How to Tell a Story in English

Hi Bob the Canadian here.

Merhaba Kanadalı Bob.

I thought today would be a good day to teach you a little bit about how to tell a good

Bugünün sana İngilizce iyi bir hikayeyi nasıl anlatacağını biraz öğretmek için iyi bir gün olacağını düşündüm

story in English.

.

You know, the, the kind of story that you tell a friend or a co-worker after you've

Bilirsiniz,

been gone for the weekend or after you did something fun.

hafta sonu için gittikten sonra veya eğlenceli bir şey yaptıktan sonra bir arkadaşınıza veya iş arkadaşınıza anlattığınız türden bir hikaye.

For myself, last weekend my wife and I went to Niagara Falls.

Kendim için geçen hafta sonu karım ve ben Niagara Şelalesi'ne gittik.

And it was a really fun trip.

Ve gerçekten çok eğlenceli bir geziydi.

But if you look at that sentence, if you look at the sentence, "Last week my wife and I

Ama bu cümleye bakarsanız, "Geçen hafta karım ve ben

went to Niagara Falls.", there's three interesting things about that sentence that you can use

Niagara Şelalesi'ne gittik." cümlesine bakarsanız, bu cümleyle ilgili

to tell your own story.

kendi hikayenizi anlatmak için kullanabileceğiniz üç ilginç şey vardır.

For instance, I started by talking about WHEN we went.

Mesela NE ZAMAN gittiğimizden bahsederek başladım .

I said, "Last weekend...".

"Geçen hafta sonu..." dedim.

And there's a lot of ways that you can start a sentence when you're talking about time.

Ve zamandan bahsederken bir cümleye başlamanın birçok yolu var.

So for instance I could say, "Yesterday..."

Örneğin, "Dün..."

I could say, "A couple days ago..."

diyebilirim, "Birkaç gün önce..."

I could say, "Last weekend or last week..."

diyebilirim, "Geçen hafta sonu veya geçen hafta..."

You notice how I'm getting further back in time with each statement.

her ifade ile zaman.

So I could say, "Last weekend / Last week..."

Yani, "Geçen hafta sonu / Geçen hafta..."

I could say, "A couple weeks ago..."

diyebilirim, "Birkaç hafta önce..."

I could say, "A few weeks ago..."

diyebilirim, "Birkaç hafta önce..."

That would be further in the past than a couple weeks ago.

diyebilirim. birkaç hafta önce.

And I could say, "Last month..."

Ve "Geçen ay..." "

"A couple months ago..."

Birkaç ay önce..." Geçmişte

You can see how I get further and further in the past, but when you tell a small story

nasıl daha da ileriye gittiğimi görebilirsin , ama yapabileceğini bildiğin insanlara küçük bir hikaye anlattığında,

to people you know you can, you can always start with the WHEN.

yapabilirsin her zaman WHEN ile başlayın.

So in my story again I said, "Last weekend..."

Yani hikayemde yine "Geçen hafta sonu..." dedim

The second part of that sentence I just said WHO I was with.

o cümlenin ikinci kısmında sadece KİMİNLE birlikte olduğumu söyledim.

So we started with the WHEN and then I stated the WHO.

Böylece NE ZAMAN ile başladık ve sonra KİM'i belirttim.

I was with my wife.

Karımla birlikteydim.

So, "Last weekend my wife and I…."

Yani, "Geçen hafta sonu karım ve ben..."

The third thing I said was the WHERE.

Söylediğim üçüncü şey NEREDE idi.

So we have the WHEN, the WHO, and then the WHERE.

Yani elimizde NE ZAMAN, KİM ve sonra NEREDE var.

So the WHERE was, "Niagara Falls".

Yani NEREDE, "Niagara Şelaleleri" idi.

So, "Last weekend my wife and I went to Niagara Falls."

Yani, "Geçen hafta sonu karım ve ben Niagara Şelalesi'ne gittik ."

So if you're telling your own story, if you're sharing with someone something that you did

Dolayısıyla, kendi hikayenizi anlatıyorsanız, yaptığınız bir şeyi biriyle paylaşıyorsanız, bu

that is a great starting sentence and you should probably practice that a little bit.

harika bir başlangıç ​​cümlesidir ve muhtemelen bunu biraz pratik yapmalısınız.

