Highlights from Jennifer's Patreon Member-only Playlist - JOIN today!

Hi everyone. I'm Jennifer from English with  Jennifer. This is a short but fun video about  

Herkese selam. Ben English with Jennifer'dan Jennifer. Bu, kahkaha  hakkında kısa ama eğlenceli bir video,

laughter how often do you laugh? They say that  people who laugh a lot from the heart live happier  

ne sıklıkla gülersiniz? İçtenlikle çok gülen insanların daha mutlu

lives. Laughter is a form of stress relief. Of  course, cruel laughter isn't good for anyone,  

hayatlar yaşadıklarını söylerler. Gülmek bir stres atma şeklidir. Tabii ki, acımasız kahkahalar kimse için iyi değildir,

so surround yourself with healthy forms of humor.

bu nedenle kendinizi sağlıklı mizah biçimleriyle kuşatın.

A joke that's a little funny, but not  terribly funny might make me chuckle.

Biraz komik ama çok da komik olmayan bir şaka beni kıkırdatabilir.

That's a low, quiet laugh  often with our mouth closed.

Bu, genellikle ağzımız kapalıyken yapılan alçak, sessiz bir kahkahadır . Kendimi

If I'm feeling silly, I might giggle.

aptal hissediyorsam, kıkırdayabilirdim.

Giggling is quick and high pitched. It's a  series of laughs. People of all ages might  

Kıkırdama hızlı ve yüksek perdelidir. Bu bir gülüşme dizisidir. Her yaştan insan

giggle when they feel nervous, so it's  not always a positive form of laughter.

gergin hissettiklerinde kıkırdayabilir, dolayısıyla bu her zaman olumlu bir kahkaha biçimi değildir.

Hi everyone. I'm Jennifer from English with  Jennifer. In this lesson, we're going to talk  

Herkese selam. Ben English with Jennifer'dan Jennifer. Bu derste,

about inversion. Do you know what it means  to invert something? I'll give you a hint.  

ters çevirme hakkında konuşacağız. Bir şeyi tersine çevirmenin ne anlama geldiğini biliyor musunuz ? Sana bir ipucu vereceğim.

What did I do with the hourglass? I inverted it.

Kum saati ile ne yaptım? ters çevirdim Kum

When you invert the hourglass, the  sand pours down into the bottom part.

saatini ters çevirdiğinizde kum alt kısma dökülür.

How about this photo? Can you see it properly?  

Bu fotoğrafa ne dersin? Düzgün görebiliyor musun?

Probably not. Let me invert it. I'll rotate it  and put it right side up. Now can you see it?

Muhtemelen değil. Tersine çevireyim. Döndüreceğim ve sağ tarafı yukarı gelecek şekilde koyacağım. Şimdi görebiliyor musun?

In grammar, if we invert two parts of a  sentence, we reverse their positions. You  

Dilbilgisinde, bir cümlenin iki bölümünü ters çevirirsek konumlarını da tersine çevirmiş oluruz.

already know how to do this. We invert the  subject and verb when we form questions.  

Bunu nasıl yapacağınızı zaten biliyorsunuz. Soru oluştururken  özneyi ve fiili ters çeviririz.

Have you ever seen such clear blue water?

Hiç bu kadar berrak mavi su gördünüz mü?

Yes, I have. I've seen  beautiful water in the Bahamas.

Evet bende var. Bahamalar'da güzel sular gördüm. Olumsuz zarfların kullanıldığı cümlelerde

We can also invert the subject and verb  in sentences that use negative adverbs.  

özneyi ve fiili de ters çevirebiliriz .

We do this when the negative  adverb is in the initial position.  

Bunu olumsuz zarf başlangıç ​​konumundayken yaparız.

That means it starts the sentence. We  don't usually do this in spoken English.  

Bu, cümleyi başlattığı anlamına gelir. Bunu genellikle konuşma İngilizcesinde yapmayız. Daha resmi bir yapı olduğu

It's more typical of written English because it's  a more formal structure, so you can expect to see  

için yazılı İngilizcede daha tipiktir , bu nedenle

inversion with negative adverbs more in  academic writing and literary writing.

akademik yazılarda ve edebi yazılarda negatif zarflarla ters çevirmeyi daha fazla görmeyi bekleyebilirsiniz. Hadi

Let's practice together. Look at this  sentence. First, identify the negative adverb.

birlikte pratik yapalım. Şu cümleye bakın. İlk olarak, olumsuz zarfı tanımlayın.

