Time Is of the Essence & Other Phrases with BE OF

Hi everyone. I'm Jennifer from English  with Jennifer. Do you ever wish you  

Herkese selam. Ben İngilizce'den Jennifer with Jennifer. Hiç

had more time in the day? I do. So many  things seem to be of great importance,  

gün içinde daha fazla zamanınızın olmasını dilediğiniz oldu mu? Evet. Pek çok şey çok önemli görünüyor,

but I need to remind myself to prioritize.  Some things are more important than others.  

ancak kendime öncelik vermem gerektiğini hatırlatmam gerekiyor. Bazı şeyler diğerlerinden daha önemlidir.

I also need to be aware of deadlines. With  certain matters, time is of the essence.  

Ayrıca son teslim tarihlerinin de farkında olmalıyım. Belirli konularda zaman çok önemlidir.

Those matters demand my immediate attention,  so I can't put them off till later.

Bu konular acilen ilgilenmemi gerektiriyor, bu yüzden onları daha sonraya erteleyemiyorum.

"Time is of the essence." This is something you'll  hear when someone wants to remind you that timing  

"Zaman çok önemlidir." Bu, birisi size zamanlamanın çok önemli olduğunu hatırlatmak istediğinde duyacağınız bir şeydir

is key. Action must be taken before a certain  point in time. When, for example? You get a job  

. Belirli bir noktadan önce işlem yapılmalıdır . Örneğin ne zaman? Bir iş

offer. You need to respond. If you need time to  think about it, you should at least acknowledge  

teklifi alırsınız. Cevap vermen gerekiyor. Bunu düşünmek için zamana ihtiyacınız varsa , en azından teklifi kabul etmeli

the offer, express your thanks, and then request  a day or two to come to a decision. But time  

, teşekkür etmeli ve ardından bir veya iki gün karara varma talebinde bulunmalısınız. Ancak zaman   çok

is of the essence. You can't take a week or two or  a whole month. They'll choose another candidate.

önemlidir. Bir veya iki hafta veya bir ayın tamamını alamazsınız. Başka bir aday seçecekler.

Or at a hospital. If immediate surgery  is needed, time is of the essence. The  

Ya da bir hastanede. Acil cerrahi gerekirse, zaman çok önemlidir.

hospital needs to get the patient's consent (their  agreement) or consent from the patient's family.  

Hastane   hastanın rızasını (kendi anlaşması) veya hastanın ailesinden rızasını almalıdır.

Then the surgery can move forward. Waiting  is not an option. Time is of the essence.

Daha sonra ameliyat ilerleyebilir. Bekleme bir seçenek değildir. Zaman çok önemlidir.

"Of the essence" and "of importance" are two  examples of prepositional phrases with "of"  

"Özün" ve "önem", "be"

that can follow the linking verb  "be." These phrases function very  

bağ fiilini takip edebilen "of " edatlı ifadelerin iki örneğidir. Bu ifadeler,

much like adjectives although they use nouns.  If something seems to be of great importance,  

isimleri kullanmalarına rağmen sıfatlara çok benzer şekilde işlev görür. Bir şey çok önemli görünüyorsa

it's very important. "Time is of the essence"  means time is essential. Time is important.

çok önemlidir. "Zaman çok önemlidir", zamanın esas olduğu anlamına gelir. Zaman önemlidir.

Such structures aren't used  that much in informal English,  

Bu tür yapılar gündelik İngilizcede pek kullanılmaz,

but you will hear them in spoken  English. You also see them when you read.

ancak bunları konuşma İngilizcesinde duyacaksınız . Bunları okurken de görüyorsunuz.

Let's look at different ways  we use "be of (something)."  

"(bir şeyden) olmak" ifadesini kullandığımız farklı yöntemlere bakalım.

Certain nouns are preferred in this structure.  Let's make common phrases part of your vocabulary.

Bu yapıda belirli isimler tercih edilmektedir. Sık kullanılan ifadeleri kelime dağarcığınızın bir parçası yapalım.

We've already looked at the saying "time is of  the essence," which means time is important.  

Zamanın önemli olduğu anlamına gelen "zaman önemlidir" sözüne zaten baktık.

And time is of the essence. Either way,  

Ve zaman çok önemlidir. Her iki durumda da

time is of the essence. Different  priorities can be used as the subject  

zaman çok önemlidir.

before the linking verb "be." Clarity is of the  essence, meaning it's important to be clear.

Bağlayıcı fiil "be"den önce konu olarak farklı öncelikler kullanılabilir. Netlik esastır , yani net olmak önemlidir.

Accuracy is of the essence, which  means it's important to be accurate.  

Doğruluk esastır, bu da doğru olmanın önemli olduğu anlamına gelir.