You should probably write down a few practice sentences like, "A couple of days ago my friend

Muhtemelen "Birkaç gün önce arkadaşım

and I went to a restaurant for dinner."

ve ben akşam yemeği için bir restorana gittik" gibi birkaç alıştırma cümlesi yazmalısın.

So it's the same format, the, the WHEN, the WHO, and the WHERE.

Yani aynı format, ZAMAN, KİM ve NEREDE.

Or, "A few months ago my dad and I went to Portugal."

Veya "Birkaç ay önce babamla Portekiz'e gittik ."

So that would be a great example of a starting sentence again.

Bu tekrar bir başlangıç ​​cümlesi için harika bir örnek olur .

After you've introduced the WHEN, the WHO, and the WHERE you then want to say a few things

NE ZAMAN, KİM ve NEREDE'yi tanıttıktan sonra yolculuk hakkında birkaç şey söylemek istersiniz

about the trip.

.

So, "Last weekend my wife and I went to Niagara Falls.

"Geçen hafta sonu eşimle Niagara Şelalesi'ne gittik.

While we were there we went for a couple of walks.

Oradayken birkaç yürüyüşe çıktık.

We saw Niagara Falls.

Niagara Şelalesi'ni gördük.

And we went to some of the popular tourist areas."

Ve bazı popüler turistik bölgelere gittik."

So you'll notice something common about all those sentences, and that's that they'rein

Böylece, tüm bu cümlelerde ortak bir şey fark edeceksiniz ve bu da

the past tense.

geçmiş zamanda olmalarıdır.

So we're talking about something that happened, and something that's now over.

Yani olmuş bir şeyden ve artık bitmiş bir şeyden bahsediyoruz. İngilizcede

You're going to want to be able use the past tense in English.

geçmiş zamanı kullanabilmek isteyeceksiniz .

An easy way to remember that is a lot of the English verbs when they end in -ED are in

Bunu hatırlamanın kolay bir yolu, -ED ile biten birçok İngilizce fiilin

the past tense.

geçmiş zamanda olmasıdır.

There's some that are irregular, but if you say things like, "We watched all of the other

Düzensiz olanlar var ama "Diğer turistlerin hepsini fotoğraf çekerken izledik" gibi şeyler söylerseniz

tourists as they took pictures."

.

When you use the -ED verbs, the verbs that end in -ED you're speaking in the past tense.

-ED fiillerini kullandığınızda, -ED ile biten fiiller geçmiş zamanda konuşursunuz.

And then when you're done telling your story, when you get to the point where you've shared

Ve sonra hikayenizi anlatmayı bitirdiğinizde, yeterince bilgi paylaştığınız noktaya geldiğinizde,

enough information, you want to finish off by saying, the reason you're telling the story

hikayeyi anlatmanızın nedeninin

usually is because of how you felt.

genellikle nasıl hissettiğiniz olduğunu söyleyerek bitirmek istersiniz.

So you would want to say things like, "My wife and I really enjoyed the trip.

Yani, " Karım ve ben geziden gerçekten keyif aldık.

It was a lot of fun for us to go to Niagara Falls."

Niagara Şelalesi'ne gitmek bizim için çok eğlenceliydi " gibi şeyler söylemek istersiniz. Yaptığınız

You might even want to recommend whatever it is that you did to someone else.

her ne ise onu başka birine tavsiye etmek bile isteyebilirsiniz .

So again you want to start by stating the WHEN.

Yani yine NE ZAMAN belirterek başlamak istiyorsunuz .

Then you want to state the WHO.

O zaman KİM'i belirtmek istersiniz.

And then you want to state the, the WHERE.

Ve sonra NEREDE olduğunu belirtmek istiyorsunuz.

Did I get that right?

Doğru mu anladım?

I'm kind of getting it confused in my own mind.

Kendi kafamda karıştırıyorum .

So here's a few more examples.

İşte birkaç örnek daha.

You could say, "Last year my brother and I went to Italy.

"Geçen yıl erkek kardeşim ve ben İtalya'ya gittik.

While we were there we visited Rome.

Oradayken Roma'yı ziyaret ettik.

We visited the southern part of Italy.

İtalya'nın güneyini ziyaret ettik.

And we visited some family."

Ve bazı aileleri ziyaret ettik."

I'm not Italian, but anyways.

İtalyan değilim ama neyse.

