? Yeah I

, gelmek ister misin? Evet,

guess so. You don't feel strongly either

sanırım öyle. Her iki şekilde de güçlü hissetmiyorsun

way. I guess so.

. Sanırım öyle. Korkarım

I'm afraid I disagree. It's a rather polite

aynı fikirde değilim. Örneğin, bir iş durumunda kullanabileceğiniz oldukça kibar bir

expression that you can use in a

ifade

business situation, for example. I'm

.

afraid here doesn't mean I'm actually

Korkarım burada gerçekten

scared or I'm really frightened, but just

korktuğum ya da gerçekten korktuğum anlamına gelmez, sadece olumsuz

it's a softener that's used at the

beginning of sentences to introduce a

bir görüş belirtmek için cümlelerin başında kullanılan bir yumuşatıcıdır

negative opinion. So I'm afraid I

. Korkarım ki

disagree, or I'm afraid I can't agree

aynı fikirde değilim ya da korkarım ki sizinle aynı fikirde olamam

with you,

for example. I think that you need to

,

örneğin.

adopt a new policy for your company.

Şirketiniz için yeni bir politika benimsemeniz gerektiğini düşünüyorum. Korkarım

I'm afraid I disagree. It's a soft

aynı fikirde değilim. Şimdiye kadar konuştuğumuz diğer tümcelerden

disagreement that sounds a bit more

biraz daha resmi görünen yumuşak bir anlaşmazlık

formal than some of the other phrases

we've talked about so far.

.

Absolutely. Absolutely means 100%

Kesinlikle. Kesinlikle, %100 evet anlamına gelir

yes, exactly, precisely, definitely, it's a

, tam olarak, kesinlikle, kesinlikle,

quick and clear and can be polite as

hızlı ve nettir ve diğer kişiyle aynı fikirde

well as casual word that means you agree

olduğunuz anlamına gelen kibar ve gündelik bir kelime olabilir

with the other person. Hey, do you want to

. Hey,

go to the beach this weekend? Yeah,

bu hafta sonu sahile gitmek ister misin? Evet

absolutely! Absolutely! Oh, that's the end!

kesinlikle! Kesinlikle! Oh, bu son!

So those are some phrases that you can use

Bunlar,

to agree and disagree with other people.

diğer insanlarla aynı fikirde olmak ve aynı fikirde olmamak için kullanabileceğiniz bazı ifadelerdir.

There are a lot of them, and you can

Birçoğu var ve

kind of mix and match them as you see fit.

onları uygun gördüğünüz gibi karıştırıp eşleştirebilirsiniz.

So give them a try. Thanks very much for

Öyleyse onlara bir şans ver.

watching this episode of Top Words and

Top Words'ün bu bölümünü izlediğiniz için çok teşekkürler,

we'll see you again soon. Bye!

yakında tekrar görüşürüz. Hoşçakal!