Never. Right? We'll move it to the beginning of  the sentence. Next, we'll switch...we'll invert  

Asla. Sağ? Bunu cümlenin başına taşıyacağız . Sonra değiştireceğiz...

the subject and verb. Only the first part of  the verb. We'll use the helping verb first.

özneyi ve fiili tersine çevireceğiz. Fiilin yalnızca ilk kısmı . Önce yardımcı fiili kullanacağız.

So, what's the new sentence? Never have  I seen such clear, beautiful water.

Peki, yeni cümle nedir? Hiç bu kadar berrak, güzel su görmemiştim.

Hi everyone. I'm Jennifer  from English with Jennifer.  

Herkese selam. Ben Jennifer, English with Jennifer'dan.

How comfortable are you  saying long words in English?  

İngilizce uzun kelimeleri ne kadar rahat söylüyorsunuz?

Well, in this video, I'll help you say and  use at least one of those words: comfortable.

Bu videoda, şu kelimelerden en az birini söylemenize ve kullanmanıza yardımcı olacağım: rahat.

In everyday American English, we  say this word with three syllables:  

Günlük Amerikan İngilizcesinde bu kelimeyi üç heceli olarak söyleriz:

comfortable. Stress is on the first: comfortable.  It sounds like I'm saying "kumf ter bull."  

rahat. Stres ilk sırada: rahat. Sanki "kumf ter boğa" diyorum.

Let's say it again. We'll say it  slowly and then fast. Comfortable.

Tekrar söyleyelim. Bunu yavaş ve sonra hızlı bir şekilde söyleyeceğiz. Rahat.

Comfortable.

Rahat.

You may hear some American English  speakers say this word with four syllables:  

Bazı Amerikan İngilizcesi konuşanlarının şu dört heceli kelimeyi söylediğini duyabilirsiniz:

comfortable. Comfortable. But I think  this variation is a little less common.

rahat. Rahat. Ancak bu varyasyonun biraz daha az yaygın olduğunu düşünüyorum.

Hi everyone. I'm Jennifer from English with  Jennifer. You may know that I've played a  

Herkese selam. Ben English with Jennifer'dan Jennifer.

lot of card games in my life. I grew up playing  popular games like Blackjack, Slapjack, Go Fish,  

Hayatımda pek çok kart oyunu oynadığımı biliyor olabilirsiniz. Blackjack, Slapjack, Go Fish gibi popüler oyunları

and some less common games like Steal the Pile and  500. I hope that card games don't die out because  

ve Steal the Pile ve 500 gibi daha az yaygın oyunları oynayarak büyüdüm. Umarım kart oyunları

of video games and entertainment apps. There  are a lot of idioms related to playing cards,  

video oyunları ve eğlence uygulamaları yüzünden yok olmaz. Kağıt oynamakla ilgili pek çok deyim vardır

and they sure make a lot more sense  if you've actually played these games.  

ve bu oyunları gerçekten oynadıysanız kesinlikle çok daha anlamlıdırlar.

In this lesson, I'll share four expressions.

Bu derste dört ifade paylaşacağım.

"To play your cards right" means to do  things in the best way possible in order  

"Kartlarınızı doğru oynamak",

to be successful and get what you want or  get something of value. We often use this  

başarılı olmak ve istediğinizi elde etmek veya değerli bir şey elde etmek için işleri mümkün olan en iyi şekilde yapmak anlamına gelir. Bunu

in an IF-clause. If you play your cards right,  you might get a promotion in one or two years.

bir IF yan tümcesinde sıklıkla kullanırız. Kartlarınızı doğru oynarsanız bir veya iki yıl içinde terfi alabilirsiniz.

He's a good athlete, and he could get a  scholarship if he plays his cards right.

O iyi bir atlet ve kartlarını doğru oynarsa burs alabilir.

Hi everyone. It's Jennifer from English with  Jennifer, and I'm outside in front of my home.  

Herkese selam. Ben English with Jennifer'dan Jennifer ve ben dışarıda evimin önündeyim.

I live in the suburbs, and this is pretty typical  for a suburban home. We have a mailbox at the end  

Banliyöde yaşıyorum ve bu, bir banliyö evi için oldukça tipik bir durum. Araba yolumuzun sonunda bir posta kutumuz var

of our driveway. This is where we get and  send our mail. If I want to mail a letter,  

. Postalarımızı alıp gönderdiğimiz yer burasıdır. Bir mektubu postalamak istersem,

I put it in the mailbox and I put up this flag to  signal the mail carrier to stop. She usually stops  

onu posta kutusuna koyarım ve posta taşıyıcısının durmasını işaret etmek için bu bayrağı koyarım.

anyways because we get a few letters every day.  If I want to send a bigger envelope or a package,  

Her gün birkaç mektup aldığımız için genellikle durur   zaten. Daha büyük bir zarf veya paket göndermek istersem

I have to go to the post office. Now some  people like to decorate their mailboxes  

postaneye gitmem gerekiyor. Artık bazı insanlar posta kutularını

for the different seasons or a special holiday.  I decorate the mailbox just for Christmas.

farklı mevsimler veya özel bir tatil için dekore etmeyi seviyor. Posta kutusunu sadece Noel için dekore ediyorum.