Discretion is of the essence, which means it's  important to be discreet. When you're discreet,  

Takdir esastır, bu da ihtiyatlı olmanın önemli olduğu anlamına gelir. Sağduyulu olduğunuzda, birini utandıracak kadar

you're very careful not to attract a lot  of attention that would embarrass someone.

fazla dikkat çekmemeye çok dikkat edersiniz .

Look how I use the noun  "importance" in this structure.  

Bu yapıda "önem" adını nasıl kullandığıma bakın.

Discretion is of importance.  Discretion is of great importance.  

Takdir önemlidir. Takdir çok önemlidir.

Discretion is of the utmost importance. I can use  adjectives to increase the degree of importance.

Takdir son derece önemlidir. Önem derecesini artırmak için sıfatlar kullanabilirim.

"Utmost" makes the phrase sound even more  formal. "Of the utmost importance." In general,  

"En üst düzeyde", ifadenin kulağa daha da resmi gelmesini sağlar. "Son derece önemli." Genel olarak   "önemli"

it's more conversational to use the adjective  "important," but in more formal situations,  

sıfatını kullanmak daha konuşkandır , ancak daha resmi durumlarda

you can use this "be of" structure. It  goes without saying that discretion is  

bu "be of" yapısını kullanabilirsiniz. Takdir yetkisinin

of the utmost importance. This is of great  scientific importance, Captain. Here are other  

son derece önemli olduğunu söylemeye gerek yoktur. Bu büyük bilimsel öneme sahiptir, Kaptan.

nouns related to importance or usefulness.  The examples are generally formal in nature.

Önem veya yararlılıkla ilgili diğer   isimler. Örnekler genellikle doğada resmidir.

Of great significance. the prime minister's  presence here today is of great significance.

Büyük öneme sahip. başbakanın bugün burada bulunması büyük önem taşıyor.

Of relevance. Environmental policies  are of relevance now more than ever.

alaka düzeyi. Çevre politikaları artık her zamankinden daha fazla önem taşıyor.

Of great value. Your work is  of great value to the company.

Çok değerli. Çalışmanız şirket için çok değerli.

Of consequence. Their refusal is  

Sonuç olarak. Reddetmeleri

only of consequence if others  choose to follow their example.

yalnızca başkaları onları örnek almayı seçerse önemlidir.

Of use. Those resources will  be of use to the community.

Kullanım. Bu kaynaklar, topluluk için faydalı olacaktır.

Of interest or of great interest. The survey  results may be of interest to our marketing team.

İlgi veya büyük ilgi. Anket sonuçları, pazarlama ekibimizin ilgisini çekebilir.

Also, I write songs. Might be of interest  to you. Negative forms can suggest a lack  

Ayrıca şarkı yazıyorum. İlginizi çekebilir. Olumsuz biçimler,

of importance or lack of usefulness. Their  feelings are of little consequence to him,  

önem eksikliği veya kullanışlılık eksikliği anlamına gelebilir. Duygularının onun için çok az önemi vardır,

meaning they're not important to him.

yani onlar onun için önemli değildir.

The report is outdated and is of no use  to us, meaning it's not useful in any way.

Raporun tarihi geçmiş ve bizim için hiçbir işe yaramaz , yani hiçbir şekilde yararlı olmadığı anlamına gelir.

It's really of no interest to anybody.  Let's pause for a moment and consider  

Gerçekten kimseyi ilgilendirmiyor. Bir an için duralım ve

some of your examples. Can you answer my  questions? Put your answers in the comments.

bazı örneklerinize bakalım. Sorularıma yanıt verebilir misiniz ? Cevaplarınızı yorumlara yazın.

One. Whose artistic works are of great value?

Bir. Kimin sanatsal eserleri çok değerlidir?

Two. Which pieces of technology are no  longer of any use to us in this century?

İki. Bu yüzyılda hangi teknolojinin artık bize faydası yok?

Three. What would you say is of the  utmost importance in language instruction?

Üç. Dil öğretiminde neyin en önemli olduğunu söylersiniz?

Four. Can you name a subject that fascinates  many, but is of no interest to you personally?

Dört. Birçoğunu büyüleyen, ancak sizi kişisel olarak ilgilendirmeyen bir konu adı verebilir misiniz?

You heard examples with the noun "use," as in "of  use to the community" or "of no use to anyone."  

" Topluluğa yararlı" veya "kimseye faydası olmayan" gibi "kullanım" isminin kullanıldığı örnekler duydunuz.

Something can be useful to one person, but not  to another. Similarly, help can be accepted  

Bir şey bir kişi için yararlı olabilirken başka biri için yararlı olmayabilir. Benzer şekilde, yardım kabul edilebilir

or refused. Consider these ways a person in a  position of service can offer help to another.

veya reddedilebilir. Hizmet pozisyonundaki bir kişinin bir başkasına yardım sunabileceği bu yolları düşünün.

If i can be of any help, let me know.

Herhangi bir yardımcı olabilirsem, bana bildirin.