"While we were there we had a good time, and I would recommend that trip to anybody."

"Oradayken iyi vakit geçirdik ve bu geziyi herkese tavsiye ederim."

So that's a great little story right there.

İşte bu harika bir küçük hikaye. Bir

Let's do another one.

tane daha yapalım.

Let's say, "A few months ago..."

Diyelim ki "Birkaç ay önce..."

So that could be three or four months ago.

Yani bu üç veya dört ay önce olabilir.

"A few months ago my dad and I went to Portugal.

"Birkaç ay önce babamla Portekiz'e gittik.

And while we were there we visited his cousins.

Oradayken kuzenlerini ziyaret ettik.

They have a beautiful farm in Portugal where they have lots of sheep and goats.

Portekiz'de çok güzel bir çiftlikleri var, orada çok koyun ve keçi vardı.

It was so nice there I would definitely go again sometime."

Orası çok güzeldi, bir ara kesinlikle tekrar giderdim. ."

So again the same format.

Yani yine aynı format.

I'm kind of introducing the story with the, the WHEN, the WHO, the WHERE sentence.

Hikayeyi, NE ZAMAN, KİM, NEREDE cümleleriyle tanıtıyorum. Biz oradayken

I'm saying a few things about what happened while we were there, and then I'm kind of

olanlarla ilgili birkaç şey söylüyorum ve sonra bunun bana

just making a comment in general about how it made me feel.

nasıl hissettirdiği hakkında genel bir yorum yapıyorum .

Anyway, it's always good to learn how to tell a little story in English.

Her neyse, İngilizce küçük bir hikaye anlatmayı öğrenmek her zaman iyidir .

I hope that you take some time just to write down a few of these.

Umarım bunlardan birkaçını yazmak için biraz zaman ayırırsınız .

If you want a challenge I would say write down about three or four stories.

Bir meydan okuma istiyorsanız, yaklaşık üç veya dört hikaye yazmanızı öneririm. Elbette

Make sure they're true, in English of course, and then memorize them.

İngilizce olarak doğru olduklarından emin olun ve ardından onları ezberleyin. Eğer İngilizce konuşsaydınız doğal olarak

Memorize little parts of your life that you would be sharing naturally if you had an English

paylaşacağınız, hayatınızın küçük parçalarını ezberleyin

conversation.

.

So write down a few things, a few things that you've done in the past year or two.

Bu yüzden birkaç şey yazın, son bir veya iki yıl içinde yaptığınız birkaç şey.

Write them down so that you can be ready.

Hazır olabilmeniz için bunları yazın.

I'm always big on, which means I recommend, that you're ready for your English conversations,

Ben her zaman ön plandayım, yani İngilizce konuşmalarınız için hazır olmanızı,

that you always memorize a few interesting details about yourself.

her zaman kendinizle ilgili birkaç ilginç detayı ezberlemenizi tavsiye ediyorum.

You should memorize so that means that you have them memorized in your head and be ready

Ezberlemelisin, bu da onları kafanda ezberletmiş olman ve

to share a few stories about yourself in English.

kendinle ilgili İngilizce birkaç hikaye paylaşmaya hazır olman anlamına gelir.

Just so that when you do happen to get into an English conversation then you're ready.

Sadece bir İngilizce sohbete girdiğinizde hazırsınız demektir.

It's always good to be ready!

Hazır olmak her zaman iyidir!

Anyways, Bob the Canadian here, learn English with Bob the Canadian.

Her neyse, Kanadalı Bob burada, Kanadalı Bob ile İngilizce öğrenin.

Thanks so much for watching and going for a little walk with me.

İzlediğiniz ve benimle küçük bir yürüyüşe çıktığınız için çok teşekkürler.

If you haven't subscribed yet please click the subscribe button down below and give me

Henüz abone olmadıysanız, lütfen aşağıdaki abone ol düğmesine tıklayın ve bana

a thumbs up!

bir başparmak verin!

And I hope you have a good week ahead of you.

Ve umarım önünüzde iyi bir hafta geçirirsiniz.

I hope your English is just improving every single week.

Umarım İngilizcen her hafta gelişiyor.

I hope you have a good week and I'll see you Friday in the live stream.

Güzel bir hafta geçirmeniz dileğiyle, Cuma günü canlı yayında görüşmek üzere.

Have a good day!

İyi günler!