Hi everyone. I'm Jennifer from English  with Jennifer. It won't surprise you  

Herkese selam. Ben İngilizce'den Jennifer with Jennifer.

to know that I believe everyone should  know at least a little bit of grammar.  

Herkesin en azından biraz gramer bilmesi gerektiğine inandığımı bilmek sizi şaşırtmayacaktır.

Grammar is all about patterns, and following the  usual patterns helps us have clear communication.

Dilbilgisi tamamen kalıplarla ilgilidir ve alışılmış kalıpları takip etmek net bir iletişim kurmamıza yardımcı olur.

What's the difference between a word and a phrase?  

Bir kelime ile bir deyim arasındaki fark nedir?

A word is a single piece of language: cat,  girl, sing, singing, beautiful, beautifully,  

Bir kelime tek bir dil parçasıdır: kedi, kız, şarkı söyle, şarkı söyle, güzel, güzel,

to, from, here. A phrase is a group of  two or more words: a beautiful girl,

buraya, buraya. Bir cümle, iki veya daha fazla kelimeden oluşan bir gruptur: güzel bir kız,

sing beautifully, for me.

benim için güzel şarkı söyle.

Phrases aren't complete ideas. They  don't have both a subject and a verb.  

İfadeler tam fikirler değildir. Hem öznesi hem de fiili yoktur.

Sometimes we speak in phrases if the rest is  understood. What do you see? A pretty cat.

Geri kalanı anlaşılırsa bazen ifadelerle konuşuruz . Ne görüyorsun? Güzel bir kedi.

A clause is a group of words with a subject  and a verb. Clauses can be short or long.

Cümle, öznesi ve fiili olan bir kelime grubudur . Cümleler kısa veya uzun olabilir.

The girl sang.

Kız şarkı söyledi.

Songs entertain us. Birds are common  pets in many countries around the world.

Şarkılar bizi eğlendiriyor. Kuşlar, dünyanın birçok ülkesinde yaygın evcil hayvanlardır.

Inside a clause, you may find a number of phrases.

Bir cümlenin içinde, bir dizi kelime öbeği bulabilirsiniz.

Some clauses can stand alone. We  call them independent clauses. An  

Bazı maddeler tek başına durabilir. Bunlara bağımsız maddeler diyoruz.

independent clause is a simple sentence.  Other clauses are dependent clauses.  

Bağımsız bir tümce, basit bir cümledir. Diğer maddeler bağımlı maddelerdir.

We have to join these dependent clauses with an  independent clause to form a complete sentence.

Tam bir cümle oluşturmak için bu bağımlı cümleleri bağımsız bir cümleyle birleştirmeliyiz. Bununla

If you don't know what to do  with this, I can show you.

ne yapacağınızı bilmiyorsanız size gösterebilirim.

Hi everyone. I'm Jennifer  from English with Jennifer.  

Herkese selam. Ben Jennifer, English with Jennifer'dan.

Try saying "toy boat" five times fast: toy  boat, toy boat, toy boat...It's not easy, is it?  

Beş kez hızlı bir şekilde "oyuncak tekne" demeyi deneyin: oyuncak tekne, oyuncak tekne, oyuncak tekne...Kolay değil, değil mi?

But if I slow down, I can do it. Toy boat,  toy boat, toy boat, toy boat, toy boat. Tongue  

Ama yavaşlarsam, yapabilirim. Oyuncak tekne, oyuncak tekne, oyuncak tekne, oyuncak tekne, oyuncak tekne.

twisters can be short or long, but they're  all designed to twist our tongue. We can  

Tekerlemeler kısa veya uzun olabilir, ancak bunların tümü dilimizi bükmek için tasarlanmıştır. Telaffuzumuzu kontrol altında tutacak kadar

untwist it and speak clearly if we slow down just  enough to stay in control of our pronunciation.

yavaşlarsak, onu çözebilir ve net bir şekilde konuşabiliriz .

Follow me on Facebook, Twitter, and Instagram.

Beni Facebook, Twitter ve Instagram'da takip edin.