If we can be of any assistance, please call again.  

Herhangi bir şekilde yardımcı olabilirsek, lütfen tekrar arayın.

If I can be of any help, please don't hesitate  to ask. Just happy to be of service. There are  

Herhangi bir şekilde yardımcı olabilirsem, lütfen sormaktan çekinmeyin. Hizmet etmekten mutluluk duyuyorum.

a couple more nouns in this "be of" structure that  are a bit more common in conversation. The first:  

Bu "be of" yapısında, konuşmada biraz daha yaygın olan birkaç isim daha vardır. İlki:

of the opinion. You know, of course, that  you can say "in my opinion" or "I think"  

görüş. "Bence" veya "Bence"

or "I believe that." Well, here's another  alternative: I'm of the opinion that.  

veya "Buna inanıyorum" diyebileceğinizi elbette bilirsiniz. Pekala, işte başka bir alternatif: Bence bu.

For example, I'm of the opinion that you don't  have to live in an English-speaking country  

Örneğin, İngilizcede yeterlilik kazanmak için İngilizce konuşulan bir ülkede yaşamak zorunda olmadığınızı düşünüyorum

in order to gain proficiency in English. Thanks to  the internet, there are many resources available.

. İnternet sayesinde birçok kaynak mevcuttur.

I'm of the same opinion. You can use "be of the  opinion" in formal and informal conversations.  

aynı fikirdeyim Resmi ve gayri resmi konuşmalarda "fikir sahibi olun" ifadesini kullanabilirsiniz.

Of course, there are always  ways to sound more informal.  

Tabii ki, her zaman daha gayri resmi konuşmanın yolları vardır.

Instead of saying, "I'm of the same opinion,"  you can say, "I'm with you." There's a formal  

"Ben de aynı fikirdeyim" demek yerine "Seninle aynı fikirdeyim" diyebilirsin. Resmi bir

expression of agreement: we're of the same mind.  But more casually, you can say, "We agree."

anlaşma ifadesi var: aynı fikirdeyiz. Ama daha gelişigüzel bir şekilde "Kabul ediyoruz" diyebilirsiniz.

Another phrase is "be of a certain descent."  For example, be of Asian descent. In the U.S.,  

Başka bir ifade "belirli bir soydan olmak" dır. Örneğin, Asya kökenli olun. ABD'de

many of us are a mix of nationalities. Our  parents, grandparents, and other ancestors  

çoğumuz farklı milletlerden insanlarız. Anne babalarımız, büyükanne ve büyükbabalarımız ve diğer atalarımız

came from different countries. To explain  our family origins, we can talk about  

farklı ülkelerden geldi. Aile kökenlerimizi açıklamak için

being of a certain descent. For example,  I'm American, but I'm of Asian descent,  

belirli bir soydan gelmekten bahsedebiliriz. Örneğin, Amerikalıyım ama

thanks to my father. More specifically, I'm of  Filipino descent. And on my mother's side, I'm of  

babam sayesinde Asya kökenliyim. Daha spesifik olarak, Filipin kökenliyim. Ve anne tarafından

Eastern European descent. My great-grandparents  came from Poland, Serbia, and Hungary.

Doğu Avrupa kökenliyim. Büyük büyükbabam Polonya, Sırbistan ve Macaristan'dan geldi.

Here's another practice task you can share in  the comments. Choose a celebrity and tell me  

Yorumlarda paylaşabileceğiniz başka bir pratik görevi burada bulabilirsiniz . Bir ünlü seçin ve bana

about their family origins. For example, Lady  Gaga is of Italian descent. Right? I think so,  

aile kökenlerini anlatın. Örneğin, Lady Gaga İtalyan kökenlidir. Sağ? Bence   en

at least partly. Then tell me your opinion of  that celebrity. I'm of the opinion that Lady  

azından kısmen. O zaman bana o ünlü hakkındaki düşünceni söyle . Lady

Gaga is very talented, and she should sing more  jazz ballads because she has a very soulful voice.

Gaga'nın çok yetenekli olduğu ve çok duygulu bir sesi olduğu için daha fazla  caz şarkısı söylemesi gerektiği kanısındayım.

Okay. We'll end here. I surely hope  that the lesson was of some use to you.  

Tamam aşkım. Burada bitireceğiz. Dersin işinize yaradığını umuyorum.

Remember to like and share the video. As  always, thanks for watching and happy studies!

Videoyu beğenmeyi ve paylaşmayı unutmayın. Her zaman olduğu gibi, izlediğiniz için teşekkürler ve iyi çalışmalar!

Follow me on Facebook, Twitter, and  Instagram. Why not join me on Patreon?  

Beni Facebook, Twitter ve Instagram'da takip edin . Neden Patreon'da bana katılmıyorsun?

And don't forget to subscribe on YouTube.

Ve YouTube'da abone olmayı unutmayın.